Namaz Vakitleri
İstanbul
25 Rebîü'l-Âhir 1447
17 October 2025
İmsak
05:46
Güneş
07:11
Öğle
12:55
İkindi
15:56
Akşam
18:28
Yatsı
19:47
Detaylı Arama

Konuşma Metni

Bismillâhirrahmânirrahîm.Bismillâhirrahmânirrahîm. El-Hamdü lillâhi Rabbi'l-âlemîn.

El-Hamdü lillâhi Rabbi'l-âlemîn.
Ve’s-salâtü ve’s-selâmu alâ-seyyidi’l-evvelîne ve’l-âhirîne.Ve’s-salâtü ve’s-selâmu alâ-seyyidi’l-evvelîne ve’l-âhirîne. Seyyidinâ ve senedinâ Muhammedin ve alâ âlihî ve sahbihî ecmaînSeyyidinâ ve senedinâ Muhammedin ve alâ âlihî ve sahbihî ecmaîn ve men tebi’ahû bi-ihsânin ilâ yevmi’d-din.ve men tebi’ahû bi-ihsânin ilâ yevmi’d-din. Emmâ ba'd:

Emmâ ba'd:
Fa’lemû eyyühe’l-ihvân fe-inne efdale’l-hadîsi kitâbullah

Fa’lemû eyyühe’l-ihvân fe-inne efdale’l-hadîsi kitâbullah
ve efdale’l-hedyi hedyü seyyidinâ Muhammedinve efdale’l-hedyi hedyü seyyidinâ Muhammedin sallallahu aleyhi ve sellem.sallallahu aleyhi ve sellem. Ve şerre’l-umûri muhdesâtuhâ ve külle muhdesetin bid’atünVe şerre’l-umûri muhdesâtuhâ ve külle muhdesetin bid’atün ve külle bid’atin dalâletünve külle bid’atin dalâletün ve külle dalâletin ve sâhibehâ fi’n-nâr.ve külle dalâletin ve sâhibehâ fi’n-nâr. Ve bi’s-senedi’l-muttasılı ile’n-nebiyyiVe bi’s-senedi’l-muttasılı ile’n-nebiyyi sallallahu aleyhi ve selleme ennehû kâl:sallallahu aleyhi ve selleme ennehû kâl: İzâ veleğa’l-kelbü fî inâi ehadiküm,

İzâ veleğa’l-kelbü fî inâi ehadiküm,
fe’lyeğsilhü seb’a merrâtin.fe’lyeğsilhü seb’a merrâtin. Sadaka rasûlü’llâh, fî mâ kâl, ev kemâ kâl.

Sadaka rasûlü’llâh, fî mâ kâl, ev kemâ kâl.
Aziz ve muhterem Müslüman kardeşlerim.

Aziz ve muhterem Müslüman kardeşlerim.
Allahu Teâlâ hazretlerinin selamı,

Allahu Teâlâ hazretlerinin selamı,
rahmeti, bereketi cümlenizin üzerine olsun.rahmeti, bereketi cümlenizin üzerine olsun. Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem hazretlerininPeygamber sallallahu aleyhi ve sellem hazretlerinin hadîs-i şerîflerini okumazdan önce,hadîs-i şerîflerini okumazdan önce, evvelen ve hasseten Efendimizin ruhu içinevvelen ve hasseten Efendimizin ruhu için sonra cümle âl’inin, ashâbının, etbâının, ervafı için,sonra cümle âl’inin, ashâbının, etbâının, ervafı için, hasseten Ümmet-i Muhammed'in mürşidhasseten Ümmet-i Muhammed'in mürşid ve mürebbileri olan sâdât-ı meşâyih-i turuk-u aliyyemizinve mürebbileri olan sâdât-ı meşâyih-i turuk-u aliyyemizin ve hulefâsının müridinin, mühibbininin ruhları için,ve hulefâsının müridinin, mühibbininin ruhları için, okuduğumuz eseri te'lif eylemiş olan Gümüşhaneli hocamızın ruhu için,okuduğumuz eseri te'lif eylemiş olan Gümüşhaneli hocamızın ruhu için, bu eserin içindeki bilgilerinbu eserin içindeki bilgilerin bize kadar gelmesine emek sarf etmiş olan bütün âlimlerin,bize kadar gelmesine emek sarf etmiş olan bütün âlimlerin, ravilerin ruhları için, uzaktan yakındanravilerin ruhları için, uzaktan yakından bu hadîs-i şerîf dersini dinlemek üzere gelmiş olanbu hadîs-i şerîf dersini dinlemek üzere gelmiş olan siz kardeşlerimizin de ahirete intikal etmiş olan bütünsiz kardeşlerimizin de ahirete intikal etmiş olan bütün sevdiklerinin, yakınlarının, dostlarının, ahbâbının ruhları içinsevdiklerinin, yakınlarının, dostlarının, ahbâbının ruhları için bizim de Mevlamızın rızasına uygun ömür sürüpbizim de Mevlamızın rızasına uygun ömür sürüp huzuruna sevdiği, razı olduğu bir kul olarakhuzuruna sevdiği, razı olduğu bir kul olarak varmamıza sebep olması için bir Fâtiha, üç İhlâs-ı Şerîf.varmamıza sebep olması için bir Fâtiha, üç İhlâs-ı Şerîf. İzahına geçmeden önce

