Namaz Vakitleri

20 Cemâziye'l-Evvel 1446
22 Kasım 2024
İmsak
06:22
Güneş
07:52
Öğle
12:55
İkindi
15:25
Akşam
17:48
Yatsı
19:12
Detaylı Arama

Hayırlı Olanı Seçmek ve Barışın Sağlanması

Prof. Dr. Mahmud Es'ad COŞAN

Açıklama

Hocamız, Gönül dostumuz, Mürebbi'miz Prof. Dr. Mahmud Es’ad COŞAN’ın yurtdışında bulunduğu zamanlarda, özellikle 7 Mayıs 1997 günü Türkiye’den ayrıldıktan sonra gurbet ellerde; Avustralya, Almanya, İsveç, İngiltere, Hollanda, ABD ve farklı ülkelerde yapmış oldukları sohbetlerdir.

Avustralya’da sabah ve yatsı namazından sonra, çeşitli camilerde yaptıkları hadis ve tefsir sohbetleri, İsveç’te son Ramazan ayı boyunca yaptıkları konuşmalar, aile eğitim toplantılarında yaptıkları konuşmalar ve konferanslardan oluşmaktadır.

Bu konuşmalar, Ak-Radyo’da “Gurbet Sohbetleri” adı altında yayımlanmıştır.

Hayırlı Olanı Seçmek ve Barışın Sağlanması

Prof. Dr. Mahmud Es'ad COŞAN

Açıklama

Hocamız, Gönül dostumuz, Mürebbi'miz Prof. Dr. Mahmud Es’ad COŞAN’ın yurtdışında bulunduğu zamanlarda, özellikle 7 Mayıs 1997 günü Türkiye’den ayrıldıktan sonra gurbet ellerde; Avustralya, Almanya, İsveç, İngiltere, Hollanda, ABD ve farklı ülkelerde yapmış oldukları sohbetlerdir.

Avustralya’da sabah ve yatsı namazından sonra, çeşitli camilerde yaptıkları hadis ve tefsir sohbetleri, İsveç’te son Ramazan ayı boyunca yaptıkları konuşmalar, aile eğitim toplantılarında yaptıkları konuşmalar ve konferanslardan oluşmaktadır.

Bu konuşmalar, Ak-Radyo’da “Gurbet Sohbetleri” adı altında yayımlanmıştır.

Konuşma Metni



El-Hamdü lillâhi Rabbi'l-âlemîne


El-Hamdü lillâhi Rabbi'l-âlemîne
Ve's-salâtu ve's-selâmu alâ seyyidin evveline vel'ahirinVe's-salâtu ve's-selâmu alâ seyyidin evveline vel'ahirin Muhammedin ve alâ âlihî ve sahbihî ve men tebi'ahû bi-ihsânin ilâ yevmi'd-dîn.Muhammedin ve alâ âlihî ve sahbihî ve men tebi'ahû bi-ihsânin ilâ yevmi'd-dîn.

Emmâ ba'd:


Emmâ ba'd:


Fe-kâlellâhü teâlâ


Fe-kâlellâhü teâlâ


Lâ hayra fî kesîrin min necvâhüm


Lâ hayra fî kesîrin min necvâhüm
illâ men emera bi-sadekatin ev ma’rûfin ev ıslâhin beyne’n-nâsiillâ men emera bi-sadekatin ev ma’rûfin ev ıslâhin beyne’n-nâsi

Sadakallâhü’l-azîm.


Sadakallâhü’l-azîm.


Allahu Teâlâ hazretleri,


Allahu Teâlâ hazretleri,
Sure-i Nisâ’nın 114’üncü âyet-i kerimesin de buyuruyor ki;Sure-i Nisâ’nın 114’üncü âyet-i kerimesin de buyuruyor ki;

Lâ hayra. Hiç bir hayır yoktur.


Lâ hayra. Hiç bir hayır yoktur.


Fî kesirin min necvâhum.


Fî kesirin min necvâhum.
Onların fısıldaşmalarının çoğundaOnların fısıldaşmalarının çoğunda hiç bir hayır yoktur.hiç bir hayır yoktur.

İllâ men emera bisadekatin ev ma’rûfin ev islâhin beyne-nnâs.


İllâ men emera bisadekatin ev ma’rûfin ev islâhin beyne-nnâs.
Ancak kim sadakayı emrediyorsa,Ancak kim sadakayı emrediyorsa, fıs fıs fısıldadığı zaman,fıs fıs fısıldadığı zaman, sadaka vermeyi tavsiye ediyor, emrediyorsa o hayırlı.sadaka vermeyi tavsiye ediyor, emrediyorsa o hayırlı.

Ev ma’rûf.


Ev ma’rûf.
Yahut dinen ve aklen iyi olan bir işi yapılmasını emrediyorsa oda hayırlı,Yahut dinen ve aklen iyi olan bir işi yapılmasını emrediyorsa oda hayırlı, oda iyi.oda iyi.

