Namaz Vakitleri

9 Zilka'de 1445
17 Mayıs 2024
İmsak
03:51
Güneş
05:38
Öğle
13:05
İkindi
17:01
Akşam
20:23
Yatsı
22:02
Detaylı Arama

Günahlar ve Hüzün

Mehmed Zâhid KOTKU

8 Cemâziye'l-Âhir 1396 / 06.06.1976
İskenderpaşa Camii/ İstanbul

Açıklama

Gönül dostu, âlim Mehmed Zahid Kotku Hocamız İskenderpaşa Camii’nde 1958’den 1977 yılına kadar Ramûzü’l-Ehâdîs isimli hadis kitabından dersler yapmıştır. Ahmed Ziyâeddin Gümüşhanevî'nin derlediği Râmûzü’l-Ehâdis, alfabetik olarak sıralanmış hadislerden oluşmaktadır.

İlk zamanlar düzenli olarak Pazar günleri ikindiden sonra bir saat, Cuma günleri öğleden önce 45 dakika hadis dersleri yaparlarken, son yıllarında hadis derslerini Prof. Dr. Mahmud Es’ad Coşan Hocamız’a bırakmışlar, kendileri Cuma namazından sonra 10-15 dakikalık kısa konuşmalar yapmaya başlamışlardır. Bu konuşmalar irticalen yapılmış, bazen bir sahabeden bahsetmişler, bazen güncel bir olayı konu edinmişlerdir. Bu konuşmalar 1978 yılında başlamış, vefatına kadar devam etmiştir. Son konuşmaları vefatından bir hafta önce, 6 Kasım 1980’de Medine’de kaydedilmiştir.

Konuşma Metni

İ’lemû eyyühe’l-ihvân.İ’lemû eyyühe’l-ihvân. İnne efdale’l-kitâbi kitâbu’llàh.İnne efdale’l-kitâbi kitâbu’llàh. Ve enne efdale’l-hedyi hedyü muhammedin salla’llàhu aleyhi ve sellem.Ve enne efdale’l-hedyi hedyü muhammedin salla’llàhu aleyhi ve sellem. Ve şerre’l-umûri muhdesâtühâ. Ve şerre’l-umûri muhdesâtühâ. Ve külle muhdesin bid’ah. Ve külle muhdesin bid’ah. Ve külle bid’atin dalâleh.Ve külle bid’atin dalâleh. Ve külle dalâletin fi’n-nâr. Ve külle dalâletin fi’n-nâr. Ve bi’s-senedi’lmuttasıli ile’n-nebiyyiVe bi’s-senedi’lmuttasıli ile’n-nebiyyi salla’llàhu aleyhi ve sellemesalla’llàhu aleyhi ve selleme ennehû kàl; Kale Rasulullah:ennehû kàl; Kale Rasulullah: RE. 60/2 İzâ kâne âhirü’z-zemâni, hurime fîhi dühùlü’l- hammâmi

RE. 60/2 İzâ kâne âhirü’z-zemâni, hurime fîhi dühùlü’l- hammâmi
alâ zükûri ümmetî; ila ahiril hadis... alâ zükûri ümmetî; ila ahiril hadis... Beraber bir salevât-ı şerife okuyalım:

Beraber bir salevât-ı şerife okuyalım:
“—Allàhümme sallî alâ... Seyyidinâ... Muhammedinin- nebiyyi’l-ümmiyyi ve alâ... Âlihî, ve sahbihî, ve sellim.” (3 defa)
“—Allàhümme sallî alâ... Seyyidinâ... Muhammedinin- nebiyyi’l-ümmiyyi ve alâ... Âlihî, ve sahbihî, ve sellim.” (3 defa)
Ahir zaman denilen bu devirde,

Ahir zaman denilen bu devirde,
hammam denilen, hamam dediğimiz hamamlar, hammam denilen, hamam dediğimiz hamamlar, sıcak suların olduğu yerler,sıcak suların olduğu yerler, ilk icad eden Süleyman Aleyhisselam imiş.ilk icad eden Süleyman Aleyhisselam imiş. Bu hamamlara girmek benimBu hamamlara girmek benim ümmetimin erkeklerine haramdır.ümmetimin erkeklerine haramdır. RE. 60/2 ... hurime fîhi dühùlü’l-hammâmiRE. 60/2 ... hurime fîhi dühùlü’l-hammâmi alâ zükûri ümmetî ...alâ zükûri ümmetî ... erkeğe haram olunca,erkeğe haram olunca, kadına da tabiatıyla haramdır demektir.kadına da tabiatıyla haramdır demektir. Sebebi; neyle, peştemal ileSebebi; neyle, peştemal ile girmek dahi caiz değildir demiş.girmek dahi caiz değildir demiş. Demişler ki:Demişler ki: “—Yâ Rasûlallah!
“—Yâ Rasûlallah!
Peştemalle girmek nedenPeştemalle girmek neden günah olsun da haram olsun bize?”günah olsun da haram olsun bize?” RE. 60/2 ... li-ennehüm yedhulûneRE. 60/2 ... li-ennehüm yedhulûne alâ kavmin urâtin ... alâ kavmin urâtin ... “—Girerken içeride bir takım
“—Girerken içeride bir takım
çıplak insanlar vardır.çıplak insanlar vardır. RE. 60/2 ... ve yedhulü aleyhimRE. 60/2 ... ve yedhulü aleyhim akvâmün urâtün.akvâmün urâtün. Bir de arkanızdanBir de arkanızdan gelenler vardır çıplaklar.gelenler vardır çıplaklar. Çıplakları görürsünüz. Çıplakları görürsünüz. Arkanızdan bir takım çıplaklar gelir. Arkanızdan bir takım çıplaklar gelir. Onun için, ne siz onları görün,

Onun için, ne siz onları görün,
ne de onlar sizi görsün. ne de onlar sizi görsün. Binaenaleyh, o öyle birBinaenaleyh, o öyle bir duruma rast geldiğiniz zaman,duruma rast geldiğiniz zaman, çıplakların tamamı girdiğiçıplakların tamamı girdiği vakitte siz de girmeyin.vakitte siz de girmeyin. (Elâ -harfi ela tembihtir-(Elâ -harfi ela tembihtir- vekad leana’llàhu’nnâzıra,vekad leana’llàhu’nnâzıra, ve’l-menzùra ileyhi)ve’l-menzùra ileyhi) Burada iki tane var.Burada iki tane var. (vekad leana’llàhu’nnâzıra)(vekad leana’llàhu’nnâzıra) Kime?Kime? (ennâzıra)(ennâzıra) bakana; bakana; Evvela bakan mesul.Evvela bakan mesul. Onun için yüzünü yün, kapat.Onun için yüzünü yün, kapat. Bakın bakalım;Bakın bakalım; Nedir şimdi bu çıplaklık?Nedir şimdi bu çıplaklık? Erkeklerde edep nereden nereyedir? Erkeklerde edep nereden nereyedir? İlmihal kitaplarımızda yazılıdır,

İlmihal kitaplarımızda yazılıdır,
bunları her müslümanın da bilmesi şarttır.bunları her müslümanın da bilmesi şarttır. (Talebü’l-ilmi(Talebü’l-ilmi farîdatün alâ külli müslimin)farîdatün alâ külli müslimin) İki tane farz vardır.İki tane farz vardır. Birisine farz-ı ayın derler.Birisine farz-ı ayın derler. Ötekisine de farz-ı kifâye derler.Ötekisine de farz-ı kifâye derler. Farz-ı ayın;Farz-ı ayın; Meselâ, bütün ilimler lazım memlekete.Meselâ, bütün ilimler lazım memlekete. Fakat hepsi kifayetle farzdır.Fakat hepsi kifayetle farzdır. "Doktorsuz memlekette oturmayın" var,"Doktorsuz memlekette oturmayın" var, "Hakimsiz memlekette oturmayın" var."Hakimsiz memlekette oturmayın" var. Niçin? Doktora ihtiyacınız olacak,Niçin? Doktora ihtiyacınız olacak, doktor bulamazsak fena.doktor bulamazsak fena. Hakim aradaki kavgaları sulh edecek,Hakim aradaki kavgaları sulh edecek, cezalandıracak; hakime ihtiyaç var. cezalandıracak; hakime ihtiyaç var. O yoksa, o memlekette oturmayın,O yoksa, o memlekette oturmayın, rahat edemezsiniz.rahat edemezsiniz. “—Herkes mi doktor olacak?”
“—Herkes mi doktor olacak?”
Yok. Memleketin ihtiyacı kadar doktor olur,
Yok. Memleketin ihtiyacı kadar doktor olur,
mühendis olur,mühendis olur, asker olur, şu olur, bu olur.asker olur, şu olur, bu olur. Bunlar farz-ı kifayedir.Bunlar farz-ı kifayedir. Meselâ, cenaze gelir, cenaze namazı kılınacak.

Meselâ, cenaze gelir, cenaze namazı kılınacak.
Eh orada beş-on neyseEh orada beş-on neyse kişi cenaze namazını kılar,kişi cenaze namazını kılar, diğer halktan sakıt olur.diğer halktan sakıt olur. Kurtulmuş olurlar artık bu farzdan.Kurtulmuş olurlar artık bu farzdan. Beş-on kişinin kılmasıyla,Beş-on kişinin kılmasıyla, diğer halk da mes’ul olmaz.diğer halk da mes’ul olmaz. Fakat farz olan namazlarımız var,

Fakat farz olan namazlarımız var,
herkese farzdır, kılmazsaherkese farzdır, kılmazsa farz-ı ayndır, terk etmiş olur.farz-ı ayndır, terk etmiş olur. Binâenaleyh ilim farzdır,Binâenaleyh ilim farzdır, dini ilimler farzdır.dini ilimler farzdır. Müslümanın dinini bilmesi farz-ı ayndır.Müslümanın dinini bilmesi farz-ı ayndır. Her müslüman dinini bilecektir.Her müslüman dinini bilecektir. Sen ondan sonra ister doktor ol,Sen ondan sonra ister doktor ol, ister mühendis ol, ister ne olursan ol. ister mühendis ol, ister ne olursan ol. Ama dinini bil!Ama dinini bil! “—Dini bilmek zor mu canım?”
“—Dini bilmek zor mu canım?”
Zor, kolay da değil.
Zor, kolay da değil.
Dini bilmek için, Allah’ı bilmek lazım.Dini bilmek için, Allah’ı bilmek lazım. Allah’ı bilmek kolaycacık olmaz.Allah’ı bilmek kolaycacık olmaz. Dinî kitaplar dolu.Dinî kitaplar dolu. Onları okuyup öğrenmek kolay da değildir.Onları okuyup öğrenmek kolay da değildir. Okuyacaksın, öğreneceksin,Okuyacaksın, öğreneceksin, dinî meseleleri öğreneceksin. dinî meseleleri öğreneceksin. Bir namaz kolaycacık kılınmaz.

Bir namaz kolaycacık kılınmaz.
Bir namazda birçok mesele var.Bir namazda birçok mesele var. Onların hepsi bellenecek.Onların hepsi bellenecek. Kaçı farzdır,Kaçı farzdır, kaçı sünnettir, kaçı sünnettir, kaçı vacibdir. kaçı vacibdir. Hangisi yapılmazsa namaz bozulur.Hangisi yapılmazsa namaz bozulur. Hangisi yapılmazsa namaz fasid olur,Hangisi yapılmazsa namaz fasid olur, haram olur, mekruh olur.haram olur, mekruh olur. Bunları bilmek lazım tabii.Bunları bilmek lazım tabii. Bunların hepsini öğrenmekBunların hepsini öğrenmek her müslümana farzdır. her müslümana farzdır. Farz olunca şimdi bir müslüman,

Farz olunca şimdi bir müslüman,
vücudunun neresinden neresine vücudunun neresinden neresine kadar açarsa günah olur?kadar açarsa günah olur? günah olur?günah olur? Göbekten, diz kapağına kadarGöbekten, diz kapağına kadar olan yer erkek için haram mahaldir. olan yer erkek için haram mahaldir. Başkasının oraya bakması caiz değildir.Başkasının oraya bakması caiz değildir. Ancak zaruret halinde.Ancak zaruret halinde. Doktora ihtiyaç olursaDoktora ihtiyaç olursa doktora gösterebilirsin o zamandoktora gösterebilirsin o zaman bazı yerini.bazı yerini. Diğer zamanda diz kapağına kadar,Diğer zamanda diz kapağına kadar, diz kapağı da dahil olmakdiz kapağı da dahil olmak suretiyle örteriz. suretiyle örteriz. Oraları namahrem yerlerdir,Oraları namahrem yerlerdir, başkalarının görmesi caiz değildir.başkalarının görmesi caiz değildir. Şimdi hamamı bırak.Şimdi hamamı bırak. Bizim topçu çocuklarımız, evlatlarımız,

Bizim topçu çocuklarımız, evlatlarımız,
onlar da meselaonlar da mesela daracık, kısacık şeyler giyiyorlar.daracık, kısacık şeyler giyiyorlar. Meydanda, herkes de onları seyrederektenMeydanda, herkes de onları seyrederekten koşturuyorlar iki tarafa.koşturuyorlar iki tarafa. Başka sanat mı kalmadı,Başka sanat mı kalmadı, ticaret mi kalmadı, iş mi kalmadı?ticaret mi kalmadı, iş mi kalmadı? Topun arkasından koşmakTopun arkasından koşmak bir akıl işi midir yani?bir akıl işi midir yani? Tabii bunların da sahipleri var.

