Namaz Vakitleri

27 Zilhicce 1445
03 Temmuz 2024
İmsak
03:30
Güneş
05:29
Öğle
13:13
İkindi
17:13
Akşam
20:47
Yatsı
22:37
Detaylı Arama

Kıyamet Alâmetleri

Mehmed Zahid KOTKU

15 Safer 1396 / 15.02.1976
İskenderpaşa Camii/ İstanbul

Açıklama

Gönül dostu, âlim Mehmed Zahid Kotku Hocamız İskenderpaşa Camii’nde 1958’den 1977 yılına kadar Ramûzü’l-Ehâdîs isimli hadis kitabından dersler yapmıştır. Ahmed Ziyâeddin Gümüşhanevî'nin derlediği Râmûzü’l-Ehâdis, alfabetik olarak sıralanmış hadislerden oluşmaktadır.

İlk zamanlar düzenli olarak Pazar günleri ikindiden sonra bir saat, Cuma günleri öğleden önce 45 dakika hadis dersleri yaparlarken, son yıllarında hadis derslerini Prof. Dr. Mahmud Es’ad Coşan Hocamız’a bırakmışlar, kendileri Cuma namazından sonra 10-15 dakikalık kısa konuşmalar yapmaya başlamışlardır. Bu konuşmalar irticalen yapılmış, bazen bir sahabeden bahsetmişler, bazen güncel bir olayı konu edinmişlerdir. Bu konuşmalar 1978 yılında başlamış, vefatına kadar devam etmiştir. Son konuşmaları vefatından bir hafta önce, 6 Kasım 1980’de Medine’de kaydedilmiştir.

Konuşma Metni

Eûzubillahimineşşeytânirracîm. Bismillâhirrahmânirrahîm. Eûzubillahimineşşeytânirracîm. Bismillâhirrahmânirrahîm.

el-Hamdülillahi rabbilâlemin ve'l-âkibetü li'l-müttekîn.el-Hamdülillahi rabbilâlemin ve'l-âkibetü li'l-müttekîn. Vessalâtü vesselâmü alâ seyyidinâ muhammedin ve âlihî ve sahbihî ecmaîn. Vessalâtü vesselâmü alâ seyyidinâ muhammedin ve âlihî ve sahbihî ecmaîn.

İ'lemû eyyühe'l-ihvân enne efdale'l-kitâbi kitâbullahİ'lemû eyyühe'l-ihvân enne efdale'l-kitâbi kitâbullah ve enne efdale'l-hedyi hedyü muhammedin sallallahu aleyhi ve sellem ve enne efdale'l-hedyi hedyü muhammedin sallallahu aleyhi ve sellem ve şerra'l-umûri muhdesâtühâ ve külle muhdesin bid'ah ve külle bid'atin dalâlehve şerra'l-umûri muhdesâtühâ ve külle muhdesin bid'ah ve külle bid'atin dalâleh ve külle dalâletin fi'n-nâri. Ve bi's-senedi'l-muttasıli ile'n-nebiyyi sallallahu aleyhi ve sellem: ve külle dalâletin fi'n-nâri. Ve bi's-senedi'l-muttasıli ile'n-nebiyyi sallallahu aleyhi ve sellem:

Namazımızı kıldık. Emr-i ilahi. Mecburuz bunu yapmakta. Canım neden yapacağız? Namazımızı kıldık. Emr-i ilahi. Mecburuz bunu yapmakta.

Canım neden yapacağız?

Allah'ın emridir yapacağız. Nasıl ki karınlarımızı doyurmak için ekmek yemek mecburiyetindeyiz.Allah'ın emridir yapacağız. Nasıl ki karınlarımızı doyurmak için ekmek yemek mecburiyetindeyiz. Yemezsek vücudumuz tahammül edemiyor ölüyoruz.Yemezsek vücudumuz tahammül edemiyor ölüyoruz. İşte bunun gibi ruhumuzun beslenmesi için de ibadete ihtiyacımız vardır. İşte bunun gibi ruhumuzun beslenmesi için de ibadete ihtiyacımız vardır. İbadetler yapmazsak ruhlarımız ölür. Ruhlarımızın ölüşüyle artık büyük küçük hak hukuk tanımaz.İbadetler yapmazsak ruhlarımız ölür. Ruhlarımızın ölüşüyle artık büyük küçük hak hukuk tanımaz. Bir hayvan gibi insan önüne geldiğine saldırır, önüne geldiğini koparır . Bir hayvan gibi insan önüne geldiğine saldırır, önüne geldiğini koparır .