Ev islâhin beyne-nnâs.


Ev islâhin beyne-nnâs.
Yahut insanların aralarını düzeltmeyi,Yahut insanların aralarını düzeltmeyi, ıslah etmeyi emrediyorsa o zaman iyi.ıslah etmeyi emrediyorsa o zaman iyi. Yani necvâ,Yani necvâ, iki kişinin başkalarının anlayamayacağı şekilde baş başa verip fıs fıs fıs konuşmasına deniliyor.iki kişinin başkalarının anlayamayacağı şekilde baş başa verip fıs fıs fıs konuşmasına deniliyor. Tabi bu topluluktayken,Tabi bu topluluktayken, iki kişinin bir kenara çekilip fıs fıs konuşması ötekileri işkillendirir ve üzer.iki kişinin bir kenara çekilip fıs fıs konuşması ötekileri işkillendirir ve üzer. Allah Allah niye yüksek sesle konuşmuyorlar?Allah Allah niye yüksek sesle konuşmuyorlar?

Yani bizden gizli bir şeyleri mi var?


Yani bizden gizli bir şeyleri mi var?


Ne oluyor? Falan diye,


Ne oluyor? Falan diye,
hem merak ederler,hem merak ederler, ya bu Ali ile Fahri ne konuşuyor orda köşede?ya bu Ali ile Fahri ne konuşuyor orda köşede?

Falan diye,


Falan diye,
hem merak ederler hemde bizim aleyhimizemi konuşuyor acaba?hem merak ederler hemde bizim aleyhimizemi konuşuyor acaba?

Diye işkillenirler.


Diye işkillenirler.
Hoş olmaz,Hoş olmaz, toplulukta topluca konuşulur, duyulacak gibi konuşulur.toplulukta topluca konuşulur, duyulacak gibi konuşulur. Böyle köşeye çekilip baş başa ikisi konuştuğu zaman bir ayrıcalık olur,Böyle köşeye çekilip baş başa ikisi konuştuğu zaman bir ayrıcalık olur, ötekilerdede biraz olumsuz tesir yapar böyle konuşmalar.ötekilerdede biraz olumsuz tesir yapar böyle konuşmalar. O devirdeki kişilerin çoğunda bir hayır yok bu konuşmalar,O devirdeki kişilerin çoğunda bir hayır yok bu konuşmalar, fısıldaşlar,fısıldaşlar, tatlı değil yani,tatlı değil yani, üzücü, şeytani, nefsani veya gruplaşmaüzücü, şeytani, nefsani veya gruplaşma veya birisini arkasından aleyhinde birşeyler hazırlama falan.veya birisini arkasından aleyhinde birşeyler hazırlama falan. Amma tabi herkesin kalbi bir değil,Amma tabi herkesin kalbi bir değil, eğer yavaşçacık gidipte mesela ya benim yanımda para yok ama,eğer yavaşçacık gidipte mesela ya benim yanımda para yok ama, sende varsa,sende varsa, şu kardeşimin ihtiyacının biraz çok olduğunu hissediyorum,şu kardeşimin ihtiyacının biraz çok olduğunu hissediyorum, birşey varsa veriver şuna diyorsa,birşey varsa veriver şuna diyorsa, tabi onun duymaması lazım,tabi onun duymaması lazım, köşede Ali’cim senin yanında paran varsaköşede Ali’cim senin yanında paran varsa falanca kimseye versen sevaplı olur yani müstehak,falanca kimseye versen sevaplı olur yani müstehak, layık bir insandır, sen bilirsin,layık bir insandır, sen bilirsin, bu sadakayı emrediyor.bu sadakayı emrediyor. Zekâtını şuna veriver,Zekâtını şuna veriver, bu iyi bir kimsedir,bu iyi bir kimsedir, yani zekât verilecek şartlara sahip bir kimsedir mesela.yani zekât verilecek şartlara sahip bir kimsedir mesela. Yahut mâ’rufu emrediyorsa.Yahut mâ’rufu emrediyorsa.

Mâ’ruf ne demek?


Mâ’ruf ne demek?


