Namaz Vakitleri

23 Cemâziye'l-Evvel 1446
25 Kasım 2024
İmsak
06:25
Güneş
07:55
Öğle
12:56
İkindi
15:24
Akşam
17:46
Yatsı
19:11
Detaylı Arama

Şahitlikte Ölçü (Sorular ve Cevaplar)

Prof. Dr. Mahmud Es'ad COŞAN

3 Muharrem 1407 / 07.09.1986

Açıklama

Hocamız, Gönül dostumuz, Mürebbi'miz Prof. Dr. Mahmud Es’ad COŞAN’ın Hadis sohbetlerini 5 aşamada özetleyebiliriz.

a. İskenderpaşa Camii Sohbetleri (1977-1997)

Mehmed Zâhid KOTKU Hz. görevli oldukları İskenderpaşa Camii’nde, her pazar günü ikindiden sonra bir saat, cuma günleri öğleden önce 45 dakika Râmûzü’l-Ehàdis’ten hadis okuyup izah ederdi. 1977 yılının ilkbaharından itibaren bu dersler Mahmud Es’ad COŞAN tarafından yapılır oldu.

COŞAN, o yıllarda Ankara’da oturuyordu. Her hafta sonu İstanbul’a geliyor, pazar günkü hadis dersini yapıp geri dönüyordu. Tatillerde ve müsait zamanlarında cuma namazından önce de sohbet ettiği olurdu. Önemli bir engel olmadıkça, bu böyle devam etti.

13 Kasım 1980’de Mehmed Zâhid KOTKU Hazretleri’nin vefatından sonra da İskenderpaşa’daki dersler aynen devam etti. Hac veya başka bir seyahat nedeniyle yurtdışında olduğu zamanların dışında önemli bir aksama olmadı. 1997 Mayısında yurtdışına çıkıncaya kadar bu böyle devam etti. İskenderpaşa’daki son sohbeti 4 Mayıs 1997 pazar günü oldu.
COŞAN, derse besmele ve hamdele ile başlardı. Arkasından, “Kitapların en efdali Allah’ın kitabıdır, yolların en faziletlisi Peygamber (s.a.s.)’in yoludur. Sonradan uydurulan şeyler bid’attir. Her bid’at dalâlettir. Her dalâlet ve dalâlet sahibi cehenneme gider.” anlamındaki Arapça giriş cümlelerini söylerdi. Sonra, sıradaki ilk hadisin Arapça metnini okurdu.

Ondan sonra okunan kitap hakkında kısa bilgi verir; hadislerin okunmasına ve izahına geçmeden önce, başta Peygamber (s.a.s.) Efendimiz olmak üzere cümle enbiyânın, evliyânın, sülehànın; sâdât ve meşâyih-i kiramın ruhları için; kitabın müellifinin ve bu kitabın içindeki hadis-i şeriflerin bizlere kadar ulaşmasında emeği geçmiş olan ulemânın, râvilerin ruhları için; caminin bânisi İskender Paşa’nın ruhu için; bu hadis-i şerifleri dinlemek üzere oraya gelmiş olan kimselerin ahirete irtihal etmiş olan cümle yakınlarının ruhları için ve Mehmed Zahid KOTKU Hazretleri’nin ruhu için, bir Fâtiha, üç İhlâs-ı Şerif okunmasını isterdi.

Daha sonra, sıradaki hadis-i şerifin Arapça metnini okuyup, kelime kelime izahına geçerdi. Konuyla ilgili ayet-i kerimeler ve diğer hadis-i şeriflerle meseleyi bir güzel açıklardı. Sade ve anlaşılır bir Türkçe kullanırdı. Konunun iyi anlaşılması için misaller, hatıralar anlatır; şiirlere, Farsça ve Arapça beyitlere yer verirdi.

COŞAN, ilk yıllarda her sohbette 8-10 hadis-i şerif okuyup izah ederdi, sohbet süresi bir saati geçmezdi. Son yıllarda bu sayı 3’e kadar düşmüş, izah için daha çok vakit ayrılmış, sohbet süresi bir saati biraz aşmaya başlamıştı.

Sohbetin sonunda mutlaka Hatm-i Hàcegân yaptırırdı. Bazen, intisab etmek isteyenler için zikir dersi tarifi yapardı. Eğer vakit müsaitse, küçük notlarla soru gönderenlerin sorularına cevap verirdi.

Sohbetlere öncelikle gençler, öğrenciler, okumuş kimseler gelirlerdi. Fakat her yaştan ve her kesimden insana rastlamak mümkündü. Zamanla ilgi arttığı için, caminin etrafındaki evler satın alınarak cami genişletilmiş; hanımların ve erkeklerin sohbetleri takip edebilmesi için mekânlar yapılmıştır.

İskenderpaşa Camii’ndeki sohbetler, ilk yıllardan beri teyp kasetlerine kayıt edilmiştir. 1987’den sonra görüntülü video kayıtları yapılmıştır.

b. Ankara Özelif Camii Sohbetleri (1982-1996)

COŞAN, Mehmed Zâhid KOTKU Hz. vefat edip, irşad görevi kendisine intikal ettikten sonra, Ankara’da da hadis dersleri başlattı (1982). İlk önce çarşamba günleri evinin yanındaki Muradiye Camii’nde, daha sonra perşembe akşamları Özelif Camii’nde hadis dersi yapmaya başladı. Bir ara cumartesi günleri yapıldı. Emekli olup da Ankara’dan ayrıldıkları 1987 yılına kadar bu dersler devam etti. 1987’den sonra ise, her ayın ilk perşembe akşamı Ankara’ya gelip, bu hadis derslerini ayda bir yapmaya devam etti.

c. Sapanca Sohbetleri (1987-1989)

COŞAN emekli olduktan sonra Sapanca’ya yerleşmiştir. Orada oturdukları yıllarda (1987-1989), evinin yakınındaki Yüzevler Camii’nde cumartesi günleri, ikindiden sonra Muhtâru’l-Ehàdîs isimli kitaptan hadis dersleri yapmıştır.

