Namaz Vakitleri

21 Cemâziye'l-Âhir 1446
22 Aralık 2024
İmsak
06:47
Güneş
08:19
Öğle
13:08
İkindi
15:26
Akşam
17:46
Yatsı
19:13
Detaylı Arama

Efendimizden (S.A.V) Hayat Ölçüleri

Prof. Dr. Mahmud Es'ad COŞAN

Açıklama

Hocamız, Gönül dostumuz, Mürebbi'miz Prof. Dr. Mahmud Es’ad COŞAN’ın yurtdışında bulunduğu zamanlarda, özellikle 7 Mayıs 1997 günü Türkiye’den ayrıldıktan sonra gurbet ellerde; Avustralya, Almanya, İsveç, İngiltere, Hollanda, ABD ve farklı ülkelerde yapmış oldukları sohbetlerdir.

Avustralya’da sabah ve yatsı namazından sonra, çeşitli camilerde yaptıkları hadis ve tefsir sohbetleri, İsveç’te son Ramazan ayı boyunca yaptıkları konuşmalar, aile eğitim toplantılarında yaptıkları konuşmalar ve konferanslardan oluşmaktadır.

Bu konuşmalar, Ak-Radyo’da “Gurbet Sohbetleri” adı altında yayımlanmıştır.

Efendimizden (S.A.V) Hayat Ölçüleri

Prof. Dr. Mahmud Es'ad COŞAN

Açıklama

Hocamız, Gönül dostumuz, Mürebbi'miz Prof. Dr. Mahmud Es’ad COŞAN’ın yurtdışında bulunduğu zamanlarda, özellikle 7 Mayıs 1997 günü Türkiye’den ayrıldıktan sonra gurbet ellerde; Avustralya, Almanya, İsveç, İngiltere, Hollanda, ABD ve farklı ülkelerde yapmış oldukları sohbetlerdir.

Avustralya’da sabah ve yatsı namazından sonra, çeşitli camilerde yaptıkları hadis ve tefsir sohbetleri, İsveç’te son Ramazan ayı boyunca yaptıkları konuşmalar, aile eğitim toplantılarında yaptıkları konuşmalar ve konferanslardan oluşmaktadır.

Bu konuşmalar, Ak-Radyo’da “Gurbet Sohbetleri” adı altında yayımlanmıştır.

Konuşma Metni

Bismillâhirrahmânirrahîm.Bismillâhirrahmânirrahîm. El-hamdu lillâhi rabbi’l-âlemîn.

El-hamdu lillâhi rabbi’l-âlemîn.
Ve’s-salâtu ve’s-selâmuVe’s-salâtu ve’s-selâmu alâ seyyidina Muhammedin ve alâ âlihî ve sahbihîalâ seyyidina Muhammedin ve alâ âlihî ve sahbihî ve men tebi’ahû bi ihsânin ecma’îne’t-tayyibîne’t-tâhirîn.ve men tebi’ahû bi ihsânin ecma’îne’t-tayyibîne’t-tâhirîn. Emmâ ba'dü;

Emmâ ba'dü;
Fe-kâle’n-nebiyyü sallallahu aleyhi ve selleme.

Fe-kâle’n-nebiyyü sallallahu aleyhi ve selleme.
Kemâ revâ ebû zerrin radıyallahu anhu kâle:

Kemâ revâ ebû zerrin radıyallahu anhu kâle:
İnnî erâ mâ lâ taravne ettati’s-semâü ve hukka lehâ

İnnî erâ mâ lâ taravne ettati’s-semâü ve hukka lehâ
en teitta ve mâ fî-hâ mevdı’u erba’i esâbi’aen teitta ve mâ fî-hâ mevdı’u erba’i esâbi’a illâ ve meleküm vâdı’unillâ ve meleküm vâdı’un cebhetehû sâciden lillâhi teâlâcebhetehû sâciden lillâhi teâlâ vallâhi lev te’lemûne mâ a’lemüvallâhi lev te’lemûne mâ a’lemü le-dahiktüm kalîlen ve le-bekeytüm kesîranle-dahiktüm kalîlen ve le-bekeytüm kesîran ve mâ telezzeztüm bi’n-nisâi ‘ale’l-furuşive mâ telezzeztüm bi’n-nisâi ‘ale’l-furuşi ve le-harectüm ile’s-su’udâti tec’erûne ilallâhi teâlâ.ve le-harectüm ile’s-su’udâti tec’erûne ilallâhi teâlâ. Revâhü’t-tirmiziyyü ve kâle hadîsün hasenün.