Türkçede bilinen demek,


Türkçede bilinen demek,
o adam mâruf bir adamdır.o adam mâruf bir adamdır. Arapçada ve Kur’an-ı Kerimde ve hadîs-i şerîfte mâ’ruf demek;Arapçada ve Kur’an-ı Kerimde ve hadîs-i şerîfte mâ’ruf demek; şeriatin, dinin güzel, doğru bulduğu,şeriatin, dinin güzel, doğru bulduğu, aklın beğendiği şeylere mâ’ruf derler.aklın beğendiği şeylere mâ’ruf derler. Yani falanca adam şöyle bir iş yapmış.Yani falanca adam şöyle bir iş yapmış. İyi yapmış ya çok uygun olmuş,İyi yapmış ya çok uygun olmuş, afferin bak iyi düşünmüş bunu,afferin bak iyi düşünmüş bunu, akıl beğeniyor yaptığı şeyi aferin diyor.akıl beğeniyor yaptığı şeyi aferin diyor. Aklın beğenmediği,Aklın beğenmediği, şeriatinde uygun görmediği şeylerede münker derler.şeriatinde uygun görmediği şeylerede münker derler. Münker yani inkâr edilen,Münker yani inkâr edilen, hoşlanılmayan, reddedilen, kabul görmeyen, toplumda kabul görmeyen manasına.hoşlanılmayan, reddedilen, kabul görmeyen, toplumda kabul görmeyen manasına. Müslümanın mâ’rufu emretmesi lazım.Müslümanın mâ’rufu emretmesi lazım. Yani aklen ve dinen,Yani aklen ve dinen, şeriaten güzel olan şeyi emretmek farzdır, vazifedir, boynumuzun borcudur.şeriaten güzel olan şeyi emretmek farzdır, vazifedir, boynumuzun borcudur. Ya kardeşim sen böyle yapma,Ya kardeşim sen böyle yapma, ayıp ediyorsun, sen evli barklı adamsın,ayıp ediyorsun, sen evli barklı adamsın, ha bak ona şeriatın ve aklın uygun gördüğü şeyi tavsiye ediyor edecek.ha bak ona şeriatın ve aklın uygun gördüğü şeyi tavsiye ediyor edecek. Hem onun aykırı iş yaptığını görüyor hemde tavsiye etmiyor olmaz.Hem onun aykırı iş yaptığını görüyor hemde tavsiye etmiyor olmaz. Emr-i mâ’ruf, nehy-i münker çok önemli.Emr-i mâ’ruf, nehy-i münker çok önemli. Kardeşim sen böyle yapma,Kardeşim sen böyle yapma, ayıptır günahtır veyahut sen kardeşim niye şöyle yapmıyorsun?ayıptır günahtır veyahut sen kardeşim niye şöyle yapmıyorsun?

Yapsana.


Yapsana.
Böyle iyi sevaplı bir şeyi yapman gerekiyor,Böyle iyi sevaplı bir şeyi yapman gerekiyor, Allah’ın emri,Allah’ın emri, Peygamberimizin sünneti niye yapmıyorsun kardeşim?Peygamberimizin sünneti niye yapmıyorsun kardeşim?

Yapsana falan diye,


Yapsana falan diye,
iyi şeyi emretmek kötü şeyden men etmek boynumuzun borcu.iyi şeyi emretmek kötü şeyden men etmek boynumuzun borcu. Başta çoluk çocuğumuz olmak üzere,Başta çoluk çocuğumuz olmak üzere, telefon açarsın mesela Melbourne gitmiştelefon açarsın mesela Melbourne gitmiş çoluk çocuğuna sabah namazlarına gidiyor musun?çoluk çocuğuna sabah namazlarına gidiyor musun?

Yoksa evde mi kılıyorsun?


Yoksa evde mi kılıyorsun?


Mesela sorarsın.


Mesela sorarsın.
Ne oluyor buradaki gibi müdavim misin?Ne oluyor buradaki gibi müdavim misin?

Değil misin?


Değil misin?


Ne yapıyorsun?


Ne yapıyorsun?


Çoluk çocuğundan başlayacaksın.


Çoluk çocuğundan başlayacaksın.
Hanım işte kalkta teheccüdü kılıverelim vs.Hanım işte kalkta teheccüdü kılıverelim vs. Hatta hanımın yüzüne su serpmeyi bile tavsiye ediyor Peygamber Efendimiz.Hatta hanımın yüzüne su serpmeyi bile tavsiye ediyor Peygamber Efendimiz. Yani kalkmakta biraz zorlanırsa tabi Arabistan da sıcak,Yani kalkmakta biraz zorlanırsa tabi Arabistan da sıcak, suda makbul birşey yani,suda makbul birşey yani, stenmeyen birşey değilstenmeyen birşey değil tam Türkiye’nin ayazında 0 altında 15 derecede kadının yüzüne su serpersen sabahleyin cingar çıkar evde.tam Türkiye’nin ayazında 0 altında 15 derecede kadının yüzüne su serpersen sabahleyin cingar çıkar evde. O zaman doğru değil ama şöyle hafifçe,O zaman doğru değil ama şöyle hafifçe, tatlı dille,tatlı dille, siyaseten güzel bir siyaset uygulayarak,siyaseten güzel bir siyaset uygulayarak, sonuç kavga çıkartmak değil,sonuç kavga çıkartmak değil, hanımı şey yapmak, teheccüde kaldırmak namazı kıldırmak.hanımı şey yapmak, teheccüde kaldırmak namazı kıldırmak. Yoksa tabaklar çanaklar kıralacaksa,Yoksa tabaklar çanaklar kıralacaksa, camlar çerçeveler inecekse uygun olmaz yani o,camlar çerçeveler inecekse uygun olmaz yani o, siyaseti o tarafa götürmemek lazım.siyaseti o tarafa götürmemek lazım. Mâ’rufu emrediyorsa fısıltı oda iyi, oda hayırlı,Mâ’rufu emrediyorsa fısıltı oda iyi, oda hayırlı, sadaka zekât vermeyi emrediyorsa olabilir oda iyi.sadaka zekât vermeyi emrediyorsa olabilir oda iyi.

