Namaz Vakitleri

27 Zilhicce 1445
03 Temmuz 2024
İmsak
03:30
Güneş
05:29
Öğle
13:13
İkindi
17:13
Akşam
20:47
Yatsı
22:37
Detaylı Arama

Şehvetin Yeri ve İslahı

Mehmed Zahid KOTKU

Açıklama

Gönül dostu, âlim Mehmed Zahid Kotku Hocamız İskenderpaşa Camii’nde 1958’den 1977 yılına kadar Ramûzü’l-Ehâdîs isimli hadis kitabından dersler yapmıştır. Ahmed Ziyâeddin Gümüşhanevî'nin derlediği Râmûzü’l-Ehâdis, alfabetik olarak sıralanmış hadislerden oluşmaktadır.

İlk zamanlar düzenli olarak Pazar günleri ikindiden sonra bir saat, Cuma günleri öğleden önce 45 dakika hadis dersleri yaparlarken, son yıllarında hadis derslerini Prof. Dr. Mahmud Es’ad Coşan Hocamız’a bırakmışlar, kendileri Cuma namazından sonra 10-15 dakikalık kısa konuşmalar yapmaya başlamışlardır. Bu konuşmalar irticalen yapılmış, bazen bir sahabeden bahsetmişler, bazen güncel bir olayı konu edinmişlerdir. Bu konuşmalar 1978 yılında başlamış, vefatına kadar devam etmiştir. Son konuşmaları vefatından bir hafta önce, 6 Kasım 1980’de Medine’de kaydedilmiştir.

Konuşma Metni

Eûzubillahimineşşeytânirracîm. Bismillâhirrahmânirrahîm. Eûzubillahimineşşeytânirracîm. Bismillâhirrahmânirrahîm.

el-Hamdülillahi rabbilâlemin ve'l-âkibetü li'l-müttekîn.el-Hamdülillahi rabbilâlemin ve'l-âkibetü li'l-müttekîn. Vessalâtü vesselâmü alâ seyyidinâ muhammedin ve âlihî ve sahbihî ecmaîn. Vessalâtü vesselâmü alâ seyyidinâ muhammedin ve âlihî ve sahbihî ecmaîn.

İ'lemû eyyühe'l-ihvân enne efdale'l-kitâbi kitâbullahİ'lemû eyyühe'l-ihvân enne efdale'l-kitâbi kitâbullah ve enne efdale'l-hedyi hedyü muhammedin sallallahu aleyhi ve sellemve enne efdale'l-hedyi hedyü muhammedin sallallahu aleyhi ve sellem ve şerra'l-umûri muhdesâtühâ ve külle muhdesin bid'ah ve külle bid'atin dalâlehve şerra'l-umûri muhdesâtühâ ve külle muhdesin bid'ah ve külle bid'atin dalâleh ve külle dalâletin fi'n-nâri. Ve bi's-senedi'l-muttasıli ile'n-nebiyyi sallallahu aleyhi ve sellem. ve külle dalâletin fi'n-nâri. Ve bi's-senedi'l-muttasıli ile'n-nebiyyi sallallahu aleyhi ve sellem.

Sana tevbe ediyorum istiğfar ediyorum, estağfirullah, estağfirullah... dersin.Sana tevbe ediyorum istiğfar ediyorum, estağfirullah, estağfirullah... dersin. Hiç olmazsa 100 kere söyle. Bundan sonra da Allah Allah... de, lâ ilâhe illallah de, en kolayı.Hiç olmazsa 100 kere söyle. Bundan sonra da Allah Allah... de, lâ ilâhe illallah de, en kolayı. Sübhanallah sübhanallah... de, en kolayı.Sübhanallah sübhanallah... de, en kolayı. Ondan sonra okumak biliyorsan Kur'an sûrelerinden oku, bunlar da hayrattır işte. Ondan sonra okumak biliyorsan Kur'an sûrelerinden oku, bunlar da hayrattır işte. Bu hayratları yapmak sûretiyle [sevap kazanırsın.] Bunlar parasız hayrat.Bu hayratları yapmak sûretiyle [sevap kazanırsın.] Bunlar parasız hayrat. Bir hayrat var şimdi para vereceksin, zor. Bir arkadaşın mektubunu okudum şimdi. Bir hayrat var şimdi para vereceksin, zor.

Bir arkadaşın mektubunu okudum şimdi.
Gıybet en kötü fena bir şey... "İcbar ediyorlar, konuşursan vereceğim." diyor.Gıybet en kötü fena bir şey... "İcbar ediyorlar, konuşursan vereceğim." diyor. Bizim gibi aldatmaca yok. Biz, vereceğim deriz de vermeyiveririz...Bizim gibi aldatmaca yok. Biz, vereceğim deriz de vermeyiveririz... Hurma ağaçları yüksek, toplayanlara hurma vâdedermiş hurma sahibi. Hurma ağaçları yüksek, toplayanlara hurma vâdedermiş hurma sahibi.

Binâenaleyh hayırların en kolayı Allah'ın emirlerine imtisal. Allah Allah Allah... Binâenaleyh hayırların en kolayı Allah'ın emirlerine imtisal.

Allah Allah Allah...

Lâ ilâhe illallah, lâ ilâhe illallah, lâ ilâhe illallah... Lâ ilâhe illallah, lâ ilâhe illallah, lâ ilâhe illallah...

Ondan sonra bildiğimiz sûrelerden Kulhüvallah'ları okuruz. Ondan sonra bildiğimiz sûrelerden Kulhüvallah'ları okuruz.

Daha âlâsı; Sübhanallahi velhamdülillahi ve lâ ilâhe illallâhu vallâhu ekber Daha âlâsı;

Sübhanallahi velhamdülillahi ve lâ ilâhe illallâhu vallâhu ekber
ve lâ havle ve lâ kuvvete illâ billahi'l-aliyyi'l-azîm. ve lâ havle ve lâ kuvvete illâ billahi'l-aliyyi'l-azîm.

Sübhanallahi ve bihamdihî sübhanallahil-azîm ve bihamdihî estağfirullah. Sübhanallahi ve bihamdihî sübhanallahil-azîm ve bihamdihî estağfirullah.

Buna benzer tesbihleri ne kadar çok yapabilirsek hayırlara o kadar çok iştirak etmiş oluruz. Buna benzer tesbihleri ne kadar çok yapabilirsek hayırlara o kadar çok iştirak etmiş oluruz.

Bunlar da muhakkak niyetle olacak. Bunlar da muhakkak niyetle olacak. Nasıl ramazan orucu niyetsiz olmuyorsa hiçbir hayır niyetsiz makbule geçmez.Nasıl ramazan orucu niyetsiz olmuyorsa hiçbir hayır niyetsiz makbule geçmez. Para dağıtacaksın, zekat vereceksin birisine,Para dağıtacaksın, zekat vereceksin birisine, bunu niyetsiz verirsen, istersen 100 milyon lira ver boşa gider. bunu niyetsiz verirsen, istersen 100 milyon lira ver boşa gider.

Nasıl yatıp kalksan niyetsiz, o boşa gidiyorsa, ramazan orucunu nasıl niyet etmeden tutuyorsan Nasıl yatıp kalksan niyetsiz, o boşa gidiyorsa, ramazan orucunu nasıl niyet etmeden tutuyorsan boşa gidiyorsa, yaptığın hayırlar da böyle boşa gider. Niyet şart. boşa gidiyorsa, yaptığın hayırlar da böyle boşa gider. Niyet şart.

Binâenaleyh her hayırda Allahu Teâlâ'nın rızasını niyet edersin.Binâenaleyh her hayırda Allahu Teâlâ'nın rızasını niyet edersin. Sabahleyin kalktın mı ilk işin niyetin hayır olsun. Yapamazsan da niyetlerini hayır et.Sabahleyin kalktın mı ilk işin niyetin hayır olsun. Yapamazsan da niyetlerini hayır et. O hayır niyetlerle defterine hayırlar yazılır inşallah. Bu niyeti katiyen unutma. O hayır niyetlerle defterine hayırlar yazılır inşallah. Bu niyeti katiyen unutma.

"Yâ Rabbi! Ben sabaha dahil oldum elhamdülillah."Yâ Rabbi! Ben sabaha dahil oldum elhamdülillah. Şimdi inşallah ben şöyle hayırlar da yapacağım buna da niyet ettim." diyerekten yap,Şimdi inşallah ben şöyle hayırlar da yapacağım buna da niyet ettim." diyerekten yap, inşallah onunla da me'cur olursun. inşallah onunla da me'cur olursun.

Hatta niyet o kadar mühim ki, inneme'l-a'mâlü bi'n-niyyât bütün kitaplarımızın başında yazılıdır bu. Hatta niyet o kadar mühim ki, inneme'l-a'mâlü bi'n-niyyât bütün kitaplarımızın başında yazılıdır bu. Niyetsiz namazlarımız sahih olmadığı gibi ameller de sahih değildir. Niyetsiz namazlarımız sahih olmadığı gibi ameller de sahih değildir.

Bir zât, zengince bir adam, hacca gidiyormuş. Bir dostuna rast gelmiş; Bir zât, zengince bir adam, hacca gidiyormuş. Bir dostuna rast gelmiş;

"Hacca gideceğim ben, seni de götüreyim hadi." "Hacca gideceğim ben, seni de götüreyim hadi."

O da çift sürüyormuş tarlasında; "E iyi ama ben hacca niyet etmedim bu sene.O da çift sürüyormuş tarlasında;

"E iyi ama ben hacca niyet etmedim bu sene.
Ben hacca niyet etmediğim için, hiç niyetim olmadığı için kusuruma bakma, gelemem." demiş. Ben hacca niyet etmediğim için, hiç niyetim olmadığı için kusuruma bakma, gelemem." demiş.

Her şeye niyet şart. Binâenaleyh hayratlarda da müsabakaya niyet edeceksin; Her şeye niyet şart.

Binâenaleyh hayratlarda da müsabakaya niyet edeceksin;

"Yâ Rabbi! Beni hayırlara sevk eyle!" Allah sevk etmezse sen kendin gidemezsin, ben de gidemem. "Yâ Rabbi! Beni hayırlara sevk eyle!"

Allah sevk etmezse sen kendin gidemezsin, ben de gidemem.

Onun için Allah'tan isteyelim ki; "Yâ Rab! Bizi hayırlara sevk et!Onun için Allah'tan isteyelim ki;

"Yâ Rab! Bizi hayırlara sevk et!
Namaz kılan kullarından et, oruç tutan kullarından et, senin rızanı kazanmaya çalışan kullarından et,Namaz kılan kullarından et, oruç tutan kullarından et, senin rızanı kazanmaya çalışan kullarından et, sen etmezsen ben bir şey yapamam!" Yalvar Allah'a böyle, hep yalvaralım. sen etmezsen ben bir şey yapamam!"

Yalvar Allah'a böyle, hep yalvaralım.

Hatta iki kardeş varmış böyle, iyi insanlar. Allah şaşırttırmasın, birisi sonradan şaşırmış. Hatta iki kardeş varmış böyle, iyi insanlar. Allah şaşırttırmasın, birisi sonradan şaşırmış. Demişler ki; "Senin kardeş şaşırdı, artık yaramazlık yapıyor." Demişler ki;

"Senin kardeş şaşırdı, artık yaramazlık yapıyor."

"İyi ya!" demiş, "O benim kardeşim, asıl bundan sonra lazım o bana." demiş. "İyi ya!" demiş, "O benim kardeşim, asıl bundan sonra lazım o bana." demiş.

Bak, "Asıl o benim kardeşim bundan sonra bana lazım!" demiş, Bak, "Asıl o benim kardeşim bundan sonra bana lazım!" demiş, yani o yolunu şaşırdı diyerekten onu bırakıvermiyor. Kapanmış secdeye; yani o yolunu şaşırdı diyerekten onu bırakıvermiyor. Kapanmış secdeye;

"Yâ Rab! O benim kardeşimi ya affet, o benim kardeşimi ıslah et, o eski iyi yola dönsün!" "Yâ Rab! O benim kardeşimi ya affet, o benim kardeşimi ıslah et, o eski iyi yola dönsün!" Yalvarıyor Cenâb-ı Hakk'a. Artık neler diyorsa işte. Yalvarıyor Cenâb-ı Hakk'a. Artık neler diyorsa işte. Kırk gün böyle durmamış,Kırk gün böyle durmamış, "Onu bırakma yâ Rabbi böyle kötü yollarda!" [diye] 40 gün 40 gece yalvarıyor Cenâb-ı Hakk'a kardeşinin iyi olması için. "Onu bırakma yâ Rabbi böyle kötü yollarda!" [diye] 40 gün 40 gece yalvarıyor Cenâb-ı Hakk'a kardeşinin iyi olması için.

Hangimiz yapıyoruz bunu birbirimize yahu? Hangimiz yapıyoruz bunu birbirimize yahu?

