Namaz Vakitleri

27 Cemâziye'l-Âhir 1446
28 Aralık 2024
İmsak
06:49
Güneş
08:21
Öğle
13:11
İkindi
15:29
Akşam
17:50
Yatsı
19:17
Detaylı Arama

Allah Korkusu

Mehmed Zahid KOTKU

22 Rebîü'l-Âhir 1392 / 08.09.1978
İskenderpaşa Camii/ İstanbul

Açıklama

Gönül dostu, âlim Mehmed Zahid Kotku Hocamız İskenderpaşa Camii’nde 1958’den 1977 yılına kadar Ramûzü’l-Ehâdîs isimli hadis kitabından dersler yapmıştır. Ahmed Ziyâeddin Gümüşhanevî'nin derlediği Râmûzü’l-Ehâdis, alfabetik olarak sıralanmış hadislerden oluşmaktadır.

İlk zamanlar düzenli olarak Pazar günleri ikindiden sonra bir saat, Cuma günleri öğleden önce 45 dakika hadis dersleri yaparlarken, son yıllarında hadis derslerini Prof. Dr. Mahmud Es’ad Coşan Hocamız’a bırakmışlar, kendileri Cuma namazından sonra 10-15 dakikalık kısa konuşmalar yapmaya başlamışlardır. Bu konuşmalar irticalen yapılmış, bazen bir sahabeden bahsetmişler, bazen güncel bir olayı konu edinmişlerdir. Bu konuşmalar 1978 yılında başlamış, vefatına kadar devam etmiştir. Son konuşmaları vefatından bir hafta önce, 6 Kasım 1980’de Medine’de kaydedilmiştir.
Kurtuluş Üç Şeydedir!, Kâinatın Hesap Günü, | gibi konu başlıkları içeren dini sohbet.

Allah Korkusu

Mehmed Zahid KOTKU

22 Rebîü'l-Âhir 1392 / 08.09.1978
İskenderpaşa Camii/ İstanbul

Açıklama

Gönül dostu, âlim Mehmed Zahid Kotku Hocamız İskenderpaşa Camii’nde 1958’den 1977 yılına kadar Ramûzü’l-Ehâdîs isimli hadis kitabından dersler yapmıştır. Ahmed Ziyâeddin Gümüşhanevî'nin derlediği Râmûzü’l-Ehâdis, alfabetik olarak sıralanmış hadislerden oluşmaktadır.

İlk zamanlar düzenli olarak Pazar günleri ikindiden sonra bir saat, Cuma günleri öğleden önce 45 dakika hadis dersleri yaparlarken, son yıllarında hadis derslerini Prof. Dr. Mahmud Es’ad Coşan Hocamız’a bırakmışlar, kendileri Cuma namazından sonra 10-15 dakikalık kısa konuşmalar yapmaya başlamışlardır. Bu konuşmalar irticalen yapılmış, bazen bir sahabeden bahsetmişler, bazen güncel bir olayı konu edinmişlerdir. Bu konuşmalar 1978 yılında başlamış, vefatına kadar devam etmiştir. Son konuşmaları vefatından bir hafta önce, 6 Kasım 1980’de Medine’de kaydedilmiştir.
Kurtuluş Üç Şeydedir!, Kâinatın Hesap Günü, | gibi konu başlıkları içeren dini sohbet.

Konuşma Metni

Çok değil, bir-iki dakikanızı rica edeceğim.Çok değil, bir-iki dakikanızı rica edeceğim. Evvela şunu hatırlatayım ki, cuma ayrı bir gündür;

Evvela şunu hatırlatayım ki, cuma ayrı bir gündür;
ibadeti de ayrı bir ibadettir.ibadeti de ayrı bir ibadettir. Namaz bambaşka bir şeydir.Namaz bambaşka bir şeydir. Bir namaz kılının önünden geçmeninBir namaz kılının önünden geçmenin vebalini eğer insan bilmiş olsa,vebalini eğer insan bilmiş olsa, senelerce orada dikilir de, o müslümanın önünden geçmez!senelerce orada dikilir de, o müslümanın önünden geçmez! Onun önünden geçmek, Allah ile onun arasını bozmak gibidir.Onun önünden geçmek, Allah ile onun arasını bozmak gibidir. Onun için, buna dikkatinizi çok rica edeceğim.Onun için, buna dikkatinizi çok rica edeceğim. İnsan beş dakika daha oturmakla ölmez.

