Namaz Vakitleri

21 Cemâziye'l-Evvel 1446
23 Kasım 2024
İmsak
06:23
Güneş
07:53
Öğle
12:55
İkindi
15:25
Akşam
17:48
Yatsı
19:12
Detaylı Arama

Hamdûn El-Kassàr (5) Mansur İbn-i Ammâr (1) (Sorular ve Cevaplar)

Prof. Dr. Mahmud Es'ad COŞAN

17 Cemâziye'l-Evvel 1415 / 22.10.1994
İstanbul

Açıklama

Hocamız, Gönül dostumuz, Mürebbi'miz Prof. Dr. Mahmud Es'ad COŞAN Tabakatus Sufiyye sohbetlerine Mustafa Selâmi Efendi Tekkesi’nde başlamıştır (02. 12. 1991).
Tabakàtü’s-Sùfiyye, Sülemî’nin ilk sûfilerden yüz tanesinin hayatını ve sözlerini kaydettiği eseridir.

Fudayl ibn-i Iyad hakkındadır. Daha sonraki yıllarda, İstanbul’un Anadolu yakasında muhtelif camilerde yapılmıştır.

Sohbetlerin amacını şöyle açıklıyordu: “Bizler de karınca kararınca takvâ yolunda, Rabbimizin rızası yolunda yürüyen insanlar olduğumuzdan, “Bu yolun bizden önceki büyükleri, selef-i sàlihînimiz neler söylemişler, onların nasihatlerinden istifade edelim; nasıl yaşamışlar, hayatları bize örnek olsun!” diye, tasavvuf aleminin büyüklerinin hayatlarını okumayı; sözlerini dinleyip, belleyip mûcebince amel etmeyi düşünerek; Türkçesi bulunmayan bir eser olsun, kaynak olsun, ana eser olsun; böylece yaptığımız çalışma da yapılmamış bir çalışma olarak, yeni bir çalışma olsun diye düşündüğümüz için; 412 hicrî, 1021 milâdî tarihinde, yâni yıllarında vefat etmiş olan, Nişâpurlu Ebû Abdurrahman es Sülemî Hazretleri’nin, tasavvuf ilminde kaynak olan, ana eser olan, müracaat kitabı olan Tabakàtü’s Sùfiyye’sini okumaya başladık.

Bu sohbetler Cumartesi akşamları yapılıyordu ve bir saat kadar sürüyordu. Hoca efendi seyahatte olduğu zamanlar sohbete ara veriliyor, İstanbul’da oldukları zaman devam ediyordu. 7 Mayıs 1997 günü yurtdışına çıkıncaya kadar devam etti. Fudayl ibn-i Iyad’dan başlayıp, sırayla her seferinde birkaç sayfa okuyup izah ederek sohbetlerini sürdürüyordu. 26 Ekim 1996 günü yaptığı son Tabakàtü’s-Sûfiyye sohbetinde, Ebû Osman el-Hîrî’nin 29. sözüne kadar gelmişti.

Sohbetlerde, önce o gün izah edilecek sözlerin Arapça metinleri okunuyor, kısaca anlamı veriliyor; sonra râvîler hakkında dipnotlardan bilgiler veriliyordu. Sözler izah edilip açıklanıyordu. Sohbetin sonunda da, çıkartılacak dersler anlatılıyor ve günümüzde neler yapmamız gerektiği hakkında tavsiyelerde bulunuluyordu.
Azrail aleyhisselam aynı anda binlerce insanın ruhunu nasıl alıyor?, | gibi konu başlıkları içeren dini sohbet.

Hamdûn El-Kassàr (5) Mansur İbn-i Ammâr (1) (Sorular ve Cevaplar)

Prof. Dr. Mahmud Es'ad COŞAN

17 Cemâziye'l-Evvel 1415 / 22.10.1994
İstanbul

Açıklama

Hocamız, Gönül dostumuz, Mürebbi'miz Prof. Dr. Mahmud Es'ad COŞAN Tabakatus Sufiyye sohbetlerine Mustafa Selâmi Efendi Tekkesi’nde başlamıştır (02. 12. 1991).
Tabakàtü’s-Sùfiyye, Sülemî’nin ilk sûfilerden yüz tanesinin hayatını ve sözlerini kaydettiği eseridir.

Fudayl ibn-i Iyad hakkındadır. Daha sonraki yıllarda, İstanbul’un Anadolu yakasında muhtelif camilerde yapılmıştır.

Sohbetlerin amacını şöyle açıklıyordu: “Bizler de karınca kararınca takvâ yolunda, Rabbimizin rızası yolunda yürüyen insanlar olduğumuzdan, “Bu yolun bizden önceki büyükleri, selef-i sàlihînimiz neler söylemişler, onların nasihatlerinden istifade edelim; nasıl yaşamışlar, hayatları bize örnek olsun!” diye, tasavvuf aleminin büyüklerinin hayatlarını okumayı; sözlerini dinleyip, belleyip mûcebince amel etmeyi düşünerek; Türkçesi bulunmayan bir eser olsun, kaynak olsun, ana eser olsun; böylece yaptığımız çalışma da yapılmamış bir çalışma olarak, yeni bir çalışma olsun diye düşündüğümüz için; 412 hicrî, 1021 milâdî tarihinde, yâni yıllarında vefat etmiş olan, Nişâpurlu Ebû Abdurrahman es Sülemî Hazretleri’nin, tasavvuf ilminde kaynak olan, ana eser olan, müracaat kitabı olan Tabakàtü’s Sùfiyye’sini okumaya başladık.

