Namaz Vakitleri

24 Cemâziye'l-Evvel 1446
26 Kasım 2024
İmsak
06:26
Güneş
07:56
Öğle
12:56
İkindi
15:24
Akşam
17:46
Yatsı
19:10
Detaylı Arama

İslam'a Hizmet İçin Müslümanların Birbirlerini Sevmesi Şart

Prof. Dr. Mahmud Es'ad COŞAN

Aile Eğitim Kampı Konuşmaları

27 Recep 1412 / 01.02.1992
Gemlik/ Bursa

İçerik

Aile Eğitim Kampı Yapmamızın Amacı: Muhabbet

Sevginin Sevabı Üzerinde Bilgilenmek, Temiz Olmak

Muhabbeti Zedeleyici Davranışlardan Kaçınmak, Gıybet, Sui Zan

Açıklama

Hocamız, Gönül dostumuz, Mürebbimiz Prof. Dr. Mahmud Es’ad COŞAN’ın, yurt içinde veya yurt dışında gerçekleştirilen Aile Eğitim Kamplarındaki konuşmalarından oluşmaktadır.
Aile Eğitim Kampı Yapmamızın Amacı: Muhabbet, Sevginin Sevabı Üzerinde Bilgilenmek, Temiz Olmak, Muhabbeti Zedeleyici Davranışlardan | gibi konu başlıkları içeren dini sohbet.
Tümünü Göster
İzledim/Dinledim, Hediyemi Al Hata Bildir/Öneride Bulun

İslam'a Hizmet İçin Müslümanların Birbirlerini Sevmesi Şart

Prof. Dr. Mahmud Es'ad COŞAN

Aile Eğitim Kampı Konuşmaları

27 Recep 1412 / 01.02.1992
Gemlik/ Bursa

İçerik

Aile Eğitim Kampı Yapmamızın Amacı: Muhabbet

Sevginin Sevabı Üzerinde Bilgilenmek, Temiz Olmak

Muhabbeti Zedeleyici Davranışlardan Kaçınmak, Gıybet, Sui Zan

Açıklama

Hocamız, Gönül dostumuz, Mürebbimiz Prof. Dr. Mahmud Es’ad COŞAN’ın, yurt içinde veya yurt dışında gerçekleştirilen Aile Eğitim Kamplarındaki konuşmalarından oluşmaktadır.
Aile Eğitim Kampı Yapmamızın Amacı: Muhabbet, Sevginin Sevabı Üzerinde Bilgilenmek, Temiz Olmak, Muhabbeti Zedeleyici Davranışlardan | gibi konu başlıkları içeren dini sohbet.
Tümünü Göster
İzledim/Dinledim, Hediyemi Al Hata Bildir/Öneride Bulun

Konuşma Metni

Bismillâhirrahmânirrahîm.

 Bismillâhirrahmânirrahîm.

 Elhamdülillahi rabbilâlemîn Elhamdülillahi rabbilâlemîn vessalâtü vesselâmü alâ seyyidinâ muhammedin ve âlihî ve sahbihî ecmaîn.vessalâtü vesselâmü alâ seyyidinâ muhammedin ve âlihî ve sahbihî ecmaîn. Ve men tebi'ahû bi-ihsânin ilâ yevmiddîn.

Ve men tebi'ahû bi-ihsânin ilâ yevmiddîn.

 21.00 - 22.30 arasında Bir Müslümanın 24 Saati isimli video gösterilecek. 21.00 - 22.30 arasında Bir Müslümanın 24 Saati isimli video gösterilecek. 21.00'e kadar da ben dokuz dakika hadîs-i şerîf okuyacağım

21.00'e kadar da ben dokuz dakika hadîs-i şerîf okuyacağım

Zamanı boş geçirmemiş olalım, birkaç hadîs-i şerîf hatırımızda kalmış olsun diye.Zamanı boş geçirmemiş olalım, birkaç hadîs-i şerîf hatırımızda kalmış olsun diye. Abdullah b. Amr radıyallahu anhumâ'dan, babası da kendiside sahabidir, rivayet olunmuş kiAbdullah b. Amr radıyallahu anhumâ'dan, babası da kendiside sahabidir, rivayet olunmuş ki Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu;

Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu;

 Nazaru'r-racüli ilâ ehîhi alâ şevkin hayrün min i'tikâfihî seneten fî mescidî hâzâ.

 Nazaru'r-racüli ilâ ehîhi alâ şevkin hayrün min i'tikâfihî seneten fî mescidî hâzâ.

 Bu okuduğum kitap Muhtâru'l-ehâdîsi'n-nebeviyye ve hikemi'l-muhammediyye.Bu okuduğum kitap Muhtâru'l-ehâdîsi'n-nebeviyye ve hikemi'l-muhammediyye. Haşimî sülalesinden Seyyid Ahmed isimli müderris tarafından hazırlanmış bir hadis koleksiyonu.Haşimî sülalesinden Seyyid Ahmed isimli müderris tarafından hazırlanmış bir hadis koleksiyonu. Muhtelif hadis kaynaklarından yazılmış toplama bir eser.Muhtelif hadis kaynaklarından yazılmış toplama bir eser. Bir sayfa açmıştım o sayfadan birinci hadîs-i şerîf.

Bir sayfa açmıştım o sayfadan birinci hadîs-i şerîf.

Nazaru'r-racüli ilâ ehîhi alâ şevkin. "Adamın kardeşine şevk üzere bakması." Hayrun. Nazaru'r-racüli ilâ ehîhi alâ şevkin. "Adamın kardeşine şevk üzere bakması." Hayrun. "Daha hayırlıdır." "Daha hayırlıdır." Nazaru'r-racüli ilâ ehîhi alâ şevkin hayrün min i'tikâfihî seneten fî mescidî hâzâ.Nazaru'r-racüli ilâ ehîhi alâ şevkin hayrün min i'tikâfihî seneten fî mescidî hâzâ. "Benim şu mescidimde bir sene itikafından daha hayırlıdır."

"Benim şu mescidimde bir sene itikafından daha hayırlıdır."

Şimdi burada izah edilecek kelimeleri izah edeyim.Şimdi burada izah edilecek kelimeleri izah edeyim. Çünkü aşağıda hanımlar seyrediyor, dinliyor.Çünkü aşağıda hanımlar seyrediyor, dinliyor. Burada da gençler var, aranızda bilenler bilmeyenler olabilir.

Burada da gençler var, aranızda bilenler bilmeyenler olabilir.

Nazaru'r-racüli ilâ ehîhi. "Adamın kardeşine bakması."

Nazaru'r-racüli ilâ ehîhi. "Adamın kardeşine bakması."

Buradaki kardeşten maksat din kardeşliğidir. Buradaki kardeşten maksat din kardeşliğidir. Din kardeşliğidir yani kendi erkek kardeşine bakması mânasına değilDin kardeşliğidir yani kendi erkek kardeşine bakması mânasına değil kendi müslüman kardeşine bakması demektir. Adamdan maksat da "Âdemoğlu, insan" demektir.kendi müslüman kardeşine bakması demektir. Adamdan maksat da "Âdemoğlu, insan" demektir. Yani kadın da aynı durumdadır. Kadın da müslüman kardeşine bakarsa...

Yani kadın da aynı durumdadır. Kadın da müslüman kardeşine bakarsa...

Ama nasıl bakış?

Alâ şevkin. "Şevk, iştiyak, arzu, sevgi duyarak bakarsa."

Ama nasıl bakış?

Alâ şevkin. "Şevk, iştiyak, arzu, sevgi duyarak bakarsa."

