Namaz Vakitleri

27 Zilhicce 1445
03 Temmuz 2024
İmsak
03:30
Güneş
05:29
Öğle
13:13
İkindi
17:13
Akşam
20:47
Yatsı
22:37
Detaylı Arama

Besmele’nin Anlamı

Prof. Dr. Mahmud Es'ad COŞAN

15 Cemâziye'l-Âhir 1411 / 01.01.1991
Melbourne/ Avustralya

Açıklama

Hocamız, Gönül dostumuz, Mürebbi'miz Prof. Dr. Mahmud Es’ad COŞAN’ın, kutsal kitabımız Kur'an-ı Kerim'in daha iyi anlaşılması için yaptığı sohbetler Ak-Radyo’da başladı (29. 09. 1998).

Bu sohbetler bir saat kadar sürüyordu ve salı akşamları Ak-Radyodan yayınlanıyordu. 4 Şubat 2001 günü elim bir trafik kazası sonucu vefat edinceye kadar devam etti. Vefat etmeden önce yaptıkları son sohbette, Bakara Sûresi’nin 223. ayeti anlatılmıştır.

Hocamız bu sohbetlerinde İbn-i Kesir tefsirini takip ediyordu. Zaman zaman Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır tefsirinden ve İsmâil Hakkı Bursevî Hazretleri’nin tefsirinden nakiller yaptığı da oluyordu. Fâtiha’dan başlayıp, sırayla her sohbette birkaç ayet okuyup izah ederek sohbetlerini sürdürüyordu. 30 Ocak 2001 günü yaptığı son tefsir sohbetinde, Bakara Sûresi’nin 224. ayetine kadar gelmişti.

Derslerde, önce o gün izah edilecek ayet-i kerimelerin metinleri okunuyor, kısaca meali veriliyor. Sonra ayetlerin sebeb-i nüzûlü hadis-i şeriflerle izah ediliyor. Ondan sonra, ilgili diğer ayetlerle ve hadis-i şeriflerle ayeti kerimelerin açıklaması yapılıyor. Ashaptan, tabiinden görüşler naklediliyor. Sohbetin sonunda da çıkartılacak dersler anlatılıyor ve günümüzde neler yapmamız gerektiği hakkında tavsiyelerde bulunuluyor.

Konuşma Metni

Bismillahirrahmanirrahim. Bismillahirrahmanirrahim.

el-Hamdülillahi Rabbil âlemin. Vesselatu vesselamu ala seyyidil evveline vel ahirin.el-Hamdülillahi Rabbil âlemin. Vesselatu vesselamu ala seyyidil evveline vel ahirin. Ve senedinâ ve mededinâ ve tabîbi kulûbinâ ve şefii zünübina ve üsveti hasenetil Muhammedinil-Mustafâ.Ve senedinâ ve mededinâ ve tabîbi kulûbinâ ve şefii zünübina ve üsveti hasenetil Muhammedinil-Mustafâ. Ve âlihî ve sahbihî ve men tebiahû biihsânin ila yevmil ceza. Ve âlihî ve sahbihî ve men tebiahû biihsânin ila yevmil ceza.

Bu kısa zaman içinde her gün okuduğumuz Fatiha sûresinin izahı üzerinde vaktimizi değerlendirmeye çalışalım.Bu kısa zaman içinde her gün okuduğumuz Fatiha sûresinin izahı üzerinde vaktimizi değerlendirmeye çalışalım. Hepimiz okuduğumuz için mânasını bilerek okumamız da namazı daha lezzetli bir şekilde Hepimiz okuduğumuz için mânasını bilerek okumamız da namazı daha lezzetli bir şekilde kılmamıza faydası olacağını düşünebiliriz. Oraya da yazılmış, namaz dinin direğidir, diye hadîs-i şerîfte. kılmamıza faydası olacağını düşünebiliriz. Oraya da yazılmış, namaz dinin direğidir, diye hadîs-i şerîfte.

Bismillahirrahmanirrahim diye başlıyor.Bismillahirrahmanirrahim diye başlıyor. Bu besmelenin bizim mezhebimize göre Kur'ân-ı Kerîm'den bir ibare olduğu muhakkaktır. Bu besmelenin bizim mezhebimize göre Kur'ân-ı Kerîm'den bir ibare olduğu muhakkaktır.

