Namaz Vakitleri

19 Cemâziye'l-Evvel 1446
21 Kasım 2024
İmsak
06:22
Güneş
07:51
Öğle
12:55
İkindi
15:26
Akşam
17:49
Yatsı
19:13
Detaylı Arama

Peygamber Efendimizi Sevmek

Mehmed Zahid KOTKU

25 Ramazan 1396 / 19.09.1976
İskenderpaşa Camii/ İstanbul

Açıklama

Gönül dostu, âlim Mehmed Zahid Kotku Hocamız İskenderpaşa Camii’nde 1958’den 1977 yılına kadar Ramûzü’l-Ehâdîs isimli hadis kitabından dersler yapmıştır. Ahmed Ziyâeddin Gümüşhanevî'nin derlediği Râmûzü’l-Ehâdis, alfabetik olarak sıralanmış hadislerden oluşmaktadır.

İlk zamanlar düzenli olarak Pazar günleri ikindiden sonra bir saat, Cuma günleri öğleden önce 45 dakika hadis dersleri yaparlarken, son yıllarında hadis derslerini Prof. Dr. Mahmud Es’ad Coşan Hocamız’a bırakmışlar, kendileri Cuma namazından sonra 10-15 dakikalık kısa konuşmalar yapmaya başlamışlardır. Bu konuşmalar irticalen yapılmış, bazen bir sahabeden bahsetmişler, bazen güncel bir olayı konu edinmişlerdir. Bu konuşmalar 1978 yılında başlamış, vefatına kadar devam etmiştir. Son konuşmaları vefatından bir hafta önce, 6 Kasım 1980’de Medine’de kaydedilmiştir.
Ramazan Hakkında, Günahkâr Kimselerin Cehenneme Girmesi, Ümmet-i Muhammed’in Peygamber Sevgisi, Allah’ı | gibi konu başlıkları içeren dini sohbet.

Peygamber Efendimizi Sevmek

Mehmed Zahid KOTKU

25 Ramazan 1396 / 19.09.1976
İskenderpaşa Camii/ İstanbul

Açıklama

Gönül dostu, âlim Mehmed Zahid Kotku Hocamız İskenderpaşa Camii’nde 1958’den 1977 yılına kadar Ramûzü’l-Ehâdîs isimli hadis kitabından dersler yapmıştır. Ahmed Ziyâeddin Gümüşhanevî'nin derlediği Râmûzü’l-Ehâdis, alfabetik olarak sıralanmış hadislerden oluşmaktadır.

İlk zamanlar düzenli olarak Pazar günleri ikindiden sonra bir saat, Cuma günleri öğleden önce 45 dakika hadis dersleri yaparlarken, son yıllarında hadis derslerini Prof. Dr. Mahmud Es’ad Coşan Hocamız’a bırakmışlar, kendileri Cuma namazından sonra 10-15 dakikalık kısa konuşmalar yapmaya başlamışlardır. Bu konuşmalar irticalen yapılmış, bazen bir sahabeden bahsetmişler, bazen güncel bir olayı konu edinmişlerdir. Bu konuşmalar 1978 yılında başlamış, vefatına kadar devam etmiştir. Son konuşmaları vefatından bir hafta önce, 6 Kasım 1980’de Medine’de kaydedilmiştir.
Ramazan Hakkında, Günahkâr Kimselerin Cehenneme Girmesi, Ümmet-i Muhammed’in Peygamber Sevgisi, Allah’ı | gibi konu başlıkları içeren dini sohbet.

Konuşma Metni

RE. 118/1 İnne ünâsen min ehli lâ ilâhe illa’llàhu,RE. 118/1 İnne ünâsen min ehli lâ ilâhe illa’llàhu, yedhulûne’n-nâre bi-zünûbihim,yedhulûne’n-nâre bi-zünûbihim, feyekùlü lehüm ehlü’l-lâti ve’l- uzzâ:feyekùlü lehüm ehlü’l-lâti ve’l- uzzâ: Mâ uğniye anküm kavlüküm lâ ilâhe illa’llàhu, ve entüm meanâMâ uğniye anküm kavlüküm lâ ilâhe illa’llàhu, ve entüm meanâ fi’n-nâri?fi’n-nâri? Fegadıba’llàhu lehüm, feyuhricühüm, feyülakkîhim fî nehri’l-hayâti,Fegadıba’llàhu lehüm, feyuhricühüm, feyülakkîhim fî nehri’l-hayâti, ve yüberriûne min harakıhim, kemâ yüberriü’l-kameru min küsûfihî,ve yüberriûne min harakıhim, kemâ yüberriü’l-kameru min küsûfihî, feyedhulûne’l-cennete,feyedhulûne’l-cennete, ve yüsemmevne fîhe’l-cehennemiyyîne.ve yüsemmevne fîhe’l-cehennemiyyîne. Ramazan olması münasebetiyle

Ramazan olması münasebetiyle
Ramazan dersini gene bir tekrar etmeyi münasip görüyorum.Ramazan dersini gene bir tekrar etmeyi münasip görüyorum. Son günlerini artık yaşıyoruz Ramazan’ın.Son günlerini artık yaşıyoruz Ramazan’ın. Ukde günleri.. Bize veda ediyor.Ukde günleri.. Bize veda ediyor. Allah inşâallah dergahında kabul buyurmuştur tuttuğumuz oruçları.Allah inşâallah dergahında kabul buyurmuştur tuttuğumuz oruçları. Daha diğer günlerimizi de güzel güzel tutmak nasib etsin inşallah…Daha diğer günlerimizi de güzel güzel tutmak nasib etsin inşallah… Bu herkes için rahmeti ilahidir.

Bu herkes için rahmeti ilahidir.
Oruç namaz, zekat, hac birer rahmet-i ilahidir.Oruç namaz, zekat, hac birer rahmet-i ilahidir. Bütün beşeriyet tutan tutmayan…Bütün beşeriyet tutan tutmayan… Tutanlar tabii istifade ederler.Tutanlar tabii istifade ederler. Tutmayanlar da mahrum olurlar.Tutmayanlar da mahrum olurlar. Amel çok.

Amel çok.
İslâmiyet büyük nimettir.İslâmiyet büyük nimettir. Her amelde de çok sevaplar var.Her amelde de çok sevaplar var. Fakat asıl işFakat asıl iş Cenab-ı Hak’ın sevdiği ve razı olduğu bir kul olabilmektir.Cenab-ı Hak’ın sevdiği ve razı olduğu bir kul olabilmektir. Kâinatı Cenab-ı Hak yarattığı vakitte,Kâinatı Cenab-ı Hak yarattığı vakitte, bir eksikliği var da bunun eksikliğibir eksikliği var da bunun eksikliği bu yaratacağım kullar tamamlasın diye bizi yaratmamıştır.bu yaratacağım kullar tamamlasın diye bizi yaratmamıştır. Bizi yaratmıştır, ancakBizi yaratmıştır, ancak Bizim yaratılışımız...Bizim yaratılışımız... Vemâ halaktü’l-cinne ve’l-inse illâ li-ya’budûni. (Zâriyât, 51/56)

Vemâ halaktü’l-cinne ve’l-inse illâ li-ya’budûni. (Zâriyât, 51/56)
Allah’a kulluk için.Allah’a kulluk için. Allah’a kulluk etmeyen, gayenin dışında çalışıyor.Allah’a kulluk etmeyen, gayenin dışında çalışıyor. Gaye Allah’a kulluktur.Gaye Allah’a kulluktur. Yaratılışımızın gayesi,

Yaratılışımızın gayesi,
hilkatimizin gayesi Allah’a kulluk etmektir.hilkatimizin gayesi Allah’a kulluk etmektir. Allah’ın kulluğa ihtiyacı da yok.Allah’ın kulluğa ihtiyacı da yok. Melekleri çoktur kendisine ibadet eden.Melekleri çoktur kendisine ibadet eden. Sayısını Allah’tan başka kimse de bilmez.Sayısını Allah’tan başka kimse de bilmez. Fakat bizi de gene kulluk için yaratmıştır.Fakat bizi de gene kulluk için yaratmıştır. Bu kulluk için yarattığından dolayıBu kulluk için yarattığından dolayı gaye hakkın rızasını kazanmaktır.gaye hakkın rızasını kazanmaktır. Kullukta büyük devlet vardır.

Kullukta büyük devlet vardır.
Ne kadar büyük devlet?Ne kadar büyük devlet? Tarifine imkân bulamazsın.Tarifine imkân bulamazsın. Beş vakit namaz kılmak suretiyle,Beş vakit namaz kılmak suretiyle, Ramazan’daki oruçlarımızı tutmak suretiyle,Ramazan’daki oruçlarımızı tutmak suretiyle, haclarımızı (yapmak), zekâtlarımızı vermek (suretiyle)haclarımızı (yapmak), zekâtlarımızı vermek (suretiyle) büyük hizmetler yaparız el-hamdü lillâh.büyük hizmetler yaparız el-hamdü lillâh. Bunlar Cenab-ı Hak bizi bir makine olarak yaratmıştır.Bunlar Cenab-ı Hak bizi bir makine olarak yaratmıştır. Bu makinanın içerisine…Bu makinanın içerisine… Bizim pillerimiz var ya,

Bizim pillerimiz var ya,
bu pillerimizin bir de lambası vardır.bu pillerimizin bir de lambası vardır. Lambanın içine pili koruz.Lambanın içine pili koruz. Gece karanlıkta kaldığımız vakitteGece karanlıkta kaldığımız vakitte bastık mı düğmesine, önümüz aydınlanır.bastık mı düğmesine, önümüz aydınlanır. Neden? Bu pil içinde sakladığı ışığı verir bize,Neden? Bu pil içinde sakladığı ışığı verir bize, biz de ondan istifade ederiz.biz de ondan istifade ederiz. Ama iyi dinlerseniz.Ama iyi dinlerseniz. Şu bir ufacık pil,Şu bir ufacık pil, lambanın içerisine giriyor.lambanın içerisine giriyor. Bastığımız zaman da bizi aydınlatıyor,Bastığımız zaman da bizi aydınlatıyor, karanlıktan bizi kurtarıyor,karanlıktan bizi kurtarıyor, önümüzü görüyoruz.önümüzü görüyoruz. Cenab-ı Hak bizim içimize de böyle bir pil koymuştur.

Cenab-ı Hak bizim içimize de böyle bir pil koymuştur.
Bu fenerin pilini şu elektrikten alıp da korlar içine.Bu fenerin pilini şu elektrikten alıp da korlar içine. Bizim pilimiz de Allah’ın nuruyla nurlanır.Bizim pilimiz de Allah’ın nuruyla nurlanır. Şimdi bir pil ki elektiriği boşalmıştır onun içinde...Şimdi bir pil ki elektiriği boşalmıştır onun içinde... Lambanın içinde duruyor ama takarsınız ışık vermez size,Lambanın içinde duruyor ama takarsınız ışık vermez size, cereyan bitmiş içerisinde…cereyan bitmiş içerisinde… Hepimizin aklı eriyor buna…Hepimizin aklı eriyor buna… Pili bitmiş, içi yok bunun artık.Pili bitmiş, içi yok bunun artık. Bunun yerine yenisini koymak lazım ki ışık versin.Bunun yerine yenisini koymak lazım ki ışık versin. Halbuki Cenâb-ı Hakk’ın bizim içimize koymuş olduğu o nur ışığı,

Halbuki Cenâb-ı Hakk’ın bizim içimize koymuş olduğu o nur ışığı,
işte beş vakit huzur-u ilâhîye dururuz,işte beş vakit huzur-u ilâhîye
dururuz,
Allah-u ekber dediğimizdeAllah-u ekber dediğimizde bu bizim boşalan ışık dolar,bu bizim boşalan ışık dolar, boşalan pil dolar.boşalan pil dolar. İkindiye kadar...İkindiye kadar... İkindiye de durur,

İkindiye de durur,
Allah-u ekber, akşama kadar.Allah-u ekber, akşama kadar. Pil yine dolar.Pil yine dolar. Akşamdan sabaha, sabahtan akşama;Akşamdan sabaha, sabahtan akşama; yani beş vakitte, huzur-u rabbu’laleminden aldığı nur ileyani beş vakitte, huzur-u rabbu’laleminden aldığı nur ile bu piller cereyanlarını vücutlarımızda yaparlar.bu piller cereyanlarını vücutlarımızda yaparlar. Bir müslüman ki bu beş vakti idrak edip de gelemiyor,

Bir müslüman ki bu beş vakti idrak edip de gelemiyor,
işte onun pili boşalmış,işte onun pili boşalmış, lambanın içerisindeki pil yanmadığı vakittelambanın içerisindeki pil yanmadığı vakitte onu atıyorsunuz,onu atıyorsunuz, yenisini koyuyorsunuz.yenisini koyuyorsunuz. Binâen aleyh biz de Allah-u Teàlâ’nın divanına durmadığımız vakitte,Binâen aleyh biz de Allah-u Teàlâ’nın divanına durmadığımız vakitte, bizim pil boşalmıştır,bizim pil boşalmıştır, artık bizden hayır gelmez.artık bizden hayır gelmez. Pil boşalmıştır yani.Pil boşalmıştır yani. Yarayan yok içeride.Yarayan yok içeride. Onu Allah'tan alacaksın.Onu Allah'tan alacaksın. Gelmiyor, zorla halka takıp gelecek değil ya.Gelmiyor, zorla halka takıp gelecek değil ya. Allah herkesi... Ne güzel...Allah herkesi... Ne güzel... İman edenlerin, amel-i salih işleyenlerin vücutlarında piller nur ile dolar.

İman edenlerin, amel-i salih işleyenlerin vücutlarında piller nur ile dolar.
Allahu ekber dediğimiz zaman nur ile dolar.Allahu ekber dediğimiz zaman nur ile dolar. Onu göremeyiz.Onu göremeyiz. Mezara girdiğin gün anlaşılır.Mezara girdiğin gün anlaşılır. Mezara girdiğin gün bu pile olan ihtiyacın...Mezara girdiğin gün bu pile olan ihtiyacın... Çünkü karanlık, karanlıkta lazım olacak lamba.Çünkü karanlık, karanlıkta lazım olacak lamba. Karanlık mezardır orası.Karanlık mezardır orası. Orası en karanlık yer.Orası en karanlık yer. Oraya girince pile lüzum görülecek.Oraya girince pile lüzum görülecek. Bu da Allah tarafından, melekler vasıtasıyla,Bu da Allah tarafından, melekler vasıtasıyla, nur olmuş mezarın içerisinde...nur olmuş mezarın içerisinde... Kabir, ravzatün min riyadu'l-cennet.

Kabir, ravzatün min riyadu'l-cennet.
Neden orası riyadu’l-cenneh?Neden orası riyadu’l-cenneh? Burada yaptığımız amel-i sàlihlerin mükafatını orada göreceğiz.Burada yaptığımız amel-i sàlihlerin mükafatını orada göreceğiz. Onun için cennet bahçesi olacak. Gelmeyene de gerek kalmıyor.Onun için cennet bahçesi olacak. Gelmeyene de gerek kalmıyor. Hufratün min hurafu'n-nîrân.

Hufratün min hurafu'n-nîrân.
Cehennem bahçelerinden bir bahçe.Cehennem bahçelerinden bir bahçe. İşte burada bunu kendimiz temin ediyoruz demek ki.İşte burada bunu kendimiz temin ediyoruz demek ki. Allah bütün Ümmet-i Muhammed’e selâmetler versin,

Allah bütün Ümmet-i Muhammed’e selâmetler versin,
ibretler versin, şuurlar versin...ibretler versin, şuurlar versin... Şimdi el-hamdü lillâh Ramazan münasebetiyle bütün camilerimiz dolu.Şimdi el-hamdü lillâh Ramazan münasebetiyle bütün camilerimiz dolu. Fakat gene insan üzülüyor, dışarıdaki insanları görünce.Fakat gene insan üzülüyor, dışarıdaki insanları görünce. “—Bunlar da bizim kardeşlerimiz.

