Namaz Vakitleri

14 Ramazan 1446
14 March 2025
İmsak
05:46
Güneş
07:11
Öğle
13:18
İkindi
16:37
Akşam
19:16
Yatsı
20:35
Detaylı Arama

Nefisle Mücâhede

Mehmed Zahid KOTKU

26 Rebîü'l-Evvel 1399 / 23.02.1979
İskenderpaşa Camii/ İstanbul

Açıklama

Gönül dostu, âlim Mehmed Zahid KOTKU Hocamızın sohbetleri, kendi seslerinden konulara yaklaşımı, açıklamaları, değerlendirmeleri ve tavsiyeleri, sizlerin istifadesine sunulmuştur.
Mehmed Zâhid KOTKU, geçtiğimiz asırda yaşamış (1897-1980) bir mürşid-i kâmil, bir sâlih insan, bir Allah dostudur. Ömrü boyunca tebliğ ve irşad çalışmaları içinde bulunmuş, milletimize ve ülkemize hizmet eden nice kıymetli kadrolar, devlet adamları yetiştirmiştir.

Gümüşhaneli Hazretleri tarafından başlatılan Ramûzü’l-Ehâdîs dersleri, takipçileri tarafından devam ettirilmiştir. İskenderpaşa Camii’nde Mehmed Zâhid KOTKU (Rh.A) Hocamız bu dersleri 1958’den 1977 yılına kadar sürdürmüş; 1977’den sonra ise, Prof. Dr. Mahmud Es’ad COŞAN hocamız devam ettirmiştir.

İlk zamanlar düzenli olarak pazar günleri ikindiden sonra bir saat, cuma günleri öğleden önce 45 dakika hadis dersleri yaparlarken, son yıllarında hadis derslerini Prof. Dr. Mahmud Es’ad COŞAN hocamıza bırakmışlar, kendileri cuma namazından sonra 10-15 dakikalık kısa konuşmalar yapmaya başlamışlardır.

Bu konuşmalar irticalen yapılmış, bazen bir sahabeden bahsetmişler, bazen güncel bir olayı konu edinmişlerdir. Bu konuşmalar 1978 yılında başlamış, vefatına kadar devam etmiştir. Son konuşmaları vefatından bir hafta önce, 6 Kasım 1980’de Medine’de kaydedilmiştir.

Nefisle Mücâhede

Mehmed Zahid KOTKU

26 Rebîü'l-Evvel 1399 / 23.02.1979
İskenderpaşa Camii/ İstanbul

Açıklama

Gönül dostu, âlim Mehmed Zahid KOTKU Hocamızın sohbetleri, kendi seslerinden konulara yaklaşımı, açıklamaları, değerlendirmeleri ve tavsiyeleri, sizlerin istifadesine sunulmuştur.
Mehmed Zâhid KOTKU, geçtiğimiz asırda yaşamış (1897-1980) bir mürşid-i kâmil, bir sâlih insan, bir Allah dostudur. Ömrü boyunca tebliğ ve irşad çalışmaları içinde bulunmuş, milletimize ve ülkemize hizmet eden nice kıymetli kadrolar, devlet adamları yetiştirmiştir.

Gümüşhaneli Hazretleri tarafından başlatılan Ramûzü’l-Ehâdîs dersleri, takipçileri tarafından devam ettirilmiştir. İskenderpaşa Camii’nde Mehmed Zâhid KOTKU (Rh.A) Hocamız bu dersleri 1958’den 1977 yılına kadar sürdürmüş; 1977’den sonra ise, Prof. Dr. Mahmud Es’ad COŞAN hocamız devam ettirmiştir.

İlk zamanlar düzenli olarak pazar günleri ikindiden sonra bir saat, cuma günleri öğleden önce 45 dakika hadis dersleri yaparlarken, son yıllarında hadis derslerini Prof. Dr. Mahmud Es’ad COŞAN hocamıza bırakmışlar, kendileri cuma namazından sonra 10-15 dakikalık kısa konuşmalar yapmaya başlamışlardır.