İnsan beş dakika daha oturmakla ölmez.
El-hamdü lillâh, öyle bir darlık, sıkıntılık içinde değiliz.El-hamdü lillâh, öyle bir darlık, sıkıntılık içinde değiliz. Bazı müstesna insanlar rahatsız olabilir.Bazı müstesna insanlar rahatsız olabilir. O rahatsızlıkları dolayısıyla çıkmak isterlerse,O rahatsızlıkları dolayısıyla çıkmak isterlerse, ona bir şey diyemeyiz ama o da kendisini koruyaraktan,ona bir şey diyemeyiz ama o da kendisini koruyaraktan, müslüman kardeşine eziyet etmeden şöyle çıkabilirse ne a’lâ...müslüman kardeşine eziyet etmeden şöyle çıkabilirse ne a’lâ... Çıkamazsa, oturur beklerse, daha büyük sevaplar alır.Çıkamazsa, oturur beklerse, daha büyük sevaplar alır. Bu ayrı bir mevzu...Bu ayrı bir mevzu... Şimdi asıl hoca efendinin söylediği hutbenin ve

Şimdi asıl hoca efendinin söylediği hutbenin ve
her cuma da söylenen hutbelerin tesiri olmayıp,her cuma da söylenen hutbelerin tesiri olmayıp, bir kulağımızdan girip, diğer kulağımızdan çıkması;bir kulağımızdan girip, diğer kulağımızdan çıkması; bu inkâr kabul etmez bir hakikattir.bu inkâr kabul etmez bir hakikattir. Her cuma birçok va’z ü nasihatler dinliyoruz;Her cuma birçok va’z ü nasihatler dinliyoruz; kitaplar okumak suretiyle;kitaplar okumak suretiyle; fakat hiç tesirini de göremiyoruz.fakat hiç tesirini de göremiyoruz. Kellim kellim lâ yenfa’ (“Konuş konuş, fayda etmez.”) tabiriyle beraber

Kellim kellim lâ yenfa’ (“Konuş konuş, fayda etmez.”) tabiriyle beraber
herkes yine bildiğini okumaktan vaz geçmiyor.herkes yine bildiğini okumaktan vaz geçmiyor. Bu tabii, vehametin vehameti, tehlikenin tehlikesidir.Bu tabii, vehametin vehameti, tehlikenin tehlikesidir. Onun için, Cenâb-ı Peygamber SASOnun için, Cenâb-ı Peygamber SAS kurtuluşu üç şeyle bize tarif ediyor:kurtuluşu üç şeyle bize tarif ediyor: Kurtulma, necât, selâmet üç şeyin altındadır:

Kurtulma, necât, selâmet üç şeyin altındadır:
Birisi: Haşyetu’llàh, fis-sırri ve’l-alâniyyeh.Birisi: Haşyetu’llàh, fis-sırri ve’l-alâniyyeh. Allah korkusunun gönle girmesidir.Allah korkusunun gönle girmesidir. Hepimiz Allah korkusunu birbirimize tavsiye ederiz deHepimiz Allah korkusunu birbirimize tavsiye ederiz de ama Allah’tan korkup korkmadığımızı hiç ölçmeyiz.ama Allah’tan korkup korkmadığımızı hiç ölçmeyiz. Meselâ, hasta olduğumuz vakitte tansiyonumuzu ölçtürüyoruz;Meselâ, hasta olduğumuz vakitte tansiyonumuzu ölçtürüyoruz; ona aklımız eriyor.ona aklımız eriyor. Kanımızı ölçtürüyoruz,Kanımızı ölçtürüyoruz, nasıl diye; ona aklımız eriyor.nasıl diye; ona aklımız eriyor. Fakat, Allah’tan korkup korkmadığımızı hiç ölçtüğümüz yok...Fakat, Allah’tan korkup korkmadığımızı hiç ölçtüğümüz yok... Hep menfaatimiz, nefsimizin arzusu neyse,Hep menfaatimiz, nefsimizin arzusu neyse, onu yapmaktan da geri kalmıyoruz.onu yapmaktan da geri kalmıyoruz. Onun için, haşyetu’llah deyince, biz Allah’ı bilmiyoruz!Onun için, haşyetu’llah deyince, biz Allah’ı bilmiyoruz! Lâ ilâhe illa’llah diyoruz ama, dilimiz diyor.Lâ ilâhe illa’llah diyoruz ama, dilimiz diyor. Lâ ilâhe illa’llah denince, Allah-u Teàlâ’nın bizi gördüğünüLâ ilâhe illa’llah denince, Allah-u Teàlâ’nın bizi gördüğünü ve bildiğini, her hareketimizden haberdar olduğunu,ve bildiğini, her hareketimizden haberdar olduğunu, her hareketimizden, hatta içimizde saklanan kuruntuları bile bildiğini;her hareketimizden, hatta içimizde saklanan kuruntuları bile bildiğini; yarın yapacağımız, ömrümüz boyunca yapacağımızyarın yapacağımız, ömrümüz boyunca yapacağımız her şeyi de bildiğini söylüyoruz ama, yine içimize yerleşmiyor.her şeyi de bildiğini söylüyoruz ama, yine içimize yerleşmiyor. Şimdi çok insanlar der ki:

Şimdi çok insanlar der ki:
“—Allah bizi nasıl görecek? Ben görmediğim şeye nasıl inanayım?”
“—Allah bizi nasıl görecek? Ben görmediğim şeye nasıl inanayım?”
Şimdi, benim konuşmamı göreniniz var mı? Sesimi göreniniz var mı?

Şimdi, benim konuşmamı göreniniz var mı? Sesimi göreniniz var mı?
Kimse görmez sesi, yalnız işitir. İşitmesiyle de;Kimse görmez sesi, yalnız işitir. İşitmesiyle de; “—Haa, ses var!” der.
“—Haa, ses var!” der.
İşitmesiyle ses vardır.

İşitmesiyle ses vardır.
Fakat, sağır olursa ne yapalım?Fakat, sağır olursa ne yapalım? Sağırsa, duymaz; duymadığı için de, sesi inkâr eder.Sağırsa, duymaz; duymadığı için de, sesi inkâr eder. Biz de ona inanalım mı şimdi? Biz de ona inanalım mı şimdi? Haa, Aziz Kardeş.

Haa, Aziz Kardeş.
Allah-u Teàlâ’ya, görmediğime inanmam diyen,Allah-u Teàlâ’ya, görmediğime inanmam diyen, deliden başka bir şey değildir.deliden başka bir şey değildir. Delinin delisidir, hem de zır delidir.Delinin delisidir, hem de zır delidir. Görmediğin senin gözünün önünde... Her gün aldığın havayı görüyor musun sen?

Görmediğin senin gözünün önünde... Her gün aldığın havayı görüyor musun sen?
Aklını görüyor musun? Gösterir misin aklının nerede olduğunu?Aklını görüyor musun? Gösterir misin aklının nerede olduğunu? Fakat bunlar hep cevârihle bilinen,Fakat bunlar hep cevârihle bilinen, gözümüzle görmek suretiyle,gözümüzle görmek suretiyle, efendim kulağımızla işitmek suretiyle,efendim kulağımızla işitmek suretiyle, hislerimizle idrak ediyoruz.hislerimizle idrak ediyoruz. Sana dense ki: “—Şu cami tabiatın eseridir. Vaktiyle işte seller gelmiş, taşlar dikilmiş, şöyle olmuş, böyle olmuş...”Sana dense ki:
“—Şu cami tabiatın eseridir. Vaktiyle işte seller gelmiş, taşlar dikilmiş, şöyle olmuş, böyle olmuş...”
İnanan olur mu? Kimse inanmaz.

İnanan olur mu? Kimse inanmaz.
Başındaki gayet basit takke,Başındaki gayet basit takke, tabiatın eseridir desen kimse inanır mı?tabiatın eseridir desen kimse inanır mı? Koskoca kainat;