Çünkü; Çünkü;

İnnehu min suleymâne ve innehu bismillahirrahmanirrahim diye bir âyet-i kerîmenin içinde zaten yer alıyor.İnnehu min suleymâne ve innehu bismillahirrahmanirrahim diye bir âyet-i kerîmenin içinde zaten yer alıyor. Ama sûre başlarındakiler, o sûrenin kendisinden birinci âyet değildir.Ama sûre başlarındakiler, o sûrenin kendisinden birinci âyet değildir. Sûreler de birbirinden bahsetmek için konulmuştur deniliyor. Din âlimleri de o kanaatte. Sûreler de birbirinden bahsetmek için konulmuştur deniliyor. Din âlimleri de o kanaatte.

Bismillahirrahmanirrahim, isim kelimesinin başına gelmiş b harfi,Bismillahirrahmanirrahim, isim kelimesinin başına gelmiş b harfi, İngilizce'deki by kelimesi gibi ile manasına gelir.İngilizce'deki by kelimesi gibi ile manasına gelir. İsim bildiğimiz bir kelime Bismillah, Allah'ın ismi ile demek. İsim bildiğimiz bir kelime Bismillah, Allah'ın ismi ile demek.

Er Rahmân ve Rahîm Allahu Teâlâ Hazretlerinin iki sıfatıdır.Er Rahmân ve Rahîm Allahu Teâlâ Hazretlerinin iki sıfatıdır. Rahmân ve Rahîm kelimesinin menşei aynıdır, aynı kökten türemiş bir kelime oluyor.Rahmân ve Rahîm kelimesinin menşei aynıdır, aynı kökten türemiş bir kelime oluyor. İkisi de rahmet ve merhamet manalarıyla bildirilir.İkisi de rahmet ve merhamet manalarıyla bildirilir. Yalnız Rahmân kelimesi fa'lem nezdinde daha büyük bir mübalağa ifade eder.Yalnız Rahmân kelimesi fa'lem nezdinde daha büyük bir mübalağa ifade eder. Yani eşsiz, uçsuz, bucaksız, dipsiz, kenarsız rahmettir. Yani eşsiz, uçsuz, bucaksız, dipsiz, kenarsız rahmettir.

Rahîm de merhamet manasında yine rahmetin bir bölümü olarak çok merhametli manasına geliyor.Rahîm de merhamet manasında yine rahmetin bir bölümü olarak çok merhametli manasına geliyor. Meşhur olan izaha göre Rahmân'ı çok mübalağalı acıma ve merhamet etme, Meşhur olan izaha göre Rahmân'ı çok mübalağalı acıma ve merhamet etme, rahmet eyleme manası ifade ettiği için bütün varlıklara etki ediyor.rahmet eyleme manası ifade ettiği için bütün varlıklara etki ediyor. Mü'mine, kâfire, iyiye, kötüye, Allah'ın varlığını kabul edene, etmeyene,Mü'mine, kâfire, iyiye, kötüye, Allah'ın varlığını kabul edene, etmeyene, inanana, inanmayana Allahu Teâlâ hazretleri rahmetini ihsan ediyor. inanana, inanmayana Allahu Teâlâ hazretleri rahmetini ihsan ediyor.

Allahu Teâlâ hazretlerinin rahmeti güneş ışınları gibi her tarafa bulaşıyor; ancak içi karanlık olanlar müstesna.Allahu Teâlâ hazretlerinin rahmeti güneş ışınları gibi her tarafa bulaşıyor; ancak içi karanlık olanlar müstesna. Rahmet damlaları gibi her şeyin üstüne yağıyor. Kabı ters çevirmiş olanlar müstesna.Rahmet damlaları gibi her şeyin üstüne yağıyor. Kabı ters çevirmiş olanlar müstesna. İmam Gazâlî öyle diyor: Rahmet umumîdir ama istifade etmesini bilemeyenler edemezler, diyor.İmam Gazâlî öyle diyor:

