Namaz Vakitleri

30 Recep 1446
30 Ocak 2025
İmsak
06:43
Güneş
08:11
Öğle
13:22
İkindi
15:59
Akşam
18:24
Yatsı
19:46
Detaylı Arama

Kıyamete Kadar Sürecek Mücadele

Prof. Dr. Mahmud Es'ad COŞAN


Brisbane/ Avustralya

Açıklama

Hocamız, Gönül dostumuz, Mürebbi'miz Prof. Dr. Mahmud Es’ad COŞAN’ın yurtdışında bulunduğu zamanlarda, özellikle 7 Mayıs 1997 günü Türkiye’den ayrıldıktan sonra gurbet ellerde; Avustralya, Almanya, İsveç, İngiltere, Hollanda, ABD ve farklı ülkelerde yapmış oldukları sohbetlerdir.

Avustralya’da sabah ve yatsı namazından sonra, çeşitli camilerde yaptıkları hadis ve tefsir sohbetleri, İsveç’te son Ramazan ayı boyunca yaptıkları konuşmalar, aile eğitim toplantılarında yaptıkları konuşmalar ve konferanslardan oluşmaktadır.

Bu konuşmalar, Ak-Radyo’da “Gurbet Sohbetleri” adı altında yayımlanmıştır.

Kıyamete Kadar Sürecek Mücadele

Prof. Dr. Mahmud Es'ad COŞAN


Brisbane/ Avustralya

Açıklama

Hocamız, Gönül dostumuz, Mürebbi'miz Prof. Dr. Mahmud Es’ad COŞAN’ın yurtdışında bulunduğu zamanlarda, özellikle 7 Mayıs 1997 günü Türkiye’den ayrıldıktan sonra gurbet ellerde; Avustralya, Almanya, İsveç, İngiltere, Hollanda, ABD ve farklı ülkelerde yapmış oldukları sohbetlerdir.

Avustralya’da sabah ve yatsı namazından sonra, çeşitli camilerde yaptıkları hadis ve tefsir sohbetleri, İsveç’te son Ramazan ayı boyunca yaptıkları konuşmalar, aile eğitim toplantılarında yaptıkları konuşmalar ve konferanslardan oluşmaktadır.

Bu konuşmalar, Ak-Radyo’da “Gurbet Sohbetleri” adı altında yayımlanmıştır.

Konuşma Metni

Bismillâhirrahmânirrahîm.Bismillâhirrahmânirrahîm. El-Hamdü lillâhi Rabbi’l-âlemîn.

El-Hamdü lillâhi Rabbi’l-âlemîn.
Hamden kesîran tayyiben mübâreken fîhi.Hamden kesîran tayyiben mübâreken fîhi. Kemâ yenbeğî li-celâli vechihî ve li-azîmi sultânih.Kemâ yenbeğî li-celâli vechihî ve li-azîmi sultânih. Ve’s-salâtu ve’s-selâmu alâ seyyidinâ MuhammedinVe’s-salâtu ve’s-selâmu alâ seyyidinâ Muhammedin ve âlihî ve sahbihî ve men tebi’ahûve âlihî ve sahbihî ve men tebi’ahû bi-ihsânin ilâ yevmi’d-dîn.bi-ihsânin ilâ yevmi’d-dîn. Emmâ ba’dü;

Emmâ ba’dü;
Fe-kâle’n-nebiyü sallallahu aleyhi ve sellem.

Fe-kâle’n-nebiyü sallallahu aleyhi ve sellem.
Lâ tezâlü tâifetün min ümmetî gâimetün bi-emrillâhi

Lâ tezâlü tâifetün min ümmetî gâimetün bi-emrillâhi
lâ yedurru men hazelehüm ve lâ men hâlefehümlâ yedurru men hazelehüm ve lâ men hâlefehüm hattâ ye’tiye emrullâhi ve hüm zâhirûne ‘ale’n-nâsi.hattâ ye’tiye emrullâhi ve hüm zâhirûne ‘ale’n-nâsi. Sadaka resûlüllâh, fî mâ kâl, ev kemâ kâl.

Sadaka resûlüllâh, fî mâ kâl, ev kemâ kâl.
Buhârî’nin, Müslim’in Ahmed b. Hanbel’in

Buhârî’nin, Müslim’in Ahmed b. Hanbel’in
rivayet ettiğine görerivayet ettiğine göre Peygamber sallallahu aleyhi vessellem buyurmuş ki;Peygamber sallallahu aleyhi vessellem buyurmuş ki; Lâ tezâlü tâifetün min ümmetî gâimetün bi-emrillâhi.

Lâ tezâlü tâifetün min ümmetî gâimetün bi-emrillâhi.
Ümmetimden bir mübarek zümre,Ümmetimden bir mübarek zümre, bir grup, Allah’ın emrinibir grup, Allah’ın emrini yerine getirmekte devam edecektir daima.yerine getirmekte devam edecektir daima. Ayrılan ayrılacak, bozulan bozulacak,Ayrılan ayrılacak, bozulan bozulacak, sapan sapacak, şaşıran şaşıracak.sapan sapacak, şaşıran şaşıracak. Amma benim ümmetimden bir mübarek zümre deAmma benim ümmetimden bir mübarek zümre de daima Allah’ın emri üzerine, Allah’ın yolunda,daima Allah’ın emri üzerine, Allah’ın yolunda, sıratı müstakimde razı olduğu bir şekilde Allah’ın,sıratı müstakimde razı olduğu bir şekilde Allah’ın, hareket etmeye devam edecek.hareket etmeye devam edecek. Allah bizi onlardan eylesin.Allah bizi onlardan eylesin. Çünkü Müslümanım diyen insanını çoğu şaşırdı,Çünkü Müslümanım diyen insanını çoğu şaşırdı, çoğu İslam’ı bıraktı.çoğu İslam’ı bıraktı. İslam’ın kimi onda birini uyguluyor,İslam’ın kimi onda birini uyguluyor, kimisi yüz de birini, kimisi bin de birini.kimisi yüz de birini, kimisi bin de birini. Allah bizi Allah’ın emirlerini tam tutanlardan eylesin.Allah bizi Allah’ın emirlerini tam tutanlardan eylesin. Lâ yedurru men hazelehüm.

Lâ yedurru men hazelehüm.
Bu mübarekler İslam için çarpışacaklar.Bu mübarekler İslam için çarpışacaklar. İslam’ın emirlerine tutmaya devam edecekler.İslam’ın emirlerine tutmaya devam edecekler. Yollarından ayrılmayacaklar.Yollarından ayrılmayacaklar. Cenâb-ı Hakk’ın rızasının yolundan.Cenâb-ı Hakk’ın rızasının yolundan. Ve bunlara yardım etmeyenler,Ve bunlara yardım etmeyenler, destek olmayanlar, düşmanlara karşı bunlarındestek olmayanlar, düşmanlara karşı bunların durumlarını takviye etmeyenler,durumlarını takviye etmeyenler, bunlara bir zarar veremeyecek.bunlara bir zarar veremeyecek. Yardımsız bırakanlar,Yardımsız bırakanlar, yanlarına kimse gelmiyor, yardım etmiyor. Olsun.yanlarına kimse gelmiyor, yardım etmiyor. Olsun. Allah onları korur.Allah onları korur. Yardım olmadı diye bu mübareklerYardım olmadı diye bu mübarekler zarara uğrayacak değillerdir.zarara uğrayacak değillerdir. Zarara uğramazlar, uğramayacaklar.Zarara uğramazlar, uğramayacaklar. Allah kendisinin emrini tutanları yolunda yürüyenleriAllah kendisinin emrini tutanları yolunda yürüyenleri mahrum ve mahsun etmeyecek.mahrum ve mahsun etmeyecek. İsteyen yardım etsin.İsteyen yardım etsin. İsteyen etmesin.İsteyen etmesin. Yardım ederse kendisi sevap kazanır.Yardım ederse kendisi sevap kazanır. Yardım etmezse kendisi bilir.Yardım etmezse kendisi bilir. Yardım etmedi diye bu mübarekler zarar görecek değil.Yardım etmedi diye bu mübarekler zarar görecek değil. Ve lâ men hâlefehüm.

Ve lâ men hâlefehüm.
Bunlara tenkit eden, muhalefet edenler de,Bunlara tenkit eden, muhalefet edenler de, bir zarar veremeyecek bunlara.bir zarar veremeyecek bunlara. Ya bu devirde, bu asırda bu olur mu?Ya bu devirde, bu asırda bu olur mu? Ne bu sakal, ne bu çarşaf, ne bu beş vakit namaz?Ne bu sakal, ne bu çarşaf, ne bu beş vakit namaz? Olur mu ya? Başka işimiz mi yok ya?Olur mu ya? Başka işimiz mi yok ya? Bu devirde içki de içilmez mi ya?Bu devirde içki de içilmez mi ya? Allah Allah yahu.Allah Allah yahu. Yahu derler mi Allah Allah derler mi?Yahu derler mi Allah Allah derler mi? Bilmiyorum da bizim ağzımız alışmış biz diyoruz.Bilmiyorum da bizim ağzımız alışmış biz diyoruz. Muhalefet ederler, tenkit ederler,

Muhalefet ederler, tenkit ederler,
radyolarda gazetelerde, televizyonlarda çatarlar.radyolarda gazetelerde, televizyonlarda çatarlar. Çatarlar ama onlar bizim bildiklerimizi bilmiyor.Çatarlar ama onlar bizim bildiklerimizi bilmiyor. Biz onların bildiklerini de bildiğimiz halde,Biz onların bildiklerini de bildiğimiz halde, bu yol doğru olduğu için, bu yolda onun için yürüyoruz.bu yol doğru olduğu için, bu yolda onun için yürüyoruz. Biz onların yolunu bilmiyor değiliz ki,Biz onların yolunu bilmiyor değiliz ki, oturup isterseniz onların hakkında roman yazarım ben.oturup isterseniz onların hakkında roman yazarım ben. Geceleri, gündüzleri nasıl geçiyor?Geceleri, gündüzleri nasıl geçiyor? Hayalimden hepsini tamamlar, söylerim.Hayalimden hepsini tamamlar, söylerim. Nasıl düşünüyorlar?Nasıl düşünüyorlar? Nasıl konuşuyorlar?Nasıl konuşuyorlar? İşleri güçleri ne?İşleri güçleri ne? Aralarında yetiştik mendeburların.

Aralarında yetiştik mendeburların.
Her şeylerini biliyoruz.Her şeylerini biliyoruz. Kafa yapılarını biliyoruz.Kafa yapılarını biliyoruz. Mantıklarını biliyoruz.Mantıklarını biliyoruz. Sınıf arkadaşlarımız hepsi bizim.Sınıf arkadaşlarımız hepsi bizim. Yüznumarada sigara içerlerdi.Yüznumarada sigara içerlerdi. Biz ders çalışırken.Biz ders çalışırken. Ders çalışanlara da inekliyor derlerdi.Ders çalışanlara da inekliyor derlerdi. “Şunlara bak! İnekliyor” derlerdi.“Şunlara bak! İnekliyor” derlerdi. E ne oldu?E ne oldu? Onlar ineklemediler de öküzlediler daha mı iyi oldu?Onlar ineklemediler de öküzlediler daha mı iyi oldu? Onlar ineklemediler de öküzlediler de daha mı iyi oldu?Onlar ineklemediler de öküzlediler de daha mı iyi oldu? Tenkit ediyorlardı, böyle bir sürü şeyler.