Tabii bunların da sahipleri var.
Koşuyorlar arkasından, ne yapalım!Koşuyorlar arkasından, ne yapalım! Ama bu edep mahalleriniAma bu edep mahallerini açarak koşmak caiz olmadığı halde,açarak koşmak caiz olmadığı halde, orasını bir meslek ittihaz etmiş,orasını bir meslek ittihaz etmiş, oradan para kazanacak, geçim temin edecek.oradan para kazanacak, geçim temin edecek. Olur mu böyle şeyler?Olur mu böyle şeyler? Evvela bakana.Evvela bakana. O seyirciler var para verip gidiyorlar.O seyirciler var para verip gidiyorlar. Bakanlar bir kere mes’ul.Bakanlar bir kere mes’ul. Ondan sonra baktıranlar da mes’ul.Ondan sonra baktıranlar da mes’ul. Gerek hamamda, gerek denizde,

Gerek hamamda, gerek denizde,
gerek sair yerlerde.gerek sair yerlerde. Denize de böyle.Denize de böyle. Denize gidiyorsun,Denize gidiyorsun, herkes mayo dedikleriherkes mayo dedikleri kısacak bir şey giyiyor.kısacak bir şey giyiyor. Kadınlar da şimdi karışık.Kadınlar da şimdi karışık. E onlara bakmamak kimin elinden gelecek?E onlara bakmamak kimin elinden gelecek? Allah kusurlarınızı affetsin.Allah kusurlarınızı affetsin. Onun için, edep yerlerinin muhafazası farzdır.

Onun için, edep yerlerinin muhafazası farzdır.
Bunlarda ihmal caiz değildir.Bunlarda ihmal caiz değildir. Oradan gelecek para başka yerden gelsin.Oradan gelecek para başka yerden gelsin. Evvela dinin öğren, ticaretini öğren,

Evvela dinin öğren, ticaretini öğren,
sanatını öğren,sanatını öğren, memleketin ihtiyaçlarını öğren. memleketin ihtiyaçlarını öğren. E bugün binlerce insanE bugün binlerce insan bu topun peşinden koşuyor. bu topun peşinden koşuyor. Bu binlerce insan başkaBu binlerce insan başka bir meslekte çalışsa. bir meslekte çalışsa. “—Ama o da lâzım.” diyecekler.
“—Ama o da lâzım.” diyecekler.
Bize göre hiç lazım değil ama
Bize göre hiç lazım değil ama
onlara göre lazım, başka.onlara göre lazım, başka. Memlekette bugün birçokMemlekette bugün birçok sanayiye ihtiyacımız var.sanayiye ihtiyacımız var. Çok geriyiz gidiyoruz diyoruz da,Çok geriyiz gidiyoruz diyoruz da, Bu yaştaki genç fikirler,Bu yaştaki genç fikirler, genç vücutlargenç vücutlar bu işlerle alakadar olmayacak dabu işlerle alakadar olmayacak da biz mi yapacağız bu işleri?biz mi yapacağız bu işleri? RE. 60/3 İzâ kâne’snâni yetenâciyân,

RE. 60/3 İzâ kâne’snâni yetenâciyân,
felâ tedhul beynehümâ ... felâ tedhul beynehümâ ... İki kimse konuşuyor.

İki kimse konuşuyor.
İki arkadaş muhabbet ediyor, konuşuyorlar.İki arkadaş muhabbet ediyor, konuşuyorlar. İster ders olsun,İster ders olsun, isterse dünya konusu olsun; konuşuyorlar.isterse dünya konusu olsun; konuşuyorlar. Bu konuşanların arasınaBu konuşanların arasına üçüncü bir kimseüçüncü bir kimse izinsiz olarak söze karışmasın,izinsiz olarak söze karışmasın, girmesin, içlerine sokulmasın!girmesin, içlerine sokulmasın! ÇünküÇünkü bu iki kimse gizli gizli bir şey konuşuyor.bu iki kimse gizli gizli bir şey konuşuyor. Üçüncü araya girdi miydi,Üçüncü araya girdi miydi, ona muttali olur, ne konuştuklarını anlar.ona muttali olur, ne konuştuklarını anlar. O üçüncününO üçüncünün onların konuşmalarını anlaması onların konuşmalarını anlaması nehy olunmuştur.nehy olunmuştur. Hakkın yok,Hakkın yok, ne girmeye ne de dinlemeye.ne girmeye ne de dinlemeye. RE. 60/3 ... Vet'tehak men nef-i,RE. 60/3 ... Vet'tehak men nef-i, bit-tahrimi îndel cumhur. bit-tahrimi îndel cumhur. Bu haram olan menhiyattır.Bu haram olan menhiyattır. Bir de iki kimse konuşur.

Bir de iki kimse konuşur.
Bir üçüncü de var orada.Bir üçüncü de var orada. Derken iki kişi Arapça'ya çevirirler.Derken iki kişi Arapça'ya çevirirler. İki kişi Fransızca'ya çevirirler.İki kişi Fransızca'ya çevirirler. İngilizce'ye çevirirler.İngilizce'ye çevirirler. Bu üçüncü de onu anlamaz.Bu üçüncü de onu anlamaz. Ne dediklerini anlamaz.Ne dediklerini anlamaz. Anlamaz olduğu halde Anlamaz olduğu halde onların lisanlarını değiştirerekonların lisanlarını değiştirerek yabancı dilde konuşmalarıyabancı dilde konuşmaları bu sefer üçüncüyü ürkütür.bu sefer üçüncüyü ürkütür. “—Ne konuşuyorlar acaba,
“—Ne konuşuyorlar acaba,
benim aleyhimde mi konuşuyorlar?” diyerekten.benim aleyhimde mi konuşuyorlar?” diyerekten. O da caiz değil.O da caiz değil. Bunlar dikkat edilmesiBunlar dikkat edilmesi lazım olan şeylerdir.lazım olan şeylerdir. RE. 60/4 İzâ kâne ehadüküm fakîran ...

RE. 60/4 İzâ kâne ehadüküm fakîran ...
Sana bir hediye geldi,Sana bir hediye geldi, nereden gelirse gelsin.nereden gelirse gelsin. Bu gelen hediye.Bu gelen hediye. Fakir iseniz,Fakir iseniz, RE. 60/4 ... felyebde’ bi-nefsihî ...RE. 60/4 ... felyebde’ bi-nefsihî ... Önce kendin bundan istifadeÖnce kendin bundan istifade etmeye layıksın. etmeye layıksın. İstifade et.İstifade et. RE. 60/4 ... fein kâne fadlun ...RE. 60/4 ... fein kâne fadlun ... Daha fazla bu gelen hediye.Daha fazla bu gelen hediye. O zaman,O zaman, RE. 60/4 ... fealâ ıyâlihî ...RE. 60/4 ... fealâ ıyâlihî ... Çoluğuna, çocuğuna, aile efradınaÇoluğuna, çocuğuna, aile efradına bu hediyeden yedirir, giydirirsin.bu hediyeden yedirir, giydirirsin. Buralarda kullanılır.Buralarda kullanılır. RE. 60/4 ... fein kâne fadlun ...RE. 60/4 ... fein kâne fadlun ... Daha fazla ise,Daha fazla ise, RE. 60/4 ... fealâ zî karâbetihî ...RE. 60/4 ... fealâ zî karâbetihî ... akraba u taallukatına daakraba u taallukatına da ikramda bulunursunuz.ikramda bulunursunuz. RE. 60/4 ... fein kâne fadlun.RE. 60/4 ... fein kâne fadlun. Daha fazla ise, sağında solundaDaha fazla ise, sağında solunda bulunan insanlara, bulunan insanlara, muhtaç olanlara damuhtaç olanlara da bundan ikram edebilirsin buyurmuş.bundan ikram edebilirsin buyurmuş. RE. 60/5 İzâ kâne yevmü’l-kıyâmeh...

RE. 60/5 İzâ kâne yevmü’l-kıyâmeh...
“Kıyamet günü olduğu vakit”“Kıyamet günü olduğu vakit” RE. 60/5 ... nûdiye eyne ebnâü’s-sittîn ...RE. 60/5 ... nûdiye eyne ebnâü’s-sittîn ... "—Ey altmış yaşına gelenler, neredesiniz?
"—Ey altmış yaşına gelenler, neredesiniz?
Gelin bakalım.Gelin bakalım. İlkin, 60 yaşına kadar,İlkin, 60 yaşına kadar, aklını başını alamayan insan,aklını başını alamayan insan, töhmetli.töhmetli. 60 sene ömür verdik,60 sene ömür verdik, 60 senedir yaşıyorsun,60 senedir yaşıyorsun, daha hala kendine gelmemişsin,daha hala kendine gelmemişsin, tevbe edememişsin.tevbe edememişsin. Bak, nerelerde dolaşıyorsun,Bak, nerelerde dolaşıyorsun, nerelerde gidiyorsun.nerelerde gidiyorsun. Tövbe edip, istiğfar edipTövbe edip, istiğfar edip ibadete de yanaşmamışsın!ibadete de yanaşmamışsın! diyerek davet olunurlar.diyerek davet olunurlar. RE. 60/5 ... ve hüve’l-umurü’llezî kàle’llàhü:RE. 60/5 ... ve hüve’l-umurü’llezî kàle’llàhü: Evelem nüammirküm mâ yetezekkerüEvelem nüammirküm mâ yetezekkerü fîhi men tezekkera. fîhi men tezekkera. Bu ömründe aklı olan insan,Bu ömründe aklı olan insan, kendini derler, toplar;kendini derler, toplar; Allah-u Teàlâ’nın yoluna yönelir.Allah-u Teàlâ’nın yoluna yönelir. Kendini mes’uliyetten kurtarmaya çalışır.Kendini mes’uliyetten kurtarmaya çalışır. RE. 60/6 İzâ kâne yevmü’l-kıyâmeti ...

RE. 60/6 İzâ kâne yevmü’l-kıyâmeti ...
Yine kıyamet günü olduğu vakitte,Yine kıyamet günü olduğu vakitte, RE. 60/6 ... urriffe’lkâfiru bi-amelihî ...RE. 60/6 ... urriffe’lkâfiru bi-amelihî ... Müslüman ile gâvurMüslüman ile gâvur nasıl ayrılacak kıyamet gününde?nasıl ayrılacak kıyamet gününde? Ancak amelleriyle ayrılacak.Ancak amelleriyle ayrılacak. Mesela, müslümanların abdest azalarıMesela, müslümanların abdest azaları nur içerisinde,nur içerisinde, belli ki bunlar müslüman.belli ki bunlar müslüman. İşte bak; elleri yüzleri pırıl pırıl parlıyor. İşte bak; elleri yüzleri pırıl pırıl parlıyor. Öteki gavurun amelleri deÖteki gavurun amelleri de kapkara, simsiyah.kapkara, simsiyah. Nasıl bir şeydir!Nasıl bir şeydir! Ahiret âlemi başladığı zaman,Ahiret âlemi başladığı zaman, RE. 60/6 ... fecehade ve hâsame ...RE. 60/6 ... fecehade ve hâsame ... “—Ben bu fenalıkları yapmadım,
“—Ben bu fenalıkları yapmadım,
bu kötülükleri yapan ben değilim.” der.bu kötülükleri yapan ben değilim.” der. Hani nasıl bazı hırsızı yakalarlar,

Hani nasıl bazı hırsızı yakalarlar,
“—Ben değilim, ben yapmadım!” diyerekten bağırır,
“—Ben değilim, ben yapmadım!” diyerekten bağırır,
çağırır, sıçrar; onun gibi.çağırır, sıçrar; onun gibi. RE. 60/6 ... hâülâi cîrânüke, yeşhedûne aleyke ...RE. 60/6 ... hâülâi cîrânüke, yeşhedûne aleyke ... Sen öyle diyorsun amaSen öyle diyorsun ama bunlar da senin komşuların.bunlar da senin komşuların. RE. 60/6 ... eşhedüna aleyh ...RE. 60/6 ... eşhedüna aleyh ... Senin aleyhinde bunlar şehadet ediyorlar.Senin aleyhinde bunlar şehadet ediyorlar. Bu kötülükleri, bu fenalıklarıBu kötülükleri, bu fenalıkları sen yapmışsın! sen yapmışsın! RE. 60/6 ... feyekùlü: Kezebû ...RE. 60/6 ... feyekùlü: Kezebû ... Bu kafir der ki “Yalan söylüyorlar.Bu kafir der ki “Yalan söylüyorlar. Öyle şey yapmadım!” der, tekzip eder.Öyle şey yapmadım!” der, tekzip eder. RE. 60/6 ... Feyekùlü: Ehlüke ve aşîretüke ...RE. 60/6 ... Feyekùlü: Ehlüke ve aşîretüke ... “Melek der ki: ‘İşte bak çolukların, çocukların,“Melek der ki: ‘İşte bak çolukların, çocukların, akrabayı talugatınakrabayı talugatın bunlar da senin aleyhinde şehadet ediyorlar.bunlar da senin aleyhinde şehadet ediyorlar. RE. 60/6 ... feyekùlü: Kezebû ...RE. 60/6 ... feyekùlü: Kezebû ... "-Yok, yok, ben yapmadım, bu kötülükleri.”"-Yok, yok, ben yapmadım, bu kötülükleri.” RE. 60/6 ... Feyekùlü: Ahlefû ...RE. 60/6 ... Feyekùlü: Ahlefû ... “-Onlara, yemin teklif ederler.“-Onlara, yemin teklif ederler. RE. 60/6 ... feyahlifûne ...RE. 60/6 ... feyahlifûne ... Yemin ederler hepsi.Yemin ederler hepsi. RE. 60/6 ... Sümme yüsmitühümü’llàhu ...RE. 60/6 ... Sümme yüsmitühümü’llàhu ... Ondan sonra Cenab-ı Hak onları sağır eder, Ondan sonra Cenab-ı Hak onları sağır eder, duyamazlar artık,duyamazlar artık, ne yaptıklarını bilemezler.ne yaptıklarını bilemezler. RE. 60/6 ... ve teşhedü aleyhim elsinetehümRE. 60/6 ... ve teşhedü aleyhim elsinetehüm feyüdhilühümü’n-nâre. feyüdhilühümü’n-nâre. “Bu sefer Allah-u Teàlâ onlara“Bu sefer Allah-u Teàlâ onlara verdiği dili söyletir. verdiği dili söyletir. Dil, kendi kendine şehadet eder.Dil, kendi kendine şehadet eder. "Evet, bunları yapanlar bizdik."Evet, bunları yapanlar bizdik. Küfürde idik, günahlarda idik,Küfürde idik, günahlarda idik, fenalıklarda idik." diyerek fenalıklarda idik." diyerek dil şehadet eder.dil şehadet eder. Şehadetiyle beraber,Şehadetiyle beraber, RE. 60/6 ... feyüdhilühümü’n-nâre.RE. 60/6 ... feyüdhilühümü’n-nâre. ateşe atılırlar.ateşe atılırlar. Allah hepimizi,

Allah hepimizi,
yanlış hareketlerden,yanlış hareketlerden, muhafaza buyursun.muhafaza buyursun. İslâm üzere yaşayıp,İslâm üzere yaşayıp, İslâm üzere ahirete göç etmeyiİslâm üzere ahirete göç etmeyi cümlemize nasib ve müyesser eylesin.cümlemize nasib ve müyesser eylesin. RE. 60/7 İzâ kâne aleyküm ümerâu ...

