Namaz Vakitleri

23 Şa'bân 1446
22 February 2025
İmsak
06:17
Güneş
07:42
Öğle
13:23
İkindi
16:23
Akşam
18:53
Yatsı
20:13
Detaylı Arama

Konuşma Metni

Bismillâhirrahmânirrahîm.Bismillâhirrahmânirrahîm. el-Hamdü lillâhi Rabbi’l-âlemîne

el-Hamdü lillâhi Rabbi’l-âlemîne
hamden kesîran tayyiben mübâreken fîhihamden kesîran tayyiben mübâreken fîhi alâ külli hâlin ve fî külli hîn.alâ külli hâlin ve fî külli hîn. Ve’s-salâtu ve’s-selâmu alâ seyyidinâ muhammedinVe’s-salâtu ve’s-selâmu alâ seyyidinâ muhammedin ve alâ âlihî ve sahbihî ve men tebi’ahûve alâ âlihî ve sahbihî ve men tebi’ahû bi ihsânin ilâ yevmi’d-dîn.bi ihsânin ilâ yevmi’d-dîn. Emmâ ba’dü fe-kâle resûlullahi sallallahu aleyhi ve sellem;

Emmâ ba’dü fe-kâle resûlullahi sallallahu aleyhi ve sellem;
İzâ ekele ehadüküm fe’l-ye’kül bi-yemînihî

İzâ ekele ehadüküm fe’l-ye’kül bi-yemînihî
ve’l-yeşrab bi-yemînihî ve’l ye’huz bi-yemînihîve’l-yeşrab bi-yemînihî ve’l ye’huz bi-yemînihî ve’l-yu’ti bi-yemînihî fe-inne’ş-şeytâneve’l-yu’ti bi-yemînihî fe-inne’ş-şeytâne ye’külü bi-şimâlihî ve yeşrabü bi-şimâlihîye’külü bi-şimâlihî ve yeşrabü bi-şimâlihî ve yu’tî bi-şimâlihî ve ye’huzü bi-şimâlihî.ve yu’tî bi-şimâlihî ve ye’huzü bi-şimâlihî. Ebû Hüreyre radıyallahu anh’den.

Ebû Hüreyre radıyallahu anh’den.
Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem tavsiye buyuruyor ki;Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem tavsiye buyuruyor ki; İzâ ekele ehadüküm.

İzâ ekele ehadüküm.
Sizden biriniz yemek yerse, bir şey yerse,

Sizden biriniz yemek yerse, bir şey yerse,
fe’l-ye’kül bi-yemînihî sağ eliyle yesin.fe’l-ye’kül bi-yemînihî sağ eliyle yesin. Arapçada yemin birkaç manaya geliyor,Arapçada yemin birkaç manaya geliyor, bir manası da sağ el demek.bir manası da sağ el demek. Şimal, sol el demek. Yemin, sağ el demek.Şimal, sol el demek. Yemin, sağ el demek. Peki niye kuzeye şimal denmiş?

Peki niye kuzeye şimal denmiş?
Çünkü yönünü, güneşin doğduğu tarafa döndüğü zaman

Çünkü yönünü, güneşin doğduğu tarafa döndüğü zaman
kuzey tarafı sol tarafına geliyor,kuzey tarafı sol tarafına geliyor, sol taraf manasına ordan yerleşmiş yani,sol taraf manasına ordan yerleşmiş yani, şimalin kuzey manasına gelmesi.şimalin kuzey manasına gelmesi. Aslında şey demek, sol tarafı demek insanın,Aslında şey demek, sol tarafı demek insanın, coğrafi yön olması sonradan bu mantıkla çıkmış yani.coğrafi yön olması sonradan bu mantıkla çıkmış yani. Sizden biriniz yediği zaman, sağ eliyle yesin.

