Namaz Vakitleri

5 Rebîü'l-Evvel 1447
28 August 2025
İmsak
04:48
Güneş
06:20
Öğle
13:10
İkindi
16:52
Akşam
19:50
Yatsı
21:15
Detaylı Arama

Konuşma Metni

es-selâmü aleyküm ve rahmetü'llâhi ve berakâtühû.es-selâmü aleyküm ve rahmetü'llâhi ve berakâtühû. Aziz ve sevgili Akra dinleyicileri!

Aziz ve sevgili Akra dinleyicileri!
Size Medine-i Münevvere’den hitap ediyorum.

Size Medine-i Münevvere’den hitap ediyorum.
Size Peygamber-i Zîşânımız’ın mübarek şehrinden.Size Peygamber-i Zîşânımız’ın mübarek şehrinden. Temmuz ayı yazın en sıcak aylarından birisi olmasına rağmen,

Temmuz ayı yazın en sıcak aylarından birisi olmasına rağmen,
burada latif bir hava var.burada latif bir hava var. Tabi, sıcak var ama benim tahmin ettiğim kadar değil.Tabi, sıcak var ama benim tahmin ettiğim kadar değil. Çünkü Avustralya kış mevsimindeydi, orada kazak giyiyorduk,Çünkü Avustralya kış mevsimindeydi, orada kazak giyiyorduk, yün çorap giyiyorduk.yün çorap giyiyorduk. Buraya gelince, “Kim bilir ne kadar sıcaklar olur?” diye düşünüyordum.Buraya gelince, “Kim bilir ne kadar sıcaklar olur?” diye düşünüyordum. Benim umduğumun altında, güzel bir latif hava var.Benim umduğumun altında, güzel bir latif hava var. Teşekkür ederim; arkadaşlarımdan pekTeşekkür ederim; arkadaşlarımdan pek çoğu ben Avustralya’dan buraya geliyorum diye umreye niyet etmişler, gelmişler.çoğu ben Avustralya’dan buraya geliyorum diye umreye niyet etmişler, gelmişler. Onlarla buluştuk Mekke-i Mükerreme’de, sonra buraya geldik.Onlarla buluştuk Mekke-i Mükerreme’de, sonra buraya geldik. Bu da güzel bir şey, birçok dostla görüşmüş olduk.Bu da güzel bir şey, birçok dostla görüşmüş olduk. Medine-i Münevvere’de herhalde öteki bildiğimiz imamlar, tanıdığımız,

Medine-i Münevvere’de herhalde öteki bildiğimiz imamlar, tanıdığımız,
âşinâ olduğumuz imamlar belki yaz tatiline gittiler;âşinâ olduğumuz imamlar belki yaz tatiline gittiler; Genç bir imam gelmiş. Benim kaldığım otelde kalıyordu.Genç bir imam gelmiş. Benim kaldığım otelde kalıyordu. Abdü’l-Muhsin isminde Damman’dan gelmiş.Abdü’l-Muhsin isminde Damman’dan gelmiş. Çok dokunaklı bir sesi var. Gayet Dâvudî, tok bir sesle,Çok dokunaklı bir sesi var. Gayet Dâvudî, tok bir sesle, hızlı fakat harfleri tane tane çok güzel okuyor. Çok lâtif bir kıraati var.hızlı fakat harfleri tane tane çok güzel okuyor. Çok lâtif bir kıraati var. Çok beğendim, çok sevdim.Çok beğendim, çok sevdim. Bilmiyorum, otelde kaldığına göre, demek ki muhakkak gidecek ama,Bilmiyorum, otelde kaldığına göre, demek ki muhakkak gidecek ama, çok güzel bir hafız.çok güzel bir hafız. Hiç sektirmeden, böyle billur gibi bir sesle,Hiç sektirmeden, böyle billur gibi bir sesle, gayet güzel Kur’ân-ı Kerîm okuyor.gayet güzel Kur’ân-ı Kerîm okuyor. Allah cümlemize nasip eylesin.

Allah cümlemize nasip eylesin.
Bu sebeple, ilk hadis-i şerifi Kur’ân-ı Kerîm’le ilgili seçtim.

Bu sebeple, ilk hadis-i şerifi Kur’ân-ı Kerîm’le ilgili seçtim.
Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem EfendimizPeygamber sallallahu aleyhi ve sellem Efendimiz Ebû Saîd el-HudrîEbû Saîd el-Hudrî Hazretleri’nin rivayet ettiğine ve büyük âlim Ahmed b. Hanbel,Hazretleri’nin rivayet ettiğine ve büyük âlim Ahmed b. Hanbel, İbn Mâce ve Ebû Ya’lâ’nın kitaplarına aldığına göreİbn Mâce ve Ebû Ya’lâ’nın kitaplarına aldığına göre buyurmuşlar ki:buyurmuşlar ki: ...... Sadeka Rasûlu’llâh, fî mâ kâl, ev kemâ kâl.

Sadeka Rasûlu’llâh, fî mâ kâl, ev kemâ kâl.
Bu hadis-i şerifi dinleyince,

Bu hadis-i şerifi dinleyince,
hepiniz Kur’ân-ı Kerîm’e aşkınızı, şevkinizi daha da arttıracaksınız. Tahmin ediyorum,hepiniz Kur’ân-ı Kerîm’e aşkınızı, şevkinizi daha da arttıracaksınız. Tahmin ediyorum, Kur’ân-ı Kerîm’e sarılacaksınız, ezberinizi arttırmaya gayret edeceksiniz.Kur’ân-ı Kerîm’e sarılacaksınız, ezberinizi arttırmaya gayret edeceksiniz. Buyuruyor ki Peygamber Efendimiz:

Buyuruyor ki Peygamber Efendimiz:
(Yukâlü li-sâhibi’l-Kur’ân)

(Yukâlü li-sâhibi’l-Kur’ân)
“Kur’ân-ı Kerîm’in sahibine denir ki.“Kur’ân-ı Kerîm’in sahibine denir ki. ” Kur’ân-ı Kerîm’in sahibi demek burada, Kur’ân-ı Kerîm’den” Kur’ân-ı Kerîm’in sahibi demek burada, Kur’ân-ı Kerîm’den bazı ayetleri öğrenmiş, onlara sahip olmuş kimse demek.bazı ayetleri öğrenmiş, onlara sahip olmuş kimse demek. Kur’ân okuyan, ezberinde Kur’ân olan kimse demek.Kur’ân okuyan, ezberinde Kur’ân olan kimse demek. Kur’ân’ın bir kısmına sahip olmuş.Kur’ân’ın bir kısmına sahip olmuş. (Yukâlu) “Denilir ki.(Yukâlu) “Denilir ki. ” Mechul sigasıyla bir fiil.” Mechul sigasıyla bir fiil. Diyenin Allah Teâlâ Hazretleri’nin bizzat kendisi olduğuDiyenin Allah Teâlâ Hazretleri’nin bizzat kendisi olduğu hadis-i şerifin devamından anlaşılıyor. hadis-i şerifin devamından anlaşılıyor. “Kur’ân-ı Kerîm’den bir şeylere sahip olmuş olan bir Müslümana,“Kur’ân-ı Kerîm’den bir şeylere sahip olmuş olan bir Müslümana, (izâ dehale’l-cennete) cennete girdiği zaman denilir ki:(izâ dehale’l-cennete) cennete girdiği zaman denilir ki: ” Kim der? Alemlerin Rabbi, Rezzâk-ı alem, Ek-ramü’l-Ekramîn, Rabbimiz,” Kim der? Alemlerin Rabbi, Rezzâk-ı alem, Ek-ramü’l-Ekramîn, Rabbimiz, Mevlâmız der.Mevlâmız der. (İkra’ va’s’ad) “Buyrulur ki: Oku ve yüksel!”

(İkra’ va’s’ad) “Buyrulur ki: Oku ve yüksel!”
Saade-suûd; yükselmek demek Arapça’da, sad ve ayın’la.Saade-suûd; yükselmek demek Arapça’da, sad ve ayın’la. (İkra’) “Oku, (va’s’ad) ve yüksel.(İkra’) “Oku, (va’s’ad) ve yüksel. .... yüksel.yüksel. Oku ve yüksel, oku yüksel.Oku ve yüksel, oku yüksel. (Fe-yakrau ve yas’adu)(Fe-yakrau ve yas’adu) Bunun üzerine o cennetlik kul okur ve yükselir.Bunun üzerine o cennetlik kul okur ve yükselir. (Bi-külli âyetin deraceten)(Bi-külli âyetin deraceten) Her okuduğu ayet için bir derece yükselir.Her okuduğu ayet için bir derece yükselir. (Hattâ yakraa âhira şey’in meahû minhü)(Hattâ yakraa âhira şey’in meahû minhü) Yanındaki en son şeyi okuyuncaya kadar.”Yanındaki en son şeyi okuyuncaya kadar.” Yanındaki demek ezberindeki demekYanındaki demek ezberindeki demek Ezberindeki en son ayeti okuyuncaya kadar.Ezberindeki en son ayeti okuyuncaya kadar. Demek ki sevgili kardeşlerim,

Demek ki sevgili kardeşlerim,
cennete girdiği zaman, cennette,cennete girdiği zaman, cennette, zaten başka bir Hadis-i şerif'te okumuştum evvelce.zaten başka bir Hadis-i şerif'te okumuştum evvelce. cennette dereceler Kur’ân-ı Kerîm’in ayetleri kadardır.cennette dereceler Kur’ân-ı Kerîm’in ayetleri kadardır. Kur’ân-ı Kerîm’den ne kadar ayet biliyorsa,Kur’ân-ı Kerîm’den ne kadar ayet biliyorsa, bir ayet okudukça bir derece yükselir.bir ayet okudukça bir derece yükselir. Ve cennetin en yüksek derecesine böylece yükselmiş olur.Ve cennetin en yüksek derecesine böylece yükselmiş olur. Ayet sayısı çok olan kimseler.Ayet sayısı çok olan kimseler. Demek ki, Kur’ân-ı Kerîm’i öğrenmeliyiz, okumalıyız.

