Namaz Vakitleri

19 Cemâziye'l-Evvel 1446
21 Kasım 2024
İmsak
06:22
Güneş
07:51
Öğle
12:55
İkindi
15:26
Akşam
17:49
Yatsı
19:13
Detaylı Arama

Cenâb-ı Hakk'ın Dünya ve Ahiret İlişkisine Bakışı

Prof. Dr. Mahmud Es'ad COŞAN

Açıklama

Hocamız, Gönül dostumuz, Mürebbi'miz Prof. Dr. Mahmud Es’ad COŞAN’ın yurtdışında bulunduğu zamanlarda, özellikle 7 Mayıs 1997 günü Türkiye’den ayrıldıktan sonra gurbet ellerde; Avustralya, Almanya, İsveç, İngiltere, Hollanda, ABD ve farklı ülkelerde yapmış oldukları sohbetlerdir.

Avustralya’da sabah ve yatsı namazından sonra, çeşitli camilerde yaptıkları hadis ve tefsir sohbetleri, İsveç’te son Ramazan ayı boyunca yaptıkları konuşmalar, aile eğitim toplantılarında yaptıkları konuşmalar ve konferanslardan oluşmaktadır.

Bu konuşmalar, Ak-Radyo’da “Gurbet Sohbetleri” adı altında yayımlanmıştır.

Cenâb-ı Hakk'ın Dünya ve Ahiret İlişkisine Bakışı

Prof. Dr. Mahmud Es'ad COŞAN

Açıklama

Hocamız, Gönül dostumuz, Mürebbi'miz Prof. Dr. Mahmud Es’ad COŞAN’ın yurtdışında bulunduğu zamanlarda, özellikle 7 Mayıs 1997 günü Türkiye’den ayrıldıktan sonra gurbet ellerde; Avustralya, Almanya, İsveç, İngiltere, Hollanda, ABD ve farklı ülkelerde yapmış oldukları sohbetlerdir.

Avustralya’da sabah ve yatsı namazından sonra, çeşitli camilerde yaptıkları hadis ve tefsir sohbetleri, İsveç’te son Ramazan ayı boyunca yaptıkları konuşmalar, aile eğitim toplantılarında yaptıkları konuşmalar ve konferanslardan oluşmaktadır.

Bu konuşmalar, Ak-Radyo’da “Gurbet Sohbetleri” adı altında yayımlanmıştır.

Konuşma Metni

Bismillâhirrahmânirrahîm.Bismillâhirrahmânirrahîm.

İbn Asâkir kaydetmiş bu hadîs-i şerîfi.


İbn Asâkir kaydetmiş bu hadîs-i şerîfi.
Ebû Hüreyre radıyallahu anh râvisi.Ebû Hüreyre radıyallahu anh râvisi. Peygamber Efendimiz’den o duymuş, naklediyor.Peygamber Efendimiz’den o duymuş, naklediyor.

Peygamber Efendimiz buyuruyor ki;


Peygamber Efendimiz buyuruyor ki;


İnna’llâhe azze ve celle. “Çok azîz ve celîl olan


İnna’llâhe azze ve celle. “Çok azîz ve celîl olan
Allahu Teâlâ hazretleri.”Allahu Teâlâ hazretleri.” Halaka’d-dünyâ. “Dünyayı yarattı.”Halaka’d-dünyâ. “Dünyayı yarattı.” “Yarattığı zamandan beri.”“Yarattığı zamandan beri.” Fe lem yenzur ileyhâ. “Dünyaya nazar eylemedi.”Fe lem yenzur ileyhâ. “Dünyaya nazar eylemedi.” Cenâb-ı Hakk her şeyi görücüdür.Cenâb-ı Hakk her şeyi görücüdür. Bimâ ta’melûne basîr.Bimâ ta’melûne basîr. Her şeyi görür, her şeyi bilir.Her şeyi görür, her şeyi bilir. “Allah dünyaya bakmadı.” demekten murat,“Allah dünyaya bakmadı.” demekten murat, “Rahmet nazarıyla, severek nazar eylemedi.” demek.“Rahmet nazarıyla, severek nazar eylemedi.” demek. Dünyanın kıymeti yok. Allah dünyayı sevmiyor.Dünyanın kıymeti yok. Allah dünyayı sevmiyor. Ba’dü. O yarattığı zamandan beri...Ba’dü. O yarattığı zamandan beri... “Dünyayı yarattı ama nazar eylemedi, nazar buyurmadı,“Dünyayı yarattı ama nazar eylemedi, nazar buyurmadı, teveccüh nazarıyla nazar buyurmadı Cenâb-ı Hakk dünyaya.”teveccüh nazarıyla nazar buyurmadı Cenâb-ı Hakk dünyaya.” İllâ bi mekâne’l-müteabbidîne minhâ.İllâ bi mekâne’l-müteabbidîne minhâ. “Ancak içinde âbid kullarının ibadet ettikleri“Ancak içinde âbid kullarının ibadet ettikleri mekânlar hariç.”mekânlar hariç.”

Allah oraları seviyor.


Allah oraları seviyor.
İbadet yerlerini, kulların ibadet için toplandığı yerleri seviyor,İbadet yerlerini, kulların ibadet için toplandığı yerleri seviyor, oraya rahmet nazarıyla nazar ediyor.oraya rahmet nazarıyla nazar ediyor. Ama başka bir yere sevgi gözüyle, değer vererek,Ama başka bir yere sevgi gözüyle, değer vererek, rahmet nazarıyla bakıp teveccüh eylemiyor.rahmet nazarıyla bakıp teveccüh eylemiyor.

Ve leyse bi nâzırin ileyhâ ilâ yevmi yünfehu fi’s-sûr.


Ve leyse bi nâzırin ileyhâ ilâ yevmi yünfehu fi’s-sûr.
“Sûr’a üfürüleceği zamana kadar da yine öyle“Sûr’a üfürüleceği zamana kadar da yine öyle dünyaya rahmet nazarıyla bakacak değildir.”dünyaya rahmet nazarıyla bakacak değildir.” Sûr’a üfürülme neyin alametidir?Sûr’a üfürülme neyin alametidir? “Kıyametin kopması” alametidir.“Kıyametin kopması” alametidir. İsrafil aleyhisselam sûr’a üfürdüğü zaman kıyamet kopmaya başlayacaktır.İsrafil aleyhisselam sûr’a üfürdüğü zaman kıyamet kopmaya başlayacaktır. “Dünyanın yaratıldığı zamandan, kıyametin kopacağı zamana kadar,“Dünyanın yaratıldığı zamandan, kıyametin kopacağı zamana kadar, Allahu Teâlâ hazretleri teveccüh nazarıyla dünyaya nazar eylememiştir.Allahu Teâlâ hazretleri teveccüh nazarıyla dünyaya nazar eylememiştir. Dünyanın kıymeti olmadığından, sevimli bir tarafı olmadığından, değeri olmadığından...Dünyanın kıymeti olmadığından, sevimli bir tarafı olmadığından, değeri olmadığından... Ama ibadet yerleri müstesna; oraları seviyor.Ama ibadet yerleri müstesna; oraları seviyor. Mekke, Mescid-i Haram, Kâbe-i Müşerrefe,Mekke, Mescid-i Haram, Kâbe-i Müşerrefe, Medine-i Münevvere, Kuds-ü Şerîf, Mescid-i Aksâ,Medine-i Münevvere, Kuds-ü Şerîf, Mescid-i Aksâ, mescitler, ibadet yerleri hariç.”mescitler, ibadet yerleri hariç.” Kendisine tabi ibadet edilen yerler,Kendisine tabi ibadet edilen yerler, putlara ibadet edilen yerler değil.putlara ibadet edilen yerler değil.

