Namaz Vakitleri

19 Cemâziye'l-Evvel 1446
21 Kasım 2024
İmsak
06:22
Güneş
07:51
Öğle
12:55
İkindi
15:26
Akşam
17:49
Yatsı
19:13
Detaylı Arama

Kusurları Görmemek

Mehmed Zahid KOTKU

29 Cemâziye'l-Evvel 1399 / 26.04.1979
İskenderpaşa Camii/ İstanbul

Açıklama

Gönül dostu, âlim Mehmed Zahid Kotku Hocamız İskenderpaşa Camii’nde 1958’den 1977 yılına kadar Ramûzü’l-Ehâdîs isimli hadis kitabından dersler yapmıştır. Ahmed Ziyâeddin Gümüşhanevî'nin derlediği Râmûzü’l-Ehâdis, alfabetik olarak sıralanmış hadislerden oluşmaktadır.

İlk zamanlar düzenli olarak Pazar günleri ikindiden sonra bir saat, Cuma günleri öğleden önce 45 dakika hadis dersleri yaparlarken, son yıllarında hadis derslerini Prof. Dr. Mahmud Es’ad Coşan Hocamız’a bırakmışlar, kendileri Cuma namazından sonra 10-15 dakikalık kısa konuşmalar yapmaya başlamışlardır. Bu konuşmalar irticalen yapılmış, bazen bir sahabeden bahsetmişler, bazen güncel bir olayı konu edinmişlerdir. Bu konuşmalar 1978 yılında başlamış, vefatına kadar devam etmiştir. Son konuşmaları vefatından bir hafta önce, 6 Kasım 1980’de Medine’de kaydedilmiştir.

Kusurları Görmemek

Mehmed Zahid KOTKU

29 Cemâziye'l-Evvel 1399 / 26.04.1979
İskenderpaşa Camii/ İstanbul

Açıklama

Gönül dostu, âlim Mehmed Zahid Kotku Hocamız İskenderpaşa Camii’nde 1958’den 1977 yılına kadar Ramûzü’l-Ehâdîs isimli hadis kitabından dersler yapmıştır. Ahmed Ziyâeddin Gümüşhanevî'nin derlediği Râmûzü’l-Ehâdis, alfabetik olarak sıralanmış hadislerden oluşmaktadır.

İlk zamanlar düzenli olarak Pazar günleri ikindiden sonra bir saat, Cuma günleri öğleden önce 45 dakika hadis dersleri yaparlarken, son yıllarında hadis derslerini Prof. Dr. Mahmud Es’ad Coşan Hocamız’a bırakmışlar, kendileri Cuma namazından sonra 10-15 dakikalık kısa konuşmalar yapmaya başlamışlardır. Bu konuşmalar irticalen yapılmış, bazen bir sahabeden bahsetmişler, bazen güncel bir olayı konu edinmişlerdir. Bu konuşmalar 1978 yılında başlamış, vefatına kadar devam etmiştir. Son konuşmaları vefatından bir hafta önce, 6 Kasım 1980’de Medine’de kaydedilmiştir.

Konuşma Metni

Eùzü bi’llâhi mine’ş-şeytàni’r-racîm.Eùzü bi’llâhi mine’ş-şeytàni’r-racîm. Bi’smi’llâhi’r-rahmâni’r-rahîm.Bi’smi’llâhi’r-rahmâni’r-rahîm. El-hamdü li’llâhi rabbi’l-àlemîn...

El-hamdü li’llâhi rabbi’l-àlemîn...
Ve’l-àkıbetü li’l-müttakîn...Ve’l-àkıbetü li’l-müttakîn... Ve’s-salâtü ve’s-selâmü alâ seyyidinâ muhammedin ve âlihî ve sahbihî ecmaîn...Ve’s-salâtü ve’s-selâmü alâ seyyidinâ muhammedin ve âlihî ve sahbihî ecmaîn... Bugün, Mekke-i Mükerreme’ye —Allah’ın rahmetine ümitlenerek,

Bugün, Mekke-i Mükerreme’ye —Allah’ın rahmetine ümitlenerek,
belki bu hastalığımız orada inşallah geçer diyerekten— gitmeye niyet ettik.belki bu hastalığımız orada inşallah geçer diyerekten— gitmeye niyet ettik. Size de bu arada birkaç nasihat...Size de bu arada birkaç nasihat... Bildiğiniz şeyler, onları size hatırlatmak istiyorum.Bildiğiniz şeyler, onları size hatırlatmak istiyorum. Bu hatırlattığım şeyleri hepiniz bilirsiniz de;

Bu hatırlattığım şeyleri hepiniz bilirsiniz de;
bunu bütün kardeşlerimize, hatta bütün müslümanlarabunu bütün kardeşlerimize, hatta bütün müslümanlara —elinizden geldiği kadar— yaymaya çalışmanızı rica edeceğim.—elinizden geldiği kadar— yaymaya çalışmanızı rica edeceğim. Günahlar, en büyük afetlerdir.