Demek ki, Kur’ân-ı Kerîm’i öğrenmeliyiz, okumalıyız.
Okumalıyız amma, manasını da ezberlemeliyiz, ezberimizde olmalı.Okumalıyız amma, manasını da ezberlemeliyiz, ezberimizde olmalı. En büyük günahlardan birisi de,

En büyük günahlardan birisi de,
yine hadis-i şeriflerden biliyoruz.yine hadis-i şeriflerden biliyoruz. Seneler önce Kırıkkale’yi ziyaret ettiğim zaman,

Seneler önce Kırıkkale’yi ziyaret ettiğim zaman,
Kırıkkalemüftüsü Mustafa Efendi de gelmişti sohbete, orada konuşmuştuk:Kırıkkalemüftüsü Mustafa Efendi de gelmişti sohbete, orada konuşmuştuk: Ezberinde Kur’ân olduğu halde ezberlediklerini unutanlar,Ezberinde Kur’ân olduğu halde ezberlediklerini unutanlar, en büyük günaha girmiş oluyorlar.en büyük günaha girmiş oluyorlar. Yâni, Kur’ân-ı Kerîm’i öğrenince geriye dönüş yok, azaltmak yok.Yâni, Kur’ân-ı Kerîm’i öğrenince geriye dönüş yok, azaltmak yok. Dâimâ daha çok çalışacak.Dâimâ daha çok çalışacak. Hafızsa, hafızlığını düşürmeyecek ve bildiklerini eksiltmeyecek, unutmayacak.Hafızsa, hafızlığını düşürmeyecek ve bildiklerini eksiltmeyecek, unutmayacak. Kur’ân-ı Kerîm ezberinde olacak.Kur’ân-ı Kerîm ezberinde olacak. Ne kadar çok ezberlerse, derecesi o kadar yüksek olacak.Ne kadar çok ezberlerse, derecesi o kadar yüksek olacak. Kur’ân-ı Kerîm sadece okunmak için değil, mucibince,

Kur’ân-ı Kerîm sadece okunmak için değil, mucibince,
yâni emrinin icabına göre hareket etmek için indirilmiş.yâni emrinin icabına göre hareket etmek için indirilmiş. Allah’ın emirlerini ihtiva eden bir kitap olduğundan, bildiğini deAllah’ın emirlerini ihtiva eden bir kitap olduğundan, bildiğini de uygulayacak. mesela, Allah Teâlâ Hazretleri,uygulayacak. mesela, Allah Teâlâ Hazretleri, “Yalan söylemeyin!” buyurmuş; yalan söylemeyecek.“Yalan söylemeyin!” buyurmuş; yalan söylemeyecek. “Gıybet etmeyin!” buyurmuş; gıybet etmeyecek.“Gıybet etmeyin!” buyurmuş; gıybet etmeyecek. “Dininiz için malınızı, canınızı verin!” buyurmuş;“Dininiz için malınızı, canınızı verin!” buyurmuş; mal, can icabında verilecek.mal, can icabında verilecek. Geçen hafta çok ciddi bir konuşma yapmıştım.Geçen hafta çok ciddi bir konuşma yapmıştım. Sonra arkadaşlar tesirinin, yankılarının çok geniş olduğunu söylediler; memnun oldum.Sonra arkadaşlar tesirinin, yankılarının çok geniş olduğunu söylediler; memnun oldum. Anlayıp, dinleyip de uygulayan, davetimize icabet eden,Anlayıp, dinleyip de uygulayan, davetimize icabet eden, isteklerimizi anlayıp o doğrultuda çalışan kardeşlerimizden Allah razı olsun... isteklerimizi anlayıp o doğrultuda çalışan kardeşlerimizden Allah razı olsun... Demek ki, Kur’ân-ı Kerîm’e sımsıkı sarılmamız gerektiği;

Demek ki, Kur’ân-ı Kerîm’e sımsıkı sarılmamız gerektiği;
ne kadar çok çalışmışsak, cennette de o kadar yüksek dereceye çıkacağımızne kadar çok çalışmışsak, cennette de o kadar yüksek dereceye çıkacağımız bildirilmiş oluyor.bildirilmiş oluyor. İkinci hadis-i şerif, hemen o hadisin altında sevgili kardeşlerim.

İkinci hadis-i şerif, hemen o hadisin altında sevgili kardeşlerim.
Hazret-i Aişe Anamız, Aişe- i Sıddîka Validemiz, Ebû Bekr-i Sıddîk Efendimiz’in kızı,Hazret-i Aişe Anamız, Aişe- i Sıddîka Validemiz, Ebû Bekr-i Sıddîk Efendimiz’in kızı, Peygamber Efendimiz’in zevce-i sâlihası Aişe Anamız tarafındanPeygamber Efendimiz’in zevce-i sâlihası Aişe Anamız tarafından rivayet edilmiş.rivayet edilmiş. Buyuruyor ki Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem Efendimiz:Buyuruyor ki Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem Efendimiz: Ben demin, “Söyleyen Cenâb-ı Haktır.” derken, bu ikinci hadis-i şerifi göz önünde bulundurmuştum.

Ben demin, “Söyleyen Cenâb-ı Haktır.” derken, bu ikinci hadis-i şerifi göz önünde bulundurmuştum.
Burada da “Yukâlü” diye başlıyor: “Söylenir ki, denilir ki.”Burada da “Yukâlü” diye başlıyor: “Söylenir ki, denilir ki.” (Li’l-âk) Âk, ukûk-u vâlideyni yapmış kimse demek.(Li’l-âk) Âk, ukûk-u vâlideyni yapmış kimse demek. Yâni, anne babasına asi olmuş, isyan etmiş, söz dinlememiş, iyi evlatlık yapmamış kimse demek.Yâni, anne babasına asi olmuş, isyan etmiş, söz dinlememiş, iyi evlatlık yapmamış kimse demek. Bu çok büyük günahlardan biridir. İnsanın

Bu çok büyük günahlardan biridir. İnsanın
annesinin babasının gönlünü alması, sevgisini kazanması, annesinin babasının gönlünü alması, sevgisini kazanması, duasını ganimet bilmesi lazım!duasını ganimet bilmesi lazım! Annesine babasına çok hürmet ve riayet göstermesi gerekir. Annesine babasına çok hürmet ve riayet göstermesi gerekir. Hatta bizim büyüklerimiz o kadar derlerdi ki: “Annesi babası gayrimüslimHatta bizim büyüklerimiz o kadar derlerdi ki: “Annesi babası gayrimüslim olsa bile onu götürecek, getirecek, işte yardım edecek, hizmet edecek.”olsa bile onu götürecek, getirecek, işte yardım edecek, hizmet edecek.” derlerdi.derlerdi. Töremizde, âdetimizde, milli örfümüzde bu anne ve babaya hürmet çok derin birTöremizde, âdetimizde, milli örfümüzde bu anne ve babaya hürmet çok derin bir anlam taşıyor, önem taşıyor.anlam taşıyor, önem taşıyor. Çok önemli davranışlardan birisidir. evlatlar Çok önemli davranışlardan birisidir. evlatlar anne ve babalarını sevmeli, saymalı, sözünü dinlemeli.anne ve babalarını sevmeli, saymalı, sözünü dinlemeli. Dinlememeye âk deniliyor, yâni ukûk yapan, ukûk-u vâlideyne düşen demek.

Dinlememeye âk deniliyor, yâni ukûk yapan, ukûk-u vâlideyne düşen demek.
(Yukâlü li’l-âkki)(Yukâlü li’l-âkki) “Böyle ukûk yapan, annesine, babasına asi olana denilir ki...”“Böyle ukûk yapan, annesine, babasına asi olana denilir ki...” Diyenin Allah Teâlâ olduğu, hadisin devamından anlaşılıyor.Diyenin Allah Teâlâ olduğu, hadisin devamından anlaşılıyor. Bu hadis için söylemem lazımdı bu sözü. Hadisin devamında çünkü delil var:Bu hadis için söylemem lazımdı bu sözü. Hadisin devamında çünkü delil var: (İ’mel mâ şi’te) “Dilediğini işle! (Mine’t- tâati)

(İ’mel mâ şi’te) “Dilediğini işle! (Mine’t- tâati)
İbadet ve taatten ne istersen onu yap, istediğini işle!İbadet ve taatten ne istersen onu yap, istediğini işle! (Fe-innî lâ ağfiru leke) Muhakkak, ben seni afv-ü mağfiret etmiyorum.”(Fe-innî lâ ağfiru leke) Muhakkak, ben seni afv-ü mağfiret etmiyorum.” “İşte var mı bir diyeceğin?” der gibi Allah Teâlâ Hazretleri’nin buyurduğu, buradan,

“İşte var mı bir diyeceğin?” der gibi Allah Teâlâ Hazretleri’nin buyurduğu, buradan,
“Ben affetmiyorum!” demesiyle anlaşılıyor. “Ben affetmiyorum!” demesiyle anlaşılıyor. Ana babaya asi evlâda Allah tarafından denilir ki:Ana babaya asi evlâda Allah tarafından denilir ki: “İbadet ve taat bâbında ne kadar gayret etsen, uğraşsan, neler yapsan, ne kadar ibadet ve taatler

“İbadet ve taat bâbında ne kadar gayret etsen, uğraşsan, neler yapsan, ne kadar ibadet ve taatler
işlesen bile, ben seni afv-ü mağfiret etmeyeceğim!”işlesen bile, ben seni afv-ü mağfiret etmeyeceğim!” (Ve yükâlu li’l-bârri) Bâr, birrü’l-vâlideyn yapan, yâni anne babasına
(Ve yükâlu li’l-bârri) Bâr, birrü’l-vâlideyn yapan, yâni anne babasına
iyilik yapan, iyi evlatlık yapan, hizmeti güzel yapan, onların gön-lünü alan,iyilik yapan, iyi evlatlık yapan, hizmeti güzel yapan, onların gön-lünü alan, duasını kazanan demek. “Bârra da denilir ki...” Kim tarafından?..duasını kazanan demek. “Bârra da denilir ki...” Kim tarafından?.. Rabbi tarafından, Allah tarafından.Rabbi tarafından, Allah tarafından. (İ’mel mâ şi’te feinnî ağfiru leke)(İ’mel mâ şi’te feinnî ağfiru leke) “Ne istersen yap, çünkü ben seni afv-ü mağfiret edeceğim!”“Ne istersen yap, çünkü ben seni afv-ü mağfiret edeceğim!” Burada (mine’t-tâati) dememiş. Yâni, ne istersen yap diyor.

Burada (mine’t-tâati) dememiş. Yâni, ne istersen yap diyor.
İyi, kötü, kusurlu, meziyetli ne yaparsa,İyi, kötü, kusurlu, meziyetli ne yaparsa, Allah Teâlâ Hazretleri onu afv-u mağfiret edeceğini bildiriyor.Allah Teâlâ Hazretleri onu afv-u mağfiret edeceğini bildiriyor. Çünkü anne ve baba çok önemli, sebeb-i hayatı.