Ve ye’zenü fî helâkihâ makten bihâ.


Ve ye’zenü fî helâkihâ makten bihâ.
“Ona olan kızgınlığından dolayı,“Ona olan kızgınlığından dolayı, onun helâkine de izin verecektir.”onun helâkine de izin verecektir.” Dünyayı sevmediğinden Cenâb-ı Hakk,Dünyayı sevmediğinden Cenâb-ı Hakk, kıyamet kopup da dünyanın mahvolmasına da izin verecektir.kıyamet kopup da dünyanın mahvolmasına da izin verecektir. Çünkü bu dünya, kulları Cenâb-ı Hakk’ın yolundanÇünkü bu dünya, kulları Cenâb-ı Hakk’ın yolundan aldatıyor, alıkoyuyor, saptırıyor.aldatıyor, alıkoyuyor, saptırıyor. Dünyayı seviyorlar, Allah’ın yolunda gitmiyorlar,Dünyayı seviyorlar, Allah’ın yolunda gitmiyorlar, dünyalık için birbirlerine zulmediyorlar,dünyalık için birbirlerine zulmediyorlar, dünyalık için savaş ediyorlar,dünyalık için savaş ediyorlar, dünyalık için kalp kırıyorlar, neler yapıyorlar…dünyalık için kalp kırıyorlar, neler yapıyorlar… Onun için kızgınlığından, gazabından dolayıOnun için kızgınlığından, gazabından dolayı helâkını da emredecek, “Helâk olsun bu dünya! Helâk edin, ey meleklerim!”.helâkını da emredecek, “Helâk olsun bu dünya! Helâk edin, ey meleklerim!”. Ve kıyamet kopacak, dünya helâk olacak.Ve kıyamet kopacak, dünya helâk olacak.

Ve lem yû’sirhâ ale’l-âhireh.


Ve lem yû’sirhâ ale’l-âhireh.
“Ve Allah dünyayı âhirete, âhiretin yanında,“Ve Allah dünyayı âhirete, âhiretin yanında, karşısında değer vererek tercih de etmedi.”karşısında değer vererek tercih de etmedi.” Hiçbir zaman tercih etmedi ve etmeyecek.Hiçbir zaman tercih etmedi ve etmeyecek. Dünyanın bir değeri yok.Dünyanın bir değeri yok. Dünyanın Allah indinde bir hoş tarafı yok.Dünyanın Allah indinde bir hoş tarafı yok. O halde ne oluyor? O halde ne oluyor? Mü’min olan dünyaya aldanmaz.Mü’min olan dünyaya aldanmaz. Mü’min olan dünyaya kapılıp âhireti unutmaz.Mü’min olan dünyaya kapılıp âhireti unutmaz. Mü’min olan dünyayı tercih edip âhiretini mahvetmez.Mü’min olan dünyayı tercih edip âhiretini mahvetmez. Mü’min olan hubb u dünyaya kapılıp,Mü’min olan hubb u dünyaya kapılıp, hubb u sivâya kapılıp Allah sevgisinden mahrum kalmaz.hubb u sivâya kapılıp Allah sevgisinden mahrum kalmaz. Mü’min olan kalbine dünya sevgisini doldurup daMü’min olan kalbine dünya sevgisini doldurup da Allah’ın kızdığı bir kul durumuna kendisini düşürmez.Allah’ın kızdığı bir kul durumuna kendisini düşürmez. Dünyaya karşı zühd sahibi olur, metelik vermez, aldırmaz.Dünyaya karşı zühd sahibi olur, metelik vermez, aldırmaz. “Dünya geçici. Ne kıymeti var?” der, zühd sahibi olur.“Dünya geçici. Ne kıymeti var?” der, zühd sahibi olur. İbadetine bakar, âhiretini kazanmaya bakar,İbadetine bakar, âhiretini kazanmaya bakar, Allah’ın rızasını kazanmaya bakar.Allah’ın rızasını kazanmaya bakar.

Malı vermek gerekiyorsa Allah yolunda verir.


Malı vermek gerekiyorsa Allah yolunda verir.
Canı vermek gerekiyorsa Cenâb-ı Hakk’ın uğrundaCanı vermek gerekiyorsa Cenâb-ı Hakk’ın uğrunda fî sebîlillah canını feda eder, hayatına son verecek bir işefî sebîlillah canını feda eder, hayatına son verecek bir işe seve seve koyulur, aşk ile şevk ile cihada girer,seve seve koyulur, aşk ile şevk ile cihada girer, âşk ile şevk ile harp meydanına atılır,âşk ile şevk ile harp meydanına atılır, âşk ile şevk ile düşmanla çarpışır.âşk ile şevk ile düşmanla çarpışır. Allahu Teâlâ hazretleri bu gerçeği iyi anlayıp daAllahu Teâlâ hazretleri bu gerçeği iyi anlayıp da buradayken âhireti kazanmayı bizlere nasip eylesin.buradayken âhireti kazanmayı bizlere nasip eylesin. Tabi kolay değil.Tabi kolay değil. Çünkü dünya süslüdür, dünya süslenilmiştir, dünya bir tuzaktır;Çünkü dünya süslüdür, dünya süslenilmiştir, dünya bir tuzaktır; tuzağı bilmeyenler düşerler.tuzağı bilmeyenler düşerler. Aldatıcı bir tuzaktır ve başarılı bir baştan çıkartıcıdır dünya .Aldatıcı bir tuzaktır ve başarılı bir baştan çıkartıcıdır dünya . Çünkü Hz. Âdem atamızın zamanından bu zamana kadarÇünkü Hz. Âdem atamızın zamanından bu zamana kadar nice insanları baştan çıkarmayı başarmıştır.nice insanları baştan çıkarmayı başarmıştır. Hatta Hz. Âdem’in oğulları bile birbirleri ile kavga etmişlerdir.Hatta Hz. Âdem’in oğulları bile birbirleri ile kavga etmişlerdir. Birisi ötekisini öldürmüştür, katil olmuştur.Birisi ötekisini öldürmüştür, katil olmuştur.

Onun için bu acayip gerçeği,


Onun için bu acayip gerçeği,
ilk başta çok şaşırtıcı olan gerçeği iyi anlamamız lazım.ilk başta çok şaşırtıcı olan gerçeği iyi anlamamız lazım. Bunu sahabe-i kirâm anlamıştır, selef-i sâlihînimiz anlamıştır,Bunu sahabe-i kirâm anlamıştır, selef-i sâlihînimiz anlamıştır, hakiki ârif kullar anlamıştır.hakiki ârif kullar anlamıştır. Anlamayan; “Hadi ya, olur mu öyle şey?Anlamayan; “Hadi ya, olur mu öyle şey? Ben bu dünyaya bir defa geldim.Ben bu dünyaya bir defa geldim. Benim burada ne kadar mümkünse o kadarBenim burada ne kadar mümkünse o kadar zevk etmem, sefa sürmem lazım.” der,zevk etmem, sefa sürmem lazım.” der, “Şu ölümlü dünyada vur patlasın çal oynasın.” der,“Şu ölümlü dünyada vur patlasın çal oynasın.” der, “Ölmeden evvel ne yaparsam yapayım.” diye düşünür.“Ölmeden evvel ne yaparsam yapayım.” diye düşünür. Bu da bir hayat görüşü, bu da bir felsefe.Bu da bir hayat görüşü, bu da bir felsefe. Böyle düşünenler de var.Böyle düşünenler de var. “Ye iç, yan gel, keyfine bak” diyenler var.“Ye iç, yan gel, keyfine bak” diyenler var. “İçkiyi getir; çalsın sazlar oynasın kızlar” diyenler var.“İçkiyi getir; çalsın sazlar oynasın kızlar” diyenler var. Yok değil; bunlar da gerçek.Yok değil; bunlar da gerçek. Onları da ondan vazgeçiremiyorsun.Onları da ondan vazgeçiremiyorsun. “Bırak içkiyi!” Bırakamıyor.“Bırak içkiyi!” Bırakamıyor. “Gitme şu kadının peşine!” Bırakamıyor.“Gitme şu kadının peşine!” Bırakamıyor. “Yapma şu işi, kumarı bırak.” Bırakamıyor.“Yapma şu işi, kumarı bırak.” Bırakamıyor.