İzahına geçmeden önce
bu hadîs dersimizi Ramazan münasebetiylebu hadîs dersimizi Ramazan münasebetiyle bundan sonra öğle namazını takibenbundan sonra öğle namazını takiben yapacağımızı duyururuz.yapacağımızı duyururuz. İkindiden sonra çünkü herkes yerine gitmekte,İkindiden sonra çünkü herkes yerine gitmekte, iftara yetişmekte, güçlük çekebilir,iftara yetişmekte, güçlük çekebilir, uzaklardan gelen kardeşlerimiz var.uzaklardan gelen kardeşlerimiz var. Ramazan münasebetiyle ve yazın da böyle devam eder.Ramazan münasebetiyle ve yazın da böyle devam eder. Öğle namazını takiben bu hadîs derslerini yapacağız.Öğle namazını takiben bu hadîs derslerini yapacağız. Yine böyle cumartesi günü.Yine böyle cumartesi günü. İkindiden sonra değil, öğleden sonra yapacağız hadîs derslerini.İkindiden sonra değil, öğleden sonra yapacağız hadîs derslerini. Allahu Teâlâ Hazretleri ramazanı cümlemize hakkında mübarek eylesin.Allahu Teâlâ Hazretleri ramazanı cümlemize hakkında mübarek eylesin. Feyzinden, bereketinden istifade edipFeyzinden, bereketinden istifade edip Mevlamızın rızasına kavuşmayı nasip eylesin.Mevlamızın rızasına kavuşmayı nasip eylesin. Mukaddime de metnini okumuş olduğum hadîs-i şerîf,

Mukaddime de metnini okumuş olduğum hadîs-i şerîf,
bir köpeğin, bir kaptan su içtiği zaman ne yapmak gerektiğini anlatanbir köpeğin, bir kaptan su içtiği zaman ne yapmak gerektiğini anlatan bir hadîs-i şerîf.bir hadîs-i şerîf. Biliyorsunuz hadîs-i şerîfler alfabe sırasıyla dizilmiştir.Biliyorsunuz hadîs-i şerîfler alfabe sırasıyla dizilmiştir. Karşımıza çeşitli mevzulardan hadîs-i şerîflerKarşımıza çeşitli mevzulardan hadîs-i şerîfler baştaki kelimenin ilk harfine göre çıkabiliyor.baştaki kelimenin ilk harfine göre çıkabiliyor. Bu seferki bu mevzuda.Bu seferki bu mevzuda. İzâ veleğa’l-kelbü fî inâi ehadiküm.

İzâ veleğa’l-kelbü fî inâi ehadiküm.
Sizden birinizin kabı içine köpekSizden birinizin kabı içine köpek dilini sokup çıkartıp su içerse oradan.dilini sokup çıkartıp su içerse oradan. Malum onların su içme tarzı o tarzda oluyor.Malum onların su içme tarzı o tarzda oluyor. Böyle doğrudan doğruya başka mahluklar gibi değil.Böyle doğrudan doğruya başka mahluklar gibi değil. Onlar dillerini sokup çıkartıp öyle içiyorlar.Onlar dillerini sokup çıkartıp öyle içiyorlar. Fe’l-yeğsilhü seb’a merrâtin.

Fe’l-yeğsilhü seb’a merrâtin.
O şahıs kabını yedi defa yıkasın.O şahıs kabını yedi defa yıkasın. Şimdi burada tabi taaŞimdi burada tabi taa asırlar önce Peygamberasırlar önce Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem Efendimiz'in tavsiyeleri,sallallahu aleyhi ve sellem Efendimiz'in tavsiyeleri, çölde ilmin bilginin olmadığı, üniversitenin bulunmadığı,çölde ilmin bilginin olmadığı, üniversitenin bulunmadığı, okuma yazma bilenlerin yirmiden az olduğu bir muhitte,okuma yazma bilenlerin yirmiden az olduğu bir muhitte, ümmi insanların olduğu bir muhitte,ümmi insanların olduğu bir muhitte, Peygamber Efendimiz'in her hadîsini öyle değerlendirmek lazım.Peygamber Efendimiz'in her hadîsini öyle değerlendirmek lazım. Ne kadar derin, ne kadar sağlam gerçeklere dayandığını anlamak bakımından.Ne kadar derin, ne kadar sağlam gerçeklere dayandığını anlamak bakımından. Niye köpeğin böyle şeyi arttığıNiye köpeğin böyle şeyi arttığı necaset sayılmış ve yedi defa yıkanması istenmiş?necaset sayılmış ve yedi defa yıkanması istenmiş? Çünkü köpekte evet, faydalı bir hayvandır, evcildir,

