Namaz Vakitleri

27 Zilhicce 1445
03 Temmuz 2024
İmsak
03:30
Güneş
05:29
Öğle
13:13
İkindi
17:13
Akşam
20:47
Yatsı
22:37
Detaylı Arama

Kur’an-ı Kerim’e Göre Yaşayalım!

Prof. Dr. Mahmud Es'ad COŞAN

20 Rebîü'l-Âhir 1416 / 15.09.1995
AKRA- Çanakkale

Açıklama

Hocamız, Gönül dostumuz, Mürebbi'miz Prof. Dr. Mahmud Es’ad COŞAN’ın Ak-Radyo’da cuma günleri düzenli olarak konuşmalar yapmıştır. 31 Mart 1993’te başlayıp, vefatından önceki son cuma günü olan, 2 Şubat 2001’e kadar devam eden bu sohbetlerde, hocamız genellikle Râmûzül-Ehâdis’ten, bazen de Muhtârü’l-Ehâdis’ten veya Riyâzu’s-Sâlihîn’den bir miktar hadis-i şerif okuyup, izah etmiştir.

İçinde bulunulan zamanın, ayın, günlerin ihyâ edilmesiyle ilgili bilgiler vermiş ve hatırlatmalarda bulunmuştur. Ayrıca ülkemizi ve insanımızı ilgilendiren güncel konulara temas ettiği de görülmüştür.

Genellikle yurtdışında seyahatte olduğu için çoğu zaman bulunduğu yerden de bahsetmiştir.

Sekiz yıl içerisinde toplam 313 adet sohbet yapmışlardır.

Konuşma Metni

es-Selâmü aleyküm ve rahmetullâhi ve berekâtüh! Cumanız mübarek olsun. es-Selâmü aleyküm ve rahmetullâhi ve berekâtüh!

Cumanız mübarek olsun.

Dinimizi biz kendimiz tayin edecek değiliz.Dinimizi biz kendimiz tayin edecek değiliz. Allahu Teâlâ hazretleri -elhamdülillah- bizl ere Peygamber Efendimiz'e, Kur'ân-ı Kerîm'i göndermiş.Allahu Teâlâ hazretleri -elhamdülillah- bizl ere Peygamber Efendimiz'e, Kur'ân-ı Kerîm'i göndermiş. Kur'ân-ı Kerîm'de Allahu Teâlâ hazretlerinin emirleri, yasakları var.Kur'ân-ı Kerîm'de Allahu Teâlâ hazretlerinin emirleri, yasakları var. Tabi biz Kur'an'ı okuduğumuz, öğrendiğimiz, dinlediğimiz müddetçe dinimizi ana kaynağından,Tabi biz Kur'an'ı okuduğumuz, öğrendiğimiz, dinlediğimiz müddetçe dinimizi ana kaynağından, en sağlam şekilde öğrenmiş bulunuyoruz.en sağlam şekilde öğrenmiş bulunuyoruz. Elhamdülillah elimizde yazılı, gayet güzel muhafaza edilmiş,Elhamdülillah elimizde yazılı, gayet güzel muhafaza edilmiş, Allahu Teâlâ hazretlerinin ilâhî kelâm-ı kadîmi, Mushaf-ı Şerîf Kur'ân-ı Kerîm var. Allahu Teâlâ hazretlerinin ilâhî kelâm-ı kadîmi, Mushaf-ı Şerîf Kur'ân-ı Kerîm var.

Bir din düşünürsek; "Şu şöyle olsun, bu böyle olsun." tarih boyunca insanlarBir din düşünürsek; "Şu şöyle olsun, bu böyle olsun." tarih boyunca insanlar zaman zaman böyle yapmış da bazı şeyleri kendi kafalarından, kendi akıllarından,zaman zaman böyle yapmış da bazı şeyleri kendi kafalarından, kendi akıllarından, kendi keyiflerinden, o devirdeki kendi sakat düşüncelerindenkendi keyiflerinden, o devirdeki kendi sakat düşüncelerinden ortaya koymuşlar ama hiç de iyi olmamış. Biz şimdi onlara, onların o inançlarına gülüyoruz.ortaya koymuşlar ama hiç de iyi olmamış. Biz şimdi onlara, onların o inançlarına gülüyoruz. Tapındıklarına bakıyoruz, yaptıklarına, düşündüklerine bakıyoruz.Tapındıklarına bakıyoruz, yaptıklarına, düşündüklerine bakıyoruz. Fevkalâde kusurlu görüyoruz. . Fevkalâde kusurlu görüyoruz. .

Elhamdülillah, Kur'ân-ı Kerîm'in ne kadar mantıklı olduğu, Elhamdülillah, Kur'ân-ı Kerîm'in ne kadar mantıklı olduğu, ne kadar ilimle beraber, ilimle dopdolu olduğu gün gibi aşikâr...ne kadar ilimle beraber, ilimle dopdolu olduğu gün gibi aşikâr... Böyle ilimler akademisine üye olmuş, yabancı dinlere mensup insanlar,Böyle ilimler akademisine üye olmuş, yabancı dinlere mensup insanlar, Kur'ân-ı Kerîm'i inceledikleri zaman bunun ne kadar muazzam bir ilim hazinesi olduğunu görüpKur'ân-ı Kerîm'i inceledikleri zaman bunun ne kadar muazzam bir ilim hazinesi olduğunu görüp imana geliyorlar, müslüman oluyorlar. İsimler var. Bu hususta misaller var. imana geliyorlar, müslüman oluyorlar. İsimler var. Bu hususta misaller var.

Fransız ilimler akademisine mensup profesörler, filozoflar var.Fransız ilimler akademisine mensup profesörler, filozoflar var. Bu gayet net bir şekilde cümle cihan halkının bildiği,Bu gayet net bir şekilde cümle cihan halkının bildiği, bilenlerin de kelime-i şehâdet getirip İslâm'a girdiği bilinen bir husus.bilenlerin de kelime-i şehâdet getirip İslâm'a girdiği bilinen bir husus. Fakat şimdi biz müslümanlar, hani yirminci yüzyılda Türkiye'de yaşayan müslüman kardeşlerimiz.Fakat şimdi biz müslümanlar, hani yirminci yüzyılda Türkiye'de yaşayan müslüman kardeşlerimiz. Kendikendimize töreden gelen, kulaktan dolma bilgiler var. Kendikendimize töreden gelen, kulaktan dolma bilgiler var.

Bu bilgilerde bir İslâm'ı anlayışımız var. Allah Gafûr'dur, Rahîm'dir.Bu bilgilerde bir İslâm'ı anlayışımız var. Allah Gafûr'dur, Rahîm'dir. Tamam, âyet-i kerîmede de böyle buyuruluyor: Tamam, âyet-i kerîmede de böyle buyuruluyor:

Allah Gafûr'dur, Rahîm'dir, Allah affeder, eder ama neleri affeder?Allah Gafûr'dur, Rahîm'dir, Allah affeder, eder ama neleri affeder? Ne zaman affeder, ne zaman affetmez? Ne zaman affeder, ne zaman affetmez?