Şimdi dün okuduk da Allah şaşırtmasın. Mesela her zaman olan hadiseler.Şimdi dün okuduk da Allah şaşırtmasın. Mesela her zaman olan hadiseler. Benzinci dükkanına girmişler, silahları ellerinde. Benzinci dükkanına girmişler, silahları ellerinde. Paraları alıyorlar oradan, bir tanesi de kasayı açmak istemiyor.Paraları alıyorlar oradan, bir tanesi de kasayı açmak istemiyor. "Sen mi açmayacaksın, al kurşunu!" diyor, öldürüyor onu. "Sen mi açmayacaksın, al kurşunu!" diyor, öldürüyor onu.

Bu nasıl insan yani bu da insan ya, ama nasıl insan? Bu nasıl insan yani bu da insan ya, ama nasıl insan?

Ruhan ölmüş insan, hayvandan farkı yok yani. Hayvani bir şey. Ruhan ölmüş insan, hayvandan farkı yok yani. Hayvani bir şey.

Hayvan bile bak, geçen derste okuduk ya. Adam bir hükümdarın içkilerini dökmüş; Hayvan bile bak, geçen derste okuduk ya. Adam bir hükümdarın içkilerini dökmüş;

"Günah!" demiş, "Ayıp! Korkmuyor musun sen Allah'tan?" "Günah!" demiş, "Ayıp! Korkmuyor musun sen Allah'tan?"

Bağırmış çağırmış içkileri dökmüş. İçki içiyormuş adam. Dökünce adam da kızmış tabi, Bağırmış çağırmış içkileri dökmüş. İçki içiyormuş adam. Dökünce adam da kızmış tabi,

"Atın bunu aslanların önüne!" demiş, "Parçalasınlar bunu! Ne lüzum var bu adama?" "Atın bunu aslanların önüne!" demiş, "Parçalasınlar bunu! Ne lüzum var bu adama?"

Fakat o muhterem zât aslanların önüne gidince, Allahu ekber diye namaza durmuş.Fakat o muhterem zât aslanların önüne gidince, Allahu ekber diye namaza durmuş. Namaza durur durmaz aslanlar da onun karşısında pençe durmuşlar.Namaza durur durmaz aslanlar da onun karşısında pençe durmuşlar. Bunu kitaba yazmışlar, bir hikaye. Hadise olmuş demek ki. Bunu kitaba yazmışlar, bir hikaye. Hadise olmuş demek ki.

Onun için Allah'tan korkandan her şey korkar. Allah'tan korkmayandan da Allah muhafaza etsin. Onun için Allah'tan korkandan her şey korkar. Allah'tan korkmayandan da Allah muhafaza etsin.

Allah'tan korkacak. O haşyetullah korkutuyor, mesuliyet korkutuyor.Allah'tan korkacak. O haşyetullah korkutuyor, mesuliyet korkutuyor. Öldükten sonra hesap olunacak. Cennet varmış, cehennem varmış o korku yok, o akıl da yok.Öldükten sonra hesap olunacak. Cennet varmış, cehennem varmış o korku yok, o akıl da yok. Onun için istediğini öldürüyor istediği parayı da alıyor. Onun için istediğini öldürüyor istediği parayı da alıyor. Ama beni sonra tutacaklarmış, öldüreceklermiş, oraya da aklı ermiyor. Ama beni sonra tutacaklarmış, öldüreceklermiş, oraya da aklı ermiyor.

Onun için; İzâ ekamte's-salâte. "Namazı kıldık." Onun için;

İzâ ekamte's-salâte. "Namazı kıldık."

Elhamdülillah ezan okundu, emr-i ilahi, abdestlerimizi aldık geldik.Elhamdülillah ezan okundu, emr-i ilahi, abdestlerimizi aldık geldik. Huzuru ilahiye durduk, günahlarımız bir kere döküldü. Huzuru ilahiye durduk, günahlarımız bir kere döküldü.