Çünkü köpekte evet, faydalı bir hayvandır, evcildir,
koyunlarımızı bekler, evimizi bekler, hassastır,koyunlarımızı bekler, evimizi bekler, hassastır, kulakları çabuk duyar, gece uyumaz,kulakları çabuk duyar, gece uyumaz, bazı faydaları var, o faydalarından dolayıbazı faydaları var, o faydalarından dolayı köpek edinmek, beslemek yasak edilmemiş.köpek edinmek, beslemek yasak edilmemiş. Peygamber Efendimiz bu gibi sebeplerden dolayı müsaade etmiş.Peygamber Efendimiz bu gibi sebeplerden dolayı müsaade etmiş. Amma hastalık taşıyan bir hayvan,Amma hastalık taşıyan bir hayvan, hem kendi şeyinde bizzat kendisinde bir takım böylehem kendi şeyinde bizzat kendisinde bir takım böyle kurtlar, insanın vücuduna, kaslarının arasına girenkurtlar, insanın vücuduna, kaslarının arasına giren parazitler bulunuyor.parazitler bulunuyor. Hem de kuduz hastası olabiliyor.Hem de kuduz hastası olabiliyor. O bakımdan köpekle ilgili emirler bu tarzda.O bakımdan köpekle ilgili emirler bu tarzda. Yedi defa kabın yıkanmasını istemiş.Yedi defa kabın yıkanmasını istemiş. Aynı mevzuda bir hadîs-i şerîf daha peşinden geliyor.Aynı mevzuda bir hadîs-i şerîf daha peşinden geliyor. İzâ veleğa’l-kelbü fi’l-inâi.

İzâ veleğa’l-kelbü fi’l-inâi.
Bir köpek yine böyle bir kaptan yalayarak su içerse,Bir köpek yine böyle bir kaptan yalayarak su içerse, ğusile seb’a merrâtin.ğusile seb’a merrâtin. Yedi defa yıkanır.Yedi defa yıkanır. Ûlâhünne bi’t-türâbi.

Ûlâhünne bi’t-türâbi.
İlk öncesi toprakla.İlk öncesi toprakla. Yani ilk önce kalaylar gibi hani toprakla şöyle bir oğuşturulacak.Yani ilk önce kalaylar gibi hani toprakla şöyle bir oğuşturulacak. Ondan sonra böyle olacak.Ondan sonra böyle olacak. Ve izâ beleğa’l-hirru gusile merraten.Ve izâ beleğa’l-hirru gusile merraten. Amma kedi içerse o zaman bir defa yıkanacak.Amma kedi içerse o zaman bir defa yıkanacak. Yani köpeğin ne kadar sıhhi bakımdan tehlikeli birYani köpeğin ne kadar sıhhi bakımdan tehlikeli bir hayvan olduğunu bu hadîs-i şerîf'te açıkça görüyoruz.hayvan olduğunu bu hadîs-i şerîf'te açıkça görüyoruz. İzâ veliye ehadüküm ehâhü

İzâ veliye ehadüküm ehâhü
fe’l-yühassin kefenehû, fe-innehüm yübasûne fî ekfânihimfe’l-yühassin kefenehû, fe-innehüm yübasûne fî ekfânihim ve yetezâverûne fî ekfânihim.ve yetezâverûne fî ekfânihim. Bu ikinci hadîs-i şerîf Enes İbn Mâlik radıyallahu anh'tenBu ikinci hadîs-i şerîf Enes İbn Mâlik radıyallahu anh'ten İsnâb-ı Ceyyid ile rivayet edilmiş.İsnâb-ı Ceyyid ile rivayet edilmiş. Sizden biriniz kardeşininSizden biriniz kardeşinin son vazifesini teçhiz ve tekvinini yapmakla vazifelendirilmiş ise,son vazifesini teçhiz ve tekvinini yapmakla vazifelendirilmiş ise, onun kefenini güzel yapsın diyor Peygamber Efendimiz.onun kefenini güzel yapsın diyor Peygamber Efendimiz. Yani o kefenleme, teçhizYani o kefenleme, teçhiz işi ne kadar nasıl yapılması mümkünse, o kadar güzel tarzdaişi ne kadar nasıl yapılması mümkünse, o kadar güzel tarzda kumaşlarını, kefen bezini,kumaşlarını, kefen bezini, kokulamayı, temizlemeyi vesaireyi güzel yapsın.kokulamayı, temizlemeyi vesaireyi güzel yapsın. Fe innehüm yübasûne fî ekfânihim.

Fe innehüm yübasûne fî ekfânihim.
Çünkü onlar kefenleriyle kalkacaklar.Çünkü onlar kefenleriyle kalkacaklar. Sura üfüründüğü zaman kabirlerinden kefenleriyle kalkacaklar.Sura üfüründüğü zaman kabirlerinden kefenleriyle kalkacaklar. Ve yetezâverûne fî ekfânihim.

Ve yetezâverûne fî ekfânihim.
Birbirlerini kefenleriyle ziyaret edecekler.Birbirlerini kefenleriyle ziyaret edecekler. Kabir ehlinin birbirlerini ziyareteKabir ehlinin birbirlerini ziyarete haktır diye bir başka hadîs-i şerîfte önceden geçmişti.haktır diye bir başka hadîs-i şerîfte önceden geçmişti. Arkadaşlarımız hatırlarlar.Arkadaşlarımız hatırlarlar. İzbehû alâ ismihî, fe-kûlû: Bismi’llâhi,

İzbehû alâ ismihî, fe-kûlû: Bismi’llâhi,
Allâhümme leke ve ileyke, hâzihî akîkatü fülânin.Allâhümme leke ve ileyke, hâzihî akîkatü fülânin. Bu hadîs-i şerîf, Hz. Âişe validemizden akîka kurbanıyla ilgili.

