Namaz Vakitleri

12 Ramazan 1446
12 March 2025
İmsak
05:50
Güneş
07:14
Öğle
13:19
İkindi
16:36
Akşam
19:14
Yatsı
20:33
Detaylı Arama

Konuşma Metni

Bismillâhirrahmânirrahîm.Bismillâhirrahmânirrahîm. El-Hamdü lillâhi Rabbi’l-âlemîn.

El-Hamdü lillâhi Rabbi’l-âlemîn.
Hamden kesîran tayyiben mübâreken fîhiHamden kesîran tayyiben mübâreken fîhi alâ külli hâlin ve fî külli hîn.alâ külli hâlin ve fî külli hîn. Ve’s-salâtu ve’s-selâmu alâ seyyidine MuhammedinVe’s-salâtu ve’s-selâmu alâ seyyidine Muhammedin ve âlihî ve sahbihî ecmaîne.ve âlihî ve sahbihî ecmaîne. Ve men tebi'ahû bi-ihsânin ilâ yevmi'din.Ve men tebi'ahû bi-ihsânin ilâ yevmi'din. Emmâ ba’dü;

Emmâ ba’dü;
Fekale Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem.

Fekale Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem.
En-nâsü ya’melûne bi’l-hayri

En-nâsü ya’melûne bi’l-hayri
ve innemâ yu’tevne ücûrahüm alâ kadri ukûlihim.ve innemâ yu’tevne ücûrahüm alâ kadri ukûlihim. Bu hadîs-i şerîfte peygamber

Bu hadîs-i şerîfte peygamber
sallallahu aleyhi vessellem buyuruyor ki;sallallahu aleyhi vessellem buyuruyor ki; En-nâsü ya’melûne bi’l-hayri.

En-nâsü ya’melûne bi’l-hayri.
İnsanlar hayır işlerini yaparlar, hayrı işlerler,İnsanlar hayır işlerini yaparlar, hayrı işlerler, hayır yaparlar.hayır yaparlar. Amma aynı hayrı yapsalar bile.Amma aynı hayrı yapsalar bile. Ve innemâ yu’tevne ücûrahüm.Ve innemâ yu’tevne ücûrahüm. Ecirleri onlara verilir.Ecirleri onlara verilir. Alâ kadri ukûlihim.Alâ kadri ukûlihim. Akıllarının, izanlarının, irfanlarının, şuurlarınınAkıllarının, izanlarının, irfanlarının, şuurlarının kuvvetine göre ecirleri verilir.kuvvetine göre ecirleri verilir. Çok şuurlu bir Müslümansa çok sevap verilir.Çok şuurlu bir Müslümansa çok sevap verilir. Şuuru azsa az verilir.Şuuru azsa az verilir. İdraki genişse, irfanı derinse çok sevap verilir.İdraki genişse, irfanı derinse çok sevap verilir. İrfanı sığsa, anlayışı kıtsa az sevap verilir.İrfanı sığsa, anlayışı kıtsa az sevap verilir. Kendisi ibadete verişi ihlâsı çoksa çok sevap verilir.Kendisi ibadete verişi ihlâsı çoksa çok sevap verilir. O bakımdan da geriyse az sevap verilir.O bakımdan da geriyse az sevap verilir. Aynı işi işliyorlar.Aynı işi işliyorlar. Şimdi biz burada otuz kişi kadar namaz kıldık.

Şimdi biz burada otuz kişi kadar namaz kıldık.
Her camide de böyle bir sürü insan namaz kılıyor.Her camide de böyle bir sürü insan namaz kılıyor. Hacca milyonlarca insan geliyor.Hacca milyonlarca insan geliyor. Hac yapıyorlar, hepsi hac yapıyorlar, hepsi tavâf yapıyor,Hac yapıyorlar, hepsi hac yapıyorlar, hepsi tavâf yapıyor, s'ay yapıyor, Müzdelife’ye, Arafat’a gidiyor,s'ay yapıyor, Müzdelife’ye, Arafat’a gidiyor, taşlama işlemini yapıyor filan.taşlama işlemini yapıyor filan. Ama sevap aynı mı veriliyor?Ama sevap aynı mı veriliyor? İki buçuk milyon hacı var.

İki buçuk milyon hacı var.
Sevabı iki buçuk milyona böl hepsine eşitSevabı iki buçuk milyona böl hepsine eşit dağıt mı diyor Allah meleklerine? Hayır.dağıt mı diyor Allah meleklerine? Hayır. O ibadetleri yaparken duyguları ne kadar temizse,O ibadetleri yaparken duyguları ne kadar temizse, şuuru ne kadar derinse, niyeti ne kadar safîyse,şuuru ne kadar derinse, niyeti ne kadar safîyse, edebi ne kadar yüksekse ona göre mükâfatı veriliyor.edebi ne kadar yüksekse ona göre mükâfatı veriliyor. Aynı imamın arkasında namaz kılan,Aynı imamın arkasında namaz kılan, aynı namazı kılan iki kimseden birisi bir alıraynı namazı kılan iki kimseden birisi bir alır birisi bin alır diye hadîsleri okumadık mı daha önceden?birisi bin alır diye hadîsleri okumadık mı daha önceden? Okuduk. Aynı namazı kılıyor.

Okuduk. Aynı namazı kılıyor.
Fark şuurda.Fark şuurda. O halde şuurumuzu derinleştirmeye,O halde şuurumuzu derinleştirmeye, ihlâsımızı artırmaya, dikkatimizi ibadete,ihlâsımızı artırmaya, dikkatimizi ibadete, itinamızı daha çok yapmaya gayret edelim.itinamızı daha çok yapmaya gayret edelim. Bir namaz kılıyoruz.Bir namaz kılıyoruz. Bir abdest alıyoruz.Bir abdest alıyoruz. Abdesti alırken alıştan alışa fark var.Abdesti alırken alıştan alışa fark var. Namaz kılarken fark var.Namaz kılarken fark var. Ne diyor Yunus Emre?