Ve âteyte'z-zekâte. "Zekatlarımızı da verdik."Ve âteyte'z-zekâte. "Zekatlarımızı da verdik." Hecerte'l-fevâhişe mâ zahera minhâ ve mâ betane. "Bununla beraber gerek iş gerek dışHecerte'l-fevâhişe mâ zahera minhâ ve mâ betane. "Bununla beraber gerek iş gerek dış ne kadar günah varsa onları da terk ediyoruz." ne kadar günah varsa onları da terk ediyoruz."

Onlardan da hicret ediyoruz. Asıl hicret, mâ nehallah. "Allahu Teâlâ'nın nehiy ettiklerini terk etmek." Onlardan da hicret ediyoruz. Asıl hicret, mâ nehallah. "Allahu Teâlâ'nın nehiy ettiklerini terk etmek."

Hicret memleketi terk edip de oradan buraya gelmek değil. Yahut buradan Mekke'ye gitmek değil. Hicret memleketi terk edip de oradan buraya gelmek değil. Yahut buradan Mekke'ye gitmek değil.

el-Hicretü terkü mâ nehallah. "Allah'ın yasak ettiklerini terketmek en büyük muhacirlik." el-Hicretü terkü mâ nehallah. "Allah'ın yasak ettiklerini terketmek en büyük muhacirlik."

En büyük muhacirlik.En büyük muhacirlik. Muhacirlere ne büyük sevap veriliyorsa günahları terk edene de aynı sevaplar öylece veriliyor. Muhacirlere ne büyük sevap veriliyorsa günahları terk edene de aynı sevaplar öylece veriliyor.

Onun için İmam Birgivi hazretlerinin eserinde okumuştum; Onun için İmam Birgivi hazretlerinin eserinde okumuştum;

Terkü zerretin min meharimillahi hayrun min ibadeti sekaleyn der.Terkü zerretin min meharimillahi hayrun min ibadeti sekaleyn der. "Ufak, ehemmiyet vermediğimiz bir hatayı, bir kusuru, bir kabahati terk edebilmek, ki günahtır bu."Ufak, ehemmiyet vermediğimiz bir hatayı, bir kusuru, bir kabahati terk edebilmek, ki günahtır bu. Allah bunu yasak etmiştir. Allah bunu yasak etmiştir. Bunu terk edebilmek yer gök ehlinin yapacağı nafile ibadetlerden daha hayırlıdır." demiş. Bunu terk edebilmek yer gök ehlinin yapacağı nafile ibadetlerden daha hayırlıdır." demiş.

Hayırlıdır. Bunun için Allah suçlarımızı affetsin. İbadet etmek kolaydır.Hayırlıdır.

Bunun için Allah suçlarımızı affetsin.

İbadet etmek kolaydır.
İbadet etmek, namaz kılmak, oruç tutmak, hacca gitmek, zekat vermek.İbadet etmek, namaz kılmak, oruç tutmak, hacca gitmek, zekat vermek. Var olunca hepsini yapar insan, fakat fenalığı terk etmek kadar zor bir şey yoktur.Var olunca hepsini yapar insan, fakat fenalığı terk etmek kadar zor bir şey yoktur. Hele bir kere alıştın mı o fenalığa o fenalığı terk etmek ölüm demektir. Hele bir kere alıştın mı o fenalığa o fenalığı terk etmek ölüm demektir.

Mesela iskambil oynamaya alışmış insan.Mesela iskambil oynamaya alışmış insan. Akşam ekmeği yer yemez koşar sokağa, kahveye gidecek de iskambil oynayacakAkşam ekmeği yer yemez koşar sokağa, kahveye gidecek de iskambil oynayacak Veyahut buna benzer oyun yerlerine, zevk yerlerine, günah yerlerine alışmış.Veyahut buna benzer oyun yerlerine, zevk yerlerine, günah yerlerine alışmış. Bunu tutabilmek zincirle bağlasan da olmaz. Alıştığı yere mutlaka koşacaktır o. Bunu tutabilmek zincirle bağlasan da olmaz. Alıştığı yere mutlaka koşacaktır o.