Revâhü’t-tirmiziyyü ve kâle hadîsün hasenün.
Ebû Zer El-Gıfârî hazretlerinden,

Ebû Zer El-Gıfârî hazretlerinden,
Tirmizî’nin rahmetullahi aleyh rivayet ettiğine veTirmizî’nin rahmetullahi aleyh rivayet ettiğine ve hasen hadîstir diye tasvif eylediği bir rivayete göre,hasen hadîstir diye tasvif eylediği bir rivayete göre, Peygamber sallallahu aleyhi vessellem efendimiz buyurdu ki;Peygamber sallallahu aleyhi vessellem efendimiz buyurdu ki; İnnî erâ mâ lâ taravne.

İnnî erâ mâ lâ taravne.
Ben sizin görmediğinizi, göremeyeceğiniz şeyleriBen sizin görmediğinizi, göremeyeceğiniz şeyleri görüyorum, peygamber olarak.görüyorum, peygamber olarak. Allah’ın mübarek vazifeli kulu olarak,Allah’ın mübarek vazifeli kulu olarak, gözü, gönlü, perdesiz olduğu için çok şeyleri görüyor.gözü, gönlü, perdesiz olduğu için çok şeyleri görüyor. Ettati’s-semâü ve hukka lehâ en teitta.Ettati’s-semâü ve hukka lehâ en teitta. Gökyüzü çatırdadı gıcırdadı,Gökyüzü çatırdadı gıcırdadı, bu çatırdama da hak idi.bu çatırdama da hak idi. Ve mâ fî-hâ mevdı’u erba’i esâbi’a illâ ve melekümVe mâ fî-hâ mevdı’u erba’i esâbi’a illâ ve meleküm vâdı’un cebhetehû sâciden lillâhi teâlâ.vâdı’un cebhetehû sâciden lillâhi teâlâ. Dört parmaklık bir yer yok ki bu semalarda,Dört parmaklık bir yer yok ki bu semalarda, işte biz görmüyoruz Peygamber efendimiz görüyor.işte biz görmüyoruz Peygamber efendimiz görüyor. Bir dört parmaklı bir yer yok ki, orada yere alnınıBir dört parmaklı bir yer yok ki, orada yere alnını koymuş bir melek secde halinde bir melek olmasın.koymuş bir melek secde halinde bir melek olmasın. Secde etme durumunda hepsi.Secde etme durumunda hepsi. Yani hepsi rablarına saygılı, hepsi kötü bir durumaYani hepsi rablarına saygılı, hepsi kötü bir duruma uğramaktan korkmakta, öyle secdeleler.uğramaktan korkmakta, öyle secdeleler. Vallâhi. Allah’a yeminler olsun ki;Vallâhi. Allah’a yeminler olsun ki; Lev te’lemûne mâ a’lemü.

Lev te’lemûne mâ a’lemü.
Benim bildiğimi siz de bilseydiniz.Benim bildiğimi siz de bilseydiniz. Le-dahiktüm kalîlen.Le-dahiktüm kalîlen. Az gülerdiniz.Az gülerdiniz. Ve le-bekeytüm kesîran.Ve le-bekeytüm kesîran. Ve çok çok ağlardınız.Ve çok çok ağlardınız. Ve mâ telezzeztüm bi’n-nisâi ‘ale’l-furuşi.Ve mâ telezzeztüm bi’n-nisâi ‘ale’l-furuşi. Yataklar üzerinde kadınlarla zevk yapmazdınız.Yataklar üzerinde kadınlarla zevk yapmazdınız. Ve le-harectüm ile’s-su’udâti.Ve le-harectüm ile’s-su’udâti. Dağlara tepelere tırmanırdınız.Dağlara tepelere tırmanırdınız. Tec’erûne ilallâhi teâlâ.Tec’erûne ilallâhi teâlâ. Yüksek sesle Cenâb-ı Mevlâya tazarru ve niyaz eder,Yüksek sesle Cenâb-ı Mevlâya tazarru ve niyaz eder, diyarlarınızı terk ederdiniz.diyarlarınızı terk ederdiniz. Yani istikbalde neler olacağını bilmiyoruz.Yani istikbalde neler olacağını bilmiyoruz. Bilmeyen de başına geleceğininBilmeyen de başına geleceğinin neler olduğunu bilmeyende gülüyor, eğleniyor,neler olduğunu bilmeyende gülüyor, eğleniyor, burada vakit geçiriyor.burada vakit geçiriyor. Keyfine zevkine baktığını sanıyor amaKeyfine zevkine baktığını sanıyor ama insanoğlunu neler bekliyor?insanoğlunu neler bekliyor? Hele günah işleyenleri neler bekliyor?