Muhtâru’l-Ehâdîs kitabı muteber hadis kitaplarından seçilmiş ve ilk harflerine göre alfabetik olarak sıralanmış bin dört yüz kadar hadis ihtivâ etmektedir. Mısırlı alim Seyyid Ahmed el-Hâşimî (1878-1943) tarafından hazırlanmıştır. Türkçe’ye muhtelif tercümeleri yapılmıştır.

d. Anadolu’da Sohbetler

COŞAN, Türkiye’de bulunduğu 1980-1997 yılları arasında sık sık Anadolu’da seyahatler yaparlardı. Gittikleri illerde, uygun camilerde, halka açık hadis dersleri yapmıştır. Eskişehir, Bursa, İzmir, Antalya, Adapazarı, Konya, Edirne gibi illerde sohbetler yapılmış hadis sohbetleri mevcuttur.

e. Ev Sohbetleri
Doğum, ölüm, düğün, sünnet vs. gibi sebeplerle ziyaret ettiği evlerde; kahvaltı vs. gibi sebeplerle ziyaret ettiği öğrenci evlerinde mutlaka yarım saat - 45 dakika civarında bir hadis sohbeti yaparlardı.

Üzerinde Haç İşareti Bulunan Halı Üzerinde Namaz Kılınır Mı?, Tükürük Necis Midir?, 5 Vakit Namaz Kılmayana Selam Verilir Mi? | gibi konu başlıkları içeren dini sohbet.

Şahitlikte Ölçü (Sorular ve Cevaplar)

Prof. Dr. Mahmud Es'ad COŞAN

3 Muharrem 1407 / 07.09.1986

Açıklama

Hocamız, Gönül dostumuz, Mürebbi'miz Prof. Dr. Mahmud Es’ad COŞAN’ın Hadis sohbetlerini 5 aşamada özetleyebiliriz.

a. İskenderpaşa Camii Sohbetleri (1977-1997)

Mehmed Zâhid KOTKU Hz. görevli oldukları İskenderpaşa Camii’nde, her pazar günü ikindiden sonra bir saat, cuma günleri öğleden önce 45 dakika Râmûzü’l-Ehàdis’ten hadis okuyup izah ederdi. 1977 yılının ilkbaharından itibaren bu dersler Mahmud Es’ad COŞAN tarafından yapılır oldu.

COŞAN, o yıllarda Ankara’da oturuyordu. Her hafta sonu İstanbul’a geliyor, pazar günkü hadis dersini yapıp geri dönüyordu. Tatillerde ve müsait zamanlarında cuma namazından önce de sohbet ettiği olurdu. Önemli bir engel olmadıkça, bu böyle devam etti.

13 Kasım 1980’de Mehmed Zâhid KOTKU Hazretleri’nin vefatından sonra da İskenderpaşa’daki dersler aynen devam etti. Hac veya başka bir seyahat nedeniyle yurtdışında olduğu zamanların dışında önemli bir aksama olmadı. 1997 Mayısında yurtdışına çıkıncaya kadar bu böyle devam etti. İskenderpaşa’daki son sohbeti 4 Mayıs 1997 pazar günü oldu.
COŞAN, derse besmele ve hamdele ile başlardı. Arkasından, “Kitapların en efdali Allah’ın kitabıdır, yolların en faziletlisi Peygamber (s.a.s.)’in yoludur. Sonradan uydurulan şeyler bid’attir. Her bid’at dalâlettir. Her dalâlet ve dalâlet sahibi cehenneme gider.” anlamındaki Arapça giriş cümlelerini söylerdi. Sonra, sıradaki ilk hadisin Arapça metnini okurdu.

Ondan sonra okunan kitap hakkında kısa bilgi verir; hadislerin okunmasına ve izahına geçmeden önce, başta Peygamber (s.a.s.) Efendimiz olmak üzere cümle enbiyânın, evliyânın, sülehànın; sâdât ve meşâyih-i kiramın ruhları için; kitabın müellifinin ve bu kitabın içindeki hadis-i şeriflerin bizlere kadar ulaşmasında emeği geçmiş olan ulemânın, râvilerin ruhları için; caminin bânisi İskender Paşa’nın ruhu için; bu hadis-i şerifleri dinlemek üzere oraya gelmiş olan kimselerin ahirete irtihal etmiş olan cümle yakınlarının ruhları için ve Mehmed Zahid KOTKU Hazretleri’nin ruhu için, bir Fâtiha, üç İhlâs-ı Şerif okunmasını isterdi.

Daha sonra, sıradaki hadis-i şerifin Arapça metnini okuyup, kelime kelime izahına geçerdi. Konuyla ilgili ayet-i kerimeler ve diğer hadis-i şeriflerle meseleyi bir güzel açıklardı. Sade ve anlaşılır bir Türkçe kullanırdı. Konunun iyi anlaşılması için misaller, hatıralar anlatır; şiirlere, Farsça ve Arapça beyitlere yer verirdi.

COŞAN, ilk yıllarda her sohbette 8-10 hadis-i şerif okuyup izah ederdi, sohbet süresi bir saati geçmezdi. Son yıllarda bu sayı 3’e kadar düşmüş, izah için daha çok vakit ayrılmış, sohbet süresi bir saati biraz aşmaya başlamıştı.

Sohbetin sonunda mutlaka Hatm-i Hàcegân yaptırırdı. Bazen, intisab etmek isteyenler için zikir dersi tarifi yapardı. Eğer vakit müsaitse, küçük notlarla soru gönderenlerin sorularına cevap verirdi.

Sohbetlere öncelikle gençler, öğrenciler, okumuş kimseler gelirlerdi. Fakat her yaştan ve her kesimden insana rastlamak mümkündü. Zamanla ilgi arttığı için, caminin etrafındaki evler satın alınarak cami genişletilmiş; hanımların ve erkeklerin sohbetleri takip edebilmesi için mekânlar yapılmıştır.

İskenderpaşa Camii’ndeki sohbetler, ilk yıllardan beri teyp kasetlerine kayıt edilmiştir. 1987’den sonra görüntülü video kayıtları yapılmıştır.

b. Ankara Özelif Camii Sohbetleri (1982-1996)

COŞAN, Mehmed Zâhid KOTKU Hz. vefat edip, irşad görevi kendisine intikal ettikten sonra, Ankara’da da hadis dersleri başlattı (1982). İlk önce çarşamba günleri evinin yanındaki Muradiye Camii’nde, daha sonra perşembe akşamları Özelif Camii’nde hadis dersi yapmaya başladı. Bir ara cumartesi günleri yapıldı. Emekli olup da Ankara’dan ayrıldıkları 1987 yılına kadar bu dersler devam etti. 1987’den sonra ise, her ayın ilk perşembe akşamı Ankara’ya gelip, bu hadis derslerini ayda bir yapmaya devam etti.

c. Sapanca Sohbetleri (1987-1989)

COŞAN emekli olduktan sonra Sapanca’ya yerleşmiştir. Orada oturdukları yıllarda (1987-1989), evinin yakınındaki Yüzevler Camii’nde cumartesi günleri, ikindiden sonra Muhtâru’l-Ehàdîs isimli kitaptan hadis dersleri yapmıştır.