Bu hadîs-i şerîf, Hz. Âişe validemizden akîka kurbanıyla ilgili.
Biliyorsunuz Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem EfendimizBiliyorsunuz Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem Efendimiz bir kimsenin çocuğu doğduğu zamanbir kimsenin çocuğu doğduğu zaman onun için kurban kesilip ziyafet verilmesini tavsiye buyurmuş.onun için kurban kesilip ziyafet verilmesini tavsiye buyurmuş. Bu kurbana akîka kurbanı derler.Bu kurbana akîka kurbanı derler. Bu hadîs-i şerîfte de

Bu hadîs-i şerîfte de
yine bu akîka kurbanıyla ilgiliyine bu akîka kurbanıyla ilgili tavsiyesi Efendimiz'in buyurmuş ki;tavsiyesi Efendimiz'in buyurmuş ki; İzbehû alâ ismihî.İzbehû alâ ismihî. Bu aldığınız koyun, keçi neyse kurbanlığıBu aldığınız koyun, keçi neyse kurbanlığı onun ismini zikrederek kesin.onun ismini zikrederek kesin. Yani şu doğan çocuğun akîkasıdır diyeYani şu doğan çocuğun akîkasıdır diye ismini tayin ederek kesin.ismini tayin ederek kesin. Ve deyin ki: Fe kûlû: Bismillâhi.Ve deyin ki: Fe kûlû: Bismillâhi. Allah'ın adıyla başlıyorum.Allah'ın adıyla başlıyorum. Allâhümme leke ve ileyke.Allâhümme leke ve ileyke. Yâ Rabbi! Bu kesme senin rızan içindir.Yâ Rabbi! Bu kesme senin rızan içindir. Başka bir maksatla değildir.

Başka bir maksatla değildir.
Sırf sen razı olasın diye onun için kesiliyor.Sırf sen razı olasın diye onun için kesiliyor. Ve ileyke.Ve ileyke. Hepimizin dönüşü varacağımız senin huzurundur.Hepimizin dönüşü varacağımız senin huzurundur. Senin huzuruna geleceğiz.Senin huzuruna geleceğiz. Rızana uygun olarak yaptığımız şeylerden, yapmadığımız şeylerdenRızana uygun olarak yaptığımız şeylerden, yapmadığımız şeylerden hepsinden hesaba çekileceğiz.hepsinden hesaba çekileceğiz. Bu senin içindir Yâ Rabbi!Bu senin içindir Yâ Rabbi! Biz de sana geleceğiz manasına.Biz de sana geleceğiz manasına. Yahut da bu senin için kesiliyor,Yahut da bu senin için kesiliyor, istediklerimizi vermek de sana aittir Yâ Rabbi!istediklerimizi vermek de sana aittir Yâ Rabbi! Bu akîkası kesilen bebeği hayırlı ömürlü eyle.

Bu akîkası kesilen bebeği hayırlı ömürlü eyle.
Onu cehennemden azat eyle.Onu cehennemden azat eyle. Bu kesilen kurbanın kanı kanına,Bu kesilen kurbanın kanı kanına, eti etine, kemiği kemiğine feda olsun da cehennemden azatlığınaeti etine, kemiği kemiğine feda olsun da cehennemden azatlığına vesile olsun diye temenni ediliyor.vesile olsun diye temenni ediliyor. Onu dileriz senden, sen de onu ihsan edersin diyeOnu dileriz senden, sen de onu ihsan edersin diye o manaya gelmiş oluyor.o manaya gelmiş oluyor. Hâzihî akîkatü fülânin bu filancanın akîkasıdır Yâ Rabbi!Hâzihî akîkatü fülânin bu filancanın akîkasıdır Yâ Rabbi! diye eklensin buyurmuş.diye eklensin buyurmuş. Üzkürullâhe ‘inde külli hacerin ve şecerin.

Üzkürullâhe ‘inde külli hacerin ve şecerin.
Bu da Atâ b. YesârBu da Atâ b. Yesâr radıyallahu anh'den rivayet edilmiş, Ahmed b. Hanbel'deradıyallahu anh'den rivayet edilmiş, Ahmed b. Hanbel'de zikredilmiş bir hadîs-i şerîf.zikredilmiş bir hadîs-i şerîf. Peygamber Efendimiz zikri tavsiye ediyor.Peygamber Efendimiz zikri tavsiye ediyor. Nasıl diyor?Nasıl diyor? Nasıl buyurmuş?Nasıl buyurmuş? Üzkürullah.Üzkürullah. Allah-u Teâlâ Hazretlerini zikrediniz.Allah-u Teâlâ Hazretlerini zikrediniz. İnde külli hacerin ve şecerin.İnde külli hacerin ve şecerin. Her taşın ve ağacın yanında.Her taşın ve ağacın yanında. Yani geçerken, yürürken böyle bir taşın,