Allahu Teâlâ hazretlerinin kulunun ibadetlerine ihtiyacı yoktur.Allahu Teâlâ hazretlerinin kulunun ibadetlerine ihtiyacı yoktur. Evet, çok doğru, tabi ki Allah'ın ihtiyacı yoktur.Evet, çok doğru, tabi ki Allah'ın ihtiyacı yoktur. Kulun Allahu Teâlâ hazretlerine sonsuz iftikar ve ihtiyacı var.Kulun Allahu Teâlâ hazretlerine sonsuz iftikar ve ihtiyacı var. Bunların hepsi güzel ama çıkan sonuçlar yanlış.Bunların hepsi güzel ama çıkan sonuçlar yanlış. Adam bakıyorsunuz bu fikirlere dayanarak, "Allah Gafûr'dur, Rahîm'dir." diyerek günaha dalıyor.Adam bakıyorsunuz bu fikirlere dayanarak, "Allah Gafûr'dur, Rahîm'dir." diyerek günaha dalıyor. "Allah'ın bizim ibadetimize ihtiyacı yoktur." diyor, ibadetleri ihmal ediyor. "Allah'ın bizim ibadetimize ihtiyacı yoktur." diyor, ibadetleri ihmal ediyor.

Halbuki Allahu Teâlâ hazretleri Kur'ân-ı Kerîm'de bu ibadetleri yapmamızı buyurmuş; Halbuki Allahu Teâlâ hazretleri Kur'ân-ı Kerîm'de bu ibadetleri yapmamızı buyurmuş; ve bunların nice nice hikmetleri, faydaları, güzellikleri var.ve bunların nice nice hikmetleri, faydaları, güzellikleri var. Herkes hayran, cümle cihan halkı hayran.Herkes hayran, cümle cihan halkı hayran. Onun için biz müslümanların da kendimizi zaman zaman irdelememiz lazım.Onun için biz müslümanların da kendimizi zaman zaman irdelememiz lazım. Kendimizi kontrol etmemiz, yoklamamız, düşüncelerimiziKendimizi kontrol etmemiz, yoklamamız, düşüncelerimizi şöyle bir adalet terazisinde tartmamız lazım. İlim irfan ölçülerine göre denememiz lazım. şöyle bir adalet terazisinde tartmamız lazım. İlim irfan ölçülerine göre denememiz lazım.

"Acaba benim İslâmî görüşüm doğru mu?"Acaba benim İslâmî görüşüm doğru mu? Acaba benim yaşayışım Allahu Teâlâ hazretlerinin rızasına uygun mu?Acaba benim yaşayışım Allahu Teâlâ hazretlerinin rızasına uygun mu? Acaba benim yaptığım işler dinimizin, İslâm'ın ana esaslarına münasip düşüyor mu?"Acaba benim yaptığım işler dinimizin, İslâm'ın ana esaslarına münasip düşüyor mu?" diye bunları zaman zaman sormamız lazım. diye bunları zaman zaman sormamız lazım.

Bir usta çalışırken ölçülmüş, biçilmiş yere bir çubuk çakıyor oradan biri ipi alıyor,Bir usta çalışırken ölçülmüş, biçilmiş yere bir çubuk çakıyor oradan biri ipi alıyor, bu tarafa doğru geliyor, tuğlaları o ipe göre diziyor.bu tarafa doğru geliyor, tuğlaları o ipe göre diziyor. Tuğlalar muntazam oluyor. Gayet muntazam oluyor.Tuğlalar muntazam oluyor. Gayet muntazam oluyor. Bu da yetmiyor, bir de yukarıdan aşağıya şakül dediğimiz bir ağırlıklaBu da yetmiyor, bir de yukarıdan aşağıya şakül dediğimiz bir ağırlıkla -ipin ucunda bir ağırlık var onunla- doğruluğunu ölçüyor.-ipin ucunda bir ağırlık var onunla- doğruluğunu ölçüyor. Hem soldan sağa hem yukarıdan aşağıya doğruluğunu iple tespit ediyor.Hem soldan sağa hem yukarıdan aşağıya doğruluğunu iple tespit ediyor. Bir yere, ölçüye, istikamete bakıyor.Bir yere, ölçüye, istikamete bakıyor. Tuğla biraz ilerideyse küt küt vuruyor, tak tak tak ses geliyor,Tuğla biraz ilerideyse küt küt vuruyor, tak tak tak ses geliyor, onu yerleştiriyor, biraz geriye alıyor. Biraz ileriye alıyor, ayarlıyoronu yerleştiriyor, biraz geriye alıyor. Biraz ileriye alıyor, ayarlıyor Eh doğru, tamam, bu tuğla duvarı böyle yapmazsa duvar eğri büğrü olur,Eh doğru, tamam, bu tuğla duvarı böyle yapmazsa duvar eğri büğrü olur, yamuk olur, hatta yıkılır. Ondan sonra duvarı yapan usta paldır küldür yıkılır. yamuk olur, hatta yıkılır.

Ondan sonra duvarı yapan usta paldır küldür yıkılır.

Neden? Çünkü o ölçüsüyle yapılmadı.Neden?

Çünkü o ölçüsüyle yapılmadı.
Her işte konulan tuğla biraz kaydı, biraz kaydı, ağırlık merkezi hesaplanmadı, duvar yıkıldı. Her işte konulan tuğla biraz kaydı, biraz kaydı, ağırlık merkezi hesaplanmadı, duvar yıkıldı.

Onun için bizde din derindir.Onun için bizde din derindir. Bizim aklımızın, mantığımızın, keyfimizin oyuncağı değil.Bizim aklımızın, mantığımızın, keyfimizin oyuncağı değil. Dinimizin kaynağı Kur'ân-ı Kerîm, bir.Dinimizin kaynağı Kur'ân-ı Kerîm, bir. Peygamber Efendimiz sallallahu aleyhi ve sellem'in sünneti seniyye-i nebeviyyesi, iki.Peygamber Efendimiz sallallahu aleyhi ve sellem'in sünneti seniyye-i nebeviyyesi, iki. Tabi buna dayalı olarak ulemâmızın çok güzel, bilimsel, akademik çalışmaları var.Tabi buna dayalı olarak ulemâmızın çok güzel, bilimsel, akademik çalışmaları var. Bunlara dayanarak nesirleri, açıklamaları, yorumlamaları var. Bunlara dayanarak nesirleri, açıklamaları, yorumlamaları var.

Ne kadar güzel çalışmalar yapmışlar. Ne kadar büyük eserler ortaya koymuşlar.Ne kadar güzel çalışmalar yapmışlar. Ne kadar büyük eserler ortaya koymuşlar. Bugün müslüman olan Avrupalılar'dan bir tanesi; Bugün müslüman olan Avrupalılar'dan bir tanesi;

"Sizin çok büyük alimleriniz var."Sizin çok büyük alimleriniz var. Yetişmiş, ben şimdi falancanın eserlerini hayranlıkla okuyorum.Yetişmiş, ben şimdi falancanın eserlerini hayranlıkla okuyorum. Bunları okuyun." diyor. "Çok yüksek şahsiyetler, dâhiler."Bunları okuyun." diyor. "Çok yüksek şahsiyetler, dâhiler." Anlaşılan eski devirde dâhiler, din adamı oluyordu, din yükseliyordu.Anlaşılan eski devirde dâhiler, din adamı oluyordu, din yükseliyordu. Şimdi dâhi olanlar, becerikli olanlar, tahsilde yüksek başarı sağlayanlar,Şimdi dâhi olanlar, becerikli olanlar, tahsilde yüksek başarı sağlayanlar, hemen "Daha çok para kazanacağım." diye para getirici mesleklere kayıyor.hemen "Daha çok para kazanacağım." diye para getirici mesleklere kayıyor. Din ilimlerine meyletmiyorlar. "Bu eski ilim hazinelerinden istifade etmek lazım." diyor. Din ilimlerine meyletmiyorlar. "Bu eski ilim hazinelerinden istifade etmek lazım." diyor.