Tenkit ediyorlardı, böyle bir sürü şeyler.
Onların hepsini nereye gittiğini, neyle vakit geçirdiğini,Onların hepsini nereye gittiğini, neyle vakit geçirdiğini, ne fikirler şey yaptığını biz biliyoruz.ne fikirler şey yaptığını biz biliyoruz. Ama bu yolun İslam’ın güzelliğini onlar bilmiyor.Ama bu yolun İslam’ın güzelliğini onlar bilmiyor. Onlar yüzlerini bir batıya çevirmişler.Onlar yüzlerini bir batıya çevirmişler. Heykelin üstündeki adam böyle gösterdi diye.Heykelin üstündeki adam böyle gösterdi diye. Oradan başka bir şey görmüyorlar.Oradan başka bir şey görmüyorlar. Bostancı beygiri gibi.Bostancı beygiri gibi. Hâlbuki bak doğu tarafı var.Hâlbuki bak doğu tarafı var. Doğuda Japonya var.Doğuda Japonya var. Güneydoğu Malezya var.Güneydoğu Malezya var. Endonezya var, Avustralya var, Güney Afrika var, Kuzey var.Endonezya var, Avustralya var, Güney Afrika var, Kuzey var. Bunların hepsinde faydalar var.Bunların hepsinde faydalar var. Güneydoğuya dönmediler de ne oldu buraları?Güneydoğuya dönmediler de ne oldu buraları? Müslüman diyarlardı buralar.Müslüman diyarlardı buralar. Endonezya hâlâ Müslüman.Endonezya hâlâ Müslüman. Bizden yardım da istemişlerdi.Bizden yardım da istemişlerdi. Portekizlilerle çarpışmak içinPortekizlilerle çarpışmak için Kanuni zamanından bizden yardım istemişlerde.Kanuni zamanından bizden yardım istemişlerde. Ali Reis’i göndermişti Kanuni.Ali Reis’i göndermişti Kanuni. Onlar buralara, Hindistanlara falan geldiler yani.Onlar buralara, Hindistanlara falan geldiler yani. Yani buralar dönmedik de ne oldu?Yani buralar dönmedik de ne oldu? Hep batıya dönüyorsun.

Hep batıya dönüyorsun.
Batının her şeyi güzel mi?Batının her şeyi güzel mi? Bazı şeyleri batıyor.Bazı şeyleri batıyor. Çamura batıyor.Çamura batıyor. Yerin dibine batıyor bazı şeyleri.Yerin dibine batıyor bazı şeyleri. Dünyanın başka yerlerinde de başka imkânlar var,Dünyanın başka yerlerinde de başka imkânlar var, fırsatlar var, petrol var, altın var, gümüş var, uranyum var.fırsatlar var, petrol var, altın var, gümüş var, uranyum var. Ne oluyor ya?Ne oluyor ya? Biraz da etrafına bak.Biraz da etrafına bak. Kafkasya’ya bak biraz.Kafkasya’ya bak biraz. Biraz balkanlara bak. Kırım’a bak. Orta Asya’ya bak.Biraz balkanlara bak. Kırım’a bak. Orta Asya’ya bak. Hindistan’a bak.Hindistan’a bak. Hindistan’a İngilizlere geldiler koca Hindistan’a hâkim oldular.Hindistan’a İngilizlere geldiler koca Hindistan’a hâkim oldular. Hâlbuki onlardan evvel Hindistan’a Müslümanlar hâkimdi.Hâlbuki onlardan evvel Hindistan’a Müslümanlar hâkimdi. Tüm Hindistan’a Müslümanlar hâkimdi.Tüm Hindistan’a Müslümanlar hâkimdi. Orada imparatorluk kurmuşlardı.Orada imparatorluk kurmuşlardı. Tac Mahal’i bilmiyor musunuz?

Tac Mahal’i bilmiyor musunuz?
Dünyanın harika mimari eserlerinden birisi.

Dünyanın harika mimari eserlerinden birisi.
Hem de Türk kökenli Müslüman insanlardı.Hem de Türk kökenli Müslüman insanlardı. Hindistan’a hâkimdi.Hindistan’a hâkimdi. Buraları elden kaçırdık.Buraları elden kaçırdık. Koca Hindistan yani dokuz yüz milyon bugün nüfusu.Koca Hindistan yani dokuz yüz milyon bugün nüfusu. Elden gitti. Bin bir türlü zenginlikleri.Elden gitti. Bin bir türlü zenginlikleri. Koca İspanya elden gitti.Koca İspanya elden gitti. Yedi asır Müslümanların elinde kaldıktan sonra Endülüs.Yedi asır Müslümanların elinde kaldıktan sonra Endülüs. Balkanlar elden gitti.Balkanlar elden gitti. İçindeki hâlâ kese kese bitiremiyorlar.İçindeki hâlâ kese kese bitiremiyorlar. Koca Afrika bizimdi elden gitti.Koca Afrika bizimdi elden gitti. Hz. Peygamberin sallallahu aleyhi vessellem zamanından

Hz. Peygamberin sallallahu aleyhi vessellem zamanından
iki, bir buçuk asır sonra, Afrika’nın kuzeyi,iki, bir buçuk asır sonra, Afrika’nın kuzeyi, koca bir imparatorluk idi, İslam imparatorluğu idi.koca bir imparatorluk idi, İslam imparatorluğu idi. Kızıldenizken Atlas okyanusuna emniyetle seyahat ediliyor.Kızıldenizken Atlas okyanusuna emniyetle seyahat ediliyor. Merhale merhale Anadolu gibi.Merhale merhale Anadolu gibi. Kervanlar vardı.Kervanlar vardı. Bizim ne Afrika’dan haberimiz var.Bizim ne Afrika’dan haberimiz var. Ne Hindistan’dan haberimiz var.Ne Hindistan’dan haberimiz var. Ne güneydoğu Asya’dan haberimiz var.Ne güneydoğu Asya’dan haberimiz var. Ne orta Asya’dan haberimiz var.Ne orta Asya’dan haberimiz var. Ne Avrupa’dan haberimiz var.Ne Avrupa’dan haberimiz var. Ne Amerika’dan haberimiz var.Ne Amerika’dan haberimiz var. Ne Kanada’dan haberimiz var.Ne Kanada’dan haberimiz var. Kanada’nın nüfusu ne kadar?

Kanada’nın nüfusu ne kadar?
Yirmi milyon.

Yirmi milyon.
Koca Kanada.Koca Kanada. Kuzey Amerika’nın yarısı.Kuzey Amerika’nın yarısı. Avusturalya’nın nüfusu ne kadar?Avusturalya’nın nüfusu ne kadar? On sekiz milyon, yirmi milyon.On sekiz milyon, yirmi milyon. Koca Avustralya. Türkiye’nin dokuz katı.Koca Avustralya. Türkiye’nin dokuz katı. Yani bir batıya bakıp da başka yere bakmamak ne?Yani bir batıya bakıp da başka yere bakmamak ne? Nokta nokta nokta sansürlü.Nokta nokta nokta sansürlü. Evet, yardım etmeyenler onlara zarar veremeyecek,Evet, yardım etmeyenler onlara zarar veremeyecek, zarara uğratmayacak Allah.zarara uğratmayacak Allah. Onlara muhalefet edenler de zarar veremeyecek.Onlara muhalefet edenler de zarar veremeyecek. Hattâ ye’tiye emrullâhi ve hüm zâhirûne ‘ale’n-nâsi.

Hattâ ye’tiye emrullâhi ve hüm zâhirûne ‘ale’n-nâsi.
Allah’ın emri gelinceye kadar,Allah’ın emri gelinceye kadar, onlar insanlara galip durumdayken,onlar insanlara galip durumdayken, hem insanlara galip de gelecek bu Allah’ın emrini tutanlar.hem insanlara galip de gelecek bu Allah’ın emrini tutanlar. İnsanlara hâkim de olacaklar.İnsanlara hâkim de olacaklar. Allah’ın emri gelinceye kadar ne demek?Allah’ın emri gelinceye kadar ne demek? Kıyamet kopuncaya kadar.Kıyamet kopuncaya kadar. Sonunda galip de olacaklar.Sonunda galip de olacaklar. Bu sahîh bir hadîs-i şeriftir.Bu sahîh bir hadîs-i şeriftir. Buhârî, Müslim, Ahmed b. Hanbel

Buhârî, Müslim, Ahmed b. Hanbel
gibi büyük âlimlerin rivayet ettiğigibi büyük âlimlerin rivayet ettiği önemli bir hadîs-i şerîftir.önemli bir hadîs-i şerîftir. İkinci hadîs-i şerîf.

İkinci hadîs-i şerîf.
Üç hadîs okuyoruz biliyorsunuz.Üç hadîs okuyoruz biliyorsunuz. İkinci hadîs-i şerîf.İkinci hadîs-i şerîf. Lâ tezâlü lâ ilâhe illallâhu

Lâ tezâlü lâ ilâhe illallâhu
tahcibü ğadabe’r-rabbi ‘ani’n-nâsitahcibü ğadabe’r-rabbi ‘ani’n-nâsi mâ lem yübâlû mâ zehebe min dînihimmâ lem yübâlû mâ zehebe min dînihim izâ saluhad le-hüm dünyâuhümizâ saluhad le-hüm dünyâuhüm fe-izâ kâlûhâ kîle kezebtüm lestüm min ehlihâ.fe-izâ kâlûhâ kîle kezebtüm lestüm min ehlihâ. İbn Neccâr, Zeyd b. Erkam radıyallahu anh rivayet etmiş ki;

İbn Neccâr, Zeyd b. Erkam radıyallahu anh rivayet etmiş ki;
Peygamber efendimiz buyuruyor;

Peygamber efendimiz buyuruyor;
lâ ilâhe illallah demek.lâ ilâhe illallah demek. Lâ ilâhe illallah’a inanmak.Lâ ilâhe illallah’a inanmak. Allah var. Allah’ın şeriki nazıri yok.Allah var. Allah’ın şeriki nazıri yok. Vardır birdir, şeriki nazıri yok.Vardır birdir, şeriki nazıri yok. Her yerde hazır ve nazırdır demek.Her yerde hazır ve nazırdır demek. Lâ ilâhe illallah kelime-i tevhid.Lâ ilâhe illallah kelime-i tevhid. Tahcibü ğadabe’r-rabbi.