Hele günah işleyenleri neler bekliyor?
Bir bilseler.Bir bilseler. Resûlullah efendimizin gördüğünü bir görseler.Resûlullah efendimizin gördüğünü bir görseler. O zaman hiç böyle gafil gafilO zaman hiç böyle gafil gafil gülüp eğlenecek halleri kalmazdı manasına.gülüp eğlenecek halleri kalmazdı manasına. Yine diğer bir hadîs-i şerîfte;

Yine diğer bir hadîs-i şerîfte;
An ebî berzete nadlete’bni ‘ubeydini’l-eslemiyyi

An ebî berzete nadlete’bni ‘ubeydini’l-eslemiyyi
radıyallahu anhu kâle kâle rasûlullâhi sallallahu aleyhi ve sellemeradıyallahu anhu kâle kâle rasûlullâhi sallallahu aleyhi ve selleme lâ tezûlü kademâ ‘abdin yevme’l-kıyâmetilâ tezûlü kademâ ‘abdin yevme’l-kıyâmeti hattâ yüs’elü ‘an umrihî fîmâ efnâhühattâ yüs’elü ‘an umrihî fîmâ efnâhü ve ‘an ‘ılmihî fîmâ fa’ale ve ‘an mâlihî minve ‘an ‘ılmihî fîmâ fa’ale ve ‘an mâlihî min eyne’k-tesebehû ve fîmâ enfekahûeyne’k-tesebehû ve fîmâ enfekahû ve ‘an cismihî fîmâ eblâhü.ve ‘an cismihî fîmâ eblâhü. İmam Tirmizî. Ebî Berze Nadle b. Ubeyd b. Haris el-Eslemi

İmam Tirmizî. Ebî Berze Nadle b. Ubeyd b. Haris el-Eslemi
radıyallahu anh’dan Peygamber efendimizinradıyallahu anh’dan Peygamber efendimizin şöyle dediğini rivayet etmişşöyle dediğini rivayet etmiş ve bu hadîs-i şerîfe hasen, sahîh hadîstir buyurmuş.ve bu hadîs-i şerîfe hasen, sahîh hadîstir buyurmuş. Lâ tezûlü kademâ ‘abdin yevme’l-kıyâmeti.

Lâ tezûlü kademâ ‘abdin yevme’l-kıyâmeti.
Kıyamet gününde kişinin ayağı,Kıyamet gününde kişinin ayağı, bir yerden öbür tarafa kımıldamaz, yerinden ayrılmaz.bir yerden öbür tarafa kımıldamaz, yerinden ayrılmaz. Hattâ yüs’elü ‘an umrihî fîmâ efnâhü.Hattâ yüs’elü ‘an umrihî fîmâ efnâhü. Ömründen kendisine sorgu sual açılmadıkça.Ömründen kendisine sorgu sual açılmadıkça. Ömrünü sen nerede tükettin?Ömrünü sen nerede tükettin? Bu ömrünü neyin peşinde nerelerde tükettinBu ömrünü neyin peşinde nerelerde tükettin diye sorulmadan bir yere kıpırdayamaz ayağı.diye sorulmadan bir yere kıpırdayamaz ayağı. Cenâb-ı Hakk’ın divanından.Cenâb-ı Hakk’ın divanından. Ve ‘an ‘ılmihî fîmâ fa’ale.