Bu konuşmalar irticalen yapılmış, bazen bir sahabeden bahsetmişler, bazen güncel bir olayı konu edinmişlerdir. Bu konuşmalar 1978 yılında başlamış, vefatına kadar devam etmiştir. Son konuşmaları vefatından bir hafta önce, 6 Kasım 1980’de Medine’de kaydedilmiştir.

Konuşma Metni

Eûzübillâhimineşşeytânirracîm.Eûzübillâhimineşşeytânirracîm. Bismillâhirrahmânirrahîm.Bismillâhirrahmânirrahîm. Müslümanlıkta en efdal ibadet,

Müslümanlıkta en efdal ibadet,
kişinin Allah ile, nefeslerinkişinin Allah ile, nefeslerin Allah ile meşgul olduğu andır.Allah ile meşgul olduğu andır. Yani ibadet vakitleri, namaz, Kur’an okuma,Yani ibadet vakitleri, namaz, Kur’an okuma, zikrullah yapma, oruç tutma vs. buna benzerzikrullah yapma, oruç tutma vs. buna benzer ameller ki, o zaman kul Allah’ıyla meşguldür;ameller ki, o zaman kul Allah’ıyla meşguldür; orda harcanan nefesler makbul-i ilahidir.orda harcanan nefesler makbul-i ilahidir. Bunun gayride, yani Allah’ı unutaraktanBunun gayride, yani Allah’ı unutaraktan geçen nefeslerden herkes mes’uldür.geçen nefeslerden herkes mes’uldür. O nefesler ki Allah-u Teàlâ bize vermiştir;

O nefesler ki Allah-u Teàlâ bize vermiştir;
onların yerini tutacak hiç bir şey yoktur.onların yerini tutacak hiç bir şey yoktur. En kıymetli bir cevherdir ki, onuEn kıymetli bir cevherdir ki, onu Cenâb-ı Hak bize bahşetmiştir.Cenâb-ı Hak bize bahşetmiştir. Bu cevherleri yok yere harcamanın cezasını,Bu cevherleri yok yere harcamanın cezasını, elbette o adam görecektir.elbette o adam görecektir. Evet insan bugün aldanabilir hayatına,Evet insan bugün aldanabilir hayatına, zevkine sefasına, ama hiç düşünmez mi ki:zevkine sefasına, ama hiç düşünmez mi ki: “—Bunu bana ihsan eden

“—Bunu bana ihsan eden
Allah-u Teàlâ, bunu bana niçin vermiş acaba?Allah-u Teàlâ, bunu bana niçin vermiş acaba? Bu günahlara dalıp, felâketlere sürüklenip,Bu günahlara dalıp, felâketlere sürüklenip, isyan yollarında harcasın diye mi verdi?isyan yollarında harcasın diye mi verdi? Yoksa Hakk’ın rızasını kazanabilmek için mi verdi?”Yoksa Hakk’ın rızasını kazanabilmek için mi verdi?” Bunu düşünebilmek büyük nimet…

Bunu düşünebilmek büyük nimet…
Bununla beraber, bizim namazda bulunduğumuz anlar,

Bununla beraber, bizim namazda bulunduğumuz anlar,
zikrullahta bulunduğumuz anlar ki, hayırlı nefeslerdir.zikrullahta bulunduğumuz anlar ki, hayırlı nefeslerdir. Fakat şunu da unutmamalıdır ki;Fakat şunu da unutmamalıdır ki; hasta bir insan, veremin üçüncü devresini geçmiş;hasta bir insan, veremin üçüncü devresini geçmiş; ne kadar bal, kaymak, yağ yedirirseniz yedirin,ne kadar bal, kaymak, yağ yedirirseniz yedirin, hastalık onu sarmıştır.hastalık onu sarmıştır. Her gün zayıflamakta ve nihayet de,Her gün zayıflamakta ve nihayet de, gözlerini yumup gitmekte mecburen...gözlerini yumup gitmekte mecburen... Biz de, her ne kadar ibadetlerle meşgul olduğumuz anlar