Ev islâhin beyne-nnâs.


Ev islâhin beyne-nnâs.
Kişilerin arasını ıslah sadedindeyse bu konuşma,Kişilerin arasını ıslah sadedindeyse bu konuşma, onla onu barıştırmak, onla onun arasını düzeltmek falan babındaysa oda iyi.onla onu barıştırmak, onla onun arasını düzeltmek falan babındaysa oda iyi.

Islâhu zâti’l-beyni.


Islâhu zâti’l-beyni.


Yani kişilerin arasını ıslah etmek çok önemli bir görev.


Yani kişilerin arasını ıslah etmek çok önemli bir görev.
Bakacağız, falanca filancayla şeker renkli.Bakacağız, falanca filancayla şeker renkli. Şeker renkli demek; pek iyi değil demek, aralarından kara kedi geçmiş,Şeker renkli demek; pek iyi değil demek, aralarından kara kedi geçmiş, kara geçmiş demek, yani biraz birbirlerine kızmışlar atışmışlar,kara geçmiş demek, yani biraz birbirlerine kızmışlar atışmışlar, bağrışmışlar, şeytan onu kızdırmış, berikisini kışkırtmış falan derken,bağrışmışlar, şeytan onu kızdırmış, berikisini kışkırtmış falan derken, e yapmamaları lazım, yapmışlar. Haa ötekiler ne yapacak?e yapmamaları lazım, yapmışlar. Haa ötekiler ne yapacak?

Bunların arasını ıslah edecek.


Bunların arasını ıslah edecek.
Düzeltecek, barıştıracak, muhabbeti yeniden yıkılmış olan şeyleri yeniden şeyapacak,Düzeltecek, barıştıracak, muhabbeti yeniden yıkılmış olan şeyleri yeniden şeyapacak, işler hale getirecek.işler hale getirecek. Böyle olursa bu çeşit fısıltılar hayırlıdır.Böyle olursa bu çeşit fısıltılar hayırlıdır. Ötekilerinde hiç bir hayrı yoktur.Ötekilerinde hiç bir hayrı yoktur. Bu yani iyilik amacını taşımayan fısıltılar.Bu yani iyilik amacını taşımayan fısıltılar.

İnnemel necvâ mineşşeytan.


İnnemel necvâ mineşşeytan.
Böyle fısıltılar şeytandandır.Böyle fısıltılar şeytandandır. Kur’an-ı Kerîm’in başka bir âyeti kerimesinde de bildiriliyor.Kur’an-ı Kerîm’in başka bir âyeti kerimesinde de bildiriliyor. Onun için gayret edelim böyle hareket etmeye.Onun için gayret edelim böyle hareket etmeye.

Ve kâle teâlâ.


Ve kâle teâlâ.
Allahu Teâlâ hazretleri sure-i Nisâ’nın 128’inci âyet-i kerîmesinde de buyuruyor ki;Allahu Teâlâ hazretleri sure-i Nisâ’nın 128’inci âyet-i kerîmesinde de buyuruyor ki;

Ve-ssulhu ḣayr(un).Sulh etmek, arayı düzeltmek,


Ve-ssulhu ḣayr(un).Sulh etmek, arayı düzeltmek,
barıştırmak, kavgayı yatıştırmak, zıtlaşmayı gidermek daha hayırlıdır.barıştırmak, kavgayı yatıştırmak, zıtlaşmayı gidermek daha hayırlıdır. Karı koca birbirleriyle bozuşmuşlar arada iki tane üç tane çocuk var,Karı koca birbirleriyle bozuşmuşlar arada iki tane üç tane çocuk var, hadii ayrılmaya gidiyorlar, ayrılıyorlar.hadii ayrılmaya gidiyorlar, ayrılıyorlar. Çocuklar analı babalı öksüz,Çocuklar analı babalı öksüz, kadın kocalı dul, adam karılı bekar, yazık olacak.kadın kocalı dul, adam karılı bekar, yazık olacak. Bunlar ayrılmaya gitmeseler daha iyi değil mi?Bunlar ayrılmaya gitmeseler daha iyi değil mi?

Neden çıktı bu kavga?


Neden çıktı bu kavga?


Ne oldu yani?


Ne oldu yani?


