Namaz Vakitleri

4 Şevvâl 1446
02 April 2025
İmsak
05:11
Güneş
06:39
Öğle
13:13
İkindi
16:47
Akşam
19:36
Yatsı
20:58
Detaylı Arama

Konuşma Metni

Elhamdülillâhi Rabbi'l-âlemîn.Elhamdülillâhi Rabbi'l-âlemîn. Alâ külli hâlin ve fî külli hîn.Alâ külli hâlin ve fî külli hîn. Alâ neamihi zahiretil batineh.Alâ neamihi zahiretil batineh. Ve's-salâtu ve's-selâmu alâ seyyidinâ ve senedinâVe's-salâtu ve's-selâmu alâ seyyidinâ ve senedinâ ve üsvenite’l haseneti.ve üsvenite’l haseneti. Emma bad.

Emma bad.
Çok aziz ve muhterem kardeşlerim.

Çok aziz ve muhterem kardeşlerim.
Allah’ın celle celalühü selamı, rahmeti,

Allah’ın celle celalühü selamı, rahmeti,
bereketi ihsanı, ikramı üzerinize olsun.bereketi ihsanı, ikramı üzerinize olsun. Rabbimiz sizleri sevdiklerinizle beraberRabbimiz sizleri sevdiklerinizle beraber dünya ve ahiret saadetine nail eylesin.dünya ve ahiret saadetine nail eylesin. Cennet ve cemaliyle müşerref eylesin.Cennet ve cemaliyle müşerref eylesin. Allahu Teâlâ Hazretleri Kur’an’ı hatimin de buyuruyor ki;Allahu Teâlâ Hazretleri Kur’an’ı hatimin de buyuruyor ki; Bismillâhirrahmânirrahîm.

Bismillâhirrahmânirrahîm.
Kul in küntüm tuhibbûnallâhe fettebi’ûnî

Kul in küntüm tuhibbûnallâhe fettebi’ûnî
yuhbibkümullâhü ve yaġfir leküm żünûbekümyuhbibkümullâhü ve yaġfir leküm żünûbeküm vallâhü ġafûrun rahîmün. (3/Âl-i İmrân 31.)vallâhü ġafûrun rahîmün. (3/Âl-i İmrân 31.) Sadakallahü'l-Azîm.

Sadakallahü'l-Azîm.
Meali şöyle;

Meali şöyle;
Ey Resûlüm! Muhataplarına, müminlere,Ey Resûlüm! Muhataplarına, müminlere, ilgililere söyle.ilgililere söyle. Söyle ki eğer onlar Allah’ı seviyorlarsa,Söyle ki eğer onlar Allah’ı seviyorlarsa, onlara de ki; siz Allah’ı seviyorsanızonlara de ki; siz Allah’ı seviyorsanız bana tabi olun da Allah’ta çok mağfiret edicidir,bana tabi olun da Allah’ta çok mağfiret edicidir, çok merhamet edicidir, rahmeti çok geniştir.çok merhamet edicidir, rahmeti çok geniştir. Bu âyet-i kerîme’den ve emsalinden biliyoruz ki,Bu âyet-i kerîme’den ve emsalinden biliyoruz ki, Allah’ın rızasını kazanmanın yoluAllah’ın rızasını kazanmanın yolu Peygamber sallallahu aleyhi vesellem efendimizePeygamber sallallahu aleyhi vesellem efendimize ittiba etmektir.ittiba etmektir. Resûlullah’a uymaktır.Resûlullah’a uymaktır. Resûlullah’a tabi olmaktır.Resûlullah’a tabi olmaktır. Resûlullah’ın sözünü tutmaktır.Resûlullah’ın sözünü tutmaktır. Resûlullah’ın izinden yürümektir.Resûlullah’ın izinden yürümektir. Resûlullah’ın sünneti seniyyesini ihyâ eylemektir.Resûlullah’ın sünneti seniyyesini ihyâ eylemektir. Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem efendimizinPeygamber sallallahu aleyhi ve sellem efendimizin tavsiyelerini tutmaktır, emirlerini tutmaktır,tavsiyelerini tutmaktır, emirlerini tutmaktır, yasaklarından kaçmaktır.yasaklarından kaçmaktır. Allah ancak böyle yapan bir kulu sever.Allah ancak böyle yapan bir kulu sever. Bid’at ehlinin, sünnete uymayanların,

Bid’at ehlinin, sünnete uymayanların,
dinde kendi başına gidenlerin,dinde kendi başına gidenlerin, burnunun doğrultusuna gidenlerin,burnunun doğrultusuna gidenlerin, kendi kısa aklını, yanlış aklının,kendi kısa aklını, yanlış aklının, yanlış felsefesinin, yanlış düşüncesinin,yanlış felsefesinin, yanlış düşüncesinin, yanlış hayat görüşünün, yanlış malumatının gösterdiği istikamette,yanlış hayat görüşünün, yanlış malumatının gösterdiği istikamette, kendi bildiği gibi gidenin, dinde yeni bir şey ortaya çıkaranın,kendi bildiği gibi gidenin, dinde yeni bir şey ortaya çıkaranın, Resûlullah’ın yapmadığı, Resûlullah’ın tavsiye etmediğiResûlullah’ın yapmadığı, Resûlullah’ın tavsiye etmediği bir yol, bir çizgi, bir işaret, bir istikamet,bir yol, bir çizgi, bir işaret, bir istikamet, Allah velev ibadet ehli olsalar bileAllah velev ibadet ehli olsalar bile farzını, nafilesini, namazını, orucunu, haccını,farzını, nafilesini, namazını, orucunu, haccını, zekâtını, sadakasını, hayrını, hasenatını kabul etmez.zekâtını, sadakasını, hayrını, hasenatını kabul etmez. Onun için insanın, Yunus Emre’nin güzel bir sözü var.Onun için insanın, Yunus Emre’nin güzel bir sözü var. Yetmiş iki millet dahi elin yüzün yumaz değil diyor.Yetmiş iki millet dahi elin yüzün yumaz değil diyor. Başka milletlerde başka ümmetlerde, başka kavimlerde,Başka milletlerde başka ümmetlerde, başka kavimlerde, başka dinlerin sahipleri de, elini yüzünü yıkıyor, abdest alıyor.başka dinlerin sahipleri de, elini yüzünü yıkıyor, abdest alıyor. Başka dinlerin sahipleri de namaz kılıyorBaşka dinlerin sahipleri de namaz kılıyor veya kendine göre eğiliyor kalkıyorveya kendine göre eğiliyor kalkıyor veyahut kendine göre secde ediyor, ibadet ediyor,veyahut kendine göre secde ediyor, ibadet ediyor, kıymeti yok.kıymeti yok. Yol, Allah’ın elçisinin gösterdiği yol.

Yol, Allah’ın elçisinin gösterdiği yol.
Çünkü Allah onu bize yolu göstersin diye göndermiştir.Çünkü Allah onu bize yolu göstersin diye göndermiştir. Yanlış yolara insanlar tabi olmasın diye göndermiştir.Yanlış yolara insanlar tabi olmasın diye göndermiştir. Dünya üzerinde insanlar ne kadar çoksa,Dünya üzerinde insanlar ne kadar çoksa, akıllar o kadar çoktur, yollar o kadar çeşitlidir amaakıllar o kadar çoktur, yollar o kadar çeşitlidir ama bir tek yol doğrudur.bir tek yol doğrudur. İslam yolu doğrudur.İslam yolu doğrudur. Allah’ın elçi gönderdiği,Allah’ın elçi gönderdiği, kitap indirerek müminlere gösterdiği yol doğrudur.kitap indirerek müminlere gösterdiği yol doğrudur. Allah’ın razı olduğu din İslam dinidir.Allah’ın razı olduğu din İslam dinidir. İnne’d-dîne ‘ındallâhi’l-islâmü. (3/Âl-i İmrân 19.)

İnne’d-dîne ‘ındallâhi’l-islâmü. (3/Âl-i İmrân 19.)
Allah indinde makbul olan din İslam dinidir.

Allah indinde makbul olan din İslam dinidir.
Gerisi yığındır, süprüntüdür, kalıntıdır, harabedir.Gerisi yığındır, süprüntüdür, kalıntıdır, harabedir. Aslı olsa bile şimdi harabedir.Aslı olsa bile şimdi harabedir. Bir peygamber tarafından getirilmiş olsa bile,Bir peygamber tarafından getirilmiş olsa bile, bir kitap tarafından bildirilmiş olsa bile hükmü geçmiştir.bir kitap tarafından bildirilmiş olsa bile hükmü geçmiştir. Peygamber sallallahu aleyhi vesellem hazretleri buyuruyor ki;

Peygamber sallallahu aleyhi vesellem hazretleri buyuruyor ki;
vallahi Musa aleyhisselam sağ olsaydı bana tabi olurdu.vallahi Musa aleyhisselam sağ olsaydı bana tabi olurdu. İsa aleyhisselam sağ olsaydı Peygamber Efendimize tabi olurdu.İsa aleyhisselam sağ olsaydı Peygamber Efendimize tabi olurdu. Kıyamette, ahir zamanda gelecek ve Peygamber Efendimize tabi olacak.Kıyamette, ahir zamanda gelecek ve Peygamber Efendimize tabi olacak. Onun için bir arabayı kullanırken, o fabrikanın

Onun için bir arabayı kullanırken, o fabrikanın
arabanın içine koyduğu kullanma talimatnamesini takip etmiyor muyuz?arabanın içine koyduğu kullanma talimatnamesini takip etmiyor muyuz? Bir ülkede yaşarken o ülkenin trafik kanunlarına

Bir ülkede yaşarken o ülkenin trafik kanunlarına
vesairesine uymak zorunda kalmıyor muyuz?vesairesine uymak zorunda kalmıyor muyuz? Allahu Teâlâ Hazretlerinin rızasını kazanmak için de

Allahu Teâlâ Hazretlerinin rızasını kazanmak için de
Resûlullah’ın yolundan yürümek lazım.Resûlullah’ın yolundan yürümek lazım. Allah’ın sevgisi böyle kazanılır.Allah’ın sevgisi böyle kazanılır. Allah Resûlullah’a tabi olanları sever.Allah Resûlullah’a tabi olanları sever. Allah’ın sevgili kulu olmanın yoluAllah’ın sevgili kulu olmanın yolu Peygamber Efendimizin izinden yürümektir, yolunda yürümektir.Peygamber Efendimizin izinden yürümektir, yolunda yürümektir. Hem kendimiz yürüyeceğiz hem de sorumluluğumuz altında olan,Hem kendimiz yürüyeceğiz hem de sorumluluğumuz altında olan, yükümlülük, bizim omzumuza yüklenmiş bir takım kimseler var,yükümlülük, bizim omzumuza yüklenmiş bir takım kimseler var, onları da o yola sevk edeceğiz.onları da o yola sevk edeceğiz. Hanımlarımızı da, çocuklarımızı da, torunlarımızı da,Hanımlarımızı da, çocuklarımızı da, torunlarımızı da, sözümüzün geçtiği kimseleri de Resûlullah’ın yoluna sevk edeceğiz.sözümüzün geçtiği kimseleri de Resûlullah’ın yoluna sevk edeceğiz. Bu nasıl olur?

Bu nasıl olur?
Her gün Müslüman bir âyet bir hadîs öğrenecek.

Her gün Müslüman bir âyet bir hadîs öğrenecek.
Her gün bilgisine bir bilgi katacak.Her gün bilgisine bir bilgi katacak. Yolda gelirken konuştuk ki, İstanbul Erenköy de oturan bir doktor,Yolda gelirken konuştuk ki, İstanbul Erenköy de oturan bir doktor, karşı yakadaki işine sabah akşam gelirken giderkenkarşı yakadaki işine sabah akşam gelirken giderken yarım saat tren yolculuğu, yarım saat vapur yolculuğu var.yarım saat tren yolculuğu, yarım saat vapur yolculuğu var. Bu yolculuk esnasında vaktini boş geçirmemek için yanınaBu yolculuk esnasında vaktini boş geçirmemek için yanına Kur’an-ı Kerîm’in sayfaları almak ve onları çalışmak suretiyle,Kur’an-ı Kerîm’in sayfaları almak ve onları çalışmak suretiyle, işine gelip giderken, doktor olmuş olduktan sonra hafız da olmuş.işine gelip giderken, doktor olmuş olduktan sonra hafız da olmuş. Doktor olduktan sonra da hafız olmuş.Doktor olduktan sonra da hafız olmuş. Zamanı değerlendirdiği için.Zamanı değerlendirdiği için. Büyük İslam meşhuru, tabibi, hekimi İbn Sînâ.Büyük İslam meşhuru, tabibi, hekimi İbn Sînâ. Her gün iki saat çalışarak muazzam eserlerini meydana getirmiş.Her gün iki saat çalışarak muazzam eserlerini meydana getirmiş. Onun için biz de her gün bir âyet bir hadîs,

Onun için biz de her gün bir âyet bir hadîs,
birkaç hadîs öğreneceğiz.birkaç hadîs öğreneceğiz. Hem kendimiz okuyacağız hem de daha iyi öğrenmek için bir deftere yazacağız.Hem kendimiz okuyacağız hem de daha iyi öğrenmek için bir deftere yazacağız. Bir defterimiz olacak.Bir defterimiz olacak. Olsun olsun diye söylüyorum.Olsun olsun diye söylüyorum. Belki yok şu anda ama bir defteriniz olsun.Belki yok şu anda ama bir defteriniz olsun. O günün tarihini atın.O günün tarihini atın. Besmeleyi yazın.Besmeleyi yazın. Altına bir âyet-i kerîme yazın.Altına bir âyet-i kerîme yazın. Altına bir hadîs-i şerîf yazın.Altına bir hadîs-i şerîf yazın. Bir senede üç yüz altmış beş âyet öğrenmiş olursunuz.Bir senede üç yüz altmış beş âyet öğrenmiş olursunuz. Üç yüz altmış beş hadîs öğrenmiş olursunuz.Üç yüz altmış beş hadîs öğrenmiş olursunuz. Eğer iki tane olursa yedi yüz olur.Eğer iki tane olursa yedi yüz olur. Yedi yüz küsür olur.Yedi yüz küsür olur. Üç tane olursa şu kadar olur,Üç tane olursa şu kadar olur, dört tane olursa bu kadar olur, beş tane olursa bu kadar olur.dört tane olursa bu kadar olur, beş tane olursa bu kadar olur. Muntazam çalışan kazanır.

Muntazam çalışan kazanır.
Zamanını zayi eden kaybeder.Zamanını zayi eden kaybeder. Sözlerin en güzeli Allah’ın kelâmıdır.Sözlerin en güzeli Allah’ın kelâmıdır. Ondan daha güzel, daha doğru söz olamaz.Ondan daha güzel, daha doğru söz olamaz. En güzel söz Kur’an-ı Kerîm’dir.En güzel söz Kur’an-ı Kerîm’dir. İlahi kelâmdır. Allah’ın kelamıdır. Esraru…İlahi kelâmdır. Allah’ın kelamıdır. Esraru… O okyanusun dibini kimse bulamadı.O okyanusun dibini kimse bulamadı. Kenarına kimse erişemedi.Kenarına kimse erişemedi. Öbür kenarına kimse ulaşamadı.Öbür kenarına kimse ulaşamadı. Öyle engin bir ummandır ki Kur’an-ı Kerîm,Öyle engin bir ummandır ki Kur’an-ı Kerîm, bir deryadır ki, ne öteki kenarını bulan var,bir deryadır ki, ne öteki kenarını bulan var, ne de dibini bulan var.ne de dibini bulan var. Ama içi inci dolu, mücevher dolu.Ama içi inci dolu, mücevher dolu. Dalan çıkartır, dalan çıkartır ve istifade eder.Dalan çıkartır, dalan çıkartır ve istifade eder. Peygamber sallallahu aleyhi vesellem efendimizin

Peygamber sallallahu aleyhi vesellem efendimizin
beşer sözlerinin en güzelidir.beşer sözlerinin en güzelidir. Cevâmiu'l-Kelim buyuruyor Peygamber Efendimiz.Cevâmiu'l-Kelim buyuruyor Peygamber Efendimiz. Bana Allahu Teâlâ Hazretleri az söz ileBana Allahu Teâlâ Hazretleri az söz ile çok mana ifade etme kabiliyeti bahşetti.çok mana ifade etme kabiliyeti bahşetti. Hikmetli söz söyleme nasip etti.Hikmetli söz söyleme nasip etti. Her şeyin yerli yerince, her sözünHer şeyin yerli yerince, her sözün Allahu Teâlâ hazretlerinin ilhamı ile onun rızasına uygun.Allahu Teâlâ hazretlerinin ilhamı ile onun rızasına uygun. Ve mâ yentiku ‘ani’l-hevâ.

Ve mâ yentiku ‘ani’l-hevâ.
İn hüve illâ vahyün yûhâ. 53/Necm 3-4)İn hüve illâ vahyün yûhâ. 53/Necm 3-4) Resûlullah hevâ-i nefsinden, kendi aklından konuşmaz.

Resûlullah hevâ-i nefsinden, kendi aklından konuşmaz.
Desteksiz, asılsız, kaynaksız,Desteksiz, asılsız, kaynaksız, Allah’ın emri işareti olmadan konuşmaz.Allah’ın emri işareti olmadan konuşmaz. Onun söyledikleri hep Allahu Teâlâ hazretlerininOnun söyledikleri hep Allahu Teâlâ hazretlerinin vahyine dayanır.vahyine dayanır. Kur’an-ı Kerîm vahyi metlüvdür.Kur’an-ı Kerîm vahyi metlüvdür. Hadîs-i şerîf vahy-i gayr-i metlüvdür.Hadîs-i şerîf vahy-i gayr-i metlüvdür. Yani birisi ayrılmıştır.Yani birisi ayrılmıştır. Kur’an-ı Kerîm de böyle bildirilmiş Mushaf da yazılmıştır.Kur’an-ı Kerîm de böyle bildirilmiş Mushaf da yazılmıştır. Ötekisi de Allah’ın terbiye etmesiyle.Ötekisi de Allah’ın terbiye etmesiyle. Eddebenî Rabbî fe ahsene te'dîbî.Eddebenî Rabbî fe ahsene te'dîbî. Beni rabbim yetiştirdi. Terbiye eyledi.Beni rabbim yetiştirdi. Terbiye eyledi. Ve ne güzel terbiye eyledi dediği gibi,Ve ne güzel terbiye eyledi dediği gibi, ilahi mektepten öğrenmiş olduğu hakikatlerin ifadesidir.ilahi mektepten öğrenmiş olduğu hakikatlerin ifadesidir. Abdest alırken, sakalının alt tarafına su gitsin diye,

Abdest alırken, sakalının alt tarafına su gitsin diye,
avucuna alıp şöyle sakalının içini karıştırıyor da.avucuna alıp şöyle sakalının içini karıştırıyor da. Hakeza emerani rabbî diyor.

Hakeza emerani rabbî diyor.
Rabbim bana böyle yapmamı emretti diyor.

Rabbim bana böyle yapmamı emretti diyor.
Kur’an-ı Kerîm âyetinde avucun içine su alda sakalını böyle karıştırKur’an-ı Kerîm âyetinde avucun içine su alda sakalını böyle karıştır diye bir âyet olmadığına göre, anlıyoruz kidiye bir âyet olmadığına göre, anlıyoruz ki öteki şeyleri de Allahu Teâlâ Hazretleri ona öyle emrediyor, bildiriyor.öteki şeyleri de Allahu Teâlâ Hazretleri ona öyle emrediyor, bildiriyor. Her sözü, her işi hikmetli.Her sözü, her işi hikmetli. Hatta Resûlullah efendimizin sevgili kardeşlerimHatta Resûlullah efendimizin sevgili kardeşlerim sükûtu bile hikmetlidir.sükûtu bile hikmetlidir. Sükûtu da takriri sünnettir.Sükûtu da takriri sünnettir. Ne demek takriri sünnet?Ne demek takriri sünnet? Resûlullah efendimiz yanında birisi bir şey yaptığı zamanResûlullah efendimiz yanında birisi bir şey yaptığı zaman sükût etmişse, demek ki o işin yapılmasında mahzur yoktur,sükût etmişse, demek ki o işin yapılmasında mahzur yoktur, ondan sükût etti.ondan sükût etti. Eğer bir mahzur olaydı durur muydu Resûlullah efendimiz?Eğer bir mahzur olaydı durur muydu Resûlullah efendimiz? Söylerdi. Yanlış yaptın derdi. Yanlış yaptınız.Söylerdi. Yanlış yaptın derdi. Yanlış yaptınız. Uygun olmadı derdi, söylerdi, ikaz ederdi, irşad ederdi.Uygun olmadı derdi, söylerdi, ikaz ederdi, irşad ederdi. O bakımdan sükûtu da güzeldir,

O bakımdan sükûtu da güzeldir,
kelâmı da güzeldir.kelâmı da güzeldir. Sözlerini sözlerini ciltler almıyor.Sözlerini sözlerini ciltler almıyor. Ciltlerle, yirmi cilt, otuz cilt, yüz cilt, binlerceCiltlerle, yirmi cilt, otuz cilt, yüz cilt, binlerce binlerce, milyonlarca hadîs-i şerîf.binlerce, milyonlarca hadîs-i şerîf. Her birisi de her birisi de ayrı,Her birisi de her birisi de ayrı, gül bahçesinden ayrı bir çiçek.gül bahçesinden ayrı bir çiçek. Gül bahçesinden bir başka değişik kokulu,Gül bahçesinden bir başka değişik kokulu, bir başka güzel renkte,bir başka güzel renkte, bir başka güzel görünümde, bir başka hikmet.bir başka güzel görünümde, bir başka hikmet. Her sözü güzel.Her sözü güzel. Peki, üniversitede okumadı.Peki, üniversitede okumadı. Diploması yok. Hocası yok.Diploması yok. Hocası yok. Babası kendisinin doğmasından evvel vefat etmiş.

Babası kendisinin doğmasından evvel vefat etmiş.
Annesinin yanında, amcasının himayesinde,Annesinin yanında, amcasının himayesinde, dedesinin yanında yetişmiş bir böyle yetimdedesinin yanında yetişmiş bir böyle yetim bu kadar hikmetli sözleri nerden öğrenmiş?bu kadar hikmetli sözleri nerden öğrenmiş? İlahi mektepten öğrenmiş.