Tahcibü ğadabe’r-rabbi.
Allah’ın kahrının, gazabının,Allah’ın kahrının, gazabının, felaketlerinin kullarının başına gelmesini,felaketlerinin kullarının başına gelmesini, yağmasını engeller.yağmasını engeller. Lâ ilâhe illallah demekLâ ilâhe illallah demek Allah’ın kahrına uğramasına insanların engeller.Allah’ın kahrına uğramasına insanların engeller. Gazabı ilahinin çökmesini engeller.Gazabı ilahinin çökmesini engeller. Belanın, musibetin, fitnenin, fesadın,Belanın, musibetin, fitnenin, fesadın, gökten taş yağmasının önüne geçergökten taş yağmasının önüne geçer lâ ilâhe illallah demek.lâ ilâhe illallah demek. Mâ lem yübâlû mâ zehebe min dînihim

Mâ lem yübâlû mâ zehebe min dînihim
izâ saluhad le-hüm dünyâuhüm.izâ saluhad le-hüm dünyâuhüm. Bir şartla.Bir şartla. Lâ ilâhe illallah sözü onları korur ama bir şartla.Lâ ilâhe illallah sözü onları korur ama bir şartla. Dünyalıkları, gelirleri,Dünyalıkları, gelirleri, keyifleri, rahatları, zevkleri tıkırında iken,keyifleri, rahatları, zevkleri tıkırında iken, para var ceplerinde.para var ceplerinde. Sofraları, masaları zengin, kasaları dolu,Sofraları, masaları zengin, kasaları dolu, keyifleri tıkırındayken, dünyalıkları yerli yerindeykenkeyifleri tıkırındayken, dünyalıkları yerli yerindeyken dinlerinden bir şeyler gittiğine üzülmeyinceye kadar.dinlerinden bir şeyler gittiğine üzülmeyinceye kadar. Şimdi bizim bu Avustralya’daki kardeşlerimiz,

Şimdi bizim bu Avustralya’daki kardeşlerimiz,
sizler, kendinizi düşünün.sizler, kendinizi düşünün. Karnınız aç mı? Değil.Karnınız aç mı? Değil. Sırtınız çıplak mı? Değil.Sırtınız çıplak mı? Değil. Arabasız mısınız? Var.Arabasız mısınız? Var. Açıkta mısınız? Üşüyor musunuz?Açıkta mısınız? Üşüyor musunuz? Kar mı kış mı kıyamet mi?Kar mı kış mı kıyamet mi? Derdiniz, sıkıntınız var mı?Derdiniz, sıkıntınız var mı? Hasta mısınız? Yok yok yok.Hasta mısınız? Yok yok yok. Çünkü bunlar burada ayarlanmış insanlar rahat.Çünkü bunlar burada ayarlanmış insanlar rahat. Rahatsınız yani değil mi?Rahatsınız yani değil mi? Tamam rahat.

Tamam rahat.
Sizden daha iyi olan insanlar da var.Sizden daha iyi olan insanlar da var. Daha zengin insanlar da var.Daha zengin insanlar da var. Dünyanın başka yerlerindeki Müslümanlardan.Dünyanın başka yerlerindeki Müslümanlardan. Adam zengin. Parası akıyor.Adam zengin. Parası akıyor. Ben hatırlıyorum harem-i şerif’in oradaBen hatırlıyorum harem-i şerif’in orada yüz riyallikleri deste yapmış,yüz riyallikleri deste yapmış, fukaraya yüz riyal yüz riyal dağıtıyordu.fukaraya yüz riyal yüz riyal dağıtıyordu. Bende para deste yapıyordum bir riyallikleriBende para deste yapıyordum bir riyallikleri fukara gelip benden bir şey istediği zaman bir riyal veriyordum.fukara gelip benden bir şey istediği zaman bir riyal veriyordum. Adam yüz riyal, elli riyallikleri deste deste şey yaptı.Adam yüz riyal, elli riyallikleri deste deste şey yaptı. Hatta çocuğun biri yanaştı, mendil kapmaca oynar gibi,Hatta çocuğun biri yanaştı, mendil kapmaca oynar gibi, adamın elinden dağıtırken desteyi kaptı gitti.adamın elinden dağıtırken desteyi kaptı gitti. Adam gülüyo arkasından, zengin.Adam gülüyo arkasından, zengin. Korkmuyor bu yüz riyallliklerin yüz tanesi bir aradaysaKorkmuyor bu yüz riyallliklerin yüz tanesi bir aradaysa on bin riyal demektir.on bin riyal demektir. Yani beş bin Avustralya dolarından fazla.Yani beş bin Avustralya dolarından fazla. Çocuk onu kaptı o da gidiyor, o da arabasındaÇocuk onu kaptı o da gidiyor, o da arabasında lüks arasından Mercedes, kanatlı kuyruklu,lüks arasından Mercedes, kanatlı kuyruklu, uçuyor mu uçmuyor mu bilmiyorum.uçuyor mu uçmuyor mu bilmiyorum. Dört tekeri var ama öyle bir araba.Dört tekeri var ama öyle bir araba. Daha zenginler var.Daha zenginler var. Dünyalıkları yerindeyken, keyifleri yerindeyken,Dünyalıkları yerindeyken, keyifleri yerindeyken, dinlerinden bir şeyler gidiyor diye, ellerinden,dinlerinden bir şeyler gidiyor diye, ellerinden, dinleri biraz zayıflıyor, bir şeyler eksiliyor diye üzülmüyorlarsa.dinleri biraz zayıflıyor, bir şeyler eksiliyor diye üzülmüyorlarsa. Dinleri nasıl eksilir?

Dinleri nasıl eksilir?
Mesela çocuklar namaz kılmamaya başladı.

Mesela çocuklar namaz kılmamaya başladı.
Evde çocuk namaz kılmıyor mesela.Evde çocuk namaz kılmıyor mesela. Annesi babası diyor ki; boş ver çocuktur.Annesi babası diyor ki; boş ver çocuktur. Biz de gençliğimizde de böyle yaptık.Biz de gençliğimizde de böyle yaptık. Bizde çok abdestsiz namaz kıldık diyor.Bizde çok abdestsiz namaz kıldık diyor. Büyüklerimiz zorladı da öyle abdestsiz çok namaz kıldık.Büyüklerimiz zorladı da öyle abdestsiz çok namaz kıldık. Yapar diyor. Boş ver diyor.Yapar diyor. Boş ver diyor. Kız açılıyor, başını açıyor.Kız açılıyor, başını açıyor. Olsun diyor. Birini bulacak evlenecekOlsun diyor. Birini bulacak evlenecek diyor biraz beğendirmesi lazım, öğrensin diyor.diyor biraz beğendirmesi lazım, öğrensin diyor. Her şey mantık, ters gidiyor.Her şey mantık, ters gidiyor. Ne oluyor senin dinin zayıflıyor ya.Ne oluyor senin dinin zayıflıyor ya. Sen sevap kazanmıyorsun, günah kazanıyorsun.Sen sevap kazanmıyorsun, günah kazanıyorsun. Namazlara gidiyor musun?

Namazlara gidiyor musun?
Sabah namazlarına? Yatsı namazlarına? Yoo!Sabah namazlarına? Yatsı namazlarına? Yoo! Semtinde cami var mı? Bilmem.Semtinde cami var mı? Bilmem. Sana cami hiç lazım olmuyor mu?Sana cami hiç lazım olmuyor mu? Cumaya bayram namazına gitmez misin? Gitmem!Cumaya bayram namazına gitmez misin? Gitmem! Dünyalığı yerinde. Ama dini perişan.Dünyalığı yerinde. Ama dini perişan. Dindarlık yönü perişan. Ona üzülmüyor.Dindarlık yönü perişan. Ona üzülmüyor. Lâ ilâhe illallah sözü Allah’ın gazabını engeller amaLâ ilâhe illallah sözü Allah’ın gazabını engeller ama dünyalıkları yerindeyken dinlerinin eksilmesinedünyalıkları yerindeyken dinlerinin eksilmesine aldırmadıkları zaman kadar engeller.aldırmadıkları zaman kadar engeller. Aldırmadıkları zaman artık engellemez.Aldırmadıkları zaman artık engellemez. Aldırdıkları zamana kadar engeller.Aldırdıkları zamana kadar engeller. Yani üzülecek adam. Tüh bu gece teheccüde kalkamadım.Yani üzülecek adam. Tüh bu gece teheccüde kalkamadım. Ne yaptım? Gece geç yatmışım.Ne yaptım? Gece geç yatmışım. Hay Allah teheccüde kalkamadım.Hay Allah teheccüde kalkamadım. Ağlıyor niye, Hz. Ali efendimiz üzülmüş mesela.

Ağlıyor niye, Hz. Ali efendimiz üzülmüş mesela.
Teheccüde kalkamadığına.Teheccüde kalkamadığına. O kadar üzülmüş, o kadar ağlamış kiO kadar üzülmüş, o kadar ağlamış ki ertesi gün şeytan kaldırmış.ertesi gün şeytan kaldırmış. Kalk bir de bakmış ki melun şeytanKalk bir de bakmış ki melun şeytan Hz Ali Efendimizi teheccüde kaldırıyor.Hz Ali Efendimizi teheccüde kaldırıyor. Demiş ya melun; sen teheccüde kaldırma işini yapmazdın.Demiş ya melun; sen teheccüde kaldırma işini yapmazdın. Nasıl yapıyorsun?Nasıl yapıyorsun? Dün o kadar üzüldün ağladın ki daha beter oldu vaziyet demiş.Dün o kadar üzüldün ağladın ki daha beter oldu vaziyet demiş. Allah daha çok sevap verdi. Pişman olduğuna demiş.Allah daha çok sevap verdi. Pişman olduğuna demiş. Kalk da bari o kadar sevap alma.Kalk da bari o kadar sevap alma. Dinini yapamadığı zaman üzülecek.

Dinini yapamadığı zaman üzülecek.
Tuh ya işe dalmışım, yetişmek de istedim amaTuh ya işe dalmışım, yetişmek de istedim ama cumayı kaçırdım, ağlayacak.cumayı kaçırdım, ağlayacak. Sabah namazına gelemedi, üzülecek.Sabah namazına gelemedi, üzülecek. Evde bir bakıyor çoluk çocukta dindarlıktaEvde bir bakıyor çoluk çocukta dindarlıkta biraz gevşemiş.biraz gevşemiş. Ya bunlar yavaş yavaş kayboluyor.Ya bunlar yavaş yavaş kayboluyor. Bunların çocukları torunlar onlar felaket.Bunların çocukları torunlar onlar felaket. Onlar tam buranın ahalisi gibi, tamOnlar tam buranın ahalisi gibi, tam uyum sağlamışlar, hiç farkı yok.uyum sağlamışlar, hiç farkı yok. Müslüman torunu mu, Avustralya torunu mu hiç farkı yok.Müslüman torunu mu, Avustralya torunu mu hiç farkı yok. Buna üzülecek dedeler. Vicdanı sızlayacak.Buna üzülecek dedeler. Vicdanı sızlayacak. Ayyy! Bizim torunlara ne oluyor ya?Ayyy! Bizim torunlara ne oluyor ya? Eyvah bunlar tam gayrimüslimlere benzer duruma geldiler.Eyvah bunlar tam gayrimüslimlere benzer duruma geldiler. Hâlbuki Müslüman böyle olmaması lazım diyecek.Hâlbuki Müslüman böyle olmaması lazım diyecek. Üzüldükçe tamam.Üzüldükçe tamam. Yani dindarlıklarından bir şey gittiği zamanYani dindarlıklarından bir şey gittiği zaman üzülebilecek bir tabiatları varsa iyi.üzülebilecek bir tabiatları varsa iyi. Üzülmüyorlar, dünyalıkları yerindeyse,Üzülmüyorlar, dünyalıkları yerindeyse, dinlerinden bir şey gittiği zaman üzülmüyorlar.dinlerinden bir şey gittiği zaman üzülmüyorlar. Ha o zaman lâ ilâhe illallah sözünü söyleseler bile,Ha o zaman lâ ilâhe illallah sözünü söyleseler bile, Müslüman olsalar bile, onların başına felaketler yağar.Müslüman olsalar bile, onların başına felaketler yağar. Allah’ın gazabı gelir ve Allah der ki;Allah’ın gazabı gelir ve Allah der ki; Lâ ilâhe illallah.