Ayrılmaya götüren sebep dini bir sebep mi?


Ayrılmaya götüren sebep dini bir sebep mi?


Haklı bir sebep mi?


Haklı bir sebep mi?


Mecburi mi?


Mecburi mi?


Değil. İşte o gururuna yediremiyor, berikisi incinmiş, kırılmış,


Değil. İşte o gururuna yediremiyor, berikisi incinmiş, kırılmış,
İnsanın kalbi kırıldımı çok fena olur.İnsanın kalbi kırıldımı çok fena olur. Kalbin tamiri çok zor.Kalbin tamiri çok zor. Gönül bir şişedir düşer kırılır demiş eskiler.Gönül bir şişedir düşer kırılır demiş eskiler. Yani şişeyi, cam şişeyi yere düşürdün,Yani şişeyi, cam şişeyi yere düşürdün, taşın üstünde çatır çatır kırıldı, ne olacak?taşın üstünde çatır çatır kırıldı, ne olacak?

Bitti bir daha kolay kolay ıslah olmaz.


Bitti bir daha kolay kolay ıslah olmaz.
Onun için el yarası onulurda dil yarası onulmaz demişler.Onun için el yarası onulurda dil yarası onulmaz demişler.

Onulmak ne demek?


Onulmak ne demek?


Muhammed onulmak ne demek?


Muhammed onulmak ne demek?


İyi olmak demek.


İyi olmak demek.
Türkçeyi öğrenmek lazım.Türkçeyi öğrenmek lazım. Avusturalya da Türkçe uçar gider.Avusturalya da Türkçe uçar gider. Açık kaptaki benzin gibi birde bakarsın birşey kalmamış.Açık kaptaki benzin gibi birde bakarsın birşey kalmamış. Türkçeyi öğrenmek lazım. Çok önemli.Türkçeyi öğrenmek lazım. Çok önemli. Edebiyat kitapları falan alıp okuyup öğrenmek lazım.Edebiyat kitapları falan alıp okuyup öğrenmek lazım. Edebiyatı, hele tasavvufi edebiyat ne güzeldir, ne güzel.Edebiyatı, hele tasavvufi edebiyat ne güzeldir, ne güzel. O mübareklerin güzel menkıbeleri, hikayeleri, yazdıkları ilahiler çok güzel.O mübareklerin güzel menkıbeleri, hikayeleri, yazdıkları ilahiler çok güzel. Evet yani sonuç itibariyle arayı düzeltmek, barışmak, yuvayı yıkmaktan daha iyidir.Evet yani sonuç itibariyle arayı düzeltmek, barışmak, yuvayı yıkmaktan daha iyidir. Sulh tarafına gidilirse daha iyi olur.Sulh tarafına gidilirse daha iyi olur.

Ve kâle teâlâ. Diğer âyet-i kerîmede de oda Enfâl suresinin 3’üncü âyet-i kerimesi,


Ve kâle teâlâ. Diğer âyet-i kerîmede de oda Enfâl suresinin 3’üncü âyet-i kerimesi,


Fettekullâhe ve aslihû żâte beyniküm.


Fettekullâhe ve aslihû żâte beyniküm.


Allah’tan korkun, sakının, çekinin de aralarınızı ıslah etmeye koşuşun, gayret edin.


Allah’tan korkun, sakının, çekinin de aralarınızı ıslah etmeye koşuşun, gayret edin.
Yani toplumda kişilerin birbirleriyle darılması, küsüşmesi,Yani toplumda kişilerin birbirleriyle darılması, küsüşmesi, grublaşması, zümreleşmesi, hizipleşmesi, çatışması, çarpışması iyi değildir.grublaşması, zümreleşmesi, hizipleşmesi, çatışması, çarpışması iyi değildir.

Ne olacak?


Ne olacak?


Araları düzeltecekler. Düşmanlık olmayacak.


Araları düzeltecekler. Düşmanlık olmayacak.
İslâm da kardeşlik vardır, düşmanlık yoktur.İslâm da kardeşlik vardır, düşmanlık yoktur. Darılmak haramdır haram. Haram, içki haram, darılmakta haram.Darılmak haramdır haram. Haram, içki haram, darılmakta haram. Domuz eti haram, darılmakta haram. Barışacak, arayı düzeltecek.Domuz eti haram, darılmakta haram. Barışacak, arayı düzeltecek. Birileride arayı düzeltmeye çalışacak. Haksız olanada nasihat edecek.Birileride arayı düzeltmeye çalışacak. Haksız olanada nasihat edecek. Bak sen haksızlık ettin, biraz bundan sonra dikkat et, aklını başına devşir, topla.Bak sen haksızlık ettin, biraz bundan sonra dikkat et, aklını başına devşir, topla.

Devşirmek ne demek?


Devşirmek ne demek?


