Namaz Vakitleri

21 Cemâziye'l-Evvel 1446
23 Kasım 2024
İmsak
06:23
Güneş
07:53
Öğle
12:55
İkindi
15:25
Akşam
17:48
Yatsı
19:12
Detaylı Arama

A'râf Sûresi 33-35. Âyetleri: Haramlar

Prof. Dr. Mahmud Es'ad COŞAN

9 Safer 1419 / 04.06.1998
Avustralya

Açıklama

Hocamız, Gönül dostumuz, Mürebbi'miz Prof. Dr. Mahmud Es’ad COŞAN’ın yurtdışında bulunduğu zamanlarda, özellikle 7 Mayıs 1997 günü Türkiye’den ayrıldıktan sonra gurbet ellerde; Avustralya, Almanya, İsveç, İngiltere, Hollanda, ABD ve farklı ülkelerde yapmış oldukları sohbetlerdir.

Avustralya’da sabah ve yatsı namazından sonra, çeşitli camilerde yaptıkları hadis ve tefsir sohbetleri, İsveç’te son Ramazan ayı boyunca yaptıkları konuşmalar, aile eğitim toplantılarında yaptıkları konuşmalar ve konferanslardan oluşmaktadır.

Bu konuşmalar, Ak-Radyo’da “Gurbet Sohbetleri” adı altında yayımlanmıştır.
Açık ve Gizli Kötülüklerin Haram kılınması, Günah Nedir?, Allah’a c.c. Şirk Koşmanın Yasak olması | gibi konu başlıkları içeren dini sohbet.

A'râf Sûresi 33-35. Âyetleri: Haramlar

Prof. Dr. Mahmud Es'ad COŞAN

9 Safer 1419 / 04.06.1998
Avustralya

Açıklama

Hocamız, Gönül dostumuz, Mürebbi'miz Prof. Dr. Mahmud Es’ad COŞAN’ın yurtdışında bulunduğu zamanlarda, özellikle 7 Mayıs 1997 günü Türkiye’den ayrıldıktan sonra gurbet ellerde; Avustralya, Almanya, İsveç, İngiltere, Hollanda, ABD ve farklı ülkelerde yapmış oldukları sohbetlerdir.

Avustralya’da sabah ve yatsı namazından sonra, çeşitli camilerde yaptıkları hadis ve tefsir sohbetleri, İsveç’te son Ramazan ayı boyunca yaptıkları konuşmalar, aile eğitim toplantılarında yaptıkları konuşmalar ve konferanslardan oluşmaktadır.

Bu konuşmalar, Ak-Radyo’da “Gurbet Sohbetleri” adı altında yayımlanmıştır.
Açık ve Gizli Kötülüklerin Haram kılınması, Günah Nedir?, Allah’a c.c. Şirk Koşmanın Yasak olması | gibi konu başlıkları içeren dini sohbet.

Konuşma Metni

Eûzü billâhi mineş-şeytânir-racim Bismillâhirrahmânirrahîm. Eûzü billâhi mineş-şeytânir-racim Bismillâhirrahmânirrahîm.

el-Hamdü lillâhi Rabbi'l-âlemîn hamden kesîran tayyiben mübâreken fîhel-Hamdü lillâhi Rabbi'l-âlemîn hamden kesîran tayyiben mübâreken fîh kemâ yenbeğî li-celâli vechihî ve li-azîmi sultânih.kemâ yenbeğî li-celâli vechihî ve li-azîmi sultânih. Ve's-salâtu ve's-selâmu alâ seyyidi'l-evvelîne ve'l-âhirîn ve şefîi'l-müznibîn ve imâmi'l-müttakînVe's-salâtu ve's-selâmu alâ seyyidi'l-evvelîne ve'l-âhirîn ve şefîi'l-müznibîn ve imâmi'l-müttakîn ve senedi'l-âşıkîn Muhammedeni'l-Mustafa ve alâ âlihî ve sahbihî ve men tebiahû bi-ihsânin ilâ yevmi'l-cezâ'. ve senedi'l-âşıkîn Muhammedeni'l-Mustafa ve alâ âlihî ve sahbihî ve men tebiahû bi-ihsânin ilâ yevmi'l-cezâ'.

Emmâ ba'd: Aziz ve sevgili kardeşlerim! Emmâ ba'd:

Aziz ve sevgili kardeşlerim!

Rabbimiz Allahu Tebâreke ve Teâlâ hazretleri Kur'ân-ı Hakîm'inin sekizinci cüzündeRabbimiz Allahu Tebâreke ve Teâlâ hazretleri Kur'ân-ı Hakîm'inin sekizinci cüzünde A'râf sûresinin [33.] âyet-i kerîmesinde buyuruyor ki; A'râf sûresinin [33.] âyet-i kerîmesinde buyuruyor ki;

Kul innemâ harrama rabbiye'l-fevâhişe mâ zahara minhâ ve mâ batanKul innemâ harrama rabbiye'l-fevâhişe mâ zahara minhâ ve mâ batan ve'l-isme ve'l-bağye bi-ğayri'l-hakk ve en tüşrikû billâhi mâ lem yünezzil bihî sultânenve'l-isme ve'l-bağye bi-ğayri'l-hakk ve en tüşrikû billâhi mâ lem yünezzil bihî sultânen ve en tekûlû ala'llâhi mâ lâ ta'lemûn.ve en tekûlû ala'llâhi mâ lâ ta'lemûn. Ve li-külli ümmetin ecelün fe-izâ câe ecelühüm lâ yeste'hirûne sâaten ve lâ yestakdimûn.Ve li-külli ümmetin ecelün fe-izâ câe ecelühüm lâ yeste'hirûne sâaten ve lâ yestakdimûn. Yâ benî Âdeme immâ ye'tiyenneküm rusulün minküm yekussûne aleyküm âyâtî fe-men ittekâYâ benî Âdeme immâ ye'tiyenneküm rusulün minküm yekussûne aleyküm âyâtî fe-men ittekâ ve aslaha fe-lâ havfun aleyhim ve lâ hüm yahzenûn. Sadaka'llâhu'l-azîm. ve aslaha fe-lâ havfun aleyhim ve lâ hüm yahzenûn.

Sadaka'llâhu'l-azîm.

[35.] âyete kadar okudum. İlk okuduğum [33.] âyet. Allahu Teâlâ hazretleri buyuruyor ki; [35.] âyete kadar okudum. İlk okuduğum [33.] âyet. Allahu Teâlâ hazretleri buyuruyor ki;

Kul. "Söyle ey Resûlüm, de ki onlara..."Kul. "Söyle ey Resûlüm, de ki onlara..." İnnemâ harrama rabbiye'l-fevâhişe mâ zahara minhâ ve mâ batan.İnnemâ harrama rabbiye'l-fevâhişe mâ zahara minhâ ve mâ batan. "Benim Rabbim sadece ve sadece âşikâre ve gizli fuhşiyâtı, kötülükleri haram kılmıştır.""Benim Rabbim sadece ve sadece âşikâre ve gizli fuhşiyâtı, kötülükleri haram kılmıştır." Ve'l-isme. "Günah işlemeyi haram kılmıştır." Ve'l-bağye bi-ğayri'l-hakk. Ve'l-isme. "Günah işlemeyi haram kılmıştır." Ve'l-bağye bi-ğayri'l-hakk. "Haksız yere güçsüzlere saldırmayı, onları ezmeyi haram kılmıştır.""Haksız yere güçsüzlere saldırmayı, onları ezmeyi haram kılmıştır." Ve en tüşrikû billâhi mâ lem yünezzil bihî sultânen.Ve en tüşrikû billâhi mâ lem yünezzil bihî sultânen. "Ve hiçbir ikna edici açık delil, bastıra bastıra insanlara ispatlayıcı bir delil indirmemiş olduğu halde"Ve hiçbir ikna edici açık delil, bastıra bastıra insanlara ispatlayıcı bir delil indirmemiş olduğu halde kendi akıllarından Allah'a şirk koşmalarını haram kılmıştır."kendi akıllarından Allah'a şirk koşmalarını haram kılmıştır." Ve en tekûlû ala'llâhi mâ lâ ta'lemûn.Ve en tekûlû ala'llâhi mâ lâ ta'lemûn. "Ve insanların Allah hakkında bilmedikleri şeyleri -siz ey insanlar,"Ve insanların Allah hakkında bilmedikleri şeyleri -siz ey insanlar, sizlerin bilmediğiniz konulara burnunuzu sokup Allah hakkında bilmediğiniz şeyleri-sizlerin bilmediğiniz konulara burnunuzu sokup Allah hakkında bilmediğiniz şeyleri- söylemenizi haram kılmıştır." Aziz ve muhterem kardeşlerim! söylemenizi haram kılmıştır."

Aziz ve muhterem kardeşlerim!

Fâhişe, fuhşiyât... Fahşâi ve'l-münker; cuma günleri hoca efendilerin okuduğu âyet-i kerîme.Fâhişe, fuhşiyât... Fahşâi ve'l-münker; cuma günleri hoca efendilerin okuduğu âyet-i kerîme. Buradaki fâhişenin çoğulu fevâhiş; fâhişeler... Buradaki fâhişenin çoğulu fevâhiş; fâhişeler...

İnna'llâhe ye'muru bi'l-adli ve'l-ihsâni îtâ izi'l-kurbâ ve yenhâ ani'l-fahşâi ve'l-münkeriİnna'llâhe ye'muru bi'l-adli ve'l-ihsâni îtâ izi'l-kurbâ ve yenhâ ani'l-fahşâi ve'l-münkeri ve'l-bağyi yaizuküm le-alleküm tezekkerûn. ve'l-bağyi yaizuküm le-alleküm tezekkerûn.

Oradaki fahşâ kelimesi ve bizim dilimizde dedelerimizin daha çok kullandığı fuhşiyât kelimesi,Oradaki fahşâ kelimesi ve bizim dilimizde dedelerimizin daha çok kullandığı fuhşiyât kelimesi, kelime olarak "kötülük, iyi olmayan şeyler" demek. "Allah kötülükleri, kötü şeyleri haram kılmıştır." kelime olarak "kötülük, iyi olmayan şeyler" demek.

"Allah kötülükleri, kötü şeyleri haram kılmıştır."

Mâ zahara minhâ ve mâ batan. "İster ortaya çıkıp âşikâre herkesin göreceği şekilde söylenmiş,Mâ zahara minhâ ve mâ batan. "İster ortaya çıkıp âşikâre herkesin göreceği şekilde söylenmiş, yapılmış, işlenmiş kötülükler olsun; ister kimsenin bilmediği,yapılmış, işlenmiş kötülükler olsun; ister kimsenin bilmediği, insanın içinden kendisinin bildiği, kimse görmeden yaptığı kötülükler olsun." insanın içinden kendisinin bildiği, kimse görmeden yaptığı kötülükler olsun."

Kötü şeyleri Allah yasak kılmıştır, haram kılmıştır.Kötü şeyleri Allah yasak kılmıştır, haram kılmıştır. İçki içmek, zina etmek, hırsızlık yapmak, adam öldürmek, tartıyı hileli tartmak, ölçüyü hileli ölçmek,İçki içmek, zina etmek, hırsızlık yapmak, adam öldürmek, tartıyı hileli tartmak, ölçüyü hileli ölçmek, insanları aldatmak, zulmetmek gibi bütün dünyanın her yerinde,insanları aldatmak, zulmetmek gibi bütün dünyanın her yerinde, tüm toplumlarda kötülüğü itiraf edilmiş, anlaşılmış, bilinen fuhşiyâtı ister birileri görsün ister görmesin,tüm toplumlarda kötülüğü itiraf edilmiş, anlaşılmış, bilinen fuhşiyâtı ister birileri görsün ister görmesin, ister tek başına kendisi yapsın isterse âşikâre topluma meydan okurcasına hiç pervâsızca yapsın,ister tek başına kendisi yapsın isterse âşikâre topluma meydan okurcasına hiç pervâsızca yapsın, Allah hepsini yasaklamıştır. "Âşikâre yapmayın da gizli yaparsanız nasıl yaparsanız yapın." Öyle şey yok! Allah hepsini yasaklamıştır. "Âşikâre yapmayın da gizli yaparsanız nasıl yaparsanız yapın." Öyle şey yok!

Duyduğuma göre, tarih kitaplarında okuduğumuza göre,Duyduğuma göre, tarih kitaplarında okuduğumuza göre, okuduğumuz sıralarda hocaların söylediğine göreokuduğumuz sıralarda hocaların söylediğine göre eski Yunan toplumunda, Atinalılar'da, Ispartalılar'da -onların bir Ispartası var, bizim Isparta'dan ayrı-eski Yunan toplumunda, Atinalılar'da, Ispartalılar'da -onların bir Ispartası var, bizim Isparta'dan ayrı- hırsızlık yapan yakalanırsa cezalanırmış. Ama yakalanmadan yapabilirse kötü sayılmazmış.hırsızlık yapan yakalanırsa cezalanırmış. Ama yakalanmadan yapabilirse kötü sayılmazmış. Yapacaksan ustalıklı yap, yakalanma; o zaman bir şey yok. Halbuki İslâm'da böyle değil.Yapacaksan ustalıklı yap, yakalanma; o zaman bir şey yok.

Halbuki İslâm'da böyle değil.
Ustalıklı da yapsa kötülük kötülüktür. Tek başına, kendi başına da yapamaz.Ustalıklı da yapsa kötülük kötülüktür. Tek başına, kendi başına da yapamaz. Kimsenin görmediği yerde, kimsenin bilmediği şekilde de kötülüğü yapamaz.Kimsenin görmediği yerde, kimsenin bilmediği şekilde de kötülüğü yapamaz. Fuhşiyâtı, kötülüğü yapmayacak; Allah yasaklamıştır. Kul temiz kul olacak.Fuhşiyâtı, kötülüğü yapmayacak; Allah yasaklamıştır. Kul temiz kul olacak. Allah'tan korkacak. Toplumda kendisine çekidüzen veriyor, aynanın karşısında taranıyor,Allah'tan korkacak. Toplumda kendisine çekidüzen veriyor, aynanın karşısında taranıyor, gidip kokular sürünüyor, "Aman benim kokumu beğensinler." diye, dişlerini fırçalıyor, berbere gidiyor... gidip kokular sürünüyor, "Aman benim kokumu beğensinler." diye, dişlerini fırçalıyor, berbere gidiyor... Erkekler kadınlar süsleniyorlar, taranıyorlar, donanıyorlar, boyanıyorlar... Kendi başına kaldığı zaman? Erkekler kadınlar süsleniyorlar, taranıyorlar, donanıyorlar, boyanıyorlar... Kendi başına kaldığı zaman?

İçi rezil, kepaze... Kafası, kalbi fesat... Kötü kötü şeyleri kendi başına oldu mu yapıyor.İçi rezil, kepaze... Kafası, kalbi fesat... Kötü kötü şeyleri kendi başına oldu mu yapıyor. "Nasıl olsa kimse görmüyor" diye, "kimse bilmiyor" diye her şeyi yapıyor. "Nasıl olsa kimse görmüyor" diye, "kimse bilmiyor" diye her şeyi yapıyor.

Kanun da insanın evinde yaptığı şeye karışmıyormuş; "Bana ne evindeki yaptığından?" Kanun da insanın evinde yaptığı şeye karışmıyormuş;

"Bana ne evindeki yaptığından?"

