Namaz Vakitleri

27 Zilhicce 1445
03 Temmuz 2024
İmsak
03:30
Güneş
05:29
Öğle
13:13
İkindi
17:13
Akşam
20:47
Yatsı
22:37
Detaylı Arama

Avrupa Müslümanlarının Vazifeleri (Sorular ve Cevaplar)

Prof. Dr. Mahmud Es'ad COŞAN

1 Zilhicce 1415 / 30.04.1995
Almanya

İçerik

Kaza ve kaderin farkını açıklar mısınız, ruh nedir?

Kadınlar beyleri olmadan çocuklarıyla dışarıya çıkıp dolaşabilir mi, bir sakıncası var mı?

Borçlu olan bir aile hacca gidebilir mi?

Kaza orucu olan kimse nafile oruç tutabilir mi, üç ayları tutabilir mi?

Borcu olan nafile namaz kılabilir mi?

Bazı arkadaşlarımız var, açık namaz kılmıyorlar. Bu arkadaşlara nasıl yardımcı olabiliriz, hangi yollardan yardımcı olalım?

Hanımı ve bey ortaklıkta para çektikleri zaman? bey, hanımın rızası olmadan parayı annesine, babasına veya başka bir yakınına gönderebilir mi?

İsveç'te kesilmiş helal et, modern etlere göre daha zor şartlar altında bulunabiliyor. Ve daha pahâlı oluyor. Ne yapalım?

Hıristiyanların kilise kuruluşlarından para yardımı almak sakıncalı mı? Bu paralar loto oynayıp, numarası tutmayanların parasından biriktirilip yardıma ihtiyacı olanlara veriliyormuş.

Tasavvufi derslerimizi, zikirlerimizi her gün çekemiyorum. Manen rahatsız oluyoruz. Tavsiyeleriniz nedir?

Avrupa, teknik yönden yüksekliğini bizim mânevî yönden inancımızı revize ederek zenginlikle baskı yapıyor. Biz ise müslüman olarak mânevî duygumuzu kaba olarak açar mısınız, değerlendirir misiniz?

Biz müslümanlar İsveç'te siyasi partilerde aktif çalışabilir miyiz, ölçümüz ne olmalı?

Tedbir takdiri bozar mı, bir örnekle açıklar mısınız?

İşyeri açabilmekten, ev alabilmekten bahsettiniz. Bunların yapılabilmesi için bankalardan kredi alınca belli bir miktar faiz ödemek gerekiyor. Bu faizden bahseder misiniz?

Burada hayvanları keserken önceden beyninden vurarak yatırıyorlar. Hayvan yarı baygın hâle geliyor. Ve canı çıkmıyor. Hayvan yarı canlıyken veya yarı baygın hâldeyken kesmek câiz midir?

Hanımlar cemaatle namaz kılabilir mi?

İyi bir müslüman olmak için neler yapmalı?

Şeyh efendiler alim midir?

Bir insana sadece lâ ilâhe illallah dediği için müslüman denir mi?

Namaz kılınmayan bir evde yemek içmek olur mu, müslüman olduğu hâlde?

Kadınların çalışması haram mı helal mi? Eğer kocasının geliri karşılıyorsa kadının çalışması gerekir mi ve de çalışmanın helal yönleri ve haramı yönleri nelerdir?

Açıklama

Hocamız, Gönül dostumuz, Mürebbi'miz Prof. Dr. Mahmud Es’ad COŞAN’ın, yurt içinde ve yurt dışında verdiği konferanslar, açılış ve kapanış konuşmalarından oluşmaktadır.

Peygamber (s.a.s.) Efendimiz’in yolunu insanlara anlatmaya çalışan hocamızın muhtelif yerlerde/ülkelerde yapmış oldukları konuşmalardan oluşmaktadır. Konuşmalarda genellikle önce İslâm’ın hak ve gerçek olduğu, büyüklüğü ortaya konuluyor ve İslâm’ın prensipleri hakkında genel bilgiler veriliyor. Geçmiş ümmetlerin kitaplarında Peygamber Efendimiz’le ilgili haberler olduğu ifade ediliyor. Sonra Peygamber (s.a.s.) Efendimiz’in ahlâkı ve bazı güzel ahlâklar anlatılıyor. Peygamber Efendimiz’e en güzel şekilde uymanın yolu olan, ihsân yolu olan tasavvuf üzerinde duruluyor. Nefsi terbiye etmek, güzel ahlâk sahibi olmak için neler yapmak gerektiği anlatılıyor. Zikir ve zikrin usûlü hakkında bilgiler veriliyor. En son bölümde ise, tebliğ ve irşad çalışmalarının önemi üzerinde duruluyor, herkesin İslâm’a hizmet etmesi gerektiği vurgulanıyor.

COŞAN, muhtelif sempozyum ve anma programlarında pek çok muhterem zat hakkında konuşmalar yapmıştır. Hakkında konuşma yaptığı kimseler arasında Hz. Ali (r.a.), Ebû Eyyûb el-Ensârî (r.a.), İmâm-ı Âzam, Ahmed-i Yesevî, Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî, Hacı Bektâş-ı Velî ve Yunus Emre vardır.

Hatırasına sempozyum ve çeşitli programlar tertip ettirdiği şahsiyetler arasında Ahmed-i Yesevî, Ahmed Ziyâüddîn-i Gümüşhânevî, Zâhid-i Kevserî, Çırpılarlı Ali Efendi, Necip Fazıl Kısakürek ve Ali Yakup Cenkçiler bulunmaktadır. Keza Mehmed Zahid Efendi, hocası Necati Lugal, Ali Yakup Cenkçiler ve Muammer Dolmacı hakkında da bağımsız yazılar kaleme almıştır.

Konuşma Metni

Soru: Kaza ve kaderin farkını açıklar mısınız, ruh nedir? Soru: Kaza ve kaderin farkını açıklar mısınız, ruh nedir?

Cevap: Uzun konular bunlar ama ben çok kısa cevaplandıracağım.Cevap: Uzun konular bunlar ama ben çok kısa cevaplandıracağım. Kader; Allahu Teâlâ hazretlerinin olacak işleri planlamasıdır. Kader; Allahu Teâlâ hazretlerinin olacak işleri planlamasıdır. Kaza da olacak işlerin icrasıdır. Zamanı gelince planın uygulanmasıdır. Kaza da olacak işlerin icrasıdır. Zamanı gelince planın uygulanmasıdır.

Ruhun ne olduğu kolay anlaşılacak bir şey değildir.Ruhun ne olduğu kolay anlaşılacak bir şey değildir. Ama ruh insan bedenini idare eden bir şeffaf varlıktır, diyebilirim. Ama ruh insan bedenini idare eden bir şeffaf varlıktır, diyebilirim. Bu beden ölse, ölünce toprağın altına gömülse, çürüse bile, ruh ölmez, ruh şeydir. Bu beden ölse, ölünce toprağın altına gömülse, çürüse bile, ruh ölmez, ruh şeydir. Ondan sonra da âhirette Allahu Teâlâ hazretleri, kıyamet koptuğu zaman Ondan sonra da âhirette Allahu Teâlâ hazretleri, kıyamet koptuğu zaman insanları ruhlarıyla bedenleriyle tekrar ba'sü ba'de'l-mevt olacak, âhirette ona göre, insanları ruhlarıyla bedenleriyle tekrar ba'sü ba'de'l-mevt olacak, âhirette ona göre, dünyadaki ameline göre tasnif edecektir.dünyadaki ameline göre tasnif edecektir. Cennetine sokacaktır ya da günahkârsa cehenneme atacaktır.Cennetine sokacaktır ya da günahkârsa cehenneme atacaktır. Cezaysa ceza, mükâfatsa mükâfatı ruh maal ceset göreceklerdir. Cezaysa ceza, mükâfatsa mükâfatı ruh maal ceset göreceklerdir.

Soru: Kadınlar beyleri olmadan çocuklarıyla dışarıya çıkıp dolaşabilir mi, bir sakıncası var mı? Soru: Kadınlar beyleri olmadan çocuklarıyla dışarıya çıkıp dolaşabilir mi, bir sakıncası var mı?

Cevap: Şimdi kadın örtülü olmak şartıyla, bu başkasının yanında her zaman öyle, Cevap: Şimdi kadın örtülü olmak şartıyla, bu başkasının yanında her zaman öyle, başkasının yanına çıktığı zaman İslâmî nizama göre yüz, el ve ayakların dışındaki her azasını örtmek zorundadır.başkasının yanına çıktığı zaman İslâmî nizama göre yüz, el ve ayakların dışındaki her azasını örtmek zorundadır. Örterek çıkabilir. Örtmenin üç esası vardır: Örterek çıkabilir.

Örtmenin üç esası vardır:
Vücudu örtecek örtüsünün şeffaf olmaması lazım. Şeffaf olur, altı görünürse örtü sayılmaz. Vücudu örtecek örtüsünün şeffaf olmaması lazım. Şeffaf olur, altı görünürse örtü sayılmaz. Şifon giyerse, şeffaf naylon giyerse, şeffaf bir kumaş giyerse giyinmiş sayılmaz. Şeffaf olmayacak, bir. Şifon giyerse, şeffaf naylon giyerse, şeffaf bir kumaş giyerse giyinmiş sayılmaz. Şeffaf olmayacak, bir.

İkincisi; vücudunun azasını sımsıkı sarıp, azasını belli edici olmayacak.İkincisi; vücudunun azasını sımsıkı sarıp, azasını belli edici olmayacak. Bol olacak, onun için streç mi diyorlar, bir pantolon çıktı, streç. Onu giyemez. Bluz giyemez. Bol olacak, onun için streç mi diyorlar, bir pantolon çıktı, streç. Onu giyemez. Bluz giyemez. Yani giyip de dışarıya çıktığı zaman örtünmüş sayılmaz. Çünkü vücudunun hatlarını örtmüyor. Yani giyip de dışarıya çıktığı zaman örtünmüş sayılmaz. Çünkü vücudunun hatlarını örtmüyor.

Vücudunun hatlarını örtücü bol bir kıyafet olması lazım. Şeffaf olmayacak, dar olmayacak.Vücudunun hatlarını örtücü bol bir kıyafet olması lazım. Şeffaf olmayacak, dar olmayacak. Sımsıkı dar olup da şu balerinlerin giydiği gibi her azası belli olur şekilde olursaSımsıkı dar olup da şu balerinlerin giydiği gibi her azası belli olur şekilde olursa altı görünmese bile günah olur. Çünkü vücudunun azalarının belli olmaması lazım.altı görünmese bile günah olur. Çünkü vücudunun azalarının belli olmaması lazım. Üçüncüsü; şeffaf olmayacak, dar olmayacak.Üçüncüsü; şeffaf olmayacak, dar olmayacak. Böyle gerekli şekilde örtünecek, söylenilen şekilde şey yapacak.Böyle gerekli şekilde örtünecek, söylenilen şekilde şey yapacak. Böyle örtününce dışarıya çıkabilir bir kadın. Böyle örtününce dışarıya çıkabilir bir kadın.

