Namaz Vakitleri

30 Recep 1446
30 Ocak 2025
İmsak
06:43
Güneş
08:11
Öğle
13:22
İkindi
15:59
Akşam
18:24
Yatsı
19:46
Detaylı Arama

Güzel Ahlâk Günahları Temizler

Prof. Dr. Mahmud Es'ad COŞAN

Açıklama

Hocamız, Gönül dostumuz, Mürebbi'miz Prof. Dr. Mahmud Es’ad COŞAN’ın yurtdışında bulunduğu zamanlarda, özellikle 7 Mayıs 1997 günü Türkiye’den ayrıldıktan sonra gurbet ellerde; Avustralya, Almanya, İsveç, İngiltere, Hollanda, ABD ve farklı ülkelerde yapmış oldukları sohbetlerdir.

Avustralya’da sabah ve yatsı namazından sonra, çeşitli camilerde yaptıkları hadis ve tefsir sohbetleri, İsveç’te son Ramazan ayı boyunca yaptıkları konuşmalar, aile eğitim toplantılarında yaptıkları konuşmalar ve konferanslardan oluşmaktadır.

Bu konuşmalar, Ak-Radyo’da “Gurbet Sohbetleri” adı altında yayımlanmıştır.

Güzel Ahlâk Günahları Temizler

Prof. Dr. Mahmud Es'ad COŞAN

Açıklama

Hocamız, Gönül dostumuz, Mürebbi'miz Prof. Dr. Mahmud Es’ad COŞAN’ın yurtdışında bulunduğu zamanlarda, özellikle 7 Mayıs 1997 günü Türkiye’den ayrıldıktan sonra gurbet ellerde; Avustralya, Almanya, İsveç, İngiltere, Hollanda, ABD ve farklı ülkelerde yapmış oldukları sohbetlerdir.

Avustralya’da sabah ve yatsı namazından sonra, çeşitli camilerde yaptıkları hadis ve tefsir sohbetleri, İsveç’te son Ramazan ayı boyunca yaptıkları konuşmalar, aile eğitim toplantılarında yaptıkları konuşmalar ve konferanslardan oluşmaktadır.

Bu konuşmalar, Ak-Radyo’da “Gurbet Sohbetleri” adı altında yayımlanmıştır.

Konuşma Metni

Euzübillahimineşşeytanirracim.Euzübillahimineşşeytanirracim. Bismillahirrahmanirrahim.Bismillahirrahmanirrahim. Elhamdülillâhi rabbi'l-âlemîn.

Elhamdülillâhi rabbi'l-âlemîn.
Ve's-salâtu ve's-selâmu alâ seyyidinâ MuhammedinVe's-salâtu ve's-selâmu alâ seyyidinâ Muhammedin ve âlihî ve sahbihî ve men tebi'ahû bi-ihsâninve âlihî ve sahbihî ve men tebi'ahû bi-ihsânin ilâ yevmi'd-dîn.ilâ yevmi'd-dîn. Emmâ ba'dü:

Emmâ ba'dü:
Fe-kâle Rasûlullahi sallallahu aleyhi ve sellem.

Fe-kâle Rasûlullahi sallallahu aleyhi ve sellem.
El-Huluku’l-hasenü yüzîbü’l-hatâyâ

El-Huluku’l-hasenü yüzîbü’l-hatâyâ
kemâ yüzîbü’l-mâu’l-celîdekemâ yüzîbü’l-mâu’l-celîde ve’l-huluku’s-sûü yüfsidü’l-ameleve’l-huluku’s-sûü yüfsidü’l-amele kemâ yufsidü’l-hallu’l-asele.kemâ yufsidü’l-hallu’l-asele. İbn Abbâs radıyallahu anhuma’dan

İbn Abbâs radıyallahu anhuma’dan
rivayet olunduğu üzererivayet olunduğu üzere Peygamberimiz sallallahu aleyhi ve sellem hazretleriPeygamberimiz sallallahu aleyhi ve sellem hazretleri buyurmuşlar ki;buyurmuşlar ki; Güzel huy, ahlâkın güzel olması.

Güzel huy, ahlâkın güzel olması.
Yüzîbü’l-hatâyâ.Yüzîbü’l-hatâyâ. Günahları, hataları eritir.Günahları, hataları eritir. Kemâ yüzîbü’l-mâu’l-celîde.Kemâ yüzîbü’l-mâu’l-celîde. Suyun buzu erittiği gibi.Suyun buzu erittiği gibi. Ve’l-huluku’s-sûü.

Ve’l-huluku’s-sûü.
Kötü huy.Kötü huy. Yüfsidü’l-amele.Yüfsidü’l-amele. İnsanın ibadet ve taatlerini bile bozar, mahveder.İnsanın ibadet ve taatlerini bile bozar, mahveder. Kemâ yufsidü’l-hallu’l-asele.Kemâ yufsidü’l-hallu’l-asele. Sirkenin balı ekşitip bozduğu, yok ettiği gibi,Sirkenin balı ekşitip bozduğu, yok ettiği gibi, kıymetini sıfırladığı gibi.kıymetini sıfırladığı gibi. Demek ki insanın günahlarının af olması için,

Demek ki insanın günahlarının af olması için,
Cenâb-ı Hakk’ın kulu afv u mağfiret eylemesi için,Cenâb-ı Hakk’ın kulu afv u mağfiret eylemesi için, çarelerden birisi de; güzel huylu olmakmış.çarelerden birisi de; güzel huylu olmakmış. İnsanın huyu, ahlâkı güzel olursa,İnsanın huyu, ahlâkı güzel olursa, günahlarını eritiyor, alıp götürüyor, yok ediyor,günahlarını eritiyor, alıp götürüyor, yok ediyor, suyun buzu eritip götürdüğü gibi.suyun buzu eritip götürdüğü gibi. Bardağın içine su koyuyorsun,Bardağın içine su koyuyorsun, biraz sonra bir şey kalmıyor, erittiği gibi.biraz sonra bir şey kalmıyor, erittiği gibi. Kötü huy da insanın yaptığı ibadeti,

Kötü huy da insanın yaptığı ibadeti,
taati, hayratı, hasenatı, güzel ameli mahvediyor.taati, hayratı, hasenatı, güzel ameli mahvediyor. Bunun misali olarak hadîs-i şerîfte

Bunun misali olarak hadîs-i şerîfte
açıkça belirtilmiş olan bir misal;açıkça belirtilmiş olan bir misal; El-Hasedü ye’külü’l-hasenâti

El-Hasedü ye’külü’l-hasenâti
kemâ tekülü’n-nâru’l-hatabe.kemâ tekülü’n-nâru’l-hatabe. Ateşin odunu kül ettiği gibi.Ateşin odunu kül ettiği gibi. Kül ediyor, yok ediyor, odun kalmıyor ortada.Kül ediyor, yok ediyor, odun kalmıyor ortada. Haset de, insanın hasenatını yakıp kül eder, bitirir.Haset de, insanın hasenatını yakıp kül eder, bitirir. Hasenât yaptı, hayrat u hasenât yaptı,

Hasenât yaptı, hayrat u hasenât yaptı,
iyilik yaptı bu adam.iyilik yaptı bu adam. Yaptı ama hasetçi.Yaptı ama hasetçi. Kötü huy mahvediyor.Kötü huy mahvediyor. Demek ki sadece haset değil,Demek ki sadece haset değil, bu hadîs-i şerîften anlıyoruz ki;bu hadîs-i şerîften anlıyoruz ki; Kötü huy da bütün iyi amelleri mahvediyor.Kötü huy da bütün iyi amelleri mahvediyor. Bunun için en önemli işlerimizden birisi mümin olarak;Bunun için en önemli işlerimizden birisi mümin olarak; Allah’ın rızasını kazanmaya niyetlenmiş insan olarak,Allah’ın rızasını kazanmaya niyetlenmiş insan olarak, en önemli işlerimizden bir tanesi nedir?en önemli işlerimizden bir tanesi nedir? Ahlâkımızı düzeltmektir.

