Namaz Vakitleri

19 Cemâziye'l-Evvel 1446
21 Kasım 2024
İmsak
06:22
Güneş
07:51
Öğle
12:55
İkindi
15:26
Akşam
17:49
Yatsı
19:13
Detaylı Arama

Kıyamet Günü: Bağların Koptuğu An

Prof. Dr. Mahmud Es'ad COŞAN

Açıklama

Hocamız, Gönül dostumuz, Mürebbi'miz Prof. Dr. Mahmud Es’ad COŞAN’ın yurtdışında bulunduğu zamanlarda, özellikle 7 Mayıs 1997 günü Türkiye’den ayrıldıktan sonra gurbet ellerde; Avustralya, Almanya, İsveç, İngiltere, Hollanda, ABD ve farklı ülkelerde yapmış oldukları sohbetlerdir.

Avustralya’da sabah ve yatsı namazından sonra, çeşitli camilerde yaptıkları hadis ve tefsir sohbetleri, İsveç’te son Ramazan ayı boyunca yaptıkları konuşmalar, aile eğitim toplantılarında yaptıkları konuşmalar ve konferanslardan oluşmaktadır.

Bu konuşmalar, Ak-Radyo’da “Gurbet Sohbetleri” adı altında yayımlanmıştır.

Kıyamet Günü: Bağların Koptuğu An

Prof. Dr. Mahmud Es'ad COŞAN

Açıklama

Hocamız, Gönül dostumuz, Mürebbi'miz Prof. Dr. Mahmud Es’ad COŞAN’ın yurtdışında bulunduğu zamanlarda, özellikle 7 Mayıs 1997 günü Türkiye’den ayrıldıktan sonra gurbet ellerde; Avustralya, Almanya, İsveç, İngiltere, Hollanda, ABD ve farklı ülkelerde yapmış oldukları sohbetlerdir.

Avustralya’da sabah ve yatsı namazından sonra, çeşitli camilerde yaptıkları hadis ve tefsir sohbetleri, İsveç’te son Ramazan ayı boyunca yaptıkları konuşmalar, aile eğitim toplantılarında yaptıkları konuşmalar ve konferanslardan oluşmaktadır.

Bu konuşmalar, Ak-Radyo’da “Gurbet Sohbetleri” adı altında yayımlanmıştır.

Konuşma Metni

Bismillâhirrahmânirrahîm.Bismillâhirrahmânirrahîm. El-Hamdü lillâhi Rabbi'l-âlemîn.

El-Hamdü lillâhi Rabbi'l-âlemîn.
Hamden kesîran tayyiben müberaken fîh.Hamden kesîran tayyiben müberaken fîh. Alâ külli hâlin ve fî külle hîn.Alâ külli hâlin ve fî külle hîn. Ve’s-salâtu ve’s-selâmu ‘alâ seyyidinâ senedinâVe’s-salâtu ve’s-selâmu ‘alâ seyyidinâ senedinâ ve mededinâ Muhammedini’l-Mustafâ.ve mededinâ Muhammedini’l-Mustafâ. Ve alâ âlihî ve sahbihîVe alâ âlihî ve sahbihî ve men tebi’ahû bi-ihsânin ilâ yevmi'l ceza.ve men tebi’ahû bi-ihsânin ilâ yevmi'l ceza. Emmâ ba'dü;

Emmâ ba'dü;
Fe-kâle Rasûlullahi sallallahu aleyhi ve sellem.

Fe-kâle Rasûlullahi sallallahu aleyhi ve sellem.
Le-ye’tiyenne ‘ale’n-nâsi zemânün

Le-ye’tiyenne ‘ale’n-nâsi zemânün
lâ yekbâ minhüm ehadün illâ ekele’r-ribâlâ yekbâ minhüm ehadün illâ ekele’r-ribâ fe-in lem ye’külhü esâbehû ğubâruhû.fe-in lem ye’külhü esâbehû ğubâruhû. Sadaka rasûlüllâh, fî mâ kâl, ev kemâ kâl.

Sadaka rasûlüllâh, fî mâ kâl, ev kemâ kâl.
Ebû Dâvud, Hâkim, İbn Mâce ve Beyhâki,

Ebû Dâvud, Hâkim, İbn Mâce ve Beyhâki,
Ebû Hüreyre radıyallahuanhden rivayet etmişler ki;Ebû Hüreyre radıyallahuanhden rivayet etmişler ki; haram olan günah olan ribayı,haram olan günah olan ribayı, bir zaman gelecek insanların hepsi yiyecek.bir zaman gelecek insanların hepsi yiyecek. Le-ye’tiyenne ‘ale’n-nâsi zemânün.

Le-ye’tiyenne ‘ale’n-nâsi zemânün.
İnsanların üzerine bir zaman gelecek ki, devirler geçip,İnsanların üzerine bir zaman gelecek ki, devirler geçip, işler değişe değişe,işler değişe değişe, öyle bir zamana gelecekler ki insanlar.öyle bir zamana gelecekler ki insanlar. Lâ yekbâ minhüm ehadün.Lâ yekbâ minhüm ehadün. Onlardan hiçbir kimse kalmaz ki.Onlardan hiçbir kimse kalmaz ki. İllâ ekele’r-ribâ.İllâ ekele’r-ribâ. Faiz yememiş olsun.Faiz yememiş olsun. İlle faiz yemiş olacak.İlle faiz yemiş olacak. Hakiki Müslüman faiz yemez yav, ama yiyecek.Hakiki Müslüman faiz yemez yav, ama yiyecek. Yememiş olmayacak.Yememiş olmayacak. Fe-in lem ye’külhü.Fe-in lem ye’külhü. Faizi doğrudan dobra dobra açıkça yemese bile.Faizi doğrudan dobra dobra açıkça yemese bile. Esâbehû ğubâruhû.