Bir şeyi derleyip toparlamak demek,


Bir şeyi derleyip toparlamak demek,
tarladan mahsülü devşiriyorsun, derleyip toparlıyorsun,tarladan mahsülü devşiriyorsun, derleyip toparlıyorsun, küfelere çuvallara koyuyorsun, ambara koyuyorsun.küfelere çuvallara koyuyorsun, ambara koyuyorsun. Devşirmek devşirme Osmanlılarda fethedilen ülkelerdeki genç çocukları derleyip toplayıp,Devşirmek devşirme Osmanlılarda fethedilen ülkelerdeki genç çocukları derleyip toplayıp, eğitip, müslüman ailelerin yanına veripeğitip, müslüman ailelerin yanına verip İslâm’ı öğretip kazanmak onlardan ordu teşkil etmek, yeniçeriler, devşirmek bu.İslâm’ı öğretip kazanmak onlardan ordu teşkil etmek, yeniçeriler, devşirmek bu.

Ve sonuncu âyet-i kerîme Hucurât suresinin 10 uncu âyet-i kerîmesi.


Ve sonuncu âyet-i kerîme Hucurât suresinin 10 uncu âyet-i kerîmesi.


Bismillâhirrahmânirrahîm.


Bismillâhirrahmânirrahîm.


İnnemâ-lmu/minûne ihvetun. Müslümanlar sadece birbirlerinin kardeşleridir.


İnnemâ-lmu/minûne ihvetun. Müslümanlar sadece birbirlerinin kardeşleridir.


Feaslihû beyne ehaveykum. O halde iki kardeşinizin arasını ıslah edin, düzeltin.


Feaslihû beyne ehaveykum. O halde iki kardeşinizin arasını ıslah edin, düzeltin.
Sadece kardeş olduklarına göre müslümanlar düşman olamayacaklarına göre,Sadece kardeş olduklarına göre müslümanlar düşman olamayacaklarına göre, soğuk olamayacaklarına göre arayı düzeltin diyor, bunlar hep arayı islah etmekle ilgili konular.soğuk olamayacaklarına göre arayı düzeltin diyor, bunlar hep arayı islah etmekle ilgili konular.

Hiç bu sayfada hadîs-i şerîf bu konuda çıkmadı, şu sayfadan bir bakayım.


Hiç bu sayfada hadîs-i şerîf bu konuda çıkmadı, şu sayfadan bir bakayım.


An ibn abbâsin radıyallahu anhümâ


An ibn abbâsin radıyallahu anhümâ


İbn Abbâs radıyallahu anhuma’dan.


İbn Abbâs radıyallahu anhuma’dan.


Fi kıssati berîrati ve zevcihâ.


Fi kıssati berîrati ve zevcihâ.


Berîre isimli sahabiye hanım ile kocasının macerası, olayı konusunda.


Berîre isimli sahabiye hanım ile kocasının macerası, olayı konusunda.


Kâle kâle’n-nebiyyü sallallahu aleyhi ve selleme.


Kâle kâle’n-nebiyyü sallallahu aleyhi ve selleme.


İbn Abbâs anlatıyor ki, Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem bu hanıma demiş ki;


İbn Abbâs anlatıyor ki, Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem bu hanıma demiş ki;


Lev râca’tihî.


Lev râca’tihî.


Tekrar boşanmaktan vazgeçip de onunla evlensen nasıl olur?


Tekrar boşanmaktan vazgeçip de onunla evlensen nasıl olur?


Kocasıyla ayrılmaya karar vermişler.


Kocasıyla ayrılmaya karar vermişler.


Gâlet yâ rasûlallâhi te’mürinî.


Gâlet yâ rasûlallâhi te’mürinî.


Kadında demiş ki;


Kadında demiş ki;


Ya Resûlullah emir mi veriyorsun bana?


Ya Resûlullah emir mi veriyorsun bana?


Yani sen Peygamber olarak böyle yap diye emir mi ediyorsun?


Yani sen Peygamber olarak böyle yap diye emir mi ediyorsun?


Emir mi bu söylediğin, tavsiyemi demek istiyor yani.


Emir mi bu söylediğin, tavsiyemi demek istiyor yani.
Emir mi ediyorsun yoksa böyle zaten şey diye sormuş Efendimiz.Emir mi ediyorsun yoksa böyle zaten şey diye sormuş Efendimiz.

Lev râca’tihî.


Lev râca’tihî.


Geri dönsen, boşanmayı durdursanız, vazgeçseniz, olmaz mı?


Geri dönsen, boşanmayı durdursanız, vazgeçseniz, olmaz mı?


Nasıl olur?


Nasıl olur?


Diye sormuş yani yumuşak bir uslüble sormuş,


Diye sormuş yani yumuşak bir uslüble sormuş,
o da emir mi ya Resulallah bu söylediğin? Buyurmuş.o da emir mi ya Resulallah bu söylediğin? Buyurmuş.