Çünkü anne ve baba çok önemli, sebeb-i hayatı.
Küçük çocuk âciz olarak doğuyor.Küçük çocuk âciz olarak doğuyor. Annesi dokuz ay on gün hamilelik sıkıntılarını çekiyor.Annesi dokuz ay on gün hamilelik sıkıntılarını çekiyor. Son aylarda şiddetlenen şekilde midesi bulanır, yürüyemez, vücudu şişer,Son aylarda şiddetlenen şekilde midesi bulanır, yürüyemez, vücudu şişer, sancılar, ağrılar, üzüntüler...sancılar, ağrılar, üzüntüler... Doğum muazzam bir ameliyye, çok zor bir iş. Ölenler kalanlar oluyor.

Doğum muazzam bir ameliyye, çok zor bir iş. Ölenler kalanlar oluyor.
Sakatlıklar oluyor doğumdan sonra bin bir zahmetle doğurur.Sakatlıklar oluyor doğumdan sonra bin bir zahmetle doğurur. Kendi sütüyle besler, çocuğu büyür. Öper, koklar, hoplatır, zıplatır, bakar.Kendi sütüyle besler, çocuğu büyür. Öper, koklar, hoplatır, zıplatır, bakar. Sonra çocuk büyüyünce anne babasına asi olursa, çok büyük nankörlükSonra çocuk büyüyünce anne babasına asi olursa, çok büyük nankörlük oluyor bu. Onun için anne baba hakları İslâm’da fevkalade önemli.oluyor bu. Onun için anne baba hakları İslâm’da fevkalade önemli. Dâimâ ben düşünürüm, anne baba deyince hep hatırıma gelir:

Dâimâ ben düşünürüm, anne baba deyince hep hatırıma gelir:
Anne babadan, Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem Efendimiz daha önemli!..Anne babadan, Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem Efendimiz daha önemli!.. Peygamber Efendimiz, bir hadis-i şerifinde buyurmuşya hani:

Peygamber Efendimiz, bir hadis-i şerifinde buyurmuşya hani:
Vallahi nefsim, canım elinde olan Allah'a yemin ederim ki

Vallahi nefsim, canım elinde olan Allah'a yemin ederim ki
beni annenizden, babanızdan, evladınızdanbeni annenizden, babanızdan, evladınızdan başka bütün insanlardan daha çok sevmedikçebaşka bütün insanlardan daha çok sevmedikçe tam mümin olamazsınız.tam mümin olamazsınız. Demek ki, Peygamber Efendimiz’i daha çok sevecek. Neden?Demek ki, Peygamber Efendimiz’i daha çok sevecek. Neden? Çünkü Peygamber Efendimiz cenneti gösteriyor, cennete götürüyor,Çünkü Peygamber Efendimiz cenneti gösteriyor, cennete götürüyor, cennete gitmeyi öğretiyor. Sünnet-i seniyyesi bir derya.cennete gitmeyi öğretiyor. Sünnet-i seniyyesi bir derya. Peygamber Efendimiz’in hadis-i şerifleri hazine.Peygamber Efendimiz’in hadis-i şerifleri hazine. Onları bilmezsek Kur’ân-ı Kerîm’in nasıl uygulanacağını çıkartamayız.Onları bilmezsek Kur’ân-ı Kerîm’in nasıl uygulanacağını çıkartamayız. Namazı nasıl kılacağımızı bilemeyiz. ElbetteNamazı nasıl kılacağımızı bilemeyiz. Elbette Peygamber Efendimiz her şeyimiz.Peygamber Efendimiz her şeyimiz. Başımızın tacı ve kurtuluşumuzun ilâcıBaşımızın tacı ve kurtuluşumuzun ilâcı Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem Efendimiz. Onun içinPeygamber sallallahu aleyhi ve sellem Efendimiz. Onun için elbette anneden, babadan daha önemli oluyor.elbette anneden, babadan daha önemli oluyor. İnsan annesini, babasını çok sevdiği halde;İnsan annesini, babasını çok sevdiği halde; (Fidâke ebî ve ümmî)

(Fidâke ebî ve ümmî)
“Annem, babam sana feda olsun! Onları canımdan çok seviyorum ama;“Annem, babam sana feda olsun! Onları canımdan çok seviyorum ama; annemi babamı kurtarmak için icabında kendi canımı feda ederim ama;annemi babamı kurtarmak için icabında kendi canımı feda ederim ama; sadece canım değil,canımdan daha sevdiğim anne ve babam bile sana feda olsun!”sadece canım değil,canımdan daha sevdiğim anne ve babam bile sana feda olsun!” denilirdi Peygamber Efendimiz’e.denilirdi Peygamber Efendimiz’e. Din yolu önemli olduğundan,

Din yolu önemli olduğundan,
büyüklerimiz kitaplarda kesin olarak yazmışlardır: büyüklerimiz kitaplarda kesin olarak yazmışlardır: Elbette Peygamber Efendimiz’in yolunda yürüyen mürşid-i kâmiller,Elbette Peygamber Efendimiz’in yolunda yürüyen mürşid-i kâmiller, alim-i hakîkîler, evliyâullah da anneden, babadan önde geliyor.alim-i hakîkîler, evliyâullah da anneden, babadan önde geliyor. Onlara âsî olmanın da maddeten, mânen, dünyevi ve uhrevî bakımdanOnlara âsî olmanın da maddeten, mânen, dünyevi ve uhrevî bakımdan çok büyük zararları olur.çok büyük zararları olur. Onun için herkesin dinini öğrendiği büyüklerine, evliyâullaha,Onun için herkesin dinini öğrendiği büyüklerine, evliyâullaha, hoca efendilere büyük saygı göstermesi bu yüzdendir.hoca efendilere büyük saygı göstermesi bu yüzdendir. Tarih boyunca da böyle olmuştur. Biliyorsunuz

Tarih boyunca da böyle olmuştur. Biliyorsunuz
Yavuz Selim’in maceralarını... Pos bıyıklı, asabibir hükümdar.Yavuz Selim’in maceralarını... Pos bıyıklı, asabibir hükümdar. Savaşlara gidiyor. Yeniçeri kendisine isyan ettiği zaman,Savaşlara gidiyor. Yeniçeri kendisine isyan ettiği zaman, atına binip atını sürebiliyor. Cesur bir insan...atına binip atını sürebiliyor. Cesur bir insan... Bir seferde hocasının atı şöyle bir yerinde durmamış, yaramazlık yapmış,Bir seferde hocasının atı şöyle bir yerinde durmamış, yaramazlık yapmış, ayağı çamura hızla bir çarpmış, çamurdan sular Yavuz Selim’in kaftanının üstüneayağı çamura hızla bir çarpmış, çamurdan sular Yavuz Selim’in kaftanının üstüne sıçramış ve çamurlanmış padişahın kaftanı. Şeyhülislâm sapsarı kesilmiş.sıçramış ve çamurlanmış padişahın kaftanı. Şeyhülislâm sapsarı kesilmiş. Atından çıkan bu çamur böyle padişahın kaftanını çamurlayıncaAtından çıkan bu çamur böyle padişahın kaftanını çamurlayınca şeyhülislâmda şafak atmış, “Eyvah, şimdi sinirlenir,şeyhülislâmda şafak atmış, “Eyvah, şimdi sinirlenir, kesin bu adamın kafasını der.” falan diye çok üzülmüş.kesin bu adamın kafasını der.” falan diye çok üzülmüş. Ama Yavuz Selim demiş ki:Ama Yavuz Selim demiş ki: “Alimlerin atının ayağının çamuru bizim için şereftir. Temizlemeyin bu kaftanımı,

“Alimlerin atının ayağının çamuru bizim için şereftir. Temizlemeyin bu kaftanımı,
bu kaftanım böyle çamuruyla kalsın! Ve ben vefat ettiğim zamanbu kaftanım böyle çamuruyla kalsın! Ve ben vefat ettiğim zaman sandukamın üstüne, yâni kabrimin üstüne bu kaftanı hatıra olarak koyun!” demiş.sandukamın üstüne, yâni kabrimin üstüne bu kaftanı hatıra olarak koyun!” demiş. Alimlere hürmet böyleydi ve böyle olması lazım! Tabi, güzel bir misal.

Alimlere hürmet böyleydi ve böyle olması lazım! Tabi, güzel bir misal.
O kadar asabibir insan, o kadar savaşlar yapmış büyük bir devlet adamı.O kadar asabibir insan, o kadar savaşlar yapmış büyük bir devlet adamı. Bazıları en çok beğeniyorlar. Padişahlar içindeBazıları en çok beğeniyorlar. Padişahlar içinde düşünceleri itibariyle en beğenilecek özellikleri olduğunu söylüyorlar.düşünceleri itibariyle en beğenilecek özellikleri olduğunu söylüyorlar. Ama ulemaya hürmeti de böyle...Ama ulemaya hürmeti de böyle... Bu konuyu açsam çok derin gider.

Bu konuyu açsam çok derin gider.
Yâni, daima anne baba deyince, hoca efendiler aklıma gelir benim; mürşid-i kâmiller...Yâni, daima anne baba deyince, hoca efendiler aklıma gelir benim; mürşid-i kâmiller... Ona bağlantı yaparım. Onun daha üstün olduğunu söylemek boynumun borcu oluyor.Ona bağlantı yaparım. Onun daha üstün olduğunu söylemek boynumun borcu oluyor. Aynı sayfada bir hadis-i şerif daha var.

Aynı sayfada bir hadis-i şerif daha var.
Beyhakî rivayet etmiş. Allah rahmet eylesin. Beyhakî rivayet etmiş. Allah rahmet eylesin. Peygamber Efendimiz buyurmuş ki:Peygamber Efendimiz buyurmuş ki: Bu da birçok kimsenin merak ettiği bir konuda sorulara cevap mahiyetinde:

Bu da birçok kimsenin merak ettiği bir konuda sorulara cevap mahiyetinde:
(Yakrubu mine’l-cihâd)

(Yakrubu mine’l-cihâd)
Karube fiili min ile kullanılıyor, Türkçe’deki gibi değil.Karube fiili min ile kullanılıyor, Türkçe’deki gibi değil. Biz: “Cihada yakın olur.” deriz, -e haliyle kullanırız.Biz: “Cihada yakın olur.” deriz, -e haliyle kullanırız. Araplar -den haliyle kullanıyorlar. Tam böyle tercüme etmek istersek, “Cihaddan yana yakın olur.” demek gibi oluyor.Araplar -den haliyle kullanıyorlar. Tam böyle tercüme etmek istersek, “Cihaddan yana yakın olur.” demek gibi oluyor. Cihada yakın olur.Cihada yakın olur. Cihat da İslâmî çalışmaların, sevaplı ibadetlerin zirvesi, çok önemli...