Günahlar, en büyük afetlerdir.
Bugün, hastalıkların en kötüsü —neydi adı onun— kanserdir.Bugün, hastalıkların en kötüsü —neydi adı onun— kanserdir. Kanserden daha fenadır, günahların en ufağı… Büyükleri daha fenâ...Kanserden daha fenadır, günahların en ufağı… Büyükleri daha fenâ... Onun mukabili olmaz. Kanserden, vebadan, koleradan,Onun mukabili olmaz. Kanserden, vebadan, koleradan, envaından nasıl korkup kaçıyorsak, günahlardan da öyle korkup kaçmak lâzım!envaından nasıl korkup kaçıyorsak, günahlardan da öyle korkup kaçmak lâzım! Bu günahlardan kaçamadıkça, işte bir koleralı, bir vebalı,Bu günahlardan kaçamadıkça, işte bir koleralı, bir vebalı, bir kanserli ne ise, halimiz o olur.bir kanserli ne ise, halimiz o olur. Ayakta gezeriz ama o hastanın hali ne olacak? İşte o kadar.Ayakta gezeriz ama o hastanın hali ne olacak? İşte o kadar. Onun için, günahları çok gösteriyorlar.

Onun için, günahları çok gösteriyorlar.
Bunlardan kaçıp kurtulmak, bugünkü fırtınada çok zor!Bunlardan kaçıp kurtulmak, bugünkü fırtınada çok zor! Mümkün değil demeyelim ama, çok zor yâni...Mümkün değil demeyelim ama, çok zor yâni... Onun için, büyüklerimiz üç şey üzerinde durmuşlar;

Onun için, büyüklerimiz üç şey üzerinde durmuşlar;
“Bu üç şeyi elde edebilirsen, kötülüklerden kurtulursun.“Bu üç şeyi elde edebilirsen, kötülüklerden kurtulursun. İyilikler de bu üçün peşinden gelir.İyilikler de bu üçün peşinden gelir. Bu üçün peşinden iyilikler gelir.Bu üçün peşinden iyilikler gelir. İyilikleri elde ettikten sonra, kötülükler de bu üçün olduğu yere sokulamaz!” demişler.İyilikleri elde ettikten sonra, kötülükler de bu üçün olduğu yere sokulamaz!” demişler. Bu üçün olduğu yere kötülükler de sokulamaz.Bu üçün olduğu yere kötülükler de sokulamaz. Yani günahlardan da bu suretle kurtulursun.Yani günahlardan da bu suretle kurtulursun. Bu üç şeyden birisi —birkaç defa tekrar etmiştim, zararı yok—

Bu üç şeyden birisi —birkaç defa tekrar etmiştim, zararı yok—
mahviyet diyorlar; yokluk...mahviyet diyorlar; yokluk... Kendine benlik verme, benim deme!Kendine benlik verme, benim deme! Hocaysan, hocalığını veren Allah...Hocaysan, hocalığını veren Allah... Alimsen, hafızsan, hafızlığı veren Allah...Alimsen, hafızsan, hafızlığı veren Allah... Zenginsen, zenginliği veren yine Allah...Zenginsen, zenginliği veren yine Allah... Kuvvet kudret sahibiysen, onları veren yine Allah...Kuvvet kudret sahibiysen, onları veren yine Allah... Bunları kendine mal etme!Bunları kendine mal etme! Bu, benim sa’y ü gayretimle olmuşturBu, benim sa’y ü gayretimle olmuştur deyip de, meydana çıkma!deyip de, meydana çıkma! Çünkü bu meydana çıkanlar, Firavunlar misali helâk olur giderler; Allah esirgeye...Çünkü bu meydana çıkanlar, Firavunlar misali helâk olur giderler; Allah esirgeye... Bugünkü fitnelerin, felaketlerin başı da, bu benlikten kopuyor.Bugünkü fitnelerin, felaketlerin başı da, bu benlikten kopuyor. Benlikler oldukça, fitneden fesattan kurtulamayız.Benlikler oldukça, fitneden fesattan kurtulamayız. Onun için uzun bahis yapmışlar, bu benliğin yıkılması hakkında.Onun için uzun bahis yapmışlar, bu benliğin yıkılması hakkında. Sözü kolaysa da yapması zordur.Sözü kolaysa da yapması zordur. İnsan okudukça, kendine bir varlık gelir, benlik gelir tabiatıyla...İnsan okudukça, kendine bir varlık gelir, benlik gelir tabiatıyla... “Benim!” der.“Benim!” der. Yükseldikçe insan, benlik de o mertebede yükselir, yükseldiği kadar.Yükseldikçe insan, benlik de o mertebede yükselir, yükseldiği kadar. Benlik de o mertebede yükseldiği kadar yükselir.Benlik de o mertebede yükseldiği kadar yükselir. İşte bunu görebilmek en büyük bir hüner! Uzun...İşte bunu görebilmek en büyük bir hüner! Uzun... İkincisi: “Kimsenin günahıyla, kusuruyla meşgul olma!” demişler.