Sizden biriniz yediği zaman, sağ eliyle yesin.
Ve’l-yeşrab bi-yemînihî,

Ve’l-yeşrab bi-yemînihî,
sağ eliyle içsin.sağ eliyle içsin. İçeceği meşrubatı, suyu, sütü neyse.İçeceği meşrubatı, suyu, sütü neyse. Ve’l ye’huz bi-yemînihî.

Ve’l ye’huz bi-yemînihî.
Bir şey alacağı zaman, sağ eliyle alsın.

Bir şey alacağı zaman, sağ eliyle alsın.
Bir şey vereceği zaman, sağ eliyle versin. Bir şey vereceği zaman, sağ eliyle versin. Fe-inne’ş-şeytâne.

Fe-inne’ş-şeytâne.
Çünkü şeytan.

Çünkü şeytan.
Ye’külü bi-şimâlihî.

Ye’külü bi-şimâlihî.
Sol eliyle yer.

Sol eliyle yer.
Ve yeşrabü bi-şimâlihî.

Ve yeşrabü bi-şimâlihî.
Sol eliyle içer.

Sol eliyle içer.
Ve yu’tî bi-şimâlihî.

Ve yu’tî bi-şimâlihî.
Sol eliyle verir.Sol eliyle verir. Ve ye’huzü bi-şimâlihî.

Ve ye’huzü bi-şimâlihî.
Sol eliyle alır. Şeytanın işi yani.

Sol eliyle alır. Şeytanın işi yani.
Şimdi böylece bizim örfümüz, töremiz, dinimiz,

Şimdi böylece bizim örfümüz, töremiz, dinimiz,
mazimiz, ecdadımız tarihimizde;mazimiz, ecdadımız tarihimizde; böyle sağ el kullanılmış, iyi işlerde.böyle sağ el kullanılmış, iyi işlerde. Fakat bu Avrupalılarda da sol el kullanılıyor.Fakat bu Avrupalılarda da sol el kullanılıyor. Bıçak sağ ele alınıyor, çatal sol ele alınıyor,Bıçak sağ ele alınıyor, çatal sol ele alınıyor, kesiliyor, sol elle yeniliyor, sol elle içiliyor.kesiliyor, sol elle yeniliyor, sol elle içiliyor. Kadehler tokuşturuluyor sol elle içiyorlar,Kadehler tokuşturuluyor sol elle içiyorlar, şeytanın işi. Şeytanın âdeti.şeytanın işi. Şeytanın âdeti. Şimdi bazı kimselerde, onlar gibiŞimdi bazı kimselerde, onlar gibi alışmışlar öyle devam ediyorlar.alışmışlar öyle devam ediyorlar. Çünkü dinimizin ve Peygamber efendimizinÇünkü dinimizin ve Peygamber efendimizin tavsiyesini sallallahu aleyhi vessellemi,tavsiyesini sallallahu aleyhi vessellemi, sünneti seniyeyi bilmiyorlar.sünneti seniyeyi bilmiyorlar. Maalesef efendim sol elleriyle yiyip, sol elleriyle içiyorlar.Maalesef efendim sol elleriyle yiyip, sol elleriyle içiyorlar. Bir keresinde yemek yerken bir şahıs,

Bir keresinde yemek yerken bir şahıs,
sol eliyle yedi Peygamber efendimizin gördüğü yerde,sol eliyle yedi Peygamber efendimizin gördüğü yerde, yanında, sol eliyle yedi. yanında, sol eliyle yedi. Peygamber efendimiz ona dedi ki; sağ elinle ye.Peygamber efendimiz ona dedi ki; sağ elinle ye. O da yiyemiyorum dedi.O da yiyemiyorum dedi. Yiyemez ol dedi.Yiyemez ol dedi. Adam tabağı.Adam tabağı. Resûlullah kibrinden dedi o da.Resûlullah kibrinden dedi o da. Resûlullah’ın emrine karşı gelinir mi?Resûlullah’ın emrine karşı gelinir mi? Mahvoldun.