Ne diyor Yunus Emre?
Ganî Mevlam nasip etse

Ganî Mevlam nasip etse
varsam ağlayı ağlayı.varsam ağlayı ağlayı. İhram bezini belime
İhram bezini belime
sarsam ağlayı ağlayı.sarsam ağlayı ağlayı. Şimdi ben Yunus’un bu şiirini düşünürüm hep.

Şimdi ben Yunus’un bu şiirini düşünürüm hep.
Size de söyledim daha önceden.Size de söyledim daha önceden. Hangimiz ihram bezini belimize bağlarkenHangimiz ihram bezini belimize bağlarken ağladık hacca gidenlerden.ağladık hacca gidenlerden. Bu duygu işte.Bu duygu işte. Herkes ihram bezini bağlıyor ama güle oynaya,Herkes ihram bezini bağlıyor ama güle oynaya, yahut şurası sarktı, burası kalktı,yahut şurası sarktı, burası kalktı, hayır ya güzel bağlayamamışsın şurasını düzelt,hayır ya güzel bağlayamamışsın şurasını düzelt, şakalaşarak filan ama böyle ağlayarakşakalaşarak filan ama böyle ağlayarak ihram bezini bağlama.ihram bezini bağlama. Delil yapışsa elime

Delil yapışsa elime
lebbeyk öğretse dilime.lebbeyk öğretse dilime. İhram bezini belime
İhram bezini belime
sarsam ağlayı ağlayı.sarsam ağlayı ağlayı. Ne kadar güzel.

Ne kadar güzel.
Ne kadar temiz duyguları var.Ne kadar temiz duyguları var. Ne kadar insan dinledikçe böyle içiNe kadar insan dinledikçe böyle içi hoş duygularla doluyor.hoş duygularla doluyor. Bir çoban bir çiçeği eline alıyor,Bir çoban bir çiçeği eline alıyor, bakıyor, bakarken gözlerinden yaşlar döküyor.bakıyor, bakarken gözlerinden yaşlar döküyor. Ya Rabbi!

Ya Rabbi!
Sen şu dağda kendi kendine biten şu çiçeğeSen şu dağda kendi kendine biten şu çiçeğe şu renkleri nasıl vermişsin?şu renkleri nasıl vermişsin? Şu kokuyu nasıl vermişsin?Şu kokuyu nasıl vermişsin? Şu tadı nasıl vermişsin?Şu tadı nasıl vermişsin? Bu arı bu balı nasıl yapıyor?Bu arı bu balı nasıl yapıyor? Bu kuş bu yuvayı nasıl yapıyor?Bu kuş bu yuvayı nasıl yapıyor? Bunlar doktorsuz nasıl yavruluyorlar?Bunlar doktorsuz nasıl yavruluyorlar? Nasıl yumurtluyorlar?Nasıl yumurtluyorlar? Nasıl yavrularını büyütüyorlar?Nasıl yavrularını büyütüyorlar? Bakkal yok, kasap yok, çarşı yok, pazar yok.Bakkal yok, kasap yok, çarşı yok, pazar yok. Çıkıyorlar sabahleyin yuvalarından akşama tok geliyorlar.Çıkıyorlar sabahleyin yuvalarından akşama tok geliyorlar. Ne kudret!Ne kudret! Sonra Ya Rabbi! Ya Rabbi!

Sonra Ya Rabbi! Ya Rabbi!
Denizlerden suları alıyorsun, havaları çıkartıyorsun,Denizlerden suları alıyorsun, havaları çıkartıyorsun, rüzgâra ittirtiyorsun,rüzgâra ittirtiyorsun, dağlardan aşağı döktürüyorsun,dağlardan aşağı döktürüyorsun, şakır şakır şakır şakır bardaktan boşanırcasınaşakır şakır şakır şakır bardaktan boşanırcasına yağmurlar yağıyor, ırmaklar, nehirler,yağmurlar yağıyor, ırmaklar, nehirler, dereler şarıl şarıl şarıl şarıl akıyor,dereler şarıl şarıl şarıl şarıl akıyor, ağaçlar nasibini alıyor, yapraklarağaçlar nasibini alıyor, yapraklar titriyor, böyle yağmur damlaları geldikçe üstüne seviniyortitriyor, böyle yağmur damlaları geldikçe üstüne seviniyor hem de böyle yapıyor gelen damlaları da köküne doğru çekiyorhem de böyle yapıyor gelen damlaları da köküne doğru çekiyor yani yaprakların yapılışında gelen yağmuruyani yaprakların yapılışında gelen yağmuru köküne doğru sevk edecek bir de şekil var.köküne doğru sevk edecek bir de şekil var. Bakıyorsun oooh hepsi memnun, hepsi hoş,Bakıyorsun oooh hepsi memnun, hepsi hoş, çiçek açıyor, çiçeğine cazibeler yapmak içinçiçek açıyor, çiçeğine cazibeler yapmak için koku tat veriyor, arıyı davet ediyor, arı geliyor,koku tat veriyor, arıyı davet ediyor, arı geliyor, arı buradaki tozlara ayağını bulaştırıyor,arı buradaki tozlara ayağını bulaştırıyor, öteki çiçeğe gidiyor, o tozları ona bulaştırıyor, tozlaşma dediğimiz,öteki çiçeğe gidiyor, o tozları ona bulaştırıyor, tozlaşma dediğimiz, döllenme dediğimiz meyvanındöllenme dediğimiz meyvanın olması için gerekli işlemi yapıyor.olması için gerekli işlemi yapıyor. Yani şu kâinattaki olaylara dikkatle bakarsan