Esâbehû ğubâruhû.
Tozu isabet edecek faizin.Tozu isabet edecek faizin. Ediyor evet, aynen öyle.Ediyor evet, aynen öyle. Biz üniversitede hocaydık, emekli olduk.Biz üniversitede hocaydık, emekli olduk. Üniversitede hocayken de, emekli olduktan sonra da,Üniversitede hocayken de, emekli olduktan sonra da, maaşları devlet bankaya koyuyor.maaşları devlet bankaya koyuyor. Bankadan gidin alın diyor emekli maaşlarını.Bankadan gidin alın diyor emekli maaşlarını. Gidiyorsun bankadan alıyorsun.Gidiyorsun bankadan alıyorsun. Bankada bankaya bulaşıyorsun tozu isabet ediyor.Bankada bankaya bulaşıyorsun tozu isabet ediyor. Bu diyarlarda zaten herkesin bankada bir hesabı var.Bu diyarlarda zaten herkesin bankada bir hesabı var. Maalesef, efendim o hesaba faiz geliyor.Maalesef, efendim o hesaba faiz geliyor. İsabet ediyor.İsabet ediyor. Biz korka korka, çekine çekine, utana utanaBiz korka korka, çekine çekine, utana utana böyle olmaması lazım.böyle olmaması lazım. Bundan nasıl kurtuluruz diye düşüne düşüne bu durumdayız.Bundan nasıl kurtuluruz diye düşüne düşüne bu durumdayız. Bazıları da diyor ki;Bazıları da diyor ki; ne varmış yani diyor, sen yemiyorsan getir bana ver diyor.ne varmış yani diyor, sen yemiyorsan getir bana ver diyor. Çok kimse duydum böyle.Çok kimse duydum böyle. Yani faizin günah olduğu meselesinde,

Yani faizin günah olduğu meselesinde,
laubali alçak, ne varmış yani diyor.laubali alçak, ne varmış yani diyor. Faizsiz olmaz diyor, elbette olacak diyor,Faizsiz olmaz diyor, elbette olacak diyor, onu savunuyor, sen yemezsen getir ben yiyeyim diyor.onu savunuyor, sen yemezsen getir ben yiyeyim diyor. Bütün memurlardan maaşlarından kesiyorlar ondan sonra verirken

Bütün memurlardan maaşlarından kesiyorlar ondan sonra verirken
faizli veriyorlar yanında faiz kuponu oluyor,faizli veriyorlar yanında faiz kuponu oluyor, herkesi faize bulaştırıyorlar.herkesi faize bulaştırıyorlar. Faizin anaparası şu kadar kenarındaki pullarından ay ayFaizin anaparası şu kadar kenarındaki pullarından ay ay yıl yıl kesilip de ondan şu kadar, herkes faiz yiyor.yıl yıl kesilip de ondan şu kadar, herkes faiz yiyor. Hâlbuki haram ve işin en acı en kötü tarafıHâlbuki haram ve işin en acı en kötü tarafı bir lokma haram yiyen bir insanınbir lokma haram yiyen bir insanın kırk sabah namazı kabul olmuyor.kırk sabah namazı kabul olmuyor. Bu Müslümanların bu hale neden düştüğünüBu Müslümanların bu hale neden düştüğünü çok rahat anlıyorum ben çok.çok rahat anlıyorum ben çok. Müslümanların Allah’ın iyi sevgili kulları olması lazım gelirken,Müslümanların Allah’ın iyi sevgili kulları olması lazım gelirken, niye bu böyle musibetlere fitnelere uğruyorlar,niye bu böyle musibetlere fitnelere uğruyorlar, niye böyle düşmanların karşısında hor zelil oluyorlar,niye böyle düşmanların karşısında hor zelil oluyorlar, niye böyle oluyor?niye böyle oluyor? Çünkü Müslümanların çoğu, şehitlerin torunları,

Çünkü Müslümanların çoğu, şehitlerin torunları,
imamların, hatiplerin, şeyhlerin torunları,imamların, hatiplerin, şeyhlerin torunları, bilmem gazilerin, torunları, mübarek Müslüman,bilmem gazilerin, torunları, mübarek Müslüman, muhlis insanların torunlarının çoğu dinden, imandan çıkmış,muhlis insanların torunlarının çoğu dinden, imandan çıkmış, çoğu raydan çıkmış, sapmış,çoğu raydan çıkmış, sapmış, çoğu günaha dalmış, günahı da hoş ve tabi görmüş,çoğu günaha dalmış, günahı da hoş ve tabi görmüş, gâvurlaşmış, gâvurların âdeti gibi yaşıyor,gâvurlaşmış, gâvurların âdeti gibi yaşıyor, gâvurların yemesi gibi yiyor, giyinmesi gibi giyiniyor,gâvurların yemesi gibi yiyor, giyinmesi gibi giyiniyor, evini o şekilde şey yapıyor.evini o şekilde şey yapıyor. Müslümanlık tarihte kalmış.Müslümanlık tarihte kalmış. Eski devirlerde kalmış maalesef.Eski devirlerde kalmış maalesef. Bu durumdan, bu çamurdan, bu münevvesaftan,Bu durumdan, bu çamurdan, bu münevvesaftan, bu kuyudan, bu girdaptan,bu kuyudan, bu girdaptan, kendimizi nasıl kurtaracaksak kurtarmamız lazım.kendimizi nasıl kurtaracaksak kurtarmamız lazım. Hadi kurtardık. Bundan sonra aman yani eskileri nasıl affettireceğiz bilmem.

Hadi kurtardık. Bundan sonra aman yani eskileri nasıl affettireceğiz bilmem.
Adapazarı’n da bir arkadaş gitmiş.Adapazarı’n da bir arkadaş gitmiş. Adapazarı’nın çok iyi bir müftüsü vardı.Adapazarı’nın çok iyi bir müftüsü vardı. Uzun sakallı muttaki İbrahim Efendi diye,Uzun sakallı muttaki İbrahim Efendi diye, dobra dobra, dürüst bir insandı, iyi bir hocaydı.dobra dobra, dürüst bir insandı, iyi bir hocaydı. Allah selamet versin.Allah selamet versin. Hocam demiş ben bankadan faiz geldi.