RE. 60/7 İzâ kâne aleyküm ümerâu ...
“Sizin üzerinize bir takım emirler,“Sizin üzerinize bir takım emirler, ümeralar nasp olunur."ümeralar nasp olunur." RE. 60/7 ... ye’murûneküm bi’s-salâti,RE. 60/7 ... ye’murûneküm bi’s-salâti, ve’z-zekâti, ve’l-cihâdi ...ve’z-zekâti, ve’l-cihâdi ... "Bunlar size namazla, zekatla,"Bunlar size namazla, zekatla, cihatla emrederler." cihatla emrederler." Namazlarınızı kılın derler.

Namazlarınızı kılın derler.
Zekatlarınızı verin derler.Zekatlarınızı verin derler. Cihat olduğu vakit,Cihat olduğu vakit, hadi,hadi, cihadı derler, bir türlücihadı derler, bir türlü O zaman;O zaman; RE. 60/7 ... fekad harrama’llàhu aleyküm sebbehüm ...RE. 60/7 ... fekad harrama’llàhu aleyküm sebbehüm ... Bu sefer bunlara sebbetmekBu sefer bunlara sebbetmek sizin üzerinize haram olur.sizin üzerinize haram olur. Günahdır.Günahdır. Bunları sebbetemezsiniz.Bunları sebbetemezsiniz. FenaFena söz söyleyemezsinizsöz söyleyemezsiniz aleyhlerinde.aleyhlerinde. RE. 60/7 ... ve hallet lekümü’s-salâtü halfehüm.RE. 60/7 ... ve hallet lekümü’s-salâtü halfehüm. “Onlar imam olsalar“Onlar imam olsalar arkalarında namaz kılmanız caiz olur.arkalarında namaz kılmanız caiz olur. " Çünkü, emrediyorlar namaz kılın diye." Çünkü, emrediyorlar namaz kılın diye. RE. 60/8 İzâ kânet inde’r-racüli’mraetâni …

RE. 60/8 İzâ kânet inde’r-racüli’mraetâni …
Bir adam, bir erkekBir adam, bir erkek dört kadına kadar cevaz var.dört kadına kadar cevaz var. Cenab-ı Hak tarafından.Cenab-ı Hak tarafından. Her zaman için,Her zaman için, bu kıyamete kadar,bu kıyamete kadar, cari olan bir husustur.cari olan bir husustur. O Adam almışO Adam almış iki tane hanım.iki tane hanım. RE. 60/8 ... felem ya’dil beynehümâ ...RE. 60/8 ... felem ya’dil beynehümâ ... Adalet yapamıyor aralarında.Adalet yapamıyor aralarında. Yeni gelen gençtir,Yeni gelen gençtir, öteki daha ihtiyardır. öteki daha ihtiyardır. Gence iltifat ediyor,Gence iltifat ediyor, öteki yaşlıya iltifat etmiyor.öteki yaşlıya iltifat etmiyor. Bakmıyor ona doğru dürüst,Bakmıyor ona doğru dürüst, maişetini doğru dürüst vermiyor.maişetini doğru dürüst vermiyor. Birçok adaletsizliği var.Birçok adaletsizliği var. RE. 60/8 ... câe yevme’l-kıyâmetiRE. 60/8 ... câe yevme’l-kıyâmeti ve şıkkuhû sâkıt ...ve şıkkuhû sâkıt ... "Kıyamet gününde bir tarafı böyle,"Kıyamet gününde bir tarafı böyle, hani, felçli gibi yürüyecek gelecek."hani, felçli gibi yürüyecek gelecek." Adaleti, iki hanımın arasındakiAdaleti, iki hanımın arasındaki adaleti, temin edemediğininadaleti, temin edemediğinin cezası olarak.cezası olarak. Yani adalet,

Yani adalet,
her şeyde şart olduğu gibi,her şeyde şart olduğu gibi, evdeki efrad-ı aile arasındaevdeki efrad-ı aile arasında adalet gene şart.adalet gene şart. Çocuklar arasında adaletÇocuklar arasında adalet gene şart.gene şart. İki tane çocuğunuz var,İki tane çocuğunuz var, birisini öperbirisini öper birisini öpmezseniz,birisini öpmezseniz, adaletsizlik yaparsınız.adaletsizlik yaparsınız. Birisine verir birisine vermezseniz,Birisine verir birisine vermezseniz, adaletsizlik yaparsınız.adaletsizlik yaparsınız. Birisine iyi giyim yaparsınız,Birisine iyi giyim yaparsınız, ötekine de iyi giyim yapmazsanız,ötekine de iyi giyim yapmazsanız, yine adaletsizlik var.yine adaletsizlik var. Her ikisi de çocukların,Her ikisi de çocukların, aynı giyimde, aynı sevgide, aynı giyimde, aynı sevgide, olacak ki adil olabilelim.olacak ki adil olabilelim. Olmadığı taktirde mes’ul olur.Olmadığı taktirde mes’ul olur. RE. 60/10 İzâ kâne li’l-abdi

RE. 60/10 İzâ kâne li’l-abdi
inda’llàhi derecetün ...inda’llàhi derecetün ... “Bir kulun Allah katında,“Bir kulun Allah katında, bir derecesi var, fakatbir derecesi var, fakat RE. 60/10 ... lem yünilhü iyyâhâ ...RE. 60/10 ... lem yünilhü iyyâhâ ... o dereceye erişemiyor.o dereceye erişemiyor. Şu kadar ibadet etmesi lazım,Şu kadar ibadet etmesi lazım, şu kadar hayırlılık yapması lazım ki,şu kadar hayırlılık yapması lazım ki, bu dereceye nail olabilsin.bu dereceye nail olabilsin. Maalesef,Maalesef, biraz atâleti var, tembelliği var.biraz atâleti var, tembelliği var. Yapamıyor,Yapamıyor, erişemiyor bu dereceye.erişemiyor bu dereceye. Erişemediği vakitte,Erişemediği vakitte, RE. 60/10 ... İbtilâhü fi’d-dünyâ ...RE. 60/10 ... İbtilâhü fi’d-dünyâ ... o zaman Cenab-ı Hak bunao zaman Cenab-ı Hak buna birtakım iptilalar verir.birtakım iptilalar verir. İptilâlar,İptilâlar, musibetler,musibetler, dertler,dertler, rahatsızlıklar; çeşitli iptilâ yollar var.rahatsızlıklar; çeşitli iptilâ yollar var. Bunlardan bazılarını verir.Bunlardan bazılarını verir. Amelinin,Amelinin, eksikliğinden dolayı ki.eksikliğinden dolayı ki. RE. 60/10 ... sümme sabberahû ale’l-belâi ...RE. 60/10 ... sümme sabberahû ale’l-belâi ... Bu verilen belalara sabır verir.Bu verilen belalara sabır verir. Bunlara sabır eder,Bunlara sabır eder, sabrından dolayı,sabrından dolayı, RE. 60/10 ... Li-yünîlehû tilke’d-derecete ...RE. 60/10 ... Li-yünîlehû tilke’d-derecete ... Bu dereceye,Bu dereceye, nail olabilmek için,nail olabilmek için, Cenab-ı Hak,Cenab-ı Hak, bu Adama bazı sabırlar verir.bu Adama bazı sabırlar verir. Bu iptilâlara sabrından dolayı,Bu iptilâlara sabrından dolayı, o dereceye erişir.o dereceye erişir. Vaktiyle şöyle bir hikaye okumuştum;

Vaktiyle şöyle bir hikaye okumuştum;
Bir evliya ileBir evliya ile bir gavurun ölümü denk geliyor.bir gavurun ölümü denk geliyor. Gavurun canı ölürken,Gavurun canı ölürken, bir balık istemiş,bir balık istemiş, bu denizde bulunmayan bir balık.bu denizde bulunmayan bir balık. Allah-u Teala,Allah-u Teala, meleklere emretmiş;meleklere emretmiş; bu balığı başka bir denizden tutmuşlar,bu balığı başka bir denizden tutmuşlar, getirmişler, o adamıngetirmişler, o adamın istediği yerdeki istediği yerdeki avcıların ağına koymuşlar. avcıların ağına koymuşlar. Balık tutulmuş,Balık tutulmuş, o adam da yemiş, ölmüş.o adam da yemiş, ölmüş. Bir evliya da ölüyor.Bir evliya da ölüyor. Canı biraz,Canı biraz, son nefeste, biraz süt istemiş.son nefeste, biraz süt istemiş. O da tam içeceği sütü bulmuşlar, getirmişler.O da tam içeceği sütü bulmuşlar, getirmişler. Tam ona verecekleri sırada,Tam ona verecekleri sırada, bir melek yollamış,bir melek yollamış, sütü getiren adamın ayağına taktırmış, sütü getiren adamın ayağına taktırmış, süt dökülmüş, içememiş, o da ölmüş.süt dökülmüş, içememiş, o da ölmüş. Bu meleklerin nazar-ı dikkatini çekmiş:

Bu meleklerin nazar-ı dikkatini çekmiş:
“—Ya Rabbi,
“—Ya Rabbi,
ne hikmet bu?ne hikmet bu? Bu senin gavurun.Bu senin gavurun. Kulun ama gavur.Kulun ama gavur. Dinsiz, sevmediğin bir adam.Dinsiz, sevmediğin bir adam. Bu istediğini, en son istediği şeyi de verdin.Bu istediğini, en son istediği şeyi de verdin. Bu da senin velilerinden bir veliydi.Bu da senin velilerinden bir veliydi. Son nefeste işte, çok sabır etti,Son nefeste işte, çok sabır etti, çok iptilâlara sabırlıydı.çok iptilâlara sabırlıydı. Büyük makamlarına nail olmuş.Büyük makamlarına nail olmuş. Son nefeste de bir süt istemiş,Son nefeste de bir süt istemiş, onu da vermedin.onu da vermedin. Hikmetin nedir ya Rabbi?Hikmetin nedir ya Rabbi? Demiş ki,
Demiş ki,
“—O gavurun cehennemde bir çukuru kaldıydı.
“—O gavurun cehennemde bir çukuru kaldıydı.
Cehennemde bir çukuru kaldıydı, orasını hak edemedi.Cehennemde bir çukuru kaldıydı, orasını hak edemedi. Bu nimeti de ona verdim ki,Bu nimeti de ona verdim ki, şükürsüzlüğü dolayısıyla,şükürsüzlüğü dolayısıyla, onu da hak etsin.”onu da hak etsin.” “—O veli kulununda bir derecesi var,
“—O veli kulununda bir derecesi var,
yüksek makamlardan,yüksek makamlardan, bu dereceye erişememişti,bu dereceye erişememişti, O sütü içirmemek suretiyle sabrıyla,O sütü içirmemek suretiyle sabrıyla, bu dereceyi de ona vermek için…”bu dereceyi de ona vermek için…” onu öyle içirmedim diye,onu öyle içirmedim diye, Cenabı Hak bir lütufta bulunmuştur. Cenabı Hak bir lütufta bulunmuştur. Yani sabra, ibtila üzerinde çok büyük şey farkı var.Yani sabra, ibtila üzerinde çok büyük şey farkı var. Dertsiz olmaz insan;

Dertsiz olmaz insan;
fakat şikâyet tarzıyla değil,fakat şikâyet tarzıyla değil, önüne gelene insanönüne gelene insan şöyle sıkıldım, böyle sıkıldım diyerekten, şöyle sıkıldım, böyle sıkıldım diyerekten, söylememeli dertlerini,söylememeli dertlerini, sabretmeli.sabretmeli. Sabırdan sonra da mükâfât var.Sabırdan sonra da mükâfât var. Doktora ihtiyaç oluyorsa,Doktora ihtiyaç oluyorsa, şikâyet tarzıyla değil deşikâyet tarzıyla değil de bir tedavi çaresi var mıdır diyerekten,bir tedavi çaresi var mıdır diyerekten, aramak suretiyle. aramak suretiyle. Münasib kimselere,Münasib kimselere, evlatlarına derdini anlatır.evlatlarına derdini anlatır. Sabrın sonu selamettir derler ya hani.