Yalnız bizim Hanefi mezhebine göre uzun seyahate gidemez; uzun seyahatte çünkü yatmak vardır.Yalnız bizim Hanefi mezhebine göre uzun seyahate gidemez; uzun seyahatte çünkü yatmak vardır. Çeşitli problemler olabilir, hastalık olur vesaire olur.Çeşitli problemler olabilir, hastalık olur vesaire olur. Binâenaleyh mahremi olmadan; kocası, oğlu, babası, kardeşi gibi bir mahremi olmadan uzun yolculuğa çıkamaz.Binâenaleyh mahremi olmadan; kocası, oğlu, babası, kardeşi gibi bir mahremi olmadan uzun yolculuğa çıkamaz. Sefere, sefer mesafesine çıkması doğru olmaz. Sefere, sefer mesafesine çıkması doğru olmaz.

Peygamber Efendimiz'in hadîs-i şerîfi vardır:Peygamber Efendimiz'in hadîs-i şerîfi vardır: Allah'a ve âhiret gününe inanan bir kadın sefer mesafesine yalnız gitmesin diye.Allah'a ve âhiret gününe inanan bir kadın sefer mesafesine yalnız gitmesin diye. Fitne olur, karışıklık olur ve birtakım şeyler başına gelebilir diye İslâm bunu uygun görmemiş. Fitne olur, karışıklık olur ve birtakım şeyler başına gelebilir diye İslâm bunu uygun görmemiş. Örtülü olmak şartıyla şehir içinde çocuğunu gezdirmek için gidebilir, fitne olmadığı zaman. Örtülü olmak şartıyla şehir içinde çocuğunu gezdirmek için gidebilir, fitne olmadığı zaman.

Fitne dediğimiz nedir? Fitne dediğimiz nedir?

Yani onun haysiyetine, onuruna gölge düşürecek bir sataşma vesaire olmayacağı zaman demek yani.Yani onun haysiyetine, onuruna gölge düşürecek bir sataşma vesaire olmayacağı zaman demek yani. Bunun bir mahsuru yoktur. Hatta bazen de bunun faydası vardır. Çocuklar rahatlar, parka götürür. Bunun bir mahsuru yoktur. Hatta bazen de bunun faydası vardır. Çocuklar rahatlar, parka götürür. Kendisi rahatlar, sıhhi bakımdan gerekebilir. Kendisi rahatlar, sıhhi bakımdan gerekebilir.

Soru: Borçlu olan bir aile hacca gidebilir mi? Cevap: Hayır. Burada bir açıklama yapmak lazım.Soru: Borçlu olan bir aile hacca gidebilir mi?

Cevap: Hayır. Burada bir açıklama yapmak lazım.
İnsanın hem borçları oluyor hem alacakları oluyor. İnsanın hem borçları oluyor hem alacakları oluyor. Alacakları borçlarını karşılayıp da daha fazla miktarda ise yani ödemesinde bir sorun yoksaAlacakları borçlarını karşılayıp da daha fazla miktarda ise yani ödemesinde bir sorun yoksa bir problem olmayacaksa o borç ödenebilir borç demektir. Zaten fazlası da vardır. Burada ne yapacak? bir problem olmayacaksa o borç ödenebilir borç demektir. Zaten fazlası da vardır.

Burada ne yapacak?

Borçlu olan bir adam ama bu borcu ile hacca gidebilir.Borçlu olan bir adam ama bu borcu ile hacca gidebilir. Esas itibariyle kendisi haccı yapacak kadar paraya sahip. Zengin bir kimse ise hacca gidebilir. Esas itibariyle kendisi haccı yapacak kadar paraya sahip. Zengin bir kimse ise hacca gidebilir. Ama borcu varlığından fazla olup da her an şeriat bakımından Ama borcu varlığından fazla olup da her an şeriat bakımından zengin sayılmayacak durumdaysa kendisine hac farz değildir. zengin sayılmayacak durumdaysa kendisine hac farz değildir.

O zaman hacca giderse mesela şoför olarak gitti, otobüs şoförü olarak gitti falan.O zaman hacca giderse mesela şoför olarak gitti, otobüs şoförü olarak gitti falan. O zaman kendisine hac farz olmadan gitmiştir.O zaman kendisine hac farz olmadan gitmiştir. Zengin olduğu zaman o gittiği sayılmaz, yeniden hacca gitmesi gerekir.Zengin olduğu zaman o gittiği sayılmaz, yeniden hacca gitmesi gerekir. Yani o haccı kabul olur ama o farz üzerinden gitmiş olmaz. Yani o haccı kabul olur ama o farz üzerinden gitmiş olmaz.

Soru: Kaza orucu olan kimse nafile oruç tutabilir mi, üç ayları tutabilir mi? Cevap: Tutabilir.Soru: Kaza orucu olan kimse nafile oruç tutabilir mi, üç ayları tutabilir mi?

Cevap: Tutabilir.
Yani ille kaza orucunu, kaza namazını bitirecek diye bir şey yoktur. Bazı sevaplı oruçlar vardır. Yani ille kaza orucunu, kaza namazını bitirecek diye bir şey yoktur. Bazı sevaplı oruçlar vardır. Ondan tutabilir, o günlerde, mesela aşure günüdür.Ondan tutabilir, o günlerde, mesela aşure günüdür. Mesela şey gelecek şu günlerde. Zilhicce ayı geliyor. Bugün biri yani, zilhiccenin biri. Mesela şey gelecek şu günlerde. Zilhicce ayı geliyor. Bugün biri yani, zilhiccenin biri. Arabî hac aylarının biri. Şimdi bu zilhicce ayında oruç tutmak çok sevaptır.Arabî hac aylarının biri. Şimdi bu zilhicce ayında oruç tutmak çok sevaptır. Arife gününde oruç tutarsa iki senelik günahı affolunuyor. Tutabilir, borcu olsa bile.Arife gününde oruç tutarsa iki senelik günahı affolunuyor. Tutabilir, borcu olsa bile. Yani borcu olan insan nafile oruç tutabilir bu sevabı kaçırmayayım diyeYani borcu olan insan nafile oruç tutabilir bu sevabı kaçırmayayım diye ama ondan sonra yine kaza oruçlarını öder. Mümkündür bu. ama ondan sonra yine kaza oruçlarını öder. Mümkündür bu.

Soru: Borcu olan nafile namaz kılabilir mi? Soru: Borcu olan nafile namaz kılabilir mi?

Cevap: Evet. İşrak, duhâ, evvabîn, teheccüd namazlarını kılar. Sonra borcunu öder.Cevap: Evet. İşrak, duhâ, evvabîn, teheccüd namazlarını kılar. Sonra borcunu öder. Bizim meselemiz böyledir. Bizim meselemiz böyledir.

Soru: Bazı arkadaşlarımız var, açık namaz kılmıyorlar.Soru: Bazı arkadaşlarımız var, açık namaz kılmıyorlar. Bu arkadaşlara nasıl yardımcı olabiliriz, hangi yollardan yardımcı olalım? Bu arkadaşlara nasıl yardımcı olabiliriz, hangi yollardan yardımcı olalım?

Cevap: Şimdi tabii, bir insanın ilk önce mü'min olması lazım.Cevap: Şimdi tabii, bir insanın ilk önce mü'min olması lazım. Peygamber Efendimiz sahabeden bazı insanları bir yere vazifeyle gönderdiği zaman onlara dedi ki: Peygamber Efendimiz sahabeden bazı insanları bir yere vazifeyle gönderdiği zaman onlara dedi ki:

"Onlara söyle, La ilahe illallah, eşhedü en lâ ilâhe illallah'ı kabul etsinler."Onlara söyle, La ilahe illallah, eşhedü en lâ ilâhe illallah'ı kabul etsinler. Eşhedü enne Muhammeden Resûlullah, benim Allah'ın Resûlü olduğumu kabul etsinler. Eşhedü enne Muhammeden Resûlullah, benim Allah'ın Resûlü olduğumu kabul etsinler. Bunu teklif et, bunu kabul ederlerse namaz kılmayı teklif et. Bunu teklif et, bunu kabul ederlerse namaz kılmayı teklif et. Bunu kabul ederlerse zekât vermeyi teklif et. Oruç tutmayı teklif et." diye böyle bir kademe söyledi. Bunu kabul ederlerse zekât vermeyi teklif et. Oruç tutmayı teklif et." diye böyle bir kademe söyledi.

Şimdi tabii, insanlara İslâm'ı yaptırtmak için çalışma yapmak lazım, sabretmek lazım.Şimdi tabii, insanlara İslâm'ı yaptırtmak için çalışma yapmak lazım, sabretmek lazım. Isındırmak lazım. Açık olabilir. Tamam, açık o insan. E, ne olacak? Sen ona iyilik yaparsın, kitap verirsin.Isındırmak lazım. Açık olabilir. Tamam, açık o insan. E, ne olacak? Sen ona iyilik yaparsın, kitap verirsin. Böyle toplantılara getirirsin. Biraz hoş görürsün. Yavaş yavaş öğrenir. Böyle toplantılara getirirsin. Biraz hoş görürsün. Yavaş yavaş öğrenir. Bir zaman sonra tamam, ben de kapanıyorum der. Ben de namaza başlayacağım, der. Bir zaman sonra tamam, ben de kapanıyorum der. Ben de namaza başlayacağım, der. Yani böylece müsamaha gösterip yavaş yavaş alışmasını sağlamak lazım. Yani böylece müsamaha gösterip yavaş yavaş alışmasını sağlamak lazım.

Kur'ân-ı Kerîm'de Allahu Teâlâ hazretleri buyuruyor ki: Kur'ân-ı Kerîm'de Allahu Teâlâ hazretleri buyuruyor ki:

Ve-in ehadün mine'l-müşrikîne istecârake fe-ecirhu hattâ yesme'a kelâma'llâhi. Sümme ebliğhu me'menehu. Ve-in ehadün mine'l-müşrikîne istecârake fe-ecirhu hattâ yesme'a kelâma'llâhi. Sümme ebliğhu me'menehu.

"Ey Resûlüm, eğer müşriklerden birisi dilerse," "Ey Resûlüm, eğer müşriklerden birisi dilerse," İstecârake fe-ecirhu hattâ yesme'a kelâma'llâhi. "Yanına gelmek isterse al yanına.İstecârake fe-ecirhu hattâ yesme'a kelâma'llâhi. "Yanına gelmek isterse al yanına. Müşriktir diye almazlık etme. Al yanına, Allah'ın kelamını dinlesin."Müşriktir diye almazlık etme. Al yanına, Allah'ın kelamını dinlesin." Sümme ebliğhu me'menehu."Sonra onu yine emniyet içinde yurduna sevk et." Sümme ebliğhu me'menehu."Sonra onu yine emniyet içinde yurduna sevk et." Yani bir görmüş olsun tebliğ yapılmış olsun.Yani bir görmüş olsun tebliğ yapılmış olsun. Onun için böyle kimseleri şey yapmakta biraz müsamaha etmeli. Onun için böyle kimseleri şey yapmakta biraz müsamaha etmeli.

Allah'ın emrini öğrendiği zaman, Kur'an'ı öğrendiği zaman, ya bu böyle miymiş, o zaman ibadete başlar.Allah'ın emrini öğrendiği zaman, Kur'an'ı öğrendiği zaman, ya bu böyle miymiş, o zaman ibadete başlar. Onlara böyle tesir edici kitaplar vermek lazım. Tesir edici konular öğretmek lazım.Onlara böyle tesir edici kitaplar vermek lazım. Tesir edici konular öğretmek lazım. Bazı böyle kasetler vermek lazım. Bazı böyle kasetler vermek lazım. Birtakım büyük zatların yazmış olduğu eserleri okumalarını sağlamak lazım. Birtakım büyük zatların yazmış olduğu eserleri okumalarını sağlamak lazım. Böyle olursa yavaş yavaş tahmin ederim ki şey yaparlar, yola gelirler. Böyle olursa yavaş yavaş tahmin ederim ki şey yaparlar, yola gelirler.

