Server Kürsü
Namaz Vakitleri

5 Şevvâl 1446
03 April 2025
İmsak
05:09
Güneş
06:37
Öğle
13:12
İkindi
16:47
Akşam
19:38
Yatsı
21:00
Detaylı Arama

Konuşma Metni

Bismillâhirrahmânirrahîm.Bismillâhirrahmânirrahîm. El-Hamdü lillâhi Rabbi'l-âlemîn.

El-Hamdü lillâhi Rabbi'l-âlemîn. Ve's-salâtu ve's-selâmu alâ seyyidinâ MuhammedinVe's-salâtu ve's-selâmu alâ seyyidinâ Muhammedin ve âlihî ve sahbihî ecmâinve âlihî ve sahbihî ecmâin ve men tebi'ahû bi-ihsânin ilâ yevmi'd-dîn.ve men tebi'ahû bi-ihsânin ilâ yevmi'd-dîn. Emmâ ba'dü;

Emmâ ba'dü; Fe-kâle rasûlullahi sallallahu aleyhi ve sellem.

Fe-kâle rasûlullahi sallallahu aleyhi ve sellem. İzâ eddeyte zekâte mâliki/mâlike

İzâ eddeyte zekâte mâliki/mâlike fe-kad ezhebti/ezhebte anki/anke şerrahû.fe-kad ezhebti/ezhebte anki/anke şerrahû. Burada iki hareke koymuş bütün fiillere ve zamirlere.

Burada iki hareke koymuş bütün fiillere ve zamirlere. Yani bir hanıma hitap etmiş de olabilir.Yani bir hanıma hitap etmiş de olabilir. Bir erkeğe hitap etmiş de olabilir.Bir erkeğe hitap etmiş de olabilir. Belli olmuyor ama ikisini de koymuş.Belli olmuyor ama ikisini de koymuş. Bir ibarede başka delil yok.Bir ibarede başka delil yok. İzâ eddeyte zekâte mâliki.

İzâ eddeyte zekâte mâliki. İzâ eddeyti zekâte mâliki veya izâ eddeyte zekâte mâlike.İzâ eddeyti zekâte mâliki veya izâ eddeyte zekâte mâlike. Ey filanca, muhatabı ya hanım,Ey filanca, muhatabı ya hanım, yakın bir kimse nasihat ediyor ona.yakın bir kimse nasihat ediyor ona. Ya da bir erkek.Ya da bir erkek. Ey filan, ey filan kişi, ey muhatabım.Ey filan, ey filan kişi, ey muhatabım. Sen malının zekâtını verdiğin zaman.Sen malının zekâtını verdiğin zaman. Fe-kad ezhebti/ezhebteFe-kad ezhebti/ezhebte anki şerrahû veya anke şerrahû.anki şerrahû veya anke şerrahû. Malının şerrini, kötülüğünü,Malının şerrini, kötülüğünü, zararını sana dokunacak zararını,zararını sana dokunacak zararını, kendinden uzaklaştırmış olursun zekâtını verdin mi.kendinden uzaklaştırmış olursun zekâtını verdin mi. Malının zekâtını verdin mi, malınMalının zekâtını verdin mi, malın maldan dolayı sana gelecek zararı şerrimaldan dolayı sana gelecek zararı şerri def etmiş, sen kendindendef etmiş, sen kendinden uzaklaştırmış olursun, onu korumuş olursun.uzaklaştırmış olursun, onu korumuş olursun. Şimdi bir insan zekât verme durumuna ulaştı mı,

Şimdi bir insan zekât verme durumuna ulaştı mı, seviyesine çıktı mı zenginliği,seviyesine çıktı mı zenginliği, onun miktarı vardır, şu kadar altın,onun miktarı vardır, şu kadar altın, şu kadar dirhem gümüş diye,şu kadar dirhem gümüş diye, zekât vermesi lazım.zekât vermesi lazım. Allah-u Teâlâ hazretleri namaz gibi,