Yani geçerken, yürürken böyle bir taşın,
bir ağacın yanına geldikçe hep Allahu Teâlâ Hazretlerini zikrediniz.bir ağacın yanına geldikçe hep Allahu Teâlâ Hazretlerini zikrediniz. Bunda zikre devam hususunda şiddetli bir tavsiye var.Bunda zikre devam hususunda şiddetli bir tavsiye var. Buyurmuş şerhte Hocamız.Buyurmuş şerhte Hocamız. Hâzâ hissün şedîdün âlâ lüzûmi’z-zikri

Hâzâ hissün şedîdün âlâ lüzûmi’z-zikri
sirren ve cehran.sirren ve cehran. Gerek gizli, gerek âşikâr.Gerek gizli, gerek âşikâr. Hadaran ve seferen.

Hadaran ve seferen.
Gerek seferden, gerek mukim iken.Gerek seferden, gerek mukim iken. Kalben ve lisanen.

Kalben ve lisanen.
Gerek gönülden, gerek dille.Gerek gönülden, gerek dille. Böyle zikretmenin, çok çok zikretmenin lüzumuna dairBöyle zikretmenin, çok çok zikretmenin lüzumuna dair hadîs-i şerîftir buyurmuş.hadîs-i şerîftir buyurmuş. Bir başka hadîs-i şerîfi de şerhte almış.Bir başka hadîs-i şerîfi de şerhte almış. Abdullah ibn Abbas radıyallahu anhumadan rivayet edilmiş.

Abdullah ibn Abbas radıyallahu anhumadan rivayet edilmiş.
İzkürullâhe zikran

İzkürullâhe zikran
hattâ yekûne münafıkûn innekum turâûn.hattâ yekûne münafıkûn innekum turâûn. Allah'a o kadar çok zikrediniz ki, münafıklarAllah'a o kadar çok zikrediniz ki, münafıklar sizin halinizi anlamayan, size suizanda bulunan osizin halinizi anlamayan, size suizanda bulunan o kötü fesat kalpli kimseler desin ki;kötü fesat kalpli kimseler desin ki; ya bu mürâîlik yapıyor nedir böyleya bu mürâîlik yapıyor nedir böyle âşikâr âşikâr filan diyeâşikâr âşikâr filan diye diyecek kadar yani çok zikredin.diyecek kadar yani çok zikredin. Öyle deseler bile aldırmayın.Öyle deseler bile aldırmayın. Allahu Teâlâ hazretlerini çok zikredin.Allahu Teâlâ hazretlerini çok zikredin. İzküru’llâhe zikran hâmilen.

İzküru’llâhe zikran hâmilen.
İkinci hadîs-i şerîf ile zikirle ilgili.İkinci hadîs-i şerîf ile zikirle ilgili. Bu hadîs-i şerîfte Peygamber Efendimiz buyurmuş ki;Bu hadîs-i şerîfte Peygamber Efendimiz buyurmuş ki; Allahu Teâlâ Hazretlerini hâmil zikir ile zikredin.Allahu Teâlâ Hazretlerini hâmil zikir ile zikredin. Hâmil hı ile böyle bir zikir ile zikredin.Hâmil hı ile böyle bir zikir ile zikredin. Yani alçak aşağı bir zikir ile zikredin.Yani alçak aşağı bir zikir ile zikredin. Kîle: Ve mâ ez-zikru’l-hâmilü?Kîle: Ve mâ ez-zikru’l-hâmilü? Bu zikr-i hâmil nedir Yâ Resûlallah?Bu zikr-i hâmil nedir Yâ Resûlallah? Denildi kendisine.Denildi kendisine. Buyurdu ki; Kâle: Ez-zikru’l-hafiyyü.

Buyurdu ki; Kâle: Ez-zikru’l-hafiyyü.
Gizli zikir.Gizli zikir. Yani kimsenin anlayamayacağı bir tarzda yavaş yavaş.Yani kimsenin anlayamayacağı bir tarzda yavaş yavaş. Allah Allah diyeAllah Allah diye veyahut Allahu Teâlâ Hazretlerininveyahut Allahu Teâlâ Hazretlerinin diğer esma-i hüsnâsını diliyle söyleyerek,diğer esma-i hüsnâsını diliyle söyleyerek, kalbiyle içinden söyleyerekkalbiyle içinden söyleyerek böyle zikretmeyi tavsiye etmiş.böyle zikretmeyi tavsiye etmiş. Burada uzun bir bahis açmış.Burada uzun bir bahis açmış. Gümüşhanevî hocamız.Gümüşhanevî hocamız. Zikr-i hafî mi, zikri cerî mi efdaldir?