Ahlâkımızı düzeltmektir.
Ahlâk düzeltildi mi, bir insanAhlâk düzeltildi mi, bir insan güzel huylu oldu mu,güzel huylu oldu mu, sabahtan akşama oruç tutuyormuş gibisabahtan akşama oruç tutuyormuş gibi hem de sıcak yaz günlerinde,hem de sıcak yaz günlerinde, zahmetli zamanlarda sevap alır.zahmetli zamanlarda sevap alır. Akşamdan sabaha kalkmış ibadet etmiş gibi,Akşamdan sabaha kalkmış ibadet etmiş gibi, uzun gecelerde, uyumamış dauzun gecelerde, uyumamış da Cenâb-ı Hakk’a ibadet ibadet ibadetCenâb-ı Hakk’a ibadet ibadet ibadet eylemiş de geceyi geçirmiş gibi sevap alır.eylemiş de geceyi geçirmiş gibi sevap alır. Güzel huyu sayesinde.Güzel huyu sayesinde. Güzel huy nedir?

Güzel huy nedir?
Adaletliliktir, tatlı dilliliktir, iyilikseverliktir,

Adaletliliktir, tatlı dilliliktir, iyilikseverliktir,
cömertliktir, yardımseverliktir, affediciliktir.cömertliktir, yardımseverliktir, affediciliktir. Güzel huyların çeşitleri var.Güzel huyların çeşitleri var. (Kötü huylardan) bir tanesi bile olsa insanı,(Kötü huylardan) bir tanesi bile olsa insanı, mesela bir haset kıskanma huyu.mesela bir haset kıskanma huyu. Falanca bir ev almış benim evim yok.Falanca bir ev almış benim evim yok. Vay be! Falancanın arabasına bak bizim araba külüstür.Vay be! Falancanın arabasına bak bizim araba külüstür. Vay be! Allah Allah, falanca şöyle biz de böyle yok.Vay be! Allah Allah, falanca şöyle biz de böyle yok. Ay hemen ne yapıp, çalıp çırpıp biz de bir tane edinelim.Ay hemen ne yapıp, çalıp çırpıp biz de bir tane edinelim. Yarış. Sosyetenin, falancanın parmağında birYarış. Sosyetenin, falancanın parmağında bir pırlanta yüzük var herif.pırlanta yüzük var herif. Bana böyle bir tane almazsan yuvayı bozarım ha.Bana böyle bir tane almazsan yuvayı bozarım ha. Bir tane de gerdanlık.Bir tane de gerdanlık. Zümrüt olsun, yakut olsun da ben de onu çatlatayım,Zümrüt olsun, yakut olsun da ben de onu çatlatayım, takıştırayım da bir dahaki toplantıya ben gideyim.takıştırayım da bir dahaki toplantıya ben gideyim. O da beni görünce hasedinden çatlasın, çatır çatır çatlasın.O da beni görünce hasedinden çatlasın, çatır çatır çatlasın. Bu duyguyla insanların çoğu yani düşürmekten korunayım,Bu duyguyla insanların çoğu yani düşürmekten korunayım, avretimi örteyim de tesettür oldun diye değil,avretimi örteyim de tesettür oldun diye değil, bunun ötesinde fiyaka işi, caka için,bunun ötesinde fiyaka işi, caka için, hava için yapıyor birçok şeyi.hava için yapıyor birçok şeyi. Uzun uzun süslenmeler, pahalı giyimlerUzun uzun süslenmeler, pahalı giyimler hep ondan onuluyor ekseriyetle.hep ondan onuluyor ekseriyetle. Yarış, şeydeki yarış süslenmedeki, övünmedeki,Yarış, şeydeki yarış süslenmedeki, övünmedeki, gururlanmaktaki, kibirlenmekteki yarış.gururlanmaktaki, kibirlenmekteki yarış. Allah’ın sevmediği şeyler.Allah’ın sevmediği şeyler. Demek ki güzel huyları öğrenmemiz gerekiyor.

Demek ki güzel huyları öğrenmemiz gerekiyor.
Ve çoluk çocuğumuza öğretmemiz gerekiyor.Ve çoluk çocuğumuza öğretmemiz gerekiyor. Kötü huyları da öğrenmemiz gerekiyor.Kötü huyları da öğrenmemiz gerekiyor. Yine onları da çoluk çocuğumuza,Yine onları da çoluk çocuğumuza, hanımımıza çocuğumuza öğretmemiz gerekiyor.hanımımıza çocuğumuza öğretmemiz gerekiyor. Ha bak bu senin yaptığın iyi bir huy değildir,Ha bak bu senin yaptığın iyi bir huy değildir, sonra bu işin sonu fenaya varır,sonra bu işin sonu fenaya varır, hayatında çok sıkıntı çekersin.hayatında çok sıkıntı çekersin. Sakın ha. Böyle yapma diye.Sakın ha. Böyle yapma diye. Onu da öğretmemiz gerekiyor.Onu da öğretmemiz gerekiyor. Nasıl Kulhuvallahu’yu öğrendi benim çocuk.Nasıl Kulhuvallahu’yu öğrendi benim çocuk. Bak amcası, hocam, bir okusun da bir dinle.Bak amcası, hocam, bir okusun da bir dinle. Maşallah maşallah.Maşallah maşallah. Bir karış boyuyla aferin, peltek peltek diliyleBir karış boyuyla aferin, peltek peltek diliyle Kulhuvallah’ı ezberlemiş.Kulhuvallah’ı ezberlemiş. Ne güzel. İnnâ a'taynâ’yı da biliyor.Ne güzel. İnnâ a'taynâ’yı da biliyor. Sübhâneke’yi de biliyor.Sübhâneke’yi de biliyor. Tahiyyâtı da ezberlemiş.Tahiyyâtı da ezberlemiş. Oh oh oh maşallah maşallah diyoruz.Oh oh oh maşallah maşallah diyoruz. Sabretmeyi de öğrenmiş maşallah maşallah.Sabretmeyi de öğrenmiş maşallah maşallah. Kardeşine ikramda bulunmayı da öğrenmiş.Kardeşine ikramda bulunmayı da öğrenmiş. Arkadaşını sevmeyi de öğrenmiş.Arkadaşını sevmeyi de öğrenmiş. Kavga etmemeyi de öğrenmiş maşallah.Kavga etmemeyi de öğrenmiş maşallah. Annesinin babasının sözünü dinlemeyiAnnesinin babasının sözünü dinlemeyi itaati de öğrenmiş maşallah, vs. vs.itaati de öğrenmiş maşallah, vs. vs. E bunların da öğretilmesi lazım.