Allah-u Teâlâ hazretleri namaz gibi, oruç gibi, hac gibi, malından bir miktarıoruç gibi, hac gibi, malından bir miktarı Allah yolunda vermeyi müslümanlara farz kılmıştır.Allah yolunda vermeyi müslümanlara farz kılmıştır. Dinin beş temel ibadetinden birisidir, zekât vermek.Dinin beş temel ibadetinden birisidir, zekât vermek. Bir insan zekât vermezse, mühim bir farzı,Bir insan zekât vermezse, mühim bir farzı, çok önemli bir farzı, içtimai bir vazifeyi ihmal etmiş olur.çok önemli bir farzı, içtimai bir vazifeyi ihmal etmiş olur. Fakirlerin hakkını yemiş olur.Fakirlerin hakkını yemiş olur. Çünkü kendisinin, kendisini zenginleştirecekÇünkü kendisinin, kendisini zenginleştirecek malın içinde Allahmalın içinde Allah fakirin hakkı var diye Kur’an-ı Kerîm de bildiriyor.fakirin hakkı var diye Kur’an-ı Kerîm de bildiriyor. Ve fî emvâlihim hakkun li’s-sâili ve’l-mahrûmi. (51/Zâriyât 19)

Ve fî emvâlihim hakkun li’s-sâili ve’l-mahrûmi. (51/Zâriyât 19) Dilenciler için, malsız mülksüz mahrum kimseler için,

Dilenciler için, malsız mülksüz mahrum kimseler için, o müminlerin mallarındao müminlerin mallarında bir belirli miktar onların hakkı vardır.bir belirli miktar onların hakkı vardır. Onu vermediği zaman, onların hakkını ayırıpOnu vermediği zaman, onların hakkını ayırıp vermediği zaman, o mahrumlara, o zayıflara, o fakirlere,vermediği zaman, o mahrumlara, o zayıflara, o fakirlere, onların malını yemiş oluyor.onların malını yemiş oluyor. E ben kazandım hocam.E ben kazandım hocam. Hepsi benim dükkânımdan geliyor.Hepsi benim dükkânımdan geliyor. Senin dükkânından geliyor amaSenin dükkânından geliyor ama onun içinde fukaranın hakkı saklı.onun içinde fukaranın hakkı saklı. Onu çıkarttığın zaman malın,Onu çıkarttığın zaman malın, senin geriye kalanı senin malın.senin geriye kalanı senin malın. Onu hakkını vermediğin zaman onlarınOnu hakkını vermediğin zaman onların hakkını yemiş oluyorsun.hakkını yemiş oluyorsun. Bunu millet anlamıyor.Bunu millet anlamıyor. Yani sanıyor ki, paranın hepsi kendisinin.Yani sanıyor ki, paranın hepsi kendisinin. Zekâtı vermekten şey yapıyor, hâlbuki hayır.Zekâtı vermekten şey yapıyor, hâlbuki hayır. Zekât miktarı para senin değil ötekisinin hakkı.Zekât miktarı para senin değil ötekisinin hakkı. Onu vermediğin zaman sen fakirin hakkını yemiş oluyorsun.Onu vermediğin zaman sen fakirin hakkını yemiş oluyorsun. Millet bunu bilmiyor, çok kimse bunu bilmiyor.Millet bunu bilmiyor, çok kimse bunu bilmiyor. Ben kazanıyorum diyor.Ben kazanıyorum diyor. O da kazansın diyor.O da kazansın diyor. O da kurtarsın kendisini diyor.O da kurtarsın kendisini diyor. Hâlbuki herkes çalışıyor.Hâlbuki herkes çalışıyor. Ama herkes zengin olamıyor.Ama herkes zengin olamıyor. Allah zenginliği verirse veriyor.Allah zenginliği verirse veriyor. Her isteyene vermiyor, verirse veriyor.Her isteyene vermiyor, verirse veriyor. Binâenaleyh mü’min olan imanı olan zekâtı verecek.