Gâle innemâ eşfe’u.


Gâle innemâ eşfe’u.


Hayır. Ben sadece şefaat ediyorum.


Hayır. Ben sadece şefaat ediyorum.
Yani barışma hususunda teklif, aracılık yapıyorum, sadece şefaatçiyim buyurdu,Yani barışma hususunda teklif, aracılık yapıyorum, sadece şefaatçiyim buyurdu,

Gâlet lâ hâcete lî fîhi.


Gâlet lâ hâcete lî fîhi.


Hanım dedi ki benim o kocaya ihtiyacım yok.


Hanım dedi ki benim o kocaya ihtiyacım yok.
Şey yapmış artık iyice kararı vermiş, emir değilse ben o adama artık ihtiyacım yok dedi,Şey yapmış artık iyice kararı vermiş, emir değilse ben o adama artık ihtiyacım yok dedi, ama burda Peygamber Efendimizin aracı olduğu, şefaat ettiği,ama burda Peygamber Efendimizin aracı olduğu, şefaat ettiği, düzeltmek için teklifte bulunduğunu görüyoruz bu hadîs-i şerîfte.düzeltmek için teklifte bulunduğunu görüyoruz bu hadîs-i şerîfte.

Şefaat etmek iyidir, ecir kazanır insan, yani böyle bir gayrette bulunursa ecir kazanır.


Şefaat etmek iyidir, ecir kazanır insan, yani böyle bir gayrette bulunursa ecir kazanır.
Tanıdığımız iki insan bakıyoruz boşanmışlar. Kadınıda tanıyoruz, kocayıda tanıyoruz,Tanıdığımız iki insan bakıyoruz boşanmışlar. Kadınıda tanıyoruz, kocayıda tanıyoruz, boşanmışlar, geliyorsun gidiyorsun söylüyorsun işte bazen bu Berîre radıyallahu anh’a gibi benim ona ihtiyacım yok deyiveriyor kadın.boşanmışlar, geliyorsun gidiyorsun söylüyorsun işte bazen bu Berîre radıyallahu anh’a gibi benim ona ihtiyacım yok deyiveriyor kadın. Veya adam yok artık onunla yaşamayacağım falan diyor,Veya adam yok artık onunla yaşamayacağım falan diyor, bozuşma oluyor ama mümkünse düzeltmeye çalışmak.bozuşma oluyor ama mümkünse düzeltmeye çalışmak.

Ve’s-sulhu hayrun.


Ve’s-sulhu hayrun.


Düzeltmeye çalışmak, sulh olmak iyidir.


Düzeltmeye çalışmak, sulh olmak iyidir.


Allahu Teâlâ hazretleri birbirimizi muhabbetli bir şekilde tutup,


Allahu Teâlâ hazretleri birbirimizi muhabbetli bir şekilde tutup,
sevip böyle bir muhabbetli cemaat olmayı, muhabbetli bir ümmet olmayı Allah nasip etsin.sevip böyle bir muhabbetli cemaat olmayı, muhabbetli bir ümmet olmayı Allah nasip etsin.