Muhtâru’l-Ehâdîs kitabı muteber hadis kitaplarından seçilmiş ve ilk harflerine göre alfabetik olarak sıralanmış bin dört yüz kadar hadis ihtivâ etmektedir. Mısırlı alim Seyyid Ahmed el-Hâşimî (1878-1943) tarafından hazırlanmıştır. Türkçe’ye muhtelif tercümeleri yapılmıştır.

d. Anadolu’da Sohbetler

COŞAN, Türkiye’de bulunduğu 1980-1997 yılları arasında sık sık Anadolu’da seyahatler yaparlardı. Gittikleri illerde, uygun camilerde, halka açık hadis dersleri yapmıştır. Eskişehir, Bursa, İzmir, Antalya, Adapazarı, Konya, Edirne gibi illerde sohbetler yapılmış hadis sohbetleri mevcuttur.

e. Ev Sohbetleri
Doğum, ölüm, düğün, sünnet vs. gibi sebeplerle ziyaret ettiği evlerde; kahvaltı vs. gibi sebeplerle ziyaret ettiği öğrenci evlerinde mutlaka yarım saat - 45 dakika civarında bir hadis sohbeti yaparlardı.

Üzerinde Haç İşareti Bulunan Halı Üzerinde Namaz Kılınır Mı?, Tükürük Necis Midir?, 5 Vakit Namaz Kılmayana Selam Verilir Mi? | gibi konu başlıkları içeren dini sohbet.

Konuşma Metni

Bir erkek, hanımını; hanımına nâmahrem olan bir erkek arkadaşının evindeBir erkek, hanımını; hanımına nâmahrem olan bir erkek arkadaşının evinde birkaç günlüğüne mazeretsiz olarak ihtilat ve halvet olmaksızın bırakabilir mi? birkaç günlüğüne mazeretsiz olarak ihtilat ve halvet olmaksızın bırakabilir mi?

Bu soru eksik. Bir erkek, hanımını birisinin evinde bırakıyor ama ötekisinin evli olupBu soru eksik. Bir erkek, hanımını birisinin evinde bırakıyor ama ötekisinin evli olup olmadığını söylemiyor.olmadığını söylemiyor. Erkek arkadaşının evine bırakıyor. Evli arkadaşının evinde halvet olmayacaksa [yasak değildir].Erkek arkadaşının evine bırakıyor. Evli arkadaşının evinde halvet olmayacaksa [yasak değildir]. Yasak olan; tek başına bir odada, bir yerde kalmasıdır. Yasak olan; tek başına bir odada, bir yerde kalmasıdır. "Mazeretsiz olarak" demiş ama bırakmasa daha iyi olur. "Mazeretsiz olarak" demiş ama bırakmasa daha iyi olur. Ama mecbur olmuş da bırakmışsa halvet olmadıktan sonra bir günah olmuyor.Ama mecbur olmuş da bırakmışsa halvet olmadıktan sonra bir günah olmuyor. Tehlike var ama bir günah mevcut değil! Tehlike var ama bir günah mevcut değil! Kendi evladımıza yakınlarımıza ihtiyaten deriz ki böyle bir şey yapmayın! Kendi evladımıza yakınlarımıza ihtiyaten deriz ki böyle bir şey yapmayın! Bizim sizlere âcizane tavsiyemiz hanımınız yanınızda olsun. Bizim sizlere âcizane tavsiyemiz hanımınız yanınızda olsun.

[Mehmed Zahid Kotku] Hocamız çok kızardı, çok üzülürdü: [Mehmed Zahid Kotku] Hocamız çok kızardı, çok üzülürdü: Kalkıyor Almanya'ya gidiyor, 2 sene, 5 sene, 10 sene orada çalışıyor, para kazanacak; Kalkıyor Almanya'ya gidiyor, 2 sene, 5 sene, 10 sene orada çalışıyor, para kazanacak; hanımı burada! Bu hanımın senin üzerinde hakkı var, olmaz.hanımı burada! Bu hanımın senin üzerinde hakkı var, olmaz. Ya götür, ya gel burada çalış. Burada işin kıtlığı mı var, burada ne çeşit işler var?.. Ya götür, ya gel burada çalış. Burada işin kıtlığı mı var, burada ne çeşit işler var?.. Yine aynı tarzda çalışırsa burada da zengin olur. Yine aynı tarzda çalışırsa burada da zengin olur.

Bakarsın bir şey olur, olursa da temizlemesi mümkün olmaz. Bakarsın bir şey olur, olursa da temizlemesi mümkün olmaz. İhtiyata uygun olan hanımını yanından ayırmamaktır. İhtiyata uygun olan hanımını yanından ayırmamaktır. Ama karışma görüşme olmadıktan sonra olabilir, kalabilir. Ama karışma görüşme olmadıktan sonra olabilir, kalabilir.

Üzerinde haç işareti bulunan halı üzerinde namaz kılınır mı? Üzerinde haç işareti bulunan halı üzerinde namaz kılınır mı? Desenler haça benziyor. Kılınır. Desenler haça benziyor.

Kılınır.
Çünkü onlar tam değildir, tam mânasıyla haçın karşısında kılınmaz da Çünkü onlar tam değildir, tam mânasıyla haçın karşısında kılınmaz da o desenler kimisi bilerek kimisi bilmeyerek, o desenler kimisi bilerek kimisi bilmeyerek, kimisi hainlikle kimisi sinsilikle yapılıyor; mühim değil.kimisi hainlikle kimisi sinsilikle yapılıyor; mühim değil. Ama mümkün mertebe haçsız, düz desenli filan şeyler bulmaya dikkat edelim. Ama mümkün mertebe haçsız, düz desenli filan şeyler bulmaya dikkat edelim.