İslâm öyle değil. İslâm insanın kendi evine de karışır, kendi şahsına da karışır,İslâm öyle değil. İslâm insanın kendi evine de karışır, kendi şahsına da karışır, tek başına olduğu zaman zararı kendisine olduğu zaman,tek başına olduğu zaman zararı kendisine olduğu zaman, başkasına zararı dokunmadığı zaman da karışır. İnsanın kendine de zarar verdirtmez. Zarar veremezsin. başkasına zararı dokunmadığı zaman da karışır. İnsanın kendine de zarar verdirtmez. Zarar veremezsin.

"Sana ne ya, benim canım böyle istiyor!" Hayır, öyle şey yok! Senin canın hâkim değil."Sana ne ya, benim canım böyle istiyor!"

Hayır, öyle şey yok! Senin canın hâkim değil.
Senin canın hükümdar değil. Senin canın hükümdar değil. Senin canın astığı astık kestiği kestik, Ali kıran baş kesen değil, diktatör değil.Senin canın astığı astık kestiği kestik, Ali kıran baş kesen değil, diktatör değil. Senin canın Allah'ın kulu. Sen Allah'a itaat edeceksin. Senin canın Allah'ın kulu. Sen Allah'a itaat edeceksin.

"Ya yalnız başımayım, sana ne ya? Kendi malım, kendi evim, kendi eşyam; istersem kırarım dökerim..."Ya yalnız başımayım, sana ne ya? Kendi malım, kendi evim, kendi eşyam; istersem kırarım dökerim... İşte bugün keyfe geldim..." Masadaki bütün tabakları çangır çungur kırıyor. Niye? Canı hevesli... İşte bugün keyfe geldim..."

Masadaki bütün tabakları çangır çungur kırıyor.

Niye?

Canı hevesli...

İslâm onu yaptırtmaz. Yapamazsın. Lâ darara ve lâ dırâra fi'l-İslâm.İslâm onu yaptırtmaz. Yapamazsın.

Lâ darara ve lâ dırâra fi'l-İslâm.
İslâm'da kendisinin zararlı bir iş yapması yasaktır.İslâm'da kendisinin zararlı bir iş yapması yasaktır. Başkası kendisine zararlı bir iş yapmışsa, o da onun malına zarar vermek içinBaşkası kendisine zararlı bir iş yapmışsa, o da onun malına zarar vermek için kalkışıp da mukabele bil-misil yapamaz. Adam geldi, bunun camlarını aşağıya indirdi. Neden? kalkışıp da mukabele bil-misil yapamaz.

Adam geldi, bunun camlarını aşağıya indirdi.

Neden?

Kızmış. Sokakta da taş bol; ver yansın, evin bütün camları gitti. Bu kızdı mı ona? Kızdı. Kızmış.

Sokakta da taş bol; ver yansın, evin bütün camları gitti. Bu kızdı mı ona?

Kızdı.

Bu da gidip onun camlarını indiremez, İslâm'da. Ne yapacak? Bu da gidip onun camlarını indiremez, İslâm'da.

Ne yapacak?

Kadıya, hâkime söyleyecek, o cezayı verecek.Kadıya, hâkime söyleyecek, o cezayı verecek. İhkâk-ı hak, hakkı kendinin alması,İhkâk-ı hak, hakkı kendinin alması, "Ben de senin hakkından gelirim, seni tepelerim!" demesi yok İslâm'da. İslâm'ın düzeni böyle. "Ben de senin hakkından gelirim, seni tepelerim!" demesi yok İslâm'da. İslâm'ın düzeni böyle.

Evin içinde kendi başına da olsa [karışır.]Evin içinde kendi başına da olsa [karışır.] Onun için, mesela içki, sigara kişinin sağlığına zarar veriyor; içemez. Neden? Onun için, mesela içki, sigara kişinin sağlığına zarar veriyor; içemez.

Neden?

Vücut Allah'ın kendisine bir emanetidir; öyle ciğeri kurum, zifir dolduramaz, hakkı yok.Vücut Allah'ın kendisine bir emanetidir; öyle ciğeri kurum, zifir dolduramaz, hakkı yok. Sıhhatli bakmak zorunda. Beden emanetini korumak, kollamak zorunda. İslâm böyledir. Sıhhatli bakmak zorunda. Beden emanetini korumak, kollamak zorunda. İslâm böyledir.

Âşikâreye de gizliye de karışması İslâm'ın öteki dünya nizamlarından,Âşikâreye de gizliye de karışması İslâm'ın öteki dünya nizamlarından, beşerî nizamlardan farkıdır, en büyük farkı budur.beşerî nizamlardan farkıdır, en büyük farkı budur. İslâm her şeyine karışır, böylece her şey düzgün olur.İslâm her şeyine karışır, böylece her şey düzgün olur. Bu toplumlarda dışı düzgün oluyor, içi berbat oluyor. Bu toplumlarda dışı düzgün oluyor, içi berbat oluyor. Vaziyeti kurtardı mı, geçirdi mi tamam, ondan sonra içeride her türlü mel'anet, fuhşiyât, kötülükler dolu...Vaziyeti kurtardı mı, geçirdi mi tamam, ondan sonra içeride her türlü mel'anet, fuhşiyât, kötülükler dolu... Sanki adam kötülük torbası...Sanki adam kötülük torbası... Dolu; aklı fesat, fikri fesat, kalbi fesat, işi fesat, ameli fesat, icraatı fesat, muzır...Dolu; aklı fesat, fikri fesat, kalbi fesat, işi fesat, ameli fesat, icraatı fesat, muzır... Öyle şey yok, yapamaz. Allah onu haram kılmıştır. Sonra, günahları haram kılmıştır. Günah nedir? Öyle şey yok, yapamaz. Allah onu haram kılmıştır.

Sonra, günahları haram kılmıştır.

Günah nedir?

Yaptığı zaman insanın vicdanını sızlatan şey günahtır. "Ya ben bunu yapmasaydım be...Yaptığı zaman insanın vicdanını sızlatan şey günahtır. "Ya ben bunu yapmasaydım be... Bunu başkası bana yapsa hoşuma gitmez. Ben de ona yapmasaydım keşke..." Bunu başkası bana yapsa hoşuma gitmez. Ben de ona yapmasaydım keşke..."

İnsanın vicdanının sorguladığı, vicdanında yara açan günahları Allah yasaklamıştır.İnsanın vicdanının sorguladığı, vicdanında yara açan günahları Allah yasaklamıştır. Mesela suizan günahtır. Adam hakkında şüpheleniyor; Mesela suizan günahtır. Adam hakkında şüpheleniyor;

"Bu adam galiba, bilmiyorum ama, herhalde bu adam düşman..." Nereden biliyorsun? "Bu adam galiba, bilmiyorum ama, herhalde bu adam düşman..."

Nereden biliyorsun?

"Kaşı yamuk, kaşı biraz çatık." Öyle şey olur mu ya, delil olmadan? "Kaşı yamuk, kaşı biraz çatık."

Öyle şey olur mu ya, delil olmadan?

Suizan yapıyorsun sen. Suizan günah. "Ahmet Efendi var ya, ne yapmış biliyor musun? Anlatayım mı?" Suizan yapıyorsun sen. Suizan günah.

"Ahmet Efendi var ya, ne yapmış biliyor musun? Anlatayım mı?"

Anlatma, anlatırsan gıybet olur. "Vallâhi yapmış! Yalan söylemiyorum, bak şahitli ispatlı..." Anlatma, anlatırsan gıybet olur.

"Vallâhi yapmış! Yalan söylemiyorum, bak şahitli ispatlı..."

Zaten şahitli ispatlı, doğru olduğu zaman söylemek günah; gıybet o. Zaten şahitli ispatlı, doğru olduğu zaman söylemek günah; gıybet o.

"Yalan söylemiyorum, iftira atmıyorum." İftira ayrı, gıybet ayrı. İftira da günah."Yalan söylemiyorum, iftira atmıyorum."

İftira ayrı, gıybet ayrı. İftira da günah.
Olmayan bir şeyi adama isnat etmek, olan bir kusurunu da toplum içinde söylemek günah. Olmayan bir şeyi adama isnat etmek, olan bir kusurunu da toplum içinde söylemek günah. Dinimiz ona da "günah" diyor. "Ya falanca adam işte şöyle yapmış da, böyle etmiş de...Dinimiz ona da "günah" diyor.

"Ya falanca adam işte şöyle yapmış da, böyle etmiş de...
Yapmasaydı, ben de söylerim!" Söyleyemezsin. Söylersen günah olur. Yapmasaydı, ben de söylerim!"

Söyleyemezsin. Söylersen günah olur.

"Haklı söylüyorum, doğru söylüyorum. Bir kelime ilave etmiyorum." "Haklı söylüyorum, doğru söylüyorum. Bir kelime ilave etmiyorum."

Canım anladık; İslâm bir kötülüğün söylenmesini, o adamın olmadığı savunmasız yerde söylenmesiniCanım anladık; İslâm bir kötülüğün söylenmesini, o adamın olmadığı savunmasız yerde söylenmesini yasaklamış, bunun adını koymuş; buna "gıybet günahı" derler. Olan şeyi söylemek gıybet.yasaklamış, bunun adını koymuş; buna "gıybet günahı" derler. Olan şeyi söylemek gıybet. Adamda olmayan şeyi kendi hayalinden uydurup da söylüyorsan o iftira. O da günah. Adamda olmayan şeyi kendi hayalinden uydurup da söylüyorsan o iftira. O da günah. İftira da günah; onun da cezası var, sopası var, meydan dayağı var. Gıybet de günah. İftira da günah; onun da cezası var, sopası var, meydan dayağı var. Gıybet de günah.

Birisi bir yerde birisini gıybet etti; "Filanca adam var ya, öyle fena ki aman, illallah! Maazallah!.." Birisi bir yerde birisini gıybet etti;

"Filanca adam var ya, öyle fena ki aman, illallah! Maazallah!.."

O toplumda olanlar onu engelleyecek. Diyecek ki; "Konuşma.O toplumda olanlar onu engelleyecek. Diyecek ki;

"Konuşma.
Bu toplumda şu anda bulunmayan insanın aleyhinde konuşma. Gıybet oluyor.Bu toplumda şu anda bulunmayan insanın aleyhinde konuşma. Gıybet oluyor. Bizi gıybete bulaştırma. Çünkü sen söylüyorsun, giriyorsun, ben de dinlersem; Bizi gıybete bulaştırma. Çünkü sen söylüyorsun, giriyorsun, ben de dinlersem; 'Ya? Vah vah! Öyle mi? Tuh!' dersem ben de günaha girerim. Konuşma!" 'Ya? Vah vah! Öyle mi? Tuh!' dersem ben de günaha girerim. Konuşma!"

"Onun herhalde bir mazereti vardır, şu sebepten yapmıştır."Onun herhalde bir mazereti vardır, şu sebepten yapmıştır. Ben o adamı tanıyorum, o senin kötü gördüğün şey aslında kötü değildir..." diyecek,Ben o adamı tanıyorum, o senin kötü gördüğün şey aslında kötü değildir..." diyecek, adama yardımcı olacak, bir. Toplumu engelleyecek, iki. Üçüncü ne yapacak? adama yardımcı olacak, bir.

Toplumu engelleyecek, iki.

Üçüncü ne yapacak?

O toplantıda durmayacak, kalkıp gidecek.O toplantıda durmayacak, kalkıp gidecek. Allah Allah, bir toplantı düşünün ki böyle birisi konuşulurken birisi kalkıp gidiyor;Allah Allah, bir toplantı düşünün ki böyle birisi konuşulurken birisi kalkıp gidiyor; o insanlar bir daha onun yanında gıybet yapamazlar. Neden? Kalkıp gidiyor ya, adamın şakası yok. o insanlar bir daha onun yanında gıybet yapamazlar.

Neden?

Kalkıp gidiyor ya, adamın şakası yok.
Biraz birinin aleyhinde konuşsa "Yapmayın. Bu adam iyidir." diyor, ondan sonra da kalkıyor gidiyor. Biraz birinin aleyhinde konuşsa "Yapmayın. Bu adam iyidir." diyor, ondan sonra da kalkıyor gidiyor.

İslâm terbiyesi budur.İslâm terbiyesi budur. Böyle laf taşımayı, birisinin kötülüğünü söylemeyi, ortayı açmayı, Böyle laf taşımayı, birisinin kötülüğünü söylemeyi, ortayı açmayı, gizli çamaşırları ortaya dökmeyi yasaklıyor. Demek ki gazetelerin dedikodu sütunları hepsi gıybet... gizli çamaşırları ortaya dökmeyi yasaklıyor. Demek ki gazetelerin dedikodu sütunları hepsi gıybet...

Sanatkârların özel hayatları, sana ne? Bana ne? Hem sana ne hem bana ne? Bana ne ya? Allah Allah... Sanatkârların özel hayatları, sana ne? Bana ne? Hem sana ne hem bana ne? Bana ne ya?

Allah Allah...

Sırf dedikodulardan müteşekkil, bütün muhteviyâtı, içeriği gıybet olan gazeteler var;Sırf dedikodulardan müteşekkil, bütün muhteviyâtı, içeriği gıybet olan gazeteler var; sosyete dedikoduları. Millet de bayılıyor, para verip alıyor.sosyete dedikoduları. Millet de bayılıyor, para verip alıyor. Para verip günah satın alıyor, günaha giriyor. Resimler öyle, [haberler] öyle... Para verip günah satın alıyor, günaha giriyor. Resimler öyle, [haberler] öyle... Evlilik yapmadan falanca yerde şöyle yapmış da, filanca yerde gezmiş de, gazinoda yakalanmış da,Evlilik yapmadan falanca yerde şöyle yapmış da, filanca yerde gezmiş de, gazinoda yakalanmış da, resimleri çekilmiş de, o onu mahkemeye vermiş de...resimleri çekilmiş de, o onu mahkemeye vermiş de... Ya mahalle karıları yaparlaşmış eskiden böyle... Öyle şey olur mu? Allah günahları da yasaklıyor.Ya mahalle karıları yaparlaşmış eskiden böyle... Öyle şey olur mu?

Allah günahları da yasaklıyor.
Gizli veya âşikâr her türlü fuhşiyâtı yasaklıyor, günahları da yasaklıyor. Gizli veya âşikâr her türlü fuhşiyâtı yasaklıyor, günahları da yasaklıyor.

Ve'l-bağye bi-ğayri'l-hakk.Ve'l-bağye bi-ğayri'l-hakk. "Haksız yere birisine zulüm yapmayı, baskı, eziyet, eza, cefa yapmayı da yasaklıyor." "Haksız yere birisine zulüm yapmayı, baskı, eziyet, eza, cefa yapmayı da yasaklıyor."

Bu "haksız yere", bi-ğayri hakk sözün niçin? Bu "haksız yere", bi-ğayri hakk sözün niçin?

Çünkü dinimiz bazı suçluların suçunun cezasının verilmesini emretmiştir.Çünkü dinimiz bazı suçluların suçunun cezasının verilmesini emretmiştir. İçki içene meydan dayağı; sopayı kaldıracak, şu ölçüde bir tane vuracak.İçki içene meydan dayağı; sopayı kaldıracak, şu ölçüde bir tane vuracak. "Bir..." Sayacak, bir daha vuracak; "İki..." Niye? İçki içti. Tâzir cezası.."Bir..." Sayacak, bir daha vuracak; "İki..."

Niye?

İçki içti.

Tâzir cezası..
Meydanda, uzun kulaklı sudan gelinceye kadar... Ama sayısı var, belli sayıda. "20 sopa vurun..."Meydanda, uzun kulaklı sudan gelinceye kadar... Ama sayısı var, belli sayıda. "20 sopa vurun..." [vesaire...] İftiranın cezası var.[vesaire...] İftiranın cezası var. Adamın iftira ettiğini ispat etti mi kadı meydan dayağı cezası verir, vurulur.Adamın iftira ettiğini ispat etti mi kadı meydan dayağı cezası verir, vurulur. Hapis cezası var, meydan dayağı cezası var, kesme cezası var, idam cezası var... Hapis cezası var, meydan dayağı cezası var, kesme cezası var, idam cezası var...