Yani şu kâinattaki olaylara dikkatle bakarsan
ne incelikler ne güzellikler ne ibretler ne hikmetlerne incelikler ne güzellikler ne ibretler ne hikmetler ne sanat ne kudret var.ne sanat ne kudret var. İşte onları anlayan çok şeyler anlayıpİşte onları anlayan çok şeyler anlayıp çok derinlere gidiyor, çok yükseklere çıkıyor.çok derinlere gidiyor, çok yükseklere çıkıyor. Anlamayan da işte öyle geliyor öyle geliyor.Anlamayan da işte öyle geliyor öyle geliyor. Gafil geliyor gafil göçüyor.Gafil geliyor gafil göçüyor. Hiçbir şeyden haberi yok.Hiçbir şeyden haberi yok. Kimisi Cenâb-ı Hakkı bile bilemeden,Kimisi Cenâb-ı Hakkı bile bilemeden, âlemlerin rabbine ibadet etmeden gidiyor.âlemlerin rabbine ibadet etmeden gidiyor. Şu taşa neden tapıyorum demiyor.Şu taşa neden tapıyorum demiyor. Şunu insanlar yaptı besbelli demiyor.Şunu insanlar yaptı besbelli demiyor. Ben buna ne hürmet ediyorum demiyor.Ben buna ne hürmet ediyorum demiyor. Bunun benim istediğime ne yapabilir ki demiyor.Bunun benim istediğime ne yapabilir ki demiyor. Dünyanın her yerinde tarihin her çağındaDünyanın her yerinde tarihin her çağında insanlar aldanmış inanç yönünden.insanlar aldanmış inanç yönünden. Şaşıran şaşırana.Şaşıran şaşırana. Allah bizim aklımızı sağlam akl-ı selîm eylesin.

Allah bizim aklımızı sağlam akl-ı selîm eylesin.
Çünkü herkesin bir aklı var ama hepsinin aklı sakat.Çünkü herkesin bir aklı var ama hepsinin aklı sakat. Selîm değil. Sakat akıl.Selîm değil. Sakat akıl. Filozofların akılları en sakatı.Filozofların akılları en sakatı. Nerden belli?Nerden belli? Bu filozofun dediğini ötekisi yalanlıyor.

Bu filozofun dediğini ötekisi yalanlıyor.
Onun yanlışlığı ortaya çıkıyor.Onun yanlışlığı ortaya çıkıyor. Ondan sonra gelen bunu tepeliyor.Ondan sonra gelen bunu tepeliyor. Bunu yerin dibine batırıyor.Bunu yerin dibine batırıyor. Ondan sonra gelen onu tepeliyor onu yerin dibine geçiriyor.Ondan sonra gelen onu tepeliyor onu yerin dibine geçiriyor. Yalancıların şeyi oyalamaları.Yalancıların şeyi oyalamaları. Millet onu okuyor bunu okuyorMillet onu okuyor bunu okuyor amma fikirler söylemişler yaamma fikirler söylemişler ya incir çekirdeğini doldurmaz filan.incir çekirdeğini doldurmaz filan. Anlayamıyorlar şu dünyayı, şu hayatı, şuAnlayamıyorlar şu dünyayı, şu hayatı, şu yeri göğü yaratan Allahu Teâlâ hazretlerininyeri göğü yaratan Allahu Teâlâ hazretlerinin varlığını göremiyor, kör gözleri,varlığını göremiyor, kör gözleri, sakat akılları anlayamıyor.sakat akılları anlayamıyor. Allah bize iman vermiş çok şükür elhamdülillah.

Allah bize iman vermiş çok şükür elhamdülillah.
Bizi bu imandan mahrum etmesin.Bizi bu imandan mahrum etmesin. Mümini kâmil olarak yaşamak nasip etsin.Mümini kâmil olarak yaşamak nasip etsin. Hakiki akl-ı selîm, safî, temiz akıl versin.Hakiki akl-ı selîm, safî, temiz akıl versin. Her şeyi olduğu gibi görelim.Her şeyi olduğu gibi görelim. Allahümme hallisnâ mine’l-iştigâli bi’l-melâhî.

Allahümme hallisnâ mine’l-iştigâli bi’l-melâhî.
Ve erinâ hakâyika’l-eşyâ’i kemâhî. (Lâmiî Çelebi)Ve erinâ hakâyika’l-eşyâ’i kemâhî. (Lâmiî Çelebi) Diyor Molla cami bir kitabında böyle dua etmiş.

Diyor Molla cami bir kitabında böyle dua etmiş.
Bizi boş şeylerle uğraşmaktan kurtar Ya Rabbi!

Bizi boş şeylerle uğraşmaktan kurtar Ya Rabbi!
Her şeyin hakikatini olduğu gibiHer şeyin hakikatini olduğu gibi görme basiretini ihsan eyle diyor.görme basiretini ihsan eyle diyor. Allah o basireti cümlemize ihsan eylesin.Allah o basireti cümlemize ihsan eylesin. Yoluna güzel gidelim.Yoluna güzel gidelim. İbadeti güzel yapalım.İbadeti güzel yapalım. En-nâsü racülâni âlimün

En-nâsü racülâni âlimün
ve müte’allimün hümâ fi’l-ecri sevâünve müte’allimün hümâ fi’l-ecri sevâün ve lâ hayra fî-mâ beynehümâ mine’n-nâsi.ve lâ hayra fî-mâ beynehümâ mine’n-nâsi. Abdullah İbn Mes’ûd radıyallahu anhden

Abdullah İbn Mes’ûd radıyallahu anhden
rivayet edilmiş bu ikinci hadîs-i şerîf.rivayet edilmiş bu ikinci hadîs-i şerîf. Peygamber efendimiz sallallahu aleyhi vessellem buyuruyor ki;

Peygamber efendimiz sallallahu aleyhi vessellem buyuruyor ki;
İnsanlar iki adamdan ibarettir.