Bunun için en güzel şey Allahu Teâlâ'nın yasak ettiği şeyleri terk edebilmek,Bunun için en güzel şey Allahu Teâlâ'nın yasak ettiği şeyleri terk edebilmek, onlardan uzak olmak ve onları alışmamaktır. onlardan uzak olmak ve onları alışmamaktır. Binâenaleyh çocukların terbiyesinde çok ihtimam lazım,Binâenaleyh çocukların terbiyesinde çok ihtimam lazım, ki çocuk daha henüz küçük yaşındayken ahlâk-ı islâmiyeyi öğrenmeli, terbiyeyi öğrenmeli,ki çocuk daha henüz küçük yaşındayken ahlâk-ı islâmiyeyi öğrenmeli, terbiyeyi öğrenmeli, nezaketi öğrenmeli, büyüklere saygıyı öğrenmeli, Allah'a kulluğu öğrenmeli. nezaketi öğrenmeli, büyüklere saygıyı öğrenmeli, Allah'a kulluğu öğrenmeli. Allah korkusu daha çocukken içine sinmelidir onun. Mülkün sahibi Allah var.Allah korkusu daha çocukken içine sinmelidir onun.

Mülkün sahibi Allah var.
Her şeyi görüyor, her şeyi biliyor, gördüğü ve bildiği halde Her şeyi görüyor, her şeyi biliyor, gördüğü ve bildiği halde e bunun huzurunda nasıl insan bu çirkinlikleri yapabilir? Nasıl bu hataları işleyebilir? e bunun huzurunda nasıl insan bu çirkinlikleri yapabilir? Nasıl bu hataları işleyebilir?

Bunun için evvela lazım olan bu fevahiş olan şeylerin hepsini terk edebilmek. Bunun için evvela lazım olan bu fevahiş olan şeylerin hepsini terk edebilmek.

Fe-ente muhâcirun. "İşte sen hakiki bir muhacirsin." O zaman sen hakiki bir muhacirsin. Fe-ente muhâcirun. "İşte sen hakiki bir muhacirsin."

O zaman sen hakiki bir muhacirsin.

Nasıl ki Mekke'den Medine'ye gelmek için hicret ettiler ashab-ı kirâm.Nasıl ki Mekke'den Medine'ye gelmek için hicret ettiler ashab-ı kirâm. Bu hicretlerinde asıl muhacirlik günahları terk ettiğin gibi bu hicrettir. Bu hicretlerinde asıl muhacirlik günahları terk ettiğin gibi bu hicrettir. Çünkü ashab-ı kiramın ehli Mekke olan kısmını muhacir diyorlar. Çünkü ashab-ı kiramın ehli Mekke olan kısmını muhacir diyorlar. Ehli Mekke'den hicret edip Medine'ye gelenlere Muhacir diyoruz, yerli Medineliye de Ensar diyoruz. Ehli Mekke'den hicret edip Medine'ye gelenlere Muhacir diyoruz, yerli Medineliye de Ensar diyoruz.

İşte bu muhacir olan mekkelilere Medine'ye gelişlerindeki ne kadar sevap varsa bu sevapları kazanır İşte bu muhacir olan mekkelilere Medine'ye gelişlerindeki ne kadar sevap varsa bu sevapları kazanır

Kim? Günahları terk eden. [Günahın] ufağı büyüğü yok. Kim?

Günahları terk eden. [Günahın] ufağı büyüğü yok.

Ve in mütte bi'l-hasrameti. Bahillerin şeysi çok ağırdır, bahillik, sıkılık pek fena bir huydur. Ve in mütte bi'l-hasrameti.

Bahillerin şeysi çok ağırdır, bahillik, sıkılık pek fena bir huydur.

"Ama sen böyle günahları terk ettikten sonra bahil de olsan ölsen yine korkma." "Ama sen böyle günahları terk ettikten sonra bahil de olsan ölsen yine korkma."

Yine korkma, akibetin iyidir senin. İzâ ukîmeti's-salâtü fe lâ tekûmû hattâ teravnî. Yine korkma, akibetin iyidir senin.

İzâ ukîmeti's-salâtü fe lâ tekûmû hattâ teravnî.

Cenab-ı peygamber buyuruyor ki; "Kamet olundu, kamet olunuyor ama beni görmedikçe kalkmayın." Cenab-ı peygamber buyuruyor ki;

"Kamet olundu, kamet olunuyor ama beni görmedikçe kalkmayın."