Mahvoldun.
İza ekelte ta’âmen ev şeribte şerâben

İza ekelte ta’âmen ev şeribte şerâben
fe-kul bismillahi ve billahi ellezîfe-kul bismillahi ve billahi ellezî lâ yedurru me’asmihî şey’ün fi’l-ardılâ yedurru me’asmihî şey’ün fi’l-ardı ve lâ fi’s-semâi yâ hayyu yâ kayyûmüve lâ fi’s-semâi yâ hayyu yâ kayyûmü illâ lem yusibhu minhu dâün ve lev kâne fîhi semmün. illâ lem yusibhu minhu dâün ve lev kâne fîhi semmün. Enes radıyallahu anh’den bu hadîs-i şerîfi buyurmuş

Enes radıyallahu anh’den bu hadîs-i şerîfi buyurmuş
efendimiz ki,efendimiz ki, şöyle buyurmuş ki Peygamber efendimiz;şöyle buyurmuş ki Peygamber efendimiz; İza ekelte ta’âmen.

İza ekelte ta’âmen.
Yemek yediğiniz zaman.

Yemek yediğiniz zaman.
Ev şeribte şerâben.

Ev şeribte şerâben.
Yahutta bir meşrubat içtiğin zaman.

Yahutta bir meşrubat içtiğin zaman.
Şarap, Türkçe de, ille sarhoş edici içki manasında kullanılır.Şarap, Türkçe de, ille sarhoş edici içki manasında kullanılır. Arapçada öyle kullanılmaz.Arapçada öyle kullanılmaz. Arapça da sadece meşrubat demek.Arapça da sadece meşrubat demek. E peki şarabın adı ne?

E peki şarabın adı ne?
Hamr. Arapçada şarabın adı, hamr.

Hamr. Arapçada şarabın adı, hamr.
Hamr ne demek?

Hamr ne demek?
Fışkırıp, bir şey kabarcıklandımı

Fışkırıp, bir şey kabarcıklandımı
ona tahammür etti derler, hamurlaştı derler.ona tahammür etti derler, hamurlaştı derler. Bunu da suyla karıştırıyorsun, kenara koyuyorsun,Bunu da suyla karıştırıyorsun, kenara koyuyorsun, oda kabarmaya başlıyor,oda kabarmaya başlıyor, bup bup kabarcıklar çıkmaya başlıyor.bup bup kabarcıklar çıkmaya başlıyor. Hatta bunu örtüyorlar filan, biraz kabarsın diye.Hatta bunu örtüyorlar filan, biraz kabarsın diye. Yani hamurlaşmak, yani kimyevi muamele oluyor,Yani hamurlaşmak, yani kimyevi muamele oluyor, bir şeyler çıkmaya başlıyor.bir şeyler çıkmaya başlıyor. Hamr, sarhoş edici içki demek.

Hamr, sarhoş edici içki demek.
Ama şarap, şarap meşrubat demek arapça da.Ama şarap, şarap meşrubat demek arapça da. Kur’an’ı Kerîm’de geçiyor.

Kur’an’ı Kerîm’de geçiyor.
Ve sekâhum rabbuhum şerâben tahûrâ.

Ve sekâhum rabbuhum şerâben tahûrâ.
Rabları o cennetliklere ne içerecek?

Rabları o cennetliklere ne içerecek?
Şerâben tahûrâ.

Şerâben tahûrâ.
Tertemiz meşrubat içirecek.

Tertemiz meşrubat içirecek.
Çok güzel, cennet meşrubatı içirecek.Çok güzel, cennet meşrubatı içirecek. Şarap yani sarhoş edici hamr manasında değil.Şarap yani sarhoş edici hamr manasında değil. Sizden biriniz, sen diye muhatabına öyle söylüyor.