Soru: Hanımı ve bey ortaklıkta para çektikleri zaman?Soru:

Hanımı ve bey ortaklıkta para çektikleri zaman?
bey, hanımın rızası olmadan parayı annesine, babasına veya başka bir yakınına gönderebilir mi? bey, hanımın rızası olmadan parayı annesine, babasına veya başka bir yakınına gönderebilir mi?

Cevap: Şimdi evet, aileler oluyor. Bu ailelerde kadın da çalışıyor erkek de çalışıyor. Gelirleri var.Cevap: Şimdi evet, aileler oluyor. Bu ailelerde kadın da çalışıyor erkek de çalışıyor. Gelirleri var. Bu parayı biriktiriyorlar. Şimdi İslâm'da mülkiyet hakkı vardır.Bu parayı biriktiriyorlar. Şimdi İslâm'da mülkiyet hakkı vardır. Kadının parası kadınındır, erkeğin parası erkeğindir.Kadının parası kadınındır, erkeğin parası erkeğindir. Kadın kendi parasını kendi hür iradesine göre kullanır.Kadın kendi parasını kendi hür iradesine göre kullanır. Ne yaparsa yapar; ev alır, bark alır, mülk alır, arsa alır. Ne yaparsa yapar; ev alır, bark alır, mülk alır, arsa alır. Bilezik alır, altın alır veya hayır yapar, cami yapar, o onun hayrıdır.Bilezik alır, altın alır veya hayır yapar, cami yapar, o onun hayrıdır. Erkek de birikim yapar; ama birisi ötekisinin parasını rızası olmadan kullanamaz.Erkek de birikim yapar; ama birisi ötekisinin parasını rızası olmadan kullanamaz. Kendi parasını kullanabilir tabii de, başkasının parasını onun haberi, rızası olmadan kullanmak doğru olmaz.Kendi parasını kullanabilir tabii de, başkasının parasını onun haberi, rızası olmadan kullanmak doğru olmaz. Mülkiyet hakkı vardır, hak yenmiş olur. İsveç'te hayat şartları oldukça rahat. Mülkiyet hakkı vardır, hak yenmiş olur.

İsveç'te hayat şartları oldukça rahat.
Bu rahatlık müslümanlarda mücadele azmini yok ediyor.Bu rahatlık müslümanlarda mücadele azmini yok ediyor. İslamiyet zamanında o bizim camilerde yapılan cemaat tartışmalarına indirgeniyor. İslamiyet zamanında o bizim camilerde yapılan cemaat tartışmalarına indirgeniyor. Menfaatinize dokunmadığı müddetçe İslâmî çalışmalarda bulunuyoruz.Menfaatinize dokunmadığı müddetçe İslâmî çalışmalarda bulunuyoruz. Ne zaman ki İslamiyet bizden ekstra mülk istiyor, o zaman gayretimiz bitiyor. Ne zaman ki İslamiyet bizden ekstra mülk istiyor, o zaman gayretimiz bitiyor.

Zordaki müslümanların en büyük problemi meseleyi bizim meselemiz olarak algılamıyoruz.Zordaki müslümanların en büyük problemi meseleyi bizim meselemiz olarak algılamıyoruz. Senin, onun meselesi olarak algılıyor.Senin, onun meselesi olarak algılıyor. Avrupa'daki müslümanların en büyük problemi meseleyi bizim meselemiz olarak algılamıyor. Avrupa'daki müslümanların en büyük problemi meseleyi bizim meselemiz olarak algılamıyor.

Özellikle öyle olması; senin, onun meselesi olarak algılaması.Özellikle öyle olması; senin, onun meselesi olarak algılaması. Güzel işlere başlanıyor fakat devam ettirilmiyor.Güzel işlere başlanıyor fakat devam ettirilmiyor. Burada bahsettiğimiz çalışmaların ortaya çıkmasına,Burada bahsettiğimiz çalışmaların ortaya çıkmasına, bahsettiğimiz yani benim söylediğim çalışmaların ortaya çıkmasına engel oluyor. bahsettiğimiz yani benim söylediğim çalışmaların ortaya çıkmasına engel oluyor.

Özellikle hanımlar, meselelerimize duyarsız oluyorlar. Sebebi ise beyler.Özellikle hanımlar, meselelerimize duyarsız oluyorlar. Sebebi ise beyler. Beyler gereken gücü ve desteği hanımlara vermiyor.Beyler gereken gücü ve desteği hanımlara vermiyor. Hanımların yaptıkları faaliyetlere ilgi göstermiyorlar. Hanımların yaptıkları faaliyetlere ilgi göstermiyorlar. Bir bölgedeki samimi olduğunu söyleyen müslüman kardeşimiz,Bir bölgedeki samimi olduğunu söyleyen müslüman kardeşimiz, diğer bölgede yapılan etkinliğe katılamıyor. Faaliyete katılamıyor. diğer bölgede yapılan etkinliğe katılamıyor. Faaliyete katılamıyor.

Babalar işleriyle çok meşgul, çocukların eğitimi ile ilgili bir çalışma yapamıyorlar.Babalar işleriyle çok meşgul, çocukların eğitimi ile ilgili bir çalışma yapamıyorlar. Bu konu; akıl çok fakat iş az demek.Bu konu; akıl çok fakat iş az demek. Bu konu hakkında müslümanların tutum ve davranışları ne olmalı? Kısaca açıklayabilir misiniz?Bu konu hakkında müslümanların tutum ve davranışları ne olmalı? Kısaca açıklayabilir misiniz? Allah razı olsun demiş. Allah hepinizden razı olsun. Tabii, biliyorsunuz.Allah razı olsun demiş. Allah hepinizden razı olsun. Tabii, biliyorsunuz. Müslümanın İslâmî konularda çalışma yapması lazım.Müslümanın İslâmî konularda çalışma yapması lazım. Şahsen müslüman olmak iyi bir şeydir; Şahsen müslüman olmak iyi bir şeydir; ama müslümanların meselelerine sahip çıkıp da sosyal hizmetler yapmak, o daha iyidir. ama müslümanların meselelerine sahip çıkıp da sosyal hizmetler yapmak, o daha iyidir.

O bakımdan bu hizmetlerin böyle şikâyet edilmeyecek bir tarzda, güzel yapılması icap ediyor.O bakımdan bu hizmetlerin böyle şikâyet edilmeyecek bir tarzda, güzel yapılması icap ediyor. Beylerin de hanımlara ait konularda, hanımların faaliyetlerine yardımcı, destek olması lazım. Beylerin de hanımlara ait konularda, hanımların faaliyetlerine yardımcı, destek olması lazım. Destekçi olması lazım, kendilerinin de İslâmî faaliyetleri yapmaları gerekiyor. Destekçi olması lazım, kendilerinin de İslâmî faaliyetleri yapmaları gerekiyor.

Bu tespit edilen hususlar Türkiye'de de var. Bazen kadınlar erkeklerden çok daha güzel çalışmalar yapıyorlar.Bu tespit edilen hususlar Türkiye'de de var. Bazen kadınlar erkeklerden çok daha güzel çalışmalar yapıyorlar. Ve başarılı oluyorlar. Ve başarılı oluyorlar. Bir kadın bakıyorsunuz, bir kasabanın bayağı çevresini değiştirici, güzel hizmetler ortaya koymuş olabiliyor.Bir kadın bakıyorsunuz, bir kasabanın bayağı çevresini değiştirici, güzel hizmetler ortaya koymuş olabiliyor. Kadın erkek herkesin çalışması lazım.Kadın erkek herkesin çalışması lazım. Çünkü Allahu Teâlâ hazretlerinin divanında herkesin amelleri tartılacak; Çünkü Allahu Teâlâ hazretlerinin divanında herkesin amelleri tartılacak; sevabı, günahı neyse ona göre mükâfat alacaktır. sevabı, günahı neyse ona göre mükâfat alacaktır.

Soru: Mecbur veyahut mecburiyet olmadan kendi isteğiyle Avrupa'dan uçağa binip Türkiye'ye gitmek doğru mudur? Soru: Mecbur veyahut mecburiyet olmadan kendi isteğiyle Avrupa'dan uçağa binip Türkiye'ye gitmek doğru mudur?

Bizim mezhebimizde diyor mahremsiz uzak mesafeye gitmek olmuyor.Bizim mezhebimizde diyor mahremsiz uzak mesafeye gitmek olmuyor. Mutlaka bir mahremi ile gitmesi lazım ki yolculuk hâlidir, uçak arızalanır, başka yere iner.Mutlaka bir mahremi ile gitmesi lazım ki yolculuk hâlidir, uçak arızalanır, başka yere iner. Çeşitli problemler çıkabilir. Çeşitli problemler çıkabilir.

Soru: İsveç'te kesilmiş helal et, modern etlere göre daha zor şartlar altında bulunabiliyor.Soru: İsveç'te kesilmiş helal et, modern etlere göre daha zor şartlar altında bulunabiliyor. Ve daha pahâlı oluyor. Ne yapalım? Ve daha pahâlı oluyor. Ne yapalım?

Cevap: Pahâlı da olsa helal olanı tercih etmek lazım. Ya da sabredip yememek lazım. Cevap: Pahâlı da olsa helal olanı tercih etmek lazım. Ya da sabredip yememek lazım. Parası yoksa yemez. Ne ucuz? Balık ucuz, balık yesin. Ne ucuz? Parası yoksa yemez. Ne ucuz? Balık ucuz, balık yesin. Ne ucuz? Yumurta ucuz, yumurta kırsın, onu pişirsin. Ne ucuz? Süt ucuz, süt içsin. Yumurta ucuz, yumurta kırsın, onu pişirsin. Ne ucuz? Süt ucuz, süt içsin.

Yani illa et mecburiyeti yoktur. Protein ihtiyacı muhtelif yerlerden karşılanabiliyor.Yani illa et mecburiyeti yoktur. Protein ihtiyacı muhtelif yerlerden karşılanabiliyor. Yani helal olmayan, murdar et almaktansa yemeyip protein ihtiyacını başka bir şeyden karşılamak evladır.Yani helal olmayan, murdar et almaktansa yemeyip protein ihtiyacını başka bir şeyden karşılamak evladır. Yani herhangi bir şekilde ötekisine tenezzül etmemesi lazım. Yani herhangi bir şekilde ötekisine tenezzül etmemesi lazım.

Soru: Hıristiyanların kilise kuruluşlarından para yardımı almak sakıncalı mı?Soru: Hıristiyanların kilise kuruluşlarından para yardımı almak sakıncalı mı? Bu paralar loto oynayıp, numarası tutmayanların parasından biriktirilip yardıma ihtiyacı olanlara veriliyormuş. Bu paralar loto oynayıp, numarası tutmayanların parasından biriktirilip yardıma ihtiyacı olanlara veriliyormuş.

Cevap: Şimdi bu yardımlar nasıl yardımdır ben bilmiyorum.Cevap: Şimdi bu yardımlar nasıl yardımdır ben bilmiyorum. Kimi yerde mesela Arnavutluk'ta şey diyormuş, boynuna haç tak, yardım yapayım, Kimi yerde mesela Arnavutluk'ta şey diyormuş, boynuna haç tak, yardım yapayım, maaş bağlayayım falan diyormuş. Yani kiliseye bağlı ol, sana yardım yapayım diyormuş.maaş bağlayayım falan diyormuş. Yani kiliseye bağlı ol, sana yardım yapayım diyormuş. Tabii, böyle bir şey ne oluyor yani. Onu Hristiyanlaştırma çalışması oluyor. Tabii, böyle bir şey ne oluyor yani. Onu Hristiyanlaştırma çalışması oluyor.