Sözün özü; evet, biz müslümanız, elhamdülillah müslümanız.Sözün özü; evet, biz müslümanız, elhamdülillah müslümanız. Ama bizim Müslümanlığımız acaba doğru, has halis Müslümanlık mı?Ama bizim Müslümanlığımız acaba doğru, has halis Müslümanlık mı? Tertemiz, sâfi Müslümanlık mı? Kulun ölçmesi lazım, bunu düşünmesi lazım.Tertemiz, sâfi Müslümanlık mı? Kulun ölçmesi lazım, bunu düşünmesi lazım. Kur'ân-ı Kerîm'i okumamız lazım. Peygamber Efendimiz'in hayatına bakmamız lazım.Kur'ân-ı Kerîm'i okumamız lazım. Peygamber Efendimiz'in hayatına bakmamız lazım. Tabi Peygamber Efendimiz sallallahu aleyhi ve sellem'in her şeyi bizim için örnek deTabi Peygamber Efendimiz sallallahu aleyhi ve sellem'in her şeyi bizim için örnek de sahabe-i kirâmın da hayatı örnek,sahabe-i kirâmın da hayatı örnek, onlar da Resûlullah'tan, Peygamber Efendimiz sallallahu aleyhi ve sellem'denonlar da Resûlullah'tan, Peygamber Efendimiz sallallahu aleyhi ve sellem'den bizzat görerek yanında yetişmiş olduklarından, bilgileri oradan aldıklarındanbizzat görerek yanında yetişmiş olduklarından, bilgileri oradan aldıklarından bizim için çok önemli oluyor. bizim için çok önemli oluyor.

Bakın mesela -bizim neşriyatımızdan- çok sevdiğim bir neşriyat var.Bakın mesela -bizim neşriyatımızdan- çok sevdiğim bir neşriyat var. Abdullah b. Mübarek hazretlerinin ruhu şâd olsun, mekânı cennet olsun, Allah şefaatine erdirsin.Abdullah b. Mübarek hazretlerinin ruhu şâd olsun, mekânı cennet olsun, Allah şefaatine erdirsin. Büyük hadis alimi, her bakımdan büyük bir alim, örnek bir insan,Büyük hadis alimi, her bakımdan büyük bir alim, örnek bir insan, onun Kitâb-u'z-zühd'ünü okuyordum.onun Kitâb-u'z-zühd'ünü okuyordum. Hadîs-i şerîflerden ve çok kıymetli, sağlam bilgilerle bezenmiş çok güzel kaynak bir eser.Hadîs-i şerîflerden ve çok kıymetli, sağlam bilgilerle bezenmiş çok güzel kaynak bir eser. Biz de onu neşretmişiz, okuyucularımıza kazandırmışız,Biz de onu neşretmişiz, okuyucularımıza kazandırmışız, elhamdülillah dergilerimizde hediye olarak verdik. elhamdülillah dergilerimizde hediye olarak verdik.

Peygamber Efendimiz Hz. Ali Efendimiz'in evine gitmiş.Peygamber Efendimiz Hz. Ali Efendimiz'in evine gitmiş. Kendi kızının ve damadının, yeğeninin ve bir bakıma da evlat gibi olan,Kendi kızının ve damadının, yeğeninin ve bir bakıma da evlat gibi olan, babasının yanından alıp da evinde büyüttüğü Hz Ali Efendimiz'in evine gitmiş,babasının yanından alıp da evinde büyüttüğü Hz Ali Efendimiz'in evine gitmiş, orada bir örtü görmüş. orada bir örtü görmüş.

O örtüyü görünce geri dönmüş.O örtüyü görünce geri dönmüş. Hz. Ali Efendimiz de "Resûlullah geliyor." diye sevinirkenHz. Ali Efendimiz de "Resûlullah geliyor." diye sevinirken onun geri döndüğünü görünce çok telaşlanmış, hemen peşinden koşmuş.onun geri döndüğünü görünce çok telaşlanmış, hemen peşinden koşmuş. Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem Efendimiz'e niye geri döndüğünü sormuş.Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem Efendimiz'e niye geri döndüğünü sormuş. Bakın bir basit örtü örtülmüş duvara. Kitapta diyor ki; "Satılsa bir dirhem ederdi." Bakın bir basit örtü örtülmüş duvara. Kitapta diyor ki; "Satılsa bir dirhem ederdi."

Dirhem ne kadar? Dirhem ne kadar?

Mesela Abdullah b Ömer radıyallahu anhümâ hastalanmış daMesela Abdullah b Ömer radıyallahu anhümâ hastalanmış da o da çok iyi bir insan olduğu için -hani hastanın canı bazen bir şeyler çeker, ister yao da çok iyi bir insan olduğu için -hani hastanın canı bazen bir şeyler çeker, ister ya "Ah şu olsa da yesem." filan der- bir dirheme, bir salkım üzüm almışlar, getirmişler."Ah şu olsa da yesem." filan der- bir dirheme, bir salkım üzüm almışlar, getirmişler. Demek ki bir dirhem, böyle bir şey. Üzümün kıymetli olduğunu düşünelim.Demek ki bir dirhem, böyle bir şey. Üzümün kıymetli olduğunu düşünelim. Orası için kolay bulunmayan bir şey olduğunu düşünelim, "bir salkımı bir dirhem" oluyor. Orası için kolay bulunmayan bir şey olduğunu düşünelim, "bir salkımı bir dirhem" oluyor.

Dört dirhemi bir perde, artık anlayın.Dört dirhemi bir perde, artık anlayın. Dört salkım üzüm; "iki kilo üzüm" diyelim, "üç kilo" hadi "dört kilo üzüm" diyelim.Dört salkım üzüm; "iki kilo üzüm" diyelim, "üç kilo" hadi "dört kilo üzüm" diyelim. Hadi dört kilo üzüm fiyatına, bir örtü.Hadi dört kilo üzüm fiyatına, bir örtü. Efendimiz onun için geri dönmüş de Hz. Ali Efendimiz arkasından koşup gidince demiş ki; Efendimiz onun için geri dönmüş de Hz. Ali Efendimiz arkasından koşup gidince demiş ki;

"Bunu buraya asacağınıza, bununla fakirlere bir sofra kursaydınız…" "Bunu buraya asacağınıza, bununla fakirlere bir sofra kursaydınız…"

Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem Efendimiz'inPeygamber sallallahu aleyhi ve sellem Efendimiz'in toplumdaki insanlara olan merhametine bakın.toplumdaki insanlara olan merhametine bakın. Bakın, onların ihtiyacını karşılamak hususunda herkesi nasıl teşvik ediyor: Bakın, onların ihtiyacını karşılamak hususunda herkesi nasıl teşvik ediyor:

"Senin perden burada boş yere veya süs olarak duracağına "Senin perden burada boş yere veya süs olarak duracağına -küçük bir fonksiyonu da olsa 'Örtme!' gibi- burada tutacağına, bu paçavrayı pazarda sat,-küçük bir fonksiyonu da olsa 'Örtme!' gibi- burada tutacağına, bu paçavrayı pazarda sat, bundan elde ettiğin dört dirhemi, fukarâya tasadduk et, sadaka ver, hayır yap." bundan elde ettiğin dört dirhemi, fukarâya tasadduk et, sadaka ver, hayır yap."