Binâenaleyh mü’min olan imanı olan zekâtı verecek. Vermezse ne olur?Vermezse ne olur? Vermez se kendisi bilir.Vermez se kendisi bilir. Ahirette belasını, cezasını bulur.Ahirette belasını, cezasını bulur. Vermediği mallar cehennemde kızdırılıp alnınaVermediği mallar cehennemde kızdırılıp alnına sırtına ve kollarına, yanlarına yapıştırılacak.sırtına ve kollarına, yanlarına yapıştırılacak. Ateşten böyle;Ateşten böyle; Yevme yuhmâ ‘aleyhâ

Yevme yuhmâ ‘aleyhâ fî nâri cehenneme fe-tükvâ bi-hâ cibâhühümfî nâri cehenneme fe-tükvâ bi-hâ cibâhühüm ve cünûbühüm ve zuhûruhumve cünûbühüm ve zuhûruhum hâżâ mâ keneztüm li-enfüsikümhâżâ mâ keneztüm li-enfüsiküm fe-żûkû mâ küntüm teknizûne. (9/Tevbe 35.)fe-żûkû mâ küntüm teknizûne. (9/Tevbe 35.) İşte yanınız da biriktirdiğiniz, kasalarda, keselerde

İşte yanınız da biriktirdiğiniz, kasalarda, keselerde sakladığınız paralar işte bunlar diye,sakladığınız paralar işte bunlar diye, cehennem ateşinde iyice kızmış olan o şeyler,cehennem ateşinde iyice kızmış olan o şeyler, altınlar, gümüşler, onlar ile dağlanacak,altınlar, gümüşler, onlar ile dağlanacak, yüzleri sırtları, yanları diye bildiriliyor.yüzleri sırtları, yanları diye bildiriliyor. Yani cehennem de cehenneme girecekte,Yani cehennem de cehenneme girecekte, cehennem de azap şekli de böyle olacak.cehennem de azap şekli de böyle olacak. İşte bu Allah yolunda vermediniz diye.İşte bu Allah yolunda vermediniz diye. Onun için zekât kelimesinin manası,

Onun için zekât kelimesinin manası, temizleyici madde demek, zekât.temizleyici madde demek, zekât. Temizleyen şey demek, neden?Temizleyen şey demek, neden? Zekâtı verdiğin zaman, malın temiz oluyor.

Zekâtı verdiğin zaman, malın temiz oluyor. Senin kendi malın kalıyor içinde.Senin kendi malın kalıyor içinde. Zekâtı ayırıp vermediğin zaman malın kirli kalıyor.Zekâtı ayırıp vermediğin zaman malın kirli kalıyor. Çünkü başkasının hakkı var, onu da beraber yiyorsun.Çünkü başkasının hakkı var, onu da beraber yiyorsun. En iyi çare?En iyi çare? Malı kazanır kazanmaz, sene de bir hesaplanıyor.

Malı kazanır kazanmaz, sene de bir hesaplanıyor. Zekâtla tabii mallarını hesaplayacak.Zekâtla tabii mallarını hesaplayacak. Bir kenara ayıracak.Bir kenara ayıracak. Bu benim zekâtım diyecek.Bu benim zekâtım diyecek. Onu ayrı tutucak.Onu ayrı tutucak. Oradan tıkır tıkır verecek.Oradan tıkır tıkır verecek. Zekâtı verirken dikkat edilecek şeyler vardır.Zekâtı verirken dikkat edilecek şeyler vardır. Zekât, zekâtı kabul ettim diyebilecekZekât, zekâtı kabul ettim diyebilecek bir canlı varlığa verilir.bir canlı varlığa verilir. Hükmü şahsiyete verilmez.Hükmü şahsiyete verilmez. Bir fakire verilir, borçluya verilir,Bir fakire verilir, borçluya verilir, Allah yolunda mücahitlere verilir vs. ye şeye verilmez.Allah yolunda mücahitlere verilir vs. ye şeye verilmez. Mesela bir ölü meydanda kalmış.Mesela bir ölü meydanda kalmış. Buna kefen alıverelim.Buna kefen alıverelim. Mezarcı parasını da ödeyiverelim de bunu gömelim.Mezarcı parasını da ödeyiverelim de bunu gömelim. Zekât paramdan versem olur mu? Olmaz.Zekât paramdan versem olur mu? Olmaz. Çünkü kabul etme durumu yok.Çünkü kabul etme durumu yok. Zekâtın fakire teslimi, temlik edilmesi gerekiyor.Zekâtın fakire teslimi, temlik edilmesi gerekiyor. Temlik demek? Al bu senin mülkündür.