Azıcık birbirimizin aleyhinde konuşsak yüzümüzü çeviriveriyoruz. Selam bile verse kulak asmıyoruz. Azıcık birbirimizin aleyhinde konuşsak yüzümüzü çeviriveriyoruz. Selam bile verse kulak asmıyoruz.

Ne oldu? O yolu şaşırdı artık! E senin vazifen şimdi, asıl vazife senin. Ne yapacaksın? Ne oldu?

O yolu şaşırdı artık!

E senin vazifen şimdi, asıl vazife senin.

Ne yapacaksın?

Yalvaracaksın Allah'a. Nasihat ediyorsun, bakıyorsun tutmuyor. Eh Allah'a kaldı iş artık.Yalvaracaksın Allah'a. Nasihat ediyorsun, bakıyorsun tutmuyor. Eh Allah'a kaldı iş artık. Yalvar Allah'a umurundaysa. Kırkıncı günü olmuş, Allah duayı kabul etmiş, adam gelmiş; Yalvar Allah'a umurundaysa.

Kırkıncı günü olmuş, Allah duayı kabul etmiş, adam gelmiş;

"Kardeş, beni affet. Ben kusurlu idim, çok kabahatler ettim, şöyle oldu böyle oldu. "Kardeş, beni affet. Ben kusurlu idim, çok kabahatler ettim, şöyle oldu böyle oldu. Şimdi ama tevbe ettim artık." diyerekten birbirlerine yine sarılmışlar, barışmışlar,Şimdi ama tevbe ettim artık." diyerekten birbirlerine yine sarılmışlar, barışmışlar, kardeşliklerine devam etmişler. Hayratta müsabaka böyle olur aziz kardeş!kardeşliklerine devam etmişler.

Hayratta müsabaka böyle olur aziz kardeş!
Dilinin ucunla, "Yâ Rabbi bunu da affet!" demekle olmaz.Dilinin ucunla, "Yâ Rabbi bunu da affet!" demekle olmaz. Geceleyin uykuyu terk ediyor adam, o kardeşinin kurtulmasını Cenâb-ı Hak'tan diliyor. Geceleyin uykuyu terk ediyor adam, o kardeşinin kurtulmasını Cenâb-ı Hak'tan diliyor.

Biz de evlatlarımızın ıslahını böyle istesek Allah'tan, onlar da olur. Biz de evlatlarımızın ıslahını böyle istesek Allah'tan, onlar da olur.

Ve men eşfeka mine'n-nâri. Ramazan dersi geçti de, iki şeye insan muhtaç;Ve men eşfeka mine'n-nâri.

Ramazan dersi geçti de, iki şeye insan muhtaç;
birisi cennete girmek birisi de cehennemden kurtulmak. birisi cennete girmek birisi de cehennemden kurtulmak.

Onun için Ramazan'da vazifemiz dört: Allah'ı zikredeceğiz bir, istiğfar edeceğiz iki, bu Allah için.Onun için Ramazan'da vazifemiz dört: Allah'ı zikredeceğiz bir, istiğfar edeceğiz iki, bu Allah için. İki de kendimiz için: [Birisi cenneti istemek.] "Yâ Rabbi! Bizi cennetlik kullarından et yâ Rabbi!" İki de kendimiz için: [Birisi cenneti istemek.]

"Yâ Rabbi! Bizi cennetlik kullarından et yâ Rabbi!"

Niçin istemeyelim canım? Cennet rıza evi! Allah bizden razı olursa kor oraya.Niçin istemeyelim canım?

Cennet rıza evi! Allah bizden razı olursa kor oraya.
Razı olmadıktan sonra koymaz oraya Allah bizi.Razı olmadıktan sonra koymaz oraya Allah bizi. Yani bizi cennete sevip bizden razı olduğun halde demektir o.Yani bizi cennete sevip bizden razı olduğun halde demektir o. Bizden razı olacağın amelleri bize de ihsan et!Bizden razı olacağın amelleri bize de ihsan et! Yoksa Allah bizden razı olmadan, razı olduğu amelleri işlemeden cennete koymaz.Yoksa Allah bizden razı olmadan, razı olduğu amelleri işlemeden cennete koymaz. Cennete girmek için o amelleri işlemeyi de bize lütfeder,Cennete girmek için o amelleri işlemeyi de bize lütfeder, ondan sonra bakarsın tevbekâr oluruz, nedâmet ederiz, pişmanlıklar gelir, ondan sonra bakarsın tevbekâr oluruz, nedâmet ederiz, pişmanlıklar gelir, rızasının yolundan ayrılmayız, ibadetten ayrılmayız. Kusurlarımız gözümüzün önünden ayrılmaz. rızasının yolundan ayrılmayız, ibadetten ayrılmayız. Kusurlarımız gözümüzün önünden ayrılmaz.

Birisi zikrullah, birisi istiğfar. İki tanesi; birisi cennet isteyeceğiz,Birisi zikrullah, birisi istiğfar. İki tanesi; birisi cennet isteyeceğiz, birisi de cehennemden sakınmak, korunmak, uzaklaşmak. Yâ Rabbi!.. birisi de cehennemden sakınmak, korunmak, uzaklaşmak.

Yâ Rabbi!..

Ve men eşfeka mine'n-nâri. "Kim şevkat istiyorsa, Ve men eşfeka mine'n-nâri. "Kim şevkat istiyorsa, cehennemden uzaklaşmak istiyorsa, cehennemin ateşine girmemek istiyorsa." cehennemden uzaklaşmak istiyorsa, cehennemin ateşine girmemek istiyorsa." Lehâ ani'ş-şehevâti. "Şehvet denilen arzulardan uzak dursun." Lehâ ani'ş-şehevâti. "Şehvet denilen arzulardan uzak dursun."

Şehvet denilen arzu en büyük felaket. Ne İngiliz'e benzer, ne Amerika'ya benzer, Şehvet denilen arzu en büyük felaket. Ne İngiliz'e benzer, ne Amerika'ya benzer, ne de Rus'a benzer, yani hiçbirisine benzemez.ne de Rus'a benzer, yani hiçbirisine benzemez. O kadar beladır ki ne İngiliz yapabilir onun yapacağı fenalığı, ne Amerika yapabilir,O kadar beladır ki ne İngiliz yapabilir onun yapacağı fenalığı, ne Amerika yapabilir, ne de Rus yapabilir, hiçbirisi yapamaz. Şehvet burada içimizde, dışarıda değil.ne de Rus yapabilir, hiçbirisi yapamaz.

Şehvet burada içimizde, dışarıda değil.
İçimizde bizimle beraber. Onun ıslahı en evvel şart olanıdır. Niçin? İçimizde bizimle beraber. Onun ıslahı en evvel şart olanıdır.

Niçin?

Şehvetin seni kötü yerlere sürükler, günah yerlere sürükler, fenalıkları sana yaptırır,Şehvetin seni kötü yerlere sürükler, günah yerlere sürükler, fenalıkları sana yaptırır, e olursun cehennemlik işte. Bu şehveti yenmek [lazım] ama şehvetsiz de yaşanır mı? e olursun cehennemlik işte.

Bu şehveti yenmek [lazım] ama şehvetsiz de yaşanır mı?

Onsuz da yaşanmaz, çünkü o şehveti de Cenâb-ı Hak bize vermiş. Onsuz da yaşanmaz, çünkü o şehveti de Cenâb-ı Hak bize vermiş. Daha anadan doğarken ilk işimiz şehvet. Ananın memesine yapışıyoruz. Daha anadan doğarken ilk işimiz şehvet. Ananın memesine yapışıyoruz. Bu şehvet olmasa ananın memesine de yapışamayız. O arzuyu veren de Allah'tır.Bu şehvet olmasa ananın memesine de yapışamayız. O arzuyu veren de Allah'tır. Ama onu hayırlı yerlerde kullanmak lazım o şehveti.Ama onu hayırlı yerlerde kullanmak lazım o şehveti. Şehvet ne zamanki hayırlı yerlerde kullanılır, o hayır olur. Şehvet ne zamanki hayırlı yerlerde kullanılır, o hayır olur. Hayırsız yerlere gidince o zaman da başımıza bela olur. Hayırsız yerlere gidince o zaman da başımıza bela olur.

Öyleyse; Ve men eşfeka mine'n-nâri lehâ ani'ş-şehevâti. Öyleyse;

Ve men eşfeka mine'n-nâri lehâ ani'ş-şehevâti.
"Şehvetlerden uzak kalır, men eder kendisini şehvetlerden." Bir hadise geldi aklıma."Şehvetlerden uzak kalır, men eder kendisini şehvetlerden."

Bir hadise geldi aklıma.
Bu misafirlerin eski yolculuklarında konakladıkları yerler olurdu. Konak yerleri yollarda olur, han.Bu misafirlerin eski yolculuklarında konakladıkları yerler olurdu. Konak yerleri yollarda olur, han. Han gibi yerler var. Bu gelen yolcular orada kalıyorlar, sabahleyin de işini görüp gidiyor. Han gibi yerler var. Bu gelen yolcular orada kalıyorlar, sabahleyin de işini görüp gidiyor.

Fakat bir oda varmış orada, o odaya giren mutlaka ölüyor. Sabahleyin ölüsü çıkıyor adamın. Fakat bir oda varmış orada, o odaya giren mutlaka ölüyor. Sabahleyin ölüsü çıkıyor adamın.

Odalar dolmuş. Bir yolcu gelmiş, demişler; Odalar dolmuş. Bir yolcu gelmiş, demişler;

"Bak odalar dolu, şurada bir boş oda var ama buraya giren ölüyor. "Bak odalar dolu, şurada bir boş oda var ama buraya giren ölüyor. Güveniyorsan kendine gir." demişler. Mecbur, kış günü, soğuk hava, dışarıda kalmaktansa; Güveniyorsan kendine gir." demişler.

Mecbur, kış günü, soğuk hava, dışarıda kalmaktansa;
"Eh ölüm de haktır. Kaderimde varsa, öleceksem ölürüm ne yapalım." demiş,"Eh ölüm de haktır. Kaderimde varsa, öleceksem ölürüm ne yapalım." demiş, bismillah demiş girmiş içeriye. bismillah demiş girmiş içeriye.

Gecenin bir vaktinde içeride bir ışık, aydınlık parıldamış, ay aydınlığı gibi.Gecenin bir vaktinde içeride bir ışık, aydınlık parıldamış, ay aydınlığı gibi. Adamın da mumu yanıyor içerisinde. Gayet cazip güzel bir kadın. Adamın da mumu yanıyor içerisinde. Gayet cazip güzel bir kadın. O kadar güzel ki hayran olmamak elde değil. Çok güzel çok da süslü, adama doğru yaklaşıyor.O kadar güzel ki hayran olmamak elde değil. Çok güzel çok da süslü, adama doğru yaklaşıyor. Eh erkekler de insanlık şehveti var ya, ona karşı da bir meyil var. Eh erkekler de insanlık şehveti var ya, ona karşı da bir meyil var.

"Haa! Eyvah!" demiş, "Bak şimdi belaya çattın. Buna uzanırsan cehennem hazır." demiş. "Haa! Eyvah!" demiş, "Bak şimdi belaya çattın. Buna uzanırsan cehennem hazır." demiş.

Elini tutarmış muma, parmağı yanınca; "Bak buna sabredemiyorsun, Allah'ın gazabına,Elini tutarmış muma, parmağı yanınca;

"Bak buna sabredemiyorsun, Allah'ın gazabına,
ateşine nasıl dayanacaksın?" ateşine nasıl dayanacaksın?"

Sabrediyormuş kendisini, o da orada karşısında dikilip duruyor böyle güzelliğiyle.Sabrediyormuş kendisini, o da orada karşısında dikilip duruyor böyle güzelliğiyle. O da ona bakıyor, o da ona bakıyor, tabii şehvetleri kabarır.O da ona bakıyor, o da ona bakıyor, tabii şehvetleri kabarır. Ondan sonra hakkından gelinmez bir hal alır. Elini ateşe tutuyor, diyor; Ondan sonra hakkından gelinmez bir hal alır. Elini ateşe tutuyor, diyor;

"Bak cehennem azabı çok büyük, sen bir mumun ateşine dayanamıyorsun kendine gel!" diyor. "Bak cehennem azabı çok büyük, sen bir mumun ateşine dayanamıyorsun kendine gel!" diyor.

Kendine gel diye derken sabah oluyor. Sabah oluyor selametle de o gidiyor, bu da dışarıya çıkıyor. Kendine gel diye derken sabah oluyor. Sabah oluyor selametle de o gidiyor, bu da dışarıya çıkıyor.

Nasıl oldu da sen kurtuldun? "Böyle böyle fekalet geçti başımdan." diyor. Nasıl oldu da sen kurtuldun?