Çünkü aç insanlar var, açık insanlar var. Çünkü aç insanlar var, açık insanlar var.

Şimdi ben bu mantığı düşünüyorum, Resûlullah Efendimiz'in Hz. Ali Efendimiz'le mâcerâsı.Şimdi ben bu mantığı düşünüyorum, Resûlullah Efendimiz'in Hz. Ali Efendimiz'le mâcerâsı. Resûlullah Efendimiz'i hepimiz seviyoruz, canımızdan çok seviyoruz.Resûlullah Efendimiz'i hepimiz seviyoruz, canımızdan çok seviyoruz. Hz. Ali Efendimiz'i de hepimiz seviyoruz. Hz. Ali Efendimiz başımızın tâcı.Hz. Ali Efendimiz'i de hepimiz seviyoruz. Hz. Ali Efendimiz başımızın tâcı. Bunlardan güzel bir hayat sahnesi, hatıra. "Onu sat, fakirlere ver." diyor. Bunlardan güzel bir hayat sahnesi, hatıra.

"Onu sat, fakirlere ver." diyor.

Bizim yirminci yüzyılda muhtaç bir müslüman kardeşimiz yok mu? Bizim yirminci yüzyılda muhtaç bir müslüman kardeşimiz yok mu?

Somali'de, Afrika'da, Sudan'da, Mali'de, Moritanya'da, açlıktan derisi kemiğine yapışmış,Somali'de, Afrika'da, Sudan'da, Mali'de, Moritanya'da, açlıktan derisi kemiğine yapışmış, nefesi kokan, hastalıktan ağzı kokan, aç, susuz insan yok mu?nefesi kokan, hastalıktan ağzı kokan, aç, susuz insan yok mu? Hindistan'da, Bangladeş'te, Çeçenistan'da, Moğolistan'da, Bosna Hersek'te… O zavallılar yok mu? Hindistan'da, Bangladeş'te, Çeçenistan'da, Moğolistan'da, Bosna Hersek'te… O zavallılar yok mu?

Hani bir kadıncağız nesi varsa derlemiş, toplamış, eline almış; onları çarşıda pazarda satacak. Hani bir kadıncağız nesi varsa derlemiş, toplamış, eline almış; onları çarşıda pazarda satacak. Tam giderken resmini çekmişler.Tam giderken resmini çekmişler. Ivır zıvır nesi varsa toplamış; kabı kacağı götürecek satacak.Ivır zıvır nesi varsa toplamış; kabı kacağı götürecek satacak. Müslümanların ihtiyacı yok mu? Çok. Müslümanların ihtiyacı yok mu?

Çok.

Bu ihtiyaçlara rağmen keyifle, zevkle, sefa ve lüksle, refah içinde yüzen öteki müslümanlar da var. Bu ihtiyaçlara rağmen keyifle, zevkle, sefa ve lüksle, refah içinde yüzen öteki müslümanlar da var.

Bu nasıl bir Müslümanlık? Bu nasıl bir Müslümanlık?

Asr-ı Saadet Müslümanlığına uymayan bir Müslümanlık. Asr-ı Saadet Müslümanlığına uymayan bir Müslümanlık.

Onun için ben Müslümanlık iki çeşit diyorum. Birbirine de benziyor, kafiyeli gibi. Onun için ben Müslümanlık iki çeşit diyorum. Birbirine de benziyor, kafiyeli gibi.

Bir, "Zamane Müslümanlığı var." Zamane müslümanlarının akıllarına,Bir, "Zamane Müslümanlığı var." Zamane müslümanlarının akıllarına, keyiflerine, alışkanlıklarına dayalı, "Müslümanlık" sandıkları bir yaşam tarzı var. keyiflerine, alışkanlıklarına dayalı, "Müslümanlık" sandıkları bir yaşam tarzı var.

"Ben müslümanım elhamdülillah." "Ben müslümanım elhamdülillah."

Sen müslümansın elhamdülillah ama yaşayışın müslümanca mı? Sen müslümansın elhamdülillah ama yaşayışın müslümanca mı?

Aklın müslümanca mı çalışıyor? Dinin müslümanca mı geçiyor? Aklın müslümanca mı çalışıyor?

Dinin müslümanca mı geçiyor?

Ticaretin müslümanca mı? Ticaretin müslümanca mı?

"Müslümanım." diyor, ahdine sadık değil."Müslümanım." diyor, ahdine sadık değil. "Müslümanım." diyor, çalıştırdığı işçinin parasını vermiyor, üstüne yatıyor."Müslümanım." diyor, çalıştırdığı işçinin parasını vermiyor, üstüne yatıyor. "Müslümanım." diyor adaletle hükmetmiyor. Eh o halde müslüman değil."Müslümanım." diyor adaletle hükmetmiyor. Eh o halde müslüman değil. Davranışı müslüman değil, İslâmî değil. Davranışı müslüman değil, İslâmî değil.

Bir zamane Müslümanlığı var, bir de sahabe Müslümanlığı var. Bir zamane Müslümanlığı var, bir de sahabe Müslümanlığı var.

Bak sahabe de zaman zaman işte böyle bir örtü asınca, Resûlullah Efendimiz onu da hibe ettirmiş. Bak sahabe de zaman zaman işte böyle bir örtü asınca, Resûlullah Efendimiz onu da hibe ettirmiş.

Bir hadîs-i şerîf okumak istiyorum size, yine aynı güzel Zühd kitabından.Bir hadîs-i şerîf okumak istiyorum size, yine aynı güzel Zühd kitabından. Ezberimde olan bir hadîs-i şerîf. Ezberimde olan bir hadîs-i şerîf.

An Ebî Kılâbete Kâle. Kâle Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem.An Ebî Kılâbete Kâle. Kâle Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem. "Ebu Kilâbe rivayet etmiş:" "Ebu Kilâbe rivayet etmiş:"

Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem Efendimiz etrafındaki ashabına bir şeyler anlatmış. Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem Efendimiz etrafındaki ashabına bir şeyler anlatmış.

Zekere şey'en. "Bir şey anlattı" diyor. Zekere şey'en. "Bir şey anlattı" diyor.

Neyi anlattığını söylemiyor. Neyi anlattığını söylemiyor.

Bir takım olayları anlattıktan sonra; Bir takım olayları anlattıktan sonra;

Fe-kâle. "Buyurdu ki." Fe-kâle. "Buyurdu ki."

Zâlike avânün yensuhu'l-Kur'âne.Zâlike avânün yensuhu'l-Kur'âne. "İşte bu olaylar, Kur'ân-ı Kerîm'in silineceği, yok edileceği"İşte bu olaylar, Kur'ân-ı Kerîm'in silineceği, yok edileceği yok olunacağı zamanların başlangıcıdır." deniliyor. yok olunacağı zamanların başlangıcıdır." deniliyor.

