Namaz Vakitleri

10 Cemâziye'l-Evvel 1447
01 November 2025
İmsak
06:02
Güneş
07:28
Öğle
12:53
İkindi
15:39
Akşam
18:07
Yatsı
19:28
Detaylı Arama

Konuşma Metni

Bismillâhirrahmânirrahîm.Bismillâhirrahmânirrahîm. El-Hamdü lillâhi Rabbi'l-âlemîn.

El-Hamdü lillâhi Rabbi'l-âlemîn.
Ve’s-salâtü ve’s-selâmu alâ-seyyidi’l-evvelîne ve’l-âhirîne.Ve’s-salâtü ve’s-selâmu alâ-seyyidi’l-evvelîne ve’l-âhirîne. Seyyidinâ ve senedinâ ve mededinâ veSeyyidinâ ve senedinâ ve mededinâ ve üsveteni’l haseneti Muhammedini'l-Mustafâüsveteni’l haseneti Muhammedini'l-Mustafâ ve alâ âlihî ve sahbihîve alâ âlihî ve sahbihî ve men tebi’ahû bi-ihsânin ilâ yevmi’d-din.ve men tebi’ahû bi-ihsânin ilâ yevmi’d-din. Emmâ ba'd:

Emmâ ba'd:
Fa’lemû eyyühe’l-ihvân fe-inne efdale’l-hadîsi kitâbullah

Fa’lemû eyyühe’l-ihvân fe-inne efdale’l-hadîsi kitâbullah
ve efdale’l-hedyi hedyü seyyidinâ Muhammedin sallallahu aleyhi ve sellem.ve efdale’l-hedyi hedyü seyyidinâ Muhammedin sallallahu aleyhi ve sellem. Ve şerre’l-umûri muhdesâtuhâVe şerre’l-umûri muhdesâtuhâ ve külle muhdesetin bid’atün ve külle bid’atin dalâletünve külle muhdesetin bid’atün ve külle bid’atin dalâletün ve külle dalâletin ve sâhibehâ fi’n-nâr.ve külle dalâletin ve sâhibehâ fi’n-nâr. Ve bi’s-senedi’l-muttasılı ile’n-nebiyyiVe bi’s-senedi’l-muttasılı ile’n-nebiyyi sallallahu aleyhi ve selleme ennehû kâl:sallallahu aleyhi ve selleme ennehû kâl: İzâ kâne âhiru’z-zamâni harume fîhi

İzâ kâne âhiru’z-zamâni harume fîhi
dühûlü’l-hammâmi alâ zükûri ümmetî bi-mâzirihâ.dühûlü’l-hammâmi alâ zükûri ümmetî bi-mâzirihâ. Kâlû: Yâ rasûlallâhi, lime zâke?Kâlû: Yâ rasûlallâhi, lime zâke? Kâle: Li-ennehüm yedhulûne alâ kavmin ‘urâtin,Kâle: Li-ennehüm yedhulûne alâ kavmin ‘urâtin, ve yedhulü aleyhim ekvâmün ‘urâtün.ve yedhulü aleyhim ekvâmün ‘urâtün. Sadaka rasûlü’llâh.Sadaka rasûlü’llâh. Elâ ve kad leanellâhü’n-nâzıra ve’l-menzûra ileyhi.Elâ ve kad leanellâhü’n-nâzıra ve’l-menzûra ileyhi. Sadaka rasûlü’llâh, fî mâ kâl, ev kemâ kâl.

Sadaka rasûlü’llâh, fî mâ kâl, ev kemâ kâl.
Çok aziz ve muhterem müslüman kardeşlerim.

Çok aziz ve muhterem müslüman kardeşlerim.
Allahu Teâlâ Hazretlerinin selamı, rahmeti,

Allahu Teâlâ Hazretlerinin selamı, rahmeti,
bereketi, lütfu keremibereketi, lütfu keremi şu mübarek günlerde cümlenizin üzerine olsun.şu mübarek günlerde cümlenizin üzerine olsun. Allahu Teâlâ Hazretleri cümlenizi iki cihanda mes'ud bahtiyar eylesin.Allahu Teâlâ Hazretleri cümlenizi iki cihanda mes'ud bahtiyar eylesin. Şurada toplanıp Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem

Şurada toplanıp Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem
Hazretlerinin hadîs-i şerîflerinden bir miktarını müzakere edeceğiz.Hazretlerinin hadîs-i şerîflerinden bir miktarını müzakere edeceğiz. Bu hadîs-i şerîflerin okunmasına başlamadan önce,

Bu hadîs-i şerîflerin okunmasına başlamadan önce,
evvelen ve hasseten Peygamber Efendimiz'in ruhu için,evvelen ve hasseten Peygamber Efendimiz'in ruhu için, sonra ondan bize kadarsonra ondan bize kadar gelmiş geçmiş olan bütün ashâbının, etbâının,gelmiş geçmiş olan bütün ashâbının, etbâının, sâdât-ı meşâyih-i turuk-u aliyyemizin,sâdât-ı meşâyih-i turuk-u aliyyemizin, bütün Allah'ın velî ve yakın kullarının ruhları için,bütün Allah'ın velî ve yakın kullarının ruhları için, bilhassa okuduğumuz eserin müellifi,bilhassa okuduğumuz eserin müellifi, camiî Gümüşhaneli Ahmed Ziyâeddîn Efendi Hocamızın ruhu için,camiî Gümüşhaneli Ahmed Ziyâeddîn Efendi Hocamızın ruhu için, kendi hocamız Mehmed Zâhid-i Bursevî'nin ruhu için,kendi hocamız Mehmed Zâhid-i Bursevî'nin ruhu için, bu kitabın içindeki bilgilerin bize kadarbu kitabın içindeki bilgilerin bize kadar gelmesinde emek sarf etmiş olan bütün ravileringelmesinde emek sarf etmiş olan bütün ravilerin ve âlimlerin ruhları içinve âlimlerin ruhları için ve uzaktan yakından bu hadîs-i şerîfleri dinlemek içinve uzaktan yakından bu hadîs-i şerîfleri dinlemek için şu camide toplanmış, gelmiş, toplanmış bulunan siz kardeşlerimizin deşu camide toplanmış, gelmiş, toplanmış bulunan siz kardeşlerimizin de ahirete intikal etmiş olan bütün sevdiklerinin ve yakınlarının ruhları için.ahirete intikal etmiş olan bütün sevdiklerinin ve yakınlarının ruhları için. Hayatta olan Müslüman kardeşlerimizin de cümlenizin, cümlemizinHayatta olan Müslüman kardeşlerimizin de cümlenizin, cümlemizin Cenâb-ı Mevla'nın rızasına uygun,Cenâb-ı Mevla'nın rızasına uygun, sıhhatli, afiyetli bir ömür sürüpsıhhatli, afiyetli bir ömür sürüp huzuruna sevdiği, razı olduğu kullar olarakhuzuruna sevdiği, razı olduğu kullar olarak varmamıza vesile olsun diyevarmamıza vesile olsun diye buyurun bir Fâtiha okuyalım.buyurun bir Fâtiha okuyalım. Üç İhlâs-ı şerîf.Üç İhlâs-ı şerîf. Sohbetin başında metnini okumuş olduğumuz hadîs-i şerîf

Sohbetin başında metnini okumuş olduğumuz hadîs-i şerîf
ahir zamanda hamama girmek mevzuuyla ilgili.ahir zamanda hamama girmek mevzuuyla ilgili. Biliyorsunuz hadîs-i şerîfler bizim kültürümüzün temelidir.

Biliyorsunuz hadîs-i şerîfler bizim kültürümüzün temelidir.
Yani müslümanların, müslüman bir kâmil insanYani müslümanların, müslüman bir kâmil insan haline gelmesi için gerekli malzemeyi bizhaline gelmesi için gerekli malzemeyi biz terbiyeyi, edebi hadîs-i şerîflerden alırız.terbiyeyi, edebi hadîs-i şerîflerden alırız. Hadîs-i şerîfler Kur'an-ı Kerim'i de bize açıklar.Hadîs-i şerîfler Kur'an-ı Kerim'i de bize açıklar. İslâm'ın nasıl yaşanması gerektiğini de gösterir.İslâm'ın nasıl yaşanması gerektiğini de gösterir. Bizi, dişimizi fırçalamaktan, temizlemekten, tırnağımızıBizi, dişimizi fırçalamaktan, temizlemekten, tırnağımızı kesmeye varıncaya kadar her hususta terbiye eder.kesmeye varıncaya kadar her hususta terbiye eder. Onun için küçük büyük teferruat,Onun için küçük büyük teferruat, çok çeşitli şeyler geçer içindeçok çeşitli şeyler geçer içinde ama hepsinden gıdalanmışızdır.ama hepsinden gıdalanmışızdır. Dedelerimiz böyle bunlardan faydalanmıştır.Dedelerimiz böyle bunlardan faydalanmıştır. Biz de hayatımızda bunları kendimize rehber edinmişizdir.Biz de hayatımızda bunları kendimize rehber edinmişizdir. Hayatımızı bu bilgilerin ışığına göre tanzim ederiz.Hayatımızı bu bilgilerin ışığına göre tanzim ederiz. Biz ayrı bir tip oluruz dünya üzerinde.Biz ayrı bir tip oluruz dünya üzerinde. İşte müslüman insan tipi.İşte müslüman insan tipi. Saygılı, sevgili, temiz, pâk,Saygılı, sevgili, temiz, pâk, içi dışı bir, nurlu, nurani,içi dışı bir, nurlu, nurani, alnı pırıl pırıl, şerefli, haysiyetli insanlar.alnı pırıl pırıl, şerefli, haysiyetli insanlar. Bir tipiz biz.Bir tipiz biz. Bu tipi kim meydana getiriyor, nasıl meydana getiriyor, şekli nedir?Bu tipi kim meydana getiriyor, nasıl meydana getiriyor, şekli nedir? Hadîs-i Şerîf'tir.

Hadîs-i Şerîf'tir.
Çünkü Kuran-ı Kerim anayasa gibidir.Çünkü Kuran-ı Kerim anayasa gibidir. Küçük teferruat, hadîs-i şerîflerde vardır.Küçük teferruat, hadîs-i şerîflerde vardır. Kur'an-ı Kerim'in açıklanması Resûlullah'ın hayatıdır.Kur'an-ı Kerim'in açıklanması Resûlullah'ın hayatıdır. Kur'an-ı Kerim'in en büyük tefsiri, en güzel, en sıhhati tefsiriKur'an-ı Kerim'in en büyük tefsiri, en güzel, en sıhhati tefsiri hangisi acaba hocam 20 cilt mi 30 cilt mi 50 cilt mi?hangisi acaba hocam 20 cilt mi 30 cilt mi 50 cilt mi? Peygamber Efendimiz'in hayatı en güzel tefsir.

Peygamber Efendimiz'in hayatı en güzel tefsir.
Çünkü Kur'an'ı okudu Efendimiz,Çünkü Kur'an'ı okudu Efendimiz, kendisine Kur'an nazil oldu, yaşadı.kendisine Kur'an nazil oldu, yaşadı. O yaşayış tarzı işte.O yaşayış tarzı işte. Öyle olmamız gerekiyor.Öyle olmamız gerekiyor. Onun için Peygamber Efendimiz bizim üsve-i hasenemizdir.Onun için Peygamber Efendimiz bizim üsve-i hasenemizdir. Yani modelimizdir, numune-i imtisalimizdir.Yani modelimizdir, numune-i imtisalimizdir. Biz kendimizi ona bakarak tadil ederiz.Biz kendimizi ona bakarak tadil ederiz. Ben böyle yapıyorum ama Resûlullah böyle yapmış,Ben böyle yapıyorum ama Resûlullah böyle yapmış, o halde böyle yapayım diye her şeyimizi ona göre tanzim ederiz.o halde böyle yapayım diye her şeyimizi ona göre tanzim ederiz. Bu arada da Resûlullah Efendimiz bizeBu arada da Resûlullah Efendimiz bize küçük gibi görünen teferruat hakkında da bilgi verir.küçük gibi görünen teferruat hakkında da bilgi verir. Çok teşekkür ederiz, Allah razı olsun, Allah şefaatinden nail eylesin.Çok teşekkür ederiz, Allah razı olsun, Allah şefaatinden nail eylesin. Yani babalarımız bizi terbiye etmez mi?Yani babalarımız bizi terbiye etmez mi? Evladım sofraya şöyle otur,Evladım sofraya şöyle otur, hadi kalk bakalım, elini yıka, yatağa yatarken şöyle yap demez mi?hadi kalk bakalım, elini yıka, yatağa yatarken şöyle yap demez mi? Babalarımızın da üstünde EfendimizBabalarımızın da üstünde Efendimiz Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem hazretleri,Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem hazretleri, elbette bizi her bakımdan terbiye edecek.elbette bizi her bakımdan terbiye edecek. Ne güzel.Ne güzel. Ya söylemeseydi ne yapacağımızı şaşırırdık, bilemezdik.Ya söylemeseydi ne yapacağımızı şaşırırdık, bilemezdik. Buyuruyor ki Peygamber Efendimiz;

Buyuruyor ki Peygamber Efendimiz;
İzâ kâne âhiru’z-zamâni ( sallallahu aleyhi ve sellem).

İzâ kâne âhiru’z-zamâni ( sallallahu aleyhi ve sellem).
Ahir zaman olduğu zaman.Ahir zaman olduğu zaman. Yani bu dünyanın da bir ömrü var.Yani bu dünyanın da bir ömrü var. Bu dünya da bir gün bitecek.Bu dünya da bir gün bitecek. Şu dağlar hallaç pamuğu gibi atılacak.Şu dağlar hallaç pamuğu gibi atılacak. Denizler yarılacak, her şey havalara savrulacak,Denizler yarılacak, her şey havalara savrulacak, heba-i mensura olacak, kıyamet kopacak,heba-i mensura olacak, kıyamet kopacak, bu dünyanın da varlığı bitecek.bu dünyanın da varlığı bitecek. Olacak bu.Olacak bu. Ayetlerde, hadîslerde bildiriliyor.Ayetlerde, hadîslerde bildiriliyor. Buna yakın zamana doğru,Buna yakın zamana doğru, yani Peygamber Efendimiz'in yaşadığı devir, devri saadet.yani Peygamber Efendimiz'in yaşadığı devir, devri saadet. Ondan sonra dünyanın sonuna yaklaştığımız zaman,Ondan sonra dünyanın sonuna yaklaştığımız zaman, ahiri zaman deniliyor.ahiri zaman deniliyor. Zamanın ahiri, son tarafları.Zamanın ahiri, son tarafları. Dünyanın bitmesine, bozulmasına,Dünyanın bitmesine, bozulmasına, yıkılmasına, helâkine yakın zaman.yıkılmasına, helâkine yakın zaman. O zaman ne olacak?

O zaman ne olacak?
Değişiklikler olacak.