“—Bunlar da bizim kardeşlerimiz.
Niçin bu nuru almaya gelmezler acaba?Niçin bu nuru almaya gelmezler acaba? Bu nurdan neden korkarlar acaba?”Bu nurdan neden korkarlar acaba?” Halbuki ona ihtiyacımız var. Şimdi şu nur olmasa,

Halbuki ona ihtiyacımız var. Şimdi şu nur olmasa,
şu ışık olmasa ne ben seni nasıl görürüm?şu ışık olmasa ne ben seni nasıl görürüm? Akşam elektrik kesildi de şaşırdık kaldık meselâ...Akşam elektrik kesildi de şaşırdık kaldık meselâ... Bu ışık olmayınca hiç kimse bir şey yapamaz.Bu ışık olmayınca hiç kimse bir şey yapamaz. Ben bunu göremem, bir şey de söyleyemem size.Ben bunu göremem, bir şey de söyleyemem size. E öyleyse bunlara (ışığa) ihtiyacımız neyse,

E öyleyse bunlara (ışığa) ihtiyacımız neyse,
Allah-u Teàlâ’nın vereceği nura ihtiyacımızAllah-u Teàlâ’nın vereceği nura ihtiyacımız daha, kat kat fazladır.daha, kat kat fazladır. Yemek içmekle vücudumuzu el-hamdü lillâh besliyoruz.Yemek içmekle vücudumuzu el-hamdü lillâh besliyoruz. Ruhumuzun beslenmesi ibadetle mümkün…Ruhumuzun beslenmesi ibadetle mümkün… Onun için Allah ibadetten bizi ayırmasın,Onun için Allah ibadetten bizi ayırmasın, ta son nefesimize kadar…ta son nefesimize kadar… Onun için;

Onun için;
Va’bud rabbeke hattâ ye’tiyeke’l-yakîn. (Hicr, 15/99)Va’bud rabbeke hattâ ye’tiyeke’l-yakîn. (Hicr, 15/99) Sen Allah’a ibadet et,Sen Allah’a ibadet et, ta ölüm gelinceye kadar.ta ölüm gelinceye kadar. Bazı budalalar var şimdi.Bazı budalalar var şimdi. “Biz kemali geçtik artık,“Biz kemali geçtik artık, bundan sonra ibadet olur mu?” diyen aptallar var.bundan sonra ibadet olur mu?” diyen aptallar var. Onları Allah ikaz etsin, uyandırsın...Onları Allah ikaz etsin, uyandırsın... Onların arkasına takılan budalalar da var.

Onların arkasına takılan budalalar da var.
“Güneş çıkınca yıldıza ihtiyaç olur mu?” diyerekten“Güneş çıkınca yıldıza ihtiyaç olur mu?” diyerekten Allah’a ibadeti terk ediyor.Allah’a ibadeti terk ediyor. Halbuki ölünceye kadar ibadete muhtacız kiHalbuki ölünceye kadar ibadete muhtacız ki bu nura her zaman alamk ihtiyacındayız.bu nura her zaman alamk ihtiyacındayız. Bununla beraber biz Ramazan’da tuttuğumuz oruçlarla,

Bununla beraber biz Ramazan’da tuttuğumuz oruçlarla,
melekiyet sıfatına bürünmek için,melekiyet sıfatına bürünmek için, insan daima acizdir.insan daima acizdir. Kemal Allah’a mahsustur.Kemal Allah’a mahsustur. Beşer, insan acizdir.Beşer, insan acizdir. Aciz olduğundan dolayı oradan alacağı yardıma muhtaç.Aciz olduğundan dolayı oradan alacağı yardıma muhtaç. Bu yardımı almak için de Allahın divanına dikilmek lâzım,Bu yardımı almak için de Allahın divanına dikilmek lâzım, Ramazan’da orucu tutmak lazım,Ramazan’da orucu tutmak lazım, parası varsa zekâtını vermek lazım!parası varsa zekâtını vermek lazım! Sıhhati, parası yerindeyse hacca gitmek lâzım!Sıhhati, parası yerindeyse hacca gitmek lâzım! Bunlar İslâm’ın esasları, kaynaklarıdır.Bunlar İslâm’ın esasları, kaynaklarıdır. Bunlar yapılmayınca İslâm nuru içeride parlamaz.Bunlar yapılmayınca İslâm nuru içeride parlamaz. Onun için, Lâ ilâhe illa’llah diyoruz ya

Onun için, Lâ ilâhe illa’llah diyoruz ya
onu diyoruz, ama anamızdan, babamızdan duyduk daonu diyoruz, ama anamızdan, babamızdan duyduk da öylece yetiştik el-hamdü lillâh.öylece yetiştik el-hamdü lillâh. Eh el-hamdü li’llâh camilerimizde minarelerimizde beş vakit (ezan) okunuyor.Eh el-hamdü li’llâh camilerimizde minarelerimizde beş vakit (ezan) okunuyor. Ondan duyaraktan Lâ ilâhe illa’llah diyoruz.Ondan duyaraktan Lâ ilâhe illa’llah diyoruz. Ama Lâ ilâhe illa’llah o kadar derin mânâları haizdir ki,Ama Lâ ilâhe illa’llah o kadar derin mânâları haizdir ki, altından çıkmak da kolay değildir.altından çıkmak da kolay değildir. Onun için ilme ihtiyacımız,

Onun için ilme ihtiyacımız,
her şeye ihtiyacımızdan çok fazladır.her şeye ihtiyacımızdan çok fazladır. İlmin kökü, kaynağı Kur’an’dır.İlmin kökü, kaynağı Kur’an’dır. Dünyada ilim çok. Bin bir çeşit ilim var, sayamayız bile.

Dünyada ilim çok. Bin bir çeşit ilim var, sayamayız bile.
Sanat öyle, hüner öyle…Sanat öyle, hüner öyle… Adamlar göklerde uçuyor, ta bilmem nerelere kadar gidiyor.Adamlar göklerde uçuyor, ta bilmem nerelere kadar gidiyor. Bunlar ilmin feri’leridir,Bunlar ilmin feri’leridir, asıl esas ilim Kur’an ilmidir.asıl esas ilim Kur’an ilmidir. Lâ ilâhe illallah’ı anlamak içinLâ ilâhe illallah’ı anlamak için Kur’an’ı anlamak, Kur’an’ı bilmek lâzım!Kur’an’ı anlamak, Kur’an’ı bilmek lâzım! Kur’an’ı bilmeyen, Lâ ilâhe illa’llah’ı bilemez.Kur’an’ı bilmeyen, Lâ ilâhe illa’llah’ı bilemez. “Lâ ilâhe illa’llah, Muhammedün rasûlü’llah” nedir?“Lâ ilâhe illa’llah, Muhammedün rasûlü’llah” nedir? Kur’an’ı bilecek.Kur’an’ı bilecek. Çünkü Lâ ilâhe illa’llah Allah’ın vahdaniyetini bildiriyor.

Çünkü Lâ ilâhe illa’llah Allah’ın vahdaniyetini bildiriyor.
O Allah’ın vahdaniyetini bize bildiren Kur’an’dır.O Allah’ın vahdaniyetini bize bildiren Kur’an’dır. Kur’an okuyacaksın ki, bu nasıl Allah’tır anlayacaksın.Kur’an okuyacaksın ki, bu nasıl Allah’tır anlayacaksın. Allah görür, işitir, her şeyi bilir, gücü her şeye yeter,Allah görür, işitir, her şeyi bilir, gücü her şeye yeter, söyler, her şeyi yapar, yoktan icat eder…söyler, her şeyi yapar, yoktan icat eder… Hep bunlar Kur’an’dan öğrenilecek.Hep bunlar Kur’an’dan öğrenilecek. Ya okuyacaksın, ya okuyanı dinleyerek bunlara kulak vereceksin kiYa okuyacaksın, ya okuyanı dinleyerek bunlara kulak vereceksin ki Lâ ilâhe illa’llah’ın ne demek olduğunu anlayasın.Lâ ilâhe illa’llah’ın ne demek olduğunu anlayasın. Binâen aleyh, ilmin envaı çok olduğundan dolayı,

Binâen aleyh, ilmin envaı çok olduğundan dolayı,
bir hadis-i şerifte diyor ki:bir hadis-i şerifte diyor ki: “—İlimden bir mes’ele-i diniyyeyi bellemek,

“—İlimden bir mes’ele-i diniyyeyi bellemek,
onu çalışıp öğrenmek ve başkalarına da öğretmeye uğraşmak,onu çalışıp öğrenmek ve başkalarına da öğretmeye uğraşmak, altmış senelik nafile ibadetten hayırlıdır.” diyor.altmış senelik nafile ibadetten hayırlıdır.” diyor. Şimdi biz hacca gideceğiz Allah nasib ederse.

Şimdi biz hacca gideceğiz Allah nasib ederse.
Hac bir farz ibadettir.Hac bir farz ibadettir. Günahlarımızı döker ama bir senelik döker.Günahlarımızı döker ama bir senelik döker. Altmış senelik ibadet nerede,Altmış senelik ibadet nerede, bir senelik ibadet nerede?..bir senelik ibadet nerede?.. Onun için, ilmin kıymetini ölçecek bizde alet yok.

Onun için, ilmin kıymetini ölçecek bizde alet yok.
Çünkü ilmin hududu yok.Çünkü ilmin hududu yok. Hudutsuz bir şeyi ölçmek mümkün değildir.Hudutsuz bir şeyi ölçmek mümkün değildir. Öyleyse aziz kardeş,Öyleyse aziz kardeş, sen hayatında saadet istiyorsan,sen hayatında saadet istiyorsan, selâmet istiyorsan, ahirete saadet istiyorsan,selâmet istiyorsan, ahirete saadet istiyorsan, ilme çalış.ilme çalış. İlmin esası Kur’an ama…İlmin esası Kur’an ama… Kur’an’a çalış, Kur’an’ı öğren, Kur’an’ı belle…Kur’an’a çalış, Kur’an’ı öğren, Kur’an’ı belle… Çünkü,

Çünkü,
Hayruküm men tealleme’l-kur’âne ve allemehû.Hayruküm men tealleme’l-kur’âne ve allemehû. “Sizin en hayırlınız, Kur’an'ı öğrenen“Sizin en hayırlınız, Kur’an'ı öğrenen sonra da öğretendir.sonra da öğretendir. Allah affetsin kusurlarımızı…

Allah affetsin kusurlarımızı…
Çocuklarımızın hali nice olur,Çocuklarımızın hali nice olur, bizim halimiz nice olur acaba?bizim halimiz nice olur acaba? Kur’an’ı okumak için elimizden bir şey gelmiyor,Kur’an’ı okumak için elimizden bir şey gelmiyor, fırsatlar gitmiş, yaşlar ilerlemiş,fırsatlar gitmiş, yaşlar ilerlemiş, okuması zor oluyor.okuması zor oluyor. Çocuklarımıza okutmaya imkân bulamıyoruz.Çocuklarımıza okutmaya imkân bulamıyoruz. Çünkü önümüzde birçok devirler var ki,Çünkü önümüzde birçok devirler var ki, hep onlara istikbal diye ad koymuşlar.hep onlara istikbal diye ad koymuşlar. “—Yüksek mühendis olacağım,

“—Yüksek mühendis olacağım,
doktor olacağım, kimyager olacağım,doktor olacağım, kimyager olacağım, şu olacağım, bu olacağım!” gayeleri kafalarında çocukların çok.şu olacağım, bu olacağım!” gayeleri kafalarında çocukların çok. “—Hoca olacağım da ne olacak?” diyor

“—Hoca olacağım da ne olacak?” diyor
“—Hoca olursan, dünyanın saadeti de senin, ahiretin saadeti de senin!”

“—Hoca olursan, dünyanın saadeti de senin, ahiretin saadeti de senin!”
Görüyoruz işte ama...Görüyoruz işte ama... Ama biz o yola girmemişiz.Ama biz o yola girmemişiz. Adımız öyle.Adımız öyle. Onun için asıl ehl-i iman,Onun için asıl ehl-i iman, bak şimdi burada okuduğumu şu hadiste diyor ki:bak şimdi burada okuduğumu şu hadiste diyor ki: Lâ ilâhe illallâh diyenlerden bir güruh cehenneme girecek.

Lâ ilâhe illallâh diyenlerden bir güruh cehenneme girecek.
Şimdi Lât ve Uzzâ diye iki tane put var.Şimdi Lât ve Uzzâ diye iki tane put var. Birisi Sakîf'ın putu.Birisi Sakîf'ın putu. Birisi Gatafan denilen yerin putu.Birisi Gatafan denilen yerin putu. Bu ağaç parçası imiş Uzza denilen.Bu ağaç parçası imiş Uzza denilen. Hz. Ömer RA zamanında gidiyor,Hz. Ömer RA zamanında gidiyor, bunu kökünden kesiyor.bunu kökünden kesiyor. Kökünden kestiği vakitteKökünden kestiği vakitte buna ibadet ediyor insanlar, gidiyorlar tapınıyorlar buna.buna ibadet ediyor insanlar, gidiyorlar tapınıyorlar buna. Ağaca tapınılır mı ya?Ağaca tapınılır mı ya? Bugün hayvana tapınan da var,Bugün hayvana tapınan da var, taşa tapınan da var, aya tapınan da var.taşa tapınan da var, aya tapınan da var. Bugünlük hevesine yatıyor, rahat.Bugünlük hevesine yatıyor, rahat. Herif demek güneşe de tapıyor, aya da tapıyor.Herif demek güneşe de tapıyor, aya da tapıyor. Bazı adi mahluklara tapanlar bile bulunuyor artık dünyada.Bazı adi mahluklara tapanlar bile bulunuyor artık dünyada. O gün de o ağaca tapıyormuş bunlar.O gün de o ağaca tapıyormuş bunlar. Bu ağaca taptıklarından dolayı Hz. Ömer gidiyor, kesiyor ağacı.

Bu ağaca taptıklarından dolayı Hz. Ömer gidiyor, kesiyor ağacı.
Ağacın içerisinden insan kılıklı,Ağacın içerisinden insan kılıklı, saçı başı dağınık bir şeytan çıkıyor.saçı başı dağınık bir şeytan çıkıyor. Bu şeytan, oradaki gelen halkı kandırmak için seleniyor içeriden bir şeyle.Bu şeytan, oradaki gelen halkı kandırmak için seleniyor içeriden bir şeyle. Hz. Ömer kesti ağacı, içinden çıkan yaratığı da öldürdü,Hz. Ömer kesti ağacı, içinden çıkan yaratığı da öldürdü, bunun da kesti kafasını.bunun da kesti kafasını. Geldi Rasûlallah SAS’e, anlattı.

Geldi Rasûlallah SAS’e, anlattı.
“O şeytandır.” dedi Cenab-ı Peygamber.“O şeytandır.” dedi Cenab-ı Peygamber. Şimdi biz cehenneme girdiğimiz vakitte

Şimdi biz cehenneme girdiğimiz vakitte
o kafirler de diyecekler ki:o kafirler de diyecekler ki: "Siz lâ ilâhe illallâh diyorsunuz, ama siz de girdiniz bu cehenneme."Siz lâ ilâhe illallâh diyorsunuz, ama siz de girdiniz bu cehenneme. Ne farkımız kaldı sizinle bizim?Ne farkımız kaldı sizinle bizim? Biz yaşadık, siz de sözde şunu yaptınız, bunu yaptınız ama gene cehenneme girdiniz.”Biz yaşadık, siz de sözde şunu yaptınız, bunu yaptınız ama gene cehenneme girdiniz.” Cenab-ı Hak bunun üzerine onlara gazap eder de ehl-i imanı cehennemden çıkarır.Cenab-ı Hak bunun üzerine onlara gazap eder de ehl-i imanı cehennemden çıkarır. Cennetin akan sularıyla yıkayıp,Cennetin akan sularıyla yıkayıp, Cehennemiyyûn diye alınlarında bir yazıylaCehennemiyyûn diye alınlarında bir yazıyla tertemiz, güzel bir şey olaraktan da cennete giriyorlar.tertemiz, güzel bir şey olaraktan da cennete giriyorlar. Cennette daha sonra Cenab-ı Hak bir hikmetle onları da alınlarından siliyor.Cennette daha sonra Cenab-ı Hak bir hikmetle onları da alınlarından siliyor. Ehl-i cennetten hiç birisi diğerinden farklı olmayarak cennette yaşarlar.Ehl-i cennetten hiç birisi diğerinden farklı olmayarak cennette yaşarlar. Cennet çok güzel bir nimet.