Sizden biriniz, sen diye muhatabına öyle söylüyor.
İza ekelte ta’âmen.İza ekelte ta’âmen. Yemek yediğin zaman. Ev şeribte şerâben.Yemek yediğin zaman. Ev şeribte şerâben. Veyahut bir meşrubat içtiğin zaman.Veyahut bir meşrubat içtiğin zaman. Fe-kul. De ki;

Fe-kul. De ki;
Bismillâh Allah’ın adıyla. Ve billah.Bismillâh Allah’ın adıyla. Ve billah. Cenâb-ı Hak ile.Cenâb-ı Hak ile. Ellezi lâ yedurru ma’asmihi şey’ün fil erdı ve lâ fissemâi.Ellezi lâ yedurru ma’asmihi şey’ün fil erdı ve lâ fissemâi. O Allah namına, Allah’ın adını anarak içiyorum.O Allah namına, Allah’ın adını anarak içiyorum. O Allah namına ki, Onun ismi anıldığı zaman,O Allah namına ki, Onun ismi anıldığı zaman, yerde gökte hiçbir şey zarar veremez insana.yerde gökte hiçbir şey zarar veremez insana. Ya hayyu ya kayyum. “Ey hay olan kayyum olan Allah” derse.Ya hayyu ya kayyum. “Ey hay olan kayyum olan Allah” derse. Neymiş duası?

Neymiş duası?
Bir daha okuyalım.

Bir daha okuyalım.
Bismillahi ve billahi ellezî lâ yedurru

Bismillahi ve billahi ellezî lâ yedurru
me’asmihî şey’ün fi’l-ardıme’asmihî şey’ün fi’l-ardı ve lâ fi’s-semâi yâ hayyu yâ kayyûmü.ve lâ fi’s-semâi yâ hayyu yâ kayyûmü. Bu duayı, yemek yediğin zaman,

Bu duayı, yemek yediğin zaman,
meşrubat içtiğin zaman bu duayı oku diyormeşrubat içtiğin zaman bu duayı oku diyor Peygamber efendimiz.Peygamber efendimiz. Bismillahi ve billahi ellezî lâ yedurruBismillahi ve billahi ellezî lâ yedurru me’asmihî şey’ün fi’l-ardıme’asmihî şey’ün fi’l-ardı ve lâ fi’s-semâi yâ hayyu yâ kayyûmü.ve lâ fi’s-semâi yâ hayyu yâ kayyûmü. Bu duayı okursa. Hay ve Kayyûm olanBu duayı okursa. Hay ve Kayyûm olan Allah’ın adını söylemiş oluyor, en sonunda.Allah’ın adını söylemiş oluyor, en sonunda. Sıfatını hatırlamış oluyor. Sıfatını hatırlamış oluyor. Kim bu sözü söylerse;

Kim bu sözü söylerse;
İllâ lem yusibhu minhu dâün ve lev kâne fîhi semmün.

İllâ lem yusibhu minhu dâün ve lev kâne fîhi semmün.
O yediğin den dolayı; böyle söyleyen,

O yediğin den dolayı; böyle söyleyen,
böyle dua eden mümine bir zarar gelmez,böyle dua eden mümine bir zarar gelmez, isabet etmez, bir musibet, bir zarar o yediğinden, isabet etmez, bir musibet, bir zarar o yediğinden, o içtiğinden bir zarar gelmez.o içtiğinden bir zarar gelmez. Ve lev kâne fîhi semmün.

Ve lev kâne fîhi semmün.
İçinde zehir bile olsa zarar gelmez.

İçinde zehir bile olsa zarar gelmez.
Okumuştum veya duymuştum ki;