Adamın kardeşine şevk ile iştiyak üzere nazar etmesi, şöyle bir bakış bakması bile, Adamın kardeşine şevk ile iştiyak üzere nazar etmesi, şöyle bir bakış bakması bile, tabii bu kadının da bir müslüman hanım arkadaşına bakması aynı hükme girer diyoruz.

tabii bu kadının da bir müslüman hanım arkadaşına bakması aynı hükme girer diyoruz.

"Benim şu mescidimde bir sene itikâf etmesinden, itikafından daha hayırlıdır."

"Benim şu mescidimde bir sene itikâf etmesinden, itikafından daha hayırlıdır."

"Benim şu mescidim" diyen Peygamber Efendimiz olduğuna göre "Benim şu mescidim" diyen Peygamber Efendimiz olduğuna göre Peygamber Efendimiz'in mescidindeki itikâf bahis konusu oluyor.Peygamber Efendimiz'in mescidindeki itikâf bahis konusu oluyor. İtikafı bazı kimseler bilmeyebilir. "İtikaf nedir?" diye onu bilmeyebilirler.

İtikafı bazı kimseler bilmeyebilir. "İtikaf nedir?" diye onu bilmeyebilirler.

İtikaf ne demek?

İbadet maksadıyla, evine gitmeyip camide yatıp kalkıp ibadet etmekİtikaf ne demek?

İbadet maksadıyla, evine gitmeyip camide yatıp kalkıp ibadet etmek niyetiyle camide ikâmet etmek demek.

niyetiyle camide ikâmet etmek demek.

Bunu Ramazan'ın son on gününde yapıyoruz. Bunu Ramazan'ın son on gününde yapıyoruz. Efendimiz hep ömrü ramazanlarında yapmış diye yapmağa çalışıyoruz.Efendimiz hep ömrü ramazanlarında yapmış diye yapmağa çalışıyoruz. Bir beldede yapılmazsa, hiçbir kimse ramazanda itikafa girmezse hepsi vebal altında kalır,Bir beldede yapılmazsa, hiçbir kimse ramazanda itikafa girmezse hepsi vebal altında kalır, mesul olur diye de biliniyor. mesul olur diye de biliniyor. Sünnet-i kifâyedir ama kuvvetli bir sünnettir.Sünnet-i kifâyedir ama kuvvetli bir sünnettir. Yani bazı müslümanlar yaparsa, öteki müslümanlar da kurtulur, vebal altında kalmazlar.Yani bazı müslümanlar yaparsa, öteki müslümanlar da kurtulur, vebal altında kalmazlar. Onların vebal altında kalmalarını engellemiş olur, onları affettirmiş olur. Onların vebal altında kalmalarını engellemiş olur, onları affettirmiş olur. Onlar namına itikafa girmiş kendi namına da girse onları da kurtarmış oluyor.

Onlar namına itikafa girmiş kendi namına da girse onları da kurtarmış oluyor.

Tabii Cuma namazı kılınan bir mescitte itikâf etmek daha iyidir. Tabii Cuma namazı kılınan bir mescitte itikâf etmek daha iyidir. Çünkü Cuma namazı olduğu zaman bu mescidi bırakacak başka tarafa gidecek.Çünkü Cuma namazı olduğu zaman bu mescidi bırakacak başka tarafa gidecek. Öyle olacak yerde içinde zaten Cuma namazı kılınan bir yerde itikâf etmesi daha iyi. Öyle olacak yerde içinde zaten Cuma namazı kılınan bir yerde itikâf etmesi daha iyi. Mesela İskenderpaşa'da itikâf ettiğimizi düşünelim. Sevap.Mesela İskenderpaşa'da itikâf ettiğimizi düşünelim. Sevap. Çünkü insan evine gitmiyor, gecesi gündüzü az uyuyarak, ibadetle, Kur'an ile, zikirle geçiyor.Çünkü insan evine gitmiyor, gecesi gündüzü az uyuyarak, ibadetle, Kur'an ile, zikirle geçiyor. Güzel, fakat Peygamber Efendimiz'in mescidinde itikâf ederse çok daha güzel.

Güzel, fakat Peygamber Efendimiz'in mescidinde itikâf ederse çok daha güzel.

Ne kadar güzel?

Şuradan anlayabiliriz.Ne kadar güzel?

Şuradan anlayabiliriz. Bir insanın normal bir mescitte namaz kılması bir mükâfat, bir sevap kazanmasına sebepseBir insanın normal bir mescitte namaz kılması bir mükâfat, bir sevap kazanmasına sebepse Peygamber Efendimiz'in mescidinde namaz kılması bin misli daha sevaptır. Bin misli. Peygamber Efendimiz'in mescidinde namaz kılması bin misli daha sevaptır. Bin misli. Demek ki namaz öteki mescitlere göre bin misli daha sevap olunca, Demek ki namaz öteki mescitlere göre bin misli daha sevap olunca, Mescid-i Haram yani Kâbe'nin olduğu mescit müstesna, orada 100 bin mislidir. Mescid-i Haram yani Kâbe'nin olduğu mescit müstesna, orada 100 bin mislidir. Peygamber Efendimiz'in mescidinde bin mislidir, Kudüs'teki Mescid-i Aksâ'da 500 mislidir.Peygamber Efendimiz'in mescidinde bin mislidir, Kudüs'teki Mescid-i Aksâ'da 500 mislidir. Bu üçünün dışındaki normal mescitlerde yapılan itikafa göre [burada yapılan itikafın] Bu üçünün dışındaki normal mescitlerde yapılan itikafa göre [burada yapılan itikafın] daha sevap olduğunu bu namazın sevabı farkından anlayabiliriz.

daha sevap olduğunu bu namazın sevabı farkından anlayabiliriz.

Tabii itikafı Ramazan'ın son on gününde yapmak sünnettir diye yapıyoruz.Tabii itikafı Ramazan'ın son on gününde yapmak sünnettir diye yapıyoruz. Bir ay sürse bayağı fazla bir vakit olur. İtikâf 40 gün sürse halvet olur. Bir ay sürse bayağı fazla bir vakit olur. İtikâf 40 gün sürse halvet olur. Kırk gün erbaîn olur, çile olur, daha güzel. Kırk gün de değil seneten yaniKırk gün erbaîn olur, çile olur, daha güzel. Kırk gün de değil seneten yani "Bir sene itikâf etmesinden daha hayırlıdır." diye Peygamber Efendimiz buyurmuş.

"Bir sene itikâf etmesinden daha hayırlıdır." diye Peygamber Efendimiz buyurmuş.

Bizim bugünlerde zihnimize takılan, camide de çeşitli toplantılarda da söylediğimiz sahih Bizim bugünlerde zihnimize takılan, camide de çeşitli toplantılarda da söylediğimiz sahih bir hadîs-i şerîf var;

bir hadîs-i şerîf var;

 "Nefsim, canım, ruhum elinde olan Allah'a yemin ederim ki cennete mü'min olmadıkça giremezsiniz." "Nefsim, canım, ruhum elinde olan Allah'a yemin ederim ki cennete mü'min olmadıkça giremezsiniz." Bir, birinci adım, birinci cümle bu. "Biribirinizi sevmedikçe de gerçek mü'min olamazsınız." Bir, birinci adım, birinci cümle bu. "Biribirinizi sevmedikçe de gerçek mü'min olamazsınız." İkinci adım bu.

Demek ki biribirimizi sevmek zorundayız tam müslüman olmak için.İkinci adım bu.