Bu tarzda bir yardım alınamaz; ama bunun dışında umumi olarak yapılan yardımlar;Bu tarzda bir yardım alınamaz; ama bunun dışında umumi olarak yapılan yardımlar; zelzele yardımı, yaşlı yardımı, fırsat yardımı, çocuk yardımı ne bileyim bilmiyorum zelzele yardımı, yaşlı yardımı, fırsat yardımı, çocuk yardımı ne bileyim bilmiyorum buradaki mevzuatı, bir yardım yapılıyor. O yardımı alabilir. Neden alabilir? buradaki mevzuatı, bir yardım yapılıyor. O yardımı alabilir.

Neden alabilir?

Gayrimüslim ülkenin kendi mevzuatı içinde geçerli olan,Gayrimüslim ülkenin kendi mevzuatı içinde geçerli olan, kendi rızalarıyla olan imkânlardan müslüman faydalanabilir. Oralarda bu çeşit misal de vardır. kendi rızalarıyla olan imkânlardan müslüman faydalanabilir. Oralarda bu çeşit misal de vardır.

Soru: Tasavvufi derslerimizi, zikirlerimizi her gün çekemiyorum.Soru: Tasavvufi derslerimizi, zikirlerimizi her gün çekemiyorum. Manen rahatsız oluyoruz. Tavsiyeleriniz nedir? Manen rahatsız oluyoruz. Tavsiyeleriniz nedir?

Cevap: Zikirleri çekememek olmaz. Zikri çekememek, namaz kılamamak gibidir.Cevap: Zikirleri çekememek olmaz. Zikri çekememek, namaz kılamamak gibidir. Günahtır, kılması lazım. Namazı kılması lazım, orucu tutması lazım, çekmesi lazım tesbihini.Günahtır, kılması lazım. Namazı kılması lazım, orucu tutması lazım, çekmesi lazım tesbihini. Eğer çekemiyorsa yolda çeksin. Mesela işim var çekemiyorum. Eğer çekemiyorsa yolda çeksin. Mesela işim var çekemiyorum.

Tamam, otobüse bindiği zaman işyerine gidinceye kadar o arada çek.Tamam, otobüse bindiği zaman işyerine gidinceye kadar o arada çek. Öğle tatilinde çek, ikindi namazından sonra çek. Öğle tatilinde çek, ikindi namazından sonra çek. Her namazın arkasından bir miktarını çekecek ama o zikirlerin sevabını kaçırma;Her namazın arkasından bir miktarını çekecek ama o zikirlerin sevabını kaçırma; ayakta, yürürken, otururken, parça parça, bütün; nasıl yaparsan yap ama o sevapları kazan.ayakta, yürürken, otururken, parça parça, bütün; nasıl yaparsan yap ama o sevapları kazan. Çünkü bunların büyük sevapları var. Çünkü bunların büyük sevapları var.

Soru: Avrupa, teknik yönden yüksekliğiniSoru: Avrupa, teknik yönden yüksekliğini bizim mânevî yönden inancımızı revize ederek zenginlikle baskı yapıyor.bizim mânevî yönden inancımızı revize ederek zenginlikle baskı yapıyor. Biz ise müslüman olarak mânevî duygumuzu kaba olarak açar mısınız, değerlendirir misiniz? Biz ise müslüman olarak mânevî duygumuzu kaba olarak açar mısınız, değerlendirir misiniz?

Cevap: Şimdi elhamdülillah, bir dağda çoban da olsak, fakih de olsak,Cevap: Şimdi elhamdülillah, bir dağda çoban da olsak, fakih de olsak, cahil da olsak mü'min oldu mu bir insan Allah indinde makbuldür.cahil da olsak mü'min oldu mu bir insan Allah indinde makbuldür. Bir müminin milyonlarca, milyarlarca gayrimüslim bir araya gelse dengi olamaz. Bir müminin milyonlarca, milyarlarca gayrimüslim bir araya gelse dengi olamaz.

Müslüman Allah indinde daha üstündür, daha kıymetlidir, daha sevgilidir. Tabii fakir olabilir.Müslüman Allah indinde daha üstündür, daha kıymetlidir, daha sevgilidir. Tabii fakir olabilir. İnsanın fakir olması kötü bir şey değildir. İslâmî bakımından fakir olabilir bir insan. Fakirlik ayıp değildir.İnsanın fakir olması kötü bir şey değildir. İslâmî bakımından fakir olabilir bir insan. Fakirlik ayıp değildir. İbadetlerini güzel yapıyorsa, kalbi temizse, ahlâkı güzelse Allah ona çok büyük sevaplar verebilir.İbadetlerini güzel yapıyorsa, kalbi temizse, ahlâkı güzelse Allah ona çok büyük sevaplar verebilir. Evliya olabilir, dağdaki bir çoban, köydeki bir dayı. Evliya olabilir, dağdaki bir çoban, köydeki bir dayı.

Basit bir insan, bir köle efendisinden mânevî bakımdan daha ileri olabilir.Basit bir insan, bir köle efendisinden mânevî bakımdan daha ileri olabilir. Bu mümkün; ama tabii bizim üzerimize Avrupalılar, zengin hıristiyanlar,Bu mümkün; ama tabii bizim üzerimize Avrupalılar, zengin hıristiyanlar, misyoner teşkilatları para gücüyle de geliyor.misyoner teşkilatları para gücüyle de geliyor. Para yardımı yaparak, birtakım çalışmalar yaparak, ilaç veriyorum diyerek,Para yardımı yaparak, birtakım çalışmalar yaparak, ilaç veriyorum diyerek, muayene ediyorum diyerek, çocuğunu okutuyorum diyerek muayene ediyorum diyerek, çocuğunu okutuyorum diyerek bizim esas itibariyle imanımıza kast etmeye çalışıyor.bizim esas itibariyle imanımıza kast etmeye çalışıyor. Biz de ona karşı tabii, maddî yönden de kuvvetli olmaya,Biz de ona karşı tabii, maddî yönden de kuvvetli olmaya, birtakım çalışmalar yapmaya gayret etmeliyiz ki bu oyun devam etmesin. birtakım çalışmalar yapmaya gayret etmeliyiz ki bu oyun devam etmesin.

Soru: Biz müslümanlar İsveç'te siyasi partilerde aktif çalışabilir miyiz, ölçümüz ne olmalı? Soru: Biz müslümanlar İsveç'te siyasi partilerde aktif çalışabilir miyiz, ölçümüz ne olmalı?

Cevap: Buradaki çeşitli sosyal hizmetlere girmeniz Müslümanlık için faydalıdır. Cevap: Buradaki çeşitli sosyal hizmetlere girmeniz Müslümanlık için faydalıdır. Ama burada bu hizmetlere girerkenki ana mantığınız şey olacak.Ama burada bu hizmetlere girerkenki ana mantığınız şey olacak. Yani ben bu partinin amaçlarına uygun bir çalışma yapacağım.Yani ben bu partinin amaçlarına uygun bir çalışma yapacağım. Bu partinin fikirlerini benimsiyorum da ben bunun içine ondan girdim falan gibi duygu, Bu partinin fikirlerini benimsiyorum da ben bunun içine ondan girdim falan gibi duygu, kendi Müslümanlığından fedakârlıkla, kendi fikrini bırakıp bir başka fikre girmek değil. kendi Müslümanlığından fedakârlıkla, kendi fikrini bırakıp bir başka fikre girmek değil.

Yani ben burada İslâm'ı temsil edeceğim. Ben bu adamlara İslâm'ı anlatacağım.Yani ben burada İslâm'ı temsil edeceğim. Ben bu adamlara İslâm'ı anlatacağım. Ben bu adamların İslâm'a uygun işler yapmasında onlara karşı nasihat imkânı bulacağım.Ben bu adamların İslâm'a uygun işler yapmasında onlara karşı nasihat imkânı bulacağım. Ben onların içinde olduğum zaman müslümanlara faydalı birtakım işleri yapmalarını sağlayacağım derseBen onların içinde olduğum zaman müslümanlara faydalı birtakım işleri yapmalarını sağlayacağım derse o zaman bu hizmete girmesi mecburi de olur. Girsin ve tereddüt etmesin, çalışsın diye mecbur bile olur. o zaman bu hizmete girmesi mecburi de olur. Girsin ve tereddüt etmesin, çalışsın diye mecbur bile olur.

Soru: Tedbir takdiri bozar mı, bir örnekle açıklar mısınız? Soru: Tedbir takdiri bozar mı, bir örnekle açıklar mısınız?

Cevap: Tedbir takdiri bozmaz, yani Allahu Teâlâ;Cevap: Tedbir takdiri bozmaz, yani Allahu Teâlâ; El'abdü yüdebbir.El'abdü yüdebbir. Kul tedbirini alır. Allah ne lütfetmişse, kader ne ise o öyle olur.Kul tedbirini alır. Allah ne lütfetmişse, kader ne ise o öyle olur. Yani sen ilaç yaparsın, hastayı tedavi etmeye çalışırsın,Yani sen ilaç yaparsın, hastayı tedavi etmeye çalışırsın, ameliyat edersin ama kader onun ölmesini yazmışsa ölür. Yani tedbir takdiri bozamaz. ameliyat edersin ama kader onun ölmesini yazmışsa ölür. Yani tedbir takdiri bozamaz. Yalnız Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem Efendimiz'in hadîs-i şerîfi vardır: Yalnız Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem Efendimiz'in hadîs-i şerîfi vardır:

ed-Duâü yeruddü'l-kadâ'e ba'de en-yübreme. ed-Duâü yeruddü'l-kadâ'e ba'de en-yübreme.

Dua; Allah'ın kaza ve kaderini kötüleşmekten döndürür. Gelene fayda verir, gelmesini engeller.Dua; Allah'ın kaza ve kaderini kötüleşmekten döndürür. Gelene fayda verir, gelmesini engeller. Gelmiş olanın kalkmasına, o belanın gitmesine yardımcı olur. Bu da neden? Gelmiş olanın kalkmasına, o belanın gitmesine yardımcı olur.

Bu da neden?

Duayı Allah'a yapıyorsun, Allah yapıyor yine. Yani kaderin sahibi olan Allah'a dua ediyorsun.Duayı Allah'a yapıyorsun, Allah yapıyor yine. Yani kaderin sahibi olan Allah'a dua ediyorsun. Allah dilerse yapıyor. Ama Allah her duayı kabul eder mi? Allah dilerse yapıyor.

Ama Allah her duayı kabul eder mi?

Allahu Teâlâ hazretleri, bazen kulun istediğini aynen verir.Allahu Teâlâ hazretleri, bazen kulun istediğini aynen verir. Bazen kulun istediğini vermez de ondan âlâsını verir.Bazen kulun istediğini vermez de ondan âlâsını verir. Sen iyisini istedim sanıyorsun, o iyi değil de ben sana daha iyisini vereyim der. Daha iyisini verir.Sen iyisini istedim sanıyorsun, o iyi değil de ben sana daha iyisini vereyim der. Daha iyisini verir. Bazen de en iyisi olaraktan âhirette verir. Bazen de en iyisi olaraktan âhirette verir.