Onların da zevki var, onların da bir çeşit zevki var ve aldanıyorlar.


Onların da zevki var, onların da bir çeşit zevki var ve aldanıyorlar.
Birçok insan bu zevklere takılıyorBirçok insan bu zevklere takılıyor ve kendisini yenemiyor, kendisinin ona olan meylini yenemiyor.ve kendisini yenemiyor, kendisinin ona olan meylini yenemiyor. Bazısı da inanmadığı için; “hadi ya!” diyor,Bazısı da inanmadığı için; “hadi ya!” diyor, “İnsan öldükten sonra eline kemiği almış,“İnsan öldükten sonra eline kemiği almış, Peygamber Efendimiz’in karşısına geçmiş,Peygamber Efendimiz’in karşısına geçmiş, kemiği ufalamış: “Bu kemik böylekemiği ufalamış: “Bu kemik böyle kum olduktan sonra mı Allah bu kemiği diriltecek?” diyor.kum olduktan sonra mı Allah bu kemiği diriltecek?” diyor. Böyle inkâr edenler de var. Bu devirde de öyle.Böyle inkâr edenler de var. Bu devirde de öyle. Şu anda da bu İngilizlerin ağızlarını kurcalasan, konuşsan,Şu anda da bu İngilizlerin ağızlarını kurcalasan, konuşsan, Türkiye’deki Türkçe bilen kâfircikleri bir takip etsen,Türkiye’deki Türkçe bilen kâfircikleri bir takip etsen, gazeteleri, filmleri bir seyretsen,gazeteleri, filmleri bir seyretsen, bir dolmuşa binsen de bir arabesk mûsikî parçası dinlesenbir dolmuşa binsen de bir arabesk mûsikî parçası dinlesen aklın başından gider, neler neler, ne küfürler…aklın başından gider, neler neler, ne küfürler…

Kâfir durumuna düşüren ne kadar iman dışı laflar, saygısızlıklar,


Kâfir durumuna düşüren ne kadar iman dışı laflar, saygısızlıklar,
Cenâb-ı Hakk’a isyanlar, nice niceCenâb-ı Hakk’a isyanlar, nice nice günahlara alkış tutanlar, seve seve yapanlar...günahlara alkış tutanlar, seve seve yapanlar... Bir de yapmayanlara “yuh, enayi, yaşamasını bilmiyor,Bir de yapmayanlara “yuh, enayi, yaşamasını bilmiyor, hayattan kâm almasını bilmiyor.hayattan kâm almasını bilmiyor. Hâlbuki parası var, pulu var.” diye ayıplayanlar, tip tip insanlar var.Hâlbuki parası var, pulu var.” diye ayıplayanlar, tip tip insanlar var. Hepsini gördük, hepsinin içinde yaşadık.Hepsini gördük, hepsinin içinde yaşadık. Allah bizi İstanbul’a nasip etti,Allah bizi İstanbul’a nasip etti, İstanbul’da yetişmeyi nasip etti,İstanbul’da yetişmeyi nasip etti, İstanbul’da tahsil görmeyi nasip etti;İstanbul’da tahsil görmeyi nasip etti; İstanbul’da her çeşit adamı bulabilirsin;İstanbul’da her çeşit adamı bulabilirsin; kabadayısını, zorbasını, haydudunu,kabadayısını, zorbasını, haydudunu, kumarbazını, yankesicisini, züppesini, sosyetiğini,kumarbazını, yankesicisini, züppesini, sosyetiğini, çıtkırıldımını, her çeşidini görürsün.çıtkırıldımını, her çeşidini görürsün.

Kadıköy tarafında da oturduk, Fatih tarafında da oturduk;


Kadıköy tarafında da oturduk, Fatih tarafında da oturduk;
lüks semtlerini de biliyoruz, oranın boyalı insanlarını da biliyoruz,lüks semtlerini de biliyoruz, oranın boyalı insanlarını da biliyoruz, beri tarafın fukarasını da biliyoruz, gecekondu muhitini de biliyoruz; hepsini gördük.beri tarafın fukarasını da biliyoruz, gecekondu muhitini de biliyoruz; hepsini gördük. Amma işin doğrusu, bu dâr-ı dünya, bir fâni dünyadır.Amma işin doğrusu, bu dâr-ı dünya, bir fâni dünyadır. Bu dünyaya değer vermeye değmez.Bu dünyaya değer vermeye değmez. Gözünü aç, Allah’ın rızasını kazanmaya çalış,Gözünü aç, Allah’ın rızasını kazanmaya çalış, âhiretine hazırlan, cenneti elinden kaçırma.âhiretine hazırlan, cenneti elinden kaçırma. Doğrusu budur ama çok kimse cenneti kaçırıyor,Doğrusu budur ama çok kimse cenneti kaçırıyor, çok kimse güle oynaya cehenneme gidiyor.çok kimse güle oynaya cehenneme gidiyor. Allah bizi, çoluk çocuğumuzu ve sevdiklerimizi şaşırtmasın,Allah bizi, çoluk çocuğumuzu ve sevdiklerimizi şaşırtmasın, şaşıranları doğru yola sevk eylesin,şaşıranları doğru yola sevk eylesin, tevfîkini refik eylesin, hidayet ihsan eylesin.tevfîkini refik eylesin, hidayet ihsan eylesin. Allah’ın sevmediği bir şey bu ama insanlar seviyorlar.Allah’ın sevmediği bir şey bu ama insanlar seviyorlar. Çünkü dünya boyalı boyalı, aldatıyor.Çünkü dünya boyalı boyalı, aldatıyor.

Dünyayı eski şairler bir koca karıya benzetmişler.


Dünyayı eski şairler bir koca karıya benzetmişler.
Neden? Köhne dünya da ondan.Neden? Köhne dünya da ondan. Kaç bin seneden beri… Yaşlı dünya… Koca karı...Kaç bin seneden beri… Yaşlı dünya… Koca karı... Niye karıya benzetmişler?Niye karıya benzetmişler? Çünkü erkek mert olur, sözünde durur, kadın durmaz diye oradan karıya benzetmişler.Çünkü erkek mert olur, sözünde durur, kadın durmaz diye oradan karıya benzetmişler. Karı gibi yan çiziyor, yamuk işler yapıyor.Karı gibi yan çiziyor, yamuk işler yapıyor. Koca karıya benzetmişler.Koca karıya benzetmişler. Amma öyle bir boya çalmış ki yüzüne;Amma öyle bir boya çalmış ki yüzüne; pudraları sürmüş, üstüne allıkları sürmüş,pudraları sürmüş, üstüne allıkları sürmüş, gözünün etrafına kalemlerle boyamış,gözünün etrafına kalemlerle boyamış, kaşlarını boyamış, kirpiklerini kıvırmış, saçlarını taramış, giyinmiş, donanmış;kaşlarını boyamış, kirpiklerini kıvırmış, saçlarını taramış, giyinmiş, donanmış; uzaktan bakan bebek gibi görüyor,uzaktan bakan bebek gibi görüyor, "Aman şunun güzelliğine bak..." peşine takılıyor."Aman şunun güzelliğine bak..." peşine takılıyor. "Koca karı bu! Düşme bunun peşine!"Koca karı bu! Düşme bunun peşine! Kaç bin yıllık bu…Kaç bin yıllık bu… Sen bunun boyalı olduğuna bakma; bu bir yüzünü yıkadı mı, boyaları gitti miSen bunun boyalı olduğuna bakma; bu bir yüzünü yıkadı mı, boyaları gitti mi fettan, hilekâr, aldatıcı, boyalı,fettan, hilekâr, aldatıcı, boyalı, vefasız bir koca karı fahişeye benzetmişler.vefasız bir koca karı fahişeye benzetmişler. Çünkü vefası yok vefasız;Çünkü vefası yok vefasız; aldatıyor, ona gönül verenleri bırakıyor,aldatıyor, ona gönül verenleri bırakıyor, başkasını aldatıyor, kendisine bağlıyor, onu da bırakıyor.başkasını aldatıyor, kendisine bağlıyor, onu da bırakıyor.