Rahmet umumîdir ama istifade etmesini bilemeyenler edemezler, diyor.
Bu Rahman'lığının icabı olarak Allahu Teâlâ hazretleri herkese rızık veriyor, Bu Rahman'lığının icabı olarak Allahu Teâlâ hazretleri herkese rızık veriyor, sıkıştığı zaman duasına icabet ediyor. Mü'minin de fâsığın da fâcirin de kâfirin de münkirin de münâfığın dasıkıştığı zaman duasına icabet ediyor. Mü'minin de fâsığın da fâcirin de kâfirin de münkirin de münâfığın da Firavun'un da Nemrut'un da rızkını kesmemiş. Yarattığı için rızkını vermiş.Firavun'un da Nemrut'un da rızkını kesmemiş. Yarattığı için rızkını vermiş. Şeyh Sadi, o âlim şahıs diyor ki: Şeyh Sadi, o âlim şahıs diyor ki:

Ey benim Allah'ım, ey keremi çok, rahmeti engin, lütfu yaygın Allah'ım; Ey benim Allah'ım, ey keremi çok, rahmeti engin, lütfu yaygın Allah'ım;

Sen kayıp hazinelerinden ateşpereste de hıristiyana da imanlıya da imansıza da ayırmışsın nasiplerini.Sen kayıp hazinelerinden ateşpereste de hıristiyana da imanlıya da imansıza da ayırmışsın nasiplerini. Maaşlarını veriyorsun, hepsinin yaşaması için gerekli şeyleri ihsan ediyorsun. Maaşlarını veriyorsun, hepsinin yaşaması için gerekli şeyleri ihsan ediyorsun.

Düşmanlarına bile böyle ikramlarını kesmezken ey benim kerem sahibi Rabbim, Düşmanlarına bile böyle ikramlarını kesmezken ey benim kerem sahibi Rabbim, dostlarını mahrum eder misin? Elbette etmeyeceği muhakkaktır. dostlarını mahrum eder misin?


Elbette etmeyeceği muhakkaktır.
Rabbimiz ona dost olmayı nasip eylesin.Rabbimiz ona dost olmayı nasip eylesin. O Rahmân'lığının, enginliğinden dolayı dünyada herkese rızkını veriyor.O Rahmân'lığının, enginliğinden dolayı dünyada herkese rızkını veriyor. Ama Rahîm'liği, merhameti sadece mü'minlere âhirette mükâfat olarak cenneti verecek. Ama Rahîm'liği, merhameti sadece mü'minlere âhirette mükâfat olarak cenneti verecek.

Kâfirlere, münkirlere layığı dolayısı ile bir şey verilmeyecek. Onlar da bu dünyada yaptıkları edepsizliklerin,Kâfirlere, münkirlere layığı dolayısı ile bir şey verilmeyecek. Onlar da bu dünyada yaptıkları edepsizliklerin, yürüdükleri yanlış yolların, yaptıkları zulümlerin, gafletlerin, cehaletlerin, haksızlıkların, gadirlerin, yürüdükleri yanlış yolların, yaptıkları zulümlerin, gafletlerin, cehaletlerin, haksızlıkların, gadirlerin, hırsızlıkların, arsızlıkların, yüzsüzlüklerin, vurmaların, kırmaların, öldürmelerin hırsızlıkların, arsızlıkların, yüzsüzlüklerin, vurmaların, kırmaların, öldürmelerin elbette adaletle tecellisi sonucunda cezasını çekecekler. elbette adaletle tecellisi sonucunda cezasını çekecekler.

Orada onlara Allah'ın şefkati, merhameti vâsıl olmayacak. Orada onlara Allah'ın şefkati, merhameti vâsıl olmayacak. Orada Allah'ın kahır yurdu olan, cezalandırma yeri olan cehenneme düşecekler.Orada Allah'ın kahır yurdu olan, cezalandırma yeri olan cehenneme düşecekler. Allah bizleri korusun. Bizi dünyada, âhirette, rahmetine erdirdiği kullarından eylesin. Allah bizleri korusun. Bizi dünyada, âhirette, rahmetine erdirdiği kullarından eylesin.

Yolunda dâim, zikrinde kâim eylesin.Yolunda dâim, zikrinde kâim eylesin. Rahmân ve Rahîm Allah'ın adıyla demiş oluyoruz.Rahmân ve Rahîm Allah'ın adıyla demiş oluyoruz. Yani başladığım işe, yaptığım şu işe onun adı ile başlamış oluyorum demek. Yani başladığım işe, yaptığım şu işe onun adı ile başlamış oluyorum demek.