Sen bunları istedin ama ben sana âhirette öyle mükâfat vereceğim.Sen bunları istedin ama ben sana âhirette öyle mükâfat vereceğim. İyi ki âhirette vermişsin, diyeceksin diye âhirette verir. Ve sen bir şey istersin. İyi ki âhirette vermişsin, diyeceksin diye âhirette verir. Ve sen bir şey istersin. "Yâ Rabbi, işte bu çocuğum yaşasın, ölmesin." E, ölecektir. Kaderde vardır."Yâ Rabbi, işte bu çocuğum yaşasın, ölmesin." E, ölecektir. Kaderde vardır. Senin bu duan boşa gitmez. Âhirette Allah ona mükâfat verir. Senin bu duan boşa gitmez. Âhirette Allah ona mükâfat verir.

Şunu demek istiyorum.Şunu demek istiyorum. Sen tedbiri almakla vazifelisin, kul olarak tedbirini alacaksın, her türlü tedbiri yapacaksın.Sen tedbiri almakla vazifelisin, kul olarak tedbirini alacaksın, her türlü tedbiri yapacaksın. Ama Allah'ın hükmü neyse o olur. Tedbir tesir edemez. Allah'ın senin için yazdığını değiştiremez.Ama Allah'ın hükmü neyse o olur. Tedbir tesir edemez. Allah'ın senin için yazdığını değiştiremez. Ama dua tesir eder. Çünkü Peygamber Efendimiz böyle buyuruyor: Ama dua tesir eder. Çünkü Peygamber Efendimiz böyle buyuruyor:

ed-Duâü yeruddü'l-kadâ'e ba'de en-yübreme. ed-Duâü yeruddü'l-kadâ'e ba'de en-yübreme.

Onun için böyle istersin.Onun için böyle istersin. Sabah, akşam dua edersin; namazların arkasından, seher vakitlerinde,Sabah, akşam dua edersin; namazların arkasından, seher vakitlerinde, duaların kabul olduğu zamanlarda dualar edersin.duaların kabul olduğu zamanlarda dualar edersin. Allahu Teâlâ hazretleri, kendi lütfuyla, keremiyle dualarını kabul eder.Allahu Teâlâ hazretleri, kendi lütfuyla, keremiyle dualarını kabul eder. O takdirini, takdîr-i takvîmde değiştirip o pozisyonu farklı bir hâle getirir. O takdirini, takdîr-i takvîmde değiştirip o pozisyonu farklı bir hâle getirir.

Soru: İşyeri açabilmekten, ev alabilmekten bahsettiniz.Soru: İşyeri açabilmekten, ev alabilmekten bahsettiniz. Bunların yapılabilmesi için bankalardan kredi alınca belli bir miktar faiz ödemek gerekiyor.Bunların yapılabilmesi için bankalardan kredi alınca belli bir miktar faiz ödemek gerekiyor. Bu faizden bahseder misiniz? Bu faizden bahseder misiniz?

Cevap: Bu faizin hakkında fakihlere, müftülere sorduk.Cevap: Bu faizin hakkında fakihlere, müftülere sorduk. Gayrimüslim ülkesinden müslümanın gayrimüslime olan muamelesine buna müsaade ediyorlar.Gayrimüslim ülkesinden müslümanın gayrimüslime olan muamelesine buna müsaade ediyorlar. Bizim Hanefi fıkhında bu böyledir. Bundan istifade edersiniz.Bizim Hanefi fıkhında bu böyledir. Bundan istifade edersiniz. Zaten bu faiz ancak enflasyonu karşılıyor.Zaten bu faiz ancak enflasyonu karşılıyor. Esas itibariyle enflasyonun altındaki faiz faiz değildir diye de içtihat vardır.Esas itibariyle enflasyonun altındaki faiz faiz değildir diye de içtihat vardır. Binâenaleyh, sizin lehinize ise o işyerini açarsınız, o evi alırsınız.Binâenaleyh, sizin lehinize ise o işyerini açarsınız, o evi alırsınız. Bu faizi İsveç'te sizinle İsveç hükümeti arasındaki bu faizin size bir zararı yoktur. Müsaade vardır. Bu faizi İsveç'te sizinle İsveç hükümeti arasındaki bu faizin size bir zararı yoktur. Müsaade vardır.

Soru: Burada hayvanları keserken önceden beyninden vurarak yatırıyorlar.Soru: Burada hayvanları keserken önceden beyninden vurarak yatırıyorlar. Hayvan yarı baygın hâle geliyor. Ve canı çıkmıyor. Hayvan yarı baygın hâle geliyor. Ve canı çıkmıyor. Hayvan yarı canlıyken veya yarı baygın hâldeyken kesmek câiz midir? Hayvan yarı canlıyken veya yarı baygın hâldeyken kesmek câiz midir?

Evet, canı çıkmadığı zaman caizdir. Mühim olan canlı olmasıdır. Evet, canı çıkmadığı zaman caizdir. Mühim olan canlı olmasıdır. Canlı olduğu zaman kesilir de kanı damlayarak akarsa o zaman kesilen hayvan helal olur, yenilebilir. Canlı olduğu zaman kesilir de kanı damlayarak akarsa o zaman kesilen hayvan helal olur, yenilebilir. Hıristiyanın kestiği yenilir, muhterem kardeşlerim. Hıristiyanın kestiği yenilir, muhterem kardeşlerim. Ehl-i kitap deniliyor hıristiyanlara.Ehl-i kitap deniliyor hıristiyanlara. Ehl-i kitabın kestiğini müslüman yiyebilir; çünkü o puta kesmiyor.Ehl-i kitabın kestiğini müslüman yiyebilir; çünkü o puta kesmiyor. Netice itibarıyla Allah'a inanıyor.Netice itibarıyla Allah'a inanıyor. Bir çeşit sakat inanıyor ama dinimiz müsaade etmiş. Ehli kitabın kestiği; Bir çeşit sakat inanıyor ama dinimiz müsaade etmiş. Ehli kitabın kestiği;

Ve ta'âmü'llezîne ûtû'l-kitâbe hıllün leküm ve ta'âmüküm hıllün lehüm. Ve ta'âmü'llezîne ûtû'l-kitâbe hıllün leküm ve ta'âmüküm hıllün lehüm.

Böyle bir âyet-i kerîme var, burada müsaade ediyor. Kesmelerine de müsaade ediyor.Böyle bir âyet-i kerîme var, burada müsaade ediyor. Kesmelerine de müsaade ediyor. Putperestin put adına kestiği kurban yenilemez.Putperestin put adına kestiği kurban yenilemez. Putperestin Allah adını anmadan kestiği kurban yenilemez. Ehl-i kitabın kestiği yenilebilir.Putperestin Allah adını anmadan kestiği kurban yenilemez. Ehl-i kitabın kestiği yenilebilir. Hayvanın kafasına bir şey vurup da elektrik şokuna tutup da bayıltıp canlı iken kesildiği zaman et helaldir. Hayvanın kafasına bir şey vurup da elektrik şokuna tutup da bayıltıp canlı iken kesildiği zaman et helaldir.

Şimdi bu ülkelerde kesimlerin nasıl yapıldığını incelerseniz.Şimdi bu ülkelerde kesimlerin nasıl yapıldığını incelerseniz. Yani ne yapıyorlar, işte yazıyor, başına bir şey vuruyor. Bayıltıyor ama canı çıkmıyor. Kesiliyor diyor.Yani ne yapıyorlar, işte yazıyor, başına bir şey vuruyor. Bayıltıyor ama canı çıkmıyor. Kesiliyor diyor. Tamam, işlem böyleyse o zaman siz yiyebilirsiniz, alırsınız. Tamam, işlem böyleyse o zaman siz yiyebilirsiniz, alırsınız. Besmele çekersiniz, pişirirsiniz, yersiniz. Eğer et haram et değilse, yani domuz eti değilse yenilebilir. Besmele çekersiniz, pişirirsiniz, yersiniz. Eğer et haram et değilse, yani domuz eti değilse yenilebilir.

Eğer bu joplamada veya iğnelemede neyse, neyin nesiyse kafasına tokmak mı vuruluyor,Eğer bu joplamada veya iğnelemede neyse, neyin nesiyse kafasına tokmak mı vuruluyor, iğne mi batırılıyor; hayvan ölürse,… kesilmeden ölen hayvan murdardır.iğne mi batırılıyor; hayvan ölürse,… kesilmeden ölen hayvan murdardır. Boğularak ölen, kesilmeden ölen, herhangi bir şekilde hastalıktan ölen, kanı akmadan ölen hayvan murdardır.Boğularak ölen, kesilmeden ölen, herhangi bir şekilde hastalıktan ölen, kanı akmadan ölen hayvan murdardır. O yenmez. Yani öyle oluyorsa onun o zaman yenilmemesi lazım. O yenmez. Yani öyle oluyorsa onun o zaman yenilmemesi lazım. Tabii, müslüman esas itibarıyla şüpheliden de kaçar. Şüpheliden kaçmak da takvadır, veradır.Tabii, müslüman esas itibarıyla şüpheliden de kaçar. Şüpheliden kaçmak da takvadır, veradır. Şüpheliden kaçar. Kesimlerinizi helal kesim yapmaya gayret edin.Şüpheliden kaçar.

Kesimlerinizi helal kesim yapmaya gayret edin.
Nasıl olur bu? Benim dediğim gibi,Nasıl olur bu? Benim dediğim gibi, bir çiftlik evine sahip olursanız orada istediğiniz gibi kesersiniz iş biter, hiçbir şey kalmaz.bir çiftlik evine sahip olursanız orada istediğiniz gibi kesersiniz iş biter, hiçbir şey kalmaz. Tavuğu da kesersiniz, koyunu da kesersiniz. Onun için çalışırsınız. Tavuğu da kesersiniz, koyunu da kesersiniz. Onun için çalışırsınız.

Şimdi makine kesme meselesinde de makineyiŞimdi makine kesme meselesinde de makineyi hiç çalıştırmadan Allah'ın adı anıldığı zaman ondan sonrakiler olur.hiç çalıştırmadan Allah'ın adı anıldığı zaman ondan sonrakiler olur. Bu şey değildir, yani bu kadar incesini araştırmakla vazifeli değil.Bu şey değildir, yani bu kadar incesini araştırmakla vazifeli değil. Yani İslâmî bakımdan genel şeyi incelerseniz. Mezbahada kesiliyor, şöyle oluyor. Yani İslâmî bakımdan genel şeyi incelerseniz. Mezbahada kesiliyor, şöyle oluyor. Umumiyetle şudur.Umumiyetle şudur. Mesela Türkiye'de de acaba kesen adam komünist mi, Et Balık Kurumu'ndaki adam dinsiz mi? Mesela Türkiye'de de acaba kesen adam komünist mi, Et Balık Kurumu'ndaki adam dinsiz mi?

O kadarına ulaşmak mümkün değildir. Adam salamura zeytin yemiyor. O kadarına ulaşmak mümkün değildir. Adam salamura zeytin yemiyor. Niye yemiyorsun?Niye yemiyorsun? Bu esas olmaz yani.Bu esas olmaz yani. Yıkarsın, düşmemiştir inşallah. Genellikle düşmüyor daYıkarsın, düşmemiştir inşallah. Genellikle düşmüyor da yani olmuyor da diyemez insan ama bu gibi şeyler makuldür deniliyor,yani olmuyor da diyemez insan ama bu gibi şeyler makuldür deniliyor, yani müslüman bunlardan sorumlu tutulamaz bir de. yani müslüman bunlardan sorumlu tutulamaz bir de.