Tükürük necis midir? Tükürük necis değildir. Kanlı olmadıktan sonra necis değildir. Tükürük necis midir?

Tükürük necis değildir. Kanlı olmadıktan sonra necis değildir.

Bir müslüman ihtiyacı olmadığı hâlde kızını bir işyerinde çalıştırırsa Bir müslüman ihtiyacı olmadığı hâlde kızını bir işyerinde çalıştırırsa komşusu olarak ben bu kazançtan gizli olarak yemek istemesem olur mu? komşusu olarak ben bu kazançtan gizli olarak yemek istemesem olur mu?

Kızını bir işyerinde çalıştırıyor, bu işyerinin şartları İslâm'a uygun olabilir. Kızını bir işyerinde çalıştırıyor, bu işyerinin şartları İslâm'a uygun olabilir. Mesela kızların arasında bir atölyede dikiş dikiyordur.Mesela kızların arasında bir atölyede dikiş dikiyordur. İslâm'a uygun ise bir şey yok. Herhangi bir şekilde ev halkının, İslâm'a uygun ise bir şey yok. Herhangi bir şekilde ev halkının, herkesin parasının nereden kazandığını biz bilemeyiz ki!herkesin parasının nereden kazandığını biz bilemeyiz ki! İyi insanlarla ahbaplık etmeye çalışırız, evlerinde de yemeği yeriz.İyi insanlarla ahbaplık etmeye çalışırız, evlerinde de yemeği yeriz. Kazancı haram olduğu kesin olarak bilinen bir insanın evinde yemek yenmez. Kazancı haram olduğu kesin olarak bilinen bir insanın evinde yemek yenmez. Yenilir, bu sorunun bu şekline göre bir şey yok. Yenilir, bu sorunun bu şekline göre bir şey yok.

Beş vakit namazı terk edene selam verilmemesine dair bir hadîs-i şerîf okudum, Beş vakit namazı terk edene selam verilmemesine dair bir hadîs-i şerîf okudum, sizden malumat isterim. sizden malumat isterim.

Bir insan beş vakit namazı aşikâre kılmıyorsa -hadîs-i şerîf okudum, diyor- kıl diye [uyarılır]. Bir insan beş vakit namazı aşikâre kılmıyorsa -hadîs-i şerîf okudum, diyor- kıl diye [uyarılır].

Sonra Efendimiz öyle buyurmuşsa ne diyeyim? Bir şey diyemedim. Sonra Efendimiz öyle buyurmuşsa ne diyeyim?

Bir şey diyemedim.

Esas itibariyle ahbaplığı kesmeyip günahkâr insanlarla onları doğru yola çekmek taraftarıyım. Esas itibariyle ahbaplığı kesmeyip günahkâr insanlarla onları doğru yola çekmek taraftarıyım. Ben hep öyle söylüyorum ama böyle aşikâr olarak Ben hep öyle söylüyorum ama böyle aşikâr olarak namazı terk etmek insanı dinden çıkartmıyor, günahkâr ediyor. namazı terk etmek insanı dinden çıkartmıyor, günahkâr ediyor. Ona nasihat etmek için selam verip yanına gelip nasihat edip "Hadi gel…" falan deyipOna nasihat etmek için selam verip yanına gelip nasihat edip "Hadi gel…" falan deyip ısındırmaya çalışmak lazım. ısındırmaya çalışmak lazım.

Benim Almanya'da tanıdığım birisinin çocuğu boynuna hac takmış kiliseye gitmiş. Benim Almanya'da tanıdığım birisinin çocuğu boynuna hac takmış kiliseye gitmiş. Babasına inadından zıtlık var, hadi kiliseye gitmiş.Babasına inadından zıtlık var, hadi kiliseye gitmiş. Kiliseden de tehdit geliyor: "Çocuğuna çok baskı yapma Kiliseden de tehdit geliyor: "Çocuğuna çok baskı yapma sonra makamlardan şuradan şöyle olur böyle olur…" sonra makamlardan şuradan şöyle olur böyle olur…"

Ne yapalım? Sonra arkadaşlarını yanına koyduk gönderdik, çocuk sonra toparlandı.Ne yapalım?

Sonra arkadaşlarını yanına koyduk gönderdik, çocuk sonra toparlandı.
Babasına kızıyor, hani ne derler: Papaza kızıp oruç bozma, falan derler. Babasına kızıyor, hani ne derler: Papaza kızıp oruç bozma, falan derler. Babasına kızmış gitmiş, ne işler yapmış. İnsanlar şaşırabiliyorlar, Babasına kızmış gitmiş, ne işler yapmış. İnsanlar şaşırabiliyorlar, düzelmesi için genel kâide olarak ahbaplığı kesmemek daha iyidir. düzelmesi için genel kâide olarak ahbaplığı kesmemek daha iyidir. Ama inadından yapıyorsa Ama inadından yapıyorsa Peygamber Efendimiz'in sallallahu aleyhi ve sellem o hadisine uygun olarak selam vermezsiniz. Peygamber Efendimiz'in sallallahu aleyhi ve sellem o hadisine uygun olarak selam vermezsiniz.

Namazlardan sonra Peygamberimiz'in tavsiye ettiği zikir ve âyetlerin herkesin Namazlardan sonra Peygamberimiz'in tavsiye ettiği zikir ve âyetlerin herkesin kendisi tarafından değil de müezzin tarafından okunması bid'at midir? kendisi tarafından değil de müezzin tarafından okunması bid'at midir? Bu işi müezzinlerin yapması neden âdet olmuştur? Bu işi müezzinlerin yapması neden âdet olmuştur?

Bu bid'at sayılmaz çünkü sünnet-i seniyyenin talimi havası var. Bu bid'at sayılmaz çünkü sünnet-i seniyyenin talimi havası var. Söylüyoruz halkımız cahildir.Söylüyoruz halkımız cahildir. Dinin ahkâmını umumiyetle unutmuş olduğumuzdan,Dinin ahkâmını umumiyetle unutmuş olduğumuzdan, eksiğimiz kusurumuz çok olduğundan onlara bir kolaylama olmuş oluyor.eksiğimiz kusurumuz çok olduğundan onlara bir kolaylama olmuş oluyor. "Bak bu da okunacaktı, bu da okunacaktı…" diye müezzinin yaptığı odur."Bak bu da okunacaktı, bu da okunacaktı…" diye müezzinin yaptığı odur. Bu sünnet-i seniyyeyi yapmasına yardımcı olduğu için uygundur. Bu sünnet-i seniyyeyi yapmasına yardımcı olduğu için uygundur. Deniliyor ki; "Mesela bir insan zekâtını verirken aleni versin, ötekisine de belki ibret olur!" Deniliyor ki; "Mesela bir insan zekâtını verirken aleni versin, ötekisine de belki ibret olur!"