İnsanlar iki adamdan ibarettir.
Âlim bilen ve müteallim ve öğrenen.Âlim bilen ve müteallim ve öğrenen. Öğretmen ve öğrenci.Öğretmen ve öğrenci. Bunlardır kıymetli olan.Bunlardır kıymetli olan. Öğreten öğrettiği için sevap kazanıyor.Öğreten öğrettiği için sevap kazanıyor. Bilgi sahibi olduğu için.Bilgi sahibi olduğu için. Fâzıl, âlim, kâmil olduğundan.Fâzıl, âlim, kâmil olduğundan. Öğrenen de ondan o bilgileri almaÖğrenen de ondan o bilgileri alma faaliyetinde olduğu için sevap kazanıyor.faaliyetinde olduğu için sevap kazanıyor. Ve hümâ fi’l-ecri sevâün.

Ve hümâ fi’l-ecri sevâün.
Bu ikisi sevap bakımından eşittir.Bu ikisi sevap bakımından eşittir. Hoca da aynı sevabı alıyor talebede alıyor.Hoca da aynı sevabı alıyor talebede alıyor. Aynı sevabı alıyor çünkü o da hoca olacak ilerde.Aynı sevabı alıyor çünkü o da hoca olacak ilerde. O da çalışacak ki mükâfatı çok olacak ki çalışsınO da çalışacak ki mükâfatı çok olacak ki çalışsın o da hoca olsun.o da hoca olsun. Allah çok mükâfat veriyor.Allah çok mükâfat veriyor. Allah bize çocuklarımız âlim yetiştirmeyi nasip etsin.Allah bize çocuklarımız âlim yetiştirmeyi nasip etsin. İlim mekteplerine gönderelim.İlim mekteplerine gönderelim. İlmi öğretelim.İlmi öğretelim. Hafız yetiştirelim.Hafız yetiştirelim. Din âlimi yetiştirelim.Din âlimi yetiştirelim. Nasıl olsa kazanç görüyorsunuz kazanılıyor.Nasıl olsa kazanç görüyorsunuz kazanılıyor. Okumadan da kazanılıyor.Okumadan da kazanılıyor. Tahsil yapmasa da insan bir mesleği tuturdu mu kazanabiliyor.Tahsil yapmasa da insan bir mesleği tuturdu mu kazanabiliyor. Mühim olan ahiretini de kurtarmaya yarayacakMühim olan ahiretini de kurtarmaya yarayacak olan gerekli bilgileri kazanmak.olan gerekli bilgileri kazanmak. Lâ hayra fî-mâ beynehümâ mine’n-nâsi.

Lâ hayra fî-mâ beynehümâ mine’n-nâsi.
Bu âlimle mütealim arasında,Bu âlimle mütealim arasında, öğretenle öğrenen arasında başka insanlar,öğretenle öğrenen arasında başka insanlar, bir sürü insan vardır,bir sürü insan vardır, say say çeşit çeşit onlar da hiçbir hayır yoktur.say say çeşit çeşit onlar da hiçbir hayır yoktur. Lâ hayra fî-mâ beynehümâ mine’n-nâsi.

Lâ hayra fî-mâ beynehümâ mine’n-nâsi.
Bunların arasındaki, bunların dışındakiBunların arasındaki, bunların dışındaki bu en yüksek bu ona doğru giden insan,bu en yüksek bu ona doğru giden insan, bunların arasındaki öteki insanlarda bir hayır yoktur.bunların arasındaki öteki insanlarda bir hayır yoktur. Yani kebapçıda hayır yoktur,Yani kebapçıda hayır yoktur, berberde hayır yoktur, terzide hayır yoktur,berberde hayır yoktur, terzide hayır yoktur, çiftçide hayır yoktur,çiftçide hayır yoktur, mühendiste hayır yoktur,mühendiste hayır yoktur, profesörde bilmem ne de bilmem ne de bilmem ne de,profesörde bilmem ne de bilmem ne de bilmem ne de, lâ hayra hiçbir hayır yoktur.lâ hayra hiçbir hayır yoktur. Ancak öğreniyorsa hayır var, öğretiyorsa hayır var.Ancak öğreniyorsa hayır var, öğretiyorsa hayır var. Öğrenme yolundayım hocam.

Öğrenme yolundayım hocam.
Yani ben terziyim, ben çiftçiyim,Yani ben terziyim, ben çiftçiyim, ben köylüyüm, ben emekliyim, ben bilmemben köylüyüm, ben emekliyim, ben bilmem memurum vs. tamam.memurum vs. tamam. O zaman sen öğren dinini öğrenmeye giriş.O zaman sen öğren dinini öğrenmeye giriş. Başla bir şeyler öğrenmeyeBaşla bir şeyler öğrenmeye o zaman sevap kazanırsın.o zaman sevap kazanırsın. Bilen de bildiğini öğretsin.Bilen de bildiğini öğretsin. Benim de size mesela Arapça öğretmem lazım.

Benim de size mesela Arapça öğretmem lazım.
Hadîs öğretmem lazım.Hadîs öğretmem lazım. Tefsir öğretmem lazım.Tefsir öğretmem lazım. Yani öğretmem gereken bilgileri öğretmem lazım.Yani öğretmem gereken bilgileri öğretmem lazım. Gece gündüz durmamam lazım.Gece gündüz durmamam lazım. Bir Hüsrev hocadan bahsediyor arkadaşlar.