Bu sohbetler Cumartesi akşamları yapılıyordu ve bir saat kadar sürüyordu. Hoca efendi seyahatte olduğu zamanlar sohbete ara veriliyor, İstanbul’da oldukları zaman devam ediyordu. 7 Mayıs 1997 günü yurtdışına çıkıncaya kadar devam etti. Fudayl ibn-i Iyad’dan başlayıp, sırayla her seferinde birkaç sayfa okuyup izah ederek sohbetlerini sürdürüyordu. 26 Ekim 1996 günü yaptığı son Tabakàtü’s-Sûfiyye sohbetinde, Ebû Osman el-Hîrî’nin 29. sözüne kadar gelmişti.

Sohbetlerde, önce o gün izah edilecek sözlerin Arapça metinleri okunuyor, kısaca anlamı veriliyor; sonra râvîler hakkında dipnotlardan bilgiler veriliyordu. Sözler izah edilip açıklanıyordu. Sohbetin sonunda da, çıkartılacak dersler anlatılıyor ve günümüzde neler yapmamız gerektiği hakkında tavsiyelerde bulunuluyordu.
Azrail aleyhisselam aynı anda binlerce insanın ruhunu nasıl alıyor?, | gibi konu başlıkları içeren dini sohbet.

Konuşma Metni

Azrail aleyhisselam aynı anda binlerce insanın ruhunu nasıl alıyor?Azrail aleyhisselam aynı anda binlerce insanın ruhunu nasıl alıyor? Açıklarsanız bizleri aydınlatmış olursunuz. Açıklarsanız bizleri aydınlatmış olursunuz.

Nasıl bir düğmeyi çevirdiğiniz zaman sigortayı çıkarttığınız zaman Nasıl bir düğmeyi çevirdiğiniz zaman sigortayı çıkarttığınız zaman bütün evin ışıkları sönüyorsa, kırk tane elli tane lamba bile olsa bütün evin ışıkları sönüyorsa, kırk tane elli tane lamba bile olsa hepsini tek tek söndürmeye ihtiyaç olmuyorsa, hepsini tek tek söndürmeye ihtiyaç olmuyorsa, Azrail aleyhisselam da Allah'ın öyle bir kabiliyetli veAzrail aleyhisselam da Allah'ın öyle bir kabiliyetli ve onu yapmaya muktedir kılınmış meleği olduğundanonu yapmaya muktedir kılınmış meleği olduğundan ölen insanların sayısının çokluğu onun hepsi ile meşgul olup almasına mani değildir. ölen insanların sayısının çokluğu onun hepsi ile meşgul olup almasına mani değildir. Allahu Teâlâ sevdiği kullara dünyada iken de dert veriyor;Allahu Teâlâ sevdiği kullara dünyada iken de dert veriyor; durum böyleyken bizler dualarımızda iki cihan saadeti istiyoruz.durum böyleyken bizler dualarımızda iki cihan saadeti istiyoruz. Bu meseleyi izah eder misiniz? Bu meseleyi izah eder misiniz?

Peygamber sallalahu aleyhi ve sellem Efendimiz; "Allah'tan bir şey istediğiniz zaman afiyet isteyin,Peygamber sallalahu aleyhi ve sellem Efendimiz; "Allah'tan bir şey istediğiniz zaman afiyet isteyin, çünkü o hem mutluluğu ifade eder, saadeti ifade eder, çünkü o hem mutluluğu ifade eder, saadeti ifade eder, hem de hastalıklardan sâlim olmayı ifade eder." diyor. hem de hastalıklardan sâlim olmayı ifade eder." diyor. Biz kul olarak isteriz; sıhhat isteriz, mutluluk isteriz, birçok şeyler isteriz. Biz kul olarak isteriz; sıhhat isteriz, mutluluk isteriz, birçok şeyler isteriz. İstemek de ibadettir. Olur veya olmaz, verilir veya verilmez, İstemek de ibadettir. Olur veya olmaz, verilir veya verilmez, ayrı ama istenmesi ibadettir; böyle şeyleri istemek emredilmiştir, ayrı ama istenmesi ibadettir; böyle şeyleri istemek emredilmiştir, istendiği zaman sevap vardır. Bir de verilmesi ayrıca mükâfât olmaktadır. istendiği zaman sevap vardır. Bir de verilmesi ayrıca mükâfât olmaktadır. O bakımdan istenir ama Allahu Teâlâ hazretleri de kullarını çeşitli şekillerde imtihan ediyor. O bakımdan istenir ama Allahu Teâlâ hazretleri de kullarını çeşitli şekillerde imtihan ediyor. Bazen hastalık veriyor, peygamberlerine de vermiş.Bazen hastalık veriyor, peygamberlerine de vermiş. Eyüp aleyhisselam, karşımızda en büyük misal. Eyüp aleyhisselam, karşımızda en büyük misal. Çeşitli maddî mânevî, bedenî rûhî sıkıntılar da olagelmiştir, böyle bir şey olduğu zaman daÇeşitli maddî mânevî, bedenî rûhî sıkıntılar da olagelmiştir, böyle bir şey olduğu zaman da kulun sabretmesi lazım, sabrından dolayı da sevabı vardır.kulun sabretmesi lazım, sabrından dolayı da sevabı vardır. Binâenaleyh hem iki cihan saadeti isteriz, -istemeye devam edeceğiz-Binâenaleyh hem iki cihan saadeti isteriz, -istemeye devam edeceğiz- hem de ufak tefek imtihanlar olduğu zaman da sabredeceğiz;hem de ufak tefek imtihanlar olduğu zaman da sabredeceğiz; çünkü onlar da kullar içindir, bir hikmeti sebebi vardır. çünkü onlar da kullar içindir, bir hikmeti sebebi vardır.

el-Fâtiha. el-Fâtiha.

Konuşma Hakkında
Tema 1
Tema 2