Hocam demiş ben bankadan faiz geldi.
Param şu faizi şu. Ne yapayım?Param şu faizi şu. Ne yapayım? Demiş. Faizi almışsın gelmişsin, bana soruyorsun, ne yapayım diye.Demiş. Faizi almışsın gelmişsin, bana soruyorsun, ne yapayım diye. Sen bunu aldıktan sonra ben sana artık ne yapayım demiş.Sen bunu aldıktan sonra ben sana artık ne yapayım demiş. Ben sana artık ne yapayım, ben sana artık ne yapayım, faizi aldım diyorsun.Ben sana artık ne yapayım, ben sana artık ne yapayım, faizi aldım diyorsun. Aldıktan sonra oraya ver buraya ver.Aldıktan sonra oraya ver buraya ver. Aldın bir kere demiş ben seni artık ne yapayım demiş.Aldın bir kere demiş ben seni artık ne yapayım demiş. Geldin soruyorsun iş işten geçtikten sonra.Geldin soruyorsun iş işten geçtikten sonra. Pakistan da Hindistan da tabi çare aramışlar bu işe.

Pakistan da Hindistan da tabi çare aramışlar bu işe.
Yani bu iş nasıl yapacağız diye?Yani bu iş nasıl yapacağız diye? İslam’i müesseseler kurmaya çalışmışlar.

İslam’i müesseseler kurmaya çalışmışlar.
Düşünmüşler ciddi ciddi.Düşünmüşler ciddi ciddi. Fakat dünyanın her tarafında bu faizliFakat dünyanın her tarafında bu faizli iktisadi düzen öyle bir sarmış ki,iktisadi düzen öyle bir sarmış ki, örümcek gibi, kirli hava gibi, zehirli hava gibi,örümcek gibi, kirli hava gibi, zehirli hava gibi, öyle yayılmış ki, bu havayı koklamamak,öyle yayılmış ki, bu havayı koklamamak, tozunun altında tozlanmamak mümkün değil yani.tozunun altında tozlanmamak mümkün değil yani. Devlet yapıyor faiz işini.Devlet yapıyor faiz işini. Ticaret erbabı yapıyor. Ticaretsiz de olmuyor bunsuz hocam.Ticaret erbabı yapıyor. Ticaretsiz de olmuyor bunsuz hocam. Çekler, senetler bilmem neler diyorlar vesaire filan öyle bir gidiyor.Çekler, senetler bilmem neler diyorlar vesaire filan öyle bir gidiyor. Bizim halimiz ne olacak bilmem?Bizim halimiz ne olacak bilmem? Bu Ümmet-i Muhammed’in hali.Bu Ümmet-i Muhammed’in hali. İkinci hadîs-i şerîf.

İkinci hadîs-i şerîf.
Le-ye’huzenne racülün bi-yedi ebîhi yevme’l-kıyâmeti

Le-ye’huzenne racülün bi-yedi ebîhi yevme’l-kıyâmeti
fe-le-yakta’annehü’n-nâru yürîdü en yudhılehü’l-cennetefe-le-yakta’annehü’n-nâru yürîdü en yudhılehü’l-cennete fe-yünâdâ enne’l-cennete lâ yedhulehâ müşrikünfe-yünâdâ enne’l-cennete lâ yedhulehâ müşrikün innellâhe azze ve celle harrame’l-cennete ‘alâ külli müşrikininnellâhe azze ve celle harrame’l-cennete ‘alâ külli müşrikin fe-yekûlü rabbi ebî rabbi ebî rabbi ebîfe-yekûlü rabbi ebî rabbi ebî rabbi ebî fe-yühavvelü fî sûratin kabîhatin ve rîhınfe-yühavvelü fî sûratin kabîhatin ve rîhın müntenetin fe-yetrukühû.müntenetin fe-yetrukühû. İbn Abdülber, İbn Hibbân, Hâkim

İbn Abdülber, İbn Hibbân, Hâkim
ve diğer bir iki kaynak Ebû Saîdve diğer bir iki kaynak Ebû Saîd El-Hudrî radıyallahuanhden rivayet eylemiş ki,El-Hudrî radıyallahuanhden rivayet eylemiş ki, Peygamber Efendimiz şöyle buyuruyor;Peygamber Efendimiz şöyle buyuruyor; Le-ye’huzenne racülün bi-yedi ebîhi.