"Böyle böyle fekalet geçti başımdan." diyor.

Bir cin karısıymış, cin kızı. Geliyormuş, kız insan kendisine tasallut edince boğuveriyor onu.Bir cin karısıymış, cin kızı. Geliyormuş, kız insan kendisine tasallut edince boğuveriyor onu. O karşısında, delikanlı ona tasallut etmeye kalkınca boğuveriyor bitiyor işi. O karşısında, delikanlı ona tasallut etmeye kalkınca boğuveriyor bitiyor işi.

Ha bu şehvet, bu dünya işi ama âhiretteki felaket? Şimdi bizi Allah muhafaza etsin. Ha bu şehvet, bu dünya işi ama âhiretteki felaket?

Şimdi bizi Allah muhafaza etsin.

Ne kadar günahlara giriyoruz. O gençlerimiz ne kadar çirkin şeyleri söylemeye ağzımız değmez yetişmez. Ne kadar günahlara giriyoruz. O gençlerimiz ne kadar çirkin şeyleri söylemeye ağzımız değmez yetişmez. Onları yapmaktan hiç kendilerini alıkoymuyorlar. Şu kadar düşünmek lazım kiOnları yapmaktan hiç kendilerini alıkoymuyorlar.

Şu kadar düşünmek lazım ki
benim anneme veyahut benim kız kardeşime birisi gelir tasallut ederse ben ona razı olur muyum yahu? benim anneme veyahut benim kız kardeşime birisi gelir tasallut ederse ben ona razı olur muyum yahu?

"Ben buna razı olmadığım halde bu kardeşim de bir erkeğin kız kardeşi. "Ben buna razı olmadığım halde bu kardeşim de bir erkeğin kız kardeşi. Bunun ırzına iffetine nasıl elleşebilirim ben?" diyerekten insan biraz düşünmez mi yani? Bunun ırzına iffetine nasıl elleşebilirim ben?" diyerekten insan biraz düşünmez mi yani?

Bunu ancak gavurlar yapar yahu! Onlar da tabi nikah mikah yok. Korku da yok!Bunu ancak gavurlar yapar yahu! Onlar da tabi nikah mikah yok. Korku da yok! Ancak komünistler yapar. Komünistlerde de cezası çok ağırmış bunun.Ancak komünistler yapar. Komünistlerde de cezası çok ağırmış bunun. Komünistlerde de, o komünist olmasıyla beraber, kanunları mucibince bir erkeğin bir kadına tasallutuKomünistlerde de, o komünist olmasıyla beraber, kanunları mucibince bir erkeğin bir kadına tasallutu çok ağır cezalara mucipmiş. çok ağır cezalara mucipmiş.

E biz de hürriyet var, demokrasi var, bunlara hiç kimse bir şey demez efendim! Serbesttir oraları. E biz de hürriyet var, demokrasi var, bunlara hiç kimse bir şey demez efendim! Serbesttir oraları.

Allah'ın emri var yahu! Kim ne olursa olsun biz Allah'ın emrine tabiyiz.Allah'ın emri var yahu! Kim ne olursa olsun biz Allah'ın emrine tabiyiz. Müslümanız, Amerika'da da olsak, Rusya'da da olsak, nerede olursak olalım, Müslümanız, Amerika'da da olsak, Rusya'da da olsak, nerede olursak olalım, koynumuza da girse biz ona tenezzül etmeyiz yine. Yine nasıl bir takım bir zamanlarda ordularımız böylekoynumuza da girse biz ona tenezzül etmeyiz yine.

Yine nasıl bir takım bir zamanlarda ordularımız böyle
Avrupa'ya doğru giderken önüne geçmenin imkânını bulamıyorlar,Avrupa'ya doğru giderken önüne geçmenin imkânını bulamıyorlar, kızlarını süsleyip püsleyip ordumuzun içerisine sokuyorlar ki,kızlarını süsleyip püsleyip ordumuzun içerisine sokuyorlar ki, "Ne yaparlarsa yapsınlar, tek şunların ahlâklarını bir bozabilirsek yeter bu bize!" diyor. "Ne yaparlarsa yapsınlar, tek şunların ahlâklarını bir bozabilirsek yeter bu bize!" diyor.

Fakat hiçbir asker koynunda bir kıza bakmıyor bile. Müslümanların ahlâkı böyledir işte!Fakat hiçbir asker koynunda bir kıza bakmıyor bile. Müslümanların ahlâkı böyledir işte! Bugünün icatlarına aldanan insanların âkıbetleri felakettir. Bugünün icatlarına aldanan insanların âkıbetleri felakettir.

Şehvet yalnız kadınlara karşı değil, şehvetin envai çeşidi var.Şehvet yalnız kadınlara karşı değil, şehvetin envai çeşidi var. Mesela bugün okuduğum bir kitapta Haris el-Muhâsibî hazretleri;Mesela bugün okuduğum bir kitapta Haris el-Muhâsibî hazretleri; "Zevk ü sefâya aldanmak da netice itibariyle insanı şehvetlere götürür ve cehenneme götürür." diyor. "Zevk ü sefâya aldanmak da netice itibariyle insanı şehvetlere götürür ve cehenneme götürür." diyor.

Mesela hayatta konforlu bir hayat istiyor insan. Para da var, gayet lüks bir hayat yaşamak istiyor.Mesela hayatta konforlu bir hayat istiyor insan. Para da var, gayet lüks bir hayat yaşamak istiyor. Bu lüks hayat insanları [felakete sürekler.] Bu lüks hayatta iki tane felaket var; Bu lüks hayat insanları [felakete sürekler.] Bu lüks hayatta iki tane felaket var; birisi seni felaketlere doğru sevk eder. Etmese de kendine hâkim olsan da,birisi seni felaketlere doğru sevk eder. Etmese de kendine hâkim olsan da, lüks hayatın içerisindesin hiçbir günahı işlemiyorsun fakat insanlar bu lüks hayatı yapabilmek içinlüks hayatın içerisindesin hiçbir günahı işlemiyorsun fakat insanlar bu lüks hayatı yapabilmek için çok para kazanmak mecburiyetindedir.çok para kazanmak mecburiyetindedir. Çok para kazanmak için de mutlaka bu kadar haramlara boyun bükmek icap edecek. Çok para kazanmak için de mutlaka bu kadar haramlara boyun bükmek icap edecek. İşte faizinden tut da çeşidine kadar. "E ben bunları da yapmıyorum, faize de hiç iltifat etmiyorum.İşte faizinden tut da çeşidine kadar.

"E ben bunları da yapmıyorum, faize de hiç iltifat etmiyorum.
Hep kazancım babamdan mirasından kalmış, alnımın teriyle helal paradan kazanıyorum,Hep kazancım babamdan mirasından kalmış, alnımın teriyle helal paradan kazanıyorum, kazandığım için de hiç haram da yok." kazandığım için de hiç haram da yok."

Hiç olmazsa da vakitleri boş geçiyor ya, Allah'ı zikredemiyorsun ya o yeter sana.Hiç olmazsa da vakitleri boş geçiyor ya, Allah'ı zikredemiyorsun ya o yeter sana. O paraları kazanmak için Allah demekten mahrum kalıyorsun, sabahtan akşama kadar çalışıyorsunO paraları kazanmak için Allah demekten mahrum kalıyorsun, sabahtan akşama kadar çalışıyorsun vaktin kalmıyor, gecede yatıp sabaha kadar uyumak mecburiyetindesin.vaktin kalmıyor, gecede yatıp sabaha kadar uyumak mecburiyetindesin. Ne gece teheccüte kalkabiliyorsun ne de gündüzdeki gündüz ibadetlerini yapabiliyorsun,Ne gece teheccüte kalkabiliyorsun ne de gündüzdeki gündüz ibadetlerini yapabiliyorsun, bu yeter sana demiş. Şehvet bak nasıl nerelere kadar gidiyor insana! bu yeter sana demiş.

Şehvet bak nasıl nerelere kadar gidiyor insana!

Mesela eski zamanın hayatını yaşayan bugün kaç kişi bulabilirsin dünyada? Mesela eski zamanın hayatını yaşayan bugün kaç kişi bulabilirsin dünyada?

Hepimiz gayet süslü yiyelim, tatlı yiyelim, evimiz süslü olsun, çoluk çocuğumuz süslü olsun,Hepimiz gayet süslü yiyelim, tatlı yiyelim, evimiz süslü olsun, çoluk çocuğumuz süslü olsun, güzel olsun diyerekten ama dikkat etmezsen ne kadar felaketlere götürür bu.güzel olsun diyerekten ama dikkat etmezsen ne kadar felaketlere götürür bu. Bunların hepsi fena şeylerdir. İktisatla hareket etmek gerekir.Bunların hepsi fena şeylerdir. İktisatla hareket etmek gerekir. Yalnız paraları biriktirmek iktisat değildir. İktisat her şeyde lazım. Hayatta da iktisat lazım.Yalnız paraları biriktirmek iktisat değildir. İktisat her şeyde lazım. Hayatta da iktisat lazım. Bu hayat muvakkat bize verilmiş bir emanettir, bu emaneti de hırpalamamak şartıylaBu hayat muvakkat bize verilmiş bir emanettir, bu emaneti de hırpalamamak şartıyla ona dikkat edeceksin ki gece kalkıp namaz kılabilesin, Allah'a ibadet edebilesin, orucunu tutabilesin. ona dikkat edeceksin ki gece kalkıp namaz kılabilesin, Allah'a ibadet edebilesin, orucunu tutabilesin.

Şimdi ramazanda mesela; "Benim işim var ne yapayım? Şimdi ramazanda mesela;

"Benim işim var ne yapayım?
Ben yük taşıyacağım, ağır hizmetlerim var, orucu tutamam." O ağır hizmeti bırakıverirsin efendi!Ben yük taşıyacağım, ağır hizmetlerim var, orucu tutamam."

O ağır hizmeti bırakıverirsin efendi!
O ağır hizmeti ikiye bölersin.O ağır hizmeti ikiye bölersin. Başkasının hizmetindeysen muvakkaten hiç olmazsa ramazanda o işleri bırakıverirsin. Başkasının hizmetindeysen muvakkaten hiç olmazsa ramazanda o işleri bırakıverirsin.

Aç kalırım hoca! Hiç kalmazsın aç! Hiç kimse aç kalmamış!Aç kalırım hoca!

Hiç kalmazsın aç! Hiç kimse aç kalmamış!
Açlıktan ölen hiç yok tokluktan ölen pek çok.Açlıktan ölen hiç yok tokluktan ölen pek çok. Tokluktan ölür, açlıktan ölen yoktur. Allah Rezzâk-ı âlemdir. Sana başka yerlerden rızkını verir. Tokluktan ölür, açlıktan ölen yoktur. Allah Rezzâk-ı âlemdir. Sana başka yerlerden rızkını verir.

"Senin rızan için bu işi bırakıyorum, bana başka yerlerden iş ver yâ Rabbi!" diye dua edersin. "Senin rızan için bu işi bırakıyorum, bana başka yerlerden iş ver yâ Rabbi!" diye dua edersin.

Demek ki cenneti isteyen hayırlara koşacak. Kimisi cehennemden de korkan,Demek ki cenneti isteyen hayırlara koşacak. Kimisi cehennemden de korkan, ondan uzak kalmak isteyen de tüm şehvetlerinin arzularından uzak kalacak. ondan uzak kalmak isteyen de tüm şehvetlerinin arzularından uzak kalacak.

Ve men terakkaba'l-mevte. "İkinci vazife de ölümü gözle." Ve men terakkaba'l-mevte. "İkinci vazife de ölümü gözle."

Ölümü gözle! Bu Haris el-Muhâsibî hazretlerinin derslerinden. Her gün burada bekliyor Azrail. Ölümü gözle! Bu Haris el-Muhâsibî hazretlerinin derslerinden. Her gün burada bekliyor Azrail. Azrail bekliyor gelecek içeriye, "Ben nasıl bulunayım ki Azrail bekliyor gelecek içeriye, "Ben nasıl bulunayım ki o geldiği vakit benim ruhumu alırken nasıl olayım?" diyerekten insan kendini murâkabe etmelidir. o geldiği vakit benim ruhumu alırken nasıl olayım?" diyerekten insan kendini murâkabe etmelidir.

Hâlbuki kapıyı bırak da ölüm bizim kaşla gözümüzün arasında işte bir anda gidiyor insan, Hâlbuki kapıyı bırak da ölüm bizim kaşla gözümüzün arasında işte bir anda gidiyor insan, bir nefes tıkanıyor gidiyor. Bunun için; Ve men terakkaba'l-mevte. "Mevti gözleyen insan." bir nefes tıkanıyor gidiyor.

Bunun için;

Ve men terakkaba'l-mevte. "Mevti gözleyen insan."