Temlik demek? Al bu senin mülkündür. Ne yaparsan yap diye eline vermek gerekiyor.Ne yaparsan yap diye eline vermek gerekiyor. Öyle bilmem kurumlara, derneklere, hatta camilere.Öyle bilmem kurumlara, derneklere, hatta camilere. Yani bu bir kurum düşmanlığı, dernek düşmanlığı da değil.Yani bu bir kurum düşmanlığı, dernek düşmanlığı da değil. Camiye bile verse olmuyor.Camiye bile verse olmuyor. E bu camiler yapılmayacak mı?E bu camiler yapılmayacak mı? Camiler başka hayırdan yapılırsa yapılacak.Camiler başka hayırdan yapılırsa yapılacak. Amma fakirin hakkı fakire verilecek.Amma fakirin hakkı fakire verilecek. Şimdi bu malı ayırıp da verirsen

Şimdi bu malı ayırıp da verirsen sahibi olan fakirlere,sahibi olan fakirlere, malın temiz kaldığı için, zekât temizleyici malzeme demek,malın temiz kaldığı için, zekât temizleyici malzeme demek, temizleyici işlem demek.temizleyici işlem demek. Malını temizlemiş oluyorsun.Malını temizlemiş oluyorsun. Öyle yapmadığın zaman malın pis oluyor.Öyle yapmadığın zaman malın pis oluyor. Pis mal yiyorsun, murdar mal yiyorsun,Pis mal yiyorsun, murdar mal yiyorsun, mikroplu mal yiyorsun, leş yiyorsun gibi oluyor.mikroplu mal yiyorsun, leş yiyorsun gibi oluyor. Malın zekâtını vermediği zaman,

Malın zekâtını vermediği zaman, kendisine şerri dokunur, zararı dokunur,kendisine şerri dokunur, zararı dokunur, malın zararı dokunur.malın zararı dokunur. Zekâtı verdiğin zaman, o şerrini başından uzaklaştırmış,Zekâtı verdiğin zaman, o şerrini başından uzaklaştırmış, o şerden kendini kurtarmış oluyorsun buyuruyor.o şerden kendini kurtarmış oluyorsun buyuruyor. Bu ifade çok önemli.Bu ifade çok önemli. İkinci hadîs-i şerîfte, yine zekâtla ilgili altındaki.

İkinci hadîs-i şerîfte, yine zekâtla ilgili altındaki. İzâ eddeyte’z-zekâte fe-kad kadayte

İzâ eddeyte’z-zekâte fe-kad kadayte mâ ‘aleyke ve men ceme’a mâlen harâmenmâ ‘aleyke ve men ceme’a mâlen harâmen sümme tesaddaka bihî lem yekün lehûsümme tesaddaka bihî lem yekün lehû fîhi ecrun ve kâne ‘aleyhi ısruhû.fîhi ecrun ve kâne ‘aleyhi ısruhû. İzâ eddeyte’z-zekâte.

İzâ eddeyte’z-zekâte. Malının zekâtını ödediğin zaman,Malının zekâtını ödediğin zaman, fe-kad kadayte mâ ‘aleyke.fe-kad kadayte mâ ‘aleyke. Boynundan borç olan vazifeyi eda etmiş olursun.Boynundan borç olan vazifeyi eda etmiş olursun. Zekât nerelerden alınır?Zekât nerelerden alınır? Zekât hayvandan alınır mı?Zekât hayvandan alınır mı? Evet, koyun sahipleri, davar sahipleri,Evet, koyun sahipleri, davar sahipleri, sürü sahipleri de zekâtını verecek.sürü sahipleri de zekâtını verecek. Çiftçiden alınır mı?Çiftçiden alınır mı? Evet, çiftçinin ziraatinin öşrü de bir çeşit zekâttır.Evet, çiftçinin ziraatinin öşrü de bir çeşit zekâttır. Tüccardan alınır mı?