Cenab-ı peygamber bazen geç gelir. Geç gelince ayağa kalkıp da ayakta durmayın.Cenab-ı peygamber bazen geç gelir. Geç gelince ayağa kalkıp da ayakta durmayın. Kamet bitmiş ama peygamber gelmemiş daha namazı kıldırmak için.Kamet bitmiş ama peygamber gelmemiş daha namazı kıldırmak için. Binâenaleyh oturun, beni gördükten sonra kalkın namaza. Burada da olabilir.Binâenaleyh oturun, beni gördükten sonra kalkın namaza.

Burada da olabilir.
Mesela imam efendi biraz meşgul olmuştur, gelememiştir bir aczinden dolayı.Mesela imam efendi biraz meşgul olmuştur, gelememiştir bir aczinden dolayı. Müezzin de vakit geldi diye acele etmiş kameti getirmiş. Müezzin de vakit geldi diye acele etmiş kameti getirmiş. Biz de ayağa kalkıyoruz, imam efendi gelsin diye bakıyoruz. Bu da belki birkaç dakika geç kalabilir.Biz de ayağa kalkıyoruz, imam efendi gelsin diye bakıyoruz. Bu da belki birkaç dakika geç kalabilir. Binâenaleyh bunu yapmayın. Binâenaleyh bunu yapmayın. Demek ki imam efendi gelmedikçe de, imam efendiyi görmedikçe de kamet etmeyin demek. Demek ki imam efendi gelmedikçe de, imam efendiyi görmedikçe de kamet etmeyin demek.

Yine; İzâ ukîmeti's-salâtü fe-lâ salâte ille'l-mektûbetü. Yine;

İzâ ukîmeti's-salâtü fe-lâ salâte ille'l-mektûbetü.

Kamet geldi, kamet edilirken, "Ben şu iki rekat [nafile namaz kılıvereyim." demeyin.]Kamet geldi, kamet edilirken, "Ben şu iki rekat [nafile namaz kılıvereyim." demeyin.] Camiye girerken iki rekat nafile namaz kılarlar, tahiyyetü'l-mescid derler. Camiye girerken iki rekat nafile namaz kılarlar, tahiyyetü'l-mescid derler.

"Şunu da kılayım da öyle imama uyuyayım." "Sakın bunu yapma." "Şunu da kılayım da öyle imama uyuyayım."

"Sakın bunu yapma."

Kamet olunduktan sonra imam da Allahu ekber dedikten sonraKamet olunduktan sonra imam da Allahu ekber dedikten sonra bu tahiyyetü'l-mescid geride dursun, sen imama uy. Başka namaz kılınmaz artık. bu tahiyyetü'l-mescid geride dursun, sen imama uy. Başka namaz kılınmaz artık.

Yalnız sabah namazlarında eğer ikinci rekata erişeceğini aklın keserse,Yalnız sabah namazlarında eğer ikinci rekata erişeceğini aklın keserse, birinci rekatı kaçıracağım ama ikinci rekatta imama ereceğime aklım keserse, birinci rekatı kaçıracağım ama ikinci rekatta imama ereceğime aklım keserse, sabah namazının sünnetini terk etmemek için o kılınır.sabah namazının sünnetini terk etmemek için o kılınır. Ama ikinci rekatta erişemeyeceğim, birinci rekatı yattı o imam rükuya gitti, kalkıyor ikinci rekatta.Ama ikinci rekatta erişemeyeceğim, birinci rekatı yattı o imam rükuya gitti, kalkıyor ikinci rekatta. İkinci rekatta da ben sünneti kılıncaya kadar ikinci rekat da kaçacak.İkinci rekatta da ben sünneti kılıncaya kadar ikinci rekat da kaçacak. Öyleyse artık onun kusurunu Allah'tan diler, Allahu ekber der imam efendiye uyarız. Öyleyse artık onun kusurunu Allah'tan diler, Allahu ekber der imam efendiye uyarız.

Şunu da okuyayım kafi gelsin. Şunu da okuyayım kafi gelsin.

Bakın, buna da dikkat edin! İzâ ukîmeti's-salâtü. "Ezan okundu."Bakın, buna da dikkat edin!

İzâ ukîmeti's-salâtü. "Ezan okundu."
Ve hadara'l-aşâü. "Akşam yemeği de hazırlanmış." Ve hadara'l-aşâü. "Akşam yemeği de hazırlanmış."