Ve ‘an ‘ılmihî fîmâ fa’ale.
Ve ilmini öğrendin de, bu bildiklerine göre,Ve ilmini öğrendin de, bu bildiklerine göre, Cenâb-ı Hakk’a kulluk babında ne yaptın?Cenâb-ı Hakk’a kulluk babında ne yaptın? Diye sormadan ayağı kımıldamaz.Diye sormadan ayağı kımıldamaz. Ve ‘an mâlihî.Ve ‘an mâlihî. Malını.Malını. Min eyne’k-tesebehû ve fîmâ enfekahû.Min eyne’k-tesebehû ve fîmâ enfekahû. Nereden, ne yolla kazanıp, ne tarafa,Nereden, ne yolla kazanıp, ne tarafa, niçin harcadığından sorulmadıkça.niçin harcadığından sorulmadıkça. Ve ‘an cismihî fîmâ eblâhü.Ve ‘an cismihî fîmâ eblâhü. Bu sağlam bedenini nerede yıprattığınıBu sağlam bedenini nerede yıprattığını sormadıkça adamın ayağı olduğu yerden kıpırdamaz.sormadıkça adamın ayağı olduğu yerden kıpırdamaz. İlle bunlar sorulacak.İlle bunlar sorulacak. Neler sorulacakmış?Neler sorulacakmış? Bir daha düşünelim.Bir daha düşünelim. Bir, ömrünü geçirdin ey insanoğlu diyecek Cenâb-ı Hak.

Bir, ömrünü geçirdin ey insanoğlu diyecek Cenâb-ı Hak.
Ömründen sorgu sual olacak.Ömründen sorgu sual olacak. Sonra bilgisine göre bildiğiyle amel etti mi,Sonra bilgisine göre bildiğiyle amel etti mi, etmedi mi, ondan sual olacak.etmedi mi, ondan sual olacak. Ondan sonra malını nereden kazandığı,Ondan sonra malını nereden kazandığı, helalden mi haramdan mı, nerelere harcadığı,helalden mi haramdan mı, nerelere harcadığı, meşru taraflara mı, gayrimeşru taraflara mı, o sorulacak.meşru taraflara mı, gayrimeşru taraflara mı, o sorulacak. Ve ondan sonra da bedenini nasıl, nerede,Ve ondan sonra da bedenini nasıl, nerede, ne yollarla yıprattığını, sağlığını sorulacak.ne yollarla yıprattığını, sağlığını sorulacak. Ne yaptın bu gücünle kuvvetinle, sağlıklı bedeninle diyeNe yaptın bu gücünle kuvvetinle, sağlıklı bedeninle diye sorulmadan yerinden ayağı kıpırdamaz.sorulmadan yerinden ayağı kıpırdamaz. Demek ki bunların hepsinden ince ince sorgu sual olunacak.Demek ki bunların hepsinden ince ince sorgu sual olunacak. Ve sonuncu üçüncü hadîs-i şerîfe göre An

Ve sonuncu üçüncü hadîs-i şerîfe göre An
Ebû Hüreyre’den Peygamber efendimizEbû Hüreyre’den Peygamber efendimiz Ebu Hirre dermiş.Ebu Hirre dermiş. Ebu Hirre’den rivayet edilmiş hadîs-i şerîf.Ebu Hirre’den rivayet edilmiş hadîs-i şerîf. Kâle karae rasûlullâhi sallallahu aleyhi ve selleme

Kâle karae rasûlullâhi sallallahu aleyhi ve selleme
yevme-iżin tühaddiśu aḣbârahâ.yevme-iżin tühaddiśu aḣbârahâ. Peygamber efendimiz Zilzâl suresindeki;