Ancak kıyametle ilgili anlattığı olayları anlatacaktı. Zamanla ilgili olaylar anlattı daAncak kıyametle ilgili anlattığı olayları anlatacaktı. Zamanla ilgili olaylar anlattı da "İşte bunlar Kur'ân-ı Kerîm'in silineceği, yok olunacağı, kaldırılacağı zamandır." buyurmuş. "İşte bunlar Kur'ân-ı Kerîm'in silineceği, yok olunacağı, kaldırılacağı zamandır." buyurmuş.

Fe-kâle: Raculün ke'l-A'râbiyyi. "Bir adam da kalkmış, sormuş." Fe-kâle: Raculün ke'l-A'râbiyyi. "Bir adam da kalkmış, sormuş."

Galiba bir Arabî meraklanmış. "Çölden gelme bir bedevî idi" diyor.Galiba bir Arabî meraklanmış. "Çölden gelme bir bedevî idi" diyor. Arabî gibi olan bir insan, kalktı, sordu; Arabî gibi olan bir insan, kalktı, sordu;

Yâ Resûlallah mâ yensuhu'l-Kur'ân?Yâ Resûlallah mâ yensuhu'l-Kur'ân? "Kur'ân-ı Kerîm silinecek, kaldırılacak, yok olacak.' ne demek?" diye merak etmiş, sormuş. "Kur'ân-ı Kerîm silinecek, kaldırılacak, yok olacak.' ne demek?" diye merak etmiş, sormuş.

Kur'ân-ı Kerîm indiriliyor, hafızlar ezberliyor,Kur'ân-ı Kerîm indiriliyor, hafızlar ezberliyor, kitaplar yazılmış mushaflarda kaydedilmiş, herkesin evinde kaç çeşit baskısı var. kitaplar yazılmış mushaflarda kaydedilmiş, herkesin evinde kaç çeşit baskısı var.

Eskiden de herkes Kur'ân-ı Kerîm'i edinmeye çalışmış, herkesin evinde Kur'ân-ı Kerîm vardır. Eskiden de herkes Kur'ân-ı Kerîm'i edinmeye çalışmış, herkesin evinde Kur'ân-ı Kerîm vardır.

"Kur'ân-ı Kerîm'in silinmesi, yok olması ne demek?" "Kur'ân-ı Kerîm'in silinmesi, yok olması ne demek?"

Ev keyfe yensuhu'l-Kur'ân? "Veyahut 'Kur'an nasıl silinecek, yok olacak?Ev keyfe yensuhu'l-Kur'ân? "Veyahut 'Kur'an nasıl silinecek, yok olacak? Bu ne demek?" diye sormuş. Bu ne demek?" diye sormuş.

Kâle Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem.Kâle Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem. Veyheke yezhebu bi-ashâbihî. "Yazıklar olsun sana! Anlayamadın mı?Veyheke yezhebu bi-ashâbihî. "Yazıklar olsun sana! Anlayamadın mı? Kafanı çalıştırıp bunu sezemedin mi? Yazık sana!Kafanı çalıştırıp bunu sezemedin mi? Yazık sana! Bu Kur'ân-ı Kerîm'in kendisiyle beraber kalkıp gidecek, işte o zaman silinecek." diye buyurmuş. Bu Kur'ân-ı Kerîm'in kendisiyle beraber kalkıp gidecek, işte o zaman silinecek." diye buyurmuş.

Kur'an'ı bilen, yaşayan, hayatında uygulayan insanlar var.Kur'an'ı bilen, yaşayan, hayatında uygulayan insanlar var. Onlar gitti mi Kur'ân-ı Kerîm silinmiş oluyor. Onlar gitti mi Kur'ân-ı Kerîm silinmiş oluyor.

Ve yebkâ ricâlün. "O Kur'an'ı yaşayan insanlar, müslüman insanlar gittikten sonra kimler kalacak?Ve yebkâ ricâlün. "O Kur'an'ı yaşayan insanlar, müslüman insanlar gittikten sonra kimler kalacak? Bir takım adamlar, insanlar kalacak." Bir takım adamlar, insanlar kalacak."

Ke-emmehum'un-ni'âm.Ke-emmehum'un-ni'âm. "Sanki hayvanlarmış gibi, sanki davarlar gibi insanlar kalacak." diyor. "Sanki hayvanlarmış gibi, sanki davarlar gibi insanlar kalacak." diyor.

Fe-darebe Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem İhdâ yedeyhi alâ'l-uhrâ fe-meddehâ yuşîru bihimâ. Fe-darebe Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem İhdâ yedeyhi alâ'l-uhrâ fe-meddehâ yuşîru bihimâ.

"Bir an seni bile düşürmedim." diyor ama Kur'ân-ı Kerîm'in tamamını düşürmüşler. "Bir an seni bile düşürmedim." diyor ama Kur'ân-ı Kerîm'in tamamını düşürmüşler.

Kur'an onların ne amelinde ne de ahlâkında görülür. Kur'an onların ne amelinde ne de ahlâkında görülür. Amelinde de yok, ahlâkında da yok. Bazıları der ki; Amelinde de yok, ahlâkında da yok. Bazıları der ki;

"Evet, ben bir nefeste bir sûre okudum." "Evet, ben bir nefeste bir sûre okudum."

"Vallahi onlar ne Kur'an'dır ne alimdir ne hâkimdir ne Allah'tan korkan kimsedir." diyor, "Vallahi onlar ne Kur'an'dır ne alimdir ne hâkimdir ne Allah'tan korkan kimsedir." diyor, yemin ederek söylüyor. yemin ederek söylüyor.

Hasan-ı Basrî hazretleri söylüyor: Hasan-ı Basrî hazretleri söylüyor:

Buradan çok kötü olarak anlıyoruz ki; Buradan çok kötü olarak anlıyoruz ki;

"Kur'ân-ı Kerîm'i okuyacağız." tamam ama sadece bilgi öğreniyoruz."Kur'ân-ı Kerîm'i okuyacağız." tamam ama sadece bilgi öğreniyoruz. Kur'ân-ı Kerîm'i açan herkes okuyabilir, gayrimüslim bile açar, okur: Kur'ân-ı Kerîm'i açan herkes okuyabilir, gayrimüslim bile açar, okur:

"Şu müslümanların kitabı ne yazıyormuş bakalım?" der, okur. "Şu müslümanların kitabı ne yazıyormuş bakalım?" der, okur.

Ne olacak? Bizde tesiri, farkı ne olacak? Ne olacak?

Bizde tesiri, farkı ne olacak?

Gayrimüslimin Kur'an okuyuşundan bizim farkımız ne olacak? Gayrimüslimin Kur'an okuyuşundan bizim farkımız ne olacak?