Birisine haksız eza cefa etmeyi de yasaklamıştır. Adam suçsuzsa ona yapılan eza cefa haksız oluyor.Birisine haksız eza cefa etmeyi de yasaklamıştır. Adam suçsuzsa ona yapılan eza cefa haksız oluyor. Suçsuz yere, haksız yere birisine baskı yapmak, zulüm yapmak; böyle yapan insana bâğiy derler.Suçsuz yere, haksız yere birisine baskı yapmak, zulüm yapmak; böyle yapan insana bâğiy derler. Bâğiy, ism-i fâil siygası. Çoğulu buğât gelir; bağîyler yani bağy edenler, "zulmedenler" mânasına... Bâğiy, ism-i fâil siygası. Çoğulu buğât gelir; bağîyler yani bağy edenler, "zulmedenler" mânasına...

Bir şiir, dörtlük aklıma geldi... İkide bir de padişah çıkınca, askerî ocak bozulunca Osmanlılar'da...Bir şiir, dörtlük aklıma geldi... İkide bir de padişah çıkınca, askerî ocak bozulunca Osmanlılar'da... Teşkilat eskiden düzenliydi, söz dinlerlerdi, itaatliydi, her şey muntazam giderdi.Teşkilat eskiden düzenliydi, söz dinlerlerdi, itaatliydi, her şey muntazam giderdi. Herkes vazifesini, hakkını, haddini bilirdi. İman vardı, edep vardı, askerî düzen vardı.Herkes vazifesini, hakkını, haddini bilirdi. İman vardı, edep vardı, askerî düzen vardı. Düzen kalkınca her padişah çıktığı zaman yeniçeriler isyan ederlermiş.Düzen kalkınca her padişah çıktığı zaman yeniçeriler isyan ederlermiş. Ondan sonra padişah bir sefere götürecek; "Hadi bakalım, yürüyün savaşa gidiyoruz."Ondan sonra padişah bir sefere götürecek; "Hadi bakalım, yürüyün savaşa gidiyoruz." Oraya gitmeyi istemiyorlarsa, gözleri kesmiyorsa gitmezlermiş. Oraya gitmeyi istemiyorlarsa, gözleri kesmiyorsa gitmezlermiş.

"E niye gitmiyorsunuz, hareket etmiyorsunuz?" "Önde saman arabası var da onu geçemiyoruz."E niye gitmiyorsunuz, hareket etmiyorsunuz?"

"Önde saman arabası var da onu geçemiyoruz.
Saman arabası yolu kapattı, öteye geçemiyoruz." derlermiş. "Seni dinlemiyoruz, isyan ediyoruz." demek. Saman arabası yolu kapattı, öteye geçemiyoruz." derlermiş.

"Seni dinlemiyoruz, isyan ediyoruz." demek.

Böyle isyanları çoğaltmışlar... "Bahşiş ver. Madem yeni padişah oldun, para dağıt bize.Böyle isyanları çoğaltmışlar... "Bahşiş ver. Madem yeni padişah oldun, para dağıt bize. Az geldi, daha ver..."Az geldi, daha ver..." Ondan sonra sokaklarda dolaşır, esnaftan zorbalıkla para almak [vesaire,] anarşi kaynağı olmuşlar.Ondan sonra sokaklarda dolaşır, esnaftan zorbalıkla para almak [vesaire,] anarşi kaynağı olmuşlar. Bir, iki, üç... Padişah düzenli başka ordu kurmak istemiş. Bir, iki, üç... Padişah düzenli başka ordu kurmak istemiş. Genç Osman'ı anlamışlar, sezmişler; "Bu yeni bir ordu kuracak. Yeni ordu kurarsaGenç Osman'ı anlamışlar, sezmişler; "Bu yeni bir ordu kuracak. Yeni ordu kurarsa bizi cezalandırır. Bizim de keyfimiz, işimiz, -sömürü- düzenimiz [biter...]"bizi cezalandırır. Bizim de keyfimiz, işimiz, -sömürü- düzenimiz [biter...]" Çünkü herkes iş tutmuşlar, gelir sahibi olmuşlar. Çünkü herkes iş tutmuşlar, gelir sahibi olmuşlar. Bir taraftan ordudan, bir taraftan dışarıdan işlerini ayarlamışlar.Bir taraftan ordudan, bir taraftan dışarıdan işlerini ayarlamışlar. İsyan ediyorlar, padişahı yakalıyorlar, Yedikule zindanlarında boğuyorlar. İsyan ediyorlar, padişahı yakalıyorlar, Yedikule zindanlarında boğuyorlar.

Padişahın zindanda nasıl boğulduğunu anlatıyorlar.Padişahın zindanda nasıl boğulduğunu anlatıyorlar. Sultan veya şehzâde oldu mu kafası kesilmiyor, boğularak öldürülüyor. Usûl öyle.Sultan veya şehzâde oldu mu kafası kesilmiyor, boğularak öldürülüyor. Usûl öyle. Baltanın altına kafayı koyup kesmek yok. Cellatlar kement atıyorlarmış...Baltanın altına kafayı koyup kesmek yok. Cellatlar kement atıyorlarmış... Yedikule zindanlarına götürmüşler, nasıl götürdülerse...Yedikule zindanlarına götürmüşler, nasıl götürdülerse... Fakat babayiğitmiş Genç Osman; kement atıyorlarmış,Fakat babayiğitmiş Genç Osman; kement atıyorlarmış, kementi aşıttırıyormuş, boynuna taktırtmıyormuş.kementi aşıttırıyormuş, boynuna taktırtmıyormuş. Yedi-sekiz tane iri yarı herif, emir almışlar, öldürecekler.Yedi-sekiz tane iri yarı herif, emir almışlar, öldürecekler. Mücadele ede ede kementi nihayet tutturmuşlar, öldürmüşler. Fecî sahneler... Mücadele ede ede kementi nihayet tutturmuşlar, öldürmüşler. Fecî sahneler...

Alemdar vakâsı var; isyan etmişler, vezirin konağını sarmışlar... Yani iç isyan...Alemdar vakâsı var; isyan etmişler, vezirin konağını sarmışlar... Yani iç isyan... Vezir Alemdar Mustafa Paşa da alt kata inmiş.Vezir Alemdar Mustafa Paşa da alt kata inmiş. Hepsi konağa dolunca fitili cephaneliği ateşlemiş, konağıyla beraber [patlatmış.] Hepsi konağa dolunca fitili cephaneliği ateşlemiş, konağıyla beraber [patlatmış.] Bütün hepsini [öldürmüş;] kendisi de ölmüş. Bütün hepsini [öldürmüş;] kendisi de ölmüş. İyi bir şey değil; kendisini öldürmesi de iyi değil, ötekilerin saldırması da iyi değil. İşte bâğîlik...İyi bir şey değil; kendisini öldürmesi de iyi değil, ötekilerin saldırması da iyi değil.

İşte bâğîlik...
Yeniçerilerin isyanına da "kazan kaldırmak" diyorlar.Yeniçerilerin isyanına da "kazan kaldırmak" diyorlar. Kazan kaldırmak bir işaret oluyor, yani isyan alâmeti. Şair Cevdet Paşa Tarih'inde diyor ki; Kazan kaldırmak bir işaret oluyor, yani isyan alâmeti.

Şair Cevdet Paşa Tarih'inde diyor ki;

Tecemmü eyledi meydân-ı lahme idüp küfrân-ı nimet nice bâğî. Mânası ne? Tecemmü eyledi meydân-ı lahme idüp küfrân-ı nimet nice bâğî.

Mânası ne?

Tecemmü eyledi meydân-ı lahme. "Meydân-ı lahme toplandı."Tecemmü eyledi meydân-ı lahme. "Meydân-ı lahme toplandı." Tecemmü eylemek; "toplanmak" [demek]. Meydân-ı lahm, "Et meydanı" demek. Tecemmü eylemek; "toplanmak" [demek]. Meydân-ı lahm, "Et meydanı" demek.

Bizim Vatan caddesinin olduğu yerlermiş. Orası meydanlıkmış, "Et meydanı" derlermiş.Bizim Vatan caddesinin olduğu yerlermiş. Orası meydanlıkmış, "Et meydanı" derlermiş. Meydân-ı lahm... Yeniçeri bölükleri Vatan caddesindeymiş. Orada camileri filan var.Meydân-ı lahm... Yeniçeri bölükleri Vatan caddesindeymiş. Orada camileri filan var. İkinci Orta Cami var. Ortayı iki şeyin arası sanıyorlar. Halbuki orta "ordu" demek. İkinci Orta Cami var. Ortayı iki şeyin arası sanıyorlar. Halbuki orta "ordu" demek. Yeniçeri ortası, "yeniçeri ordusunun bölüğü" demek. Orada İkinci Orta camisi var.Yeniçeri ortası, "yeniçeri ordusunun bölüğü" demek. Orada İkinci Orta camisi var. Bizim İskenderpaşa camisi de onların mıntıkasıymış. Oralardaymış... Bizim İskenderpaşa camisi de onların mıntıkasıymış. Oralardaymış...

Hepsi meydân-ı lahme, et meydanına toplanmışlar. Hepsi meydân-ı lahme, et meydanına toplanmışlar.

Tecemmü eyledi meydân-ı lahme idüp küfrân-ı nimet nice bâğî. Tecemmü eyledi meydân-ı lahme idüp küfrân-ı nimet nice bâğî.

Padişaha âsi olup nimetlere, aldıkları maaşlara küfrân-ı nimette bulunup,Padişaha âsi olup nimetlere, aldıkları maaşlara küfrân-ı nimette bulunup, şimdiye kadar yapılmış olan iyilikleri hiçe sayıp, gözleri görmeyip,şimdiye kadar yapılmış olan iyilikleri hiçe sayıp, gözleri görmeyip, nankörlük edip nice bâğî meydân-ı lahme toplandılar. Bâğî ne demek? nankörlük edip nice bâğî meydân-ı lahme toplandılar.

Bâğî ne demek?

"Âsiler, zulmedenler, haksızlık yapanlar, haksız iş yapanlar" toplandı. "Âsiler, zulmedenler, haksızlık yapanlar, haksız iş yapanlar" toplandı.

Tecemmü eyledi meydân-ı lahme idüp küfrân-ı nimet nice bâğî. Tecemmü eyledi meydân-ı lahme idüp küfrân-ı nimet nice bâğî.

Bunu böyle tekrar tekrar okuyorum ki kâfiyenin tadını alasınız diye, sabah sabah.Bunu böyle tekrar tekrar okuyorum ki kâfiyenin tadını alasınız diye, sabah sabah. Arkasından şiirin sonunda bir şey gelecek, onun tadı hoşunuza gidecek. Arkasından şiirin sonunda bir şey gelecek, onun tadı hoşunuza gidecek.

Tecemmü eyledi meydân-ı lahme idüp küfrân-ı nimet nice bâğî Tecemmü eyledi meydân-ı lahme idüp küfrân-ı nimet nice bâğî

Koyup kaldurmadan ikide bir âh Kazan devrildi söndürdi ocağı Koyup kaldurmadan ikide bir âh Kazan devrildi söndürdi ocağı

İkide bir de kazan kaldırıyorlar, yani isyan ediyorlar.İkide bir de kazan kaldırıyorlar, yani isyan ediyorlar. Ocağın üstünde kazanı ikide bir de kaldırırken ne yaparsın? Ocağın üstünde kazanı ikide bir de kaldırırken ne yaparsın?

Bazen bir kayar, "Ah! Eyvah!..." kazan devrilir. Nereye devrilir? Bazen bir kayar, "Ah! Eyvah!..." kazan devrilir. Nereye devrilir?

Odunların üstüne devrilir. Sular 'foş' diye ocağı söndürür. Odunların üstüne devrilir. Sular 'foş' diye ocağı söndürür.

Koyup kaldurmadan ikide bir âh Kazan devrildi söndürdi ocağı. Koyup kaldurmadan ikide bir âh Kazan devrildi söndürdi ocağı.

Ama bu ocak ateş ocağı değil; bu ocak yeniçeri ocağı. Bak, şair nasıl usturuplu düşünmüş...Ama bu ocak ateş ocağı değil; bu ocak yeniçeri ocağı. Bak, şair nasıl usturuplu düşünmüş... "Kazan ikide bir de kalkıp inmekten ocağı söndürdü." diyor."Kazan ikide bir de kalkıp inmekten ocağı söndürdü." diyor. Demek ki su kazanı varmış, "İndirelim kaldıralım, koyalım kaldıralım..." derken Demek ki su kazanı varmış, "İndirelim kaldıralım, koyalım kaldıralım..." derken bir kaydırmışlar, ocağı söndürmüşler. Ama kazan kaldırmak "isyan etmek" mânasına geliyor.bir kaydırmışlar, ocağı söndürmüşler. Ama kazan kaldırmak "isyan etmek" mânasına geliyor. Ocak da "yeniçeri" mânasına geliyor. Oradan da bir başka mâna çıkıyor.Ocak da "yeniçeri" mânasına geliyor. Oradan da bir başka mâna çıkıyor. Yeniçeriler ikide bir de isyan ettikleri için sonunda isyanlarının cezası olarak padişah hepsini topa tutmuş.Yeniçeriler ikide bir de isyan ettikleri için sonunda isyanlarının cezası olarak padişah hepsini topa tutmuş. Başka adamlar edinmiş, hepsini tepelemiş. Ondan sonra da Osmanlı bir daha iflah olmamış.Başka adamlar edinmiş, hepsini tepelemiş. Ondan sonra da Osmanlı bir daha iflah olmamış. Çünkü ordu dejenere oldu. Dejenere oldu diye tepeledi; ordusuz kaldı. O da doğru değil.Çünkü ordu dejenere oldu. Dejenere oldu diye tepeledi; ordusuz kaldı. O da doğru değil. Düzene sokabilmek lazım. Ama düzen tedbirlerini itiyorlar, kabul etmiyorlar. II. Mahmut ne yapmış? Düzene sokabilmek lazım. Ama düzen tedbirlerini itiyorlar, kabul etmiyorlar.

II. Mahmut ne yapmış?

Hepsini, bir fırsatını bulmuş, punduna getirmiş...Hepsini, bir fırsatını bulmuş, punduna getirmiş... Genç Osman'ı tepelediler, bir de ellerinde katillik var, suç var.Genç Osman'ı tepelediler, bir de ellerinde katillik var, suç var. Hepsini topa tutmuş; kaçamamışlar, topluca imha etmiş. İsyan etmek için et meydanına toplanmışlar.Hepsini topa tutmuş; kaçamamışlar, topluca imha etmiş. İsyan etmek için et meydanına toplanmışlar. Padişah da öteki askerleriyle bir saldırmış, birbirlerini kırmışlar. Doğru değil.Padişah da öteki askerleriyle bir saldırmış, birbirlerini kırmışlar. Doğru değil. Düzen bozuldu mu bir toplumda sonu uzun senelerin telafi edemeyeceği zararlara götürüyor. Düzen bozuldu mu bir toplumda sonu uzun senelerin telafi edemeyeceği zararlara götürüyor.

Bunu bâği kelimesini izah etmek için açtık. Bunu bâği kelimesini izah etmek için açtık.