E bunların da öğretilmesi lazım.
Kolay bir şey değil.Kolay bir şey değil. Biz dün çocuk bakım yerine gittik.Biz dün çocuk bakım yerine gittik. Satın alalım falan diye.Satın alalım falan diye. Küçük çocukları oturtmuş öğretmenleri.Küçük çocukları oturtmuş öğretmenleri. Bir şeyler öğretiyorlar ama oyunla öğretiyor.Bir şeyler öğretiyorlar ama oyunla öğretiyor. Düşündüm bunlar kim bilir neler yazılmıştır böyle listedeDüşündüm bunlar kim bilir neler yazılmıştır böyle listede şu çocuklara, şunu öğreteceksiniz, bunu öğreteceksiniz.şu çocuklara, şunu öğreteceksiniz, bunu öğreteceksiniz. Ooo diyor, böyle yapıyor parmağını,Ooo diyor, böyle yapıyor parmağını, çocuğun kafasında o harfinin kalması için bir işaret.çocuğun kafasında o harfinin kalması için bir işaret. Hepsi eğitimde bir bir öğretilecek tabi.Hepsi eğitimde bir bir öğretilecek tabi. Önce harfleri öğrenecek, rakamları öğrenecek,Önce harfleri öğrenecek, rakamları öğrenecek, okumayı öğrenecek.okumayı öğrenecek. Bunun gibi de tut bakayım arkadaşının elini,Bunun gibi de tut bakayım arkadaşının elini, sarıl bakayım boynuna, öp bakalım.sarıl bakayım boynuna, öp bakalım. Tamam, barışın bir daha kavga etmeyin, bilmem ne filan.Tamam, barışın bir daha kavga etmeyin, bilmem ne filan. Şu sevap, şunun mükâfatı böyle, bu günah

Şu sevap, şunun mükâfatı böyle, bu günah
bunun cezası böyle.bunun cezası böyle. Bunları liste halinde çıkartmalıyız.Bunları liste halinde çıkartmalıyız. Şu bende var mı yok mu?Şu bende var mı yok mu? Yok, eksi.Yok, eksi. Şu var mı? Var, artı.Şu var mı? Var, artı. Şu var mı? Yok, eksi.Şu var mı? Yok, eksi. Neyimiz eksikse kendimizi bile düzeltmeliyiz.Neyimiz eksikse kendimizi bile düzeltmeliyiz. Çünkü benzin gibi patlıyoruz bazen.Çünkü benzin gibi patlıyoruz bazen. Ufacık bir şeyden sigortamız patlıyor.Ufacık bir şeyden sigortamız patlıyor. Ondan sonra kavga gürültü patırtı,Ondan sonra kavga gürültü patırtı, yumruk, tokat, sille, çanak tabak kırılması,yumruk, tokat, sille, çanak tabak kırılması, masa sandalye devrilmesi, camların şangırdaması,masa sandalye devrilmesi, camların şangırdaması, avizelerin aşağıya inmesi…avizelerin aşağıya inmesi… Hadi ondan sonra otur hesapla bakalım,Hadi ondan sonra otur hesapla bakalım, bu öfkeden ne kadar zarar olmuş.bu öfkeden ne kadar zarar olmuş. Vay be, şu kadar Avustralya doları.Vay be, şu kadar Avustralya doları. Bir kızgınlıktan amma büyük fatura ha filan.Bir kızgınlıktan amma büyük fatura ha filan. Bazen de yuva yıkılıyor, çat pat bilmem ne filan.Bazen de yuva yıkılıyor, çat pat bilmem ne filan. Vay sen bana vurdun ha!Vay sen bana vurdun ha! Ya Allah hemen polis mahkeme, ondan sonraYa Allah hemen polis mahkeme, ondan sonra yuva çatır çatır yıkılıyor.yuva çatır çatır yıkılıyor. Şeytan şıkır şıkır oynuyor.Şeytan şıkır şıkır oynuyor. Şeytanın en sevindiği işlerden birisi yuvanın yıkılmasıdır.

Şeytanın en sevindiği işlerden birisi yuvanın yıkılmasıdır.
İki kişini arasının bozulması amaİki kişini arasının bozulması ama iki kişilerin de en önemli karı koca.iki kişilerin de en önemli karı koca. Karı kocanın arasının bozulmasındanKarı kocanın arasının bozulmasından çok memnun oluyor ve arayı bozan şeytanaçok memnun oluyor ve arayı bozan şeytana en büyük şeytan taç giydiriyor.en büyük şeytan taç giydiriyor. Gel bakalım sen ne yaptın bugün?

Gel bakalım sen ne yaptın bugün?
Ben falanca adamın birine içki içirttim.Ben falanca adamın birine içki içirttim. Eh bir şeytanlık yapmışsın ama tam benim aradığım değil.Eh bir şeytanlık yapmışsın ama tam benim aradığım değil. Sen ne yaptın? Ben falanca adam rüşvet yedirttim.Sen ne yaptın? Ben falanca adam rüşvet yedirttim. Sen ne yaptın? Ben hırsızlık yaptırdım.Sen ne yaptın? Ben hırsızlık yaptırdım. Sen ne yaptın? Ben anaya babaya asi eylettim.Sen ne yaptın? Ben anaya babaya asi eylettim. Sen ne yaptın? Zina bilmem kumar vs.Sen ne yaptın? Zina bilmem kumar vs. burun kıvırıyor her birisine.burun kıvırıyor her birisine. Tamam diyor bir şeytanlık amaTamam diyor bir şeytanlık ama tam benim aradığım değil bu diyor.tam benim aradığım değil bu diyor. Sen ne yaptın birisine soruyor?Sen ne yaptın birisine soruyor? Ben diyor bugün falanca aileye gittim,Ben diyor bugün falanca aileye gittim, kadını kışkırttım, kocasına asi oldu.kadını kışkırttım, kocasına asi oldu. Kocayı kışkırttım karısını dövdü.Kocayı kışkırttım karısını dövdü. Ondan sonra soluğu mahkemede aldılar,Ondan sonra soluğu mahkemede aldılar, ondan sonra boşandılar, ayrıldılar.ondan sonra boşandılar, ayrıldılar. Hah, ente ente.

Hah, ente ente.
Sensin benim aradığım şeytanlar arasındaSensin benim aradığım şeytanlar arasında en başarılı şeytan dermiş, ona taç giydirirmiş başına,en başarılı şeytan dermiş, ona taç giydirirmiş başına, şeytanlığı en iyi yapmışsın diye.şeytanlığı en iyi yapmışsın diye. Hadîs-i şerîfte geçiyor.Hadîs-i şerîfte geçiyor. Okuduk bunu evvelki derslerde.Okuduk bunu evvelki derslerde. Kötü huy, insanın yaptığı iyi amelleri bile yok ediyor,Kötü huy, insanın yaptığı iyi amelleri bile yok ediyor, bal gibi amelleri sirkeye çeviriyor, mahvediyor,bal gibi amelleri sirkeye çeviriyor, mahvediyor, ekşitiyor balı.ekşitiyor balı. Ekşi bal yedin mi hiç?Ekşi bal yedin mi hiç? Kavanozu açtın, bir parmak bal aldın,Kavanozu açtın, bir parmak bal aldın, ekşimiş, ne yaparsın? Çöpe.ekşimiş, ne yaparsın? Çöpe. Güzel, bal gibi tatlı ameller kötü huyla gidiyor.Güzel, bal gibi tatlı ameller kötü huyla gidiyor. Günahları da iyi huy sildirtiyor.Günahları da iyi huy sildirtiyor. Onun için şu iyi huyu öğreneceğiz.

Onun için şu iyi huyu öğreneceğiz.
Dervişlik demek bu demek zaten.Dervişlik demek bu demek zaten. Yunus Emre anlatmış bunu.Yunus Emre anlatmış bunu. Köylü dayılara anlatmış,Köylü dayılara anlatmış, köylü dayılar öğrenmiş, arif olmuşlar.köylü dayılar öğrenmiş, arif olmuşlar. Şehirde göremediğin irfanı görüyorsun köyde.Şehirde göremediğin irfanı görüyorsun köyde. Neden? Yunus’tan beri öğretmiş şeyh efendiler.Neden? Yunus’tan beri öğretmiş şeyh efendiler. Ümmî adam ama biliyor.Ümmî adam ama biliyor. Dövene elsiz gerek.

Dövene elsiz gerek.
Sövene dilsiz gerek.
Sövene dilsiz gerek.
Ne demek? Karşılık verme,

Ne demek? Karşılık verme,
kötüyle kötü olma, ona uyarsan kavga çıkar.kötüyle kötü olma, ona uyarsan kavga çıkar. Ele geleni yersen.

Ele geleni yersen.
Dile geleni dersen.
Dile geleni dersen.
Böyle dervişlik mi olur.
Böyle dervişlik mi olur.
Sen derviş olamazsın.
Sen derviş olamazsın.
Derviş bağrı baş gerek.
Derviş bağrı baş gerek.
Bağrı baş gerek ne demek?