Netice itibariyle hepimiz ölüme gideceğiz. Ölüm demek yokluk değildir. Netice itibariyle hepimiz ölüme gideceğiz. Ölüm demek yokluk değildir. Ölüm demek Allah'a gidiyoruz demektir. Mezarlık onun kapısıdır. Ölüm demek Allah'a gidiyoruz demektir. Mezarlık onun kapısıdır. Ceset orada tabiatıyla çürüyecek yok olacak, onu hepsimiz biliyoruz.Ceset orada tabiatıyla çürüyecek yok olacak, onu hepsimiz biliyoruz. Binâenaleyh hepimizin bildiği bu çürüyen cesede itibar etmek akıllı adamın işi değildir.Binâenaleyh hepimizin bildiği bu çürüyen cesede itibar etmek akıllı adamın işi değildir. Asıl itibar edilecek o cesedin içindeki kuştur. Kafesin içindeki kuş nasılsa cesedin içindeki de ruhtur.Asıl itibar edilecek o cesedin içindeki kuştur. Kafesin içindeki kuş nasılsa cesedin içindeki de ruhtur. O ruha kıymet verecek insan, o ruhun güzelleşmesine,O ruha kıymet verecek insan, o ruhun güzelleşmesine, o ruhun kemale ulaşmasına ne lazımsa onları yapacaksın. o ruhun kemale ulaşmasına ne lazımsa onları yapacaksın.

Bâhusus bunun en güzel ayı ramazan ayıdır işte. Ramazan ayında zikrullahı çok yap,Bâhusus bunun en güzel ayı ramazan ayıdır işte. Ramazan ayında zikrullahı çok yap, ibadât u tâatı çok yap, istiğfarını çok yap, elinden gelen hayırları da çok yap.ibadât u tâatı çok yap, istiğfarını çok yap, elinden gelen hayırları da çok yap. Müslüman kardeşlerine iftar ettirmeyi de unutma ama. Bunlar ramazanın mübarek ziynetlerindendir. Müslüman kardeşlerine iftar ettirmeyi de unutma ama. Bunlar ramazanın mübarek ziynetlerindendir.

"Binâenaleyh ölümü böyle gözünün önünde gözleyen insan, murâkıp, gözlüyor ölümü." "Binâenaleyh ölümü böyle gözünün önünde gözleyen insan, murâkıp, gözlüyor ölümü." Sabera ani'l-lezzâti. "O zaman lezzetlere hiç kıymet vermez." Sabera ani'l-lezzâti. "O zaman lezzetlere hiç kıymet vermez."

Ne yapayım, "Benim ruhumu öldürecek lezzetlerin bana lüzumu yok." der, bu lezzetlerden uzak kalır. Ne yapayım, "Benim ruhumu öldürecek lezzetlerin bana lüzumu yok." der, bu lezzetlerden uzak kalır.

Kim kalır? Ölümü gözleyen insan. Kim kalır?

Ölümü gözleyen insan.

Bir de; Ve men zehide fi'd-dünyâ. "Dünyada zâhidlik yapıyor, yani sofuluk yapıyor." Bir de;

Ve men zehide fi'd-dünyâ. "Dünyada zâhidlik yapıyor, yani sofuluk yapıyor."

Dünyaya kıymet vermiyor, ehemmiyet vermiyor. Dünyanın ne malına ne ziynetine hiç şeysi yok. Öyle iken; Dünyaya kıymet vermiyor, ehemmiyet vermiyor. Dünyanın ne malına ne ziynetine hiç şeysi yok. Öyle iken;

Hânet aleyhi'l-musîbâtü. "Bir musibet gelirse başına hiç de zor gelmez." Hânet aleyhi'l-musîbâtü. "Bir musibet gelirse başına hiç de zor gelmez."

Gelen musibet hiç zor gelmez, innâ lillâh ve inna ileyhi râciûn der geçer. Ne yapalım? Gelen musibet hiç zor gelmez, innâ lillâh ve inna ileyhi râciûn der geçer.

Ne yapalım?

Bilir ki mülk Allah'ındır; bazen verir, bazen de alır. Onun için hiç keder çekmez. Bilir ki mülk Allah'ındır; bazen verir, bazen de alır. Onun için hiç keder çekmez.

Meni'şterâ sevben bi-aşerati derâhime. "Her kim bir esvap alıyor on dirheme." Meni'şterâ sevben bi-aşerati derâhime. "Her kim bir esvap alıyor on dirheme."

O zaman. Ve fîhi dirhemün harâmun. "Bu on dirhemin içinde dokuzu helal bir tanesi haram." O zaman.

Ve fîhi dirhemün harâmun. "Bu on dirhemin içinde dokuzu helal bir tanesi haram."

Öyle olduğu halde bu esvabı aldığı zaman; Öyle olduğu halde bu esvabı aldığı zaman;

Lem yakbeli'llâhu lehû salâten mâ dâme aleyhi minhü şey'ün. ["O elbise onun üzerinde bulundukça Allah onun namazını kabul etmez."] Lem yakbeli'llâhu lehû salâten mâ dâme aleyhi minhü şey'ün. ["O elbise onun üzerinde bulundukça Allah onun namazını kabul etmez."]

fakat günah yerlerden kazandı, günah işlerken kazandıfakat günah yerlerden kazandı, günah işlerken kazandı bu paraları yahut günahlara âlet oldu da kazandı. Nasıl kazandıysa... bu paraları yahut günahlara âlet oldu da kazandı. Nasıl kazandıysa...

Fe-vesale bihî rahimen. "O paralarla ben bir sıla-i rahim yapayım." dedi. Fe-vesale bihî rahimen. "O paralarla ben bir sıla-i rahim yapayım." dedi.

Para aldı ya eline geçti paralar, mesela tayyareye bindi gitti. Para aldı ya eline geçti paralar, mesela tayyareye bindi gitti.

Şimdi şarabı satarız dükkânda, bunun haram olduğunu bilmeyen yok bugün. Şimdi şarabı satarız dükkânda, bunun haram olduğunu bilmeyen yok bugün.

Var mı şarabın haram olduğunu bilmeyen? Kimse yok. Şimdi helal değildir, apaçıktır.Var mı şarabın haram olduğunu bilmeyen?

Kimse yok.

Şimdi helal değildir, apaçıktır.
Helallar şunlar, haramlar da bunlardır, apaçıktır. Herkes bilir bunları. Arada müşâbehâtlar vardır. Helallar şunlar, haramlar da bunlardır, apaçıktır. Herkes bilir bunları. Arada müşâbehâtlar vardır.

Acaba? Şimdi acabalardan kaçmadıkça harama kayarsın. Acabalardan kaçmak lazım. Acaba?

Şimdi acabalardan kaçmadıkça harama kayarsın. Acabalardan kaçmak lazım.
Mesela şimdi bira diyorlar, bira kimisi helal diyor, kimisi de yok haram diyor.Mesela şimdi bira diyorlar, bira kimisi helal diyor, kimisi de yok haram diyor. Demek ki şüpheli oldu. Öyleyse ondan ne yapmak lazım? Kaçmak lazım. Demek ki şüpheli oldu.

Öyleyse ondan ne yapmak lazım?

Kaçmak lazım.

Haramdan bir kere tamamıyla kaçacaksın, şüpheli şeylerden de kaçacaksın. Haramdan bir kere tamamıyla kaçacaksın, şüpheli şeylerden de kaçacaksın.

Şüpheli şeyleri şuna benzetmişler.Şüpheli şeyleri şuna benzetmişler. Bir adamın koyunları var, bir arazide güdüyor fakat bir tarafında da devlet arazisi var. Bir adamın koyunları var, bir arazide güdüyor fakat bir tarafında da devlet arazisi var.

"Koyunlarını bak buraya sokmayacaksın ha, burası devletin arazisidir, beylik arazi." "Koyunlarını bak buraya sokmayacaksın ha, burası devletin arazisidir, beylik arazi."

Adam, otlar güzel, o kenarlarda yayarken koyun atlayıveriyor öteki tarafa.Adam, otlar güzel, o kenarlarda yayarken koyun atlayıveriyor öteki tarafa. Orada güzel otu görünce dayanamaz atlar. Atladı mıydı harama kayar. Orada güzel otu görünce dayanamaz atlar. Atladı mıydı harama kayar.

Binâenaleyh siz hudutlara yakın gelmeyin, hudutlar haramlardır.Binâenaleyh siz hudutlara yakın gelmeyin, hudutlar haramlardır. Allahu Teâlâ'nın haramlarına yakın olursanız harama kayar gidersiniz, koyunun kaydığı gibi. Allahu Teâlâ'nın haramlarına yakın olursanız harama kayar gidersiniz, koyunun kaydığı gibi.

Onun için şüpheli şeylerden daima uzak kaçmak ve uzak kalmak lazım. Onun için şüpheli şeylerden daima uzak kaçmak ve uzak kalmak lazım.

İki tanesinin daha hikayesini söyleyeyim. Adlarını unuttum ama eski devrin insanları. İki tanesinin daha hikayesini söyleyeyim. Adlarını unuttum ama eski devrin insanları. Bu kitap sahibi Haris el-Muhâsibî'nin şeyhi olan zâtmış. Bu kitap sahibi Haris el-Muhâsibî'nin şeyhi olan zâtmış.

Bak şeyhlik nasıl oluyormuş aziz kardeş! Gayet fakir, zarurette. Bak şeyhlik nasıl oluyormuş aziz kardeş!

Gayet fakir, zarurette.
Ekmek peynir almış, yiyecek yeri yok camiye girmiş orada yemiş.Ekmek peynir almış, yiyecek yeri yok camiye girmiş orada yemiş. Cebinde bir dinar parası varmış oraya düşürmüş yahut oraya koymuş unutmuş onu.Cebinde bir dinar parası varmış oraya düşürmüş yahut oraya koymuş unutmuş onu. Yolda aklına gelmiş yahu bizim para orada kaldı, dönmüş gelmiş bakmış ki para orada duruyor.Yolda aklına gelmiş yahu bizim para orada kaldı, dönmüş gelmiş bakmış ki para orada duruyor. Para orada duruyor ama; "Benden başkasının parası yok muydu?Para orada duruyor ama; "Benden başkasının parası yok muydu? Başkası bunu burada bıraktıysa?" demiş, almadan gitmiş. Başkası bunu burada bıraktıysa?" demiş, almadan gitmiş.

"Bu para benim olduğunu ne bileyim ben şimdi."Bu para benim olduğunu ne bileyim ben şimdi. Belki başka birisi geldi, o da oturdu o da burada unuttu gitti." demiş. Binâenaleyh almadan gitmiş. Belki başka birisi geldi, o da oturdu o da burada unuttu gitti." demiş. Binâenaleyh almadan gitmiş.

Hatta Ahmed b. Hanbel'in zannedersem hatırımda kaldığına göre zaruret hallerinde, Hatta Ahmed b. Hanbel'in zannedersem hatırımda kaldığına göre zaruret hallerinde, kılıncı varmış götürmüş birisine rehin vermiş bu kılıncı; kılıncı varmış götürmüş birisine rehin vermiş bu kılıncı;

"Bana biraz işte arpa buğday ver yahut para ver. "Bana biraz işte arpa buğday ver yahut para ver. Üç ay sonra beş ay sonra yahut bir ay sonra paranı veririm de alırım ben kılıncımı senden." Üç ay sonra beş ay sonra yahut bir ay sonra paranı veririm de alırım ben kılıncımı senden."

Vakit gelmiş götürmüş parasını. Adama başka kılınçlar da gelmiş, Vakit gelmiş götürmüş parasını. Adama başka kılınçlar da gelmiş, başkaları da rehin kılınçlarını getirmişler.başkaları da rehin kılınçlarını getirmişler. Adam koymuş buraya kılınçlarını; "Al kılıncını." demiş. Adam koymuş buraya kılınçlarını;

"Al kılıncını." demiş.

Bakmış bakmış hep birbirine de benziyor. Benden helal olsun sana demiş.Bakmış bakmış hep birbirine de benziyor. Benden helal olsun sana demiş. Al paranı, ben bunların hiçbirisini almam. Neden? "Belki başkasınınkini alıyorum." demiş. Al paranı, ben bunların hiçbirisini almam.

Neden?

"Belki başkasınınkini alıyorum." demiş.

Yine bir zâtın birisi, cebi delinmiş paralarını düşürmüş bir yerde. Yine bir zâtın birisi, cebi delinmiş paralarını düşürmüş bir yerde. Birisi de görmüş, arkasından koşmuş, yakalamış adamı demiş; Birisi de görmüş, arkasından koşmuş, yakalamış adamı demiş;

"Amca paraların filan döküldü, topla gel bunları." Bakmış hakikaten dökmüş paraları. "Amca paraların filan döküldü, topla gel bunları."