Le-ye’huzenne racülün bi-yedi ebîhi.
Bir kıyamet sahnesi anlatıyor Peygamber Efendimiz.Bir kıyamet sahnesi anlatıyor Peygamber Efendimiz. Muhakkak ki bir adam babasının elini tutacak,Muhakkak ki bir adam babasının elini tutacak, babasının eline yapışıp tutacak kıyamette.babasının eline yapışıp tutacak kıyamette. Yevmel kıyameti. Kıyamet gününde.Yevmel kıyameti. Kıyamet gününde. Fe-le-yakta’annehü’n-nâru.Fe-le-yakta’annehü’n-nâru. Ama cehennem mani olacak, kesecek, tutmasını engelleyecek.Ama cehennem mani olacak, kesecek, tutmasını engelleyecek. Yürîdü en yudhılehü’l-cennete.Yürîdü en yudhılehü’l-cennete. Babasını cennete sokmak isterken,Babasını cennete sokmak isterken, cehennem ateşi yolunu kesecek,cehennem ateşi yolunu kesecek, babasının cennete sokamayacak, engel olacak,babasının cennete sokamayacak, engel olacak, arayı kesecek cehennem ateşi.arayı kesecek cehennem ateşi. Fe-yünâdâ.Fe-yünâdâ. Bir nidâ gelecek ki, o babasını cennete sokmak isteyen cennetlik mümine.Bir nidâ gelecek ki, o babasını cennete sokmak isteyen cennetlik mümine. Enne’l-cennete lâ yedhulehâ müşrikün.Enne’l-cennete lâ yedhulehâ müşrikün. Cennet öyle bir yerdir ki oraya müşrik giremez.Cennet öyle bir yerdir ki oraya müşrik giremez. Senin baban onlardan, oraya giremeyecek.Senin baban onlardan, oraya giremeyecek. İnnellâhe azze ve celle.İnnellâhe azze ve celle. Pek, aziz olan, pek celil olan, izzet ve celâl sahibi Allahu Teâla Hazretleri.Pek, aziz olan, pek celil olan, izzet ve celâl sahibi Allahu Teâla Hazretleri. Harrame’l-cennete ‘alâ külli müşrikin.Harrame’l-cennete ‘alâ külli müşrikin. Cenneti her müşrike haram kıldı.Cenneti her müşrike haram kıldı. Müşrikin cennete girmesi yok. Giremez baban.Müşrikin cennete girmesi yok. Giremez baban. Fe-yekûlü.Fe-yekûlü. Adam babasının sevgisinden, babasına saygısından,Adam babasının sevgisinden, babasına saygısından, merhametinden diyecek ki; Rabbi Ebi!merhametinden diyecek ki; Rabbi Ebi! Ya Rabbi! Bu benim babam.Ya Rabbi! Bu benim babam. Rabbi Ebi! Ya Rabbi! Bu benim babam.Rabbi Ebi! Ya Rabbi! Bu benim babam. Ya Rabbi! Bu benim babam diyecek.Ya Rabbi! Bu benim babam diyecek. Fe-yühavvelü fî sûratin kabîhatin.Fe-yühavvelü fî sûratin kabîhatin. Cenâb-ı Hak babasının suretini çirkin bir surete döndürecek.Cenâb-ı Hak babasının suretini çirkin bir surete döndürecek. Ve rîhın müntenetin.Ve rîhın müntenetin. Çok pis bir kokulu hale döndürecek.Çok pis bir kokulu hale döndürecek. Fe-yetrukühû.Fe-yetrukühû. Adam zaman bırakacak babasını.Adam zaman bırakacak babasını. Babasını cehenneme.Babasını cehenneme. Nesebin, soyun, sopun, akrabalığınNesebin, soyun, sopun, akrabalığın fayda vermediği bir gün.fayda vermediği bir gün. Fe-iżâ nufiḣa fî-ssûri

Fe-iżâ nufiḣa fî-ssûri
felâ ensâbe beynehum yevme-iżinfelâ ensâbe beynehum yevme-iżin velâ yetesâelûn.velâ yetesâelûn. İsrâfil aleyhisselam kıyametin işareti olarak, kıyamet için,

İsrâfil aleyhisselam kıyametin işareti olarak, kıyamet için,
sûra üfürdüğü zaman, kıyamet kopmadığı zaman,sûra üfürdüğü zaman, kıyamet kopmadığı zaman, insanların arasında mezhep bağları,insanların arasında mezhep bağları, akrabalık bağları kalmayacak.akrabalık bağları kalmayacak. Ana, baba, kardeş, evlat, büyük, küçükAna, baba, kardeş, evlat, büyük, küçük akrabalık bağları yok, yabancı gibi,akrabalık bağları yok, yabancı gibi, birbirlerini hiç arayıp sormayacaklar,birbirlerini hiç arayıp sormayacaklar, herkes başının çaresine, derdine düşecek.herkes başının çaresine, derdine düşecek. Ama gene işte ahirette cennetlik adam,Ama gene işte ahirette cennetlik adam, babasını görünce yapışacak, kurtarmak isteyecek amababasını görünce yapışacak, kurtarmak isteyecek ama Allah müsaade etmeyecek.Allah müsaade etmeyecek. Üçüncü hadîs-i şerîf:

Üçüncü hadîs-i şerîf:
Le-ye’tiyenne ale’n-nâsi zamânün

Le-ye’tiyenne ale’n-nâsi zamânün
lev vaka’a hacerun mine’s-semâi ile’l-ardılev vaka’a hacerun mine’s-semâi ile’l-ardı mâ vaka’a illâ alâ imraetinmâ vaka’a illâ alâ imraetin fâciratin ev raculin münâfikın.fâciratin ev raculin münâfikın. Enes radıyallahu anh’den Hâkim rivayet etmiş ki, Müstedrek’inde,

Enes radıyallahu anh’den Hâkim rivayet etmiş ki, Müstedrek’inde,
Müstedrek isimli kitabında.Müstedrek isimli kitabında. İnsanların başına öyle bir devir gelecek,İnsanların başına öyle bir devir gelecek, öyle bir zaman gelecek ki;öyle bir zaman gelecek ki; Lev vaka’a hacerun mine’s-semâi.