Cihat da İslâmî çalışmaların, sevaplı ibadetlerin zirvesi, çok önemli...
“Cihada yakın olur.” Neler? Üç şey sayıyor Peygamber Efendimiz:“Cihada yakın olur.” Neler? Üç şey sayıyor Peygamber Efendimiz: (Tîbü’l-kelâm) “Tatlı konuşma, gönül alıcı konuşma, kırmadan konuşma,(Tîbü’l-kelâm) “Tatlı konuşma, gönül alıcı konuşma, kırmadan konuşma, güzel sözler söyleme, haklı ve sevimli sözler söyleme, güzel konuşma.”güzel sözler söyleme, haklı ve sevimli sözler söyleme, güzel konuşma.” Bir.Bir. (Ve idâmetü’s-sıyâm) “Ve orucu çok tutmak, oruca çok devam etmek.”

(Ve idâmetü’s-sıyâm) “Ve orucu çok tutmak, oruca çok devam etmek.”
Biliyorsunuz oruç sadece Ramazan’da değildir. Ramazan’ın dışında Peygamber Efendimiz

Biliyorsunuz oruç sadece Ramazan’da değildir. Ramazan’ın dışında Peygamber Efendimiz
nice oruçlar tutardı. Bunları her zaman sizlere hatırlatmışımdır ama yine bir sıralayayım:nice oruçlar tutardı. Bunları her zaman sizlere hatırlatmışımdır ama yine bir sıralayayım: Bir kere her hafta pazartesi, perşembe oruçları vardır. Tutarsanız, Bir kere her hafta pazartesi, perşembe oruçları vardır. Tutarsanız, her hafta tutulabilir. Sünnettir, sevaptır.her hafta tutulabilir. Sünnettir, sevaptır. Her ayın başında, ortasında, sonunda oruç vardır.Her ayın başında, ortasında, sonunda oruç vardır. Arabî ayların, yâni kamerî ayların ortasında, 13, 14, 15’inde,Arabî ayların, yâni kamerî ayların ortasında, 13, 14, 15’inde, mehtaplı gecelerin gündüzlerinde oruçlar vardır. Şevval’in altı gün orucu vardır.mehtaplı gecelerin gündüzlerinde oruçlar vardır. Şevval’in altı gün orucu vardır. Zilhicce’nin on gününde hacıların hacca gittiği zamanda oruçlar vardır. Zilhicce’nin on gününde hacıların hacca gittiği zamanda oruçlar vardır. Muharrem’in 9, 10, 11’inde oruç vardır. Receb’de, Şaban’da oruç tutmak sevaptır.Muharrem’in 9, 10, 11’inde oruç vardır. Receb’de, Şaban’da oruç tutmak sevaptır. Efendimiz bu sıcak ülkede oruç tutmayı çok teşvik ediyor ki, çok zordur burada.

Efendimiz bu sıcak ülkede oruç tutmayı çok teşvik ediyor ki, çok zordur burada.
Yâni, güneş burada insanın dermanını keser.Yâni, güneş burada insanın dermanını keser. Oruç tutmak öyle Türkiye’dekine benzemez veyahut daha başka birOruç tutmak öyle Türkiye’dekine benzemez veyahut daha başka bir ülkedeki gibi değildir. Ama oruç tutmayı çok tavsiye ediyor.ülkedeki gibi değildir. Ama oruç tutmayı çok tavsiye ediyor. Oruç tutmanın tabii hem sıhhî faydaları var: Şişmanlık olmaz, yağlar erir,

Oruç tutmanın tabii hem sıhhî faydaları var: Şişmanlık olmaz, yağlar erir,
kolesterol ve diğer zararlı yağlar kalmaz, kan temizlenir...kolesterol ve diğer zararlı yağlar kalmaz, kan temizlenir... İnsanın karnı aç oldukça, gönlü nurlanır. Mânevî kemâlât,İnsanın karnı aç oldukça, gönlü nurlanır. Mânevî kemâlât, ilim, irfan, marifetullah öyle gelir.ilim, irfan, marifetullah öyle gelir. Onun için orucu da çok tavsiye ediyor Peygamber Efendimiz.

Onun için orucu da çok tavsiye ediyor Peygamber Efendimiz.
Hele yaz günlerinde oruç tutmayı ayrıca hadis-i şeriflerde methetmiş.Hele yaz günlerinde oruç tutmayı ayrıca hadis-i şeriflerde methetmiş. Çünkü zor... Zor olunca,Çünkü zor... Zor olunca, ibadetlerin sevabı zorluğu nisbetinde olduğundan, mükâfatı da büyük oluyor.ibadetlerin sevabı zorluğu nisbetinde olduğundan, mükâfatı da büyük oluyor. Özür dilerim hapşurmak, öksürmek falan derken.Özür dilerim hapşurmak, öksürmek falan derken. böyleş şeyler oluyor sıcak olunca insan terliyor terleyince böyle şeyler oluyor.böyleş şeyler oluyor sıcak olunca insan terliyor terleyince böyle şeyler oluyor. Kusuruma bakmayın.Kusuruma bakmayın. Bir güzel konuşmak.Bir güzel konuşmak. İki oruca devam etmek.İki oruca devam etmek. ÜçÜç (Ve’l-haccü külle âm) “Her sene haccetmek.”

(Ve’l-haccü külle âm) “Her sene haccetmek.”
Biliyorsunuz ömürde bir defa hac yapmak farz ama,Biliyorsunuz ömürde bir defa hac yapmak farz ama, farzın ötesinde fazilet var, sünnet var, sevap var.farzın ötesinde fazilet var, sünnet var, sevap var. Farz bitti diye, ille yapmayacağım diye bir şey yok.Farz bitti diye, ille yapmayacağım diye bir şey yok. Her sene haccetmek.Her sene haccetmek. Bazıları bunun karşısına çıkarlar, aleyhte konuşurlar. İşte hadis-i şerif.Bazıları bunun karşısına çıkarlar, aleyhte konuşurlar. İşte hadis-i şerif. Bunlar cihada yakın oluyor. Çünkü hacca gelmek kolay değil.Bunlar cihada yakın oluyor. Çünkü hacca gelmek kolay değil. Eskiden daha da zordu. Eskiden ne binek vasıtaları kolaydı,Eskiden daha da zordu. Eskiden ne binek vasıtaları kolaydı, ne mesâfeler kolay aşılıyordu,ne mesâfeler kolay aşılıyordu, ne sıcaklardan korunmak için tedbirler bu kadar çoktu,ne sıcaklardan korunmak için tedbirler bu kadar çoktu, ne sular bu kadar çoktu, ne buradaki barınma imkânları bu kadar güzeldi, ne sular bu kadar çoktu, ne buradaki barınma imkânları bu kadar güzeldi, ne emniyet vardı. Ölüm tehlikesi vardı, hac daha zordu.ne emniyet vardı. Ölüm tehlikesi vardı, hac daha zordu. O zaman bile her yıl hac diyor. Şimdi bir haftalık bir şey. Bileti alıyorsunuz,O zaman bile her yıl hac diyor. Şimdi bir haftalık bir şey. Bileti alıyorsunuz, geliyorsunuz. Bir haftada hac yapılabiliyor.geliyorsunuz. Bir haftada hac yapılabiliyor. Evet, bu üç şey, cihada yakın çok kıymetli ibadettir.

Evet, bu üç şey, cihada yakın çok kıymetli ibadettir.
(Ve lâ yakrubu minhü şey’ün ba’dü)(Ve lâ yakrubu minhü şey’ün ba’dü) “Bunlardan sonra artık, daha başka şey cihada yakın olmaz.” diyor“Bunlardan sonra artık, daha başka şey cihada yakın olmaz.” diyor Peygamber Efendimiz. Başka şey saymıyor. Bir de, başka şey olamaz diye dePeygamber Efendimiz. Başka şey saymıyor. Bir de, başka şey olamaz diye de beyan buyuruyor. Yâni, bunlara çok dikkat etmemiz lazım.beyan buyuruyor. Yâni, bunlara çok dikkat etmemiz lazım. Demek ki Müslüman olarak, tatlı dilli olacağız, gönül alacağız.

Demek ki Müslüman olarak, tatlı dilli olacağız, gönül alacağız.
Mânevî terbiyemiz için sıhhatimiz için sevabımız için orucu çok tutacağızMânevî terbiyemiz için sıhhatimiz için sevabımız için orucu çok tutacağız ve mümkünse bu mübarek güzel yerleri çokça ziyaret edeceğiz aziz ve sevgili kardeşlerim!..ve mümkünse bu mübarek güzel yerleri çokça ziyaret edeceğiz aziz ve sevgili kardeşlerim!.. Şimdi bir başka Hadis-i Şerif'e geçmek istiyorum.

Şimdi bir başka Hadis-i Şerif'e geçmek istiyorum.
Böyle cihadla ilgili bir mukayese yaptığı içinBöyle cihadla ilgili bir mukayese yaptığı için Peygamber Efendimiz sallallahu aleyhi ve sellem’den Ebû Saîd el-Hudrî rivayet etmiş.Peygamber Efendimiz sallallahu aleyhi ve sellem’den Ebû Saîd el-Hudrî rivayet etmiş. Peygamber Efendimiz buyuruyor ki:

Peygamber Efendimiz buyuruyor ki:
Yadhakü’llâhu İlâ selâseh

Yadhakü’llâhu İlâ selâseh
Herhalde böyle durulacak ki Yadhakü’llâhu İlâ selâseh
Herhalde böyle durulacak ki Yadhakü’llâhu İlâ selâseh
el-kavmi izâ saffû fi’s-salâhel-kavmi izâ saffû fi’s-salâh Ve ile’r-racüli yukâtilu verâe ashâbihî....Ve ile’r-racüli yukâtilu verâe ashâbihî.... “Allah Teâlâ Hazretleri güler...” Allah Teâlâ Hazretleri’nin gülmesi, tabii

“Allah Teâlâ Hazretleri güler...” Allah Teâlâ Hazretleri’nin gülmesi, tabii
rahmet etmesi demek. Mükâfat vereceğine alâmet.rahmet etmesi demek. Mükâfat vereceğine alâmet. (İlâ selâseh) “Üç kişiye Allah güler.” Yâni(İlâ selâseh) “Üç kişiye Allah güler.” Yâni onlardan memnun olur, onlara büyük mükâfatlar verir:onlardan memnun olur, onlara büyük mükâfatlar verir: (el-kavmi izâ saffû fi’s-salâh)

(el-kavmi izâ saffû fi’s-salâh)
“Namaza duran cemaat saf bağladıkları zaman,“Namaza duran cemaat saf bağladıkları zaman, namazda saffa durdukları zaman...”namazda saffa durdukları zaman...” Durup el bağlamışlar, el pençe dîvâna durmuşlar,Durup el bağlamışlar, el pençe dîvâna durmuşlar, elleri önlerinde böyle hürmetli, muntazam saflar halinde dizilmişler... Allahelleri önlerinde böyle hürmetli, muntazam saflar halinde dizilmişler... Allah bunlara sevgi duyar, sever, güler. Mükâfatlandıracak demek.bunlara sevgi duyar, sever, güler. Mükâfatlandıracak demek. Bu güzel bir şey, hatırınızda olsun.