Lâ ilâhe illallah.
Ya Rabbi! Biz Müslümanız.Ya Rabbi! Biz Müslümanız. Eşhedü en lâ ilâhe illallahEşhedü en lâ ilâhe illallah ve eşhedü enne Muhammeden abdühû ve resûlühü diyoruz.ve eşhedü enne Muhammeden abdühû ve resûlühü diyoruz. Kur’an ehliyiz, Müslümanız Ya Rabbi!Kur’an ehliyiz, Müslümanız Ya Rabbi! Şu kâfirler bize saldırıyor.Şu kâfirler bize saldırıyor. Defet bunları Ya Rabbi!Defet bunları Ya Rabbi! Ama onları sana Allah saldırtıyor.Ama onları sana Allah saldırtıyor. Sen Lâ ilâhe illallah diyorsun amaSen Lâ ilâhe illallah diyorsun ama dindarlıktan hiç haberin yok senin.dindarlıktan hiç haberin yok senin. Onlar saldırmadan önce senin yaşantın içki içiyordun.Onlar saldırmadan önce senin yaşantın içki içiyordun. Zelzele olmuş, zelzelede evleri yıkıldığı için çadır kurmuşlar.Zelzele olmuş, zelzelede evleri yıkıldığı için çadır kurmuşlar. Çadır önünde iki tane tabure koymuşlar,Çadır önünde iki tane tabure koymuşlar, ortaya tavla koymuşlar, tavla oynuyorlar,ortaya tavla koymuşlar, tavla oynuyorlar, bira şişelerini koymuşlar, bira içiyorlar,bira şişelerini koymuşlar, bira içiyorlar, çadırın önünde.çadırın önünde. Lan! Kalın kafalı, zelzele oldu da,Lan! Kalın kafalı, zelzele oldu da, ev başına yıkılıyordu, sen kurtuldun, ötekileri ezildi çadırda.ev başına yıkılıyordu, sen kurtuldun, ötekileri ezildi çadırda. Ne bu böyle bu içki?Ne bu böyle bu içki? Aldırmıyor.

Aldırmıyor.
Haa o zaman Lâ ilâhe illallah deseler bile,Haa o zaman Lâ ilâhe illallah deseler bile, Allah’ın gazabı gelirAllah’ın gazabı gelir ve Allah der ki celle celaluhu;ve Allah der ki celle celaluhu; peygamber efendimiz bildiriyor;peygamber efendimiz bildiriyor; Kîle. Denilir ki;

Kîle. Denilir ki;
belki meleklere dedirtiyor Allah.belki meleklere dedirtiyor Allah. Kîle kezebtüm.Kîle kezebtüm. Susun yalan söylüyorsunuz.Susun yalan söylüyorsunuz. Lestüm min ehlihâ.Lestüm min ehlihâ. Siz Müslüman değilsiniz.Siz Müslüman değilsiniz. Lâ ilâhe illallah’a layık insanlar değilsiniz.Lâ ilâhe illallah’a layık insanlar değilsiniz. Sözünüzle Lâ ilâhe illallah diyorsunuz amaSözünüzle Lâ ilâhe illallah diyorsunuz ama dininizden eksilmelerinize,dininizden eksilmelerinize, derecelerinizin azalmasına, sermayenizinderecelerinizin azalmasına, sermayenizin tükenmesine hiç üzülmüyorsunuz, demek iyi Müslüman değilsiniz.tükenmesine hiç üzülmüyorsunuz, demek iyi Müslüman değilsiniz. Susun yalan söylüyorsunuz.Susun yalan söylüyorsunuz. Gazap da gelir.Gazap da gelir. Allah’ın gazabı, kahrı gelir.Allah’ın gazabı, kahrı gelir. Bugün dünya tarihine bakacak olursak,

Bugün dünya tarihine bakacak olursak,
televizyon radyo haberlerine bakarsak,televizyon radyo haberlerine bakarsak, bütün felaket haberleri İslam ülkelerinden gelmiyor mu?bütün felaket haberleri İslam ülkelerinden gelmiyor mu? Her yerde perişanlık yok mu?Her yerde perişanlık yok mu? Niye Allah Müslümanları korumuyor?Niye Allah Müslümanları korumuyor? İşte. O Müslümanlar ki,İşte. O Müslümanlar ki, bu felaketler başına gelmeden evvel namaz kılmıyorlardı,bu felaketler başına gelmeden evvel namaz kılmıyorlardı, oruç tutmuyorlardı, içki içiyorlardı,oruç tutmuyorlardı, içki içiyorlardı, kumar oynuyorlardı, zina ediyorlardı,kumar oynuyorlardı, zina ediyorlardı, çalgı çalıyorlardı.çalgı çalıyorlardı. Allah’ın yasak kıldığı her yasak işi yapıyorlardı.Allah’ın yasak kıldığı her yasak işi yapıyorlardı. Faiz yiyorlardı vs. ondan sonra ceza geldi.Faiz yiyorlardı vs. ondan sonra ceza geldi. Müslümanız biz Ya Rabbi!

Müslümanız biz Ya Rabbi!
Sana iman etmişiz.Sana iman etmişiz. Etmişsiniz ama dindarlığınız gitmesine üzülmüyorsunuz.Etmişsiniz ama dindarlığınız gitmesine üzülmüyorsunuz. Felaketin neden geldiği anlaşıldı mı?Felaketin neden geldiği anlaşıldı mı? Ondan geliyor.Ondan geliyor. Allah mümin kullarının korur ama bunlar yalancı.Allah mümin kullarının korur ama bunlar yalancı. Neden?Neden? Lâ ilâhe illallah diyorlar ama her türlü haltı yiyorlar.Lâ ilâhe illallah diyorlar ama her türlü haltı yiyorlar. Bosnalı birisi anlatıyor.

Bosnalı birisi anlatıyor.
Hanımını başını örtüyor diyor tenkit ediyormuş,Hanımını başını örtüyor diyor tenkit ediyormuş, belki hırpalıyormuş.belki hırpalıyormuş. Niye başını örtüyorsun diye.Niye başını örtüyorsun diye. Ben senden utanıyorum diyormuş.Ben senden utanıyorum diyormuş. Başörtüsü Allah’ın emri.Başörtüsü Allah’ın emri. Ben senden utanıyorum arkadaşlarımın yanında diyormuş.Ben senden utanıyorum arkadaşlarımın yanında diyormuş. Geldi felaket.Geldi felaket. Aklı başına geldi.Aklı başına geldi. Hepsi içki içiyorlar.Hepsi içki içiyorlar. Orta Asya’ya gittik biz Özbekistan’a.Orta Asya’ya gittik biz Özbekistan’a. Semerkand’a gittik.Semerkand’a gittik. Orda bizi bir eve çağırdılar, masalar kurulmuş bahçede,Orda bizi bir eve çağırdılar, masalar kurulmuş bahçede, çağırdılar bizi.çağırdılar bizi. Dediler ki; bizim oğlan deniz kuvvetlerindeyken,Dediler ki; bizim oğlan deniz kuvvetlerindeyken, deniz altısı battı,deniz altısı battı, herkes öldü, bizim oğlanla birlikte beş kişi kurtuldular.herkes öldü, bizim oğlanla birlikte beş kişi kurtuldular. Herkes öldü.Herkes öldü. Bizim oğlan denizden kurtuldu.Bizim oğlan denizden kurtuldu. Üç sene önce, beş sene önce, böyle birÜç sene önce, beş sene önce, böyle bir deniz felaketi geçmişti,deniz felaketi geçmişti, boğulmaktan kurtuldu bizim oğlan.boğulmaktan kurtuldu bizim oğlan. Bu akşam merasim var. Buyurun dediler.Bu akşam merasim var. Buyurun dediler. Biz de kalktık gittik.Biz de kalktık gittik. Büyük bahçe, en aşağı birkaç hektar, büyük bahçe.Büyük bahçe, en aşağı birkaç hektar, büyük bahçe. Büyük bir kapıdan içeri girdik, ışıklarla donatılmış.Büyük bir kapıdan içeri girdik, ışıklarla donatılmış. Özbekistan da.Özbekistan da. Ben üç beş arkadaşımı aldım.Ben üç beş arkadaşımı aldım. Kimisi doktor, kimisi mühendis, kimisi genel müdür,Kimisi doktor, kimisi mühendis, kimisi genel müdür, kimisi doçent profesör gittik biz, bu çağırılan yere gittik.kimisi doçent profesör gittik biz, bu çağırılan yere gittik. Yani herhalde Ya Rabbi!

Yani herhalde Ya Rabbi!
Sen bizi kurtardın diye,Sen bizi kurtardın diye, ölmekten bizim oğlan deniz altındaölmekten bizim oğlan deniz altında görevliymiş subaymış, kurtulmuş.görevliymiş subaymış, kurtulmuş. Herhalde Kur’an okuyacaklar, tesbih okuyacaklar diye gittik.Herhalde Kur’an okuyacaklar, tesbih okuyacaklar diye gittik. Biz de böyle sakallıyız.Biz de böyle sakallıyız. Bahçenin kapısından içeri girdik.Bahçenin kapısından içeri girdik. Her birisi onar, on beşer metre uzunluğunda masalar dizilmiş.Her birisi onar, on beşer metre uzunluğunda masalar dizilmiş. Belki yirmi tane masa dizilmiş.Belki yirmi tane masa dizilmiş. Masaların üstü meyve dolu, çerez dolu, ziyafet çekiyorlar.Masaların üstü meyve dolu, çerez dolu, ziyafet çekiyorlar. Ben de anlamadım Özbekistan’ın fakirliğini.Ben de anlamadım Özbekistan’ın fakirliğini. Mükellef ziyafet çekiyorlar.Mükellef ziyafet çekiyorlar. Bizi baş masaya aldılar.Bizi baş masaya aldılar. Yukarıya ama daha önce kapıdan girinceYukarıya ama daha önce kapıdan girince ne gördüğümü söyleyeyim.ne gördüğümü söyleyeyim. Kapıdan girdik baktık çalgı çalıyor,Kapıdan girdik baktık çalgı çalıyor, çenginin birsi oynuyor, masaların arasındaçenginin birsi oynuyor, masaların arasında kadın çalgıyla oynuyor, masaların arasında geziyor.kadın çalgıyla oynuyor, masaların arasında geziyor. Ya dönelim mi dedik.Ya dönelim mi dedik. Neyse içeri girmiş bulunduk.Neyse içeri girmiş bulunduk. Buyurun dediler. Baş köşeye gittik.Buyurun dediler. Baş köşeye gittik. Masaların üstüne baktık. İçkiler, şişeler.Masaların üstüne baktık. İçkiler, şişeler. Dedik bu şişeler ne böyle?Dedik bu şişeler ne böyle? Hemen topladılar.