Koskoca kainat;
ağırlığını kimsenin bilemeyeceği,ağırlığını kimsenin bilemeyeceği, sayısını da yine kimsenin bilemeyeceği bu koca kainat,sayısını da yine kimsenin bilemeyeceği bu koca kainat, nasıl olur da sahipsiz olur?nasıl olur da sahipsiz olur? O Allah öyle Allah’tır ki,O Allah öyle Allah’tır ki, işte bu koca varlığı yaratmış,işte bu koca varlığı yaratmış, onun içerisinde de bizi yaratmış.onun içerisinde de bizi yaratmış. En mümtaz bir mahlûk iken, bize de diyor ki:En mümtaz bir mahlûk iken, bize de diyor ki: “—Ben sizin her hareketinizi biliyorum.
“—Ben sizin her hareketinizi biliyorum.
Benim nazarımdan hiç bir şeyiniz kaçmaz.Benim nazarımdan hiç bir şeyiniz kaçmaz. Kaçmaz olduğunu bilin de,Kaçmaz olduğunu bilin de, gönderdiğim kanun-u ilâhî olan Kitâb-ı İlâhî’ye uyun!gönderdiğim kanun-u ilâhî olan Kitâb-ı İlâhî’ye uyun! Sizin için, ondan başka saadet yoktur.”Sizin için, ondan başka saadet yoktur.” Onun için, saadet istiyorsan, necat istiyorsanOnun için, saadet istiyorsan, necat istiyorsan haşyetu’llàh, Allah korkusunu gönle sok!haşyetu’llàh, Allah korkusunu gönle sok! Allah korkusunu gönle nasıl sokacaksın? Allah'ı bilince...Allah korkusunu gönle nasıl sokacaksın? Allah'ı bilince... Allah’ı bilmedikçe insan, Allah’tan nasıl korkacak?Allah’ı bilmedikçe insan, Allah’tan nasıl korkacak? Aslanı görünce kaçıyoruz.Aslanı görünce kaçıyoruz. “—Neden yahu?
“—Neden yahu?
“—Aslan parçalar.” Yılanı görünce kaçıyoruz.
“—Aslan parçalar.” Yılanı görünce kaçıyoruz.
“—Ne yapar?”
“—Ne yapar?”
“—Sokar.”
“—Sokar.”
“—E, akrep?”
“—E, akrep?”
“—Akrep de öyle...”
“—Akrep de öyle...”
“—E, Allah?”
“—E, Allah?”
“—Görmüyoruz ki...”
“—Görmüyoruz ki...”
Görmüyoruz ama, bilmiyor muyuz ki vardır?

Görmüyoruz ama, bilmiyor muyuz ki vardır?
Bu koca kâinat sahipsiz olmaz, ve’s-selâm.Bu koca kâinat sahipsiz olmaz, ve’s-selâm. Onun için, üç şeyden birisi haşyetullàh...

Onun için, üç şeyden birisi haşyetullàh...
Bunu gönle sokmak lâzım! Nasıl sokacaksın?..Bunu gönle sokmak lâzım! Nasıl sokacaksın?.. Yemek değil ki, ağzımızdan akıtalım.Yemek değil ki, ağzımızdan akıtalım. Yahut iğne ile enjeksiyon yapalım.Yahut iğne ile enjeksiyon yapalım. Bu Allah-u Teàlâ’nın yolunda,Bu Allah-u Teàlâ’nın yolunda, Peygamber’in yolunda giderekten;Peygamber’in yolunda giderekten; Allah’ın varlığını iyi bilerek, ma’rifet-i ilâhiyye (ile olur).Allah’ın varlığını iyi bilerek, ma’rifet-i ilâhiyye (ile olur). Allah bizi yaratmış

Allah bizi yaratmış
ve bütün hareketlerimizi de yaratan,ve bütün hareketlerimizi de yaratan, her şeyimizi gören... “Basîr” diye hafız okuyor.her şeyimizi gören... “Basîr” diye hafız okuyor. Allah-u Teàlâ “Basîr” dâimâ görmekte...Allah-u Teàlâ “Basîr” dâimâ görmekte... Gece görsün de gündüz görmesin, gündüz görsün de gece görmesin; olmaz.Gece görsün de gündüz görmesin, gündüz görsün de gece görmesin; olmaz. Her an görüyor Allah...Her an görüyor Allah... “—Kimi?” Herkesi görüyor.
“—Kimi?” Herkesi görüyor.
“—Nasıl görüyor?”
“—Nasıl görüyor?”
Aklın erer mi; senin de ermez, benim de ermez.

Aklın erer mi; senin de ermez, benim de ermez.
Ama Allah diyor ki, “Görüyorum!” diyor,Ama Allah diyor ki, “Görüyorum!” diyor, “İşitiyorum!” diyor.“İşitiyorum!” diyor. “Her hareketinizi işitiyorum, görüyorum, biliyorum!” diyor.“Her hareketinizi işitiyorum, görüyorum, biliyorum!” diyor. “Habîr’im!” diyor. E, bunu içeriye yerleştir bakalım!“Habîr’im!” diyor. E, bunu içeriye yerleştir bakalım! Dâimâ Kur’an’ı oku,

Dâimâ Kur’an’ı oku,
bu ayetler önüne geldi mi biraz titre!bu ayetler önüne geldi mi biraz titre! Allah’ı iyi düşün!Allah’ı iyi düşün! O varlığın karşısında eğilmek mecburiyetini hissedersin,O varlığın karşısında eğilmek mecburiyetini hissedersin, eğilmek mecburiyeti ibadet içinden doğar.eğilmek mecburiyeti ibadet içinden doğar. Hocanın söylemesine de lüzum yok.Hocanın söylemesine de lüzum yok. Onun için, Ridarrabbi fî ridalvâlidi ...