Akşam yemeği de hazırlanmış ezan da okundu,Akşam yemeği de hazırlanmış ezan da okundu, namaza gitsek yemek kalacak, yemeği yesek namaz kalacak. namaza gitsek yemek kalacak, yemeği yesek namaz kalacak.

Bak ne diyor; Fe'bdeû bi'l-aşâi. "Öyleyse siz yemeğinizi yiyiniz." Bak ne diyor;

Fe'bdeû bi'l-aşâi. "Öyleyse siz yemeğinizi yiyiniz."

Bunda çok mühim salat meseleleri var. Namazda matlup olan huzurdur.Bunda çok mühim salat meseleleri var. Namazda matlup olan huzurdur. Namaz da matlup olan huzurdur!Namaz da matlup olan huzurdur! Aç olan bir insanın yemeği hazırken namaza durduğu vakitte içi yemekle alakadar olur.Aç olan bir insanın yemeği hazırken namaza durduğu vakitte içi yemekle alakadar olur. İçi yemekle o alakadar olur huzur kaybolur. İçi yemekle o alakadar olur huzur kaybolur.

Bu huzuru kaybetmemek için ne kadar mühim bak. Bu huzuru kaybetmemek için cemaati terk ettiriyor.Bu huzuru kaybetmemek için ne kadar mühim bak. Bu huzuru kaybetmemek için cemaati terk ettiriyor. Yemeğini ye, sonra namazda ikinci bir cemaat bulursan bulursun, bulamazsan kendin kılarsın. Yemeğini ye, sonra namazda ikinci bir cemaat bulursan bulursun, bulamazsan kendin kılarsın.

Bunun altında bir hadis daha var. Bunun altında bir hadis daha var.

O da daralmış sıkıntısı var, abdeste gidecek, gerek küçük gerek büyük, ezan da okunmuş.O da daralmış sıkıntısı var, abdeste gidecek, gerek küçük gerek büyük, ezan da okunmuş. "Şimdi şu abdestle şu namazı kılayım da sonra abdestimi tazeleyelim." [derse] bu da hata."Şimdi şu abdestle şu namazı kılayım da sonra abdestimi tazeleyelim." [derse] bu da hata. Bu sıkışıklıkla namaza gitmek kerahat-i tenzihiye ile mekruhtur. Bu sıkışıklıkla namaza gitmek kerahat-i tenzihiye ile mekruhtur.

Ya? Hemen rahatlanırsın, ama cemaati kaçırdın. Zararı yok.Ya?

Hemen rahatlanırsın, ama cemaati kaçırdın. Zararı yok.
Yeniden tekrar kendi kendine kılarsın namazını ama rahatla kılarsın.Yeniden tekrar kendi kendine kılarsın namazını ama rahatla kılarsın. Çünkü böyle sıkışık haliyle namaza duran insan, sıkışa sıkışan ne yaptığının bile farkına varmaz o zaman.Çünkü böyle sıkışık haliyle namaza duran insan, sıkışa sıkışan ne yaptığının bile farkına varmaz o zaman. Nasıl namaz kıldığının bile farkına varmaz. Asıl namazda makbul olan huzur ve huşû idi.Nasıl namaz kıldığının bile farkına varmaz. Asıl namazda makbul olan huzur ve huşû idi. Bunlara münâfi olan hareketlerin hepsi [yanlış hareketlerdir]. Bunlara münâfi olan hareketlerin hepsi [yanlış hareketlerdir].

Şimdi bu mühim bir mesele. Namaza geldik ama gönlümüz dükkanda.Şimdi bu mühim bir mesele. Namaza geldik ama gönlümüz dükkanda. Sandalyeyi koyduk dükkanın önüne, ben namaza gidiyorum diye çıktık.Sandalyeyi koyduk dükkanın önüne, ben namaza gidiyorum diye çıktık. "Ama müşteri geldi mi gelmedi mi? "Ama müşteri geldi mi gelmedi mi? Acaba bir şey oldu mu olmadı mı?" diye gönül böyle meşgul olunca çok zor olur. Acaba bir şey oldu mu olmadı mı?" diye gönül böyle meşgul olunca çok zor olur. Binâenaleyh gönlünü de beraber getir, hakkın huzurunda gönlünle dur. Binâenaleyh gönlünü de beraber getir, hakkın huzurunda gönlünle dur.