Zikr-i hafî mi, zikri cerî mi efdaldir?
Yani oturup da âşikâra Allah Allah Allah diyeYani oturup da âşikâra Allah Allah Allah diye veya Lâ ilâhe illallâh diye yüksek sesle zikretmek mi daha iyiveya Lâ ilâhe illallâh diye yüksek sesle zikretmek mi daha iyi yoksa sessiz sedasız zikretmek mi iyi diye.yoksa sessiz sedasız zikretmek mi iyi diye. Bu hadîs-i şerîften ve buna benzerBu hadîs-i şerîften ve buna benzer hadîs-i şerîflerden çıkartıldığına göre gizli zikir efdaldir.hadîs-i şerîflerden çıkartıldığına göre gizli zikir efdaldir. Buna rağmen eğer

Buna rağmen eğer
bir namaz kılanı rahatsız etmek, aklını karıştırmak,bir namaz kılanı rahatsız etmek, aklını karıştırmak, uyuyanı uyandırmak veya daha başka bir tehlike,uyuyanı uyandırmak veya daha başka bir tehlike, bahis konusu değilse o zamanbahis konusu değilse o zaman cehren Allah Allah diye yüksek seslecehren Allah Allah diye yüksek sesle yapmanın da faydalı olduğunu söylemiş ulemâmız.yapmanın da faydalı olduğunu söylemiş ulemâmız. Çünkü daha çok azâ kullanılıyorÇünkü daha çok azâ kullanılıyor zikr-i cehrî de, âşikâre zikir de.zikr-i cehrî de, âşikâre zikir de. Kulak, din hepsi birden iştirak ediyor zikre.Kulak, din hepsi birden iştirak ediyor zikre. O bakımdan o uygun olur.O bakımdan o uygun olur. Hem onun tesiri daha fazladır.Hem onun tesiri daha fazladır. Gönülden havatırı def eder diye de açıklama yapmış.

Gönülden havatırı def eder diye de açıklama yapmış.
Demek ki duruma göre mümkünse riya olmasın diyeDemek ki duruma göre mümkünse riya olmasın diye içinden insanın zikretmesi lazım.içinden insanın zikretmesi lazım. Ama tek başına olduğu zaman,Ama tek başına olduğu zaman, yalnız olduğu zaman şöyle neşe ileyalnız olduğu zaman şöyle neşe ile yüksek sesle de kendisi zikredebilir.yüksek sesle de kendisi zikredebilir. Bu hususta ulemâ, işte duruma göreBu hususta ulemâ, işte duruma göre birisi daha üstün olur, daha fazileti olur buyurmuşlar.birisi daha üstün olur, daha fazileti olur buyurmuşlar. Üzküri’l-mevte fî salâtike,

Üzküri’l-mevte fî salâtike,
fe-inne’r-racüle izâfe-inne’r-racüle izâ zekera’l-mevte fî salâtihî le-hariyyün en yühsine;zekera’l-mevte fî salâtihî le-hariyyün en yühsine; ve salli salâte racülinve salli salâte racülin lâ yezunnü en yüsalliye salâten ğayrahâ;lâ yezunnü en yüsalliye salâten ğayrahâ; ve iyyâke ve külle emrin yü’tezeru minhü.ve iyyâke ve külle emrin yü’tezeru minhü. Enes İbn Mâlik radıyallahu anh'ten rivayet edilmiş.

Enes İbn Mâlik radıyallahu anh'ten rivayet edilmiş.
Hasen bir hadîs-i şerîf.Hasen bir hadîs-i şerîf. Peygamber Efendimiz namaz kılma hususundaPeygamber Efendimiz namaz kılma hususunda bir tavsiyeyle bulunmuş.bir tavsiyeyle bulunmuş. Buyuruyor ki; Üzküri’l-mevte fî salâtike.Buyuruyor ki; Üzküri’l-mevte fî salâtike. Namazında ölümünü düşün.Namazında ölümünü düşün. Namaz esnasında, namazda,Namaz esnasında, namazda, namaz kılarken ölümünü düşün.namaz kılarken ölümünü düşün. Çünkü ölümünü düşününce, fe inne’r-racüle izâ zekera’l-mevte fî salâtihî,

Çünkü ölümünü düşününce, fe inne’r-racüle izâ zekera’l-mevte fî salâtihî,
namaz esnasında, namaz kılacağı zaman ölümünü düşünen insan, le hariyyünnamaz esnasında, namaz kılacağı zaman ölümünü düşünen insan, le hariyyün daha layıktir en yühsine.daha layıktir en yühsine. Namazını daha güzel kılması,Namazını daha güzel kılması, uygun kılar yani öyle düşündüğü zaman.uygun kılar yani öyle düşündüğü zaman. Ve şöyle kılsın namazı.Ve şöyle kılsın namazı. Ve salli salâte racülin lâ yezunnü en yüsalliye salâten ğayrahâ.

Ve salli salâte racülin lâ yezunnü en yüsalliye salâten ğayrahâ.
Bir kere daha artık namaz kılamayacakBir kere daha artık namaz kılamayacak bir insanın namaz kılışıyla kılar.bir insanın namaz kılışıyla kılar. Yani güzel yapar namaz kılmasını ve kılarken ölümü,Yani güzel yapar namaz kılmasını ve kılarken ölümü, artık ölüm gelecek, bundan sonraki vakteartık ölüm gelecek, bundan sonraki vakte yetişmeyeceğim diye Cenâb-ı Mevla’yayetişmeyeceğim diye Cenâb-ı Mevla’ya canı gönülden bütün gönlünü vererek,canı gönülden bütün gönlünü vererek, içten tazarru ve niyaz ederek namaz kılar buyurmuş.içten tazarru ve niyaz ederek namaz kılar buyurmuş. Bu hadîs-i şerîfte.Bu hadîs-i şerîfte. Son cümlesinde de.