Bu güzel bir şey, hatırınızda olsun.
Cemaatle saf olmak görüyorsunuz Allah’ın sevdiği bir şey.Cemaatle saf olmak görüyorsunuz Allah’ın sevdiği bir şey. Onun için camiye devam etmek lazım, cemaati kaçırmamak lazım!Onun için camiye devam etmek lazım, cemaati kaçırmamak lazım! Camilerin şenlenmesi lazım!Camilerin şenlenmesi lazım! Camiye gelenlerin de bundan istifadesi çok olacaktır.Camiye gelenlerin de bundan istifadesi çok olacaktır. Attığı adımlardan sevap kazanacak, günahları silinecek.Attığı adımlardan sevap kazanacak, günahları silinecek. Camiler neden çok yapılmış?

Camiler neden çok yapılmış?
mesela, ben Şehzâdebaşı Camii’ni düşünüyorum: Kıble tarafında,mesela, ben Şehzâdebaşı Camii’ni düşünüyorum: Kıble tarafında, sağ ön tarafta Nevşehirli Damat İbrahim Paşa medresesi ve camisi var.sağ ön tarafta Nevşehirli Damat İbrahim Paşa medresesi ve camisi var. Hasib Efendimiz’in bir ara vazife gördüğü camicik, küçük.Hasib Efendimiz’in bir ara vazife gördüğü camicik, küçük. Sol tarafında İstanbul’un en eski camilerinden, Vefa Lisesi’nin karşısında, çapraz köşedeSol tarafında İstanbul’un en eski camilerinden, Vefa Lisesi’nin karşısında, çapraz köşede Akançeşme Camisi var. Şimdi çeşmesi akmaz olmuş amaAkançeşme Camisi var. Şimdi çeşmesi akmaz olmuş ama en eski camilerden. O kadar yakın.en eski camilerden. O kadar yakın. Sonra hemen sol arkasında, Vefa Bozacısı’nın yanında cami var, bir mescit.Sonra hemen sol arkasında, Vefa Bozacısı’nın yanında cami var, bir mescit. Hemen arkasında,Hemen arkasında, harabe halinde tamir edilmemiş bir cami olduğunu hatırlıyorum.harabe halinde tamir edilmemiş bir cami olduğunu hatırlıyorum. Avlusunun arkasında burma minareli bir cami var,Avlusunun arkasında burma minareli bir cami var, kıble istikametinin aksinde, şimal tarafında.kıble istikametinin aksinde, şimal tarafında. Bu kadar büyük caminin etrafında nice küçük camiler, mescitler niye?Bu kadar büyük caminin etrafında nice küçük camiler, mescitler niye? Herkes namaza giderdi, dolardı.Herkes namaza giderdi, dolardı. İhtiyaç olduğundan, ihtiyaçtan dolayı yapılmıştı.İhtiyaç olduğundan, ihtiyaçtan dolayı yapılmıştı. Şimdi bakıyorum, bu Arabistan’da çok sık cami var, hepsi doluyor.

Şimdi bakıyorum, bu Arabistan’da çok sık cami var, hepsi doluyor.
Çünkü namaz vakti geldiği zaman, beş dakika önceden dükkânlar kapanıyor,Çünkü namaz vakti geldiği zaman, beş dakika önceden dükkânlar kapanıyor, daireler kapanıyor, benzinciler kapanıyor. Benzin alamazsınız. Neden? E namaz vakti.daireler kapanıyor, benzinciler kapanıyor. Benzin alamazsınız. Neden? E namaz vakti. Bu geçecek ondan sonra. Her şey ona göre ayarlanmış, mecbur da tutulmuş.Bu geçecek ondan sonra. Her şey ona göre ayarlanmış, mecbur da tutulmuş. Herkes namazını kılıyor. Elhamdülillâh. Yâni böyle olunca bereket oluyor,Herkes namazını kılıyor. Elhamdülillâh. Yâni böyle olunca bereket oluyor, hayır oluyor, yerden bereket fışkırıyor. Muazzam gelişmehayır oluyor, yerden bereket fışkırıyor. Muazzam gelişme tabi, hepsi Allah’ın bir lütfu.tabi, hepsi Allah’ın bir lütfu. Bir

Bir
Cemaat, kavm,Cemaat, kavm, insanlar namazda saf bağladıkları zaman Allah sever, güler.insanlar namazda saf bağladıkları zaman Allah sever, güler. İki (Ve ile’r-racüli yukâtilu verâe ashâbihî)

İki (Ve ile’r-racüli yukâtilu verâe ashâbihî)
“Bir adam ki arkadaşlarının ötesinde savaşa devam ediyor;“Bir adam ki arkadaşlarının ötesinde savaşa devam ediyor; buna da güler, onu da sever.”buna da güler, onu da sever.” Verâe, ötesi demek. Mâverâü’n-nehr, Araplar’a göre nehrin ötesi.

Verâe, ötesi demek. Mâverâü’n-nehr, Araplar’a göre nehrin ötesi.
Yâni, Orta Asya’da nehrin öbür tarafı, Çin’e, Orta Asya’ya daha yakın yereYâni, Orta Asya’da nehrin öbür tarafı, Çin’e, Orta Asya’ya daha yakın yere bu ismi vermişler.bu ismi vermişler. Arkadaşları geride kalmış. Bu saldırmış düşmana, Mâşallah, ilerlemiş,

Arkadaşları geride kalmış. Bu saldırmış düşmana, Mâşallah, ilerlemiş,
ta ilerde çarpışıyor. Allah onu sever, ona güler. ta ilerde çarpışıyor. Allah onu sever, ona güler. Demek ki düşmandan korkmak yok, demek ki çekinmek yok,

Demek ki düşmandan korkmak yok, demek ki çekinmek yok,
canını sakınmak yok.canını sakınmak yok. Allah rızası için haklı olduktan sonra çarpışacak.Allah rızası için haklı olduktan sonra çarpışacak. Ölürse şehit oluyor, kalırsa gazi oluyor. Ne kadar güzel bir şey. Ölürse şehit oluyor, kalırsa gazi oluyor. Ne kadar güzel bir şey. Kaçmayacak ve en önde çarpışacak. Düşman yılacak,Kaçmayacak ve en önde çarpışacak. Düşman yılacak, “Bunlar ne biçin insan?” diyecek, saldıramayacak. “Bunlar ne biçin insan?” diyecek, saldıramayacak. İslâm’da cihat ana mesele değildir.

İslâm’da cihat ana mesele değildir.
Ana mesele sulh usükûn içinde İslâm’ı anlatmaktır. Nitekim Peygamber EfendimizAna mesele sulh usükûn içinde İslâm’ı anlatmaktır. Nitekim Peygamber Efendimiz Mekke devrinde on üç yıl öyle yaptı ama, cihadsız da olmuyor.Mekke devrinde on üç yıl öyle yaptı ama, cihadsız da olmuyor. Düşmanlar rahat durmuyorlar. On üç yılda kırk kişi toplandı da;Düşmanlar rahat durmuyorlar. On üç yılda kırk kişi toplandı da; Medine-i Münevvere’ye hicret ettikten sonra, cihat başladıktan sonra,Medine-i Münevvere’ye hicret ettikten sonra, cihat başladıktan sonra, İslâm daha iyi korunduğu için daha iyi anlatıldığı için müfsidler,İslâm daha iyi korunduğu için daha iyi anlatıldığı için müfsidler, fesatçılar, kâfirler, müşrikler çalışamadığından,fesatçılar, kâfirler, müşrikler çalışamadığından, İslâm’ın güzelliği anlaşıldığından kısa zamanda Arabistan’a yayıldı.İslâm’ın güzelliği anlaşıldığından kısa zamanda Arabistan’a yayıldı. Arabistan’dan kuzeye taştı.Arabistan’dan kuzeye taştı. Hazret-i Ömer zamanında Anadolu’ya ulaştı İslâm.

Hazret-i Ömer zamanında Anadolu’ya ulaştı İslâm.
Anadolu’nun güneydoğusu çok eski İslâm tarihlidir.Anadolu’nun güneydoğusu çok eski İslâm tarihlidir. Şimdi böyle Kürt kardeşlerimizi kışkırtarak ayrı koparmak istedikleri düşmanlarınŞimdi böyle Kürt kardeşlerimizi kışkırtarak ayrı koparmak istedikleri düşmanların beldeler, ta eskiden İslâm beldesi ve bizim kardeşlerimizin beldesi. Belkibeldeler, ta eskiden İslâm beldesi ve bizim kardeşlerimizin beldesi. Belki oralarda oturan kardeşlerimizin çoğu, o mücahitlerin torunları.oralarda oturan kardeşlerimizin çoğu, o mücahitlerin torunları. Ne kadar kıymetli yerler. Ne kadar kıymetli yerler. Ben Silvan’a gittiğim zaman hayretler içinde kaldım.

Ben Silvan’a gittiğim zaman hayretler içinde kaldım.
Yanlış hatırlamıyorsam, eski adı Meyyafârukin’dir.Yanlış hatırlamıyorsam, eski adı Meyyafârukin’dir. Salâhaddîn-i Eyyubî Hazretleri’nin camisini görünce çok duygulandım;Salâhaddîn-i Eyyubî Hazretleri’nin camisini görünce çok duygulandım; “Aman inelim, şurada namaz kılalım!” dedim.

“Aman inelim, şurada namaz kılalım!” dedim.
Yâni düşmanlar bozgunculuk çıkartıyorlar, bizi birbirimize düşürmeye çalışıyorlar.

Yâni düşmanlar bozgunculuk çıkartıyorlar, bizi birbirimize düşürmeye çalışıyorlar.
Halbuki kardeşiz, müminler birbirlerinin kardeşidir. Hiç öyle şey olur mu? Halbuki kardeşiz, müminler birbirlerinin kardeşidir. Hiç öyle şey olur mu? Onun için cihat çok önemlidir.