Okumuştum veya duymuştum ki;
Hz. Ömer halife olunca radıyallahu anh,Hz. Ömer halife olunca radıyallahu anh, bizanstan hristiyan aleminden, ona tebrikname gelmiş,bizanstan hristiyan aleminden, ona tebrikname gelmiş, devlet başkanı oldu diye,devlet başkanı oldu diye, halife devlet başkanı oldu Hz. Ömer diye elçi gelmiş.halife devlet başkanı oldu Hz. Ömer diye elçi gelmiş. Elçi buna bir şeyler, hediyeler sunmuş geldiği zaman.Elçi buna bir şeyler, hediyeler sunmuş geldiği zaman. Hediyelerin bir tanesi de, bir yüzük,Hediyelerin bir tanesi de, bir yüzük, ama taşlı kafalı bir yüzük,ama taşlı kafalı bir yüzük, başlı bir yüzük, başı da açılıyor.başlı bir yüzük, başı da açılıyor. İçinde zehir varmış, öldürücü şiddetli zehir.İçinde zehir varmış, öldürücü şiddetli zehir. Demiş bu ne olacak?Demiş bu ne olacak? Efendim demiş bizde demiş

Efendim demiş bizde demiş
hükümdarlar bazen isyan çıkar,hükümdarlar bazen isyan çıkar, askerler saldırırlar saraya,askerler saldırırlar saraya, efendim hükümdarı öldürmeye kalkarlar,efendim hükümdarı öldürmeye kalkarlar, e bu düşmanların eline düşüp de rezil kepaze olmaktansa,e bu düşmanların eline düşüp de rezil kepaze olmaktansa, itilecek kakılacak, efendim işkence görecek,itilecek kakılacak, efendim işkence görecek, efendim hükümdar yüzüğünün hemen yanında zehiri,efendim hükümdar yüzüğünün hemen yanında zehiri, taşını açıp hüp içiverir, orda hemen düp devrilir.taşını açıp hüp içiverir, orda hemen düp devrilir. O düşmanlarının eline canlı düşmez.O düşmanlarının eline canlı düşmez. Yani böyle bir şey vardır.Yani böyle bir şey vardır. Onun için sende hükümdarsın ya,Onun için sende hükümdarsın ya, belki etrafındakiler sana isyan ederdebelki etrafındakiler sana isyan ederde böyle bir durum gerekebilir.böyle bir durum gerekebilir. Halbuki İslam’da intihar yok.

Halbuki İslam’da intihar yok.
İntihar etmek yok. Evet isyan olabiliyor.İntihar etmek yok. Evet isyan olabiliyor. Hz. Osman’ın zamanında isyan oldu.Hz. Osman’ın zamanında isyan oldu. Evini muhasara ettiler, öldürmeye kalktılar. Evini muhasara ettiler, öldürmeye kalktılar. Hz. Ali efendimiz ve çocukları nöbet tuttular filan,Hz. Ali efendimiz ve çocukları nöbet tuttular filan, efendim ama fayda etmedi.efendim ama fayda etmedi. Muhasarayı kaldırmadılar,Muhasarayı kaldırmadılar, nasihat fayda etmedi, kızgınlık arttı, şey yaptı.nasihat fayda etmedi, kızgınlık arttı, şey yaptı. Nihayet Kur’an okurken,Nihayet Kur’an okurken, fırsat bulup efendim namaza gittiği sırada mıydı neydifırsat bulup efendim namaza gittiği sırada mıydı neydi Hz. Ali efendimizin, bir fırsattaHz. Ali efendimizin, bir fırsatta Hz. Osman’ ı Kur’an’ı Kerîm okurken şehit ettiler.Hz. Osman’ ı Kur’an’ı Kerîm okurken şehit ettiler. Kanları Kur’an’ı Kerîm’ in üstüne sıçradı.Kanları Kur’an’ı Kerîm’ in üstüne sıçradı. O Kur’an’ı Kerîm’de bizim şeyimize o kan lekesiyle,O Kur’an’ı Kerîm’de bizim şeyimize o kan lekesiyle, Topkapı sarayında duruyor, Hz. Osman’ın Kur’an’ı Kerîmi.Topkapı sarayında duruyor, Hz. Osman’ın Kur’an’ı Kerîmi. Şehit ettiler.Şehit ettiler. Şehit ettikten sonra da günlerce defnini yaptırtmadılar.Şehit ettikten sonra da günlerce defnini yaptırtmadılar. Yani şeyine de müdahale ettiler, zalimler, asiler.Yani şeyine de müdahale ettiler, zalimler, asiler. O mübarek zatın, Peygamber efendimizin damadı,O mübarek zatın, Peygamber efendimizin damadı, o mübarek zatın gömülmesine bile müsaade etmediler.o mübarek zatın gömülmesine bile müsaade etmediler. Hz. Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem efendimiz,Hz. Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem efendimiz, hali hayatındayken, ahirete irtihal etmeden önce,hali hayatındayken, ahirete irtihal etmeden önce, Hz. Osman’a ne demişti biliyor musunuz?Hz. Osman’a ne demişti biliyor musunuz? Hadîs kitaplarında geçiyor.Hadîs kitaplarında geçiyor. Demişti ki;