Onun için, Ridarrabbi fî ridalvâlidi ...
Allah’ın rızası vâlideynin rızasına bağlı.Allah’ın rızası vâlideynin rızasına bağlı. Neden? O seni dünyaya getirdi.Neden? O seni dünyaya getirdi. Bak, bu kâinatın içerisinde, bu varlığın sahibini görecek, bilecek;Bak, bu kâinatın içerisinde, bu varlığın sahibini görecek, bilecek; ona gideceksin. Onu öğrenmek için geldin buraya...ona gideceksin. Onu öğrenmek için geldin buraya... Buraya gelmenin sebebi,Buraya gelmenin sebebi, o Allah-u Teàlâ’yı tanımak, bilmek ve görmek...o Allah-u Teàlâ’yı tanımak, bilmek ve görmek... Ma’rifetullah diyorlar,Ma’rifetullah diyorlar, o ma’rifetullah burada ele geçecek.o ma’rifetullah burada ele geçecek. Ona sebep ana-baba.

Ona sebep ana-baba.
Bu ana-baba bizi buraya getirdi,Bu ana-baba bizi buraya getirdi, çöplüğe atar gibi atmadı.çöplüğe atar gibi atmadı. Ya, ikinci bir ana-baba olarak Allah’ı bize tanıtanlar var.Ya, ikinci bir ana-baba olarak Allah’ı bize tanıtanlar var. O, bu dünyanın cifesine getirdi;O, bu dünyanın cifesine getirdi; cifeden kurtarıp, saadete eriştirmek için de hocalarımız vasıta...cifeden kurtarıp, saadete eriştirmek için de hocalarımız vasıta... Bu hocalarımız vasıtası ile deBu hocalarımız vasıtası ile de biz, Allah-u Teàlâ’ya gitmenin yolunu öğreneceğiz.biz, Allah-u Teàlâ’ya gitmenin yolunu öğreneceğiz. O Kur’an-ı Kerim’i okuyacağız.O Kur’an-ı Kerim’i okuyacağız. O Kur’an’ı okumadıkça, Allah korkusu içe inmez!..O Kur’an’ı okumadıkça, Allah korkusu içe inmez!.. İkincisi: (Ve’l-adlü) “Adalete riayet…

İkincisi: (Ve’l-adlü) “Adalete riayet…
Üçten ikincisi adalete riayet.Üçten ikincisi adalete riayet. “—Ne zaman?” Her halde...
“—Ne zaman?” Her halde...
Fi’l-gadabi ve’r-rıdà’ ...Fi’l-gadabi ve’r-rıdà’ ... Adaletten ayrılma!Adaletten ayrılma! O ... diyorlar ya.O ... diyorlar ya. Sen de ... bırak orasını.Sen de ... bırak orasını. Üçüncüsü:

Üçüncüsü:
Ve’l-kasdü fi’l-fakri ve’l-gınâVe’l-kasdü fi’l-fakri ve’l-gınâ “Zengin ol, fakir ol; iktisada riayet et!”“Zengin ol, fakir ol; iktisada riayet et!” Peygamber’den daha üstün müsün?

Peygamber’den daha üstün müsün?
O'ndan daha üstün müsün?O'ndan daha üstün müsün? Onun hayatını niçin beğenmiyorsun, kendine nümûne etmiyorsun?Onun hayatını niçin beğenmiyorsun, kendine nümûne etmiyorsun? O, bir öyün yerdi de, sen niçin beş öyün yiyorsun?O, bir öyün yerdi de, sen niçin beş öyün yiyorsun? O, bir şeyle kanaat ederdi de,O, bir şeyle kanaat ederdi de, bazı gün taş bağlardı zavallı karıncağızına...bazı gün taş bağlardı zavallı karıncağızına... İbret olsun insanlara da, sıkıntılara tahammülü öğrensinler diye.İbret olsun insanlara da, sıkıntılara tahammülü öğrensinler diye. Açlığını kimseye de bildirmezdi.Açlığını kimseye de bildirmezdi. Onun için,