Sabrın sonu selamettir derler ya hani.
Bir şey dediğinde görmüştüm,Bir şey dediğinde görmüştüm, "Sıkıntılara karşı sabır,"Sıkıntılara karşı sabır, o da ibadettir." diye.o da ibadettir." diye. "Sıkıntılara sabır,"Sıkıntılara sabır, o da ibadettir." diyerek.o da ibadettir." diyerek. Allah elbette,Allah elbette, hiçbir zaman,hiçbir zaman, gece olmamış her zaman,gece olmamış her zaman, gecesi de var, günüzü de var.gecesi de var, günüzü de var. Her zaman bulutlu olmaz,Her zaman bulutlu olmaz, güneşli de olur,güneşli de olur, açık da olur.açık da olur. Geçer bu sıkıntılar,Geçer bu sıkıntılar, RE. 60/11 İzâ kâne yevmü’l-cumuati …

RE. 60/11 İzâ kâne yevmü’l-cumuati …
“Cuma günü oldu mu,“Cuma günü oldu mu, RE. 60/11 ... nâdeti’t- tayru et-tayraRE. 60/11 ... nâdeti’t- tayru et-tayra ve’l-vuhûşu el-vuhûşave’l-vuhûşu el-vuhûşa ve’s-sibâu es-sibâa ...ve’s-sibâu es-sibâa ... vahşi hayvanlar,vahşi hayvanlar, uçan hayvanlar, yırtıcı hayvanlar;uçan hayvanlar, yırtıcı hayvanlar; gerek uçan yırtıcı olsun gerekgerek uçan yırtıcı olsun gerek yerdeki hayvanlardan yırtıcı olsun bunlaryerdeki hayvanlardan yırtıcı olsun bunlar birbirlerine diyorlar ki:birbirlerine diyorlar ki: "Selamün aleyküm.""Selamün aleyküm." Diyeceksin ki,Diyeceksin ki, selam insana mahsustur,selam insana mahsustur, Hayvanlar da böyle selam verir mi?Hayvanlar da böyle selam verir mi? Evet verir.Evet verir. "Selamün aleyküm.""Selamün aleyküm." RE. 60/11 ... hâzâ yevmü’l cumu’ah ...RE. 60/11 ... hâzâ yevmü’l cumu’ah ... "Bugün cuma günüdür.""Bugün cuma günüdür." "Selamün aleyküm." diye,"Selamün aleyküm." diye, hayvanat birbirlerinehayvanat birbirlerine selam veriyor.selam veriyor. Bunu lisan-ı hal ile derler.Bunu lisan-ı hal ile derler. Lisan-ı hal ile, bizim gibi diyecek değil ya,Lisan-ı hal ile, bizim gibi diyecek değil ya, hal lisanıyla derler. hal lisanıyla derler. Bu selamı birbirlerine verir,Bu selamı birbirlerine verir, tebrik eder bütün mahlukat.tebrik eder bütün mahlukat. Burada yalnız kuşları veBurada yalnız kuşları ve diğer mahlûkatı söyledi.diğer mahlûkatı söyledi. Ama bütün mahlûkat da bunun içerisineAma bütün mahlûkat da bunun içerisine dahildir.dahildir. Yani her mahlûk Cenâb-ı Hak’ın cuma günüYani her mahlûk Cenâb-ı Hak’ın cuma günü birbirlerini selâmlarlar.birbirlerini selâmlarlar. Cuma günü Ümmet-i Muhammed için

Cuma günü Ümmet-i Muhammed için
en mübarek bir gündür.en mübarek bir gündür. O günün fadàilini söylemekle bitmez.O günün fadàilini söylemekle bitmez. Bundan dolayı,Bundan dolayı, Cuma günü muhakkak bir müslüman,Cuma günü muhakkak bir müslüman, imkân bulduğu takdirde gusletmeli.imkân bulduğu takdirde gusletmeli. Temiz elbisesini giymeli, kokulu esbap.Temiz elbisesini giymeli, kokulu esbap. Kokularını sürmeli.Kokularını sürmeli. Efendim, okumak biliyorsaEfendim, okumak biliyorsa Kur’an-ı Azîmu’ş-Şan’dan Sûre-i Kehf’i,Kur’an-ı Azîmu’ş-Şan’dan Sûre-i Kehf’i, Sûre-i Duhan’ı ve sair sureleri okumalı Sûre-i Duhan’ı ve sair sureleri okumalı Ve erken vakitte,Ve erken vakitte, camiye girip,camiye girip, cumayı sessiz,cumayı sessiz, kimseyi incitmeden güzelce dinlemeli.kimseyi incitmeden güzelce dinlemeli. Ondan sonra, güzelce camisinden ayrılıp,Ondan sonra, güzelce camisinden ayrılıp, va’z ü nasihat ediliyorsava’z ü nasihat ediliyorsa o va’z ü nasihatları dinlemeli.o va’z ü nasihatları dinlemeli. Hastalar varsa, o günHastalar varsa, o gün hastalarını ziyaret etmeli.hastalarını ziyaret etmeli. İcab ediyorsa dostlarınıİcab ediyorsa dostlarını gidip ziyaret etmeli.gidip ziyaret etmeli. Bunlar cuma gününün fadàilindendir.Bunlar cuma gününün fadàilindendir. Cuma günü bir cenaze namazı kılarsa,

Cuma günü bir cenaze namazı kılarsa,
bir fakir, o gün aynı zamanda oruçlu da olursa,bir fakir, o gün aynı zamanda oruçlu da olursa, bir de fakire sadaka verirse,bir de fakire sadaka verirse, bir de hastayı ziyareti yaparsa,bir de hastayı ziyareti yaparsa, o gün büyük mükafatlara mazhar olur.o gün büyük mükafatlara mazhar olur. RE.60/12 İzâ kâne’r-racülâni yedehaddesâni …

RE.60/12 İzâ kâne’r-racülâni yedehaddesâni …
İki tane adam, bir mecliste oturmuşlar,İki tane adam, bir mecliste oturmuşlar, RE.60/12 ... yedehaddesâni fî meclisin ani’l- fıkh ...RE.60/12 ... yedehaddesâni fî meclisin ani’l- fıkh ... Dini konuşma yapıyorlar.Dini konuşma yapıyorlar. RE.60/12 ... felâ yeclis ileyhime’s-sâlisü ...RE.60/12 ... felâ yeclis ileyhime’s-sâlisü ... Yukarıda da dedi ama,Yukarıda da dedi ama, orada fıkıhtan konuşuyorlar demedi.orada fıkıhtan konuşuyorlar demedi. Orada gizlice bir konuşmaları var dedi.Orada gizlice bir konuşmaları var dedi. O gizlice konuşmaları kendilerine mahsus.O gizlice konuşmaları kendilerine mahsus. Burada dini konuşma yapıyorlar,Burada dini konuşma yapıyorlar, fıkıh üzerinde.fıkıh üzerinde. Bu fıkhi konuşmanın üzerineBu fıkhi konuşmanın üzerine bile üçüncü bir insanınbile üçüncü bir insanın aralarına girmesi, o da caiz değildir.aralarına girmesi, o da caiz değildir. RE.60/12 ... felâ yeclis ileyhime’s-sâlisü ...RE.60/12 ... felâ yeclis ileyhime’s-sâlisü ... Üçüncünün bu iki arkadaşın arasında girip,Üçüncünün bu iki arkadaşın arasında girip, onların işlerine dahil olmaları caiz değildir.onların işlerine dahil olmaları caiz değildir. RE.60/12 ... hattâ yeste’zine-hümâ ...RE.60/12 ... hattâ yeste’zine-hümâ ... “—Müsaade ederseniz, ben de gelebilir miyim?
“—Müsaade ederseniz, ben de gelebilir miyim?
Ben de dinleyebilir miyim?”Ben de dinleyebilir miyim?” diyerekten izin alır.diyerekten izin alır. Bu izin verilmedikçe,Bu izin verilmedikçe, Pat put girip,Pat put girip, Eh siz oturuyorsunuz ya ben de dinleyeyim, böyle bir şey olmaz.Eh siz oturuyorsunuz ya ben de dinleyeyim, böyle bir şey olmaz. Ama camide Hoca Efendi,Ama camide Hoca Efendi, takrir yapar,takrir yapar, o takriri herkes dinler.o takriri herkes dinler. İki de dinler,İki de dinler, on da dinler, yüz de dinler.on da dinler, yüz de dinler. Bunlar kendi aralarındaki olanlar.Bunlar kendi aralarındaki olanlar. Şu zihinler,Şu zihinler, onların ikisinin bir fikir vardır.onların ikisinin bir fikir vardır. O fikirlerini konuşaraktanO fikirlerini konuşaraktan yapıyorlar.yapıyorlar. Üçüncü gelince,Üçüncü gelince, fikirlerinin bozulmasına sebep olur diyerektenfikirlerinin bozulmasına sebep olur diyerekten yanlarına izinle girer.yanlarına izinle girer. RE. 61/1 İzâ kâne aşiyyetü arafate …

RE. 61/1 İzâ kâne aşiyyetü arafate …
Arafe gecesi; kurban bayramından bir önceki gece, Arafe gecesi; kurban bayramından bir önceki gece, RE. 61/1 ... lem yebka ehadün fî kalbihî miskâlüRE. 61/1 ... lem yebka ehadün fî kalbihî miskâlü habbetin min hardelin îmânin ...habbetin min hardelin îmânin ... Hiç bir tane mümin kalmaz ki,Hiç bir tane mümin kalmaz ki, kalbinde ufacık,kalbinde ufacık, RE. 61/1 ... miskâlü habbetin min hardelin îmânin ...RE. 61/1 ... miskâlü habbetin min hardelin îmânin ... imandan bir zerre olan kimse, bu gece,imandan bir zerre olan kimse, bu gece, RE. 61/1 ... illâ gufira lehû ...RE. 61/1 ... illâ gufira lehû ... muhakkak mağfiret-i ilahiyeye,muhakkak mağfiret-i ilahiyeye, mazhar olur.mazhar olur. RE. 61/1 ... Kîle, Yâ rasûla’llàh,RE. 61/1 ... Kîle, Yâ rasûla’llàh, ehli arafate hassaten ...ehli arafate hassaten ... dediler ki, bu arifede olan, Arafat Dağı'nda olan,dediler ki, bu arifede olan, Arafat Dağı'nda olan, hacılara mahsus mu, Ya Rasulallah?hacılara mahsus mu, Ya Rasulallah? Ya, dedi ki,Ya, dedi ki, RE. 61/1 ... Kàle, Bel li’l-müslimîne âmmeten ...RE. 61/1 ... Kàle, Bel li’l-müslimîne âmmeten ... “Yeryüzünde ne kadar müslüman varsa,“Yeryüzünde ne kadar müslüman varsa, onların hepsine nasip olunur, mağfiret-i ilahiye."onların hepsine nasip olunur, mağfiret-i ilahiye." Onun için,Onun için, bu gibi mübarek geceleri,bu gibi mübarek geceleri, unutmamak ve bilmek de lazım.unutmamak ve bilmek de lazım. Şimdi önümüzde de,

Şimdi önümüzde de,
Receb ayı geliyor.Receb ayı geliyor. İlk Cuma gecesi de bir kandilimiz var.İlk Cuma gecesi de bir kandilimiz var. Bu kandilimizi de bilmek,Bu kandilimizi de bilmek, bu kandili de ihya etmeye çalışmak,bu kandili de ihya etmeye çalışmak, bu da ayrı bir vazifedir.bu da ayrı bir vazifedir. Arkasından yirmi yedisi gelecek,Arkasından yirmi yedisi gelecek, Peygamberimiz’in Mi’racıdır.Peygamberimiz’in Mi’racıdır. Bunları bilmek.Bunları bilmek. Arkasından Şa’ban’ın on beşi gelecek,Arkasından Şa’ban’ın on beşi gelecek, bu da ayrı bir kandil gecemizdir.bu da ayrı bir kandil gecemizdir. Bunları da bilmek.Bunları da bilmek. Bunun arkasından da,Bunun arkasından da, Kadir gecemiz gelir Ramazan'da.Kadir gecemiz gelir Ramazan'da. 4 tane kandilimiz vardır.4 tane kandilimiz vardır. Bunlar mübarek günlerdir.Bunlar mübarek günlerdir. Bunları herkesin bilip, bu gecelerde Cenab-ı Hakk'a,Bunları herkesin bilip, bu gecelerde Cenab-ı Hakk'a, el açıp, yalvarıp, af istemeli, mağfiret istemeli,el açıp, yalvarıp, af istemeli, mağfiret istemeli, hidayet istemeli,hidayet istemeli, lütuf, merhamet, neler istersen iste artık.lütuf, merhamet, neler istersen iste artık. RE. 61/2 İzâ kâne yevmü savmi ehadüküm …

RE. 61/2 İzâ kâne yevmü savmi ehadüküm …
İnşallah önümüzde Ramazan geliyor işte.İnşallah önümüzde Ramazan geliyor işte. 3 aylarda başlayacak.3 aylarda başlayacak. Genç olanlar, kuvvetli olanlar,Genç olanlar, kuvvetli olanlar, 3 aylarda oruca 3 aylarda oruca devam ederlerse, fazileti buna göre fazla olur.devam ederlerse, fazileti buna göre fazla olur. Ramazan'da, Ramazan'dan evvel Şaban,Ramazan'da, Ramazan'dan evvel Şaban, Şaban'dan evvel Recep.Şaban'dan evvel Recep. Recep derler ki,Recep derler ki, ekim ayıdır.ekim ayıdır. Tarlaların ekim ayı.Tarlaların ekim ayı. Şaban'da sulama ayı,Şaban'da sulama ayı, Ramazan'da da biçme ayıdır derler.Ramazan'da da biçme ayıdır derler. Recep'te ekmezsen,Recep'te ekmezsen, Şaban'da sulamazsan,Şaban'da sulamazsan, Ramazan'da neyi ekip, biçeceksin derler.Ramazan'da neyi ekip, biçeceksin derler. Onun için Recep'te,

Onun için Recep'te,
oruç işine alışmalı.oruç işine alışmalı. 1 gün, 3 gün, 5 gün, 15 gün, 20 gün, 30 gün, ne kadar tutabilirsen.1 gün, 3 gün, 5 gün, 15 gün, 20 gün, 30 gün, ne kadar tutabilirsen. İşine göre, vücudunun kuvvetine göre,İşine göre, vücudunun kuvvetine göre, oruç hiçbir zaman insana zarar vermez.oruç hiçbir zaman insana zarar vermez. Alışmak lazım.Alışmak lazım. Alıştıktan sonra oruç,Alıştıktan sonra oruç, insan için büyük bir devlet ve nimettir.insan için büyük bir devlet ve nimettir. Eski zaman insanları,