Demişti ki;
Yâ osmanü innellaha mukmisüke bi-kamîsin.

Yâ osmanü innellaha mukmisüke bi-kamîsin.
Cenâb-ı Hak sana bir gömlek giydirecek,

Cenâb-ı Hak sana bir gömlek giydirecek,
sakın o gömleği sen kendi isteğinle üzerinden çıkartma,sakın o gömleği sen kendi isteğinle üzerinden çıkartma, bana mülaki oluncaya kadar,bana mülaki oluncaya kadar, bana kavuşuncaya kadar demiş.bana kavuşuncaya kadar demiş. Bu rumuzlu bir söz.Bu rumuzlu bir söz. Ne demek istiyor?

Ne demek istiyor?
Gömlekten murat ne? Sana Allah bir gömlek giydirecek?

Gömlekten murat ne? Sana Allah bir gömlek giydirecek?
Halifelik kaftanını giydirecek.

Halifelik kaftanını giydirecek.
Halife olacaksın benden sonra.Halife olacaksın benden sonra. Sakın isteseler de sen bu kaftanı kendin çıkartma.Sakın isteseler de sen bu kaftanı kendin çıkartma. İn halifelikten dediler Ona.İn halifelikten dediler Ona. Çıkartmadı.Çıkartmadı. Çünkü öyle tavsiye etmişti Peygamber efendimiz.Çünkü öyle tavsiye etmişti Peygamber efendimiz. O gün oruç tut. Benimle akşamleyin iftar et demişti.O gün oruç tut. Benimle akşamleyin iftar et demişti. Oruçluydu Hz. Osman radıyallahu anh şehit edilirken.Oruçluydu Hz. Osman radıyallahu anh şehit edilirken. O mübarek cennetlik zatı, kılıçlarıyla vurdular,O mübarek cennetlik zatı, kılıçlarıyla vurdular, şey yaptılar kanını sıçrattılar, şehit ettiler.şey yaptılar kanını sıçrattılar, şehit ettiler. Zülüm çok dünyada, zalim insan çok.Zülüm çok dünyada, zalim insan çok. O gün oruç tut, iftarı benim yanımda yaparsın.O gün oruç tut, iftarı benim yanımda yaparsın. Oruçlu oruçlu şehit oldu. Oruçlu oruçlu şehit oldu. Peygamber efendimize kavuştu.Peygamber efendimize kavuştu. Uhud dağına gittikleri zaman bir keresinde zelzele oldu,

Uhud dağına gittikleri zaman bir keresinde zelzele oldu,
Uhud dağı sarsıldı.Uhud dağı sarsıldı. Dedi ki;

Dedi ki;
Ey Uhud dağı!