İkincisi: “Kimsenin günahıyla, kusuruyla meşgul olma!” demişler.
Benim sözüm değil bunlar,Benim sözüm değil bunlar, büyüklerin topladığı sözler.büyüklerin topladığı sözler. Çünkü kusurlarla meşgul olunca, hayatta kendimize yaşayacak zaman kalmaz!Çünkü kusurlarla meşgul olunca, hayatta kendimize yaşayacak zaman kalmaz! Çok insan var.Çok insan var. Bunların hepsinin çeşitli günahları var.Bunların hepsinin çeşitli günahları var. Kendimizin de var.Kendimizin de var. Bunların hepsinin günahlarıyla uğraşırsak,Bunların hepsinin günahlarıyla uğraşırsak, vay halimize! Allah demeye vaktimiz bile kalmaz.vay halimize! Allah demeye vaktimiz bile kalmaz. Binâen aleyh, kimsenin kusuruyla meşgul olma ve kimsenin günahıyla yine onu muàheze etme!Binâen aleyh, kimsenin kusuruyla meşgul olma ve kimsenin günahıyla yine onu muàheze etme! Allah’a yalvar,Allah’a yalvar, “Allah’ım, yâ Rabbim, bunu bundan kurtar!” de.“Allah’ım, yâ Rabbim, bunu bundan kurtar!” de. Peygamberimizin sözlerinden ya da büyüklerimizin sözlerinden:

Peygamberimizin sözlerinden ya da büyüklerimizin sözlerinden:
Ayıpları örtenin, ayıplarını Allah örter.Ayıpları örtenin, ayıplarını Allah örter. Ayıpları örtenlerin ayıplarını Allah örter!Ayıpları örtenlerin ayıplarını Allah örter! Yalnız birkaç yerde müsaade etmişler, onlar da nadirattandır.

Yalnız birkaç yerde müsaade etmişler, onlar da nadirattandır.
Meselâ, insanın yanına yankesici gelse;Meselâ, insanın yanına yankesici gelse; “Bak, cebine dikkat et! Yanındaki yankesicidir.” diye ikaz;“Bak, cebine dikkat et! Yanındaki yankesicidir.” diye ikaz; bu müstesna... Bunun gibi.bu müstesna... Bunun gibi. Fakat sâir mes’elelerde hep Allah’a havale et!Fakat sâir mes’elelerde hep Allah’a havale et! Sen, müslüman kardeşinin ayıbını ört,Sen, müslüman kardeşinin ayıbını ört, kat’iyyen açmaya çalışma!kat’iyyen açmaya çalışma! Hepimizde ayıp var.

Hepimizde ayıp var.
Ayıpsız insan olur mu hiç?Ayıpsız insan olur mu hiç? Birkaç tanesini sayayım ayıplarımızın:Birkaç tanesini sayayım ayıplarımızın: Yatsı namazından sonra, oturup konuşmak ayıpYatsı namazından sonra, oturup konuşmak ayıp dinen; buna kim riayet ediyor?dinen; buna kim riayet ediyor? Gece namazlarını kılmamak ayıp; kim kılıyor bunu?Gece namazlarını kılmamak ayıp; kim kılıyor bunu? Teheccüd kılacağız. Yatarken abdest alıp,Teheccüd kılacağız. Yatarken abdest alıp, namaz kılıp yatmak lâzımken bunu da yapmıyoruz; bu da ayıp!namaz kılıp yatmak lâzımken bunu da yapmıyoruz; bu da ayıp! Sabah namazlarına erken kalkıp camiye yetişmek,Sabah namazlarına erken kalkıp camiye yetişmek, herkese nasib olmuyor; bu da günah!herkese nasib olmuyor; bu da günah! Misvak; kaç kişi kullanır bilmem?Misvak; kaç kişi kullanır bilmem? Diş fırçasını tercih ederiz misvakın yerine. Misvak efdaldir.Diş fırçasını tercih ederiz misvakın yerine. Misvak efdaldir. Diş fırçası bizim değil.Diş fırçası bizim değil. Onun üzerine tüm bunların hepsi, ayıpların günahların içerisinde...