İlahi mektepten öğrenmiş.
İlahi menşei den olmasa, onlar o söylenmezdi.İlahi menşei den olmasa, onlar o söylenmezdi. O ciltler dolusu kitaplar söylenmezdi.O ciltler dolusu kitaplar söylenmezdi. Bir insanı bir kürsüye çıkartsanız,Bir insanı bir kürsüye çıkartsanız, konuş bakalım deseniz, bir saat konuşur,konuş bakalım deseniz, bir saat konuşur, iki saat konuşur, üç saat konuşur, sonra sermayesi tükenir.iki saat konuşur, üç saat konuşur, sonra sermayesi tükenir. Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem efendimizin

Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem efendimizin
bir sözünü yazmak için,bir sözünü yazmak için, bir sözünü anlatmak için ciltler dolusu yazar,bir sözünü anlatmak için ciltler dolusu yazar, o kadar öz konuştuğu halde, o kadar kısa konuştuğu halde yetmiyor.o kadar öz konuştuğu halde, o kadar kısa konuştuğu halde yetmiyor. O bakımdan sevgili kardeşlerim,

O bakımdan sevgili kardeşlerim,
muhterem kardeşlerim, söz verin,muhterem kardeşlerim, söz verin, kendi kendinize söz verin, kendi kararınızı alın.kendi kendinize söz verin, kendi kararınızı alın. Her gün Allah’ın kelâmından, kitabından bir âyet,Her gün Allah’ın kelâmından, kitabından bir âyet, iki âyet, üç âyet öğrenin.iki âyet, üç âyet öğrenin. Her gün Allah’ın Resûlünün mübarek sözlerinden,Her gün Allah’ın Resûlünün mübarek sözlerinden, hadîslerinden, bir hadîs, iki hadîs, üç hadîs öğrenin.hadîslerinden, bir hadîs, iki hadîs, üç hadîs öğrenin. Bunu evinizde hanımınızla da müzakere edin.Bunu evinizde hanımınızla da müzakere edin. Çocuklarınızla da yemek esnasında, yemekten sonra,Çocuklarınızla da yemek esnasında, yemekten sonra, çay içerken, toplandığınız zaman müzakere edin.çay içerken, toplandığınız zaman müzakere edin. Seneler geçtikçe birikir.Seneler geçtikçe birikir. Kısa zamanda hakikatli bir âlim olursunuz.Kısa zamanda hakikatli bir âlim olursunuz. Bir bilgin olursunuz.Bir bilgin olursunuz. Allah’ın emirlerini yasaklarını bilirsiniz.Allah’ın emirlerini yasaklarını bilirsiniz. Hata işlemezsiniz.Hata işlemezsiniz. Allah’ın dinini yayanlardan olursunuz.Allah’ın dinini yayanlardan olursunuz. Allah sizi mahşer günü âlimler zümresine alır,Allah sizi mahşer günü âlimler zümresine alır, âlimlerin arasına alır.âlimlerin arasına alır. Arşı alanın gölgesinde gölgelendirir.Arşı alanın gölgesinde gölgelendirir. Nurdan minberlere çıkartır.Nurdan minberlere çıkartır. O bakımdan söz verelim.O bakımdan söz verelim. Peygamber Efendimizin hadîslerinden her gün bir miktar öğrenin.Peygamber Efendimizin hadîslerinden her gün bir miktar öğrenin. Ben de size buradaBen de size burada Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem efendimizinPeygamber sallallahu aleyhi ve sellem efendimizin hadîs-i şerîflerinden, sermaye oradan,hadîs-i şerîflerinden, sermaye oradan, zamanım müsaade ettiği kadar okuyacağım,zamanım müsaade ettiği kadar okuyacağım, izahını yapacağım.izahını yapacağım. Keşke kalemleriniz olsa, defterlerinize yazsanız.Keşke kalemleriniz olsa, defterlerinize yazsanız. Ama banta alınıyor, videoya alınıyor, ses bandı ve videoya alınıyor.Ama banta alınıyor, videoya alınıyor, ses bandı ve videoya alınıyor. Oradan alırsınız, dinlersiniz, gerekirse oradan da yazarsınız.Oradan alırsınız, dinlersiniz, gerekirse oradan da yazarsınız. Ebû Saîd hazretlerinden radıyallahuanh

Ebû Saîd hazretlerinden radıyallahuanh
rivâyet olunduğuna göre,rivâyet olunduğuna göre, kura ile size okumak için açtığım sayfadankura ile size okumak için açtığım sayfadan çıkan hadîs-i şerîfte Peygamber sallallahu aleyhiçıkan hadîs-i şerîfte Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem bakalım ne buyurmuş?ve sellem bakalım ne buyurmuş? Birinci hadîs-i şerîf.

Birinci hadîs-i şerîf.
Gâle rasûlullâhi sallallâhu aleyhi ve selleme

Gâle rasûlullâhi sallallâhu aleyhi ve selleme
innellâhe le-yadhakü ilâ selâsetin es-saffi fi’s-salâhiinnellâhe le-yadhakü ilâ selâsetin es-saffi fi’s-salâhi ve’r-raculi yüsallî fî cevfi’l-leylive’r-raculi yüsallî fî cevfi’l-leyli ve’r-raculi yükâtilü halfe’l-ketîbeti.ve’r-raculi yükâtilü halfe’l-ketîbeti. Birinci hadîs-i şerîf bu.

Birinci hadîs-i şerîf bu.
Peygamber sallallahu aleyhi vesellem hazretleri buyuruyor ki;

Peygamber sallallahu aleyhi vesellem hazretleri buyuruyor ki;
Allah celle celalühü üç kimseye tebessümle bakar, güler.

Allah celle celalühü üç kimseye tebessümle bakar, güler.
Rıza gözüyle bakar o gün ona.Rıza gözüyle bakar o gün ona. Allah bir kuluna tebessüm etti mi, güldü müAllah bir kuluna tebessüm etti mi, güldü mü razı olacak demektir.razı olacak demektir. Mükâfat verecek demektir.Mükâfat verecek demektir. Lütfuna erdirecek demektir.Lütfuna erdirecek demektir. Rahmetine gark edecek demektir. Seviyor demektir.Rahmetine gark edecek demektir. Seviyor demektir. Kimdir bunlar?

Kimdir bunlar?
Es-saffi fi’s-salâhi.

Es-saffi fi’s-salâhi.
Namazla safta duran kişiye,Namazla safta duran kişiye, o safa bakar, memnun olur razı olur,o safa bakar, memnun olur razı olur, hoşnut olur, tebessüm eder, gülerhoşnut olur, tebessüm eder, güler Allahu Teâlâ Hazretleri, neden?Allahu Teâlâ Hazretleri, neden? Kul el pençe divanı ilahiye durmuş,

Kul el pençe divanı ilahiye durmuş,
Rabbının huzurunda el pençe ayakta duruyor,Rabbının huzurunda el pençe ayakta duruyor, rükuya varıyor, secdeye varıyor,rükuya varıyor, secdeye varıyor, o temiz alnını yerlere koyuyor.o temiz alnını yerlere koyuyor. Ya Rabbi! Sen büyüksün. Ben senin kulunum.Ya Rabbi! Sen büyüksün. Ben senin kulunum. Beni sen yarattın. Benim sana kulluk borcum var.Beni sen yarattın. Benim sana kulluk borcum var. Bana sen nimetleri verdin.Bana sen nimetleri verdin. Benim sana şükretmem lazım diye ibadetimi yapıyor.Benim sana şükretmem lazım diye ibadetimi yapıyor. Yaratanını biliyor.Yaratanını biliyor. Kendisini rızıklandıranı biliyor.Kendisini rızıklandıranı biliyor. Kendisine nimetleri bahşedeni biliyor.Kendisine nimetleri bahşedeni biliyor. Sahibini biliyor. Kâinatın mutasarrıfını biliyor.Sahibini biliyor. Kâinatın mutasarrıfını biliyor. Güç kuvvet sahibini biliyor.Güç kuvvet sahibini biliyor. Nimetlerin kaynağını biliyor da ona ibadet ediyor.Nimetlerin kaynağını biliyor da ona ibadet ediyor. Allah bu kulu sever.Allah bu kulu sever. Allah bizi namazdan, kulluğundan, niyazdan,

Allah bizi namazdan, kulluğundan, niyazdan,
rızası yolundan, ibadetten, taatten,rızası yolundan, ibadetten, taatten, imandan, İslam’dan ayırmasın. Âmin.imandan, İslam’dan ayırmasın. Âmin. Öbür kardeşlerimiz, anaları babaları Müslüman olan kardeşlerimiz,

Öbür kardeşlerimiz, anaları babaları Müslüman olan kardeşlerimiz,
Türkiye’den gelmiş kardeşlerimiz.Türkiye’den gelmiş kardeşlerimiz. Almanya da bir milyon yedi yüz bin Müslüman var.Almanya da bir milyon yedi yüz bin Müslüman var. Bunların bir buçuk milyonundan fazlasıBunların bir buçuk milyonundan fazlası bizim memleketten gelmiş kardeşlerimiz.bizim memleketten gelmiş kardeşlerimiz. Bizim camilerimize kayıtlı olan,Bizim camilerimize kayıtlı olan, bizim camilerimize namaza gelen,bizim camilerimize namaza gelen, bizim camilerimizde vaaz dinleyen kardeşlerimizin yekûnu,bizim camilerimizde vaaz dinleyen kardeşlerimizin yekûnu, hiç meşreb farkı gözetmeden,hiç meşreb farkı gözetmeden, yani şu grubun camisi bu grubun camisi diye ayrım yapmadan,yani şu grubun camisi bu grubun camisi diye ayrım yapmadan, ehli imandır, Müslümandır, namaz kılıyor,ehli imandır, Müslümandır, namaz kılıyor, Lâ ilâhe illallah diyor,Lâ ilâhe illallah diyor, Allah’ın varlığını birliğini kabul etmiş diye hiç ayrım yapmadanAllah’ın varlığını birliğini kabul etmiş diye hiç ayrım yapmadan hesapladığımız zaman, karşımızdaki Müslümanlarhesapladığımız zaman, karşımızdaki Müslümanlar muhterem kardeşlerim, yüz yirmi bin, yüz otuz bini geçmiyor.muhterem kardeşlerim, yüz yirmi bin, yüz otuz bini geçmiyor. Diyanet camileri dâhil öteki camiler dâhilDiyanet camileri dâhil öteki camiler dâhil Araplarınki dâhil, başka kimseler dâhil,Araplarınki dâhil, başka kimseler dâhil, onda biri değil, onda biri değil,onda biri değil, onda biri değil, onda biri Allah’a ibadeti biliyor, camiye geliyor.onda biri Allah’a ibadeti biliyor, camiye geliyor. Onda dokuzu nerde bu kardeşlerimiz?

Onda dokuzu nerde bu kardeşlerimiz?
Bu kardeşlerimizin bir kısmı zaten Türkiye de de namaz kılmazdı.

Bu kardeşlerimizin bir kısmı zaten Türkiye de de namaz kılmazdı.
Ama bir kısmı buraya gelince şaşırdı.Ama bir kısmı buraya gelince şaşırdı. Bira, birahanelere alıştı.Bira, birahanelere alıştı. Almanların âdetlerine bulaştı.Almanların âdetlerine bulaştı. Dini unuttu. İmanı unuttu. İslam’ı unuttu. Ahireti unuttu.Dini unuttu. İmanı unuttu. İslam’ı unuttu. Ahireti unuttu. Allah’ın azabını, gazabını unuttu.Allah’ın azabını, gazabını unuttu. Hesabı unuttu. Yanlış yolda gidiyor.Hesabı unuttu. Yanlış yolda gidiyor. Bunlara acımamız lazım. Bunları kurtarmamız lazım.Bunlara acımamız lazım. Bunları kurtarmamız lazım. Bunlar ateşe düşecekler.Bunlar ateşe düşecekler. Bunlar cehenneme doğru gidiyorlar.Bunlar cehenneme doğru gidiyorlar. Onun için biz Allah’ın varlığını bilen,

Onun için biz Allah’ın varlığını bilen,
Kur’an’ı bilen, Resûlullah’a tabi olan,Kur’an’ı bilen, Resûlullah’a tabi olan, Allah’a karşı kulluk borcumuz olduğunu bilenAllah’a karşı kulluk borcumuz olduğunu bilen bir kişi olan Müslümanlar onları kurtarmak için çalışmak zorundayız.bir kişi olan Müslümanlar onları kurtarmak için çalışmak zorundayız. Eğer bir Müslüman onlardan bir tanesine ilgi gösterse,Eğer bir Müslüman onlardan bir tanesine ilgi gösterse, bir tanesine ilgi gösterse,bir tanesine ilgi gösterse, o bir tanesinin doğru yola çekmeko bir tanesinin doğru yola çekmek ve onu irşat etmek ve onu ikaz etmekve onu irşat etmek ve onu ikaz etmek ve onu şuurlu Müslüman haline getirmek istese,ve onu şuurlu Müslüman haline getirmek istese, bir sene çalışsa.bir sene çalışsa. Çok mu bu? Zor mu bu hizmet muhterem kardeşlerim?

Çok mu bu? Zor mu bu hizmet muhterem kardeşlerim?
Bir insancık, sadece bir kişiye hedef alacaksınız.

Bir insancık, sadece bir kişiye hedef alacaksınız.
Namaz kılmayan, camiye gelmeyen, gafillerden,Namaz kılmayan, camiye gelmeyen, gafillerden, cahillerden, zavallılardan bir kişiyi alacaksınız,cahillerden, zavallılardan bir kişiyi alacaksınız, bu sizin akrabanız olabilir, bu sizin komşunuz olabilir,bu sizin akrabanız olabilir, bu sizin komşunuz olabilir, bu sizin hemşehriniz olabilir,bu sizin hemşehriniz olabilir, bir yerden yakınlık duyduğunuz,bir yerden yakınlık duyduğunuz, onun da size yakınlığı olan saygısı olan sevgisi olan bir kimse olabilir.onun da size yakınlığı olan saygısı olan sevgisi olan bir kimse olabilir. Bir kimsecikle uğraşamaz mısınız?

Bir kimsecikle uğraşamaz mısınız?
Bir sene size müddet versek,

Bir sene size müddet versek,
bir sene onun üzerinde çalışamaz mısınız?bir sene onun üzerinde çalışamaz mısınız? Çalışılır.

Çalışılır.
Doğrusu çok değil bir kimseyle bir sene uğraşmakDoğrusu çok değil bir kimseyle bir sene uğraşmak yani ağır gelmez bir insana.yani ağır gelmez bir insana. Hani bir günde bunu doğru yola getireceğim camiye getiririm desek.Hani bir günde bunu doğru yola getireceğim camiye getiririm desek. Bir günde bir insanı camiye getirmek zor olur amaBir günde bir insanı camiye getirmek zor olur ama bir sene içinde getir camiye desek.bir sene içinde getir camiye desek. Bir sene içinde getir, bir sene içinde sen ona mühlet ver,Bir sene içinde getir, bir sene içinde sen ona mühlet ver, fırsat ver, gusül abdesti al bu cumaya beraber gideceğiz de,fırsat ver, gusül abdesti al bu cumaya beraber gideceğiz de, ben seni bir hocaya getireceğim de,ben seni bir hocaya getireceğim de, al şu vaazı evinde dinle de, şu videoya bir bak de,al şu vaazı evinde dinle de, şu videoya bir bak de, gel seni birisiyle tanıştıracağım de, şu kitabı bir oku de,gel seni birisiyle tanıştıracağım de, şu kitabı bir oku de, sana bir sene müddet.sana bir sene müddet. Bir kardeşimizi doğru yola çekemez misiniz?

Bir kardeşimizi doğru yola çekemez misiniz?
Bir sene az bir zaman mı?

Bir sene az bir zaman mı?
Bir kişiyle uğraşacaksın.Bir kişiyle uğraşacaksın. Eğer biz bir sene uğraşırsak bir senenin sonundaEğer biz bir sene uğraşırsak bir senenin sonunda sayımız iki misli olur.sayımız iki misli olur. Diyelim ki yüz elli biniz şimdi.Diyelim ki yüz elli biniz şimdi. Almanya da üç yüz bin oluruz.Almanya da üç yüz bin oluruz. Onlar da bir sene çalışsalar ikinci sene altı yüz bin oluruz.Onlar da bir sene çalışsalar ikinci sene altı yüz bin oluruz. Onlar da bir sene çalışsalarOnlar da bir sene çalışsalar üçüncü sene bir milyon iki yüz bin oluruz.üçüncü sene bir milyon iki yüz bin oluruz. Onlar da bir sene çalışsalar dördüncü seneOnlar da bir sene çalışsalar dördüncü sene iki milyon dört yüz bin oluruz muhterem kardeşlerim.iki milyon dört yüz bin oluruz muhterem kardeşlerim. Demek ki burada bizim yirmi beş sene çalışan kardeşlerimiz var.

Demek ki burada bizim yirmi beş sene çalışan kardeşlerimiz var.
Otuz sene çalışan kardeşlerimiz var.Otuz sene çalışan kardeşlerimiz var. Daha burada da nice zaman çalışacağız.Daha burada da nice zaman çalışacağız. Siz gitseniz çocuklarınız buraya alıştılar kalacaklar.Siz gitseniz çocuklarınız buraya alıştılar kalacaklar. Siz gitseniz sizin hemşehrilerinizden arkadaşlarınızdanSiz gitseniz sizin hemşehrilerinizden arkadaşlarınızdan bazı kimseler burada muhakkak kalacaklar.bazı kimseler burada muhakkak kalacaklar. Herkes birden göç etmeyecek burada.Herkes birden göç etmeyecek burada. Burada nasıl olsa insanlar kalacak.Burada nasıl olsa insanlar kalacak. Bu tarafta çalışırsak onları doğru yola çekebiliriz.Bu tarafta çalışırsak onları doğru yola çekebiliriz. Kendimiz namaz kıldığımız gibi, kendimiz cennetin yolunu

Kendimiz namaz kıldığımız gibi, kendimiz cennetin yolunu
tutturduğumuz gibi kardeşlerimizin de doğru yola girmesi için gayret edelim.tutturduğumuz gibi kardeşlerimizin de doğru yola girmesi için gayret edelim. Her birimiz bu günden tezi yokHer birimiz bu günden tezi yok hemen isterseniz hemen şuracıktahemen isterseniz hemen şuracıkta bir yakınınızı aklınıza koyun.bir yakınınızı aklınıza koyun. Şu kardeşim müsaittir.Şu kardeşim müsaittir. O babası iyi insandı. Dedesi iyi insandı.O babası iyi insandı. Dedesi iyi insandı. Eskiden kendisi de fena değildi. Burada şaşırdı.Eskiden kendisi de fena değildi. Burada şaşırdı. Ben bu kardeşimi camiye alıştıracağım.Ben bu kardeşimi camiye alıştıracağım. Namazlı niyazlı Müslüman olmasına çalışacağım diye şey yapar.Namazlı niyazlı Müslüman olmasına çalışacağım diye şey yapar. Hemen seçin ve çalışmaya başlayın.Hemen seçin ve çalışmaya başlayın. Eğer bir senede iki kişi seçerseniz bu iş daha çabuklaşır.Eğer bir senede iki kişi seçerseniz bu iş daha çabuklaşır. Bir senede üç kişi eğer doğru yola çekebilirsenizBir senede üç kişi eğer doğru yola çekebilirseniz daha da fazlalaşır.daha da fazlalaşır. Dört kişiyi çekerseniz bir senede…Dört kişiyi çekerseniz bir senede… Allah ibadet ehli kullarını seviyor.Allah ibadet ehli kullarını seviyor. Allah kulları saf bağlayıp divana durduğu zamanAllah kulları saf bağlayıp divana durduğu zaman onlara tebessüm buyuruyor.onlara tebessüm buyuruyor. Gülüyor Allahu Teâlâ Hazretleri.Gülüyor Allahu Teâlâ Hazretleri. Bunu unutmayın bir.Bunu unutmayın bir. Başka kimlere güler?

Başka kimlere güler?
Ve’r-raculi yüsallî fî cevfi’l-leyli.

Ve’r-raculi yüsallî fî cevfi’l-leyli.
Allah bir de gecenin yarısında namaz kılanAllah bir de gecenin yarısında namaz kılan kişiye tebessüm eder, güler, neden?kişiye tebessüm eder, güler, neden? Geceleyin herkes istirahatte.

Geceleyin herkes istirahatte.
Bu âşık-ı sâdık mübarek uykusunu terk etmiş,Bu âşık-ı sâdık mübarek uykusunu terk etmiş, abdestini almış, kıbleye yönelmiş,abdestini almış, kıbleye yönelmiş, seccadesine oturmuş, gözyaşları dökülüyor,seccadesine oturmuş, gözyaşları dökülüyor, secde yerini ıslatıyor.secde yerini ıslatıyor. Aman Ya Rabbi! Diyor.Aman Ya Rabbi! Diyor. Tevbe ediyor. İstiğfar ediyor.Tevbe ediyor. İstiğfar ediyor. Dua ediyor. Namaz kılıyor. Tesbih çekiyor. Zikir yapıyor.Dua ediyor. Namaz kılıyor. Tesbih çekiyor. Zikir yapıyor. Salât u selâm getiriyor. Allah o kulu sever.Salât u selâm getiriyor. Allah o kulu sever. Çünkü rahatını terk etti.Çünkü rahatını terk etti. Çünkü Allahu Teâlâ Hazretlerinin ibadetlerine yöneldi.Çünkü Allahu Teâlâ Hazretlerinin ibadetlerine yöneldi. Aziz ve muhterem kardeşlerim.

Aziz ve muhterem kardeşlerim.
Kur’an-ı Kerîm âyetlerini nüzul sırasına göre,

Kur’an-ı Kerîm âyetlerini nüzul sırasına göre,
yani inme sırasına, Peygamber Efendimize gelme sırasına göreyani inme sırasına, Peygamber Efendimize gelme sırasına göre incelediğimiz zaman ilk inen âyetlerincelediğimiz zaman ilk inen âyetler İkrâ suresinin başındaki âyetlerdir.İkrâ suresinin başındaki âyetlerdir. İkra’ bi-smi rabbikelleżî ḣalaka.