Cennet çok güzel bir nimet.
Cennet saadet evi, selâmet evi, en güzel yer.Cennet saadet evi, selâmet evi, en güzel yer. Orayı burada kazanmak lazım!Orayı burada kazanmak lazım! Onun için Allah bizi ibadetten, taatten ayırmasın...Onun için Allah bizi ibadetten, taatten ayırmasın... Ne yazıktır ki, senlerden beri olan tecrübelerin neticesi

Ne yazıktır ki, senlerden beri olan tecrübelerin neticesi
Ramazan’da camilerimiz dolar,Ramazan’da camilerimiz dolar, cemaatler çoğalır,cemaatler çoğalır, bir aşk, bir şevk herkeste hasıl olur.bir aşk, bir şevk herkeste hasıl olur. Fakat bakarsınız maalesef Ramazan biter,Fakat bakarsınız maalesef Ramazan biter, cemaat dağılmış, gene eski cemaat kalmış.cemaat dağılmış, gene eski cemaat kalmış. “—Bu cami doluyordu yâhu, nereye gitti bunlar?”

“—Bu cami doluyordu yâhu, nereye gitti bunlar?”
E işte canım dünya işleri. Terazi var mı elimizde?E işte canım dünya işleri. Terazi var mı elimizde? Bizim Ramazanların kabul olup olmadığının terazisi,

Bizim Ramazanların kabul olup olmadığının terazisi,
Ramazan sonraki (halimizdir).Ramazan sonraki (halimizdir). Devam ediyorsa, ibadet kabul olmuştur.Devam ediyorsa, ibadet kabul olmuştur. Etmiyorsa, demek ki boşuna uğraşmışız.Etmiyorsa, demek ki boşuna uğraşmışız. Kabul olmamıştır yani.Kabul olmamıştır yani. Sonra şuur yok bizde…

Sonra şuur yok bizde…
Demin size dedim ki:Demin size dedim ki: Bu ışığı almak mecburiyetindeyiz.Bu ışığı almak mecburiyetindeyiz. Bu ışığı almak için huzur-u Rabbi’l-alemîn’e durmak lazım.Bu ışığı almak için huzur-u Rabbi’l-alemîn’e durmak lazım. Durmadan bu ışık gelmez bize.Durmadan bu ışık gelmez bize. Fişi sokmadan elektrik gelirse,Fişi sokmadan elektrik gelirse, fişi sokmadan lamba yanarsafişi sokmadan lamba yanarsa ben de derim ki sen de ibadete gelmeden nurlan!ben de derim ki sen de ibadete gelmeden nurlan! Ama hiçbir yerde görülmemiştir ki fişi sokmadan,

Ama hiçbir yerde görülmemiştir ki fişi sokmadan,
düğmeye basmadan lamba yanmıyor.düğmeye basmadan lamba yanmıyor. Lambanın yanması için ya (düğmeye) basacaksın, ya da (fişe) sokacaksın.Lambanın yanması için ya (düğmeye) basacaksın, ya da (fişe) sokacaksın. Binaen aleyh bizim de içimize nur gelmesi için,Binaen aleyh bizim de içimize nur gelmesi için, mutlaka Allah’ın cemaatine, Allahu ekber deyip durmak lazımmutlaka Allah’ın cemaatine, Allahu ekber deyip durmak lazım bu nur-u ilahi gönüllerimize dolsun.bu nur-u ilahi gönüllerimize dolsun. Onun için namaz kılan insanla

Onun için namaz kılan insanla
oruç tutan insanla tutmayan insan arasındaki farka bakın.oruç tutan insanla tutmayan insan arasındaki farka bakın. Oruç tutan ne kadar mes’uddur,Oruç tutan ne kadar mes’uddur, ne kadar surur ve sevinç içerisindedir el-hamdü lillâh…ne kadar surur ve sevinç içerisindedir el-hamdü lillâh… Gece kalkar, olmadık bir zamanda ekmek yiyecek. Zor gelir insana.

Gece kalkar, olmadık bir zamanda ekmek yiyecek. Zor gelir insana.
Ama müslüman onu seve seve yapar, hiç de zor gelmez.Ama müslüman onu seve seve yapar, hiç de zor gelmez. Ve nüyessirahu li'l-yüsrâ.Ve nüyessirahu li'l-yüsrâ. Allah kolaylaştırır.Allah kolaylaştırır. Müslümanlar yaptıkları ibadetlerden dolayı hiç üzülmezler.Müslümanlar yaptıkları ibadetlerden dolayı hiç üzülmezler. E akşama kadar hiçbir şeye yemeyecek, içmeyecek.E akşama kadar hiçbir şeye yemeyecek, içmeyecek. Bundan da çok memnun.Bundan da çok memnun. Eh her gün mütemadiyen yiyorduk, midemiz bozuluyordu,Eh her gün mütemadiyen yiyorduk, midemiz bozuluyordu, şu oluyordu, bu oluyordu.şu oluyordu, bu oluyordu. Şimdi o külfetlerin hepsi ortadan kalktı.Şimdi o külfetlerin hepsi ortadan kalktı. Rahat, akşamı bekleriz.Rahat, akşamı bekleriz. Akşam da önümüzde yemek. Ona da el uzatmayız,Akşam da önümüzde yemek. Ona da el uzatmayız, ta ki top patlayıncaya kadar.ta ki top patlayıncaya kadar. Onun için Lâ ilâhe illa’llah’ın ne demek olduğunu öğrenmek isteyen müslüman

Onun için Lâ ilâhe illa’llah’ın ne demek olduğunu öğrenmek isteyen müslüman
Kur’an’ı okusun.Kur’an’ı okusun. Ahireti öğrenmek isteyen Kur’an’ı okusun.Ahireti öğrenmek isteyen Kur’an’ı okusun. Dünyayı öğrenmek isteyen Kur’an’ı okusun.Dünyayı öğrenmek isteyen Kur’an’ı okusun. Demek ki bak, bugün Amerika’da Kur’an okunmuyor amaDemek ki bak, bugün Amerika’da Kur’an okunmuyor ama hocaefendi bak... Dünyanın tepesinde nasıl geziyor.hocaefendi bak... Dünyanın tepesinde nasıl geziyor. Nasıl geziyor dünyanın üzerinde? Bizi de gezdiriyorlar.Nasıl geziyor dünyanın üzerinde? Bizi de gezdiriyorlar. Neler yapıyor adamlar.Neler yapıyor adamlar. Ama Kur’an’dan haberleri yok, gâvurdurlar.Ama Kur’an’dan haberleri yok, gâvurdurlar. Haa, aziz kardeş.

Haa, aziz kardeş.
Sana kısacık bir hikâye söyleyeyim:Sana kısacık bir hikâye söyleyeyim: Bizim Rabiatü’l-adeviyye denilen bir hatunumuz var.

Bizim Rabiatü’l-adeviyye denilen bir hatunumuz var.
"Rabiatü’l-adeviyye" derler."Rabiatü’l-adeviyye" derler. Basralıdır kendisi.Basralıdır kendisi. O zamanın da bir büyüğü var, adı da Hasan-ı Basri’dir.O zamanın da bir büyüğü var, adı da Hasan-ı Basri’dir. Bu kadın, meczup bir kadın.Bu kadın, meczup bir kadın. Allah’a aşık bir kadın.Allah’a aşık bir kadın. Kendisini tam manasıyla Allah’a vermiş.Kendisini tam manasıyla Allah’a vermiş. Hasan-ı Basri’nin dersine devam ediyor.Hasan-ı Basri’nin dersine devam ediyor. Hasan Basri de bununla evlenmek istemiş.Hasan Basri de bununla evlenmek istemiş. Kadına demiş ki:Kadına demiş ki: “—Evlenelim, sen de bekâr, ben de bekâr. Gel evlenelim, Allah’ın emriyle…”

“—Evlenelim, sen de bekâr, ben de bekâr. Gel evlenelim, Allah’ın emriyle…”
Demiş ki: “—Benim derdim çok.”

Demiş ki: “—Benim derdim çok.”
“—Ne derdin var senin?”

“—Ne derdin var senin?”
“—Bu dünyada yaşıyoruz ama buradan ayrılırken acaba imanla mı gideceğiz,

“—Bu dünyada yaşıyoruz ama buradan ayrılırken acaba imanla mı gideceğiz,
imansız mı gideceğiz?imansız mı gideceğiz? Korku var içimde, demiş.Korku var içimde, demiş. Bunun cevabını verirsen, beni kurtarırsan, varırım sana!” demiş.Bunun cevabını verirsen, beni kurtarırsan, varırım sana!” demiş. “—Ahirette insanlar iki fırkaya bölünecek.

“—Ahirette insanlar iki fırkaya bölünecek.
Bir kısmı cennete gidecek, bir kısmı cehenneme gidecek.Bir kısmı cennete gidecek, bir kısmı cehenneme gidecek. Ben acaba onun hangisinden olacağım.Ben acaba onun hangisinden olacağım. Böyle derdi olan insan evlenebilir mi?” demiş.Böyle derdi olan insan evlenebilir mi?” demiş. “—Öyleyse ben buna keramet göstereyim de

“—Öyleyse ben buna keramet göstereyim de
benim büyüklüğümü görsün de belki özenir.”benim büyüklüğümü görsün de belki özenir.” başlamış uçmaya.başlamış uçmaya. Adam uçar mı, demiş.

Adam uçar mı, demiş.
Adam uçar mı?Adam uçar mı? Allah-u Teàlâ uçurur.Allah-u Teàlâ uçurur. Peygamberimizi nasıl uçurduysa,Peygamberimizi nasıl uçurduysa, bizi de uçurur öyle.bizi de uçurur öyle. Fakat şu kadındaki zekâyı söylemek istiyorum.Fakat şu kadındaki zekâyı söylemek istiyorum. Bunu öyle uçar görünce demiş:Bunu öyle uçar görünce demiş: “—Ya Hasan!

“—Ya Hasan!
Bununla beni aldatamazsın.Bununla beni aldatamazsın. Allah’ın ufacık sinekleri var ya, onlar da uçuyor.Allah’ın ufacık sinekleri var ya, onlar da uçuyor. Uçmak hünerse onlar da uçuyor.”Uçmak hünerse onlar da uçuyor.” Suyun üzerinde yürümüş.Suyun üzerinde yürümüş. “—O da hünerse, balıklar, kurbağalar da yapıyor bunu!” demiş.

“—O da hünerse, balıklar, kurbağalar da yapıyor bunu!” demiş.
Bizde o uçanı görünce,

Bizde o uçanı görünce,
bütün gönüller o tarafa dönüyor.bütün gönüller o tarafa dönüyor. Canım o uçmak hüner mi ya?Canım o uçmak hüner mi ya? Bir sanattır o.Bir sanattır o. Sanatı tekemmül etmiş.Sanatı tekemmül etmiş. Sanatın hocası zaten şeytan.Sanatın hocası zaten şeytan. Bize lazım olan ne gökte uçmak.Bize lazım olan ne gökte uçmak. Bize lazım olan Allah.Bize lazım olan Allah. Çünkü hepimiz fani.Çünkü hepimiz fani. Bak kim kalıyor,Bak kim kalıyor, dedelerimiz gitti, babalarımız gitti, herkes gidiyor.dedelerimiz gitti, babalarımız gitti, herkes gidiyor. Biz de gideceğiz.Biz de gideceğiz. Nereye gideceğiz?Nereye gideceğiz? Allah’a gideceğiz.Allah’a gideceğiz. Allah’a nasıl gideceğiz?Allah’a nasıl gideceğiz? Tayyare ile mi gideceğiz ki?Tayyare ile mi gideceğiz ki? İman ile gideceğiz Allah’a.İman ile gideceğiz Allah’a. İmanın varsa yaşadın.İmanın varsa yaşadın. İmanın yoksa gökte de olsan para etmez.İmanın yoksa gökte de olsan para etmez. Bugün saadeti fabrikalarda görüyorlar, kat’iyyen değil.

Bugün saadeti fabrikalarda görüyorlar, kat’iyyen değil.
Memleketin her bucağı binlerce fabrikayla dolsa,Memleketin her bucağı binlerce fabrikayla dolsa, saadet gene yoktur.saadet gene yoktur. İman olmayınca saadet olmaz.İman olmayınca saadet olmaz. İşte bir tarafı kral yapar.İşte bir tarafı kral yapar. Çöpler sokaklarda yığılır kalır.Çöpler sokaklarda yığılır kalır. Envai çeşit mikroplar ortalığı sarar.Envai çeşit mikroplar ortalığı sarar. Diğer bütün işler muattal kalır, olmaz.Diğer bütün işler muattal kalır, olmaz. Ya? Mutlaka iman lazım.Ya? Mutlaka iman lazım. İmansız olduktan sonra hiçbir şeyin kıymeti yok.İmansız olduktan sonra hiçbir şeyin kıymeti yok. Allah hepimizi affetsin… Bu imanı cümlemize nasib etsin…Allah hepimizi affetsin… Bu imanı cümlemize nasib etsin… Bak bu ümmetin içerisinde öyle insanlar vardır ki

Bak bu ümmetin içerisinde öyle insanlar vardır ki
Allah-u Teàlâ onlara bizleri de ilhak eylesin. Diyor ki Cenab-ı Peygamber:Allah-u Teàlâ onlara bizleri de ilhak eylesin. Diyor ki Cenab-ı Peygamber: RE. 118/2 İnne ünâsen min ümmetî ...

RE. 118/2 İnne ünâsen min ümmetî ...
Ünasen ... İnsanlar arasında, beşeriyet.Ünasen ... İnsanlar arasında, beşeriyet. “İnsanların içerisinde ümmetimden öyle bahtiyar insanlar vardır ki,“İnsanların içerisinde ümmetimden öyle bahtiyar insanlar vardır ki, RE. 118/2 ... ye’tûne ba’di ...RE. 118/2 ... ye’tûne ba’di ... ama benden bin sene, beş yüz sene,ama benden bin sene, beş yüz sene, iki bin sene, on bin sene sonra gelecekler dünyaya...iki bin sene, on bin sene sonra gelecekler dünyaya... Onlar beni görmediler, kâğıtlarda okuyorlar,Onlar beni görmediler, kâğıtlarda okuyorlar, benim ahir zaman peygamberi olduğumu düşünüyorlar.benim ahir zaman peygamberi olduğumu düşünüyorlar. Ondan dolayı,Ondan dolayı, RE. 118/2 ... yeveddü ehadühüm levi’şterâ rü’yetî, bi-ehlihî ve mâlihî.RE. 118/2 ... yeveddü ehadühüm levi’şterâ rü’yetî, bi-ehlihî ve mâlihî. malını, ehlini, nesi varsa bütün servetini feda eder,malını, ehlini, nesi varsa bütün servetini feda eder, "Keşke şu Peygamber Efendimiz’i görsem!" diyerekten."Keşke şu Peygamber Efendimiz’i görsem!" diyerekten. Onun için bu ulvi Peygamberin müjdesidir.