Bağrı baş gerek ne demek?
Bağrı yaralı demek,Bağrı yaralı demek, Bağrı baş gerek ne demek bağrı yaralı demek.Bağrı baş gerek ne demek bağrı yaralı demek. Baş yara demek eski Türkçe'de.Baş yara demek eski Türkçe'de. Dervişin bağrı yaralı olmalı, gözü dolu yaş gerek.Dervişin bağrı yaralı olmalı, gözü dolu yaş gerek. Gözü de yaşlı olmalı, hassas olmalı.Gözü de yaşlı olmalı, hassas olmalı. Hem günahlarını düşünüp ağlayabilir,Hem günahlarını düşünüp ağlayabilir, hem de Allah’ın nimetini kudretini görüp ağlayabilir.hem de Allah’ın nimetini kudretini görüp ağlayabilir. Durup dururken sana yüz bin dolarlık bir

Durup dururken sana yüz bin dolarlık bir
mükâfat bir şey geliverse, ne yaparsın sevincinden?mükâfat bir şey geliverse, ne yaparsın sevincinden? Bazısı gülüyor, bazısı ağlıyor sevincinden.Bazısı gülüyor, bazısı ağlıyor sevincinden. Aman Allah’ım, bilmem ne filan.Aman Allah’ım, bilmem ne filan. Niye ağlıyorsun kız?Niye ağlıyorsun kız? Ne bileyim işte çok sevindim de birdenbire filan.Ne bileyim işte çok sevindim de birdenbire filan. Ağlıyor insan yani sevinçten de ağlar insan.Ağlıyor insan yani sevinçten de ağlar insan. Allah bizi güzel huylara sahip eylesin.Allah bizi güzel huylara sahip eylesin. Tabi kötü huyların alışıldıktanTabi kötü huyların alışıldıktan ve yerleştikten ve katılaştıktan sonrave yerleştikten ve katılaştıktan sonra insan içinden atılması çok zor.insan içinden atılması çok zor. Çok zor!Çok zor! Onun için eğitim bebekten, bebeklikten başlıyor.Onun için eğitim bebekten, bebeklikten başlıyor. Hatta çocuk doğmadan başlıyor.Hatta çocuk doğmadan başlıyor. Hatta adam evlenmeden başlıyor çocuğun eğitimi. Neden?Hatta adam evlenmeden başlıyor çocuğun eğitimi. Neden? Öyle bir karı alırsın ki,

Öyle bir karı alırsın ki,
alimallah canına okur senin, fesini yere düşürttürür.alimallah canına okur senin, fesini yere düşürttürür. Kötü bir kadın alırsın, ondan sonra çocuklara daKötü bir kadın alırsın, ondan sonra çocuklara da aşılar kötülüğü, Allahaşılar kötülüğü, Allah sen işe gidip geliyorsun işe gidip geliyorsun,sen işe gidip geliyorsun işe gidip geliyorsun, vay be kadının neler yaptığını sonradanvay be kadının neler yaptığını sonradan duyarsın ama iş işten geçer.duyarsın ama iş işten geçer. Kadın seçmekten başlıyor.Kadın seçmekten başlıyor. Kimi seçeceğiz?Kimi seçeceğiz? Dindarını seçeceğiz.Dindarını seçeceğiz. En güzelini, en paralısını, en soylusunu filan değil.En güzelini, en paralısını, en soylusunu filan değil. En Allah’tan korkanını.En Allah’tan korkanını. Çünkü en çok Allah onu seviyor.Çünkü en çok Allah onu seviyor. Şimdi birisi bana mektup yazmış, e-mail çekmiş,

Şimdi birisi bana mektup yazmış, e-mail çekmiş,
hocam diyor yardım. Niye?hocam diyor yardım. Niye? Bir türlü dengimi bulamadım.Bir türlü dengimi bulamadım. Ben şurada filanca yerden şöyle mevki makam sahibi bir insanım,Ben şurada filanca yerden şöyle mevki makam sahibi bir insanım, bir türlü evlenemedim bilmem ne filan.bir türlü evlenemedim bilmem ne filan. Arkadaşlar da pek yardımcı olmadılar falan,Arkadaşlar da pek yardımcı olmadılar falan, dengimi bulamadım.dengimi bulamadım. Kendisine denk arıyor, dengi dengine evlenecekler.Kendisine denk arıyor, dengi dengine evlenecekler. Ben de müracaat etmiş bize diye ilgili yerlereBen de müracaat etmiş bize diye ilgili yerlere talimat verdim, soruşturdum.talimat verdim, soruşturdum. Tahsilli, bilgili şey bir kız bulmuşlar tavsiye etmişler.Tahsilli, bilgili şey bir kız bulmuşlar tavsiye etmişler. Çünkü bize müracaat etti ya,Çünkü bize müracaat etti ya, biz de işte falancaya git falan dedik.biz de işte falancaya git falan dedik. Ailesi güzel kızın,Ailesi güzel kızın, tahsili yüksek, meslek sahibi, hünerleri var,tahsili yüksek, meslek sahibi, hünerleri var, tanıyorlar bizimkiler yani bizim Ankara’dan gelentanıyorlar bizimkiler yani bizim Ankara’dan gelen kızımız tanıyor.kızımız tanıyor. Gitmiş beyefendi fizikini beğenmemiş.Gitmiş beyefendi fizikini beğenmemiş. Fizikini beğenmemiş.

Fizikini beğenmemiş.
Hay fizik başına çalına.Hay fizik başına çalına. E diyoruz yani acuze mi, kıvrık burunlu mu,E diyoruz yani acuze mi, kıvrık burunlu mu, buruşuk yüzlü mü, kambur sırtlı mı,buruşuk yüzlü mü, kambur sırtlı mı, aksak ayaklı mı, çolak elli mi, nedir yani kusuru?aksak ayaklı mı, çolak elli mi, nedir yani kusuru? Yok diyor baba diyor bizim kız,Yok diyor baba diyor bizim kız, baya da güzel diyor yani.baya da güzel diyor yani. Hani sıralamada şöyle baya da güzel.Hani sıralamada şöyle baya da güzel. Yani Türkiye güzeli mi arıyorsun sen, fizikini beğenmemiş.Yani Türkiye güzeli mi arıyorsun sen, fizikini beğenmemiş. Git o zaman bardan, pavyondan beğendiğin bir kadın al.Git o zaman bardan, pavyondan beğendiğin bir kadın al. Fiziki güzel. Fizik mi lazım, kimya mı lazım? Hangisi lazım?Fiziki güzel. Fizik mi lazım, kimya mı lazım? Hangisi lazım? Kimya lazım.Kimya lazım. Çünkü içi bozuk madde olduktan sonra,Çünkü içi bozuk madde olduktan sonra, pis olduktan sonra, maddesi pis olduktan sonra,pis olduktan sonra, maddesi pis olduktan sonra, bir pis maddeyi güzel bir şekil vermişsinbir pis maddeyi güzel bir şekil vermişsin karşına oturtmuşsun, şeklin ne kıymeti var?karşına oturtmuşsun, şeklin ne kıymeti var? Maddesi pis, pis kokuyor, pis madde, mikroplu madde.

Maddesi pis, pis kokuyor, pis madde, mikroplu madde.
Aman atın bunu dersin.Aman atın bunu dersin. Aman! Hastalıklı bir insan, çok güzel bir eşyası var,Aman! Hastalıklı bir insan, çok güzel bir eşyası var, ölmüş ama AİDS hastası.ölmüş ama AİDS hastası. O eşyası fiziki güzel alır mısın?O eşyası fiziki güzel alır mısın? Almam. Niye? AİDS bulaşır.Almam. Niye? AİDS bulaşır. O zaman kimya da önemli.O zaman kimya da önemli. Kimyası güzel ama fizikini beğenmemiş.Kimyası güzel ama fizikini beğenmemiş. Ona artık bir daha yardım yok.Ona artık bir daha yardım yok. Öyle şey olmaz.Öyle şey olmaz. Kimisi geliyor, kızımız var işte elinizi öper hocam.