Genel olarak ölçersin, kesim yapılıyor. Genel olarak bilgiler şu, tamam.Genel olarak ölçersin, kesim yapılıyor. Genel olarak bilgiler şu, tamam. Acaba adam kesim yaparken o gün bunalımda mıydı, inançlı mıydı, inançsız mıydı? Acaba adam kesim yaparken o gün bunalımda mıydı, inançlı mıydı, inançsız mıydı?

Adam genel olarak inançlı. Et Balık Kurumu'nda genellikle besmeleyle kesiliyor.Adam genel olarak inançlı. Et Balık Kurumu'nda genellikle besmeleyle kesiliyor. Biz sorduk. Bütün şubelere, şeylere tamam. Alırız.Biz sorduk. Bütün şubelere, şeylere tamam. Alırız. İhtiyaten de hocamız şey derdi yani. Burada nedir, İslâm'ın ana gayesi? İhtiyaten de hocamız şey derdi yani. Burada nedir, İslâm'ın ana gayesi?

Kesilen putlar namına adak adanıp, kurban kesiliyordu yani. Kesilen putlar namına adak adanıp, kurban kesiliyordu yani. Lat'ın, Uzza'nın, Buda'nın bilmem nenin adına kurban kesersen,Lat'ın, Uzza'nın, Buda'nın bilmem nenin adına kurban kesersen, Sen Allah'tan gayrıya kesilmiş olduğu içinSen Allah'tan gayrıya kesilmiş olduğu için o hayvanın eti pırıl pırıl olsa dahi tertemiz olsa bile murdar oluyordu. o hayvanın eti pırıl pırıl olsa dahi tertemiz olsa bile murdar oluyordu.

Ama şimdi esas itibariyle bu mezbahâların çalışma sistemleri hâlka et sağlamaktırAma şimdi esas itibariyle bu mezbahâların çalışma sistemleri hâlka et sağlamaktır ve esas itibariyle bu şeylere dikkat de ediliyor Türkiye'de.ve esas itibariyle bu şeylere dikkat de ediliyor Türkiye'de. Hatta Yahudiler de kendi hahamlarını gönderiyorlar onlar da dikkat ediyorlar.Hatta Yahudiler de kendi hahamlarını gönderiyorlar onlar da dikkat ediyorlar. Sanırım, Hristiyanlar da kendi ülkelerinde etlerin üzerinde böyle bir usulle kesilmesi hususundaSanırım, Hristiyanlar da kendi ülkelerinde etlerin üzerinde böyle bir usulle kesilmesi hususunda az çok papazlarla, mezbahâlarındaki adamlarına az çok temennileri vardır.az çok papazlarla, mezbahâlarındaki adamlarına az çok temennileri vardır. Böyle olsun falan diyorlardır. Böyle olsun falan diyorlardır. Adam acaba gerçekten ehl-i kitap mı, acaba hangi felsefeyi okudu benimsedi, acaba hangi okuldan mezun oldu? Adam acaba gerçekten ehl-i kitap mı, acaba hangi felsefeyi okudu benimsedi, acaba hangi okuldan mezun oldu?

O kadarına karışamayız biz. O kadarı bizim için mecburi değildir. O kadarına karışamayız biz. O kadarı bizim için mecburi değildir. Evet, bu şeyin cevabı bizim Danimarka'nın o şeyi yapabilirler. Evet, bu şeyin cevabı bizim Danimarka'nın o şeyi yapabilirler.

Şimdi İslâm'da murdar diye bir malzeme, pis bir malzeme istihâle ile,Şimdi İslâm'da murdar diye bir malzeme, pis bir malzeme istihâle ile, yani başka bir hâle dönüşme başka bir madde hâline gelmekle temiz olur.yani başka bir hâle dönüşme başka bir madde hâline gelmekle temiz olur. Şimdi şarap haramdır, şarabı alırsan kimyevi muameleden geçiripŞimdi şarap haramdır, şarabı alırsan kimyevi muameleden geçirip o küpün şarabını sirke yaparsan helal olur. Çünkü şaraptı, o hâlden geçti, sirke hâline döndü.o küpün şarabını sirke yaparsan helal olur. Çünkü şaraptı, o hâlden geçti, sirke hâline döndü. İstihâle deniliyor buna.İstihâle deniliyor buna. Yani bir madde hâl değiştirirse hâl değil de kimyevi bünye değiştirirseYani bir madde hâl değiştirirse hâl değil de kimyevi bünye değiştirirse o zaman başka bir madde olduğu hâle geldiği için câiz olur. Müsaade olur istihâleden dolayı. o zaman başka bir madde olduğu hâle geldiği için câiz olur. Müsaade olur istihâleden dolayı.

Sanıyorum yönetim; hayvanın kulağı, kemiği, derisi atılıyor. Bir yerde kaynatılıyor.Sanıyorum yönetim; hayvanın kulağı, kemiği, derisi atılıyor. Bir yerde kaynatılıyor. Bir işlemden geçiyor. O da ayrı bir kimyevi madde olarak bu tarafa geçiyor.Bir işlemden geçiyor. O da ayrı bir kimyevi madde olarak bu tarafa geçiyor. Sanıyorum o da istihâle gurubuna girer. Sanıyorum o da istihâle gurubuna girer.

Soru: Hanımlar cemaatle namaz kılabilir mi? Cevap: Yazılı kısımları tamamlayalım.Soru: Hanımlar cemaatle namaz kılabilir mi?

Cevap: Yazılı kısımları tamamlayalım.
Hanımlar cemaatle namaz kılabilir. Bir tanesi imame olur ön tarafa, imam değil, imame.Hanımlar cemaatle namaz kılabilir. Bir tanesi imame olur ön tarafa, imam değil, imame. Öyle geçmez, aynı hizada durur yani.Öyle geçmez, aynı hizada durur yani. Hanımların imamlık yapmalarında erkekler gibi öne geçmesi yoktur, aynı hizada dururlar.Hanımların imamlık yapmalarında erkekler gibi öne geçmesi yoktur, aynı hizada dururlar. Şimdi bir yaşlı hanım teyze veya hoca hanım öne geçer, beraberce namaz kılabilirler.Şimdi bir yaşlı hanım teyze veya hoca hanım öne geçer, beraberce namaz kılabilirler. Mümkün, kendi aralarında cemaatle namaz kılabilirler. Mümkün, kendi aralarında cemaatle namaz kılabilirler.

Soru: İyi bir müslüman olmak için neler yapmalı? Soru: İyi bir müslüman olmak için neler yapmalı?

Cevap: İyi bir müslüman olmak için İslâm'ı iyi öğrenmek şarttır. Cevap: İyi bir müslüman olmak için İslâm'ı iyi öğrenmek şarttır. Doğru kitaplardan, doğru kaynaklardan, doğru hocalardan,Doğru kitaplardan, doğru kaynaklardan, doğru hocalardan, doğru öğrenip bu bilgisini ihlâs ile yani temiz bir niyetle uygulamak lazımdır.doğru öğrenip bu bilgisini ihlâs ile yani temiz bir niyetle uygulamak lazımdır. İnsan İslâm'ı öğrenir de ihlaslı olarak uygularsa, İnne'llezîne âmenû ve amilu's-sâlihât,İnsan İslâm'ı öğrenir de ihlaslı olarak uygularsa, İnne'llezîne âmenû ve amilu's-sâlihât, Allah'ın emrini yerine getirmiş olur. O zaman iyi bir müslüman olur. Allah'ın emrini yerine getirmiş olur. O zaman iyi bir müslüman olur.

Soru: Şeyh efendiler alim midir? Cevap: Bu adamına göredir.Soru: Şeyh efendiler alim midir?

Cevap: Bu adamına göredir.
Yani alimse alimdir, cahilse cahildir. Hakikaten şeyhse gerçekten alimdir. Yani alimse alimdir, cahilse cahildir. Hakikaten şeyhse gerçekten alimdir. Çünkü hakikaten şey olursa bir insan yani mânevî bakımdan Allah'ın desteklediği,Çünkü hakikaten şey olursa bir insan yani mânevî bakımdan Allah'ın desteklediği, mübarek bir insan hâline gelirse o zaman Allah bilmediğini öğretir. mübarek bir insan hâline gelirse o zaman Allah bilmediğini öğretir.

Bir insan ama o seviyeye gelememişse, hakikisi olamamışsa o zaman cahilse cahildir.Bir insan ama o seviyeye gelememişse, hakikisi olamamışsa o zaman cahilse cahildir. Abuk sabuk şeyler söyler, saçma sapan işler yapar. O zaman kendisi de sapıtır.Abuk sabuk şeyler söyler, saçma sapan işler yapar. O zaman kendisi de sapıtır. Kendisine bağlı olanları da yoldan kaydırmış olur.Kendisine bağlı olanları da yoldan kaydırmış olur. Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem Buhârî'de olan bir hadîs-i şerîfte buyuruyor ki:Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem Buhârî'de olan bir hadîs-i şerîfte buyuruyor ki: Allah insanlara ilim verdikten sonra çekip onların kafalarından almaz, gönüllerinden almaz.Allah insanlara ilim verdikten sonra çekip onların kafalarından almaz, gönüllerinden almaz. Alim insanları alır, geriye cahilleri kalır. Alim kalmaz, cahil insanlar öne çıkarlar. Alim insanları alır, geriye cahilleri kalır.

Alim kalmaz, cahil insanlar öne çıkarlar.
Cahillere halk gider mesele sorar. Onlar da kendi kafalarından ilim olmadan cevap verirler.Cahillere halk gider mesele sorar. Onlar da kendi kafalarından ilim olmadan cevap verirler. Kendi kafalarından hani biz işkembeden sallamak diyoruz alay olsun diye, işkembeden atar;Kendi kafalarından hani biz işkembeden sallamak diyoruz alay olsun diye, işkembeden atar; böyle yalan yanlış şey söyler. Hem dâl hem mudill olur yani. böyle yalan yanlış şey söyler.

Hem dâl hem mudill olur yani.
Hem kendi sapıtmış olur hem de başkalarını sapıtır.Hem kendi sapıtmış olur hem de başkalarını sapıtır. Bunlara uyanlar da sorumluluktan kurtulamazlar. Bunlara uyanlar da sorumluluktan kurtulamazlar. Hem o adam sorumlu olacak âhirette hem de uyan iyi yere uysaydı, hem de o da sorumlu olacaktır. Hem o adam sorumlu olacak âhirette hem de uyan iyi yere uysaydı, hem de o da sorumlu olacaktır. Onun için insanın bilgili olması çok önemlidir. Ona dikkat etmek lazım. Onun için insanın bilgili olması çok önemlidir. Ona dikkat etmek lazım.

Şimdi bana Kütahya'da birisi anlattı, kendi hayatından bir hadise.Şimdi bana Kütahya'da birisi anlattı, kendi hayatından bir hadise. Şeyhine bağlandıktan sonra şeriata aykırı bir hareketini görmüş. Demiş ki: Efendim hadîs-i şerîf var. Şeyhine bağlandıktan sonra şeriata aykırı bir hareketini görmüş. Demiş ki: Efendim hadîs-i şerîf var.

Dinimizde bu şöyle, niye böyle yapıyorsun? Var ama olsun. Sen böyle yap.Dinimizde bu şöyle, niye böyle yapıyorsun?