Güzel bir toplumun sıhhatli çalışması, intizamlı olması, herkesin görevini bilmesi,Güzel bir toplumun sıhhatli çalışması, intizamlı olması, herkesin görevini bilmesi, görevinden kaymaması çok önemli.görevinden kaymaması çok önemli. Şimdi Türkiye'de bir büyük gerilim ve çatışma var. Askeriye bir sürü görevler yüklenmiş, hükümetlere hükmediyor.Şimdi Türkiye'de bir büyük gerilim ve çatışma var. Askeriye bir sürü görevler yüklenmiş, hükümetlere hükmediyor. Bazıları da diyorlar ki; "Askerler kendi görevine çekilsin. Bu onların kendi görevi değil ki." Bazıları da diyorlar ki;


"Askerler kendi görevine çekilsin. Bu onların kendi görevi değil ki."

Halkta bir tedirginlik... "Falanca kebapçılar gerici, filancalar ilerici. Ülker gerici, Eti ilerici.Halkta bir tedirginlik...


"Falanca kebapçılar gerici, filancalar ilerici. Ülker gerici, Eti ilerici.
Şundan alış veriş edin, bundan etmeyin. Ona tâkibat açın, buna açmayın." Şundan alış veriş edin, bundan etmeyin. Ona tâkibat açın, buna açmayın."

Kurban derisi toplamak cami derneklerine yasak, Alevî derneklerine serbest. Düzen bozuldu.Kurban derisi toplamak cami derneklerine yasak, Alevî derneklerine serbest. Düzen bozuldu. Toplum buna kızıyor. Ne olur? Patlar. Fazla kurcalamaya gelmez. Bomba gibidir, bir yerinden patlar. Toplum buna kızıyor.


Ne olur?

Patlar. Fazla kurcalamaya gelmez. Bomba gibidir, bir yerinden patlar.

İkide bir de böyle düzeni bozanlar bozulurlar. 10 yılda bir ihtilal, başbakan asmak, sallandırmak...İkide bir de böyle düzeni bozanlar bozulurlar. 10 yılda bir ihtilal, başbakan asmak, sallandırmak... 10 yılda bir kendi keyfine göre anayasa yapmak... Böyle şey olmaz! İngilizler'e bak, Fransızlar'a bak,10 yılda bir kendi keyfine göre anayasa yapmak... Böyle şey olmaz! İngilizler'e bak, Fransızlar'a bak, Almanlar'a bak; boyuna ilerliyorlar. Harp yapmışlar, harbin yaralarını sarıyorlar, nasıl gelişme gösteriyorlar, Almanlar'a bak; boyuna ilerliyorlar. Harp yapmışlar, harbin yaralarını sarıyorlar, nasıl gelişme gösteriyorlar, nasıl toplumları imrenilecek gibi bir [halde...] Koca Avustralya'da çamurlu bir yer bulamazsın gibi; yolları yapmışlar.nasıl toplumları imrenilecek gibi bir [halde...]

Koca Avustralya'da çamurlu bir yer bulamazsın gibi; yolları yapmışlar.
Avustralya'nın yağmur miktarı az ama çok yağan yerlerinde suları biriktirip az yağan yerlere [nakledip] Avustralya'nın yağmur miktarı az ama çok yağan yerlerinde suları biriktirip az yağan yerlere [nakledip] yazı geçiriyorlar, idare ediyorlar. Su ihtiyacını sağlıyorlar. Dünya su sıkıntısına doğru şiddetler hızla gidiyor.yazı geçiriyorlar, idare ediyorlar. Su ihtiyacını sağlıyorlar. Dünya su sıkıntısına doğru şiddetler hızla gidiyor. Dünya susuz kalacak, içme suyu bulamayacaklar. Ben buraya gelirken Cakarta'da dergileri okudum. Dünya susuz kalacak, içme suyu bulamayacaklar. Ben buraya gelirken Cakarta'da dergileri okudum. Asya ülkelerinde su sıkıntısı başlamış. Orta Asya'da zaten var. Bizim barajların dibi bulunuyordu. Asya ülkelerinde su sıkıntısı başlamış. Orta Asya'da zaten var. Bizim barajların dibi bulunuyordu. Belediye, Allah razı olsun, Tayyip kardeşimiz epeyce bir barajlar yaptı,Belediye, Allah razı olsun, Tayyip kardeşimiz epeyce bir barajlar yaptı, İstanbul'un derdini öteledi, halletti. Büyük sıkıntı var. Buralarda her şeyi çözümlemişler, her şey düzenli.İstanbul'un derdini öteledi, halletti. Büyük sıkıntı var. Buralarda her şeyi çözümlemişler, her şey düzenli. Çalışamayana maaş da veriyorlar. İşi olmasa bile ölüyor mu? Burada açlıktan ölen var mı? Çalışamayana maaş da veriyorlar. İşi olmasa bile ölüyor mu? Burada açlıktan ölen var mı?

Yok. Yiyecek bulamayan var mı? Yok. Açlıktan benzi sararıp verem olan var mı? Yok.Yok.

Yiyecek bulamayan var mı?

Yok.


Açlıktan benzi sararıp verem olan var mı?

Yok.
Zaten veremliyi de dışarıdan almıyor. Muayene ediyor, ciğerinin filmini çekiyor, veremliyi sokmamaya çalışıyor.Zaten veremliyi de dışarıdan almıyor. Muayene ediyor, ciğerinin filmini çekiyor, veremliyi sokmamaya çalışıyor. Veremli de yok. Burada hangi hastalık var? Burada edepsizlikten doğma, Allah'ın cezası AIDS hastalığı var. Veremli de yok.

Burada hangi hastalık var?

Burada edepsizlikten doğma, Allah'ın cezası AIDS hastalığı var.
Frengi Allah'ın cezası, AIDS Allah'ın cezası; edepsizlikten doğma. Yiyip yiyip kudurmadır o... Frengi Allah'ın cezası, AIDS Allah'ın cezası; edepsizlikten doğma. Yiyip yiyip kudurmadır o...

Neden? Yiyip yiyip de kudurmaktan... Paranın çokluğundan, paranın cepte tekme atmasından,Neden?

Yiyip yiyip de kudurmaktan... Paranın çokluğundan, paranın cepte tekme atmasından,
tekvando yapmasından... Parası az olsa, fakir olsa onu yapamayacak.tekvando yapmasından... Parası az olsa, fakir olsa onu yapamayacak. Her şeyi buluyor mendebur; içkiyi içe içe davul gibi şişiyor, ondan sonra suçu [işliyor.] Neden? Her şeyi buluyor mendebur; içkiyi içe içe davul gibi şişiyor, ondan sonra suçu [işliyor.]

Neden?

İnsanoğlu nefsini terbiye etmedi mi dünyanın en tehlikeli canavarı olur.İnsanoğlu nefsini terbiye etmedi mi dünyanın en tehlikeli canavarı olur. Filler, arslanlar, kaplanlar, yılanlar şöyle dursun, birinci kim? Filler, arslanlar, kaplanlar, yılanlar şöyle dursun, birinci kim?

O nefsi terbiye olmamış insan! En canavarı odur. Milyonları öldürür! Bir devleti mahveder.O nefsi terbiye olmamış insan! En canavarı odur. Milyonları öldürür! Bir devleti mahveder. Bir tane canavar bir devleti mahveder, felakete sürükler. Bir tane canavar bir devleti mahveder, felakete sürükler.

Allahu Teâlâ hazretleri görünür görünmez, âşikâre gizli her çeşit kötülükleri haram kılmıştır;Allahu Teâlâ hazretleri görünür görünmez, âşikâre gizli her çeşit kötülükleri haram kılmıştır; insanlar yapmayacak, temiz olacak. Allah emrediyor.insanlar yapmayacak, temiz olacak. Allah emrediyor. Günahları yasaklamıştır; gıybet, dedikodu, yan bakma vesaire... Günahları yasaklamıştır; gıybet, dedikodu, yan bakma vesaire...

Mesela yolda gidiyor; gözü birisine takıldı, baktı.Mesela yolda gidiyor; gözü birisine takıldı, baktı. Birincisi mâzur; çünkü göz var, bakacak, yolda gidiyor.Birincisi mâzur; çünkü göz var, bakacak, yolda gidiyor. Birinci bakış mâzur, onun cezası yok, ona ceza yazılmıyor. İkinci defa bakmak suç, günah, ism. Birinci bakış mâzur, onun cezası yok, ona ceza yazılmıyor. İkinci defa bakmak suç, günah, ism.

İsm peltek s ile, "günah" demek. Sin ile olursa, ism olursa "ad" mânasına gelir.İsm peltek s ile, "günah" demek. Sin ile olursa, ism olursa "ad" mânasına gelir. Ama peltek s ile olursa İngilizce'deki Smith kelimesinin sonundaki th gibi. Think...Ama peltek s ile olursa İngilizce'deki Smith kelimesinin sonundaki th gibi. Think... One, two, three... O 'te' değil, tree değil. Tree olursa "ağaç" olur. Three, onun gibi. One, two, three... O 'te' değil, tree değil. Tree olursa "ağaç" olur. Three, onun gibi.

İsm, o da yasak. Başkasına haksızlık yapmak da yasak, zulüm yapmak da yasak. İsm, o da yasak.

Başkasına haksızlık yapmak da yasak, zulüm yapmak da yasak.

Ve en tüşrikû billâhi mâ lem yünezzil bihî sultânâ.Ve en tüşrikû billâhi mâ lem yünezzil bihî sultânâ. "Hiçbir zorlayıcı delil, ispat edici bir husus yokken Allah'a şerik koşmayı yasaklamıştır." "Hiçbir zorlayıcı delil, ispat edici bir husus yokken Allah'a şerik koşmayı yasaklamıştır."

Allah'a şerik koşanlar ispat edebilirler mi? Allah'a şerik koşanlar ispat edebilirler mi?

"Benim fikrime göre Allah iki tanedir; bir iyilikleri yapan, bir kötülükleri yapan." "Benim fikrime göre Allah iki tanedir; bir iyilikleri yapan, bir kötülükleri yapan."

Öyle şey yok! Yeri göğü yaratan Allah bir tane. Öyle şey yok! Yeri göğü yaratan Allah bir tane.

"Kötülüklerin tanrısı Ehrivan'mış, iyiliklerin tansırı Yezdan'mış."Kötülüklerin tanrısı Ehrivan'mış, iyiliklerin tansırı Yezdan'mış. Ehrivan karanlıkların tanrısıymış, Yezdan aydınlıkların tanrısıymış. Ehrivan karanlıkların tanrısıymış, Yezdan aydınlıkların tanrısıymış. Güneş Yezdan, işte bak, ortalığı aydınlatıyor..." Güneş Yezdan, işte bak, ortalığı aydınlatıyor..."

Öyle şey yok! Öyle şey yok!

İranlılar'ın, zerdüştîlerin dini... Ateşe tapmaları neden? O ışık Yezdan'ı temsil ediyor da ondan. İranlılar'ın, zerdüştîlerin dini... Ateşe tapmaları neden?

O ışık Yezdan'ı temsil ediyor da ondan.

Yeri göğü yaratan Allah, kâinattaki bütün olayların da sahibi, mâliki, yöneticisi...Yeri göğü yaratan Allah, kâinattaki bütün olayların da sahibi, mâliki, yöneticisi... Hayrihî ve şerrihî mina'llâhi Teâlâ. Olayları olduran, ölenleri öldüren, her şey Allah'tan. Hayrihî ve şerrihî mina'llâhi Teâlâ. Olayları olduran, ölenleri öldüren, her şey Allah'tan.

"Bize göre tanrılar çok." "Niye çokmuş efendim? Anlat bakalım." "Mesela bir şarap tanrısı var, Baküst..." "Bize göre tanrılar çok."


"Niye çokmuş efendim? Anlat bakalım."

"Mesela bir şarap tanrısı var, Baküst..."

Hoppala... Yunanlar'ın mantığı bu da... "Aşk tanrısı var; Venüs." "Harp tanrısı var..." Hoppala... Yunanlar'ın mantığı bu da...


"Aşk tanrısı var; Venüs."


"Harp tanrısı var..."

Bir koca tanrıları var, koca kafalı; Zeus... Böyle şey olur mu? Bir koca tanrıları var, koca kafalı; Zeus...


Böyle şey olur mu?

Hintliler'e göre; "İşte bu inek bizim tanrımız" O tanrı, öyle şey olur mu?! Hintliler'e göre; "İşte bu inek bizim tanrımız" O tanrı, öyle şey olur mu?!

Hiçbir delil yok. İneğin nesini beğendin de "tanrı" diyorsun? Fil daha büyük, niye ona "tanrı" demiyorsun? Hiçbir delil yok. İneğin nesini beğendin de "tanrı" diyorsun? Fil daha büyük, niye ona "tanrı" demiyorsun?

Arslan daha kuvvetli... Öyle gelmiş, öyle gidiyor... Bunlar da düzelmiyor.Arslan daha kuvvetli...

Öyle gelmiş, öyle gidiyor... Bunlar da düzelmiyor.
Yirminci yüzyılda bu kadar tahsil görmüşler; fizik, kimya, matematik, coğrafya,Yirminci yüzyılda bu kadar tahsil görmüşler; fizik, kimya, matematik, coğrafya, tarih, biyoloji, nebatât, hayvanât öğrenmişler, hâlâ daha kendilerini düzeltmiyorlar. tarih, biyoloji, nebatât, hayvanât öğrenmişler, hâlâ daha kendilerini düzeltmiyorlar. Oyuncak mı bu? Allah razı gelir mi? Gelmez. Haram kılmıştır. Oyuncak mı bu? Allah razı gelir mi?

Gelmez. Haram kılmıştır.
Kendisine şirk koşulmayı haram kılmıştır. Ne demek haram kılmak? Kendisine şirk koşulmayı haram kılmıştır. Ne demek haram kılmak?

Yaparsanız çok fena cezalandırılacak. Hele bir yapın... Oraya gitme; yasak.Yaparsanız çok fena cezalandırılacak. Hele bir yapın... Oraya gitme; yasak. Polis diyor ki; "Buraya girilmez. No entry." Polis diyor ki;

"Buraya girilmez. No entry."

Hadi gir bakalım, hadi giriver... "Hocam sen Avustralya'yı bilmiyorsun, girilir mi?Hadi gir bakalım, hadi giriver...


"Hocam sen Avustralya'yı bilmiyorsun, girilir mi?
'Girme' diyor, baksana. 'No entry!' diyor. Giremem." 'Girme' diyor, baksana. 'No entry!' diyor. Giremem."

Allah da bunlara "yasak" diyor; yap bakalım!Allah da bunlara "yasak" diyor; yap bakalım! O zaman yapanın Allah cezasını, belasını verir. Bunlar haram, bunlar yapılmaz. O zaman yapanın Allah cezasını, belasını verir. Bunlar haram, bunlar yapılmaz.

Ve en tekûlu ala'llâhi mâ la ta'lemûn. "Allah hakkında da ileri geri,Ve en tekûlu ala'llâhi mâ la ta'lemûn. "Allah hakkında da ileri geri, bilmediği şeyleri söylemeyi de Allah yasaklamıştır." bilmediği şeyleri söylemeyi de Allah yasaklamıştır."

Çünkü Allah'ı insanlar bir şeye benzetirlerse yanlış olur.Çünkü Allah'ı insanlar bir şeye benzetirlerse yanlış olur. Allahu Teâlâ hazretleri yaratıklarına benzemez. Leyse ke-mislihî şey'un.Allahu Teâlâ hazretleri yaratıklarına benzemez.