Değişiklikler olacak.
İnsanlar Peygamber Efendimiz'in o saadet,İnsanlar Peygamber Efendimiz'in o saadet, selamet asrındaki gibi olmayacaklar ki,selamet asrındaki gibi olmayacaklar ki, ışık kaynağından uzaklaşmışlar,ışık kaynağından uzaklaşmışlar, kâfirler de üstlerine çullanmış,kâfirler de üstlerine çullanmış, çeşitli şekillerde yenmişler,çeşitli şekillerde yenmişler, kültür bakımından da bastırıp duruyorlar.kültür bakımından da bastırıp duruyorlar. Hayır, İslâm'ı bırak, benim kültürümü al,Hayır, İslâm'ı bırak, benim kültürümü al, benim istediğim gibi yaşa, benim istediğim gibi selamlaş,benim istediğim gibi yaşa, benim istediğim gibi selamlaş, benim istediğim gibi yemek ye,benim istediğim gibi yemek ye, otur, kalk, konuş, düşün, taşın.otur, kalk, konuş, düşün, taşın. Yani istiyor ki biz illa ona benzeyelim.Yani istiyor ki biz illa ona benzeyelim. Ve biz de benzemişiz.Ve biz de benzemişiz. Çocuklarımız blue jean pantolon giyer,Çocuklarımız blue jean pantolon giyer, tıraşımız onlara benzer,tıraşımız onlara benzer, selam verişimiz öyledir, el sıkışımız öyledir.selam verişimiz öyledir, el sıkışımız öyledir. Yani çok mesafede almışlardır entegrasyon dedikleri şeyde.Yani çok mesafede almışlardır entegrasyon dedikleri şeyde. Yani bizi kendilerine benzetme meselesi onların bir problemiydi.Yani bizi kendilerine benzetme meselesi onların bir problemiydi. 19. yüzyılın sonunda, 20. yüzyılın başında diyorlardı ki,19. yüzyılın sonunda, 20. yüzyılın başında diyorlardı ki, bu müslüman tipini yeryüzünden silelim,bu müslüman tipini yeryüzünden silelim, bize mahsus tipler meydana getirelim.bize mahsus tipler meydana getirelim. Bize benzeyen, bizim mukallidimiz,Bize benzeyen, bizim mukallidimiz, bizi taklit eden, bizimle arasında fark olmayan tipler meydana getirelim.bizi taklit eden, bizimle arasında fark olmayan tipler meydana getirelim. Başardılar.Başardılar. Gezin bakalım şöyle biraz büyük şehirlerinGezin bakalım şöyle biraz büyük şehirlerin biraz böyle İslâm'dan habersiz taraflarında,biraz böyle İslâm'dan habersiz taraflarında, muhafazakâr olmayan semtlerinde bir gezin görün bakalım.muhafazakâr olmayan semtlerinde bir gezin görün bakalım. Avrupa'da mısınız?

Avrupa'da mısınız?
Paris'te misiniz?Paris'te misiniz? Berlin'de misiniz?Berlin'de misiniz? Roma'da mısınız?Roma'da mısınız? İstanbul'da mısınız?İstanbul'da mısınız? Kadıköy'de misiniz?Kadıköy'de misiniz? Moda'da mısınız?Moda'da mısınız? Bakalım anlayabilecek misiniz?Bakalım anlayabilecek misiniz? Hiç farkı yoktur giyim kuşam kadın, erkek kız tavır itibariyle.Hiç farkı yoktur giyim kuşam kadın, erkek kız tavır itibariyle. Ama Anadolu'nun bir muhafazakâr kasabasına,Ama Anadolu'nun bir muhafazakâr kasabasına, köyüne, kentine giderseniz orada bilirsiniz tamam,köyüne, kentine giderseniz orada bilirsiniz tamam, burası Müslüman bir yer, bak.burası Müslüman bir yer, bak. Nereden belli?Nereden belli? İşte hanımlar, işte erkekler, işte delikanlılar, işte evler, hepsi farklıdır.

İşte hanımlar, işte erkekler, işte delikanlılar, işte evler, hepsi farklıdır.
Evimizin kafeslidir, perdelidir,Evimizin kafeslidir, perdelidir, bahçelidir, hanımlar örtülüdür,bahçelidir, hanımlar örtülüdür, erkekler edeplidir, karşısından geçene bakmaz.erkekler edeplidir, karşısından geçene bakmaz. Şimdi kadın bakıyor dik dik böyle insana, geçiyorsun yanından,Şimdi kadın bakıyor dik dik böyle insana, geçiyorsun yanından, o dik dik bakıyor, ya eskiden utanırdı.o dik dik bakıyor, ya eskiden utanırdı. Erkek şöyle yüzüne doğru baktığı zaman o başını eğer, utanırdı.Erkek şöyle yüzüne doğru baktığı zaman o başını eğer, utanırdı. Şimdi sen utanıyorsun, başını önüne eğiyorsun,Şimdi sen utanıyorsun, başını önüne eğiyorsun, geçiyorsun, o bakıyor.geçiyorsun, o bakıyor. Değişti, neye göre değişti?Değişti, neye göre değişti? Maalesef bizi savaş meydanlarında yenenler,

Maalesef bizi savaş meydanlarında yenenler,
kültür meydanında da yenmek için uğraştılar ve bizi bu noktaya getirdiler.kültür meydanında da yenmek için uğraştılar ve bizi bu noktaya getirdiler. İstiklal Harbi'ni kazandık daha belli değil.İstiklal Harbi'ni kazandık daha belli değil. Dur bakalım kazandın mı, kazanmadın mı?Dur bakalım kazandın mı, kazanmadın mı? Daha savaş devam ediyor, belli değil.Daha savaş devam ediyor, belli değil. Bakalım istiklal harbini kazanmış mısın?Bakalım istiklal harbini kazanmış mısın? Hür müsün bakalım?Hür müsün bakalım? Hürriyet nedir?Hürriyet nedir? Allah'tan başka hiç kimseye kul olmamak.Allah'tan başka hiç kimseye kul olmamak. Yaşayabiliyor musun bakalımYaşayabiliyor musun bakalım Allahu Teâlâ Hazretleri'nin istediği tarzda?Allahu Teâlâ Hazretleri'nin istediği tarzda? Nefse köle olmadan, şeytana köle olmadan,

Nefse köle olmadan, şeytana köle olmadan,
batının mukallidi olmadan,batının mukallidi olmadan, doğunun mukallidi, şimalin, cenubun mukallidi olmadandoğunun mukallidi, şimalin, cenubun mukallidi olmadan İslâmca yaşayabiliyor musun?İslâmca yaşayabiliyor musun? Bakalım görelim.Bakalım görelim. Savaş devam ediyor.Savaş devam ediyor. Adam seni kendisine benzetmek istiyor.Adam seni kendisine benzetmek istiyor. Benzetmiş mi? Benzetmiş.Benzetmiş mi? Benzetmiş. Aslında benzetmiş, tam benzemiş.Aslında benzetmiş, tam benzemiş. Bizi alıp Paris'e koysalar bizimBizi alıp Paris'e koysalar bizim yabancı olduğumuzu nereden anlayacak adam?yabancı olduğumuzu nereden anlayacak adam? Hiç anlayamaz.Hiç anlayamaz. İzâ kâne âhiru’z-zamâni.

İzâ kâne âhiru’z-zamâni.
Dünyanın sonu yaklaştığı zaman diyor Efendimiz.Dünyanın sonu yaklaştığı zaman diyor Efendimiz. Harume fîhi dühûlü’l-hammâm.Harume fîhi dühûlü’l-hammâm. Hamama girmek haram olacak, yasak olacak.Hamama girmek haram olacak, yasak olacak. Yasak olsun yani girmesin demek istiyor Efendimiz.Yasak olsun yani girmesin demek istiyor Efendimiz. Kim?Kim? Alâ zükûri ümmetî.Alâ zükûri ümmetî. Bu haram oluş benim ümmetimin erkeklerine deBu haram oluş benim ümmetimin erkeklerine de şâmil olacak.şâmil olacak. Yani benim ümmetimin erkekleri deYani benim ümmetimin erkekleri de hamamlara girmesinler o zaman demek istiyor Efendimiz.hamamlara girmesinler o zaman demek istiyor Efendimiz. Haram olacak.Haram olacak. Neden öyle?Neden öyle? Evvelce değil de sonradan niye böyle oluyor?Evvelce değil de sonradan niye böyle oluyor? Devamında anlayacaksınız.Devamında anlayacaksınız. Bi mâzirihâ.

Bi mâzirihâ.
İzarları olduğu halde,İzarları olduğu halde, peştemalları olduğu halde hamama girmek yasak olacak ümmetime.peştemalları olduğu halde hamama girmek yasak olacak ümmetime. Ümmetimin erkeklerine peştemalle bileÜmmetimin erkeklerine peştemalle bile hamama girmek yasak olacak diyor Efendimiz.hamama girmek yasak olacak diyor Efendimiz. Allah Allah.Allah Allah. Kâlû: Yâ rasûlallâhi, lime zâke?Kâlû: Yâ rasûlallâhi, lime zâke? Niçin öyle?Niçin öyle? Hazır peştemali sarmış.Hazır peştemali sarmış. Avret mahallerini örtmüş, görünmüyor.Avret mahallerini örtmüş, görünmüyor. Neden öyle?Neden öyle? Buyuruyor ki Efendimiz;Buyuruyor ki Efendimiz; Kâle: Liennehüm yedhulûne alâ kavmin urâtin.

Kâle: Liennehüm yedhulûne alâ kavmin urâtin.
Çünkü girdikleri yerde adamlar çıplak olacak.Çünkü girdikleri yerde adamlar çıplak olacak. Çıplak insanların yanına girecekler.Çıplak insanların yanına girecekler. Evet sen peştemalcisin ama ötekisiEvet sen peştemalcisin ama ötekisi savurmuş atmış peştemali.savurmuş atmış peştemali. Sen mübarek cuma günü gireyim şuradan bir abdest alayım tertemiz bak,Sen mübarek cuma günü gireyim şuradan bir abdest alayım tertemiz bak, gıcır gıcır, burcu burcu, koka kokagıcır gıcır, burcu burcu, koka koka camiye tertemiz geleyim güzel kokular sürünerek diye girmişsin hamamacamiye tertemiz geleyim güzel kokular sürünerek diye girmişsin hamama ama içeride adam peştemal falan sıyırmış atmış mesela.ama içeride adam peştemal falan sıyırmış atmış mesela. Bir, sebep bu.Bir, sebep bu. İkincisi.İkincisi. Ve yedhulü aleyhim ekvâmün urâtün.Ve yedhulü aleyhim ekvâmün urâtün. Veyahut kendisi önce girdi.Veyahut kendisi önce girdi. İçeride kimse yoktu veyahut içeridekiler kapalıydı amaİçeride kimse yoktu veyahut içeridekiler kapalıydı ama dışarıdan gelen çıplak insanlar, onun üzerine gelir.dışarıdan gelen çıplak insanlar, onun üzerine gelir. Onun için yasak.Onun için yasak. Ve diyor ki Peygamber Efendimiz;Ve diyor ki Peygamber Efendimiz; Elâ, gözünüzü açın, dikkat edin!

Elâ, gözünüzü açın, dikkat edin!
Ve kad leanellâhü’n-nâzıra ve’l-menzûra ileyhi.Ve kad leanellâhü’n-nâzıra ve’l-menzûra ileyhi. Bilin ki Allahu Teâlâ Hazretleri bakana da,Bilin ki Allahu Teâlâ Hazretleri bakana da, kendisine bakılana da lanet etmiştir.kendisine bakılana da lanet etmiştir. Bakana da, bakılana da lanet etmiştir.Bakana da, bakılana da lanet etmiştir. Biliyorsunuz Arabistan'da çok su yoktur.Biliyorsunuz Arabistan'da çok su yoktur. Hamam pek Arabistan'da görülen bir şey değil.Hamam pek Arabistan'da görülen bir şey değil. Peygamber Efendimiz bir hadîs-i şerîfinde buyurmuş ki;Peygamber Efendimiz bir hadîs-i şerîfinde buyurmuş ki; Ey benim ümmetim.Ey benim ümmetim. "Setüftehu erdu’l-e’âcimi.""Setüftehu erdu’l-e’âcimi." Yabancıların arazileri fetholunacak sizin tarafınızda.

Yabancıların arazileri fetholunacak sizin tarafınızda.
Ne zaman söylüyor bunu Efendimiz?Ne zaman söylüyor bunu Efendimiz? Medine'deyken, Mekke'deyken, dahaMedine'deyken, Mekke'deyken, daha müslümanlar bir avuç iken, bak nasıl söylüyor?müslümanlar bir avuç iken, bak nasıl söylüyor? Hak Peygamber olduğu için gerçekleri nasıl söylüyor?Hak Peygamber olduğu için gerçekleri nasıl söylüyor? Size yabancıların toprakları açılacak,Size yabancıların toprakları açılacak, feth edeceksiniz oraları.feth edeceksiniz oraları. Oraları sizin olacak.Oraları sizin olacak. Bizans'ın, Acemistan'ın,Bizans'ın, Acemistan'ın, Kıltiler'in, Mısırlıların, Tunusluların neyseKıltiler'in, Mısırlıların, Tunusluların neyse arazilerini alacaksınız.arazilerini alacaksınız. Vesetecidune fîhâ büyüten yukâlül hammâmâti.

Vesetecidune fîhâ büyüten yukâlül hammâmâti.
Orada bazı binalar, evler göreceksiniz kiOrada bazı binalar, evler göreceksiniz ki onlara onlar hammam derler.onlara onlar hammam derler. Hammam sözü hamim sözünden geliyor, sıcak sulu yer demek.Hammam sözü hamim sözünden geliyor, sıcak sulu yer demek. Hammam dedikleri yerler göreceksiniz.Hammam dedikleri yerler göreceksiniz. Fe lâ yedhulhâ illâ bil-izâri.Fe lâ yedhulhâ illâ bil-izâri. Sakın oraya sizden birinizSakın oraya sizden biriniz peştemalsiz girmesin diyor Efendimiz.peştemalsiz girmesin diyor Efendimiz. "Vemne’u’n-nisâe en yedhulehâ illâ

"Vemne’u’n-nisâe en yedhulehâ illâ
merîdaten ev nüfasâe."merîdaten ev nüfasâe." Kadınları da oralara pek göndermeyiniz, sokmayınız.

Kadınları da oralara pek göndermeyiniz, sokmayınız.
Hastaysa, ağrısı, sızısı varsa veyahutHastaysa, ağrısı, sızısı varsa veyahut yıkanması gerekiyorsa o zaman gitsin diyor.yıkanması gerekiyorsa o zaman gitsin diyor. Şimdi bu usule uygun olarakŞimdi bu usule uygun olarak hakikaten hamamlarda peştemaller,hakikaten hamamlarda peştemaller, çifte çifte peştemaller kullanarakçifte çifte peştemaller kullanarak ecdadımız, mesela Bursa hamamlarında biliyoruz,ecdadımız, mesela Bursa hamamlarında biliyoruz, başka hamamlarda biliyoruz, güzelcebaşka hamamlarda biliyoruz, güzelce bu işe riayet etmişlerdir.bu işe riayet etmişlerdir. Ama bir zaman gelecek ki,Ama bir zaman gelecek ki, açılacak saçılacaklar, her tarafları meydana çıkacak.açılacak saçılacaklar, her tarafları meydana çıkacak. Ecdat ne yapmıştır?