Hemen topladılar.
Aldılar şişeleri. Bizim masa temizlendi.Aldılar şişeleri. Bizim masa temizlendi. Bizim masalarda içkiler kalmadı.Bizim masalarda içkiler kalmadı. Votkası, rakısı bilmem nesi, onlar temizlendi.Votkası, rakısı bilmem nesi, onlar temizlendi. Dedi ki birisi geldi; ben sakallıyım, hocayım.Dedi ki birisi geldi; ben sakallıyım, hocayım. Dedi ki; siz hocasızın, şu deli kanlılara ikram etsek, olmaz mı?Dedi ki; siz hocasızın, şu deli kanlılara ikram etsek, olmaz mı? Bunlar içsinler bari.Bunlar içsinler bari. Siz içmiyorsunuz, bari gençler içsinler, dedi.Siz içmiyorsunuz, bari gençler içsinler, dedi. Bizim yanımızda doktorlar falan, gençler var.Bizim yanımızda doktorlar falan, gençler var. Bu Yusuf gibi genç kimseler.Bu Yusuf gibi genç kimseler. Siz yaşlısınız, hocasınız içmiyorsunuz tamam,Siz yaşlısınız, hocasınız içmiyorsunuz tamam, bari bunlara ikram edelim içkiyi.bari bunlara ikram edelim içkiyi. Ben de dedim ki; “haram, haram bu, haram bu yav!” dedim ben.Ben de dedim ki; “haram, haram bu, haram bu yav!” dedim ben. Ha! Öylemi dediler.Ha! Öylemi dediler. Yani sanıyor ki yaşlı olan içmeyecek, genç olan içebilir.Yani sanıyor ki yaşlı olan içmeyecek, genç olan içebilir. Asıl genç olanın içmemesi lazım.Asıl genç olanın içmemesi lazım. Yaşlının zaten günah işlemeye takati yok.Yaşlının zaten günah işlemeye takati yok. Pili bitmiş.Pili bitmiş. Asıl günahı işlerse içkiyi içtiği zamanAsıl günahı işlerse içkiyi içtiği zaman ortalığa nara atıp, yakıp yıkacak olan, delikanlı.ortalığa nara atıp, yakıp yıkacak olan, delikanlı. İçki bütün kötülüklerin anası.İçki bütün kötülüklerin anası. Ondan sonra dedik ya! Siz bunuOndan sonra dedik ya! Siz bunu bilmiyor musunuz haram olduğunu?bilmiyor musunuz haram olduğunu? Dediler ki; Ne yapalım

Dediler ki; Ne yapalım
komünist partilerden adamlar var.komünist partilerden adamlar var. Olur mu seni ölümden kurtarmış Allah senin oğlunu.Olur mu seni ölümden kurtarmış Allah senin oğlunu. Sen ölümden kurtardı diye Cenâb-ı Hakk’a şükredecek yerde,Sen ölümden kurtardı diye Cenâb-ı Hakk’a şükredecek yerde, haram yapıyorsun olmaz böyle dedik kalktık.haram yapıyorsun olmaz böyle dedik kalktık. Yani millet cahil, çok cahil,Yani millet cahil, çok cahil, cehalet, diz boyu, göbeğe kadar, gırtlağa kadar,cehalet, diz boyu, göbeğe kadar, gırtlağa kadar, boyu aşmış, çok cahil.boyu aşmış, çok cahil. Onun için geliyor belalar.Onun için geliyor belalar. İslam’ı bilmiyor.İslam’ı bilmiyor. Dünyadan haberleri yok öyle.Dünyadan haberleri yok öyle. Müslümanlar Müslüman iken

Müslümanlar Müslüman iken
nasıl küçük küçük ordular büyük büyük şeyleri yenmiş?nasıl küçük küçük ordular büyük büyük şeyleri yenmiş? Nasıl kütühat olmuş?Nasıl kütühat olmuş? Endülüs'ü nasıl fethetmişler?Endülüs'ü nasıl fethetmişler? Mısır'ı nasıl fethetmişler?Mısır'ı nasıl fethetmişler? Afrika'yı nasıl fethetmişler?Afrika'yı nasıl fethetmişler? Endülüs'ü fethetmişler.Endülüs'ü fethetmişler. Fransa'yı fethetmişler.Fransa'yı fethetmişler. İsviçre'nin yarısını almışlar.İsviçre'nin yarısını almışlar. Sicilya'yı almışlar.Sicilya'yı almışlar. Malta'yı almışlar.Malta'yı almışlar. Balkanlar'ı almışlar. Nasıl almışlar?Balkanlar'ı almışlar. Nasıl almışlar? Allah yardım ettiği için.Allah yardım ettiği için. Doğu Akdeniz'e düşman gemisi geçemez olmuş.Doğu Akdeniz'e düşman gemisi geçemez olmuş. Barbaros Hayrettin zamanında.Barbaros Hayrettin zamanında. Deniz üssü Kasımpaşa'da değil.Deniz üssü Kasımpaşa'da değil. Deniz üssü nerede Seyhan?Deniz üssü nerede Seyhan? Cezayir'de. Neden?Cezayir'de. Neden? E bu taraflar tamam da ondan.E bu taraflar tamam da ondan. Fransız sahillerinde dolaşıp öyle geliyorlar.Fransız sahillerinde dolaşıp öyle geliyorlar. İtalya'dan bu tarafta, Batı Akdeniz'de çalıştıkları yerler.İtalya'dan bu tarafta, Batı Akdeniz'de çalıştıkları yerler. Öyleymiş.Öyleymiş. Ya Müslüman olursunuz, Allah yardım eder.Ya Müslüman olursunuz, Allah yardım eder. Ya da iyi Müslüman olmazsanız, Allah cezalandırır.Ya da iyi Müslüman olmazsanız, Allah cezalandırır. İşte cihan dolusu misal.İşte cihan dolusu misal. O zaman la ilahe illallah deseniz,O zaman la ilahe illallah deseniz, eşhedü en la ilahe illallah deseniz.eşhedü en la ilahe illallah deseniz. Kezebtüm.

Kezebtüm.
Yalan söylüyorsunuz.Yalan söylüyorsunuz. Lestüm min ehlihâ.Lestüm min ehlihâ. Siz bu sözün ehli değilsiniz.Siz bu sözün ehli değilsiniz. Siz bu söze layık değilsiniz derSiz bu söze layık değilsiniz der Allah-u Teala Hazretleri.Allah-u Teala Hazretleri. Ne olacak?Ne olacak? Müslüman dinini öğrenecek.

Müslüman dinini öğrenecek.
Müslüman Kur'an'ı öğrenecek.Müslüman Kur'an'ı öğrenecek. Müslüman ahirete inanacak.Müslüman ahirete inanacak. Müslüman Allah'ın rızasını kazanmak için hareket edecek.Müslüman Allah'ın rızasını kazanmak için hareket edecek. Müslüman peygamber efendimizin yolunda yürüyecek.Müslüman peygamber efendimizin yolunda yürüyecek. Müslüman kâfir gibi olmayacak.Müslüman kâfir gibi olmayacak. Ne diyorum?Ne diyorum? Biz kâfirlerden ayrıyız, müşrikler gibi değiliz.Biz kâfirlerden ayrıyız, müşrikler gibi değiliz. Biz Müslümanız.Biz Müslümanız. Bizim halimiz başka.Bizim halimiz başka. Yolumuz başka.Yolumuz başka. Kul yâ eyyuhâ-lkâfirûn.

Kul yâ eyyuhâ-lkâfirûn.
Ey kâfirler!Ey kâfirler! Lâ a’budu mâ ta’budûn.Lâ a’budu mâ ta’budûn. Sizin taptığınıza biz tapmayız diyoruz.Sizin taptığınıza biz tapmayız diyoruz. Hadi oradan yalancılar.Hadi oradan yalancılar. Ne tapmaması.Ne tapmaması. Onlar dünyaya tapıyorlar paraya tapıyorlar.Onlar dünyaya tapıyorlar paraya tapıyorlar. Siz de tapıyorsunuz.Siz de tapıyorsunuz. Onların ma’bûdları para, mabetleri de banka.Onların ma’bûdları para, mabetleri de banka. Sizin ne? Sizin ki de öyle.Sizin ne? Sizin ki de öyle. Siz de dünyaya tapıyorsunuz. Yalancılar.Siz de dünyaya tapıyorsunuz. Yalancılar. Allaha ibadet eden, Allah’a kul olur.Allaha ibadet eden, Allah’a kul olur. Allah’ın emrini tutar.Allah’ın emrini tutar. İşin doğrusu bu.İşin doğrusu bu. Müslümanlar yanlış yolda.

Müslümanlar yanlış yolda.
Lübnan'da yanlış yolda.Lübnan'da yanlış yolda. Türkiye'de yanlış yolda.Türkiye'de yanlış yolda. Irak'da yanlış yolda.Irak'da yanlış yolda. Mısır'da yanlış yolda.Mısır'da yanlış yolda. Ben Mısırlıları gördüm.Ben Mısırlıları gördüm. Mısırlıları gördüm.Mısırlıları gördüm. Kâbe-i Müşerrefe’nin karşısında,Kâbe-i Müşerrefe’nin karşısında, harem-i şerifte, ben böyle uzaktayım, yukardayım,harem-i şerifte, ben böyle uzaktayım, yukardayım, bu taraftan aile geldi, bir aile,bu taraftan aile geldi, bir aile, kadınlı, erkekli bir aile,kadınlı, erkekli bir aile, bu taraftan kadınlı erkekli aile geldi,bu taraftan kadınlı erkekli aile geldi, orada oo dediler birbirlerineorada oo dediler birbirlerine ehlen ve sehlen merhaba selamlaştılar,ehlen ve sehlen merhaba selamlaştılar, erkeklerle kadınlar el sıkıştı, öpüştüler,erkeklerle kadınlar el sıkıştı, öpüştüler, bu taraftan gelen erkeklerle bu taraftan gelen kadınlarbu taraftan gelen erkeklerle bu taraftan gelen kadınlar karşılıklı, kadınlarla erkeklerle öpüştü.karşılıklı, kadınlarla erkeklerle öpüştü. İslam da yok böyle bir şey.

İslam da yok böyle bir şey.
Hacı efendi ne yapıyorsun?Hacı efendi ne yapıyorsun? Sen hacca gelmişsin.

Sen hacca gelmişsin.
Kâbe-i Müşerrefenin yanındasın.Kâbe-i Müşerrefenin yanındasın. İslam’dan haberin yok.İslam’dan haberin yok. Peygamber efendimiz kadınların elini tutmazdı.Peygamber efendimiz kadınların elini tutmazdı. İslam’da kadınla musâfaha yok.İslam’da kadınla musâfaha yok. Bizim buradaki emlakçı kadınlar bile biliyor.Bizim buradaki emlakçı kadınlar bile biliyor. Elini uzatmıyor, biliyor.Elini uzatmıyor, biliyor. Uzatıyor mu Salih?Uzatıyor mu Salih? Uzatmıyor. Bizim el sıkmadığımızı.Uzatmıyor. Bizim el sıkmadığımızı. Mısırlı hacı, karısı, kocası, hepsi gelmişler,Mısırlı hacı, karısı, kocası, hepsi gelmişler, bu tarafta, o tarafta, yirmi kişi buradan, yirmi kişi oradan,bu tarafta, o tarafta, yirmi kişi buradan, yirmi kişi oradan, kadınlar erkekler öpüşüyorlar.kadınlar erkekler öpüşüyorlar. Yok böyle bir şey.Yok böyle bir şey. Neden? İslam’ı bilmediklerinden.