Tüccardan alınır mı? Tüccardan da, esnaftan da alınır.Tüccardan da, esnaftan da alınır. Kadından alınır mı? Alınır.Kadından alınır mı? Alınır. Erkekten, herkesten alınır.Erkekten, herkesten alınır. Zenginleşmiş olan herkesin zekâtını vermesi lazım.Zenginleşmiş olan herkesin zekâtını vermesi lazım. Görevini yapmış olursun.Görevini yapmış olursun. Senin aleyhine olan bir borcu ödemiş olursun.Senin aleyhine olan bir borcu ödemiş olursun. Borçtan kurtulmuş olursun.Borçtan kurtulmuş olursun. Amma,Amma, Ve men ceme’a mâlen harâmen.

Ve men ceme’a mâlen harâmen. Kim bir haram mal toplarsa,Kim bir haram mal toplarsa, haram olarak bir malı kim toplarsa.haram olarak bir malı kim toplarsa. Şimdi ya haram mal nasıl olur?Şimdi ya haram mal nasıl olur? Kazanç şekli, günah olan bir şekilde olur.

Kazanç şekli, günah olan bir şekilde olur. Mesela hırsızlıktan, yol kesmekten, bu haram mal.Mesela hırsızlıktan, yol kesmekten, bu haram mal. Veyahut haram malzemenin satışından olur.Veyahut haram malzemenin satışından olur. İçki satmak, vs. satmak olur.İçki satmak, vs. satmak olur. Veyahut helal mal satıyorsun amaVeyahut helal mal satıyorsun ama Cuma vaktinde ticaret yapıyorsun.Cuma vaktinde ticaret yapıyorsun. O zaman haram.O zaman haram. Haramlaşıyor o zaman, oradan olur.Haramlaşıyor o zaman, oradan olur. Ya da zekâtını veriyorsunYa da zekâtını veriyorsun malının içinde haram birikiyor.malının içinde haram birikiyor. Kim bir haram mal toplarsa.Kim bir haram mal toplarsa. Sümme tesaddaka bihî.

Sümme tesaddaka bihî. Sonra bundan da kalkıp tasadduk ederse,Sonra bundan da kalkıp tasadduk ederse, hayır verirse, lem yekün lehû fîhi ecrun.hayır verirse, lem yekün lehû fîhi ecrun. Bir sevabı olmaz.Bir sevabı olmaz. Haram maldan sadaka verse bile sevabı olmaz.Haram maldan sadaka verse bile sevabı olmaz. Hiç sevabı olmaz.Hiç sevabı olmaz. Ve kâne ‘aleyhi ısruhû.

Ve kâne ‘aleyhi ısruhû. Vebali, cezası, sorumluluğu üzerinde kalır.Vebali, cezası, sorumluluğu üzerinde kalır. Yani verdiği halde sevap kazanmaz,Yani verdiği halde sevap kazanmaz, kabul olmaz, ecir almaz, vebali üzerinde kalır.kabul olmaz, ecir almaz, vebali üzerinde kalır. Ve üçüncü, sonuncu hadîs-i şerîf.

Ve üçüncü, sonuncu hadîs-i şerîf. İzâ erâdallahu azze ve celle bi-‘abdin hayran

İzâ erâdallahu azze ve celle bi-‘abdin hayran ista’melehû kîle ve mâ ista’melehûista’melehû kîle ve mâ ista’melehû kâle yehdîhi ile’l-ameli’s-sâlihikâle yehdîhi ile’l-ameli’s-sâlihi kâble mevtihî sümme yekbıduhû alâ zâlike.kâble mevtihî sümme yekbıduhû alâ zâlike. Ahmed b. Hanbel rahmetullahi aleyh

Ahmed b. Hanbel rahmetullahi aleyh rivayet etmiş ki;rivayet etmiş ki; Kitabına yazmış ki, Peygamber efendimiz şöyle buyuruyor;Kitabına yazmış ki, Peygamber efendimiz şöyle buyuruyor; İzâ erâdallahu azze ve celle bi-‘abdin hayran.