Demek ki biribirimizi sevmek zorundayız tam müslüman olmak için. Tam müslüman olmak zorundayız cennete girmek için.Tam müslüman olmak zorundayız cennete girmek için. Demek ki biribirimizi sevmedikçe cennete girmek bile ihtimal olarak zayıflaşıyor, zorlaşıyor diyeDemek ki biribirimizi sevmedikçe cennete girmek bile ihtimal olarak zayıflaşıyor, zorlaşıyor diye bu sahih hadîs-i şerîfi her yerde söylüyorduk.bu sahih hadîs-i şerîfi her yerde söylüyorduk. Çünkü çevremizdeki olaylar dikkatimizi çekiyor, dünyada büyük gelişmeler var.Çünkü çevremizdeki olaylar dikkatimizi çekiyor, dünyada büyük gelişmeler var. Rusların istilası altındaki ülkelerde bir gevşeme oldu. Rusların istilası altındaki ülkelerde bir gevşeme oldu. Türk-müslüman diyarları kısmen hürriyetlerine kavuştu.Türk-müslüman diyarları kısmen hürriyetlerine kavuştu. Onlara gidip gelmeğe başladık, seyahat imkanlarımız belirdi. Onlara gidip gelmeğe başladık, seyahat imkanlarımız belirdi. Bu imkanlar üzerine müslümanların kardeşliğini birlik ve beraberliğini daha çok düşünür olduk.Bu imkanlar üzerine müslümanların kardeşliğini birlik ve beraberliğini daha çok düşünür olduk. Biribirimizi daha çok düşünmemiz gerektiğini söylemek ihtiyacını daha çok duymağa başladık.Biribirimizi daha çok düşünmemiz gerektiğini söylemek ihtiyacını daha çok duymağa başladık. Onun için bunu söylüyorduk.

Şimdi bu hadîs-i şerîf de bu meseleyi bir başka yönden perçinliyor.Onun için bunu söylüyorduk.

Şimdi bu hadîs-i şerîf de bu meseleyi bir başka yönden perçinliyor. Yani, "Bir müslümanın öteki müslümanın yüzüne şevk üzere, iştiyak üzere nazar etmesi,Yani, "Bir müslümanın öteki müslümanın yüzüne şevk üzere, iştiyak üzere nazar etmesi, sevgiyle bakması Peygamber Efendimiz'in mescidinde bir sene evine gitmeyip,sevgiyle bakması Peygamber Efendimiz'in mescidinde bir sene evine gitmeyip, gece gündüz orada yatıp kalkıp ibadet edip, namaz kılıp, gece gündüz orada yatıp kalkıp ibadet edip, namaz kılıp, Kur'an okuyup, zikretmesinden daha sevaplı, daha hayırlı oluyor." Kur'an okuyup, zikretmesinden daha sevaplı, daha hayırlı oluyor." diye böyle bir hadîs-i şerîf karşımıza gelmiş oldu.

diye böyle bir hadîs-i şerîf karşımıza gelmiş oldu.

 Biz buradaki bu toplantıyı niye yaptık?

Biz bunu camide de yapardık. Biz buradaki bu toplantıyı niye yaptık?

Biz bunu camide de yapardık. Camimizin kadınlar kısmı da vardı.Camimizin kadınlar kısmı da vardı. Kadınlar kısmı ve erkekler kısmı mutlaka 40 - 50 kişiden fazla da alırdı.Kadınlar kısmı ve erkekler kısmı mutlaka 40 - 50 kişiden fazla da alırdı. Yani şurada toplanan siz kardeşlerimizden daha büyük bir rakamıYani şurada toplanan siz kardeşlerimizden daha büyük bir rakamı biz İskenderpaşa'da da toplardık.

biz İskenderpaşa'da da toplardık.

Burada niçin yaptık?

Burada niçin yaptık?

 Biz istiyoruz ki kardeşlerimizin arasındaki muhabbet şeklî bir muhabbet olmaktan çıksın Biz istiyoruz ki kardeşlerimizin arasındaki muhabbet şeklî bir muhabbet olmaktan çıksın hakikî bir kardeşlik hâline dönüşsün. hakikî bir kardeşlik hâline dönüşsün. Herkes birbirinden şüphede, herkes birbirinden kuşkuda.Herkes birbirinden şüphede, herkes birbirinden kuşkuda. Biraz da bizim partiyle çekişmemizden dolayı Biraz da bizim partiyle çekişmemizden dolayı parti tarafını tutan kardeşlerimiz de olduğundan onlar da biraz ileri geri laflar söylediğinden,parti tarafını tutan kardeşlerimiz de olduğundan onlar da biraz ileri geri laflar söylediğinden, bizi kırdıklarından bu biraz da fazlalaştı. bizi kırdıklarından bu biraz da fazlalaştı. Herkes biribirine kuşkuyla [bakıyor yaklaşıyor] ve yorumlarını ona göre yapıyor. Herkes biribirine kuşkuyla [bakıyor yaklaşıyor] ve yorumlarını ona göre yapıyor. Tabii ben hocaları olarak benimle konuştukları zaman kısmen açılıyorlar söylüyorlar.

Tabii ben hocaları olarak benimle konuştukları zaman kısmen açılıyorlar söylüyorlar.

Bakıyorum ki bir muhabbetli cemaat durumunda olmaktan uzak bir durum var. Bakıyorum ki bir muhabbetli cemaat durumunda olmaktan uzak bir durum var. O bakımdan biribirinizi kardeşler gibi, kan kardeşleri gibi, can kardeşler gibi, O bakımdan biribirinizi kardeşler gibi, kan kardeşleri gibi, can kardeşler gibi, ana baba bir kardeşler gibi hatta ondan daha ileri [sevmelisiniz.]ana baba bir kardeşler gibi hatta ondan daha ileri [sevmelisiniz.] Samimi bazı arkadaşlıklar vardır; bazen okulda, bazen askerlikte,Samimi bazı arkadaşlıklar vardır; bazen okulda, bazen askerlikte, bazen hac yolunda gelişir, belirir. bazen hac yolunda gelişir, belirir. Bazen mahalle arkadaşlığı, çocukluk arkadaşlığı olur filan derkenBazen mahalle arkadaşlığı, çocukluk arkadaşlığı olur filan derken böyle çok sağlam bir ahbaplık arkadaşlık olur. böyle çok sağlam bir ahbaplık arkadaşlık olur. Bazı kardeşlerimizin arasında böyle bir arkadaşlığı görmüyoruz. Bazı kardeşlerimizin arasında böyle bir arkadaşlığı görmüyoruz. Olmasını temenni ediyoruz, bazıları arasında var memnun oluyoruz, memnunuz Allah razı olsun.Olmasını temenni ediyoruz, bazıları arasında var memnun oluyoruz, memnunuz Allah razı olsun. Fakat bazılarının arasında da yani sanki İslâm ikinci plandaymış gibi, Fakat bazılarının arasında da yani sanki İslâm ikinci plandaymış gibi, sanki tasavvuf ve tarikat ve mâneviyat kardeşliği ikinci plandaymış gibi bir durum var.sanki tasavvuf ve tarikat ve mâneviyat kardeşliği ikinci plandaymış gibi bir durum var. Kadınlar arasında da erkekler arasında da böyle. Kadınlar arasında da erkekler arasında da böyle. Ehl-i dünya insanlarının biribirleriyle münasebetleri gibi münasebetlerimiz şeklîleşmiş, soğuklaşmış.Ehl-i dünya insanlarının biribirleriyle münasebetleri gibi münasebetlerimiz şeklîleşmiş, soğuklaşmış. İstiyoruz ki muhabbet olsun, sevgi olsun, samimiyet olsun, kardeşlik olsun.