Kimisi geliyor, kızımız var işte elinizi öper hocam.
Emrinizi bekleriz, emrinize amadeyiz.Emrinizi bekleriz, emrinize amadeyiz. Peki, biz de arıyoruz, tarıyoruz,Peki, biz de arıyoruz, tarıyoruz, bizim delikanlılardan namazlı niyazlı, tespihli, şakır şakır.bizim delikanlılardan namazlı niyazlı, tespihli, şakır şakır. Müslüman, mütedeyyin, harama bakmamışMüslüman, mütedeyyin, harama bakmamış güzel bir kimseyi gönderiyoruz, kız beğenmiyor.güzel bir kimseyi gönderiyoruz, kız beğenmiyor. Fesuphanallah, tövbe tövbe.Fesuphanallah, tövbe tövbe. Hadi bi tane daha gönderiyoruz yine beğenmiyor.Hadi bi tane daha gönderiyoruz yine beğenmiyor. Bir daha gönderiyoruz yine beğenmiyor.Bir daha gönderiyoruz yine beğenmiyor. Eee, ne yaparsan yap!Eee, ne yaparsan yap! Yani çocuklar pırlanta gibi, biliyorum.Yani çocuklar pırlanta gibi, biliyorum. Kızın birisini evlendireceğiz Türkiye’de.

Kızın birisini evlendireceğiz Türkiye’de.
İki gözü iki çeşme ağlıyor.İki gözü iki çeşme ağlıyor. Ben bu adama varmam da varmam.Ben bu adama varmam da varmam. Yapma kız, etme!Yapma kız, etme! Bu Müslüman. İhvandan.Bu Müslüman. İhvandan. İhvan demek Walmart damgası demek.

İhvan demek Walmart damgası demek.
Halîs demek yani.Halîs demek yani. Yapma etme.Yapma etme. İki gözü iki çeşme.İki gözü iki çeşme. Nerdeyse evden kaçacak.Nerdeyse evden kaçacak. Nerdeyse nikâhta memura hayır diyecek.Nerdeyse nikâhta memura hayır diyecek. Evlenmem diyecek nerdeyse.Evlenmem diyecek nerdeyse. Hay Allah’ım ne yapalım?

Hay Allah’ım ne yapalım?
Ne yapalım hocam?Ne yapalım hocam? Ne yapacaksın, evlendireceksin. Ne yapacaksın, evlendireceksin. Biz gördük de mi şey yaptık?Biz gördük de mi şey yaptık? Gezdik, gördük, konuştuk, anlaştık mı?Gezdik, gördük, konuştuk, anlaştık mı? Şimdi Müslümanlar bile geziyorlar, tozuyorlar,

Şimdi Müslümanlar bile geziyorlar, tozuyorlar,
görüşüyorlar konuşuyorlar, şartlarını söylüyorlar,görüşüyorlar konuşuyorlar, şartlarını söylüyorlar, bilmem ne yapıyorlar.bilmem ne yapıyorlar. Ya kız hayır diyor, ya oğlan hayır diyor.Ya kız hayır diyor, ya oğlan hayır diyor. Bizim anamız bizim namımıza bakmıştı,Bizim anamız bizim namımıza bakmıştı, biz hep öyle evlendik.biz hep öyle evlendik. Görücü usulü, sabahtan giderlerdi falancanın evine,Görücü usulü, sabahtan giderlerdi falancanın evine, ev temiz mi, erken kalkmış mı,ev temiz mi, erken kalkmış mı, ortalığı süpürmüş mü, evin önü düzenli mi,ortalığı süpürmüş mü, evin önü düzenli mi, bahçe nasıl, dağınık mı değil mi?bahçe nasıl, dağınık mı değil mi? Kahve iyi pişmiş mi, giyimi nasıl?Kahve iyi pişmiş mi, giyimi nasıl? Vesaire her şeyinden tamam.Vesaire her şeyinden tamam. İyi bir kız bulduk oğlum, hem de namazlı niyazlı.İyi bir kız bulduk oğlum, hem de namazlı niyazlı. İnşallah seni münasip gördük, evlendireceğiz.İnşallah seni münasip gördük, evlendireceğiz. Peki, anacığım, sağ olasın var olasın,Peki, anacığım, sağ olasın var olasın, ver elini öpeyim şap bitiyordu.ver elini öpeyim şap bitiyordu. Allah Allah, Subhanallah!Allah Allah, Subhanallah! Ne günlere kaldık şimdi neler oluyor.Ne günlere kaldık şimdi neler oluyor. Evet, netice itibariyleEvet, netice itibariyle huylarımızı güzelleştirmeyi öğrenmeliyiz.huylarımızı güzelleştirmeyi öğrenmeliyiz. Kötü huy fena, iyi huy faydalı.Kötü huy fena, iyi huy faydalı. İkinci hadîs-i şerîf:

İkinci hadîs-i şerîf:
El-Hatîetü izâ hafiyet lem tedurra

El-Hatîetü izâ hafiyet lem tedurra
illâ sâhibehâ ve izâ üzhiratillâ sâhibehâ ve izâ üzhirat fe-lem tuğayyar darrati’l âmmete.fe-lem tuğayyar darrati’l âmmete. Ebû Hüreyre radıyallahu anh’dan rivayet olunmuş.

Ebû Hüreyre radıyallahu anh’dan rivayet olunmuş.
Deylemî rahmetullahi aleyhDeylemî rahmetullahi aleyh Müsnedü’l- Firdevs’inde kaydetmiş ki;Müsnedü’l- Firdevs’inde kaydetmiş ki; Peygamberimiz sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyuruyor;

Peygamberimiz sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyuruyor;
El-Hatîetü.

El-Hatîetü.
Günah, hatalı iş, yanlış iş.Günah, hatalı iş, yanlış iş. İzâ hafiyet.İzâ hafiyet. Gizli işlendi mi.Gizli işlendi mi. Hafî, gizli. Hafiye diyoruz ya,Hafî, gizli. Hafiye diyoruz ya, gizli, arkadan takip eden adama.gizli, arkadan takip eden adama. Mercekle şeyle kapıdan bakıyor,Mercekle şeyle kapıdan bakıyor, o çıktıktan sonra arkasından gidiyor.o çıktıktan sonra arkasından gidiyor. İzâ hafiyet.İzâ hafiyet. Günah gizli olursa.Günah gizli olursa. Lem tedurra illâ sâhibehâ.Lem tedurra illâ sâhibehâ. Ancak işleyene zarar verir.Ancak işleyene zarar verir. Kendi başına evin dibinde, köşesindeKendi başına evin dibinde, köşesinde zıkkımlanmış veya bir günah işlemiş.zıkkımlanmış veya bir günah işlemiş. Sadece kendisine zarar verir.Sadece kendisine zarar verir. Amma;Amma; Ve izâ üzhirat.Ve izâ üzhirat. Aşikâre işlenirse.Aşikâre işlenirse. Korkmuyor adam, utanmıyor, arlanmıyor,

Korkmuyor adam, utanmıyor, arlanmıyor,
ar damarı çatlamıyor, aldırmıyor,ar damarı çatlamıyor, aldırmıyor, açıktan işliyor kötü işi, hatayı, hatîeti.açıktan işliyor kötü işi, hatayı, hatîeti. Fe-lem tuğayyar.Fe-lem tuğayyar. O işliyor aşikâre işlemekten çekinmiyor.O işliyor aşikâre işlemekten çekinmiyor. Emr-i mâruf, nehy-i münker yapılıp daEmr-i mâruf, nehy-i münker yapılıp da o hata da düzeltilmiyor, ötekiler tarafından.o hata da düzeltilmiyor, ötekiler tarafından. Toplum tarafından.Toplum tarafından. Fe-lem tuğayyar.Fe-lem tuğayyar. Değiştirilmiyor, düzeltilmiyor.Değiştirilmiyor, düzeltilmiyor. O zaman.O zaman. Darrati’l âmmete.Darrati’l âmmete. Tüm topluma zarar verir, düzeltilmediği zaman.Tüm topluma zarar verir, düzeltilmediği zaman. Tüm topluma nasıl zarar verir?