Leyse ke-mislihî şey'un.
"O'nun gibi, 'Şuna benziyor.' denilecek, misal olabilecek, O'nun misli yoktur ki..." "O'nun gibi, 'Şuna benziyor.' denilecek, misal olabilecek, O'nun misli yoktur ki..."

Lâ tudrikuhu'l-ebsâr. "Gözler O'nu göremez." Görülmeyen şey olur mu? Lâ tudrikuhu'l-ebsâr. "Gözler O'nu göremez."

Görülmeyen şey olur mu?

Olur tabii, görülmeyen çok şey var. Senin gözün ne ki? Olur tabii, görülmeyen çok şey var. Senin gözün ne ki?

Senin gözün küçük bir âlet, az bir şey görüyor. Gözün görmediği birçok şey var. Senin gözün küçük bir âlet, az bir şey görüyor. Gözün görmediği birçok şey var. Mikroskopla görüyorsun, teleskopla görüyorsun, âlet yapıp görüyorsun. Mikroskopla görüyorsun, teleskopla görüyorsun, âlet yapıp görüyorsun. Veyahut görmeden varlığını biliyorsun.Veyahut görmeden varlığını biliyorsun. Hiç gözünle [görmeden,] dokunmadan varlığını bildiğin şeyler var; ispatlanıyor, tartılıyor, ölçülüyor. Hiç gözünle [görmeden,] dokunmadan varlığını bildiğin şeyler var; ispatlanıyor, tartılıyor, ölçülüyor.

Onun için, Türkiye'de bir ara bu dinsizleri yetiştiren eğitim, dinsiz eğitim oldu. İlkokulda çocukları kandırdılar.Onun için, Türkiye'de bir ara bu dinsizleri yetiştiren eğitim, dinsiz eğitim oldu. İlkokulda çocukları kandırdılar. Ortaokulda çocukları baştan çıkarttılar. Köy enstitülerinde rezaletler oldu.Ortaokulda çocukları baştan çıkarttılar. Köy enstitülerinde rezaletler oldu. Kızı erkeği beraber aldılar, ortaokul lise çağında suça teşvik ettiler, günaha teşvik ettiler,Kızı erkeği beraber aldılar, ortaokul lise çağında suça teşvik ettiler, günaha teşvik ettiler, çok büyük rezaletler oldu. Kitaplar yaza yaza bitiremiyor. Bir nesli mahvettiler. çok büyük rezaletler oldu. Kitaplar yaza yaza bitiremiyor. Bir nesli mahvettiler. O nesil büyüdü, şimdi Türkiye'nin başına bela oldu. Rüşveti alan onlar, O nesil büyüdü, şimdi Türkiye'nin başına bela oldu. Rüşveti alan onlar, çeteyi kuran onlar, haksızlığı yapan onlar... Çünkü Allah korkusu yok. çeteyi kuran onlar, haksızlığı yapan onlar... Çünkü Allah korkusu yok. Allah bunları yasaklamış; mü'min korkuyor. Biz yapamayız.Allah bunları yasaklamış; mü'min korkuyor. Biz yapamayız. Gece kalkar müslüman, namaz kılar, ağlar, Allah'tan affını diler. Kimse yokken bile elini harama uzatamaz.Gece kalkar müslüman, namaz kılar, ağlar, Allah'tan affını diler. Kimse yokken bile elini harama uzatamaz. Haramdan günahtan sakınır, haksızlık yapmaktan sakınır, karıncayı incitmekten sakınır. Sakınmaz mı?Haramdan günahtan sakınır, haksızlık yapmaktan sakınır, karıncayı incitmekten sakınır. Sakınmaz mı? Sakınmıyor muyuz? Kimsenin hakkını yemek istemiyoruz.Sakınmıyor muyuz?


Kimsenin hakkını yemek istemiyoruz.
"Aman aman! Kimsenin hakkını yemek istemem. Al paranı, Allah'ından bul!""Aman aman! Kimsenin hakkını yemek istemem. Al paranı, Allah'ından bul!" Karşı taraf fazla [ısrar ettiği] zaman parasını fazla fazla veririz, "git" deriz. Karşı taraf fazla [ısrar ettiği] zaman parasını fazla fazla veririz, "git" deriz.

Ama dinsiz bir nesil yetiştirdiler. Nasıl yetiştirdiler? Ama dinsiz bir nesil yetiştirdiler.


Nasıl yetiştirdiler?

Dinsiz öğretmen çocuklara -ilkokul çocuğu- geliyor, diyor ki; Dinsiz öğretmen çocuklara -ilkokul çocuğu- geliyor, diyor ki;

"Allah var mı çocuklar?" "Var öğretmenim!" Çocukları baştan çıkaracak ya; "Allah var mı çocuklar?"

"Var öğretmenim!"

Çocukları baştan çıkaracak ya;

"Peki, Allah varsa"Peki, Allah varsa şeker isteyin bakayım Allah'tan..." Çocuklar şimdiye kadar hiç böyle bir şey düşünmemişler. şeker isteyin bakayım Allah'tan..." Çocuklar şimdiye kadar hiç böyle bir şey düşünmemişler.

"Şeker isteyin bakayım Allah'tan. Söyleyin bakalım, şeker isteyin." "Allahım bize şeker ver." "Şeker isteyin bakayım Allah'tan. Söyleyin bakalım, şeker isteyin."

"Allahım bize şeker ver."

Öğretmen bekliyor. "Şeker geldi mi avucunuza?" "Gelmedi." Öğretmen bekliyor.

"Şeker geldi mi avucunuza?"

"Gelmedi."

"Gördünüz mü, demek ki O yok." Görüyor musunuz, kâfirliği küçük çocuğa nasıl anlatıyor? "Gördünüz mü, demek ki O yok."

Görüyor musunuz, kâfirliği küçük çocuğa nasıl anlatıyor?

"Peki, benden şeker isteyin bakalım." "Peki, benden şeker isteyin bakalım."

"Öğretmenim bana şeker ver!" "Gel, al. Gel, al. Gel, al..." "Öğretmenim bana şeker ver!"


"Gel, al. Gel, al. Gel, al..."

Cebine hazırlamış. "Bak, ben -öğretmen- karşınızda var olduğumdan demek ki vermediğine göre ötekisi yok..."Cebine hazırlamış. "Bak, ben -öğretmen- karşınızda var olduğumdan demek ki vermediğine göre ötekisi yok..." Bu mantık küçük çocuğu baştan çıkartıyor, aldatıyor. Nurettin Topçu anlatıyor: Bu mantık küçük çocuğu baştan çıkartıyor, aldatıyor.

Nurettin Topçu anlatıyor:

"Balıkesir'de gidiyordum. Önümde bir köylü eşeği ile beraber giderken"Balıkesir'de gidiyordum. Önümde bir köylü eşeği ile beraber giderken yolun kenarına dikilmiş fidanı kırdı." diyor. Fidanı muntazam görmüş; taze, yeni dikilmiş bir ağaç... yolun kenarına dikilmiş fidanı kırdı." diyor.


Fidanı muntazam görmüş; taze, yeni dikilmiş bir ağaç...

"Kırdı, yapraklarını soydu, eşeğine vurmak için taptaze fidanı kendisine sopa yaptı." diyor. "Kırdı, yapraklarını soydu, eşeğine vurmak için taptaze fidanı kendisine sopa yaptı." diyor.

Gitmiş, demiş ki; "Sen Allah'tan korkmaz mısın? Bu yemyeşil taze fidanı niye böyle kırdın?" Gitmiş, demiş ki;

"Sen Allah'tan korkmaz mısın? Bu yemyeşil taze fidanı niye böyle kırdın?"

"Geç beyim geç, biz oraların boşluğunu öğrendik." demiş. "Geç beyim geç, biz oraların boşluğunu öğrendik." demiş.

Allah'tan korkmak da ne demek... Toplumu böyle mahvettiler! İmansız bir [nesil] çıktı ortaya... Allah'tan korkmak da ne demek... Toplumu böyle mahvettiler! İmansız bir [nesil] çıktı ortaya...

Şimdi rüşvet yiyor... Tapu memuru, müdürü rüşvet yiyor, alenen istiyor. Şimdi rüşvet yiyor... Tapu memuru, müdürü rüşvet yiyor, alenen istiyor.

"Sizin bu işiniz olmaz. Pazartesi günü gelin." diyor. Pazartesi gidiyorsun; "Sizin bu işiniz olmaz. Pazartesi günü gelin." diyor.

Pazartesi gidiyorsun;

"Olmaz, perşembe gelin." diyor. "Ya, ne var?" Yanındakine işaret ediyor; "Olmaz, perşembe gelin." diyor.

"Ya, ne var?"

Yanındakine işaret ediyor;

"Şununla konuş, şu kadar para verirse yaparız." "Şununla konuş, şu kadar para verirse yaparız."

Zaten tapuda işini yapmak isteyen onun ne kadar istediğini biliyor, bunun aşağı yukarı bir tarifesi teşekkül etmiş;Zaten tapuda işini yapmak isteyen onun ne kadar istediğini biliyor, bunun aşağı yukarı bir tarifesi teşekkül etmiş; evrakı verirken cüzdanından parayı çıkartıyor, evrakın arasına koyuyor, tezgahtan memurun önüne öyle sarkıtıyor. evrakı verirken cüzdanından parayı çıkartıyor, evrakın arasına koyuyor, tezgahtan memurun önüne öyle sarkıtıyor. Memur evrakları karıştırıyor, paraları, binlikleri, milyonlukları görünce "tamam" diyor,Memur evrakları karıştırıyor, paraları, binlikleri, milyonlukları görünce "tamam" diyor, tıkır tıkır, tıkır tıkır imzalıyor, bitiyor. Neden? Kağıtların arasında rüşvet var. tıkır tıkır, tıkır tıkır imzalıyor, bitiyor.


Neden?

Kağıtların arasında rüşvet var.

"Niye rüşvet alıyorsun, utanmıyor musun?" diyorsun. Mesela birisi böyle dediği zaman; "Niye rüşvet alıyorsun, utanmıyor musun?" diyorsun. Mesela birisi böyle dediği zaman;

"Ne yapalım, devlet bize maaşımızı tam vermiyor. Aç mı kalacağız?"Ne yapalım, devlet bize maaşımızı tam vermiyor. Aç mı kalacağız? Çoluk çocuk evde aç mı kalsın? Elbet alacağız!" diyor. Demiyorlar mı? Duymadınız mı? Çoluk çocuk evde aç mı kalsın? Elbet alacağız!" diyor.

Demiyorlar mı? Duymadınız mı?

Ben duydum. Rüşveti alenen alıyor. Günahı alenen işliyor. Günahtan korkmuyor. Ben duydum.

Rüşveti alenen alıyor. Günahı alenen işliyor. Günahtan korkmuyor.

Günahtan korkmayan bir nesil elde ettiniz, kâr mı ettiniz? Hayır! Bütün anarşik olayların sebebi onlar... Günahtan korkmayan bir nesil elde ettiniz, kâr mı ettiniz?

Hayır! Bütün anarşik olayların sebebi onlar...

Onlar kravat takınca adam olur mu? Ütülü pantolon giyince adam olur mu? Onlar kravat takınca adam olur mu? Ütülü pantolon giyince adam olur mu?

Hayır! Devleti soyar, hazinenin dibini bulur, tam takır bırakır. Yukarıdan fare bakarkenHayır! Devleti soyar, hazinenin dibini bulur, tam takır bırakır. Yukarıdan fare bakarken "İçeride yiyecek bir şey var mı?" diye, bir düşerse aşağıya, başı şişer, 'güp' diye kafası yere çarpar... Bomboş."İçeride yiyecek bir şey var mı?" diye, bir düşerse aşağıya, başı şişer, 'güp' diye kafası yere çarpar... Bomboş. Ne küpte yağ kalmış, ne ambarda buğday, ne hazinede para... Neden? Ne küpte yağ kalmış, ne ambarda buğday, ne hazinede para...

Neden?

"Hortumladılar hocam..." "Hortumlamak" ne demek? "Hortumladılar hocam..."

"Hortumlamak" ne demek?

Hortumu sokarsın, silodan buğdayı çeken vakumlu şey...Hortumu sokarsın, silodan buğdayı çeken vakumlu şey... Hortumun bu tarafından traktöre buğday gelir. "Hortumladılar hocam hazineyi, sen gelmeden önce bitti." Hortumun bu tarafından traktöre buğday gelir.

"Hortumladılar hocam hazineyi, sen gelmeden önce bitti."

O zaman millet "Biz iyi insanları seçelim." diyor, hazinede paralar toplanmaya başlıyor.O zaman millet "Biz iyi insanları seçelim." diyor, hazinede paralar toplanmaya başlıyor. Havuz yapıyorlar, paralar havuzda toplansın diye. Ondan sonra havuzda paralar birikmeye başladı, Havuz yapıyorlar, paralar havuzda toplansın diye. Ondan sonra havuzda paralar birikmeye başladı, dış borçlar ödenmeye başladı... İran'da doğalgaz biraz daha ucuzmuş, oradan alalım.dış borçlar ödenmeye başladı... İran'da doğalgaz biraz daha ucuzmuş, oradan alalım. Rusya'da pahalı, hem arada sırada kesiyor, vermiyor, mızıkçılık ediyor, kalleşlik ediyor vesaire... Rusya'da pahalı, hem arada sırada kesiyor, vermiyor, mızıkçılık ediyor, kalleşlik ediyor vesaire...

"Vay be, bu hükümet bir şeyler yapmaya başladı. Bunu devirelim! "Vay be, bu hükümet bir şeyler yapmaya başladı. Bunu devirelim!

Nasıl devirelim? Milletvekillerini satın alalım." Nasıl devirelim?

Milletvekillerini satın alalım."

"Sen kaçasın?" "Beş milyar." "Sen kaçasın?"

"Beş milyar."

"Beş milyar para mı ya hocam?" Ne kadar, beş milyon dolar mı kişi başına? "Beş milyar para mı ya hocam?"

Ne kadar, beş milyon dolar mı kişi başına?

Beş yıldızlı otellerde milletvekili borsası açılıyor. Gazeteler yazmadı mı bunu? Ben mi uyduruyorum? Beş yıldızlı otellerde milletvekili borsası açılıyor. Gazeteler yazmadı mı bunu? Ben mi uyduruyorum?

"Efendim yalan onlar, aslı yok!" Peki niye bu milletvekili buraya kaydı?"Efendim yalan onlar, aslı yok!"


Peki niye bu milletvekili buraya kaydı?
Niye bir sürü meclis aritmetiğinde değişiklik oldu? Niye bir sürü meclis aritmetiğinde değişiklik oldu?

Oldu. Durup dururken partisinde niye durmayıp da bu tarafa kaydı? Birkaç sebepten: Askerden korktular. Oldu. Durup dururken partisinde niye durmayıp da bu tarafa kaydı?

Birkaç sebepten: Askerden korktular.
"İhtilal olacak. Ben ipte sallanmak istemiyorum. Hapse girmek istemiyorum. "İhtilal olacak. Ben ipte sallanmak istemiyorum. Hapse girmek istemiyorum. Menderes'in başına geleni görmüyor musun?" dediler. Beş milyon dolar az bir para mı ya? Menderes'in başına geleni görmüyor musun?" dediler.

Beş milyon dolar az bir para mı ya?

Bir milletvekili milletin oyuyla seçiliyor, bir siyaset oyununda, siyaset pazarında satılıyor,Bir milletvekili milletin oyuyla seçiliyor, bir siyaset oyununda, siyaset pazarında satılıyor, ondan sonra köşeyi kaç defa dönüyor, fıldır fıldır dönüyor. Olmadı mı bunlar? Oldu. Oluyor. ondan sonra köşeyi kaç defa dönüyor, fıldır fıldır dönüyor. Olmadı mı bunlar?