İstiyoruz ki muhabbet olsun, sevgi olsun, samimiyet olsun, kardeşlik olsun.

Nasıl olacak bu?

Beraber yemek yiyecekler, oturacaklar, kalkacaklar, konuşacaklar Nasıl olacak bu?

Beraber yemek yiyecekler, oturacaklar, kalkacaklar, konuşacaklar yani biz burada bir hafta bir araya geldik ki, çocuklarımızı dayani biz burada bir hafta bir araya geldik ki, çocuklarımızı da getirdik ki çocuklar biribirleriyle tanışsınlar, hanımlar biribirleriyle tanışsınlar,getirdik ki çocuklar biribirleriyle tanışsınlar, hanımlar biribirleriyle tanışsınlar, beyler biribirleriyle samimiyetlerini ilerletsinler.beyler biribirleriyle samimiyetlerini ilerletsinler. Şu dinimizin istediği kardeşlik, sevgi, muhabbet, meveddet, bağlılık, samimiyet, Şu dinimizin istediği kardeşlik, sevgi, muhabbet, meveddet, bağlılık, samimiyet, ihlâs tahakkkuk ve teşekkül etsin.

ihlâs tahakkkuk ve teşekkül etsin.

Bir taraftan bir büyük amacımız bu çünkü cennete girmenin sebebi müslümanların Bir taraftan bir büyük amacımız bu çünkü cennete girmenin sebebi müslümanların biribirlerini sevmesi, sevap kazanmanın da menbaı.biribirlerini sevmesi, sevap kazanmanın da menbaı. Peygamber Efendimiz'in mescidine gitsek bir hafta, sekiz gün kalsak, Peygamber Efendimiz'in mescidine gitsek bir hafta, sekiz gün kalsak, sekiz gün 40 vakit namazı orada kıldık diye çok sevineceğiz.sekiz gün 40 vakit namazı orada kıldık diye çok sevineceğiz. Onu yapamayan kardeşlerimiz üzülüyorlar. E bir sene orada itikâf etmek ne kadar önemli.Onu yapamayan kardeşlerimiz üzülüyorlar. E bir sene orada itikâf etmek ne kadar önemli. Müslümanın müslüman kardeşine şevk üzere bakması ondan daha hayırlı.Müslümanın müslüman kardeşine şevk üzere bakması ondan daha hayırlı. Demek ki içimizde kardeşimize karşı bir şevk, bir sevgi uyanması lazım.

Demek ki içimizde kardeşimize karşı bir şevk, bir sevgi uyanması lazım.

Burada iki nokta var: Bir; bizim kardeşimize karşı kendimizi, kalbimizi tamir etmemiz lazım. Burada iki nokta var: Bir; bizim kardeşimize karşı kendimizi, kalbimizi tamir etmemiz lazım. Yani ben bu kardeşimi neye sevemiyorum, neye suizan ediyorum, neye soğuğum,Yani ben bu kardeşimi neye sevemiyorum, neye suizan ediyorum, neye soğuğum, neye ısınamıyorum.neye ısınamıyorum. Bu bir taraftan kendi içimizde bizimle ilgili bir problem.Bu bir taraftan kendi içimizde bizimle ilgili bir problem. Kusur bende mi acaba yani benim mi cihazlarım paslanmış, Kusur bende mi acaba yani benim mi cihazlarım paslanmış, bende mi bir hata var? İşin bir bu tarafını düşünmemiz gerekiyor bende mi bir hata var? İşin bir bu tarafını düşünmemiz gerekiyor bir de karşı tarafın da yani kardeşlerim beni sevmiyor, kardeşimle aramda soğukluk var, bir de karşı tarafın da yani kardeşlerim beni sevmiyor, kardeşimle aramda soğukluk var, bende ne kusur var, acaba sevgiyi arttırmak için bende ne kusur var, acaba sevgiyi arttırmak için nasıl kendime çeki düzen veririm, neler yapabilirim? diye o tarafın düşünmesi var.nasıl kendime çeki düzen veririm, neler yapabilirim? diye o tarafın düşünmesi var. Yani bir taraftan biz yani A şahsı bir taraftan onun muhatabı olan B şahsı Yani bir taraftan biz yani A şahsı bir taraftan onun muhatabı olan B şahsı ikisi de biribirine daha şevkli olmak için kendisini kontrol etmeli. ikisi de biribirine daha şevkli olmak için kendisini kontrol etmeli. Tarafeyn yani şu taraf bu taraf. İkisi birden daha şevkli,Tarafeyn yani şu taraf bu taraf. İkisi birden daha şevkli, daha candan, daha samimi, daha kardeşçe bir arkadaşlığı nasıl sağlayabiliriz diyedaha candan, daha samimi, daha kardeşçe bir arkadaşlığı nasıl sağlayabiliriz diye bunun çarelerini aramalı.

bunun çarelerini aramalı.

Muhabbetin çarelerini dinimiz söylemiş.Muhabbetin çarelerini dinimiz söylemiş. Onun[la ilgili] de hadîs-i şerîflerde mutlaka nasihatler var.Onun[la ilgili] de hadîs-i şerîflerde mutlaka nasihatler var. Birisi selam vermektir. "Selamlaşın, selâmı aranızda yaygınlaştırın muhabbetiniz artar."Birisi selam vermektir. "Selamlaşın, selâmı aranızda yaygınlaştırın muhabbetiniz artar." Tabii bu selam tanışmayı gerektiriyor.Tabii bu selam tanışmayı gerektiriyor. Tanışma da ondan sonra samimiyetin gelişmesini gerektiriyor.Tanışma da ondan sonra samimiyetin gelişmesini gerektiriyor. Müslümanlar biribirleriyle tanışmamış [olmasınlar,] soğuk kalmasınlar diye Müslümanlar biribirleriyle tanışmamış [olmasınlar,] soğuk kalmasınlar diye selam tavsiye ediliyor bir. Sonra hediyeleşmek bir muhabbet vesilesidir. selam tavsiye ediliyor bir. Sonra hediyeleşmek bir muhabbet vesilesidir. "Biribirlerinize hediyeler verin muhabbetiniz artar." diye bir hadîs-i şerîf var;

"Biribirlerinize hediyeler verin muhabbetiniz artar." diye bir hadîs-i şerîf var;

Tehâdev tehâbbû. "Hediyeleşin, muhabbetleşirsiniz." diye.

Tehâdev tehâbbû. "Hediyeleşin, muhabbetleşirsiniz." diye.

Onun için çeşitli kandil, bayram, mübarek gün, doğum, düğün gibiOnun için çeşitli kandil, bayram, mübarek gün, doğum, düğün gibi sebeplerle çeşitli fırsatlarla kardeşler biribirleriyle hediyeleşmeli, yadigârlar, hatıralar vermeli.sebeplerle çeşitli fırsatlarla kardeşler biribirleriyle hediyeleşmeli, yadigârlar, hatıralar vermeli. Bu hediyeleri sevgisinin tercümanı olmalı. Böylece muhabbeti arttırmağa çalışmalı.

 Bu hediyeleri sevgisinin tercümanı olmalı. Böylece muhabbeti arttırmağa çalışmalı.