Tüm topluma nasıl zarar verir?
Bir kişinin günahı.

Bir kişinin günahı.
Ya Allah gazap eder, günahı işleyeni,Ya Allah gazap eder, günahı işleyeni, günahında dolayı cezalandırırken.günahında dolayı cezalandırırken. Toplumu da onu engellemedi diye cezalandırır.Toplumu da onu engellemedi diye cezalandırır. Çünkü Lût kavmi helâk olacağı zaman,Çünkü Lût kavmi helâk olacağı zaman, yetmiş bin kişi teheccüd namazında idi diyeyetmiş bin kişi teheccüd namazında idi diye kitaplar yazıyor ama kâr etmiyor.kitaplar yazıyor ama kâr etmiyor. Yani düzeltemedikleri için ceza umumi gelir.Yani düzeltemedikleri için ceza umumi gelir. Ya böyle olur.Ya böyle olur. Ya da o kötülük yapıldı aldırılmıyor.Ya da o kötülük yapıldı aldırılmıyor. Bir tanesi bende yaparım der, bende yaparım der,Bir tanesi bende yaparım der, bende yaparım der, kötülük yayılır, toplum bozulur, toplum berbat olur.kötülük yayılır, toplum bozulur, toplum berbat olur. Bizim çocukluğumuzda ki toplum ile

Bizim çocukluğumuzda ki toplum ile
şimdiki toplum arasında çok fark var.şimdiki toplum arasında çok fark var. Benim dedemin zamanımdaki toplum ileBenim dedemin zamanımdaki toplum ile benim zamanım arasında çok fark var.benim zamanım arasında çok fark var. Güzel bir misal olarak,Güzel bir misal olarak, bizim bir tüccar fabrikatör arkadaş anlatmıştı.bizim bir tüccar fabrikatör arkadaş anlatmıştı. Memleketinde manifaturacı dükkânı varmış büyük, zengin.Memleketinde manifaturacı dükkânı varmış büyük, zengin. Babası işletiyormuş sonra bu işletmeye başlamış,Babası işletiyormuş sonra bu işletmeye başlamış, babası ticaretten çekilmiş, ibadet, taat,babası ticaretten çekilmiş, ibadet, taat, evden camiye camiden eve filan, Kur’an okumak.evden camiye camiden eve filan, Kur’an okumak. Yani oğluna devretmiş işleri.Yani oğluna devretmiş işleri. Bir gün gelmiş dükkâna, oturmuş masaya,Bir gün gelmiş dükkâna, oturmuş masaya, bakmış bir sürü kâğıtlar.bakmış bir sürü kâğıtlar. Oğlum bunlar ne böyle?

Oğlum bunlar ne böyle?
Baba demiş işte bunlar senet.Baba demiş işte bunlar senet. Aaa, vayy, Allah Allah.Aaa, vayy, Allah Allah. İşimiz böyle senede kâğıda mı kaldı demiş.İşimiz böyle senede kâğıda mı kaldı demiş. Bu ne böyle?Bu ne böyle? Yadırgıyor.Yadırgıyor. Biz demiş kasabadan müşterimiz gelirdi.Biz demiş kasabadan müşterimiz gelirdi. Hacı baba kumaş alacağım, dükkânı götürseHacı baba kumaş alacağım, dükkânı götürse yazardık, hesaplardık şu kadar hesabı var borcu var,yazardık, hesaplardık şu kadar hesabı var borcu var, giderdi, ondan sonra o da getirirdi.giderdi, ondan sonra o da getirirdi. Yani şahide, ispata, senede,Yani şahide, ispata, senede, sepete, imzaya lüzum görmezlermiş.sepete, imzaya lüzum görmezlermiş. Tabi âyet-i kerîme de borcun yazılması tavsiye ediliyor.

Tabi âyet-i kerîme de borcun yazılması tavsiye ediliyor.
Çünkü kişi iyidir de, ölür, öldüğü öldüğü zaman bilinmez,Çünkü kişi iyidir de, ölür, öldüğü öldüğü zaman bilinmez, ailesi kabul etmez.ailesi kabul etmez. Ama kâğıt olursa bak işte dersin, borcu vardı,Ama kâğıt olursa bak işte dersin, borcu vardı, imzası var, öldü, veremedi.imzası var, öldü, veremedi. Siz onun borçlu kalmasını istemiyorsanızSiz onun borçlu kalmasını istemiyorsanız ödemeniz lazım bunu dersin.ödemeniz lazım bunu dersin. Yazılması tavsiye ediliyor ama yazmazlarmış.

Yazılması tavsiye ediliyor ama yazmazlarmış.
Hatta gülerek anlatıyor babasının zamanını.Hatta gülerek anlatıyor babasının zamanını. Birisi gelmiş, hacı baba paraya ihtiyacım var,Birisi gelmiş, hacı baba paraya ihtiyacım var, çocuğu evlendireceğim filan.çocuğu evlendireceğim filan. Biraz bana borç versene demiş babasına.Biraz bana borç versene demiş babasına. O da demiş ki; git kasadan istediğin kadar al.O da demiş ki; git kasadan istediğin kadar al. Kasanın yanında değil de öbür tarafta oturuyormuş.Kasanın yanında değil de öbür tarafta oturuyormuş. Git istediğin kadar al.Git istediğin kadar al. Borcu alacak olan mağaza sahibinin kasasına gitmiş,

Borcu alacak olan mağaza sahibinin kasasına gitmiş,
kasayı açmış, almış, teşekkür ederim hacı baba demiş, gitmiş.kasayı açmış, almış, teşekkür ederim hacı baba demiş, gitmiş. Ondan sonra az mı aldı çok mu aldı bakmak yok,Ondan sonra az mı aldı çok mu aldı bakmak yok, kasadan o alıyor.kasadan o alıyor. Ondan sonra bir zaman gelmiş,Ondan sonra bir zaman gelmiş, harman zamanı bilmem mahsul zamanı bilmem ne,harman zamanı bilmem mahsul zamanı bilmem ne, para eline geçtiği zaman,para eline geçtiği zaman, gelmiş hacı baba, senden borç almıştım ya,gelmiş hacı baba, senden borç almıştım ya, onu getirdim demiş.onu getirdim demiş. Kasa orda evladım, git oraya koy demiş.Kasa orda evladım, git oraya koy demiş. Akıl almaz, yani bizim aklımız şu andaAkıl almaz, yani bizim aklımız şu anda böyle şeyleri almıyor.böyle şeyleri almıyor. Bizim Bahtiyar amca, dün akşam Yaşar beylere de anlattım,

Bizim Bahtiyar amca, dün akşam Yaşar beylere de anlattım,
nur içinde yatsın.nur içinde yatsın. Evini satmış kırk iki bine.Evini satmış kırk iki bine. Komşusu duymuş ya ben alacaktım ya.Komşusu duymuş ya ben alacaktım ya. Kaça sattın? Kırk iki bine.Kaça sattın? Kırk iki bine. Hiii, kırk iki bine mi?Hiii, kırk iki bine mi? Vay ben altmış küsür bin veriyorum.Vay ben altmış küsür bin veriyorum. Yüz elli fazla.Yüz elli fazla. Şöyle kalkmış dövecek gibi.Şöyle kalkmış dövecek gibi. Arnavut Bahtiyar amca, döver ha.Arnavut Bahtiyar amca, döver ha. Dövecek gibi.Dövecek gibi. Demiş sen lafımı duymadın galiba, ben evi sattım.Demiş sen lafımı duymadın galiba, ben evi sattım. Eh kaparo verdi mi Bahtiyar amca?Eh kaparo verdi mi Bahtiyar amca? Kaparo verdi mi? Aldın mı?Kaparo verdi mi? Aldın mı? Yok. Kaparo da almadım.Yok. Kaparo da almadım. Eh bana sat demiş.Eh bana sat demiş. Söz ağızdan bir defa çıkar, ben evi sattım dedim.Söz ağızdan bir defa çıkar, ben evi sattım dedim. Kırk iki bine veriyor, altmış küsür bin teklif varken.