Peygamber efendimiz Zilzâl suresindeki;
Yevme-iżin tuhaddiśu aḣbârahâ.Yevme-iżin tuhaddiśu aḣbârahâ. O kıyamet gününde, bu yeryüzü, bu araziler,O kıyamet gününde, bu yeryüzü, bu araziler, üzerinde cereyan eden olaylarla ilgili haberleriüzerinde cereyan eden olaylarla ilgili haberleri söyleyecekler Rablarına.söyleyecekler Rablarına. Bütün olup bitenleri anlatacaklar.Bütün olup bitenleri anlatacaklar. Peygamber efendimiz buyurdu ki;Peygamber efendimiz buyurdu ki; Sümme kâle etedrûne mâ ahbâruhâ?Sümme kâle etedrûne mâ ahbâruhâ? Neleri söyleyecek bu yeryüzü,Neleri söyleyecek bu yeryüzü, bu topraklar, bu araziler, bu arsalar, bu evler,bu topraklar, bu araziler, bu arsalar, bu evler, bu tarlalar, bu bağlar, bahçeler, neleri söyleyecek?bu tarlalar, bu bağlar, bahçeler, neleri söyleyecek? Dediler ki;Dediler ki; Kâlû Allahu ve rasûlühû a’lem.

Kâlû Allahu ve rasûlühû a’lem.
Allah ve Resûlu daha iyi bilir.Allah ve Resûlu daha iyi bilir. Bilemiyoruz neleri söyler.Bilemiyoruz neleri söyler. Neleri söyleyecek?Neleri söyleyecek? Der ki; haber olarak yeryüzü,Der ki; haber olarak yeryüzü, bu arazi, bu yaşadığımız mekânlar. .bu arazi, bu yaşadığımız mekânlar. . Amilet kezâ ve kezâ fî yevmin kezâ ve kezâ.Amilet kezâ ve kezâ fî yevmin kezâ ve kezâ. Filanca gün Ya Rabbi!Filanca gün Ya Rabbi! Orada şunu şunu yaptı bu herif.Orada şunu şunu yaptı bu herif. Yanına çalgıcıları aldı, zurnacıları, davulcuları aldı,Yanına çalgıcıları aldı, zurnacıları, davulcuları aldı, iki tane çengi tutmuşlar, o derenin içine götürdüler,iki tane çengi tutmuşlar, o derenin içine götürdüler, çaldılar, şişeleri de götürmüşler, âlem yaptılar.çaldılar, şişeleri de götürmüşler, âlem yaptılar. Söyleyecek derenin içi.Söyleyecek derenin içi. Falanca gün onlar şöyle şöyle yaptıFalanca gün onlar şöyle şöyle yaptı Fe-hâzihî ahbârahâ.

Fe-hâzihî ahbârahâ.
İşte böyle kapalı mekânlar, açık mekânlar, ağaçlar,İşte böyle kapalı mekânlar, açık mekânlar, ağaçlar, dağlar, dereler, tepeler, vadiler,dağlar, dereler, tepeler, vadiler, tenhalar, ağaçların altları, ormanların içleri, mağaraların içi,tenhalar, ağaçların altları, ormanların içleri, mağaraların içi, nerede Cenâb-ı Hakk’a saklı bir yer yok.nerede Cenâb-ı Hakk’a saklı bir yer yok. Nerede ne işlerse, o yer,Nerede ne işlerse, o yer, o olayları haber verecek, şâhid olacak.o olayları haber verecek, şâhid olacak. O olayları işleyen kişiler hakkında.O olayları işleyen kişiler hakkında. Ya Rabbi! Bu içkiyi içti.Ya Rabbi! Bu içkiyi içti. Anası babası dövecek diye,Anası babası dövecek diye, bu delikanlı, içkiyi aldılar köyün ötesine gittiler,bu delikanlı, içkiyi aldılar köyün ötesine gittiler, falanca mağara da, sigaraları sardılar, tütünleri,falanca mağara da, sigaraları sardılar, tütünleri, içkiyi içtiler, yaptılar Ya Rabbi!içkiyi içtiler, yaptılar Ya Rabbi! Mağara haber verecek.Mağara haber verecek. Allahu Teâlâ hazretleri bizi

Allahu Teâlâ hazretleri bizi
kendisine asi olma durumundan,kendisine asi olma durumundan, günah işlemek horluğundan, aşağılığından kurtarsın.günah işlemek horluğundan, aşağılığından kurtarsın. Kendisine ibadet etmek, izzet veKendisine ibadet etmek, izzet ve devletini şeref ve haysiyetini cümlemize ihsan eylesin.devletini şeref ve haysiyetini cümlemize ihsan eylesin. Tabi hep biz aleyhte olan şeyleri söyledik.