Allah cümlemizin kusurunu affetsin. Tevfîkât-ı samadâniyesine mazhar etsin. Allah cümlemizin kusurunu affetsin. Tevfîkât-ı samadâniyesine mazhar etsin.

Bak şimdi bu namaz hakkında bir tane okuyuverelim. Bak şimdi bu namaz hakkında bir tane okuyuverelim.

İzâ ukîmeti's-salâtü. "Ezan okundu." Fütihat ebvâbü's-semâi. "Gök kapıları açılır."İzâ ukîmeti's-salâtü. "Ezan okundu." Fütihat ebvâbü's-semâi. "Gök kapıları açılır." Ve'stücibe'd-duâü. "Eller açılır yâ Rab! Ne dilekçiler var diliyor, Cenab-ı Hak'tan istiyor.Ve'stücibe'd-duâü. "Eller açılır yâ Rab! Ne dilekçiler var diliyor, Cenab-ı Hak'tan istiyor. Bunların dualarına icabet olunur." Bunların dualarına icabet olunur."

Bu ezanların okunduğu vakitte sema kapıları açılır, dualara icabet olunur, kabul olunur dualar.Bu ezanların okunduğu vakitte sema kapıları açılır, dualara icabet olunur, kabul olunur dualar. Binâenaleyh ezan bazı yatsı namazının ezanı ile sabah namazının ezanında uyanık olup daBinâenaleyh ezan bazı yatsı namazının ezanı ile sabah namazının ezanında uyanık olup da bu ezanlara iştirak eder evinden, Allahu Ekber...bu ezanlara iştirak eder evinden, Allahu Ekber... Mesela hasta, evinden ezan okunurken bu ezana iştirak ederse Allahu Ekber Allahu Ekber... diye Mesela hasta, evinden ezan okunurken bu ezana iştirak ederse Allahu Ekber Allahu Ekber... diye ezanı müezzinin dediği gibi der, sonra elini açar. ezanı müezzinin dediği gibi der, sonra elini açar.

Ya Rabbi! Bu okunan ezan-ı Muhammedî hürmetine bana sağlık ver, afiyet ver,Ya Rabbi! Bu okunan ezan-ı Muhammedî hürmetine bana sağlık ver, afiyet ver, rızık bolluğu ver, şunu ver bunu ver... ne diyecekse der. Bu reddolunmaz bu dua. rızık bolluğu ver, şunu ver bunu ver... ne diyecekse der. Bu reddolunmaz bu dua.

Fe ize'nsarafe'l-munsarifü mine's-salâti. "Namazı kıldık. Bitti namaz." Fe ize'nsarafe'l-munsarifü mine's-salâti. "Namazı kıldık. Bitti namaz."

Bak şimdi duanın şeysine bak! Namazı kıldık işimize koşacağız, dükkana gideceğiz.Bak şimdi duanın şeysine bak! Namazı kıldık işimize koşacağız, dükkana gideceğiz. Bitirdik ya, esselamü aleyküm ve rahmetullah, esselamü aleyküm ve rahmetullah dedik.Bitirdik ya, esselamü aleyküm ve rahmetullah, esselamü aleyküm ve rahmetullah dedik. Arapların yaptığı gibi, hani selam verince pabucu kapıp gidiyor ya. Arapların yaptığı gibi, hani selam verince pabucu kapıp gidiyor ya.

"İşte onun gibi sen de sakın ha namazı bitirir bitirmez bu duayı yapmadan kalkma." "İşte onun gibi sen de sakın ha namazı bitirir bitirmez bu duayı yapmadan kalkma."

Bu duayı dedi. Şimdi tesbih çekeceğiz başka. Fakat bu duayı da diyor. Nedir o dua? Bu duayı dedi. Şimdi tesbih çekeceğiz başka. Fakat bu duayı da diyor.

Nedir o dua?

Allâhümme ecirnî mine'n-nâri ve edhılne'l-cennete ve zevvicnî mine'l-hûri'l-îni.Allâhümme ecirnî mine'n-nâri ve edhılne'l-cennete ve zevvicnî mine'l-hûri'l-îni. "Şu üç şey: Yâ Rab! Beni azabından emin eyle." Azabından emin eyle!"Şu üç şey: Yâ Rab! Beni azabından emin eyle."