İkra’ bi-smi rabbikelleżî ḣalaka.
Ḣaleka’l-insâne min ‘alakın.Ḣaleka’l-insâne min ‘alakın. İkra’ bi-smi rabbikelleżî ḣalaka.İkra’ bi-smi rabbikelleżî ḣalaka. Ḣaleka’l-insâne min ‘alakın.Ḣaleka’l-insâne min ‘alakın. İkra’ ve rabbüke’l-ekramü.İkra’ ve rabbüke’l-ekramü. Elleżî ‘alleme bi’l-kalemi.Elleżî ‘alleme bi’l-kalemi. ‘Alleme’l-insâne mâ lem ya’lem. (96/Alak 1-5.)‘Alleme’l-insâne mâ lem ya’lem. (96/Alak 1-5.) Bu âyetler inmiştir.

Bu âyetler inmiştir.
İkinci grup âyet-i kerîmelerde,İkinci grup âyet-i kerîmelerde, ya Müddessir suresinin başındaki âyetler önce inmiştir.ya Müddessir suresinin başındaki âyetler önce inmiştir. Ya Müzzemmil suresinin başındaki âyetler önce inmiştirYa Müzzemmil suresinin başındaki âyetler önce inmiştir diye rivâyetler var.diye rivâyetler var. Hemen bu ikinci âyetHemen bu ikinci âyet ikinci veya üçüncü grup âyetler de muhterem kardeşlerim.ikinci veya üçüncü grup âyetler de muhterem kardeşlerim. Allahu Teâlâ Hazretleri Peygamber EfendimizeAllahu Teâlâ Hazretleri Peygamber Efendimize ve onun mübarek ashabına gece ibadetini tavsiye ediyor.ve onun mübarek ashabına gece ibadetini tavsiye ediyor. Kumi’l-leyle illâ kalîlen.

Kumi’l-leyle illâ kalîlen.
Nisfehû evi’n-kus minhü kalîlen.Nisfehû evi’n-kus minhü kalîlen. Ev zid ‘aleyhi ve rattili’l-kur’âne tertîlen. (73/Müzzemmil 2-4.)Ev zid ‘aleyhi ve rattili’l-kur’âne tertîlen. (73/Müzzemmil 2-4.) Yani gece namazı kılmayı tavsiye ediyor

Yani gece namazı kılmayı tavsiye ediyor
Allahu Teâlâ Hazretleri.Allahu Teâlâ Hazretleri. Gece namazı insanı yetiştirir.Gece namazı insanı yetiştirir. Gece mübarek bir zamandır.Gece mübarek bir zamandır. Geceleyin yapılan ibadetlerin tesiri büyük olur.Geceleyin yapılan ibadetlerin tesiri büyük olur. Gece yapılan ibadetlerin sevabı çok olur.Gece yapılan ibadetlerin sevabı çok olur. Geceleyin Allahu Teâlâ Hazretleri semaiddünyayaGeceleyin Allahu Teâlâ Hazretleri semaiddünyaya nüzul eyleyip.nüzul eyleyip. Ey Kullarım! Yok mu içinizde benden merhamet isteyen,Ey Kullarım! Yok mu içinizde benden merhamet isteyen, rahmet isteyen, ihsan edeceğim. Haydi istesin.rahmet isteyen, ihsan edeceğim. Haydi istesin. Yok mu benden affı mağfiret isteyen affedeceğim,Yok mu benden affı mağfiret isteyen affedeceğim, mağfiret edeceğim. Haydi istesin.mağfiret edeceğim. Haydi istesin. Yok mu benden bir dileği, talebi olan.Yok mu benden bir dileği, talebi olan. Haydi, istesin vereceğim dediği zamandır.Haydi, istesin vereceğim dediği zamandır. Geceleyin ibadet edenler çabuk terakki ederler.Geceleyin ibadet edenler çabuk terakki ederler. Çabuk evliyâ olurlar.Çabuk evliyâ olurlar. Çabuk Allah’ın sevgili kulu olurlar.Çabuk Allah’ın sevgili kulu olurlar. Onun için gece ibadeti çok kıymetlidir,Onun için gece ibadeti çok kıymetlidir, Peygamber sallallahu aleyhi vesellem hazretleri buyuruyor ki;

Peygamber sallallahu aleyhi vesellem hazretleri buyuruyor ki;
Rek’atâni mine’l-leyli hayrun mine’d-dünyâ ve’l-âhirati.

Rek’atâni mine’l-leyli hayrun mine’d-dünyâ ve’l-âhirati.
Geceleyin kılınan iki rekât namaz teheccüd namazı,

Geceleyin kılınan iki rekât namaz teheccüd namazı,
dünyadan da dünyanın içindeki her şeyden de daha hayırlıdır.dünyadan da dünyanın içindeki her şeyden de daha hayırlıdır. O bakımdan gece ibadetini sizlere tavsiye ederim.O bakımdan gece ibadetini sizlere tavsiye ederim. Akşam erken yatın.Akşam erken yatın. Gece teheccüd namazına kalkın.Gece teheccüd namazına kalkın. İki rekât da olsa şu namazı kılın. Şu sevapları kaçırmayın.İki rekât da olsa şu namazı kılın. Şu sevapları kaçırmayın. O manevi pazarın füyuzatından istifade edin.O manevi pazarın füyuzatından istifade edin. Manevi kazancınız çok olsun.Manevi kazancınız çok olsun. Hadîs-i Şerîf’te ikincisi bu çıktı.

Hadîs-i Şerîf’te ikincisi bu çıktı.
Üçüncüsü.

Üçüncüsü.
Ve’r-raculi yükâtilü halfe’l-ketîbeti.

Ve’r-raculi yükâtilü halfe’l-ketîbeti.
Bir kişi ki, cihat eden grubun arkasındanBir kişi ki, cihat eden grubun arkasından savaşa devam ediyor.savaşa devam ediyor. Cihat eden grubun arkasından.Cihat eden grubun arkasından. Halfe’l-ketîbeti.

Halfe’l-ketîbeti.
Bu harp edilmesi arkasında demesi öyle anlaşılıyor ki,Bu harp edilmesi arkasında demesi öyle anlaşılıyor ki, düşman bastırmış, hücum etmiş, bozmuş orduyu,düşman bastırmış, hücum etmiş, bozmuş orduyu, mücahitleri mücahitler geri çekiliyorlar ama bu mübarek çekilmiyor.mücahitleri mücahitler geri çekiliyorlar ama bu mübarek çekilmiyor. Bu mübarek diretiyor onlar geriye çekilirkenBu mübarek diretiyor onlar geriye çekilirken bu diretmiş arkalarında kalmış düşmanlabu diretmiş arkalarında kalmış düşmanla efendim canını vermek pahasınaefendim canını vermek pahasına şehit olmak arzusuyla şevkiyle cihat ediyor.şehit olmak arzusuyla şevkiyle cihat ediyor. Allahu Teâlâ Hazretleri bu kulunu daAllahu Teâlâ Hazretleri bu kulunu da sevgi nazarıyla bakar güler.sevgi nazarıyla bakar güler. Ondan hoşnut ve razı olur diyeOndan hoşnut ve razı olur diye Peygamber sallallahu aleyhi vesellem efendimiz bildiriyor.Peygamber sallallahu aleyhi vesellem efendimiz bildiriyor. Muhterem kardeşlerim.

Muhterem kardeşlerim.
İslam’ın ibadetlerinin zirvesi cihattır.

İslam’ın ibadetlerinin zirvesi cihattır.
Zirvesi en yüksek noktası cihattır.Zirvesi en yüksek noktası cihattır. Allah yolunda malıyla canıyla cihat etmek.Allah yolunda malıyla canıyla cihat etmek. Malını vermek, canını vermek, en kıymetli ibadet o.Malını vermek, canını vermek, en kıymetli ibadet o. Çünkü fedakârlığın, vefanın, âşıklığın,Çünkü fedakârlığın, vefanın, âşıklığın, sadîklığın, gerçek müminliğin alametidir.sadîklığın, gerçek müminliğin alametidir. Alametidir bu.Alametidir bu. O bakımdan her müminin, her mümininO bakımdan her müminin, her müminin Allah’ın dinine yardım etmek dileğiyle, maksadıylaAllah’ın dinine yardım etmek dileğiyle, maksadıyla gayretli çalışkan olması lazım.gayretli çalışkan olması lazım. Malıyla canıyla cihat etmesi lazım.Malıyla canıyla cihat etmesi lazım. Önce malıyla cihat eder.Önce malıyla cihat eder. Bıçak kemiğe dayandığı zaman gerekirseBıçak kemiğe dayandığı zaman gerekirse canını da ortaya koyarak cihat eder.canını da ortaya koyarak cihat eder. Malını vermeyenin imtihanı canına gelir.Malını vermeyenin imtihanı canına gelir. Malını vermeyen insanın düşman ilerler,Malını vermeyen insanın düşman ilerler, sonunda canı ortaya dökülür.sonunda canı ortaya dökülür. Malını veren belki malını vermek suretiyle,Malını veren belki malını vermek suretiyle, malıyla cihat etmek suretiylemalıyla cihat etmek suretiyle belki daha kötü durumlara düşmekten kısa zamanda kurtulur.belki daha kötü durumlara düşmekten kısa zamanda kurtulur. Afganistan’ın cihadının aslını, esasını insan biliyor,

Afganistan’ın cihadının aslını, esasını insan biliyor,
sizler biliyorsunuz, bizler biliyoruz.sizler biliyorsunuz, bizler biliyoruz. Gazetelerde, mecmualarda yazıyoruz.Gazetelerde, mecmualarda yazıyoruz. Herkesin gözü önünde cereyan eden bir cihat var.Herkesin gözü önünde cereyan eden bir cihat var. Bu cihat muhterem kardeşlerim bir buçuk milyon,Bu cihat muhterem kardeşlerim bir buçuk milyon, iki milyon Müslüman kardeşimizin şehit olmasına sebep oldu.iki milyon Müslüman kardeşimizin şehit olmasına sebep oldu. İki milyon az bir rakam değildir çok büyük bir rakamdır.İki milyon az bir rakam değildir çok büyük bir rakamdır. Binlerce ev yıkıldı milyarlar gitti.Binlerce ev yıkıldı milyarlar gitti. Bir bomba bir füze, bir tank,Bir bomba bir füze, bir tank, hele canların hesabı yoktur.hele canların hesabı yoktur. Yaralıların hesabı yoktur.Yaralıların hesabı yoktur. Milyonlarca insan yerinden, yurdundan oldular.Milyonlarca insan yerinden, yurdundan oldular. Evlerini barklarını terk ettiler.Evlerini barklarını terk ettiler. Sefil, perişan başka ülkelere hicret ettiler.Sefil, perişan başka ülkelere hicret ettiler. Muhaceret kamplarında oturdular.Muhaceret kamplarında oturdular. Rahatları kaçtı.Rahatları kaçtı. Eğer bu insanlar mallarıyla bundan yirmi sene önceEğer bu insanlar mallarıyla bundan yirmi sene önce şimdi harcadıkları paranın onda birini harcasalardışimdi harcadıkları paranın onda birini harcasalardı buna lüzum kalmazdı.buna lüzum kalmazdı. Bundan ibret almak lazım.Bundan ibret almak lazım. Bundan büyük ibret almak lazım muhterem kardeşlerim.Bundan büyük ibret almak lazım muhterem kardeşlerim. Bir şey, bir problem, İslam’ın karşılaştığı bir problem

Bir şey, bir problem, İslam’ın karşılaştığı bir problem
belki böyle vaazla hallolur.belki böyle vaazla hallolur. Belki demin söylediğim gibi herkes birBelki demin söylediğim gibi herkes bir Müslümanı doğru yola getirmek içinMüslümanı doğru yola getirmek için çalışırsa belki hallolur.çalışırsa belki hallolur. Amma böyle kalıp çalışmazsanız,Amma böyle kalıp çalışmazsanız, yani küçük bir gayretle, para bile sarf etmeden,yani küçük bir gayretle, para bile sarf etmeden, birazcık şuurlu olmakla halledilecekkenbirazcık şuurlu olmakla halledilecekken sonra iş mala gelir.sonra iş mala gelir. Çok mallar vermek gerekir.Çok mallar vermek gerekir. Çok fedakârlık yapmak gerekir.Çok fedakârlık yapmak gerekir. Onu da yapmazsanız bu sefer can vermeye gelir.Onu da yapmazsanız bu sefer can vermeye gelir. Canı da vermezseniz iman elden gider.Canı da vermezseniz iman elden gider. İman da gider. Memlekette elden gider.İman da gider. Memlekette elden gider. İman da elden gider.İman da elden gider. Aziz ve muhterem kardeşlerim.

Aziz ve muhterem kardeşlerim.
Ankara da bir kardeşimi anlattılar. Çok memnun oldum.

Ankara da bir kardeşimi anlattılar. Çok memnun oldum.
Bir misal olarak size onu vermek istiyorum.Bir misal olarak size onu vermek istiyorum. Misal olarak, örnek olarak anlatmak istiyorum.Misal olarak, örnek olarak anlatmak istiyorum. Bu kardeşimiz ümmi bir kardeşimiz.Bu kardeşimiz ümmi bir kardeşimiz. Okuması yok, yazması yok, mektep görmemiş,Okuması yok, yazması yok, mektep görmemiş, medrese görmemiş, işçi olarak çalışıyor,medrese görmemiş, işçi olarak çalışıyor, bir minibüsün şoförü.bir minibüsün şoförü. Bir minibüsün şoförü, zengin ailelerinBir minibüsün şoförü, zengin ailelerin çocuklarını alıyor, mektebe götürüyor,çocuklarını alıyor, mektebe götürüyor, okul bittikten sonra alıyor, evlerine dağıtıyor.okul bittikten sonra alıyor, evlerine dağıtıyor. Sabah akşam servis yapan bir şoför.Sabah akşam servis yapan bir şoför. Arkadaşlarımız anlattı. Ben güldüm, dua ettim.Arkadaşlarımız anlattı. Ben güldüm, dua ettim. Allah razı olsun o kardeşimizden.Allah razı olsun o kardeşimizden. Bu öğrenciler, bu servis arabasındaBu öğrenciler, bu servis arabasında okula giderken gelirken ne yaparlar?okula giderken gelirken ne yaparlar? Şakalaşırlar oynarlar, birbirleriyle kapışırlar, boş zaman geçer.

Şakalaşırlar oynarlar, birbirleriyle kapışırlar, boş zaman geçer.
Bu şoför kardeşimiz öyle yaptırtmamışBu şoför kardeşimiz öyle yaptırtmamış bu işi disipline bağlamış.bu işi disipline bağlamış. Kendi servis arabasında okula gelip giden çocuklarınKendi servis arabasında okula gelip giden çocukların hepsi namaz surelerinin hepsini bellemişler.hepsi namaz surelerinin hepsini bellemişler. Bir fırsat zaman var. Mecburi bir zaman var.Bir fırsat zaman var. Mecburi bir zaman var. Yarım saat neyse sürüyor belli bir zaman.Yarım saat neyse sürüyor belli bir zaman. Onları evlerinden almış, okuldan almış evine getirinceye kadar,Onları evlerinden almış, okuldan almış evine getirinceye kadar, yaz aylarında aylarca camiye gelip gidip de yaptırılmayan işi,yaz aylarında aylarca camiye gelip gidip de yaptırılmayan işi, hani gidiyorsunuz aranızda kardeşleriniz vardır,hani gidiyorsunuz aranızda kardeşleriniz vardır, dostlarınız vardır, belki kendinizde bilirsiniz,dostlarınız vardır, belki kendinizde bilirsiniz, birçok kimse daha namaz surelerinin hepsini bilmez,birçok kimse daha namaz surelerinin hepsini bilmez, birçok kimse bilmez, doğru okumasınıda.birçok kimse bilmez, doğru okumasınıda. Ama onlara sırf servis arabasında öğretmiş.Ama onlara sırf servis arabasında öğretmiş. İnsan murad etti mi, insan gayretli Müslüman oldu mu,İnsan murad etti mi, insan gayretli Müslüman oldu mu, şoförken bile İslam’a hizmet eder.şoförken bile İslam’a hizmet eder. Çöpçüyken bile İslam’a hizmet eder.Çöpçüyken bile İslam’a hizmet eder. İşçiyken bile hizmet eder. Çiftçiyken bile hizmet eder.İşçiyken bile hizmet eder. Çiftçiyken bile hizmet eder. Aziz ve muhterem kardeşlerim.Aziz ve muhterem kardeşlerim. Çobanken bile hizmet eder.Çobanken bile hizmet eder. O bakımdan hepimizin içinde Allah’ın dinine yardım etmek,

O bakımdan hepimizin içinde Allah’ın dinine yardım etmek,
cihad etmek, gayret etmek,cihad etmek, gayret etmek, Müslümanlara faydalı olmak, azim ve şuur olması lazım.Müslümanlara faydalı olmak, azim ve şuur olması lazım. İslam’ı yaymaya çalışmalıyız.İslam’ı yaymaya çalışmalıyız. İslam’ı öğretmeye çalışmalıyız.İslam’ı öğretmeye çalışmalıyız. Müslümanların âdetini çoğaltmaya çalışmalıyız.Müslümanların âdetini çoğaltmaya çalışmalıyız. Kaybolan Müslümanları bulmaya çalışmalıyız.Kaybolan Müslümanları bulmaya çalışmalıyız. Şaşıran kardeşlerimizi kurtarmaya çalışmalıyız.Şaşıran kardeşlerimizi kurtarmaya çalışmalıyız. Bunun için hepimizin büyük gayret göstermemiz gerekiyor.Bunun için hepimizin büyük gayret göstermemiz gerekiyor. Allahu Teâlâ Hazretleri hepimizi şuurlu Müslümanlar eylesin.

Allahu Teâlâ Hazretleri hepimizi şuurlu Müslümanlar eylesin.
Allahu Teâlâ Hazretleri bize bizi afetlere uğratmasın.Allahu Teâlâ Hazretleri bize bizi afetlere uğratmasın. Bizi felaketlere uğratmasın.Bizi felaketlere uğratmasın. Bizim hatalarımızdan, kusurlarımızdan dolayı RabbimizBizim hatalarımızdan, kusurlarımızdan dolayı Rabbimiz bizi düşmanlarıyla terbiye etmesin.bizi düşmanlarıyla terbiye etmesin. Düşmanların çizmesi altında bizi inletmesin.Düşmanların çizmesi altında bizi inletmesin. Düşmanlarımızın karşısında bizi mağlup etmesin.Düşmanlarımızın karşısında bizi mağlup etmesin. Bizi kimsenin karşısında mahcup etmesin.Bizi kimsenin karşısında mahcup etmesin. Ama onun çaresi, şimdiden çalışmaktır.Ama onun çaresi, şimdiden çalışmaktır. Rahat ve huzur içinde Allah’ın dini için çalışmayan kimse,Rahat ve huzur içinde Allah’ın dini için çalışmayan kimse, sıkıntıya düştüğü zaman, elini kaldırıp dua ettiğindesıkıntıya düştüğü zaman, elini kaldırıp dua ettiğinde Allah onun duasını kabul etmez.Allah onun duasını kabul etmez. Ahirette de böyle olacak.

Ahirette de böyle olacak.
Sen dünyada unuttun benim dinimi.Sen dünyada unuttun benim dinimi. Bende sana ahirette rahmetimi vermeyeceğim,Bende sana ahirette rahmetimi vermeyeceğim, rahmetime seni erdirmeyeceğim.rahmetime seni erdirmeyeceğim. Sen unutulmuş, kenarda kalmış kimse gibi olacaksın.Sen unutulmuş, kenarda kalmış kimse gibi olacaksın. Sen de Allah’ın rahmetine ulaşamayacaksın.Sen de Allah’ın rahmetine ulaşamayacaksın. Sen misin dünyada böyle yapan dediği gibi.Sen misin dünyada böyle yapan dediği gibi. Aziz ve muhterem kardeşlerim;

Aziz ve muhterem kardeşlerim;
İyi günlerin kadrini kıymetini bilin.

İyi günlerin kadrini kıymetini bilin.
Rahatın, huzurun kadrini kıymetini bilelim.Rahatın, huzurun kadrini kıymetini bilelim. ... bir hayatın, afiyetin, sıhhatin, salahiyetin, gençliğin,... bir hayatın, afiyetin, sıhhatin, salahiyetin, gençliğin, tatilin, boş zamanın kadrini kıymetini bilelim.tatilin, boş zamanın kadrini kıymetini bilelim. Zamanları boşa geçirmeyelim.Zamanları boşa geçirmeyelim. Sen şu anda çalışmazsan sonra Allah’a ne yüzle dua edeceksin.Sen şu anda çalışmazsan sonra Allah’a ne yüzle dua edeceksin. Başına gelenler çalışmanın cezası.Başına gelenler çalışmanın cezası. Felaket geldiği zaman ne diyeceksin?

Felaket geldiği zaman ne diyeceksin?
O ceza olarak gelir.

O ceza olarak gelir.
O ceza olarak geldi.O ceza olarak geldi. O Afganistan ki gene İslam diyarlarının en güzellerindendi.O Afganistan ki gene İslam diyarlarının en güzellerindendi. Evliyâullah yatağı idi.Evliyâullah yatağı idi. Hatta bizim rahmetli hocamız Mehmet Zâhid efendiHatta bizim rahmetli hocamız Mehmet Zâhid efendi kaddesallahu sırrahiulazizkaddesallahu sırrahiulaziz Allah şefaatine erdirsin.Allah şefaatine erdirsin. Es’ad dedi bana.Es’ad dedi bana. Şu Afganistan’a göçsek dedi.Şu Afganistan’a göçsek dedi. Orada Kur’an-ı Kerîm ile hüküm olunuyormuş dedi.Orada Kur’an-ı Kerîm ile hüküm olunuyormuş dedi. Kur’an’la idare edilen bir memleketmiş.Kur’an’la idare edilen bir memleketmiş. Oraya göçsek dedi.Oraya göçsek dedi. Bak Ruslar nasıl ona nasıl kastettiler?Bak Ruslar nasıl ona nasıl kastettiler? Demek ki muhterem kardeşlerim cihad edeceğiz.