Ebdeü bismillahirrahmanirrahim. Ebdeü bismillahirrahmanirrahim.

Demiş gibi oluyor. Her işin evvelinde besmele çekmek gerekir.Demiş gibi oluyor. Her işin evvelinde besmele çekmek gerekir. Bir iş ki evvelinde Bismillahirrahmanirrahim denmez ise o iş hayırsız olur, uğursuz olur; bereketsiz olur. Bir iş ki evvelinde Bismillahirrahmanirrahim denmez ise o iş hayırsız olur, uğursuz olur; bereketsiz olur. Sonuçsuz olur, eksik olur; güdük olur. Kısır olur. Sonuçsuz olur, eksik olur; güdük olur. Kısır olur.

O bakımdan; O bakımdan;

Allah adını zikredelim evvelâ Vâcip oldu, cümle işte her kula Allah adını zikredelim evvelâ

Vâcip oldu, cümle işte her kula

Allah adını her gün, her an ana Her işi âsân eder, Allah'ı anan Allah adını her gün, her an ana

Her işi âsân eder, Allah'ı anan

çok güzel ifade etmiş Süleyman Çelebi rahmetullahi aleyh.çok güzel ifade etmiş Süleyman Çelebi rahmetullahi aleyh. O öyle demiş de biz onun güzel duygularını anlamaktan âciz duruma düşmüşüz.O öyle demiş de biz onun güzel duygularını anlamaktan âciz duruma düşmüşüz. Generalin birisi bizim profesör arkadaşlara demiş ki: Generalin birisi bizim profesör arkadaşlara demiş ki:

Biz hıristiyanlara Allah baba diyorlar diye tenkit de bulunuyoruzBiz hıristiyanlara Allah baba diyorlar diye tenkit de bulunuyoruz ama Süleyman Çelebi'nin Mevlid'inde de Allah ana deniliyor demiş. ama Süleyman Çelebi'nin Mevlid'inde de Allah ana deniliyor demiş. Hâlbuki Süleyman Çelebi'nin Mevlid'inde Allah'a ana deniliyor ama o ona manasında, anne manasında değil ki. Hâlbuki Süleyman Çelebi'nin Mevlid'inde Allah'a ana deniliyor ama o ona manasında, anne manasında değil ki.

Eski Türkçede ana, Allah adın her kim ol evvel ana. Yani her kimse ki Allah adına bir işin evvelinde anar iseEski Türkçede ana, Allah adın her kim ol evvel ana. Yani her kimse ki Allah adına bir işin evvelinde anar ise Allah, onu her işi âsan eder. Onu anlayamamış, biz de Allah ana diyoruz, diye general olmuşAllah, onu her işi âsan eder. Onu anlayamamış, biz de Allah ana diyoruz, diye general olmuş ama ilmi bilmeyince böyle durumlara da düşüyor. Onun için her işimize besmeleyle başlayalım. ama ilmi bilmeyince böyle durumlara da düşüyor. Onun için her işimize besmeleyle başlayalım.

Tabii ki günahlı işe besmele ile başlamak Allah'la alay etmek gibidir. Günahlı işe besmele çekilmez.Tabii ki günahlı işe besmele ile başlamak Allah'la alay etmek gibidir. Günahlı işe besmele çekilmez. Bismillahirrahmanirrahim deyip mesela içki kadehine sarılma olmaz,Bismillahirrahmanirrahim deyip mesela içki kadehine sarılma olmaz, o zaman Allah'ın şamarını, cezasını, kahrını, darbesini yersiniz. İyi işe başlamak lazım;o zaman Allah'ın şamarını, cezasını, kahrını, darbesini yersiniz. İyi işe başlamak lazım; zaten besmele iyiliğe götürücü bir anahtardır. zaten besmele iyiliğe götürücü bir anahtardır.

Yani besmele çekiyoruz ki bakalım, yaptığımız iş Allah'ın rızasına uyan, yakışan, doğru bir şey midir değil midir? Yani besmele çekiyoruz ki bakalım, yaptığımız iş Allah'ın rızasına uyan, yakışan, doğru bir şey midir değil midir?