Onun için bu ulvi Peygamberin müjdesidir.
Cenab-ı Peygamber bunu vaktiyle haber vermiştir.Cenab-ı Peygamber bunu vaktiyle haber vermiştir. Bu ümmetim içerisinde her zaman böyle bahtiyarlar bulunmuştur.Bu ümmetim içerisinde her zaman böyle bahtiyarlar bulunmuştur. Malını, bütün varlığını feda edip deMalını, bütün varlığını feda edip de Peygamber SAS’i görmek için böyle can atanlar,Peygamber SAS’i görmek için böyle can atanlar, her devirde vardır.her devirde vardır. Hatta öyle insanlar vardır ki cennete bile olsa,

Hatta öyle insanlar vardır ki cennete bile olsa,
Cenab-ı Hakk’ı görmekten bir an uzak olsa Cenneti istemez.Cenab-ı Hakk’ı görmekten bir an uzak olsa Cenneti istemez. Bana Allah lazım der.Bana Allah lazım der. Binâen aleyh, dünyada da Peygamber SAS’i görmedan bir dakikalık hayatı istemeyenler var.Binâen aleyh, dünyada da Peygamber SAS’i görmedan bir dakikalık hayatı istemeyenler var. “Ben Peygambersiz olamam!” diyor.“Ben Peygambersiz olamam!” diyor. Ve onun önünden kat’iyyen ayrılamıyor,Ve onun önünden kat’iyyen ayrılamıyor, mâneyivatı onun huzurunda...mâneyivatı onun huzurunda... Böyle bahtiyarları Cenab-ı Hak her zaman içimizde nasib etmiş, el-hamdü lillâh…Böyle bahtiyarları Cenab-ı Hak her zaman içimizde nasib etmiş, el-hamdü lillâh… İnşallah Allah bize de nasib etsin…İnşallah Allah bize de nasib etsin… Lev keyfe ayni Rasûlullah SAS tarfet aynin mâ iştü zâlike.

Lev keyfe ayni Rasûlullah SAS tarfet aynin mâ iştü zâlike.
“—Eğer bir göz açacak kadar Rasûlüllah benden uzak olsa,“—Eğer bir göz açacak kadar Rasûlüllah benden uzak olsa, bu hayatı istemem!” diyor.bu hayatı istemem!” diyor. Allah bize uyanıklıklar versin…Allah bize uyanıklıklar versin… Nur menba’ları, nur kaynakları…Nur menba’ları, nur kaynakları… Bu nura, bu kaynağa bağlanmadan, nurlanamaz insan…Bu nura, bu kaynağa bağlanmadan, nurlanamaz insan… Şimdi Allahu ekber diyerekten huzur-u Rabbi’l-alemîne duruyoruz ya,

Şimdi Allahu ekber diyerekten huzur-u Rabbi’l-alemîne duruyoruz ya,
o duruş Peygamber SAS vasıtasıyladır gene.o duruş Peygamber SAS vasıtasıyladır gene. Peygamber Efendimiz'e evvela ezanlar okunur, salevatlar getirilir.Peygamber Efendimiz'e evvela ezanlar okunur, salevatlar getirilir. Salevatsız hiçbir şey olmaz.Salevatsız hiçbir şey olmaz. Onun için Cuma gününde bahusus seksen tane, yüz tane salevatı her müslümanın getirmesi lazım!

Onun için Cuma gününde bahusus seksen tane, yüz tane salevatı her müslümanın getirmesi lazım!
Bu salevatlar dolayısıyla nurlar iner vücutlara, gönüllere nurlar iner.Bu salevatlar dolayısıyla nurlar iner vücutlara, gönüllere nurlar iner. İnsan hakkı görmeye başlar, hakikatı da görmeye başlar.İnsan hakkı görmeye başlar, hakikatı da görmeye başlar. Karanlık olunca hakikat nasıl belli olmazsa,Karanlık olunca hakikat nasıl belli olmazsa, nursuz insan da hakkı göremez, hakikatı da göremez.nursuz insan da hakkı göremez, hakikatı da göremez. Batıla hak der, hakka da batıl der.Batıla hak der, hakka da batıl der. Allah bu kâmillerin zümersine cümlemizi ilhak eylesin.Allah bu kâmillerin zümersine cümlemizi ilhak eylesin. RE. 118/3 İnne envâa’l-birri ...

RE. 118/3 İnne envâa’l-birri ...
Birr; iyilik, ikrama, ihsana derler.Birr; iyilik, ikrama, ihsana derler. Leyse'l-birru en tüvellû vücûheküm kibele'l-meşriki ve'l-meğribi.Leyse'l-birru en tüvellû vücûheküm kibele'l-meşriki ve'l-meğribi. Kıbleye dönüp namaz kılmak kafi değil yani.Kıbleye dönüp namaz kılmak kafi değil yani. RE. 118/3 ... İnneme'l-birru nısfü’l-ibâdeti ...RE. 118/3 ... İnneme'l-birru nısfü’l-ibâdeti ... İyilikler yapmak, ikramlar yapmak, ihsanlar yapmak...İyilikler yapmak, ikramlar yapmak, ihsanlar yapmak... RE. 118/3 ... nısfü’l-ibâdeti ...RE. 118/3 ... nısfü’l-ibâdeti ... İbadetin yarısı yani.İbadetin yarısı yani. Yarısı bir tarafta, yarısı bir tarafta.Yarısı bir tarafta, yarısı bir tarafta. Yarısı ibadet.Yarısı ibadet. RE. 118/3 ... ve’n-nısfe’l- âhire’d-duàü.RE. 118/3 ... ve’n-nısfe’l- âhire’d-duàü. Nisfu'l-âhirati... İrtica Cenâb-ı Allah'a.Nisfu'l-âhirati... İrtica Cenâb-ı Allah'a. “Aman ya Rabbi!”“Aman ya Rabbi!” Elini açacak, yalvaracak envai çeşit.Elini açacak, yalvaracak envai çeşit. İçinden gelen ihtiyaçlar, duygular neyse, ona göre yalvaracak.İçinden gelen ihtiyaçlar, duygular neyse, ona göre yalvaracak. “—İhtiyacın en büyüğü, ekmek, yemek mi?” Hayır!

“—İhtiyacın en büyüğü, ekmek, yemek mi?” Hayır!
İhtiyacın en büyüğü Allah’ı bilmektir.İhtiyacın en büyüğü Allah’ı bilmektir. Nasıl? Onun için büyükler (diyorlar ki):Nasıl? Onun için büyükler (diyorlar ki): Allàhümme innî es’elüke en tezraa fî kalbî ma’rifeteke

Allàhümme innî es’elüke en tezraa fî kalbî ma’rifeteke
“Yâ Rabbi! Benim kalbime, senin ma’rifetini ihsan et,“Yâ Rabbi! Benim kalbime, senin ma’rifetini ihsan et, ek (ma'rifet) tohumlarını.ek (ma'rifet) tohumlarını. bitsin onlar. Ben seni bileyim.bitsin onlar. Ben seni bileyim. Allah’ın bilgisi kolay değil. Bak şu koca varlık, ucu bucağı bulunmuyor.

Allah’ın bilgisi kolay değil. Bak şu koca varlık, ucu bucağı bulunmuyor.
Ucu bucağı bulunmayan bu varlığın sahibi Allah…Ucu bucağı bulunmayan bu varlığın sahibi Allah… Gökteki yıldızların sayısını bilmekte bugün insanlar bu kadar fenleriyle acizdirler.Gökteki yıldızların sayısını bilmekte bugün insanlar bu kadar fenleriyle acizdirler. Yok hududu çünkü…Yok hududu çünkü… Seneden seneye alemler çıkıyor göklerde.Seneden seneye alemler çıkıyor göklerde. Yer de öyle, gök de öyle…Yer de öyle, gök de öyle… Bütün varlıkların sahibi olan Allah’ı bilmek kolay olur mu canım?Bütün varlıkların sahibi olan Allah’ı bilmek kolay olur mu canım? Sen beni bilemiyorsun, kendini de bilemiyorsun.Sen beni bilemiyorsun, kendini de bilemiyorsun. Ne zaman bilirsen kendini Allah'ı bileceksin o zaman.Ne zaman bilirsen kendini Allah'ı bileceksin o zaman. Fakat kendini bilmekten de insan aciz.Fakat kendini bilmekten de insan aciz. Onun için en büyük ihtiyaç, Allah’ı bilmektir.Onun için en büyük ihtiyaç, Allah’ı bilmektir. Onun için büyüklerimiz nasıl yalvarmışlar:

Onun için büyüklerimiz nasıl yalvarmışlar:
"Allahümme innî eselüke en tezraa fi kadri ma'refeteke"Allahümme innî eselüke en tezraa fi kadri ma'refeteke hatta e'rafeke kemâ ...hatta e'rafeke kemâ ... Allah nasıl bilinmek istiyorsaAllah nasıl bilinmek istiyorsa öyle bilmeyi Allah bizim gönlümüze verirse, biz bileceğiz onu.öyle bilmeyi Allah bizim gönlümüze verirse, biz bileceğiz onu. Onun için ekmekten daha ziyade biz muhtacız bizi yaratanı bilmeye.Onun için ekmekten daha ziyade biz muhtacız bizi yaratanı bilmeye. Allah cümlemize nasib etsin şu yaradanı bilebilmeyi…Allah cümlemize nasib etsin şu yaradanı bilebilmeyi… Onun için namaz şarttır.

Onun için namaz şarttır.
Namazsız Allah bilinmez,Namazsız Allah bilinmez, oruçsuz Allah bilinmez, ibadetsiz Allah bilinmez...oruçsuz Allah bilinmez, ibadetsiz Allah bilinmez... Lâ ilahe illa’llah onun başıdır.Lâ ilahe illa’llah onun başıdır. RE. 118/4 İnne ehle’l-beyti ...

RE. 118/4 İnne ehle’l-beyti ...
Kabileler demek.Kabileler demek. RE. 118/4 ... izâ tevâsalû ...RE. 118/4 ... izâ tevâsalû ... Birbirine gidip gelmeler, kaynaşmalar, sevişmeler, tanışmalarBirbirine gidip gelmeler, kaynaşmalar, sevişmeler, tanışmalar birbirine yapılan ikram ve izzetler;birbirine yapılan ikram ve izzetler; o kabile o kabileyle, o kabile o kabileyle,o kabile o kabileyle, o kabile o kabileyle, Çünkü Allah- u Teàlâ:Çünkü Allah- u Teàlâ: Yâ eyyühe’n-nasü innâ haleknâküm min zekerin ve ünsâ,Yâ eyyühe’n-nasü innâ haleknâküm min zekerin ve ünsâ, ve cealnâküm şuùben ve kabâile li-teàrafû. (Hucurat, 49/13)ve cealnâküm şuùben ve kabâile li-teàrafû. (Hucurat, 49/13) Biz bir memlekette oturduğumuz halde,Biz bir memlekette oturduğumuz halde, bir mahallede oturduğumuz halde,bir mahallede oturduğumuz halde, bir evde oturduğumuz haldebir evde oturduğumuz halde birbirimizden haberimiz olmaz.birbirimizden haberimiz olmaz. Birbirimize yardım etmeyeceğiz de kime yardım edeceğiz?Birbirimize yardım etmeyeceğiz de kime yardım edeceğiz? Onun için ne diyor:

Onun için ne diyor:
RE. 118/4 İnne ehle’l-beyti izâ tevâsalû,RE. 118/4 İnne ehle’l-beyti izâ tevâsalû, ecriye aleyhimü’r- rizka,ecriye aleyhimü’r- rizka, ve kânû fî kenefi’llâhi azze ve celle.ve kânû fî kenefi’llâhi azze ve celle. Onlar Allah-u Teàlâ’nın himayesinde olurlar.Onlar Allah-u Teàlâ’nın himayesinde olurlar. Allah-u Teàlâ onlara ikram eder,Allah-u Teàlâ onlara ikram eder, hıfz-ı himâyesine alır.hıfz-ı himâyesine alır. Ne büyük nimet. Niçin?Ne büyük nimet. Niçin? Bakıyor ki kullar vermiyor, ikram ediyor.Bakıyor ki kullar vermiyor, ikram ediyor. Hatta ve hatta insan elinde ekmek yerken kızının ağzına verdiği bir lokma,

Hatta ve hatta insan elinde ekmek yerken kızının ağzına verdiği bir lokma,
hanımının ağzına verdiği bir lokma ilehanımının ağzına verdiği bir lokma ile Cenab-ı Hak meleklerine diyor ki:Cenab-ı Hak meleklerine diyor ki: “—Bak ne muhabbetli insanlar.

“—Bak ne muhabbetli insanlar.
Bunlara büyük ikramlarda bulunun!”Bunlara büyük ikramlarda bulunun!” Niçin? Aralarındaki ülfet ve muhabbetin tekemmülünden dolayı.Niçin? Aralarındaki ülfet ve muhabbetin tekemmülünden dolayı. Allah cümlemize böyle hayatlar ihsan buyursun…Allah cümlemize böyle hayatlar ihsan buyursun… RE. 118/5 İnne ehle’l-cenneti

RE. 118/5 İnne ehle’l-cenneti
Muhabbet ehli cennet...Muhabbet ehli cennet... RE. 118/5 ... yeterâevne ehle’l-gurafi min fevkıhim,RE. 118/5 ... yeterâevne ehle’l-gurafi min fevkıhim, kemâ yeterâevne’l-kevâkıbe fi’s-semâi.kemâ yeterâevne’l-kevâkıbe fi’s-semâi. an Sehl b. Sa'd hazretlerinden...an Sehl b. Sa'd hazretlerinden... Buhârî ve Müslim ile beraber.Buhârî ve Müslim ile beraber. Ahmed b. Hanbel'den de...Ahmed b. Hanbel'den de... Şimdi o Allah diyorduk ya;

Şimdi o Allah diyorduk ya;
tabi burada görmek imkansız onu.tabi burada görmek imkansız onu. Çünkü bu göz onu görmeye kafi değildir.Çünkü bu göz onu görmeye kafi değildir. Kuvvetli bir ateşe bile dayanamıyor bu göz.Kuvvetli bir ateşe bile dayanamıyor bu göz. Hemen kapıyoruz gözümüzü.Hemen kapıyoruz gözümüzü. Allah'ın nuruna göz tahammül edemez.Allah'ın nuruna göz tahammül edemez. Ancak o cennette görülebilir.Ancak o cennette görülebilir. O cennette göreceksin.O cennette göreceksin. Cennette onlar birbirlerini de görürler.Cennette onlar birbirlerini de görürler. Bütün insanlar birbirlerini istediği anda istediği zaman görür.Bütün insanlar birbirlerini istediği anda istediği zaman görür. Gökteki yıldızları nasıl görüyorsak,Gökteki yıldızları nasıl görüyorsak, gökteki ay ve yıldızları nasıl görebiliyorsakgökteki ay ve yıldızları nasıl görebiliyorsak böyle yıldızları seyrettiğimiz gibi seyrederler. Diğer bir hadis;böyle yıldızları seyrettiğimiz gibi seyrederler. Diğer bir hadis; RE. 118/6 İnne ehle’l-cenneti müyesserûne li-ameli ehli’l- cenneti,

RE. 118/6 İnne ehle’l-cenneti müyesserûne li-ameli ehli’l- cenneti,
Cennetlik insanlar bellidir dünyada. Damgaları vardır cennetlik insanların.Cennetlik insanlar bellidir dünyada. Damgaları vardır cennetlik insanların. Nasıl bilinir?
Nasıl bilinir?
Cennet amellerini düşündün mü, cennete girmeye sebep olacak amelleri istiyorsan ilk namaz baştadır.

Cennet amellerini düşündün mü, cennete girmeye sebep olacak amelleri istiyorsan ilk namaz baştadır.
Oruç arkasından gelir, zekâtı vardır, haccı vardır.Oruç arkasından gelir, zekâtı vardır, haccı vardır. Bunları insan yaparken, hiç de zor gelmez insana.Bunları insan yaparken, hiç de zor gelmez insana. Çok kolay gelir. Seve seve yapar.Çok kolay gelir. Seve seve yapar. Hatta vakit geçmesin diyerekten abdestini vaktinde hazırlar,Hatta vakit geçmesin diyerekten abdestini vaktinde hazırlar, ezandan evvel camisine girer,ezandan evvel camisine girer, Ezan-ı Muhammedî’yi camide dinler.Ezan-ı Muhammedî’yi camide dinler. hiç de zor gelmez ona.hiç de zor gelmez ona. Dinlenir, gönül de dinlenir. Oradan aldığı feyiz ile çıkar camiden.Dinlenir, gönül de dinlenir. Oradan aldığı feyiz ile çıkar camiden. Li yeşterûne li ameli ehli'l-cennet.