Var ama olsun. Sen böyle yap.
Allah Allah, ilk başta uyanmadım diyor. İkinci bir sefer, bir başka şeyini görmüş.Allah Allah, ilk başta uyanmadım diyor. İkinci bir sefer, bir başka şeyini görmüş. Efendim dinimizde bu mesele böyle değil, sen niye böyle yapıyorsun? Efendim dinimizde bu mesele böyle değil, sen niye böyle yapıyorsun? Öyledir; ama sen denileni yap, aldırma. Yine anlamadım diyor. Öyledir; ama sen denileni yap, aldırma. Yine anlamadım diyor.

Üç sefer böyle oldu diyor, anlamadım diyor. Sonra bir gece rüya gördüm diyor. Üç sefer böyle oldu diyor, anlamadım diyor. Sonra bir gece rüya gördüm diyor. Bizim tekkemizde yangın çıkmış diyor. Onun bağlı olduğu, o adamın tekkesinde. Yangın çıkmış. Bizim tekkemizde yangın çıkmış diyor. Onun bağlı olduğu, o adamın tekkesinde. Yangın çıkmış. Bu da yangını söndüreceğim diye kova aramaya, su aramaya,Bu da yangını söndüreceğim diye kova aramaya, su aramaya, böyle sokakta koştururken Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem Efendimiz ile karşılaşmışlar. böyle sokakta koştururken Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem Efendimiz ile karşılaşmışlar.

Nefes nefeseyim diyor, ya Resûlallah dedim diyor. Tekkemiz yanıyor.Nefes nefeseyim diyor, ya Resûlallah dedim diyor. Tekkemiz yanıyor. Yangın çıktı tekkemizde dedim, diyor. Peygamber Efendimiz böyle esefle bakmış ona. Yangın çıktı tekkemizde dedim, diyor. Peygamber Efendimiz böyle esefle bakmış ona. Bizim öyle bir tekkemiz yok, demiş. Ha o zaman anladım diyor. Demek ki bu adamda iş yok diyor. Bizim öyle bir tekkemiz yok, demiş.

Ha o zaman anladım diyor. Demek ki bu adamda iş yok diyor.
Araştırdım diyor, o adamın el aldığı şahsa gitmiş. O şahsın yanına gitmiş. Araştırdım diyor, o adamın el aldığı şahsa gitmiş. O şahsın yanına gitmiş. Efendim ben böyle bir rüya gördüm. Doğru evladım, demiş.Efendim ben böyle bir rüya gördüm. Doğru evladım, demiş. Ben ona el vermiştim, vazife vermiştim ama sonra beni de dinlemedi, sapıttı.Ben ona el vermiştim, vazife vermiştim ama sonra beni de dinlemedi, sapıttı. Ben de onu tard ettim tarikattan. O demiş merdud bir insandır, mahrum bir insandır.Ben de onu tard ettim tarikattan. O demiş merdud bir insandır, mahrum bir insandır. Böyle hayırsız, bereketsiz bir insandır demiş.Böyle hayırsız, bereketsiz bir insandır demiş. Yani bir insan böyle liyakati olmadığı hâlde, hakkı ve haddi olmadığı hâldeYani bir insan böyle liyakati olmadığı hâlde, hakkı ve haddi olmadığı hâlde bazı insanlar böyle çıkıyorlar bir şeye ele geçiriyorlar. bazı insanlar böyle çıkıyorlar bir şeye ele geçiriyorlar.

Tabii, onlar hem kendileri çok büyük tehlikede.Tabii, onlar hem kendileri çok büyük tehlikede. Hocamız derdi ki rahmetullahi aleyh: Kendi kendine şeyhlik yapmaya kalkmak mecnunluktur,Hocamız derdi ki rahmetullahi aleyh: Kendi kendine şeyhlik yapmaya kalkmak mecnunluktur, divaneliktir, deliliktir; ancak görevlendirilmiş olmak müstesna derdi. Deliliktir derdi yani. divaneliktir, deliliktir; ancak görevlendirilmiş olmak müstesna derdi. Deliliktir derdi yani.

Çünkü âhiretini mahvediyor. Sen nasıl yaparsın?Çünkü âhiretini mahvediyor. Sen nasıl yaparsın? Bu kadar insanı abuk sabuk şeylerle oyalıyorsun, aldatıyorsun. Yalan yanlış şeyler öğretiyorsun. Bu kadar insanı abuk sabuk şeylerle oyalıyorsun, aldatıyorsun. Yalan yanlış şeyler öğretiyorsun. Onun için o cezayı bulacaktır; Onun için o cezayı bulacaktır; yalnız onlara uyanlar da böyle yalan yanlış yerlere uyanlar da cezasını çekerler. yalnız onlara uyanlar da böyle yalan yanlış yerlere uyanlar da cezasını çekerler.

Cehenneme girmeden münakaşa edecekler. Sen saptırdın bizi.Cehenneme girmeden münakaşa edecekler. Sen saptırdın bizi. Sen olmasaydın biz şöyle olacaktık diyecekler ama hepsi cehenneme gireceklerdir. Sen olmasaydın biz şöyle olacaktık diyecekler ama hepsi cehenneme gireceklerdir.

Çünkü gözünü açması lazım. Hakkı bilmesi lazım.Çünkü gözünü açması lazım. Hakkı bilmesi lazım. Şimdi şeyhim diye birisi çıkmış bir yerde: Sabah namazını kılmanıza lüzum yok.Şimdi şeyhim diye birisi çıkmış bir yerde: Sabah namazını kılmanıza lüzum yok. Allah'la ben konuştum diyormuş. Eşek kafalı, senin Allah'ın emrini kaldırmaya hakkın var mı? Allah'la ben konuştum diyormuş. Eşek kafalı, senin Allah'ın emrini kaldırmaya hakkın var mı?

Sabah namazına gerek yok, diyormuş. Kadın erkek bir arada şey yapıyormuş vesaire falan.Sabah namazına gerek yok, diyormuş. Kadın erkek bir arada şey yapıyormuş vesaire falan. Artık onun palavrasına bakılmaz. Kırklar meclise gidiyormuş, evliyâ divanında bulunuyormuş. Artık onun palavrasına bakılmaz. Kırklar meclise gidiyormuş, evliyâ divanında bulunuyormuş.

Evliya divanında sağ tarafta şunlar şu elbiselerini giyiyorlarmış, oturuyorlarmış.Evliya divanında sağ tarafta şunlar şu elbiselerini giyiyorlarmış, oturuyorlarmış. Sol tarafta bunlar bu elbiseleri giyiyorlarmış. Başlarında şık kukuletalar varmış, bu takkeler varmış. Sol tarafta bunlar bu elbiseleri giyiyorlarmış. Başlarında şık kukuletalar varmış, bu takkeler varmış.

Bunlar palavra. Palavra çünkü Allah'ın emrini inkâr ediyor.Bunlar palavra. Palavra çünkü Allah'ın emrini inkâr ediyor. Sapık, onun için anladığı zaman işaretinden, ha tamam,Sapık, onun için anladığı zaman işaretinden, ha tamam, ben yanlış yere bağlanmışım deyip kendisini toparlaması lazım. ben yanlış yere bağlanmışım deyip kendisini toparlaması lazım.

Soru: Bir insana sadece lâ ilâhe illallah dediği için müslüman denir mi? Soru: Bir insana sadece lâ ilâhe illallah dediği için müslüman denir mi?

Cevap: Evet. La ilahe illallah diyen kimseye, Allah'tan başka ilah yok diyen insana,Cevap: Evet. La ilahe illallah diyen kimseye, Allah'tan başka ilah yok diyen insana, Peygamber Efendimiz'i de peygamber kabul ederse lâ ilâhe illallah,Peygamber Efendimiz'i de peygamber kabul ederse lâ ilâhe illallah, Muhammedün Resûlullah'sız kabul olmaz. La ilahe illallah diyecek, Muhammedün Resûlullah diyecek. Muhammedün Resûlullah'sız kabul olmaz. La ilahe illallah diyecek, Muhammedün Resûlullah diyecek.

"Muhammedün Resûlullah'ı kabul etmiyorum." Sen daha müslüman olamadın."Muhammedün Resûlullah'ı kabul etmiyorum." Sen daha müslüman olamadın. La ilahe illallah demek yetmez. Resûlullah'a tâbi olacak. La ilahe illallah demek yetmez. Resûlullah'a tâbi olacak. Bizim devir, devre Resûlullah'ın zamanıdır, devresidir. Onu söylemeden olmaz.Bizim devir, devre Resûlullah'ın zamanıdır, devresidir. Onu söylemeden olmaz. La ilahe illallah, Muhammedün Rasulullah diyen bir insan müslüman olur. La ilahe illallah, Muhammedün Rasulullah diyen bir insan müslüman olur.

Namaz kılmıyor, oruç tutmuyor, kusurlu, başı açık, vesaire; onları düzeltir inşaallah.Namaz kılmıyor, oruç tutmuyor, kusurlu, başı açık, vesaire; onları düzeltir inşaallah. Kusuru kadar cehennemde yanar. Kömür gibi olur, cayır cayır yanar; sonra cennete gider.Kusuru kadar cehennemde yanar. Kömür gibi olur, cayır cayır yanar; sonra cennete gider. Kusur cehennemde yanmamak için de güzel müslüman olmaya gayret etsin. Kusur cehennemde yanmamak için de güzel müslüman olmaya gayret etsin.

Soru: Namaz kılınmayan bir evde yemek içmek olur mu, müslüman olduğu hâlde? Soru: Namaz kılınmayan bir evde yemek içmek olur mu, müslüman olduğu hâlde?

Cevap: Tabii, kazancının tamamı haram olduğu bilinen bir insanın evinde yemek yemek doğru olmaz.Cevap: Tabii, kazancının tamamı haram olduğu bilinen bir insanın evinde yemek yemek doğru olmaz. Adam hırsız, ondan kazanıyor. O evde yemek yenmez. Ama bir mesleği var.Adam hırsız, ondan kazanıyor. O evde yemek yenmez. Ama bir mesleği var. Helal bir mesleği var; ama belki haram da karışır. Helal bir mesleği var; ama belki haram da karışır. Tamam, haram onun vebalidir, sen misafir olarak gitmişsin. İkramını vesairesini alabilirsin.Tamam, haram onun vebalidir, sen misafir olarak gitmişsin. İkramını vesairesini alabilirsin. Çünkü esas itibariyle helalden kazanıyor. Haramdan kusuru varsa o onundur. Çünkü esas itibariyle helalden kazanıyor. Haramdan kusuru varsa o onundur.

Bir fıkra anlatırlar: Akşemsettin'le Fatih sofraya oturmuşlar. Bir sahandan yemek yiyorlarmış.Bir fıkra anlatırlar: Akşemsettin'le Fatih sofraya oturmuşlar. Bir sahandan yemek yiyorlarmış. O her zaman nasihat edermiş Akşemsettin Fatih'e: Evladım bak, haram yeme. Dikkat et.O her zaman nasihat edermiş Akşemsettin Fatih'e: Evladım bak, haram yeme. Dikkat et. Beytülmal senin elinin altında ama sen yine de haram yememeye dikkat et.Beytülmal senin elinin altında ama sen yine de haram yememeye dikkat et. Haram yiyorsun bak, dikkat et falan dermiş. Fatih Sultan Mehmed yemek yerken bir gün böyle demiş ki: Haram yiyorsun bak, dikkat et falan dermiş. Fatih Sultan Mehmed yemek yerken bir gün böyle demiş ki: Hocam, şimdi yakalandın. Bak sen de benimle beraber aynı sahandan yemek yiyorsun. Sen de haram yedin. Hocam, şimdi yakalandın. Bak sen de benimle beraber aynı sahandan yemek yiyorsun. Sen de haram yedin.