Lev vaka’a hacerun mine’s-semâi.
Gökten bir taş atılsa, düşse yere,Gökten bir taş atılsa, düşse yere, gökten bir taş atılsa yeryüzüne, düşse.gökten bir taş atılsa yeryüzüne, düşse. Lev vaka’a. Düşmez.Lev vaka’a. Düşmez. İllâ alâ imraetin fâciratin.İllâ alâ imraetin fâciratin. Ancak fâcire bir kadının üstüne düşer.Ancak fâcire bir kadının üstüne düşer. Fâcire kadın ne demek?Fâcire kadın ne demek? İmraetin fâciratin. Ne demek?İmraetin fâciratin. Ne demek? Fâcere, fısk u fücur yapan kadın demek zaniye demek,Fâcere, fısk u fücur yapan kadın demek zaniye demek, zina eden demek, ancak zina eden bir kadının üstüne düşer.zina eden demek, ancak zina eden bir kadının üstüne düşer. Ev raculin münâfikın.Ev raculin münâfikın. Ya da bir münafık adamın üstüne düşer.Ya da bir münafık adamın üstüne düşer. Ne demek?Ne demek? Yeryüzü zinakâr kadınlarla,

Yeryüzü zinakâr kadınlarla,
münafık erkeklerle dolacak.münafık erkeklerle dolacak. Gökten bir taş düşse bile bir tanesinin üstüne düşecek.Gökten bir taş düşse bile bir tanesinin üstüne düşecek. O kadar yeryüzü münafık ve zinakâr dolacak.O kadar yeryüzü münafık ve zinakâr dolacak. Fısk u fücur erbabı o kadar çoğalacak.Fısk u fücur erbabı o kadar çoğalacak. İşte biz o devirlerdeyiz.İşte biz o devirlerdeyiz. Ta o devirlerdeyiz.Ta o devirlerdeyiz. İşte etrafına bak istersen,İşte etrafına bak istersen, işte televizyonlara bak, gazetelere bak,işte televizyonlara bak, gazetelere bak, mecmualara bak, radyoları dinle, işte öyleyiz.mecmualara bak, radyoları dinle, işte öyleyiz. Öyle bir devir ki, dağ başlarına kaçacaksın,

Öyle bir devir ki, dağ başlarına kaçacaksın,
koyun kuzuyu kendin besleyeceksin,koyun kuzuyu kendin besleyeceksin, orada otlayacak hayvan, sütünü sağacaksın,orada otlayacak hayvan, sütünü sağacaksın, yiyeceksin içeceksin, öyle kurtulursun.yiyeceksin içeceksin, öyle kurtulursun. Öyle fitne fesat.Öyle fitne fesat. Çarşıya pazara gittin mi,Çarşıya pazara gittin mi, kapalı çarşı, açık çarşı, facia, fecaat, rezalet, kepazelik.kapalı çarşı, açık çarşı, facia, fecaat, rezalet, kepazelik. İslami bakımdan, İslami çerçevede.İslami bakımdan, İslami çerçevede. İslami gözlükle baktığın zamanİslami gözlükle baktığın zaman Peygamber Efendimizin hanımındanPeygamber Efendimizin hanımından Müslüman bir sahabî bir şey isteyecek olsa ki hatırlatıyorum.Müslüman bir sahabî bir şey isteyecek olsa ki hatırlatıyorum. Peygamber Efendimizin hanımları bütün Müslümanların hepsinin annesidir.Peygamber Efendimizin hanımları bütün Müslümanların hepsinin annesidir. Yani Peygamber Efendimizden sonra onlarınYani Peygamber Efendimizden sonra onların bir başkasıyla evlenmesi yok.bir başkasıyla evlenmesi yok. Özel durum.Özel durum. Hepsi annedir.Hepsi annedir. Annesiyle evlenmek olmadığı gibi,Annesiyle evlenmek olmadığı gibi, Müslümanların hiç birisiMüslümanların hiç birisi onlarla evlenme durumu bahis konusu değildir, annesidir.onlarla evlenme durumu bahis konusu değildir, annesidir. Bir şey istediğiniz zaman.

Bir şey istediğiniz zaman.
Ve iżâ seelt-mûhünne

Ve iżâ seelt-mûhünne
metâ’an fe’s-elûhünne min verâi hicâbin.metâ’an fe’s-elûhünne min verâi hicâbin. Onlardan bir şey istediğiniz zaman, hicabın,

Onlardan bir şey istediğiniz zaman, hicabın,
perdenin arkasından isteyin, yüz yüze,perdenin arkasından isteyin, yüz yüze, yüz yüze gelip konuşmayın diyor.yüz yüze gelip konuşmayın diyor. İslam böyle. Peygamber Efendimizinİslam böyle. Peygamber Efendimizin hanımı Hazreti Âişe Sıddîk’a validemiz diyor ki;hanımı Hazreti Âişe Sıddîk’a validemiz diyor ki; Medine-i Münevvere’ye geldiğimiz zaman havası bizlere dokundu.Medine-i Münevvere’ye geldiğimiz zaman havası bizlere dokundu. Mekke ahalisine rutubetliydi.Mekke ahalisine rutubetliydi. Çünkü vebalıydı.Çünkü vebalıydı. Hasta olduk hepimiz, hummaya tutulduk,Hasta olduk hepimiz, hummaya tutulduk, ateşli hastalıklara tutulduk, hepimiz hastalandık diyor.ateşli hastalıklara tutulduk, hepimiz hastalandık diyor. Medine’ye hicret edildiği zaman,Medine’ye hicret edildiği zaman, Hazreti Âişe validemiz anlatıyor.Hazreti Âişe validemiz anlatıyor. O zaman diyor tesettürle emrolunmamıştık.

O zaman diyor tesettürle emrolunmamıştık.
Ben avluya çıktım diyor.Ben avluya çıktım diyor. O zaman tesettürle emrolunmamıştık.O zaman tesettürle emrolunmamıştık. Ben avluya çıktım diyor.Ben avluya çıktım diyor. Babamın başına gittim.Babamın başına gittim. Baktım ki avlunun başında mırıldanıp duruyor.Baktım ki avlunun başında mırıldanıp duruyor. Bizi Mekke’den çıkaran bu müşriklerin Allah cezasını versin.Bizi Mekke’den çıkaran bu müşriklerin Allah cezasını versin. Ne güzel diyardı Mekke-i Mükerreme.Ne güzel diyardı Mekke-i Mükerreme. Düştük buralara diye bir şeyler söyleyip duruyor.Düştük buralara diye bir şeyler söyleyip duruyor. Babası dışarıda, tesettürle emrolunmamıştık avluya çıktım diyor.Babası dışarıda, tesettürle emrolunmamıştık avluya çıktım diyor. Ne demek? Çıplak mı çıkar olmaz.