Bir Hüsrev hocadan bahsediyor arkadaşlar.
İslami eğitimin yasaklandığı devirde,İslami eğitimin yasaklandığı devirde, kırk beşlerden önce, gazetelerde dini tefrikaların kesildiğikırk beşlerden önce, gazetelerde dini tefrikaların kesildiği engellendiği zamanda, dinin adınınengellendiği zamanda, dinin adının anılmadığı zamanda,anılmadığı zamanda, tarih kitaplarından İslam tarihi bölümününtarih kitaplarından İslam tarihi bölümünün çıkartıldığı öğretilmediği zamanda,çıkartıldığı öğretilmediği zamanda, camilerin saman deposu yapıldığı zamanda,camilerin saman deposu yapıldığı zamanda, satıldığı zamanda, gayrımüslimlere satıldığı zamanda,satıldığı zamanda, gayrımüslimlere satıldığı zamanda, cami vakıflarının, evkâfın,cami vakıflarının, evkâfın, meşrutaların satıldığı zamanda,meşrutaların satıldığı zamanda, Hüsrev hoca harıl harıl harıl harıl ilim öğretirmiş kim isterse.Hüsrev hoca harıl harıl harıl harıl ilim öğretirmiş kim isterse. Sabah, öğlen, ikindi, akşam, yatsı, boyuna ders öğretirmiş.Sabah, öğlen, ikindi, akşam, yatsı, boyuna ders öğretirmiş. Hatta kızlardan birisi, bir kısmı toplanmış.Hatta kızlardan birisi, bir kısmı toplanmış. Demişler ki bizim başka vaktimiz yok.Demişler ki bizim başka vaktimiz yok. Acaba hocamız bize ders verebilir mi?Acaba hocamız bize ders verebilir mi? Onlara da sahuru ayırmış veya sahurdan sonrayı ayırmış,Onlara da sahuru ayırmış veya sahurdan sonrayı ayırmış, onları da reddetmemiş.onları da reddetmemiş. Başka zamanımız müsait değil yani.Başka zamanımız müsait değil yani. Allah rahmet eylesin.Allah rahmet eylesin. Nur içinde yatsın.Nur içinde yatsın. Bu Yaşar Tunagöl hoca vardı.

Bu Yaşar Tunagöl hoca vardı.
O anlatıyor.O anlatıyor. Şeyhlere çok kızardı diyor.Şeyhlere çok kızardı diyor. Hüsrev hoca rahmetullah aleyh.Hüsrev hoca rahmetullah aleyh. Şeyhlere çok kızarmış.Şeyhlere çok kızarmış. Bunlar sömürüyor aldatıyor kandırıyor diyeBunlar sömürüyor aldatıyor kandırıyor diye atar tutarmış.atar tutarmış. Amma Yaşar Tunagöl hocayı,Amma Yaşar Tunagöl hocayı, Yaşar Tunagöl kendisi anlatıyor.Yaşar Tunagöl kendisi anlatıyor. O da tapu kadostro da öğrenciymiş.O da tapu kadostro da öğrenciymiş. Tapu kadostra meslek okulunda emlakçı olacak.Tapu kadostra meslek okulunda emlakçı olacak. Onu okurken bunun dersine gidiyormuş yani.Onu okurken bunun dersine gidiyormuş yani. Onun elinden tutmuşOnun elinden tutmuş Abdülaziz hoca rahmetullahı aleyhe kendi eliyle götürmüş.Abdülaziz hoca rahmetullahı aleyhe kendi eliyle götürmüş. İşte hakiki şeyh budur demiş.İşte hakiki şeyh budur demiş. Buna bağlan demiş Yaşar Tunagöl de bağlanmış.Buna bağlan demiş Yaşar Tunagöl de bağlanmış. Kendisi böyle anlatıyor.Kendisi böyle anlatıyor. Yani sahtelerine kızıyor.Yani sahtelerine kızıyor. Hakikisine de kendisi götürüyor.Hakikisine de kendisi götürüyor. Bu Ferruh Bozbeyliler bilmem

Bu Ferruh Bozbeyliler bilmem
vs. vs. meşhur siyasiler,vs. vs. meşhur siyasiler, bazıları bazıları bazıları,bazıları bazıları bazıları, ismini böyle şey yapsanız, meşhurlar hepsiismini böyle şey yapsanız, meşhurlar hepsi ondan okumuşlar.ondan okumuşlar. Sonra baya ortaya çıkmışlar,Sonra baya ortaya çıkmışlar, baya milliyetçi olmuşlar, hizmetler yapmışlar filan.baya milliyetçi olmuşlar, hizmetler yapmışlar filan. Ya öğretici olacak, muallim, âlim olacak.

Ya öğretici olacak, muallim, âlim olacak.
Ya da müteallim olacak, öğrenici olacak.Ya da müteallim olacak, öğrenici olacak. Bu işe var gücümüzle çalışacağız.Bu işe var gücümüzle çalışacağız. Ya çocuklarımızı oturtacağız önümüze,Ya çocuklarımızı oturtacağız önümüze, oku bakalım, hadi bakalım evladım,oku bakalım, hadi bakalım evladım, sabrederseniz öğrenirseniz birinciye şu var,sabrederseniz öğrenirseniz birinciye şu var, ikinciye şu var, istediğiniz alacağım bilmem ne falan öğreteceğiz.ikinciye şu var, istediğiniz alacağım bilmem ne falan öğreteceğiz. Ya hocaya vereceğiz kendimiz bilmiyorsak, öğretemiyorsak.Ya hocaya vereceğiz kendimiz bilmiyorsak, öğretemiyorsak. Hoca öğretir.Hoca öğretir. Yerimiz yok, yerimiz yok, yurdumuz yok.Yerimiz yok, yerimiz yok, yurdumuz yok. Tamam, yer de oluyor, yurt da oluyor.Tamam, yer de oluyor, yurt da oluyor. Yavaş yavaş Allah hepsini veriyor.Yavaş yavaş Allah hepsini veriyor. Bugün müjdeli bir günümüz elhamdülillah.Bugün müjdeli bir günümüz elhamdülillah. Sekiz dönümlük bir araziyi,Sekiz dönümlük bir araziyi, bir ibadet yerini satın almayı imzayı bastık.bir ibadet yerini satın almayı imzayı bastık. İşlemler başladı.İşlemler başladı. Paraları ödeyince iş bitecek.Paraları ödeyince iş bitecek. Settlemint dediğimiz bize geçme işi tamamlanacak.Settlemint dediğimiz bize geçme işi tamamlanacak. Elhamdûlillah.Elhamdûlillah. Allah nasip etsin.