Doğru bir şey değilse yapmaması lazım zaten.Doğru bir şey değilse yapmaması lazım zaten. O halde her işimizi Allah'ın rızasına uygun mu değil mi diye düşünerek yapmalıyız. O halde her işimizi Allah'ın rızasına uygun mu değil mi diye düşünerek yapmalıyız.

Başında besmele çekerken bu çektiğim besmele bana ne iş getirecek? Başında besmele çekerken bu çektiğim besmele bana ne iş getirecek?

Sevap mı kazanacağım, günah mı kazanacağım diye düşünerek, kendimizi kontrol ederek o işe girişmeliyiz.Sevap mı kazanacağım, günah mı kazanacağım diye düşünerek, kendimizi kontrol ederek o işe girişmeliyiz. Bismillahirrahmanirrahim Fatiha'nın kendisinden değildir, bizim mezhebimize göre.Bismillahirrahmanirrahim Fatiha'nın kendisinden değildir, bizim mezhebimize göre. Fatiha'nın başında Kur'an menşeili bir ibaresidir. Fatiha'nın ilk ayeti; Elhamdülillahi Rabbil âlemin cümlesidir. Fatiha'nın başında Kur'an menşeili bir ibaresidir. Fatiha'nın ilk ayeti; Elhamdülillahi Rabbil âlemin cümlesidir.

Üç kelimeyi ihtiva ediyor. Birincisi Elham, ikincisi Rab, üçüncüsü ise âlemîn. Üç kelimeyi ihtiva ediyor. Birincisi Elham, ikincisi Rab, üçüncüsü ise âlemîn. Allah kelimesini biliyoruz.Allah kelimesini biliyoruz. Allah kelimesini bildiğimize göre üç kelimenin izah edilmesi lazım. Allah kelimesini bildiğimize göre üç kelimenin izah edilmesi lazım.

Hamd kelimesi övülmek demek ama birisi tarafından övülmek.Hamd kelimesi övülmek demek ama birisi tarafından övülmek. Dönüşlü manası, yani edilgen manası Arapça'da musavahat manası meçhul sîgasının mastarı olabilir.Dönüşlü manası, yani edilgen manası Arapça'da musavahat manası meçhul sîgasının mastarı olabilir. Malum sîganın da mastarı olabilir. Övmek manasına da gelir. Övülmek manasında gelir. Malum sîganın da mastarı olabilir. Övmek manasına da gelir. Övülmek manasında gelir.

Darp mesela Arapça'da vurmak manasında da gelir, darabanın mastarı olarak vurulmak manasına da gelebilir.Darp mesela Arapça'da vurmak manasında da gelir, darabanın mastarı olarak vurulmak manasına da gelebilir. Dulibenin mastarı olabilir. Darp ne demek, vurmak veya vurulmak. Dulibenin mastarı olabilir.

Darp ne demek, vurmak veya vurulmak.
Onun gibi hamd da övmek veya övülmek manasına gelir. Ama bu övmek, kuru bir övmek değildir.Onun gibi hamd da övmek veya övülmek manasına gelir. Ama bu övmek, kuru bir övmek değildir. Yapılan bir iyiliğin, lütfun, bahşişin, ihsanın, ikramın karşılığında duyulan saygıyla,Yapılan bir iyiliğin, lütfun, bahşişin, ihsanın, ikramın karşılığında duyulan saygıyla, teşekkür duygusuyla dolu olan övmedir. Onun için metihten farklıdır.teşekkür duygusuyla dolu olan övmedir.


Onun için metihten farklıdır.
Onun için senâdan farklıdır. Onun için şükürden farklıdır.Onun için senâdan farklıdır. Onun için şükürden farklıdır. Hamd kelimesi hakkında Elmalılı Hamdi Yazır rahmetullahi aleyhHamd kelimesi hakkında Elmalılı Hamdi Yazır rahmetullahi aleyh öyle ince izahat veriyor ki… "Benim" diyen babayiğit insan ne dediğini anlayamaz. öyle ince izahat veriyor ki… "Benim" diyen babayiğit insan ne dediğini anlayamaz.