Ne demek? Çıplak mı çıkar olmaz.
Çıplak çıkmayacağı muhakkak.Çıplak çıkmayacağı muhakkak. Tesettürle emrolunmamıştık. Avluya çıktım ne demek?Tesettürle emrolunmamıştık. Avluya çıktım ne demek? Yani dışarıya çıkıp,Yani dışarıya çıkıp, onların göreceği bir yere bile çıkmak yok da ondan.onların göreceği bir yere bile çıkmak yok da ondan. Tabii giyimli olacak ama giyimliyken bile çıkmayacak.Tabii giyimli olacak ama giyimliyken bile çıkmayacak. Bunlar Müslümanların anneleri.Bunlar Müslümanların anneleri. Müslümanların anneleri.Müslümanların anneleri. Bizim nasıl olması lazım?Bizim nasıl olması lazım? Kadınların, erkeğin, haremlikte, selamlıkta olması lazım.

Kadınların, erkeğin, haremlikte, selamlıkta olması lazım.
Kadının çarşıya, pazara çıkmaması lazım.Kadının çarşıya, pazara çıkmaması lazım. Kadın çarşıya pazara çıkıyor da sütyen almaya gidiyor,Kadın çarşıya pazara çıkıyor da sütyen almaya gidiyor, külot almaya gidiyor, dükkâna külotu şöyle tutuyor,külot almaya gidiyor, dükkâna külotu şöyle tutuyor, bu külot bana olur mu ki acaba, bu sütyen bana olur mu ki acaba?bu külot bana olur mu ki acaba, bu sütyen bana olur mu ki acaba? Dükkâncı da bakıyor sana biraz küçük gelir, biraz büyük gelir.

Dükkâncı da bakıyor sana biraz küçük gelir, biraz büyük gelir.
Böyle kepazelik mi olur?Böyle kepazelik mi olur? Kadın çarşıya pazara çıkıyor.Kadın çarşıya pazara çıkıyor. Kadın onlarla bunlarla konuşuyor.Kadın onlarla bunlarla konuşuyor. Mekke-i Mükerreme de gidiyor kolunu şöyle şey yapmış.Mekke-i Mükerreme de gidiyor kolunu şöyle şey yapmış. Ben kolumu böyle açıyorum.Ben kolumu böyle açıyorum. Benim kedi bizim kedi, evdeki kediBenim kedi bizim kedi, evdeki kedi burasını attığımı görüp atlıyor, buraya hart diye ısırıyor.burasını attığımı görüp atlıyor, buraya hart diye ısırıyor. Kedi hart diye atlıyor buraya.Kedi hart diye atlıyor buraya. Herhalde böyle beyazlığına heves ediyor galiba.Herhalde böyle beyazlığına heves ediyor galiba. Kadın çarşafının altında Mekke-i Mükerreme deKadın çarşafının altında Mekke-i Mükerreme de Medine-i Münevvere de mücevheratçıya gidiyor.Medine-i Münevvere de mücevheratçıya gidiyor. Görüyorum oradan geçerken.Görüyorum oradan geçerken. Yüzüğü takıyor parmağına.Yüzüğü takıyor parmağına. Yakışıyor mu ki acaba soruyor şeye tezgâhtara.Yakışıyor mu ki acaba soruyor şeye tezgâhtara. Hâlbuki buradan yukarısı haram.Hâlbuki buradan yukarısı haram. Kadının elleri yüzü ve ayaklarından başka her yeri örtmesi lazım.Kadının elleri yüzü ve ayaklarından başka her yeri örtmesi lazım. Öyle şey yapıyor.Öyle şey yapıyor. Ondan sonra şu yakıştı mı bileziği ne dersin bilmem ne.Ondan sonra şu yakıştı mı bileziği ne dersin bilmem ne. Ya orası hicaz, orası mübarek belde, orasıYa orası hicaz, orası mübarek belde, orası Mekke-i Mükerreme, Medine-i Münevvere.Mekke-i Mükerreme, Medine-i Münevvere. Sen hacca gelmişsin.Sen hacca gelmişsin. Senin çarşıda marşı da pazarda ne işin var?Senin çarşıda marşı da pazarda ne işin var? Kocan alsın.Kocan alsın. Kocam bilmez ki böyle şeyleri.Kocam bilmez ki böyle şeyleri. Bildiği kadarıyla. Ne aldıysa alsın. Sen onu tak.Bildiği kadarıyla. Ne aldıysa alsın. Sen onu tak. Uzun kollu entari arıyoruz da hediye götüreceğiz torunlara.Uzun kollu entari arıyoruz da hediye götüreceğiz torunlara. Tamam, uzun etekli metekli bir şeyleri var.Tamam, uzun etekli metekli bir şeyleri var. Çarşı pazarı dolaş, Allah’ım dolaş, uzun etekli buluyorsun da, uzun kollu bulamıyorsun.Çarşı pazarı dolaş, Allah’ım dolaş, uzun etekli buluyorsun da, uzun kollu bulamıyorsun. Diyoruz işte uzun kollu olsun uzun etekli olsun bulamıyorsun.Diyoruz işte uzun kollu olsun uzun etekli olsun bulamıyorsun. Çok çok yere giriyorsun, çıkıyorsun, bulamıyorsun, öyle bozulmuş.Çok çok yere giriyorsun, çıkıyorsun, bulamıyorsun, öyle bozulmuş. Öyle şaşırmış.Öyle şaşırmış. Öyle işte o son zamandayız.Öyle işte o son zamandayız. Kıyamet kopmak üzere.Kıyamet kopmak üzere. Deccâl çıktı.Deccâl çıktı. Kıyamet kopmak üzere diye söyleyenler var, düşünürler var.Kıyamet kopmak üzere diye söyleyenler var, düşünürler var. Öyle de görünüyor.Öyle de görünüyor. Bütün Hadîs-i şerîfler de anlatılan