Bakmış hakikaten dökmüş paraları.
Gitmiş oraya, aklına yine gelmiş; Gitmiş oraya, aklına yine gelmiş;

"Benden başkasının parası yok mu acaba?" demiş buraya düşüren parayı. "Benden başkasının parası yok mu acaba?" demiş buraya düşüren parayı. Ya bu başkasının düşürdüğü bir paraysa? Ben bunları almam, sen al." demiş. Ya bu başkasının düşürdüğü bir paraysa? Ben bunları almam, sen al." demiş.

Haa, Allah korkusu nasıl oluyor, şehvetlere uymamak nasıl oluyor aziz kardeş! Haa, Allah korkusu nasıl oluyor, şehvetlere uymamak nasıl oluyor aziz kardeş!

Off off! Allah kusurlarımızı affetsin, tevfikatı samadaniyesine mazhar etsin. Off off! Allah kusurlarımızı affetsin, tevfikatı samadaniyesine mazhar etsin.

Dünyaya [aldanmak, bağlanmak...] Haram değil, o kılıcını alacak oradan, onu bile almıyor. Dünyaya [aldanmak, bağlanmak...]

Haram değil, o kılıcını alacak oradan, onu bile almıyor.
Yere düşürdüğü parayı bile, "Belki başkasının parasını düşmüş olabilir buraya." diyerekten almıyor. Yere düşürdüğü parayı bile, "Belki başkasının parasını düşmüş olabilir buraya." diyerekten almıyor.

"Ha işte bunlar toplanıyor." Sümme kuzife bihî fî cehenneme. "Ha işte bunlar toplanıyor." Sümme kuzife bihî fî cehenneme.

Abdullah b. Mübarek hazretleri muhaddisinden bir zât. İmam Âzam'ın talebesi bu. Abdullah b. Mübarek hazretleri muhaddisinden bir zât. İmam Âzam'ın talebesi bu. Bu hadisi İbn Mübarek hazretleri ve İbn Asâkir Kâsım b. Muhaymera'dan mürsel olarak rivayet ediyor. Bu hadisi İbn Mübarek hazretleri ve İbn Asâkir Kâsım b. Muhaymera'dan mürsel olarak rivayet ediyor.

Allah hepimizi affetsin. Allah hepimizi affetsin.

Binâenaleyh hatta İbrahim Ethem hazretleri birisine hizmetkârlık yapıyor. Binâenaleyh hatta İbrahim Ethem hazretleri birisine hizmetkârlık yapıyor. İbrahim Ethem hazretleri deyip geçme! Zamanın padişahı iken padişahlığını bıraktı, İbrahim Ethem hazretleri deyip geçme! Zamanın padişahı iken padişahlığını bıraktı, "Allah'a padişahlıkla kul olunmaz." dedi, köleliğe düştü. "Allah'a padişahlıkla kul olunmaz." dedi, köleliğe düştü.

Köleliğe düştü, şuna buna hizmet ediyor. Köleliğe düştü, şuna buna hizmet ediyor. Hizmet ederken çalışmış, akşam, "Al paraları." demiş adam. Demiş ki; Hizmet ederken çalışmış, akşam, "Al paraları." demiş adam. Demiş ki;

"Bugün sana yapacağım işi layıkıyla yapamadım, almam bu paraları."Bugün sana yapacağım işi layıkıyla yapamadım, almam bu paraları. Helal olsun sana, işim de sana helal olsun." demiş. Gündeliğini almıyor, niçin? Helal olsun sana, işim de sana helal olsun." demiş.

Gündeliğini almıyor, niçin?

"Layıkıyla çalışamadım senin işinde." diyor. Ha binâenaleyh böyle haramlardan toplanılan "Layıkıyla çalışamadım senin işinde." diyor.

Ha binâenaleyh böyle haramlardan toplanılan
paralarla yapılan sadakalarla kollarımız böyle sığmaz kendimize.paralarla yapılan sadakalarla kollarımız böyle sığmaz kendimize. Ondan sonra en nihayetinde işte toplanır hepsi cehenneme atılır vesselam. Ondan sonra en nihayetinde işte toplanır hepsi cehenneme atılır vesselam.

Meni'şterâ hâdimen. "Bir hizmetkâr alıyoruz."Meni'şterâ hâdimen. "Bir hizmetkâr alıyoruz." Fel-yeda' yedehû alâ nâsiyetihî. "Aldığımız bu hizmetkârın alnına elimizi koyuyoruz." Fel-yeda' yedehû alâ nâsiyetihî. "Aldığımız bu hizmetkârın alnına elimizi koyuyoruz."

Bir rivayette şehadet parmağını kor, alâ nâsiyetihî. Gelinlere de böyle yapılır.Bir rivayette şehadet parmağını kor, alâ nâsiyetihî.

Gelinlere de böyle yapılır.
Gelin eve geldi miydi namaz kılınır, namaz kılındıktan sonra elini alnına, Gelin eve geldi miydi namaz kılınır, namaz kılındıktan sonra elini alnına, elini böyle şehadet parmağıyla gelinin alnına kor. Alnına koyduktan sonra bu duayı okur: elini böyle şehadet parmağıyla gelinin alnına kor. Alnına koyduktan sonra bu duayı okur:

Allâhüme innî es'elüke min hayrihî ve hayri mâ cebeltehû aleyhi. Allâhüme innî es'elüke min hayrihî ve hayri mâ cebeltehû aleyhi.

"Yâ Rabbi! Bu kadının hayır, verdiğin hayırlarından hayırlar isterim." "Yâ Rabbi! Bu kadının hayır, verdiğin hayırlarından hayırlar isterim."

Hayırlı olsun bu kadın yani. Bunun hilkatinde de yarattığın bir hayırlar vardır, Hayırlı olsun bu kadın yani. Bunun hilkatinde de yarattığın bir hayırlar vardır, o hayırlardan ben de müstefit olayım, bunun hayrını bize ihsan et. o hayırlardan ben de müstefit olayım, bunun hayrını bize ihsan et.

Ve e'ûzü bike min şerrihî. Ve e'ûzü bike min şerrihî.

"Yâ Rabbi! Bunun kendisinde olan şerlerden, huyu da şerli olarak yaratılmış."Yâ Rabbi! Bunun kendisinde olan şerlerden, huyu da şerli olarak yaratılmış. Bu şerli olarak yarattığın huylardan da sana sığınırım yâ Rabbi!" Bu şerli olarak yarattığın huylardan da sana sığınırım yâ Rabbi!"

Bunun şerlerinden muhafaza et, hayırlarına bize nasip et. İlk gece dua bu olacak. Bunun şerlerinden muhafaza et, hayırlarına bize nasip et.

İlk gece dua bu olacak.

"Yâ Rabbi! Bu gelinin hayrını ihsan et, şerlerinden de bizi muhafaza et.""Yâ Rabbi! Bu gelinin hayrını ihsan et, şerlerinden de bizi muhafaza et." dememiz lazım gelirken bunu kaç kişi yapıyor bilmem. Evlenme kitaplarında da yazılıdır bu.dememiz lazım gelirken bunu kaç kişi yapıyor bilmem. Evlenme kitaplarında da yazılıdır bu. Evlenme kitaplarını evlenecek olan insanların da hiç olmazsa bir an evvel alıpEvlenme kitaplarını evlenecek olan insanların da hiç olmazsa bir an evvel alıp okuyup ona göre kendisini de hazırlaması lazım. Evlenmek de kolay bir şey değildir. okuyup ona göre kendisini de hazırlaması lazım. Evlenmek de kolay bir şey değildir.

Geçen birisini dinledim. Yeni alınan gelinle güvey gelmişler hoca efendinin yanına, Geçen birisini dinledim. Yeni alınan gelinle güvey gelmişler hoca efendinin yanına,

"Hoca efendi bizim nikahımızı kıyıver bakalım." demişler. E oğlum siz kimsiniz? "Hoca efendi bizim nikahımızı kıyıver bakalım." demişler.

E oğlum siz kimsiniz?

Allah'ın kullarından bir kuluz. E iyi ama müslüman mısınız? Evet. Allah'ın kullarından bir kuluz.

E iyi ama müslüman mısınız?

Evet.

"Müslümanlığın şartlarını söyleyin bakayım bana." Derken kaçmışlar. "Müslümanlığın şartlarını söyleyin bakayım bana."

Derken kaçmışlar.

Müslümanlığın şartı bilinmeden, 32 şart bilinmeden nikah olmaz.Müslümanlığın şartı bilinmeden, 32 şart bilinmeden nikah olmaz. Olan nikah işte belediye nikahı gibi bir nikahtır o.Olan nikah işte belediye nikahı gibi bir nikahtır o. Nikahta iki tarafın Allah'ı bilmesi, peygamberi bilmesi, kitabı bilmesi,Nikahta iki tarafın Allah'ı bilmesi, peygamberi bilmesi, kitabı bilmesi, işte âhirete inancı filan sayılan şartların insanın üzerinde bulunması lazım. işte âhirete inancı filan sayılan şartların insanın üzerinde bulunması lazım. Ama hepsini yapamıyoruz, yapamasak da bilmek lazım yani. Bilmedikçe de olmaz. Ama hepsini yapamıyoruz, yapamasak da bilmek lazım yani. Bilmedikçe de olmaz.

Onun için aldığımız kölelerde hayrını isteyeceğiz şerlerinden de sakınacağız. Onun için aldığımız kölelerde hayrını isteyeceğiz şerlerinden de sakınacağız.

Cenâb-ı Hak da tabi bize hayırlılarını ihsan eder, şerlilerinden de korur. Cenâb-ı Hak da tabi bize hayırlılarını ihsan eder, şerlilerinden de korur.

Ve ize'şterâ dâbbeten. "Hayvan aldık, at, inek bir şey aldık." Ve ize'şterâ dâbbeten. "Hayvan aldık, at, inek bir şey aldık." Fel-yeda' yedehû alâ nâsiyetihâ. "Yine aldığımız bu hayvanın da parmağını bunun alnına koy, Fel-yeda' yedehû alâ nâsiyetihâ. "Yine aldığımız bu hayvanın da parmağını bunun alnına koy, yukarıda dediği duayı bunun içinde de de." yukarıda dediği duayı bunun içinde de de."

Allâhümme innî es'elüke min hayrihâ ve hayri mâ cebeltehâ. Allâhümme innî es'elüke min hayrihâ ve hayri mâ cebeltehâ.

Bazı hayvan teper, bazı hayvan ısırır, bazı hayvan huysuz olur yanına sokmaz. Bazı hayvan teper, bazı hayvan ısırır, bazı hayvan huysuz olur yanına sokmaz. İşte bunu isteyeceksin ki o hayvan sana hayırlı olsun, şerlerinden de korunasın.İşte bunu isteyeceksin ki o hayvan sana hayırlı olsun, şerlerinden de korunasın. Sütünü vermez şey yapmaz. Sütünü vermez şey yapmaz.

Ve ize'şterâ ba'îren. "Bir deve aldık."Ve ize'şterâ ba'îren. "Bir deve aldık." "Yine ona da aynı surette, onun da, senâm diyorlar,"Yine ona da aynı surette, onun da, senâm diyorlar, hörgüç dediğimiz devenin o belinin ortasındaki o kabarık yere elini kor, yine aynı duayı okur." hörgüç dediğimiz devenin o belinin ortasındaki o kabarık yere elini kor, yine aynı duayı okur."

Allah da inşallah bu vesile ile insanları bunların şerrinden de muhafaza eder. Allah da inşallah bu vesile ile insanları bunların şerrinden de muhafaza eder.

İhlas ile bu dualar yapılırsa, çok şükür güzel olur inşallah. İhlas ile bu dualar yapılırsa, çok şükür güzel olur inşallah.

Men esâbehû hemmün ev ğammun ev sekamun ev şiddetün fe-kâle: Allahu rabbî lâ şerike lehu küşife zâlike anhü. Men esâbehû hemmün ev ğammun ev sekamun ev şiddetün fe-kâle: Allahu rabbî lâ şerike lehu küşife zâlike anhü.

Bak ne güzel! "Bir insana isabet eden bir hemm; kaygılar musibetler, gam; Bak ne güzel!

"Bir insana isabet eden bir hemm; kaygılar musibetler, gam;
bildiğimiz gam işte, sekam; hastalık, iç ve dışta nerede olursa."bildiğimiz gam işte, sekam; hastalık, iç ve dışta nerede olursa." Ev şiddetün. "Yahut insanı bunaltan bir hal, şiddetli bir vaka, bir hadise geldi."Ev şiddetün. "Yahut insanı bunaltan bir hal, şiddetli bir vaka, bir hadise geldi." Fe-kâle. "Bu adam diyor." Ölç kendimizin Müslümanlığını! Fe-kâle. "Bu adam diyor."

Ölç kendimizin Müslümanlığını!