Li yeşterûne li ameli ehli'l-cennet.
Ehl-i cennetin amelleri çok fazla gelir.Ehl-i cennetin amelleri çok fazla gelir. Ehl-i imana rabbim emretmiş.Ehl-i imana rabbim emretmiş. Rabbim ne dediyse baş üstüne der.Rabbim ne dediyse baş üstüne der. Bu ehl-i cennete ne oruç.Bu ehl-i cennete ne oruç. Şimdi bak insanlar ayrı. Oruç tutuyor mu? Şimdi ramazan.Şimdi bak insanlar ayrı. Oruç tutuyor mu? Şimdi ramazan. “—İsmin ne?”
“—İsmin ne?”
“—Ahmet”
“—Ahmet”
“—Nerelisin sen?”
“—Nerelisin sen?”
“—İstanbulluyum.”
“—İstanbulluyum.”
“—Bugün ne? Ramazan. Niçin bu orucu sen tutmadın? Sen Müslüman değil misin?”
“—Bugün ne? Ramazan. Niçin bu orucu sen tutmadın? Sen Müslüman değil misin?”
Ama canım dayanamıyorum falan diyerekten çeşitli bahaneler diyecek. Ama iyi ama dayanamıyorsan.

Ama canım dayanamıyorum falan diyerekten çeşitli bahaneler diyecek. Ama iyi ama dayanamıyorsan.
Niçin bu ayda oruç tutmuyorsun?Niçin bu ayda oruç tutmuyorsun? Fedâili böyledir. Sevabı böyledir. İşte âhirette de cennet vardır diyerekten teşvikler verir.Fedâili böyledir. Sevabı böyledir. İşte âhirette de cennet vardır diyerekten teşvikler verir. Sonra utanmak denilen, edep denilen bedbaht ki,Sonra utanmak denilen, edep denilen bedbaht ki, İnne'l-hayâ mine'l-îmân.

İnne'l-hayâ mine'l-îmân.
Haya imandandır, imandan.Haya imandandır, imandan. Hayasız adamda iman yok demektir.Hayasız adamda iman yok demektir. Böyle Ramazan günü alenen yiyip içen, sokakta pervasızca dolaşan müslüman,Böyle Ramazan günü alenen yiyip içen, sokakta pervasızca dolaşan müslüman, nasıl müslüman, bilemiyoruz.nasıl müslüman, bilemiyoruz. Onun için İslam'a, müminlere katiyyen zor gelmez ibadet ve taat.

Onun için İslam'a, müminlere katiyyen zor gelmez ibadet ve taat.
Ve inne ehle'n-nâri.Ve inne ehle'n-nâri. İkinci bir grup var bir de, ehl-i nar,İkinci bir grup var bir de, ehl-i nar, ehl-i cehennem.ehl-i cehennem. Onlara da "li yessirûne li ameli ehli'n-nâri"Onlara da "li yessirûne li ameli ehli'n-nâri" Cehennem amelleri onlara kolay geliyor.Cehennem amelleri onlara kolay geliyor. Adam öldürmek hiçbir şeydir onun için.Adam öldürmek hiçbir şeydir onun için. Adam öldürmek; vurur, öldürür, aklına bir şey de gelmez.Adam öldürmek; vurur, öldürür, aklına bir şey de gelmez. Hiç bundan üzüntü de duymaz.Hiç bundan üzüntü de duymaz. Para çalmak, hırsızlık yapmak,

Para çalmak, hırsızlık yapmak,
ne kadar fenalık varsa, içki içmek, kumar oynamak.ne kadar fenalık varsa, içki içmek, kumar oynamak. Bunlardan dolayı da üzüntü duymaz, onları da vazife sayar sanki...Bunlardan dolayı da üzüntü duymaz, onları da vazife sayar sanki... Niçin? Ehl-i cehennem. Cehennem adamının işleri bunlar.Niçin? Ehl-i cehennem. Cehennem adamının işleri bunlar. Bu da ona kolay gelir.Bu da ona kolay gelir. Sen adam öldürebilir misin? Öldüremezsin.

Sen adam öldürebilir misin? Öldüremezsin.
Çünkü ehl-i cennetsin, yapamazsın.Çünkü ehl-i cennetsin, yapamazsın. İçki?.. İçki de içemem çünkü Allah yasak etmiş.İçki?.. İçki de içemem çünkü Allah yasak etmiş. Diğer fenalıkların hiç birisini de yapamam.Diğer fenalıkların hiç birisini de yapamam. Zinayı insan nasıl yapar yani?Zinayı insan nasıl yapar yani? Bir insan nasıl zina yapar.Bir insan nasıl zina yapar. Şu zerre kadar şuuru olan bir müslüman:

Şu zerre kadar şuuru olan bir müslüman:
“—Yâhu benim kız kardeşime birisi tecavüz etse ben dayanamam!

“—Yâhu benim kız kardeşime birisi tecavüz etse ben dayanamam!
E başkasının karısına, kızına nasıl el uzatır insan?”E başkasının karısına, kızına nasıl el uzatır insan?” Onun için dünya, ahiret için yaratılmıştır.

Onun için dünya, ahiret için yaratılmıştır.
Yoksa buraya gelip de ölüp, toprağa gömülmek için değil.Yoksa buraya gelip de ölüp, toprağa gömülmek için değil. Yaşayalım hayvanlar gibi, sonunda ölelim, gömsünler bizi toprağa…Yaşayalım hayvanlar gibi, sonunda ölelim, gömsünler bizi toprağa… Orada çürüyelim gidelim, oldu bitti.Orada çürüyelim gidelim, oldu bitti. Yok! Sakın ha!

Yok! Sakın ha!
İnsan burada ahireti kazanacak,İnsan burada ahireti kazanacak, cennetlik olmak için gelmiştir buraya.cennetlik olmak için gelmiştir buraya. İnşallah Allah cümlemize şuurlar ihsan etsin,İnşallah Allah cümlemize şuurlar ihsan etsin, bu cennetlik olan kullarından eylesin…bu cennetlik olan kullarından eylesin… Bakın şimdi:

Bakın şimdi:
RE. 118/7 İnne ehle’s-semâi ...RE. 118/7 İnne ehle’s-semâi ... “Gök ehli, melekler,“Gök ehli, melekler, RE. 118/7 ... lâ yesmeùne min ehli’l-ardı şey’en ...RE. 118/7 ... lâ yesmeùne min ehli’l-ardı şey’en ... yeryüzündeki insanların hiçbir şeyini duymazlar.yeryüzündeki insanların hiçbir şeyini duymazlar. Hiçbir şey...Hiçbir şey... Top at, tüfek at, ne atarsan at, duymazlar;Top at, tüfek at, ne atarsan at, duymazlar; RE. 118/7 ... ille’l-ezâne.RE. 118/7 ... ille’l-ezâne. Gök ehline Allah Teâlâ bu ezanı duyuruyor.

Gök ehline Allah Teâlâ bu ezanı duyuruyor.
Yeryüzünde okunan bu ezanlar hürmetine biz de yaşıyoruz yani.Yeryüzünde okunan bu ezanlar hürmetine biz de yaşıyoruz yani. Bizim yaşamamızın yegâne sebebi, bu ezanlardır.Bizim yaşamamızın yegâne sebebi, bu ezanlardır. Allah bunu elimizden almasın…Allah bunu elimizden almasın… Onun için, ezanın kıymeti çok büyük...

Onun için, ezanın kıymeti çok büyük...
Cenab-ı Peygamber zamanında ezan okumak için ashab-ı kiram,Cenab-ı Peygamber zamanında ezan okumak için ashab-ı kiram, sonra tabiin devirlerinde birbirleriyle yarış ederlermiş,sonra tabiin devirlerinde birbirleriyle yarış ederlermiş, “Sen okuyacaksın, ben okuyacağım!” diyerekten.“Sen okuyacaksın, ben okuyacağım!” diyerekten. Hatta dövüşe kalkanlar da olmuş,Hatta dövüşe kalkanlar da olmuş, en nihayet kur’a çekmek mecburiyetinde kalmışlar kien nihayet kur’a çekmek mecburiyetinde kalmışlar ki kura kime isabet ederse, o okusun ezanı diyerek.kura kime isabet ederse, o okusun ezanı diyerek. Bu kadar ezan okumaya şevk, aşk ve neşe varmış.Bu kadar ezan okumaya şevk, aşk ve neşe varmış. Bugün de elhamdülillâh yine öyle…Bugün de elhamdülillâh yine öyle… Şimdi hoparlörler de var,Şimdi hoparlörler de var, ezanın sesi çok uzaklara kadar gider.ezanın sesi çok uzaklara kadar gider. Uzaklara gittiğinden dolayı bu ezan sesini duyan her eşya,Uzaklara gittiğinden dolayı bu ezan sesini duyan her eşya, her şey o müezzin için şehadet ederler kiher şey o müezzin için şehadet ederler ki bu ezan-ı muhammediyye'yi okudu, senin varığına şehadet ederim, dedi.bu ezan-ı muhammediyye'yi okudu, senin varığına şehadet ederim, dedi. Eşhedü en lâ ilâhe illallâh.Eşhedü en lâ ilâhe illallâh. Uzunca bir hadis var ama,

Uzunca bir hadis var ama,
az bir kısmını okuyuvereyim:az bir kısmını okuyuvereyim: RE. 118/8 İnne ehle’l-cenneti ...

RE. 118/8 İnne ehle’l-cenneti ...
Allah cümlemizi, inşâallah o oruçlarımız dolayısıyla kusurlarımızı affeder.Allah cümlemizi, inşâallah o oruçlarımız dolayısıyla kusurlarımızı affeder. Çünkü akşama kadar oruçları tutup da iftar edince günah kalmıyor, hepsi dökülüyor.Çünkü akşama kadar oruçları tutup da iftar edince günah kalmıyor, hepsi dökülüyor. Büyük günahlarımıza da tevbe ediyoruz sabahtan akşama kadar,Büyük günahlarımıza da tevbe ediyoruz sabahtan akşama kadar, onlar da affolur inşâallah…onlar da affolur inşâallah… Allah’ın rahmeti geniş, fazlı büyük,Allah’ın rahmeti geniş, fazlı büyük, lütfu geniş, kabul eder inşâallah bizi cennetine...lütfu geniş, kabul eder inşâallah bizi cennetine... RE. 118/8 İnne ehle’l-cenneti izâ dehalûhâ,

RE. 118/8 İnne ehle’l-cenneti izâ dehalûhâ,
nezelû fîhâ bi-fadli a’mâlihim ...nezelû fîhâ bi-fadli a’mâlihim ... Şimdi cennet sekiz mertebe, sekiz derece…

Şimdi cennet sekiz mertebe, sekiz derece…
Her derecenin katları da kim bilir nereye kadar…Her derecenin katları da kim bilir nereye kadar… En son derece, Kur’an ayetlerinin nihayeti kadardır.En son derece, Kur’an ayetlerinin nihayeti kadardır. Kur'ân ayetlerine göredir.Kur'ân ayetlerine göredir. Altı bin altı yüz küsür derece var.Altı bin altı yüz küsür derece var. Herkes, burada öğrendiği Kur’an kadar, orada mevki, yer alacak.Herkes, burada öğrendiği Kur’an kadar, orada mevki, yer alacak. Onun için yerinin ne kadar büyük olmasını istiyorsan,Onun için yerinin ne kadar büyük olmasını istiyorsan, Kur’an’ı o kadar ezberle!Kur’an’ı o kadar ezberle! Kur’an’ın tamamını bilen hafız efendiler, bahtiyar insanlar,Kur’an’ın tamamını bilen hafız efendiler, bahtiyar insanlar, en yüksek makamı onlar işgal edecek.en yüksek makamı onlar işgal edecek. Allah hüsn-ü niyetle okumalar nasib etsin cümlemize...Allah hüsn-ü niyetle okumalar nasib etsin cümlemize... Sonra orada

Sonra orada
RE. 118/8 ... sümme yü’zûne fî mikdâri yevmi’l-cumuati min eyyâmi’d-dünyâ ...RE. 118/8 ... sümme yü’zûne fî mikdâri yevmi’l-cumuati min eyyâmi’d-dünyâ ... Yani bir hafta...Yani bir hafta... Cumadan cumaya kadar olan gün içerisindeCumadan cumaya kadar olan gün içerisinde RE. 118/8 ... feyezûrûne rabbehüm ...RE. 118/8 ... feyezûrûne rabbehüm ... Hazret-i Allah’ın ziyareti var.Hazret-i Allah’ın ziyareti var. Ziyaret, birkaç nevî…Ziyaret, birkaç nevî… Bir ziyaret var hergün, bir ziyaret var haftada bir…Bir ziyaret var hergün, bir ziyaret var haftada bir… Ama bu ziyaretlerde (bir ziyaret var).Ama bu ziyaretlerde (bir ziyaret var). Cenab-ı Hak Kur’an okuyacak, cennet ehli dinleyecek, kendisini görmeyecek.Cenab-ı Hak Kur’an okuyacak, cennet ehli dinleyecek, kendisini görmeyecek. Bir ziyaret var, o zaman kendisini gösterecek Cenab- ı Hak...Bir ziyaret var, o zaman kendisini gösterecek Cenab- ı Hak... Allah cümlemize nasib etsin…Allah cümlemize nasib etsin… Zorluk da yok.

Zorluk da yok.
Şimdi herkes evinden Güneş’i güzel görüyor, Ay’ı da güzel görüyor, kimse zorlanmıyor.Şimdi herkes evinden Güneş’i güzel görüyor, Ay’ı da güzel görüyor, kimse zorlanmıyor. Allah-u Teàlâ’yı da oturduğu yerden, hiç zorlanmadan herkes rahatça görecek,Allah-u Teàlâ’yı da oturduğu yerden, hiç zorlanmadan herkes rahatça görecek, mâni yok orada…mâni yok orada… Şimdi orada çeşitli şeyler vardır. Kürsüler var, hepsi orada oturacak,Şimdi orada çeşitli şeyler vardır. Kürsüler var, hepsi orada oturacak, kürsüleri tarif ederkenkürsüleri tarif ederken RE. 118/8 ... Fetûdau lehüm menâbiru min nûrin ...RE. 118/8 ... Fetûdau lehüm menâbiru min nûrin ... Bir kısmı nurdan,Bir kısmı nurdan, bir kısmı lü'lü'den,bir kısmı lü'lü'den, bir kısmı yakuttan,bir kısmı yakuttan, bir kısmı zebercetten,bir kısmı zebercetten, bir kısmı altından,bir kısmı altından, bir kısmı da gümüşten.bir kısmı da gümüşten. En nihayet misk kokularının üzerinde oturacak bahtiyarlar da var.En nihayet misk kokularının üzerinde oturacak bahtiyarlar da var. Orada bunu Ebû Hureyre hazretleri diyor ki:Orada bunu Ebû Hureyre hazretleri diyor ki: Cennette selamdan sonra,Cennette selamdan sonra, Allah inşallah bizi cennette de böyle karşılaştırsın.Allah inşallah bizi cennette de böyle karşılaştırsın. Sokaklarında da karşılaştırsın, diyor.Sokaklarında da karşılaştırsın, diyor. O zat diyor ki: Cennette de sokak var.O zat diyor ki: Cennette de sokak var. Cenâb-ı peygamberin bu hadisini Ebû Hureyre anlatıyordu.Cenâb-ı peygamberin bu hadisini Ebû Hureyre anlatıyordu. Cennette de sokaklar varmış.Cennette de sokaklar varmış. Orada da yürüyeceğiz.Orada da yürüyeceğiz. Envai çeşit yiyecek, içecek, giyecek neler var...Envai çeşit yiyecek, içecek, giyecek neler var... Herkes istediğini (alacak), satış yok.Herkes istediğini (alacak), satış yok. Ticaret yok, para da yok.Ticaret yok, para da yok. İstediğin kadar istediğinden al.İstediğin kadar istediğinden al. Yanında bir sürü hizmetçilerin senin için ya alırlarYanında bir sürü hizmetçilerin senin için ya alırlar evine götürürler seninle, orada da bitmez o.evine götürürler seninle, orada da bitmez o. Alınır da, herkes onu alsa yine bitmez.Alınır da, herkes onu alsa yine bitmez. Memba’ sularının kaynadığı gibi kaynıyor alttan…Memba’ sularının kaynadığı gibi kaynıyor alttan… Bu güzel cennetine girmeyi Allah-u Teàlâ cümlemize nasib etsin…Bu güzel cennetine girmeyi Allah-u Teàlâ cümlemize nasib etsin… Eve dönerler nihayet.