Bütün Hadîs-i şerîfler de anlatılan
kıyamet alametlerinin hepsi bir bir bir bir bir bir çıkmış.kıyamet alametlerinin hepsi bir bir bir bir bir bir çıkmış. Bir Dâbbetü'l-Arz’ın çıkmasını bekliyor millet.Bir Dâbbetü'l-Arz’ın çıkmasını bekliyor millet. Aids Dâbbetü'l-Arzdır diye geldiler bana da sordular. Yok dedim.Aids Dâbbetü'l-Arzdır diye geldiler bana da sordular. Yok dedim. Dâbbetü'l-Arz’ın nerden çıkacağı, nasıl olacağıDâbbetü'l-Arz’ın nerden çıkacağı, nasıl olacağı tariflerine uymuyor filan dedim.tariflerine uymuyor filan dedim. Yani onu da çıkmış diyenler var.Yani onu da çıkmış diyenler var. Hazreti İsa inecek.Hazreti İsa inecek. Deccâlı öldürecek.Deccâlı öldürecek. Hazreti İsa domuzu öldürecek.Hazreti İsa domuzu öldürecek. Haçı kıracak.Haçı kıracak. Peygamber Efendimizin şeriatine tabi olacak.Peygamber Efendimizin şeriatine tabi olacak. Orası kaldı.Orası kaldı. Gazetelerde okuyorsunuz.Gazetelerde okuyorsunuz. Jesus is come ne demek?

Jesus is come ne demek?
Geldi demek değil mi?

Geldi demek değil mi?
Gelmiş bulunuyor demek değil mi yani.Gelmiş bulunuyor demek değil mi yani. Oldu bitti manasına.Oldu bitti manasına. Geliyorum manasına mı?Geliyorum manasına mı? İs coming demiyor. Gelmiş bulunuyor manasına.İs coming demiyor. Gelmiş bulunuyor manasına. Geldi manasına.Geldi manasına. Dergilerde gazetelerde yazıyor.Dergilerde gazetelerde yazıyor. Yani tabi onların temennisi olarak da şey yapabiliriz amaYani tabi onların temennisi olarak da şey yapabiliriz ama devir onların devri.devir onların devri. Saltanat onların saltanatı.Saltanat onların saltanatı. Her şeye hâkim.Her şeye hâkim. Yani bir şeyi kaldı işte.Yani bir şeyi kaldı işte. İslam’ın hak din olduğunu kabul edip de, şey yapması kaldı,İslam’ın hak din olduğunu kabul edip de, şey yapması kaldı, Roma’nın fethi kaldı ki,Roma’nın fethi kaldı ki, o da Subhânallâh, Allahu Ekber diyerek fetholunacak.o da Subhânallâh, Allahu Ekber diyerek fetholunacak. Kılıçla. Savaşla değil.Kılıçla. Savaşla değil. Yani papazlar bilmem neler.Yani papazlar bilmem neler. Yani anlayacaklar hatalarını, doğru yola gelecekler.Yani anlayacaklar hatalarını, doğru yola gelecekler. O vakite az bir şey kaldı.O vakite az bir şey kaldı. Bizim büyüklerimiz, bizim köyde acayip kadınlar vardı Mustafa.

Bizim büyüklerimiz, bizim köyde acayip kadınlar vardı Mustafa.
Anneannem anlatıyor ki; o zaman hiçAnneannem anlatıyor ki; o zaman hiç böyle şeylerin birisi yokken.böyle şeylerin birisi yokken. Zamanın biri gelecek, ihtiyar kadın gelirmiş bunlara dermiş,Zamanın biri gelecek, ihtiyar kadın gelirmiş bunlara dermiş, zamanın birisi gelecek,zamanın birisi gelecek, dünyanın bir tarafından bu adam öteki tarafındakiyle konuşacak.dünyanın bir tarafından bu adam öteki tarafındakiyle konuşacak. Telefonu söylüyor.Telefonu söylüyor. Dünyanın bir zaman gelecek demir havada uçacak.Dünyanın bir zaman gelecek demir havada uçacak. Hadi oradan derlermiş kadına.Hadi oradan derlermiş kadına. Yani anneannem filan anlatıyor.Yani anneannem filan anlatıyor. Küçükken kendilerine böyle dediklerini.Küçükken kendilerine böyle dediklerini. Dünyanın bir yerinden tık denilecekmişDünyanın bir yerinden tık denilecekmiş aynı anda dünyanın öbür taraflarından duyulacakmış işte radyo.aynı anda dünyanın öbür taraflarından duyulacakmış işte radyo. Böyle her şeyleri demek ki eski kitaplar yazmış.Böyle her şeyleri demek ki eski kitaplar yazmış. Dermiş ki o, bin üç yüzde kalmam, bin beş yüze varmam dermiş.Dermiş ki o, bin üç yüzde kalmam, bin beş yüze varmam dermiş. Yani kıyametin kopması ne zaman olacak?