İzâ erâdallahu azze ve celle bi-‘abdin hayran. Pek aziz ve pek celil olan,Pek aziz ve pek celil olan, sonsuz izzet ve celal sahibi olan Allahsonsuz izzet ve celal sahibi olan Allah bir kulun hayrını murad etti mi,bir kulun hayrını murad etti mi, hayra ersin şu kulum, sonu hayır olsun diyehayra ersin şu kulum, sonu hayır olsun diye kulunun hayrını istedi mi, murad etti mi?kulunun hayrını istedi mi, murad etti mi? İsta’melehû. Onu hayırlı bir işteİsta’melehû. Onu hayırlı bir işte istihdam eder, kullanır.istihdam eder, kullanır. Diyorlar ki: Kîle ve mâ ista’melehû.Diyorlar ki: Kîle ve mâ ista’melehû. Ne demek ista’melehû Ya Resûlullah diye soruyorlar?Ne demek ista’melehû Ya Resûlullah diye soruyorlar? Diyor ki:Diyor ki: Yehdîhi ile’l-ameli’s-sâlihi.

Yehdîhi ile’l-ameli’s-sâlihi. Onun gönlünü yumuşatır, aklını döndürür,Onun gönlünü yumuşatır, aklını döndürür, salîh amel işlemeye sevk eder.salîh amel işlemeye sevk eder. Yani salîh amel ne demek?Yani salîh amel ne demek? İyi, güzel, sevaplı amel işlemeye sevk eder.İyi, güzel, sevaplı amel işlemeye sevk eder. Kâble mevtihî.Kâble mevtihî. Ölümünden evvel.Ölümünden evvel. Sümme yekbıduhû alâ zâlike.Sümme yekbıduhû alâ zâlike. Sonra bu amel-i salîh üzere,Sonra bu amel-i salîh üzere, onu işlemiş olarak, ruhunu kabzeder.onu işlemiş olarak, ruhunu kabzeder. Böylece hayra erdirmiş olur.Böylece hayra erdirmiş olur. Demek ki, Cenâb-ı hak bir kulunun

Demek ki, Cenâb-ı hak bir kulunun akıbetinin hayır olmasını isterse, onu güzelakıbetinin hayır olmasını isterse, onu güzel işler yapmaya sevk ediyor.işler yapmaya sevk ediyor. Kafasını döndürüyor.Kafasını döndürüyor. Bu, bu neye dayanır?Bu, bu neye dayanır? Bu da, kulun kendisinin zihniyetine,Bu da, kulun kendisinin zihniyetine, niyetine dayanır.niyetine dayanır. Kulun niyeti,Kulun niyeti, Cenâb-ı Hakk’ın hoşuna gidecek şekildeCenâb-ı Hakk’ın hoşuna gidecek şekilde kalbi temiz niyeti güzel olursa,kalbi temiz niyeti güzel olursa, sarhoş da olsa, ayyaş da olsa,sarhoş da olsa, ayyaş da olsa, o niyetinden dolayı Cenâb-ı Hak onu döndürür,o niyetinden dolayı Cenâb-ı Hak onu döndürür, tevbe ettirir, hayırlı işi yaptırır.tevbe ettirir, hayırlı işi yaptırır. Niyeti bozuk olursa, ona göre yardımsız bırakır.Niyeti bozuk olursa, ona göre yardımsız bırakır. Mesela bu gece çok geç yattım.

Mesela bu gece çok geç yattım. Maç da seyredeceğimMaç da seyredeceğim ondan sonra Sabah namazına gidemem diye,ondan sonra Sabah namazına gidemem diye, akşamdan böyle kafayı bozdu mu, sabah namazına gelemez.akşamdan böyle kafayı bozdu mu, sabah namazına gelemez. Yani niyetinin bozukluğundan dolayı Allah şey yapar.Yani niyetinin bozukluğundan dolayı Allah şey yapar. Niyeti halis, temiz olanıNiyeti halis, temiz olanı döndürür döndürür doğru yola sevk eder.döndürür döndürür doğru yola sevk eder. Onun için halis düşüncelerle,Onun için halis düşüncelerle, temiz duygularla Cenâb-ı Hakk’a kulluk etmemiz lazım.temiz duygularla Cenâb-ı Hakk’a kulluk etmemiz lazım. İçten.İçten. Kusurlu da olsa, candan, içten,Kusurlu da olsa, candan, içten, samimi, halis, tertemiz duygular taşımamız lazım.samimi, halis, tertemiz duygular taşımamız lazım. Duygularımız yalan yanlış bile olsa.Duygularımız yalan yanlış bile olsa. O zaman Cenâb-ı Hak muvaffak ediyor,O zaman Cenâb-ı Hak muvaffak ediyor, hayırlı işler yapmaya.hayırlı işler yapmaya. Kafası, niyeti, kalbi bozuk,Kafası, niyeti, kalbi bozuk, fitne, fesat olunca da o zamanfitne, fesat olunca da o zaman kendi haline bırakıyor.kendi haline bırakıyor. Hidayet etmiyor.Hidayet etmiyor. İhdina’s-sırâta’l-müstakîm diyoruz ya.