 Ayrıca tabii sevginin, sevmenin sevabı üzerinde bilgilenmek, Ayrıca tabii sevginin, sevmenin sevabı üzerinde bilgilenmek, şuurlanmak da sevme hususunda yardımcı olur ve sevdirmek için gayret etmek de gerekir. şuurlanmak da sevme hususunda yardımcı olur ve sevdirmek için gayret etmek de gerekir. Şimdi o kadar gerekir ki yani bir insan kardeşinin huzuruna çıkarken temiz elbisesini giymeli,Şimdi o kadar gerekir ki yani bir insan kardeşinin huzuruna çıkarken temiz elbisesini giymeli, evine misafir geldiği zaman karşısına pijamasıyla çıkmamalı; taranmalı, giyinmeli, evine misafir geldiği zaman karşısına pijamasıyla çıkmamalı; taranmalı, giyinmeli, saçına sakalına, sakalının şekline şemaline dikkat etmeli. saçına sakalına, sakalının şekline şemaline dikkat etmeli. Sakalı bıyığına karışmış, taranmamış, saçları kulaklarının üstüne abanmış, Sakalı bıyığına karışmış, taranmamış, saçları kulaklarının üstüne abanmış, ensesinden fışkırmış, tabii ihmalden kaynaklanıyor.ensesinden fışkırmış, tabii ihmalden kaynaklanıyor. Müslüman [dışına] önem vermiyor, iç, kalp temizliği daha önemlidir diyor ama Müslüman [dışına] önem vermiyor, iç, kalp temizliği daha önemlidir diyor ama biraz da Allah rızası için sevimli görünmeğe, ihtimamlı, itinalı olmağa dikkat etmemiz lazım.

biraz da Allah rızası için sevimli görünmeğe, ihtimamlı, itinalı olmağa dikkat etmemiz lazım.

Efendimiz'den örnek: Peygamber Efendimiz ağaç dalları ile, dalları tellendirip, Efendimiz'den örnek: Peygamber Efendimiz ağaç dalları ile, dalları tellendirip, fırça yapıp dişlerini temizlerdi ve; fırça yapıp dişlerini temizlerdi ve; "Benim yanıma ağzınız kokar vaziyette, dişleriniz sapsarı vaziyette gelmeyin." buyururdu. "Benim yanıma ağzınız kokar vaziyette, dişleriniz sapsarı vaziyette gelmeyin." buyururdu. Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem Efendimiz yanında ayna, tarak, misvak taşırdı. Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem Efendimiz yanında ayna, tarak, misvak taşırdı. Bunlar güzelleşme şeyleridir.

Sonra temiz olmak, pis kokmamak için nezafet, temizlik, Bunlar güzelleşme şeyleridir.

Sonra temiz olmak, pis kokmamak için nezafet, temizlik, taharet İslâm'da önemli bir unsur.taharet İslâm'da önemli bir unsur. Günde beş vakit abdest almak var, gusül abdesti var, yıkanmak var.Günde beş vakit abdest almak var, gusül abdesti var, yıkanmak var. Güzel koku sürünmek var. Bunların hepsi güzellik duygusunun gelişmesi için.

Güzel koku sürünmek var. Bunların hepsi güzellik duygusunun gelişmesi için.

Tabii ben konuşurken on dakikayı çoktan geçtiğimin farkındayım. Tabii ben konuşurken on dakikayı çoktan geçtiğimin farkındayım. Fakat dün bizim Şeyh Murad Tekkesi'nin yeniden tamiri ve ihyası için toplantı yapmıştık.Fakat dün bizim Şeyh Murad Tekkesi'nin yeniden tamiri ve ihyası için toplantı yapmıştık. Orada arkadaşlarımız güzel bir video hazırlamışlar ben de ilk defa seyrettim bu güzel videoyu. Orada arkadaşlarımız güzel bir video hazırlamışlar ben de ilk defa seyrettim bu güzel videoyu. Orada hayretle öğrendim kiOrada hayretle öğrendim ki Şeyh Murad Tekkesi eskiden şimdiki gibi böyle yanından çamurlu bir sokağın geçtiği,Şeyh Murad Tekkesi eskiden şimdiki gibi böyle yanından çamurlu bir sokağın geçtiği, öbür tarafında da çocukların top oynadığı, arabaların park ettiği öbür tarafında da çocukların top oynadığı, arabaların park ettiği çamurlu bir arsanın olduğu bir yer değilmiş; çamurlu bir arsanın olduğu bir yer değilmiş; 17-18 dönüm arazisi olan bir gül bahçesiymiş.17-18 dönüm arazisi olan bir gül bahçesiymiş. Bahçe laleler ve karanfilleriyle meşhurmuş.Bahçe laleler ve karanfilleriyle meşhurmuş. Eyüp sırtlarında, denize nâzır, çiçekler içinde bir tekkeymiş. Ve ceylan beslerlermiş.Eyüp sırtlarında, denize nâzır, çiçekler içinde bir tekkeymiş. Ve ceylan beslerlermiş. Yani âhûnun, ceylanın da edebiyatta yeri vardır, gözleri güzel, göbeğinden misk çıkıyor filan.

Yani âhûnun, ceylanın da edebiyatta yeri vardır, gözleri güzel, göbeğinden misk çıkıyor filan.

Ceylan deyince bazen otobüslere, [arabalara] ceylan ismini koyuyorlar. Ceylan deyince bazen otobüslere, [arabalara] ceylan ismini koyuyorlar. Hatta Chevrolet [arabasındaki] Impala [ismi], mana itibariyle İngilizcesi ceylan demekmiş.

Hatta Chevrolet [arabasındaki] Impala [ismi], mana itibariyle İngilizcesi ceylan demekmiş.

Ceylan beslerlermiş. Sonra bizim 200-300 metre aşağıdaki Selami Mustafa Efendi Tekkesi. Ceylan beslerlermiş. Sonra bizim 200-300 metre aşağıdaki Selami Mustafa Efendi Tekkesi. onun da etrafında çok geniş arazisi varmış, gülleriyle, gül yetiştiriciliği ile meşhurmuş.

onun da etrafında çok geniş arazisi varmış, gülleriyle, gül yetiştiriciliği ile meşhurmuş.

Muhterem kardeşlerim!

Şunu daha net, çok net olarak anladım ki, Muhterem kardeşlerim!

Şunu daha net, çok net olarak anladım ki, yani ben kendim edebiyat fakültesinden mezunum biraz şiirle, edebiyatla ilgileniyorum ayrı da,yani ben kendim edebiyat fakültesinden mezunum biraz şiirle, edebiyatla ilgileniyorum ayrı da, tasavvuf insanı şairleştiriyor ve sanatkarlaştırıyor. tasavvuf insanı şairleştiriyor ve sanatkarlaştırıyor. Yani dervişin her birisi, dervişlerin her birisi böyle güllerle, sümbüllerle, Yani dervişin her birisi, dervişlerin her birisi böyle güllerle, sümbüllerle, lalelerle, ceylanlarla, âhûlarla uğraşan, estetik dünyasına yani güzellik dünyasına dalmış,lalelerle, ceylanlarla, âhûlarla uğraşan, estetik dünyasına yani güzellik dünyasına dalmış, deryasına gark olmuş bir insan hâline geliyor. deryasına gark olmuş bir insan hâline geliyor. Onu anladım, dünkü konuşmada bu benim zihnimde tekrar ön plana çıktı. Onu anladım, dünkü konuşmada bu benim zihnimde tekrar ön plana çıktı. Biz güzellikle iç içe olan, içimizde ve dışımızda çok çeşitli güzellikler olan bir şeyiz; Biz güzellikle iç içe olan, içimizde ve dışımızda çok çeşitli güzellikler olan bir şeyiz; camia olarak, müslümanlar olarak erbâb-ı tasavvuf olarakcamia olarak, müslümanlar olarak erbâb-ı tasavvuf olarak diğer milletlere karşı bir estetik numûnesiyiz.diğer milletlere karşı bir estetik numûnesiyiz. Öğünmek için söylemiyorum gerçeği anlatmağa çalışıyorum.Öğünmek için söylemiyorum gerçeği anlatmağa çalışıyorum. Onun için biz bu estetiğe dikkat edersek [etrafımız da etkilenecektir.]