Kime yâr oldu bu fâni dünya?


Kime yâr oldu bu fâni dünya?
Bu köhne dünya şimdiye kadar kime yâr olmuş?Bu köhne dünya şimdiye kadar kime yâr olmuş? Hiç kimseye yâr olmamış; yoldan çıkartmış, aldatmış,Hiç kimseye yâr olmamış; yoldan çıkartmış, aldatmış, ondan sonra yüzüstü bırakıp gitmiş.ondan sonra yüzüstü bırakıp gitmiş. "Ben senin için her türlü fedakârlığı yaptım, peşinden geldim.""Ben senin için her türlü fedakârlığı yaptım, peşinden geldim." Hiç aldırdığı yok.Hiç aldırdığı yok. Firavunlar, Nemrutlar, Karunlar...Firavunlar, Nemrutlar, Karunlar... Karun ki hazinelerinin kapılarının anahtarlarınıKarun ki hazinelerinin kapılarının anahtarlarını bir grup insan taşırmış, bir insan taşıyamazmış.bir grup insan taşırmış, bir insan taşıyamazmış. Hazineleri var; ne oldu?Hazineleri var; ne oldu?

Feḣasefnâ bihi vebidârihi-l-arda.


Feḣasefnâ bihi vebidârihi-l-arda.
Onu da, sarayını da Cenâb-ı Hak yerin dibine geçirdi.Onu da, sarayını da Cenâb-ı Hak yerin dibine geçirdi. Koca saray yerin dibine geçer mi?Koca saray yerin dibine geçer mi? Öyle bir geçer ki... İşte Gölcük;Öyle bir geçer ki... İşte Gölcük; deniz kenarında askerî masrafla yapılmışdeniz kenarında askerî masrafla yapılmış betonarme bina nasıl göçtü Apartmanlar?betonarme bina nasıl göçtü Apartmanlar? Nasıl suyun altına geçti?Nasıl suyun altına geçti? Suyun altında nasıl resimlerini görüyoruz?Suyun altında nasıl resimlerini görüyoruz? Şu sokak bu sokak diyor, levha suyun altında... Ne sokağı...Şu sokak bu sokak diyor, levha suyun altında... Ne sokağı... Nasıl geçti yerin altına?Nasıl geçti yerin altına?

Lût kavmini Cenâb-ı Hak nasıl helâk etti? Olur.


Lût kavmini Cenâb-ı Hak nasıl helâk etti? Olur.
Dünya hiç kimseye de vefa göstermemiştir,Dünya hiç kimseye de vefa göstermemiştir, herkesi de aldatmıştır, hâlâ da aldatıyor;herkesi de aldatmıştır, hâlâ da aldatıyor; hem de ihtiyar, amma boyalı olduğu içinhem de ihtiyar, amma boyalı olduğu için uzaktan bakan onu güzel, genç sanıyor.uzaktan bakan onu güzel, genç sanıyor. Genç değil, ihtiyar, buruşuk, köhne; amma aldatıyor.Genç değil, ihtiyar, buruşuk, köhne; amma aldatıyor.

İkinci hadîs-i şerîf:


İkinci hadîs-i şerîf:


İnna'llâhe azze ve celle kâle:


İnna'llâhe azze ve celle kâle:
"Çok aziz ve pek celil olan Allahu Teâlâ hazretleri buyurdu ki.""Çok aziz ve pek celil olan Allahu Teâlâ hazretleri buyurdu ki." diyor Peygamber Efendimiz.diyor Peygamber Efendimiz.

İnnâ enzelne'l-mâle li-ikâmi's-salâti ve îtâi'z-zekâti.


İnnâ enzelne'l-mâle li-ikâmi's-salâti ve îtâi'z-zekâti.
"Ben Azîmüşşan malı namazlar kılınsın,"Ben Azîmüşşan malı namazlar kılınsın, zekâtlar verilsin diye indirdim yeryüzüne."zekâtlar verilsin diye indirdim yeryüzüne." "İnsanlara malı ondan verdim."İnsanlara malı ondan verdim. Dinî görevler yapılsın diye verdim.Dinî görevler yapılsın diye verdim. Amma insanlar böyle yapmıyorlar,Amma insanlar böyle yapmıyorlar, malı yerine sarf etmiyorlar."malı yerine sarf etmiyorlar."

Velev kâne li'bni Âdeme vâdin.


Velev kâne li'bni Âdeme vâdin.
"Eğer şu âdemoğlu için bir vadi olsaydı...""Eğer şu âdemoğlu için bir vadi olsaydı..." Le-ehabbe en yekûne lehû sânin.Le-ehabbe en yekûne lehû sânin. "İkinci bir vadisi olmasını isterdi.""İkinci bir vadisi olmasını isterdi." Velev kâne lehû vâdiyâni.Velev kâne lehû vâdiyâni. "İki vadisi olsaydı...""İki vadisi olsaydı..." Le-ehabbe en yekûne 's-sâliseti.Le-ehabbe en yekûne 's-sâliseti. "Bunlara üçüncü bir vadinin eklenmesini isterdi, temenni ederdi.""Bunlara üçüncü bir vadinin eklenmesini isterdi, temenni ederdi." Ve lâ yemleu cevfe'bni Âdeme ille't-turâbu.Ve lâ yemleu cevfe'bni Âdeme ille't-turâbu. "Bu âdemoğlunun gözünü, içini, karnını"Bu âdemoğlunun gözünü, içini, karnını topraktan başka bir şey doyuramaz, dolduramaz."topraktan başka bir şey doyuramaz, dolduramaz." Çünkü bir vadisi olsa öteki vadiyi ister,Çünkü bir vadisi olsa öteki vadiyi ister, iki tane vadisi olsa üçüncüyü ister.iki tane vadisi olsa üçüncüyü ister. Başka bir hadîs-i şerîfe göre de;Başka bir hadîs-i şerîfe göre de; "Bir vadi dolusu altını olsa iki vadi dolusu altın ister." diye geçiyor."Bir vadi dolusu altını olsa iki vadi dolusu altın ister." diye geçiyor.