Kırk iki bine veriyor, altmış küsür bin teklif varken.
Sığdı mı aklınıza, benim aklıma hâlâ sığmıyor.Sığdı mı aklınıza, benim aklıma hâlâ sığmıyor. Kenarından dışarıda kaldı bacaklarım.Kenarından dışarıda kaldı bacaklarım. Hâlâ aklıma sığmıyor.Hâlâ aklıma sığmıyor. Ahlâk. Toplumumuzun ahlâkı böyleymiş.

Ahlâk. Toplumumuzun ahlâkı böyleymiş.
Fatih Sultan Mehmet Edirne’deFatih Sultan Mehmet Edirne’de giriyor bir dükkâna, ama tebdili kıyafet.giriyor bir dükkâna, ama tebdili kıyafet. Basit elbiseler giymiş bilmem ne.Basit elbiseler giymiş bilmem ne. Sıradan bir vatandaş gibiSıradan bir vatandaş gibi dükkâna gidiyor, yanında da veziri var, arkadaşı gibi o da.dükkâna gidiyor, yanında da veziri var, arkadaşı gibi o da. Eski püskü elbiselerle.Eski püskü elbiselerle. Şuradan bir okka pirinç ver mesela, buğday ver.Şuradan bir okka pirinç ver mesela, buğday ver. Adamın buğdayına bakıyor güzel,Adamın buğdayına bakıyor güzel, tartmasına bakıyor hilesiz,tartmasına bakıyor hilesiz, hareketlerine bakıyor hepsi güzel.hareketlerine bakıyor hepsi güzel. Müşteriyi karşılaması güzel,Müşteriyi karşılaması güzel, parayı aldıktan sonra dua etmesi güzel.parayı aldıktan sonra dua etmesi güzel. Allah bereket versin bilmem ne filan.Allah bereket versin bilmem ne filan. Beğenmiş.

Beğenmiş.
Aferin maşallah.Aferin maşallah. Ha bir de demiş, bir okkada peynir ver.Ha bir de demiş, bir okkada peynir ver. Adam demiş ki; ben şimdi sabahleyinAdam demiş ki; ben şimdi sabahleyin siftah yapmış oldum buğdayı almakla,siftah yapmış oldum buğdayı almakla, karşıdaki komşum daha siftah yapmadı,karşıdaki komşum daha siftah yapmadı, zahmet olmazsa peyniri de ondan alıverin.zahmet olmazsa peyniri de ondan alıverin. Bende peynir var ama o da siftah yapsın demiş.Bende peynir var ama o da siftah yapsın demiş. Oraya göndermiş.Oraya göndermiş. Onunda peynirine bakmış, hilesiz,Onunda peynirine bakmış, hilesiz, her şeyi güzel, tartmasına bakmış gayet güzel,her şeyi güzel, tartmasına bakmış gayet güzel, terazi hakkını veriyor fazla fazla, gayet güzel filan,terazi hakkını veriyor fazla fazla, gayet güzel filan, onu da beğenmiş.onu da beğenmiş. Ondan da bir şey daha istemiş,Ondan da bir şey daha istemiş, bir okka da yağ ver filan.bir okka da yağ ver filan. O da demiş ki; ben siftah ettim,

O da demiş ki; ben siftah ettim,
karşı komşum öteki komşum daha siftah etmedi ona git.karşı komşum öteki komşum daha siftah etmedi ona git. Demiş böyle güzel ahlâklı bir toplumda çıkmış vezirine;Demiş böyle güzel ahlâklı bir toplumda çıkmış vezirine; böyle güzel, böyle tutkun, böyle birbirini kollayanböyle güzel, böyle tutkun, böyle birbirini kollayan toplumla ben, İstanbul’u değil dünyayı fethederim demiş.toplumla ben, İstanbul’u değil dünyayı fethederim demiş. Toplum güzel, ahlâk güzel, dürüst,Toplum güzel, ahlâk güzel, dürüst, merhametli muhabbetli birbirlerine karşı.merhametli muhabbetli birbirlerine karşı. Eh, kötülükler düzeltilmezse,Eh, kötülükler düzeltilmezse, engellenmezse, o zaman yaygınlaşır, toplum bozulur.engellenmezse, o zaman yaygınlaşır, toplum bozulur. Toplum bozulduğu zaman da, millet, devlet çöker.Toplum bozulduğu zaman da, millet, devlet çöker. Osmanlı neden çöktü?

Osmanlı neden çöktü?
Toplum bozulduğu için çöktü.

Toplum bozulduğu için çöktü.
Osmanlının zaferden zafere eskiden nasıl gitmişti?Osmanlının zaferden zafere eskiden nasıl gitmişti? Toplum güzel ahlâklı olduğundan gitmişti.Toplum güzel ahlâklı olduğundan gitmişti. Kötülüğe meydan vermiyorlardı.Kötülüğe meydan vermiyorlardı. Padişah yapsa kötülüğü karşısına çıkıyorlardı.Padişah yapsa kötülüğü karşısına çıkıyorlardı. Fatih Sultan Mehmed şeyi azletmiş,Fatih Sultan Mehmed şeyi azletmiş, Fatih medresesinden bir müderrisi azletmiş,Fatih medresesinden bir müderrisi azletmiş, Molla Gürani çıkmış karşısına. Demiş ki;Molla Gürani çıkmış karşısına. Demiş ki; Niye azlettin bunu?Niye azlettin bunu? Bu azli geri almazsan, biz ulemâ, hepimiz toplanacağız,Bu azli geri almazsan, biz ulemâ, hepimiz toplanacağız, senin memleketinden çıkacağız,senin memleketinden çıkacağız, âlimin kadrini, kıymetini bilen bir ülkeye gideceğiz.âlimin kadrini, kıymetini bilen bir ülkeye gideceğiz. İran var, Orta Asya var, Mısır var.İran var, Orta Asya var, Mısır var. Başka yere gideceğiz, aldırmış geriye.Başka yere gideceğiz, aldırmış geriye. Fatih Sultan Mehmed nizam koymuş. Demiş ki;