Afganlı Pakistanlıya, Cezayirli Faslıya, Mısırlı Sudanlıya düşman olmasın,


Afganlı Pakistanlıya, Cezayirli Faslıya, Mısırlı Sudanlıya düşman olmasın,
kardeş olsunlar, birlikte beraberlik içinde yardımlaşarak yaşasınlar,kardeş olsunlar, birlikte beraberlik içinde yardımlaşarak yaşasınlar, Allah’ın rızasını kazansınlar, kendileride mutlu olsunlar.Allah’ın rızasını kazansınlar, kendileride mutlu olsunlar. Düşmanlık asit gibidir insanı eritir, kemirir, kalbini vs.sini bozar,Düşmanlık asit gibidir insanı eritir, kemirir, kalbini vs.sini bozar, midesini hasta eder, geğirtir, deler, ülser eder insanı,midesini hasta eder, geğirtir, deler, ülser eder insanı, düşmanlık üzüntü, şeker hastası yapar, bazen üzüntüden, gerilimden şeker hastası oluyormuş insanlar.düşmanlık üzüntü, şeker hastası yapar, bazen üzüntüden, gerilimden şeker hastası oluyormuş insanlar. Ekseriyetle çeteciler meteciler hasta oluyorlarmış.Ekseriyetle çeteciler meteciler hasta oluyorlarmış. Çünkü her an gerilim, çifte tabanca, kurşunlar namluya sürülmüş, köşede birisi birden çıkabilir,Çünkü her an gerilim, çifte tabanca, kurşunlar namluya sürülmüş, köşede birisi birden çıkabilir, tabancalar patlayabilir, işte vs. Heyecan, korku, ihtiyat,tabancalar patlayabilir, işte vs. Heyecan, korku, ihtiyat, tedbir binbir türlü bizim hiç rahat uyuduğumuz geceler, onlar sabahlara kadar neler çekiyorlar.tedbir binbir türlü bizim hiç rahat uyuduğumuz geceler, onlar sabahlara kadar neler çekiyorlar. Hadii o heyecan ciğeri bozuyor, pankreası bozuyor, mideyi bozuyor,Hadii o heyecan ciğeri bozuyor, pankreası bozuyor, mideyi bozuyor, geğirtiler başlıyor, ülser başlıyor, şeker başlıyor daha başka hastalıklar başlıyor.geğirtiler başlıyor, ülser başlıyor, şeker başlıyor daha başka hastalıklar başlıyor. Yani o gerilimli hayat zor. En iyisi böyle Elhamdûlillah sabah namazını kılmak, işine gitmek,Yani o gerilimli hayat zor. En iyisi böyle Elhamdûlillah sabah namazını kılmak, işine gitmek, Allahın emrini tutmak, bilmem haramlardan günahlardan kaçınmak, ibadetinde hayratında hasenatında haramlardan günahlardan uzak yaşamak.Allahın emrini tutmak, bilmem haramlardan günahlardan kaçınmak, ibadetinde hayratında hasenatında haramlardan günahlardan uzak yaşamak. Tabi daha iyisi Allah yolunda cihad etmek.Tabi daha iyisi Allah yolunda cihad etmek. Ordada gerilim var ama o gerilim Allah rızası için. Allah rızası için cihad etmek,Ordada gerilim var ama o gerilim Allah rızası için. Allah rızası için cihad etmek, İslâm’ı sevaplı işlerin en yükseğidir zirvesidir.İslâm’ı sevaplı işlerin en yükseğidir zirvesidir. Malıyla, canıyla insanın cihad etmeye gayret etmesi lazım.Malıyla, canıyla insanın cihad etmeye gayret etmesi lazım.

Kimle cihad edelim, çarpışalım Kudret?


Kimle cihad edelim, çarpışalım Kudret?


Evvela kendi nefsimizle çarpışmamız lazım.


Evvela kendi nefsimizle çarpışmamız lazım.
Çünkü bu nefis çok zalimdir içimizde, çok zalimdir, çok günahları,Çünkü bu nefis çok zalimdir içimizde, çok zalimdir, çok günahları, hataları insana yaptırtır, istetir, dayatır.hataları insana yaptırtır, istetir, dayatır. İstiyorum, ya ulan otur, sus, susmayacağım, istiyorum ille işte.İstiyorum, ya ulan otur, sus, susmayacağım, istiyorum ille işte. İnat etme, yok istiyorum. İnsanın nefsi ille kumarı oynattırır,İnat etme, yok istiyorum. İnsanın nefsi ille kumarı oynattırır, içkiyi içittirir, flörtü yaptırtır, daha başka hatları karıştırtır, herşeyi yaptırtır bu nefs.içkiyi içittirir, flörtü yaptırtır, daha başka hatları karıştırtır, herşeyi yaptırtır bu nefs.

İnne’n-nefse le-emmâratün bi’s-sûi illâ mâ rahime rabbî.


İnne’n-nefse le-emmâratün bi’s-sûi illâ mâ rahime rabbî.


Allah korursa korur, Allah nefsimizi ıslah etmeyi nasib etsin.


Allah korursa korur, Allah nefsimizi ıslah etmeyi nasib etsin.
Yolumuz nefsi islah yoludur ama uzun bir yoldur.Yolumuz nefsi islah yoludur ama uzun bir yoldur. Uzun, ince bir yoldur. Allah nefsini ıslah etmiş kâmil insanlar haline gelmeyi nasib etsin cümlemize.Uzun, ince bir yoldur. Allah nefsini ıslah etmiş kâmil insanlar haline gelmeyi nasib etsin cümlemize.

Bi lütfihi ve keremihi.


Bi lütfihi ve keremihi.


Sübhanekellâhümme ve bihamdik, neşhedü enlâ ilahe illâ ente vahdeke lâ şerîkelek. Ve nestağ­firuke ve etûbe ileyk.


Sübhanekellâhümme ve bihamdik, neşhedü enlâ ilahe illâ ente vahdeke lâ şerîkelek. Ve nestağ­firuke ve etûbe ileyk.


Subhâne rabbinâ rabbi’l-izzeti ammâ yasifûn ve selâmün alâ cemiî enbiyâ’i ve’l-mürselin ve ali küll, ecmâin velhamdülillâhi rabbi’l-âlemîn el-Fâtiha.


Subhâne rabbinâ rabbi’l-izzeti ammâ yasifûn ve selâmün alâ cemiî enbiyâ’i ve’l-mürselin ve ali küll, ecmâin velhamdülillâhi rabbi’l-âlemîn el-Fâtiha.
Konuşma Hakkında
Tema 1
Tema 2