Biz de, her ne kadar ibadetlerle meşgul olduğumuz anlar
Hakk’ın rızası için oluyorsa da;Hakk’ın rızası için oluyorsa da; bizim de hastalıklarımız var ki,bizim de hastalıklarımız var ki, o hastalıkların adına biz de günahlar diyoruz.o hastalıkların adına biz de günahlar diyoruz. İnsanlar kendilerini günahlardan kurtaramadığı müddetçe,İnsanlar kendilerini günahlardan kurtaramadığı müddetçe, o günahlar insanları kemirir.o günahlar insanları kemirir. Hastalıklar nasıl kemirip öldürüyorsa, onun gibi.Hastalıklar nasıl kemirip öldürüyorsa, onun gibi. Allah muhafaza etsin, meselâ kanser...

Allah muhafaza etsin, meselâ kanser...
Vaktinde tedavisi olursa, iyi olur diyorlar.Vaktinde tedavisi olursa, iyi olur diyorlar. Hiç de öyle değil, alıp götürüyor.Hiç de öyle değil, alıp götürüyor. Tedavisi mümkün olmuyor.Tedavisi mümkün olmuyor. Olsa da kıymeti yok... Muvakkat bir zaman için.Olsa da kıymeti yok... Muvakkat bir zaman için. Onun için, hastalığa tutulmamak lâzım!

Onun için, hastalığa tutulmamak lâzım!
Hastalığa tutulduktan sonra kurtulmak zor şey...Hastalığa tutulduktan sonra kurtulmak zor şey... Günahlara tutulduktan sonra o günahlardan kaçmak,Günahlara tutulduktan sonra o günahlardan kaçmak, kurtulmak, sıyrılmak çok büyük bahtiyarlık...kurtulmak, sıyrılmak çok büyük bahtiyarlık... Herkese nasib olmaz.Herkese nasib olmaz. Bunlar hastalıklar gibi bir kaç tane değil.

Bunlar hastalıklar gibi bir kaç tane değil.
125 tane büyük günah var.125 tane büyük günah var. Küçük günahlarla beraber 400’ü geçer.Küçük günahlarla beraber 400’ü geçer. Bazılarına göre 700’e kadar varır.Bazılarına göre 700’e kadar varır. Bunlar insanların insanlığını kemiren günahlardır,Bunlar insanların insanlığını kemiren günahlardır, hastalıklardır, mikroplardır.hastalıklardır, mikroplardır. Bazısı veba gibi, kolera gibi birden alır götürür.Bazısı veba gibi, kolera gibi birden alır götürür. Bazısı da uzun müddet adamı ızdıraplar içerisinde bırakır.Bazısı da uzun müddet adamı ızdıraplar içerisinde bırakır. Ondan sana bir tanesinden daha bahsedeceğim.

Ondan sana bir tanesinden daha bahsedeceğim.
Çünkü bu hastalıkların sebebi,Çünkü bu hastalıkların sebebi, nefs-i emmâre dediğimiz nefistir;nefs-i emmâre dediğimiz nefistir; benliklerimizdir.benliklerimizdir. Herkes kendisini beğenir.Herkes kendisini beğenir. Benden başkası daha yok der.Benden başkası daha yok der. Her cihetten; bilgi cihetinden, başka cihetlerdenHer cihetten; bilgi cihetinden, başka cihetlerden kendini beğenme...kendini beğenme... Bu bir hastalık...Bu bir hastalık... Fakat benim bugün bahsedeceğim hastalık bu değil.