Fatih Sultan Mehmed nizam koymuş. Demiş ki;
İstanbul’un kale kapılarıİstanbul’un kale kapıları akşam namazıyla beraber kapanacak.akşam namazıyla beraber kapanacak. Dur bakalım bunlar söz dinliyorlar mı diye,Dur bakalım bunlar söz dinliyorlar mı diye, ondan sonra tebdili kıyafet kapıya gitmiş,ondan sonra tebdili kıyafet kapıya gitmiş, akşam vaktinden sonra.akşam vaktinden sonra. Kapı kapalı. Tamam.Kapı kapalı. Tamam. Nöbetçiye demiş ki;Nöbetçiye demiş ki; Kapıyı aç gireceğim, geç kaldım bilmem ne.Kapıyı aç gireceğim, geç kaldım bilmem ne. Demiş padişahın talimatı var, fermanı var,Demiş padişahın talimatı var, fermanı var, açmam kapıyı.açmam kapıyı. Ya açıver ne olacak?Ya açıver ne olacak? Ya işte sana şu kadar akçe, bahşiş veririm filan.Ya işte sana şu kadar akçe, bahşiş veririm filan. Hööt. Olmaz. Açmam.Hööt. Olmaz. Açmam. Ne yaptıysa açmayınca, hoşuna gitmiş padişahın.Ne yaptıysa açmayınca, hoşuna gitmiş padişahın. Demiş ki; Ben padişahım, tebdili kıyafet eyledim,Demiş ki; Ben padişahım, tebdili kıyafet eyledim, sultanım ben, aç kapıyı demiş.sultanım ben, aç kapıyı demiş. Be sultanım demiş,Be sultanım demiş, kendi koyduğun töreyi, kendin niye bozarsın demiş.kendi koyduğun töreyi, kendin niye bozarsın demiş. Çok hoşuma gitti.Çok hoşuma gitti. Sultana yaptığını niye bozuyorsun.Sultana yaptığını niye bozuyorsun. Niye kendin tutmuyorsun?Niye kendin tutmuyorsun? Demiş ki; Bre Çelebi sen çok çetinmişsin ya demiş.Demiş ki; Bre Çelebi sen çok çetinmişsin ya demiş. Ondan sonra mükâfatlandırmış onu.Ondan sonra mükâfatlandırmış onu. Ahlâk. Toplum sağlam.Ahlâk. Toplum sağlam. Toplum sağlam olunca her şey güzel.Toplum sağlam olunca her şey güzel. İşte Osmanlı ondan başarı kazandı, işte ondan yıkıldı.

İşte Osmanlı ondan başarı kazandı, işte ondan yıkıldı.
Yeniçeri isyan ediyor.Yeniçeri isyan ediyor. Sadrazamın konağını çevreliyor, öldürüyorlar,Sadrazamın konağını çevreliyor, öldürüyorlar, alıyorlar, parçalıyorlar.alıyorlar, parçalıyorlar. Köpeklerin önüne et atılmış gibi parçalıyorlar.Köpeklerin önüne et atılmış gibi parçalıyorlar. Böyle olmaz ki!Böyle olmaz ki! Toplum pis, berbatlaşmış, yıkılır.Toplum pis, berbatlaşmış, yıkılır. Bu toplum yıkılır.Bu toplum yıkılır. Ahlâk yok.Ahlâk yok. Üçüncü hadîs-i şerîf;

Üçüncü hadîs-i şerîf;
El-Halku küllühüm iyâlullâhi teâlâ

El-Halku küllühüm iyâlullâhi teâlâ
fe-ehabbühüm ilallâhi enfa’uhüm li-iyâlihî.fe-ehabbühüm ilallâhi enfa’uhüm li-iyâlihî. Peygamber Efendimiz buyuruyor ki;

Peygamber Efendimiz buyuruyor ki;
İnsanlar, halk, ahali, hepsi Allah’ın iyâli gibidir.

İnsanlar, halk, ahali, hepsi Allah’ın iyâli gibidir.
Hani senin evinde çoluk çocuğun var ya.Hani senin evinde çoluk çocuğun var ya. Ne deniyor ona?Ne deniyor ona? Aile fertlerine iyâl deniliyor.Aile fertlerine iyâl deniliyor. Halk hepsi Allah’ın iyâli gibidir,Halk hepsi Allah’ın iyâli gibidir, iyâli mesabesindedir.iyâli mesabesindedir. Evlad u iyâl.Evlad u iyâl. Tabi Cenâb-ı Hak kullarını yaratmış ama

Tabi Cenâb-ı Hak kullarını yaratmış ama
ne kadar seviyor bak.ne kadar seviyor bak. Bir babanın evladı sevdiği gibiBir babanın evladı sevdiği gibi Peygamber efendimiz öyle bildiriyor.Peygamber efendimiz öyle bildiriyor. Hepsi Allah’ın ailesi gibi,Hepsi Allah’ın ailesi gibi, ailesindeki bakımıyla mükellef olduğu kişiler gibi,ailesindeki bakımıyla mükellef olduğu kişiler gibi, evindeki bakımıyla mükellef olduğu kimseler gibidir,evindeki bakımıyla mükellef olduğu kimseler gibidir, halk, hepsi öyledir.halk, hepsi öyledir. Fe-ehabbühüm ilallâhi.Fe-ehabbühüm ilallâhi. Kulların Allah’a en sevgili olanı?

Kulların Allah’a en sevgili olanı?
Enfa’uhüm li-iyâlihî.Enfa’uhüm li-iyâlihî. İyaline en çok iyilik yapandır, faydalı olandır.İyaline en çok iyilik yapandır, faydalı olandır. Yani kullara iyilik yaptın mı Allah seviniyor,Yani kullara iyilik yaptın mı Allah seviniyor, Allah seviyor, memnun oluyor.Allah seviyor, memnun oluyor. Tabi iyiliği kul kendisi mi yapıyor?Tabi iyiliği kul kendisi mi yapıyor? Hayır. Allah’ın verdiği zenginlikle yapıyor bilmem filan.

Hayır. Allah’ın verdiği zenginlikle yapıyor bilmem filan.
Amma öyle de olsaAmma öyle de olsa kendi irade-i cüziyyesini kullandı dakendi irade-i cüziyyesini kullandı da bak iyilik yaptı diye, Cenâb-ı Hak seviniyor, seviyor.bak iyilik yaptı diye, Cenâb-ı Hak seviniyor, seviyor. Kardeşine iyilik yaptı diye, memnun oluyor,Kardeşine iyilik yaptı diye, memnun oluyor, razı oluyor, hoşnut oluyor.razı oluyor, hoşnut oluyor. Allah’ın en sevmediği insanlar da bir başka hadîs-i şerifte?

Allah’ın en sevmediği insanlar da bir başka hadîs-i şerifte?
Ve ebğadu’l-halki ilallâhi men danne alâ iyâlihî.

Ve ebğadu’l-halki ilallâhi men danne alâ iyâlihî.
Yani iyâline zarar verenler de Allah’ın en sevmediği.

Yani iyâline zarar verenler de Allah’ın en sevmediği.
İnsanlara, halka zararlı olanlar, muzır olanlar,İnsanlara, halka zararlı olanlar, muzır olanlar, zarar verenler de Allah’ın en sevmediği insanlardır.zarar verenler de Allah’ın en sevmediği insanlardır. Onun için halka iyilik yapmaya, ammeye,Onun için halka iyilik yapmaya, ammeye, herkese iyilik yapmaya gayret etmemiz lazım.herkese iyilik yapmaya gayret etmemiz lazım. Allah seviyor o zaman.Allah seviyor o zaman. Yani sen gitsen, bir adamın çocuğuna bir iyilik yapsan,Yani sen gitsen, bir adamın çocuğuna bir iyilik yapsan, baban memnun olmaz mı? Sevinir.baban memnun olmaz mı? Sevinir. Sevmez mi seni? Sever.Sevmez mi seni? Sever. Sen ona iyilik yapmadın çocuğuna yaptın.

Sen ona iyilik yapmadın çocuğuna yaptın.
Olsun o da onun çocuğu olduğundan memnun olur.Olsun o da onun çocuğu olduğundan memnun olur. Ona bir hediye aldın.Ona bir hediye aldın. Aa ne kadar iyi bir komşu bak bizim çocuğa bir hediye aldı,Aa ne kadar iyi bir komşu bak bizim çocuğa bir hediye aldı, bir top alıverdi filan.bir top alıverdi filan. Aa bir de şunu alıvermiş ya,Aa bir de şunu alıvermiş ya, aferin ya, ne iyi komşu filan.aferin ya, ne iyi komşu filan. Yani memnun oluruz, onun gibi.Yani memnun oluruz, onun gibi. Onun için mahlûkata, halka,

Onun için mahlûkata, halka,
insanlara, nâsa iyilik yapmaya gayretli olalım.insanlara, nâsa iyilik yapmaya gayretli olalım. El-Fâtiha.

El-Fâtiha.
Konuşma Hakkında
Tema 1
Tema 2