"Bak ben zekâtımı veriyorum." deyince yanındaki arkadaşı da; "Bak ben zekâtımı veriyorum." deyince yanındaki arkadaşı da; "Benim de zekât vermem lazım." [şeklinde] hatırlasın diye "Benim de zekât vermem lazım." [şeklinde] hatırlasın diye o müezzin de öyle yüksek sesle yapıyor. o müezzin de öyle yüksek sesle yapıyor. Herkes yine tesbihatı kendisi çekiyor.Herkes yine tesbihatı kendisi çekiyor. Bilinsin, yapılan şeyler unutulmasın diye bu gibi şeylere bid'at demezler, normaldir.Bilinsin, yapılan şeyler unutulmasın diye bu gibi şeylere bid'at demezler, normaldir. Halkın sünneti tam olarak öğrenebilmesine vesile olsun diye yapılmıştır, mahsuru yoktur. Halkın sünneti tam olarak öğrenebilmesine vesile olsun diye yapılmıştır, mahsuru yoktur. Büyüklerimiz mahsur görmemişler. Büyüklerimiz mahsur görmemişler.

Kur'ân-ı Kerîm'in hepsi âyet midir, içinde hadîs-i şerîf var mıdır? Kur'ân-ı Kerîm'in hepsi âyet midir, içinde hadîs-i şerîf var mıdır?

Hepsi âyettir. Kur'ân-ı Kerîm'in iki sayfası arasında Hepsi âyettir. Kur'ân-ı Kerîm'in iki sayfası arasında Fâtiha'dan Bismillâhirrahmânirrahîm diye başlayıp Kul eûzü bi-rabbi'n-nâsi'ye kadar olanFâtiha'dan Bismillâhirrahmânirrahîm diye başlayıp Kul eûzü bi-rabbi'n-nâsi'ye kadar olan kısmı âyettir. kısmı âyettir. Yalnız en arkada izahat olur, baskı kayıtları olur, sûre cetvelleri olur;Yalnız en arkada izahat olur, baskı kayıtları olur, sûre cetvelleri olur; onlar Kur'ân-ı Kerîm'de aradığını bulmak içindir.onlar Kur'ân-ı Kerîm'de aradığını bulmak içindir. Ama Fâtiha'dan Kul eûzü bi-rabbi'n-nâsi'ye kadar olan 600 küsur sayfalık kısım içinde Ama Fâtiha'dan Kul eûzü bi-rabbi'n-nâsi'ye kadar olan 600 küsur sayfalık kısım içinde hep âyet-i kerîmedir, hadis bahis konusu değildir! hep âyet-i kerîmedir, hadis bahis konusu değildir!

Bir yakınım isyankâr değildi ama içki içince kaza sonucu öldü o imansız mı Bir yakınım isyankâr değildi ama içki içince kaza sonucu öldü o imansız mı göçtü ona bir şeyler göndersek ulaşır mı? göçtü ona bir şeyler göndersek ulaşır mı?

İsyankâr, galiba "münkir" demek istiyor, "Münkir değildi." diyor. İsyankâr, galiba "münkir" demek istiyor, "Münkir değildi." diyor. Bir akrabası varmış, imanı varmış ama içki içince günah üzere ölmüş. Bir akrabası varmış, imanı varmış ama içki içince günah üzere ölmüş. Bu içkisinden o günahından dolayı azap görür, ceza çeker ama imanından dolayı Bu içkisinden o günahından dolayı azap görür, ceza çeker ama imanından dolayı günahkâr müslüman olarak cennete girer. günahkâr müslüman olarak cennete girer. Yine hakkına bir şey gönderilse dua hatim vs. ulaşır. Yine hakkına bir şey gönderilse dua hatim vs. ulaşır.

Döviz alsam lazım olunca satmamda sakınca var mı? Döviz alsam lazım olunca satmamda sakınca var mı?

Yoktur. Bu sarh dediğimiz bir şeydir, mahzuru yoktur. Yoktur. Bu sarh dediğimiz bir şeydir, mahzuru yoktur.

Bir baba oğlu için; "Bu benim cenazeme gelmesin!" dese bu vasiyete uyulur mu? Bir baba oğlu için; "Bu benim cenazeme gelmesin!" dese bu vasiyete uyulur mu?

Uyulmaz, cenaze namazı farz-ı kifâyedir. Dese de demese de gider. Uyulmaz, cenaze namazı farz-ı kifâyedir. Dese de demese de gider.

Namaz kılmayana selam vermek câiz midir, İslâm'da hükmü nedir? Namaz kılmayana selam vermek câiz midir, İslâm'da hükmü nedir?

Verirsiniz, doğru yola çekmeye gayret edersiniz. Bu devirde yaygınlaşmıştır. Verirsiniz, doğru yola çekmeye gayret edersiniz. Bu devirde yaygınlaşmıştır. İslâmî bilgin sadece imanı olması bir büyük avantaj oluyor. İslâmî bilgin sadece imanı olması bir büyük avantaj oluyor. Sen onunla konuşup görüşüp İslâm'a onu ısındırmaya çalışacaksın.Sen onunla konuşup görüşüp İslâm'a onu ısındırmaya çalışacaksın. "Bu namaz kılmıyor!" diye çizersek "Bu göz zinası etti!" diye çizersek "Bu namaz kılmıyor!" diye çizersek "Bu göz zinası etti!" diye çizersek bu şunu bu bunu diye elimizde adam kalmaz; hepimiz kusurluyuzdur!bu şunu bu bunu diye elimizde adam kalmaz; hepimiz kusurluyuzdur! Hepimizin bir [kusuru] vardır. Onun için biz yine herkes hakkında hüsnüzan edelim.Hepimizin bir [kusuru] vardır. Onun için biz yine herkes hakkında hüsnüzan edelim. Selamı sabahı kesmeyelim. İslâm'a çekmek için gayretimizi arttıralım, ana [düsturumuz] bu olsun. Selamı sabahı kesmeyelim. İslâm'a çekmek için gayretimizi arttıralım, ana [düsturumuz] bu olsun.