Son cümlesinde de.
Ve iyyâke ve külle emrin yü’tezeru minhü.Ve iyyâke ve külle emrin yü’tezeru minhü. Aman sonunda özür dileyeceğin her işten kendini kolla,Aman sonunda özür dileyeceğin her işten kendini kolla, sakın, çekin.sakın, çekin. Sonunda madem özür dilemek var, başındaSonunda madem özür dilemek var, başında yapma o işi buyurmuş.yapma o işi buyurmuş. Şimdi bu hadîs-i şerîfŞimdi bu hadîs-i şerîf bana şeyi hatırlattı, Hâtim el-Esambana şeyi hatırlattı, Hâtim el-Esam rahmetullahi aleyhrahmetullahi aleyh namazı nasıl kılmak gerektiğine dair bir tavsiyesi var.namazı nasıl kılmak gerektiğine dair bir tavsiyesi var. Diyordu ki; Namaz kılacağım zaman,

Diyordu ki; Namaz kılacağım zaman,
bir kere abdesti güzel alırsın.bir kere abdesti güzel alırsın. Çünkü namazın hayırı, bereketi abdesti dikkatli almaktan başlar.Çünkü namazın hayırı, bereketi abdesti dikkatli almaktan başlar. Abdesti dikkatli almazsa, üstüne başına sıçratırsa,Abdesti dikkatli almazsa, üstüne başına sıçratırsa, uzuvlarını güzel yıkamazsa, onların hepsinin zararı olur.uzuvlarını güzel yıkamazsa, onların hepsinin zararı olur. Oradan başlıyor şey.Oradan başlıyor şey. Fatih Camii'nin avlusunda da şadırvana yazmışlar ki,Fatih Camii'nin avlusunda da şadırvana yazmışlar ki, birçok insan namazın buradan başladığından gafildir.birçok insan namazın buradan başladığından gafildir. Hâlbuki namaz şadırvanda başlıyor.Hâlbuki namaz şadırvanda başlıyor. Orada güzel abdest alacak ki,Orada güzel abdest alacak ki, ondan sonraki namaz da güzel olsun.ondan sonraki namaz da güzel olsun. Güzel abdest aldıktan sonraGüzel abdest aldıktan sonra şöyle bir müddet oturur ölümü düşünürüm diyorşöyle bir müddet oturur ölümü düşünürüm diyor Hâtim el-Esam Hazretleri.Hâtim el-Esam Hazretleri. Bir müddet oturup ölümü düşünürüm.Bir müddet oturup ölümü düşünürüm. Ondan sonra kalkarım namaz kılmaya.Ondan sonra kalkarım namaz kılmaya. Bu kıldığım namaz en son namazdır.Bu kıldığım namaz en son namazdır. Bir daha namaz kılamayacağım diye düşünürüm.Bir daha namaz kılamayacağım diye düşünürüm. Ve Kâbe-i Müşerrefe'yi karşımda görüyor gibi hayal ederim.Ve Kâbe-i Müşerrefe'yi karşımda görüyor gibi hayal ederim. Ayağımın altında sırat köprüsünü düşünürüm.Ayağımın altında sırat köprüsünü düşünürüm. Cehennemi düşünürüm.

Cehennemi düşünürüm.
Arkamda Azrail aleyhisselamArkamda Azrail aleyhisselam işte namazı bitirir bitirmez ver bakalım emaneti diyecek,işte namazı bitirir bitirmez ver bakalım emaneti diyecek, canımı alacak diye düşünürüm diye böyle tasvir ediyor.canımı alacak diye düşünürüm diye böyle tasvir ediyor. Böyle namaz kılarım.Böyle namaz kılarım. Gözyaşı ile korkarak, ağlayarakGözyaşı ile korkarak, ağlayarak huzur içinde namaz kılarım diyor.huzur içinde namaz kılarım diyor. Yine de bilmem ki Mevla kabul etti mi etmedi mi diyor.Yine de bilmem ki Mevla kabul etti mi etmedi mi diyor. Demek ki hadîs-i şerîf'i güzel hazmetmiş ulemâmız.Demek ki hadîs-i şerîf'i güzel hazmetmiş ulemâmız. Hayatında tatbik etmişler.Hayatında tatbik etmişler. Onların âdetlerini önce duyuyoruz.Onların âdetlerini önce duyuyoruz. Filanca evliyâullah şöyle yaşamış, böyle yapmış diye.Filanca evliyâullah şöyle yaşamış, böyle yapmış diye. Sonradan hadîsleri okudukça bakıyoruz.Sonradan hadîsleri okudukça bakıyoruz. Hepsi bir hadîs-i şerîf'e dayanıyor hareketlerinin.Hepsi bir hadîs-i şerîf'e dayanıyor hareketlerinin. İşte burada da o mübareğin şeyi çıktı.İşte burada da o mübareğin şeyi çıktı. O Hâtim el-Esam'ı biliyorsunuz.O Hâtim el-Esam'ı biliyorsunuz. Esam sağır demek.Esam sağır demek. Sağır Hatem.