Yani kıyametin kopması ne zaman olacak?
Bin üç yüzden evvel değil.Bin üç yüzden evvel değil. Bin üç yüzler de kalmaz,Bin üç yüzler de kalmaz, bin beş yüzlere de varmaz.bin beş yüzlere de varmaz. Hicri hangi yıldayız Mahmud Kürkçü?Hicri hangi yıldayız Mahmud Kürkçü? Bin dört yüz yirmi.Bin dört yüz yirmi. Bin üç yüz, bin dört yüz, bin dört yüz yirmi. Bin beş yüze varmam.Bin üç yüz, bin dört yüz, bin dört yüz yirmi. Bin beş yüze varmam. Kadının dediği çıkarsa ne kadar vakit kalmış?Kadının dediği çıkarsa ne kadar vakit kalmış? Seksen yıl.Seksen yıl. Ben beş altı sene önce hiç akşam konuşulmamıştı,Ben beş altı sene önce hiç akşam konuşulmamıştı, hiç ilgim yoktu, hiç hatırımda yoktu,hiç ilgim yoktu, hiç hatırımda yoktu, rüyamda pattadak bugün Mehdi Resûl dünyaya geldi dediler.rüyamda pattadak bugün Mehdi Resûl dünyaya geldi dediler. Mehdi aleyhisselam dünyaya geldi dediler.Mehdi aleyhisselam dünyaya geldi dediler. Kırk yaşında kendisine bey’ât edilecekKırk yaşında kendisine bey’ât edilecek otuz beş yıl var, rüya doğruysa.otuz beş yıl var, rüya doğruysa. Sâdıka rüya ise.Sâdıka rüya ise. Öyle devirde yaşıyoruz.Öyle devirde yaşıyoruz. Millet hâlâ neyle meşgul oluyor.Millet hâlâ neyle meşgul oluyor. Kıyamet nasıl kopacakmış biliyor musunuz?

Kıyamet nasıl kopacakmış biliyor musunuz?
Adam çarşıda kumaşı alacakmış,Adam çarşıda kumaşı alacakmış, ölçerken kopacakmış yani.ölçerken kopacakmış yani. Herkes işinde gücündeyken pattadak kopacakmış kıyamet.Herkes işinde gücündeyken pattadak kopacakmış kıyamet. Millet davulla, zurnayla haber vererek gelecek sanıyor.Millet davulla, zurnayla haber vererek gelecek sanıyor. Hiç kıyamete hazırlık yok.Hiç kıyamete hazırlık yok. Dervişler, dervişler dervişliği unuttu, şeyhler şeyhliği,Dervişler, dervişler dervişliği unuttu, şeyhler şeyhliği, talebe hocasına karşı çıkar.talebe hocasına karşı çıkar. Yunus Emre, Yunus Emre bile söylüyor.Yunus Emre, Yunus Emre bile söylüyor. Danişment hocayla arbede kılıp.Danişment hocayla arbede kılıp. Ne sarp zaman olmuştur.Ne sarp zaman olmuştur. Filan diye böyle.

Filan diye böyle.
Talebe hocasıyla harp edecek.Talebe hocasıyla harp edecek. Ne kadar böyle bir kötü bir zaman olacakNe kadar böyle bir kötü bir zaman olacak diye söylüyor Yunus Emre.diye söylüyor Yunus Emre. Onların hepsi oldu.Onların hepsi oldu. Talebeler hocalarının masalarına çıkıp tepinmediler mi?Talebeler hocalarının masalarına çıkıp tepinmediler mi? Üniversiteleri işgal edip şeyler her şey oldu.Üniversiteleri işgal edip şeyler her şey oldu. Allah bizi gaflet uykusundan uyandırsın.

Allah bizi gaflet uykusundan uyandırsın.
Şöyle iyi Müslümanlık çizgisine getirsin.Şöyle iyi Müslümanlık çizgisine getirsin. Öyle berbat kirlerle kirlenmişiz ki,Öyle berbat kirlerle kirlenmişiz ki, bize hangi temizliği temizler bilmiyoruz.bize hangi temizliği temizler bilmiyoruz. İçimizi, dışımızı temizlesin.İçimizi, dışımızı temizlesin. İsli, yağlı çıkmaz böyle leke, kara gibi şeylerle karalanmışız.İsli, yağlı çıkmaz böyle leke, kara gibi şeylerle karalanmışız. Kirlenmişiz.Kirlenmişiz. Cenâb-ı Hak bizi rahmetinin deryasına daldırsın,Cenâb-ı Hak bizi rahmetinin deryasına daldırsın, yusun, yıkasın, pak eylesin, temizlesin,yusun, yıkasın, pak eylesin, temizlesin, mümin kul olarak yaşatsın.mümin kul olarak yaşatsın. Eşhedü en lâ ilâhe illallâh

Eşhedü en lâ ilâhe illallâh
ve eşhedü enne Muhammeden abdühü ve resûlühüve eşhedü enne Muhammeden abdühü ve resûlühü diye diye mümin-i kâmil olarakdiye diye mümin-i kâmil olarak ahirete göçenlerden eylesin.ahirete göçenlerden eylesin. Bizim amel defterimizi yazılan şeyleri böyle açıp da ortaya koymadan,Bizim amel defterimizi yazılan şeyleri böyle açıp da ortaya koymadan, defter divan açmadan, lütfuyla, keremiyledefter divan açmadan, lütfuyla, keremiyle bi gayri hisab cennetine dâhil eylesin.bi gayri hisab cennetine dâhil eylesin. Defteri açtık mı halimiz harap.Defteri açtık mı halimiz harap. Defter açıldı da, sen falancaya senenin,Defter açıldı da, sen falancaya senenin, filanca ayının, filanca gününde, şu naneyi yemişsin,filanca ayının, filanca gününde, şu naneyi yemişsin, şu haltı karıştırmışsın, şu edepsizliği yapmışsın derse.şu haltı karıştırmışsın, şu edepsizliği yapmışsın derse. Ne olacak halimiz?Ne olacak halimiz? Çare?Çare? Defteri açtırmadan cennete girmek.Defteri açtırmadan cennete girmek. Allah yardımcımız olsun.

Allah yardımcımız olsun.
Bi-hürmeti ismihi’l-âzâm

Bi-hürmeti ismihi’l-âzâm
ve bi-hürmeti nebiyyihi’l-ekremve bi-hürmeti nebiyyihi’l-ekrem ve bi-hürmeti esrâr-ı sûreti’l-Fâtiha...ve bi-hürmeti esrâr-ı sûreti’l-Fâtiha...
Konuşma Hakkında
Tema 1
Tema 2