Ey Uhud dağı!
Belki Mekkedeki Cebeli Ebu Kubeys’te olabilir dağın adı.Belki Mekkedeki Cebeli Ebu Kubeys’te olabilir dağın adı. Hani şimdi Safa tepesinin yanında arkaya doğru giden,Hani şimdi Safa tepesinin yanında arkaya doğru giden, kralın sarayını yaptığı tepede olabilir.kralın sarayını yaptığı tepede olabilir. Sarsıldı böyle. Sarsılma. Uslu dur.Sarsıldı böyle. Sarsılma. Uslu dur. Kıpırdama. Çünkü üstünde bir Peygamber,Kıpırdama. Çünkü üstünde bir Peygamber, iki şehit var dedi.iki şehit var dedi. Yanın Hz. Ali, Hz. Osman efendilerimiz vardı.Yanın Hz. Ali, Hz. Osman efendilerimiz vardı. Allahu Teâlâ hazretleri bildirmiş,

Allahu Teâlâ hazretleri bildirmiş,
yıllar önceden böyle tavsiyesini yapıyor, buyurmuştu.yıllar önceden böyle tavsiyesini yapıyor, buyurmuştu. Şimdi Hz. Ömer radıyallahu anh böyle elçinin sözlerini dinledi.

Şimdi Hz. Ömer radıyallahu anh böyle elçinin sözlerini dinledi.
Haa böyle intihar edecek hükümdar ha,Haa böyle intihar edecek hükümdar ha, asi oldukları zaman.asi oldukları zaman. Yüzüğün taşını açtı, zehiri meydana çıkarttı,Yüzüğün taşını açtı, zehiri meydana çıkarttı, ondan sonra Bismillahi ve billahi ellezîondan sonra Bismillahi ve billahi ellezî lâ yedurru me’asmihî şey’ün fi’l-ardı lâ yedurru me’asmihî şey’ün fi’l-ardı ve lâ fi’s-semâi yâ hayyu yâ kayyûmü hüp zehiri yuttu.ve lâ fi’s-semâi yâ hayyu yâ kayyûmü hüp zehiri yuttu. Elçinin gözü önünde.Elçinin gözü önünde. Elçi böööylee gözleri açıldı, titriyor,Elçi böööylee gözleri açıldı, titriyor, efendim telaşlı hiçbirşey olmadı.efendim telaşlı hiçbirşey olmadı. Çünkü Peygamber efendimiz buyuruyor ki;Çünkü Peygamber efendimiz buyuruyor ki; içinde hastalıkta olsa, hatta zehir olsa zarar vermez.içinde hastalıkta olsa, hatta zehir olsa zarar vermez. Çünkü ya hayyu ya kayyum diyor.Çünkü ya hayyu ya kayyum diyor. Bismillahi ve billahi ellezî lâ yedurruBismillahi ve billahi ellezî lâ yedurru me’asmihî şey’ün fi’l-ardı ve lâ fi’s-semâi diyor.me’asmihî şey’ün fi’l-ardı ve lâ fi’s-semâi diyor. Allahu Teâlâ hazretlerinin mübarek kullarına böyle şeyler var.

Allahu Teâlâ hazretlerinin mübarek kullarına böyle şeyler var.
Ve nihayet üçüncü hadîs-i şerîf.

Ve nihayet üçüncü hadîs-i şerîf.
İze’l-teka’l-müslimâni fe-tesâfehâ ve hamidallahe

İze’l-teka’l-müslimâni fe-tesâfehâ ve hamidallahe
ve’s-teğferâ ğaferallahü lehümâ.ve’s-teğferâ ğaferallahü lehümâ. Bu selamlaşmayla ilgili, karşılaşmayla ilgili bir hadîs-i şerîf.

Bu selamlaşmayla ilgili, karşılaşmayla ilgili bir hadîs-i şerîf.
İki Müslüman karşılaştıkları zaman, karşı karşıya geldiler.

İki Müslüman karşılaştıkları zaman, karşı karşıya geldiler.
Oooo kardeşim, bilmem ne yolda karşı karşıya geldiler.Oooo kardeşim, bilmem ne yolda karşı karşıya geldiler. Fe-tesâfehâ. Müsafâha yaptılar.Fe-tesâfehâ. Müsafâha yaptılar. Nasılsın kardeşim?

Nasılsın kardeşim?
Musâfaha yaptılar, müsâfaha. Ve hamidallahe.