Demek ki muhterem kardeşlerim cihad edeceğiz.
Demek ki düşmanın hareketlerine karşı uyanık olacağız.Demek ki düşmanın hareketlerine karşı uyanık olacağız. Demek ki cahillikle cihat edeceğiz.Demek ki cahillikle cihat edeceğiz. Şeytanla cihad edeceğiz. Nefisle cihad edeceğiz.Şeytanla cihad edeceğiz. Nefisle cihad edeceğiz. Münafıklarla cihat edeceğiz.Münafıklarla cihat edeceğiz. Uyanık olacağız.Uyanık olacağız. İslam’ın düşmanlarını bileceğiz.İslam’ın düşmanlarını bileceğiz. İslam’ın karşılaştığı tehlikeleri bileceğiz.İslam’ın karşılaştığı tehlikeleri bileceğiz. Onlara önceden tedbir alacağız.Onlara önceden tedbir alacağız. Onlar için şimdiden çalışacağız.Onlar için şimdiden çalışacağız. Rahatlık zamanımızda çalışacağız ki sıkıntıya düşmeyelim.Rahatlık zamanımızda çalışacağız ki sıkıntıya düşmeyelim. Sıkıntıya düşersek bile Allah yardımcımız olsun.Sıkıntıya düşersek bile Allah yardımcımız olsun. Allah veriyor insanlara.Allah veriyor insanlara. Allah insanların duasını kabul ediyor.Allah insanların duasını kabul ediyor. Küçük büyük demiyor, yüzü kara demiyorKüçük büyük demiyor, yüzü kara demiyor Allahu Teâlâ Hazretleri kullarının istediğini veriyor amaAllahu Teâlâ Hazretleri kullarının istediğini veriyor ama kullar cezalı duruma düşmezlerse.kullar cezalı duruma düşmezlerse. Allahu Teâlâ Hazretleri hepimizi

Allahu Teâlâ Hazretleri hepimizi
Allah’ın yolunda gayretli Müslümanlardan eylesin.Allah’ın yolunda gayretli Müslümanlardan eylesin. Gafillerden cahillerden eylemesin.Gafillerden cahillerden eylemesin. İyi günlerin rahatı içinde gevşeyenlerden eylemesin.İyi günlerin rahatı içinde gevşeyenlerden eylemesin. Sıhhat eldeyken, gençlik eldeyken,Sıhhat eldeyken, gençlik eldeyken, para eldeyken, vücut güçlü kuvvetliyken,para eldeyken, vücut güçlü kuvvetliyken, imkân varken,imkân varken, seve seve Allah yolunda çalışanlardan eylesin.seve seve Allah yolunda çalışanlardan eylesin. İranlı bir şahıs Farsça güzel bir söz söylemişİranlı bir şahıs Farsça güzel bir söz söylemiş eski âlimlerden.eski âlimlerden. Diyor ki; … Küçükken oyun oynuyorduk.

Diyor ki; … Küçükken oyun oynuyorduk.
O orta yaşta, delikanlılık zamanında,O orta yaşta, delikanlılık zamanında, havai yollarda ömrünü geçirdi. Neden? Delikanlıdır.havai yollarda ömrünü geçirdi. Neden? Delikanlıdır. Aklı havadadır.Aklı havadadır. İşte ihtiyarladığı zaman da aciz düştün.İşte ihtiyarladığı zaman da aciz düştün. Be mübarek insan diyor.Be mübarek insan diyor. Allah’a ne zaman ibadet edeceksin?

Allah’a ne zaman ibadet edeceksin?
Allah’a ne zaman kulluk edeceksin?Allah’a ne zaman kulluk edeceksin? Küçükken daha çocuktur oyun oynasın.Küçükken daha çocuktur oyun oynasın. Delikanlılıkta daha gençtir dur bakalım.Delikanlılıkta daha gençtir dur bakalım. Yaşlandığı zaman da ihtiyarladı, eli tutmuyor, ayağı tutmuyor.Yaşlandığı zaman da ihtiyarladı, eli tutmuyor, ayağı tutmuyor. Şeytan her devrin insanını,Şeytan her devrin insanını, her devredeki insanı, her çağdaki insanıher devredeki insanı, her çağdaki insanı bir başka oyunla aldatıyor.bir başka oyunla aldatıyor. Ne çocuklarınızı şeytanın eline bırakın,Ne çocuklarınızı şeytanın eline bırakın, ne delikanlılarınızı nefsini elde bırakın,ne delikanlılarınızı nefsini elde bırakın, ne de ihtiyarlar acizlik göstersinler.ne de ihtiyarlar acizlik göstersinler. Çünkü mücahidin ihtiyarı olmaz.Çünkü mücahidin ihtiyarı olmaz. Mücahid seksen yaşında, doksan yaşında sakalı olur,Mücahid seksen yaşında, doksan yaşında sakalı olur, gene Allah’ın yolunda cihad eder.gene Allah’ın yolunda cihad eder. Ebû Eyyûb El-Ensârî hazretleri ihtiyar halinde Kur’an okurken

Ebû Eyyûb El-Ensârî hazretleri ihtiyar halinde Kur’an okurken
cihat âyeti karşısına geldiği zaman, getirin benim silahlarımı demiş,cihat âyeti karşısına geldiği zaman, getirin benim silahlarımı demiş, getirin benim kılıcımı silahlarımı.getirin benim kılıcımı silahlarımı. Demişler ki; dede sen ihtiyarsın,Demişler ki; dede sen ihtiyarsın, artık sen zaten Resûlullah zamanında onun sahabesi oldun.artık sen zaten Resûlullah zamanında onun sahabesi oldun. Yapacağın hizmetleri yaptın. Otur rahatına bak.Yapacağın hizmetleri yaptın. Otur rahatına bak. Demiş ki; Burada ihtiyarları istisna tutuyor mu?

Demiş ki; Burada ihtiyarları istisna tutuyor mu?
İhtiyarlar hariç diyor mu Kur’an-ı Kerîm?İhtiyarlar hariç diyor mu Kur’an-ı Kerîm? İhtiyarlar cihat etmeyecek diyor mu?İhtiyarlar cihat etmeyecek diyor mu? Demiyor. Getirin silahımı demiş.

Demiyor. Getirin silahımı demiş.
Medine-i Münevvere’den kalkmış da İstanbul da şehit olmuş.Medine-i Münevvere’den kalkmış da İstanbul da şehit olmuş. Mücahidin yaşlısı genci olmaz.Mücahidin yaşlısı genci olmaz. O bakımdan her çağda şeytanın bir oyunu vardır.O bakımdan her çağda şeytanın bir oyunu vardır. Şeytanın oyununa düşmeyelim.Şeytanın oyununa düşmeyelim. Çocuklarımıza Kur’an öğretelim.Çocuklarımıza Kur’an öğretelim. Dört yaşında başlarlarmış,Dört yaşında başlarlarmış, dört yıl, dört ay, dört günlükken başlamak diye söylerler.dört yıl, dört ay, dört günlükken başlamak diye söylerler. Çocuklarımıza ilmi, Kur’an’ı öğretelim.Çocuklarımıza ilmi, Kur’an’ı öğretelim. Öyle âlimler var ki şimdiki çocuklar ortaokulaÖyle âlimler var ki şimdiki çocuklar ortaokula gittiği sırada, ilkokulun son sınıflarına gittiği sıradagittiği sırada, ilkokulun son sınıflarına gittiği sırada fetva vermeye başlamış.fetva vermeye başlamış. Öyle yetiştirmiş kendisini.Öyle yetiştirmiş kendisini. Zamanını boş geçirmemiş.Zamanını boş geçirmemiş. Dört, beş yaşında hafız olmuş.Dört, beş yaşında hafız olmuş. Ondan sonra hadîsleri öğrenmiş.Ondan sonra hadîsleri öğrenmiş. Ondan sonra fıkhı öğrenmiş.Ondan sonra fıkhı öğrenmiş. Ondan sonra ulum-i şer'iyye’nin diğer detayına inmiş.Ondan sonra ulum-i şer'iyye’nin diğer detayına inmiş. Ondan sonra da on üç on dört yaşındaOndan sonra da on üç on dört yaşında fetva verecek hale gelmiş.fetva verecek hale gelmiş. Onun için zamanı boş geçirmeyelim.Onun için zamanı boş geçirmeyelim. Allah yoluna hizmet edelim.Allah yoluna hizmet edelim. Müslümanların ana vazifesi

Müslümanların ana vazifesi
Allah’ın dinine hizmet etmektir.Allah’ın dinine hizmet etmektir. Küntüm ḣayra ümmetin uḣricet li’n-nâsi

Küntüm ḣayra ümmetin uḣricet li’n-nâsi
te’mürûne bi’l-ma’rûfi ve tenhevne ‘ani’l-münkeri. (3/Âl-i İmrân 110. )te’mürûne bi’l-ma’rûfi ve tenhevne ‘ani’l-münkeri. (3/Âl-i İmrân 110. ) İnsanların içine gönderilmiş vazifeli bir ümmetiz.

İnsanların içine gönderilmiş vazifeli bir ümmetiz.
Kuntum ḣayra ummetin.Kuntum ḣayra ummetin. En hayırlı ümmetsiniz.En hayırlı ümmetsiniz. Uḣricet linnâsi.Uḣricet linnâsi. Şu cihan halkı için siz ortaya koyuldunuz, çıkartıldınız,Şu cihan halkı için siz ortaya koyuldunuz, çıkartıldınız, numune bir ümmetsiniz.numune bir ümmetsiniz. Te/murûne bilma’rûfi vetenhevne ‘ani-lmunkeri.Te/murûne bilma’rûfi vetenhevne ‘ani-lmunkeri. İyi şeyleri Allah yolunda cihad ederseniz siz kendinizi;İyi şeyleri Allah yolunda cihad ederseniz siz kendinizi; Efehasibtüm ennemâ ḣaleknâküm

Efehasibtüm ennemâ ḣaleknâküm
‘abeśen ve enneküm ileynâ lâ türce’ûne. (23/Mü’minûn 115.)‘abeśen ve enneküm ileynâ lâ türce’ûne. (23/Mü’minûn 115.) Siz kendinizi biz sizi boş yere yarattık,

Siz kendinizi biz sizi boş yere yarattık,
abes yere yarattık, boş yere yarattık,abes yere yarattık, boş yere yarattık, bize dönmeyeceğinizi mi sandınız?bize dönmeyeceğinizi mi sandınız? Yaradılışın bir gayesi var.

Yaradılışın bir gayesi var.
Ümmeti Muhammedin ayrıca bir vazifesi var.Ümmeti Muhammedin ayrıca bir vazifesi var. Ümmeti Muhammedin vazifesi nedir?Ümmeti Muhammedin vazifesi nedir? Ümmeti Muhammedin vazifesi işçilik yapmak değil, çiftçilik yapmak değil.

Ümmeti Muhammedin vazifesi işçilik yapmak değil, çiftçilik yapmak değil.
Ümmeti Muhammedin vazifesi cihan halkınaÜmmeti Muhammedin vazifesi cihan halkına İslam’ı anlatmaktır.İslam’ı anlatmaktır. Ama herkesin bir geçim mecburiyeti vardır.Ama herkesin bir geçim mecburiyeti vardır. Bir kazanca ihtiyacı vardır.Bir kazanca ihtiyacı vardır. Eğer Allah’a tevekkül etsen,Eğer Allah’a tevekkül etsen, sırf Allah yolunda çalışsan Allah onu da verir ammasırf Allah yolunda çalışsan Allah onu da verir amma neyse hadi bir işçilik yaptın.neyse hadi bir işçilik yaptın. Ondan sonraki geri kalan zamanındaOndan sonraki geri kalan zamanında Allah’ın dinine hizmet et.Allah’ın dinine hizmet et. Haftanın beş günü dünyaya çalışıyorsunHaftanın beş günü dünyaya çalışıyorsun iki günü ahiret için çalış.iki günü ahiret için çalış. Sekizden akşam altıya kadar çalışıyorsun,Sekizden akşam altıya kadar çalışıyorsun, altıdan ona kadar Allah’ın dini için hizmet et kialtıdan ona kadar Allah’ın dini için hizmet et ki Allahu Teâlâ Hazretleri lütfuna erdirsin,Allahu Teâlâ Hazretleri lütfuna erdirsin, rahmetine erdirsin, mükâfat versin,rahmetine erdirsin, mükâfat versin, cennetiyle cemaliyle müşerref eylesin.cennetiyle cemaliyle müşerref eylesin. Bu şuurda olmazsa Müslümanlar erirler, kaybolurlar.Bu şuurda olmazsa Müslümanlar erirler, kaybolurlar. Koca ülkeler ellerinden gider.Koca ülkeler ellerinden gider. Milyarlarca nüfus elden çıkar.Milyarlarca nüfus elden çıkar. Malezya da Müslümanlar dinden çıkıyorlarmış.Malezya da Müslümanlar dinden çıkıyorlarmış. Endonezya da Müslümanlar dinden çıkıyorlarmış.Endonezya da Müslümanlar dinden çıkıyorlarmış. Singapur da sordum.Singapur da sordum. Var mı böyle bir şey?Var mı böyle bir şey? Hocam dedi var ama dedi zaten kabilelerHocam dedi var ama dedi zaten kabileler cahil kabileler dedi.cahil kabileler dedi. Onları getiriyorlar, para veriyorlar dedi.Onları getiriyorlar, para veriyorlar dedi. İşte onlar da tamam diyorlar.İşte onlar da tamam diyorlar. Başka dinlere geçiyorlar dedi. Zaten cahil.Başka dinlere geçiyorlar dedi. Zaten cahil. Olsun. Ötekisi para vererek, sahte bir şekilde kendi dinine bağlıyor.Olsun. Ötekisi para vererek, sahte bir şekilde kendi dinine bağlıyor. Ondan sonra da onu eğite eğite,Ondan sonra da onu eğite eğite, öğrete öğrete kendisinin malı ediniyor.öğrete öğrete kendisinin malı ediniyor. Dünyanın her yerine yayılmışlar.Dünyanın her yerine yayılmışlar. Eskimolara öğretiyorlar.Eskimolara öğretiyorlar. Afrikalılara öğretiyorlar.Afrikalılara öğretiyorlar. Başkalarına öğretiyorlar.Başkalarına öğretiyorlar. Ashab-ı kirâmın rıdvanullahi aleyhim ecmain.

Ashab-ı kirâmın rıdvanullahi aleyhim ecmain.
Her birisi bir başka diyara dağıldı.Her birisi bir başka diyara dağıldı. Orada İslam’ı yaydılar.Orada İslam’ı yaydılar. Her birisi bir başka diyarda İslam’ı yaydılar.Her birisi bir başka diyarda İslam’ı yaydılar. Peygamber Efendimiz diyor ki;Peygamber Efendimiz diyor ki; benim ashabım yıldızlar gibidir.benim ashabım yıldızlar gibidir. Hangisine baksanız doğru yolu, hidâyet bulursunuz diyor.Hangisine baksanız doğru yolu, hidâyet bulursunuz diyor. Peygamber Efendimizin ashabı hidâyet yıldızları gibiydi her birisi.Peygamber Efendimizin ashabı hidâyet yıldızları gibiydi her birisi. Biz Müslümanlar da ashab Müslümanlığını yaşamalıyız.Biz Müslümanlar da ashab Müslümanlığını yaşamalıyız. Biz de başka insanlara hidâyet yıldızı,Biz de başka insanlara hidâyet yıldızı, yol gösterme, istikamet tayin etme yıldızı gibi olmalıyız.yol gösterme, istikamet tayin etme yıldızı gibi olmalıyız. Çalışmalıyız. İsteyen yapar.Çalışmalıyız. İsteyen yapar. Mademki bir servis şoförü isterse yirmi tane,Mademki bir servis şoförü isterse yirmi tane, yirmi beş tane çocuğa namaz surelerini öğretebiliyor,yirmi beş tane çocuğa namaz surelerini öğretebiliyor, cihat şuuru verebiliyor, İslam şuuru verebiliyor.cihat şuuru verebiliyor, İslam şuuru verebiliyor. O zaman herkes yapabilir.O zaman herkes yapabilir. Bir anne evladını Müslüman yetiştirebilir.Bir anne evladını Müslüman yetiştirebilir. Bir baba evladını Müslüman yetiştirebilir.Bir baba evladını Müslüman yetiştirebilir. Bu hususta gayretli olmanızı hepinizden rica ederim.Bu hususta gayretli olmanızı hepinizden rica ederim. Hepinizin bu konuda uyanık olmasınıHepinizin bu konuda uyanık olmasını âcizane naçizane tavsiye ederim.âcizane naçizane tavsiye ederim. Etrafınızdaki kimselere de bu şuuru aşılamanız içinEtrafınızdaki kimselere de bu şuuru aşılamanız için çalışmanızı tavsiye ederim.çalışmanızı tavsiye ederim. İkinci Hadîs-i Şerîf.

İkinci Hadîs-i Şerîf.
Birinci Hadîs-i Şerîfte neyi öğrendik?

Birinci Hadîs-i Şerîfte neyi öğrendik?
Allah’ın saf saf bağlanmış ibadet eden

Allah’ın saf saf bağlanmış ibadet eden
Müslümanlardan hoşnut ve razı olduğunu.Müslümanlardan hoşnut ve razı olduğunu. Geceleyin kalkıp, gece ibadeti eden,Geceleyin kalkıp, gece ibadeti eden, teheccüd namazı kılan kulları sevdiğini ve cihad edip,teheccüd namazı kılan kulları sevdiğini ve cihad edip, sebat edip, korkmayıp Allah yolunda çalışansebat edip, korkmayıp Allah yolunda çalışan ve düşman galip gelse bile, bastırsa bile,ve düşman galip gelse bile, bastırsa bile, geri dönmeyen, kaçmayan, dirençligeri dönmeyen, kaçmayan, dirençli sağlam Müslümanları sevdiğini öğrendik.sağlam Müslümanları sevdiğini öğrendik. Eh namazımızı kılıyoruz.Eh namazımızı kılıyoruz. Gece ibadetine de inşallah Allah gayret kuvvet versin.Gece ibadetine de inşallah Allah gayret kuvvet versin. Bundan sonra kalkmaya çalışalım.Bundan sonra kalkmaya çalışalım. Allahu Teâlâ Hazretlerinin yolunda daAllahu Teâlâ Hazretlerinin yolunda da cihat etmek başlıca vazifeniz olsun.cihat etmek başlıca vazifeniz olsun. Bundan sonra inşallah dinimizle, dilimizle,Bundan sonra inşallah dinimizle, dilimizle, malımızla, canımızla, Allah’ın dinine cihat edip,malımızla, canımızla, Allah’ın dinine cihat edip, çalışan, yardımcı olan, destekçi olan,çalışan, yardımcı olan, destekçi olan, İslam’ın yayılması için gayret gösteren insanlar olalım.İslam’ın yayılması için gayret gösteren insanlar olalım. Gelelim ikinci hadîs-i şerîfe.

Gelelim ikinci hadîs-i şerîfe.
Sizin kısmetinize kura ile çıkmış olan sayfadaki ikinci hadîsi şerîf.Sizin kısmetinize kura ile çıkmış olan sayfadaki ikinci hadîsi şerîf. İnnellâhe le-yettali’u fî leyleti’n-nısfi min şa’bâne

İnnellâhe le-yettali’u fî leyleti’n-nısfi min şa’bâne
fe-yağfiru li-cemî’i halkıhî illâ li-müşrikin ev müşâhinin.fe-yağfiru li-cemî’i halkıhî illâ li-müşrikin ev müşâhinin. Bir kere daha okuyorum.

Bir kere daha okuyorum.
İnnellâhe le-yettali’u fî leyleti’n-nısfi min şa’bâne

İnnellâhe le-yettali’u fî leyleti’n-nısfi min şa’bâne
fe-yağfiru li-cemî’i halkıhî illâ li-müşrikin ev müşâhinin.fe-yağfiru li-cemî’i halkıhî illâ li-müşrikin ev müşâhinin. Ebû Musa radıyallahuanhden ikinci hadîs-i şerîf.

Ebû Musa radıyallahuanhden ikinci hadîs-i şerîf.
Bu ikinci hadîs-i şerîf şaban ayıyla ilgili muhterem kardeşlerim.

Bu ikinci hadîs-i şerîf şaban ayıyla ilgili muhterem kardeşlerim.
Şaban ayı hangi aydır?Şaban ayı hangi aydır? Bu ay, içinde bulunduğumuz aydır.Bu ay, içinde bulunduğumuz aydır. Recep bitti.Recep bitti. Miraç gecesi recebin yirmi yedinci gecesiydi.Miraç gecesi recebin yirmi yedinci gecesiydi. Miraç geçti.Miraç geçti. Ondan sonra şaban ayı girdi.Ondan sonra şaban ayı girdi. Şimdi şaban ayının içinde bulunuyoruz.Şimdi şaban ayının içinde bulunuyoruz. İşte bir iki hafta içinde şabanın yarısı olacak.İşte bir iki hafta içinde şabanın yarısı olacak. Berat gecesi gelecek.Berat gecesi gelecek. Bu berat gecesi müminlerin affı mağfiret olduğu,Bu berat gecesi müminlerin affı mağfiret olduğu, çok hayırların, bereketlerin cereyan ettiği,çok hayırların, bereketlerin cereyan ettiği, Allahu Teâlâ Hazretlerinin lütfunun, kereminin, ikramının, rahmetininAllahu Teâlâ Hazretlerinin lütfunun, kereminin, ikramının, rahmetinin cuşa geldiği bir gecedir ki,cuşa geldiği bir gecedir ki, bu geceyle ilgili hadîs-i şerîf sizin kura ile karşınıza şimdiden çıktı.bu geceyle ilgili hadîs-i şerîf sizin kura ile karşınıza şimdiden çıktı. Bu geceye hazırlık olsun diye,

Bu geceye hazırlık olsun diye,
dikkatiniz şimdiden çekilsin diye böyle şey yapıldı.dikkatiniz şimdiden çekilsin diye böyle şey yapıldı. Dün bir kardeşimizle konuştuk.