Fakat benim bugün bahsedeceğim hastalık bu değil.
İkinci bir hastalık ki bizde, küfürden sonra geliyor.İkinci bir hastalık ki bizde, küfürden sonra geliyor. En büyük hastalık, küfür hastalığı…

En büyük hastalık, küfür hastalığı…
O küfürden kendisini kurtarabilen bahtiyarlaraO küfürden kendisini kurtarabilen bahtiyarlara teşekkür etmek lazım.teşekkür etmek lazım. Kolaycacık insan küfürden kendini kurtaramaz.Kolaycacık insan küfürden kendini kurtaramaz. Kolay bir şey değil yani.Kolay bir şey değil yani. Kendini müslüman zanneder,Kendini müslüman zanneder, fakat küfrün birçok çarklarına kaptırmıştır kendisini.fakat küfrün birçok çarklarına kaptırmıştır kendisini. Gider gürültüye, Allah esirgeye...Gider gürültüye, Allah esirgeye... Onun için küfrü ben söylemeyeceğim.Onun için küfrü ben söylemeyeceğim. Küfrü beyan eden kitaplar var,Küfrü beyan eden kitaplar var, onları okumanızı tavsiye edeceğim.onları okumanızı tavsiye edeceğim. İkinci günah olarak da, zinadan bahseder.

İkinci günah olarak da, zinadan bahseder.
O, bugün çok acı bir sûrette aramızda dolaşmakta...O, bugün çok acı bir sûrette aramızda dolaşmakta... İnsanlığımızı, ibadetlerimizi hiçe saydırmaktadır.İnsanlığımızı, ibadetlerimizi hiçe saydırmaktadır. Zina, iki çeşittir.

Zina, iki çeşittir.
Bir çeşidi, Allah korusun muhafaza etsin,Bir çeşidi, Allah korusun muhafaza etsin, gayri meşru hallerdir.gayri meşru hallerdir. İkincisi de, o gayr-i meşrûiyete sürükleyen günahlardır.İkincisi de, o gayr-i meşrûiyete sürükleyen günahlardır. Gayr-i meşrû bir şey yapmıyor amaGayr-i meşrû bir şey yapmıyor ama oraya doğru sürükleyen günahlardır.oraya doğru sürükleyen günahlardır. Bunlar da bizim hiç ehemmiyet vermediğimiz günahlardır.Bunlar da bizim hiç ehemmiyet vermediğimiz günahlardır. Bu mikroptan kimse bahsetmez, edemez de...Bu mikroptan kimse bahsetmez, edemez de... Çok acı mikrop.Çok acı mikrop. Yalnız Cenâb-ı Hak diyor ki:

Yalnız Cenâb-ı Hak diyor ki:
... Yeguddù min ebsàrihim ...

... Yeguddù min ebsàrihim ...
Neden?

Neden?
Cenâb-ı Peygamber de diyor ki:Cenâb-ı Peygamber de diyor ki: “—Zina yalnız bildiğimiz zina değil; elin zinası var...

“—Zina yalnız bildiğimiz zina değil; elin zinası var...
Gözün zinası var...Gözün zinası var... Kulağın zinası var...Kulağın zinası var... Ayakların da zinası var.”Ayakların da zinası var.” Nasıl olur?

Nasıl olur?
İşte o bakmalar ki,İşte o bakmalar ki, o bakışlar insanı zinaya sürükler.o bakışlar insanı zinaya sürükler. O görüşmeler ki, netice itibariyle insanları zinaya sürükler.O görüşmeler ki, netice itibariyle insanları zinaya sürükler. Niçin?Niçin? Allah, kadın ile erkek arasında bir meyil yaratmıştır.Allah, kadın ile erkek arasında bir meyil yaratmıştır. O meyil olmasa bugünkü hayat olmaz.O meyil olmasa bugünkü hayat olmaz. Binâen aleyh, eski Konya mebusu olan

Binâen aleyh, eski Konya mebusu olan
Vehbi Efendi’nin yazdığı bir kitap var.Vehbi Efendi’nin yazdığı bir kitap var. Onun yazdığı kitapta diyor ki, Kur’an Ahkâmları’nda.Onun yazdığı kitapta diyor ki, Kur’an Ahkâmları’nda. Kadın gerek erkek de olsa:Kadın gerek erkek de olsa: “—Güneşin altında kar nasıl erirse,“—Güneşin altında kar nasıl erirse, lodosun altında kar nasıl erirse,lodosun altında kar nasıl erirse, kadında olsun erkek olsunkadında olsun erkek olsun bir araya geldikleri vakitte öyle erirler.” diyor.bir araya geldikleri vakitte öyle erirler.” diyor. Meyil var arada...