Eski zaman insanları,
günde kere bir yemekle iktifa ederlermiş.günde kere bir yemekle iktifa ederlermiş. Yerken de bizim gibi et, yağ, bal değil.Yerken de bizim gibi et, yağ, bal değil. Yedikleri hurma,Yedikleri hurma, birazcık un, mun, şundan, bundanmış.birazcık un, mun, şundan, bundanmış. O zaman onlar varmış.O zaman onlar varmış. Başka bir şey de yok.Başka bir şey de yok. Olursa bir de sütle işte.Olursa bir de sütle işte. Bizim bugün, elhamdülillah,Bizim bugün, elhamdülillah, her şeyimiz çok bol.her şeyimiz çok bol. Bunları yedikten sonra, bir yemek kafi de gelir ama,Bunları yedikten sonra, bir yemek kafi de gelir ama, alışmışız çoğuna.alışmışız çoğuna. Bu bizim için iyi bir şey olmuyor.Bu bizim için iyi bir şey olmuyor. RE. 61/2 İzâ kâne yevmü savmi ehadüküm ...RE. 61/2 İzâ kâne yevmü savmi ehadüküm ... Ramazan'a mahsus değil.Ramazan'a mahsus değil. Herhangi bir zamanda, Herhangi bir zamanda, bahusus, Ramazan'da,bahusus, Ramazan'da, ekseriyetle herkese oruçlu olduğu zaman,ekseriyetle herkese oruçlu olduğu zaman, oruçlu olduğumuz bir günde,oruçlu olduğumuz bir günde, RE. 61/2 ... felâ yerfüs, ve lâ yechel,RE. 61/2 ... felâ yerfüs, ve lâ yechel, feini’mriün şâtemehû ev kàtelehû,feini’mriün şâtemehû ev kàtelehû, felyekùl: İnnî sàimün, innî sàimün.felyekùl: İnnî sàimün, innî sàimün. Bir çok ravileri var.Bir çok ravileri var. Öyle bir günde, insana güzel bir derstir. Öyle bir günde, insana güzel bir derstir. Ağzından kötü söz çıkarmıyor.Ağzından kötü söz çıkarmıyor. Fuhşa taalluk eden,Fuhşa taalluk eden, çirkin sözleri çıkarmıyor.çirkin sözleri çıkarmıyor. Buna alışmak lazım.Buna alışmak lazım. Kötü söze alışır insan,Kötü söze alışır insan, daima kötü kötü sözler, ağzından çıkar durur.daima kötü kötü sözler, ağzından çıkar durur. E bunu nasıl men edeceksin, kurtaracaksın?E bunu nasıl men edeceksin, kurtaracaksın? Alıştırmak suretiyle.Alıştırmak suretiyle. Kötü sözü ağzına almayacak.Kötü sözü ağzına almayacak. Onun için hacılara da,

Onun için hacılara da,
Kabe-i Muazzama’nın duvarlarının etrafına,Kabe-i Muazzama’nın duvarlarının etrafına, örtü örterler,örtü örterler, Siyah örtü.Siyah örtü. Bu örtünün üzerindeBu örtünün üzerinde yazılar vardır.yazılar vardır. O yazıların bir tanesi ki bizim kıblemize rast gelir.O yazıların bir tanesi ki bizim kıblemize rast gelir. Bu hadis-i şerif, burada yazılmış.Bu hadis-i şerif, burada yazılmış. Diyor ki, ey hacı efendi bak buraya geldin ama,Diyor ki, ey hacı efendi bak buraya geldin ama, ağzından kötü söz çıkarma ha!ağzından kötü söz çıkarma ha! Kızıp, darılıp da şuna bunaKızıp, darılıp da şuna buna fena sözler söyleme,fena sözler söyleme, çirkin sözler söyleme!”çirkin sözler söyleme!” Bu sövüyor diyeBu sövüyor diye sen de ona söğmeye kalkma,sen de ona söğmeye kalkma, Bunu sana karşı,Bunu sana karşı, şöyle el kaldırırsa, sen de elini kaldırma.şöyle el kaldırırsa, sen de elini kaldırma. Sen de şöyle de ki;Sen de şöyle de ki; RE. 61/2 ... İnni sa'im.İnni sa'im.RE. 61/2 ... İnni sa'im.İnni sa'im. Ey arkadaş,Ey arkadaş, haberin olsun,haberin olsun, ben oruçluyum.ben oruçluyum. Seninle böyle,Seninle böyle, çirkin çirkin konuşamam.çirkin çirkin konuşamam. Kötü söz söyleyemem.Kötü söz söyleyemem. Günah söz söyleyemem, seninle dövüşemem.Günah söz söyleyemem, seninle dövüşemem. Çünkü oruçluyum.Çünkü oruçluyum. Orucuma halel gelir,Orucuma halel gelir, orucuma yazık olur!” de,orucuma yazık olur!” de, başından onu sav!başından onu sav! Her gün oruçlu olmaz ama insan,Her gün oruçlu olmaz ama insan, oruçlu olmadığı zamanda da, böyle bir felakete çatınca,oruçlu olmadığı zamanda da, böyle bir felakete çatınca, oruçluymuşum gibi de,oruçluymuşum gibi de, yine onunla da böyle,yine onunla da böyle, güzelce,güzelce, sulh ile ayrıl.sulh ile ayrıl. RE. 61/3 İzâ kâne’l-abdü ya’melu amelen sàlihan …

RE. 61/3 İzâ kâne’l-abdü ya’melu amelen sàlihan …
Her gün bir ibadeti var, vazifesi var.Her gün bir ibadeti var, vazifesi var. Şu kadar Kur'an okuyor günde,Şu kadar Kur'an okuyor günde, bu kadar namaz kılacak,bu kadar namaz kılacak, bu kadar tesbihatı var, çekecek.bu kadar tesbihatı var, çekecek. Bununla meşgul iken,Bununla meşgul iken, RE. 61/3 ... feşegalehû anhü maradün ...RE. 61/3 ... feşegalehû anhü maradün ... Hasta oldu,Hasta oldu, rahatsız oldu, okuyamaz oldu,rahatsız oldu, okuyamaz oldu, tesbihini çekemez oldu,tesbihini çekemez oldu, rahatsızlığı dolayısıyla.rahatsızlığı dolayısıyla. RE. 61/3 ... Ev seferün ...RE. 61/3 ... Ev seferün ... yahut bir yola çıktı,yahut bir yola çıktı, yolculuk yapıyorum.yolculuk yapıyorum. Yolculukluysa,Yolculukluysa, bunları yapamıyor.bunları yapamıyor. Öyleyse,Öyleyse, RE. 61/3 ... kütibe lehû kesàlihî mâ kâne ya’melu,RE. 61/3 ... kütibe lehû kesàlihî mâ kâne ya’melu, ve hüve sahîhun mukimün.ve hüve sahîhun mukimün. bunun her gün okuduğu vakitte,bunun her gün okuduğu vakitte, yaptığı ibadetlerden dolayı,yaptığı ibadetlerden dolayı, ne kadar sevap veriliyorsa,ne kadar sevap veriliyorsa, bu sefer halinde,bu sefer halinde, hastalık halinde,hastalık halinde, bu sevap,bu sevap, mükemmelen verilir.mükemmelen verilir. Hiç eksiksiz.Hiç eksiksiz. Hayattaki sağlam vakitlerindeHayattaki sağlam vakitlerinde neler yapıyorsa,neler yapıyorsa, hasta oldu da okuyamadı.hasta oldu da okuyamadı. Aynen defterine işlenir.Aynen defterine işlenir. İşte Allah-u Teala'nın kulları hakkında,İşte Allah-u Teala'nın kulları hakkında, mağfiretinin,mağfiretinin, büyüklüğünün alametidir.büyüklüğünün alametidir. RE. 61/4 İzâ kâne âhirü’z-zamân

RE. 61/4 İzâ kâne âhirü’z-zamân
vahtelefeti’l- ehvâu fealeykümvahtelefeti’l- ehvâu fealeyküm bi-dîni ehli’l-bâdiyeti ve’n-nisâ …bi-dîni ehli’l-bâdiyeti ve’n-nisâ … Yine böyle bir ahir zaman geldi ki,Yine böyle bir ahir zaman geldi ki, orada çeşitli fikirlerin, meydana dolduğu,orada çeşitli fikirlerin, meydana dolduğu, çeşitli fikirlerin, ortaya atıldığı bir zamanda,çeşitli fikirlerin, ortaya atıldığı bir zamanda, sen bunlara hiç iltifat etme.sen bunlara hiç iltifat etme. RE. 61/4 ... fealeyküm bi-dîni ehli’l-bâdiyeti ...RE. 61/4 ... fealeyküm bi-dîni ehli’l-bâdiyeti ... "Ehl-i Bâdiye denilen,"Ehl-i Bâdiye denilen, köy ehlinin ve de kocakarılarınköy ehlinin ve de kocakarıların tuttukları yoldan ayrılma." demiş.tuttukları yoldan ayrılma." demiş. Bu ihtilaftan dolayı bid’atlar zuhur eder,Bu ihtilaftan dolayı bid’atlar zuhur eder, akideler bozulur,akideler bozulur, Bundan dolayı,Bundan dolayı, RE. 61/4 ... fe kessuret mutaliatü kütübü’l- felasife ...RE. 61/4 ... fe kessuret mutaliatü kütübü’l- felasife ... Felsefe kitapları okuturlar çocuklara.Felsefe kitapları okuturlar çocuklara. Ha o zaman,Ha o zaman, RE. 61/4 ... fealeyküm bi-dîni ehli’l-bâdiyeti ve’n-nisâRE. 61/4 ... fealeyküm bi-dîni ehli’l-bâdiyeti ve’n-nisâ fe kessuret mutaliatü kütübü’l- felasife ... fe kessuret mutaliatü kütübü’l- felasife ... Bu kütübü’l- felasifeyi okumayın!Bu kütübü’l- felasifeyi okumayın! Sizin itikadınızı bozar,Sizin itikadınızı bozar, ahlaklarınızı değiştirir,ahlaklarınızı değiştirir, imanlarınızı zaafa düşürür.imanlarınızı zaafa düşürür. Binaenaleyh, bu kütübü felasefeyi okumayın.Binaenaleyh, bu kütübü felasefeyi okumayın. RE. 61/4 ... fele tudillu dalâletin.RE. 61/4 ... fele tudillu dalâletin. Dalalete düşmemize sebeptir.Dalalete düşmemize sebeptir. demiş Şari kenarda.demiş Şari kenarda. RE. 61/5 İzâ kâne leyletü’n-nısfi min şa’bân ...

RE. 61/5 İzâ kâne leyletü’n-nısfi min şa’bân ...
Ramazan'dan evvel gelen Şaban'ın 15. gününe,Ramazan'dan evvel gelen Şaban'ın 15. gününe, berat gecesi denilir. berat gecesi denilir. Berat gecesi, çok muteber bir gecedir.Berat gecesi, çok muteber bir gecedir. Bunlar, Ramazan'a karşı,Bunlar, Ramazan'a karşı, bizim hazırlıklarımızı temin eder.bizim hazırlıklarımızı temin eder. Hazırlanıyoruz Ramazan'a.Hazırlanıyoruz Ramazan'a. Ramazan'a hazırlandığımızdan dolayı,Ramazan'a hazırlandığımızdan dolayı, 15'inden sonra da, oruç tutmayın bak.15'inden sonra da, oruç tutmayın bak. Niçin?Niçin? Ramazan'a kuvvetli olmak için, biraz yiyin,Ramazan'a kuvvetli olmak için, biraz yiyin, beslenin.beslenin. Eğer 3 aylarda devamlı tutuyorsanız,Eğer 3 aylarda devamlı tutuyorsanız, beis yok,beis yok, Fakat, 3 aylarda devamlı tutmuyorsanız,Fakat, 3 aylarda devamlı tutmuyorsanız, bu 15'inden sonra tutmayın ki,bu 15'inden sonra tutmayın ki, her zaman,her zaman, belki Ramazan’a mukavemetiniz azalır dabelki Ramazan’a mukavemetiniz azalır da Ramazan'da tutamazsınız.Ramazan'da tutamazsınız. Binaenaleyh,