Dün bir kardeşimizle konuştuk.
Muhterem Müslümanlar.Muhterem Müslümanlar. Diyor ki; benim bulunduğum fabrikada,

Diyor ki; benim bulunduğum fabrikada,
kendisini salahiyetli bir kimse,kendisini salahiyetli bir kimse, benim bulunduğum fabrikada diyor,benim bulunduğum fabrikada diyor, bir toplantı yaptılar, beni de çağırdılar,bir toplantı yaptılar, beni de çağırdılar, bende gitmek zorundaydım diyor.bende gitmek zorundaydım diyor. Kandil gecesine denk getirmişler.Kandil gecesine denk getirmişler. Masonlar toplantı yapmışlar kandil gecesinde.Masonlar toplantı yapmışlar kandil gecesinde. Cuma günü oldu mu yemeğe çağıyorlar beni diyor.Cuma günü oldu mu yemeğe çağıyorlar beni diyor. Yok, ben cumaya gideceğim diyorum.Yok, ben cumaya gideceğim diyorum. Yani cumadan sonra yedir yemeğini, cumadan önce yedir.Yani cumadan sonra yedir yemeğini, cumadan önce yedir. Maksat cumaya göndermemek.Maksat cumaya göndermemek. Maksat kandil gecesinin feyzinden istifade ettirmemek.Maksat kandil gecesinin feyzinden istifade ettirmemek. Kâfirler bizim hasımlarımız, düşmanlar, imansızlar.Kâfirler bizim hasımlarımız, düşmanlar, imansızlar. Bu hayırlı, mübarek zamanları biliyorlar daBu hayırlı, mübarek zamanları biliyorlar da bunların karşısına alternatif koyuyorlar.bunların karşısına alternatif koyuyorlar. Dinsiz hoca, profesör tamDinsiz hoca, profesör tam Cuma saatine imtihan koydu.Cuma saatine imtihan koydu. Cuma saatinde cumaya gidin,Cuma saatinde cumaya gidin, imtihanına gelemeyen kalsın.imtihanına gelemeyen kalsın. Vardı bizim böyle üniversitelerde, fakültelerde,Vardı bizim böyle üniversitelerde, fakültelerde, bizim tanıdığımız kimseler. Azılı mason. Şey yapıyor.bizim tanıdığımız kimseler. Azılı mason. Şey yapıyor. Tam o Cuma saatine ders koyuyor.Tam o Cuma saatine ders koyuyor. Onun da dersinden not alamazsan geçemiyorsun.Onun da dersinden not alamazsan geçemiyorsun. Çocuk cumayı terk edecek ille.Çocuk cumayı terk edecek ille. Be kâfirler, be zalimler, be imansızlarBe kâfirler, be zalimler, be imansızlar böyle mübarek zamanların kıymetini bilir de,böyle mübarek zamanların kıymetini bilir de, Müslümanlar bu mübarek zamanlardan istifade etmesin diyeMüslümanlar bu mübarek zamanlardan istifade etmesin diye tedbir alırsa.tedbir alırsa. Bizim Müslüman kardeşlerimiz bunlar kadar da mı akıllı değil?Bizim Müslüman kardeşlerimiz bunlar kadar da mı akıllı değil? Bunlar kadar da mı tedbirli değil?Bunlar kadar da mı tedbirli değil? Takviminize yazmanız lazım.

Takviminize yazmanız lazım.
Kırmızı daire içine almanız lazım.Kırmızı daire içine almanız lazım. Bu gece kandil gecesidir diye.Bu gece kandil gecesidir diye. Bu gece eve giderken hediye ile gitmeniz lazım.Bu gece eve giderken hediye ile gitmeniz lazım. Şu içinde yaşadığımız cennette.Şu içinde yaşadığımız cennette. Noel tatilinde bu adamların nasıl hediye peşine

Noel tatilinde bu adamların nasıl hediye peşine
düştüğünü nasıl görüyorsunuz?düştüğünü nasıl görüyorsunuz? Nasıl herkes birbirine hediye alıyor?Nasıl herkes birbirine hediye alıyor? Nasıl uzun tatiller?Nasıl uzun tatiller? Nasıl bayramlar? Nasıl fişekler? Nasıl şamata?Nasıl bayramlar? Nasıl fişekler? Nasıl şamata? Nasıl eğlence, neden?Nasıl eğlence, neden? Yani bu mübarek günün şuuru, kutsal günün şuuru

Yani bu mübarek günün şuuru, kutsal günün şuuru
genç nesillere bulaşsın diye yapıyorlar bunu.genç nesillere bulaşsın diye yapıyorlar bunu. Ve siz kendi çocuğunuza kandili bildirmezsiniz,Ve siz kendi çocuğunuza kandili bildirmezsiniz, kendi ailenize kandili bildirmezseniz,kendi ailenize kandili bildirmezseniz, cumayı bildirmezseniz, bileceği tedbiri almazsanız,cumayı bildirmezseniz, bileceği tedbiri almazsanız, hediyeyi almazsanız.hediyeyi almazsanız. Çocuğunuza kandil gecesi, ne zaman babam,Çocuğunuza kandil gecesi, ne zaman babam, o zaman bana külliyetli para verecek diye kandil gecesinio zaman bana külliyetli para verecek diye kandil gecesini önceden hesaplayacağı şeyi almazsanız.önceden hesaplayacağı şeyi almazsanız. Bu çocuklar çok şeyleri bilir de İslam’ı bilmez.Bu çocuklar çok şeyleri bilir de İslam’ı bilmez. Kandili bilmez. Mübarek şeyi bilmez.Kandili bilmez. Mübarek şeyi bilmez. O bakımdan çocuklarınıza hediye verecekseniz

O bakımdan çocuklarınıza hediye verecekseniz
cumayı vesile edinin, kandili vesile edin,cumayı vesile edinin, kandili vesile edin, bayramı vesile edinin. O zaman verin ki bilsin.bayramı vesile edinin. O zaman verin ki bilsin. O günlerde evinizde müstesna şenlik olsun, bir bolluk olur.O günlerde evinizde müstesna şenlik olsun, bir bolluk olur. Bir böyle Allah Allah masa niye böyle donanmış,Bir böyle Allah Allah masa niye böyle donanmış, bu evin içi niye böyle güzel.bu evin içi niye böyle güzel. Ankara da bizim komşumuz, bir kardeşimiz vardı.

Ankara da bizim komşumuz, bir kardeşimiz vardı.
Bayrakla süslerdi evi kandilde.Bayrakla süslerdi evi kandilde. İçini, dışını, böyle konfetilerle, o zincirlerle,İçini, dışını, böyle konfetilerle, o zincirlerle, güzel süslü şeylerle, fenerlerle, şeylerle,güzel süslü şeylerle, fenerlerle, şeylerle, duvarlara asardı, camlara asardı,duvarlara asardı, camlara asardı, evin dışına asardı, içine asardı.evin dışına asardı, içine asardı. Yani cümle cihan halkı bu evde ne oluyor diye bakacak.Yani cümle cihan halkı bu evde ne oluyor diye bakacak. Ha kandil diyecek.Ha kandil diyecek. Biz, kandili simide çıkmasa, kandilin

Biz, kandili simide çıkmasa, kandilin
ne zaman olduğunu millet bilmiyor.ne zaman olduğunu millet bilmiyor. İyi ki kandil simidini koymuş dedelerimiz.İyi ki kandil simidini koymuş dedelerimiz. İyi ki fırınlar kandil günlerinde simit çıkartıyorlar.İyi ki fırınlar kandil günlerinde simit çıkartıyorlar. Oradan biliyor millet.Oradan biliyor millet. Onun için dininize bağlı olun.Onun için dininize bağlı olun. Dininizin mübarek günlerini bilin.Dininizin mübarek günlerini bilin. O günler için önceden hazırlık yapın.O günler için önceden hazırlık yapın. Bu berat gecesine bir güzel hazırlanın ki cümle âlem şaşırsın.Bu berat gecesine bir güzel hazırlanın ki cümle âlem şaşırsın. Bizim berat gecemiz bu. Mübarek kandil gecemiz.Bizim berat gecemiz bu. Mübarek kandil gecemiz. Bu kandil gecesi bak ne diyorBu kandil gecesi bak ne diyor Peygamber sallallahu aleyhi vesellem efendimiz?Peygamber sallallahu aleyhi vesellem efendimiz? Şabanın yarısı gecesi olduğu zaman,

Şabanın yarısı gecesi olduğu zaman,
Allahu Teâlâ Hazretleri kullarına teveccüh eder,Allahu Teâlâ Hazretleri kullarına teveccüh eder, nazar eder, bakar, hepsine şöyle bakar ve;nazar eder, bakar, hepsine şöyle bakar ve; Fe-yağfiru li-cemî’i halkıhî.

Fe-yağfiru li-cemî’i halkıhî.
Bütün Müslüman halkını affeder.Bütün Müslüman halkını affeder. Bu gece Allah’ın kullarını affı mağfiret ettiği gecedir.Bu gece Allah’ın kullarını affı mağfiret ettiği gecedir. Ama. İllâ li-müşrikin ev müşâhinin.Ama. İllâ li-müşrikin ev müşâhinin. Ancak müşriki affetmez.Ancak müşriki affetmez. Ancak müşriki affetmez ve müşâhinini affetmez.Ancak müşriki affetmez ve müşâhinini affetmez. Müşrik ne demek?

Müşrik ne demek?
Allah’a şirk koşan.

Allah’a şirk koşan.
Allah müşriki affetmez.Allah müşriki affetmez. Kâfiri affetmez.Kâfiri affetmez. Ama onunda bir dini var her din muhterem.Ama onunda bir dini var her din muhterem. Her din muhterem değildir.Her din muhterem değildir. Her din muhterem olsaydı İbrahim aleyhisselamHer din muhterem olsaydı İbrahim aleyhisselam içinde yaşadığı cemiyetin putlarını kırmazdı.içinde yaşadığı cemiyetin putlarını kırmazdı. Onların karşısına çıkmazdı.Onların karşısına çıkmazdı. Hintliler şimdi öküze tapıyorlar.

Hintliler şimdi öküze tapıyorlar.
Muhterem din mi?Muhterem din mi? Herkes inancında serbest olmalı.Herkes inancında serbest olmalı. Le-küm dînüküm ve liye dîni. (109/Kâfirûn 6.) Demişler ki;

Le-küm dînüküm ve liye dîni. (109/Kâfirûn 6.) Demişler ki;
Ya Muhammed gel pazarlık yapalım.

Ya Muhammed gel pazarlık yapalım.
Bizi kendi dinimize serbest bırak.Bizi kendi dinimize serbest bırak. Sende serbest ol.Sende serbest ol. Hatta bir gün senin Rabbına ibadet edelim.Hatta bir gün senin Rabbına ibadet edelim. Bir gün de sen gel bizim putlarımıza ibadet et.Bir gün de sen gel bizim putlarımıza ibadet et. Müslüman batıl bir yola, yanlış yola,Müslüman batıl bir yola, yanlış yola, şeytan yoluna, yanlışa prim verilmez.şeytan yoluna, yanlışa prim verilmez. Elhamdûlillah biz şirkten beriyiz.Elhamdûlillah biz şirkten beriyiz. Şirkten uzağız.Şirkten uzağız. Allah varlığını kabul etmiş insanlar, müminleriz,Allah varlığını kabul etmiş insanlar, müminleriz, Müslümanlarız, bizde şirk yok. Doğru. Doğru.Müslümanlarız, bizde şirk yok. Doğru. Doğru. Biz Eşhedü en lâ ilâhe illallâh

Biz Eşhedü en lâ ilâhe illallâh
ve eşhedü enne Muhammeden abdühü ve resûlühü.ve eşhedü enne Muhammeden abdühü ve resûlühü. Biz şehadet ediyoruz ki, Allah’tan başka ilah yoktur.Biz şehadet ediyoruz ki, Allah’tan başka ilah yoktur. Yalnız o vardır. Gayrisi yok.Yalnız o vardır. Gayrisi yok. İki tane hayır. Üç tane hayır.İki tane hayır. Üç tane hayır. Lev kâne fîhimâ âlihetün illallâhü le-fesedetâ. (21/Enbiyâ 22.)

Lev kâne fîhimâ âlihetün illallâhü le-fesedetâ. (21/Enbiyâ 22.)
Birkaç tane olsaydı, birbirleriyle savaşırlardı.

Birkaç tane olsaydı, birbirleriyle savaşırlardı.
Kâinatın düzeni alt üst olurdu.Kâinatın düzeni alt üst olurdu. Öyle şey olur mu? Bir tane.Öyle şey olur mu? Bir tane. Hüvallâhü’l-vâhidü’l-kahhâru. (39/Zümer 4.)

Hüvallâhü’l-vâhidü’l-kahhâru. (39/Zümer 4.)
Tektir, ehâdtir, sameddir, bir tane.

Tektir, ehâdtir, sameddir, bir tane.
Allah’ın varlığını kabul ediyoruz.Allah’ın varlığını kabul ediyoruz. Fakat bir de şirk-i hafî vardır muhterem kardeşlerim.Fakat bir de şirk-i hafî vardır muhterem kardeşlerim. Şirk-i hafî, gizli şirk, gizli şirk, saklı şirk,Şirk-i hafî, gizli şirk, gizli şirk, saklı şirk, kimsenin bilmediği, kolay anlaşılmayan şirk vardır, o nedir?kimsenin bilmediği, kolay anlaşılmayan şirk vardır, o nedir? O da riya, riyakârlıktır, riyakârlıktır.

O da riya, riyakârlıktır, riyakârlıktır.
Ahiret amelini, ahiret amelini,Ahiret amelini, ahiret amelini, ibadeti, taati, Müslümanlığı,ibadeti, taati, Müslümanlığı, dünya menfaati için yapmaktır, gösteriş için yapmaktır.dünya menfaati için yapmaktır, gösteriş için yapmaktır. Namazı, orucu, hayrı, sadakayı verirken gösteriş için vermektir.Namazı, orucu, hayrı, sadakayı verirken gösteriş için vermektir. Bir hatta cihadı bile,Bir hatta cihadı bile, bir insan gösteriş için yapsa kıymeti yoktur.bir insan gösteriş için yapsa kıymeti yoktur. Bir insan çıksa ya benim gibi bir kahraman insan, şampiyon,Bir insan çıksa ya benim gibi bir kahraman insan, şampiyon, bir babayiğit, bir süvari, çok güzel kılıç kullanan bir kimse.bir babayiğit, bir süvari, çok güzel kılıç kullanan bir kimse. Şimdi ben Kanuni’nin yaptığı savaşa gitmesem beni ayıplarlar,Şimdi ben Kanuni’nin yaptığı savaşa gitmesem beni ayıplarlar, savaştan korkuyorum sanırlar.savaştan korkuyorum sanırlar. Onun için ben savaşa gideyim dese, Allah kabul etmez.Onun için ben savaşa gideyim dese, Allah kabul etmez. Allah rızası için çarpışanı kabul eder.Allah rızası için çarpışanı kabul eder. Ganimet kazanayım, şu kavmi yeneyim de paralarını yağmalayayım,Ganimet kazanayım, şu kavmi yeneyim de paralarını yağmalayayım, paralarını yağmalayayım da zengin olayım diye savaşsa,paralarını yağmalayayım da zengin olayım diye savaşsa, Allah kabul etmez.Allah kabul etmez. Çünkü o da bir çeşit şirktir.Çünkü o da bir çeşit şirktir. Gayesinin dışında başka gaye kattı,Gayesinin dışında başka gaye kattı, niyetini bozdu, Allah rızası için çalışmadı,niyetini bozdu, Allah rızası için çalışmadı, riyakârlık etti, şöhret için yaptı,riyakârlık etti, şöhret için yaptı, dünya menfaati için yaptı.dünya menfaati için yaptı. Allah onu da kabul etmez.Allah onu da kabul etmez. İnsan Allah’tan gayriden korkarsa,İnsan Allah’tan gayriden korkarsa, ibadeti başkasına yaranmak için yaparsa,ibadeti başkasına yaranmak için yaparsa, başkasına menfaat sağlamak için yaparsa, o da bir çeşit şirk oluyor.başkasına menfaat sağlamak için yaparsa, o da bir çeşit şirk oluyor. O senin rabbin mi ki ondan korkuyorsun?O senin rabbin mi ki ondan korkuyorsun? O mabut mu ki ona itibar ediyorsun?

O mabut mu ki ona itibar ediyorsun?
Ancak Allah’tan korkarız.Ancak Allah’tan korkarız. Allah gösterişe, dünya menfaati sağlamak için yapmaya,Allah gösterişe, dünya menfaati sağlamak için yapmaya, Allah bunu kabul etmiyor. Bu da bir çeşit şirktir.Allah bunu kabul etmiyor. Bu da bir çeşit şirktir. Bu gizlidir.Bu gizlidir. Yani adı Ahmet Mehmet Ali Veli Müslüman olan kimseler deYani adı Ahmet Mehmet Ali Veli Müslüman olan kimseler de yanlış zihniyetler, yanlış niyetler besleyerekyanlış zihniyetler, yanlış niyetler besleyerek böyle aşağılık durumlara düşebilirler. Allah saklasın.böyle aşağılık durumlara düşebilirler. Allah saklasın. Biz bir ibadeti neden yaparız? Allah rızası için yaparız.Biz bir ibadeti neden yaparız? Allah rızası için yaparız. Hayrı sadakayı niçin veririz?Hayrı sadakayı niçin veririz? Firmamızın reklamı olsun diye vermeyiz.Firmamızın reklamı olsun diye vermeyiz. Allah emretti diye veririz.Allah emretti diye veririz. Namazı niçin kılarız?

Namazı niçin kılarız?
Kılmazsam ayıplarlar diye kılmayız.

Kılmazsam ayıplarlar diye kılmayız.
Allah emretti diye kılarız.Allah emretti diye kılarız. Bâyezîd-i Bistâmî’nin hayatını anlatan kitab var. Açtım.Bâyezîd-i Bistâmî’nin hayatını anlatan kitab var. Açtım. Bâyezîd-i Bistâmî her gün bir hatim indirirmiş muhterem kardeşlerim.Bâyezîd-i Bistâmî her gün bir hatim indirirmiş muhterem kardeşlerim. Her gün bir hatim indirirmiş.Her gün bir hatim indirirmiş. Kur’an’ı bir defa hatmedermiş her gün.Kur’an’ı bir defa hatmedermiş her gün. Nice nice nice nice hatimleri var.Nice nice nice nice hatimleri var. Kırk beş defa da hacca gitmiş.Kırk beş defa da hacca gitmiş. Kırk beş defa da hacca gitmiş.Kırk beş defa da hacca gitmiş. Arafat’ta dururken,Arafat’ta dururken, Arafat’ta ibadet ederken vakfe oluyor ya,Arafat’ta ibadet ederken vakfe oluyor ya, arefe günü, Arafat’taarefe günü, Arafat’ta öyle ibadet ederken içine bir ses,öyle ibadet ederken içine bir ses, bir duygu gelmiş ki, diyor ki;bir duygu gelmiş ki, diyor ki; Ya Bâyezîd sen ne adamsın be, sen ne adamsın, her gün bir hatim indirdin,

Ya Bâyezîd sen ne adamsın be, sen ne adamsın, her gün bir hatim indirdin,
kırk beş defa hac ettin,kırk beş defa hac ettin, bir haccın ne kadar sevabı var, kırk beş defa hac ettin,bir haccın ne kadar sevabı var, kırk beş defa hac ettin, her gün de hatim indirdin.her gün de hatim indirdin. Senin sevabına kim ulaşabilir?Senin sevabına kim ulaşabilir? Bakmış ki ibadetine güvenmeyi telkin eden bir ses,

Bakmış ki ibadetine güvenmeyi telkin eden bir ses,
bir duygu, bir düşünce.bir duygu, bir düşünce. Allah ibadetlerini kabul ederse eder.Allah ibadetlerini kabul ederse eder. Etmezse hiç kıymeti yoktur. Sıfırdır.Etmezse hiç kıymeti yoktur. Sıfırdır. Ondan kırk beş defa hac ettin.Ondan kırk beş defa hac ettin. Bunların sevabını satmak istiyorum. Kim alır demiş?Bunların sevabını satmak istiyorum. Kim alır demiş? Birisi çıkmış ben alırım demiş.

Birisi çıkmış ben alırım demiş.
Para vermişte ekmek mi almış yoksaPara vermişte ekmek mi almış yoksa şu ekmek mukabilinde satarım demiş de elineşu ekmek mukabilinde satarım demiş de eline çörek ekmek mi geçmiş.çörek ekmek mi geçmiş. O çöreği almış.O çöreği almış. Kırk beş haccın sevabı gitti.Kırk beş haccın sevabı gitti. Ondan sonra da o çöreği de orda bir köpeğin önüne atmış.Ondan sonra da o çöreği de orda bir köpeğin önüne atmış. Hadi bakalım demiş.

Hadi bakalım demiş.
Şimdi Allah’ın lütfundan başka ne dayanağın kaldı Bâyezîd?Şimdi Allah’ın lütfundan başka ne dayanağın kaldı Bâyezîd? Söyle bakalım. Sattın. Kırk beş haccı sattın.Söyle bakalım. Sattın. Kırk beş haccı sattın. Elinde hiçbir şey kalmadı. O kadar hatmin sevabını sattın.Elinde hiçbir şey kalmadı. O kadar hatmin sevabını sattın. Hiçbir şeyin kalmadı. Hadi bakalım.Hiçbir şeyin kalmadı. Hadi bakalım. Hadi bakalım. Şimdi dayandığın ne kaldı?Hadi bakalım. Şimdi dayandığın ne kaldı? Allah’ın lütfundan başka dayanağımız mı var?