Tabi şöyle bir vadiyi düşünün;


Tabi şöyle bir vadiyi düşünün;
böyle akıp giden bir geniş nehir, vadi,böyle akıp giden bir geniş nehir, vadi, etrafı yeşillikleriyle, yamaçlarıyla uçsuz bucaksız uzayıp gidiyor.etrafı yeşillikleriyle, yamaçlarıyla uçsuz bucaksız uzayıp gidiyor. Arazi de demek olur.Arazi de demek olur. Başka bir hadis-i şerifte altın ile dolu iki vadisi olsa.Başka bir hadis-i şerifte altın ile dolu iki vadisi olsa. Lev kâne li'bni Âdeme vâdiyâni min zehebin.Lev kâne li'bni Âdeme vâdiyâni min zehebin. Altın ile dolu iki vadisi olsa;Altın ile dolu iki vadisi olsa; Lebteğâ ileyhime's-sâlise.Lebteğâ ileyhime's-sâlise. "Üçüncüyü biriktirmeye uğraşır.""Üçüncüyü biriktirmeye uğraşır." "Ve âdemoğlunun gözünü, gönlünü,"Ve âdemoğlunun gözünü, gönlünü, -cevfe'bni Âdem, cevf "iç" demek- içini…"-cevfe'bni Âdem, cevf "iç" demek- içini…" İlle't-turâb.İlle't-turâb. "Ancak toprak doldurur.""Ancak toprak doldurur." Gözünü ancak toprak doldurur. Gözü başka türlü doymaz.Gözünü ancak toprak doldurur. Gözü başka türlü doymaz. Ne kadar gelse, "daha gelsin" der.Ne kadar gelse, "daha gelsin" der.

Sümme yetûbu'llâhu alâ men tâbe.


Sümme yetûbu'llâhu alâ men tâbe.
"Allah dilediğine teveccüh buyurur."Allah dilediğine teveccüh buyurur. Allahu Teâlâ hazretleri dilediğine tevbe nasip eyler,Allahu Teâlâ hazretleri dilediğine tevbe nasip eyler, onu iyi kul eder."onu iyi kul eder." Yoksa ötekiler maldan mülkten uğraşırken vadeleri yeter,Yoksa ötekiler maldan mülkten uğraşırken vadeleri yeter, ömürleri biter, Azrail gelir canını alır, götürür.ömürleri biter, Azrail gelir canını alır, götürür. Tevbe nasip olmaz.Tevbe nasip olmaz. "O vadi senin bu vadi benim..."O vadi senin bu vadi benim... Kazanacağım da kazanacağım da kazanacağım…Kazanacağım da kazanacağım da kazanacağım… Biriktireceğim de biriktireceğim de biriktireceğim…Biriktireceğim de biriktireceğim de biriktireceğim… Altınlarımı odalara dolduracağım, anahtarlarını adamlarım taşıyacak..."Altınlarımı odalara dolduracağım, anahtarlarını adamlarım taşıyacak..." derken yerin dibine batar.derken yerin dibine batar. Ne yapmak lazım?Ne yapmak lazım? Aldanmamak lazım.Aldanmamak lazım. Görevleri yapmak lazım.Görevleri yapmak lazım.

Allahu Teâlâ hazretleri bu malı insanlara ibadet için ihsan etmiş.


Allahu Teâlâ hazretleri bu malı insanlara ibadet için ihsan etmiş.
Namazı kılsınlar, zekâtı versinler, hayrı hasenâtı yapsınlar,Namazı kılsınlar, zekâtı versinler, hayrı hasenâtı yapsınlar, Allah'a iyi kul olsunlar diye bu mal bir vasıtadır.Allah'a iyi kul olsunlar diye bu mal bir vasıtadır. Oyalayıcı bir oyuncak.Oyalayıcı bir oyuncak. Akıllı olan onu Allah yoluna sarf eder, akıllı olmayan biriktirmeye kalkar.Akıllı olan onu Allah yoluna sarf eder, akıllı olmayan biriktirmeye kalkar. Mal da yalan mülk de yalan.Mal da yalan mülk de yalan. İster apartman olsun, ister tarla olsun, ister para olsun,İster apartman olsun, ister tarla olsun, ister para olsun, ister altın gümüş olsun; hepsi yalan.ister altın gümüş olsun; hepsi yalan. Amma insanları oyalıyor.Amma insanları oyalıyor. Hadi var biraz da sen oyalan…Hadi var biraz da sen oyalan…

Mal sahibi mülk sahibi.


Mal sahibi mülk sahibi.

Hani bunun ilk sahibi?

Hani bunun ilk sahibi?

Mal da yalan mülk de yalan.

Mal da yalan mülk de yalan.

Var biraz da sen oyalan.

Var biraz da sen oyalan.


Yunus Emre kısaca söyleyivermiş.


Yunus Emre kısaca söyleyivermiş.
Mal da yalan mülk de yalan.Mal da yalan mülk de yalan. Yalan dünya…Yalan dünya… Evliyâullah ilahilerde az mı söylemiş;Evliyâullah ilahilerde az mı söylemiş; "Yalan dünyasın, yalan dünyasın, evliyâullahı alan dünyasın..." diye."Yalan dünyasın, yalan dünyasın, evliyâullahı alan dünyasın..." diye. Parayı Allah vermişseParayı Allah vermişse "Ben bu parayla ne vazife yapmalıyım?"Ben bu parayla ne vazife yapmalıyım? Âhiretime yarar neler yapabilirim?" diye insanın onu yapmaya çalışması lazım.Âhiretime yarar neler yapabilirim?" diye insanın onu yapmaya çalışması lazım.

Malla ne yapılır?


Malla ne yapılır?


Malla sadaka verilir.


Malla sadaka verilir.
Fakirlerin duası alınır.Fakirlerin duası alınır. Açlar doyurulur.Açlar doyurulur. Çıplaklar giydirilir.Çıplaklar giydirilir. Yetimler gözetilir.Yetimler gözetilir. Dullar gözetilir.Dullar gözetilir. Mektepler yapılır.Mektepler yapılır. Camiler yapılır.Camiler yapılır. Kur'an öğretecek yerler, dâru'l-Kur'anlar yapılır.Kur'an öğretecek yerler, dâru'l-Kur'anlar yapılır. Cihat yapılır.Cihat yapılır. Mal İslâm'ın yayılması uğruna harcanır, sarf edilir,Mal İslâm'ın yayılması uğruna harcanır, sarf edilir, silah alınır, asker tutulur, ordu kurulur, İslâm korunur.silah alınır, asker tutulur, ordu kurulur, İslâm korunur. Bunlara para sarf edilmediği zaman İslâm zayıf kalır, düşmanlar gelir,Bunlara para sarf edilmediği zaman İslâm zayıf kalır, düşmanlar gelir, İslâm ülkelerini istila ederler, Müslümanları esir ederler,İslâm ülkelerini istila ederler, Müslümanları esir ederler, kadınları kızları perişan ederler,kadınları kızları perişan ederler, evleri barkları yıkarlar,evleri barkları yıkarlar, adamlara işkence ederler,adamlara işkence ederler, iğdiş ederler, hadım ederler, kulağını keserler, burnunu keserler, her şeyi yaparlar.iğdiş ederler, hadım ederler, kulağını keserler, burnunu keserler, her şeyi yaparlar. Çünkü insafı yok, imanı yok.Çünkü insafı yok, imanı yok.

Allahu Teâlâ hazretleri hayırlı helal mal versin.


Allahu Teâlâ hazretleri hayırlı helal mal versin.
Malla yapılacak vazifeleri göstersin.Malla yapılacak vazifeleri göstersin. Gereken görevleri yapmayı nasip etsin.Gereken görevleri yapmayı nasip etsin. Rızasını kazanmayı, sevapları almayı nasip etsin.Rızasını kazanmayı, sevapları almayı nasip etsin. Vefatımızdan sonra da sevap kazanacak eserleri arkada bırakmayı nasip etsin.Vefatımızdan sonra da sevap kazanacak eserleri arkada bırakmayı nasip etsin. Hayır duayla anılmamızı nasip eylesin.Hayır duayla anılmamızı nasip eylesin. Cennetiyle cemâliyle cümlemizi müşerref eylesin.Cennetiyle cemâliyle cümlemizi müşerref eylesin.