Allah nasip etsin.
Seyhan’la biz sizden habersiz gittik.Seyhan’la biz sizden habersiz gittik. Beş yüz binlere bir başka yere teklifte bulunduk.Beş yüz binlere bir başka yere teklifte bulunduk. O da öyle kocaman salonlu bir şey.O da öyle kocaman salonlu bir şey. Vermezseniz biz bir şeyler çaresine bakacağız.Vermezseniz biz bir şeyler çaresine bakacağız. Evimizi bankaya götüreceğiz, göstereceğiz,Evimizi bankaya götüreceğiz, göstereceğiz, taksidini ödeyeceğiz, yapacağız inşallah.taksidini ödeyeceğiz, yapacağız inşallah. Bu sene her ay bir tane cami açma

Bu sene her ay bir tane cami açma
sözümüz var cemaat olarak.sözümüz var cemaat olarak. Kotku cemaati, İskender paşa cemaati,Kotku cemaati, İskender paşa cemaati, Es’ad Coşan cemaati herEs’ad Coşan cemaati her ay bir tane cami açacağız dünyada.ay bir tane cami açacağız dünyada. Vazifemiz var.Vazifemiz var. Şimdi Dubbo bir.

Şimdi Dubbo bir.
Griffith iki.Griffith iki. Melbourne’dan işte bir iki haber gelecek.Melbourne’dan işte bir iki haber gelecek. Ama mayıs ayına girdik, beşinci aya girdik.Ama mayıs ayına girdik, beşinci aya girdik. Beş tane cami olması lazımdı.Beş tane cami olması lazımdı. Bir de buna imza attık şimdi.Bir de buna imza attık şimdi. Belki eksiğiz belki Melbourne’liler çalıştılarsaBelki eksiğiz belki Melbourne’liler çalıştılarsa belki bir şeyimiz var.belki bir şeyimiz var. Eksiksek koşturacaksınız ne yapalım.Eksiksek koşturacaksınız ne yapalım. Evet, ve üçüncü hadîs-i şerîf.

Evet, ve üçüncü hadîs-i şerîf.
En-nâsü sevâün ke-esnâni’l-müşti

En-nâsü sevâün ke-esnâni’l-müşti
ve innemâ yetefâdalûne bi’l-‘ıbâdetive innemâ yetefâdalûne bi’l-‘ıbâdeti ve lâ tashabenne ehaden lâ yerâ le-keve lâ tashabenne ehaden lâ yerâ le-ke mine’l-fadli misle mâ terâ lehû.mine’l-fadli misle mâ terâ lehû. Sehl İbn Sa’d hazretlerinden

Sehl İbn Sa’d hazretlerinden
rivayet edilmiş olan üçüncü hadîs-i şerîf.rivayet edilmiş olan üçüncü hadîs-i şerîf. Peygamber efendimiz buyuruyor ki;

Peygamber efendimiz buyuruyor ki;
En-nâsü sevâün.

En-nâsü sevâün.
Bütün insanlar eşittir.Bütün insanlar eşittir. Tüm insanlar, zengini, fakiri,Tüm insanlar, zengini, fakiri, kölesi, hürü, hepsi eşittir.kölesi, hürü, hepsi eşittir. Ne gibi?Ne gibi? Ke-esnâni’l-müşti.Ke-esnâni’l-müşti. Mim şe ti müşti, tarak demek,Mim şe ti müşti, tarak demek, tarağın dişleri gibi bütün insanlar eşittir, hepsi eşittir.tarağın dişleri gibi bütün insanlar eşittir, hepsi eşittir. Ömer ağayla Mehmed Ali.Ömer ağayla Mehmed Ali. Mahmut’la Arslan,Mahmut’la Arslan, kaplanla tavşan, neyse hepsi eşit, hepsi eşittir.kaplanla tavşan, neyse hepsi eşit, hepsi eşittir. Ve innemâ yetefâdalûne.Ve innemâ yetefâdalûne. Tarağın dişleri gibi birbirinin benzeridir, eşittir.Tarağın dişleri gibi birbirinin benzeridir, eşittir. Ancak birbirlerinden üstünleşirler,Ancak birbirlerinden üstünleşirler, birbirlerine fark yaparlar, üstün gelirler.birbirlerine fark yaparlar, üstün gelirler. Nerede?Nerede? Bi’l-‘ıbâdeti.