Fe-kâle. "Diyor ki." Allahu rabbî lâ şerike lehû. "Yâ Rab! Senin şerikin yok, sen benim rabbımsın.Fe-kâle. "Diyor ki." Allahu rabbî lâ şerike lehû. "Yâ Rab! Senin şerikin yok, sen benim rabbımsın. Şunları benim üzerimden gider." Duasını da yapıyor, yalnız bu kadar diyor. Öyle demesiyle; Şunları benim üzerimden gider."

Duasını da yapıyor, yalnız bu kadar diyor. Öyle demesiyle;

Küşife zâlike anhü. "Bu dert, tasa, gam neler varsa gider onların hepsi." Küşife zâlike anhü. "Bu dert, tasa, gam neler varsa gider onların hepsi."

Hiç bir şey kalmaz, yani açılır. Taberânî ve el-Harâitî Esmâ binti Ümeys'ten rivayet etmişler. Hiç bir şey kalmaz, yani açılır.

Taberânî ve el-Harâitî Esmâ binti Ümeys'ten rivayet etmişler.

Ümeys kızı Esma'dan ki, bu Esma evvela Cafer es-Sadık hazretlerinin hanımıymış.Ümeys kızı Esma'dan ki, bu Esma evvela Cafer es-Sadık hazretlerinin hanımıymış. Fakat o zaman müslüman olmadığı için ilk devirde bırakmış onu.Fakat o zaman müslüman olmadığı için ilk devirde bırakmış onu. Sonra müslüman olunca Ebû Bekr-i Sıddîk hazretleri almış bu hanımı. Sonra müslüman olunca Ebû Bekr-i Sıddîk hazretleri almış bu hanımı. Sonra o da vefatından sonra Hazreti Ali Efendimiz almış bu hanımı. Sonra o da vefatından sonra Hazreti Ali Efendimiz almış bu hanımı.

Bu hanımdan rivayet olunuyor bu hadis. Peygamberden dinledim diyor. Bu hanımdan rivayet olunuyor bu hadis. Peygamberden dinledim diyor.

"Binâenaleyh bunu dersen senden hastalıklar gider." Gidiyor mu şimdi bizden bu hastalıklar? "Binâenaleyh bunu dersen senden hastalıklar gider."

Gidiyor mu şimdi bizden bu hastalıklar?

Gitmiyor. Demek ki ağzımız bu duaya layık değil. Kendimizi ıslah etmek lazım! Gitmiyor.

Demek ki ağzımız bu duaya layık değil.

Kendimizi ıslah etmek lazım!
İşlerimizi bırakıyoruz başkalarının ayıplarıyla meşgul oluyoruz.İşlerimizi bırakıyoruz başkalarının ayıplarıyla meşgul oluyoruz. En büyük kabahatımız burada! Kendi kabahatımız dopdolu. En büyük kabahatımız burada! Kendi kabahatımız dopdolu.

Men esâbethü fâkatün. Fâka, ihtiyaç. Men esâbethü fâkatün.

Fâka, ihtiyaç.

"İhtiyaç hasıl oldu bizde." Fe-enzelehâ bi'n-nâsi. "Dedik ki, 'Yahu bu akşam aç kaldık be!"İhtiyaç hasıl oldu bizde." Fe-enzelehâ bi'n-nâsi. "Dedik ki, 'Yahu bu akşam aç kaldık be! Bayram da geliyor, çoluğun çocuğun üstü başı da yok. Her gün başımın etini yiyorlar.Bayram da geliyor, çoluğun çocuğun üstü başı da yok. Her gün başımın etini yiyorlar. Aman bize biraz yardım et, başka çare kalmadı artık, gelirimiz de yok başka taraftan.'Aman bize biraz yardım et, başka çare kalmadı artık, gelirimiz de yok başka taraftan.' İnsanlara söylüyoruz, 'Bize yardım edin, başka çaremiz yok, açız!'" İnsanlara söylüyoruz, 'Bize yardım edin, başka çaremiz yok, açız!'"

Fâkatün fe-enzelehâ bi'n-nâsi. "İnsanlara bunu arz ediyor."Fâkatün fe-enzelehâ bi'n-nâsi. "İnsanlara bunu arz ediyor." Lem tüsedde fâkatühû. "Bu adamın ihtiyacı gitmez." Lem tüsedde fâkatühû. "Bu adamın ihtiyacı gitmez."

Bu adamın ihtiyacını insanlar bir araya gelse bu adamın ihtiyacını gideremezler, gitmez.Bu adamın ihtiyacını insanlar bir araya gelse bu adamın ihtiyacını gideremezler, gitmez. Çünkü mahluk âciz, âcize arzediyor hâlini.Çünkü mahluk âciz, âcize arzediyor hâlini. Âcize arzediyor hâlini! Hâlini Hâlık'a, yaradana arz etse iş düzelecek. Haa; Âcize arzediyor hâlini! Hâlini Hâlık'a, yaradana arz etse iş düzelecek.

Haa;

Ve men enzelehâ billâhi. "Her kim bu hâcetini Allah'a arz ederse, getirirse."Ve men enzelehâ billâhi. "Her kim bu hâcetini Allah'a arz ederse, getirirse." Evşeke'llâhu lehû bi'l-ğınâ. "Umulur ki Allah onu çok güzel zengin yapar." Evşeke'llâhu lehû bi'l-ğınâ. "Umulur ki Allah onu çok güzel zengin yapar."

Nasıl yapar? Hiç ummadığın yerden zengin yapar Allah. Nasıl yapar?

Hiç ummadığın yerden zengin yapar Allah.

İmmâ bi-mevtin âcilin. "Ya canı alınır kurtulur gider."İmmâ bi-mevtin âcilin. "Ya canı alınır kurtulur gider." Ev ğınâ âcilin. "Yahut çabuk bir zenginlik gelir ona." Bak ne kadar güzel dersler!.. Ev ğınâ âcilin. "Yahut çabuk bir zenginlik gelir ona."

Bak ne kadar güzel dersler!..

Ahmed b. Hanbel, Ebû Davud, Hakim ve Beyhaki'nin İbn Mes'ûd'tan rivayet ettikleri bir hadis. Ahmed b. Hanbel, Ebû Davud, Hakim ve Beyhaki'nin İbn Mes'ûd'tan rivayet ettikleri bir hadis.

Yine bir tane daha var, çok güzel bir hadis. Yine bir tane daha var, çok güzel bir hadis.

Men esbaha. "Sabaha çıktık." Nasıl ama? Men esbaha. "Sabaha çıktık."

Nasıl ama?

Mahzûnen ale'd-dünyâ. "Yahu bugün biz ne yapacağız; eve şu da lazım bu da lazım,Mahzûnen ale'd-dünyâ. "Yahu bugün biz ne yapacağız; eve şu da lazım bu da lazım, hanım şunu ister çocuklar bunu ister, bunların hiçbirisi de üzerimizde yok." hanım şunu ister çocuklar bunu ister, bunların hiçbirisi de üzerimizde yok."

Düşünüyor düşünüyor, doluya koyuyor almıyor, boşa koyuyor olmuyor mahzun, kederli. Düşünüyor düşünüyor, doluya koyuyor almıyor, boşa koyuyor olmuyor mahzun, kederli.

Ale'd-dünyâ. "Dünya işleri olmadı, işten çıkmış, başka yer bulamıyor."Ale'd-dünyâ. "Dünya işleri olmadı, işten çıkmış, başka yer bulamıyor." Sâhiten ale'l-hüzün. "Bundan dolayı da kendiside üzülüyor. Buna üzülürse."Sâhiten ale'l-hüzün. "Bundan dolayı da kendiside üzülüyor. Buna üzülürse." Esbaha sâhiten alâ rabbihî. "Bu adam Allah'a kızmış olaraktan, Esbaha sâhiten alâ rabbihî. "Bu adam Allah'a kızmış olaraktan, Allah'ı kendisine kızdırmış olaraktan sabaha çıkmış olur." Allah'ı kendisine kızdırmış olaraktan sabaha çıkmış olur."

Çünkü li-ademi'r-rıza bi-kadâillah. "Allah'ın hükmüne razı olmuyor." Çünkü li-ademi'r-rıza bi-kadâillah. "Allah'ın hükmüne razı olmuyor."

Mesela işten çıkmış yahut ne olmuş azıcık para geliyor eline.Mesela işten çıkmış yahut ne olmuş azıcık para geliyor eline. Buradan çok bir para geliyordu ondan mahrum kaldı. O az parayla geçinemeyecek. Buradan çok bir para geliyordu ondan mahrum kaldı. O az parayla geçinemeyecek.

Geçinemeyecek diye bir şey yok! İsrafın önlerini kapayalım, dünya altınla dolar bize. Geçinemeyecek diye bir şey yok! İsrafın önlerini kapayalım, dünya altınla dolar bize. İsraf, yalnız berbat eden herşeyi. Lüks hayat yok mu? İsraf, yalnız berbat eden herşeyi.

Lüks hayat yok mu?

Belimizin kemiğini kırıyor işte o, herkes de buna âşık. Belimizin kemiğini kırıyor işte o, herkes de buna âşık.

"Binâenaleyh dünyaya mahzun olarak sabahlayan, çıkan insan.""Binâenaleyh dünyaya mahzun olarak sabahlayan, çıkan insan." Esbaha sâhiten alâ rabbihî. "Rabbısına kızaraktan sabahlıyor." Hakkın mı var yahu?! Esbaha sâhiten alâ rabbihî. "Rabbısına kızaraktan sabahlıyor."

Hakkın mı var yahu?!

Ve men esbaha yeşkû musîbeten. "Sabahlamış yine kalkmış sabahleyin,Ve men esbaha yeşkû musîbeten. "Sabahlamış yine kalkmış sabahleyin, ay ay işte belim ağrıyor, dişim ağrıyor, karnım ağrıyor diye önüne gelene şikayet ediyor.ay ay işte belim ağrıyor, dişim ağrıyor, karnım ağrıyor diye önüne gelene şikayet ediyor. Bu şikayetten dolayı." Nezelet bihî. "Ona inen herhangi bir dertte."Bu şikayetten dolayı." Nezelet bihî. "Ona inen herhangi bir dertte." Fe-innemâ yeşkû rabbehû. "Bu adam rabbısını şikayet ediyor demek." Fe-innemâ yeşkû rabbehû. "Bu adam rabbısını şikayet ediyor demek."

Sen şu halini Allah'a aç, ondan iste şifayı. Sen şu halini Allah'a aç, ondan iste şifayı.

Onu âleme dert yanmakla ne çıkar, âlemi rahatsız ediyorsun? Onu âleme dert yanmakla ne çıkar, âlemi rahatsız ediyorsun?

Ve men dehale alâ ğaniyyin. "Bir zenginin evine, zengine zenginin yanına gittik."Ve men dehale alâ ğaniyyin. "Bir zenginin evine, zengine zenginin yanına gittik." Fe-teda'da'a lehû. "Ona eğildik büküldük, şöyle büyük insansınız, şöyle muhterem kimsesiniz." Fe-teda'da'a lehû. "Ona eğildik büküldük, şöyle büyük insansınız, şöyle muhterem kimsesiniz."

Herifin koltuklarını kabartmak için bir takım dillerde dökerekten. Herifin koltuklarını kabartmak için bir takım dillerde dökerekten.

Zehebe sülüsâ dînihî. "Onun dininin üçte ikisi gider, üçte ikisi gider." Zehebe sülüsâ dînihî. "Onun dininin üçte ikisi gider, üçte ikisi gider."

Otuz okka yahut otuz dirhem dini varsa yirmisi gider onun. Niçin? Otuz okka yahut otuz dirhem dini varsa yirmisi gider onun.

Niçin?

O zengine boyun büktüğü için, ona dalkavukluk yaptığı için. Tevâzuu zengine dalkavukluk.O zengine boyun büktüğü için, ona dalkavukluk yaptığı için. Tevâzuu zengine dalkavukluk. Bir zenginin gözüne girecekte ondan bir şeyler koparacak. Bir zenginin gözüne girecekte ondan bir şeyler koparacak.

Zehebe sülüsâ dînihî. "Bundan dolayı dininin üçte ikisi gider." Zehebe sülüsâ dînihî. "Bundan dolayı dininin üçte ikisi gider."

Ve men karae'l-Kur'âne. "Bu da Kur'an okuyor."Ve men karae'l-Kur'âne. "Bu da Kur'an okuyor." Fe-dehale'n-nâre. Nasıl olur Kur'an okuyan insan cehenneme girsin? Fe-dehale'n-nâre.

Nasıl olur Kur'an okuyan insan cehenneme girsin?

Fe-dehale'n-nâre. "O da cehenneme giriyor." Fe-dehale'n-nâre. "O da cehenneme giriyor." Fe-hüve mimmeni'ttehaze âyâtillâhi hüzüven. "Çünkü Allah'ın kitabı olan Kur'an'ı eğlence yapmış." Fe-hüve mimmeni'ttehaze âyâtillâhi hüzüven. "Çünkü Allah'ın kitabı olan Kur'an'ı eğlence yapmış."