İhdina’s-sırâta’l-müstakîm diyoruz ya. Sırât-ı Müstakîme sokmuyor.Sırât-ı Müstakîme sokmuyor. Allah bizi sırat-ı mustakime sevk ettiği,

Allah bizi sırat-ı mustakime sevk ettiği, hayırlarda istimal ettiği,hayırlarda istimal ettiği, ahir ömürde hayrını, hasenâtını artıran,ahir ömürde hayrını, hasenâtını artıran, sevdiği kullarından eylesin.sevdiği kullarından eylesin. Huzuruna sevdiği, razı olduğu kul olarak varmayı nasip eylesin.Huzuruna sevdiği, razı olduğu kul olarak varmayı nasip eylesin. Şimdiye kadar yaptıklarımızın, kötüŞimdiye kadar yaptıklarımızın, kötü ibadetlerin de hepsini defterlerimizden silsin.ibadetlerin de hepsini defterlerimizden silsin. Affı mağfiret eylesin.Affı mağfiret eylesin. Bizi onlarla mahşer günü,Bizi onlarla mahşer günü, hesap günü karşı karşıya getirip de,hesap günü karşı karşıya getirip de, mahşer halkına rezil etmesin.mahşer halkına rezil etmesin. Hatta bize hesap ta uygulamadan,Hatta bize hesap ta uygulamadan, bi-gayri hisab cennetine dâhil eylesin.bi-gayri hisab cennetine dâhil eylesin. Cemali ile müşerref eylesin.Cemali ile müşerref eylesin. El Fâtiha.

El Fâtiha.
Şevval: Orucun Sevabını Bir Yıla Taşıyan Ay
Kısa ve Öz Sohbetler
Server Yayınları
Dinle Hata Bildir/Öneride Bulun Not Ekle
Konuşma Hakkında
Server Kürsü
Detaylı Arama
Namaz Vakitleri

5 Şevvâl 1446

03 April 2025

İmsak
05:09
Güneş
06:37
Öğle
13:12
İkindi
16:47
Akşam
19:38
Yatsı
21:00
Kayıt Ol
Giriş Yap
Mehmed Zahid<br>KOTKU
Mehmed Zahid
KOTKU

Hakkında

Hadis Dersleri (MZK)

Cuma Sohbetleri (MZK)

Münebbihat Dersleri
Mahmud Es’ad<br>COŞAN
Mahmud Es’ad
COŞAN

Hakkında

MEC YÂD ve Belgeseller

Hadis Dersleri (MEC)

Cuma Sohbetleri (MEC)

Tefsir Dersleri

Tasavvuf Sohbetleri

Mübarek Gün ve Geceler

Gurbet Sohbetleri

Hac ve Umre

Aile Eğitim Kampı Konuşmaları

Anma Programları

Konferanslar

Sorular ve Cevaplar

Diğer Çeşitli Konuşmalar
Muharrem Nureddin<br>COŞAN
Muharrem Nureddin
COŞAN

Hakkında

Konuşmalar

Mübarek Gün ve Geceler

Önemli Mesajlar

Basın Bildirileri
Tüm Sohbetleri Listele
Kısa ve Öz Paylaşımlar
Tema 1
Tema 2
Açık Renk Modu
Koyu Renk Modu