Eve dönerler nihayet.
Eve döndükleri vakitte hanımefendiler der ki:Eve döndükleri vakitte hanımefendiler der ki: -"Yahu ne oldu size böyle?"

-"Yahu ne oldu size böyle?"
Ne kadar güzelleşmişsiniz siz.Ne kadar güzelleşmişsiniz siz. Ne kadar güzeldiniz, şimdi çok güzel olmuşsunuz.Ne kadar güzeldiniz, şimdi çok güzel olmuşsunuz. Hayran oluyorum size.Hayran oluyorum size. Elbette ya. Bir zat gördük, onun nurundan nur aldık.Elbette ya. Bir zat gördük, onun nurundan nur aldık. Onun neşesiyle, zevkiyle böyle o günleri geçirdi bize Allah.Onun neşesiyle, zevkiyle böyle o günleri geçirdi bize Allah. Cümlemize nasip etsin cenâb-ı hak.Cümlemize nasip etsin cenâb-ı hak. Birkaç tane daha hadis vereceğim şurdan.

Birkaç tane daha hadis vereceğim şurdan.
RE. 116/3 İnne efdale’l-hediyyeti, ev efdale’l-atiyyeRE. 116/3 İnne efdale’l-hediyyeti, ev efdale’l-atiyye el-kelimetü min kelâmi’l-hikmeti,el-kelimetü min kelâmi’l-hikmeti, yesmeuhe’l-abdü, sümme yeteallemühâ,yesmeuhe’l-abdü, sümme yeteallemühâ, sümme yuallimühâ ehàhü,sümme yuallimühâ ehàhü, hayrun min ibâdeti senetin alâ niyyetihâ.hayrun min ibâdeti senetin alâ niyyetihâ. Hediye veriyoruz ya birbirimize.

Hediye veriyoruz ya birbirimize.
Bayramda şekerler götürürüz.Bayramda şekerler götürürüz. Ziyarete gittiğimiz vakitte bir şeyler götürürüz.Ziyarete gittiğimiz vakitte bir şeyler götürürüz. Bu bir hediyedir.Bu bir hediyedir. Bu hediyelerin en efdali,Bu hediyelerin en efdali, duyduğun iyi bir sözü, dînî meseleyi öğrenmek ve bunu başka kardeşine duyurmak.duyduğun iyi bir sözü, dînî meseleyi öğrenmek ve bunu başka kardeşine duyurmak. İş bu derece sergilendiği takdirde; namazın fadailinden, orucun fadailinden, zekâtın fadailinden...İş bu derece sergilendiği takdirde; namazın fadailinden, orucun fadailinden, zekâtın fadailinden... Bu senin için bir senelik nafile ibadetten daha hayırlıdır.Bu senin için bir senelik nafile ibadetten daha hayırlıdır. RE. 116/3 İnne efdale ameli’l-mü’mini, el-cihâdü fî sebîli’llâh.

RE. 116/3 İnne efdale ameli’l-mü’mini, el-cihâdü fî sebîli’llâh.
RE. 116/3 (İnne efdale ameli’l-mü’mini el-cihâdü fî sebîli’llâh.RE. 116/3 (İnne efdale ameli’l-mü’mini el-cihâdü fî sebîli’llâh. Allah yolunda cihattır.Allah yolunda cihattır. Cihad, Kur’an’ı bilmek.Cihad, Kur’an’ı bilmek. Kur’an’ı bilmek için çalışmak, Kur’an sahibi olmak,Kur’an’ı bilmek için çalışmak, Kur’an sahibi olmak, ilim sahibi olmak...ilim sahibi olmak... En büyük cihad, (nefisle yapılan mücahededir).

En büyük cihad, (nefisle yapılan mücahededir).
Çünkü bizde bir nefis var.Çünkü bizde bir nefis var. Bize bugün oruç tutturmayan,Bize bugün oruç tutturmayan, “Orucu tutarsan seni döverim, keserim, şöyle yaparım!” diyen var mı? Yok…“Orucu tutarsan seni döverim, keserim, şöyle yaparım!” diyen var mı? Yok… Biz kendiliğimizden orucu tutmuyoruz.Biz kendiliğimizden orucu tutmuyoruz. Tutmadığımız zamanda bu orucu bize tutturmayan içimizdeki nefistir.Tutmadığımız zamanda bu orucu bize tutturmayan içimizdeki nefistir. Şeytanla birleşmiş,Şeytanla birleşmiş, bize diyor ki:bize diyor ki: “—Oruç tutma, hasta olursun, zayıf olursun, şöyle olursun, böyle olursun!” diyor, bizi kandırıyor.

“—Oruç tutma, hasta olursun, zayıf olursun, şöyle olursun, böyle olursun!” diyor, bizi kandırıyor.
“İç, ye diyor; Allah biliyor ya.“İç, ye diyor; Allah biliyor ya. Allah’ın bildiğini kuldan ne saklayacaksın?” diyor,Allah’ın bildiğini kuldan ne saklayacaksın?” diyor, bizi edepsizliğe ve hayasızlığa da sevk ediyor.bizi edepsizliğe ve hayasızlığa da sevk ediyor. El-hayâü mine’l-îmân.

El-hayâü mine’l-îmân.
İnsanlardan utanmayan Allah’tan da utanmaz.İnsanlardan utanmayan Allah’tan da utanmaz. Onun için diyelim ki cihad etsek, dünyanın gâvurlarıyla dövüşsek,

Onun için diyelim ki cihad etsek, dünyanın gâvurlarıyla dövüşsek,
Bütün memleketin gavurlarını dövsek.Bütün memleketin gavurlarını dövsek. hepsini mağlub etsek, dünyada herkes bizim emrimize mutî ols,hepsini mağlub etsek, dünyada herkes bizim emrimize mutî ols, dünyanın idaresi bizim elimizde olsa…dünyanın idaresi bizim elimizde olsa… Ne Amerika’nın, ne Rusya’nın adı bile okunmaz olsa…Ne Amerika’nın, ne Rusya’nın adı bile okunmaz olsa… Ne olacak biz Allah’ın sevdiği bir kulu olamadığımız taktirde?Ne olacak biz Allah’ın sevdiği bir kulu olamadığımız taktirde? Vaktiyle gelmişler, bu dünyaya sahip olan İskenderler gelmiş, başkaları gelmiş.

Vaktiyle gelmişler, bu dünyaya sahip olan İskenderler gelmiş, başkaları gelmiş.
Bütün dünyaya hakim olmuşlar ama onlar da gitmiş, bugün toprağın altında inliyorlar.Bütün dünyaya hakim olmuşlar ama onlar da gitmiş, bugün toprağın altında inliyorlar. Dünyaya hakim olmak hüner değil,Dünyaya hakim olmak hüner değil, hüner Allah’a kul olmak…hüner Allah’a kul olmak… Onun için efdalü'l-cihâd,Onun için efdalü'l-cihâd, nefsini yenip Allah’a kul olmaya çalışmak…nefsini yenip Allah’a kul olmaya çalışmak… Gavurları yenmek pek de önemli değil yani.Gavurları yenmek pek de önemli değil yani. Onun için bir hadis daha var burada.Onun için bir hadis daha var burada. RE. 116/4 İnne efdalele’l-imane’l-abdü ...

RE. 116/4 İnne efdalele’l-imane’l-abdü ...
“Kulun imanının en efdali,“Kulun imanının en efdali, ondaki en efdal imanondaki en efdal iman RE. 116/4 ... en ya’leme’l-abdü, enna’llàhe meahû.RE. 116/4 ... en ya’leme’l-abdü, enna’llàhe meahû. Kulun bilmesidir ki Allah her zaman benimledir.Kulun bilmesidir ki Allah her zaman benimledir. Allah’ın kuvveti, kudreti, bizi ihata etmektedir.Allah’ın kuvveti, kudreti, bizi ihata etmektedir. Bizi biliyor, bizi görüyor, biz onun nezareti altındayız.Bizi biliyor, bizi görüyor, biz onun nezareti altındayız. Esmaü’l-Hüsnâ’da el-Müheymin ismi var.

Esmaü’l-Hüsnâ’da el-Müheymin ismi var.
Allah-u Teàlâ bizi gözlüyor yani, kulunun gözcüsü...Allah-u Teàlâ bizi gözlüyor yani, kulunun gözcüsü... İçindekileri biliyor. "Ye'lemü mâ fi's-sudûr."İçindekileri biliyor. "Ye'lemü mâ fi's-sudûr." Senin içindekinden de haberin yok.Senin içindekinden de haberin yok. Ben de bilmem, sen de bilmezsin.Ben de bilmem, sen de bilmezsin. Ama "Allah alîm mi mâ fi's-sudûr"… İçtekileri de biliyor.Ama "Allah alîm mi mâ fi's-sudûr"… İçtekileri de biliyor. Binâen aleyh, böyle bir Allah’ın dâimâ mânevî huzurundayız.

Binâen aleyh, böyle bir Allah’ın dâimâ mânevî huzurundayız.
Bunu bilmek, insanın imanının en efdal olmasına delil oluyor.Bunu bilmek, insanın imanının en efdal olmasına delil oluyor. Allah kusurlarımızı affetsin de, bu güzel imana sahip olan kullarından etsin bizi…Allah kusurlarımızı affetsin de, bu güzel imana sahip olan kullarından etsin bizi… RE. 116/8 İnne efvâheküm turùkun ...

RE. 116/8 İnne efvâheküm turùkun ...
“Sizin ağızlarınız“Sizin ağızlarınız RE. 116/8 ... turùkun li’l-kur’âni ...RE. 116/8 ... turùkun li’l-kur’âni ... oradan Kur’an okuyorsunuz.oradan Kur’an okuyorsunuz. “El-hamdü li’llâhi rabbi’l-àlemîn.” diye namaza duruyor, Kur’an okuyor.“El-hamdü li’llâhi rabbi’l-àlemîn.” diye namaza duruyor, Kur’an okuyor. Öyleyse RE. 116/8 ... fetayyibûhâ bi’s-sivâki.Öyleyse RE. 116/8 ... fetayyibûhâ bi’s-sivâki. Siz ağızlarınızı tertemiz tutun.Siz ağızlarınızı tertemiz tutun. Veballerden en büyük vebal, ağzında ekmek kırığı varken Kur’an okumaktır.Veballerden en büyük vebal, ağzında ekmek kırığı varken Kur’an okumaktır. Ağzını temizlemeden Kur’an okuyan adam büyük günaha girer.Ağzını temizlemeden Kur’an okuyan adam büyük günaha girer. Sigarayla ve bazı çirkin kokularlaSigarayla ve bazı çirkin kokularla vücutlarını ve ağızlarını kirleten adamların hali ne olur bilmem.vücutlarını ve ağızlarını kirleten adamların hali ne olur bilmem. Allah kusurlarımız affetsin...Allah kusurlarımız affetsin... Onun için sigara dediğimiz vakitte aziz kardeş,

Onun için sigara dediğimiz vakitte aziz kardeş,
şimdi bak Ramazandır el-hamdü lillah,şimdi bak Ramazandır el-hamdü lillah, içiyorsan da akşama kadar içmiyorsun şimdi Ramazan'dır diyerekten.içiyorsan da akşama kadar içmiyorsun şimdi Ramazan'dır diyerekten. Gel buna tevbe et de Ramazan’dan sonra akşamdayken de içme,Gel buna tevbe et de Ramazan’dan sonra akşamdayken de içme, Ramazan’dan sonra da ağzına koyma bunu…Ramazan’dan sonra da ağzına koyma bunu… Çünkü Cenâb-ı Peygamber zamanında:Çünkü Cenâb-ı Peygamber zamanında: “—Soğan sarımsak yiyen insanlar bizim camimize gelmesin!” demiş.

“—Soğan sarımsak yiyen insanlar bizim camimize gelmesin!” demiş.
Soğan, sarımsak...Soğan, sarımsak... Onları yemeğe her zaman muhtacız.Onları yemeğe her zaman muhtacız. “—Yerseniz, kokusu başkalarını rahatsız etmesin!” diyor.

“—Yerseniz, kokusu başkalarını rahatsız etmesin!” diyor.
E bu sigara kokusu, sigarayı içmeyenlere çok çirkindir.

E bu sigara kokusu, sigarayı içmeyenlere çok çirkindir.
Bugün tıp aleminde bunun aleyhinde konuşur.Bugün tıp aleminde bunun aleyhinde konuşur. Vücudumuza zarar, paramıza zarar, her şeyimize zarardır.Vücudumuza zarar, paramıza zarar, her şeyimize zarardır. Onu içersek, içmeyen Müslümanlar rahatsız olur.Onu içersek, içmeyen Müslümanlar rahatsız olur. Çünkü senin ağzın, Kur’an ağzıdır.

Çünkü senin ağzın, Kur’an ağzıdır.
Beş vakit huzur-u rabbi’l-àlemîn’e giriyorsun.Beş vakit huzur-u rabbi’l-àlemîn’e giriyorsun. Temiz bir ağız lazım!Temiz bir ağız lazım! O kokan bir ağız… Sigara, içenin ağzını kokutuyor. O koku kolayca da çıkmaz.O kokan bir ağız… Sigara, içenin ağzını kokutuyor. O koku kolayca da çıkmaz. Onun için, siz (ağzınızı) misvakla temizleyin!Onun için, siz (ağzınızı) misvakla temizleyin! RE. 116/9 İnne akrabeküm minnî yevme’l-kıyâmeti, fî küli mevtınin,

RE. 116/9 İnne akrabeküm minnî yevme’l-kıyâmeti, fî küli mevtınin,
ekserüküm aleyye salâten fi’d-dünyâ ...ekserüküm aleyye salâten fi’d-dünyâ ... Bakın, sizin kıyamet gününde Peygamber SAS’e en yakın olanlarınız,

Bakın, sizin kıyamet gününde Peygamber SAS’e en yakın olanlarınız,
Peygamber SAS’in yakınlarından olacak bahtiyarlar,Peygamber SAS’in yakınlarından olacak bahtiyarlar, dünyadayken peygamber SAS’e çok salât ü selam edenlerdir.dünyadayken peygamber SAS’e çok salât ü selam edenlerdir. Onun için diğer bir hadiste, hiç olmazsa seksen tane Cuma günü okusun demişti.

Onun için diğer bir hadiste, hiç olmazsa seksen tane Cuma günü okusun demişti.
Halbuki yüzlerce, hatta binlerce okuyan da vardır.Halbuki yüzlerce, hatta binlerce okuyan da vardır. Adamın birisi çok zarurette kalmış,

Adamın birisi çok zarurette kalmış,
Cenab-ı Peygamber’e gitmiş:Cenab-ı Peygamber’e gitmiş: “—Ya Rasûlallah... Orada eskiden yine böyle perişanlar“—Ya Rasûlallah... Orada eskiden yine böyle perişanlar Bir kağıt yazarlarmış pencereden sokağa atarlamış.Bir kağıt yazarlarmış pencereden sokağa atarlamış. “—Ya Rasûlallah, ben çok zarurette kaldım, yardımını isterim!” diyerekten.

“—Ya Rasûlallah, ben çok zarurette kaldım, yardımını isterim!” diyerekten.
Cenab-ı Peygamber de giden kağıtlar üzerine, onlara birer hediye göndertirmiş.Cenab-ı Peygamber de giden kağıtlar üzerine, onlara birer hediye göndertirmiş. Adamın birisi de çıkmışAdamın birisi de çıkmış “—Ya Rasûlallah, çok sıkıntıdayım.