Tabi hep biz aleyhte olan şeyleri söyledik.
Lehte olanları da söyleyecek.Lehte olanları da söyleyecek. Ya Rabbi! Filanca kulun, kimse görmesin diye,Ya Rabbi! Filanca kulun, kimse görmesin diye, riya olmasın diye, şu dereden abdest aldı,riya olmasın diye, şu dereden abdest aldı, şu mağarada ibadet etti, şurada erbain çıkarttı.şu mağarada ibadet etti, şurada erbain çıkarttı. Hiç camiye gelenlere görünmeden, şu odacıkta,Hiç camiye gelenlere görünmeden, şu odacıkta, sessiz sedasız, kırk gün zikri tesbih eyledi, onu da söyleyecek.sessiz sedasız, kırk gün zikri tesbih eyledi, onu da söyleyecek. Tenhalarda.Tenhalarda. Hirâ mağarası Peygamber efendimize şahitlik edecek mesela.Hirâ mağarası Peygamber efendimize şahitlik edecek mesela. Kimse görmüyordu.Kimse görmüyordu. Allah biliyor her şeyi.Allah biliyor her şeyi. İyi işlerini de şahitlik edecek,İyi işlerini de şahitlik edecek, yerler, mekânlar.yerler, mekânlar. Kötülerin kötü işlerini de.Kötülerin kötü işlerini de. Allah bizi şeytana aldanan

Allah bizi şeytana aldanan
gafil ve cahiller ve saflardan etmesin.gafil ve cahiller ve saflardan etmesin. Nefsin arzularına yenilen zayıflardan eylemesin.Nefsin arzularına yenilen zayıflardan eylemesin. Eften püften adam.Eften püften adam. Nefsinin karşısında dayanamadı, nefsine mağlup oldu,Nefsinin karşısında dayanamadı, nefsine mağlup oldu, yazıklar olsun, nefsine yenildi.yazıklar olsun, nefsine yenildi. Şu fani dünyanın aldatıcı lezzetlerine kapılanlardan eylemesin.Şu fani dünyanın aldatıcı lezzetlerine kapılanlardan eylemesin. Çünkü bu dünyayı Cenâb-ı Hak evet süslemiş,Çünkü bu dünyayı Cenâb-ı Hak evet süslemiş, güzel, süslü filan ama bunlar Cenâb-ı Hakk’ı unutturmamalı.güzel, süslü filan ama bunlar Cenâb-ı Hakk’ı unutturmamalı. Dünya sevgisi insanı, Cenâb-ı Hakk’a kulluktan, ibadetten alıkoymamalı.Dünya sevgisi insanı, Cenâb-ı Hakk’a kulluktan, ibadetten alıkoymamalı. Gözümüzü açalım.Gözümüzü açalım. Dünyanın fani olduğunu bilelim.Dünyanın fani olduğunu bilelim. İmtihan yeri olduğunu bilelim.İmtihan yeri olduğunu bilelim. Aldatıcı şeylerin çok olduğunu bilelim.Aldatıcı şeylerin çok olduğunu bilelim. Aldanmayalım.Aldanmayalım. Ahirete iyi hazırlanalım.Ahirete iyi hazırlanalım. Rabbimizin rızasını kazanalım.Rabbimizin rızasını kazanalım. Efendimizin iltifatına, şefaatine erelim.Efendimizin iltifatına, şefaatine erelim. Ahirette komşusu olması cümlemize nasip olsun.Ahirette komşusu olması cümlemize nasip olsun. Bu dünyada, asrında yaşamadık, sahâbesi olamadıksa da,Bu dünyada, asrında yaşamadık, sahâbesi olamadıksa da, ahirette çevresinde komşusu olalım.ahirette çevresinde komşusu olalım. Allahu Teâlâ hazretlerinin cemalini görenlerden eylesin.Allahu Teâlâ hazretlerinin cemalini görenlerden eylesin. Kendisinin de rızasını kazananlardan,Kendisinin de rızasını kazananlardan, cennetine girip rıdvân-ı ekberine nail olanlardan eylesin.cennetine girip rıdvân-ı ekberine nail olanlardan eylesin. El Fâtiha.