Bizim amelimize, fiilimize, icraatımıza Kur'an tesir edecek.Bizim amelimize, fiilimize, icraatımıza Kur'an tesir edecek. Kur'ân-ı Kerîm'e göre icraat yapacağız. Hayatımızı Kur'ân-ı Kerîm'e göre yaşayacağız.Kur'ân-ı Kerîm'e göre icraat yapacağız. Hayatımızı Kur'ân-ı Kerîm'e göre yaşayacağız. Bir de ahlâkımıza tesir edecek, ahlâkımız Kur'ân-ı Kerîm ahlâkı olacak.Bir de ahlâkımıza tesir edecek, ahlâkımız Kur'ân-ı Kerîm ahlâkı olacak. Kur'ân-ı Kerîm'in anlattığı ahlâk olacak. İslâmî ahlâk olacak.Kur'ân-ı Kerîm'in anlattığı ahlâk olacak. İslâmî ahlâk olacak. O bakımdan onlar olmadığı zaman yeterli olmuyor. O bakımdan onlar olmadığı zaman yeterli olmuyor.

Edremit'ten kardeşlerimiz geldi; zeki, çalışkan, eli kalem tutan kardeşler,Edremit'ten kardeşlerimiz geldi; zeki, çalışkan, eli kalem tutan kardeşler, gazetelere yazı yazıyorlar, televizyonlarda konuşmalar yapıyorlar.gazetelere yazı yazıyorlar, televizyonlarda konuşmalar yapıyorlar. Geçen akşam müslümanların kendilerine itirazlarını anlattılar. Geçen akşam müslümanların kendilerine itirazlarını anlattılar.

Kendisini müslüman sanan bu insanlar neyine itiraz ediyor? Kendisini müslüman sanan bu insanlar neyine itiraz ediyor?

İslâm'ın hiçbir şeyini bilmiyor. İslâm'ın hiçbir şeyini bilmiyor.

"Ölüler için biz buradan bir şey yapsak ne faydası olacak?" "Ölüler için biz buradan bir şey yapsak ne faydası olacak?"

Bu kimseler hiç sahih hadisleri okumadılar mı? Bu kimseler hiç sahih hadisleri okumadılar mı?

Hani; "Bir insan öldüğü zaman amel defteri kapanır,Hani;

"Bir insan öldüğü zaman amel defteri kapanır,
işi biter, kapatılır, melekler artık yazmaz ama üç kişi müstesna." diyor Peygamber Efendimiz bir hadîs-i şerîfte.işi biter, kapatılır, melekler artık yazmaz ama üç kişi müstesna." diyor Peygamber Efendimiz bir hadîs-i şerîfte. "Arkasından faydalanılan ilim bırakanlar, hayırlı evlat bırakanlar,"Arkasından faydalanılan ilim bırakanlar, hayırlı evlat bırakanlar, faydası devam eden hayır bırakanlar, sadaka-ı câriye, faydası cereyan edenfaydası devam eden hayır bırakanlar, sadaka-ı câriye, faydası cereyan eden bir şey bırakanların sevabı kesilmez, onlar kabirde olduğu halde sevabı kesilmez, yazılır."bir şey bırakanların sevabı kesilmez, onlar kabirde olduğu halde sevabı kesilmez, yazılır." diye bildirilmiyor mu? diye bildirilmiyor mu?

Bak işte bir sahih hadîs-i şerîf.Bak işte bir sahih hadîs-i şerîf. Şimdi "Müslümanım." dediği halde; "radikal müslümanım." diyor "mantıklı müslümanım." diyorŞimdi "Müslümanım." dediği halde; "radikal müslümanım." diyor "mantıklı müslümanım." diyor ama işte Kur'ân-ı Kerîm'i bilmeyince, hadîs-i şerîfleri bilmeyince,ama işte Kur'ân-ı Kerîm'i bilmeyince, hadîs-i şerîfleri bilmeyince, İslâm'ı kendi kafasına göre yorumlamaya başlayınca, o zaman çok büyük yanlışlıklar oluyor.İslâm'ı kendi kafasına göre yorumlamaya başlayınca, o zaman çok büyük yanlışlıklar oluyor. Din nâmına ortaya hatalı şeyler çıkıyor. Din nâmına ortaya hatalı şeyler çıkıyor.

Aziz ve sevgili kardeşlerim! İşte bu bakımdan biz ne yapmalıyız? Aziz ve sevgili kardeşlerim!

İşte bu bakımdan biz ne yapmalıyız?

Allah'ın rızasını kazanmak isteyen, Allah'ın sevgisini kazanmak isteyen insanlarız.Allah'ın rızasını kazanmak isteyen, Allah'ın sevgisini kazanmak isteyen insanlarız. İstiyoruz ki Allah'a çok büyük kulluk yapalım.İstiyoruz ki Allah'a çok büyük kulluk yapalım. Hepimizin cân u gönülden yana yakıla aradığı istediği peşinde koştuğu ideal bu.Hepimizin cân u gönülden yana yakıla aradığı istediği peşinde koştuğu ideal bu. "İyi müslüman olmak, Allah'ın sevdiği bir kul olmak, çok iyi bir insan olmak" istiyoruz."İyi müslüman olmak, Allah'ın sevdiği bir kul olmak, çok iyi bir insan olmak" istiyoruz. Tamam, bunu istiyorsak o zaman kendi aklımıza göre İslâm'ı yorumlamaktan vazgeçelim. Tamam, bunu istiyorsak o zaman kendi aklımıza göre İslâm'ı yorumlamaktan vazgeçelim.

Kur'ân-ı Kerîm ne diyor? Onu iyi anlamaya çalışalım;Kur'ân-ı Kerîm ne diyor?

Onu iyi anlamaya çalışalım;
Peygamber Efendimiz ne diyor, Efendimiz İslâm'ı nasıl yorumlamış ve yaşamış? Peygamber Efendimiz ne diyor, Efendimiz İslâm'ı nasıl yorumlamış ve yaşamış?

Onun yaşam tarzı nasıl? Onun yaşam tarzı nasıl?

Onu anlamaya çalışalım, anladıktan sonra onu iki şeye geçireceğiz. Onu anlamaya çalışalım, anladıktan sonra onu iki şeye geçireceğiz.

Bir; amellerimize, icraatımıza hareketlerimize geçireceğiz.Bir; amellerimize, icraatımıza hareketlerimize geçireceğiz. İşler güçler hepsi ona, Kur'an'a uygun olacak.İşler güçler hepsi ona, Kur'an'a uygun olacak. Bir de ahlâkımıza intikal edeck, ahlâkımız Kur'an ahlâkı olacak.Bir de ahlâkımıza intikal edeck, ahlâkımız Kur'an ahlâkı olacak. Kur'ân-ı Kerîm'de tarif edilen, Hz. Âişe validemizin dile getirdiği de o. Kur'ân-ı Kerîm'de tarif edilen, Hz. Âişe validemizin dile getirdiği de o.

Sormuşlar: "Resûlullah'ın ahlâkı nasıldı?" diye. Sormuşlar: "Resûlullah'ın ahlâkı nasıldı?" diye.

O da soran kimseye; "Sen Kur'ân-ı Kerîm'i okumadın mı hiç mübarek, okumaz mısın?" demiş. O da soran kimseye;

"Sen Kur'ân-ı Kerîm'i okumadın mı hiç mübarek, okumaz mısın?" demiş.

Tabi okursun. Tabi okursun.

Kâne hulukuhu'l-Kur'ân. "Resûlullah'ın ahlâkı, Kur'ân-ı Kerîm gibiydi." Kâne hulukuhu'l-Kur'ân. "Resûlullah'ın ahlâkı, Kur'ân-ı Kerîm gibiydi."