“—Ya Rasûlallah, çok sıkıntıdayım.
Akşam rüyasına gelmiş.

Akşam rüyasına gelmiş.
“—Git filan yerdeki filan adama söyle ki, sana bu kadar parayı versin!”

“—Git filan yerdeki filan adama söyle ki, sana bu kadar parayı versin!”
“—Nasıl tarif edeyim, yâ Rasulallah!”

“—Nasıl tarif edeyim, yâ Rasulallah!”
“—De ki ona:“—De ki ona: Sen her gün Peygambere şu kadar salât ü selâm getiriyormuşsun;Sen her gün Peygambere şu kadar salât ü selâm getiriyormuşsun; bu akşam unutmuşsun!bu akşam unutmuşsun! Onun için bunu da nişane olarak veriyoruz buna.Onun için bunu da nişane olarak veriyoruz buna. Adam gitmiş demiş ki:

Adam gitmiş demiş ki:
“—Rasûlüllah’ın selâmı var sana,

“—Rasûlüllah’ın selâmı var sana,
bana şu kadar para vereceksin!”bana şu kadar para vereceksin!” Adam selâmı almış da böyle kendinden geçmiş.

Adam selâmı almış da böyle kendinden geçmiş.
“—Ne dedi, ne dedi?” demiş.

“—Ne dedi, ne dedi?” demiş.
“—İşte Rasûlüllah’ın sana selâmı var!”

“—İşte Rasûlüllah’ın sana selâmı var!”
“—Ne dedi, duyamadım, bir daha söyle!” Bir daha, bir daha söylemiş böyle.

“—Ne dedi, duyamadım, bir daha söyle!” Bir daha, bir daha söylemiş böyle.
“—Bu evvelki söylediğin için, bu ikinci söylediğin için,

“—Bu evvelki söylediğin için, bu ikinci söylediğin için,
bu üçüncü söylediğin için, bu dördüncü söylediğin için…” diyebu üçüncü söylediğin için, bu dördüncü söylediğin için…” diye diye adamın eline paraları yığıvermiş.diye adamın eline paraları yığıvermiş. Allah’ın Rasûlü’ne olan aşkın, şevkin bir (alâmeti) oluyor

Allah’ın Rasûlü’ne olan aşkın, şevkin bir (alâmeti) oluyor
O nûr-u ilâhî içeriye girdiğinde,O nûr-u ilâhî içeriye girdiğinde, o salât u selâmlarla nûr dolar içeriye…o salât u selâmlarla nûr dolar içeriye… Onun için büyük kitaplar yazılmış, salât u selam kitapları…

Onun için büyük kitaplar yazılmış, salât u selam kitapları…
Onları okumayı bilmiyorsan, çeşitli salat u selâmlar var.Onları okumayı bilmiyorsan, çeşitli salat u selâmlar var. Allàhümme salli alâ muhammedin ve alâ âli muhammedin,

Allàhümme salli alâ muhammedin ve alâ âli muhammedin,
kemâ sallayte alâ ibrâhîme ve alâ âli ibrâhîme,kemâ sallayte alâ ibrâhîme ve alâ âli ibrâhîme, inneke hamîdün mecid.inneke hamîdün mecid. Namazda okuyoruz, allahümme bârik...Namazda okuyoruz, allahümme bârik... Onları okuyabiliriz.Onları okuyabiliriz. Allàhümme salli, diye okuyoruz.Allàhümme salli, diye okuyoruz. Bunları okuruz, diğer salât-u selamları okuruz.Bunları okuruz, diğer salât-u selamları okuruz. Hangisini okursak okuyalım büyük sevap var bunda.Hangisini okursak okuyalım büyük sevap var bunda. Onun için, Cenab-ı Peygamber buyurdu ki:

Onun için, Cenab-ı Peygamber buyurdu ki:
Her kim Cenab-ı Peygamber Efendimiz’e salevat getirirse,Her kim Cenab-ı Peygamber Efendimiz’e salevat getirirse, RE. 116/9 ... Men salle aleyye min yevmi'l-cümua ve leyleti’l-cumua ...

RE. 116/9 ... Men salle aleyye min yevmi'l-cümua ve leyleti’l-cumua ...
Cuma günü, cuma gecesi...Cuma günü, cuma gecesi... RE. 116/9 ... kada’llàhu lehû miete hacetin ...

RE. 116/9 ... kada’llàhu lehû miete hacetin ...
Allah Teâlâ onun yüz hacetini giderir:Allah Teâlâ onun yüz hacetini giderir: RE. 116/9... Seb’îne min havâici’lâhireti ve selâsîne min havâici’d-dünyâ ...RE. 116/9... Seb’îne min havâici’lâhireti ve selâsîne min havâici’d-dünyâ ... Yetmişi ahirette, otuzu da buradaki hacetlerinin giderilmesine vesile olur.Yetmişi ahirette, otuzu da buradaki hacetlerinin giderilmesine vesile olur. Salât ü selâmı çok okuyun!

Salât ü selâmı çok okuyun!
Dükkânda iş yaparken oku, yürürken oku,

Dükkânda iş yaparken oku, yürürken oku,
yatarken oku, kalkarken oku... Zor bir şey değil ki.yatarken oku, kalkarken oku... Zor bir şey değil ki. Allàhümme salli alâ muhammedin ve alâ âli muhammed, zor bir şey değil.Allàhümme salli alâ muhammedin ve alâ âli muhammed, zor bir şey değil. RE. 116/9 ... Sümme tüvekkelü’llàhu bi-zâlike meleken ...

RE. 116/9 ... Sümme tüvekkelü’llàhu bi-zâlike meleken ...
Allah-u Teàlâ, bu salâtlar için bir melek halk eder.Allah-u Teàlâ, bu salâtlar için bir melek halk eder. RE. 116/9 ... Yüdhilühû fî kabrî ...

RE. 116/9 ... Yüdhilühû fî kabrî ...
O melek gelir kabrime.O melek gelir kabrime. Kema yudhilu aleykümül hedeye.

Kema yudhilu aleykümül hedeye.
Size hediyeler nasıl geliyorsa, bu hediyelerde bana melekler vasıtasıyla gelir.Size hediyeler nasıl geliyorsa, bu hediyelerde bana melekler vasıtasıyla gelir. RE. 116/9 ... Yuhbirnî ... Bana haber verir o melek.RE. 116/9 ... Yuhbirnî ... Bana haber verir o melek. RE. 116/9 ... men sallâ aleyye ...

RE. 116/9 ... men sallâ aleyye ...
Bana o salât-u selam getireninBana o salât-u selam getirenin RE. 116/9 ... bi’smihî ve nesebihî ilâ aşîretihî ...

RE. 116/9 ... bi’smihî ve nesebihî ilâ aşîretihî ...
“—Filan kabileden, filan mahalleden, filanın oğlu filan

“—Filan kabileden, filan mahalleden, filanın oğlu filan
sana bu salât u selâmı okudu.” der.sana bu salât u selâmı okudu.” der. RE. 116/9 ... feüsbithu indî fî sahîfetin beydàe.

RE. 116/9 ... feüsbithu indî fî sahîfetin beydàe.
Gayet güzel beyaz kağıtlara bunların isimlerini yazarlar.Gayet güzel beyaz kağıtlara bunların isimlerini yazarlar. O filan memleketten filanın oğlu filan...O filan memleketten filanın oğlu filan... Bana bu salât-u selâmı okumuşBana bu salât-u selâmı okumuş Ben de ona mukabil, bana bir salât hediye edene mukabelemi ediyorum der.Ben de ona mukabil, bana bir salât hediye edene mukabelemi ediyorum der. Rasûl-ü Ekrem SAS kendisine salât-u u selâm getirene bir mukabele yapmaz mı?Rasûl-ü Ekrem SAS kendisine salât-u u selâm getirene bir mukabele yapmaz mı? Allah cümlemizi affetsin…

Allah cümlemizi affetsin…
Tevfikat-ı samedâniyyesi mazhar eylesin...Tevfikat-ı samedâniyyesi mazhar eylesin... Sevdiği ve razı olduğu kullarının arasına kabul etsin...Sevdiği ve razı olduğu kullarının arasına kabul etsin... Onun için muhakkak ilme ihtiyacımız var.Onun için muhakkak ilme ihtiyacımız var. Allah'ın sevgili kulu olmak istiyorsan Kur'ân oku.Allah'ın sevgili kulu olmak istiyorsan Kur'ân oku. Geçen bir yere gittik.

Geçen bir yere gittik.
Bir çocuk Kur’an’ı hıfzetmiş, hafız olmuş; onun yemeğine çağırdılar.Bir çocuk Kur’an’ı hıfzetmiş, hafız olmuş; onun yemeğine çağırdılar. Kur'ân'ı hatmettiğinden dolayı,Kur'ân'ı hatmettiğinden dolayı, Ama bu değildir ki gaye…Ama bu değildir ki gaye… Onun lafzını ezberlemek değil...Onun lafzını ezberlemek değil... Lafzının üzerine, “Acaba benim bu söylediğim ne diyor?” onu da bilmek lâzım!Lafzının üzerine, “Acaba benim bu söylediğim ne diyor?” onu da bilmek lâzım! Onu bilemedikten sonra, lafzını ezberlemek bir sanattır,

Onu bilemedikten sonra, lafzını ezberlemek bir sanattır,
bir iyiliktir ama arkası var.bir iyiliktir ama arkası var. Arkasında bu Allah’ın kitabı bana ne diyor?Arkasında bu Allah’ın kitabı bana ne diyor? Senin oğlundan İngilizce bir mektup gelse Londra’dan,

Senin oğlundan İngilizce bir mektup gelse Londra’dan,
ona bakar da onun lafzını mı ezberlersin?ona bakar da onun lafzını mı ezberlersin? Yoksa, “Ne diyor benim oğlum, İngilizce ne yazmış?” diye bir tercüman ararsın.Yoksa, “Ne diyor benim oğlum, İngilizce ne yazmış?” diye bir tercüman ararsın. Oku bakayım evladım, ne diyor bu?Oku bakayım evladım, ne diyor bu? İşte şunu diyor, bunu diyor.İşte şunu diyor, bunu diyor. Haa, ona göre hareket edersin.Haa, ona göre hareket edersin. E sen Kur’an’ın ne dediğini bilmezsen olur mu?

E sen Kur’an’ın ne dediğini bilmezsen olur mu?
Kur’an’ın ne dediğini bilmezsen, onun yüzüne bakmakla, lafzını ezberlemekle olmaz.Kur’an’ın ne dediğini bilmezsen, onun yüzüne bakmakla, lafzını ezberlemekle olmaz. Binâen aleyh onu hem okuyacak, hem de ne demek istediğini anlayacağız.Binâen aleyh onu hem okuyacak, hem de ne demek istediğini anlayacağız. Kendimize rehber edineceğiz, yönümüzü ona göre düzenleyeceğiz.Kendimize rehber edineceğiz, yönümüzü ona göre düzenleyeceğiz. Onun için Kur’an okumayı mutlaka başaralım

Onun için Kur’an okumayı mutlaka başaralım
ve bundan sonra çocuklarımıza da okutalım mutlaka.ve bundan sonra çocuklarımıza da okutalım mutlaka. Okusun çocuk, nereden okursa okusun.Okusun çocuk, nereden okursa okusun. Kaç tane üniversite varsa onların hepsini de okusun.Kaç tane üniversite varsa onların hepsini de okusun. Ama dinini bilsin, Allah’ını bilsin,Ama dinini bilsin, Allah’ını
bilsin,
Peygamberini bilsin, kitabını bilsin.Peygamberini bilsin, kitabını bilsin. Bunları bilmedikten sonra,Bunları bilmedikten sonra, dünyanın kaç tane mektebi varsa, üniversiteleridünyanın kaç tane mektebi varsa, üniversiteleri hepsinden mezun olsa gene cahildir.hepsinden mezun olsa gene cahildir. Allah’ı bilmeyen cahildir.Allah’ı bilmeyen cahildir. El-hamdü lillâh Müslümanız.

El-hamdü lillâh Müslümanız.
Allah, Lâ ilâhe illa’llah diyenlerden etmiş bizi…Allah, Lâ ilâhe illa’llah diyenlerden etmiş bizi… Hepimiz alimiz inşâallah. Allah’ın varlığına, birliğine inanmışızdır.Hepimiz alimiz inşâallah. Allah’ın varlığına, birliğine inanmışızdır. Onun için buna inanmayan, cahildir. Allah affetsin…Onun için buna inanmayan, cahildir. Allah affetsin… Bak şimdi bir hava alıyoruz ya şöyle,

Bak şimdi bir hava alıyoruz ya şöyle,
göster bakayım şu havayı bana?göster bakayım şu havayı bana? Kim gösterebilir? Bir hava alıyoruz.Kim gösterebilir? Bir hava alıyoruz. Huu, alıyoruz; almazsak bşr şey mi olur.Huu, alıyoruz; almazsak bşr şey mi olur. Şöyle şöyle yapıyoruz, rüzgâr geliyor.Şöyle şöyle yapıyoruz, rüzgâr geliyor. Bu havadır diyoruz. Ama göster kendini. Görünmüyor.Bu havadır diyoruz. Ama göster kendini. Görünmüyor. Şu havayı göremeyen insan, Allah’ı nereden görecek yâhu?
Şu havayı göremeyen insan, Allah’ı nereden görecek yâhu?
Aklını göster bakalım, nerede senin aklın?Aklını göster bakalım, nerede senin aklın? İşte yaptığın eserlerden belli...İşte yaptığın eserlerden belli... Senin yaptığın eserlerden senin aklın varsa,Senin yaptığın eserlerden senin aklın varsa, bu kadar eser var, yer gök bütün eserlerle dolu...bu kadar eser var, yer gök bütün eserlerle dolu... Bu eserlerin sahibini görmeyene sen insan mı diyeceksin?Bu eserlerin sahibini görmeyene sen insan mı diyeceksin? Yer gök eserle dolu. Şu yıldızlar, boşlukta duruyor işte.Yer gök eserle dolu. Şu yıldızlar, boşlukta duruyor işte. Nasıl duruyor onlar?Nasıl duruyor onlar? “—Câzibe kuvvetleri (onları utuyor.)”

“—Câzibe kuvvetleri (onları utuyor.)”
Hay Allah o cazibe kuvvetlerinden…

Hay Allah o cazibe kuvvetlerinden…
Bu cazibe kuvvetleri kalksa ortalık alt üst olur.Bu cazibe kuvvetleri kalksa ortalık alt üst olur. Ama o kuvvetin sahibi Allah…Ama o kuvvetin sahibi Allah… Onu niye demiyorsun. Cazibe nedir ki?Onu niye demiyorsun. Cazibe nedir ki? Canlı bir şey mi?Canlı bir şey mi? Allah-u Teàlâ’nın yarattığı bir tesirden dolayı cisimler çekiyor (birbirlerini)...Allah-u Teàlâ’nın yarattığı bir tesirden dolayı cisimler çekiyor (birbirlerini)... Allah onlara o kuvveti vermiş. Kendisinden değil ki o.Allah onlara o kuvveti vermiş. Kendisinden değil ki o. Bizim de her şeyimiz Allah’tandır.

Bizim de her şeyimiz Allah’tandır.
Kendimizde ne var?Kendimizde ne var? Hepimiz topraktan geldik, toprağa da gideceğiz.Hepimiz topraktan geldik, toprağa da gideceğiz. Topraktan yaratıldığına inanmazlık yapma!Topraktan yaratıldığına inanmazlık yapma! Yediğin ekmek nereden geliyor? Topraktan…Yediğin ekmek nereden geliyor? Topraktan… Meyvalar nereden? Topraktan…Meyvalar nereden? Topraktan… Yiyoruz ne oluyor? Kan oluyor. Kan ne oluyor.Yiyoruz ne oluyor? Kan oluyor. Kan ne oluyor. Meni oluyor, oluyor sana bir çocuk işte.Meni oluyor, oluyor sana bir çocuk işte. Nereden geldi bu çocuk? Bu topraktan geldi işte.Nereden geldi bu çocuk? Bu topraktan geldi işte. Topraktan yiyoruz. Kan oluyor.