O mübarek onları hissetmiş ve yazmış. Çok şey yazamadım daha, diyor.O mübarek onları hissetmiş ve yazmış. Çok şey yazamadım daha, diyor. İçinin engin, gönül âleminde o kadarcığını satırlara geçirmiş. İnsan hayran kalıyor izahatına. İçinin engin, gönül âleminde o kadarcığını satırlara geçirmiş. İnsan hayran kalıyor izahatına.

Allahussamed, Samed nedir diye? Allahussamed, Samed nedir diye?

Maşaallah, ne manalar toplamış! Ne derin izahlarda bulunuyor.Maşaallah, ne manalar toplamış! Ne derin izahlarda bulunuyor. Samed kelimesinin içinde ne cevherler ne mücevherler saklıymış meğersem! Samed kelimesinin içinde ne cevherler ne mücevherler saklıymış meğersem!

Elhamdülillahi Rabbil âlemin demek ki Allah'ın bize sonsuz nimetleri dolayısıylaElhamdülillahi Rabbil âlemin demek ki Allah'ın bize sonsuz nimetleri dolayısıyla biz ona karşı medyun-u şükran oluyoruz.biz ona karşı medyun-u şükran oluyoruz. sevgiyle, saygıyla dolup taşıyoruz. Şükürle doluyoruz. sevgiyle, saygıyla dolup taşıyoruz. Şükürle doluyoruz.

Onu övmek için Elhamdülillah diyoruz Övmek için söylüyoruz ama kuru bir övgü değil.Onu övmek için Elhamdülillah diyoruz Övmek için söylüyoruz ama kuru bir övgü değil. Yalandan bir övgü değil. Boş bir övgü değil. Yapılan bir iyiliğin karşısındaYalandan bir övgü değil. Boş bir övgü değil. Yapılan bir iyiliğin karşısında duyulan teşekkür duygusu ile beraber O'nun büyüklüğünü ifade etmek tarzında.duyulan teşekkür duygusu ile beraber O'nun büyüklüğünü ifade etmek tarzında. Onun için insanlara kullanılmamalıdır. Yani bir insana hamd edilmez. Onun için insanlara kullanılmamalıdır. Yani bir insana hamd edilmez.

Bir insan methedilir, bir insan senâ edilir ama hamd edilmez insana.Bir insan methedilir, bir insan senâ edilir ama hamd edilmez insana. Hamd, Allah'a mahsustur. Zaten burada da belirtiyor. El hamd, övülmek böyle yani yaptığı çeşitli ikramlardan,Hamd, Allah'a mahsustur. Zaten burada da belirtiyor. El hamd, övülmek böyle yani yaptığı çeşitli ikramlardan, rızıklardan, insanlardan dolayı kendisinin övülmesi. Kulları tarafından övülme, rızıklardan, insanlardan dolayı kendisinin övülmesi. Kulları tarafından övülme, Lillahi Allah içindir, tahsis vardır. O'nundur, O'na olur; başkasına olmaz.Lillahi Allah içindir, tahsis vardır. O'nundur, O'na olur; başkasına olmaz. O'nun hakkıdır manasında bir de şu var ki; her övgü sonunda Allah'a gider.O'nun hakkıdır manasında bir de şu var ki; her övgü sonunda Allah'a gider. Şimdi demin kardeşimiz mesela diyor ki: "Güneş batarken onun etrafa yaydığı rengârenk nurlar, tecellileri, yarattığı nurlarŞimdi demin kardeşimiz mesela diyor ki:

"Güneş batarken onun etrafa yaydığı rengârenk nurlar, tecellileri, yarattığı nurlar
bu tepeden tırnağa çiçeklenmiş ağaçlar, Allah'ın yarattığı bu güzel kokular,bu tepeden tırnağa çiçeklenmiş ağaçlar, Allah'ın yarattığı bu güzel kokular, Allah'ın onlara verdiği kokular, bu engin deniz, bu bulutlar, bu yağmurlar,Allah'ın onlara verdiği kokular, bu engin deniz, bu bulutlar, bu yağmurlar, bu ormanlar, bu sanat, bu güzellik, bu letafet hep Allah'ın." bu ormanlar, bu sanat, bu güzellik, bu letafet hep Allah'ın."