Ecdat ne yapmıştır?
Mayo giymiyor biliyorsunuz.Mayo giymiyor biliyorsunuz. Peştemal sarıyor.Peştemal sarıyor. Yani göbeğinden dizine kadar olan kısmı örtüyor ecdat.Yani göbeğinden dizine kadar olan kısmı örtüyor ecdat. Yıkanırken bile oralarını örtüyor.Yıkanırken bile oralarını örtüyor. Şimdi de riayet ediliyor birçok hamamlarda.Şimdi de riayet ediliyor birçok hamamlarda. Ben çoktandır gitmedim ama hani riayet ediliyor idi.Ben çoktandır gitmedim ama hani riayet ediliyor idi. Tek tük ancak yıkanırken, sabunlanırkenTek tük ancak yıkanırken, sabunlanırken kendisini kollamayan insanlar çıkar fakatkendisini kollamayan insanlar çıkar fakat gene de biz şey deriz,gene de biz şey deriz, yani öyle bir açık bir kimse olsayani öyle bir açık bir kimse olsa ne yapıyorsun der yani bizim ahalimiz.ne yapıyorsun der yani bizim ahalimiz. Öyle çıplak gezdirmez.Öyle çıplak gezdirmez. Demek ki çıplak bir yere girmek doğru değilmiş,Demek ki çıplak bir yere girmek doğru değilmiş, çıplakların bir yere girdiği bir yerde bulunmak doğru değilmiş.çıplakların bir yere girdiği bir yerde bulunmak doğru değilmiş. Bu hadîs-i şerîften o anlaşılıyor.Bu hadîs-i şerîften o anlaşılıyor. Bu tarihi bir bilgiBu tarihi bir bilgi Peygamber Efendimiz'in bildiği,Peygamber Efendimiz'in bildiği, istikbale ait söylediği bir şey.istikbale ait söylediği bir şey. Tamam, ben hamamlara gitmiyorum, evimde banyo var.Tamam, ben hamamlara gitmiyorum, evimde banyo var. Peki, plajlara ne haber?

Peki, plajlara ne haber?
Söyle bakalım, hamama gitmiyorsun, plaja gidiyor musun, gitmiyor musun?Söyle bakalım, hamama gitmiyorsun, plaja gidiyor musun, gitmiyor musun? Bir de onu söyle bakalım.Bir de onu söyle bakalım. Plaj dememiş hadîs-i şerîfte.Plaj dememiş hadîs-i şerîfte. Arapçada plaj sözü yok.Arapçada plaj sözü yok. Hadîs-i şerîfte de geçmiyor.Hadîs-i şerîfte de geçmiyor. Şimdi, acaba plaja gitmek nasıl?Şimdi, acaba plaja gitmek nasıl? Aklın varsa işte buraya bak, buradan çıkar.Aklın varsa işte buraya bak, buradan çıkar. Plaja kimler girer, nasıl girer, nasıl çıkar, ne olur?Plaja kimler girer, nasıl girer, nasıl çıkar, ne olur? Oraya giden insanın aklı ne olur, kafası ne olur,Oraya giden insanın aklı ne olur, kafası ne olur, gönlü ne olur?gönlü ne olur? İş nereye varır, oradan kıyas et.

İş nereye varır, oradan kıyas et.
Ve bugün mesela şu anda sizVe bugün mesela şu anda siz Ramazan'da caminin içindesiniz Elhamdülillah.Ramazan'da caminin içindesiniz Elhamdülillah. Birçok müslüman evladı var ki,Birçok müslüman evladı var ki, şu anda belki oruçta tutmadan plajlarda.şu anda belki oruçta tutmadan plajlarda. Hele hele bir Akdeniz'e gidin,Hele hele bir Akdeniz'e gidin, bir Ege'ye gidin, bir İzmir'e varın bakalım.bir Ege'ye gidin, bir İzmir'e varın bakalım. Bir oralara, deniz kenarlarına bir gidin bakalım nasıl.Bir oralara, deniz kenarlarına bir gidin bakalım nasıl. Ne günahlar işleniyor.Ne günahlar işleniyor. Ne günahlar.Ne günahlar. Bak Allahu Teâlâ Hazretleri bakana da,Bak Allahu Teâlâ Hazretleri bakana da, kendisine bakılana da lanet eder buyuruyor.kendisine bakılana da lanet eder buyuruyor. Onun için hayır görmez insan.Onun için hayır görmez insan. Yani oraya gider,Yani oraya gider, gelir bakar ki kendisinden bir şeyler kaybolmuş.gelir bakar ki kendisinden bir şeyler kaybolmuş. Bakar ruhen hastalanmış, bakar bazı sıkıntılara uğramış.Bakar ruhen hastalanmış, bakar bazı sıkıntılara uğramış. Kendisi girmese bile orada şey yapınca,Kendisi girmese bile orada şey yapınca, o kötülükleri görünce insanın gönlü kararır.o kötülükleri görünce insanın gönlü kararır. Gönül karardığında hayır gelmez.Gönül karardığında hayır gelmez. Demek ki biz edepli bir topluluğuz biz.Demek ki biz edepli bir topluluğuz biz. Bizim yapımız böyle.Bizim yapımız böyle. Biz çıplağa bakmayız, çıplakta gezmeyiz.Biz çıplağa bakmayız, çıplakta gezmeyiz. Avrupalılar Amerikalılar, bilmem neler, yamyamlar,Avrupalılar Amerikalılar, bilmem neler, yamyamlar, onlar açık gezermiş, şey yaparmış onları bilmeyiz ama bizonlar açık gezermiş, şey yaparmış onları bilmeyiz ama biz ayrı kültürün sahibi müslümanlar, biz örtünürüz.ayrı kültürün sahibi müslümanlar, biz örtünürüz. Örtünmek bizim ziynetimizdir.Örtünmek bizim ziynetimizdir. Örtülü olarak gezeriz, açılıp saçılmayız.Örtülü olarak gezeriz, açılıp saçılmayız. Birisi gelmiş, kardeşini kenara çekmiş,Birisi gelmiş, kardeşini kenara çekmiş, ya bırak şu utanmayı falan diyeya bırak şu utanmayı falan diye ona biraz akıl öğretmeye kalkıyormuş.ona biraz akıl öğretmeye kalkıyormuş. Peygamber Efendimiz diyor ki, bırak onu.Peygamber Efendimiz diyor ki, bırak onu. Bırak onu.Bırak onu. El hayâ-u minel iman.

El hayâ-u minel iman.
Utanmak imandandır diyor.Utanmak imandandır diyor. Anlaşılan berikisi, bu kadar da utangaç olma,Anlaşılan berikisi, bu kadar da utangaç olma, biraz şey yap filan diye nasihat ediyordur anlaşılan şeye.biraz şey yap filan diye nasihat ediyordur anlaşılan şeye. Bırak onu diyor Peygamber Efendimiz.Bırak onu diyor Peygamber Efendimiz. Utanmak imandandır.Utanmak imandandır. İnsan utanacak, hayâ sahibi olacak, utanma sahibi olacak,İnsan utanacak, hayâ sahibi olacak, utanma sahibi olacak, temiz pak olacak, iffetli olacak.temiz pak olacak, iffetli olacak. Bizim eski topluluğumuz öyleydi.Bizim eski topluluğumuz öyleydi. Tertemizdi bizim topluluğumuz.Tertemizdi bizim topluluğumuz. Elhamdülillah.Elhamdülillah. İnşallah gene öyle yerlerde vardır.İnşallah gene öyle yerlerde vardır. Bundan sonra da inşallah o güzel hasletleri muhafaza ederiz.Bundan sonra da inşallah o güzel hasletleri muhafaza ederiz. Biz öyle yırtık olmayız.Biz öyle yırtık olmayız. Biz öyle çıplak olmayız.Biz öyle çıplak olmayız. Biz öyle açık olmayız.Biz öyle açık olmayız. Bizim tipimiz, bizim anlayışımız, bizim zevkimiz böyle.Bizim tipimiz, bizim anlayışımız, bizim zevkimiz böyle. O gavur çıplak kampı kuruyor.O gavur çıplak kampı kuruyor. Hatta bizim memlekette de kiraladıkları yerler varmış.Hatta bizim memlekette de kiraladıkları yerler varmış. Bilmiyorum duydunuz mu?Bilmiyorum duydunuz mu? Ege'de bilmem nerede arazi kiralamışlar.

Ege'de bilmem nerede arazi kiralamışlar.
İçeriye çıplak girmek şart.İçeriye çıplak girmek şart. Hanım çoluk çocuğunu alıyor,Hanım çoluk çocuğunu alıyor, bey çoluk çocuğunu alıyor, hiç üzerlerinde bir şey olmadan girip çıkıyorlarmış.bey çoluk çocuğunu alıyor, hiç üzerlerinde bir şey olmadan girip çıkıyorlarmış. Yani elbiseyle girmek yasakmış, çıplaklar kampı diye.Yani elbiseyle girmek yasakmış, çıplaklar kampı diye. Şu hale bak, ne hale gelmiş insanlık.Şu hale bak, ne hale gelmiş insanlık. Ne hale gelmiş insanlık, ne derecelere düşmüş.Ne hale gelmiş insanlık, ne derecelere düşmüş. Bir arkadaşımız, profesör arkadaşımız İsveç'e gitti, geldi.Bir arkadaşımız, profesör arkadaşımız İsveç'e gitti, geldi. Gözleri fal taşı gibi açılmış döndü.Gözleri fal taşı gibi açılmış döndü. Eyvah dedi, İsveç'teki anlayış, ahlâkEyvah dedi, İsveç'teki anlayış, ahlâk bizim memlekete gelirse bittik dedi.bizim memlekete gelirse bittik dedi. Mahvolduk dedi.Mahvolduk dedi. Yani orada öyle sahneler görmüş ki,Yani orada öyle sahneler görmüş ki, orada biraz kuzey kutbuna yakın ya İsveç,orada biraz kuzey kutbuna yakın ya İsveç, biraz güneş gördüler mi çırılçıplak sere serpe seriliyorlarmış şeylere,biraz güneş gördüler mi çırılçıplak sere serpe seriliyorlarmış şeylere, yollara, kenarlara yani neyse deniz kenarlarına vesaireye.yollara, kenarlara yani neyse deniz kenarlarına vesaireye. Güneşleneceğiz falan diye parklara.Güneşleneceğiz falan diye parklara. O ahlâk memlekete geldi mi bittik diyor.O ahlâk memlekete geldi mi bittik diyor. Korkmuş yani oraya bir gitmiş.Korkmuş yani oraya bir gitmiş. Korku ile döndü geriye.Korku ile döndü geriye. Onun için İslâm'a bağlılığınızı sımsıkı şey yapın.

Onun için İslâm'a bağlılığınızı sımsıkı şey yapın.
Yani bu bir küçük hadîs-i şerîf,Yani bu bir küçük hadîs-i şerîf, bir küçük meseleyi anlatıyor demeyin.bir küçük meseleyi anlatıyor demeyin. İslâm mühim olan bir bütündür.İslâm mühim olan bir bütündür. Sımsıkı tutup İslâm'a bağlı olun.Sımsıkı tutup İslâm'a bağlı olun. Örfünüzle, âdetinizle, anlayışınızla, yemenizle, içmenizle.Örfünüzle, âdetinizle, anlayışınızla, yemenizle, içmenizle. İslâm ne diyorsa öyle yapın.İslâm ne diyorsa öyle yapın. Taklitçi olmayın ya.Taklitçi olmayın ya. Maymun derler insana.Maymun derler insana. Ne diye taklit edeceksin?Ne diye taklit edeceksin? Sen bütün dünyanın alkışladığı

Sen bütün dünyanın alkışladığı
ve aklı olanların dave aklı olanların da aklı dolayısıyla gelip iltihak ettiği bir güzel inanca sahipsin.aklı dolayısıyla gelip iltihak ettiği bir güzel inanca sahipsin. Hayâ ne güzel şey, örtünme ne güzel şey,Hayâ ne güzel şey, örtünme ne güzel şey, edep ne güzel şey, saygı, merhamet ne güzel şey.edep ne güzel şey, saygı, merhamet ne güzel şey. Sen onu bırakma.Sen onu bırakma. Bakma sen o Avrupa'ya. Avrupa hasta.Bakma sen o Avrupa'ya. Avrupa hasta. Avrupa şu anda hasta.Avrupa şu anda hasta. Adam gelip bizim memlekette çare soruyor.Adam gelip bizim memlekette çare soruyor. İsveç'in emniyet genel müdürü gelmiş,İsveç'in emniyet genel müdürü gelmiş, bizimkilerle temasa.bizimkilerle temasa. Gazeteler yazdı seneler önce, senesini unuttum.Gazeteler yazdı seneler önce, senesini unuttum. Diyor ki, sosyal güvenliği sağlamışız halkımıza.Diyor ki, sosyal güvenliği sağlamışız halkımıza. İşsiz kalsa para gelir.İşsiz kalsa para gelir. Hasta olsa hastanede tedavi olur.Hasta olsa hastanede tedavi olur. Hiç aç açık kalmaz.Hiç aç açık kalmaz. Her ihtiyacını karşılamışız insanlarımıza.Her ihtiyacını karşılamışız insanlarımıza. Cemiyetin her şeyinin intizama sokmuşuz.Cemiyetin her şeyinin intizama sokmuşuz. Fakat diyor, dünyada intiharda birinciyiz diyor.Fakat diyor, dünyada intiharda birinciyiz diyor. İsveç.İsveç. İntihar ediyor adam.İntihar ediyor adam. Peki, her türlü rahatın, konforun var, niye intihar edersin be adam?

Peki, her türlü rahatın, konforun var, niye intihar edersin be adam?
Karnın tok, sırtın pek, niye intihar ediyorsun?Karnın tok, sırtın pek, niye intihar ediyorsun? Ruhu aç.Ruhu aç. Ruhu aç, ruhu doymuyor.Ruhu aç, ruhu doymuyor. Ruhu hasta, ruhu tedavi edilmiyor.Ruhu hasta, ruhu tedavi edilmiyor. O bakımdan intihar da birinci.O bakımdan intihar da birinci. Sonra cinsi suçlarda birinciyiz demiş.Sonra cinsi suçlarda birinciyiz demiş. Veyahut ikinciyiz demiş.Veyahut ikinciyiz demiş. Unuttum rakamını yani.Unuttum rakamını yani. Hani cinayet işliyor adam,Hani cinayet işliyor adam, suç işliyor, bilmem şey yapıyor, onlar da birinciyiz.suç işliyor, bilmem şey yapıyor, onlar da birinciyiz. Şunda birinciyiz, bunda birinciyiz, ahlâksızlıkta birinciyiz,Şunda birinciyiz, bunda birinciyiz, ahlâksızlıkta birinciyiz, edepsizlikte birinciyiz, ikinciyiz veya.edepsizlikte birinciyiz, ikinciyiz veya. Bunların çaresini aramaya geldim.Bunların çaresini aramaya geldim. Sizi inceledik, sizin cemiyetinizde bunlar az diyor adam, İsveçli.Sizi inceledik, sizin cemiyetinizde bunlar az diyor adam, İsveçli. Sizin cemiyetinizde bunlar az.Sizin cemiyetinizde bunlar az. Neden sizde az oluyor da bizde çok oluyor?Neden sizde az oluyor da bizde çok oluyor? Onu anlamak için buraya tetkike geldim,Onu anlamak için buraya tetkike geldim, sizden nasihat öğrenmeye geldim diyor.sizden nasihat öğrenmeye geldim diyor. İsveçli, neden?İsveçli, neden? Bunun bir tek cevabı var, kısa bir cevabı var.