Onun için cihat çok önemlidir.
Allah yolunda cihat etmek; yâni dini korumak için malını, canını vermek,Allah yolunda cihat etmek; yâni dini korumak için malını, canını vermek, her türlü gayreti göstermek çok önemlidir.her türlü gayreti göstermek çok önemlidir. Asker ocağı Peygamber ocağıdır.

Asker ocağı Peygamber ocağıdır.
Allah yolunda, İslâm’ı, Müslümanları beklemek için hudutlarda nöbet tutanAllah yolunda, İslâm’ı, Müslümanları beklemek için hudutlarda nöbet tutan kişinin gözüne cehennem ateşi değmeyecektir. Yâni,kişinin gözüne cehennem ateşi değmeyecektir. Yâni, kişi cehenneme girmeyecek, cennetlik olacak.kişi cehenneme girmeyecek, cennetlik olacak. Nöbetin şöyle bereketi vardır, cihadın şöyle fazileti vardır.Nöbetin şöyle bereketi vardır, cihadın şöyle fazileti vardır. Kalırsa gazi olur, ölürse şehit olur. Ne kadar güzel.Kalırsa gazi olur, ölürse şehit olur. Ne kadar güzel. Ve bir insanın gönlünde şehit olma arzusu olmadan ölürse münafık olarak ölür

Ve bir insanın gönlünde şehit olma arzusu olmadan ölürse münafık olarak ölür
Herkes gazaya, cihada gitmeyi isteyecek, isteyerek yaşayacak;

Herkes gazaya, cihada gitmeyi isteyecek, isteyerek yaşayacak;
“Ah bir fırsat olsa, şehit olsam!” diyecek.“Ah bir fırsat olsa, şehit olsam!” diyecek. Kıbrıs’a giderken bir asteğmen kardeşimiz, oraya gideceğini öğrenince,

Kıbrıs’a giderken bir asteğmen kardeşimiz, oraya gideceğini öğrenince,
“Ben, benim neslimden pek az kimseye nasip olacak bir fırsat elde ettim.“Ben, benim neslimden pek az kimseye nasip olacak bir fırsat elde ettim. Şehit olmaya gidiyorum.” vs. diye mektup yazmış. Duygulu bir mektup,Şehit olmaya gidiyorum.” vs. diye mektup yazmış. Duygulu bir mektup, okuyunca çok duygulandık.okuyunca çok duygulandık. Bizim kavmimiz, halkımız böyledir. Yâni sulh zamanında sakindir, temizdir, kuzu gibidir ama,

Bizim kavmimiz, halkımız böyledir. Yâni sulh zamanında sakindir, temizdir, kuzu gibidir ama,
harp olduğu zaman da arslan gibidir; kimse önünde duramaz. harp olduğu zaman da arslan gibidir; kimse önünde duramaz. Allah bizi İslâm’dan imandan ayırmasın sevgili kardeşlerim!Allah bizi İslâm’dan imandan ayırmasın sevgili kardeşlerim! En önde çarpışıyor, aslan gibi en öne koşturmuş.

En önde çarpışıyor, aslan gibi en öne koşturmuş.
Ashabı, arkadaşları geride kalmış da bu daha ileriye, düşmanın içine Ashabı, arkadaşları geride kalmış da bu daha ileriye, düşmanın içine girmiş, kılıç sallıyor. Allah onu da sever.girmiş, kılıç sallıyor. Allah onu da sever. Tabi şimdi kılıçla iş bitmediği için ben yazılarımda yazıyorum,

Tabi şimdi kılıçla iş bitmediği için ben yazılarımda yazıyorum,
bazı hasımlar, rakipler de bizi kötülemek için yanlış yorumlar yapıyorlar:bazı hasımlar, rakipler de bizi kötülemek için yanlış yorumlar yapıyorlar: “Atom bombası bile yapmamız lazım!” diyorum.“Atom bombası bile yapmamız lazım!” diyorum. Neden? Çünkü atom bombasına sahip olan büyük devletler zulüm yapıyor,

Neden? Çünkü atom bombasına sahip olan büyük devletler zulüm yapıyor,
fesat çıkartıyor, baskı yapıyor.fesat çıkartıyor, baskı yapıyor. Benim şu gönlümde, kalbimde Muâvenet zırhlımızınBenim şu gönlümde, kalbimde Muâvenet zırhlımızın köprüsünün uçurulması,köprüsünün uçurulması, beş denizcimizin şehit edilmesinin yarası hâlâ kanıyor. Hâlâ unutmadım.beş denizcimizin şehit edilmesinin yarası hâlâ kanıyor. Hâlâ unutmadım. Unutulmaz, bu bir zulümdür.Unutulmaz, bu bir zulümdür. Neden oluyor?.. Silahları gelişmiş olduğundan.

Neden oluyor?.. Silahları gelişmiş olduğundan.
Biz de mutlaka kıtalar arası mesafelere ulaşabilecek füzeler yapmalıyız.Biz de mutlaka kıtalar arası mesafelere ulaşabilecek füzeler yapmalıyız. Atom bombasını mutlaka yapmalıyız! Bunu kardeşlerimiz yapabilir.Atom bombasını mutlaka yapmalıyız! Bunu kardeşlerimiz yapabilir. Yapabileceklerini biliyorum. Ama fırsat olması lazım! Para yok.Yapabileceklerini biliyorum. Ama fırsat olması lazım! Para yok. Canımızı veririz, malımızı veririz, evimizi satarız, yine parayı buluruz.Canımızı veririz, malımızı veririz, evimizi satarız, yine parayı buluruz. Ama, “Benim de bu silahım var!” diye düşmanı korkutmamız gerekiyor.Ama, “Benim de bu silahım var!” diye düşmanı korkutmamız gerekiyor. Sonra Rumlar Kıbrıs’a füze koyacağız diye tutturdular.

Sonra Rumlar Kıbrıs’a füze koyacağız diye tutturdular.
Ortalık karma karış oldu. Harp tehlikesi var, Türkiye tetikte Neden?Ortalık karma karış oldu. Harp tehlikesi var, Türkiye tetikte Neden? Türkiye’nin etrafını sarıyor düşman ve Ankara’yı bile vuracak bir silahlaTürkiye’nin etrafını sarıyor düşman ve Ankara’yı bile vuracak bir silahla Rusları oraya yerleştiriyor.Rusları oraya yerleştiriyor. Bu kabul edilebilir bir şey değil. Bunun çaresi nedir?Bu kabul edilebilir bir şey değil. Bunun çaresi nedir? Mutlaka kendi silah sanayimizi kurmak, mutlaka onların füzelerindenMutlaka kendi silah sanayimizi kurmak, mutlaka onların füzelerinden daha etkili, uzun menzilli füzeler yapmak,daha etkili, uzun menzilli füzeler yapmak, onların silahlarından daha güzel silahları yapmakonların silahlarından daha güzel silahları yapmak ve mutlaka kuvvetli olmak. Başka çaresi yok!ve mutlaka kuvvetli olmak. Başka çaresi yok! Allah böyle ashabından, arkadaşlarının da önüne geçmişAllah böyle ashabından, arkadaşlarının da önüne geçmiş düşmanın arasına dalmış çarpışanıda güler, sever.düşmanın arasına dalmış çarpışanıda güler, sever. Büyük mükaafat verecek. Üçüncüsü;Büyük mükaafat verecek. Üçüncüsü; (Ve ile’r-racüli yekûmu fî sevâdi’l-leyl)

(Ve ile’r-racüli yekûmu fî sevâdi’l-leyl)
“Ve bir adam ki geceleyin kalkıyor;“Ve bir adam ki geceleyin kalkıyor; Ne demek bu?Ne demek bu? Gecenin karanlığında kalkan adama da güler, sever.” Namaz için kalkıyor.Gecenin karanlığında kalkan adama da güler, sever.” Namaz için kalkıyor. Uykusunu bırakmış, sıcak yatağını bırakmış, keyfini bırakmış, kalkmış,Uykusunu bırakmış, sıcak yatağını bırakmış, keyfini bırakmış, kalkmış, abdest almış, Cenâb-ı Mevlâsının dîvanına durmuş, boynunu bükmüş,abdest almış, Cenâb-ı Mevlâsının dîvanına durmuş, boynunu bükmüş, gözünden yaşlar akıtarak namaz kılıyor. Allah bunu da sever,gözünden yaşlar akıtarak namaz kılıyor. Allah bunu da sever, buna da güler. Buna da büyük mükâfat verecek.buna da güler. Buna da büyük mükâfat verecek. Bunları yapmaya çalışmalıyız, aziz ve muhterem kardeşlerim!

Bunları yapmaya çalışmalıyız, aziz ve muhterem kardeşlerim!
Cemaatle namaza devam etmeliyiz. Cihada hazır olmalıyız.

Cemaatle namaza devam etmeliyiz. Cihada hazır olmalıyız.
Hâzır ol cenge, eğer ister isen sulh ü salâh!

Hâzır ol cenge, eğer ister isen sulh ü salâh!
Sulh istiyorsak, muazzam bir savaş sanayii kurmalıyız. Sulh istiyoruz, çünkü

Sulh istiyorsak, muazzam bir savaş sanayii kurmalıyız. Sulh istiyoruz, çünkü
kimsenin kötülüğünü istemiyoruz. O halde savaş sanayii yapacağız.kimsenin kötülüğünü istemiyoruz. O halde savaş sanayii yapacağız. “Ee nasıl ters değil mi bu?..”