Bi’l-‘ıbâdeti.
İbadette üstünlük sağlarlar.İbadette üstünlük sağlarlar. Şu ibadet eder ötekisinden üstün gelir,Şu ibadet eder ötekisinden üstün gelir, bu daha çok zikir yapar berikisinden yukarı çıkar,bu daha çok zikir yapar berikisinden yukarı çıkar, bu daha çok hayır yapar daha yükseğe çıkar,bu daha çok hayır yapar daha yükseğe çıkar, ibadette farkları meydana gelir,ibadette farkları meydana gelir, gayretine göre farklar meydana gelir.gayretine göre farklar meydana gelir. Bu çok önemli bir şey.Bu çok önemli bir şey. Bu bin dört yüzyıl önceBu bin dört yüzyıl önce peygamber efendimizin zamanında söylenmiş olan bu söz,peygamber efendimizin zamanında söylenmiş olan bu söz, çok mühim bir söz.çok mühim bir söz. Yani o kadar mühim ki,Yani o kadar mühim ki, duvarlara yazılacak levha haline getirilecekduvarlara yazılacak levha haline getirilecek ve hakkında konferans verilecek,ve hakkında konferans verilecek, gazetelere makale yazılacak kadar önemli.gazetelere makale yazılacak kadar önemli. Çünkü peygamber efendimizin zamanındaÇünkü peygamber efendimizin zamanında insan hakları yoktu.insan hakları yoktu. Bütün hak, selahiyet, güçlü, kuvvetlinin elindeydi.Bütün hak, selahiyet, güçlü, kuvvetlinin elindeydi. Parası olan, güçlü olan, parasız güçsüz olanı eziyordu.Parası olan, güçlü olan, parasız güçsüz olanı eziyordu. Hatta kabileyi basıyordu esir alıyordu.Hatta kabileyi basıyordu esir alıyordu. Şimdi kabileyi bassan da esir alamazsın, neden?Şimdi kabileyi bassan da esir alamazsın, neden? Devletler var, hukuk gelişmiş, insan hakları var,

Devletler var, hukuk gelişmiş, insan hakları var,
kimse köle edilemez vs falan demişlerkimse köle edilemez vs falan demişler ama eskiden Avrupalılar Afrika’daki köyleri basıp,ama eskiden Avrupalılar Afrika’daki köyleri basıp, güçlü, kuvvetli, pazulu erkekleri alıp Amerika’ya götürüyorlardı,güçlü, kuvvetli, pazulu erkekleri alıp Amerika’ya götürüyorlardı, tarlalarda çalıştırıyorlardıtarlalarda çalıştırıyorlardı ve bir de insan muamelesi yapmıyorlardıve bir de insan muamelesi yapmıyorlardı ve hitap ederken de köpek diye hitap ediyorlardı.ve hitap ederken de köpek diye hitap ediyorlardı. Bunların filmlerini gördük yani veyaBunların filmlerini gördük yani veya siz de gördünüz, duydunuz neyse.siz de gördünüz, duydunuz neyse. Peygamber efendimiz diyor ki;

Peygamber efendimiz diyor ki;
insanlar tarağın dişleri gibi eşittir birbirineinsanlar tarağın dişleri gibi eşittir birbirine hem de o devirde hem dehem de o devirde hem de köleliğin olduğu devirde,köleliğin olduğu devirde, efendiyle kölenin aynı sofrada yemek yemesini tavsiye ediyor.efendiyle kölenin aynı sofrada yemek yemesini tavsiye ediyor. Çok önemli bunları ezberleyip söyleyeceksiniz yani.Çok önemli bunları ezberleyip söyleyeceksiniz yani. İkinci nasihati bu hadîs-i şerîfindeki

İkinci nasihati bu hadîs-i şerîfindeki
yani hadîsin birinci bölümünde bu bilgiyi veriyor.yani hadîsin birinci bölümünde bu bilgiyi veriyor. Ve lâ tashabenne ehaden.

Ve lâ tashabenne ehaden.
Sakın ahbaplık etme!Sakın ahbaplık etme! Şöyle bir insanla ki,Şöyle bir insanla ki, böyle bir insan şimdi söyleyeceği insanlaböyle bir insan şimdi söyleyeceği insanla sakın ahbaplık etme.sakın ahbaplık etme. Lâ yerâ le-ke mine’l-fadliLâ yerâ le-ke mine’l-fadli misle mâ terâ lehû.misle mâ terâ lehû. Senin ona baktığın zaman onda gördüğünSenin ona baktığın zaman onda gördüğün fazilet, üstünlük gibi o da sana baktığı zamanfazilet, üstünlük gibi o da sana baktığı zaman seni faziletli ve üstün görmüyorsa öyle bir insanla ahbaplık etme.seni faziletli ve üstün görmüyorsa öyle bir insanla ahbaplık etme. Senin onu sevip saydığın gibi o da sevipSenin onu sevip saydığın gibi o da sevip saymıyorsa bir insan onunla ahbaplık etme, neden?saymıyorsa bir insan onunla ahbaplık etme, neden? İnsanlar eşittir de ondan.

İnsanlar eşittir de ondan.
O niye senin ona bakışın gibi bakmıyor,O niye senin ona bakışın gibi bakmıyor, niye seni hor görüyor, sen onuniye seni hor görüyor, sen onu faziletli görüyorsun da o niye seni faziletli görmüyor,faziletli görüyorsun da o niye seni faziletli görmüyor, sana o gözle bakmayan, eşit gözle bakmayan,sana o gözle bakmayan, eşit gözle bakmayan, senin sevdiğini gibi seni sevmeyen,senin sevdiğini gibi seni sevmeyen, senin saydığın gibi saymayan,senin saydığın gibi saymayan, senin değer verdiğin gibi sana değer vermeyensenin değer verdiğin gibi sana değer vermeyen bir kimseyle ahbaplık etme.bir kimseyle ahbaplık etme. İnsanlar ne kusuru var yani,İnsanlar ne kusuru var yani, hepsini Allah, kusurlusunu da Allah yaratmış,hepsini Allah, kusurlusunu da Allah yaratmış, kusurundan dolayı bir insanı suçlayamazsın ki,kusurundan dolayı bir insanı suçlayamazsın ki, falanca adam saf, aklı ermiyor, söylüyorsun söylüyorsunfalanca adam saf, aklı ermiyor, söylüyorsun söylüyorsun kafasına girmiyor, ne yapalım, Allah yaratmış,kafasına girmiyor, ne yapalım, Allah yaratmış, o kadar kabiliyet vermiş,o kadar kabiliyet vermiş, sen leb demeden leblebiyi anlıyorsun,sen leb demeden leblebiyi anlıyorsun, elektronik beyin gibi beynin çalışıyor,elektronik beyin gibi beynin çalışıyor, sana da o zekâyı Allah vermiş, elhamdûlillah, çok şükür.sana da o zekâyı Allah vermiş, elhamdûlillah, çok şükür. Sana onu vermiş çok şükür, ona vermemiş,Sana onu vermiş çok şükür, ona vermemiş, gene sana çok şükür ki seni onun gibi yapmamış,gene sana çok şükür ki seni onun gibi yapmamış, e sen de onu hor görme, hakir görme, o da Allah'ın kulu,e sen de onu hor görme, hakir görme, o da Allah'ın kulu, Allah onu öyle yaratmış, var bir sebebi.Allah onu öyle yaratmış, var bir sebebi. Bazen bir saf insan cennete girer