Üçüncü hadîs-i şerîf:


Üçüncü hadîs-i şerîf:


İnna'llâhe teâlâ kâle:


İnna'llâhe teâlâ kâle:
Men intedebe hâricen fî sebîlî ğâziyenMen intedebe hâricen fî sebîlî ğâziyen ibtiğâe vechî ve tasdîka va'dîibtiğâe vechî ve tasdîka va'dî ve imânen bi-rusulî fe-hüve dâminun ala'llâhi azze ve celle immâve imânen bi-rusulî fe-hüve dâminun ala'llâhi azze ve celle immâ en yeteveffâhu fi'l-ceyşi bi-eyyi hatfinen yeteveffâhu fi'l-ceyşi bi-eyyi hatfin şâe fe-yudhiluhu'l-cennete ve immâ en yesîha fîşâe fe-yudhiluhu'l-cennete ve immâ en yesîha fî en yesîha fî damâni'llâhien yesîha fî damâni'llâhi ve in tâlet ğaybetuhû hattâ yerüddehu'llâhu ilâ ehlihîve in tâlet ğaybetuhû hattâ yerüddehu'llâhu ilâ ehlihî mea mâlin nâle min ecrin ve ğanîmetin.mea mâlin nâle min ecrin ve ğanîmetin.

Bu hadîs-i şerîf, Ebî Mâlik el-Eş'arî'den.


Bu hadîs-i şerîf, Ebî Mâlik el-Eş'arî'den.


Peygamber Efendimiz sallallahu aleyhi ve sellem cihadı övüyor.


Peygamber Efendimiz sallallahu aleyhi ve sellem cihadı övüyor.
Buyuruyor ki;Buyuruyor ki;

İnna'llâhe teâlâ kâle:


İnna'llâhe teâlâ kâle:
"Aziz, yüce Allah buyurdu ki;""Aziz, yüce Allah buyurdu ki;" Men intedebe hâricen fî sebîlî.Men intedebe hâricen fî sebîlî. "Bir kimse benim yolumda sevap kazanmaya niyet ederek"Bir kimse benim yolumda sevap kazanmaya niyet ederek evinden yurdundan çıkarsa..."evinden yurdundan çıkarsa..." İbtiğâe vechî.İbtiğâe vechî. "Benim teveccühümü kazanmayı, rızamı elde etmeyi düşünerek bunu yaparsa...""Benim teveccühümü kazanmayı, rızamı elde etmeyi düşünerek bunu yaparsa..." Ve tasdîka va'dî.Ve tasdîka va'dî. "Ve benim vaat ettiğim, 'Şehit olursan sana şu mükâfatları vereceğim.' diye"Ve benim vaat ettiğim, 'Şehit olursan sana şu mükâfatları vereceğim.' diye vaadim doğru olduğuna inanarak, onu tasdik ederek yaparsa..."vaadim doğru olduğuna inanarak, onu tasdik ederek yaparsa..." Ve imânen bi-rusulî.Ve imânen bi-rusulî. "Benim gönderdiğim peygamberlere inanarak"Benim gönderdiğim peygamberlere inanarak bu cihadı yaparsa, cihada çıkarsa…"bu cihadı yaparsa, cihada çıkarsa…" Fe-hüve dâminun ala'llâhi azze ve celle.Fe-hüve dâminun ala'llâhi azze ve celle. "Bu Allahu Teâlâ hazretlerinin kefâleti altındadır,"Bu Allahu Teâlâ hazretlerinin kefâleti altındadır, Cenâb-ı Hak buna muhakkak teminat vermiştir ki mükâfatlandıracak."Cenâb-ı Hak buna muhakkak teminat vermiştir ki mükâfatlandıracak."

Nasıl mükâfatlandıracak?


Nasıl mükâfatlandıracak?


İmmâ en yeteveffâhu fi'l-ceyşi bi-eyyi hatfin şâe.


İmmâ en yeteveffâhu fi'l-ceyşi bi-eyyi hatfin şâe.
"Ya ordudayken nasıl bir şekildeyse"Ya ordudayken nasıl bir şekildeyse ona ölümü nasip eder, böylece şehit olur…"ona ölümü nasip eder, böylece şehit olur…" Ya da gazâ yolunda giderse yine şehit olmak maksadıylaYa da gazâ yolunda giderse yine şehit olmak maksadıyla yolda bile yorulsa, hastalansa, ölse, ne şekilde olursa olsun öyle…yolda bile yorulsa, hastalansa, ölse, ne şekilde olursa olsun öyle… Fe-yudhiluhu'l-cennete.Fe-yudhiluhu'l-cennete. "Vefat ettirir, ondan sonra cennete sokar.""Vefat ettirir, ondan sonra cennete sokar." Ya böyle yapar, [ya] da;Ya böyle yapar, [ya] da; Ve immâ en yesîha fî damâni'llâhi.Ve immâ en yesîha fî damâni'llâhi. "Allahu Teâlâ hazretlerinin teminatı altında"Allahu Teâlâ hazretlerinin teminatı altında rahat bir şekilde rahatlığa erdirir."rahat bir şekilde rahatlığa erdirir." Ve in tâlet ğaybetuhû.Ve in tâlet ğaybetuhû. "Ülkesinden, evinden ayrılması çok zaman önce olmuş bile olsa"Ülkesinden, evinden ayrılması çok zaman önce olmuş bile olsa Allah'ın emniyeti, emaneti, kefâleti, himayesi altında Allah onu döndürür."Allah'ın emniyeti, emaneti, kefâleti, himayesi altında Allah onu döndürür." Hattâ yerüddehu'llâhu ilâ ehlihî.Hattâ yerüddehu'llâhu ilâ ehlihî. "Allah onu ailesine kavuşturur.""Allah onu ailesine kavuşturur." Mea mâlin. "Mal ile savaşmış, ganimet elde etmiş olarak..."Mea mâlin. "Mal ile savaşmış, ganimet elde etmiş olarak..." Nâle min ecrin ve ğanîmetin.Nâle min ecrin ve ğanîmetin. "Kazandığı malla, sevapla, ganimetle Allah ailesine döndürür.""Kazandığı malla, sevapla, ganimetle Allah ailesine döndürür."

İyi niyetle, Peygamber'in vaadine inanarak,


İyi niyetle, Peygamber'in vaadine inanarak,
Allah'ın vereceği mükâfatları düşünerek,Allah'ın vereceği mükâfatları düşünerek, Allah'ın rızasını kazanmak maksadıyla evinden çıkarsa bir insan,Allah'ın rızasını kazanmak maksadıyla evinden çıkarsa bir insan, şöyle de olsa böyle de olsa cennetlik, kazançlı;şöyle de olsa böyle de olsa cennetlik, kazançlı; ya ölürse Allah onu cennete sokar,ya ölürse Allah onu cennete sokar, ya dönerse malla, ganimetle ailesine kavuşur.ya dönerse malla, ganimetle ailesine kavuşur.