Bunun bir tek cevabı var, kısa bir cevabı var.
Biz müslümanız, o dinsiz, o kâfir, o gavur, biz imanlıyız.Biz müslümanız, o dinsiz, o kâfir, o gavur, biz imanlıyız. Biz Allah'a inanıyoruz, bizi Resûlullah terbiye etmiş.Biz Allah'a inanıyoruz, bizi Resûlullah terbiye etmiş. Resûlullah'ı da Allahu Teâlâ terbiye etmiş,Resûlullah'ı da Allahu Teâlâ terbiye etmiş, insan tabiatına uygun bir terbiye sistemimiz var bizim.insan tabiatına uygun bir terbiye sistemimiz var bizim. Her şeyimiz güzel, ruhen sıhhatteyiz.Her şeyimiz güzel, ruhen sıhhatteyiz. Bizde intihar günahtır.Bizde intihar günahtır. Her şeyimiz güzeldir.Her şeyimiz güzeldir. Her şeyimiz daha da güzeldi.Her şeyimiz daha da güzeldi. Kaçırıyoruz yavaş yavaş.Kaçırıyoruz yavaş yavaş. Kaçırmayalım diye ikaz ediyorum.Kaçırmayalım diye ikaz ediyorum. Evet.

Evet.
İkinci hadîs-i şerîf.İkinci hadîs-i şerîf. İzâ kâne’s-nâni yetenâciyâni fe-lâ tedhül beynehümâ.

İzâ kâne’s-nâni yetenâciyâni fe-lâ tedhül beynehümâ.
Bu hadîs-i şerîfte yine bize âdâb-ı muaşeretBu hadîs-i şerîfte yine bize âdâb-ı muaşeret hakkında bir bilgi veriyor.hakkında bir bilgi veriyor. Peygamber Efendimiz buyuruyor ki;Peygamber Efendimiz buyuruyor ki; İki kişi fısıldaşırken gidip aralarına sokulma, girme.İki kişi fısıldaşırken gidip aralarına sokulma, girme. Bak ne kadar saygılı, ne kadar güzel.Bak ne kadar saygılı, ne kadar güzel. Hani 1400 yıl önceydi çöldü hani, çöl kanunlarıydı.Hani 1400 yıl önceydi çöldü hani, çöl kanunlarıydı. Bak ne kadar güzel edep, terbiye.Bak ne kadar güzel edep, terbiye. Buna benzer nice terbiye kaideleri var İslâm'da.Buna benzer nice terbiye kaideleri var İslâm'da. İki kişi konuşurken,İki kişi konuşurken, sessiz sessiz konuşurken gidip aralarına girme, neden?sessiz sessiz konuşurken gidip aralarına girme, neden? Rahatsız edersin onları.

Rahatsız edersin onları.
Bir şey, gizli bir şey konuşuyorlardı,Bir şey, gizli bir şey konuşuyorlardı, sen gelince kesmek zorunda kalırlar, senden utanırlar,sen gelince kesmek zorunda kalırlar, senden utanırlar, sıkılırlar veya sana duyurmak istemezler.sıkılırlar veya sana duyurmak istemezler. Sen yapma.Sen yapma. Bak İslâm ne kadar karşı tarafa saygılı.Bak İslâm ne kadar karşı tarafa saygılı. Hiç üzmek istemiyor kimseyi, kırmak istemiyor,Hiç üzmek istemiyor kimseyi, kırmak istemiyor, ezalandırmak istemiyor.ezalandırmak istemiyor. Hatta hadîs-i şerif'te geçer ki,Hatta hadîs-i şerif'te geçer ki, bir toplulukta iki kişi fısıldaşmasın.bir toplulukta iki kişi fısıldaşmasın. Neden? Ötekiler alınırlar.Neden? Ötekiler alınırlar. Bunlar bizden ayrı ne fısıldaşıyorlar?Bunlar bizden ayrı ne fısıldaşıyorlar? Acaba aleyhime mi konuşuyor?Acaba aleyhime mi konuşuyor? Bizden saklı neleri var?Bizden saklı neleri var? Yani ben onun yakını değil miyim?

Yani ben onun yakını değil miyim?
Onunla konuşuyor da niye benden saklıyor diye kırgınlık olur.Onunla konuşuyor da niye benden saklıyor diye kırgınlık olur. İki kişi fısıldaşmasın diyor.İki kişi fısıldaşmasın diyor. Bir de bunun içine şey de dahilBir de bunun içine şey de dahil yabancı bir dille de konuşmasın.yabancı bir dille de konuşmasın. 8-10 kişilik bir kalabalık var, sen İngilizce8-10 kişilik bir kalabalık var, sen İngilizce come here bilmem ne falan söylüyorsuncome here bilmem ne falan söylüyorsun fıs fıs fıs fıs ötekisi anlamayacak gibi,fıs fıs fıs fıs ötekisi anlamayacak gibi, fıs fıs gibi oluyor yani başka bir dille konuşuyorsun.fıs fıs gibi oluyor yani başka bir dille konuşuyorsun. Çerkezce veya Lazca veya neyse İngilizce,Çerkezce veya Lazca veya neyse İngilizce, Fransızca, Almanca neyse yaniFransızca, Almanca neyse yani bildiğin bir dille konuşuyorsun.bildiğin bir dille konuşuyorsun. Ötekisi bilmesin diye.Ötekisi bilmesin diye. O da doğru değil.O da doğru değil. Bak dinimiz böyle incedir.Bak dinimiz böyle incedir. Her türlü edebi öğretmiş.Her türlü edebi öğretmiş. Sonra bir başka böyle konuşmayla ilgili edep vardır ki,Sonra bir başka böyle konuşmayla ilgili edep vardır ki, bir kimse size bir söz söylerken iki tarafına bakınırsabir kimse size bir söz söylerken iki tarafına bakınırsa onun o söylediği sözü başkasına açmayın diyor Peygamber Efendimiz.onun o söylediği sözü başkasına açmayın diyor Peygamber Efendimiz. Ne demek?Ne demek? Bakındı ya iki tarafına,

Bakındı ya iki tarafına,
kimse duymasın diye, belli ki birkimse duymasın diye, belli ki bir sır gibi bir şey söylemek istiyor, onu başkasına açma diyor.sır gibi bir şey söylemek istiyor, onu başkasına açma diyor. İmam Şafiî Hazretleri diyor ki;İmam Şafiî Hazretleri diyor ki; sen bana sırrını söylediğin zaman,sen bana sırrını söylediğin zaman, ben diyor onu diyor saklamak ne kelime?ben diyor onu diyor saklamak ne kelime? Benim göğsüm kabir gibidir diyor, gömerim onu diyor.Benim göğsüm kabir gibidir diyor, gömerim onu diyor. Yani ölmüş bil o sözü artık bir daha hiç çıkmaz.Yani ölmüş bil o sözü artık bir daha hiç çıkmaz. Kabre gömer gibi gömerim diyor.Kabre gömer gibi gömerim diyor. Hiç kimseye söylemem diyor.Hiç kimseye söylemem diyor. Çünkü sır.Çünkü sır. İki tarafa bakınarak söyledi adam, yavaşça söyledi.İki tarafa bakınarak söyledi adam, yavaşça söyledi. Demek ki başkasının duymasını istemiyor, söylemeyeceksin.Demek ki başkasının duymasını istemiyor, söylemeyeceksin. Laf taşımayacaksın, laf götürmeyeceksin.Laf taşımayacaksın, laf götürmeyeceksin. Başkasının gizli sırrını başkasına açmayacaksın.Başkasının gizli sırrını başkasına açmayacaksın. İslâm böyle.İslâm böyle. İzâ kâne ehadüküm fekîran fe’l-yebde’ bi-nefsihî,

İzâ kâne ehadüküm fekîran fe’l-yebde’ bi-nefsihî,
fe-in kâne fadlün fe-alâ ‘iyâlihî,fe-in kâne fadlün fe-alâ ‘iyâlihî, fe-in kâne fadlün fe-alâ zî karâbetihî,fe-in kâne fadlün fe-alâ zî karâbetihî, fe-in kâne fadlün fe-hâhünâ ve hâhünâ.fe-in kâne fadlün fe-hâhünâ ve hâhünâ. Bu hadîs-i şerîf'te elindeki,Bu hadîs-i şerîf'te elindeki, eline geçen maddi imkanları bir insan nasıl tevzi edecek onu anlatıyor.eline geçen maddi imkanları bir insan nasıl tevzi edecek onu anlatıyor. Bir insanın eline bir varlık,Bir insanın eline bir varlık, bir hediye, bir para, bir miras, bir kazançbir hediye, bir para, bir miras, bir kazanç bir şey geçti eline.bir şey geçti eline. Eline bir imkan geçti bir yerden.Eline bir imkan geçti bir yerden. Ne yapacak?Ne yapacak? Vein kâne fakîran fe’l-yebde’ bi nefsihî.

Vein kâne fakîran fe’l-yebde’ bi nefsihî.
Eğer kendisi muhtaç, fakirse önce kendinden başlasın.Eğer kendisi muhtaç, fakirse önce kendinden başlasın. Önce kendisinden başlasın.Önce kendisinden başlasın. Yani kendisini doyursun,Yani kendisini doyursun, çoluk çocuğunu doyursun, kendi ailesine baksın.çoluk çocuğunu doyursun, kendi ailesine baksın. Eline bir imkan geçmişse, birisi bir şey vermişse önce kendisi.Eline bir imkan geçmişse, birisi bir şey vermişse önce kendisi. Çünkü mes'ul, kendi yakınları muhtaçkenÇünkü mes'ul, kendi yakınları muhtaçken başkalarına hayır yapmak doğru değil İslâm'da.başkalarına hayır yapmak doğru değil İslâm'da. Zekâtı bile yakınlarına vermesi iyi.Zekâtı bile yakınlarına vermesi iyi. Yakınlarındaki inlerken,Yakınlarındaki inlerken, muhtaç başkalarına el açıp bakarken,muhtaç başkalarına el açıp bakarken, sen götürüyorsun öbür taraftan başka yere veriyorsun.sen götürüyorsun öbür taraftan başka yere veriyorsun. Hatta onun için bizim hocamız rahmetullah aleyh derdi ki,Hatta onun için bizim hocamız rahmetullah aleyh derdi ki, bir şehrin zekâtı, hayrı o şehirde kalmalı, öbür şehre gitmemeli.bir şehrin zekâtı, hayrı o şehirde kalmalı, öbür şehre gitmemeli. Onların hakkı var, madem zengin adam,Onların hakkı var, madem zengin adam, her beldenin zengini kendi belgesine hizmet etsin de,her beldenin zengini kendi belgesine hizmet etsin de, orasını geliştirsin.orasını geliştirsin. Peki, eğer fazlası artarsa, kendi ihtiyacını gördü,

Peki, eğer fazlası artarsa, kendi ihtiyacını gördü,
fazlasını ne yapacak?fazlasını ne yapacak? O zaman kendisinin bakmakla görevli olduğu

O zaman kendisinin bakmakla görevli olduğu
öteki kimselere versin.öteki kimselere versin. Yani evinde, elinin altında olan kimselere versin.Yani evinde, elinin altında olan kimselere versin. Yine artarsa, yine fazlası varsaYine artarsa, yine fazlası varsa o zaman akrabalarına versin.o zaman akrabalarına versin. Yine artarsa o zaman sağa sola, şuraya buraya diye,Yine artarsa o zaman sağa sola, şuraya buraya diye, söylemiş Efendimiz bu sözde.söylemiş Efendimiz bu sözde. Eliyle de işaret etmiş sağa sola.Eliyle de işaret etmiş sağa sola. Dağıtsın, demek ki hayırları yapmaktaDağıtsın, demek ki hayırları yapmakta bir sıralama gerekirse yakından uzağa doğru gidecek.bir sıralama gerekirse yakından uzağa doğru gidecek. Sadakalar, zekâtlar, hayr-u hasenatlar,Sadakalar, zekâtlar, hayr-u hasenatlar, hediyeler vs. bu sırayla olacak.hediyeler vs. bu sırayla olacak. Yakınlarımızın bize yakınlığından dolayıYakınlarımızın bize yakınlığından dolayı daha başka bir üstünlüğü vardır.daha başka bir üstünlüğü vardır. Müslümanlık yakınlığa çok dikkat etmiştir.Müslümanlık yakınlığa çok dikkat etmiştir. Akrabalığa çok dikkat etmiştir.Akrabalığa çok dikkat etmiştir. Akrabaların hukukuna riayeti bize emretmiştir.Akrabaların hukukuna riayeti bize emretmiştir. Aman akrabaları gözetin, kollayın.Aman akrabaları gözetin, kollayın. Onları onları biraz daha yakın bir ilgi ile takip edin.Onları onları biraz daha yakın bir ilgi ile takip edin. Alakayı kesmeyin, yardımı kesmeyin.Alakayı kesmeyin, yardımı kesmeyin. İzâ kâne yevmü’l-kiyâmeti nûdiye:

İzâ kâne yevmü’l-kiyâmeti nûdiye:
Eyne ebnâü’s-sittîne.Eyne ebnâü’s-sittîne. Kıyamet günü olduğu zaman seslenilir,Kıyamet günü olduğu zaman seslenilir, çağrılır, denilir ki, Eyne ebnâü’s-sittîne.çağrılır, denilir ki, Eyne ebnâü’s-sittîne. 60 yaşının, 60 yaşının yaşlıları nerede?60 yaşının, 60 yaşının yaşlıları nerede? Yani 60 yaşına ermişler kimler?Yani 60 yaşına ermişler kimler? Nerede onlar diye seslenilir.Nerede onlar diye seslenilir. Ve hüve’l-umüru’llezî kâlellâhü teala:

Ve hüve’l-umüru’llezî kâlellâhü teala:
Evelem nüammirküm mâ yetezekkeru fîhi men tezekkeraEvelem nüammirküm mâ yetezekkeru fîhi men tezekkera ve caekumun nezir.ve caekumun nezir. Bu öyle bir yaştır ki,Bu öyle bir yaştır ki, diyor Peygamber Efendimiz,diyor Peygamber Efendimiz, bu öyle bir yaş miktarıdır ki,bu öyle bir yaş miktarıdır ki, Allahu Teâlâ Hazretleri bir ayet-i kerimede buyurmuş ki, soracak;Allahu Teâlâ Hazretleri bir ayet-i kerimede buyurmuş ki, soracak; Evelem nü’ammirküm. (Fâtır Suresi 37. Ayet).

Evelem nü’ammirküm. (Fâtır Suresi 37. Ayet).
Ey insanoğulları! Biz sizi yaşatmadık mı?

Ey insanoğulları! Biz sizi yaşatmadık mı?
Muammer eylemedik mi, yaşatmadık mı?Muammer eylemedik mi, yaşatmadık mı? Ne kadar?Ne kadar? Öyle bir miktar ki;Öyle bir miktar ki; Mâ yetezekkerü fîhi men tezekkera. (Fâtır Suresi 37. Ayet)

Mâ yetezekkerü fîhi men tezekkera. (Fâtır Suresi 37. Ayet)
Aklını başına toplayıp, Allah'ın emirlerini duyup,

Aklını başına toplayıp, Allah'ın emirlerini duyup,
nasihatleri tutan insan tuttu.nasihatleri tutan insan tuttu. O kadar miktar biz sizi yaşatmadık mı?O kadar miktar biz sizi yaşatmadık mı? Yani hemen dünyaya bir sokup bir çıkartmak,Yani hemen dünyaya bir sokup bir çıkartmak, daha etrafı anlayamayacak kadardaha etrafı anlayamayacak kadar bir kısa zaman içinde almak durumunda yapmadık da,bir kısa zaman içinde almak durumunda yapmadık da, bayağı bir ömür verdik, bir fırsat tanıyıp dabayağı bir ömür verdik, bir fırsat tanıyıp da şey yapmadık mı?şey yapmadık mı? Sizin doğru yola gelmeniz için size imkan sağlamadık mı?Sizin doğru yola gelmeniz için size imkan sağlamadık mı? Öyle bir miktar ki doğru yola gelen geldi.Öyle bir miktar ki doğru yola gelen geldi. Islah olan, ıslah oldu.Islah olan, ıslah oldu. Siz neredeydiniz?Siz neredeydiniz? Sizin aklınız neredeydi?Sizin aklınız neredeydi? Diye soracak Allahu Teâlâ.Diye soracak Allahu Teâlâ. İki de kumarda, hala efendimİki de kumarda, hala efendim şehevatı peşinde koşuyorsa çok fena.şehevatı peşinde koşuyorsa çok fena. 40'ından sonra hiç olmazsa40'ından sonra hiç olmazsa şöyle kendisini derleyip toplayıp bir yola girmiş olması lazım.şöyle kendisini derleyip toplayıp bir yola girmiş olması lazım. 60'a gelince de artık iş adam akıllı60'a gelince de artık iş adam akıllı böyle bir mes'uliyet haline yükleniyor, geliyor.böyle bir mes'uliyet haline yükleniyor, geliyor. İzâ kâne yevmü’l-kiyâmeti ‘urrife’l-kâfiru bi-amelihî.