El Fâtiha.
Soru: Hocam Allah-u Tealâ hazretleri kendisi

Soru: Hocam Allah-u Tealâ hazretleri kendisi
elbette bizi görüyor ve biliyor,elbette bizi görüyor ve biliyor, niçin eşyayı ve tabiatı şahit tutuyor?niçin eşyayı ve tabiatı şahit tutuyor? Şimdi hadîs-i şerîflerde de senin dediğin gibi buyuruyor zaten.

Şimdi hadîs-i şerîflerde de senin dediğin gibi buyuruyor zaten.
Allahu Teâlâ hazretleri mesela vazifeli melekler,Allahu Teâlâ hazretleri mesela vazifeli melekler, iki namaz vaktinde gelirlermiş, nöbet değiştirirlermiş.iki namaz vaktinde gelirlermiş, nöbet değiştirirlermiş. Her şeyi daha iyi bildiği halde Cenâb-ı Hak kullarım

Her şeyi daha iyi bildiği halde Cenâb-ı Hak kullarım
ne yapıyorlardı Ey meleklerim diye sorar.ne yapıyorlardı Ey meleklerim diye sorar. Yani bu Cenâb-ı mevlâ onları şâhid tutuyor.

Yani bu Cenâb-ı mevlâ onları şâhid tutuyor.
Yani itiraz eden kullar,Yani itiraz eden kullar, ahirette Cenâb-ı Hakk’a karşı yalan söyleyipahirette Cenâb-ı Hakk’a karşı yalan söyleyip itiraz eden kullar olamasın diye, yeryüzünü,itiraz eden kullar olamasın diye, yeryüzünü, arazileri, melekleri, azaları, insanları,arazileri, melekleri, azaları, insanları, Peygamberleri, ümmetleri birbirlerine şahit tutuyor.Peygamberleri, ümmetleri birbirlerine şahit tutuyor. Şâhidler çıkacak mahkeme olduğu için,Şâhidler çıkacak mahkeme olduğu için, o itiraz etse bile şâhidler yalan söylüyor Ya Rabbio itiraz etse bile şâhidler yalan söylüyor Ya Rabbi şöyle şöyle oldu diyecekler.şöyle şöyle oldu diyecekler. Şâhid tutuyor.

Şâhid tutuyor.
Hepsini şahit tutuyor.Hepsini şahit tutuyor. Şâhide de ihtiyaç yok.Şâhide de ihtiyaç yok. Davaya da mahkemeye de ihtiyacı yok.Davaya da mahkemeye de ihtiyacı yok. Dilediğini yapsa kimse ona bir sorguDilediğini yapsa kimse ona bir sorgu sual soracak değil ama yani ayan beyan belli olsun,sual soracak değil ama yani ayan beyan belli olsun, hiç mecalleri kalmasın diye.hiç mecalleri kalmasın diye. Şahitli olsun diye.Şahitli olsun diye. Ve buradan da bize bir edep öğreniyoruz biz.Ve buradan da bize bir edep öğreniyoruz biz. Yaptığınız işleri de şahitli, ispatlı yapalım.Yaptığınız işleri de şahitli, ispatlı yapalım. Öyle kuru suçlamalarla olmasın.Öyle kuru suçlamalarla olmasın. Allah hepinizden razı olsun.

Allah hepinizden razı olsun.
Allah sevdiği kul olmayı nasip etsin.Allah sevdiği kul olmayı nasip etsin. Çok azimli olmak lazım.Çok azimli olmak lazım. Çok gayretli olmak lazım, âşık olmak lazım.Çok gayretli olmak lazım, âşık olmak lazım. Âşık oldu mu insan, âşkı, muhabbeti çok oldu mu,Âşık oldu mu insan, âşkı, muhabbeti çok oldu mu, o zaman, dağları delip geçer.o zaman, dağları delip geçer. Ama böyle gevşek oldu mu, isteksiz oldu mu,Ama böyle gevşek oldu mu, isteksiz oldu mu, arzusuz, isteksiz, tatsız, tuzsuz, miskin, o zaman zor.arzusuz, isteksiz, tatsız, tuzsuz, miskin, o zaman zor.
Konuşma Hakkında
Tema 1
Tema 2