Onun için,
el-kasdü fi’l-fakri ve’l-gınâel-kasdü fi’l-fakri ve’l-gınâ zenginlikte de iktisat, fakirlikte de iktisat...zenginlikte de iktisat, fakirlikte de iktisat... Fakir zaten mecbur iktisat etmeye.Fakir zaten mecbur iktisat etmeye. Fakat, zengin de mecbur iktisat etmeye...Fakat, zengin de mecbur iktisat etmeye... Çünkü, o fakirin hakkı da, o zenginin parası içerisinde...Çünkü, o fakirin hakkı da, o zenginin parası içerisinde... Memleketin saadeti (için), zengin-fakir hepimiz iktisada riayet edeceğiz.Memleketin saadeti (için), zengin-fakir hepimiz iktisada riayet edeceğiz. Çok ihracat yaparız, memleket rahata kavuşur.Çok ihracat yaparız, memleket rahata kavuşur. Onun için iktisada riayet...Onun için iktisada riayet... Bir adam ilim tahsiline çıkmış, çıkacak.

Bir adam ilim tahsiline çıkmış, çıkacak.
O zamanın peygamberi duymuş —Efendimizden işte İslâm’dan evvel:O zamanın peygamberi duymuş —Efendimizden işte İslâm’dan evvel: “—Çağırın şu genci, bana gelsin!” demiş.
“—Çağırın şu genci, bana gelsin!” demiş.
“Seyahate gidecekmiş, ilim tahsil edecekmiş;
“Seyahate gidecekmiş, ilim tahsil edecekmiş;
ona benim nasihatlerim var, o nasihatleri edeyim de öyle gitsin!” (demiş).ona benim nasihatlerim var, o nasihatleri edeyim de öyle gitsin!” (demiş). Söylemişler, gelmiş çocuk. Demiş:

Söylemişler, gelmiş çocuk. Demiş:
“—Evlât, sen tahsil-i ilme gidiyormuşsun, şunu dinle:
“—Evlât, sen tahsil-i ilme gidiyormuşsun, şunu dinle:
Haffi’llâhe fi’s-sırri ve’l-alâniyeh.Haffi’llâhe fi’s-sırri ve’l-alâniyeh. Nerede olursan ol, Allah’tan kork!Nerede olursan ol, Allah’tan kork! Gecede, gündüzde, nerede olursan ol,Gecede, gündüzde, nerede olursan ol, her yerde Allah’tan kork!her yerde Allah’tan kork! Çünkü Allah seni her yerde görüyor.”Çünkü Allah seni her yerde görüyor.” Emri hilâfına bir iş yaparsan, o seni görüyor.

Emri hilâfına bir iş yaparsan, o seni görüyor.
Polise, jandarmaya, kanuna, şuna buna ihtiyaç yok;Polise, jandarmaya, kanuna, şuna buna ihtiyaç yok; Allah görüyor bizzat...Allah görüyor bizzat... İkinci hatırımdan gitti.İkinci hatırımdan gitti. Üçüncüde demiş ki:

Üçüncüde demiş ki:
“—Lokmanı helâl yap, helâlden ye!”“—Lokmanı helâl yap, helâlden ye!” Efendi dedi ki:Efendi dedi ki: ... para kazanırken ...... para kazanırken ... O dağda adamı soyup da parayı kazanıpta yiyen adam;O dağda adamı soyup da parayı kazanıpta yiyen adam; o da rızkını yiyor,o da rızkını yiyor, ama haramdan yiyor.ama haramdan yiyor. Allah bize akıl vermiş, kitap vermiş,

Allah bize akıl vermiş, kitap vermiş,
insanlık, İslâmlık vermiş...insanlık, İslâmlık vermiş... Helâl ile haramı tanıtmış.Helâl ile haramı tanıtmış. Müslümana layık olan helâlden yemektir.Müslümana layık olan helâlden yemektir. Yoksa haram rızık bol...Yoksa haram rızık bol... Adamı vurursun alırsın; kasayı da soyarsın, bankayı da soyarsın,Adamı vurursun alırsın; kasayı da soyarsın, bankayı da soyarsın, yersin ama; haram olunca, mes’ulsün tabii...yersin ama; haram olunca, mes’ulsün tabii... İnsana İslâm’ın en büyük esası,

İnsana İslâm’ın en büyük esası,
mes’uliyet gününü tanımak, ahiret gününü tanımak...mes’uliyet gününü tanımak, ahiret gününü tanımak... Allah birdir tanıyoruz;Allah birdir tanıyoruz; fakat, öldükten sonra ahiret var deyince düşünüyor insan. Neden düşünüyorsun?fakat, öldükten sonra ahiret var deyince düşünüyor insan. Neden düşünüyorsun? O seni hiç yoktan yaratan Allah, yarın yine yaratacak...O seni hiç yoktan yaratan Allah, yarın yine yaratacak... “—Canım, toz toprak olduktan sonra olur mu?”
“—Canım, toz toprak olduktan sonra olur mu?”
O eski gâvurların dedikleri gibi, sen de diyorsan, olmaz.