Meyil var arada...
O meyli Allah yaratmıştır.O meyli Allah yaratmıştır. O meylin muhafazasını, ancak akıllarımız temin edecek:O meylin muhafazasını, ancak akıllarımız temin edecek: “—Bu çok günahtır. Biz bu işi yapamayız!”

“—Bu çok günahtır. Biz bu işi yapamayız!”
diyecek bir akla, bir kuvvete sahipsen ne âlâ...diyecek bir akla, bir kuvvete sahipsen ne âlâ... Fakat hasta adam,

Fakat hasta adam,
yatağından kalkmayan adam,yatağından kalkmayan adam, nasıl müdafaa edecek kendisini?nasıl müdafaa edecek kendisini? Çok zor.Çok zor. Bunlar birer hastalık.Bunlar birer hastalık. Binâen aleyh, sevgi denilen şey,Binâen aleyh, sevgi denilen şey, insanı sürükler durur birbiri arkasında...insanı sürükler durur birbiri arkasında... Hayvanlardaki rabıtayı görmüyor musunuz?Hayvanlardaki rabıtayı görmüyor musunuz? Onlardaki rabıta neyse, bizde de öyledir.Onlardaki rabıta neyse, bizde de öyledir. Binâen aleyh, bunun önüne geçmek,Binâen aleyh, bunun önüne geçmek, onlarla alâkayı kesmekle olur.onlarla alâkayı kesmekle olur. Alâkayı kesemediğiniz takdirde,Alâkayı kesemediğiniz takdirde, her an günahkârsınız.her an günahkârsınız. Her an, sizi oraya doğru sürüklüyor.Her an, sizi oraya doğru sürüklüyor. Onun için çalışacağımız işlerde,

Onun için çalışacağımız işlerde,
yapacağımız işlerde çok dikkatli olmak lâzım!yapacağımız işlerde çok dikkatli olmak lâzım! Bize de diyor AllahBize de diyor Allah yagdudne min ebsàrihim.yagdudne min ebsàrihim. Kadınlara da diyor, “Siz de gözünüzü yumun!”Kadınlara da diyor, “Siz de gözünüzü yumun!” Niçin gözümüzü yumacağız?

Niçin gözümüzü yumacağız?
Çünkü gözler vasıta...Çünkü gözler vasıta... Çekici vasıta...Çekici vasıta... O çekicilik de insanları günahlara,O çekicilik de insanları günahlara, büyük günahlara sürükler.büyük günahlara sürükler. O büyük günahları işledikten sonra da,O büyük günahları işledikten sonra da, o insanın ruhunda hayat kalmaz.o insanın ruhunda hayat kalmaz. İnsanlar iki şeyden ibaret:

İnsanlar iki şeyden ibaret:
Can dediğimiz şey ve şu ceset.Can dediğimiz şey ve şu ceset. O canla yaşıyoruz.O canla yaşıyoruz. O can olmayınca,O can olmayınca, bu cesedi toprağın altına sokuyoruz, kıymeti yok.bu cesedi toprağın altına sokuyoruz, kıymeti yok. Bu cesedi işleten can.Bu cesedi işleten can. O can hasta olduğu vakitte ki,