Binaenaleyh,
15'inci gece geldiği vakitte,15'inci gece geldiği vakitte, RE. 61/5 ... fe kumu leyleha ...RE. 61/5 ... fe kumu leyleha ... siz bu 15'inci gecenin gecesini kalkın, uyumayın.siz bu 15'inci gecenin gecesini kalkın, uyumayın. RE. 61/5 ... fe kumu leyleha ve sûmû yevmehâ ...RE. 61/5 ... fe kumu leyleha ve sûmû yevmehâ ... Gecesine kaim olun namazlar kılın,Gecesine kaim olun namazlar kılın, Kur'an'lar okuyun,Kur'an'lar okuyun, ibadetler edin.ibadetler edin. RE. 61/5 ... ve sûmû yevmehâ ...RE. 61/5 ... ve sûmû yevmehâ ... On beşinci günü de oruçlu tutun. On beşinci günü de oruçlu tutun. Tek gün olmadığından,Tek gün olmadığından, birkaç gün evvelinden tutar,birkaç gün evvelinden tutar, 13, 14, 15'i tutarsanız,13, 14, 15'i tutarsanız, eyyam-u biyz derler bunlara,eyyam-u biyz derler bunlara, Bu da efdal olur. Hiç olmazsa,Bu da efdal olur. Hiç olmazsa, Şaban’dan üç gün oruç tutarsınız.Şaban’dan üç gün oruç tutarsınız. RE. 61/5 ... Feinna’llàhe yenzilü fîhâ li-gurûbi’şşemsiRE. 61/5 ... Feinna’llàhe yenzilü fîhâ li-gurûbi’şşemsi ilâ semâi’d-dünyâ, feyekùlü; Elâ müstağfirun feağfira lehû,ilâ semâi’d-dünyâ, feyekùlü; Elâ müstağfirun feağfira lehû, Elâ müsterzikun feerzukahû, Elâ mübtelen feuafiyehû,Elâ müsterzikun feerzukahû, Elâ mübtelen feuafiyehû, Elâ sâilün feu’tiyehû,Elâ sâilün feu’tiyehû, Elâ kezâ elâ kezâ, hattâ yatlua’l-fecru.Elâ kezâ elâ kezâ, hattâ yatlua’l-fecru. Bu sabaha kadar,Bu sabaha kadar, Cenab-ı Hak böyle,Cenab-ı Hak böyle, af isteyenleri arıyor.af isteyenleri arıyor. Af isteyin,Af isteyin, Ben mağfiret edeyim sizleri,Ben mağfiret edeyim sizleri, rızkınızda darlık varsa isteyin,rızkınızda darlık varsa isteyin, rızkınızı bollandırayım.rızkınızı bollandırayım. Hastaysanız,Hastaysanız, afiyet isteyin.afiyet isteyin. Afiyetler de vereyim.Afiyetler de vereyim. Nelere ihtiyacınız varsa isteyin, isteyin, isteyin.Nelere ihtiyacınız varsa isteyin, isteyin, isteyin. Sabaha kadar Cenab-ı Hakk'ın münadileri nida eder,Sabaha kadar Cenab-ı Hakk'ın münadileri nida eder, rahmeti İlahi ile tecelli eder kullarına.rahmeti İlahi ile tecelli eder kullarına. Niçin? Onları affetsin,Niçin? Onları affetsin, Ramazan'a da tertemiz girsinler diye.Ramazan'a da tertemiz girsinler diye. İnşaallah Cenab-ı Hak cümlemize nasib etsin deİnşaallah Cenab-ı Hak cümlemize nasib etsin de on üç, on dört, on beşinci günlerde hem oruçlu olalım,on üç, on dört, on beşinci günlerde hem oruçlu olalım, hem de Cenab-ı Hak günahlarmızı affetsin.hem de Cenab-ı Hak günahlarmızı affetsin. Çok güzel hatimler yaparız, Mevlidler okuruz, Kur'an'lar okuruz,Çok güzel hatimler yaparız, Mevlidler okuruz, Kur'an'lar okuruz, fazla namazlar kılarız.fazla namazlar kılarız. Cenab-ı Hakk’a borç namazlarınız borç oruçlarımız vardır, onları ödemeye çalışırız.Cenab-ı Hakk’a borç namazlarınız borç oruçlarımız vardır, onları ödemeye çalışırız. Ve arkasından deriz kiVe arkasından deriz ki “Yâ Rabbi, şu ihtiyaçlarımız da var, bunları da bize ver!” diyerekten yalvarırız.“Yâ Rabbi, şu ihtiyaçlarımız da var, bunları da bize ver!” diyerekten yalvarırız. RE.61/6 İzâ kâne yevmü’l-cumaati, fegasele ehadüküm re’sehû,

RE.61/6 İzâ kâne yevmü’l-cumaati, fegasele ehadüküm re’sehû,
va’ğtesele ve gadâ ve ebtekera, ve denâ fe’stemeava’ğtesele ve gadâ ve ebtekera, ve denâ fe’stemea ve enseta; kâne lehû bi-külli hatvetin yehtùhâ ve enseta; kâne lehû bi-külli hatvetin yehtùhâ siyâmu senetin ve kıyâmu senetin.siyâmu senetin ve kıyâmu senetin. Cuma günü çok mübarek bir gün.Cuma günü çok mübarek bir gün. Kur'an-ı Azimuşşan'da da Kur'an-ı Azimuşşan'da da ayrıca bir sure ile bize beyan buyurmuştur Cenab-ı Hak.ayrıca bir sure ile bize beyan buyurmuştur Cenab-ı Hak. Cuma günü mutlaka, mümkün oldukça gusledin,Cuma günü mutlaka, mümkün oldukça gusledin, Cuma günü muhakkak gusletmeliCuma günü muhakkak gusletmeli ve Cuma için o günün temiz elbisesini giyerekten cumaya öyle gelin!ve Cuma için o günün temiz elbisesini giyerekten cumaya öyle gelin! Kokulanınız da öyle.Kokulanınız da öyle. Taranın.Taranın. Öyle gelin.Öyle gelin. Böyle gelir de evvela güzelce camiye, imama yakın bir yere oturur.Böyle gelir de evvela güzelce camiye, imama yakın bir yere oturur. Güzelce hutbeyi dinler,Güzelce hutbeyi dinler, sükût eder. Kimseyi de incitmez,sükût eder. Kimseyi de incitmez, rahatsız da etmez. Susun da demez, karışmaz kimsenin işine.rahatsız da etmez. Susun da demez, karışmaz kimsenin işine. Böyle yaptığınız takdirde, her attığınız adıma,Böyle yaptığınız takdirde, her attığınız adıma, her attığınız adıma, bir senelik oruç sevabıher attığınız adıma, bir senelik oruç sevabı bir senelik de gece sabaha kadar namaz kılmışların sevabı verilir.bir senelik de gece sabaha kadar namaz kılmışların sevabı verilir. Ama, işte o gün Cuma'dır diyerekten,Ama, işte o gün Cuma'dır diyerekten, o gün siz Kur'an'ınızı okursunuz, abdestinizi alırsınız,o gün siz Kur'an'ınızı okursunuz, abdestinizi alırsınız, gusül edersiniz. Temiz esvaplarınızı giyersiniz.gusül edersiniz. Temiz esvaplarınızı giyersiniz. Efendim, Cuma namazına gidiyorum diyerekten,Efendim, Cuma namazına gidiyorum diyerekten, böyle saygıyla gider. Camide kimseyi incitmeden,böyle saygıyla gider. Camide kimseyi incitmeden, Vaaz mı dinleyeceksiniz, Kur’an mı okunuyor, onu mu dinleyeceksiniz.Vaaz mı dinleyeceksiniz, Kur’an mı okunuyor, onu mu dinleyeceksiniz. Artık Namazını kılar, kimseyi incitmeden,Artık Namazını kılar, kimseyi incitmeden, konuşmadan durursunuz; bu mükafata nail olursunuzkonuşmadan durursunuz; bu mükafata nail olursunuz diyerekten Taberânî Hazretleri, Evs ibn-i Evs (r.a) dan rivayet etmiştir.diyerekten Taberânî Hazretleri, Evs ibn-i Evs (r.a) dan rivayet etmiştir. RE. 61/7 İzâ kâne yevmü’l-hamîsi …

RE. 61/7 İzâ kâne yevmü’l-hamîsi …
Perşembe günü olduğu vakitte,Perşembe günü olduğu vakitte, RE. 61/7 ... beasa’llàhu melâiketen meahüm suhufun min fiddatin,RE. 61/7 ... beasa’llàhu melâiketen meahüm suhufun min fiddatin, ve aklâmin min zehebin ...ve aklâmin min zehebin ... Cenab-ı Hak birtakım melekleri yollar.Cenab-ı Hak birtakım melekleri yollar. Bunlar da ellerinde gümüşten yahutta altından kalemlerle, Bunlar da ellerinde gümüşten yahutta altından kalemlerle,

RE. 61/7 ... Yektubûne yevme’l-hamîsiRE. 61/7 ... Yektubûne yevme’l-hamîsi ve leylete’lcumuati, eksere’n-nâsi aleyye salâten.ve leylete’lcumuati, eksere’n-nâsi aleyye salâten. kim o gün Rasûl-i Ekrem Efendimiz’e çok salat okuduysa, onları yazarlar.kim o gün Rasûl-i Ekrem Efendimiz’e çok salat okuduysa, onları yazarlar. Salat ü selam edenlerin deftere adları yazılır.Salat ü selam edenlerin deftere adları yazılır. Ebû Hüreyre RA’dan rivayet edilmiş.Ebû Hüreyre RA’dan rivayet edilmiş. Onun için, perşembe akşamı ki cuma gecesidir.Onun için, perşembe akşamı ki cuma gecesidir. Cuma günü ile perşembe gecesinde,Cuma günü ile perşembe gecesinde, Cenab-ı Peygamber Efendimiz’e çok salat ü selam getirmeli.Cenab-ı Peygamber Efendimiz’e çok salat ü selam getirmeli. En aşağı, seksen demişler ki,En aşağı, seksen demişler ki, 100 defa salat ü selam okumalı!100 defa salat ü selam okumalı! Daha elinizden gelirse, beş yüz okumak,Daha elinizden gelirse, beş yüz okumak, daha elinizden gelirse, 1.000'e çıkarmakdaha elinizden gelirse, 1.000'e çıkarmak suretiyle, Efendimiz SAS’e,suretiyle, Efendimiz SAS’e, kendiniz de şebeke-i Rasûlüllahın huzurunda,kendiniz de şebeke-i Rasûlüllahın huzurunda, karşısındasınız da Rasul-i Ekrem’in huzurunda,karşısındasınız da Rasul-i Ekrem’in huzurunda, ona salat ü selam getiriyormuşsunuz gibiona salat ü selam getiriyormuşsunuz gibi yaparsanız daha ala, daha güzel olur.yaparsanız daha ala, daha güzel olur. RE. 61/9 İzâ kâne selâsetün fî seferin …

RE. 61/9 İzâ kâne selâsetün fî seferin …
Üç arkadaş, yola çıktık.Üç arkadaş, yola çıktık. Arkadaşlar yola çıkarken,Arkadaşlar yola çıkarken, üçten eksik de olmamalı.üçten eksik de olmamalı. Yola çıkan arkadaşların sayısı,Yola çıkan arkadaşların sayısı, üç ve dört olursa, daha iyi olur.üç ve dört olursa, daha iyi olur. Çünkü birisine bir emr-i hak vaki olursa,Çünkü birisine bir emr-i hak vaki olursa, ikisi şahitlik eder,ikisi şahitlik eder, birisi de onların işlerini yapar, işleri kolaylaşır.birisi de onların işlerini yapar, işleri kolaylaşır. Böyle üç arkadaş, yola çıktık.Böyle üç arkadaş, yola çıktık. Gerek hac yolunda, gerek seyahatlerde.Gerek hac yolunda, gerek seyahatlerde. RE. 61/9 ... felyeümmehüm akrauhüm ...RE. 61/9 ... felyeümmehüm akrauhüm ... Bunların içerisinde âlim kimse,Bunların içerisinde âlim kimse, o, bunlara imam olsun.o, bunlara imam olsun. Akra’dan murad hep alimlerdir.Akra’dan murad hep alimlerdir. Kur'ân-ı okur ve Kur'ân-ı benimseyen,Kur'ân-ı okur ve Kur'ân-ı benimseyen, bunlara imam olsun.bunlara imam olsun. RE. 61/9 ... ve in kâne asgaruhüm ...RE. 61/9 ... ve in kâne asgaruhüm ... Ama daha yaşı ufak. Biz altmış, yetmiş yaşında adamlarız.Ama daha yaşı ufak. Biz altmış, yetmiş yaşında adamlarız. O da daha yirmi yaşında bir delikanlı.O da daha yirmi yaşında bir delikanlı. Ne yapacağız?Ne yapacağız? Ama biliyor.Ama biliyor. Bildiği için ona imam yapacağız.Bildiği için ona imam yapacağız. Yaşı ufak da olsa onu imam yaparız.Yaşı ufak da olsa onu imam yaparız. RE. 61/9 ... feizâ emmehüm ...RE. 61/9 ... feizâ emmehüm ... bunu bir kere imam yaptık mı,bunu bir kere imam yaptık mı, RE. 61/9 ... fehüve emîruhüm.RE. 61/9 ... fehüve emîruhüm. Bundan sonra o, bunların emiri,Bundan sonra o, bunların emiri, amiri, kumandanı olur.amiri, kumandanı olur. Oturalım, oturalım.Oturalım, oturalım. Gidelim, gidelim.Gidelim, gidelim. Yiyelim, yiyelim.Yiyelim, yiyelim. Onu dinlemek mecburiyetindeyiz.Onu dinlemek mecburiyetindeyiz. Nasıl ki Pakistanlılar,

Nasıl ki Pakistanlılar,
buraya geldiği vakitte,buraya geldiği vakitte, başlarında bir emirleri var.başlarında bir emirleri var. Bu emirlerinden izin almadıkça,Bu emirlerinden izin almadıkça, bir yere giremezler.bir yere giremezler. Bu emirlerinden izin almadıkça,Bu emirlerinden izin almadıkça, bir şey de yapamazlar yani.bir şey de yapamazlar yani. Hepsi o emirlerinden izin alırlar, öyle girerler.Hepsi o emirlerinden izin alırlar, öyle girerler. Bizim de böyle yapmamız Cenab-ı Peygamberimizin tavsiyedir yani.Bizim de böyle yapmamız Cenab-ı Peygamberimizin tavsiyedir yani. Bu da sünnet-i seniyyedir.Bu da sünnet-i seniyyedir. RE. 61/10 İzâ kâne yevmü’l-kıyâmeti ...