Musâfaha yaptılar, müsâfaha. Ve hamidallahe.
Allah’a hamdettiler. Hamdolsun ki seni gördüm.Allah’a hamdettiler. Hamdolsun ki seni gördüm. Nasılsın kardeşim?Nasılsın kardeşim? Bilmem ne filan.Bilmem ne filan. Ve’s-teğferâhu

Ve’s-teğferâhu
Estağfirullah dediler.Estağfirullah dediler. Allah’dan mağfîret dilediler.Allah’dan mağfîret dilediler. Demek ki müsamaha yaptılar.

Demek ki müsamaha yaptılar.
Tabi selam vermişlerdir.Tabi selam vermişlerdir. Burada selamı şey yapmıyor.Burada selamı şey yapmıyor. Karşılaşmada ilk önce ne yapılır?Karşılaşmada ilk önce ne yapılır? Es selâmu aleyküm ve rahmet'ullah denilir.

Es selâmu aleyküm ve rahmet'ullah denilir.
Uzaktan da ooooo selâmün aleyküm.

Uzaktan da ooooo selâmün aleyküm.
Ve aleykümü’s-selâm.

Ve aleykümü’s-selâm.
Nasılsın?

Nasılsın?
Allâhumme salli alâ seyyidinâ...

Allâhumme salli alâ seyyidinâ...
Birde salavât adetimiz var.Birde salavât adetimiz var. Salât ü selâm getiririz Musafâha ederken.Salât ü selâm getiririz Musafâha ederken. Nasılsın?

Nasılsın?
Elhamdülillâh.

Elhamdülillâh.
Çok şükür Ya Rabbi!

Çok şükür Ya Rabbi!
Hamd ü senâlar olsun.

Hamd ü senâlar olsun.
Hamdetti.

Hamdetti.
Ne var ne yok?

Ne var ne yok?
Estağfîrullah el'azîm.

Estağfîrullah el'azîm.
İşte bunları böyle yaptıkları zaman.İşte bunları böyle yaptıkları zaman. Ğaferallahü lehümâ.Ğaferallahü lehümâ. Her ikisini de Allah afv u mağfiret eder.Her ikisini de Allah afv u mağfiret eder. Allah Müslümanların birbirleriyle

Allah Müslümanların birbirleriyle
muhabbet etmelerini seviyor ve mükâfatlandırıyor.muhabbet etmelerini seviyor ve mükâfatlandırıyor. Böyle musafâha ettikleri zaman,Böyle musafâha ettikleri zaman, kuru ağacın kuru yapraklarından, kuru ağacın kuru yapraklarından, rüzgar da yaprakların takır takır sakır sakırrüzgar da yaprakların takır takır sakır sakır yere döküldüğü gibi günahları dökülür.yere döküldüğü gibi günahları dökülür. Musafâha ettikleri zaman.Musafâha ettikleri zaman. Müslüman Müslümanı sevecek.

Müslüman Müslümanı sevecek.
Müslüman Müslümanı kayıracak.Müslüman Müslümanı kayıracak. Müslüman Müslümana yardım edecek.Müslüman Müslümana yardım edecek. Müslüman Müslümanı efendim yalnız bırakmayacak.Müslüman Müslümanı efendim yalnız bırakmayacak. Desteksiz bırakmayacak.Desteksiz bırakmayacak. Bu benim ahiret kardeşim, bu benim mümin kardeşim,Bu benim ahiret kardeşim, bu benim mümin kardeşim, bu benim din kardeşim diye her elinden gelenbu benim din kardeşim diye her elinden gelen iyiliği ona yapmağa çalışacak.iyiliği ona yapmağa çalışacak. Allah bizi gerçek Müslümanlardan eylesin.

Allah bizi gerçek Müslümanlardan eylesin.
el-Fâtiha.

el-Fâtiha.
Konuşma Hakkında
Tema 1
Tema 2