Akşemseddin demiş ki: Evladım, senin tarafında haram vardı. Sen haram yiyordun.Akşemseddin demiş ki: Evladım, senin tarafında haram vardı. Sen haram yiyordun. Benim tarafımda helal vardı, ben helal yiyordum demiş. Susmuş, bir şey diyememiş tabii.Benim tarafımda helal vardı, ben helal yiyordum demiş. Susmuş, bir şey diyememiş tabii. İşte başka yere bakarken sahanı hop çevirmiş, 180 derece. İşte başka yere bakarken sahanı hop çevirmiş, 180 derece.

Şöyle çevirmiş, biraz yemek yedikten sonra: Hocam, yakalandın artık demiş. Şöyle çevirmiş, biraz yemek yedikten sonra: Hocam, yakalandın artık demiş. Tamam, şimdi senin de haram yediğin anlaşıldı. Niye demiş? Tamam, şimdi senin de haram yediğin anlaşıldı. Niye demiş?

E, ben sen başka tarafa bakarken sahanı çevirdim. Benim önüm senin önüne geldi. E, ben sen başka tarafa bakarken sahanı çevirdim. Benim önüm senin önüne geldi. Senin önün benim tarafıma geldi. O zaman sen de haram yedin. Yok, evladım demiş.Senin önün benim tarafıma geldi. O zaman sen de haram yedin. Yok, evladım demiş. Senin önünde haramları yemişsin, yemişsin, bitmişti.Senin önünde haramları yemişsin, yemişsin, bitmişti. Ben de benim önümdeki helalleri yemiş, yemiştim, bitmişti.Ben de benim önümdeki helalleri yemiş, yemiştim, bitmişti. Döndürünce benim önüme helal geldi, senin önüne haram geldi demiş. Tabii, bu şakadan maksat ne? Döndürünce benim önüme helal geldi, senin önüne haram geldi demiş.

Tabii, bu şakadan maksat ne?

Yani ben senin evine gelmişim, sofrana oturmuşum. Sen padişahsın.Yani ben senin evine gelmişim, sofrana oturmuşum. Sen padişahsın. Namazlı niyazlı müslüman bir insansın. Namazlı niyazlı müslüman bir insansın. Vebal senindir, ben misafir olarak tabii sen esas itibariyle helalden kazanıyorsun.Vebal senindir, ben misafir olarak tabii sen esas itibariyle helalden kazanıyorsun. Benim yediğim helaldir. Sen Allah'a kendin haram şey yaparsan hesabını kendin vereceksin demek yani. Benim yediğim helaldir. Sen Allah'a kendin haram şey yaparsan hesabını kendin vereceksin demek yani.

Yani fıkra bu ama işin aslı budur. Ama bir insanın yiyeceği haramdan kazandığı bilinirse yemeği yenmez. Yani fıkra bu ama işin aslı budur. Ama bir insanın yiyeceği haramdan kazandığı bilinirse yemeği yenmez.

Soru: Kadınların çalışması haram mı helal mi?Soru: Kadınların çalışması haram mı helal mi? Eğer kocasının geliri karşılıyorsa kadının çalışması gerekir miEğer kocasının geliri karşılıyorsa kadının çalışması gerekir mi ve de çalışmanın helal yönleri ve haramı yönleri nelerdir? ve de çalışmanın helal yönleri ve haramı yönleri nelerdir?

Cevap: Kadın çalışabilir. İslâm'da kadın çalışmıştır. Cevap: Kadın çalışabilir. İslâm'da kadın çalışmıştır. Ticaret yapmıştır Hz Hatice validemiz, kervan işletmiştir. Ticaret yapmıştır Hz Hatice validemiz, kervan işletmiştir. Peygamber Efendimiz'i kervanın başında Suriye'ye göndermiştir. Kadın çalışabilir, ticarethanesi olabilir.Peygamber Efendimiz'i kervanın başında Suriye'ye göndermiştir. Kadın çalışabilir, ticarethanesi olabilir. Tarlada çalışabilir, vesairede çalışabilir.Tarlada çalışabilir, vesairede çalışabilir. Tabii, burada ölçü kadının İslâmî fıkhının dışına ayak basmamasıdır,Tabii, burada ölçü kadının İslâmî fıkhının dışına ayak basmamasıdır, haram bir durum, haram bir şey yapmamasıdır. Haram nedir? haram bir durum, haram bir şey yapmamasıdır.

Haram nedir?

Mesela bir kadın, bir erkekle bir odada kendisine mahrem olmayan bir erkekle bir odada kalamaz.Mesela bir kadın, bir erkekle bir odada kendisine mahrem olmayan bir erkekle bir odada kalamaz. Bir odada kalarak çalışıyorsa olmaz. Neden? Yasak.Bir odada kalarak çalışıyorsa olmaz.

Neden?

Yasak.
Peygamber Efendimiz'e şey yapmış, demişler ki: Peygamber Efendimiz'e şey yapmış, demişler ki: Ya Resûlallah, ya kocasının erkek kardeşiyle kalabilir mi bir odada? Demiş ki erkek kardeş ölümdür. Ya Resûlallah, ya kocasının erkek kardeşiyle kalabilir mi bir odada? Demiş ki erkek kardeş ölümdür. Yani bir hatalı bir şey işleseler mahvolur yani. Çok daha fena olur. Onun için olmaz. Yani bir hatalı bir şey işleseler mahvolur yani. Çok daha fena olur.

Onun için olmaz.
Mahremi olmayan bir kimseyle kapalı bir mekânda, kapalı bir odada beraber duramaz.Mahremi olmayan bir kimseyle kapalı bir mekânda, kapalı bir odada beraber duramaz. Esas itibarıyla bu böyledir. Haram işte çalışamaz. Haram malzeme yapmak, satmak falan gibi.Esas itibarıyla bu böyledir. Haram işte çalışamaz. Haram malzeme yapmak, satmak falan gibi. Ama normal yollarla çalışabilir. Terzilik yapabilir, yasak değildir.Ama normal yollarla çalışabilir.

Terzilik yapabilir, yasak değildir.
Kocasının geliri karşılıyorsa da karşılamıyorsa da isterse çalışabilir. Oya örer, terzilik yapar.Kocasının geliri karşılıyorsa da karşılamıyorsa da isterse çalışabilir. Oya örer, terzilik yapar. Yemek pişirir falanca filanca yapar. Olabilir. Bunun manisi yoktur. Yemek pişirir falanca filanca yapar. Olabilir. Bunun manisi yoktur.

Kadının çalışması gerekir mi, bu bir sorudur. Bazıları ısrarla diyor ki gerekir.Kadının çalışması gerekir mi, bu bir sorudur. Bazıları ısrarla diyor ki gerekir. Gerekmez, ille kadının çalışması gerekmez; çünkü kadının evde ev hanımlığı da bir çalışmadır.Gerekmez, ille kadının çalışması gerekmez; çünkü kadının evde ev hanımlığı da bir çalışmadır. Çocuğunun yetişmesi, evine bakması, evini sıcak bir yuva hâline getirmesi de az bir iş değil, mesaidir. Çocuğunun yetişmesi, evine bakması, evini sıcak bir yuva hâline getirmesi de az bir iş değil, mesaidir. Dışarıda çalışan kadına haksızlık yapılıyor. Hem dışarıda çalışıyor hem geliyor ev hanımlığı yapıyor.Dışarıda çalışan kadına haksızlık yapılıyor. Hem dışarıda çalışıyor hem geliyor ev hanımlığı yapıyor. Çifte mesai yapıyor. Yazık değil mi? O orada evinde çalışır, çoluk çocuğuna bakabilir. Çifte mesai yapıyor. Yazık değil mi? O orada evinde çalışır, çoluk çocuğuna bakabilir.

Binâenaleyh, bana sorulursa, çalışmasa evde dursa daha iyi olur.Binâenaleyh, bana sorulursa, çalışmasa evde dursa daha iyi olur. Dışarıda çalıştığı zaman namahremler ile muhatap olma durumu vardır. Konuşma durumu vardır.Dışarıda çalıştığı zaman namahremler ile muhatap olma durumu vardır. Konuşma durumu vardır. Ben hatırlıyorum. Teknik üniversitenin muhasebesinde Ben hatırlıyorum. Teknik üniversitenin muhasebesinde çok tonton, çok iyi, çok müslüman, namazlı, bir başörtülü bir kimse vardı. Allah rahmet eylesin.çok tonton, çok iyi, çok müslüman, namazlı, bir başörtülü bir kimse vardı. Allah rahmet eylesin. Ve başında da o büronun, çok müslüman bir amcamız vardı. Allah ona da rahmet eylesin.Ve başında da o büronun, çok müslüman bir amcamız vardı. Allah ona da rahmet eylesin. Benim abimler de oraya gidip geliyorlardı. Ama muzip insanlar vardı.Benim abimler de oraya gidip geliyorlardı. Ama muzip insanlar vardı. Aynı odanın böyle büyük bir sürü masa var. Aynı odanın böyle büyük bir sürü masa var.

Çok muzip insanlar vardı, takılırlardı bu kadıncağıza.Çok muzip insanlar vardı, takılırlardı bu kadıncağıza. Başörtülü kadıncağıza, ille onun yüzünü kızartacak, onu mahcup edecek, Başörtülü kadıncağıza, ille onun yüzünü kızartacak, onu mahcup edecek, aman aman bilmem ne dedirtecek öyle bir laflar söyler, bir şeyler yaparlardı. Zor oluyor yani. aman aman bilmem ne dedirtecek öyle bir laflar söyler, bir şeyler yaparlardı. Zor oluyor yani. Bir kadın, bir erkeklerle aynı yerde zor oluyor. Ben tavsiye etmem. Bir kadın, bir erkeklerle aynı yerde zor oluyor. Ben tavsiye etmem. Yani mümkünse çalışmamasını tavsiye ederim. Yani mümkünse çalışmamasını tavsiye ederim.

Çalışacaksa evinde bir iş kurmaya çalışsın kendine. Çalışacaksa evinde bir iş kurmaya çalışsın kendine. Hani çiçek yapıyorlar, sepet yapıyorlar, boncuk yapıyorlar. Örgü örüyor, lif açıyorlar.Hani çiçek yapıyorlar, sepet yapıyorlar, boncuk yapıyorlar. Örgü örüyor, lif açıyorlar. Bir şey çekiyorlar. Halktan birtakım işler alıyorlar falan.Bir şey çekiyorlar. Halktan birtakım işler alıyorlar falan. Böyle şeylerle mümkün olduğu kadar namahremler ile birlikte olmayacak bir iş bulmalarını tavsiye ederim. Böyle şeylerle mümkün olduğu kadar namahremler ile birlikte olmayacak bir iş bulmalarını tavsiye ederim.

Hepinize teşekkür ederim. Allah hepinizden razı olsun.Hepinize teşekkür ederim. Allah hepinizden razı olsun. Allah büyüklerimizin şefaatine cümlemizi nâil eylesin. es-Selâmu aleyküm ve rahmetullah. Allah büyüklerimizin şefaatine cümlemizi nâil eylesin.

es-Selâmu aleyküm ve rahmetullah.

Konuşma Hakkında
Tema 1
Tema 2