Onun üzerine tüm bunların hepsi, ayıpların günahların içerisinde...
Tefler, dümbelekler, çalgılar ve televizyonlar.Tefler, dümbelekler, çalgılar ve televizyonlar. Envâi sairesi... Bunlar hep günahın içerisine girer.Envâi sairesi... Bunlar hep günahın içerisine girer. Ama bugün, bunların hepsine biz teslim olduk.Ama bugün, bunların hepsine biz teslim olduk. Hepimizin evinde az-çok bir şeyler var.Hepimizin evinde az-çok bir şeyler var. Bunlardan kurtulmak çok zor!Bunlardan kurtulmak çok zor! Onun için, ayıp kendi ayıbımız.Onun için, ayıp kendi ayıbımız. Hadi bakalım bunları at dışarıya! Atamıyoruz.Hadi bakalım bunları at dışarıya! Atamıyoruz. Öyleyse, başkasına da karışma!Öyleyse, başkasına da karışma! Men setera müslimen, setera’llàhu fi’d-dünyâ ve’l-âhireh.

Men setera müslimen, setera’llàhu fi’d-dünyâ ve’l-âhireh.
“Kim müslüman kardeşlerinin günahlarını örterse, Allah da onun günahlarını örter”

“Kim müslüman kardeşlerinin günahlarını örterse, Allah da onun günahlarını örter”
Kim açar; Allah da onun günahlarını meydana kor, açar!Kim açar; Allah da onun günahlarını meydana kor, açar! Yâni, nerede olursa olsun, dünyada da onun ayıpları meydana çıkar,Yâni, nerede olursa olsun, dünyada da onun ayıpları meydana çıkar, rezil olur, öyle gider.rezil olur, öyle gider. Onun için, “Ayıplarla meşgul olma!” demişler.

Onun için, “Ayıplarla meşgul olma!” demişler.
Hepimizde ayıp var. Kimsenin ayıbıyla meşgul olmayalım.Hepimizde ayıp var. Kimsenin ayıbıyla meşgul olmayalım. Kendi ayıbımızı tashih edebilirsek, ne mutlu bize…Kendi ayıbımızı tashih edebilirsek, ne mutlu bize… Birisi de, sevilecek Zât-ı Ecellü A’lâ yalnız Allah’tır!

Birisi de, sevilecek Zât-ı Ecellü A’lâ yalnız Allah’tır!
Her şey sevilir, birçok şeyler var sevilenHer şey sevilir, birçok şeyler var sevilen ama hepsi muvakkat… Hepsi kalacak burada, kimseye yaramıyor.ama hepsi muvakkat… Hepsi kalacak burada, kimseye yaramıyor. Burası misafirhane!Burası misafirhane! “—Her gelen gitse gerektir.” dedikleri bir yer.
“—Her gelen gitse gerektir.” dedikleri bir yer.
Onun için, burada bize bu kuvvetleri, bu kudretleri,

Onun için, burada bize bu kuvvetleri, bu kudretleri,
bu nimetleri veren Hàlik-ı zü’l-Celâl Hazretleri’ne boyun büküp onu sevmek lâzım!bu nimetleri veren Hàlik-ı zü’l-Celâl Hazretleri’ne boyun büküp onu sevmek lâzım! Bakın, hepimizin bildiği bir şey,