İzâ kâne yevmü’l-kiyâmeti ‘urrife’l-kâfiru bi-amelihî.
Kıyamet günü geldiği zaman, olduğu zaman,Kıyamet günü geldiği zaman, olduğu zaman, kâfire yaptığı işler bildirilir.kâfire yaptığı işler bildirilir. Bi amelihî dediği, be burada ba'ı tadiye.Bi amelihî dediği, be burada ba'ı tadiye. Urife bilir demek ama be ile müteaddi oluyor.Urife bilir demek ama be ile müteaddi oluyor. Manası şu ki kâfire bildirilir.Manası şu ki kâfire bildirilir. Sen şunu işlemiştin, şunu işlemiştin, şu haltı yemiştin,Sen şunu işlemiştin, şunu işlemiştin, şu haltı yemiştin, bu naneyi yemiştin, şöyle karıştırmıştın,bu naneyi yemiştin, şöyle karıştırmıştın, şu zararlı muzır işleri yapmıştın diye kendisine bildirilir.şu zararlı muzır işleri yapmıştın diye kendisine bildirilir. Fe cehade ve hâsame.

Fe cehade ve hâsame.
İnkâr eder ve çekişir.İnkâr eder ve çekişir. Yok, yapmadım etmedim.Yok, yapmadım etmedim. Kâfir ya orada da gene böyle mızıkçılık çıkartacak.Kâfir ya orada da gene böyle mızıkçılık çıkartacak. Kendisine mahkemede böyle şey yapılırken.Kendisine mahkemede böyle şey yapılırken. Melekler de çekişir.Melekler de çekişir. Fe yükâlü: Hâülâi cîrânüke.Fe yükâlü: Hâülâi cîrânüke. Ona denir ki işte şunlar komşularım.Ona denir ki işte şunlar komşularım. Komşuların, onlar söylüyorlar işte içki içmişsin,Komşuların, onlar söylüyorlar işte içki içmişsin, işte filancayı dövmüşsün, işte şu işi yapmışsın,işte filancayı dövmüşsün, işte şu işi yapmışsın, işte bu işi yapmışsın diye kusurlarınaişte bu işi yapmışsın diye kusurlarına komşuları şahit gösterilir.komşuları şahit gösterilir. Yeşhedûne aleyke.

Yeşhedûne aleyke.
İşte komşuların senin aleyhine şahitlik ediyorlar denir.İşte komşuların senin aleyhine şahitlik ediyorlar denir. Fe yekûlü kezebû.Fe yekûlü kezebû. Derki yalan söylüyorlar.Derki yalan söylüyorlar. Şahitlere de yalan isnat eder.Şahitlere de yalan isnat eder. Fe yekûlü.Fe yekûlü. Vazifeli melek derki;Vazifeli melek derki; Ehlüke ve aşîratüke, işte ailen,Ehlüke ve aşîratüke, işte ailen, işte kabilen onlar da senin böyle yaptığına şahitişte kabilen onlar da senin böyle yaptığına şahit fe yekûlü: Kezebû,fe yekûlü: Kezebû, gene der ki yalan söylüyorlar, onlar da yalan söylüyor.gene der ki yalan söylüyorlar, onlar da yalan söylüyor. İşi artık tamamen aklı başından gitmiş, ters şey yapıyor.İşi artık tamamen aklı başından gitmiş, ters şey yapıyor. Fe yekûlü:

Fe yekûlü:
İhlifû. Ve der ki, yemin edin,İhlifû. Ve der ki, yemin edin, fe yehlifûne, onlar da evet böyle vallahi billahi böyle yaptınfe yehlifûne, onlar da evet böyle vallahi billahi böyle yaptın filan diye söylerler.filan diye söylerler. Böyle dedikten sonra, sümme yüsmitühümüllâhü,Böyle dedikten sonra, sümme yüsmitühümüllâhü, sonra onların hepsini Allah susturur.sonra onların hepsini Allah susturur. Hiç kimse konuşmaz hale gelir.Hiç kimse konuşmaz hale gelir. Yevme teşhedü aleyhim elsinetühüm. (Nûr Suresi 24. Ayet)

Yevme teşhedü aleyhim elsinetühüm. (Nûr Suresi 24. Ayet)
Dilleri aleyhine şahitlik eder.

Dilleri aleyhine şahitlik eder.
Yevme teşhedü aleyhim elsinetühümYevme teşhedü aleyhim elsinetühüm ayet-i kerimede de geçiyor.ayet-i kerimede de geçiyor. Bu insanların kendi dilleri kendi aleyhlerine konuşacak.Bu insanların kendi dilleri kendi aleyhlerine konuşacak. Hatta elleri ayaklar konuşacak.Hatta elleri ayaklar konuşacak. Evet, Yâ Rabbi!Evet, Yâ Rabbi! Ben ayaklar olarak bu yola gittim.Ben ayaklar olarak bu yola gittim. Evet, ben bu hırsızlığı yaptım.Evet, ben bu hırsızlığı yaptım. Bu el şahitlik edecek.Bu el şahitlik edecek. Yâsîn suresinde de bu âyet-i kerîmeler var.Yâsîn suresinde de bu âyet-i kerîmeler var. O zaman diyecek ki;O zaman diyecek ki; Lime şehittüm ‘aleynâ. (Fussilet Suresi 21. Ayet)

Lime şehittüm ‘aleynâ. (Fussilet Suresi 21. Ayet)
Burada değil de, hadîste değil de o ayet-i kerimeden şey.

Burada değil de, hadîste değil de o ayet-i kerimeden şey.
Ya niye sen benim aleyhime şahit ettin,Ya niye sen benim aleyhime şahit ettin, sen benim âzam değil misin?sen benim âzam değil misin? Sen benim uzvum, organım değil misin?Sen benim uzvum, organım değil misin? Niye benim aleyhime şahitlik ettin diyeNiye benim aleyhime şahitlik ettin diye itiraz edecek, o söyleyecek ama,itiraz edecek, o söyleyecek ama, diyecek ki o da;diyecek ki o da; Kâlû entakana’llâhü’llezî entaka külle şey’in. (Fussilet Suresi 21. Ayet)

Kâlû entakana’llâhü’llezî entaka külle şey’in. (Fussilet Suresi 21. Ayet)
Her şeyi konuşturan Allah,

Her şeyi konuşturan Allah,
beni de konuşturdu ne yapayım, çare ne?beni de konuşturdu ne yapayım, çare ne? Mümkün mü konuşmamak?Mümkün mü konuşmamak? Böyle oldu.Böyle oldu. Buradan çıkan ders nedir?Buradan çıkan ders nedir? Yani bu dünyada yapılan şeyler şahitlerle tespit edildiği gibi,

Yani bu dünyada yapılan şeyler şahitlerle tespit edildiği gibi,
Allahu Teâlâ Hazretlerinin huzurundaAllahu Teâlâ Hazretlerinin huzurunda Allah imkan verecek, fırsat verecek,Allah imkan verecek, fırsat verecek, öyle takdir edecek,öyle takdir edecek, insanın âzaları bileinsanın âzaları bile yaptığı günahları kâfirlerin aleyhinde söyleyecekler,yaptığı günahları kâfirlerin aleyhinde söyleyecekler, bildirecekler.bildirecekler. Feyudhkalûne’n-nâr.Feyudhkalûne’n-nâr. Allah da onları böylece o şahitliklerden sonraAllah da onları böylece o şahitliklerden sonra cehenneme sokacak.cehenneme sokacak. Komşular, aile, akraba,Komşular, aile, akraba, kabile, kavim aleyhinde bulunduğu gibikabile, kavim aleyhinde bulunduğu gibi uzuvlar da aleyhte bulunacak.uzuvlar da aleyhte bulunacak. Dil de aleyhte şahitlikte bulunacak.Dil de aleyhte şahitlikte bulunacak. Hakkı söyleyecek yani.Hakkı söyleyecek yani. Gizleyemeyecek hakkı hiçbir şekilde cehenneme girecek.Gizleyemeyecek hakkı hiçbir şekilde cehenneme girecek. Yani bu dünyada yapılan hiçbir şey gizli kalmayacak.Yani bu dünyada yapılan hiçbir şey gizli kalmayacak. Bu dünyada yapılan hiçbir hayır karşılıksız kalmayacak.Bu dünyada yapılan hiçbir hayır karşılıksız kalmayacak. Femen ya’mel miskâle zerratin hayran yerahû.

Femen ya’mel miskâle zerratin hayran yerahû.
Ve men ya’mel miskâle zerratin şerran yerah. (Zilzâl Suresi 7-8. Ayet)Ve men ya’mel miskâle zerratin şerran yerah. (Zilzâl Suresi 7-8. Ayet) Hepsinin karşılığı görülecek.

Hepsinin karşılığı görülecek.
Bu hesap duygusu çok önemli.Bu hesap duygusu çok önemli. Bu hesap fikri, ahiret inancı, hesap fikri çok önemli.Bu hesap fikri, ahiret inancı, hesap fikri çok önemli. Eski dinlerde bu bilgiler yok muydu?Eski dinlerde bu bilgiler yok muydu? Vardı ama unutulmuş.Vardı ama unutulmuş. Eski dinlerin mensupları bunları çok iyi bilmiyorlar.

Eski dinlerin mensupları bunları çok iyi bilmiyorlar.
Mesela Yahudilikte bir sağlam vaazı ahiret inancı yokmuş.Mesela Yahudilikte bir sağlam vaazı ahiret inancı yokmuş. Hayretler içinde kaldım ben.Hayretler içinde kaldım ben. Ehl-i kitap, Tevratları var.Ehl-i kitap, Tevratları var. Bir ahiret inancı yokmuş yani.Bir ahiret inancı yokmuş yani. Ve bil yevm-il ahiri diyoruz ya biz imanVe bil yevm-il ahiri diyoruz ya biz iman kelimelerimizi zikrederken.kelimelerimizi zikrederken. Yahudilerde doğru düzgün bir inanç yok.Yahudilerde doğru düzgün bir inanç yok. Yani ahiret inancına ait şey tam sağlam değil.Yani ahiret inancına ait şey tam sağlam değil. Ama İslâm elhamdülillah dünyayı,Ama İslâm elhamdülillah dünyayı, ahireti, her şeyi tam böyle güzelceahireti, her şeyi tam böyle güzelce tebliğ etmiş, bize kadar da gelmiş.tebliğ etmiş, bize kadar da gelmiş. Ahiret var.Ahiret var. Bu dünyadan sonra bir başka hayat var.Bu dünyadan sonra bir başka hayat var. Bu dünyadan sonraki o hayatta,Bu dünyadan sonraki o hayatta, bu dünyada yaptıklarımızın hepsinin hesabını verecek.bu dünyada yaptıklarımızın hepsinin hesabını verecek. Hiçbir şey gizli kalmayacak.Hiçbir şey gizli kalmayacak. İşte insanı iyi insan yapan,İşte insanı iyi insan yapan, kâmil müslüman yapan,kâmil müslüman yapan, mes'uliyet duygusu altında tutup dames'uliyet duygusu altında tutup da polis görmese de, müfettiş görmese de,polis görmese de, müfettiş görmese de, hakimden uzak bir yerde de olsa,hakimden uzak bir yerde de olsa, dağın başında da olsa şerri işletmeyen bu duygu.dağın başında da olsa şerri işletmeyen bu duygu. En kıymetli iman.En kıymetli iman. Yani imanın en kıymetli rükünlerinden birisi ahirete iman.Yani imanın en kıymetli rükünlerinden birisi ahirete iman. Arkadaşlarımızdan bir grup Afganistan'a gitmişlerdi.Arkadaşlarımızdan bir grup Afganistan'a gitmişlerdi. Cepheye doğru giderken hali arazideCepheye doğru giderken hali arazide kiraz ağaçları görmüşler.kiraz ağaçları görmüşler. Yani dağ, belki dağ kirazı.Yani dağ, belki dağ kirazı. Almak istemişler, mücahitler demiş ki alma.Almak istemişler, mücahitler demiş ki alma. Alma, dokunma, elini uzatma.Alma, dokunma, elini uzatma. Niye?Niye? Bizim malımız değil demişler.

Bizim malımız değil demişler.
Bizim malımız değil, bizim malımız olmayanBizim malımız değil, bizim malımız olmayan bir şeye elimizi uzatırsak Allah bize zafer vermez.bir şeye elimizi uzatırsak Allah bize zafer vermez. Allah bizi mansur ve muzaffer etmez.Allah bizi mansur ve muzaffer etmez. Biz ona isyan edersek zafer mümkün olmaz demişler.Biz ona isyan edersek zafer mümkün olmaz demişler. Harama el uzatmak yok.Harama el uzatmak yok. Yanlış iş yapmak yok demişler.Yanlış iş yapmak yok demişler. Öyle muvaffak olur işte.Öyle muvaffak olur işte. Yoksa Rusya'nın karşısında mı durulurdu?Yoksa Rusya'nın karşısında mı durulurdu? Öyle insanlar durur.Öyle insanlar durur. Devirir bile.Devirir bile. Devirir bile Rusya'yı.Devirir bile Rusya'yı. Daha daha neler yapacağız diyorlarmış.Daha daha neler yapacağız diyorlarmış. Daha dur bakalım.Daha dur bakalım. Afganistan kurtulacak, daha ötesi var diyorlarmış.Afganistan kurtulacak, daha ötesi var diyorlarmış. İman, takvâ.İman, takvâ. Neden yapıyor bunu?Neden yapıyor bunu? Ahiret inancı var.