Neden? İslam’ı bilmediklerinden.
Hangi terbiye almışlar?Hangi terbiye almışlar? Batı terbiyesi almışlar.Batı terbiyesi almışlar. La a’büdü mâ ta’budun.

La a’büdü mâ ta’budun.
Biz sizin taptığınıza tapmayız.Biz sizin taptığınıza tapmayız. Hadi oradan yalancılar, bal gibi tapıyorsunuz.Hadi oradan yalancılar, bal gibi tapıyorsunuz. Onların mekteplerinde okuyorsunuz.Onların mekteplerinde okuyorsunuz. Onların fikirlerini almışsınız.Onların fikirlerini almışsınız. Onların kıyafetlerini giyiyorsunuz.Onların kıyafetlerini giyiyorsunuz. Onların âdetlerini benimsemişsiniz.Onların âdetlerini benimsemişsiniz. Onlar gibi hareket ediyorsunuz.Onlar gibi hareket ediyorsunuz. Kafanız da onlar gibi.Kafanız da onlar gibi. Kalbinizde onlar gibi.Kalbinizde onlar gibi. Kıyafetiniz de onlar gibi.Kıyafetiniz de onlar gibi. Yan yana koysak kaşınızın gözünüzünYan yana koysak kaşınızın gözünüzün esmerliğinden başka, ayıracak başka bir şey yok.esmerliğinden başka, ayıracak başka bir şey yok. Eğer bir de sarışınsa, bazı insanlar sarışın.Eğer bir de sarışınsa, bazı insanlar sarışın. Türkiye’deki bazı insanlar sarışın.Türkiye’deki bazı insanlar sarışın. Seni ayırırlar, seni bilirler, sen esmersin Ali.Seni ayırırlar, seni bilirler, sen esmersin Ali. Ama sarışınsa, Yusuf sarışın.Ama sarışınsa, Yusuf sarışın. Bizim Ertuğrul Düzel Cidde hava alanında,

Bizim Ertuğrul Düzel Cidde hava alanında,
bir Arap’la karşılaştık.bir Arap’la karşılaştık. Selamün aleyküm. Aleyküm selâm.Selamün aleyküm. Aleyküm selâm. Nereden geliyorsunuz, nereye gidiyorsunuz konuştuk filan.Nereden geliyorsunuz, nereye gidiyorsunuz konuştuk filan. Türkiyeliyiz biz dedik.Türkiyeliyiz biz dedik. Türkiye'deniz biz dedik.Türkiye'deniz biz dedik. Benim Türkiyeli olduğuma inandı,Benim Türkiyeli olduğuma inandı, tipimden, rengimden.tipimden, rengimden. Türkiyeliyim bilmem ne filan.Türkiyeliyim bilmem ne filan. Ertuğrul Düzel, mavi gözlü, sarışın,Ertuğrul Düzel, mavi gözlü, sarışın, yuvarlak yüzlü, onunla o Arapça bilmiyor,yuvarlak yüzlü, onunla o Arapça bilmiyor, Almancaya başladılar.Almancaya başladılar. Ertuğrul Almanya’da uzun süre kalmış, Almanca konuşuyor.Ertuğrul Almanya’da uzun süre kalmış, Almanca konuşuyor. Bu Arap da Almancayı güzel kıvırtıyor.Bu Arap da Almancayı güzel kıvırtıyor. Ondan sonra konuştular falan.Ondan sonra konuştular falan. Sen neredensin dedi Ertuğrul’a?Sen neredensin dedi Ertuğrul’a? Ben de Türkiye’denim dedi.Ben de Türkiye’denim dedi. Yok diyor sen Almansın diyor.Yok diyor sen Almansın diyor. Türk olduğuna inanmadı.Türk olduğuna inanmadı. Almansın sen dedi.Almansın sen dedi. Çünkü tipi benziyor sarışın.Çünkü tipi benziyor sarışın. Çünkü aslı Kazanlı.Çünkü aslı Kazanlı. Yani o taraftan olduğu için, mavi gözlü ve sarışın.Yani o taraftan olduğu için, mavi gözlü ve sarışın. Oralarda güneş az olduğundan, oranın Türkleri,Oralarda güneş az olduğundan, oranın Türkleri, Müslümanları beyaz tenli, çakır gözlü,Müslümanları beyaz tenli, çakır gözlü, mavi gözlü olurlar.mavi gözlü olurlar. Alman sandı Onu.Alman sandı Onu. Belki Almanların çoğu daBelki Almanların çoğu da Hun askerlerinin oraya yerleşmişleri.Hun askerlerinin oraya yerleşmişleri. Atilla zaten orda şehir kurmuş.Atilla zaten orda şehir kurmuş. Osterburg diye.Osterburg diye. Etsingel denilen yer o.Etsingel denilen yer o. İşte Atilla’nın şehri, oraya yerleşmiş.İşte Atilla’nın şehri, oraya yerleşmiş. Zaten Almanlara benzemesi, Alman olduğundan değil,

Zaten Almanlara benzemesi, Alman olduğundan değil,
Almanya’da duranların da Hun’lardan kalma Türk olmasından.Almanya’da duranların da Hun’lardan kalma Türk olmasından. Benziyorlar birbirlerine.Benziyorlar birbirlerine. Yani her şeyimizi benzetmişiz.

Yani her şeyimizi benzetmişiz.
Hâlbuki Amerika’dan birisi Müslüman oldu.Hâlbuki Amerika’dan birisi Müslüman oldu. Müslüman olmuş.Müslüman olmuş. Türkiye’ye geldi.Türkiye’ye geldi. Kar yağıyor dışarıda.Kar yağıyor dışarıda. Biz soba yakıyoruz. Soğuk üşüyoruz.Biz soba yakıyoruz. Soğuk üşüyoruz. İskender paşa da beni ziyarete geldi.İskender paşa da beni ziyarete geldi. Arap entarisi giymiş beyaz.Arap entarisi giymiş beyaz. Amerikalı kendisi Arap entarisi giymiş.Amerikalı kendisi Arap entarisi giymiş. Ben de hava soğuk olduğu için,Ben de hava soğuk olduğu için, ince entari giydi diye, uzun entari giydi diye,ince entari giydi diye, uzun entari giydi diye, dedim ki niye böyle giyindin dedim yani,dedim ki niye böyle giyindin dedim yani, niye ince giyindin demem lazımdı.niye ince giyindin demem lazımdı. Niye böyle giyindin dedim?Niye böyle giyindin dedim? Anlamadı o niye pantolon giymedik.

Anlamadı o niye pantolon giymedik.
Niye batılı kıyafeti gibi değil de entari giydin gibi anladı.Niye batılı kıyafeti gibi değil de entari giydin gibi anladı. Dedi ki hocam; benim görüşüme göre Müslüman kıyafetinden,Dedi ki hocam; benim görüşüme göre Müslüman kıyafetinden, Müslüman olduğunu belli etmeli dedi.Müslüman olduğunu belli etmeli dedi. Ben dedi geçenlerde New York’ta arabayla gidiyordum dedi.Ben dedi geçenlerde New York’ta arabayla gidiyordum dedi. Solda baktım iki üç kişi kavga ediyorlardı,Solda baktım iki üç kişi kavga ediyorlardı, birbirleriyle fena halde vuruşuyorlardı.birbirleriyle fena halde vuruşuyorlardı. Baktım dedi.Baktım dedi. Kırın birbirlerinizi dedim.Kırın birbirlerinizi dedim. Yürüdüm gittim dedi.Yürüdüm gittim dedi. Ama sonradan öğrendim kiAma sonradan öğrendim ki kavga edenlerden bir taraf Müslümanmış, öldürülmüş dedi.kavga edenlerden bir taraf Müslümanmış, öldürülmüş dedi. Kıyafetinden ben onun Müslüman olduğunu bilseydimKıyafetinden ben onun Müslüman olduğunu bilseydim ben onun yardımına koşardım dedi.ben onun yardımına koşardım dedi. Böyle misal verdi bana.Böyle misal verdi bana. Şimdi dedi ben Müslüman oldum ya hocam.

Şimdi dedi ben Müslüman oldum ya hocam.
Amerikalı kıyafeti. Tamam kabul.Amerikalı kıyafeti. Tamam kabul. Bu gömlek ne tip gömlek?Bu gömlek ne tip gömlek? Frenk gömleği.Frenk gömleği. Senin gömleğin yakalı, kulaklı gömlek.Senin gömleğin yakalı, kulaklı gömlek. Bunun adı Frenk gömleği.Bunun adı Frenk gömleği. Çünkü bizim dedelerimiz böyle gömlek giymezdi.Çünkü bizim dedelerimiz böyle gömlek giymezdi. Bizim dedelerimizin gömleği böyle yakalı olmazdı.Bizim dedelerimizin gömleği böyle yakalı olmazdı. Başka türlü olurdu.Başka türlü olurdu. Burada hiç bizim dedelerimizin gömleği giyenBurada hiç bizim dedelerimizin gömleği giyen bir adam görmüyorum burada.bir adam görmüyorum burada. Allah’ın kulu görmüyorum.Allah’ın kulu görmüyorum. Hepsi Frenk gömleği giymiş.Hepsi Frenk gömleği giymiş. Ben dahi böyle giymişim, cübbem hariç.Ben dahi böyle giymişim, cübbem hariç. İslam’ın bütün şartlarına riayet etmeliyiz.

İslam’ın bütün şartlarına riayet etmeliyiz.
Allah’ın istediği kul olarak hareket etmeliyiz.Allah’ın istediği kul olarak hareket etmeliyiz. Üçüncü hadîs-i şerif.

Üçüncü hadîs-i şerif.
Lâ tezûlü kademâ abdin hattâ yüs’elü an erbain

Lâ tezûlü kademâ abdin hattâ yüs’elü an erbain
an umrihî fîmâ efnâhü ve an amelihîan umrihî fîmâ efnâhü ve an amelihî mâ fe’ale fîhi ve an mâlihî min eyne’k-tesebehûmâ fe’ale fîhi ve an mâlihî min eyne’k-tesebehû fîmâ enfekahû ve an cismihî fîmâ eblâhü.fîmâ enfekahû ve an cismihî fîmâ eblâhü. Tirmizî rivayet etmiş,

Tirmizî rivayet etmiş,
hasenün sahihun demiş bu hadise sahîh hadis hasen demiş.hasenün sahihun demiş bu hadise sahîh hadis hasen demiş. İbn Abdu’l, Taberânî, Hulvânî rivayet etmişlerİbn Abdu’l, Taberânî, Hulvânî rivayet etmişler Berzete el-Eslemî den.Berzete el-Eslemî den. Diyor ki peygamber efendimiz;

Diyor ki peygamber efendimiz;
Kulun ayakları kıpırdamaz,

Kulun ayakları kıpırdamaz,
bastığı yerden öteye, bir adım daha atamaz.bastığı yerden öteye, bir adım daha atamaz. Hattâ yüs’elü ‘an erbain.