Demek ki Kur'ân-ı Kerîm'i tecvitle okumak, ezberlemek, hatim indirmek güzel, Demek ki Kur'ân-ı Kerîm'i tecvitle okumak, ezberlemek, hatim indirmek güzel, ama Kur'ân-ı Kerîm'i biz öyle okumayacağız. ama Kur'ân-ı Kerîm'i biz öyle okumayacağız.

Nasıl okuyacağız? Nasıl okuyacağız?

İcraatımıza intikal ettirecek dikkatle okuyacağız, ahlâkımızı ona göre ayarlayacağız,İcraatımıza intikal ettirecek dikkatle okuyacağız, ahlâkımızı ona göre ayarlayacağız, ahlâkımızı "Kur'an ahlâkı" haline getireceğiz. Öyle olmadıktan sonra olmuyor. ahlâkımızı "Kur'an ahlâkı" haline getireceğiz. Öyle olmadıktan sonra olmuyor.

Hasan-ı Basrî hazretleri yemin ediyor: Hasan-ı Basrî hazretleri yemin ediyor:

"Vallahi! Onlar ne kurrâdır –kurra "kuvvetli hafız" demek- ne alimdir, ne hakîmdir;"Vallahi! Onlar ne kurrâdır –kurra "kuvvetli hafız" demek- ne alimdir, ne hakîmdir; ne Allah'tan korkan, takvâ ehli insanlardır" diyor. ne Allah'tan korkan, takvâ ehli insanlardır" diyor.

Hepimiz katılırız. Siz de katılırsınız onun yeminine. Hepimiz katılırız. Siz de katılırsınız onun yeminine.

İnsanın sözünün tatlı, yağlı ballı olması yetmiyor.İnsanın sözünün tatlı, yağlı ballı olması yetmiyor. Sonunda insanın hâline, hareketine bakıyorlar. Sonunda insanın hâline, hareketine bakıyorlar.

Haram yiyor mu? Yiyor. Hak yiyor mu? Yiyor. Haram yiyor mu?

Yiyor.

Hak yiyor mu?

Yiyor.

Haksızlık yapıyor mu? Yapıyor. Ahlâkı kötü mü? Kötü. Haksızlık yapıyor mu?

Yapıyor.

Ahlâkı kötü mü?

Kötü.

O zaman kıymeti yok; sözüne hiç kimse itibar etmiyor.O zaman kıymeti yok; sözüne hiç kimse itibar etmiyor. Bu sözü de, bu bilgiler de ona vebal oluyor. Bu sözü de, bu bilgiler de ona vebal oluyor.

Allahu Teâlâ hazretleri cümlemizi Kur'ân-ı Kerîm'i iyi öğrenen,Allahu Teâlâ hazretleri cümlemizi Kur'ân-ı Kerîm'i iyi öğrenen, Kur'ân-ı Kerîm'in gerçek ehli olan kimselerden eylesin.Kur'ân-ı Kerîm'in gerçek ehli olan kimselerden eylesin. Efendimiz'in iki eliyle işaret ettiği gibi kalkıp gidecek.Efendimiz'in iki eliyle işaret ettiği gibi kalkıp gidecek. Nasıl gidecek?Nasıl gidecek? Ehli olan insanlar kalmayacak, öyle gidecek. Ehli olan insanlar kalmayacak, öyle gidecek.

"Yâ Resûlallah! Biz Kur'ân-ı Kerîm'i kendimiz okuyoruz, öğreniyoruz, çocuklarımıza öğretiyoruz." "Yâ Resûlallah! Biz Kur'ân-ı Kerîm'i kendimiz okuyoruz, öğreniyoruz, çocuklarımıza öğretiyoruz."

"Yahudiler de Tevrat'ı okurlardı, Nasrânîler de İncil'i okurlardı işte"Yahudiler de Tevrat'ı okurlardı, Nasrânîler de İncil'i okurlardı işte ama Allah'ın sevmediği duruma düştüler." diyor Peygamber Efendimiz. ama Allah'ın sevmediği duruma düştüler." diyor Peygamber Efendimiz.

Onlar da okurlardı; ama yetmedi, okumak yetmez. Onlar da okurlardı; ama yetmedi, okumak yetmez.

Aman o eski ümmetlerin Allah tarafından tenkit edilen,Aman o eski ümmetlerin Allah tarafından tenkit edilen, Kur'ân-ı Kerîm'de hatalı olduğu gösterilen durumuna biz düşmeyelim.Kur'ân-ı Kerîm'de hatalı olduğu gösterilen durumuna biz düşmeyelim. Allahu Teâlâ hazretleri bizi sevdiği kul eylesin.Allahu Teâlâ hazretleri bizi sevdiği kul eylesin. Sevdiği ümmet eylemiş, sevdiği Peygamberi'ne ümmet eylemiş,Sevdiği ümmet eylemiş, sevdiği Peygamberi'ne ümmet eylemiş, hak inancına, tevhit inancına sahip eylemiş ama bizde bir gayret daha gösterip de icraatımızı,hak inancına, tevhit inancına sahip eylemiş ama bizde bir gayret daha gösterip de icraatımızı, ahlâkımızı çok güzelleştirerek sevdiği kul olmaya çalışalım. ahlâkımızı çok güzelleştirerek sevdiği kul olmaya çalışalım.

Allahu Teâlâ hazretleri cümlemize yardım eylesin. Tevfîkini refîk eylesin. Allahu Teâlâ hazretleri cümlemize yardım eylesin. Tevfîkini refîk eylesin.

Önemli bir husus. Önemli bir husus.

Çocuklarımızı eğitmek istiyoruz, okullara verdik, kolejlere verdik vesaire,Çocuklarımızı eğitmek istiyoruz, okullara verdik, kolejlere verdik vesaire, ama en mühim eğitim, işte bu.ama en mühim eğitim, işte bu. En mühim eğitim Kur'ân'ı Kerîm'i anlamak ve icraatımıza intikal ettirmek,En mühim eğitim Kur'ân'ı Kerîm'i anlamak ve icraatımıza intikal ettirmek, ahlâkımızı da Kur'an ahlâkına getirmek.ahlâkımızı da Kur'an ahlâkına getirmek. Bu çocuklukta başlayacak, tahsil çağında başlayacak.Bu çocuklukta başlayacak, tahsil çağında başlayacak. Çocuk bunu öğrenmezse kravat takmış, kolej elbiseleri giyinmiş,Çocuk bunu öğrenmezse kravat takmış, kolej elbiseleri giyinmiş, yakışıklı, güzel çantalara vesaireye sahip olur; fakat hiç kıymeti yok. yakışıklı, güzel çantalara vesaireye sahip olur; fakat hiç kıymeti yok.

Asıl önemli olan Allah'ın rızasını kazanmak, Resûlullah'ın istediği tarzda müslüman olmak.Asıl önemli olan Allah'ın rızasını kazanmak, Resûlullah'ın istediği tarzda müslüman olmak. Çocuklarımızı böyle yetiştirmeye dikkat edelim. Çocuklarımızı böyle yetiştirmeye dikkat edelim.

"Şimdi tahsil başladı, okul başladı, çocukların dersleri var." "Şimdi tahsil başladı, okul başladı, çocukların dersleri var."