“Ee nasıl ters değil mi bu?..”
Ters değil! Çünkü zayıf olduğun zaman zalimler zulmünü arttırıyor,

Ters değil! Çünkü zayıf olduğun zaman zalimler zulmünü arttırıyor,
cesurlaşıyor, saldırganlaşıyor.cesurlaşıyor, saldırganlaşıyor. Bugün Balkanlar’da olan olaylar, Boşnak kardeşlerimizin başına gelenlerBugün Balkanlar’da olan olaylar, Boşnak kardeşlerimizin başına gelenler yüreğimizin yarası. Kafkasya’da olan olaylar, Orta Asya’da olan olaylar,yüreğimizin yarası. Kafkasya’da olan olaylar, Orta Asya’da olan olaylar, Keşmir’de, Afrika’da olan olaylar. Hepsi emperyalist devletlerin zulmü.Keşmir’de, Afrika’da olan olaylar. Hepsi emperyalist devletlerin zulmü. Hatta silah fabrikalarının belini doğrultmak, silah sanayileriHatta silah fabrikalarının belini doğrultmak, silah sanayileri devam ettirmek, para kazanmalarını devam ettirmek içindevam ettirmek, para kazanmalarını devam ettirmek için savaş çıkartıyorlar diye kitaplar, gazeteler yazıp duruyor.savaş çıkartıyorlar diye kitaplar, gazeteler yazıp duruyor. Böyle saçma şey olmaz, böyle insanlık suçu olmaz.Böyle saçma şey olmaz, böyle insanlık suçu olmaz. Bunları cezalandırmak lazım ama, kim cezalandıracak?Bunları cezalandırmak lazım ama, kim cezalandıracak? Çünkü haklı olan, mazlum olan zayıf; haksız olan, zalim olan kuvvetli.Çünkü haklı olan, mazlum olan zayıf; haksız olan, zalim olan kuvvetli. O zaman dünya fesada uğruyor, mahvoluyor, perişan oluyor,O zaman dünya fesada uğruyor, mahvoluyor, perişan oluyor, aziz ve muhterem kardeşlerim!aziz ve muhterem kardeşlerim! Onun için biz dinimize dönmeliyiz ve dinimizin bu duygularıyla halkımızı

Onun için biz dinimize dönmeliyiz ve dinimizin bu duygularıyla halkımızı
beslemeliyiz.beslemeliyiz. Sanmayın ki, batılılar halklarını dinî duygulardan mahrum yetiştiriyorlar.Sanmayın ki, batılılar halklarını dinî duygulardan mahrum yetiştiriyorlar. Amerikan reisicumhuru Armagedon Savaşı’nın hazırlıklarına dair sözler söyleyerek,Amerikan reisicumhuru Armagedon Savaşı’nın hazırlıklarına dair sözler söyleyerek, Güya savaşacaklarmış,Güya savaşacaklarmış, şeytan taraftarını yeneceklermiş.şeytan taraftarını yeneceklermiş. Şeytan taraftarı deyince de, akıllarına hep Müslümanlar geliyor.Şeytan taraftarı deyince de, akıllarına hep Müslümanlar geliyor. Müslümanları sanıyorlar şeytan tarafını.Müslümanları sanıyorlar şeytan tarafını. Halbuki kendileri halklarını ona göre hazırlıyorlar. Halbuki kendileri halklarını ona göre hazırlıyorlar. Yaptıkları saldırıları, savaşları halklarına kabul ettirmek içinYaptıkları saldırıları, savaşları halklarına kabul ettirmek için onların dinî duygularına hitap edecek konuşmalar yapıyorlar,onların dinî duygularına hitap edecek konuşmalar yapıyorlar, öyle hazırlıyorlar. öyle hazırlıyorlar. Buna ruhî bakımdan, psikolojik bakımdan halkı hazırlamak denir.

Buna ruhî bakımdan, psikolojik bakımdan halkı hazırlamak denir.
Mâneviyatını hazırlamak denir.Mâneviyatını hazırlamak denir. Biz de mâneviyatımızı dinî bakımdan kuvvetli tutmaktan başka bir seçeneğe sahip değiliz.Biz de mâneviyatımızı dinî bakımdan kuvvetli tutmaktan başka bir seçeneğe sahip değiliz. Dinimize sarılırsak hem dünyada, hem ahirette aziz oluruz.

Dinimize sarılırsak hem dünyada, hem ahirette aziz oluruz.
Kalırsak gazi, ölürsek şehit oluruz. Dinimizden ayrıldığımız zaman, mahvoluruz;Kalırsak gazi, ölürsek şehit oluruz. Dinimizden ayrıldığımız zaman, mahvoluruz; hem dünyada hor ve zelil oluruz, hem de ahirette çok büyük cezalara,hem dünyada hor ve zelil oluruz, hem de ahirette çok büyük cezalara, belalara uğrarız. Onun için aklımızı başımıza toplamalıyız.belalara uğrarız. Onun için aklımızı başımıza toplamalıyız. Ebü’d-Derdâ radıyallahu anh’dan; o mübarek, ömrünü ibadetle,

Ebü’d-Derdâ radıyallahu anh’dan; o mübarek, ömrünü ibadetle,
oruçla, gecesini namazla geçiren sahabiden Ebû Dâvûd, Taberânîoruçla, gecesini namazla geçiren sahabiden Ebû Dâvûd, Taberânî ve Beyhakî rivayet etmişler ki,ve Beyhakî rivayet etmişler ki, Yeşfeu’ş-şehîdû Fî seb’îne min ehli beytihî yevme’l-kıyâmeti.

Yeşfeu’ş-şehîdû Fî seb’îne min ehli beytihî yevme’l-kıyâmeti.
Yâni, şehit sadece kendisine büyük mükâfatlar kazanmıyor,

Yâni, şehit sadece kendisine büyük mükâfatlar kazanmıyor,
bir de böyle oluyor. Ne demek bu:bir de böyle oluyor. Ne demek bu: (Yeşfeu’ş-şehîd)

(Yeşfeu’ş-şehîd)
“Şehid şefaat eder.” Kime?“Şehid şefaat eder.” Kime? (Fî seb’îne min ehli beytihî)(Fî seb’îne min ehli beytihî) “Ailesi, akrabası içinden yetmiş kişiye şefaat eder,“Ailesi, akrabası içinden yetmiş kişiye şefaat eder, (yevme’l-kıyâmeti) kıyamet gününde.”(yevme’l-kıyâmeti) kıyamet gününde.” Yâni, Allah Teâlâ Hazretleri şehitlere çok imtiyazlar verecek.

Yâni, Allah Teâlâ Hazretleri şehitlere çok imtiyazlar verecek.
Şehitler kendilerini kurtardığı gibi, aile efrâdını, konu komşusunu,Şehitler kendilerini kurtardığı gibi, aile efrâdını, konu komşusunu, çoluk çocuğunu, akrabasını bile kurtaracak.çoluk çocuğunu, akrabasını bile kurtaracak. Kendisinin kurtuluşu nasıl?

Kendisinin kurtuluşu nasıl?
(Yu’ta’ş-şehîdü sitte hisâlin) Şehide altı meziyet verilir.

(Yu’ta’ş-şehîdü sitte hisâlin) Şehide altı meziyet verilir.
(İnde evveli katratin min demihî)(İnde evveli katratin min demihî) “Kanının ilk damlası yere damladığı zaman, bu mükâfatlar kesinleşir:“Kanının ilk damlası yere damladığı zaman, bu mükâfatlar kesinleşir: (Yükefferu anhü küllü hatîetin) Bütün günahları affolunur.”

(Yükefferu anhü küllü hatîetin) Bütün günahları affolunur.”
Bir.Bir. Beşer ya. Şehit oluncaya kadar bir ömür sürdü. Hataları, kusurları vardı.Beşer ya. Şehit oluncaya kadar bir ömür sürdü. Hataları, kusurları vardı. Bütün hataları silinir, affolur, bir.Bütün hataları silinir, affolur, bir. (Ve yürâ mak’adahû mine’l-cenneh)

(Ve yürâ mak’adahû mine’l-cenneh)
“Cennetteki oturacağı mevkisi, makamı gösterilir.”“Cennetteki oturacağı mevkisi, makamı gösterilir.” Cenneti, cennetteki köşkleri görür hemen.Cenneti, cennetteki köşkleri görür hemen. Artık o kanının damlasının acısı ona gelmez;Artık o kanının damlasının acısı ona gelmez; cenneti gördüğü için son derece bahtiyar olur. İkincisi bu. cenneti gördüğü için son derece bahtiyar olur. İkincisi bu. (Yüzevvecü mine’l-hûri’l-în) “Hûrilerle evlendirilir.”

(Yüzevvecü mine’l-hûri’l-în) “Hûrilerle evlendirilir.”
el-hûri’l-în ne demek? İri gözlü ve gözlerinin akı gayet ak,el-hûri’l-în ne demek? İri gözlü ve gözlerinin akı gayet ak, karası gayet kara, kirpikleri gayet uzun,karası gayet kara, kirpikleri gayet uzun, gözleri gayet güzel huriler demek. Onlarla evlendirilir; üç.gözleri gayet güzel huriler demek. Onlarla evlendirilir; üç. (Ve yüemmenü mine’l-fezai’l-ekber)

(Ve yüemmenü mine’l-fezai’l-ekber)
“Mahşer gününün büyük korkularından, heyecan ve telaşlarından “Mahşer gününün büyük korkularından, heyecan ve telaşlarından emniyete alınır. Hiç onları görmez.” Çünkü şehid.emniyete alınır. Hiç onları görmez.” Çünkü şehid. Artık Arş-ı A’lâ’nın gölgesinde nurdan minberlere oturacak.Artık Arş-ı A’lâ’nın gölgesinde nurdan minberlere oturacak. Başka kimler oturacak? Bir de Allah’ı zikredenler, birbirleriyle hâlisâne kardeş olanlar.

Başka kimler oturacak? Bir de Allah’ı zikredenler, birbirleriyle hâlisâne kardeş olanlar.
Hani: “Yedi sınıf insan var, onlar da tabii bu fezai’l-ekberi görmeyecekler.Hani: “Yedi sınıf insan var, onlar da tabii bu fezai’l-ekberi görmeyecekler. Ne mutlu öyle olanlara!” Dört.Ne mutlu öyle olanlara!” Dört. (Ve min azâbi’l-kabr) “Kabirde de azap görmez.”

(Ve min azâbi’l-kabr) “Kabirde de azap görmez.”
Kabir azabı da haktır. Çünkü mahşer yerine varıncaya kadar, kabirdeKabir azabı da haktır. Çünkü mahşer yerine varıncaya kadar, kabirde yattığı müddetçe insan kabirde de azap çekecek. Müminlerden bile olsa.yattığı müddetçe insan kabirde de azap çekecek. Müminlerden bile olsa. Meselâ, kaç defa söylemişimdir, çok duygulandırıcı bir hadis-i şerif:

Meselâ, kaç defa söylemişimdir, çok duygulandırıcı bir hadis-i şerif:
“Bir mümin kabre yatırıldığı zaman, başına ateşten bir tokmak indiriliyor.

“Bir mümin kabre yatırıldığı zaman, başına ateşten bir tokmak indiriliyor.
Kabrin içi duman ve ateş doluyor. O bağırıyor,Kabrin içi duman ve ateş doluyor. O bağırıyor, feryad ediyor, kurtulmaya çalışıyor: feryad ediyor, kurtulmaya çalışıyor: ‘Aman bana vurmayın! Ben Müslümandım.