Çorapsız ve kısa kollu gömlekle namaz kılmak mekruh mudur? Çorapsız ve kısa kollu gömlekle namaz kılmak mekruh mudur?

Cevap: Mekruh değildir. Gömleğin kendisi yapılıştan kısa ise Cevap: Mekruh değildir. Gömleğin kendisi yapılıştan kısa ise o gömlekle namaz kılmak mekruh değildir.o gömlekle namaz kılmak mekruh değildir. Uzun kollu bir gömleğin kolunu kıvırıp kısa yapmak öyle kılmak mekruhtur. Uzun kollu bir gömleğin kolunu kıvırıp kısa yapmak öyle kılmak mekruhtur. Çorapsız kılmakta bir beis yoktur. Ama genel kâide olarak; Çorapsız kılmakta bir beis yoktur. Ama genel kâide olarak;

Hudû zîneteküm inde küllü mescidin. Hudû zîneteküm inde küllü mescidin. "Her mescide giderken kılık kıyafetinize düzen gösterin, ziynetlerinin!" diye emredilmiş "Her mescide giderken kılık kıyafetinize düzen gösterin, ziynetlerinin!" diye emredilmiş olduğundan bir büyüğün huzuruna çıkmanın şuurunda saygıdeğer bir kıyafetle çıkmaya çalışın. olduğundan bir büyüğün huzuruna çıkmanın şuurunda saygıdeğer bir kıyafetle çıkmaya çalışın. Yoksa çorapsız da kılınabilir. Gömleği kısa kollu ise onunla da kılınır mekruh değildir. Yoksa çorapsız da kılınabilir. Gömleği kısa kollu ise onunla da kılınır mekruh değildir. "Gömlek uzun olduğu takdirde kolu kıvrılırsa mekruh olur!" diye kitaplarımız yazıyor. "Gömlek uzun olduğu takdirde kolu kıvrılırsa mekruh olur!" diye kitaplarımız yazıyor.

Dinimiz üç günden fazla dargın durmayı haram kılmıştır fakat işyerinde öyle insanlar var ki Dinimiz üç günden fazla dargın durmayı haram kılmıştır fakat işyerinde öyle insanlar var ki Allah kitap tanımıyor, kısacası Allah için hiçbir şeyi yok.Allah kitap tanımıyor, kısacası Allah için hiçbir şeyi yok. Bunlara kin tutmak ve selam vermemek câiz midir? Bunlara kin tutmak ve selam vermemek câiz midir?

Allah kitap tanımayanın hiçbir şeye hakkı yok! Allah kitap tanımayanın hiçbir şeye hakkı yok! Doğru yola getirmek için uğraşırız, onun bizimle ahbaplığı yoktur. Doğru yola getirmek için uğraşırız, onun bizimle ahbaplığı yoktur.

Musafahanın şekli nedir? Dinimizdeki yeri, hükmü nedir? Musafahanın şekli nedir? Dinimizdeki yeri, hükmü nedir?

Musafaha sevaplı bir iştir. Musafaha sevaplı bir iştir. Peygamber Efendimiz; "Musafaha edenin günahları kuru ağacın yapraklarının Peygamber Efendimiz; "Musafaha edenin günahları kuru ağacın yapraklarının sapır sapır döküldüğü gibi dökülür." buyuruyor.sapır sapır döküldüğü gibi dökülür." buyuruyor. Musafaha; eller yukarıya doğru hafifçe dua eder gibi kalkık vaziyetteyken Musafaha; eller yukarıya doğru hafifçe dua eder gibi kalkık vaziyetteyken ötekisinin elinin başparmağı ile tutunmak sureti ile iki başparmak dolanmak suretiyle, ötekisinin elinin başparmağı ile tutunmak sureti ile iki başparmak dolanmak suretiyle, aşağı doğru yeni moda tarzda değil de yukarıya doğru birazaşağı doğru yeni moda tarzda değil de yukarıya doğru biraz baş parmak kavranmak suretiyle tutularak yapılır. baş parmak kavranmak suretiyle tutularak yapılır. Musafaha sevaptır, günahların dökülmesine vesiledir.Musafaha sevaptır, günahların dökülmesine vesiledir. Yapılması uygun olur. Yapılması uygun olur.

Kaplama dişin abdeste zararı olur mu? Kaplama dişin abdeste zararı olur mu?

Olmaz, kaplama dişle abdest câizdir. Mahsuru yoktur. Olmaz, kaplama dişle abdest câizdir. Mahsuru yoktur.

Hac yolculuğuna çıkmadan önce en son yapmış olduğunuz ders günüHac yolculuğuna çıkmadan önce en son yapmış olduğunuz ders günü akşam rüyamda seni vefat eder gördüm.akşam rüyamda seni vefat eder gördüm. Hacda iken ikinci bir defa gördüm, çok iyiydiniz.Hacda iken ikinci bir defa gördüm, çok iyiydiniz. O günden bugüne rüyamda çeşitli şekilde cemaatimizi rüyamda göremiyorum. O günden bugüne rüyamda çeşitli şekilde cemaatimizi rüyamda göremiyorum. Bu rüyamın hayırlara vesile olmasını Allah'tan diler, bir açıklama yapmanızı istirham ederim. Bu rüyamın hayırlara vesile olmasını Allah'tan diler, bir açıklama yapmanızı istirham ederim.

Rüyada bir insanın vefatını görmek onun yaşamasına alamettir. Rüyada bir insanın vefatını görmek onun yaşamasına alamettir. Ömrünün uzunluğuna alamettir. İnşallah ölmeden evvel ölmeye alâmet olur. Ömrünün uzunluğuna alamettir. İnşallah ölmeden evvel ölmeye alâmet olur. Ondan sonra hacda iyi görmesine de inşaallah hayırlara vesiledir.Ondan sonra hacda iyi görmesine de inşaallah hayırlara vesiledir. Allah cümlemize iki cihanın hayrını ihsan eylesin. Allah cümlemize iki cihanın hayrını ihsan eylesin.