Musikî kaidelerine uydurdu, sevahîden okur, işte ne derler ona, çeşitinden adları var,Musikî kaidelerine uydurdu, sevahîden okur, işte ne derler ona, çeşitinden adları var, musikicilerin bildiği şeyler.musikicilerin bildiği şeyler. Okurken de beğendireyim halka diyerekten onlara benzetir, o musikî nağmelerini yaparaktan okur. Okurken de beğendireyim halka diyerekten onlara benzetir, o musikî nağmelerini yaparaktan okur. Bu surette okuyan kâri cehenneme gidiyor. Bu surette okuyan kâri cehenneme gidiyor.

Kur'an Allah rızası için okunur.Kur'an Allah rızası için okunur. Kimsenin keyfi için okunmaz kimseye de kendini beğendirmek için okunmaz. Kimsenin keyfi için okunmaz kimseye de kendini beğendirmek için okunmaz. Seni Allah beğensin yeter. Sen Allah'ın kelamını Allah'ın rızası için okuyacaksın.Seni Allah beğensin yeter. Sen Allah'ın kelamını Allah'ın rızası için okuyacaksın. Bunu okurken de ona lazım gelen hürmet ve saygıyı göstererekten, Bunu okurken de ona lazım gelen hürmet ve saygıyı göstererekten, abdestli olaraktan cami gibi temiz bir yerde dizlerinin üzerine oturmuşsun.abdestli olaraktan cami gibi temiz bir yerde dizlerinin üzerine oturmuşsun. Öyle yaslanarak, yan yatarak, öyle terbiyesizce şeyler olmaz.Öyle yaslanarak, yan yatarak, öyle terbiyesizce şeyler olmaz. Biraz onunla muhabbet eder, birazında okumaya başlar, olmaz öyle şey!Biraz onunla muhabbet eder, birazında okumaya başlar, olmaz öyle şey! Biraz konuşur biraz da okur olmaz öyle şey! Kur'an okuyorsan Allah'a vereceksin kendini!Biraz konuşur biraz da okur olmaz öyle şey! Kur'an okuyorsan Allah'a vereceksin kendini! Öyle hem konuşayım hem okuyayım olmaz. Allah esirgesin. Öyle hem konuşayım hem okuyayım olmaz.

Allah esirgesin.

Buna hüzüv diyorlar. Hüzüv, sefa eğlence gibi. Allah muhafaza. Buna hüzüv diyorlar. Hüzüv, sefa eğlence gibi.

Allah muhafaza.

Bunu İbn Mes'ûd hazretleri rivayet etmiş. Burada bir hadiste; Bunu İbn Mes'ûd hazretleri rivayet etmiş.

Burada bir hadiste;

Le'anallâhu azze ve celle fakîren tevâda'a li-ğaniyyin.Le'anallâhu azze ve celle fakîren tevâda'a li-ğaniyyin. "Allah lanet etsin o fakire ki zengine tevâzu gösteriyor." "Allah lanet etsin o fakire ki zengine tevâzu gösteriyor."

Zengine tevâzu gösterenin, dalkavukluk yapan,Zengine tevâzu gösterenin, dalkavukluk yapan, zenginliğinden dolayı ona hürmet gösteren, bunları yapan mesela le'anallah. "Allah lânet eder." zenginliğinden dolayı ona hürmet gösteren, bunları yapan mesela le'anallah. "Allah lânet eder."

Onun zenginliği onun olsun, ne yapalım.Onun zenginliği onun olsun, ne yapalım. Biz ona zenginliğinden dolayı iltifat etmek mecburiyetinde değiliz ancak müslüman olsa,Biz ona zenginliğinden dolayı iltifat etmek mecburiyetinde değiliz ancak müslüman olsa, Müslümanlığından dolayı [saygı gösteririz.] Beş vakitte camimize geliyorsa,Müslümanlığından dolayı [saygı gösteririz.] Beş vakitte camimize geliyorsa, hayırlarımıza iştirak ediyorsa, eh cemaatimizden de, e ona teşekkür ederiz.hayırlarımıza iştirak ediyorsa, eh cemaatimizden de, e ona teşekkür ederiz. Hayırlarımıza iştirak etmeyen, camimize gelmeyen, isterse milyarder olsun ne olacak, bana ne!Hayırlarımıza iştirak etmeyen, camimize gelmeyen, isterse milyarder olsun ne olacak, bana ne! Onun hesabını yine o verecek. Bak şimdi bir tane daha çok mühim; Onun hesabını yine o verecek.

Bak şimdi bir tane daha çok mühim;

Men esbaha. "Sabaha dâhil oldu." Dikkat et! Men esbaha. "Sabaha dâhil oldu."

Dikkat et!

Ve hemmühû ğayrullâhi. "Derdi imanı para veyahut zevki sefası." Ve hemmühû ğayrullâhi. "Derdi imanı para veyahut zevki sefası."

Parası var da, derdi imanı, "Bugün nerede yaşayayım, nereye gideyim, nasıl akşamı geçireyim?" Parası var da, derdi imanı, "Bugün nerede yaşayayım, nereye gideyim, nasıl akşamı geçireyim?"

Derdi bu. Fe-leyse minallâhi. "Onun Allahu Teâlâ yanında zerre kadar kıymeti yok." Derdi bu.

Fe-leyse minallâhi. "Onun Allahu Teâlâ yanında zerre kadar kıymeti yok."

İkincisi; Ve men esbaha. "Yine sabahladı adamcağız." Lâ yehtemmü bi'l-müslimîne. İkincisi;

Ve men esbaha. "Yine sabahladı adamcağız." Lâ yehtemmü bi'l-müslimîne.
"Fakat müslümanların hâliyle alakadar değil." "Fakat müslümanların hâliyle alakadar değil."

"Müslümanların hâli ne olacak bugün böyle?" demiyor, ne olacağız demiyor. "Müslümanların hâli ne olacak bugün böyle?" demiyor, ne olacağız demiyor. Müslümanlık namında bir tefekkürü yok, düşüncesi yok. Müslümanların hâli ne olacak? Müslümanlık namında bir tefekkürü yok, düşüncesi yok.

Müslümanların hâli ne olacak?

Belki şimdi söylememde yersiz olur ama Allah kusurlarımızı affetsin.Belki şimdi söylememde yersiz olur ama Allah kusurlarımızı affetsin. Müslümanlar diyorlar ki şimdi bak yekvücuttur diyorlar, yani ceset gibi.Müslümanlar diyorlar ki şimdi bak yekvücuttur diyorlar, yani ceset gibi. Ceset nasıl binlerce azası parçası var fakat bir parça. El buna hizmet eder, göz buna hizmet eder,Ceset nasıl binlerce azası parçası var fakat bir parça. El buna hizmet eder, göz buna hizmet eder, kulak buna hizmet eder, ayak buna hizmet eder, el buna hizmet eder. kulak buna hizmet eder, ayak buna hizmet eder, el buna hizmet eder. Ama, parçaları vardır ama işi birdir. Allah vücudu bina gibi yapmıştır.Ama, parçaları vardır ama işi birdir. Allah vücudu bina gibi yapmıştır. Bina diktin, bir sürü taş var fakat hepsi bu binanın teşekkülüne yardım etmişlerBina diktin, bir sürü taş var fakat hepsi bu binanın teşekkülüne yardım etmişler bu binayı meydana getirmişler.bu binayı meydana getirmişler. Müslümanlık böyle olması lazım gelirken bugün Müslümanlığın haline bir bakıver! Müslümanlık böyle olması lazım gelirken bugün Müslümanlığın haline bir bakıver!

Ağlamak mı düşer gülmek mi düşer, ne düşer? Herkes bir tarafa çekmiş böyle!Ağlamak mı düşer gülmek mi düşer, ne düşer?

Herkes bir tarafa çekmiş böyle!
Artık kim ne tarafa sürükleyebilirse. Aziz kardeş! Sakın ha müslümanız diye güvenme.Artık kim ne tarafa sürükleyebilirse.

Aziz kardeş!

Sakın ha müslümanız diye güvenme.
Bak Çin 800 milyon diyorlar fakat bir idarecisine bakın!Bak Çin 800 milyon diyorlar fakat bir idarecisine bakın! Sekiz yüz milyon insanı oynatıyor parmağının üzerinde. Kaç kişidir bilmem onlar? Sekiz yüz milyon insanı oynatıyor parmağının üzerinde.

Kaç kişidir bilmem onlar?

İdareci tabakasıdır işte onlar. Sekiz yüz milyon insanı parmağında oynatıyor.İdareci tabakasıdır işte onlar. Sekiz yüz milyon insanı parmağında oynatıyor. İşte Rusya burada, 200 milyon mu diyorlar ne diyorlar. E 40-50 milyon da Türk var diyorlar. İşte Rusya burada, 200 milyon mu diyorlar ne diyorlar. E 40-50 milyon da Türk var diyorlar.

Kaç para eder ya? Oynatıyor parmağının üzerinde herif,Kaç para eder ya?

Oynatıyor parmağının üzerinde herif,
istersen bir defa aykırı kanuna iş gör bak ne yapıyor adamı? istersen bir defa aykırı kanuna iş gör bak ne yapıyor adamı?

Sallandırıveriyor gidiyor, Sibirya'ya sürüyor yok oluyorsun gidiyorsun. Sallandırıveriyor gidiyor, Sibirya'ya sürüyor yok oluyorsun gidiyorsun.

Müslümanlık öyle para etmiyor saygısızlıkla,Müslümanlık öyle para etmiyor saygısızlıkla, Müslümanlık müslümanlar namına hizmet etmekle Müslümanlık olur. Müslümanlık müslümanlar namına hizmet etmekle Müslümanlık olur. Müslümanlık namına hizmet etmeyen insanlar, müslümanların düşmanlarına yardım eden insanlar,Müslümanlık namına hizmet etmeyen insanlar, müslümanların düşmanlarına yardım eden insanlar, şimdi o da gelecek orada, müslümanların düşmanlarına yardım eden,şimdi o da gelecek orada, müslümanların düşmanlarına yardım eden, müslümanların aleyhinde bulunan insanlara yardım edenlerin müslümanlıkta nasibi bile yoktur! müslümanların aleyhinde bulunan insanlara yardım edenlerin müslümanlıkta nasibi bile yoktur!

Nasibi bile yoktur onların! Bunlar burada kitaplarımızda açaçık yazılmışkenNasibi bile yoktur onların! Bunlar burada kitaplarımızda açaçık yazılmışken bak bugün yine müslümanların haline sen, ağlama da dur. Onun için diyor ki; bak bugün yine müslümanların haline sen, ağlama da dur.

Onun için diyor ki;

Ve men esbaha lâ yehtemmü bi'l-müslimîne. "Bu müslümanların hayatıyla ilgilenmiyor, bana ne diyor." Ve men esbaha lâ yehtemmü bi'l-müslimîne. "Bu müslümanların hayatıyla ilgilenmiyor, bana ne diyor."

Şimdi seçim yapacaklar yakında. Şimdi seçim yapacaklar yakında. Bu komünist denilen partilerin çoluğu çocuğu koşar buraya reyini vermek için. Müslüman; Bu komünist denilen partilerin çoluğu çocuğu koşar buraya reyini vermek için. Müslüman;

"Bana ne canım neyime lazım Allah Allah! Ben bunlarla mı uğraşacağım."Bana ne canım neyime lazım Allah Allah! Ben bunlarla mı uğraşacağım. Hava da şimdi soğuk, kar da yağmur da yağıyor.Hava da şimdi soğuk, kar da yağmur da yağıyor. Otur hanım, sen de otur ben de oturayım." [der,] çıkmaz. Gitmez oraya reyini vermeye. Otur hanım, sen de otur ben de oturayım." [der,] çıkmaz. Gitmez oraya reyini vermeye. Sonra musibet başına geldi mi "Aman yâ Rabbi! Bu nedir?" diye ağla istediğin kadar. Sonra musibet başına geldi mi "Aman yâ Rabbi! Bu nedir?" diye ağla istediğin kadar.

Lâ yehtemmü bi'l-müslimîne.Lâ yehtemmü bi'l-müslimîne. "Müslümanların şeysine yardım etmiyorsun ne yapalım, derdinle meşgul olmuyorsun." "Müslümanların şeysine yardım etmiyorsun ne yapalım, derdinle meşgul olmuyorsun."

"Müslümanların derdiyle meşgul olmayan." Fe-leyse minhüm. "İşte onlardan değildir vesselam." "Müslümanların derdiyle meşgul olmayan." Fe-leyse minhüm. "İşte onlardan değildir vesselam."

Ben demiyorum Resûlullah diyor. Ben demiyorum Resûlullah diyor.