Neyi methedersek Allah'a gider. Kebabı methetsek bile Allah'a gider.Neyi methedersek Allah'a gider. Kebabı methetsek bile Allah'a gider. Çünkü her şeyi, insanı da yaratan Allah. Her şey Allah'a gider.Çünkü her şeyi, insanı da yaratan Allah. Her şey Allah'a gider. Onun için Elhamdülillah. Onun için Elhamdülillah.

Her övgü, her metih, her sena, hepsi Allah'adır. Ona lâyıktır ancak ona olabilir. Rabbilalemin.Her övgü, her metih, her sena, hepsi Allah'adır. Ona lâyıktır ancak ona olabilir. Rabbilalemin. Allah âlemlerin rabbidir. Âlemlerin Rabbi olan Allah'adır övülmek ve hamd. Tercüme edilemez.Allah âlemlerin rabbidir.

Âlemlerin Rabbi olan Allah'adır övülmek ve hamd. Tercüme edilemez.
Övülmek denilemez de böyle izah ettikten sonra hamd kelimesini aynen kullanmak lazım.Övülmek denilemez de böyle izah ettikten sonra hamd kelimesini aynen kullanmak lazım. Hamd âlemlerin Rabbi olan Allah'adır, diye tercüme etmek lazım bu cümleyi. Hamd âlemlerin Rabbi olan Allah'adır, diye tercüme etmek lazım bu cümleyi.

Rab ne demek? Rab da yedirip, içirip, besleyip, büyüten demek. Geliştiren demek mesela.Rab ne demek?

Rab da yedirip, içirip, besleyip, büyüten demek. Geliştiren demek mesela.
Para olduğundan fazla miktarda çoğaldığı zaman ona ribâ deniliyor.Para olduğundan fazla miktarda çoğaldığı zaman ona ribâ deniliyor. Oda aynı kökten arttı diye nemalandı, yetişti, büyüdü, fazlalaştı diye haram oluyor. Oda aynı kökten arttı diye nemalandı, yetişti, büyüdü, fazlalaştı diye haram oluyor.

Aynen almak lazım, aynen vermek lazım. Fazlası da haram oluyor.Aynen almak lazım, aynen vermek lazım. Fazlası da haram oluyor. Âlemleri Allahu Teâlâ hazretleri yaratmakla koymamış.Âlemleri Allahu Teâlâ hazretleri yaratmakla koymamış. Yarattıktan sonra her an beslemekle, her an tecelli etmekle, her an ihsanda, her an ikramda,Yarattıktan sonra her an beslemekle, her an tecelli etmekle, her an ihsanda, her an ikramda, her an o bir. yaratmada. her an o bir. yaratmada.

Allahu Teâlâ hazretleri her an tecelli ediyor. Tecelliyi bir kesse her şey durur, her şey biter, her şey mahvolur.Allahu Teâlâ hazretleri her an tecelli ediyor. Tecelliyi bir kesse her şey durur, her şey biter, her şey mahvolur. Onun için Rabbim rububiyeti, yarattığını geliştiriyor. Büyütüyor. Onun için Rabbim rububiyeti, yarattığını geliştiriyor.

Büyütüyor.
Küçücük bir bebek, bir karış olan yavru hatta bir karış değil bir damla olan Küçücük bir bebek, bir karış olan yavru hatta bir karış değil bir damla olan hatta küçücük bir hücre olan, bir küçücük ithaf edilmiş hücre bir insan oluyor.hatta küçücük bir hücre olan, bir küçücük ithaf edilmiş hücre bir insan oluyor. Onun için Allah-u Teâlâ Hazretleri Rab'tır. Bütün kâinatı, bütün yaratıkları yaratmış; ayrıca besliyor.Onun için Allah-u Teâlâ Hazretleri Rab'tır.

Bütün kâinatı, bütün yaratıkları yaratmış; ayrıca besliyor.
Yediriyor, içiriyor, giydiriyor, yaşatıyor, nefes aldırtıyor, yaşatıyor, sıhhat veriyor. Yediriyor, içiriyor, giydiriyor, yaşatıyor, nefes aldırtıyor, yaşatıyor, sıhhat veriyor. Afiyet veriyor, koruyor, kolluyor. Duasını kabul ediyor daima. Rabbin ihsanı yağıyor.Afiyet veriyor, koruyor, kolluyor.