Hattâ yüs’elü ‘an erbain.
Kendisine dört konuda soru sorulmadıkça,Kendisine dört konuda soru sorulmadıkça, mahşer yerinde adım atamaz, bir yere kıpırdayamaz.mahşer yerinde adım atamaz, bir yere kıpırdayamaz. O sorunun cevabını verecek.O sorunun cevabını verecek. Dursun bakalım orda dört şey.Dursun bakalım orda dört şey. Bir.Bir. An umrihî fîmâ efnâhü.An umrihî fîmâ efnâhü. Ömründen sen ömrünü nerde geçirdin, tükettin?Ömründen sen ömrünü nerde geçirdin, tükettin? Gel bakalım söyle.Gel bakalım söyle. Ömrünü nerede geçirdin?Ömrünü nerede geçirdin? Bir. Ömrünü soracaklar. Nerede geçirdiğini?Bir. Ömrünü soracaklar. Nerede geçirdiğini? İkincisi.İkincisi. Ve an amelihî mâ fe’ale fîhi.Ve an amelihî mâ fe’ale fîhi. Amelini, ibadetini, taatini soracaklar.Amelini, ibadetini, taatini soracaklar. Ne yaptın sen Allah’ın rızasına yarayacak?Ne yaptın sen Allah’ın rızasına yarayacak? Ahiretinde sana fayda sağlayacak ne yaptın adamAhiretinde sana fayda sağlayacak ne yaptın adam diye veya hanım diye veya ey kişi diye soracaklar.diye veya hanım diye veya ey kişi diye soracaklar. Yani ibadet, taaat olarak neler yaptın?

Yani ibadet, taaat olarak neler yaptın?
Dök bakalım ortaya.Dök bakalım ortaya. Ömründe hayırlı neler yaptın?Ömründe hayırlı neler yaptın? Söyle bakalım.Söyle bakalım. Hacca mı gittin?Hacca mı gittin? Cihada mı gittin?Cihada mı gittin? Onun bunun hayrına, hizmetine,Onun bunun hayrına, hizmetine, Müslümanların faydasına mı çalışmaya harcadın ömrünü?Müslümanların faydasına mı çalışmaya harcadın ömrünü? Yoksa keyfinin peşinden mi gittin?Yoksa keyfinin peşinden mi gittin? Yoksa nefsine mi kulluk ettin?Yoksa nefsine mi kulluk ettin? Şeytana mı kulluk ettin?Şeytana mı kulluk ettin? Onu soracak iki.Onu soracak iki. Ve ‘an amelihî.

Ve ‘an amelihî.
Malını soracaklar.Malını soracaklar. Min eyne’k-tesebehû fîmâ enfekahû.Min eyne’k-tesebehû fîmâ enfekahû. Malını sorarken iki yönlü soracak.Malını sorarken iki yönlü soracak. Bir sen bu malı nerden kazandın?Bir sen bu malı nerden kazandın? Kaynağı? Bu paranın, kazancın kaynağı neresi?Kaynağı? Bu paranın, kazancın kaynağı neresi? Alnınım teriyle çalıştım kazandım, tamam.Alnınım teriyle çalıştım kazandım, tamam. Haramdan kazanmışsa hapı yuttu.Haramdan kazanmışsa hapı yuttu. Haramdan, günahtan, yasaktan,Haramdan, günahtan, yasaktan, Allah’ın istemediği yollardan kazandıysa.Allah’ın istemediği yollardan kazandıysa. Nereden kazandığını soracaklar bir.Nereden kazandığını soracaklar bir. Bir de tamam helalinden kazandın. Helal mal.Bir de tamam helalinden kazandın. Helal mal. Fîmâ enfekahû.

Fîmâ enfekahû.
Yani o kişi bu malı nereye harcadı?Yani o kişi bu malı nereye harcadı? Kazandı da.Kazandı da. Paran var mıydı?Paran var mıydı? Çok parası vardı.Çok parası vardı. Nerelere harcadın?Nerelere harcadın? Camiye mi harcadın?Camiye mi harcadın? Kur’an’a mı harcadın?Kur’an’a mı harcadın? Hayra mı harcadın?Hayra mı harcadın? Çeşme mi yaptırdın?Çeşme mi yaptırdın? Çocuk mu yetiştirdin?Çocuk mu yetiştirdin? Bak çocuklarımız hepimizin ikişer ikişer çocuğu var.

Bak çocuklarımız hepimizin ikişer ikişer çocuğu var.
Allah daha çok etsin.Allah daha çok etsin. Tavsiye ederim.Tavsiye ederim. Hepinizin en aşağı on iki tane olsun ki,Hepinizin en aşağı on iki tane olsun ki, bir deste, bir düzüne.bir deste, bir düzüne. Çünkü on iki tane evladı oldu mu yüz yirmi kişi eder.Çünkü on iki tane evladı oldu mu yüz yirmi kişi eder. Kısa zamanda çoğalmanın başka çaresi yok.Kısa zamanda çoğalmanın başka çaresi yok. Amma çocuğun olması güzel bir şey.Amma çocuğun olması güzel bir şey. Tebrik ediyorum.Tebrik ediyorum. Allah razı olsun bu da bir vazife,Allah razı olsun bu da bir vazife, Alnından öperim böyle kardeşlerimize.Alnından öperim böyle kardeşlerimize. Böyle annelere madalya vermek lazım.Böyle annelere madalya vermek lazım. Beş yıldız takmak lazım.Beş yıldız takmak lazım. Rütbe vermek lazım.Rütbe vermek lazım. Ama o çocuklar nasıl yetişecek?Ama o çocuklar nasıl yetişecek? Nerede yetişecek o çocuklar?

Nerede yetişecek o çocuklar?
Sen bu çocukları yetiştirip deSen bu çocukları yetiştirip de misyoner okullarına verirsen ne olur?misyoner okullarına verirsen ne olur? Bana Sydney’den telefon ediyor ihvanımızdan birisi.Bana Sydney’den telefon ediyor ihvanımızdan birisi. Diyor ki; Hocam çocuğumu Katolik okuluna vereyim mi?Diyor ki; Hocam çocuğumu Katolik okuluna vereyim mi? Lan dedim ne yapıyorsun sen?Lan dedim ne yapıyorsun sen? Katolik okulu, niye dedim oraya veriyorsun?Katolik okulu, niye dedim oraya veriyorsun? Diyor orda daha güzel eğitim var diyor.Diyor orda daha güzel eğitim var diyor. Olmaz dedim.Olmaz dedim. Onlar hiç belli etmedenOnlar hiç belli etmeden yavaş yavaş sesiz sedasız, ne sen anlarsın,yavaş yavaş sesiz sedasız, ne sen anlarsın, ne çocuk anlar.ne çocuk anlar. Rahibe olur kız çocuğu gönderirsen, rahibe olur.Rahibe olur kız çocuğu gönderirsen, rahibe olur. Erkek çocuğu gönderirsen papaz olur.Erkek çocuğu gönderirsen papaz olur. Haluk’un macerasını biliyorsunuz.Haluk’un macerasını biliyorsunuz. Tevfik Fikret’in oğlu ne oldu?Tevfik Fikret’in oğlu ne oldu? Papaz oldu.

Papaz oldu.
Daha başka bir şey şöyleyim.Daha başka bir şey şöyleyim. Ahmed Cevdet Paşa’nın bir şeyi papaz oldu.Ahmed Cevdet Paşa’nın bir şeyi papaz oldu. Şu mecelleye bilmem neye faydası olmuş olanŞu mecelleye bilmem neye faydası olmuş olan Ahmed Cevdet paşanın, nesiyse o papaz oldu.Ahmed Cevdet paşanın, nesiyse o papaz oldu. Diyanet İşleri Başkanı Akseki’linin,Diyanet İşleri Başkanı Akseki’linin, çok eserler yazdı.çok eserler yazdı. Kızı azılı komünist oldu.Kızı azılı komünist oldu. Ahmet Hamdi Akseki’nin.Ahmet Hamdi Akseki’nin. Bilmem ne Akseki soyadı.Bilmem ne Akseki soyadı. Azılı, azgın, sapkın, komünist oldu.Azılı, azgın, sapkın, komünist oldu. Münkir oldu.Münkir oldu. Çocukların eğitimi çok önemli.Çocukların eğitimi çok önemli. Şimdi diyorlar ki bunlar;Şimdi diyorlar ki bunlar; evlenin Müslümanlar kızlarına kendi kızlarına,evlenin Müslümanlar kızlarına kendi kızlarına, Müslümanlarla evlenin, onlardan çocuk edinin,Müslümanlarla evlenin, onlardan çocuk edinin, üç beş tane çocuk edinin,üç beş tane çocuk edinin, onları alın getirin,onları alın getirin, verin kiliseye, biz yetiştirelim diyorlar.verin kiliseye, biz yetiştirelim diyorlar. Haberiniz var mı o şey den?

Haberiniz var mı o şey den?
Yok, kiliseye getirin biz bakarız diyorlar.Yok, kiliseye getirin biz bakarız diyorlar. Yetiştiririz diyorlar.Yetiştiririz diyorlar. Yeniçeri gibi yetiştirmek istiyorlar.Yeniçeri gibi yetiştirmek istiyorlar. Yeniçeriler nasıl yetiştirmiş Osmanlılar?Yeniçeriler nasıl yetiştirmiş Osmanlılar? Harbe alınan esirlerin,

Harbe alınan esirlerin,
harpte esirler alındıya,harpte esirler alındıya, harpte alınan esirlerin beşte biri humusu,harpte alınan esirlerin beşte biri humusu, beşte biri devlete ayrılıyordu ya,beşte biri devlete ayrılıyordu ya, esirleri devlete ayırınca,esirleri devlete ayırınca, devlette onları almış, esir bunlar.devlette onları almış, esir bunlar. Bunların her birisi Müslüman ailelere dağıtmış,Bunların her birisi Müslüman ailelere dağıtmış, bu çocuğa bakın, Müslüman yetiştirin diye.bu çocuğa bakın, Müslüman yetiştirin diye. Müslüman, namazlı, niyazlı,Müslüman, namazlı, niyazlı, İslam terbiyesiyle yetiştirmişler o çocuğu.İslam terbiyesiyle yetiştirmişler o çocuğu. Ondan sonra devlete teslim etmişler.Ondan sonra devlete teslim etmişler. Türkçeyi bilen, namazı kılan,Türkçeyi bilen, namazı kılan, Kur’an’ı okuyan Müslüman insan.Kur’an’ı okuyan Müslüman insan. Devlette onları ordu yapmış.Devlette onları ordu yapmış. Yeniçeriler bunlar.Yeniçeriler bunlar. Şimdi bunlar vay bizim çocuklarımızı aldı bunlar Müslüman etti de,Şimdi bunlar vay bizim çocuklarımızı aldı bunlar Müslüman etti de, ordu yaptı, bize saldırttı diye,ordu yaptı, bize saldırttı diye, aynı şeyi yapmak istiyorlar.aynı şeyi yapmak istiyorlar. Aynen ve söylüyorlar da bunu.Aynen ve söylüyorlar da bunu. Kitaplarında şimdi diyorlar, çocuk getirin bize.Kitaplarında şimdi diyorlar, çocuk getirin bize. Onun için Almanya’dan Alman kızı,Onun için Almanya’dan Alman kızı, bizim bir işçiyi kandırıyor, evleniyorlar,bizim bir işçiyi kandırıyor, evleniyorlar, çoluk çocuğu oluyor, çocuğu kapıp gidiyor Almanya’ya.çoluk çocuğu oluyor, çocuğu kapıp gidiyor Almanya’ya. Kavga gürültü oluyor, çocuk başında, neden?Kavga gürültü oluyor, çocuk başında, neden? O çocuk eğitilecek, aleyhte kullanılacak.