Hakim, Beyhaki, İbnü'n-Neccâr Enes ve İbn Mes'ûd'tan rivayet etmişler. Hakim, Beyhaki, İbnü'n-Neccâr Enes ve İbn Mes'ûd'tan rivayet etmişler.

Allah kusurlarımızı affetsin de İslâm'a ve İslâm'dan yana ve müslümanlara hizmet edenAllah kusurlarımızı affetsin de İslâm'a ve İslâm'dan yana ve müslümanlara hizmet eden sevgili kullarının arasına kabul etsin bizleri. Bak şimdi; sevgili kullarının arasına kabul etsin bizleri.

Bak şimdi;

Men esbaha sâimen. "Şimdi ramazan elhamdülillah, sabahladık oruçlu olaraktan."Men esbaha sâimen. "Şimdi ramazan elhamdülillah, sabahladık oruçlu olaraktan." Men âde marîden. "Bir hastayı gidip ziyaret ediyor." Men şeyye'a cenâzeten. "Bir de cenaze olmuş." Men âde marîden. "Bir hastayı gidip ziyaret ediyor." Men şeyye'a cenâzeten. "Bir de cenaze olmuş."

Fatih'te mesela her zaman bulunur.Fatih'te mesela her zaman bulunur. Namaza gitmiş, bir de cenaze var onu da geçiriyor, yerine kadar götürüyor. Namaza gitmiş, bir de cenaze var onu da geçiriyor, yerine kadar götürüyor.

Oruçlu olmak bir, marîzi ziyaret etmek iki, cenazeyi götürmek üç. Oruçlu olmak bir, marîzi ziyaret etmek iki, cenazeyi götürmek üç.

Men ceme'ahünne fî yevmin. "Şu üç şeyi bir günde kim yapabilirse."Men ceme'ahünne fî yevmin. "Şu üç şeyi bir günde kim yapabilirse." Dehale'l-cennete. "Cennete girer." Şimdi altında bir ikinci rivayette ise; Dehale'l-cennete. "Cennete girer."

Şimdi altında bir ikinci rivayette ise;

Men esbaha yevme'l-cumu'ati sâimen. "Cuma gününde oruçlu oluyor." Men esbaha yevme'l-cumu'ati sâimen. "Cuma gününde oruçlu oluyor."

Razaman'a mahsus değil, ramazanın dışında. Ramazanda da dahil tabii, ramazanda daha kolay.Razaman'a mahsus değil, ramazanın dışında. Ramazanda da dahil tabii, ramazanda daha kolay. Cuma günü oruçlu tabiatıyla. Ve âde marîdan. "Bir hastayı da ziyaret ediyor yine." Cuma günü oruçlu tabiatıyla.

Ve âde marîdan. "Bir hastayı da ziyaret ediyor yine."

Müslümanlığın vazifesi bu. Hastalarımıza gidip, "Geçmiş olsun kardeşim, nasılsın,Müslümanlığın vazifesi bu. Hastalarımıza gidip, "Geçmiş olsun kardeşim, nasılsın, bir ihtiyacın var mı?" diyerekten müslümanların birbirleriyle ilgili olması lazım. bir ihtiyacın var mı?" diyerekten müslümanların birbirleriyle ilgili olması lazım.

Nitekim büyük dert başka birde küçük dert, komşularımızla alakadar olacağız.Nitekim büyük dert başka birde küçük dert, komşularımızla alakadar olacağız. Müslümanlığın iktizası. Halbuki ben ne komşumu tanıyorum ne komşu beni tanıyor. Müslümanlığın iktizası. Halbuki ben ne komşumu tanıyorum ne komşu beni tanıyor.

Ve et'ame miskînen. "Bir miskine de yiyecek bir şey verilir, yedirilir."Ve et'ame miskînen. "Bir miskine de yiyecek bir şey verilir, yedirilir." Ve şeyye'a cenâzeten. "Bir de cenazeyi, bak cenaze cenazede bulunmak çok sevap." Ve şeyye'a cenâzeten. "Bir de cenazeyi, bak cenaze cenazede bulunmak çok sevap."

Niçin? Günah-ı kebâiri hiçbir şeyi affetmiyor. Günah-ı kebâie çok.Niçin?

Günah-ı kebâiri hiçbir şeyi affetmiyor. Günah-ı kebâie çok.
Halbuki cenazenin her salından, götürdüğün her adımda bir günah-ı kebâir affoluyor. Halbuki cenazenin her salından, götürdüğün her adımda bir günah-ı kebâir affoluyor.

Sebebi? Müslümanlar ölülerine de hürmet etsinler birbirlerine hürmet etsinler diyerektenSebebi?

Müslümanlar ölülerine de hürmet etsinler birbirlerine hürmet etsinler diyerekten
Allahu celle ve alâ bunu kabul ediyor. Allahu celle ve alâ bunu kabul ediyor.

Öyle iken biz, arabalar da icat oldu artık, cenaze götürmekte yok şimdi.Öyle iken biz, arabalar da icat oldu artık, cenaze götürmekte yok şimdi. Arabaya koyduk muydu tamam yallah! Gelin götürür gibi götürüyorlar. Arabaya koyduk muydu tamam yallah! Gelin götürür gibi götürüyorlar.

"Demek ki Cuma günü sâim olmak bir, ikincisi hastayı ziyaret etmek, üçüncüsü bir miskini it'âm, "Demek ki Cuma günü sâim olmak bir, ikincisi hastayı ziyaret etmek, üçüncüsü bir miskini it'âm, dördüncüsü cenazeye teşyî ederse."dördüncüsü cenazeye teşyî ederse." Lem yettebi'hü zenbün erba'îne seneten. "Ona kırk sene günah dokunmaz." Lem yettebi'hü zenbün erba'îne seneten. "Ona kırk sene günah dokunmaz."

Hâkim, İbn Adî, Beyhaki Câbir'den rivayet etmişler. Hâkim, İbn Adî, Beyhaki Câbir'den rivayet etmişler.

Bazıları bu hadise zayıf demişlerse de diğer hadislerle takviye olunuyor bunlar, kuvvetleniyor. Bazıları bu hadise zayıf demişlerse de diğer hadislerle takviye olunuyor bunlar, kuvvetleniyor.

Bu başka hadislerle beraber beş adet olacak: Cuma günü sâim olmak bir, ikincisi hastayı ziyaret etmek, üçüncüsü bir miskini it'âm, dördüncüsü cenazeye teşyî etmek ve beşincisi sadaka vermek. Bu başka hadislerle beraber beş adet olacak: Cuma günü sâim olmak bir, ikincisi hastayı ziyaret etmek, üçüncüsü bir miskini it'âm, dördüncüsü cenazeye teşyî etmek ve beşincisi sadaka vermek.

Men usîbe bi-musîbetin fî mâlihi ev cesedihî ve ketemehâ. Men usîbe bi-musîbetin fî mâlihi ev cesedihî ve ketemehâ.

"Birisi sana rahatsızlık verdi, o musibet isterse malında olsun." "Birisi sana rahatsızlık verdi, o musibet isterse malında olsun."

İflas etti yahut kaybetti bugün ticaretini." Ev cesedihî. "Veyahut cesedinde bir hastalık belirdi."İflas etti yahut kaybetti bugün ticaretini."

Ev cesedihî. "Veyahut cesedinde bir hastalık belirdi."
Ve ketemehâ. "Onu sakladı." Ben böyle iflas ettim demiyor kimseye, zarara düştüm demiyor.Ve ketemehâ. "Onu sakladı."

Ben böyle iflas ettim demiyor kimseye, zarara düştüm demiyor.
Böyle böyle hastayım da demiyor, saklıyor halini. Böyle böyle hastayım da demiyor, saklıyor halini.

Ve lem yeşkühâ ile'n-nâsi. "Kimseye de şikâyet etmiyor, sabrediyor, Allah verdi." diyor. Ve lem yeşkühâ ile'n-nâsi. "Kimseye de şikâyet etmiyor, sabrediyor, Allah verdi." diyor.

Şu var ki bütün musibetler hep günahların neticesidir. Bunu ben tecrübe ettim, günahların neticesidir. Şu var ki bütün musibetler hep günahların neticesidir. Bunu ben tecrübe ettim, günahların neticesidir. Günahlar gidince hastalıklarda gidiyor. Günahları da yani kolay bir şey değil günahlardan da kurtulmak.Günahlar gidince hastalıklarda gidiyor. Günahları da yani kolay bir şey değil günahlardan da kurtulmak. En büyüğü gafletle geçirdiğimiz saatler, dakikalar yahu. Boş geçiriyoruz. En büyüğü gafletle geçirdiğimiz saatler, dakikalar yahu. Boş geçiriyoruz.

Kâne hakkan ale'llâhi en yağfire lehû.Kâne hakkan ale'llâhi en yağfire lehû. "Böyle musibetini saklayan, insanlara şikayet etmeyen, Cenâb-ı Hak diyor ki.""Böyle musibetini saklayan, insanlara şikayet etmeyen, Cenâb-ı Hak diyor ki." Hakkun ala'llah. "Benim üzerime haktır ki onu mağfiyet edeyim." Mağfiretine vesile oluyor. Hakkun ala'llah. "Benim üzerime haktır ki onu mağfiyet edeyim."

Mağfiretine vesile oluyor.

Allah kusurlarımızı affetsin. Tevfikatı samadaniyesine mazhar etsin. Allah kusurlarımızı affetsin. Tevfikatı samadaniyesine mazhar etsin. Razı olduğu amelleri bize işletsin, razı olduğu halde de bizim dünyadan âhirete göçmemiziRazı olduğu amelleri bize işletsin, razı olduğu halde de bizim dünyadan âhirete göçmemizi bu mübarek ramazan hürmetine bize nasibi mukadder eylesin. bu mübarek ramazan hürmetine bize nasibi mukadder eylesin.

İslam'ın şartlarının şöyle yine bir gözden geçirelim: İslam'ın şartlarının şöyle yine bir gözden geçirelim:

Hayırlara müsabaka, Allahu Teâlâ'nın zikri, namaz tesbihleri, sabah namazlarına devam,Hayırlara müsabaka, Allahu Teâlâ'nın zikri, namaz tesbihleri, sabah namazlarına devam, arkasından tesbihleri böyle çekmek, hangisi olursa olsun.arkasından tesbihleri böyle çekmek, hangisi olursa olsun. Sonra kötülüklerden korunmak kaçınmak, sonra istiğfara devam etmektir.Sonra kötülüklerden korunmak kaçınmak, sonra istiğfara devam etmektir. Daima dualarımızda da; "Yâ Rabbi! Cennetini ver, cehenneminden bizi koru!" duasını da unutmamak.Daima dualarımızda da; "Yâ Rabbi! Cennetini ver, cehenneminden bizi koru!" duasını da unutmamak. Haramlardan son derece uzak kalmak, bir de halimizi Cenâb-ı Hakk'a arz edip insanlara arz etmemek. Haramlardan son derece uzak kalmak, bir de halimizi Cenâb-ı Hakk'a arz edip insanlara arz etmemek.

Bizim şeyler ilan yapıştırıyorlar ya, arabalara otomobillerin arkasına filan. Bizim şeyler ilan yapıştırıyorlar ya, arabalara otomobillerin arkasına filan. "Şu şunu satıyor bu bunu satıyor." diye reklamlar yapıyorlar. "Şu şunu satıyor bu bunu satıyor." diye reklamlar yapıyorlar.

Arabistan'da bütün Arap arabalarına onlar reklamlarında arabalarının arkasına bu kelimeleri yazıyorlar ki; Arabistan'da bütün Arap arabalarına onlar reklamlarında arabalarının arkasına bu kelimeleri yazıyorlar ki;

"Kim ki derdini Allah'tan gayriye söyler, onun derdi bitmez." "Kim ki derdini Allah'tan gayriye söyler, onun derdi bitmez."

Derdimizi Allah'a arz edelim, kusurlarımızın affını Cenab-ı Hak'tan dileyelim,Derdimizi Allah'a arz edelim, kusurlarımızın affını Cenab-ı Hak'tan dileyelim, bu mübarek ayda meleklere benzemeye çalışalım. bu mübarek ayda meleklere benzemeye çalışalım.

Allah cümlemizi affetsin, sevgili kullarının arasına kabul etsin cümlemizi inşallah. Allah cümlemizi affetsin, sevgili kullarının arasına kabul etsin cümlemizi inşallah. Gelecek senelerin ramazanlarına da hayırlısıyla, hayırlı ömürlerleGelecek senelerin ramazanlarına da hayırlısıyla, hayırlı ömürlerle kavuşmak da nasip etsin cümlemize, selamet eylesin bize. el-Fatiha. kavuşmak da nasip etsin cümlemize, selamet eylesin bize.

el-Fatiha.

Konuşma Hakkında
Tema 1
Tema 2