Onun için biz bu estetiğe dikkat edersek [etrafımız da etkilenecektir.]

Ben hatırlıyorum, bizim köyde böyle yaşlı, ak sakallı amcalar, dayılar, Ben hatırlıyorum, bizim köyde böyle yaşlı, ak sakallı amcalar, dayılar, dedeler kuşaklarıyla, şeyleriyle çarşıya pazara gelirlerdi. dedeler kuşaklarıyla, şeyleriyle çarşıya pazara gelirlerdi. Kuşaklarına bıçakları sokulmuş, elma filan soyacakları zaman onun kınından çıkartırlardı. Kuşaklarına bıçakları sokulmuş, elma filan soyacakları zaman onun kınından çıkartırlardı. Sarıklıydı vesaire idi ama sarıklarının şurasında fesleğen, bilmem karanfil, ıtır çiçeği olurdu,Sarıklıydı vesaire idi ama sarıklarının şurasında fesleğen, bilmem karanfil, ıtır çiçeği olurdu, bir şey olurdu yani. bir şey olurdu yani. Bir estetiği vardı, elinde bir çiçek filan vardı.

Bir estetiği vardı, elinde bir çiçek filan vardı.

 Onun için estetiğe de dikkat edersek oradan da bir muhabbetleşme,Onun için estetiğe de dikkat edersek oradan da bir muhabbetleşme, muhabbetin artması meselesi bahis konusu olur.

muhabbetin artması meselesi bahis konusu olur.

Ayrıca çok geniş, uzun bir bahis olan muhabbeti zedeleyici davranışlardan kaçınmak meselesi var.Ayrıca çok geniş, uzun bir bahis olan muhabbeti zedeleyici davranışlardan kaçınmak meselesi var. Ben seni sen beni sevip dururken birden aramız soğuklaşıyor.Ben seni sen beni sevip dururken birden aramız soğuklaşıyor. Kara yeller esmeye başlıyor, kara kediler geçiyor aradan biribirimizi sevmemeye başlıyoruz.

Kara yeller esmeye başlıyor, kara kediler geçiyor aradan biribirimizi sevmemeye başlıyoruz.

Neden?

Elbet sende de bir kusur var bende de bir kusur var ondan oluyor. Neden?

Elbet sende de bir kusur var bende de bir kusur var ondan oluyor. Ya gıybet etmişizdir ya dedikodu yapmışızdır ya samimiyetsiz bir şey olmuştur.Ya gıybet etmişizdir ya dedikodu yapmışızdır ya samimiyetsiz bir şey olmuştur. Muhabbeti izale eden, muhabbeti yok eden, muhabbeti silen, Muhabbeti izale eden, muhabbeti yok eden, muhabbeti silen, muhabbeti mahveden şeylerden de uzak olma gayreti ve çalışması içinde olmamız lazım.

 muhabbeti mahveden şeylerden de uzak olma gayreti ve çalışması içinde olmamız lazım.

 Mesela hiç kimsenin kimseyi gıybet etmemesi lazım. Mesela hiç kimsenin kimseyi gıybet etmemesi lazım. Gıybet haram! Hiç kimsenin kimseyi gıybet etmemesi lazım. Herkesin herkese hüsn ü zan etmesi lazım.Gıybet haram! Hiç kimsenin kimseyi gıybet etmemesi lazım. Herkesin herkese hüsn ü zan etmesi lazım. Hüsn ü zan Kur'ân-ı Kerîm'den bir vazife. Suizan etmemesi lazım. Suizan etmek de haram!Hüsn ü zan Kur'ân-ı Kerîm'den bir vazife. Suizan etmemesi lazım. Suizan etmek de haram! Hareketlerini iyiye yorması lazım.Hareketlerini iyiye yorması lazım. Bir kimse senin yanında gıybet ediliyorsa gıybet edilene yardımcı olmak vazifen, Bir kimse senin yanında gıybet ediliyorsa gıybet edilene yardımcı olmak vazifen, gıybet edenleri susturmak vazifen, o mecliste durmamak, kalkmak vazifen. gıybet edenleri susturmak vazifen, o mecliste durmamak, kalkmak vazifen. Peygamber Efendimiz üç davranış emrediyor.

Peygamber Efendimiz üç davranış emrediyor.

Gıybet edilene yardım edeceksin, müdafaa edeceksin. Halbuki gıybet olan bir kusuru söylemektir. Gıybet edilene yardım edeceksin, müdafaa edeceksin. Halbuki gıybet olan bir kusuru söylemektir. Olmayan hayali bir şeyi söylemeğe iftira diyoruz. [Gıybet edeni] susturacaksın, müdafaa edeceksin; Olmayan hayali bir şeyi söylemeğe iftira diyoruz. [Gıybet edeni] susturacaksın, müdafaa edeceksin; "O kardeşimizin şöyle iyi tarafları var." diyeceksin mesela."O kardeşimizin şöyle iyi tarafları var." diyeceksin mesela. Tabii kusuru söylerken doğruyu söylüyorlardır. Şöyle tarafları vardır. Tabii kusuru söylerken doğruyu söylüyorlardır. Şöyle tarafları vardır. Yani nasıl müdafaa edeceksen bulacaksın, Efendimiz öyle emrediyor.Yani nasıl müdafaa edeceksen bulacaksın, Efendimiz öyle emrediyor. Peygamberimizin emri, istersen dinleme. Halkı da, meclistekileri de susturacaksın, Peygamberimizin emri, istersen dinleme. Halkı da, meclistekileri de susturacaksın, "Konuşmayın, gıybet yapmayın!" diyeceksin. Ve artık kalkacaksın; "Konuşmayın, gıybet yapmayın!" diyeceksin. Ve artık kalkacaksın; "Bana müsaade, Allah'a ısmarladık, hayırlı geceler." diyeceksin kalkacaksın.

"Bana müsaade, Allah'a ısmarladık, hayırlı geceler." diyeceksin kalkacaksın.

Biz böyle yapmıyoruz. Gıybeti baklava börek gibi, Biz böyle yapmıyoruz. Gıybeti baklava börek gibi, kaymaklı kadayıf gibi herkes sabah akşam yiyor, yiyor içiyor.kaymaklı kadayıf gibi herkes sabah akşam yiyor, yiyor içiyor. Halbuki gıybet etmek ölü eti yemek gibi bir kötü fiil.Halbuki gıybet etmek ölü eti yemek gibi bir kötü fiil. Hadîs-i şerîfte, "Oruç tutan insanın gıybet ettiği zaman orucunun sevabı kalmaz." diye bildiriliyor.Hadîs-i şerîfte, "Oruç tutan insanın gıybet ettiği zaman orucunun sevabı kalmaz." diye bildiriliyor. Çünkü normal ekmeği yemiyorsun, suyu içmiyorsun ama arkadaşının ölü etini yemiş gibi oluyorsun. Çünkü normal ekmeği yemiyorsun, suyu içmiyorsun ama arkadaşının ölü etini yemiş gibi oluyorsun. O daha fena bir şey. Ölü eti demek "lâşe, leş" demek.O daha fena bir şey. Ölü eti demek "lâşe, leş" demek. Gıybet "leş" yemek gibi oluyor amaGıybet "leş" yemek gibi oluyor ama hocalar şimdiye kadar [konuşmalarında] bu kelimeyi kullanmadığı için biz bu "leş yemek" fiilinden [gerekli etkiyi almıyoruz.]

hocalar şimdiye kadar [konuşmalarında] bu kelimeyi kullanmadığı için biz bu "leş yemek" fiilinden [gerekli etkiyi almıyoruz.]