‘Aman bana vurmayın! Ben Müslümandım.
Yanlışlık mı yapıyorsunuz, niye vuruyorsunuz?’ diyor. Yanlışlık mı yapıyorsunuz, niye vuruyorsunuz?’ diyor. ‘Hayır, yanlışlık yapmıyoruz. Sen dünyadayken,‘Hayır, yanlışlık yapmıyoruz. Sen dünyadayken, zalimler bir mazluma bir yerde zulmediyorlardı.zalimler bir mazluma bir yerde zulmediyorlardı. Sen onların yanından geçtin, mazluma yardımcı olmadın,Sen onların yanından geçtin, mazluma yardımcı olmadın, mazlumu korumadın.mazlumu korumadın. Ondan dolayı, mümin olduğun halde işte kabirde başına bu ateşten tokmaklarıOndan dolayı, mümin olduğun halde işte kabirde başına bu ateşten tokmakları yiyorsun!’ diye söylenecek.” yiyorsun!’ diye söylenecek.” Kabir azabı haktır. Peygamber Efendimiz kesin olarak bunu beyan etmiş.

Kabir azabı haktır. Peygamber Efendimiz kesin olarak bunu beyan etmiş.
Onun için kabir azabı çekmekten de Allah’a sığınmış.Onun için kabir azabı çekmekten de Allah’a sığınmış. Kabir azabından da emin olur şehid.Kabir azabından da emin olur şehid. (Ve yuhallâ hullete’l-îmân)

(Ve yuhallâ hullete’l-îmân)
“Kendisine cennette en büyük şereflerden birisi olan iman elbisesi,“Kendisine cennette en büyük şereflerden birisi olan iman elbisesi, iman hulleleri giydirilir. Böyle cennet libaslarıyla şereflenir.”iman hulleleri giydirilir. Böyle cennet libaslarıyla şereflenir.” Hani mesela, diyelim ki bir erin elbisesi var; bir de paşanın,

Hani mesela, diyelim ki bir erin elbisesi var; bir de paşanın,
en yüksek rütbeli emirin, komutanın elbisesi var.en yüksek rütbeli emirin, komutanın elbisesi var. Onu görünce, omuzundaki kırmızı renkleri, elindeki asasını,Onu görünce, omuzundaki kırmızı renkleri, elindeki asasını, alâmetlerini görünce herkes selam duruyor. Ne kadar hürmet ediyorlar.alâmetlerini görünce herkes selam duruyor. Ne kadar hürmet ediyorlar. İşte şehide böyle iman hullesi de giydirilir.İşte şehide böyle iman hullesi de giydirilir. Kendisinin bu meziyetleri yeter artar bile.

Kendisinin bu meziyetleri yeter artar bile.
Ama bunlar yetmiyor, Allah Teâlâ Hazretleri diyor ki:Ama bunlar yetmiyor, Allah Teâlâ Hazretleri diyor ki: “Ey şehidim, kalk! Sevdiğin insanlardan, ailenden, çoluğundan, çocuğundan

“Ey şehidim, kalk! Sevdiğin insanlardan, ailenden, çoluğundan, çocuğundan
yetmiş kişiye daha şefaat hakkın var; onları da kurtar!yetmiş kişiye daha şefaat hakkın var; onları da kurtar! Kimleri istiyorsan senin hatırın için azabı hak etmiş oldukları halde onları da affedeceğim.Kimleri istiyorsan senin hatırın için azabı hak etmiş oldukları halde onları da affedeceğim. Onlara da şefaat et!” diye bir de salâhiyet veriyor.Onlara da şefaat et!” diye bir de salâhiyet veriyor. Elhamdülillâh, sevgili ve aziz Akra dinleyicileri!

Elhamdülillâh, sevgili ve aziz Akra dinleyicileri!
Ne mutlu bize ki Müslümanız. Allah bizi İslâm’dan, imandan,Ne mutlu bize ki Müslümanız. Allah bizi İslâm’dan, imandan, sevdiği dinden ayırmasın. Yolunda dâim, ibadetine müdâvim eylesin.sevdiği dinden ayırmasın. Yolunda dâim, ibadetine müdâvim eylesin. Çok güzel bir dine sahibiz. Cümle cihan halkının,

Çok güzel bir dine sahibiz. Cümle cihan halkının,
Hazret-i Âdem Atamız aleyhisselam’dan beri olanHazret-i Âdem Atamız aleyhisselam’dan beri olan insanların gıbta ettiği bir ümmetiz. Peygamberlerin bile,insanların gıbta ettiği bir ümmetiz. Peygamberlerin bile, “Keşke o ümmetten olabilseydim!” diye“Keşke o ümmetten olabilseydim!” diye temenni eylediği bir ahir zaman peygamberinin ümmetiyiz.temenni eylediği bir ahir zaman peygamberinin ümmetiyiz. Ne mutlu ki elimizde Allah’ın hak kelâmı,

Ne mutlu ki elimizde Allah’ın hak kelâmı,
mukaddes kitabı Kur’ân-ı Kerîm var, emirleri var!mukaddes kitabı Kur’ân-ı Kerîm var, emirleri var! Tertemiz, ta Peygamber Efendimiz’in zamanından bozulmadan gelmiş.Tertemiz, ta Peygamber Efendimiz’in zamanından bozulmadan gelmiş. Hazret-i Ali Efendimiz’in imzasını taşıyan nüshası müzelerimizde duruyor.Hazret-i Ali Efendimiz’in imzasını taşıyan nüshası müzelerimizde duruyor. (Radıya’llâhü anh, ve kerrama’llâhü vecheh)(Radıya’llâhü anh, ve kerrama’llâhü vecheh) Allah’ın arslanı, Hayber’in fatihi Hazret-i Ali Efendimiz’in eliyle yazılmışAllah’ın arslanı, Hayber’in fatihi Hazret-i Ali Efendimiz’in eliyle yazılmış Kur’ân-ı Kerîm var.Kur’ân-ı Kerîm var. O kadar sağlam, kesin.O kadar sağlam, kesin. hiçbir ayeti tahrib olmamış, hiçbir harfi meçhul kalmamış. hiçbir ayeti tahrib olmamış, hiçbir harfi meçhul kalmamış. Olduğu gibi aynen yazılmış Kur’ân-ı Kerîm elimizde.Olduğu gibi aynen yazılmış Kur’ân-ı Kerîm elimizde. O mübarek ahir zaman Peygamberinin, Allah’ın en sevgili kulunun,

O mübarek ahir zaman Peygamberinin, Allah’ın en sevgili kulunun,
Seyyid-i veled-i Adem, Seyyidü’l-evvelîne ve’l-âhirîn, Eşrefü’l- mürselînSeyyid-i veled-i Adem, Seyyidü’l-evvelîne ve’l-âhirîn, Eşrefü’l- mürselîn Muhammed-i Mustafa Efendimiz’in ümmetiyiz. Elimizde Kur’ân-ı Kerîm var,Muhammed-i Mustafa Efendimiz’in ümmetiyiz. Elimizde Kur’ân-ı Kerîm var, hak dine mensubuz. Ne ölsek gam yeriz, ne kalsak gam yeriz.hak dine mensubuz. Ne ölsek gam yeriz, ne kalsak gam yeriz. Ne mutlu bize, ne mutlu Müslüman olanlara!Ne mutlu bize, ne mutlu Müslüman olanlara! Ne mutlu Allah’ın sevgili kulu olarak yaşayıp, huzuruna sevgili kul olarakNe mutlu Allah’ın sevgili kulu olarak yaşayıp, huzuruna sevgili kul olarak varanlara!.. Allah bizi, hepimizi onlardan eylesin.varanlara!.. Allah bizi, hepimizi onlardan eylesin. Hepinize en derin sevgilerimi, hasretlerimi sunarım.

Hepinize en derin sevgilerimi, hasretlerimi sunarım.
Hepinizin gözlerinden öperim.Hepinizin gözlerinden öperim. Hepinize dünya ve ahiretin hayırlarını dilerim.Hepinize dünya ve ahiretin hayırlarını dilerim. Aman İslâm için çalışmaktan, malınızla, canınızla gayret göstermekten

Aman İslâm için çalışmaktan, malınızla, canınızla gayret göstermekten
sakınmayın, geri durmayın! Aman düşmanlara fırsat vermeyin!sakınmayın, geri durmayın! Aman düşmanlara fırsat vermeyin! Aman birlik ve beraberliği bozmayın!Aman birlik ve beraberliği bozmayın! Aman kuvvetli olmaya gayret edin! Bedenen, mâlî yönden, iktisâdî yönden,Aman kuvvetli olmaya gayret edin! Bedenen, mâlî yönden, iktisâdî yönden, askerî yönden, içtimai yönden. Her yönden toplumumuz kuvvetli olsun,askerî yönden, içtimai yönden. Her yönden toplumumuz kuvvetli olsun, pırıl pırıl olsun. Cihana ışık tutsun, rehberlik etsin.pırıl pırıl olsun. Cihana ışık tutsun, rehberlik etsin. Yardımına koşacağımız nice milletler var. Orta Doğu’da var,

Yardımına koşacağımız nice milletler var. Orta Doğu’da var,
Balkanlar’da var, Kafkasya’da var, Orta Asya’da var,Balkanlar’da var, Kafkasya’da var, Orta Asya’da var, Kuzey Amerika’da var, Güney Amerika’da var, Avrupa’da var,Kuzey Amerika’da var, Güney Amerika’da var, Avrupa’da var, Afrika’da var. Hepsi bizim iyi insan olduğumuz takdirde Afrika’da var. Hepsi bizim iyi insan olduğumuz takdirde faydalar sağlayabileceğimiz, Hazret-i Adem’den kardeşlerimiz ama, şaşırmışlar,faydalar sağlayabileceğimiz, Hazret-i Adem’den kardeşlerimiz ama, şaşırmışlar, yanlış yoldalar. Düzeltecek insanlara ihtiyaç var.yanlış yoldalar. Düzeltecek insanlara ihtiyaç var. Allah’ın seçtiği ümmet biziz:

Allah’ın seçtiği ümmet biziz:
(Küntüm hayra ümmetin uhricet li’n-nâs)

(Küntüm hayra ümmetin uhricet li’n-nâs)
Allah bizi, bu rütbelerin kıymetini bilenlerden ve lâyık olanlardan eylesin.Allah bizi, bu rütbelerin kıymetini bilenlerden ve lâyık olanlardan eylesin. Hepinize en derin sevgilerimi, saygılarımı sunarım. Dualarınızı beklerim.

Hepinize en derin sevgilerimi, saygılarımı sunarım. Dualarınızı beklerim.
es-selâmü aleyküm ve rahmetü'llâhi ve berakâtühû.

es-selâmü aleyküm ve rahmetü'llâhi ve berakâtühû.
Aziz ve sevgili Akra dinleyicileri;

Aziz ve sevgili Akra dinleyicileri;
Konuşma Hakkında
Tema 1
Tema 2