Onun için, ecdâdımız, mübarekler yakınlarıyla vedalaşmışlar


Onun için, ecdâdımız, mübarekler yakınlarıyla vedalaşmışlar
ve Allah'ın rızasını kazanmak için orduya katılmışlar, savaşmışlar.ve Allah'ın rızasını kazanmak için orduya katılmışlar, savaşmışlar. Orta Asyalardan başlamış, Alparslanlar'la Anadolu'ya gelmişler.Orta Asyalardan başlamış, Alparslanlar'la Anadolu'ya gelmişler. Oradan Süleyman Şahlar'la salların üstünde Gelibolu'dan geçmişler.Oradan Süleyman Şahlar'la salların üstünde Gelibolu'dan geçmişler. Ondan sonra Trakya'yı, Balkanlar'ı fethetmişler;Ondan sonra Trakya'yı, Balkanlar'ı fethetmişler; Bulgaristan, Yunanistan, Mora, Romanya fetholunmuş.Bulgaristan, Yunanistan, Mora, Romanya fetholunmuş. Kâfilelerle Tuna'yı geçmişler.Kâfilelerle Tuna'yı geçmişler. Belgrad'ı almışlar.Belgrad'ı almışlar. Bosna'yı, Hersek'i almışlar.Bosna'yı, Hersek'i almışlar. Bavyara'ya ulaşmışlar.Bavyara'ya ulaşmışlar. Avusturya'nın birçok yerlerini almışlar.Avusturya'nın birçok yerlerini almışlar. Macaristan ovalarında koşturmuşlar.Macaristan ovalarında koşturmuşlar. Almanya içlerine akınlar yapmışlar.Almanya içlerine akınlar yapmışlar. Polanya'nın güneyini zapt etmişler.Polanya'nın güneyini zapt etmişler. Romanya'dan Beserabya'dan, Beyaz Rusya'dan Ukrayna'yı almışlar.Romanya'dan Beserabya'dan, Beyaz Rusya'dan Ukrayna'yı almışlar. Kırım'ı kuşatmışlar, almışlar.Kırım'ı kuşatmışlar, almışlar. Karadeniz'i bir Müslüman denizi, gölü hâline getirmişler.Karadeniz'i bir Müslüman denizi, gölü hâline getirmişler. Ege'yi bir Müslüman gölü hâline getirmişler.Ege'yi bir Müslüman gölü hâline getirmişler. Cezayir'den ileri geçmişler.Cezayir'den ileri geçmişler. İtalya'dan bu tarafa düşman gemisi geçirtmemişler.İtalya'dan bu tarafa düşman gemisi geçirtmemişler. Allah rızası için çalışmışlar.Allah rızası için çalışmışlar.

Onlardan evvel de Araplar, Arap ırkından olan Müslümanlar


Onlardan evvel de Araplar, Arap ırkından olan Müslümanlar
Mısır'ı, Libya'yı, Tunus'u, Cezayir'i, İspanya'yı, Fransa'nın ortasını,Mısır'ı, Libya'yı, Tunus'u, Cezayir'i, İspanya'yı, Fransa'nın ortasını, İsviçre'nin dağlarını, Sicilya'yı, Malta'yı fethetmişler.İsviçre'nin dağlarını, Sicilya'yı, Malta'yı fethetmişler. Sicilya üç asır Müslüman kalmış.Sicilya üç asır Müslüman kalmış. Koca ada, bilmiyorum Kıbrıs mı büyük Sicilya adası mı büyük.Koca ada, bilmiyorum Kıbrıs mı büyük Sicilya adası mı büyük. Koskocaman ada uzun zaman Müslümanların elinde kalmış.Koskocaman ada uzun zaman Müslümanların elinde kalmış. Malta adası Müslümanların elinde kalmış.Malta adası Müslümanların elinde kalmış. Ege'deki bütün adalar, Girit adası vs. Müslümanların elinde.Ege'deki bütün adalar, Girit adası vs. Müslümanların elinde. Mora yarımadası, Dalmaçya sahilleri,Mora yarımadası, Dalmaçya sahilleri, Bosna Hersek, Dubrovnik vs. hep oraları [almışlar.]Bosna Hersek, Dubrovnik vs. hep oraları [almışlar.] İtalya'nın güneyinde Otranto kalesi, çizme şeklindekiİtalya'nın güneyinde Otranto kalesi, çizme şeklindeki yarımadanın ökçe kısmını almışlar.yarımadanın ökçe kısmını almışlar. Hep Allah rızası için...Hep Allah rızası için...

Çünkü Allah yolunda yola çıktığı zaman ziyan yok;


Çünkü Allah yolunda yola çıktığı zaman ziyan yok;
ya şehit olacak, cennete girecek, ya da malla, ganimetleya şehit olacak, cennete girecek, ya da malla, ganimetle yerine yurduna aradan seneler geçse de Allah döndürecek.yerine yurduna aradan seneler geçse de Allah döndürecek.

Müslümanlar Allah'ın dinine hizmeti bırakınca Allah da onlara yardımı bırakmış.


Müslümanlar Allah'ın dinine hizmeti bırakınca Allah da onlara yardımı bırakmış.
Allah'ın yolunda yürümeyi bırakınca,Allah'ın yolunda yürümeyi bırakınca, şeytanın yoluna girince Allah da onlara cezayı vermiş.şeytanın yoluna girince Allah da onlara cezayı vermiş. "Siz içki mi içersiniz?"Siz içki mi içersiniz? Siz şarap üzerine gazel mi yazarsınız?Siz şarap üzerine gazel mi yazarsınız? Siz Sadabâd eğlenceleri mi yaparsınız?Siz Sadabâd eğlenceleri mi yaparsınız? Kaplumbağaların üstlerine mumlar dikerek,Kaplumbağaların üstlerine mumlar dikerek, şarkıcıları ağaçların kenarlarına diplerine çekerek,şarkıcıları ağaçların kenarlarına diplerine çekerek, sazlar çalarak, hânendeler şarkı okuyarak,sazlar çalarak, hânendeler şarkı okuyarak, sâzendeler saz çalarak, köçekler oynayarak,sâzendeler saz çalarak, köçekler oynayarak, davullar çalarak eğlenceye mi dalarsınız?davullar çalarak eğlenceye mi dalarsınız? Ben sizin lale devrinizi bir döndüreyim de bir görünBen sizin lale devrinizi bir döndüreyim de bir görün bu eğlencelerin sonunun nasıl olduğunu!" diyebu eğlencelerin sonunun nasıl olduğunu!" diye bir döndürüverdi Cenâb-ı Hak;bir döndürüverdi Cenâb-ı Hak; milletin ne şarabın erguvan rengini düşünecek halleri kaldı,milletin ne şarabın erguvan rengini düşünecek halleri kaldı, ne de çengiyi çalgıyı...ne de çengiyi çalgıyı... Ama uzun asırlar zamanlar öyle zevk ü sefayla geçti.Ama uzun asırlar zamanlar öyle zevk ü sefayla geçti.

Gidelim serv-i revanım yürü Sadabâd'e.


Gidelim serv-i revanım yürü Sadabâd'e.
Ne demek serv-i revan? "Servi boylum" demek. Ne olacak?Ne demek serv-i revan? "Servi boylum" demek. Ne olacak? Sâdabat o zaman eğlence yeri.Sâdabat o zaman eğlence yeri. Haliç pis kokulu değil.Haliç pis kokulu değil. Çünkü çevre kirlenmesi o boyutlarda değil.Çünkü çevre kirlenmesi o boyutlarda değil. Bağlık, bahçelik güzel bir yer.Bağlık, bahçelik güzel bir yer.

Bir sen ü bir ben ü bir de Nedîm-i şeyda.


Bir sen ü bir ben ü bir de Nedîm-i şeyda.

Gayrı yârânı bugün edip ey şuh feda.

Gayrı yârânı bugün edip ey şuh feda.

Gidelim serv-i revanım yürü Sadabâd'e.