Azabından emin eyle!
Namazı kıldım ama bu duayı da yapacağım. Yâ Rabbi! Beni azabından emin eyle halas eyle. Namazı kıldım ama bu duayı da yapacağım. Yâ Rabbi! Beni azabından emin eyle halas eyle.

Ve edhılni'l-cennete. "Beni cennetine de koy." Ve edhılni'l-cennete. "Beni cennetine de koy."

Ona da ben aşıkım, hayranım. Oraya da koy beni. Hem cehenemden halas et, cennetine de koy. Ona da ben aşıkım, hayranım. Oraya da koy beni. Hem cehenemden halas et, cennetine de koy.

Ve zevvicnî mine'l-hûri'l-îni. "Bu hûr-i îynlerle beni de evlendir." Ve zevvicnî mine'l-hûri'l-îni. "Bu hûr-i îynlerle beni de evlendir."

Onlardan bana nasipler ver deyince; Kâleti'n-nâru. "Cehennem diyor ki."Onlardan bana nasipler ver deyince;

Kâleti'n-nâru. "Cehennem diyor ki."
Yâ veyha hâzâ eaceze en yestecirallâhe min cehenneme. Yâ veyha hâzâ eaceze en yestecirallâhe min cehenneme. "Sen ne aciz insansın ki namazı kıldın da bu duayı yapmıyorsun." "Sen ne aciz insansın ki namazı kıldın da bu duayı yapmıyorsun."

Sen cehennemden kurtulmayı istemiyorsun, cennete girmeyi istemiyorsun ve hûrîlerle de evlenmeyi de istemiyorsun.Sen cehennemden kurtulmayı istemiyorsun, cennete girmeyi istemiyorsun ve hûrîlerle de evlenmeyi de istemiyorsun. Bunları demeden kalktın gittin. Ne aciz insansın! Bunları demeden kalktın gittin. Ne aciz insansın!

Cennet de bunu diyor, hûr-i îynler yani hûrîler de bunu diyor, Cehennem de bunu diyor.Cennet de bunu diyor, hûr-i îynler yani hûrîler de bunu diyor, Cehennem de bunu diyor. Cennet de, cehennem de, hûr-i îynler de bunu istemediğimizden dolayı bizi ayıplıyor. Cennet de, cehennem de, hûr-i îynler de bunu istemediğimizden dolayı bizi ayıplıyor. Siz nasıl insansınız ki namazlarınızı kıldığınız da bu devletleri istemiyorsunuz! Siz nasıl insansınız ki namazlarınızı kıldığınız da bu devletleri istemiyorsunuz!

Allâhümme ecirnî mine'n-nâri. Beraber diyelim. Allâhümme ecirnî mine'n-nâri Allâhümme ecirnî mine'n-nâri.

Beraber diyelim.

Allâhümme ecirnî mine'n-nâri

Ecirnâ dersek "hepimizi" deriz ki o daha âlâ.Ecirnâ dersek "hepimizi" deriz ki o daha âlâ. "Beni" demekten, "hepimizi cehennemden halas et." demek daha iyidir. "Beni" demekten, "hepimizi cehennemden halas et." demek daha iyidir.

Allâhümme ecirnâ mine'n-nâri ve edhılna'l-cennete me'al-ebrâr. Allâhümme ecirnâ mine'n-nâri ve edhılna'l-cennete me'al-ebrâr.

"İyilerle bizi cennete de koy yâ Rabbi!" Biz ona istihkak kesbedemeyiz. "İyilerle bizi cennete de koy yâ Rabbi!"

Biz ona istihkak kesbedemeyiz.
Kendi kudretimizle cennete giremeyiz yani ama senin lütfunla sokarsın bizi ona şahitiz. Kendi kudretimizle cennete giremeyiz yani ama senin lütfunla sokarsın bizi ona şahitiz.

Ve zevvicnâ mine'l-hûri'l-îni. "Cennet hûrîleri ile bizi evlendir." Ve zevvicnâ mine'l-hûri'l-îni. "Cennet hûrîleri ile bizi evlendir."

Bu da Cenab-ı Hakk'ın bir nimeti. Bu da Cenab-ı Hakk'ın bir nimeti.

Konuşma Hakkında
Tema 1
Tema 2