"Leş mi yiyorsun?" [denilse, insan;]

"Estağfirullah, midemi bulandırdın, "Leş mi yiyorsun?" [denilse, insan;]

"Estağfirullah, midemi bulandırdın, yüreğimi ağzıma getirdin, midemi kabartın!" filan der ama fiilen yapılıyor.

yüreğimi ağzıma getirdin, midemi kabartın!" filan der ama fiilen yapılıyor.

Demek ki böyle muhabbeti zedeleyici şeyleri de yapmayacağız. Demek ki böyle muhabbeti zedeleyici şeyleri de yapmayacağız. "Allah muhabbet edenleri seviyor." diye muhabbeti arttırmak için çareler arayacağız. "Allah muhabbet edenleri seviyor." diye muhabbeti arttırmak için çareler arayacağız. Ve böylece bir muhabbetli toplum olacağız. Yani olmamız gereken muhabbetli bir toplum olacağız. Ve böylece bir muhabbetli toplum olacağız. Yani olmamız gereken muhabbetli bir toplum olacağız. Zaten böyle olmamız gerekiyor ama değiliz.

Zaten böyle olmamız gerekiyor ama değiliz.

Müslüman olduğumuz için biribirimizin kardeşi olması gerekiyordu ama onu atlıyoruz, ıskalıyoruz. Müslüman olduğumuz için biribirimizin kardeşi olması gerekiyordu ama onu atlıyoruz, ıskalıyoruz. Tarikat erbabı olduğumuz, tasavvuf erbabı, gönül erbabı, ehl-i dil olduğumuz,Tarikat erbabı olduğumuz, tasavvuf erbabı, gönül erbabı, ehl-i dil olduğumuz, ehl-i kulûb olduğumuz için muhabbetli olmamız gerekiyordu onu da ıskalıyoruz, ehl-i kulûb olduğumuz için muhabbetli olmamız gerekiyordu onu da ıskalıyoruz, geçiyoruz oraya da isabet edemiyoruz. geçiyoruz oraya da isabet edemiyoruz. Gidiyoruz kafirler gibi, münafıklar gibi, facirler gibi, Gidiyoruz kafirler gibi, münafıklar gibi, facirler gibi, Allah'ın sevmediği kullar gibi çeşitli kötü fiillerin ta göbeğine düşüyoruz.Allah'ın sevmediği kullar gibi çeşitli kötü fiillerin ta göbeğine düşüyoruz. Onların yaptığı çirkin işleri yapıyoruz. Yapmamamız gerekiyor. Ve;

Ve'l-tekün minküm ümmetün. Onların yaptığı çirkin işleri yapıyoruz. Yapmamamız gerekiyor. Ve;

Ve'l-tekün minküm ümmetün. Bizden muhabbetli bir topluluğun meydana gelmesi, oluşması gerekiyor.Bizden muhabbetli bir topluluğun meydana gelmesi, oluşması gerekiyor. Bu muhabbetli topluluk oluşacak da bu muhabbetli topluluk ondan Bu muhabbetli topluluk oluşacak da bu muhabbetli topluluk ondan sonra İslâm'a hizmet eden kadro olacak.

sonra İslâm'a hizmet eden kadro olacak.

İslâm'a hizmet eden kadro arasında muhabbet olmazsa İslâm'ın hizmetini bu kadro nasıl yapacak? İslâm'a hizmet eden kadro arasında muhabbet olmazsa İslâm'ın hizmetini bu kadro nasıl yapacak? Aralarında muhabbet olmayan insanlar İslâm'a hizmeti nasıl yapacaklar?

Aralarında muhabbet olmayan insanlar İslâm'a hizmeti nasıl yapacaklar?

 Yapamazlar, yapamıyorlar, yapamıyoruz.

Yapamazlar, yapamıyorlar, yapamıyoruz.

Bu birinci hadîs-i şerîf, [dersimiz] bir tane ile bitti, zaman da geçti. Bu birinci hadîs-i şerîf, [dersimiz] bir tane ile bitti, zaman da geçti. Zaten her şey [tehirli olduğu gibi] bizim sohbetimiz de uzadı.Zaten her şey [tehirli olduğu gibi] bizim sohbetimiz de uzadı. Bu akşam, bugün yemeklerde tehirli olduğu gibi Bu akşam, bugün yemeklerde tehirli olduğu gibi hava muhalefeti dolayısyla her şey yerinden biraz kaymıştı, faz farkıyla yerine gelmişti.

hava muhalefeti dolayısyla her şey yerinden biraz kaymıştı, faz farkıyla yerine gelmişti.

Bizim sohbetimizde bu kadar olmuş olsun. Ama bu önemli bir temel. Bizim sohbetimizde bu kadar olmuş olsun. Ama bu önemli bir temel. Biz bu muhabbet temelinin üzerine çok yüksek binalar bina edebiliriz; Biz bu muhabbet temelinin üzerine çok yüksek binalar bina edebiliriz; bunu gerçekten sağlayabilirsek, biribirimizi gerçekten seversek, bunu gerçekten sağlayabilirsek, biribirimizi gerçekten seversek, biribirimize gerçekten fedakarlık yapabilirsek.

biribirimize gerçekten fedakarlık yapabilirsek.

Şuradaki kardeşimiz borçtan ölüyor, buradaki kardeşimiz yanındaki parasından buna vermiyor. Şuradaki kardeşimiz borçtan ölüyor, buradaki kardeşimiz yanındaki parasından buna vermiyor. İtimat etmiyor. Buna itimat etmiyor, "Ya vermezse!?" diyor.İtimat etmiyor. Buna itimat etmiyor, "Ya vermezse!?" diyor. Sonra ben vereceğim, enfilasyondan şeye inecek, bana üç sene sonra verecek,Sonra ben vereceğim, enfilasyondan şeye inecek, bana üç sene sonra verecek, [geriye] paramın üçte birini verecek diyor.[geriye] paramın üçte birini verecek diyor. Şöyle diyor böyle diyor vermiyor... Bu devirde kardeş kardeşe vermiyor.

Şöyle diyor böyle diyor vermiyor... Bu devirde kardeş kardeşe vermiyor.

Onun için biz bu muhabbetsizliğin bizim çapımızda, Onun için biz bu muhabbetsizliğin bizim çapımızda, bizim bazımızda en önemli mesele olduğunu bilelim.bizim bazımızda en önemli mesele olduğunu bilelim. Tabii normal bir insan için ilk adım bu değildir. Normal bir insan için ilk adım mü'min olmasıdır.Tabii normal bir insan için ilk adım bu değildir. Normal bir insan için ilk adım mü'min olmasıdır. Biz mü'miniz zaten elhamdülillah, Allah'a inanmışız, bu dine gönül vermişiz ama biz,Biz mü'miniz zaten elhamdülillah, Allah'a inanmışız, bu dine gönül vermişiz ama biz, bizde mevcut olan bir kusuru anlatarak işe başlamak gerekirse ilk akşam söylememiz gerekenbizde mevcut olan bir kusuru anlatarak işe başlamak gerekirse ilk akşam söylememiz gereken en önemli şey biribirimizle muhabbetli olmalıyız, kardeşler olmalıyız.en önemli şey biribirimizle muhabbetli olmalıyız, kardeşler olmalıyız. Yani, "Ben ölürsem benim kardeşlerim benim çoluk çocuğuma, aileme bakar." denecek tarzda olmalı.