RE. 61/10 İzâ kâne yevmü’l-kıyâmeti ...
Halbuki biz hiç böyle şeye gelemiyoruz yani Halbuki biz hiç böyle şeye gelemiyoruz yani Hepimiz, hepimiz imam olalım.Hepimiz, hepimiz imam olalım. Herkes benim sözümü dinlesin istiyor.Herkes benim sözümü dinlesin istiyor. Bu olmaz.Bu olmaz. Emir almaya alışmamışız, emir vermeye alışmış olduğumuzdan dolayı,Emir almaya alışmamışız, emir vermeye alışmış olduğumuzdan dolayı, emir altına gitmek bize zor geliyor.emir altına gitmek bize zor geliyor. Bir de hele böyle ufak olursa, onu kimse dinlemez.Bir de hele böyle ufak olursa, onu kimse dinlemez. RE. 61/10 İzâ kâne yevmü’l-kıyâmeti ...RE. 61/10 İzâ kâne yevmü’l-kıyâmeti ... Kıyamet olduğu vakit,Kıyamet olduğu vakit, RE. 61/10 ... küntü imâme’n-nebiyyîne ve hatîbehüm ...RE. 61/10 ... küntü imâme’n-nebiyyîne ve hatîbehüm ... Ben bütün nebilerin imamıyım, hem de hatibiyim,Ben bütün nebilerin imamıyım, hem de hatibiyim, RE. 61/10 ... ve sàhibe şefâatihim ...RE. 61/10 ... ve sàhibe şefâatihim ... hepsinin şefaatçisiyim.hepsinin şefaatçisiyim. Bunula beraber Bunula beraber

RE. 61/10 ... Gayru fahrin.RE. 61/10 ... Gayru fahrin. İftihar ederek söylemiyorum, iftihar makamında değil yani.İftihar ederek söylemiyorum, iftihar makamında değil yani. Allah-u Teàlâ’nın lütfunu zikrederek söylüyorum.Allah-u Teàlâ’nın lütfunu zikrederek söylüyorum. Ben uzun,Ben uzun, bütün nebilerin imamıyım,bütün nebilerin imamıyım, hem de katibiyim,hem de katibiyim, hem de şefaat sahibiyim,hem de şefaat sahibiyim, şefaatçiyim.şefaatçiyim. Şefaatim de, indi İlahi'de, makmuldür yani.Şefaatim de, indi İlahi'de, makmuldür yani. Bundan da iftihar ederek söylemem ancak,Bundan da iftihar ederek söylemem ancak, Cenab-ı Hakk'ın nimetine,Cenab-ı Hakk'ın nimetine, tahdisi nimet olarak da, zikrediyorum.tahdisi nimet olarak da, zikrediyorum. buyurdu.buyurdu. RE. 61/11 İzâ kânet bi’r-raculi’l-cirâhatü fî sebîli’llâhi …

RE. 61/11 İzâ kânet bi’r-raculi’l-cirâhatü fî sebîli’llâhi …
Askere gitmiş yara almış, yarası var.Askere gitmiş yara almış, yarası var. RE. 61/11 ... evi’l-kurûhu ...RE. 61/11 ... evi’l-kurûhu ... yaraları var, yaraları var, RE. 61/11 ... evi’l-cüdriyyü ...RE. 61/11 ... evi’l-cüdriyyü ... çiçek hastalığı gibi böyle, çiçek hastalığı gibi böyle, kabarcıklar var şurasında burasında.kabarcıklar var şurasında burasında. RE. 61/11 ... feyücnibü ...RE. 61/11 ... feyücnibü ... cenabet de olmuş bu hal üzerinde.cenabet de olmuş bu hal üzerinde. Yarası var.Yarası var. Başka türlü yaraları var,Başka türlü yaraları var, kabarcıklar var,kabarcıklar var, çiçek hastalığında var bunlar.çiçek hastalığında var bunlar. RE. 61/11 ... feyehàfu ini’ğtesele en yemûte ...RE. 61/11 ... feyehàfu ini’ğtesele en yemûte ... Ben yıkanırsam şimdi,Ben yıkanırsam şimdi, mesela Allah esirgeyemesela Allah esirgeye köpek ısırıyor ya,köpek ısırıyor ya, kuduz köpekler ısırdığı vakitkuduz köpekler ısırdığı vakit yıkanmayacaksın diyorduk.yıkanmayacaksın diyorduk. Bu köpek ısırdı o vakit,Bu köpek ısırdı o vakit, cünüb de oldum,cünüb de oldum, Ben yıkanmayayım mı şimdi? derler.Ben yıkanmayayım mı şimdi? derler. Yıkanırsan,Yıkanırsan, ölürsen, mesul olursun.ölürsen, mesul olursun. Çünkü, bak; Çünkü, bak;

RE. 61/11 ... felyeteyemmem.RE. 61/11 ... felyeteyemmem. Her şeyin bir kolayını vermiş Allah-u Teàlâ. Her şeyin bir kolayını vermiş Allah-u Teàlâ. Ayağımızı mestlemekten,Ayağımızı mestlemekten, yıkamaktan, kışın korkuyor soğuktan,yıkamaktan, kışın korkuyor soğuktan, üzerine mest ediyor, oluyor işte.üzerine mest ediyor, oluyor işte. Bu olduğu gibi,Bu olduğu gibi, bir teyemmüm etmekle de,bir teyemmüm etmekle de, bu işten paçayı kurtarır.bu işten paçayı kurtarır. Teyemmümü de bilmek lazım.

Teyemmümü de bilmek lazım.
Teyemmüm; iki darp,Teyemmüm; iki darp, bir niyet derler.bir niyet derler. Allah-u Teala'nın verdiği bir kolaylık,Allah-u Teala'nın verdiği bir kolaylık, Suyu bulamadık,Suyu bulamadık, Yahut soğuk, biz hastayız.Yahut soğuk, biz hastayız. Yıkanmak bizim için zor.Yıkanmak bizim için zor. Veya,Veya, soğuk bir memleketteyiz,soğuk bir memleketteyiz, yıkanırsak,yıkanırsak, hasta olmak ihtimali de varhasta olmak ihtimali de var tabiatıyla.tabiatıyla. Ne yapalım şimdi?Ne yapalım şimdi? Teyemmüm alıverir.Teyemmüm alıverir. Bir de, bayram namazına geldik,Bir de, bayram namazına geldik, Süleymaniye camisi mesela,Süleymaniye camisi mesela, geçtik ön safta yer aldık.geçtik ön safta yer aldık. Tam namaz kılacağımız vakitteTam namaz kılacağımız vakitte abdestimiz bozuldu. abdestimiz bozuldu. abdestimiz bozuldu. abdestimiz bozuldu. abdestimiz bozuldu. abdestimiz bozuldu. bir yer aldık.bir yer aldık. Şimdi camiden çıkacağız da,Şimdi camiden çıkacağız da, abdest alıp tekrar camiye gireceğiz,abdest alıp tekrar camiye gireceğiz, uzun iş.uzun iş. Bayram namazı biter.Bayram namazı biter. Yahut cenaze namazı kılacağız. Yahut cenaze namazı kılacağız. Hazırlanmış cenaze kılacaklar.Hazırlanmış cenaze kılacaklar. Ben de iştirak edeceğim, ama abdestim yok.Ben de iştirak edeceğim, ama abdestim yok. Şimdi abdest alıncaya kadar,Şimdi abdest alıncaya kadar, cenaze namazı kılarlar, biter.cenaze namazı kılarlar, biter. Sevabını kaçırmamak için,Sevabını kaçırmamak için, hemen iki darp, bir niyet teyemmüm eder,hemen iki darp, bir niyet teyemmüm eder, Allah-u ekber der,Allah-u ekber der, imama uyuverir.imama uyuverir. Ne çeşme arar, ne de su arar.Ne çeşme arar, ne de su arar. İki darp,İki darp, İki elini toprağa vurursun,İki elini toprağa vurursun, böyle bir sallarsınböyle bir sallarsın Bir kere yüzünü sıvazlarsın.Bir kere yüzünü sıvazlarsın. Bir daha vurursun, kolunu sıvamak şartıyla, oldu bir abdest bu.Bir daha vurursun, kolunu sıvamak şartıyla, oldu bir abdest bu. Cünüp de olsan,Cünüp de olsan, gürsül abdesti yerine geçer,gürsül abdesti yerine geçer, namaz abdesti içinde,namaz abdesti içinde, namaz abdesti yerine geçer.namaz abdesti yerine geçer. İki abdestin yerine de kaimdir bu.İki abdestin yerine de kaimdir bu. Gusül öyle değil.Gusül öyle değil. gusülde baştan aşağı yıkanması lazım.gusülde baştan aşağı yıkanması lazım. Cenabet olduğumuz vakitte,Cenabet olduğumuz vakitte, teyemmüm ederken de toprağa baştan aşağı soyunup dateyemmüm ederken de toprağa baştan aşağı soyunup da yuvarlanma olur mu?.. Hayır. yuvarlanma olur mu?.. Hayır. O zaman da gene böyle bir, şey yaptık mıydı,O zaman da gene böyle bir, şey yaptık mıydı, yüzümüzü, kollarımızı sıvadık mıydı,yüzümüzü, kollarımızı sıvadık mıydı, abdestiniz oldu. Namaz da kılarız, oruç da tutarız, her şey yaparız.abdestiniz oldu. Namaz da kılarız, oruç da tutarız, her şey yaparız. Teyemmüm.Teyemmüm. Onun için otuz iki farzda bu da yazılıdır.

Onun için otuz iki farzda bu da yazılıdır.
Allah cümlemizi affetsin. Tevfikat-ı samedâniyesine mazhar etsin.Allah cümlemizi affetsin. Tevfikat-ı samedâniyesine mazhar etsin. Dinimiz kadar kolay bir din hiç yoktur, kolaylık gösteren din yoktur yani.Dinimiz kadar kolay bir din hiç yoktur, kolaylık gösteren din yoktur yani. RE. 61/12 İzâ kebbere’l-abdü ...

RE. 61/12 İzâ kebbere’l-abdü ...
“Allàhu ekber” diyoruz ya namaza dururken.“Allàhu ekber” diyoruz ya namaza dururken. Namaza durmak şart değil deNamaza durmak şart değil de başka zamanda da “Allahu ekber,” “Allahu ekber”,başka zamanda da “Allahu ekber,” “Allahu ekber”, Cenab-ı Hak’a ta’zim elfazı.Cenab-ı Hak’a ta’zim elfazı. Bu sözden hasıl olan sevap,Bu sözden hasıl olan sevap, eğer bir cisim olsa, böyle gökyüzünü, gökle yer arasını doldurur.eğer bir cisim olsa, böyle gökyüzünü, gökle yer arasını doldurur. Fakat şimdi meselaFakat şimdi mesela güneşin ziyası yeryüzünü nasıl dolduruyor. güneşin ziyası yeryüzünü nasıl dolduruyor. Ama cisim olmadıkları için bir zayiat vermiyor. Ama cisim olmadıkları için bir zayiat vermiyor. Cisim olsa, bulut gibi olsa meselâ,Cisim olsa, bulut gibi olsa meselâ, her taraf beyaz bulut, kara bulut,her taraf beyaz bulut, kara bulut, doldurur her tarafı.doldurur her tarafı. Bu bizim tekbirlerimiz;Bu bizim tekbirlerimiz; gerek namazlarımızda,gerek namazlarımızda, gerek sair zamanlarda yaptığımız tekbirler,gerek sair zamanlarda yaptığımız tekbirler, böyle yerle gök arasını dolduracak derecededir yani.böyle yerle gök arasını dolduracak derecededir yani. Onun için fırsat buldukça,Onun için fırsat buldukça, daima Cenab-ı Hakk’ı o güzel isimleriyle zikretmek, anmak büyük fazilettir.daima Cenab-ı Hakk’ı o güzel isimleriyle zikretmek, anmak büyük fazilettir. RE. 61/13 İzâ ketebte kitâben …

RE. 61/13 İzâ ketebte kitâben …
Yazı yazmak için,Yazı yazmak için, bir şey yazacaksın,bir şey yazacaksın, eser yazacaksın,eser yazacaksın, bir yazı yazacaksın,bir yazı yazacaksın, Yazdığında,Yazdığında, RE. 61/13 ... fecevvidû sîne bi’smi’llâh ...RE. 61/13 ... fecevvidû sîne bi’smi’llâh ... başa Bi’smi’llâh yazıyoruz ya,başa Bi’smi’llâh yazıyoruz ya, onu güzelce "sin"ini uzataraktanonu güzelce "sin"ini uzataraktan dişlerine de göstererekten,dişlerine de göstererekten, yazmayı tavsiye buyuruyor.yazmayı tavsiye buyuruyor. “—Öyle lâlettayn yazmayın! “—Öyle lâlettayn yazmayın! Şöyle bir Kufi yazı çıktı,Şöyle bir Kufi yazı çıktı, Iraklılar'da, "sin"i düz yazar,Iraklılar'da, "sin"i düz yazar, diş göstermez.diş göstermez. Hazreti Ömer (r.a.) efendimizeHazreti Ömer (r.a.) efendimize bir bismillah göstermişler de, onu yazanıbir bismillah göstermişler de, onu yazanı dövmüş Hazreti Ömer (r.a.),dövmüş Hazreti Ömer (r.a.), hani bunun dişleri demiş, hani bunun dişleri demiş, içinde üç tane diş vardı,içinde üç tane diş vardı, o dişleri böyle gösterip,o dişleri böyle gösterip, böyle yazılır,böyle yazılır, Bismillah,Bismillah, bunu güzel yapınız ki,bunu güzel yapınız ki, RE. 61/13 ... tukdà lekümü’l-havâicü ...RE. 61/13 ... tukdà lekümü’l-havâicü ... bu bismillah, Allah-u Teala'nın ismi şerifini,bu bismillah, Allah-u Teala'nın ismi şerifini, içeren bir kelimeiçeren bir kelime olduğundan dolayı, olduğundan dolayı, Hürmeten,Hürmeten, yazısının da güzel olması,yazısının da güzel olması, tavsiye buyurularaktan,tavsiye buyurularaktan, hacetlerimizin görülmesine vesile olur.hacetlerimizin görülmesine vesile olur. RE. 61/13 ... Ve fîhi rıda’r-rahmâni azze ve celle.RE. 61/13 ... Ve fîhi rıda’r-rahmâni azze ve celle. Hazreti Allah-u Celle ve A’lâ’nın daHazreti Allah-u Celle ve A’lâ’nın da rızası vardır.”rızası vardır.” Geçen bize bu Hattat Hàmid denilen meşhur zât gelmişti.