Oldu. Oluyor.

Neden oluyor? Başka ülkelerde olmuyor da bizde niye oluyor? Neden oluyor?

Başka ülkelerde olmuyor da bizde niye oluyor?

Bir; bu adamların 10 yılda bir yaptıkları kanunlar kendilerine zarar verecek şekilde yapılmıyor da ondan.Bir; bu adamların 10 yılda bir yaptıkları kanunlar kendilerine zarar verecek şekilde yapılmıyor da ondan. Bana yaptırsalar kanunları, bak yapabilirler mi? "Ne yaparsın hocam?" Bana yaptırsalar kanunları, bak yapabilirler mi?

"Ne yaparsın hocam?"

Bir seç beni de gör, ne yapacağımı biliyorum. Korkuyorlar; "Müslümanlar yönetime geçerse işler düzelir,Bir seç beni de gör, ne yapacağımı biliyorum.


Korkuyorlar; "Müslümanlar yönetime geçerse işler düzelir,
bizim işler bozulur." diyorlar. "Bizim rüşvet almamız bozulur." Bir de gazetelerde yazmışlar; bizim işler bozulur." diyorlar. "Bizim rüşvet almamız bozulur." Bir de gazetelerde yazmışlar;

"Hükümeti biz devirdik." diye. Hükümeti devirmek suç değil mi? "Hükümeti biz devirdik." diye.


Hükümeti devirmek suç değil mi?

"Hayır, suç değil, usûlüyle yapıldı!" Hükümeti devirmek usûlüyle yapıldı mı suç olmuyor! "Hayır, suç değil, usûlüyle yapıldı!"


Hükümeti devirmek usûlüyle yapıldı mı suç olmuyor!

Açıkça yazmışlar, dış ülkelerde; "O hükümeti biz devirdik." demişler.Açıkça yazmışlar, dış ülkelerde; "O hükümeti biz devirdik." demişler. Gazeteler yazıyor. Zaten bir taraftan söylüyorduk. Yıkılanlar da söylüyordu;Gazeteler yazıyor. Zaten bir taraftan söylüyorduk. Yıkılanlar da söylüyordu; "Bizi rant yiyiciler yıktı." diye... "Bizi rant yiyiciler yıktı." diye...

Büyük paralar verip de milletvekili transfer edenler sonra ne yaptılar? O paraları bütçeden çıkarttılar.Büyük paralar verip de milletvekili transfer edenler sonra ne yaptılar?

O paraları bütçeden çıkarttılar.
Bütçenin özelleştirilmesinde falanca banka bedavaya gitti.Bütçenin özelleştirilmesinde falanca banka bedavaya gitti. Onların mülklerini satsa o yerlerden kaç misli fazla alırsın. Petlas'ı özelleştirdiler; Onların mülklerini satsa o yerlerden kaç misli fazla alırsın. Petlas'ı özelleştirdiler; alan adam vicdanlıymış, özelleştirme için verdiği paradan fazla para kasada var; "Alın bunu geri." dedi.alan adam vicdanlıymış, özelleştirme için verdiği paradan fazla para kasada var; "Alın bunu geri." dedi. Böyle özelleştirme mi olur? Geçen gün gazeteler yazıyor: Afyon'un Dinar'ında mı,Böyle özelleştirme mi olur?

Geçen gün gazeteler yazıyor: Afyon'un Dinar'ında mı,
bir ilçesinde, adliye binası yaptırmak istemiş Oltan Sungurlu; "400 milyar." demişler. bir ilçesinde, adliye binası yaptırmak istemiş Oltan Sungurlu; "400 milyar." demişler. O da 400 milyar denilen yoldan yaptırmamış, 32 milyara aynı binayı -aynı projeden tarif edilmiş [binayı]- O da 400 milyar denilen yoldan yaptırmamış, 32 milyara aynı binayı -aynı projeden tarif edilmiş [binayı]- 32 milyara çıkarmış. 400 milyar 32'nin kaç katıdır? 12-13 katı! İnsâf! Ne oluyor? 32 milyara çıkarmış. 400 milyar 32'nin kaç katıdır?

12-13 katı! İnsâf!

Ne oluyor?

Hazine hortumlanıyor! Hazineye böyle hortumlar sokuluyor... Hazine hortumlanıyor! Hazineye böyle hortumlar sokuluyor...

Şeytanların hortumları var, biliyor musunuz? Kuyruklarını bilirsiniz, boynuzlarını bilirsiniz;Şeytanların hortumları var, biliyor musunuz?


Kuyruklarını bilirsiniz, boynuzlarını bilirsiniz;
hortumlarını bilmezsiniz. Şeytanların hortumları var, muhterem kardeşlerim.hortumlarını bilmezsiniz. Şeytanların hortumları var, muhterem kardeşlerim. Peygamber Efendimiz söylüyor: "İnsanın kalbine hortumunu sokar, vesvese verir." diyor.Peygamber Efendimiz söylüyor: "İnsanın kalbine hortumunu sokar, vesvese verir." diyor. Şeytan insanın kalbine vesveseyi hortumla pompa ediyor. Şeyâtinü'l-insi ve'l-cin. Şeytan insanın kalbine vesveseyi hortumla pompa ediyor.

Şeyâtinü'l-insi ve'l-cin.
"Cinlerin ve insanların şeytanları var." diyor. İnsanların şeytanları var. Hazineye bir hortum salıyorlar,"Cinlerin ve insanların şeytanları var." diyor. İnsanların şeytanları var. Hazineye bir hortum salıyorlar, bu taraftaki şirketin kasasına hazinedeki paralar geçiyor. bu taraftaki şirketin kasasına hazinedeki paralar geçiyor.

Yıllarca devletin kasasından ihalelerle zengin olanlar yok mu?Yıllarca devletin kasasından ihalelerle zengin olanlar yok mu? Uçak alış verişlerinde, yurtdışından malzeme alış verişlerinde muazzam fiyatlar gösterip de Uçak alış verişlerinde, yurtdışından malzeme alış verişlerinde muazzam fiyatlar gösterip de onları cebine dolduran insanlar yok mu? Var. Gazeteler yazmadı mı? Yazdı. onları cebine dolduran insanlar yok mu?


Var.

Gazeteler yazmadı mı?

Yazdı.

Toplu taşıma genel müdürlüğünde bana otobüslerde elle tutulan [kayışların]Toplu taşıma genel müdürlüğünde bana otobüslerde elle tutulan [kayışların] bir tanesinin fiyatını söylediler. Daha önceki belediye zamanında bu elle tutulacak [kayışlar] dışarıdan ithal edilmiş. bir tanesinin fiyatını söylediler. Daha önceki belediye zamanında bu elle tutulacak [kayışlar] dışarıdan ithal edilmiş. Böyle tutuyorsun da sallandığın zaman düşmüyorsun; plastik kayışlar.Böyle tutuyorsun da sallandığın zaman düşmüyorsun; plastik kayışlar. Bir tanesi o zamanın parasıyla 8 milyon lira! Genel müdür bana söyledi: "Biz 300 bin liraya yaptırdık." dedi.Bir tanesi o zamanın parasıyla 8 milyon lira! Genel müdür bana söyledi: "Biz 300 bin liraya yaptırdık." dedi. Aynı malzemeden, aynı güzellikte, aynı sağlamlıkta... 300 bin lira nerede, 8 milyon nerede? İnsaf! Aynı malzemeden, aynı güzellikte, aynı sağlamlıkta... 300 bin lira nerede, 8 milyon nerede?

İnsaf!

Bir cihaz gösterdi bana; "Bunu Avrupa'dan şu kadara aldık." diye göstermişler,Bir cihaz gösterdi bana; "Bunu Avrupa'dan şu kadara aldık." diye göstermişler, "Bunu onda birinden daha az, şu fiyata yaptık." diye söyledi. "Bunu onda birinden daha az, şu fiyata yaptık." diye söyledi.

Tüccar bir arkadaş var, ticarethanesinin önüne bombeli yuvarlak bir cam yaptırmak istemiş.Tüccar bir arkadaş var, ticarethanesinin önüne bombeli yuvarlak bir cam yaptırmak istemiş. Demişler ki; "Bu İtalya'da olur." İtalya'da gitmiş bir fiyat sormuş; muazzam bir fatura, çok büyük bir rakam söylemişler. Demişler ki; "Bu İtalya'da olur." İtalya'da gitmiş bir fiyat sormuş; muazzam bir fatura, çok büyük bir rakam söylemişler. Türkiye'de gitmiş, onu bir yaptırmış, Türkiye'de onda bir fiyatına...Türkiye'de gitmiş, onu bir yaptırmış, Türkiye'de onda bir fiyatına... Bu adamlar böyle yapar; eline düştün mü kazığı atar. Kazık neresine saplanır insanın? Bu adamlar böyle yapar; eline düştün mü kazığı atar. Kazık neresine saplanır insanın?

Kalbine saplanır, karnına saplanır. Buradan girer, öbür taraftan çıkar. Bu kadar kalınlıkta, ucu sipsivri kazık...Kalbine saplanır, karnına saplanır. Buradan girer, öbür taraftan çıkar. Bu kadar kalınlıkta, ucu sipsivri kazık... Milletin bağrına saplanır, ciğerini parçalar. Ne karaciğer kalır, ne dalak, ne pankreas ne böbrek... Milletin bağrına saplanır, ciğerini parçalar. Ne karaciğer kalır, ne dalak, ne pankreas ne böbrek...

Neden? "Kazık hocam bu; ucu çok sivri, çok da kalın." Böyle gidiyor bu memlekette... Neden?

"Kazık hocam bu; ucu çok sivri, çok da kalın."

Böyle gidiyor bu memlekette...

Biz bu uçakları, otobüsleri yapamaz mıyız? Otomobilleri yapamaz mıyız? İthal etmek şart mı? Biz bu uçakları, otobüsleri yapamaz mıyız? Otomobilleri yapamaz mıyız? İthal etmek şart mı?

Başkaları satıyor, geçimini sağlıyor, yiyor. Biz ille onları doyurmak zorunda mıyız?Başkaları satıyor, geçimini sağlıyor, yiyor. Biz ille onları doyurmak zorunda mıyız? Bu maddeleri kendimiz yapacak büyüklüğe ulaşamadık mı? Bu maddeleri kendimiz yapacak büyüklüğe ulaşamadık mı?

Ulaştık, hepsini yapabiliriz. Oymapınar barajını gezdim. Nerede? Ulaştık, hepsini yapabiliriz.

Oymapınar barajını gezdim.

Nerede?

Alanya'ya giderken, Antalya'da, Toroslar'da. Bir baraj yapmışlar... Baraja çıktık.Alanya'ya giderken, Antalya'da, Toroslar'da.


Bir baraj yapmışlar... Baraja çıktık.
Bir göl suyu var, suyun bir güzel rengi var, Toroslar'ın kar suyu oralarda birikiyor. Bir göl suyu var, suyun bir güzel rengi var, Toroslar'ın kar suyu oralarda birikiyor. Tertemiz su, yüksek bir duvar yapmışlar. Side şehrinin 30 kilometre kadar arkasında... Oymapınar barajı... Tertemiz su, yüksek bir duvar yapmışlar. Side şehrinin 30 kilometre kadar arkasında... Oymapınar barajı... Hem de hidroelektrik, su da kullanılıyor. Su ilgili yere akıtılırken elektrik üreten cihazlardan,Hem de hidroelektrik, su da kullanılıyor. Su ilgili yere akıtılırken elektrik üreten cihazlardan, su türübünlerinden geçiyor, elektrik hâsıl oluyor. Bizi bu cihazlara götürdüler. su türübünlerinden geçiyor, elektrik hâsıl oluyor. Bizi bu cihazlara götürdüler. Oranın o zamanki genel müdürü, o teşkilatın müdürü bizim tanıdık, bizi evinde misafir etti.Oranın o zamanki genel müdürü, o teşkilatın müdürü bizim tanıdık, bizi evinde misafir etti. Dağın içine arabayı sürüyor, dağın üstüne... "Ay! Çarpacağız!.." Dağın altına yol yapmışlar.Dağın içine arabayı sürüyor, dağın üstüne... "Ay! Çarpacağız!.." Dağın altına yol yapmışlar. Dağın bağrına girmişler. Hani bombalanma filan olursa hiç[bir şey olmaz.] Çatır çatır kayanın altına gittik, gittik...Dağın bağrına girmişler. Hani bombalanma filan olursa hiç[bir şey olmaz.] Çatır çatır kayanın altına gittik, gittik... Allah Allah, yedi kat yerin altına doğru gidiyoruz... Hiç dışarıdan bir şey görünmüyor. Girdik.Allah Allah, yedi kat yerin altına doğru gidiyoruz... Hiç dışarıdan bir şey görünmüyor. Girdik. Yerin altında bir mağara mı buldular, kendileri mi açtılar; herhalde zamanında mağara buldular...Yerin altında bir mağara mı buldular, kendileri mi açtılar; herhalde zamanında mağara buldular... O mağaraya bir cihazlar yapmışlar, merdivenlerle sekiz kat çıkıyorsun, boyu o kadar yüksek.O mağaraya bir cihazlar yapmışlar, merdivenlerle sekiz kat çıkıyorsun, boyu o kadar yüksek. Gürül gürül su akıyor, gümbür gümbür döndürüyor, sekiz tane koca koca cihazlar elektrik üretiyor. Gürül gürül su akıyor, gümbür gümbür döndürüyor, sekiz tane koca koca cihazlar elektrik üretiyor.

"Yüreğim parçalandı müdür bey, bunlar ne muhteşem cihazlar! Türkiye ah bunları yapabilse..."Yüreğim parçalandı müdür bey, bunlar ne muhteşem cihazlar! Türkiye ah bunları yapabilse... Bak, elin gâvuru neler yapıyor..." dedim. "Hocam bunlarda bir şey yok, bunların hepsini biz yaparız." dedi. Bak, elin gâvuru neler yapıyor..." dedim.

"Hocam bunlarda bir şey yok, bunların hepsini biz yaparız." dedi.

Mesela size araba yapmak zor gelir; Ömer usta yapar. Hurdacılardan gider,Mesela size araba yapmak zor gelir; Ömer usta yapar. Hurdacılardan gider, çarkları, zincirleri, bir şeyleri alır, bir araba yapar. Ömer Yaprak marka araba, gider.çarkları, zincirleri, bir şeyleri alır, bir araba yapar. Ömer Yaprak marka araba, gider. Bizim Edremit'te su motorundan traktör gibi [araçlar] yapıyorlar. Amcam onu kullanır, gider; Bizim Edremit'te su motorundan traktör gibi [araçlar] yapıyorlar. Amcam onu kullanır, gider; amcamın düldülü oydu. Pata pata pata, zıplaya zıplaya amcam rahmetli...amcamın düldülü oydu. Pata pata pata, zıplaya zıplaya amcam rahmetli... Tarlasında her işi görür, gördürürdü. Kuyudan su da çektirirdi. Öküz arabası gibi de kullanırdı.Tarlasında her işi görür, gördürürdü. Kuyudan su da çektirirdi. Öküz arabası gibi de kullanırdı. Yükü de yüklerdi, üstüne de binerdi, tarlasına giderdi, evine gelirdi... Su motorundan...Yükü de yüklerdi, üstüne de binerdi, tarlasına giderdi, evine gelirdi... Su motorundan... Bizim milletimiz her şeyi yapar. Engel olmasınlar, ellerini bağlamasınlar; her şeyi yapar. Bizim milletimiz her şeyi yapar. Engel olmasınlar, ellerini bağlamasınlar; her şeyi yapar. Ömer Efendi'ye selâhiyet ver; yapar. Böyle ustalar çok. "Bunların hepsini yaparız hocam." dedi. Ömer Efendi'ye selâhiyet ver; yapar. Böyle ustalar çok.