Ahiret inancı var.
Efendim bu boştur bu şeylerin hepsi.Efendim bu boştur bu şeylerin hepsi. Neyse bu dünyada, bu dünyada yaşadın yaşadın bitti.Neyse bu dünyada, bu dünyada yaşadın yaşadın bitti. Yok, öyle değil.Yok, öyle değil. Seni sabotajcı seni.Seni sabotajcı seni. Sen benim imanımı tahrip etmek istiyorsun.Sen benim imanımı tahrip etmek istiyorsun. Sen beni yıkmak istiyorsun.Sen beni yıkmak istiyorsun. Efendim cennette cehennemde bu dünyada,Efendim cennette cehennemde bu dünyada, senin başına çalınsın o yanlış fikirler.senin başına çalınsın o yanlış fikirler. Sen ortalığı karıştırmak istiyorsun.Sen ortalığı karıştırmak istiyorsun. İslâm'ın en güzel inançlarından birisi ahiret inancı.İslâm'ın en güzel inançlarından birisi ahiret inancı. Sen ondan soyacaksın.Sen ondan soyacaksın. Çıkaracaksın müslüman'ı, ondan sonraÇıkaracaksın müslüman'ı, ondan sonra bu dünyaya bir defa gelir insan,bu dünyaya bir defa gelir insan, vur patlasın, çal oynasın, keyfine bak arkadaş.vur patlasın, çal oynasın, keyfine bak arkadaş. Bu dünyada mutlu olmak senin elindedir.Bu dünyada mutlu olmak senin elindedir. Vay şaşkın vay.Vay şaşkın vay. Öyle diyor.Öyle diyor. Aç.Aç. Mutluluk elinizdedir diyor.Mutluluk elinizdedir diyor. Kitaplarını aç Avrupalıların.Kitaplarını aç Avrupalıların. Ya madem elindeydi, niye bu İsveçliler şey yapamıyor,

Ya madem elindeydi, niye bu İsveçliler şey yapamıyor,
böyle mutlu olamıyor?böyle mutlu olamıyor? Niye?Niye? Niye Amerikalılar intihar ediyor?Niye Amerikalılar intihar ediyor? Niye meşhur şeyleri, artistleri, şeyleri o kadarNiye meşhur şeyleri, artistleri, şeyleri o kadar parası var, pulu var, intihar ediyor?parası var, pulu var, intihar ediyor? Mutluluk elindeymiş.Mutluluk elindeymiş. Bu dünyada ne yaparsan yap.Bu dünyada ne yaparsan yap. Yani kendin demek istiyor.Yani kendin demek istiyor. Kendini aldatabilirsen,Kendini aldatabilirsen, vicdanının sesini boğarsan, vicdanın gık demesin,vicdanının sesini boğarsan, vicdanın gık demesin, ses çıkartmasın.ses çıkartmasın. Sen onu böyle avutabilirsen, uyutabilirsen, günah işlerkenSen onu böyle avutabilirsen, uyutabilirsen, günah işlerken içinden bir sızı sızlamazsa,içinden bir sızı sızlamazsa, mutlu oldun mu keyfin yerinde demektir, işine bak.mutlu oldun mu keyfin yerinde demektir, işine bak. Günah işlemeye devam demek istiyor.Günah işlemeye devam demek istiyor. Altında o mana var, o hainlik var.Altında o mana var, o hainlik var. Mutlu olmak elindeymiş.Mutlu olmak elindeymiş. Ne demek nereden elinde?

Ne demek nereden elinde?
Allah burnundan fitil fitil getirir.Allah burnundan fitil fitil getirir. Adam burada bir günah işler, bir cinayet işler,Adam burada bir günah işler, bir cinayet işler, vicdanı onu yakalar, kahreder onu.vicdanı onu yakalar, kahreder onu. Cehennem ateşine atılmazdan evvel, alevler içinde yanar.Cehennem ateşine atılmazdan evvel, alevler içinde yanar. Geçen gün bir kitapta okudum.Geçen gün bir kitapta okudum. Nasıl ölmüşler?Nasıl ölmüşler? Avrupalı meşhurlar.Avrupalı meşhurlar. Aman ne korkunç şeyler.Aman ne korkunç şeyler. Neler anlatıyor kimisi alevler görüyorum beni yakıyor falan diye ölmüş.Neler anlatıyor kimisi alevler görüyorum beni yakıyor falan diye ölmüş. Gözünden perde kaldırılıyor ya tam öldüğü sırada.Gözünden perde kaldırılıyor ya tam öldüğü sırada. Yani neler görmüşler.Yani neler görmüşler. Öyle şey var mı?Öyle şey var mı? Hepsi bir çeşit küfür.

Hepsi bir çeşit küfür.
Yani hepsinin de hedefi sizsiniz.Yani hepsinin de hedefi sizsiniz. Yani biziz, sizsiniz, müslümanlar.Yani biziz, sizsiniz, müslümanlar. Hepimizin içindeki o iman cevheri, bu kâfirlerin,Hepimizin içindeki o iman cevheri, bu kâfirlerin, bu zalimlerin hepsinin bir tek hedefi var, hepsi hırsız.bu zalimlerin hepsinin bir tek hedefi var, hepsi hırsız. Bu ideoloji sahipleri var ya,Bu ideoloji sahipleri var ya, çeşitli felsefeler, çeşitli ideolojiler,çeşitli felsefeler, çeşitli ideolojiler, o kitapları dolduran felsefeler var ya,o kitapları dolduran felsefeler var ya, hani o ideolojik sistemler var ya, filozoflar var ya,hani o ideolojik sistemler var ya, filozoflar var ya, hani o propagandalar var ya, onların hepsi hırsız.hani o propagandalar var ya, onların hepsi hırsız. Neyi almak istiyor?Neyi almak istiyor? Senin iman cevherini almak istiyor.

Senin iman cevherini almak istiyor.
Kalbinde iman cevheri var.Kalbinde iman cevheri var. Elmas gibi, pırlanta gibi, yakut gibi.Elmas gibi, pırlanta gibi, yakut gibi. O iman cevherini çalmak istiyor.O iman cevherini çalmak istiyor. Kimisi öyle çıkmış, kimisi böyle çıkmış.Kimisi öyle çıkmış, kimisi böyle çıkmış. Kimisi cennete, cehenneme inanıyorsun ya sen.Kimisi cennete, cehenneme inanıyorsun ya sen. Diyor ki cennette, cehennemde bu dünyadadır.Diyor ki cennette, cehennemde bu dünyadadır. Bak nasıl yıkayacağım.Bak nasıl yıkayacağım. Kimisi mutlu olmak elindedir.Kimisi mutlu olmak elindedir. Kimisi gel diyor ruhçuluk yapalım diyor, ruh çağıralım diyor.Kimisi gel diyor ruhçuluk yapalım diyor, ruh çağıralım diyor. Bak masayı tıkır tıkır tıkırdatıyor diyor.Bak masayı tıkır tıkır tıkırdatıyor diyor. Ruhtan haber geliyor diyor, bilmem ne diyor filan.Ruhtan haber geliyor diyor, bilmem ne diyor filan. Bütün dinlerin aslı esası birdir diyor.Bütün dinlerin aslı esası birdir diyor. Herkes bir başka yolla.Herkes bir başka yolla. Hepsinin kastı senin imanın.Hepsinin kastı senin imanın. Aslı bu.Aslı bu. Yorgan giderse kavga da biter.Yorgan giderse kavga da biter. Sen imansız oldun mu seninle hiç ilgilenmezler.Sen imansız oldun mu seninle hiç ilgilenmezler. Sen imanlısın ya,Sen imanlısın ya, korkuyor 45 milyon imanlı müslümandan.korkuyor 45 milyon imanlı müslümandan. Amerika da korkuyor, Rusya da korkuyor,Amerika da korkuyor, Rusya da korkuyor, Balkanlar da korkuyor, Yunanistan da korkuyor.Balkanlar da korkuyor, Yunanistan da korkuyor. Hepsi korkuyor.Hepsi korkuyor. Ne yapalım?Ne yapalım? İmanlarından mahrum edelim.

İmanlarından mahrum edelim.
Tüpün içindeki malzemeyi sıktıktan sonra tüpü ne yapıyoruz?Tüpün içindeki malzemeyi sıktıktan sonra tüpü ne yapıyoruz? Kaldırıp atıyoruz.Kaldırıp atıyoruz. İçi bittikten sonra.İçi bittikten sonra. Tüp boşaldıktan sonra.Tüp boşaldıktan sonra. Senin imanını alacak, ondan sonra hiç kıymeti yok.Senin imanını alacak, ondan sonra hiç kıymeti yok. Hepsinin kasıtı odur.Hepsinin kasıtı odur. Bütün dönen dolaplar, hileler, oyunlarBütün dönen dolaplar, hileler, oyunlar hepsi bu imana kasıttır.hepsi bu imana kasıttır. Sımsıkı sarılacaksın, Kur'an'a sarılacaksın.Sımsıkı sarılacaksın, Kur'an'a sarılacaksın. Ve Allah'a sarılacaksın.Ve Allah'a sarılacaksın. Ve boyun büküp yalvaracaksın.Ve boyun büküp yalvaracaksın. Aman Yâ Rabbi!

Aman Yâ Rabbi!
Nice profesörler var sapıtmış.Nice profesörler var sapıtmış. Nice âlimler var sapıtmış.Nice âlimler var sapıtmış. Nice filozoflar var sapıtmış.Nice filozoflar var sapıtmış. Nice bilginler var sapıtmış.Nice bilginler var sapıtmış. Senden başka yardım edecek kimse yok.Senden başka yardım edecek kimse yok. Medet Yâ Rabbi!Medet Yâ Rabbi! İnayet Yâ Rabbi!İnayet Yâ Rabbi! Rahmet Yâ Rabbi!Rahmet Yâ Rabbi! Beni bana bırakma.Beni bana bırakma. Beni kendi şu nefsime bırakma, aklıma bırakma.Beni kendi şu nefsime bırakma, aklıma bırakma. Şeytanın karşısında yardımcısız bırakma.Şeytanın karşısında yardımcısız bırakma. Beni imanımdan etme Yâ Rabbi!Beni imanımdan etme Yâ Rabbi! diye yalvaracaksın, başka çare yok.diye yalvaracaksın, başka çare yok. Herkesin kasıtı o.Herkesin kasıtı o. Şeytanın kasıtı da o.Şeytanın kasıtı da o. Düşmanların kasıtı da o.Düşmanların kasıtı da o. İzâ kâne aleyküm ümerâü ye’mürûneküm

İzâ kâne aleyküm ümerâü ye’mürûneküm
bi’s-salâti ve’z-zekâti ve’l-cihâdi fî sebîli’llâhi, fe-kadbi’s-salâti ve’z-zekâti ve’l-cihâdi fî sebîli’llâhi, fe-kad harramellâhü aleyküm sebbehüm,harramellâhü aleyküm sebbehüm, ve hallet lekümü’s-salâtü halfehüm.ve hallet lekümü’s-salâtü halfehüm. Bu da bir hadîs-i şerîftir ki tarihi.

Bu da bir hadîs-i şerîftir ki tarihi.
Tarihi bir hadîs.Tarihi bir hadîs. Belki de bu zamanda da vardır.Belki de bu zamanda da vardır. İzâ kâne aleyküm ümerâü.İzâ kâne aleyküm ümerâü. Sizin üzerinizde komutanlar olduğu zaman, başınızdaSizin üzerinizde komutanlar olduğu zaman, başınızda idareciler olduğu zaman, nasıl?idareciler olduğu zaman, nasıl? Ye’mürûneküm bi’s-salâti ve’z-zekâti ve’l-cihâdi.

Ye’mürûneküm bi’s-salâti ve’z-zekâti ve’l-cihâdi.
Namaz kılın, zekâtınızı verin,Namaz kılın, zekâtınızı verin, aman cihat edin, cihattan geri durmayın dediği müddetçe,aman cihat edin, cihattan geri durmayın dediği müddetçe, ne zaman, hangi yolda cihat?ne zaman, hangi yolda cihat? Fî sebîlillâh ve’l-cihâdi fî sebîlillâh.Fî sebîlillâh ve’l-cihâdi fî sebîlillâh. Allah yolunda cihat etmeyiAllah yolunda cihat etmeyi size emrediyorsa,size emrediyorsa, o emirler, o komutanlar, o reisler, o hükümdarlaro emirler, o komutanlar, o reisler, o hükümdarlar size namaz kıl diyorsa,size namaz kıl diyorsa, zekât ver ha diyorsa,zekât ver ha diyorsa, Allah yolunda cihad et diyorsa;Allah yolunda cihad et diyorsa; Fe kad harramellâhü aleyküm sebbehüm.

Fe kad harramellâhü aleyküm sebbehüm.
İşte bu durumda olanlara sövmeyi Allah size haram kılar.İşte bu durumda olanlara sövmeyi Allah size haram kılar. Allah kahretsin şöyle olsun böyle olsunAllah kahretsin şöyle olsun böyle olsun falan diye aleyhine konuşamazsınız diyor öylelerine.falan diye aleyhine konuşamazsınız diyor öylelerine. Ve hallet lekümü’s-salâtü halfehüm.Ve hallet lekümü’s-salâtü halfehüm. Onların arkasında namaz kılmak size helal olur.Onların arkasında namaz kılmak size helal olur. Malum, imam kimdir?Malum, imam kimdir? İmam önderdir, en yüksek şahıstır.İmam önderdir, en yüksek şahıstır. Cuma namazını kim kıldıracak?Cuma namazını kim kıldıracak? Devletin reisi kıldıracak.Devletin reisi kıldıracak. Kim kıldıracak cuma namazını?Kim kıldıracak cuma namazını? Devletin reisi kıldıracak.

Devletin reisi kıldıracak.
E her yere yetişemiyor, vekil gönderir.E her yere yetişemiyor, vekil gönderir. Aslında makam,Aslında makam, şuradaki gördüğünüz makam devlet reisliği makamı.şuradaki gördüğünüz makam devlet reisliği makamı. Oradan çıkacak, müslümanlara seslenecek.Oradan çıkacak, müslümanlara seslenecek. Kendisi namaz kılacak, minbere çıkacak,Kendisi namaz kılacak, minbere çıkacak, kıldıracak, kendisi kılacak, kıldıracak, başkalarına da seslenecek.kıldıracak, kendisi kılacak, kıldıracak, başkalarına da seslenecek. Arkasında namaz kılmak caiz olur diyor o zaman.Arkasında namaz kılmak caiz olur diyor o zaman. Yani böyle böyle yaparsa.Yani böyle böyle yaparsa. Sizin başınızdaki emirler,Sizin başınızdaki emirler, size namazı emrederse, zekâtı emrederse,size namazı emrederse, zekâtı emrederse, Allah yolunda cihad etmeyi emrederse,Allah yolunda cihad etmeyi emrederse, onlara sövmek size haram olur.onlara sövmek size haram olur. Aleyhinde konuşmak haram olur,Aleyhinde konuşmak haram olur, arkalarında namaz kılmak helal olur diyor.arkalarında namaz kılmak helal olur diyor. Hadîs bu.Hadîs bu. Buradan tabi çıkaracak derslere,Buradan tabi çıkaracak derslere, çıkacak derslere gelirsek.çıkacak derslere gelirsek. Demek ki eğer bir idareci durumundaysak,Demek ki eğer bir idareci durumundaysak, emirsek, komutansak, başbuğuysak,emirsek, komutansak, başbuğuysak, reissek, başkansak, lidersek filan,reissek, başkansak, lidersek filan, o zaman bize şu dersler çıkıyor ki,o zaman bize şu dersler çıkıyor ki, emrimizdekilere namazı emredeceğiz.emrimizdekilere namazı emredeceğiz. Allah'ın emirlerini tutmayı emredeceğiz,Allah'ın emirlerini tutmayı emredeceğiz, Allah yolunda cihad etmeyi emredeceğiz.Allah yolunda cihad etmeyi emredeceğiz. Aile reisiyim hocam, başka hiç kimseye sözüm geçmez aileme.Aile reisiyim hocam, başka hiç kimseye sözüm geçmez aileme. Ailene namazı emret bakalım.Ailene namazı emret bakalım. Ekimus salate.