Olsun. Derslerini bitirdikten sonra boş, birçok zaman kalıyor. Olsun. Derslerini bitirdikten sonra boş, birçok zaman kalıyor. Gün içerisinde de birçok zamanı kalıyor. Hafta içinde iki gün tatil zamanı kalıyor. Gün içerisinde de birçok zamanı kalıyor. Hafta içinde iki gün tatil zamanı kalıyor.

Avrupa'da, Amerika'da din teşkilatlarının, kiliselerin pazar okulları var.Avrupa'da, Amerika'da din teşkilatlarının, kiliselerin pazar okulları var. Pazar günü çocuk oraya geliyor, dinini öğreniyor. Pazar günü çocuk oraya geliyor, dinini öğreniyor.

Bizim Adapazarı'ndaki kardeşlerimiz, -Allah razı olsun-Bizim Adapazarı'ndaki kardeşlerimiz, -Allah razı olsun- yazın kamp yapmışlar, çocuklara eğitim öğretim, yönetim, spor, her şeyi yaptırmışlar.yazın kamp yapmışlar, çocuklara eğitim öğretim, yönetim, spor, her şeyi yaptırmışlar. Çok güzel ama bir şey daha çok hoşuma gidiyor: Çok güzel ama bir şey daha çok hoşuma gidiyor:

O yazın kamp yaptırdıkları çocuklarla ilgileri kesmemişler. O yazın kamp yaptırdıkları çocuklarla ilgileri kesmemişler. Kışın da haftada bir, yine müesseselerimize çağırıyorlarmış,Kışın da haftada bir, yine müesseselerimize çağırıyorlarmış, orada onlarla yine eğitim ve muhabbet devam ediyormuş.orada onlarla yine eğitim ve muhabbet devam ediyormuş. Evet, bu tahsille o tahsil beraber gidecek aslında dinî tahsil çok daha önemli.Evet, bu tahsille o tahsil beraber gidecek aslında dinî tahsil çok daha önemli. Ahlâkî formasyon; insanın davranışlarının müslüman olması,Ahlâkî formasyon; insanın davranışlarının müslüman olması, kalbinin müslüman olması, nefsinin ıslah olması en mühim şey.kalbinin müslüman olması, nefsinin ıslah olması en mühim şey. Bizim yolumuz da o zaten. Nefsi ıslah edip ahlâkı güzelleştirme,Bizim yolumuz da o zaten. Nefsi ıslah edip ahlâkı güzelleştirme, Allah'ın sevdiği kul olma, mârifetullaha erme yolu. Allah'ın sevdiği kul olma, mârifetullaha erme yolu.

Allahu Teâlâ hazretleri şu mübarek Cuma günü hürmetine bizi bu tatlı tatlı konuştuğumuz,Allahu Teâlâ hazretleri şu mübarek Cuma günü hürmetine bizi bu tatlı tatlı konuştuğumuz, candan kıvrana kıvrana, yana yakıla istediğimiz güzel hedeflere ulaştırsın,candan kıvrana kıvrana, yana yakıla istediğimiz güzel hedeflere ulaştırsın, mârifetullaha erdirsin, nefsini ıslah etmiş kul eylesin.mârifetullaha erdirsin, nefsini ıslah etmiş kul eylesin. Kur'ân-ı Kerîm'i tam anlayıp tam uygulayan kullardan eylesin. Kur'ân-ı Kerîm'i tam anlayıp tam uygulayan kullardan eylesin.

Çocuklarımızı da öyle yetiştirmeyi nasip eylesin.Çocuklarımızı da öyle yetiştirmeyi nasip eylesin. Onların güzel günlerini, başarılarını görmeyi nasip eylesin.Onların güzel günlerini, başarılarını görmeyi nasip eylesin. Allah evlatlarımızı hem dînen hem de dünyevî bakımından Allah'ın sevdiği kul olarak;Allah evlatlarımızı hem dînen hem de dünyevî bakımından Allah'ın sevdiği kul olarak; dünya hayatında dosta düşmana karşı güzel işler yapacak başarılıdünya hayatında dosta düşmana karşı güzel işler yapacak başarılı bir genç olarak yetiştirmeyi nasip eylesin.bir genç olarak yetiştirmeyi nasip eylesin. Vefat etsek göçsek bile âhiret için hayırlı işler yaparak kabrimizi nurlandırsınlar.Vefat etsek göçsek bile âhiret için hayırlı işler yaparak kabrimizi nurlandırsınlar. Kabirde nurumuzu, gururumuzu arttırsınlar.Kabirde nurumuzu, gururumuzu arttırsınlar. Yaptıkları güzel şeylerle, ibadetle, taatle, hayrât u hasenât ile mutluluğumuzu arttırsınlar.Yaptıkları güzel şeylerle, ibadetle, taatle, hayrât u hasenât ile mutluluğumuzu arttırsınlar. Allahu Teâlâ hazretleri cümlemizi çocuklarımızla,Allahu Teâlâ hazretleri cümlemizi çocuklarımızla, sevdiklerimizle hem dünyada hem de âhirette aziz ve bahtiyar eylesin. sevdiklerimizle hem dünyada hem de âhirette aziz ve bahtiyar eylesin.

Cumanız mübarek olsun. Cumanız mübarek olsun.

Eğer Cuma abdesti almadıysanız tepeden tırnağa bir Cuma guslü alın.Eğer Cuma abdesti almadıysanız tepeden tırnağa bir Cuma guslü alın. Çok sevap; insanın on günlük günahı affolunuyor.Çok sevap; insanın on günlük günahı affolunuyor. Güzel kokular sürünün, en yeni elbiseleri giyin,Güzel kokular sürünün, en yeni elbiseleri giyin, Cuma namazına erkenden gidin, hatibi ses çıkarmadan dinleyin.Cuma namazına erkenden gidin, hatibi ses çıkarmadan dinleyin. Daha önceden giderseniz bu sırada da hatibi dinlersiniz.Daha önceden giderseniz bu sırada da hatibi dinlersiniz. Namazınızı güzelce kılın.Namazınızı güzelce kılın. Namazınızı güzelce kıldıktan sonra da -biliyorsunuz- Allahu Teâlâ hazretleri; Namazınızı güzelce kıldıktan sonra da -biliyorsunuz- Allahu Teâlâ hazretleri;

Fe'nteşirû fi'l-ard. "Yeryüzüne yayılın, dağılın, nereye gidecekseniz gidin." buyuruyor. Fe'nteşirû fi'l-ard. "Yeryüzüne yayılın, dağılın, nereye gidecekseniz gidin." buyuruyor.

Uzküru'llâhe kesîran lealleküm tüflihûn. Uzküru'llâhe kesîran lealleküm tüflihûn.

Yine tasavvuf, yine dervişlik; "Allah'ı çok zikredesiniz ki felah bulasınız." Yine tasavvuf, yine dervişlik; "Allah'ı çok zikredesiniz ki felah bulasınız."

Evet, siz de Allah'ı çok zikredin, hiç unutmayın ki felah bulasınız. Evet, siz de Allah'ı çok zikredin, hiç unutmayın ki felah bulasınız.

es-Selâmü aleyküm ve rahmetullâhi ve berekâtüh! es-Selâmü aleyküm ve rahmetullâhi ve berekâtüh!

Konuşma Hakkında
Tema 1
Tema 2