Bazen bir saf insan cennete girer
hem de hesapsız girer,hem de hesapsız girer, bazen de çok zeki bir adambazen de çok zeki bir adam işini ibadetini güzel yapmadığı için cennete giremez.işini ibadetini güzel yapmadığı için cennete giremez. Dünyadaki kıvrak zekâ yetmiyor,Dünyadaki kıvrak zekâ yetmiyor, Allah’ın sevdiği kul olması gerekiyor,Allah’ın sevdiği kul olması gerekiyor, Allah’ın sevdiği kul olmayınca ahirette mahvolur.Allah’ın sevdiği kul olmayınca ahirette mahvolur. Dünyada nasıl olsa hasta olacaksa,Dünyada nasıl olsa hasta olacaksa, reisi cumhurlarda hasta oluyor,reisi cumhurlarda hasta oluyor, firavunlar da hasta oluyor, nemrutlarda hasta oluyor.firavunlar da hasta oluyor, nemrutlarda hasta oluyor. Sağlıklı olacaksa herkes sağlıklı olabiliyor,Sağlıklı olacaksa herkes sağlıklı olabiliyor, mutlu olacaksa mutlu oluyor da, mutsuz olacaksamutlu olacaksa mutlu oluyor da, mutsuz olacaksa bir kraliçe giyotinin altında kafası kesilebiliyor.bir kraliçe giyotinin altında kafası kesilebiliyor. Marie Antoinette mıydı neydiMarie Antoinette mıydı neydi Fransız ihtilalinde kafası kesilen,Fransız ihtilalinde kafası kesilen, Avusturalyalı prenses, ne sevinerek gelin gittiAvusturalyalı prenses, ne sevinerek gelin gitti Fransız sarayına, bilmem kaçınca Lui’ninFransız sarayına, bilmem kaçınca Lui’nin eşi olarak ondan sonra kafası giyotinle kırt kesildi.eşi olarak ondan sonra kafası giyotinle kırt kesildi. Giyotin ağır şeyi bıçağıGiyotin ağır şeyi bıçağı çekiyorlar yukarıya, başını buraya koyuyorlar,çekiyorlar yukarıya, başını buraya koyuyorlar, ipini bırakıverince ölüyor, yukardan aşağı bir iniyor,ipini bırakıverince ölüyor, yukardan aşağı bir iniyor, balta filan ne demek,balta filan ne demek, kadıncağızın başı zaten aşağıda, kırt kafası gitti.kadıncağızın başı zaten aşağıda, kırt kafası gitti. Hani kraliçeydi, işte bahtı olmadı mı olmuyor,Hani kraliçeydi, işte bahtı olmadı mı olmuyor, ne olacak bu dünya.ne olacak bu dünya. Firavun denizde boğuldu.Firavun denizde boğuldu. İran şahı ülkesinden kaçtı,İran şahı ülkesinden kaçtı, Mısır da üzüntüler içinde kahroldu, öyle öldü.Mısır da üzüntüler içinde kahroldu, öyle öldü. Nemrut burnuna sinek girdi,Nemrut burnuna sinek girdi, kafasına tokmak vurdura vurdura öldü.kafasına tokmak vurdura vurdura öldü. Yani mühim olan Allah’ın rızasının kazanmak.Yani mühim olan Allah’ın rızasının kazanmak. Allah bize sevdiği kul olmayı nasip etsin.

Allah bize sevdiği kul olmayı nasip etsin.
Nasıl lütuf edecekse lütfetsin.Nasıl lütuf edecekse lütfetsin. Nereden kurtaracaksa bizi o sebeplerini bilir.Nereden kurtaracaksa bizi o sebeplerini bilir. Bizi yanlış yoldan kurtarsın, doğru yola çeksin.Bizi yanlış yoldan kurtarsın, doğru yola çeksin. Mümini kâmil eylesin.Mümini kâmil eylesin. İmanı bütün eylesin.İmanı bütün eylesin. Amelemizi salîh eylesin.Amelemizi salîh eylesin. Sevdiği kul eylesin.Sevdiği kul eylesin. Evliyâsı arasına katsın.Evliyâsı arasına katsın. Cennetine derleyip, toplayıp, tıksınCennetine derleyip, toplayıp, tıksın bizi de lütfuyla keremiyle,bizi de lütfuyla keremiyle, derleyip toplayıp tıkıver Ya Rabbi!derleyip toplayıp tıkıver Ya Rabbi! Sübhâneke lâ ilme lenâ illâ mâ allemtenâ

Sübhâneke lâ ilme lenâ illâ mâ allemtenâ
inneke ente’l-alîmü’l-hakîm.inneke ente’l-alîmü’l-hakîm. Sübhâne rabbinâ rabbi’l-izzeti ammâ yasifûnSübhâne rabbinâ rabbi’l-izzeti ammâ yasifûn ve selâmün alâ’l-mürselinve selâmün alâ’l-mürselin ve’l-hamdü lillâhi rabbi’l-âlemîn.ve’l-hamdü lillâhi rabbi’l-âlemîn. El-Fâtiha.

El-Fâtiha.
Konuşma Hakkında
Tema 1
Tema 2