"Bunların hepsini yaparız hocam." dedi.

"Biraz zor filan değil mi?" dedim. "Yok hocam, bunların her şeyine sahibiz."Biraz zor filan değil mi?" dedim.


"Yok hocam, bunların her şeyine sahibiz.
Türkiye'de bu yapılacak." dedi. "Bu yapılacağı zaman ben Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü'ne teklif ettim.Türkiye'de bu yapılacak." dedi.

"Bu yapılacağı zaman ben Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü'ne teklif ettim.
Bunu dışarıda yaptırmayalım, getirmeyelim, 'Biz bunları yaparız.' dedim, itimat etmediler." dedi. Bunu dışarıda yaptırmayalım, getirmeyelim, 'Biz bunları yaparız.' dedim, itimat etmediler." dedi.

Devlet adamları elindeki imkânların farkında değil. "Yapamayız" sanıyorlar, bilmiyorlar.Devlet adamları elindeki imkânların farkında değil. "Yapamayız" sanıyorlar, bilmiyorlar. Ver bu ustaya selâhiyet... Ver bu ustaya selâhiyet...

Krank mili dışarıdan geliyor. Krank mili yapmak zordur. Döve döve yapılacak.Krank mili dışarıdan geliyor. Krank mili yapmak zordur. Döve döve yapılacak. Krank mili her motorun pistonuna göre solucan gibi kıvrım kıvrımdır.Krank mili her motorun pistonuna göre solucan gibi kıvrım kıvrımdır. Dökümü onu keserek yaparsan 'çat' diye kırılır. Kesmeyeceksin, döverek [yapacaksın.]Dökümü onu keserek yaparsan 'çat' diye kırılır. Kesmeyeceksin, döverek [yapacaksın.] Gümüş Motor fabrikamızda bizim ustalar yaptılar. Biz Gümüş Motor fabrikasını kurduk.Gümüş Motor fabrikamızda bizim ustalar yaptılar.

Biz Gümüş Motor fabrikasını kurduk.
Türkiye'nin en gerici teşkilatı İskenderpaşa, en gericisi! Şu andaki âcizâne nâçizâne,Türkiye'nin en gerici teşkilatı İskenderpaşa, en gericisi! Şu andaki âcizâne nâçizâne, hizmetlisi ben, ben de gericilerin şâhıyım! "En gericisi!" Gazetede böyle yazıyor. hizmetlisi ben, ben de gericilerin şâhıyım! "En gericisi!" Gazetede böyle yazıyor. Türkiye'nin en muzuru benmişim, en kötüsü benmişim. Böyle yazıyor. Bazıları iftira ediyor televizyonlarda; Türkiye'nin en muzuru benmişim, en kötüsü benmişim. Böyle yazıyor. Bazıları iftira ediyor televizyonlarda; "Bırakın başkalarını ya, işte en kötü bu. Bundan daha kötüsü yok." diyor. "Bırakın başkalarını ya, işte en kötü bu. Bundan daha kötüsü yok." diyor. İşte biz bu kötüler Türkiye'ye Balkanlar'ın en büyük motor fabrikasını yaptık.İşte biz bu kötüler Türkiye'ye Balkanlar'ın en büyük motor fabrikasını yaptık. Gümüşhaneli Efendimiz'in adını da verdik; Gümüş Motor. İşte bizim motorlar hâlen kullanılıyor.Gümüşhaneli Efendimiz'in adını da verdik; Gümüş Motor. İşte bizim motorlar hâlen kullanılıyor. Ve krank milini biz kendimiz yaptık. Ustanın birisi; "Ben yaparım onu." dedi, uğraştı didindi, yaptı. Ve krank milini biz kendimiz yaptık. Ustanın birisi; "Ben yaparım onu." dedi, uğraştı didindi, yaptı. Sapasağlam. Yapar. Fırsat vereceksin. Çekoslavakya'dan senin ne eksikliğin var? Sapasağlam. Yapar. Fırsat vereceksin.


Çekoslavakya'dan senin ne eksikliğin var?

Almanya'dan biraz eksik olabilirsin ama Malezya'dan ne eksikliğin var? Almanya'dan biraz eksik olabilirsin ama Malezya'dan ne eksikliğin var?

Malezya kendisi otomobil yapıyor. Şimdi Kombassan onu ithal ediyor.Malezya kendisi otomobil yapıyor. Şimdi Kombassan onu ithal ediyor. Koç telefon açmış; "Onunla iş birliği yaparsan asarım keserim!" diye firmayı tehdit etmiş. Koç telefon açmış; "Onunla iş birliği yaparsan asarım keserim!" diye firmayı tehdit etmiş.

Türkiye'nin hâline bak! Şu olanlara bak!.. Çevik Bir konuşma yapmış.Türkiye'nin hâline bak! Şu olanlara bak!..


Çevik Bir konuşma yapmış.
"Müslümanın ılımlısı, radikalı, köktencisi, serti, yumuşağı olmaz; hepsi suçtur, hepsi kötüdür, hepsi aynıdır."Müslümanın ılımlısı, radikalı, köktencisi, serti, yumuşağı olmaz; hepsi suçtur, hepsi kötüdür, hepsi aynıdır. Bunlara karşı elbirliğiyle uğraşmamız lazım!" diyeBunlara karşı elbirliğiyle uğraşmamız lazım!" diye Robert Koleji'nin toplantısında mezunlardan yardım istemiş! Milletin de %99'u müslüman!Robert Koleji'nin toplantısında mezunlardan yardım istemiş! Milletin de %99'u müslüman! Kime karşı kimden yardım istiyorsun? "Ilımlısı da yok." diyor. "Ilımlısı var." diyorduKime karşı kimden yardım istiyorsun?


"Ilımlısı da yok." diyor. "Ilımlısı var." diyordu
Amerikalılar, "Ilımlı müslümanlara dokunulmaması lazım." diyordu.Amerikalılar, "Ilımlı müslümanlara dokunulmaması lazım." diyordu. Başbakan Mesut Yılmaz öyle diyordu. Biz yutmuyorduk bu numaraları... Neden? Başbakan Mesut Yılmaz öyle diyordu. Biz yutmuyorduk bu numaraları...

Neden?

Bu sözler ılımlı müslümanlar ihlâslı müslümanlara katılıp da büyük bir güç meydana getirilmesinler diyeBu sözler ılımlı müslümanlar ihlâslı müslümanlara katılıp da büyük bir güç meydana getirilmesinler diye müslümanları bölmek için ortaya atılmış sözler. "Ben ılımlı müslümanım, hükümet bana dokunmuyor; müslümanları bölmek için ortaya atılmış sözler.

"Ben ılımlı müslümanım, hükümet bana dokunmuyor;
ne yaparsa yapsın." Görürsün sen! Sırbistan'ı görmüyor musun? Arnavutluğu görmüyor musun?ne yaparsa yapsın."

Görürsün sen! Sırbistan'ı görmüyor musun? Arnavutluğu görmüyor musun?
Bosna'yı görmüyor musun? "Bu ne biçim din, yayılıyor..." diyor. Başka çare bulamadılar, Bosna'yı görmüyor musun?

"Bu ne biçim din, yayılıyor..." diyor.

Başka çare bulamadılar,
Balkanlar'da müslümanları kestiler. Her yerde böyle. "Peki hocam, ben ılımlıyım, bana dokunmazlar." Balkanlar'da müslümanları kestiler. Her yerde böyle.

"Peki hocam, ben ılımlıyım, bana dokunmazlar."

Bak Cezayir'de ne oluyor, Mısır'da ne oluyor, Suriye'de ne oluyor; gör! Bak Cezayir'de ne oluyor, Mısır'da ne oluyor, Suriye'de ne oluyor; gör!

Siyasîlerden bir tanesi çıkıyor, diyor ki; "Türkiye İran olmayacaktır. Türkiye Cezayir olmayacaktır.Siyasîlerden bir tanesi çıkıyor, diyor ki;


"Türkiye İran olmayacaktır. Türkiye Cezayir olmayacaktır.
Hele hele Türkiye Suriye hiç olmayacaktır!" Ne demek? Hele hele Türkiye Suriye hiç olmayacaktır!"


Ne demek?

Generaller o partinin başkanına ulaşıyorlar. "Hele hele Suriye hiç olmayacak!" ne demek? Generaller o partinin başkanına ulaşıyorlar.


"Hele hele Suriye hiç olmayacak!" ne demek?

"Türkiye İran olmayacaktır." Güzel. Şak şak şak... "İran olmayacak." "Türkiye İran olmayacaktır."

Güzel. Şak şak şak...

"İran olmayacak."

Demek ki gericiler yönetime el koymayacaklar, anladım. "Cezayir de olmayacak." O da iyi.Demek ki gericiler yönetime el koymayacaklar, anladım.

"Cezayir de olmayacak."


O da iyi.
Cezayir'de de kökten dinciler %85 kazandılar, Fransız taraftarlarını az kalsın alt ediyorlardı.Cezayir'de de kökten dinciler %85 kazandılar, Fransız taraftarlarını az kalsın alt ediyorlardı. Fransa orduyu destekledi, şimdi orada kan kusturdular. Fransa orduyu destekledi, şimdi orada kan kusturdular.

"Türkiye Cezayir olmayacak. Türkiye İran olmayacak. Ama Suriye de olmayacak." ne demek? "Türkiye Cezayir olmayacak. Türkiye İran olmayacak. Ama Suriye de olmayacak." ne demek?

Komutan onu anlayamamış, soruyor: "O ne demek?" Komutan onu anlayamamış, soruyor:

"O ne demek?"

"Suriye'de Alevî Nusayrîler azınlıkta oldukları halde, %5 oldukları halde"Suriye'de Alevî Nusayrîler azınlıkta oldukları halde, %5 oldukları halde %95'in başına geçtiler, %95 Sünnî müslümanlara kan kusturuyorlar.%95'in başına geçtiler, %95 Sünnî müslümanlara kan kusturuyorlar. Türkiye'de böyle bir şey olmayacaktır!" demek. Tıss... Türkiye'de böyle bir şey olmayacaktır!" demek.

Tıss...

Fe-izâ câe ecelühüm lâ yeste'hirûne sâaten ve lâ yestakdimûn.Fe-izâ câe ecelühüm lâ yeste'hirûne sâaten ve lâ yestakdimûn. "Her ümmetin belli bir vakti vardır, hayatının müddeti vardır, eceli vardır."Her ümmetin belli bir vakti vardır, hayatının müddeti vardır, eceli vardır. Müddet geldi mi, vâde yetti mi, zaman bitti mi..."Müddet geldi mi, vâde yetti mi, zaman bitti mi..." Lâ yeste'hirûne sâaten. "Birazcık bir ileriye de tehir edilmez..." Lâ yeste'hirûne sâaten. "Birazcık bir ileriye de tehir edilmez..." Ve lâ yestakdimûn. "Öne de alınmaz." Allah'ın hükmü neyse o öyle olur. Ve lâ yestakdimûn. "Öne de alınmaz."

Allah'ın hükmü neyse o öyle olur.
İnsanlar, devletler, toplumlar, ümmetlerin hepsinin kaderleri, müddetleri yazılmıştır.İnsanlar, devletler, toplumlar, ümmetlerin hepsinin kaderleri, müddetleri yazılmıştır. O müddet geldi mi insan ölür. Cihanın bütün doktorları başına üşüşse ölür. Neden? O müddet geldi mi insan ölür. Cihanın bütün doktorları başına üşüşse ölür.

Neden?

Eceli geldi. Hastaysa doktorlar tedavi edemezler.Eceli geldi.

Hastaysa doktorlar tedavi edemezler.
Turp gibi sıhhatliyse araba çarpar, gider. Eceli geldi mi çağırır, Azrail onu yakalar.Turp gibi sıhhatliyse araba çarpar, gider. Eceli geldi mi çağırır, Azrail onu yakalar. Yarın da olsa yakalar, Hindistan'a da kaçsa, denizaltıya binip denizin altına gitse,Yarın da olsa yakalar, Hindistan'a da kaçsa, denizaltıya binip denizin altına gitse, uzay gemisine binip aya çıksa yine kaçamaz. uzay gemisine binip aya çıksa yine kaçamaz. Azrail emir aldı mı Allah'tan; "Ey Azrailim! Ey benim ölüm meleğim! Azrail emir aldı mı Allah'tan; "Ey Azrailim! Ey benim ölüm meleğim! Falancanın canını al." diye Allah'tan emir çıkmış mı? Çıkmış. Onu kimse kurtaramaz; ölecek. Falancanın canını al." diye Allah'tan emir çıkmış mı?

Çıkmış. Onu kimse kurtaramaz; ölecek.

Milletlerin de öyledir, devletlerin de öyledir. Her ümmetin eceli vardır, müddeti vardır;Milletlerin de öyledir, devletlerin de öyledir. Her ümmetin eceli vardır, müddeti vardır; o geldi mi bir saat geriye gitmez, bir saat öne alınmaz. o geldi mi bir saat geriye gitmez, bir saat öne alınmaz.

Tabii Hıristiyanlıktan evvel Musa aleyhisselâm'ın Musevîliği vardı, Yahudilik vardı.Tabii Hıristiyanlıktan evvel Musa aleyhisselâm'ın Musevîliği vardı, Yahudilik vardı. Musa aleyhisselam'dan sonra da pek çok peygamber geldi. Tevrat'ı okudular, anlattılar.Musa aleyhisselam'dan sonra da pek çok peygamber geldi. Tevrat'ı okudular, anlattılar. Tevrat'ın hükmüne göre yaşadılar, sevap kazandılar veya günaha girdiler.Tevrat'ın hükmüne göre yaşadılar, sevap kazandılar veya günaha girdiler. Sonra İsa aleyhisselam geldi, İncil Allah tarafından İsa aleyhisselâm'a vahyedildi. Sonra İsa aleyhisselam geldi, İncil Allah tarafından İsa aleyhisselâm'a vahyedildi. Yahudiliğin defteri kapatıldı, rafa konuldu. O zamanın insanlarının ne yapması lazım? Yahudiliğin defteri kapatıldı, rafa konuldu. O zamanın insanlarının ne yapması lazım?

Hz. İsa'ya uyması lazım. Onun devri başladı. Hz. Muhammed-i Mustafâ sallallahu aleyhi ve sellem geldi;Hz. İsa'ya uyması lazım. Onun devri başladı.


Hz. Muhammed-i Mustafâ sallallahu aleyhi ve sellem geldi;
yahudilerin hatalarını, bâtıl, yanlış fikirlerini, bozuk yanlış itikatlarını, küfürlerini, şirklerini söyledi.yahudilerin hatalarını, bâtıl, yanlış fikirlerini, bozuk yanlış itikatlarını, küfürlerini, şirklerini söyledi. Hristiyanların hatalarını, küfürlerini söyledi. "Allah üçtür." diyenler kâfir olur; çok büyük suç!Hristiyanların hatalarını, küfürlerini söyledi. "Allah üçtür." diyenler kâfir olur; çok büyük suç! "İsa Allah'ın oğludur, tanrıdır." demek çok büyük günah, çok büyük suç, çok büyük iftira."İsa Allah'ın oğludur, tanrıdır." demek çok büyük günah, çok büyük suç, çok büyük iftira. İslâm bunları düzeltti. İslâm bunları düzeltti.