Gidelim serv-i revanım yürü Sadabâd'e.

Geh varıp havz kenarında hırâman olalım.

Geh varıp havz kenarında hırâman olalım.


"Geh gidip havuzun kenarında salına salına yürüyelim."


"Geh gidip havuzun kenarında salına salına yürüyelim."
Geh gelip kasr-ı cinan seyrine hayran olalım.Geh gelip kasr-ı cinan seyrine hayran olalım. "Cennet köşkünün, -Paşanın birisi Kasr-ı Cinan diye köşk mü yaptı, ne yaptıysa…-"Cennet köşkünün, -Paşanın birisi Kasr-ı Cinan diye köşk mü yaptı, ne yaptıysa…- şu kasr-ı cinanın seyrine bakıp hayran kalalım."şu kasr-ı cinanın seyrine bakıp hayran kalalım." Gâh şarkı okuyup gâh gazelhan olalımGâh şarkı okuyup gâh gazelhan olalım Gidelim serv-i revanım yürü Sadabâd'e.Gidelim serv-i revanım yürü Sadabâd'e.

Bak, Nedim nasıl manzaralar çiziyor… Nedim nasıl öldü?


Bak, Nedim nasıl manzaralar çiziyor… Nedim nasıl öldü?
Fena bir şekilde öldü ama nasıl öldüğünü unuttum.Fena bir şekilde öldü ama nasıl öldüğünü unuttum. Edebiyat kitaplarında vardır.Edebiyat kitaplarında vardır. Gülelim, eğlenelim, kâm alalım dünyadan Mâ-i tesnim içelim çeşme-i nev-peydâdanGülelim, eğlenelim, kâm alalım dünyadan Mâ-i tesnim içelim çeşme-i nev-peydâdan "Oradaki falanca çeşmeden cennetteki su gibi suyu içelim.""Oradaki falanca çeşmeden cennetteki su gibi suyu içelim." Görelim âb-ı hayat aktığın ejderhadan.Görelim âb-ı hayat aktığın ejderhadan. Gidelim serv-i revanım yürü Sadabâd'e.Gidelim serv-i revanım yürü Sadabâd'e. Ejderhanın ağzından sular şıldır şıldır akıyor.Ejderhanın ağzından sular şıldır şıldır akıyor. Demek ejderha, yılan şeklinde oraya havuz yapmışlar.Demek ejderha, yılan şeklinde oraya havuz yapmışlar. "Onu seyredelim. Gel, yürü gidelim."Onu seyredelim. Gel, yürü gidelim. Bir sen ol, bir ben olayım, ey servi boylum, bir de Nedim olsun..."Bir sen ol, bir ben olayım, ey servi boylum, bir de Nedim olsun..." Zaten şiiri yazan Nedim. "İkimiz olalım" demek istiyor ama Nedim'i üçüncü gibi söylüyor.Zaten şiiri yazan Nedim. "İkimiz olalım" demek istiyor ama Nedim'i üçüncü gibi söylüyor.

"Bir seni, bir beni, bir de Nedîm-i şeyda -aklı başından gitmiş olan Nedim-"


"Bir seni, bir beni, bir de Nedîm-i şeyda -aklı başından gitmiş olan Nedim-"
Gayrı yârânı bugün edip ey şuh fedaGayrı yârânı bugün edip ey şuh feda "Başka ahbapları bugün atlatıp, feda edip ikimiz gidelim." diyor."Başka ahbapları bugün atlatıp, feda edip ikimiz gidelim." diyor. İşte o günahlar, işte o içkiler,İşte o günahlar, işte o içkiler, işte o meyhaneler, işte o vaizlere çatmak...işte o meyhaneler, işte o vaizlere çatmak... Vaizlere çatar. Diyor ki;Vaizlere çatar. Diyor ki; "Ey vaiz! Ne diye meyhanenin aleyhinde bulunuyorsun?"Ey vaiz! Ne diye meyhanenin aleyhinde bulunuyorsun? Sen o meyhanenin içine girdin mi?Sen o meyhanenin içine girdin mi? Orada ne güzel hava var."Orada ne güzel hava var." "Ne güzel hava"yı sen cehennemde görürsün! Orada cehennemin havası var."Ne güzel hava"yı sen cehennemde görürsün! Orada cehennemin havası var. Vaizlere çatmak...Vaizlere çatmak... Hoca "çalgı çalmak günah" demiş, saz şairi diyor ki;Hoca "çalgı çalmak günah" demiş, saz şairi diyor ki; "Şeytan bunun neresinde?"Şeytan bunun neresinde? İçinde mi dışında mı, püskülünün ucunda mı?"İçinde mi dışında mı, püskülünün ucunda mı?" Elinin körü! Şeytan sende!Elinin körü! Şeytan sende! Vaizle alay ediyor.Vaizle alay ediyor. Hem halk şiirinde hem divan şiirinde vaizle alay ediyorlar.Hem halk şiirinde hem divan şiirinde vaizle alay ediyorlar.

Fuzûlî diyor ki; Vaiz bize dün dûzahı vasf etti Fuzûlî


Fuzûlî diyor ki; Vaiz bize dün dûzahı vasf etti Fuzûlî
"Dün vaiz bize cehennemi anlattı." diyor."Dün vaiz bize cehennemi anlattı." diyor. Vaizlere çatmışlar. "Bize dokunmayın. Keyfimize ilişmeyin.Vaizlere çatmışlar. "Bize dokunmayın. Keyfimize ilişmeyin. Bizi tenkit etmeyin. Bize vaaz geçmeyin. Âyet hadîs okutmayın."Bizi tenkit etmeyin. Bize vaaz geçmeyin. Âyet hadîs okutmayın." Ne olacak? Koca devlet-i aliyye-i Osmaniyye gümbür gümbür yıkıldı.Ne olacak? Koca devlet-i aliyye-i Osmaniyye gümbür gümbür yıkıldı. Allahu Teâlâ hazretleri çalışmayınca [yardım etmiyor.]Allahu Teâlâ hazretleri çalışmayınca [yardım etmiyor.]

Nerede Fatih'in çalışması, gayreti, himmeti,


Nerede Fatih'in çalışması, gayreti, himmeti,
uyanıklığı ve -toplar döktürmüş- asrından ileriliği;uyanıklığı ve -toplar döktürmüş- asrından ileriliği; nerede ötekilerin ahâlinin perişanlığı...nerede ötekilerin ahâlinin perişanlığı...

Allah bizi gaflet uykusundan uyandırsın.


Allah bizi gaflet uykusundan uyandırsın.
Malımızla canımızla İslâm'a güzel hizmetler etmeyi nasip eylesin.Malımızla canımızla İslâm'a güzel hizmetler etmeyi nasip eylesin. Cennetiyle cemâliyle cümlemizi müşerref eylesin.Cennetiyle cemâliyle cümlemizi müşerref eylesin. Fırsatı kaçırtmasın.Fırsatı kaçırtmasın. Şeytana aldananlardan etmesin.Şeytana aldananlardan etmesin. Allı pullu dünyaya kananlardan,Allı pullu dünyaya kananlardan, o koca karının peşine takılanlardan,o koca karının peşine takılanlardan, ondan vefa umanlardan eylemesin.ondan vefa umanlardan eylemesin. Âhirete güzel hazırlanıpÂhirete güzel hazırlanıp imtihanı başarmayı Allah cümlemize nasip eylesin cümlemize.imtihanı başarmayı Allah cümlemize nasip eylesin cümlemize.

El-Fâtiha.


El-Fâtiha.
Konuşma Hakkında
Tema 1
Tema 2