Yani, "Ben ölürsem benim kardeşlerim benim çoluk çocuğuma, aileme bakar." denecek tarzda olmalı.

Hanımlarda biribirleriyle öyle muhabbetli olmalı.

Hanımlarda biribirleriyle öyle muhabbetli olmalı.

"Ha filan bak yine geçen toplantıda giydiği elbiseyi giymiş."

"Ha filan bak yine geçen toplantıda giydiği elbiseyi giymiş."

Hah hah hah, kah kah kah, fık fık fık...

Hah hah hah, kah kah kah, fık fık fık...

Olmaz. Yani inadına her gün giydiğiniz elbiseyi giyin, süslenmeyin yani bu şeyi yıkmak,Olmaz. Yani inadına her gün giydiğiniz elbiseyi giyin, süslenmeyin yani bu şeyi yıkmak, bu fâsit daireyi kırmak için.

bu fâsit daireyi kırmak için.

Her toplantıya yeni elbiseyle gelmeye kalkarsa hanımlar erkeklerin hali ne olur?Her toplantıya yeni elbiseyle gelmeye kalkarsa hanımlar erkeklerin hali ne olur? Bu yarışın sonu nereye varır?

Bu gibi şeyleri nazar-ı dikkate almamalı.

Bu yarışın sonu nereye varır?

Bu gibi şeyleri nazar-ı dikkate almamalı.

Ve bir kardeşimizde bir kusur görebiliriz. Kusuru da dobra dobra söylemeli ama severek söylemeli.Ve bir kardeşimizde bir kusur görebiliriz. Kusuru da dobra dobra söylemeli ama severek söylemeli. Boynuna sarılmalı, yanağını öpmeli, elini omuzuna atmalı, Boynuna sarılmalı, yanağını öpmeli, elini omuzuna atmalı, "Ben sende şöyle bir kusur görüyorum, bu kusur gibi geliyor."Ben sende şöyle bir kusur görüyorum, bu kusur gibi geliyor. Yoksa işin benim bilmediğim bir tarafı mı var?" filan diyerek bu işi onda düzeltmeli.Yoksa işin benim bilmediğim bir tarafı mı var?" filan diyerek bu işi onda düzeltmeli. Kusursa düzeltmeli değilse bu iş bitmeli.

Kusursa düzeltmeli değilse bu iş bitmeli.

Bir grup arkadaş bana geliyor fıs fıs fıs bir şeyler söylüyor. Bir grup arkadaş bana geliyor fıs fıs fıs bir şeyler söylüyor. Öbür grup arkadaş bana geliyor onlarda fıs fıs bir şeyler söylüyorlar.Öbür grup arkadaş bana geliyor onlarda fıs fıs bir şeyler söylüyorlar. Ben ikisini bir araya getiriyorum haydi bakalım biribirinizin karşısında konuşun. Ben ikisini bir araya getiriyorum haydi bakalım biribirinizin karşısında konuşun. Biribirlerinin karşısında konuşunca anlaşabiliyorlar, anlaşılabiliyor. Biribirlerinin karşısında konuşunca anlaşabiliyorlar, anlaşılabiliyor. Özür diliyorlar, şey yapabiliyorlar. Bir taraf kusurlu olabilir, öbür tarafın kuşkusu yerinde olabilir,Özür diliyorlar, şey yapabiliyorlar. Bir taraf kusurlu olabilir, öbür tarafın kuşkusu yerinde olabilir, herkes kusurunu anlamış oluyor. Dobra dobra söylenmiş oluyor.herkes kusurunu anlamış oluyor. Dobra dobra söylenmiş oluyor. Arkasından söylenmemiş oluyor, dobra dobra söylenmiş oluyor,Arkasından söylenmemiş oluyor, dobra dobra söylenmiş oluyor, "Ha, kardeşlerim benim şu kusuruma takılmışlar demek ki." diye o da inşallah kendini düzeltecek...

"Ha, kardeşlerim benim şu kusuruma takılmışlar demek ki." diye o da inşallah kendini düzeltecek...

 Allahu Teâlâ bizi sevdiği her türlü güzel huya sahip eylesin. Allahu Teâlâ bizi sevdiği her türlü güzel huya sahip eylesin. Sevmediği her türlü kötü huydan kurtarsın.

Buradaki toplantılarımızın ilkinde ilk niyazımız bu.

 Sevmediği her türlü kötü huydan kurtarsın.

Buradaki toplantılarımızın ilkinde ilk niyazımız bu.

 Allah, daha başkaca bildiğimiz bilmediğimizAllah, daha başkaca bildiğimiz bilmediğimiz her türlü hayırları da fazl u kereminden, gayb hazinelerinde istiyoruz, her türlü hayırları da fazl u kereminden, gayb hazinelerinde istiyoruz, Her türlü bildiğimiz bilmediğimiz şerlerden de bizi korusun. Her türlü bildiğimiz bilmediğimiz şerlerden de bizi korusun. İki cihan saadetini cümlemize çoluk çocuğumuzla, zürriyetlerimizle, eşlerimizle, ailelerimizle,İki cihan saadetini cümlemize çoluk çocuğumuzla, zürriyetlerimizle, eşlerimizle, ailelerimizle, geçmişlerimizle, sevdiklerimizle erdirsin.geçmişlerimizle, sevdiklerimizle erdirsin. Cennetiyle cemaliyle müşerref eylesin.

Cennetiyle cemaliyle müşerref eylesin.

Bi-hurmeti esrârı sûrati'l-Fâtiha...

 Bi-hurmeti esrârı sûrati'l-Fâtiha...
Allah Rızası için İlim Öğrenmek
Kısa ve Öz Sohbetler
Server Yayınları
Dinle Hata Bildir/Öneride Bulun Not Ekle
Konuşma Hakkında
Server Kürsü
Detaylı Arama
Namaz Vakitleri

24 Cemâziye'l-Evvel 1446

26 Kasım 2024

İmsak
06:26
Güneş
07:56
Öğle
12:56
İkindi
15:24
Akşam
17:46
Yatsı
19:10
Kayıt Ol
Giriş Yap
Mehmed Zahid<br>KOTKU
Mehmed Zahid
KOTKU

Hakkında

Hadis Dersleri (MZK)

Cuma Sohbetleri (MZK)

Münebbihat Dersleri
Mahmud Es’ad<br>COŞAN
Mahmud Es’ad
COŞAN

Hakkında

MEC YÂD ve Belgeseller

Hadis Dersleri (MEC)

Cuma Sohbetleri (MEC)

Tefsir Dersleri

Tasavvuf Sohbetleri

Mübarek Gün ve Geceler

Gurbet Sohbetleri

Hac ve Umre

Aile Eğitim Kampı Konuşmaları

Anma Programları

Konferanslar

Sorular ve Cevaplar

Diğer Çeşitli Konuşmalar
Muharrem Nureddin<br>COŞAN
Muharrem Nureddin
COŞAN

Hakkında

Konuşmalar

Mübarek Gün ve Geceler

Önemli Mesajlar

Basın Bildirileri
Tüm Sohbetleri Listele
Kısa ve Öz Paylaşımlar
Tema 1
Tema 2
Açık Renk Modu
Koyu Renk Modu