O çocuk eğitilecek, aleyhte kullanılacak.
Mükemmel bizim her şeyimizi biliyorlar,Mükemmel bizim her şeyimizi biliyorlar, bizden daha iyi biliyorlar.bizden daha iyi biliyorlar. Ama onlara hizmet eden insanlar oluyorlar.Ama onlara hizmet eden insanlar oluyorlar. Siz ne sanıyorsunuz bugün İslam ülkelerinin yöneticilerininSiz ne sanıyorsunuz bugün İslam ülkelerinin yöneticilerinin kaç tanesi kökten dindar ailelerden geliyor?kaç tanesi kökten dindar ailelerden geliyor? Kaç tane söyleyebilirsiniz?Kaç tane söyleyebilirsiniz? Bunun sülalesi sağlamdır.Bunun sülalesi sağlamdır. Bunlar Müslüman aileden, temiz aileden, temiz çocuklar diye.Bunlar Müslüman aileden, temiz aileden, temiz çocuklar diye. Allah gafletten uyandırsın.Allah gafletten uyandırsın. Parayı nereye harcadın?

Parayı nereye harcadın?
Bitmedi daha.Bitmedi daha. Malı nerden kazandın?Malı nerden kazandın? Parayı nerden kazandın?Parayı nerden kazandın? Nereye harcadın diye soracaklar.Nereye harcadın diye soracaklar. Yani bunlara sarf etmek lazım.Yani bunlara sarf etmek lazım. Şimdi çocuk eğitim merkezi kuracağız.Şimdi çocuk eğitim merkezi kuracağız. Yer alacağız.Yer alacağız. Alalım mı, almayalım mı? Alacağız.Alalım mı, almayalım mı? Alacağız. Paramız yok. Vereceğiz.Paramız yok. Vereceğiz. Daha çok çalışacağız.Daha çok çalışacağız. Haftada iki gün daha fazla mesai yapacağız.Haftada iki gün daha fazla mesai yapacağız. Gece mesai yapacağız.Gece mesai yapacağız. Parayı kazanacağız.Parayı kazanacağız. Eğitim müessesesi kurucaz.Eğitim müessesesi kurucaz. Çocuklarımızı oraya teslim edeceğiz.Çocuklarımızı oraya teslim edeceğiz. Senin veremediğin terbiyeyi okulda alacak.Senin veremediğin terbiyeyi okulda alacak. Çocuk Müslüman mütedeyyin olacak.Çocuk Müslüman mütedeyyin olacak. Bak Tarık burada müezzinlik yaptı değil mi?Bak Tarık burada müezzinlik yaptı değil mi? Sen mi öğrettin ona bu güzel okumasını?Sen mi öğrettin ona bu güzel okumasını? Allah razı olsun.

Allah razı olsun.
Eğitilince gayet güzel okuyor.Eğitilince gayet güzel okuyor. Mücteva gelsin Kur’an okusun.Mücteva gelsin Kur’an okusun. Sizden daha güzel okur.Sizden daha güzel okur. İki katı, üç yaşı olanlardan. Neden?İki katı, üç yaşı olanlardan. Neden? İslamic school a gitti.İslamic school a gitti. Eğitim çok önemli.Eğitim çok önemli. Eğitim çok önemli.Eğitim çok önemli. Eğitimle senin çocuğun, senin evladın oluyor.Eğitimle senin çocuğun, senin evladın oluyor. Senin yolunu gidiyor.Senin yolunu gidiyor. Eğitimsizlikle senin çocuğun senin düşman oluyor,Eğitimsizlikle senin çocuğun senin düşman oluyor, karşı tarafa hizmet ediyor, seni hançerliyor.karşı tarafa hizmet ediyor, seni hançerliyor. Çok önemli.Çok önemli. Elbette paralarımızı bu yola harcayacağız.Elbette paralarımızı bu yola harcayacağız. Hiç acımıyorum paralara.Hiç acımıyorum paralara. Elbette harcanacak.Elbette harcanacak. Daha nerelere harcanıyo.Daha nerelere harcanıyo. Elbette hayır yoluna harcanacak.Elbette hayır yoluna harcanacak. Bu müesseseler kurulacak.Bu müesseseler kurulacak. Çocuklar tertemiz giyimli,Çocuklar tertemiz giyimli, pırıl pırıl, tam Müslüman.pırıl pırıl, tam Müslüman. Bak Allah razı olsun.Bak Allah razı olsun. Melbourne’deki bir kardeşimizMelbourne’deki bir kardeşimiz çocuğunu hafız yapmış.çocuğunu hafız yapmış. Avustralya da çocuğunu hafız yapmak kolay değil.Avustralya da çocuğunu hafız yapmak kolay değil. Babayiğitsen sen de hafız yap.Babayiğitsen sen de hafız yap. Mahmut göreyim seni.Mahmut göreyim seni. O zaman anlayacağım, senin baba yiğitliğini.O zaman anlayacağım, senin baba yiğitliğini. Kaç tane çocuğu hafız yapmış bir.Kaç tane çocuğu hafız yapmış bir. Çocuğu buraya uçakla gönderdi.Çocuğu buraya uçakla gönderdi. Bir de ders aldırdı. ’den dedi.Bir de ders aldırdı. ’den dedi. Bir de derviş yaptı.Bir de derviş yaptı. Bu da çok hoşuma gitti.Bu da çok hoşuma gitti. Çocuğa sorduk.Çocuğa sorduk. Ya siz buraya bir gelmişsiniz dedik.Ya siz buraya bir gelmişsiniz dedik. Brisbane’ye gelmişsiniz,Brisbane’ye gelmişsiniz, yerleşmek istemişsiniz.yerleşmek istemişsiniz. Sonra geri dönmüşsünüz.Sonra geri dönmüşsünüz. Evet dedi. Burada okuyacağımız okul bulamadık.Evet dedi. Burada okuyacağımız okul bulamadık. Orada Müslümanların okulunda yetişmiştim hocam dedi.Orada Müslümanların okulunda yetişmiştim hocam dedi. Çocuk anlatıyor şimdi.Çocuk anlatıyor şimdi. Orada yetişmiştim buraya geldik okullara baktık.Orada yetişmiştim buraya geldik okullara baktık. Gavur okullarında okutmak istemedi babam dedi.Gavur okullarında okutmak istemedi babam dedi. Gavurluk mu öğreneceğim ben orada dedi.Gavurluk mu öğreneceğim ben orada dedi. Müslüman okul olmayınca tekrar Melbourne geri döndük dedi.Müslüman okul olmayınca tekrar Melbourne geri döndük dedi. Bak çocuğunun eğitim için bir yere yerleşmiyor

Bak çocuğunun eğitim için bir yere yerleşmiyor
veya yerleşiyor, duruyor veya kalkıp gidiyor.veya yerleşiyor, duruyor veya kalkıp gidiyor. Hafız yetiştirmiş.Hafız yetiştirmiş. Allah onların, annelerinin,Allah onların, annelerinin, sebep olan annenin babanın başına,sebep olan annenin babanın başına, ahirette sen çocuğunu hafız yetiştirdin diye taç giydirecek.ahirette sen çocuğunu hafız yetiştirdin diye taç giydirecek. Eğer bir evlat hayırlı bir evlat ise hafız olur.Eğer bir evlat hayırlı bir evlat ise hafız olur. Anasının babasının başına tac giydirir.Anasının babasının başına tac giydirir. Eğer bir anne babanın aklı fikri varsa,Eğer bir anne babanın aklı fikri varsa, çocuğun hafız yetiştirir.çocuğun hafız yetiştirir. Kur’an’ı öğretir,Kur’an’ı öğretir, has Müslüman yetiştirir.has Müslüman yetiştirir. Hem dünyada rahat eder, hem ahirette rahat eder.Hem dünyada rahat eder, hem ahirette rahat eder. Çocuğunu iyi yetiştiremezse bizim kardeşlerimiz,Çocuğunu iyi yetiştiremezse bizim kardeşlerimiz, o çocuklar buralı olursa,o çocuklar buralı olursa, esrar çekerse,esrar çekerse, namaza gelmezse, Kur’an’ı okumazsa,namaza gelmezse, Kur’an’ı okumazsa, İslam’dan nasibi olmazsa,İslam’dan nasibi olmazsa, anneye babaya vebal,anneye babaya vebal, o çocuğa da ziyan, yazık olmuş olur,o çocuğa da ziyan, yazık olmuş olur, çocuk kaybolur, elden çıkmış olur.çocuk kaybolur, elden çıkmış olur. Evet, parayı nerden kazandığını soracak,

Evet, parayı nerden kazandığını soracak,
nereye harcadığını.nereye harcadığını. İyi yerlere harcayacak.İyi yerlere harcayacak. Helalinden kazanacak.Helalinden kazanacak. İyi yere de harcayacak.İyi yere de harcayacak. Paralar iyi yerlere harcanacak.Paralar iyi yerlere harcanacak. Depo edilmeyecek.Depo edilmeyecek. Ve ‘an cismihî fîmâ eblâhü.

Ve ‘an cismihî fîmâ eblâhü.
Bir de vücudunu nerede yıprattığını soracak Allah.Bir de vücudunu nerede yıprattığını soracak Allah. Ne yaptın da yıprattın bu vücudu?Ne yaptın da yıprattın bu vücudu? Ben sana gıcır gıcır, tertemiz,Ben sana gıcır gıcır, tertemiz, sapa sağlam bir vücut vermiştim.sapa sağlam bir vücut vermiştim. Sen bu vücudu ne yaptın?Sen bu vücudu ne yaptın? Nerede harcadın yıprattın diye vücudunu da soracak.Nerede harcadın yıprattın diye vücudunu da soracak. Dört şey soracak.

Dört şey soracak.
Hayatını, zamanını,Hayatını, zamanını, nerede geçirdiğini soracak.nerede geçirdiğini soracak. Ne işler yaptığını soracak.Ne işler yaptığını soracak. Nereden kazanıp, nereye harcadığını soracak.Nereden kazanıp, nereye harcadığını soracak. Vücudunu nasıl yıpratıpVücudunu nasıl yıpratıp bitirdiğini, tükettiğini soracak.bitirdiğini, tükettiğini soracak. Allah bize rızasına uygun işler yapıp,

Allah bize rızasına uygun işler yapıp,
ahirette bu soruları güzel cevaplandırıp,ahirette bu soruları güzel cevaplandırıp, sevgisini kazananlardan,sevgisini kazananlardan, cennete girenlerden eylesincennete girenlerden eylesin Bi hürmeti ismihi’l-âzâm

Bi hürmeti ismihi’l-âzâm
ve bi hürmeti nebiyyihi’l-ekremve bi hürmeti nebiyyihi’l-ekrem ve bi hürmeti esrâr-ı sûreti’l-Fâtiha...ve bi hürmeti esrâr-ı sûreti’l-Fâtiha...
Konuşma Hakkında
Tema 1
Tema 2