Allah’ın lütfundan başka dayanağımız mı var?
Allah’tan başka bizi mükâfatlandıracak bir şey varlık mı var?Allah’tan başka bizi mükâfatlandıracak bir şey varlık mı var? Başka merci mi var?Başka merci mi var? Ancak ona ibadet ederiz. Ancak ondan yardım isteriz.Ancak ona ibadet ederiz. Ancak ondan yardım isteriz. Ancak onun için ibadet ederiz.Ancak onun için ibadet ederiz. Ancak ondan korkarız.Ancak ondan korkarız. Yaparsak onun için yaparız. Yapmazsak onun için yapmayız dememiz lazım.Yaparsak onun için yaparız. Yapmazsak onun için yapmayız dememiz lazım. Öyle demediği zaman insan, bir çeşit şirk oluyor.Öyle demediği zaman insan, bir çeşit şirk oluyor. Başkasını hesaba kattığı zaman,Başkasını hesaba kattığı zaman, genel müdürü hesaba kattığı zaman,genel müdürü hesaba kattığı zaman, komutanı hesaba kattığı zaman,komutanı hesaba kattığı zaman, bilmem falanca zengini hesaba kattığı zaman.bilmem falanca zengini hesaba kattığı zaman. Bir insan bir zengine,

Bir insan bir zengine,
zenginliğinden dolayı, bir Müslüman zenginliğinden dolayızenginliğinden dolayı, bir Müslüman zenginliğinden dolayı izzet ve itibar ederse, önünde el pençe divan durur,izzet ve itibar ederse, önünde el pençe divan durur, iki kat eğilirse, zehebe zürü zadinihi,iki kat eğilirse, zehebe zürü zadinihi, dininin üçte ikisi uçar gider.dininin üçte ikisi uçar gider. Sen ona mümin diye hürmet edeceksin.Sen ona mümin diye hürmet edeceksin. Kalbinde iman var diye hürmet edeceksin.Kalbinde iman var diye hürmet edeceksin. Paranın pulun ne kıymeti var?Paranın pulun ne kıymeti var? Yani İslam’ın böyle ince tarafları vardır aziz ve muhterem kardeşlerim.

Yani İslam’ın böyle ince tarafları vardır aziz ve muhterem kardeşlerim.
Onun için Allah bizi gizli şirkten de korusun.Onun için Allah bizi gizli şirkten de korusun. Ancak Allah’a ibadet edeceğiz.Ancak Allah’a ibadet edeceğiz. Ancak Allah’tan mükâfat bekleyeceğiz.Ancak Allah’tan mükâfat bekleyeceğiz. Ahiret amelini, dünya menfaati sağlamak için yapmayacak Müslüman.Ahiret amelini, dünya menfaati sağlamak için yapmayacak Müslüman. Sırf Allah rızası için.Sırf Allah rızası için. Birisi biriktirmiş.

Birisi biriktirmiş.
Mübareklerden bir büyük evliyâullah’aMübareklerden bir büyük evliyâullah’a para vermek istemiş.para vermek istemiş. İhtiyacı yok, paraya ihtiyacı yok.İhtiyacı yok, paraya ihtiyacı yok. Şöyle bir tereddüt etmiş.Şöyle bir tereddüt etmiş. Ben ne yapacağım parayı? Filan diye.Ben ne yapacağım parayı? Filan diye. Reddetmeyi düşünmüş.Reddetmeyi düşünmüş. Sonra ver demiş almış.Sonra ver demiş almış. Demişler ki efendim sen zengindin,Demişler ki efendim sen zengindin, paraya ihtiyacın yoktu, bu seni fakir sandı verdi.paraya ihtiyacın yoktu, bu seni fakir sandı verdi. Öyle sende aldın.Öyle sende aldın. Demiş ki; reddetmekte nefsimin izzetini gördüm.Demiş ki; reddetmekte nefsimin izzetini gördüm. Kabul etmekte nefsimin horlandığını gördüm,Kabul etmekte nefsimin horlandığını gördüm, zorlandığını gördüm.zorlandığını gördüm. O hor olsun diye onun için aldım demiş.O hor olsun diye onun için aldım demiş. Ondan sonra bir fakire vermiş.Ondan sonra bir fakire vermiş. Bir zengin genç, evliyâullahtan bir zata geliyor,Bir zengin genç, evliyâullahtan bir zata geliyor, babasından miras kalan bir kese altını,babasından miras kalan bir kese altını, bilmem kaç bin altını, dört bin altın mı, unuttum,bilmem kaç bin altını, dört bin altın mı, unuttum, bir kese veriyor, al bunu hayır olarakbir kese veriyor, al bunu hayır olarak nereye sarf edeceksen sarf et efendi hazretleri diye veriyor.nereye sarf edeceksen sarf et efendi hazretleri diye veriyor. O da vaazda demiş ki;O da vaazda demiş ki; Ey cemaati müslümin şu Müslüman kardeşimizden Allah razı olsun.Ey cemaati müslümin şu Müslüman kardeşimizden Allah razı olsun. Ne fedakâr. Çok büyük bir parayı çıkarttı.Ne fedakâr. Çok büyük bir parayı çıkarttı. Allah rızası için verdi.Allah rızası için verdi. Şu kadar bin altını verdi diye söylemiş.Şu kadar bin altını verdi diye söylemiş. Çocuk oradan kalkmış delikanlı.Çocuk oradan kalkmış delikanlı. Hocam demiş yani ben onu verdim size ama demiş.Hocam demiş yani ben onu verdim size ama demiş. Sonra anam razı olmadı demiş.Sonra anam razı olmadı demiş. Lütfen onu geri verin demiş.Lütfen onu geri verin demiş. O da almış keseyi. Peki, al öyleyse demiş çocuğa geri vermiş.O da almış keseyi. Peki, al öyleyse demiş çocuğa geri vermiş. Cemaat gittikten sonra delikanlıCemaat gittikten sonra delikanlı hoca efendinin yanına geliyor.hoca efendinin yanına geliyor. Diyor ki; hocam kusura bakma.Diyor ki; hocam kusura bakma. Anam razı olmadı filan meselesi yok.Anam razı olmadı filan meselesi yok. Ama beni halka işfa etme.Ama beni halka işfa etme. Ben bunu şöhret için yapmıyorum.Ben bunu şöhret için yapmıyorum. Allah rızası için yapıyorum.Allah rızası için yapıyorum. Ne olur benim yaptığım hayrı kimseye söyleme.Ne olur benim yaptığım hayrı kimseye söyleme. Al bu parayı diye tekrar vermiş.Al bu parayı diye tekrar vermiş. Halkın teveccühüne önem vermediği için.Halkın teveccühüne önem vermediği için. Halk bilsin de alkışlasın diye düşünür başkası, reklam olsun diye düşünür.Halk bilsin de alkışlasın diye düşünür başkası, reklam olsun diye düşünür. O halk halkın sevmeyeceği şeyi yapıyor. Ver geri diyor.O halk halkın sevmeyeceği şeyi yapıyor. Ver geri diyor. Ondan sonra gizli gizili tekrar hocaya veriyor. Al diye.Ondan sonra gizli gizili tekrar hocaya veriyor. Al diye. Yani bunlar ince işlerdir.Yani bunlar ince işlerdir. Bunlarda tasavvuf dediğimiz, insanın kalbini kontrol etmesi,Bunlarda tasavvuf dediğimiz, insanın kalbini kontrol etmesi, niyetini kontrol etmesi, ben senin rızanı istiyorum diyor.niyetini kontrol etmesi, ben senin rızanı istiyorum diyor. Herkes kızar, herkes darılır, herkes bağırır şey yaparlar.Herkes kızar, herkes darılır, herkes bağırır şey yaparlar. Hakkı söyleyeni dokuz köyden kovarlar.Hakkı söyleyeni dokuz köyden kovarlar. Onun için müminin vasıflarından bir tanesi;

Onun için müminin vasıflarından bir tanesi;
Ve lâ yeḣâfûne levmete lâimin. (5/Mâide 54.)

Ve lâ yeḣâfûne levmete lâimin. (5/Mâide 54.)
Mümin Allah yolunda öyle bir yürür ki,

Mümin Allah yolunda öyle bir yürür ki,
kınayanın kınamasından korkmaz.kınayanın kınamasından korkmaz. Eğer sen ne sakal bıraktın be adam?Eğer sen ne sakal bıraktın be adam? Sana ne? Sünnet olduğu için.Sana ne? Sünnet olduğu için. Sen niye böyle yapıyorsun?Sen niye böyle yapıyorsun? Allah’ın emri olduğu için böyle yapıyorum.Allah’ın emri olduğu için böyle yapıyorum. Be kadın sen niye böyle örtünüyorsun yaz günündeBe kadın sen niye böyle örtünüyorsun yaz gününde herkes böyle sıcak havada açılıp saçılıp geziyor.herkes böyle sıcak havada açılıp saçılıp geziyor. Allah emrettiği için.Allah emrettiği için. Sen niye böyle başını örtüyorsun? Yazık günah.Sen niye böyle başını örtüyorsun? Yazık günah. Şimdi Ankara'da Müslüman kardeşimiz vardı haritacı.

Şimdi Ankara'da Müslüman kardeşimiz vardı haritacı.
Diyor ki bana; hocam diyor, siz Ankara’ya gelmeden önce,Diyor ki bana; hocam diyor, siz Ankara’ya gelmeden önce, Ankara'da başörtülü insan yok gibiydi.Ankara'da başörtülü insan yok gibiydi. Bizim geldiğimiz kırklı yıllarda diyor.Bizim geldiğimiz kırklı yıllarda diyor. Bir benim hanım örterdi başını diyor, bu civarda diyor,Bir benim hanım örterdi başını diyor, bu civarda diyor, bu semtte diyor.bu semtte diyor. Benim semtimde bir benim hanım örterdi diyor.Benim semtimde bir benim hanım örterdi diyor. İşte uzun zaman komşular evlerine gelmemişler.İşte uzun zaman komşular evlerine gelmemişler. Bunlar bakmışlar hali nasıl diye.Bunlar bakmışlar hali nasıl diye. Sonradan komşular gelmeye başlamışlar evine.Sonradan komşular gelmeye başlamışlar evine. Her gün kadın kadına oldukları zaman kadın,Her gün kadın kadına oldukları zaman kadın, bizim bu kardeşimizin hanımı, hacı hanımı saçlarını görmüş.bizim bu kardeşimizin hanımı, hacı hanımı saçlarını görmüş. Aaaa demiş maşallah sırma gibi ne kadar güzel saçların var.Aaaa demiş maşallah sırma gibi ne kadar güzel saçların var. Bende sen başını örtünce başın kel de ondan örtüyorsun sandım demiş.Bende sen başını örtünce başın kel de ondan örtüyorsun sandım demiş. Kocan mı zorluyor seni demiş?Kocan mı zorluyor seni demiş? Kocan mı zorluyor da örtüyorsun?Kocan mı zorluyor da örtüyorsun? Ah evladım demiş.Ah evladım demiş. Yaşlı kadın, komşu kadın, kendisi başı açık.Yaşlı kadın, komşu kadın, kendisi başı açık. O zaman daha başı örtmek şeyi henüz alışılmamış orada.O zaman daha başı örtmek şeyi henüz alışılmamış orada. Ah evladım kocan mı zorluyor senin başını böyle örttürüyor?Ah evladım kocan mı zorluyor senin başını böyle örttürüyor? Ne güzel saçların var.Ne güzel saçların var. Berbere gitsen bukle bukle yaptırsan gelsen,Berbere gitsen bukle bukle yaptırsan gelsen, burada dolaşsan, herkes baksa, hayran kalsa.burada dolaşsan, herkes baksa, hayran kalsa. Ne münasebet demiş. Ne münasebet.Ne münasebet demiş. Ne münasebet. Kocam aç dese açmam demiş.Kocam aç dese açmam demiş. Allah’ın emri olduğu için örtüyorum ben demiş.Allah’ın emri olduğu için örtüyorum ben demiş. Onun için insan her yaptığı şeyi Allah rızası için yapmaya alışmalı.

Onun için insan her yaptığı şeyi Allah rızası için yapmaya alışmalı.
Mümin kınayanın kınamasından korkmaz.Mümin kınayanın kınamasından korkmaz. Hastanede ameliyat olacağım.Hastanede ameliyat olacağım. Kendi başımdan geçmiş bir duygu.Kendi başımdan geçmiş bir duygu. Kardeşlerimizde de vardır buna benzer duygular.Kardeşlerimizde de vardır buna benzer duygular. Gençlerde olabilir onun için söylüyorum.Gençlerde olabilir onun için söylüyorum. Ameliyat olacağım namaz kılmam lazım.

Ameliyat olacağım namaz kılmam lazım.
Mescit var mı? Dedim. Yok dedilerMescit var mı? Dedim. Yok dediler Haydarpaşa numune hastanesinde.Haydarpaşa numune hastanesinde. Ben üniversite talebesiyim, ameliyat olacağım,Ben üniversite talebesiyim, ameliyat olacağım, biraz sonra ameliyat olacağım, ya ölürüm ya kalırım.biraz sonra ameliyat olacağım, ya ölürüm ya kalırım. Hastanede mescit yok.

Hastanede mescit yok.
Gezdim dolaştım. Boş bir yer bulamadım.Gezdim dolaştım. Boş bir yer bulamadım. Her taraf koğuş, her taraf yatak, koridorda utandım.Her taraf koğuş, her taraf yatak, koridorda utandım. Aşağıları dolaştım, koridorlara girdim çıktım,Aşağıları dolaştım, koridorlara girdim çıktım, böyle kimsenin görmediği bir tenha yer arıyorum.böyle kimsenin görmediği bir tenha yer arıyorum. Namazımı kılacağım farz namazı. Bulamadım.Namazımı kılacağım farz namazı. Bulamadım. Bahçeye çıktım.Bahçeye çıktım. Şöyle bir tenha köşe bulabilir miyim diye bulamadım.Şöyle bir tenha köşe bulabilir miyim diye bulamadım. Kendi kendime kızdım.Kendi kendime kızdım. Sonradan aklıma geldi. Ya bu Allah’ın farzı,Sonradan aklıma geldi. Ya bu Allah’ın farzı, Allah’ın farzı bu, ne diye utanıyorum da gizli bir yerde kılmaya çalışıyorum.Allah’ın farzı bu, ne diye utanıyorum da gizli bir yerde kılmaya çalışıyorum. Farz ibadet aleni yapılır, aleni yapılır.Farz ibadet aleni yapılır, aleni yapılır. Sen namazı Allahu ekber diye ezan okursun, kamet getirsin kılarsın,Sen namazı Allahu ekber diye ezan okursun, kamet getirsin kılarsın, ötekisi de ha benimde namaz kılmam lazım diye düşünür,ötekisi de ha benimde namaz kılmam lazım diye düşünür, unutmuşsa gelir seninle beraber kılar.unutmuşsa gelir seninle beraber kılar. Bu sefer gittiğin çimenlerim üstüne,Bu sefer gittiğin çimenlerim üstüne, caddenin ta kenarına orda namaz kıldım.caddenin ta kenarına orda namaz kıldım. Yani utanıyor insan.Yani utanıyor insan. Utanmayacak mümin

Utanmayacak mümin
kınayanın kınamasından korkmayacak.kınayanın kınamasından korkmayacak. Yap dediği şeyi yapacak aziz ve muhterem kardeşlerim.Yap dediği şeyi yapacak aziz ve muhterem kardeşlerim. Sonra o hadîs-i şerîfte ne diyor Allahu Teâlâ Hazretleri?Sonra o hadîs-i şerîfte ne diyor Allahu Teâlâ Hazretleri? Şabanın yarısı gecesinde, berat gecesinde,Şabanın yarısı gecesinde, berat gecesinde, her kulu affediyor.her kulu affediyor. Bütün mahlukâtını affediyor da müşriki affetmiyor.Bütün mahlukâtını affediyor da müşriki affetmiyor. Ev müşâhin.

Ev müşâhin.
Bir de müşâhini affetmiyor.Bir de müşâhini affetmiyor. Müşâhin ne demek? ...Müşâhin ne demek? ... Nefsine şimdi de Araplar şahna derler.Nefsine şimdi de Araplar şahna derler. Yani içi kızıyor.Yani içi kızıyor. Kazanın altına kömür atıyorsun, su kaynıyor, kızıyor.Kazanın altına kömür atıyorsun, su kaynıyor, kızıyor. Ondan sonra makineler çalışıyor kızgın.Ondan sonra makineler çalışıyor kızgın. Müşâhin demek, içinde için de kızgınlık,

Müşâhin demek, içinde için de kızgınlık,
kızgınlık olan kul demek.kızgınlık olan kul demek. Allah içinde kızgınlık, kin,Allah içinde kızgınlık, kin, düşmanlık, adavet, husumet olandüşmanlık, adavet, husumet olan kimseyi de o gecede affetmeyecek.kimseyi de o gecede affetmeyecek. Mümin münine kızmaz, mümin mümini affeder.Mümin münine kızmaz, mümin mümini affeder. Mümin mümine dargın duramaz,Mümin mümine dargın duramaz, müminin mümine üç günden fazla dargın durması caiz değildir.müminin mümine üç günden fazla dargın durması caiz değildir. Yoktur haramdır.Yoktur haramdır. Mümin mümine dargın duramaz.Mümin mümine dargın duramaz. Bir mümin kardeşine karşı bir insanın içinde bir kırgınlık,Bir mümin kardeşine karşı bir insanın içinde bir kırgınlık, bir kırgınlık, bir husumet, bir düşmanlık, bir hınç varsabir kırgınlık, bir husumet, bir düşmanlık, bir hınç varsa Allah o kimseyi de o dargın küskün kimseleri de affetmeyecek.Allah o kimseyi de o dargın küskün kimseleri de affetmeyecek. Onun için,Onun için, Elif okuduk ötürü.

Elif okuduk ötürü.
Pazar eyledik götürü.
Pazar eyledik götürü.
Yaratılanı hoşgörün.
Yaratılanı hoşgörün.
Yaratandan ötürü.
Yaratandan ötürü.
Yunus Erme’nin diliyle ben şöyle bir hitap edeyim size.

Yunus Erme’nin diliyle ben şöyle bir hitap edeyim size.
Bu işin küçük detayına bakmayın.Bu işin küçük detayına bakmayın. Toptan pazarlık yapın.Toptan pazarlık yapın. Allah’ın kullarını Allah için affedin deAllah’ın kullarını Allah için affedin de sevap kazanmaya bakın.sevap kazanmaya bakın. Küçük dünya hesapları gerekmez.Küçük dünya hesapları gerekmez. İnsan affedici olmalı.İnsan affedici olmalı. Affetmek büyüklüktür.Affetmek büyüklüktür. Allah dargınlardan ilk defa el uzatanı,Allah dargınlardan ilk defa el uzatanı, ilk defa barışmaya teşebbüs edeni sever.ilk defa barışmaya teşebbüs edeni sever. Dargın kimse kalmasın aranızda.Dargın kimse kalmasın aranızda. Allahu Teâlâ hazretleri muhabbetli bir toplum eylesin bizi.

Allahu Teâlâ hazretleri muhabbetli bir toplum eylesin bizi.
Birbirimizi seven kimseler eylesin.Birbirimizi seven kimseler eylesin. Bir hadîs-i şerîf daha okuyup konuşmamı bitireyim.

Bir hadîs-i şerîf daha okuyup konuşmamı bitireyim.
İnnellâhe le-yürebbî li-ehadiküm et-temrate ve’l-lokmate

İnnellâhe le-yürebbî li-ehadiküm et-temrate ve’l-lokmate
kemâ yürebbî ehadüküm felüvvehükemâ yürebbî ehadüküm felüvvehü ev fasîlehû hattâ yekûne misle uhudin.ev fasîlehû hattâ yekûne misle uhudin. Âişe radıyallahu anha validemizden rivâyet edilmiş

Âişe radıyallahu anha validemizden rivâyet edilmiş
bu hadîs-i şerîf.bu hadîs-i şerîf. Üçüncü hadîs-i şerîf oldu.Üçüncü hadîs-i şerîf oldu. İkincisi demek ki şabanın on beşi gecesiyle ilgiliydi.İkincisi demek ki şabanın on beşi gecesiyle ilgiliydi. Birincisi de Allah’ın sevdiği kullar anlatılmış oldu.

Birincisi de Allah’ın sevdiği kullar anlatılmış oldu.
Bu üçüncü hadîs-i şerîfte de yapılan hayırlarınBu üçüncü hadîs-i şerîfte de yapılan hayırların Allah nasıl mükâfatlandırıyor onu bildiren bir hadîs-i şerîf.Allah nasıl mükâfatlandırıyor onu bildiren bir hadîs-i şerîf. Buyuruyor ki Peygamber Efendimiz.