Ekimus salate.
Ve emur li ehlike.Ve emur li ehlike. Yani kendin namaz kıl, ailene de namazı.Yani kendin namaz kıl, ailene de namazı. Hanımın namaz kılar mı?Hanımın namaz kılar mı? İşte ben cahillik devrinde onunla evlenmiştim de hocam,İşte ben cahillik devrinde onunla evlenmiştim de hocam, ben yeni başladım ama ona da emret.ben yeni başladım ama ona da emret. O da kılsın.O da kılsın. Çoluk çocuk, hocam daha onlar küçük büyüsünler.Çoluk çocuk, hocam daha onlar küçük büyüsünler. Yok.Yok. Yemek yemesini biliyor mu?Yemek yemesini biliyor mu? Karnı acıktığı zaman nasıl şey yapıyor?Karnı acıktığı zaman nasıl şey yapıyor? 12 yaşına geldi mi, büluğa erdi mi, tamam.

12 yaşına geldi mi, büluğa erdi mi, tamam.
Ondan önceden alıştıracaksın.Ondan önceden alıştıracaksın. 7 yaşında alıştıracaksın çocuğu namaza.7 yaşında alıştıracaksın çocuğu namaza. Efendim aklı ererdi, ermezdi.Efendim aklı ererdi, ermezdi. Allah'ın onun namazına, ibadetine ihtiyacı yok.Allah'ın onun namazına, ibadetine ihtiyacı yok. Yahu sanki bizim ibadetimize ihtiyacı var mı Allah'ın?

Yahu sanki bizim ibadetimize ihtiyacı var mı Allah'ın?
Kimsenin ibadetine ihtiyacı yok.Kimsenin ibadetine ihtiyacı yok. Böyle laf söylüyor.Böyle laf söylüyor. Koca profesör kafasında saç kalmamış akıldan.Koca profesör kafasında saç kalmamış akıldan. Gelmiş hocaya çatıyor.Gelmiş hocaya çatıyor. Sen benim çocuğuma ne diye namaz kılmayı emrettin?Sen benim çocuğuma ne diye namaz kılmayı emrettin? Allah'ım bizim ibadetimize ihtiyacı yok diyor.Allah'ım bizim ibadetimize ihtiyacı yok diyor. Vay şaşkın vay.Vay şaşkın vay. Allah'ın kimin ibadetine ihtiyacı var zaten?Allah'ın kimin ibadetine ihtiyacı var zaten? Senin ibadetine ihtiyacı var mı?Senin ibadetine ihtiyacı var mı? Bizim oruçlarımıza ihtiyacı var mı Allah'ın?Bizim oruçlarımıza ihtiyacı var mı Allah'ın? Biziz muhtaç olan.

Biziz muhtaç olan.
Biziz kapıda duran, biziz dilenci, biziz isteyen.Biziz kapıda duran, biziz dilenci, biziz isteyen. Bize yarıyor.Bize yarıyor. Tuttuğumuz oruç bize yarıyor, kıldığımız namaz bize yarıyor.Tuttuğumuz oruç bize yarıyor, kıldığımız namaz bize yarıyor. Allah'ın emirleri bizim düzelmemiz için.Allah'ın emirleri bizim düzelmemiz için. Biz Allah'ın emirlerini tutsak, şurası gül gülistan olur.Biz Allah'ın emirlerini tutsak, şurası gül gülistan olur. Ne rüşvet olur, ne hırsızlık olur, ne zulüm olur, ne haksızlık olur,Ne rüşvet olur, ne hırsızlık olur, ne zulüm olur, ne haksızlık olur, ne hastalık olur.ne hastalık olur. Gül gibi yaşar insanlar.Gül gibi yaşar insanlar. Peygamber Efendimiz'in zamanında İran'dan tabip gelmiş,Peygamber Efendimiz'in zamanında İran'dan tabip gelmiş, aylarca durmuş, bakmış hiç kendisine müracaat eden yok, kalkmış gitmiş.aylarca durmuş, bakmış hiç kendisine müracaat eden yok, kalkmış gitmiş. Doktora ihtiyaç yok, neden?Doktora ihtiyaç yok, neden? Resûlullah var, İslâm var.

Resûlullah var, İslâm var.
İslâm'ın emirleri tatbik ediliyor.İslâm'ın emirleri tatbik ediliyor. Doktora ihtiyaç duymamışlar.Doktora ihtiyaç duymamışlar. Ahali bir kere gelip istememiş kendisinden şeyi.Ahali bir kere gelip istememiş kendisinden şeyi. Hepimiz şimdi hastanelerde dolaşıyoruz.Hepimiz şimdi hastanelerde dolaşıyoruz. Demek ki emredeceğiz, namazı kıl.Demek ki emredeceğiz, namazı kıl. Emir makamındaysan yanındakilere namazı kıl diye emret.Emir makamındaysan yanındakilere namazı kıl diye emret. Allah'ın emirlerini tut diye emret.Allah'ın emirlerini tut diye emret. Allah yolunda çalış diye emredeceksin.Allah yolunda çalış diye emredeceksin. Allah yolunda cihat.Allah yolunda cihat. Kılıç almakla değil ki her zaman.Kılıç almakla değil ki her zaman. Kimisi kılıç alır, kimisi kalem alır.Kimisi kılıç alır, kimisi kalem alır. Kimisi diliyle söyler, kimisi de mücahitlere su taşır.Kimisi diliyle söyler, kimisi de mücahitlere su taşır. Herkes ille kılıç alması lazım değil ki, kimisi savaştaHerkes ille kılıç alması lazım değil ki, kimisi savaşta mücahitlerin yaralarını sarar.mücahitlerin yaralarını sarar. O da cihat.O da cihat. O da çünkü cihat onsuz olmadığı için, o da cihat.O da çünkü cihat onsuz olmadığı için, o da cihat. Cihat’ın bir parçası.Cihat’ın bir parçası. Cihat et bakalım.Cihat et bakalım. Yani Allah yolunda cehd et, sarf et bakalım vaktini.Yani Allah yolunda cehd et, sarf et bakalım vaktini. Yeter bu dünya için uğraştığın.Yeter bu dünya için uğraştığın. Nice bir besleyesin bu kâd ile, kameti.Nice bir besleyesin bu kâd ile, kameti. Düştün dünya zevkine, unuttun kıyameti.Düştün dünya zevkine, unuttun kıyameti. Ne olacak kıyamette halin?

Ne olacak kıyamette halin?
Ben söylüyorum anlamıyorsun, sözler tatsız geliyor, yavan geliyor.Ben söylüyorum anlamıyorsun, sözler tatsız geliyor, yavan geliyor. Efendim bu asırda olmaz diyorsun, şöyle diyorsun, böyle diyorsun.Efendim bu asırda olmaz diyorsun, şöyle diyorsun, böyle diyorsun. Peki, Allah'ın huzuruna çıktığın zaman ne olacak?Peki, Allah'ın huzuruna çıktığın zaman ne olacak? Bunun hesabını vermeyecek misin vereceksin.Bunun hesabını vermeyecek misin vereceksin. Onun için kendin namazı kıl,Onun için kendin namazı kıl, kendin orucu tut,kendin orucu tut, kendin efendim emrindekilere İslâm'a çalışın de,kendin efendim emrindekilere İslâm'a çalışın de, İslâm için gayret sarf edin de, o ders çıkıyor.İslâm için gayret sarf edin de, o ders çıkıyor. Başka hadîs-i şerîflerde de geçiyor.

Başka hadîs-i şerîflerde de geçiyor.
İdarecilerinize dua edin diyor Peygamber Efendimiz.İdarecilerinize dua edin diyor Peygamber Efendimiz. Dua edin.Dua edin. Yâ Rabbi! Şu kadar para ver diye dua ediyoruz.Yâ Rabbi! Şu kadar para ver diye dua ediyoruz. Hastaysak Yâ Rabbi! Sıhhat ver diye dua ediyoruz.Hastaysak Yâ Rabbi! Sıhhat ver diye dua ediyoruz. Yâ Rabbi! Şu benim çocuğumu ıslah et diye dua ediyoruz.Yâ Rabbi! Şu benim çocuğumu ıslah et diye dua ediyoruz. Yâ Rabbi! Şu imtihanı geçeyim diye dua ediyoruz.Yâ Rabbi! Şu imtihanı geçeyim diye dua ediyoruz. Biraz da şunlara dua edin.Biraz da şunlara dua edin. Allah irşad etsin, doğru yola soksun,Allah irşad etsin, doğru yola soksun, hayırlı işler yapmasına şey yapsın.hayırlı işler yapmasına şey yapsın. Ramazan'da bir tanemizin duası tutsa,Ramazan'da bir tanemizin duası tutsa, bir tanemiz ağzı dualı bir kimse olsak,bir tanemiz ağzı dualı bir kimse olsak, yaşadık o zaman cümle cihan halkı kurtulur.yaşadık o zaman cümle cihan halkı kurtulur. Çünkü yukarıdakilerin iyiliği aşağıdakilerin iyiliği gibi olmaz.Çünkü yukarıdakilerin iyiliği aşağıdakilerin iyiliği gibi olmaz. Yukarıdakilerin iyiliği şahane olur.Yukarıdakilerin iyiliği şahane olur. Şahların iyiliği şahane olur.Şahların iyiliği şahane olur. Kötülüğü de çok fena olur.Kötülüğü de çok fena olur. Onun için şeylerden birisi demiş ki, bizim eski büyük,

Onun için şeylerden birisi demiş ki, bizim eski büyük,
ârif, kâmil insanlardan bir zat-ı muhterem demiş ki;ârif, kâmil insanlardan bir zat-ı muhterem demiş ki; La tesübbü’l-eimmete.

La tesübbü’l-eimmete.
Başkanlara sövmeyin.Başkanlara sövmeyin. Ved’ullâhe lehüm.Ved’ullâhe lehüm. Onlar için Allah'a dua edin.Onlar için Allah'a dua edin. Bi’s-salâhi.Bi’s-salâhi. İyi insanlar olsunlar diye dua edin.İyi insanlar olsunlar diye dua edin. Fe inne salâhahüm.Fe inne salâhahüm. Çünkü onların iyi olması.Çünkü onların iyi olması. Leküm salâhun.Leküm salâhun. Dua edenlere de iyilik demektir.Dua edenlere de iyilik demektir. Düşünün, rüşvet yemeyen, haksızlık etmeyen,Düşünün, rüşvet yemeyen, haksızlık etmeyen, gece gündüz çalışan bir vali düşünün,gece gündüz çalışan bir vali düşünün, bir kaymakam düşünün.bir kaymakam düşünün. Ne güzel.Ne güzel. Gece gündüz oraları düzelteyim,Gece gündüz oraları düzelteyim, tanzim edeyim, yeşillendireyim, millete hizmet edeyim diyor.tanzim edeyim, yeşillendireyim, millete hizmet edeyim diyor. İyi oldu mu bak herkese faydası gelir.İyi oldu mu bak herkese faydası gelir. Bir de kötü olduğunu düşün.Bir de kötü olduğunu düşün. Şu kadar para vermezsen şu işi yapmam.Şu kadar para vermezsen şu işi yapmam. İmza atmam.İmza atmam. Yok, bu iş olmamış, şunu da yap öyle gel.Yok, bu iş olmamış, şunu da yap öyle gel. Yapılacak bir iş değil, maksat şey.Yapılacak bir iş değil, maksat şey. İzbihim haraseti’d-dîni ve siyaseti’d-dünya

İzbihim haraseti’d-dîni ve siyaseti’d-dünya
ve hıfzu minhâcü’l-müslümîn ve temkînühümve hıfzu minhâcü’l-müslümîn ve temkînühüm mine’l-ilmi ve’l-amel diye izah ediyor, evetmine’l-ilmi ve’l-amel diye izah ediyor, evet İzâ kânet ‘inde’r-racüli’mraetâni,

İzâ kânet ‘inde’r-racüli’mraetâni,
fe-lem ye’dil beynehümâ,fe-lem ye’dil beynehümâ, câe yevme’l-kiyâmeti ve şikkuhû sâkitün.câe yevme’l-kiyâmeti ve şikkuhû sâkitün. İnsanın iki tane zevcesi olsa diyor Peygamber Efendimiz.İnsanın iki tane zevcesi olsa diyor Peygamber Efendimiz. Aralarında adalet etmese, eşit muamele yapmasa,Aralarında adalet etmese, eşit muamele yapmasa, o zaman kıyamet günü bir tarafı düşük olarak gelir.o zaman kıyamet günü bir tarafı düşük olarak gelir. Ceza olarak yani, sen adaletle hareket etmedin diye,Ceza olarak yani, sen adaletle hareket etmedin diye, kendi vücudunun bir tarafı düşük olarak gelir.kendi vücudunun bir tarafı düşük olarak gelir. İslâm'da malum bir taaddüd-ı zevcât meselesi var.

İslâm'da malum bir taaddüd-ı zevcât meselesi var.
Yani zevceler birkaç tane olabilir, dörde kadar müsaade var.Yani zevceler birkaç tane olabilir, dörde kadar müsaade var. Bismillâhirrahmânirrahîm.Bismillâhirrahmânirrahîm. Fe’nkihû mâ tâbe leküm mine’n-nisâi mesnâ

Fe’nkihû mâ tâbe leküm mine’n-nisâi mesnâ
ve sülâse verubâ’a'. (Nisâ Suresi 3. Ayet)ve sülâse verubâ’a'. (Nisâ Suresi 3. Ayet) Diye ayet-i kerimede böyle bir müsaade var.Diye ayet-i kerimede böyle bir müsaade var. Kâfirler buradan bize çok saldırırlar.Kâfirler buradan bize çok saldırırlar. Çok böyle hızla hücum ederler.Çok böyle hızla hücum ederler. Efendim Avrupalılar falan,Efendim Avrupalılar falan, bak işte dört tane kadına müsaade etmiş İslâm gördünüz mü ya?bak işte dört tane kadına müsaade etmiş İslâm gördünüz mü ya? Bir de iyi din diyorsunuz filan gibilerden.Bir de iyi din diyorsunuz filan gibilerden. Kendilerinin kaç tane gayrimeşru metresi vardır?Kendilerinin kaç tane gayrimeşru metresi vardır? İslâm gayrimeşruluk yapmıyor,

İslâm gayrimeşruluk yapmıyor,
İslâm kadının haysiyetini koruyor.İslâm kadının haysiyetini koruyor. Gayrimeşruluğa fırsat vermiyor.Gayrimeşruluğa fırsat vermiyor. Öyle şey yok.Öyle şey yok. Yapacaksan bu işiYapacaksan bu işi nikâhla, ölçülü, güzel, rıza ile parasıyla,nikâhla, ölçülü, güzel, rıza ile parasıyla, puluyla, şerefiyle, haysiyetiyle, duayla, teliyle yap diyor.puluyla, şerefiyle, haysiyetiyle, duayla, teliyle yap diyor. Şimdi Avrupa'da istatistikler yapılmış, şeyler yapılmış.Şimdi Avrupa'da istatistikler yapılmış, şeyler yapılmış. Meşhurların, şunların bunların hepsinin çoğunun birkaç tane dostu var.Meşhurların, şunların bunların hepsinin çoğunun birkaç tane dostu var. O mu daha iyi?O mu daha iyi? Sonra çocukları oluyor.

Sonra çocukları oluyor.
Meşhur yazarlar var.Meşhur yazarlar var. O Fransızların, bilmem Alexander Duma'ları, bilmem neleri,O Fransızların, bilmem Alexander Duma'ları, bilmem neleri, hatırımda yanlış kalmadıysa, babası belli değil.hatırımda yanlış kalmadıysa, babası belli değil. Bilmem işte Berlin'in şeyi vardı.Bilmem işte Berlin'in şeyi vardı. Neydi şansölye mi, başkan mı, neydi?Neydi şansölye mi, başkan mı, neydi? Babası yok.Babası yok. Anası var, babası yok belli değil.Anası var, babası yok belli değil. Bu mu daha iyi?Bu mu daha iyi? İslâm'a saldırıp duruyorsun.