Şimdi devir hangi dinin devridir? İslâm'ın devridir. İnsanların Allah'tan korkuyorsa,Şimdi devir hangi dinin devridir?

İslâm'ın devridir.

İnsanların Allah'tan korkuyorsa,
Allah'ın rızasını kazanmak istiyorsa ne yapması lazım? Allah'ın rızasını kazanmak istiyorsa ne yapması lazım?

Musevîyse müslüman olması lazım. Hıristiyansa müslüman olması lazım. Budistse müslüman olması lazım.Musevîyse müslüman olması lazım. Hıristiyansa müslüman olması lazım. Budistse müslüman olması lazım. Japonsa müslüman olması lazım. Afrikalıysa müslüman olması lazım.Japonsa müslüman olması lazım. Afrikalıysa müslüman olması lazım. Güney Amerikalıysa müslüman olması lazım. Eskimoysa müslüman olması lazım. Avrupalıysa müslüman olması lazım. Güney Amerikalıysa müslüman olması lazım. Eskimoysa müslüman olması lazım. Avrupalıysa müslüman olması lazım.

Neden? Devir onun devri. Ötekisinin devri bitti, İslâm'ın devri başladı. Neden?

Devir onun devri. Ötekisinin devri bitti, İslâm'ın devri başladı.

"İslâm'ın devrinin sonu ne hocam?" İslâm'ın devrinin sonu dünyanın sonu."İslâm'ın devrinin sonu ne hocam?"


İslâm'ın devrinin sonu dünyanın sonu.
Âhir zaman Peygamberi, bizim Peygamberimiz. Bundan sonra başka peygamber yok. Âhir zaman Peygamberi, bizim Peygamberimiz. Bundan sonra başka peygamber yok. Bundan sonra kıyamet kopacak. İlerideki âyetlerden de kıyametin nasıl kopacağını,Bundan sonra kıyamet kopacak.

İlerideki âyetlerden de kıyametin nasıl kopacağını,
neler olacağını, dünyanın nasıl darmadağın olacağını, insanların hepsinin nasıl öleceğini Allah bildiriyor.neler olacağını, dünyanın nasıl darmadağın olacağını, insanların hepsinin nasıl öleceğini Allah bildiriyor. Bu işin sonu [kıyamettir.] Ama şu devir İslâm'ın devridir. Bu işin sonu [kıyamettir.]

Ama şu devir İslâm'ın devridir.

"Bugün çok baskılar yapıyorlar, İslâm'ı yeryüzünden yok etmek istiyorlar." "Bugün çok baskılar yapıyorlar, İslâm'ı yeryüzünden yok etmek istiyorlar."

Kur'ân-ı Kerîm'de Allahu Teâlâ hazretleri buyuruyor ki; Yurîdûne li-yutfiû nûrallâhi bi-efvâhihim. "Kur'ân-ı Kerîm'de Allahu Teâlâ hazretleri buyuruyor ki;

Yurîdûne li-yutfiû nûrallâhi bi-efvâhihim. "
Allah'ın yaktığı meşaleyi, ışığı ağızlarıyla üfleyip söndürmeye çalışıyorlar." Allah'ın yaktığı meşaleyi, ışığı ağızlarıyla üfleyip söndürmeye çalışıyorlar."

Öyle istiyorlar. Yapamayacaklar! Vallâhu mutimmu nûrihî velev kerihe'l-kâfirûn.Öyle istiyorlar. Yapamayacaklar!


Vallâhu mutimmu nûrihî velev kerihe'l-kâfirûn.
"Kâfirler istemese de Allah bu nuru en son zamana kadar söndürtmeyecek." "Kâfirler istemese de Allah bu nuru en son zamana kadar söndürtmeyecek."

Sonra ne olacak? Roma da fetholunacak. Lâ ilâhe illallah diye diye bu trinity kalmayacak;Sonra ne olacak?

Roma da fetholunacak. Lâ ilâhe illallah diye diye bu trinity kalmayacak;
Allah'ın varlığını birliğini Roma da kabul edecek, müslüman olacak.Allah'ın varlığını birliğini Roma da kabul edecek, müslüman olacak. Hz. İsa gökten inecek. Hıristiyanların gözleri açılıyor, seviniyor. Hz. İsa haçı kıracak.Hz. İsa gökten inecek. Hıristiyanların gözleri açılıyor, seviniyor. Hz. İsa haçı kıracak. Domuzu öldürecek. Peygamber Efendimiz'in dini üzere hükmedecek. İslâm gelecek. Domuzu öldürecek. Peygamber Efendimiz'in dini üzere hükmedecek. İslâm gelecek.

İstikbal İslâm'ın! Ama bu arada yanan yanar. Güme giden güme gider. Neden? İstikbal İslâm'ın! Ama bu arada yanan yanar. Güme giden güme gider.


Neden?

İstikbal gelmeden adamın eceli gelir, ölüm meleği karşısına dikilir; "Ver bakalım emaneti!" der. İstikbal gelmeden adamın eceli gelir, ölüm meleği karşısına dikilir; "Ver bakalım emaneti!" der.

"Ne emaneti ya? Yok benim üzerimde bir şey; bak pijamamlayım, hiç cep filan yok..."Ne emaneti ya? Yok benim üzerimde bir şey; bak pijamamlayım, hiç cep filan yok... Ne emaneti?" "Canın emaneti! Ver bakalım canını!" Ne emaneti?"

"Canın emaneti! Ver bakalım canını!"

Bir hararet basar, bir korku basar... Basarsa bassın...Bir hararet basar, bir korku basar... Basarsa bassın... Azrail aleyhisselam göğsüne çöker, canını çekip alır. Nasıl alır? Azrail aleyhisselam göğsüne çöker, canını çekip alır.

Nasıl alır?

Pamukların arasına dikenli bir dal girse dalı pamukların arasından çıkartmak istesen nasıl çıkar? Pamukların arasına dikenli bir dal girse dalı pamukların arasından çıkartmak istesen nasıl çıkar?

Çatır çutur çıkar, söke söke çıkar. Kâfirin canı vücudundan böyle çatır çatır çalı söker gibi çıkacak. Çatır çutur çıkar, söke söke çıkar.

Kâfirin canı vücudundan böyle çatır çatır çalı söker gibi çıkacak.

"Bir insanın ölüm acısı bin tane kılıç üstüne tekrar tekrar vuruluyormuş kadar acıdır." diyor"Bir insanın ölüm acısı bin tane kılıç üstüne tekrar tekrar vuruluyormuş kadar acıdır." diyor Peygamber Efendimiz. Bin kılıç darbesinden daha acıdır! Peygamber Efendimiz. Bin kılıç darbesinden daha acıdır!

Ama Allah'ın kolaylık verdiği kimseler müstesna, mü'minler müstesna... Ama Allah'ın kolaylık verdiği kimseler müstesna, mü'minler müstesna...

"Onların [canı] nasıl çıkıyor hocam?" Ruhu suhûletle, kolaylıkla çıkacak. Acı çekmeden... "Onların [canı] nasıl çıkıyor hocam?"

Ruhu suhûletle, kolaylıkla çıkacak. Acı çekmeden...

Fe-revhun ve reyhânun ve cennetü naîm. Rahatlık, hoş kokular, ondan sonra cennet...Fe-revhun ve reyhânun ve cennetü naîm. Rahatlık, hoş kokular, ondan sonra cennet... Son durak cennet. Allah bizi onlardan eylesin. Son durak cennet.

Allah bizi onlardan eylesin.

Ölürken de Allah, üzülmesin, onunla meşgul olup ne yaptığını,Ölürken de Allah, üzülmesin, onunla meşgul olup ne yaptığını, canının çıkmasının acısını duymasın diye cennetteki köşkleri gösterecek.canının çıkmasının acısını duymasın diye cennetteki köşkleri gösterecek. Hurîler bakacaklar, o cennet köşklerinin mücevherli güzelliği karşısında gözünü dikecek,Hurîler bakacaklar, o cennet köşklerinin mücevherli güzelliği karşısında gözünü dikecek, Azrail de canını alıverecek. Azrail de canını alıverecek.

Bizim arkadaşlardan birisinin, geçen gün anlattı, ihvânımızdan bir Mustafa Efendi vardı,Bizim arkadaşlardan birisinin, geçen gün anlattı, ihvânımızdan bir Mustafa Efendi vardı, manifaturacı Mustafa Efendi. manifaturacı Mustafa Efendi. "Karnım ağrıyor." diyor. Güleç yüzlü, kınalı sakallı, sevimli;"Karnım ağrıyor." diyor. Güleç yüzlü, kınalı sakallı, sevimli; yüzüne baktın mı hoşuna gider, mübarek, gözümün önünde...yüzüne baktın mı hoşuna gider, mübarek, gözümün önünde... "Bu günlerde biraz karnım ağrıyor..." demiş. Doktora götürmüşler; ameliyat, kesmişler."Bu günlerde biraz karnım ağrıyor..." demiş. Doktora götürmüşler; ameliyat, kesmişler. Zaten bazı doktorlar kesmeye meraklıdır. "Keselim..." Hemen cart curt kesmek meraklısı...Zaten bazı doktorlar kesmeye meraklıdır. "Keselim..." Hemen cart curt kesmek meraklısı... Öyle hemen kesmeye razı olmayacaksın. Kesmişler. İçeriye bir bakmışlar, vaziyet fena, hemen dikmişler.Öyle hemen kesmeye razı olmayacaksın. Kesmişler. İçeriye bir bakmışlar, vaziyet fena, hemen dikmişler. Niye? Kanser bütün her tarafını sarmış. Niye?

Kanser bütün her tarafını sarmış.

Yatmış evde, kaç gün geçmiş ameliyattan; hiç acı filan duymamış... Öyle anlatıyorlar.Yatmış evde, kaç gün geçmiş ameliyattan; hiç acı filan duymamış... Öyle anlatıyorlar. Çok hoş, hafif bir rahatsızlık... Sonra kendini kaybetmiş... "Koma" diyorlar; komaya girmiş. Çok hoş, hafif bir rahatsızlık... Sonra kendini kaybetmiş... "Koma" diyorlar; komaya girmiş. Başında Yâsîn okumaya başlamışlar.Başında Yâsîn okumaya başlamışlar. Yâsîn okuyan arada bakıyormuş; "Ruhunu teslim etti mi?"Yâsîn okuyan arada bakıyormuş; "Ruhunu teslim etti mi?" Ondan sonra şaşırıyor, "Hangi âyette kalmıştık?" diye arıyor.Ondan sonra şaşırıyor, "Hangi âyette kalmıştık?" diye arıyor. Başka yerden okuyunca bu düzeltiyormuş. Gözleri kapalı ama Yâsîn'i dinliyor demek ki... Başka yerden okuyunca bu düzeltiyormuş. Gözleri kapalı ama Yâsîn'i dinliyor demek ki... "Burada kaldık." diye söylüyormuş."Burada kaldık." diye söylüyormuş. Gözleri kapalı, konuşamıyor, fakat Yâsîn'deki hatayı düzeltiyor.Gözleri kapalı, konuşamıyor, fakat Yâsîn'deki hatayı düzeltiyor. Allahu Ekber! Sonra bir gülmüş, bir tebessüm yüzünde...Allahu Ekber! Sonra bir gülmüş, bir tebessüm yüzünde... Biraz böyle kendine gelir gibi olmuş. Merak etmişler; "Niye güldün?" Biraz böyle kendine gelir gibi olmuş. Merak etmişler;

"Niye güldün?"

"'Hoş geldiniz.' dediler de ona güldüm." demiş, ruhunu teslim etmiş. "'Hoş geldiniz.' dediler de ona güldüm." demiş, ruhunu teslim etmiş.

Fe-revhun ve reyhânun ve cennetü naîm... Neydi? Tesbihli bir insan. Fe-revhun ve reyhânun ve cennetü naîm...

Neydi?

Tesbihli bir insan.

Ne diyor? Ne diyor?

Er yarın Hak divanında belli olur. Er yarın Hak divanında belli olur.

Bu dünyada bazı insanlara bazıları "kötü" diyorlar, "gerici" diyorlar, "yobaz" diyorlar... Bu dünyada bazı insanlara bazıları "kötü" diyorlar, "gerici" diyorlar, "yobaz" diyorlar...

Nasıl olacakmış onların istediği tipteki adam? Nasıl olacakmış onların istediği tipteki adam?

Hem camiye gidecekmiş hem havraya gidecekmiş hem kiliseye gidecekmiş;Hem camiye gidecekmiş hem havraya gidecekmiş hem kiliseye gidecekmiş; hem içecekmiş hem oruç tutacakmış... Akşamları bir kadeh içmezse olmazmış.hem içecekmiş hem oruç tutacakmış... Akşamları bir kadeh içmezse olmazmış. Kendisi sıhhatine iyi geliyormuş, doktorlar tavsiye etmiş; her akşam bir kadeh içiyormuş,Kendisi sıhhatine iyi geliyormuş, doktorlar tavsiye etmiş; her akşam bir kadeh içiyormuş, kendisini tutuyormuş da, fazla da içmiyormuş... İsim vermiyorum.kendisini tutuyormuş da, fazla da içmiyormuş... İsim vermiyorum. Hem Cuma kılıyor, hem hacca gitmiş, hem de her akşam bir kadeh içiyor. Hem Cuma kılıyor, hem hacca gitmiş, hem de her akşam bir kadeh içiyor.

Vah Müslümanlık vah! Vah sakat akıl mantık!.. Vah Müslümanlık vah! Vah sakat akıl mantık!..

Kimisi de, öyle durumlar oluyormuş ki, birisini anlatıyorlar;Kimisi de, öyle durumlar oluyormuş ki, birisini anlatıyorlar; son zamanlarda büyük abdestini yapamaz olmuş, ağzından geliyormuş. Ama çok zalim bir adam.son zamanlarda büyük abdestini yapamaz olmuş, ağzından geliyormuş. Ama çok zalim bir adam. Söylemiyorum. Bak, Allah nasıl öldürüyor... Söylemiyorum. Bak, Allah nasıl öldürüyor...

Allah bizi İslâm'dan ayırmasın.Allah bizi İslâm'dan ayırmasın. Allah bizi zorlu imtihanlara mâruz tutup da imtihanı kaybedenlerden eylemesin.Allah bizi zorlu imtihanlara mâruz tutup da imtihanı kaybedenlerden eylemesin. Tevfîkini refîk eylesin. Yardım eylesin. Lütfeylesin. Kolaylık ihsan eylesin.Tevfîkini refîk eylesin. Yardım eylesin. Lütfeylesin. Kolaylık ihsan eylesin. İyi müslüman olarak yaşamamızı nasip eylesin. İyi müslüman olarak yaşamamızı nasip eylesin. İmân-ı kâmil ile mü'min-i kâmil olarak âhirete göçmeyi nasip eylesin.İmân-ı kâmil ile mü'min-i kâmil olarak âhirete göçmeyi nasip eylesin. Cehenneme atmasın, ateşlere yakmasın.Cehenneme atmasın, ateşlere yakmasın. Cennetine hesapsız girip cemâlini görenlerden, Habîbi'ne komşu olanlardan eylesin. Cennetine hesapsız girip cemâlini görenlerden, Habîbi'ne komşu olanlardan eylesin.

Âmîn. Ve selâmun ale'l-mürselîn ve'l-hamdü lillâhi Rabbi'l-âlemîn. el-Fâtiha… Âmîn. Ve selâmun ale'l-mürselîn ve'l-hamdü lillâhi Rabbi'l-âlemîn.

el-Fâtiha…

Konuşma Hakkında
Tema 1
Tema 2