Buyuruyor ki Peygamber Efendimiz.
Hazreti Âişe anamızın radıyallahu anhadan.Hazreti Âişe anamızın radıyallahu anhadan. Allah şefaatine erdirsin.Allah şefaatine erdirsin. Bildirdiğine göre buyurmuş ki Peygamber Efendimiz;Bildirdiğine göre buyurmuş ki Peygamber Efendimiz; Allahu Teâlâ Hazretleri sizden birinizin

Allahu Teâlâ Hazretleri sizden birinizin
namına onun için bir hurmayınamına onun için bir hurmayı veyahut bir lokmayı öyle bereketlendirir,veyahut bir lokmayı öyle bereketlendirir, öyle büyütür, öyle bakar, öyle çoğaltır ki,öyle büyütür, öyle bakar, öyle çoğaltır ki, sizin kendi şeyinizi evladınızı veya bir tayı,sizin kendi şeyinizi evladınızı veya bir tayı, küçük yavruyu beslediğiniz veyahutküçük yavruyu beslediğiniz veyahut bir evinizdeki bir hayvanı beslediğiniz bir tayıbir evinizdeki bir hayvanı beslediğiniz bir tayı bakıp büyüttüğünüz gibi büyütür,bakıp büyüttüğünüz gibi büyütür, o küçücük hurma veyahut lokmao küçücük hurma veyahut lokma lokmayı büyütür büyütür Allah Uhud dağı gibi yapar.lokmayı büyütür büyütür Allah Uhud dağı gibi yapar. Bir lokma oldu Uhud dağı kadar.Bir lokma oldu Uhud dağı kadar. Yani o kadar sevap verir.Yani o kadar sevap verir. Sanki o kadar hayır yapmış gibi sevap verir.Sanki o kadar hayır yapmış gibi sevap verir. Bir lokma verirsin bir hurma verirsin bir şeye kimseyeBir lokma verirsin bir hurma verirsin bir şeye kimseye bir sadaka olarak, bir hayır olarak, bir ikram olarak,bir sadaka olarak, bir hayır olarak, bir ikram olarak, bir fakire bir sadaka olarak, zekât olarak bir hurma verirsin,bir fakire bir sadaka olarak, zekât olarak bir hurma verirsin, Uhud dağı kadar büyük, bir sanki erzak vermiş gibi.Uhud dağı kadar büyük, bir sanki erzak vermiş gibi. Uhud dağı az bir şey değil yani,Uhud dağı az bir şey değil yani, kamyonlarla taşıya taşıya yıllarca sürse bitmez yani.kamyonlarla taşıya taşıya yıllarca sürse bitmez yani. O kadar yapar Allah.O kadar yapar Allah. Demek ki Allahu Teâlâ Hazretleri

Demek ki Allahu Teâlâ Hazretleri
bir müminin yaptığı küçük bir sevaplı işi ne yapıyormuş?bir müminin yaptığı küçük bir sevaplı işi ne yapıyormuş? İndi ilahisinde kendi lütfuyla keremiyle çoğaltıyor.İndi ilahisinde kendi lütfuyla keremiyle çoğaltıyor. Yani insanın yavrusunu büyüttüğü gibi,Yani insanın yavrusunu büyüttüğü gibi, evindeki kuzusunu tayını büyüttüğü gibievindeki kuzusunu tayını büyüttüğü gibi büyütüyor büyütüyor Uhud dağı kadar yapıyor.büyütüyor büyütüyor Uhud dağı kadar yapıyor. Onun için biz cennete giriyoruz.Onun için biz cennete giriyoruz. Yoksa bizim yaptığımız işler incir çekirdeğini doldurmaz.Yoksa bizim yaptığımız işler incir çekirdeğini doldurmaz. Bir namaz kılıyoruz yirmi yedi kat sevap veriyor.Bir namaz kılıyoruz yirmi yedi kat sevap veriyor. Bir hacca gidiyoruz günahlarımızı affı mağfiret ediyor.Bir hacca gidiyoruz günahlarımızı affı mağfiret ediyor. Bir sadaka veriyoruz, bir lokma, bir hurma,Bir sadaka veriyoruz, bir lokma, bir hurma, onu Uhud dağı kadar büyütüyor.onu Uhud dağı kadar büyütüyor. Bir hak sözü söylüyorsun, bir emr’i mâ’ruf yapıyorsun,Bir hak sözü söylüyorsun, bir emr’i mâ’ruf yapıyorsun, bir nehyî münker yapıyorsun büyük sevap veriyor.bir nehyî münker yapıyorsun büyük sevap veriyor. Müslümanın Müslümanın yüzüne bakıpMüslümanın Müslümanın yüzüne bakıp tebessüm etmesine sadaka sevabı veriyor Allah.tebessüm etmesine sadaka sevabı veriyor Allah. Müminin anasının babasının yüzüne bakmasına sevap veriyor.Müminin anasının babasının yüzüne bakmasına sevap veriyor. Kur’an-ı Kerîme bakmasına sevap veriyor.Kur’an-ı Kerîme bakmasına sevap veriyor. Annesinin babasının kendisine,Annesinin babasının kendisine, sevgiyle bakmasına sebep olmaya sevap veriyor.sevgiyle bakmasına sebep olmaya sevap veriyor. Bir evlat annesine babasınaBir evlat annesine babasına kendisine böyle sevgiyle baktırtsa, önünde dolaşıp,kendisine böyle sevgiyle baktırtsa, önünde dolaşıp, sevdiği bir iş yaptı mı, aferin bizim be oğlana maşallahsevdiği bir iş yaptı mı, aferin bizim be oğlana maşallah ne güzel şey yaptı, aşk olsun filan, tamamne güzel şey yaptı, aşk olsun filan, tamam onun sevap yazıldı. Ne kadar?onun sevap yazıldı. Ne kadar? Köle azat etmiş gibi sevap veriyor.Köle azat etmiş gibi sevap veriyor. Allahu Teâlâ Hazretleri fazlu keremindenAllahu Teâlâ Hazretleri fazlu kereminden bizim yaptığımız aciz naçiz küçük eksiklibizim yaptığımız aciz naçiz küçük eksikli kusurlu ibadetlere çok sevaplar veriyor da,kusurlu ibadetlere çok sevaplar veriyor da, biz o paha biçilmez cennete öyle giriyoruz.biz o paha biçilmez cennete öyle giriyoruz. Biz o cennetin köşklerinin bir kerpiçini alamayız.Biz o cennetin köşklerinin bir kerpiçini alamayız. Kerpiçleri altın gümüş.

Kerpiçleri altın gümüş.
Yaratmış da hoş yaratmış.
Yaratmış da hoş yaratmış.
Miski amberle donatmış.
Miski amberle donatmış.
Kokar Allah deyu deyu.
Kokar Allah deyu deyu.
Yunus Emre ne güzel söylemiş.

Yunus Emre ne güzel söylemiş.
Biz cennetin kaldırım taşını alamayız.Biz cennetin kaldırım taşını alamayız. Bütün ömrümüz boyu çalışsak kaldırım taşını alamayız.Bütün ömrümüz boyu çalışsak kaldırım taşını alamayız. Müminin mümini affetmesi meselesinde söyleyeyim.

Müminin mümini affetmesi meselesinde söyleyeyim.
Allahu Teâlâ Hazretleri kulları muhakeme edecek,Allahu Teâlâ Hazretleri kulları muhakeme edecek, muhasebe edecek.muhasebe edecek. Muhasebe edecek de herkes böyleMuhasebe edecek de herkes böyle sevabım nerden çok olur diye ona çare arayacak.sevabım nerden çok olur diye ona çare arayacak. Ne yapayım da acaba sevabı arttırayım?Ne yapayım da acaba sevabı arttırayım? Ne yapayım da cehennemden kurtulayım?Ne yapayım da cehennemden kurtulayım? Ne yapacağım da hesabımı doğrultayım da cennete gireyim?Ne yapacağım da hesabımı doğrultayım da cennete gireyim? Diye çare arayacak.Diye çare arayacak. Bu arada diyor Peygamber Efendimizin sallallahu aleyhi vesellem.

Bu arada diyor Peygamber Efendimizin sallallahu aleyhi vesellem.
Kıyamet gününde bir kul öteki kulu yakalayacak. Diyecek ki;Kıyamet gününde bir kul öteki kulu yakalayacak. Diyecek ki; Ya Rabbi! Bu bana dünyada zulmetti.

Ya Rabbi! Bu bana dünyada zulmetti.
Bundan benim hakkımı al.Bundan benim hakkımı al. Bunda benim hakkım var. Al bunu.Bunda benim hakkım var. Al bunu. Allahu Teâlâ Hazretleri sen bu kul kardeşine zulmetmişsinAllahu Teâlâ Hazretleri sen bu kul kardeşine zulmetmişsin ver bunun hakkını buyuracak.ver bunun hakkını buyuracak. O kulda diyecek ki; Ya Rabbi! Verdim, verdim, hiçbir şeyim kalmadı,O kulda diyecek ki; Ya Rabbi! Verdim, verdim, hiçbir şeyim kalmadı, hiçbir sevabım kalmadı, yok verecek bir şeyim diyecek.hiçbir sevabım kalmadı, yok verecek bir şeyim diyecek. Allahu Teâlâ Hazretleri diyecek ki; hak isteyen kula;

Allahu Teâlâ Hazretleri diyecek ki; hak isteyen kula;
bak bu kardeşinin başkalarına da zulmü olmuş anlaşılan,bak bu kardeşinin başkalarına da zulmü olmuş anlaşılan, elinde hiç sevap kalmamış, sana verecek bir şeyi yokmuş.elinde hiç sevap kalmamış, sana verecek bir şeyi yokmuş. Öyleyse benim günahlarımdan yüklensin Ya Rabbi!Öyleyse benim günahlarımdan yüklensin Ya Rabbi! Yüklensin benim günahlarımı, biraz hafiflesin, ben birazYüklensin benim günahlarımı, biraz hafiflesin, ben biraz hesabımı doğrultayım, yüklensin diyecek.hesabımı doğrultayım, yüklensin diyecek. Bunu söyleyince Peygamber Efendimizin ağladı.Bunu söyleyince Peygamber Efendimizin ağladı. İşte o gün böyle gündür diye ağladı Peygamberİşte o gün böyle gündür diye ağladı Peygamber sallallahu aleyhi vesellem efendimiz.sallallahu aleyhi vesellem efendimiz. O öyle günahlarını yüklensin deyince.O öyle günahlarını yüklensin deyince. Allahu Teâlâ Hazretleri buyuracak ki; başını kaldır.

Allahu Teâlâ Hazretleri buyuracak ki; başını kaldır.
Demek ki rabbinin huzurunda diz çökmüş,Demek ki rabbinin huzurunda diz çökmüş, başını kaldırmaya takati yok insanoğlunun.başını kaldırmaya takati yok insanoğlunun. Hesap kolay mı? Başını kaldır kulum diyecek.Hesap kolay mı? Başını kaldır kulum diyecek. Başını kaldırınca o kul, cennetin köşklerini görecekBaşını kaldırınca o kul, cennetin köşklerini görecek ama etrafı kenarları incilerle bezenmiş.ama etrafı kenarları incilerle bezenmiş. Kıymetli taşlarla bezenmiş, köşklerini görecek.Kıymetli taşlarla bezenmiş, köşklerini görecek. Diyecek ki; Ya Rabbi! Bu köşkler kimin?Diyecek ki; Ya Rabbi! Bu köşkler kimin? Hangi peygamberin? Hangi şehidin?Hangi peygamberin? Hangi şehidin? Hangi mübarek insanın?Hangi mübarek insanın? Diyecek ki Allahu Teâlâ Hazretleri; hayır değil.

Diyecek ki Allahu Teâlâ Hazretleri; hayır değil.
Parasını verenin.Parasını verenin. Ya Rabbi! Kim bunun parasını verebilir.Ya Rabbi! Kim bunun parasını verebilir. Kim bunun parasına takat getirebilir.Kim bunun parasına takat getirebilir. Sen verebilirsin. Nasıl verebilirim Ya Rabbi diyecek?Sen verebilirsin. Nasıl verebilirim Ya Rabbi diyecek? Kardeşini affedenlere.Kardeşini affedenlere. Ve’l-‘âfîne ani’n-nâsi. (Âl-i İmrân 134.)

Ve’l-‘âfîne ani’n-nâsi. (Âl-i İmrân 134.)
İnsanları affedenlere bu köşkler deyince.

İnsanları affedenlere bu köşkler deyince.
O köşklerin güzelliğinden, ona hayranlığından,O köşklerin güzelliğinden, ona hayranlığından, ona rağbetinden, iştiyatından. Diyecek ki;ona rağbetinden, iştiyatından. Diyecek ki; bu kardeşimi affettim Ya Rabbi! Affettim.bu kardeşimi affettim Ya Rabbi! Affettim. Hakkımı istemiyorum. Affettim Ya Rabbi! Diyecek.Hakkımı istemiyorum. Affettim Ya Rabbi! Diyecek. O köşklere gitmek için hızlı hızlıO köşklere gitmek için hızlı hızlı giderken Allahu Teâlâ Hazretleri diyecek ki.giderken Allahu Teâlâ Hazretleri diyecek ki. Dur nereye gidiyorsun? Bak sen affettiğin için,Dur nereye gidiyorsun? Bak sen affettiğin için, bu kardeşin de cehenneme düşmekten kurtuldu.bu kardeşin de cehenneme düşmekten kurtuldu. Tut onun elinden de cennete beraber gidin diyecek.Tut onun elinden de cennete beraber gidin diyecek. Tut onun elinden de cennete beraber gidin diyecek.Tut onun elinden de cennete beraber gidin diyecek. Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem burada diyor ki;

Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem burada diyor ki;
Ey Nas! Allah’tan korkun.

Ey Nas! Allah’tan korkun.
Bak Allahu Teâlâ HazretleriBak Allahu Teâlâ Hazretleri iki Müslümanın arasını nasıl ıslah ediyor.iki Müslümanın arasını nasıl ıslah ediyor. İki dargın Müslümanı ahirette nasıl birbirleriyleİki dargın Müslümanı ahirette nasıl birbirleriyle dost haline getiriyor.dost haline getiriyor. Birisine köşkü gösteriyor,Birisine köşkü gösteriyor, ötekisini affettiriyor, onun elinden tutturuyor.ötekisini affettiriyor, onun elinden tutturuyor. Nasıl barıştırıyor? Sizde insanların arasını ıslah edin.Nasıl barıştırıyor? Sizde insanların arasını ıslah edin. Birbirleriyle barıştırın diyor.Birbirleriyle barıştırın diyor. Allahu Teâlâ Hazretleri cümlemizi has,

Allahu Teâlâ Hazretleri cümlemizi has,
hakiki Müslüman olmaya muvaffak eylesin.hakiki Müslüman olmaya muvaffak eylesin. İslam’ın özünü duya duya, tadını hissede hissedeİslam’ın özünü duya duya, tadını hissede hissede yaşamayı cümlemize nasip eylesin.yaşamayı cümlemize nasip eylesin. Sevdiği, salîh amelleri işlemeyi nasip eylesin.Sevdiği, salîh amelleri işlemeyi nasip eylesin. Böylece sevdiği kul olmayı nasip eylesin.Böylece sevdiği kul olmayı nasip eylesin. İman-ı kâmil ile yaşayıp, salîh amelleri işleyip,İman-ı kâmil ile yaşayıp, salîh amelleri işleyip, ömrümüz sona erdiği,ömrümüz sona erdiği, vademiz yettiği zaman sevdiği bir ameli işlerken,vademiz yettiği zaman sevdiği bir ameli işlerken, sevdiği bir yolda yürürken, sevdiği bir kul halindeyken,sevdiği bir yolda yürürken, sevdiği bir kul halindeyken, günah üzerinde değilken, ibadet ve taatteykengünah üzerinde değilken, ibadet ve taatteyken ve gözümüzde cennet bahçeleri,ve gözümüzde cennet bahçeleri, Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem efendimizinResûlullah sallallahu aleyhi vesellem efendimizin cemali ve dilimizde zikrullah ve ocemali ve dilimizde zikrullah ve o kelime-i tayyibei müncieyi mübareke-i buyurun;kelime-i tayyibei müncieyi mübareke-i buyurun; Eşhedü en lâ ilâhe illallâh

Eşhedü en lâ ilâhe illallâh
ve eşhedü enne Muhammeden abdühü ve resûlühüve eşhedü enne Muhammeden abdühü ve resûlühü diye diye iman-ı kâmil ile göçmeyidiye diye iman-ı kâmil ile göçmeyi Allahu Teâlâ Hazretleri cümlemize nasip eylesin.Allahu Teâlâ Hazretleri cümlemize nasip eylesin. Diyarı gurbette ibadethanelerinden bir ibadethanede,Diyarı gurbette ibadethanelerinden bir ibadethanede, şu mübarek yerde topladığı gibişu mübarek yerde topladığı gibi Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem efendimizinPeygamber sallallahu aleyhi ve sellem efendimizin havz-ı kevserinde başında da eksiksiz böylece toplasın.havz-ı kevserinde başında da eksiksiz böylece toplasın. Resûlullah efendimizin şefaatine erdirsin.Resûlullah efendimizin şefaatine erdirsin. Havz-ı kevserinden doya doya içmeyi nasip eylesin.Havz-ı kevserinden doya doya içmeyi nasip eylesin. Cehenneme düşmeden, azaba uğramadan,Cehenneme düşmeden, azaba uğramadan, hesaba çekilmeden, duhulu evvelin ile firdevs-i âlayahesaba çekilmeden, duhulu evvelin ile firdevs-i âlaya girmeyi cümlemize nasip eylesin.girmeyi cümlemize nasip eylesin. Peygamber Efendimize komşu eylesin.Peygamber Efendimize komşu eylesin. Cemalini görmekle şereflendirsin.Cemalini görmekle şereflendirsin. Bi hürmeti esrâr-ı sûreti’l-Fâtiha.Bi hürmeti esrâr-ı sûreti’l-Fâtiha. Bir soru kâğıdı geldi, diyor ki bir kardeşimiz;

Bir soru kâğıdı geldi, diyor ki bir kardeşimiz;
Hocam beşinci mezhep hakkındaHocam beşinci mezhep hakkında bize biraz bilgi verir misiniz?bize biraz bilgi verir misiniz? Beşinci mezhep dediği biliyorsunuz bizim fıkıh mezhepleri

Beşinci mezhep dediği biliyorsunuz bizim fıkıh mezhepleri
içinde bizim Hanefî mezhebimiz var,içinde bizim Hanefî mezhebimiz var, Şafiî mezhebi var, Mâlikî mezhebi var,Şafiî mezhebi var, Mâlikî mezhebi var, Hanbelî mezhebi var.Hanbelî mezhebi var. Dört fıkıh mezhebi.Dört fıkıh mezhebi. Beşinci mezhep diye ehlisünnet mezheplerinin dışındaBeşinci mezhep diye ehlisünnet mezheplerinin dışında Şiî, Şiî mezhebine diyorlar.Şiî, Şiî mezhebine diyorlar. Ona beşinci demişler.Ona beşinci demişler. Aslında tabi fıkıh mezhepleri eskiden daha çoktur.Aslında tabi fıkıh mezhepleri eskiden daha çoktur. Ayrımlar çoktur.Ayrımlar çoktur. Çeşitli mezhepler vardır amaÇeşitli mezhepler vardır ama bu en büyüğü Hanefî mezhebidir.bu en büyüğü Hanefî mezhebidir. Hem Türkiye de, hem orta doğuda,Hem Türkiye de, hem orta doğuda, hem Hindistan da, hem Pakistan da,hem Hindistan da, hem Pakistan da, dünyanın en geniş sahasına yayılmışdünyanın en geniş sahasına yayılmış mensupları en fazla olan Hanefî mezhebidir.mensupları en fazla olan Hanefî mezhebidir. Ondan sonra Şâfiî mezhebidir.

Ondan sonra Şâfiî mezhebidir.
Ondan sonra işte Tunus'daOndan sonra işte Tunus'da vesaire de Mâlikî mezhebi vardır.vesaire de Mâlikî mezhebi vardır. Ortadoğu'da.Ortadoğu'da. Arabistan'da vesaire de Hanbelî mezhebi vardır.Arabistan'da vesaire de Hanbelî mezhebi vardır. Bir de Şiî mezhebi var. Ehlisünnet mezhebinin dışında.Bir de Şiî mezhebi var. Ehlisünnet mezhebinin dışında. Şiî mezhebi de o da kendi içinde derecelere ayrılmıştır.

Şiî mezhebi de o da kendi içinde derecelere ayrılmıştır.
Kademe kademedir, mertebe mertebedir.Kademe kademedir, mertebe mertebedir. Fırka fırkadır.Fırka fırkadır. Onların içinde çeşitli fırkalar vardır.Onların içinde çeşitli fırkalar vardır. Bunların bir kısmı nihâyet şöyleBunların bir kısmı nihâyet şöyle ehlisünnet mezheplerine yakıncadır.ehlisünnet mezheplerine yakıncadır. Kur’an-ı Kerîm’i kabul ederler.Kur’an-ı Kerîm’i kabul ederler. Peygamber Efendimizin yoluna yakındır.Peygamber Efendimizin yoluna yakındır. Onların bazı böyle insaflı âlimleri vardır.Onların bazı böyle insaflı âlimleri vardır. İşte fakat kanaat bakımından bizim kanaatlerimizden biraz başkacıdır.İşte fakat kanaat bakımından bizim kanaatlerimizden biraz başkacıdır. Namaz kılanlar diğer ibadetleri taatleri yaparlar.Namaz kılanlar diğer ibadetleri taatleri yaparlar. En aşırıları da, en böyle sapıtmış, yoldan çıkmış olanları da,En aşırıları da, en böyle sapıtmış, yoldan çıkmış olanları da, Hazreti Ali radıyallahu anh efendimize tanrılık izafe ederler.Hazreti Ali radıyallahu anh efendimize tanrılık izafe ederler. Ulûhiyyet izafe ederler.Ulûhiyyet izafe ederler. Yani tapınılacak şey izafe ederler.Yani tapınılacak şey izafe ederler. Buna Nusayrîlik yani Şiîlerin sapıtmış, şaşırmış tipe deniliyor.Buna Nusayrîlik yani Şiîlerin sapıtmış, şaşırmış tipe deniliyor. Bizim memlekette de Antakya taraflarında,Bizim memlekette de Antakya taraflarında, Antakya taraflarında ve bazı sapa köşelerdeAntakya taraflarında ve bazı sapa köşelerde böyle bu kadar böyle sapık böyle kanaatte olanböyle bu kadar böyle sapık böyle kanaatte olan bazı Şîa grupları olduğu söyleniyor.bazı Şîa grupları olduğu söyleniyor. Suriye’nin başında şu anda bulunan Hafız el Esed denilen,

Suriye’nin başında şu anda bulunan Hafız el Esed denilen,
babası Esed adı yani Arslan demek.babası Esed adı yani Arslan demek. Kendisin adı Hafız, Hafız el Esed demek yaniKendisin adı Hafız, Hafız el Esed demek yani Esed’in oğlu hafız oluyor.Esed’in oğlu hafız oluyor. Adı Hafız. Hafız da Kur’an hafızı manasına değil.Adı Hafız. Hafız da Kur’an hafızı manasına değil. Muhafız manasına, bekçi manasına yani.Muhafız manasına, bekçi manasına yani. Hafız el Esed yani muhafız bekçi filan manasına geliyor.Hafız el Esed yani muhafız bekçi filan manasına geliyor. Hani biz mücahid ismini mücahid ismini koyduğumuz gibiHani biz mücahid ismini mücahid ismini koyduğumuz gibi babası öyle hafız ismini koymuş ona ama.babası öyle hafız ismini koymuş ona ama. Nusayrî Mezhebindendir o mezhep de Nusayrî mezhebi deNusayrî Mezhebindendir o mezhep de Nusayrî mezhebi de böyle hak yoldan sapmış, batılböyle hak yoldan sapmış, batıl itikatlara sahip bir mezheptir.itikatlara sahip bir mezheptir. Ben bunları sadece kitaplarda sanırdım.Ben bunları sadece kitaplarda sanırdım. O diyarlardan gelmiş benim talebem olmuş,O diyarlardan gelmiş benim talebem olmuş, bazı doktor filan kimseler var, tanıdığım kimseler var.bazı doktor filan kimseler var, tanıdığım kimseler var. Onlara sordum.Onlara sordum. Hakikaten hocam Hazreti Ali’ye Allah nazarında bakarlar, tapınırlar dedi.Hakikaten hocam Hazreti Ali’ye Allah nazarında bakarlar, tapınırlar dedi. Böyle sapıkları, şaşıranları vardır. Derece derecedir.Böyle sapıkları, şaşıranları vardır. Derece derecedir. Allahu Teâlâ Hazretleri bizi hak itikattan temiz itikattan ayırmasın.