Ramazan'da bir kimse ihtilam oldu ise Ramazan'da bir kimse ihtilam oldu ise fakat hiçbir şey hatırlamıyorsa abdest almak gerekiyor mu? fakat hiçbir şey hatırlamıyorsa abdest almak gerekiyor mu? Eğer orucunu tuttu ise kaza veya kefaret gerekiyor mu? Eğer orucunu tuttu ise kaza veya kefaret gerekiyor mu? İhtilam olup hatırlanmayan ve abdest almayan kimse oruç tutabilir mi?İhtilam olup hatırlanmayan ve abdest almayan kimse oruç tutabilir mi? İtikâfa girebilir mi? Bir yere intisap edebilir mi? Bunları yapmış ise durum ne olur? İtikâfa girebilir mi? Bir yere intisap edebilir mi? Bunları yapmış ise durum ne olur?

Bir insan Ramazan'da rüyası azıp ihtilam görebilir. Bir insan Ramazan'da rüyası azıp ihtilam görebilir. Görmüşse hiçbir şey hatırlamıyorsa bu bazen şeyden de gelir. Görmüşse hiçbir şey hatırlamıyorsa bu bazen şeyden de gelir. Hiçbir heyecan olmadan da kendiliğinden çıkar gelir; ona vedyun derler. Hiçbir heyecan olmadan da kendiliğinden çıkar gelir; ona vedyun derler.

Vediy denilen bir şeydir ki içerdeki fazla maddelerin Vediy denilen bir şeydir ki içerdeki fazla maddelerin taşmak sureti ile [şehvetsiz] olarak normal olarak gelmesi demektir.taşmak sureti ile [şehvetsiz] olarak normal olarak gelmesi demektir. Şehvetle yerinden kopan ve şehvetle dışarıya çıkan şey içinŞehvetle yerinden kopan ve şehvetle dışarıya çıkan şey için meni için ihtilam gerekiyor, yıkanmak gerekiyor.meni için ihtilam gerekiyor, yıkanmak gerekiyor. Eğer şehvetle olmadığı garantili ise yıkanmak gerekmez. Eğer şehvetle olmadığı garantili ise yıkanmak gerekmez.

Benim sınıfımda arkadaşlarım arasında bildiğim bir hadiseyi anlatayım: Benim sınıfımda arkadaşlarım arasında bildiğim bir hadiseyi anlatayım: Kimya imtihanında çocuk sapır sapır, zangır zangır titriyor. Kimya imtihanında çocuk sapır sapır, zangır zangır titriyor. İmtihan ya! 5 alırsın, 3 alırsın; ne olacak? Ölüm yok ya ucunda! Talebesin. İmtihan ya! 5 alırsın, 3 alırsın; ne olacak? Ölüm yok ya ucunda! Talebesin. Yapacak mıyım yapamayacak mıyım diye korkudan zangır zangır titrerken ihtilam olmuş gibiYapacak mıyım yapamayacak mıyım diye korkudan zangır zangır titrerken ihtilam olmuş gibi ama [şehvetten] değil. Başka bir sebepten heyecandan, şehvetten değil!ama [şehvetten] değil. Başka bir sebepten heyecandan, şehvetten değil! Böyle bir sebepten olunca yıkanmak gerekmez. Böyle bir sebepten olunca yıkanmak gerekmez.

Şehvetle yerinden kopup şehvetle dışarıya çıkan şeyden, maiden dolayı yıkanmak gerekir. Şehvetle yerinden kopup şehvetle dışarıya çıkan şeyden, maiden dolayı yıkanmak gerekir. Bu bütün mezheplerin ittifak ettiği bir husustur.Bu bütün mezheplerin ittifak ettiği bir husustur. "Şehvetle yerinden kopup da şehvet geçtikten sonra dışarı çıkan…" hususunda "Şehvetle yerinden kopup da şehvet geçtikten sonra dışarı çıkan…" hususunda "Gerekmez!" diyen alimler vardır."Gerekmez!" diyen alimler vardır. Bir insan sabahleyin baktı ki bir emare var, hatırlamayabilir ama çok rüyalarımızı daBir insan sabahleyin baktı ki bir emare var, hatırlamayabilir ama çok rüyalarımızı da hatırlayamıyoruz. Rüya görüyoruz bazen: hatırlayamıyoruz. Rüya görüyoruz bazen:

"Ne görmüştüm? Pek güzel bir rüya idi…" İnsan bir sahnesini hatırlayamıyor. "Ne görmüştüm? Pek güzel bir rüya idi…"

İnsan bir sahnesini hatırlayamıyor.

"Aman ne tatlı güzel şeyler görmüştüm, havalarda uçmuştum filan ama"Aman ne tatlı güzel şeyler görmüştüm, havalarda uçmuştum filan ama bazen hiçbir şey hatırlayamıyor. bazen hiçbir şey hatırlayamıyor. Onun için gördüyse alametini ihtiyaten yıkanır. Onun için gördüyse alametini ihtiyaten yıkanır. Eğer orucunu tuttu ise sonradan anladıysa zaten orucu tutabilir. Eğer orucunu tuttu ise sonradan anladıysa zaten orucu tutabilir.

Bir insan gece ihtilam oldu, yıkanacak. Bir insan gece ihtilam oldu, yıkanacak. Yıkanamadı, sahur vakti geçti orucun vakti başladı oruç tamamdır. Yıkanamadı, sahur vakti geçti orucun vakti başladı oruç tamamdır. Oruca zararı olmaz. Yıkanması gerekmesi durumunun, Oruca zararı olmaz. Yıkanması gerekmesi durumunun, cünüplük durumunun kendisinin orucuna bir zararı olmaz. cünüplük durumunun kendisinin orucuna bir zararı olmaz. İhtilamın sahurdan önce veya sahurdan sonra olmasıyla oruç yine bozulmaz.İhtilamın sahurdan önce veya sahurdan sonra olmasıyla oruç yine bozulmaz. Sahurdan sonra yattı, adam sabah namazını kıldı, yattı, uyudu; ihtilam oldu, Sahurdan sonra yattı, adam sabah namazını kıldı, yattı, uyudu; ihtilam oldu, orucuna zarar gelmez. orucuna zarar gelmez. Çünkü ihtilamdır. Kendisinin bir kastı yoktur.Çünkü ihtilamdır. Kendisinin bir kastı yoktur. Ne kaza gerekir ne kefaret gerekir, orucu tamamdır. Ne kaza gerekir ne kefaret gerekir, orucu tamamdır.