Bakın, hepimizin bildiği bir şey,
tımarhanede bir sürü deliler vardır.tımarhanede bir sürü deliler vardır. Gürbüz, sağlam, her şeyi, kuvvetleri yerinde.Gürbüz, sağlam, her şeyi, kuvvetleri yerinde. Fakat akılları olmadığı için, oraya onları, o zavallıları hapsetmişler.Fakat akılları olmadığı için, oraya onları, o zavallıları hapsetmişler. Kimseye zararları olmasın diyerekten.Kimseye zararları olmasın diyerekten. E bizde de o akıl olmasa, ne yaparız? Bizi de tıkarlar oraya…E bizde de o akıl olmasa, ne yaparız? Bizi de tıkarlar oraya… O aklı veren, kim olacakO aklı veren, kim olacak Allah’tan başka? Hiç kimse verememiştir.Allah’tan başka? Hiç kimse verememiştir. O büyük nimetten haberimiz de yok!O büyük nimetten haberimiz de yok! Birisi gelse dese ki:Birisi gelse dese ki: “—Şu aklını bana ver; şu dünyayı topuyla sana vereceğim!”
“—Şu aklını bana ver; şu dünyayı topuyla sana vereceğim!”
Kim razı olur? Deli bile razı olmaz.Kim razı olur? Deli bile razı olmaz. Demek, bu kadar büyük nimetin içerisindeyiz de,Demek, bu kadar büyük nimetin içerisindeyiz de, bu nimeti bize vereni sevmemek elden gelir mi hiç?bu nimeti bize vereni sevmemek elden gelir mi hiç? Onu sevmek mümkün değil, onun yolladığı Peygamber SAS’i sevmedikçe!Onu sevmek mümkün değil, onun yolladığı Peygamber SAS’i sevmedikçe! “—Peygamber SAS 1400 sene oluyor dünyadan gideli,
“—Peygamber SAS 1400 sene oluyor dünyadan gideli,
onu sevmek nasıl mümkün olacak?”onu sevmek nasıl mümkün olacak?” Ancak, onun sünneti seniyyesini sevmekle mümkün olur.

Ancak, onun sünneti seniyyesini sevmekle mümkün olur.
Sünnet-i seniyyesini sevmek, ona uymakla olur.Sünnet-i seniyyesini sevmek, ona uymakla olur. Sünneti seniyyesine uymayan insanın,Sünneti seniyyesine uymayan insanın, ben Peygamber’i seviyorum demesi, o doğru olmaz!ben Peygamber’i seviyorum demesi, o doğru olmaz! Allah hepimizi affetsin.Allah hepimizi affetsin. Üçüncüsü de Sûre-i Fâtiha… Her gün 40 defa okuruz.

Üçüncüsü de Sûre-i Fâtiha… Her gün 40 defa okuruz.
Bu 40 defayı 50 defa, 100 defa okuyanlar da oluyor.Bu 40 defayı 50 defa, 100 defa okuyanlar da oluyor. Bunun içerisinde — hepsinin mânâsı geniş de—Bunun içerisinde — hepsinin mânâsı geniş de— (ayetlerden) iki tanesi çok nazar-ı dikkatimizi celbeder:(ayetlerden) iki tanesi çok nazar-ı dikkatimizi celbeder: İhdina’s-sırâta’l-müstakîm.

İhdina’s-sırâta’l-müstakîm.
Sırâta’llezîne en’amte aleyhim, gayri’l-mağdùbi aleyhim ve le’d-dàllîn. (Fâtiha, 1/6-7) deriz.Sırâta’llezîne en’amte aleyhim, gayri’l-mağdùbi aleyhim ve le’d-dàllîn. (Fâtiha, 1/6-7) deriz. Burada Allah’a hamd ü senadan sonra,

Burada Allah’a hamd ü senadan sonra,
Cenâb-ı Hak’tan istediğimiz şey sırat-ı müstakîmdir.Cenâb-ı Hak’tan istediğimiz şey sırat-ı müstakîmdir. Sırat-ı müstakîm, İslâm yoludur. “İslâm yolunu isteriz!” diyoruz.Sırat-ı müstakîm, İslâm yoludur. “İslâm yolunu isteriz!” diyoruz. Bu İslâm yolu, Peygamber SAS’in ve ashabının gittiği yoldur.Bu İslâm yolu, Peygamber SAS’in ve ashabının gittiği yoldur. Altta görüyorsunuz, (gayri’l-mağdùbi) var. Orada diyor ki:Altta görüyorsunuz, (gayri’l-mağdùbi) var. Orada diyor ki: “—Yâ Rabbi, sakın yehud yolu olmasın, nasarâ yolu olmasın,
“—Yâ Rabbi, sakın yehud yolu olmasın, nasarâ yolu olmasın,
hristiyanların yolunu istemem!hristiyanların yolunu istemem! Yolum İslâm yolu olsun yâ Rabbi, Peygamberimiz’in yolu olsun!”Yolum İslâm yolu olsun yâ Rabbi, Peygamberimiz’in yolu olsun!” Bunu günde beş defa yalvarırız Cenâb-ı Hakk’a da,