İslâm'a saldırıp duruyorsun.
İslâm sağlam nizam koymuş.İslâm sağlam nizam koymuş. Kadını öyle şey yapmıyor.Kadını öyle şey yapmıyor. Hukuk sahibi ediyor.Hukuk sahibi ediyor. Sonra kadına mihir diye bir şey koymuş.Sonra kadına mihir diye bir şey koymuş. Belli yekünlü bir para veriyorsun eline.Belli yekünlü bir para veriyorsun eline. Yani boşansan bile kadının bir hukuku var, haysiyeti var.Yani boşansan bile kadının bir hukuku var, haysiyeti var. Avrupa'da kadını şeytanın aleti gibi şey yaparlarmış,Avrupa'da kadını şeytanın aleti gibi şey yaparlarmış, hiç itibar etmezlermiş yakın zamana kadar.hiç itibar etmezlermiş yakın zamana kadar. 16. 17. asırda Avrupalı filozoflar16. 17. asırda Avrupalı filozoflar Peygamber Efendimiz'i başkan seçiyorlar kendilerine.Peygamber Efendimiz'i başkan seçiyorlar kendilerine. Aferin, yaşa!Aferin, yaşa! Kadınların haklarını asırlar önce sen ışık tutmuşsun diye.Kadınların haklarını asırlar önce sen ışık tutmuşsun diye. O Volterler, şunlar bunlar,O Volterler, şunlar bunlar, methiyeler yazmışlar Peygamber Efendimiz'e.methiyeler yazmışlar Peygamber Efendimiz'e. Meseleye her yönünden bakmak lazım.Meseleye her yönünden bakmak lazım. Yani bir taraftan bakıp, kışkırtıp aleyhinde konuşmakYani bir taraftan bakıp, kışkırtıp aleyhinde konuşmak iş değil yani.iş değil yani. Sonra konuştuğun nizam Allah'ın nizamı.Sonra konuştuğun nizam Allah'ın nizamı. Allahu Teâlâ Hazretleri ileAllahu Teâlâ Hazretleri ile yani mücadele gibi oluyor.yani mücadele gibi oluyor. Ama harp olur, darp olur, kadınların adedi çok olur,Ama harp olur, darp olur, kadınların adedi çok olur, erkeklerin adedi az olur, birkaç tanesini himaye eder,erkeklerin adedi az olur, birkaç tanesini himaye eder, nikâhında bulunur.nikâhında bulunur. Evet, ama eşit muamele edecek,Evet, ama eşit muamele edecek, haksızlık etmeyecek, hukukuna riayet edecek,haksızlık etmeyecek, hukukuna riayet edecek, birisine tamamen meyledip ötekisini boşanmış gibibirisine tamamen meyledip ötekisini boşanmış gibi bir kenarda tutmayacak diyebir kenarda tutmayacak diye ayet-i kerimelerde de bildirilmiş.ayet-i kerimelerde de bildirilmiş. Her şeyde adalet var yani.Her şeyde adalet var yani. Biliyor musunuz, Amerikalılardan bir Yahudi kızı vardı.

Biliyor musunuz, Amerikalılardan bir Yahudi kızı vardı.
Müslüman oldu, Meryem Cemile.Müslüman oldu, Meryem Cemile. Yahudi asıllı.Yahudi asıllı. Yahudi asıllı, Meryem Cemile.Yahudi asıllı, Meryem Cemile. Amerika'da yetiştiği için Yahudiliği iyi biliyor.Amerika'da yetiştiği için Yahudiliği iyi biliyor. Kendisi ailece Yahudi.Kendisi ailece Yahudi. Ondan sonra Hristiyanlığı incelemiş, iyi biliyor.Ondan sonra Hristiyanlığı incelemiş, iyi biliyor. Tatmin olmamış.Tatmin olmamış. Yahudilikten tatmin olmamış.Yahudilikten tatmin olmamış. Hristiyanlıktan tatmin olmamış.Hristiyanlıktan tatmin olmamış. Gitmiş üniversitede felsefe okumuş.Gitmiş üniversitede felsefe okumuş. Felsefe tatmin etsin diye bekliyor.Felsefe tatmin etsin diye bekliyor. Felsefe kimi tatmin etmiş ki?Felsefe kimi tatmin etmiş ki? Her filozof bir başka laf söylüyor.

Her filozof bir başka laf söylüyor.
Ondan sonra intihar ediyor ömrünün sonunda.Ondan sonra intihar ediyor ömrünün sonunda. Felsefe kimi tatmin etmiş ki?Felsefe kimi tatmin etmiş ki? Felsefede de aradığını bulamamış.Felsefede de aradığını bulamamış. Sonunda müslüman olmuş.Sonunda müslüman olmuş. Neyse bunlar böyle ayrı.Neyse bunlar böyle ayrı. Kitaplar filan yazmış.Kitaplar filan yazmış. Türkçe'ye de çevrildik kitapları da.Türkçe'ye de çevrildik kitapları da. Asıl söylemek istediğim nokta,Asıl söylemek istediğim nokta, Pakistan'da evliymiş,Pakistan'da evliymiş, bir adamın ikinci karısıymış ve çok mutluymuş.bir adamın ikinci karısıymış ve çok mutluymuş. Onun haberini duyduk yani.Onun haberini duyduk yani. Pakistan'da.Pakistan'da. İkinci hanım olarak gitmiş, Amerikalı.İkinci hanım olarak gitmiş, Amerikalı. Çok da mutluymuş yani.Çok da mutluymuş yani. İzâ kâne demü’l-hayzati,

İzâ kâne demü’l-hayzati,
fe-innehû demün esvedü yü’rafü,fe-innehû demün esvedü yü’rafü, fe-izâ kâne zâlike fe-emsikî ani’s-salâti,fe-izâ kâne zâlike fe-emsikî ani’s-salâti, ve izâ kâne’l-âharu fe-teveddaî ve sallî,ve izâ kâne’l-âharu fe-teveddaî ve sallî, fe-innemâ hüve ‘ırkun.fe-innemâ hüve ‘ırkun. Bu hadîs-i şerîf hanımlarla ilgili bir hadîs-i şerîftir.

Bu hadîs-i şerîf hanımlarla ilgili bir hadîs-i şerîftir.
Tabi hanımların bilmesi lazım ama beylerin de bilmesinde fayda vardır.Tabi hanımların bilmesi lazım ama beylerin de bilmesinde fayda vardır. Çünkü öğretir, kendisinin şeyi vardır,Çünkü öğretir, kendisinin şeyi vardır, ilgili olduğu kimseler vardır hanımlardan.ilgili olduğu kimseler vardır hanımlardan. Şimdi malum hanımların aybaşı denilen bir hali olur.Şimdi malum hanımların aybaşı denilen bir hali olur. İslâm'da ayıp yok yani her şey olduğu gibi.İslâm'da ayıp yok yani her şey olduğu gibi. Bildirmek babından böyle konularda geçebilir bazen.Bildirmek babından böyle konularda geçebilir bazen. Aybaşı denilen bir şey vardır.Aybaşı denilen bir şey vardır. İşte böyle bir kan olduğu zamanİşte böyle bir kan olduğu zaman ve onun rengi siyahtır kanın o zaman diyor Peygamber Efendimiz,ve onun rengi siyahtır kanın o zaman diyor Peygamber Efendimiz, bu maruftur, bilinir.bu maruftur, bilinir. Böyle olduğu zaman namazı bırak.Böyle olduğu zaman namazı bırak. Yani öyle bir kadın namaz kılamaz.Yani öyle bir kadın namaz kılamaz. Aybaşı hali devam ettiği,Aybaşı hali devam ettiği, regule hali devam ettiği müddetçe namaz kılamaz o kadın.regule hali devam ettiği müddetçe namaz kılamaz o kadın. Eğer bunun dışında bir kanEğer bunun dışında bir kan görme durumu olursa ne olacak?görme durumu olursa ne olacak? Gene kan geldi, namazı bırak, öyle şey yok.

Gene kan geldi, namazı bırak, öyle şey yok.
Yani belli mutaat, aybaşlarında namaz kılmayacak.Yani belli mutaat, aybaşlarında namaz kılmayacak. Tamam, şeriatın emri böyle.Tamam, şeriatın emri böyle. Ama başka zaman olduğu zaman o zamanAma başka zaman olduğu zaman o zaman abdest al, namazını kıl.abdest al, namazını kıl. Çünkü o bir damardan bir kanamadır,Çünkü o bir damardan bir kanamadır, çatlamadır diyor Peygamber Efendimiz.çatlamadır diyor Peygamber Efendimiz. Buna fıkıh kitaplarında şey derler, dem-i istihaze derler.Buna fıkıh kitaplarında şey derler, dem-i istihaze derler. Birisi aybaşı kanı derler, ötekisi deBirisi aybaşı kanı derler, ötekisi de işte böyle bir hastalıktan olan şeydir.işte böyle bir hastalıktan olan şeydir. Öyle bir insan namaz kılacak gene.Öyle bir insan namaz kılacak gene. Kanı aka aka bile olsa özürlü sayılır, namaz kılacak ve oruç tutacak.Kanı aka aka bile olsa özürlü sayılır, namaz kılacak ve oruç tutacak. Onun için kadınların ekseriyeti bu

Onun için kadınların ekseriyeti bu
halleri çok iyi bilmediklerinden hata ederler.halleri çok iyi bilmediklerinden hata ederler. İbadetlerinin vakitlerini bilmezler.İbadetlerinin vakitlerini bilmezler. İbadetleri yapacakları günlerde yapmazlar,İbadetleri yapacakları günlerde yapmazlar, yapmamaları lazım geldiği zaman da yapma durumları olabilir.yapmamaları lazım geldiği zaman da yapma durumları olabilir. Yanlış işleri öğrenmek, öğretmek lazım.Yanlış işleri öğrenmek, öğretmek lazım. Erkeklerin de hani gusül nedir,Erkeklerin de hani gusül nedir, yıkanmak nedir, onu öğrenmesi lazım.yıkanmak nedir, onu öğrenmesi lazım. Geçen de bizim arkadaşlardan birisi nikâha çağrılmış gitmiş.Geçen de bizim arkadaşlardan birisi nikâha çağrılmış gitmiş. Hocam dini nikâha heves etmişler,Hocam dini nikâha heves etmişler, beni çağırdılar diyor, gusül nedir bilmiyor adam diyor.beni çağırdılar diyor, gusül nedir bilmiyor adam diyor. Amerika'da tahsil etmiş.Amerika'da tahsil etmiş. Gusülden haberi yok.Gusülden haberi yok. Zavallı evlenecek.Zavallı evlenecek. Ey Allah'ım ne günlere kaldık Yâ Rabbi!Ey Allah'ım ne günlere kaldık Yâ Rabbi! Öğrenmek öğretmek lazım.Öğrenmek öğretmek lazım. Yani bunları belli böyle güzel usullerle öğretmek lazım.Yani bunları belli böyle güzel usullerle öğretmek lazım. Ölçülü olarak, makul şekillerde söyleyip öğretmek lazım.Ölçülü olarak, makul şekillerde söyleyip öğretmek lazım. Kadınlar da o şeylerini bilmesi lazım.Kadınlar da o şeylerini bilmesi lazım. O halleri bilmesi lazım.O halleri bilmesi lazım. Sizin de bilmeniz lazım.Sizin de bilmeniz lazım. Sizinle de ilgisi vardır.Sizinle de ilgisi vardır. Hem söylersiniz, başka bakımlardan da gerekebilir bilmesi.Hem söylersiniz, başka bakımlardan da gerekebilir bilmesi. İzâ kâne li’l-abdi inde’llâhi deracetün.

İzâ kâne li’l-abdi inde’llâhi deracetün.
Kulun Allah indinde bir derecesi varsa.Kulun Allah indinde bir derecesi varsa. Lem yünilhü.Lem yünilhü. Henüz ona ulaşmamışlığı bir derece varsa,Henüz ona ulaşmamışlığı bir derece varsa, iyyâhâ, onu ona ulaştırmamışsa o dereceyi,iyyâhâ, onu ona ulaştırmamışsa o dereceyi, yani o kulu o dereceye ulaştırmamışsa.yani o kulu o dereceye ulaştırmamışsa. İbtelâhü fi’d-dünya, ona dünyada birİbtelâhü fi’d-dünya, ona dünyada bir bela musallat eder, bir sıkıntı hali olur.bela musallat eder, bir sıkıntı hali olur. Sümme sabberahû.Sümme sabberahû. Sonra ona sabrettirir o belasına.Sonra ona sabrettirir o belasına. Ale’l-belâi, li yünîlehû tilke’d-deracete.

Ale’l-belâi, li yünîlehû tilke’d-deracete.
O dereceye ulaşsın diye.O dereceye ulaşsın diye. Bu kadar hadîs-i şerîf.Bu kadar hadîs-i şerîf. Buradan anlaşılıyor ki, Allahu Teâlâ HazretleriBuradan anlaşılıyor ki, Allahu Teâlâ Hazretleri bazen insanabazen insana sıkıntılı, ibtilâlı bir şey verir, bir bela, musibet verir,sıkıntılı, ibtilâlı bir şey verir, bir bela, musibet verir, o derecesi artsın diye.o derecesi artsın diye. Yani belaları insan istemeyecek amaYani belaları insan istemeyecek ama belalar gelince sabredeceksiniz.belalar gelince sabredeceksiniz. Malınıza bir bela, sıkıntı geldi,Malınıza bir bela, sıkıntı geldi, canınıza bir elem, keder, hastalık geldi,canınıza bir elem, keder, hastalık geldi, canınızı sıkacak bazı şeylere uğradınız,canınızı sıkacak bazı şeylere uğradınız, hadiselerle karşılaştınız filan.hadiselerle karşılaştınız filan. Aman sabredin.Aman sabredin. Sabrederseniz ecir var.Sabrederseniz ecir var. Sakın ha öyle feryâd-u figana, itiraza kalkışmayınSakın ha öyle feryâd-u figana, itiraza kalkışmayın Allahu Teâlâ hazretleri sevmez.Allahu Teâlâ hazretleri sevmez. İtiraz eden kulu sevmez.İtiraz eden kulu sevmez. Benim takdirime rıza göstermeyenBenim takdirime rıza göstermeyen benden gayrı Rab arasın kendisine buyuruyor hadîs-i şerîfte.benden gayrı Rab arasın kendisine buyuruyor hadîs-i şerîfte. Benim takdirime rıza göstermeyen gitsin,Benim takdirime rıza göstermeyen gitsin, benim mülkümden çıksın, benden başka Rab arasın.benim mülkümden çıksın, benden başka Rab arasın. Nereye gideceksin?

Nereye gideceksin?
Kime başvuracaksın?Kime başvuracaksın? Takdirine rıza göstereceksin.

Takdirine rıza göstereceksin.
Ama onun mükâfatı var.Ama onun mükâfatı var. Yani insan bir böyle musibete sabrettiği zaman derece alır.Yani insan bir böyle musibete sabrettiği zaman derece alır. Çok şükür Allah bizi müslüman etmiş,

Çok şükür Allah bizi müslüman etmiş,
kıymetini bilip dekıymetini bilip de müslümanca yaşamayı Allah nasip etsin.müslümanca yaşamayı Allah nasip etsin. El-Fatiha.

El-Fatiha.
Konuşma Hakkında
Tema 1
Tema 2