Allahu Teâlâ Hazretleri bizi hak itikattan temiz itikattan ayırmasın.
Elhamdûlillah yolumuz Kur’an yolu.Elhamdûlillah yolumuz Kur’an yolu. Peygamber Efendimizin sünneti yoludur.Peygamber Efendimizin sünneti yoludur. Peygamber Efendimizin sünnetine sarılanlarıPeygamber Efendimizin sünnetine sarılanları Allahu Teâlâ Hazretleri şehit sevapları verecektir.Allahu Teâlâ Hazretleri şehit sevapları verecektir. Kur’an-ı Kerîm’in bir harfi değişmemiştir Elhamdûlillah.Kur’an-ı Kerîm’in bir harfi değişmemiştir Elhamdûlillah. Onu okuyoruz. Âyetlerine tabiyiz. Başımızın tacıdır.Onu okuyoruz. Âyetlerine tabiyiz. Başımızın tacıdır. Haramlarına haram biliyoruz yapmamaya çalışıyoruz.Haramlarına haram biliyoruz yapmamaya çalışıyoruz. Helallerini helal biliyoruz, emirlerini emir biliyoruz,Helallerini helal biliyoruz, emirlerini emir biliyoruz, uygulamaya çalışıyoruz.uygulamaya çalışıyoruz. Kur’an-ı Kerîm bizim başımızın tacıdır.Kur’an-ı Kerîm bizim başımızın tacıdır. Yolumuzun rehberidir.Yolumuzun rehberidir. Sımsıkı sarıldığımız iptir ki, biziSımsıkı sarıldığımız iptir ki, bizi zulümattan yoluna kavuşturmuştur Allahu Teâlâ Hazretleri.zulümattan yoluna kavuşturmuştur Allahu Teâlâ Hazretleri. Bu dünya çirkefinden bataklığından, kuyusundan,

Bu dünya çirkefinden bataklığından, kuyusundan,
o ipe sımsıkı sarılan kurtulur.o ipe sımsıkı sarılan kurtulur. Kur’an-ı Kerîme sarılan kurtulur.Kur’an-ı Kerîme sarılan kurtulur. Peygamber sallallahu aleyhi vesellem efendimizinPeygamber sallallahu aleyhi vesellem efendimizin sünnetine sarılan ferah bulur.sünnetine sarılan ferah bulur. İbadetleri makbul olur.İbadetleri makbul olur. Allahu Teâlâ Hazretleri ona şehit sevapları verir.Allahu Teâlâ Hazretleri ona şehit sevapları verir. Elhamdûlillah yolumuz güzeldir.Elhamdûlillah yolumuz güzeldir. O kardeşlerimiz, bu beşinci mezhep kardeşlerimiz,

O kardeşlerimiz, bu beşinci mezhep kardeşlerimiz,
eski eski kavgaları, tarihteki çekişmeleri,eski eski kavgaları, tarihteki çekişmeleri, sahabe-i kirâm arasındaki çeşitli ihtilafları yaşatıyorlar.sahabe-i kirâm arasındaki çeşitli ihtilafları yaşatıyorlar. O düşmanlığı yaşatıyorlar.O düşmanlığı yaşatıyorlar. Yahu Hazreti Ali efendimizde ahirete göçtü.Yahu Hazreti Ali efendimizde ahirete göçtü. Hazreti Ali efendimizle çeşitli yerlerdeHazreti Ali efendimizle çeşitli yerlerde savaş yapmış olanlar da göçtüler.savaş yapmış olanlar da göçtüler. Hesapları Allah’a kaldı.Hesapları Allah’a kaldı. Bizim imamımız İmâm-ı Âzam Ebû Hanefî hazretleri ne güzel söylemiş.Bizim imamımız İmâm-ı Âzam Ebû Hanefî hazretleri ne güzel söylemiş. Ne dersin bunlar hakkında deyince?

Ne dersin bunlar hakkında deyince?
Diyor ki; Allah’a hamd olsun ki, onların zamanındaDiyor ki; Allah’a hamd olsun ki, onların zamanında yaşamadık da kanlarını Allah bizim kılıçlarımızayaşamadık da kanlarını Allah bizim kılıçlarımıza bulaştırtmadı yani bizim kılıçlarımızbulaştırtmadı yani bizim kılıçlarımız hatalı bir şey yapıp ta Allah’ın bir mümin kulunu kesip dehatalı bir şey yapıp ta Allah’ın bir mümin kulunu kesip de kana bulanmadı, müminin kanıyla kirlenmedi.kana bulanmadı, müminin kanıyla kirlenmedi. Şimdi Allah bizi bu beladan kurtarmışken,Şimdi Allah bizi bu beladan kurtarmışken, ya bir taraftan olsaydık, ya öbür taraftan olsaydık,ya bir taraftan olsaydık, ya öbür taraftan olsaydık, mümin mümine karşı karşıya gelseydi,mümin mümine karşı karşıya gelseydi, birbirleriyle çarpışmış savaşmış olsaydık,birbirleriyle çarpışmış savaşmış olsaydık, öldürmüş, katil olmuş olsaydık, ne fena olurdu.öldürmüş, katil olmuş olsaydık, ne fena olurdu. Allah bizim kılıçlarımızı onların kanlarına bulamamış.Allah bizim kılıçlarımızı onların kanlarına bulamamış. Dinlerimizi niye bulayalım?

Dinlerimizi niye bulayalım?
Geçmiş.

Geçmiş.
Hazreti Ali efendimiz başımızın tacıdır, efendimizdir,Hazreti Ali efendimiz başımızın tacıdır, efendimizdir, Peygamber Efendimizin damadıdır, canımız fedadır.Peygamber Efendimizin damadıdır, canımız fedadır. Hazreti Hasan, Hazreti Hüseyin efendimiz başımızın tacıdır.Hazreti Hasan, Hazreti Hüseyin efendimiz başımızın tacıdır. Seyyidü’ş şühedadır, başımızın tacıdır.Seyyidü’ş şühedadır, başımızın tacıdır. İmam Ca’fer es- Sâdık hazretleriİmam Ca’fer es- Sâdık hazretleri hocalarımızın hocalarımızın hocalarımızın hocasıdır.hocalarımızın hocalarımızın hocalarımızın hocasıdır. Başımızın tacıdır.Başımızın tacıdır. Ama yolumuz Kur’an yoludur.Ama yolumuz Kur’an yoludur. Onlar Hazreti Ali efendimize sevgilerinden,Onlar Hazreti Ali efendimize sevgilerinden, sahabenin bazılarına düşmanlıklarındansahabenin bazılarına düşmanlıklarından hadîslerin çoğunu reddettiler, reddettiler.hadîslerin çoğunu reddettiler, reddettiler. Şimdi hadîsleri reddedince dinin ahkâmını nerden çıkartacaklar?

Şimdi hadîsleri reddedince dinin ahkâmını nerden çıkartacaklar?
Ellerinde hüküm kalmadı.Ellerinde hüküm kalmadı. Yani Şîa’nın hadîs anlayışına göre ancakYani Şîa’nın hadîs anlayışına göre ancak üç beş tane sahabe var.üç beş tane sahabe var. Ötekilerin bir şeyini hadîslerini filan kabul etmiyorlar,Ötekilerin bir şeyini hadîslerini filan kabul etmiyorlar, muteber saymıyorlar.muteber saymıyorlar. O zaman dinin kaynağı kalmıyor.O zaman dinin kaynağı kalmıyor. Yorumlar değişik oluyor.Yorumlar değişik oluyor. O bakımdan bizim yolumuz.

O bakımdan bizim yolumuz.
Allah bizim de dedelerimiz muhterem kardeşlerim.Allah bizim de dedelerimiz muhterem kardeşlerim. Bütün bu yolların hepsini gördüler.Bütün bu yolların hepsini gördüler. Bizim dedelerimiz İran tarafından geldiler bu tarafa.Bizim dedelerimiz İran tarafından geldiler bu tarafa. Şiîliği de gördüler.Şiîliği de gördüler. Şiîliği biliyorlardı.Şiîliği biliyorlardı. Öteki mezhepleri de gördüler.Öteki mezhepleri de gördüler. Çok mübarek insanlardı, mücahit insanlardı.Çok mübarek insanlardı, mücahit insanlardı. Allah’ın yolunda yürümeyi esas aldılar.Allah’ın yolunda yürümeyi esas aldılar. Takvâyı esas aldılar.Takvâyı esas aldılar. Şüpheli yerlere yanaşmadılar.Şüpheli yerlere yanaşmadılar. En sağlam yoldan yürüdüler.En sağlam yoldan yürüdüler. Dedelerimizin de seçmesi çok güzel.Dedelerimizin de seçmesi çok güzel. Çok takvâya uygun.Çok takvâya uygun. Allah’a hamd ü senâlar olsun.

Allah’a hamd ü senâlar olsun.
Bize hiç hiç böyle bir şey bırakmadılar.Bize hiç hiç böyle bir şey bırakmadılar. Yani her şeyi güzelce incelemişler.Yani her şeyi güzelce incelemişler. Yolumuz güzel Allah’a hamd ü senalar olsun.Yolumuz güzel Allah’a hamd ü senalar olsun. O kardeşlerimize de Allah hidâyet eylesin ki,O kardeşlerimize de Allah hidâyet eylesin ki, Peygamber Efendimizin ashabım hakkında beni üzmeyin,Peygamber Efendimizin ashabım hakkında beni üzmeyin, onlara dil uzatmayın diyor.onlara dil uzatmayın diyor. Öyle biz öyle şey demiyoruz.Öyle biz öyle şey demiyoruz. Muaviye radıyallahu anh diyoruz.

Muaviye radıyallahu anh diyoruz.
Muaviye’ye bile yani radıyallahuanh diyoruz geçiyoruz.Muaviye’ye bile yani radıyallahuanh diyoruz geçiyoruz. Bize ne aralarında ihtilaf ahirette kendileri bilir diyoruz.Bize ne aralarında ihtilaf ahirette kendileri bilir diyoruz. Sahabedir diyoruz.Sahabedir diyoruz. Onlar sahabenin çoğunu söylüyorlar.Onlar sahabenin çoğunu söylüyorlar. Hatta mesela Hazreti Ömer hakkındaHatta mesela Hazreti Ömer hakkında radıyallahuanh ki aşere-i mübeşşere’dendir.radıyallahuanh ki aşere-i mübeşşere’dendir. Onların radyolarında vesairelerinde söylenmiş sözleri…Onların radyolarında vesairelerinde söylenmiş sözleri… Tabi biz bu ihtilafları körüklemek istemeyiz deTabi biz bu ihtilafları körüklemek istemeyiz de ama Peygamber Efendimiz diyor ki; benim sahabeme dil uzatmayınız,ama Peygamber Efendimiz diyor ki; benim sahabeme dil uzatmayınız, beni üzmeyin, bu konu da diyor.beni üzmeyin, bu konu da diyor. O bakımdan bizim yolumuz daha sağlam

O bakımdan bizim yolumuz daha sağlam
biz kimseyi hasım olarak almıyoruz.biz kimseyi hasım olarak almıyoruz. Şeyi Şam’ı fethettiler.Şeyi Şam’ı fethettiler. Mısır’daki Fâtımîler Şîa,Mısır’daki Fâtımîler Şîa, Mısırdaki Fâtımîler, Dımaşk şehrini, Şam şehrini fethetmişler.Mısırdaki Fâtımîler, Dımaşk şehrini, Şam şehrini fethetmişler. Emeviye camiini görmüşsünüzdür, karadan gidenler.Emeviye camiini görmüşsünüzdür, karadan gidenler. O büyük bir Ulu Camisi var şeyin Şam şehrinin.O büyük bir Ulu Camisi var şeyin Şam şehrinin. Dımaşk şehrinin. Damascus diyorlar ya batılılar.Dımaşk şehrinin. Damascus diyorlar ya batılılar. Oradaki hatibe Cuma hatibine demişler ki;Oradaki hatibe Cuma hatibine demişler ki; Hazreti Ali hariç öteki üç üç halifeye söveceksin,Hazreti Ali hariç öteki üç üç halifeye söveceksin, şeyde, hutbede, minberde.şeyde, hutbede, minberde. Hepsine söveceksin.Hepsine söveceksin. Yani Ebû Bekri Sıddîk efendimize,Yani Ebû Bekri Sıddîk efendimize, Osman-ı Zünnûreyn efendimize.Osman-ı Zünnûreyn efendimize. Onlar Hazreti Ali’nin hakkını geri ver diyeceksin,Onlar Hazreti Ali’nin hakkını geri ver diyeceksin, şöyle diyeceksin, böyle diyeceksin. Olmaz.şöyle diyeceksin, böyle diyeceksin. Olmaz. Ya dersin ya da kafanı keseriz demişler.Ya dersin ya da kafanı keseriz demişler. Eyvah bu hoca ne yapacak?Eyvah bu hoca ne yapacak? Bu hâtibîn hali ne olacak?Bu hâtibîn hali ne olacak? Diye cumayı merakla bekliyorlar.Diye cumayı merakla bekliyorlar. Çeşitli konuşmalar böyle halkın arasında böyle konuşuluyor.Çeşitli konuşmalar böyle halkın arasında böyle konuşuluyor. Adamlar istila etmiş, ellerinde kılıçlar, etrafı tutmuşlar,Adamlar istila etmiş, ellerinde kılıçlar, etrafı tutmuşlar, ordu yenilmiş, onlar istila etmişler, şehre girmişler.ordu yenilmiş, onlar istila etmişler, şehre girmişler. Şimdi diyorlar ki; müftüye gidelim soralım ne yapması lazım bunun?Şimdi diyorlar ki; müftüye gidelim soralım ne yapması lazım bunun? Müftü diyor ki öldürmek bahis konusu olduğu için,

Müftü diyor ki öldürmek bahis konusu olduğu için,
eh o zaman onların dediği şeyi söylese,eh o zaman onların dediği şeyi söylese, olabilir canını kurtarmak için.olabilir canını kurtarmak için. İnanmamak şartıyla içinden onların zorlamaları yüzündenİnanmamak şartıyla içinden onların zorlamaları yüzünden söylese olabilir diyor.söylese olabilir diyor. Cuma günü Emeviye camiine geliyorlar.Cuma günü Emeviye camiine geliyorlar. Hoca efendi çıkıyor minbere.Hoca efendi çıkıyor minbere. Bir güzel hutbe okuyor arkasından.Bir güzel hutbe okuyor arkasından. O dört halifeyi bir övüyor.O dört halifeyi bir övüyor. Tabi hücum ediyorlar orda şehit ediyorlar.Tabi hücum ediyorlar orda şehit ediyorlar. Ertesi hafta diyorlar ki; müftüye sen okuyacaksın.Ertesi hafta diyorlar ki; müftüye sen okuyacaksın. Fetva verdi ya ertesi hafta müftü çıkıyor.Fetva verdi ya ertesi hafta müftü çıkıyor. Halk bekliyor bakalım ne diyecek?Halk bekliyor bakalım ne diyecek? O mübarek şeyleri ne diyecek? Herkes heyecanla bekliyor.O mübarek şeyleri ne diyecek? Herkes heyecanla bekliyor. O da ondan güzel bir hutbe şey yapıyor.O da ondan güzel bir hutbe şey yapıyor. Askerler şaşırıyorlar.Askerler şaşırıyorlar. Diyorlar sen ötekisine fetva vedin.Diyorlar sen ötekisine fetva vedin. O fetva diyor. O fetva.O fetva diyor. O fetva. Biz müftüler halka kolaylık tarafını göstermekle vazifeliyiz.Biz müftüler halka kolaylık tarafını göstermekle vazifeliyiz. O fetva bu takvâ diyor.O fetva bu takvâ diyor. Ben kendim hakkındaBen kendim hakkında kendi kararımı kendim veririm.kendi kararımı kendim veririm. Ben takvâ yolunu tercih ettim diyor.Ben takvâ yolunu tercih ettim diyor. Adamlarda öldürmekten vazgeçmişler.Adamlarda öldürmekten vazgeçmişler. ...... Sövmekle iş olmaz.Sövmekle iş olmaz. Eski ihtilafları karıştırmakla iş olmaz.Eski ihtilafları karıştırmakla iş olmaz. Onun için bizim yolumuz güzeldir.

Onun için bizim yolumuz güzeldir.
Bizim yolumuz edeplidir.Bizim yolumuz edeplidir. Bizim büyüklerimiz herkese saygılıdır.Bizim büyüklerimiz herkese saygılıdır. Hazreti Ali efendimize biz canımız veririz.Hazreti Ali efendimize biz canımız veririz. O büyüğümüzdür. Peygamber Efendimizin damadıdır.O büyüğümüzdür. Peygamber Efendimizin damadıdır. Allah’ın aslanıdır. Hayber’in fatihidir.Allah’ın aslanıdır. Hayber’in fatihidir. Seyyîdlerin başıdır.Seyyîdlerin başıdır. O bakımdan bizim yolumuz güzel.O bakımdan bizim yolumuz güzel. Allah’ın hükümleri yeryüzünde çiğnendiği müddetçe

Allah’ın hükümleri yeryüzünde çiğnendiği müddetçe
bizim kıldığımız namazların ve benzeri şeylerin hükmü nedir?bizim kıldığımız namazların ve benzeri şeylerin hükmü nedir? … mahkûm değil midir?… mahkûm değil midir? Allah’ın hükümleri yeryüzünde çiğnendiği zaman

Allah’ın hükümleri yeryüzünde çiğnendiği zaman
bizim kıldığımız namazlarımız ve benzeri ibadetlerimizbizim kıldığımız namazlarımız ve benzeri ibadetlerimiz yine ibadettir, namazdır, şeydir.yine ibadettir, namazdır, şeydir. Mümin o Allah’ın hükümlerininMümin o Allah’ın hükümlerinin çiğnenmesine kendisi ortak değil.çiğnenmesine kendisi ortak değil. Gücü yetse onu düzeltmeye gayret içinde.Gücü yetse onu düzeltmeye gayret içinde. Ama gücü yetmiyor.Ama gücü yetmiyor. Yani şurada duruyoruz.Yani şurada duruyoruz. Dışarıdaki adamın açık gezmesini önleyecek durumda değiliz.Dışarıdaki adamın açık gezmesini önleyecek durumda değiliz. Rızamız yok, tavsiyemiz yok.Rızamız yok, tavsiyemiz yok. Hüküm ve idare bizde olsa onun doğru yola gelmesini isteriz.Hüküm ve idare bizde olsa onun doğru yola gelmesini isteriz. Zinanın engellenmesini isteriz.Zinanın engellenmesini isteriz. Zulmün engellenmesini isteriz.Zulmün engellenmesini isteriz. Hayrın icrasını isteriz ama gücümüz yetmiyor.Hayrın icrasını isteriz ama gücümüz yetmiyor. Allahu Teâlâ Hazretleri bizim dinimizde,

Allahu Teâlâ Hazretleri bizim dinimizde,
Kur’an-ı Kerîm’imizde vardır.Kur’an-ı Kerîm’imizde vardır. Hüküm şöyledir takatin … kulu mükellef kılmamıştır.Hüküm şöyledir takatin … kulu mükellef kılmamıştır. Yapabildiğini yapmazsa mesul olur.Yapabildiğini yapmazsa mesul olur. Yapamadığından mesul olmaz.Yapamadığından mesul olmaz. Tabi her Müslümanın içinde, Allah’ın emrini tutmak,Tabi her Müslümanın içinde, Allah’ın emrini tutmak, yapmak, yaptırmaya çalışmak gayreti olacak amayapmak, yaptırmaya çalışmak gayreti olacak ama işte bak elimizden geldiği kadarişte bak elimizden geldiği kadar Afganistan’a kardeşlerimizden gidenler oldu.Afganistan’a kardeşlerimizden gidenler oldu. Çarpışanlar oldu Türk'lerden birlikler vardı oradaÇarpışanlar oldu Türk'lerden birlikler vardı orada Ruslarla çarpışanlar içinde. Kolay olmuyor yani.Ruslarla çarpışanlar içinde. Kolay olmuyor yani. Her şeyin birden olmuyor.Her şeyin birden olmuyor. Herkesle birden cihada gidemiyor.Herkesle birden cihada gidemiyor. Herkesin durumları çeşit çeşit oluyor.Herkesin durumları çeşit çeşit oluyor. Allah’ın lütfu keremi geniştir.Allah’ın lütfu keremi geniştir. Elimizden geldiğince, tabi içimizde cihat âşkı olacak,Elimizden geldiğince, tabi içimizde cihat âşkı olacak, şehit olma âşkı olacak, Allah’ın dinine hizmet etme âşkı olacak.şehit olma âşkı olacak, Allah’ın dinine hizmet etme âşkı olacak. İnşallah bu niyetle olduktan sonra ve elimizden geldiği müddetçe,İnşallah bu niyetle olduktan sonra ve elimizden geldiği müddetçe, elimizden geldiğince çalıştığımız takdirde Allah affeder.elimizden geldiğince çalıştığımız takdirde Allah affeder. Çalışmazsa mesul oluruz.Çalışmazsa mesul oluruz. O Allah’ın hükümlerinin çiğnenmesini destekleyenler ortak olur.O Allah’ın hükümlerinin çiğnenmesini destekleyenler ortak olur. Velev oyla bile, reyle bile desteklese,Velev oyla bile, reyle bile desteklese, destek olanlar mesul olur.destek olanlar mesul olur. Bunu böylece biliniz.Bunu böylece biliniz. Allah hepinizden razı olsun.Allah hepinizden razı olsun. Sübhâneke lâ ilme lenâ illâ mâ allemtenâ inneke ente’l-alîmü’l-hakîm.

Sübhâneke lâ ilme lenâ illâ mâ allemtenâ inneke ente’l-alîmü’l-hakîm.
Sübhâne rabbinâ rabbi’l-izzeti ammâ yasifûnSübhâne rabbinâ rabbi’l-izzeti ammâ yasifûn ve selâmün alel-mürselin ve’l-hamdü lillâhi rabbi’l-âlemîn.ve selâmün alel-mürselin ve’l-hamdü lillâhi rabbi’l-âlemîn. El-Fâtiha.

El-Fâtiha.
Konuşma Hakkında
Tema 1
Tema 2