Bunu günde beş defa yalvarırız Cenâb-ı Hakk’a da,
yolumuza bakıyoruz (öyle değil)...yolumuza bakıyoruz (öyle değil)... Sünnet yalnız yemekteki, yalnız namaz kılmaktaki,Sünnet yalnız yemekteki, yalnız namaz kılmaktaki, abdest almaktaki sünnetler değil; çok sünnetler var...abdest almaktaki sünnetler değil; çok sünnetler var... Meselâ: Oturuşta sünnet, eve girişte sünnet,Meselâ: Oturuşta sünnet, eve girişte sünnet, çıkışta sünnet, yemek yerken sünnetler...çıkışta sünnet, yemek yerken sünnetler... Efendim, kalkışta sünnetler, dualarla beraber...Efendim, kalkışta sünnetler, dualarla beraber... Çeşitli. Bu sünnetlerin hepsi, Peygamber SAS’in sünnetidir.Çeşitli. Bu sünnetlerin hepsi, Peygamber SAS’in sünnetidir. Bu sünnetlere uymamak kerahettir.Bu sünnetlere uymamak kerahettir. Kerahet mekruhtur, sevap değildir ki…Kerahet mekruhtur, sevap değildir ki… Giyinmelerimizde, kuşanmalarımızda, her şeyimizde,

Giyinmelerimizde, kuşanmalarımızda, her şeyimizde,
İslâm adabına riayet edip İslâm’ca yaşamak gerekir.İslâm adabına riayet edip İslâm’ca yaşamak gerekir. Saltanat; işte olur bir müddet ama arkası yok! Arkası ölüm…Saltanat; işte olur bir müddet ama arkası yok! Arkası ölüm… Mezarlık iki şeyden ibarettir. Mezarlık ahiretin kapısıdır.Mezarlık iki şeyden ibarettir. Mezarlık ahiretin kapısıdır. Oraya girdik miydi, iki pencere var:Oraya girdik miydi, iki pencere var: Birisi cennete açılır, birisi cehenneme açılır.Birisi cennete açılır, birisi cehenneme açılır. Burada hangi pencerenin sahibi olduysak,Burada hangi pencerenin sahibi olduysak, oraya gömüldükten sonra o pencere sabahta ve akşamda açılır.oraya gömüldükten sonra o pencere sabahta ve akşamda açılır. Sabahta ve akşamda, gudüvven ve aşiyyâ...Sabahta ve akşamda, gudüvven ve aşiyyâ... Televizyonlarda seyrettiğimiz gibi,Televizyonlarda seyrettiğimiz gibi, orada da cennetteki yerimizi seyreder dururuz. Kudretullah…orada da cennetteki yerimizi seyreder dururuz. Kudretullah… Allah muhafaza etsin. Buradan imansız göçer,

Allah muhafaza etsin. Buradan imansız göçer,
ahlâksız göçer, kötülüklerle göçer,ahlâksız göçer, kötülüklerle göçer, o cehennemdeki yerimizi görmeye kalırsak, vay halimize!o cehennemdeki yerimizi görmeye kalırsak, vay halimize! Onun için, ayaklarımızı çok denk almak lâzım!Onun için, ayaklarımızı çok denk almak lâzım! Dünya; zînetü’l-hayattır dünya! Ne olacak, hepsi fani!

Dünya; zînetü’l-hayattır dünya! Ne olacak, hepsi fani!
Bugün çalım satar insan, şunu yapar, böbürlenir.

Bugün çalım satar insan, şunu yapar, böbürlenir.
Tabaka tabaka ya insanlar...Tabaka tabaka ya insanlar... Kendinden aşağı bir müslümanıKendinden aşağı bir müslümanı hakir görmekten daha büyük bir günah yoktur! Çok büyük günah...hakir görmekten daha büyük bir günah yoktur! Çok büyük günah... O kardeşini Allah yaratmıştır.O kardeşini Allah yaratmıştır. Hattâ mahlûkatın hepsi de Allah’ındır.Hattâ mahlûkatın hepsi de Allah’ındır. O Allah’ın yarattığı mahlûkatı hor görmek, hakir görmek...O Allah’ın yarattığı mahlûkatı hor görmek, hakir görmek... Hele müslüman olsun da...Hele müslüman olsun da... Onun bilgisi yoktur, parası da yoktur belki.Onun bilgisi yoktur, parası da yoktur belki. Sefildir üstü başı da...Sefildir üstü başı da... Olsun ama, Allah’ın kuludur; onu hakir görme!Olsun ama, Allah’ın kuludur; onu hakir görme! Elinden geliyorsa yardım et!Elinden geliyorsa yardım et! Fakirliğinden dolayı onu ta’yib etme!Fakirliğinden dolayı onu ta’yib etme! Bilinmez insanların içindeki cevher...Bilinmez insanların içindeki cevher... Bizim büyüklerimizin çoğu ümmîdir.