O can hasta olduğu vakitte ki,
günahları işlediği an hep hastadır.günahları işlediği an hep hastadır. Tedavisi doktorların tedavisine benzemez.Tedavisi doktorların tedavisine benzemez. Alırsın hapı, iyi olursun...Alırsın hapı, iyi olursun... Fakat bu, içerdeki o nefis var ya,Fakat bu, içerdeki o nefis var ya, o nefsi öldürmedikçe bunun hakkından gelinmez.o nefsi öldürmedikçe bunun hakkından gelinmez. O nefsi öldürmek, onun için farzı ayındır demişler.O nefsi öldürmek, onun için farzı ayındır demişler. Nefislerle mücâhede;Nefislerle mücâhede; yani, günahlara gitmemek için nefsin istediğini vermemek.yani, günahlara gitmemek için nefsin istediğini vermemek. Bundan dolayı, Seriyy-i Sakatî Hazretleri der ki:Bundan dolayı, Seriyy-i Sakatî Hazretleri der ki: “—Otuz veya kırk seneden beri benim canım

“—Otuz veya kırk seneden beri benim canım
yağlı bir yemek istiyor da,yağlı bir yemek istiyor da, ben onu nefsime yedirmedim.” diyor.ben onu nefsime yedirmedim.” diyor. Para bol, her şey de bol...Para bol, her şey de bol... Yiyince tabii, insan kuvvetlenir.Yiyince tabii, insan kuvvetlenir. Kuvvetlenince o şehveti nereye harcayacak?Kuvvetlenince o şehveti nereye harcayacak? Başlayacak günah yollarını aramaya...Başlayacak günah yollarını aramaya... Allah cümlemizi affetsin...Allah cümlemizi affetsin... Binâen aleyh, nefsimizi

Binâen aleyh, nefsimizi
nefs-i emmârenin ve levvâmenin elinden kurtarmanınnefs-i emmârenin ve levvâmenin elinden kurtarmanın çaresini aramak, her mü’min ü muvahhide farz-ı ayın…çaresini aramak, her mü’min ü muvahhide farz-ı ayın… Namaz nasıl farzsa...Namaz nasıl farzsa... Bu da küçüklük devresinde başlar.

Bu da küçüklük devresinde başlar.
Küçük, bir kere büyüdü de kemâle gelmeye başladı mıydı,Küçük, bir kere büyüdü de kemâle gelmeye başladı mıydı, onun önüne geçmek, azıtmış bir atı,onun önüne geçmek, azıtmış bir atı, azıtmış bir hayvanı zabt etmeye benzer.azıtmış bir hayvanı zabt etmeye benzer. Onu zabt edemezsin.Onu zabt edemezsin. Binâen aleyh, daha ilk yaşlarda iken,Binâen aleyh, daha ilk yaşlarda iken, hepimizi koruyacak anababalar,hepimizi koruyacak anababalar, etrafımızdaki büyüklerin himmetleriyle olur.etrafımızdaki büyüklerin himmetleriyle olur. Bundan mahrum olunca,Bundan mahrum olunca, Allah esirgesin, insan azıtmış bir hayvan gibiAllah esirgesin, insan azıtmış bir hayvan gibi etrafa saldıraraktan,etrafa saldıraraktan, günahlar içerisinde dünyadan gözünü yumup gider.günahlar içerisinde dünyadan gözünü yumup gider. Halbuki insan cennet mahlûkudur.

Halbuki insan cennet mahlûkudur.
Allah bizi yaratmış,Allah bizi yaratmış, en şerefli mahlûk olaraktan.en şerefli mahlûk olaraktan. Bir de bizim için, en güzel bir cenneti yaratmış.Bir de bizim için, en güzel bir cenneti yaratmış. Dünyada da bahtiyarDünyada da bahtiyar ahirette de bahtiyar olsunlar diyerekten...ahirette de bahtiyar olsunlar diyerekten... Yakışır mı o insana ki, dünyası berbat,Yakışır mı o insana ki, dünyası berbat, ahireti de berbat olsun da cehenneme gitsin?ahireti de berbat olsun da cehenneme gitsin? Nefs-i emmâre insanı cehenneme götürür.