O eski gâvurların dedikleri gibi, sen de diyorsan, olmaz.
Ama Allah’ı biliyorsan Allah, tozdan da yapar, tozsuz da yapar adamı…Ama Allah’ı biliyorsan Allah, tozdan da yapar, tozsuz da yapar adamı… Tozsuz da yapar Allah...Tozsuz da yapar Allah... O öyle bir kuvvetin sahibi.O öyle bir kuvvetin sahibi. Bu kâinatın nesi vardı da, bu kâinatı yarattı Allah...Bu kâinatın nesi vardı da, bu kâinatı yarattı Allah... Hiç bir şeyi yoktu, hepsini îcâd etti, yarattı.Hiç bir şeyi yoktu, hepsini îcâd etti, yarattı. Binâen aleyh, Allah seni beni tekrar niçin yaratamasın yâhu?Binâen aleyh, Allah seni beni tekrar niçin yaratamasın yâhu? Bu kadar budalalık da olur mu dersiniz?Bu kadar budalalık da olur mu dersiniz? Onun için, insanın Allah’tan korkması lâzım,

Onun için, insanın Allah’tan korkması lâzım,
ahiret gününü gözünün önünden ayırmaması lâzım! Defter eline verilecek;ahiret gününü gözünün önünden ayırmaması lâzım! Defter eline verilecek; İkra’ kitâbek denilecek.İkra’ kitâbek denilecek. Ne okuyacaksın o zaman?Ne okuyacaksın o zaman? Onun malını çalmışsın, berikisini öldürmüşsün, berikisini zorla almışın;Onun malını çalmışsın, berikisini öldürmüşsün, berikisini zorla almışın; sonra onları yemişsin. Allah, sormayacak mı onların hesabını?sonra onları yemişsin. Allah, sormayacak mı onların hesabını? Hesapsız olan kâinatta hayır yok zaten.Hesapsız olan kâinatta hayır yok zaten. Bu kâinatın bir hesap günü var.

Bu kâinatın bir hesap günü var.
O hesap gününe ahiret günü diyoruz.O hesap gününe ahiret günü diyoruz. Müslüman o güne inanmadıkça müslüman olamaz.Müslüman o güne inanmadıkça müslüman olamaz. Müslüman olabilmesi için, ahiret gününe inanması lâzım!Müslüman olabilmesi için, ahiret gününe inanması lâzım! Öldükten sonra dirilmeyi, dirildikten sonra da cennet ve cehennemi bilmek lâzım!Öldükten sonra dirilmeyi, dirildikten sonra da cennet ve cehennemi bilmek lâzım! Hayyam’ın bana bir sözünü okudular, şiirini okudular,

Hayyam’ın bana bir sözünü okudular, şiirini okudular,
çok ağrıma gitti.çok ağrıma gitti. Onun için, Allah’la istihza edercesine öyle çirkin sözler,Onun için, Allah’la istihza edercesine öyle çirkin sözler, insanlara hiç yakışmaz.insanlara hiç yakışmaz. İnsan bilmeli, ona göre hareket etmeli!İnsan bilmeli, ona göre hareket etmeli! Bir tanecik daha söyleyeyim:

Bir tanecik daha söyleyeyim:
Bir zat 80 sandık kitap toplamış,Bir zat 80 sandık kitap toplamış, okumuş okumamış...okumuş okumamış... Sekizen sandık kitabı varmış.Sekizen sandık kitabı varmış. Allah, o zamanın peygamberine demiş ki:Allah, o zamanın peygamberine demiş ki: “—O adama söyle, 80 sandık daha kitap doldursa da
“—O adama söyle, 80 sandık daha kitap doldursa da
160 sandık kitabı olsa, hiç kıymeti yok;160 sandık kitabı olsa, hiç kıymeti yok; bildiğiyle amel etmedikçe!”bildiğiyle amel etmedikçe!” Bildiğiyle amel etmedikçeBildiğiyle amel etmedikçe topladığı kitapların kendisine yükten başka faydası yok...topladığı kitapların kendisine yükten başka faydası yok... Onun için, Sûre-i Cuma’da:

Onun için, Sûre-i Cuma’da:
O kitap bahsinde merkepte taşıyor kitabı.O kitap bahsinde merkepte taşıyor kitabı. Merkebin sırtına yüklersin kitabı o da taşır.Merkebin sırtına yüklersin kitabı o da taşır. Onun gibi olmayın diyor.Onun gibi olmayın diyor. Merkebin kitap taşıdığı gibi olma,

Merkebin kitap taşıdığı gibi olma,
kitabın içindekilerle amel et!kitabın içindekilerle amel et! Duyduğunu, bildiğini işle...Duyduğunu, bildiğini işle... Yoksa, boşu boşuna bilgi toplamışsın ne fayda,Yoksa, boşu boşuna bilgi toplamışsın ne fayda, Allah’ın emrine itaat etmedikçe...Allah’ın emrine itaat etmedikçe... Ona da üç nasihati var ama bir tanesini söyleyeceğim,Ona da üç nasihati var ama bir tanesini söyleyeceğim, demiş ki:demiş ki: Ve lâ tü’zi ehaden minennar.

Ve lâ tü’zi ehaden minennar.
“İnsanlardan hiç bir kimseye eziyet, ezâ etme!”“İnsanlardan hiç bir kimseye eziyet, ezâ etme!” İnsanlardan hiç bir kimseye müslüman bile olsaİnsanlardan hiç bir kimseye müslüman bile olsa hiç kimseye eziyet, ezâ etme!hiç kimseye eziyet, ezâ etme! Mahlûk olur, mahlûk da öyle.Mahlûk olur, mahlûk da öyle. Allah cümlemizi affetsin...

Allah cümlemizi affetsin...
Tevfîkàt-ı samedâniyyesine mazhar eylesin...Tevfîkàt-ı samedâniyyesine mazhar eylesin... Allah’ın yolunda gitmeyenlere tevfikàt-ı ilâhiyye de gelmez,

Allah’ın yolunda gitmeyenlere tevfikàt-ı ilâhiyye de gelmez,
boşuna bir duadır:boşuna bir duadır: “—Yâ Rabbi, bana tevfikini refik et!”
“—Yâ Rabbi, bana tevfikini refik et!”
Neden edecek sana tevfikini refik, gitmiyorsun ki yolundan!

Neden edecek sana tevfikini refik, gitmiyorsun ki yolundan!
Cenâb-ı Hak yine kusurlarımızı affetsin... Kusurumu affedin!Cenâb-ı Hak yine kusurlarımızı affetsin... Kusurumu affedin! Allah cümlenizi iyilikler, sağlıklar, afiyetlerleAllah cümlenizi iyilikler, sağlıklar, afiyetlerle birçok cumalara da nâil eylesin...birçok cumalara da nâil eylesin... Lâ ilâhe illa’llàhu’l-halîmü’l-kerîm...

Lâ ilâhe illa’llàhu’l-halîmü’l-kerîm...
Sübhàna’llàhi rabbi’l-arşi’l-azîm...Sübhàna’llàhi rabbi’l-arşi’l-azîm... El-hamdü li’llâhi rabbi’l-àlemîn...El-hamdü li’llâhi rabbi’l-àlemîn... Nes’elüke mûcibâti rahmetike...

Nes’elüke mûcibâti rahmetike...
Ve azàimi mağfiretike... Ve’lganîmete min külli birrin...Ve azàimi mağfiretike... Ve’lganîmete min külli birrin... Ve’s-selâmete min külli ismin... Lâ teda’ lenâ zenben illâ gafarte...Ve’s-selâmete min külli ismin... Lâ teda’ lenâ zenben illâ gafarte... Ve lâ hemmen illâ ferracte...Ve lâ hemmen illâ ferracte... Ve lâ hàceten leke fihâ ridan,Ve lâ hàceten leke fihâ ridan, illâ kadaytehâ yâ erhame’r-râhimîn!.. Yâ erhame’r-râhimîn!..illâ kadaytehâ yâ erhame’r-râhimîn!.. Yâ erhame’r-râhimîn!.. Yâ erhame’r-râhimîn!.. İrhamnâ...Yâ erhame’r-râhimîn!.. İrhamnâ... Es-selâmü aleyküm!

Es-selâmü aleyküm!
Konuşma Hakkında
Tema 1
Tema 2