Bizim büyüklerimizin çoğu ümmîdir.
Ümmî, cahil değildir. Cahil diye Allah’ı tanımayana derler.Ümmî, cahil değildir. Cahil diye Allah’ı tanımayana derler. Ümmî, okumasını yazmasını bilmeyene derler.Ümmî, okumasını yazmasını bilmeyene derler. Peygamberimiz de ümmî idi. Bütün evliyaların çoğu ümmîdir.Peygamberimiz de ümmî idi. Bütün evliyaların çoğu ümmîdir. Okumasını yazmasını bilmedikleri halde, içlerinde merhametOkumasını yazmasını bilmedikleri halde, içlerinde merhamet galiptir, şefkat galiptir, sevgi galiptir.galiptir, şefkat galiptir, sevgi galiptir. Ondan dolayı, Allah-u Teàlâ onları kutub bile yapmıştır.Ondan dolayı, Allah-u Teàlâ onları kutub bile yapmıştır. Evliyâ yapmıştır.Evliyâ yapmıştır. Onun için, onların üstüne başına bakarsın daOnun için, onların üstüne başına bakarsın da hoşuna gitmez ama Allah’ın sevgili bir kuludur.hoşuna gitmez ama Allah’ın sevgili bir kuludur. Onun için, onlara, herkese elden gelen

Onun için, onlara, herkese elden gelen
hürmet, saygı, zayıfların yardımına koşmak,hürmet, saygı, zayıfların yardımına koşmak, büyüklere karşı hürmet ve saygıda bulunmak, müslümanların vazifesidir.büyüklere karşı hürmet ve saygıda bulunmak, müslümanların vazifesidir. “Kim ki, büyüklerine karşı saygı yapamıyor;

“Kim ki, büyüklerine karşı saygı yapamıyor;
küçüklerine karşı şefkat ve merhameti yoktur;küçüklerine karşı şefkat ve merhameti yoktur; ... feleyse minnâ ... bizden değildir.”... feleyse minnâ ... bizden değildir.” Onun için, büyüklerimize karşı daima saygı ve sevgi,Onun için, büyüklerimize karşı daima saygı ve sevgi, küçüklerimize karşı da merhamet, şefkat...küçüklerimize karşı da merhamet, şefkat... İslâm zaten bu iki şeyden ibaret diyorlar.İslâm zaten bu iki şeyden ibaret diyorlar. Allah hepimizi affetsin... Tevfîkat-ı samedaniyyesine mazhar eylesin...Allah hepimizi affetsin... Tevfîkat-ı samedaniyyesine mazhar eylesin... Bu yehud ve nasaraya karşı,

Bu yehud ve nasaraya karşı,
hatta hristiyanların kâffesine karşı —hepsi bunların içindedir zaten—hatta hristiyanların kâffesine karşı —hepsi bunların içindedir zaten— Kur’an’ı okuyun! Onu rica edeceğim.Kur’an’ı okuyun! Onu rica edeceğim. Kur’an’ı okumasını muhakkak öğrenin!Kur’an’ı okumasını muhakkak öğrenin! Tercümeler de var evlerimizde, onlardan da istifade edin!Tercümeler de var evlerimizde, onlardan da istifade edin! Düşmanlara karşı, Allah-u Teàlâ’nın ne şedit emirleri var!Düşmanlara karşı, Allah-u Teàlâ’nın ne şedit emirleri var! O düşmanlarla dostluk, muhabbet, sevgi, müslümana yakışmaz.O düşmanlarla dostluk, muhabbet, sevgi, müslümana yakışmaz. Onunla icabı halinde şeyleri var da; icaba göre, ileriye gitmeden...Onunla icabı halinde şeyleri var da; icaba göre, ileriye gitmeden... Onun için, hepimizin kusurları var; kusurları affedelim!