Nefs-i emmâre insanı cehenneme götürür.
Onun için nefs-i emmârenin huylarından birisi olan küfür;Onun için nefs-i emmârenin huylarından birisi olan küfür; ikincisi olan gaflet, şirkle beraber;ikincisi olan gaflet, şirkle beraber; üçüncüsü cehalet; dördüncüsü de günahlar idi.üçüncüsü cehalet; dördüncüsü de günahlar idi. O günahlar ki insanı cehenneme sürükleyenO günahlar ki insanı cehenneme sürükleyen 125 tane büyük günah…125 tane büyük günah… Bunları okumanızı tavsiye edeceğim.Bunları okumanızı tavsiye edeceğim. Okumakla olmaz, bilmekle de olmaz!

Okumakla olmaz, bilmekle de olmaz!
Okuyoruz, biliyoruz; bak söylüyoruz da amaOkuyoruz, biliyoruz; bak söylüyoruz da ama ona hàkim değiliz.ona hàkim değiliz. Ona hàkim olmak büyük bir devlettir.Ona hàkim olmak büyük bir devlettir. Ona hàkim olmak için,Ona hàkim olmak için, mutlaka nefsini riyazetlere sokmak lâzım!mutlaka nefsini riyazetlere sokmak lâzım! O riyazetlere nefsini alıştırmayan adamlar,O riyazetlere nefsini alıştırmayan adamlar, “Öğlen yemeği gelmedi yâhu!” diye kıyameti koparırlar.“Öğlen yemeği gelmedi yâhu!” diye kıyameti koparırlar. Canım yemeyiver bakalım, olmaz.Canım yemeyiver bakalım, olmaz. Binâen aleyh, küçüklük devrinden itibaren

Binâen aleyh, küçüklük devrinden itibaren
insanlar nefisleriyle mücadeleye alışaraktan;insanlar nefisleriyle mücadeleye alışaraktan; namaz vaktini nasıl biliyorsa,namaz vaktini nasıl biliyorsa, mücadelesini de öyle bilecek...mücadelesini de öyle bilecek... O Cüneyd’ler gibi, Bestamî’ler gibi,

O Cüneyd’ler gibi, Bestamî’ler gibi,
Abdülkàdir’ler gibi kimler varsa,Abdülkàdir’ler gibi kimler varsa, bunlar hep eriştikleri makamlarabunlar hep eriştikleri makamlara mücâhedelerle erişmişlerdir.mücâhedelerle erişmişlerdir. Mücahedesiz, nefislerle mücahedesizMücahedesiz, nefislerle mücahedesiz ancak peygamberlere mahsus...ancak peygamberlere mahsus... Onları Allah öyle yaratmış.Onları Allah öyle yaratmış. Onların himayesi Allah’ın elinde, korur onları...Onların himayesi Allah’ın elinde, korur onları... İsmet sıfatıyla...İsmet sıfatıyla... Cümlemizi Allah affetsin...

Cümlemizi Allah affetsin...
Tevfîkàt-ı samedâniyyesine mazhar etsin...Tevfîkàt-ı samedâniyyesine mazhar etsin... Cumamız mübarek olsun...Cumamız mübarek olsun... Birçok cumalara da, Cenâb-ı HakBirçok cumalara da, Cenâb-ı Hak sağlık ve afiyetlerle erişmek nasib etsin...sağlık ve afiyetlerle erişmek nasib etsin... Hastalıklar olan günahlardan da cümlemizi korusun...Hastalıklar olan günahlardan da cümlemizi korusun... Birçok cumalarıda sağlıkla afiyetle eriştirsin.Birçok cumalarıda sağlıkla afiyetle eriştirsin. Allàhümme innâ nes’elüke tamâme’n-ni’meh...

Allàhümme innâ nes’elüke tamâme’n-ni’meh...
Ve devâme’l- àfiyeh...Ve devâme’l- àfiyeh... Ve hüsne’l-hàtimeh...Ve hüsne’l-hàtimeh... Bi-hürmeti’l-fâtiha!Bi-hürmeti’l-fâtiha!
Konuşma Hakkında
Tema 1
Tema 2