Duasını kabul ediyor daima. Rabbin ihsanı yağıyor.
Rab'dır. Âlemîn, âlemler demek ama âlem kelimesi çoğul Rab'dır. Âlemîn, âlemler demek ama âlem kelimesi çoğul ama âlem kelimesinin bir de avâlim diye çoğulu vardır. O zaman bundan farklı. Âlemin niye avalim gelmemiş?ama âlem kelimesinin bir de avâlim diye çoğulu vardır. O zaman bundan farklı.

Âlemin niye avalim gelmemiş?
Elhamdülillahi Rabbil avalim gelmemiş. Rabbi'l kâinat gelmemiş.Elhamdülillahi Rabbil avalim gelmemiş. Rabbi'l kâinat gelmemiş. Rabbi'l mukavvemat, Rabbi'l kavvemet dememiş. Rabbi'l âlemîn demiş. Rabbi'l mukavvemat, Rabbi'l kavvemet dememiş. Rabbi'l âlemîn demiş.

Onun üzerine de uzun, derin düşünmek lazım ki bu cemi' şekli zî-ukûla mahsustur. Yani akıl sahibi,Onun üzerine de uzun, derin düşünmek lazım ki bu cemi' şekli zî-ukûla mahsustur. Yani akıl sahibi, şuur sahibi olan şeylere, varlıkların çoğulu oluyorken cemi müzekker-i sâlimi yapılırken şuur sahibi olan şeylere, varlıkların çoğulu oluyorken cemi müzekker-i sâlimi yapılırken bu hususa getirilerek âlemîn diye çoğul yapılıyor. Elhamdülillahi Rabbil âlemîn debu hususa getirilerek âlemîn diye çoğul yapılıyor.

Elhamdülillahi Rabbil âlemîn de
şuurlu olan, âlemlerin ihsanını, ikramını veren Rabbine bir de öyle akıl yoluyla, sezgi kafiyesiyle şuurlu olan, âlemlerin ihsanını, ikramını veren Rabbine bir de öyle akıl yoluyla, sezgi kafiyesiyle nükteli bir tarafı da var. Allahu Teâlâ hazretleri cümlemizi şuurlu, akıllı, fehimli, fehmi derin,nükteli bir tarafı da var. Allahu Teâlâ hazretleri cümlemizi şuurlu, akıllı, fehimli, fehmi derin, anlayışı engin, sezgisi kuvvetli, Allah'ın lütuflarını kavrayıp şükreden, bu sıfatına sahip eylesin. anlayışı engin, sezgisi kuvvetli, Allah'ın lütuflarını kavrayıp şükreden, bu sıfatına sahip eylesin. Ârif olmayı nasip eylesin. Kâmil olmayı nasip eylesin. Ârif olmayı nasip eylesin.


Kâmil olmayı nasip eylesin.
Kemali, bir böbürlenme vasıtası olarak değil de Rabbimizin rızasını kazanmakta güzel kulluk,Kemali, bir böbürlenme vasıtası olarak değil de Rabbimizin rızasını kazanmakta güzel kulluk, edepli kulluk yapmak yolunda kullanmamızı nasip eylesin. edepli kulluk yapmak yolunda kullanmamızı nasip eylesin.

Asıl senâ zaten O'dur çünkü böbürlenirsen kibir ve ucub noksanlıktır ve Allah'ın sevmediği sıfatlardır. Asıl senâ zaten O'dur çünkü böbürlenirsen kibir ve ucub noksanlıktır ve Allah'ın sevmediği sıfatlardır.

Ârif ve edîb, zarif ve kâmil olmayı Rabbimiz cümlemize nasip eylesin. Ârif ve edîb, zarif ve kâmil olmayı Rabbimiz cümlemize nasip eylesin.

Bi hürmeti esmâilhi'l hüsna. Ve bi hürmeti habibi mücteba. Ve bi hürmeti esrâr-ı sureti'l Fatiha. Bi hürmeti esmâilhi'l hüsna. Ve bi hürmeti habibi mücteba. Ve bi hürmeti esrâr-ı sureti'l Fatiha.

Konuşma Hakkında
Tema 1
Tema 2