Onun için, hepimizin kusurları var; kusurları affedelim!
Benim de bir sürü kusurum var.Benim de bir sürü kusurum var. Benim de kusurlarımı affedin!Benim de kusurlarımı affedin! Allah sizlerin de kusurlarınızı affetsin...Allah sizlerin de kusurlarınızı affetsin... Cenâb-ı Hakk’a dua edin! İnşâallah, sağlık ve afiyetle gidip gelmek nasîb ü müyesser eylesin...Cenâb-ı Hakk’a dua edin! İnşâallah, sağlık ve afiyetle gidip gelmek nasîb ü müyesser eylesin... Allah size de hayırlı ömürler, hayırlı rızıklar, hayırlı afiyetler ihsan eylesin...

Allah size de hayırlı ömürler, hayırlı rızıklar, hayırlı afiyetler ihsan eylesin...
Dünyanız ahiretiniz mâmur olsun...Dünyanız ahiretiniz mâmur olsun... Günahlarınız mestûr olsun...Günahlarınız mestûr olsun... Diğer günahlarımızı da, Cenâb-ı Hakk’ın fadl ü keremi bol,Diğer günahlarımızı da, Cenâb-ı Hakk’ın fadl ü keremi bol, onları iyiliğe tahvil buyursun...onları iyiliğe tahvil buyursun... Rahmeti geniştir, büyüktür. Elimizi açarız...Rahmeti geniştir, büyüktür. Elimizi açarız... Ebû Bekr-i Sıddîk Hazretleri’nin manzûmesi çok büyüktür.

Ebû Bekr-i Sıddîk Hazretleri’nin manzûmesi çok büyüktür.
Onu inşâallah, gelince belki,Onu inşâallah, gelince belki, bir levha olarak çıkartır, bütün müslüman kardeşlerimize veririz.bir levha olarak çıkartır, bütün müslüman kardeşlerimize veririz. Rehberimiz o! O, büyüklüğü ile beraber:Rehberimiz o! O, büyüklüğü ile beraber: “Zenbühû zenbün azîmün, fağfiri’z-zenbe’l-azîm;

“Zenbühû zenbün azîmün, fağfiri’z-zenbe’l-azîm;
İnnehû sahsün garîbün, müznibün abdün zelîl.” diyor.İnnehû sahsün garîbün, müznibün abdün zelîl.” diyor. “Kàle yâ rabbi zünûbî, misle remlin lâ yuad; ...” diyor“Kàle yâ rabbi zünûbî, misle remlin lâ yuad; ...” diyor “—Günahlarım Yâ Rabbi;“—Günahlarım Yâ Rabbi; kumlar nasıl sayılamazsa, onlar da sayılamaz,kumlar nasıl sayılamazsa, onlar da sayılamaz, o kadar çok” diyor.o kadar çok” diyor. Bunu diyen pîrimiz… Biz ondan sonra, ufacık meziyetlerimizle

Bunu diyen pîrimiz… Biz ondan sonra, ufacık meziyetlerimizle
böbürlenirsek, elbette bize lâyık olmaz.böbürlenirsek, elbette bize lâyık olmaz. Onun için, bütün kardeşlerimize bu nasihatları söyleyin!Onun için, bütün kardeşlerimize bu nasihatları söyleyin! Allàh... Hepimiz rahmet-i ilâhiyeye muhtacız.

Allàh... Hepimiz rahmet-i ilâhiyeye muhtacız.
Hiç kimse ameliyle cennete girmeyecek.Hiç kimse ameliyle cennete girmeyecek. Başımızı secdeden kaldırmasak, gece gündüz oruç tutup, namaz kılsak;Başımızı secdeden kaldırmasak, gece gündüz oruç tutup, namaz kılsak; yine cennete girmeye lâyık olamayız.yine cennete girmeye lâyık olamayız. Cennete ancak, Allah’ın rahmetiyle gireceğiz.Cennete ancak, Allah’ın rahmetiyle gireceğiz. Onun için, Allah’ın rahmetine sığınalım!

Onun için, Allah’ın rahmetine sığınalım!
Allah affetsin kusurlarımızı da,Allah affetsin kusurlarımızı da, bu cennete giren kullarının arasına bizleri de kabul etsin inşâallah…bu cennete giren kullarının arasına bizleri de kabul etsin inşâallah… Allàhümme innâ nes’elüke temâme’n-ni’meh...

Allàhümme innâ nes’elüke temâme’n-ni’meh...
Ve devâme’l- àfiyeh...Ve devâme’l- àfiyeh... Ve hüsne’l-hàtimeh...Ve hüsne’l-hàtimeh... Bi-hürmeti’l-fâtihah!Bi-hürmeti’l-fâtihah!
Konuşma Hakkında
Tema 1
Tema 2