İhtilam olmuş hatırlayamayan bir kimse, boy abdesti almayan bir kimse oruç tutabilir mi? İhtilam olmuş hatırlayamayan bir kimse, boy abdesti almayan bir kimse oruç tutabilir mi?

Oruç tutar. İtikâfa girebilir mi? İtikâfa girer. Oruç tutar.

İtikâfa girebilir mi?

İtikâfa girer.

Bir yere intisap edebilir mi? Eder, bir şey yok! Bir yere intisap edebilir mi?

Eder, bir şey yok!

Hatırlamadığı zaman sonradan aklına geliyor. Hatırlamadığı zaman sonradan aklına geliyor.

Bir gece sonra bakıyor ki; "Vay be, şöyle olmuş…" falan. Onun bir mahsuru yoktur. Bir gece sonra bakıyor ki; "Vay be, şöyle olmuş…" falan. Onun bir mahsuru yoktur.

Bir insanın yıkanması için Bir insanın yıkanması için arzu ile şehvetle yerinden kopup arzuyla dışarı çıkması lazım gelir,arzu ile şehvetle yerinden kopup arzuyla dışarı çıkması lazım gelir, o zaman yıkanmak gerekir.o zaman yıkanmak gerekir. Rüyada veya başka bir şekilde bu böyle oldu mu yıkanması gerekiyor.Rüyada veya başka bir şekilde bu böyle oldu mu yıkanması gerekiyor. Bu yıkanması gereken adamın sahur vakti geçse orucuna zarar gelmez. Bu yıkanması gereken adamın sahur vakti geçse orucuna zarar gelmez. Sahur vakti geçse veya oruçlu iken öğleyin yattığı zaman ihtilam olursa orucuna zarar gelmez. Sahur vakti geçse veya oruçlu iken öğleyin yattığı zaman ihtilam olursa orucuna zarar gelmez. Onunla bir ilgisi yoktur. Ama kendisi kasten şey yaparsa o zaman orucu bozulur. Onunla bir ilgisi yoktur. Ama kendisi kasten şey yaparsa o zaman orucu bozulur.

Secde yaparken iki ayağın birden yerden kesilmemesinin hükmü nedir? Secde yaparken iki ayağın birden yerden kesilmemesinin hükmü nedir?

Bu âzâlar; eller, dizler, iki ayak, alın, burun secdede yere değecek. Bu âzâlar; eller, dizler, iki ayak, alın, burun secdede yere değecek. Kalktığı zaman secde olmaz. Orada basılı duracak. Kalktığı zaman secde olmaz. Orada basılı duracak.

Soru: İki ayağını kaldıranın arkasında özürlü de olsa namaz sahih olur mu? Soru: İki ayağını kaldıranın arkasında özürlü de olsa namaz sahih olur mu?

Bizim [Hanefî] mezhebimizde kaldırmaması lazım, bu âzâların [yerde] olması gerekiyor. Bizim [Hanefî] mezhebimizde kaldırmaması lazım, bu âzâların [yerde] olması gerekiyor. Kaldırdığı zaman namazı olmuyor. Onun için o kimseye ikaz etmek lazım:Kaldırdığı zaman namazı olmuyor. Onun için o kimseye ikaz etmek lazım: "Sen ayaklarını kaldırıyorsun, ilmihal kitabını oku…" "Sen ayaklarını kaldırıyorsun, ilmihal kitabını oku…"

Israr ederse o zaman başka bir camide kılmak falan düşünülebilir. Israr ederse o zaman başka bir camide kılmak falan düşünülebilir.

İmam yalın ayak namaz kıldırabilir mi? İmam yalın ayak namaz kıldırabilir mi?

Kıldırabilir. Çorapsız demek istiyor. Şâfiîlerde daha makbulmüş, bizde de mahsuru yoktur. Kıldırabilir. Çorapsız demek istiyor. Şâfiîlerde daha makbulmüş, bizde de mahsuru yoktur. Ama bizde umumî kâide olarak saygıdeğer bir kıyafet içinde olmak meselesindenAma bizde umumî kâide olarak saygıdeğer bir kıyafet içinde olmak meselesinden iyi kıyafetini giymesi gerekiyor. iyi kıyafetini giymesi gerekiyor.

Kurban derisini yüzmek için hava ile şişirmek câiz midir? Kurban derisini yüzmek için hava ile şişirmek câiz midir?

Herhalde kompresör havası [kastediliyor]; neyle şişirirsen şişir fark etmez.Herhalde kompresör havası [kastediliyor]; neyle şişirirsen şişir fark etmez. Hayvanı zaten kestik, kurbanlık oldu; Allah kabul etsin.Hayvanı zaten kestik, kurbanlık oldu; Allah kabul etsin. Onu ağızla veya herhangi bir başka şeyle şişirmenin bir mahsuru yoktur. Onu ağızla veya herhangi bir başka şeyle şişirmenin bir mahsuru yoktur.

Siyaset ile iştigal Allah yolunda ilerlemeye mâni olur mu? Siyaset ile iştigal Allah yolunda ilerlemeye mâni olur mu?

Olmaz. Niyet önemlidir, siyaset ile iştigal Allah'ın dinine yardım etmek, Olmaz. Niyet önemlidir, siyaset ile iştigal Allah'ın dinine yardım etmek, Allah yolunda hizmet etmek iyi niyetinde olunca olur.Allah yolunda hizmet etmek iyi niyetinde olunca olur. Siyasetin İslâm'cası, dürüstçe imanlıca yapılanı sevap da kazandırır. Siyasetin İslâm'cası, dürüstçe imanlıca yapılanı sevap da kazandırır.

Fotoğraf stüdyosunda çalışmanın fıkhî hükmü nedir? Elde edilen kazanç helal midir? Fotoğraf stüdyosunda çalışmanın fıkhî hükmü nedir? Elde edilen kazanç helal midir?

Fotoğraf stüdyosunda çekilen resimlere bağlıdır. Fotoğraf stüdyosunda çekilen resimlere bağlıdır. Haram resimleri yapmak da haramdır, helalleri yapmakta bir beis yoktur. Haram resimleri yapmak da haramdır, helalleri yapmakta bir beis yoktur.

Konuşma Hakkında
Tema 1
Tema 2