Topraktan yiyoruz. Kan oluyor.
Allah’ın makinesi onları çeşitli şeyler yapıyor.Allah’ın makinesi onları çeşitli şeyler yapıyor. Kan yapıyor, meni yapıyor, çocuk yapıyor.Kan yapıyor, meni yapıyor, çocuk yapıyor. Derken çocuk geliyor.Derken çocuk geliyor. Aslı topraktan geldi işte.Aslı topraktan geldi işte. Allah bizi topraktan yarattı diye niye inanmıyorsun?Allah bizi topraktan yarattı diye niye inanmıyorsun? Maymuna gidiyorsun...Maymuna gidiyorsun... ... Allah esirgeye... Allah esirgeye Bu kadar yetsin. Allah kusurlarımızı affetsin.Bu kadar yetsin. Allah kusurlarımızı affetsin. Tevfikat-ı samedaniyyesine mazhar etsin…Tevfikat-ı samedaniyyesine mazhar etsin… Sevdiği ve razı olduğu kulları arasına kabul etsin…Sevdiği ve razı olduğu kulları arasına kabul etsin… Estağfiru’llàh, estağfiru’llàh…

Estağfiru’llàh, estağfiru’llàh…
Estağfiru’llàh el-azîm el-kerîm ellezî lâ ilâhe illâ hû,

Estağfiru’llàh el-azîm el-kerîm ellezî lâ ilâhe illâ hû,
el-hayye’l- kayyûme ve etûbü ileyh...el-hayye’l- kayyûme ve etûbü ileyh... Ve es’elühü’t-tevbete ve’l-mağfirete ve’l- hidâyete lenâVe es’elühü’t-tevbete ve’l-mağfirete ve’l- hidâyete lenâ innehû hüve’t-tevvâbü’r-rahîm...innehû hüve’t-tevvâbü’r-rahîm... Tevbete abdin zàlimin linefsihî,Tevbete abdin zàlimin linefsihî, lâ yemlikü li-nefsihî, mevten ve lâ hayâten ve lâ nüşûra...lâ yemlikü li-nefsihî, mevten ve lâ hayâten ve lâ nüşûra... Belki unuturum...

Belki unuturum...
Bu misafirler, Diyanet davet etmiş bu misafirleri.Bu misafirler, Diyanet davet etmiş bu misafirleri. Kendilerinden gelme değil bunlar, diyanet davet etmiş.Kendilerinden gelme değil bunlar, diyanet davet etmiş. Bizim camilerimizde okusunlar da müslümanlar da dinlesinler dinlesin diyerektenBizim camilerimizde okusunlar da müslümanlar da dinlesinler dinlesin diyerekten diyanetin misafiri olarak gelmişler bizim buraya şimdi.diyanetin misafiri olarak gelmişler bizim buraya şimdi. Biz de bunlara biraz hediye verirsek, sevinirler inşâallah.

Biz de bunlara biraz hediye verirsek, sevinirler inşâallah.
Bize de Allah onların okuduğu Kur’an gibi okumak nasib etsin.Bize de Allah onların okuduğu Kur’an gibi okumak nasib etsin. O Kur’an’ı okumak Mısır’ın şeysine.O Kur’an’ı okumak Mısır’ın şeysine. Biz ne kadar okusak da bizim ağzımızın yaratılış kabiliyeti uymaz bunlarınkine.Biz ne kadar okusak da bizim ağzımızın yaratılış kabiliyeti uymaz bunlarınkine. Kur’an Mekke’de, Medine’de nazil oldu,

Kur’an Mekke’de, Medine’de nazil oldu,
fakat okunuşu Mısır’dadır. Yazılışı da Türkiye’dedir.fakat okunuşu Mısır’dadır. Yazılışı da Türkiye’dedir. Türk yazısı da her yerde üstün çıkmıştır.Türk yazısı da her yerde üstün çıkmıştır. Onun için bu misafirlerimizi yabancı sanmayın!Onun için bu misafirlerimizi yabancı sanmayın! Allàhümme ente rabbî, lâ ilâhe illâ ente halaktenî,

Allàhümme ente rabbî, lâ ilâhe illâ ente halaktenî,
ve ene abdük, ve ene alâ ahdike ve va’dike mesteta’tü,ve ene abdük, ve ene alâ ahdike ve va’dike mesteta’tü, eùzü bike min şerri mâ sana’tü,eùzü bike min şerri mâ sana’tü, ebûü leke bi-ni’metike aleyyeebûü leke bi-ni’metike aleyye ve ebûü bi-zenbî,ve ebûü bi-zenbî, fağfirlî feinnehû lâ yağfiru’z-zünûbe illâ ente.fağfirlî feinnehû lâ yağfiru’z-zünûbe illâ ente. Ya aklıma yine geldi...

Ya aklıma yine geldi...
Allah kusurlarımızı affetsin...Allah kusurlarımızı affetsin... "Kem min sâimin ... Ne kadar oruç tutanlar var.

"Kem min sâimin ... Ne kadar oruç tutanlar var.
Çok oruç tutanlar vardır.Çok oruç tutanlar vardır. oruçlarından ancak açlıkları ve susuzlukları yanlarına kâr kalır.oruçlarından ancak açlıkları ve susuzlukları yanlarına kâr kalır. Tuttukları oruçlardan şer olarak kendilerine aç kaldıklarıdır.Tuttukları oruçlardan şer olarak kendilerine aç kaldıklarıdır. Bir feyiz alamazlar.Bir feyiz alamazlar. Neden? Dedikodudan, şunun bunun aleyhinde konuşmaktan,Neden? Dedikodudan, şunun bunun aleyhinde konuşmaktan, şuna buna çatmaktan, şunun bunun aleyhinde konuşmaktan dolayışuna buna çatmaktan, şunun bunun aleyhinde konuşmaktan dolayı yaptıkları sevaplar gider ellerinden…yaptıkları sevaplar gider ellerinden… "Kem min sâimin, yesûmü ...

"Kem min sâimin, yesûmü ...
Fakat sana kalan ancak aç ve susuzluktur.Fakat sana kalan ancak aç ve susuzluktur. Sâimin... Kem min sâimin ... Kalkar gece.Sâimin... Kem min sâimin ... Kalkar gece. saatlerce namaz kılar,saatlerce namaz kılar, fakat ancak uykusuzluğu ve yorgunluğu yanına kâr kalır.fakat ancak uykusuzluğu ve yorgunluğu yanına kâr kalır. Bu acı bir şeydir.Bu acı bir şeydir. Kur'ân okuyanlarda da var.

Kur'ân okuyanlarda da var.
Çok okur, fakat kendisine bir göz isabet eder.Çok okur, fakat kendisine bir göz isabet eder. emek sarf eder,emek sarf eder, hiçbir şey geçmez eline…hiçbir şey geçmez eline… Onun için kimseyi incitme, kimseyi darıltma,

Onun için kimseyi incitme, kimseyi darıltma,
kimsenin aleyhinde konuşma!kimsenin aleyhinde konuşma! Kendi kusurlarımız kendimize yeter.Kendi kusurlarımız kendimize yeter. Islah edeceksen, kendini ıslah et;Islah edeceksen, kendini ıslah et; Başkasıyla meşgul olma.Başkasıyla meşgul olma. Kimseyi incitme, darıltma, aleyhinde konuşma.Kimseyi incitme, darıltma, aleyhinde konuşma. Hiç kötü söz söyleme!Hiç kötü söz söyleme! Onun için hac şeyinde,

Onun için hac şeyinde,
Kâbe-i Muazzama’nın üsütnde örtü görüyorlar ya, görüyorsunuz...Kâbe-i Muazzama’nın üsütnde örtü görüyorlar ya, görüyorsunuz... O örtünün üstünde yazılı.O örtünün üstünde yazılı. El-haccü eşhurun ma’lûmât,

El-haccü eşhurun ma’lûmât,
femen ferada fîhinne’l-hacce felâ refesefemen ferada fîhinne’l-hacce felâ refese ve lâ füsûka ve lâ cidâle fi’l-hacc) (Bakara, 2/197)ve lâ füsûka ve lâ cidâle fi’l-hacc) (Bakara, 2/197) Üç şey sayıyor:

Üç şey sayıyor:
Füsük, kötü söz söyleme, kötü iş yapma,Füsük, kötü söz söyleme, kötü iş yapma, hiç çirkin sözü ağzından kaçırma!hiç çirkin sözü ağzından kaçırma! Refes, çirkin söz.Refes, çirkin söz. Gerek cimaa müteallik, gerek başka şeylere müteallik çirkin sözleri ağzına (alma)…Gerek cimaa müteallik, gerek başka şeylere müteallik çirkin sözleri ağzına (alma)… Fusük, taati ilahiden her türlü şekilde huruç eder.Fusük, taati ilahiden her türlü şekilde huruç eder. Cidal, onunla bununla takışmak, bunu da yapma!Cidal, onunla bununla takışmak, bunu da yapma! Bu üç şey insanları felaketlere sürüklediğinden dolayı

Bu üç şey insanları felaketlere sürüklediğinden dolayı
oraya asmışlar, sen de böyle ol diyerekten.oraya asmışlar, sen de böyle ol diyerekten. Allah bu mübarek Ramazan’ı vermiş,

Allah bu mübarek Ramazan’ı vermiş,
cümlemizi de böyle melek gibi olan kullarından etsin…cümlemizi de böyle melek gibi olan kullarından etsin… Çünkü bu da hoş…Çünkü bu da hoş… Kemal Allah’a mahsus. Kemal almak istiyorsan, sahib-i kemal olmak istiyorsan,

Kemal Allah’a mahsus. Kemal almak istiyorsan, sahib-i kemal olmak istiyorsan,
dikil Allah’ın divanına…dikil Allah’ın divanına… Kemale ulaşmak istiyorsan dikil Allah’ın divanına…Kemale ulaşmak istiyorsan dikil Allah’ın divanına… Allah'ın divanına dikilmeden kemal hasıl olmaz.Allah'ın divanına dikilmeden kemal hasıl olmaz. Kemale erişmek istiyorsan, ahlâkın ahlâk olsun.Kemale erişmek istiyorsan, ahlâkın ahlâk olsun. Kendin kâmil olasın, güzel olasın, Allah’ın divanında ol!Kendin kâmil olasın, güzel olasın, Allah’ın divanında ol! Oruç tut, namaz kıl, Kur’an oku; fakat Allah’ın divanında durmak,Oruç tut, namaz kıl, Kur’an oku; fakat Allah’ın divanında durmak, kemale vesile olur. Allah onun için hepimizi affetsin…kemale vesile olur. Allah onun için hepimizi affetsin… Bu seyyidü'l-istiğfâr'ı bellemenizi rica ederim.

Bu seyyidü'l-istiğfâr'ı bellemenizi rica ederim.
Çünkü akşamda yatarken üç kere okur,Çünkü akşamda yatarken üç kere okur, sabah da üç kere okursanızsabah da üç kere okursanız o gün ahirete göçerseniz cennetlikler.o gün ahirete göçerseniz cennetlikler. Allàhümme ente’l-melikü,

Allàhümme ente’l-melikü,
lâ ilâhe illâ ente sübhàneke ve bi- hamdik,lâ ilâhe illâ ente sübhàneke ve bi- hamdik, ente rabbî ve ene abdük,ente rabbî ve ene abdük, zalemtü nefsî va’tereftü bi-zenbî,zalemtü nefsî va’tereftü bi-zenbî, fağfirlî zünûbî cemîan feinnehû lâ yağfiru’z-zünûbe illâ ente.fağfirlî zünûbî cemîan feinnehû lâ yağfiru’z-zünûbe illâ ente. Vehdinî li-ahseni’l-ahlâk ...

Vehdinî li-ahseni’l-ahlâk ...
lâ yehdînî li-ahsenihâ illâ ente,lâ yehdînî li-ahsenihâ illâ ente, Ahlak çarşıda satılmaz. Onun kaynağı Allah.

Ahlak çarşıda satılmaz. Onun kaynağı Allah.
lâ yehdînî li-ahsenihâ illâ ente,lâ yehdînî li-ahsenihâ illâ ente, Onun için, iyi ahlakı ve hidayeti verecek ancak sensin ya Rabbi.Onun için, iyi ahlakı ve hidayeti verecek ancak sensin ya Rabbi. Başkası beni buraya eriştiremez.Başkası beni buraya eriştiremez. İyi huya erişebilmem seninle olacak.İyi huya erişebilmem seninle olacak. Sen vericisindir, ben iyi alırım.Sen vericisindir, ben iyi alırım. ... va’srif annî seyyiehâ,... va’srif annî seyyiehâ, lâ yasrifü annî seyyiehâ illâ ente ...lâ yasrifü annî seyyiehâ illâ ente ... Lebbeyke ve sa’deyke ve’l-hayru küllühû fî yedeyke,Lebbeyke ve sa’deyke ve’l-hayru küllühû fî yedeyke, ve’ş-şerru leyse ileyke, ene bike ve ileyke, tebârekte rabbenâ ve teàleyte,ve’ş-şerru leyse ileyke, ene bike ve ileyke, tebârekte rabbenâ ve teàleyte, nestağfiruke ve netûbü ileyk.nestağfiruke ve netûbü ileyk. Bunlar dört tanedir.

Bunlar dört tanedir.
Birisi bizim okuduğumuz "Sübhàneke’llàhümme ve bi-hamdik".Birisi bizim okuduğumuz "Sübhàneke’llàhümme ve bi-hamdik". ve tebâreke’smük,ve tebâreke’smük, ve teàlâ ceddük, ve la ilahe gayrükve teàlâ ceddük, ve la ilahe gayrük Hanefiler namaza başladığı vakitte, Allàhu ekber deyinceHanefiler namaza başladığı vakitte, Allàhu ekber deyince bu duayı okur.bu duayı okur. Başka bir mezheb sahipleri, (Allahümme ente rabbî)’yiBaşka bir mezheb sahipleri, (Allahümme ente rabbî)’yi diğer bir mezheb sahipleri bunu okur,diğer bir mezheb sahipleri bunu okur, Dördüncü mezhep sahibi de

Dördüncü mezhep sahibi de
"Allàhümma’ğsil annî hatàyâye"Allàhümma’ğsil annî hatàyâye (Allàhümma’ğsil annî hatàyâye)(Allàhümma’ğsil annî hatàyâye) Her neyse onu da onlar düşünsün.Her neyse onu da onlar düşünsün. —Şimdi bir Fâtiha-i Şerife okuyalım!

—Şimdi bir Fâtiha-i Şerife okuyalım!
—Salât ü selâmı beraber okuyalım:—Salât ü selâmı beraber okuyalım: “—Allàhümme sallî alâââ...

“—Allàhümme sallî alâââ...
Seyyidinâââ...Seyyidinâââ... Muhammedinin-nebiyyi’l-ümmiyyiMuhammedinin-nebiyyi’l-ümmiyyi ve alâ... Âlihîîî, ve sahbihîîî, ve sellim.”ve alâ... Âlihîîî, ve sahbihîîî, ve sellim.” —Elem neşrah leke’yi beraber okuyalım:

—Elem neşrah leke’yi beraber okuyalım:
Bismillâhirrahmânirrahîm.Bismillâhirrahmânirrahîm. “—Elem neşrah leke sadrek,“—Elem neşrah leke sadrek, Ve veda’na anke vizrek, ellezi...Ve veda’na anke vizrek, ellezi... enkada, zahreke...enkada, zahreke... Ve rafa’nâ leke zikreke...Ve rafa’nâ leke zikreke... Feinne meal usri yüsrâFeinne meal usri yüsrâ İnne meal usri yüsrâ.İnne meal usri yüsrâ. Feizâ ferağte fensab. Ve ilâ rabbike ferğab.”Feizâ ferağte fensab. Ve ilâ rabbike ferğab.”
Konuşma Hakkında
Tema 1
Tema 2