Geçen bize bu Hattat Hàmid denilen meşhur zât gelmişti.
Bize Esmâ-i hüsnâ yazısı da yollamış.Bize Esmâ-i hüsnâ yazısı da yollamış. O ne güzel yazı ama.O ne güzel yazı ama. Tabii o güzel yazıyı herkesTabii o güzel yazıyı herkes de güzel yazamaz amade güzel yazamaz ama güzel yazıyı yazmaya çalışmak dagüzel yazıyı yazmaya çalışmak da zor bir şey değildir.zor bir şey değildir. Bir müslüman ona da çalışmalı.Bir müslüman ona da çalışmalı. O bizim eski dilimizin yazısıdır.O bizim eski dilimizin yazısıdır. Bu yazıyı da öğrenmek, otuz tane şeydir,Bu yazıyı da öğrenmek, otuz tane şeydir, bunlar yeni yazıdanbunlar yeni yazıdan zor değildir yani, daha kolaydır.zor değildir yani, daha kolaydır. Bunları yazar insan,Bunları yazar insan, biraz da meşk etti miydibiraz da meşk etti miydi bakarsın, güzel yazılar yazar. bakarsın, güzel yazılar yazar. Bu güzel yazı yazmak da,Bu güzel yazı yazmak da, büyük bir nimettir.büyük bir nimettir. Onu sizlere de tavsiye ederim gençler.Onu sizlere de tavsiye ederim gençler. Dini yazıyı yazmayaDini yazıyı yazmaya alışmanız lazım, alışmalıyız.alışmanız lazım, alışmalıyız. Ben bak bu yaştan sonra gene o yazıyıBen bak bu yaştan sonra gene o yazıyı yazmaya da çalışıyorum.yazmaya da çalışıyorum. Bu yaştan sonra tamam olmaz amaBu yaştan sonra tamam olmaz ama çalıştığım müddetçe mükâfat alırız inşâallah.çalıştığım müddetçe mükâfat alırız inşâallah. RE. 61/14 İzâ küntümü’l-hadîse ...

RE. 61/14 İzâ küntümü’l-hadîse ...
Bir şeyler yazarken, tabii bu,Bir şeyler yazarken, tabii bu, Peygamber SAS böyle dedi Allah Celle ve AlaPeygamber SAS böyle dedi Allah Celle ve Ala böyle dedi diyerekten bir şeyler yazılıyordu.böyle dedi diyerekten bir şeyler yazılıyordu. Yazarken Peygamber SAS’inYazarken Peygamber SAS’in sözünü kimler söylemiş, sözünü kimler söylemiş, hangi kitaplarda,hangi kitaplarda, kimler tarafından, rivayet yazılmış.kimler tarafından, rivayet yazılmış. Ben burada rivayetleri size okumuyorum.Ben burada rivayetleri size okumuyorum. Fakat rivayetlerin hepsi yazılı daFakat rivayetlerin hepsi yazılı da lüzum görmüyoruz okumaya. lüzum görmüyoruz okumaya. Onları defterinize yazın, kitabınıza yazın:Onları defterinize yazın, kitabınıza yazın: “—Bu hadisi filan oğlu filan,
“—Bu hadisi filan oğlu filan,
filan kesten, filan kitapta zikrediyor.“ filan kesten, filan kitapta zikrediyor.“ Hatta istersen sayfasını da yaz.Hatta istersen sayfasını da yaz. Eğer,Eğer, bu hadisde bir şüphe varsa,bu hadisde bir şüphe varsa, sahibine vebal olur.sahibine vebal olur. Sen kurtarırsın yakayı.Sen kurtarırsın yakayı. Rivayet doğru ise, mükâfatta ikiniz deRivayet doğru ise, mükâfatta ikiniz de müşterek olursunuz.müşterek olursunuz. RE. 61/14 ... Ve in yekü bâtılen kâne vizruhû aleyhi.RE. 61/14 ... Ve in yekü bâtılen kâne vizruhû aleyhi. Eğer o batıl olarak yazılırsa,Eğer o batıl olarak yazılırsa, vebal onun üzerine olur. vebal onun üzerine olur. Bakın şimdi.Bakın şimdi. RE. 61/15 İzâ kesüret zünübü’l-abdi …

RE. 61/15 İzâ kesüret zünübü’l-abdi …
Günahlarımız çoğaldı,Günahlarımız çoğaldı, her gün bir sürü günah işliyoruz.her gün bir sürü günah işliyoruz. RE. 61/15 ... ve lem yekün lehû mâ yükeffiruhâ ...RE. 61/15 ... ve lem yekün lehû mâ yükeffiruhâ ... Fakat, amel edip de onlarıFakat, amel edip de onları attıramıyoruz üzerimizden.attıramıyoruz üzerimizden. Sırtımıza boyna yük biniyor, ağırlık,Sırtımıza boyna yük biniyor, ağırlık, Günahlar.Günahlar. Bunları döktürecekBunları döktürecek ibadetleri de yapamıyoruz. ibadetleri de yapamıyoruz. İbadetleri yapsak,İbadetleri yapsak, ibadetler günahları götürür. ibadetler günahları götürür. Sen abdest alınca,Sen abdest alınca, dökülür,dökülür, camiye girerken dökülür,camiye girerken dökülür, namazı kılarken dökülür,namazı kılarken dökülür, Kefaret de yok.Kefaret de yok. Bunları yapamadığımızdan dolayıBunları yapamadığımızdan dolayı günahlar çoğalıyor. günahlar çoğalıyor. O zaman,O zaman, RE. 61/15 ... ibtelâhu’llàhu azze ve celle bi’l-huzni ...RE. 61/15 ... ibtelâhu’llàhu azze ve celle bi’l-huzni ... Cenâb-ı Hak ona bir hüzün verir,Cenâb-ı Hak ona bir hüzün verir, bir ibtilâ verir, bir sıkıntı verir.bir ibtilâ verir, bir sıkıntı verir. “—Aman Hocaefendi!
“—Aman Hocaefendi!
Bana bir okuyuverseniz!” diye gelir.Bana bir okuyuverseniz!” diye gelir. “—Niye?”
“—Niye?”
“—Çok sıkılıyorum, oku bana!”
“—Çok sıkılıyorum, oku bana!”
“—Canım tevbe et!
“—Canım tevbe et!
Namazı iyi kıl,Namazı iyi kıl, Kur’an’ını iyi oku.Kur’an’ını iyi oku. O kendiliğinden gider zaten.”O kendiliğinden gider zaten.” Geçen bir efendi geldi.Geçen bir efendi geldi. Şöyle korkuyor, böyle korkuyor, Şöyle korkuyor, böyle korkuyor, böyle titriyor.böyle titriyor. “—İyi, muhterem efendi!
“—İyi, muhterem efendi!
Namaz kılar mısın?” dedim.Namaz kılar mısın?” dedim. “—Kılamam!” deyince de
“—Kılamam!” deyince de
hiç tabiatıyla ummuyordum yani.hiç tabiatıyla ummuyordum yani. Kılamam demedi de,Kılamam demedi de, kılmıyorum dedi.kılmıyorum dedi. Kendiliğinden anlaşılıyor.Kendiliğinden anlaşılıyor. O dertler neden geliyor insana?O dertler neden geliyor insana? İbadât ü taatı yapmıyoruz.İbadât ü taatı yapmıyoruz. Yapmayınca daYapmayınca da bu ibtilâlar başımıza geliyor.bu ibtilâlar başımıza geliyor. Ondan sonra,Ondan sonra, “—Okusana!”
“—Okusana!”
Okudu da geçmedi.Okudu da geçmedi. Şimdi hepiniz bilirsiniz ki,Şimdi hepiniz bilirsiniz ki, kaplarıkapları kalaycıya götürüyoruz.kalaycıya götürüyoruz. Biliyorsunuz ki kirleniyor kaplar.Biliyorsunuz ki kirleniyor kaplar. Kalaycıya götürüyoruz.Kalaycıya götürüyoruz. Bir kalaylattırıyoruz.Bir kalaylattırıyoruz. KalaylattırmazsakKalaylattırmazsak ikinci sene,ikinci sene, bu kaplardan,bu kaplardan, bakır kaplardan yemek,bakır kaplardan yemek, Adamı zehirler.Adamı zehirler. O bunu biliyor.O bunu biliyor. ovuyor, ovuyor, ovuyor.ovuyor, ovuyor, ovuyor. Onun için,Onun için, kalaycıya götürüyoruz.kalaycıya götürüyoruz. Şunu kalaylayıver diyerekten.Şunu kalaylayıver diyerekten. Kalaycı onu hemen kalaylıyor mu?Kalaycı onu hemen kalaylıyor mu? Onu evvela çırağa, onu kumlaOnu evvela çırağa, onu kumla Bütün pisliklerini üzerinden gideriyor.Bütün pisliklerini üzerinden gideriyor. Kıpkırmızı, tertemiz yapıyor.Kıpkırmızı, tertemiz yapıyor. Ondan sonra,Ondan sonra, al usta diyor.al usta diyor. Usta da,Usta da, ateşle onu tavlıyor,ateşle onu tavlıyor, kalayını veriyor.kalayını veriyor. Bu da,Bu da, güzelce oluyor.güzelce oluyor. Temizlemeden olsa,Temizlemeden olsa, olmaz o, tutmaz ki.olmaz o, tutmaz ki. Kabınız delinmiş,Kabınız delinmiş, lehimci arıyorsunuz. Bulduk lehimciyi.lehimci arıyorsunuz. Bulduk lehimciyi. “—E şuraya bir lehim sürüver!”
“—E şuraya bir lehim sürüver!”
Ama orasını kazıyor mütemadiyen.Ama orasını kazıyor mütemadiyen. “—Canım kazıma! Lehimi sürüver buraya!”
“—Canım kazıma! Lehimi sürüver buraya!”
Yok bulduk diye,Yok bulduk diye, “—Bunu kazımadan,
“—Bunu kazımadan,
buraya lehim tutmaz ki!” diyor. buraya lehim tutmaz ki!” diyor. Kazımadan, bu pislik buradan gitmeden,Kazımadan, bu pislik buradan gitmeden, bu lehim tutmaz.bu lehim tutmaz. Şimdi sen namazı kılmadan,Şimdi sen namazı kılmadan, ibadet yapmadan, okumaklaibadet yapmadan, okumakla bu iş hallolur mu hiç? bu iş hallolur mu hiç? Olmaz.Olmaz. Evvela sen tevbekâr ol,Evvela sen tevbekâr ol, Allah’a dön, Celle ve Ala’ya.Allah’a dön, Celle ve Ala’ya. Ondan sonra okunursan,Ondan sonra okunursan, inşâallah şifa hasıl olur.inşâallah şifa hasıl olur. RE. 61/16 İzâ kesüret zünûbüke

RE. 61/16 İzâ kesüret zünûbüke
fe’skı’l- mâe ale’l-mâi ... fe’skı’l- mâe ale’l-mâi ... Günahlar çoğaldı,Günahlar çoğaldı, RE. 61/16 ... fe’skı’l- mâe ale’l-mâi ...RE. 61/16 ... fe’skı’l- mâe ale’l-mâi ... su üzerine su, su üzerine su, RE. 61/16 ... fe’skı’l- mâe ale’l-mâi.RE. 61/16 ... fe’skı’l- mâe ale’l-mâi. veya su dök,veya su dök, Kuyudan su çek dur.Kuyudan su çek dur. Herkes kuyudan kolayca su çekemez.Herkes kuyudan kolayca su çekemez. Sen kuyudan su çek, su ver herkese; bir.Sen kuyudan su çek, su ver herkese; bir. İkincisi, abdest al.İkincisi, abdest al. Abdest üzerine,Abdest üzerine, abdest al.abdest al. Abdesti var ama, bir abdest daha al.Abdesti var ama, bir abdest daha al. Bu da kolaylık için.Bu da kolaylık için. Daha sonra,Daha sonra, .......... Üçüncüsü; ağlamak üzerine ağla!Üçüncüsü; ağlamak üzerine ağla! Ağla, ağla.Ağla, ağla. Gözlerinden yaşlar akıt.Gözlerinden yaşlar akıt. Bunlar senin üzerindeki günahları giderir.Bunlar senin üzerindeki günahları giderir. Su çek.Su çek. Su çekmek suretiyle.Su çekmek suretiyle. Şimdi burada yok tabii de,Şimdi burada yok tabii de, hazır su geliyor evlerimize.hazır su geliyor evlerimize. Ama,Ama, olmayan yerlerine bir su getirebilirsen,olmayan yerlerine bir su getirebilirsen, su almıyorsan, su onun yerine geçer.su almıyorsan, su onun yerine geçer. Sonra,Sonra, abdest üzerine abdest almak da kolay.abdest üzerine abdest almak da kolay. Bir de, ama abdest aldıktan sonra,Bir de, ama abdest aldıktan sonra, ikinci bir abdest almak değil.ikinci bir abdest almak değil. o abdestin hakkı olan bir namaz kılacaksın,o abdestin hakkı olan bir namaz kılacaksın, bir Kur'an okuyacaksın,bir Kur'an okuyacaksın, ikinci bir abdest ondan sonra alırsın.ikinci bir abdest ondan sonra alırsın. Kur'an okumadan, namaz kılmadanKur'an okumadan, namaz kılmadan boyna abdest alırsan,boyna abdest alırsan, o değildir kasdedilen.o değildir kasdedilen. Onunla bir amel işleyeceksin,Onunla bir amel işleyeceksin, o amelden sonra, bir abdest daha alırsın.o amelden sonra, bir abdest daha alırsın. RE. 61/16 ... Tetenâseru

RE. 61/16 ... Tetenâseru
kemâ yetenâseru’lveraku mine’ş-şeceri, kemâ yetenâseru’lveraku mine’ş-şeceri, fi’r rîhi’l-àsıf.fi’r rîhi’l-àsıf. O kızgın sıcak günlerdeO kızgın sıcak günlerde ağaçlardan yapraklar nasıl dökülür,ağaçlardan yapraklar nasıl dökülür, sararmış yapraklar.sararmış yapraklar. Senin üzerinden günahlar,Senin üzerinden günahlar, böyle dökülür.böyle dökülür. Allah kusurlarımız affetsin.Allah kusurlarımız affetsin. Tevfikat-ı samedâniyyesine mazhar etsin.Tevfikat-ı samedâniyyesine mazhar etsin. Sevdiği ve razı olduğuSevdiği ve razı olduğu kulları arasına da kabul eylesin.kulları arasına da kabul eylesin.
Konuşma Hakkında
Tema 1
Tema 2