Sağır Hatem.
Adı Sağır Hâtem.Adı Sağır Hâtem. İnsan kendisine kör veya sağır veya topal veya bir kötüİnsan kendisine kör veya sağır veya topal veya bir kötü sıfat verilmesini istemez amasıfat verilmesini istemez ama o kendisine sağır dedirtmiş.o kendisine sağır dedirtmiş. Neden dedirtmiş?Neden dedirtmiş? Kadının birisi huzuruna geldiği zamanKadının birisi huzuruna geldiği zaman sıkıntısından, üzüntüsünden, fazla telaşındansıkıntısından, üzüntüsünden, fazla telaşından bir kabahat işlemiş.bir kabahat işlemiş. Artık kıpkırmızı olmuş kadın.Artık kıpkırmızı olmuş kadın. Eyvah ne ettim diye sesli bir kabahat olmuş.Eyvah ne ettim diye sesli bir kabahat olmuş. Ama o anda hemen bu Hâtim el-Esam HazretleriAma o anda hemen bu Hâtim el-Esam Hazretleri anlamış onun üzüleceğini, çok fazla üzüleceğini.anlamış onun üzüleceğini, çok fazla üzüleceğini. Evladım uzakta durma demiş, yakın gel demiş.

Evladım uzakta durma demiş, yakın gel demiş.
Benim kulağımı çok ağır işitir de demiş.Benim kulağımı çok ağır işitir de demiş. Biraz şöyle yakın gel demiş.Biraz şöyle yakın gel demiş. Kadın biraz yaptığım, çirkin çıkarttığım çirkin sesKadın biraz yaptığım, çirkin çıkarttığım çirkin ses duyulmadı falan diye biraz rahatlamış.duyulmadı falan diye biraz rahatlamış. Efendim işte bir şey söylemek için gelmiştim falan.Efendim işte bir şey söylemek için gelmiştim falan. Daha bağır, daha bağır demiş,Daha bağır, daha bağır demiş, duymuyor kulaklarım demiş.duymuyor kulaklarım demiş. Şöyle yakına gel falan demiş.Şöyle yakına gel falan demiş. Ha bu hoca efendi çok ağır kulakları, çok ağır işitiyor.Ha bu hoca efendi çok ağır kulakları, çok ağır işitiyor. Benim kabahatimi duymamıştır falan diye kadın iyice rahatlamış.Benim kabahatimi duymamıştır falan diye kadın iyice rahatlamış. Efendim bağıra bağıra derdini söylemiş.Efendim bağıra bağıra derdini söylemiş. İşte şöyle bir meselem var buna ne dersiniz diye.İşte şöyle bir meselem var buna ne dersiniz diye. Ondan sonra cevabını almış gitmiş.Ondan sonra cevabını almış gitmiş. O kadın vefat edinceye kadarO kadın vefat edinceye kadar o mübarek sağır taklidi yapmış.o mübarek sağır taklidi yapmış. Üzülmesin diye.Üzülmesin diye. Hâtim El-Esam öyle bir mübarek kimse.Hâtim El-Esam öyle bir mübarek kimse. Çok menkabeleri var.Çok menkabeleri var. Allahu Teâlâ Hazretleri şefaatine nail eylesin.Allahu Teâlâ Hazretleri şefaatine nail eylesin. Veli, mahbup kulları.Veli, mahbup kulları. Ve diğer hadîs-i şerîfe geçelim.

Ve diğer hadîs-i şerîfe geçelim.
Demek ki namazı bir daha şey yapalım.

Demek ki namazı bir daha şey yapalım.
Namazı kılarken ölümü düşüneceğiz.Namazı kılarken ölümü düşüneceğiz. Ölüp gideceğiz.Ölüp gideceğiz. Mevlamızın huzuruna varacağız.Mevlamızın huzuruna varacağız. Kabir var, cennet var, cehennem var, sırat var, hesap var.Kabir var, cennet var, cehennem var, sırat var, hesap var. Hasımların gelip insandan hak istemesi var.Hasımların gelip insandan hak istemesi var. Her şeyi böyle düşünüp,Her şeyi böyle düşünüp, bu dünyanın fani olduğunu anlayıp namazı öyle kılacağız demek ki.bu dünyanın fani olduğunu anlayıp namazı öyle kılacağız demek ki. Sonunda özür dileyeceğimiz işi yapmayacağız.Sonunda özür dileyeceğimiz işi yapmayacağız. Yani kusur işlememeye çalışacağız.Yani kusur işlememeye çalışacağız. Kusurlu yapmamağa gayret edeceğiz.Kusurlu yapmamağa gayret edeceğiz. Ve yaptığımız ibadete kendimizi vererek yapacağız.Ve yaptığımız ibadete kendimizi vererek yapacağız. Mesela namaz kılıyoruz, güzel kılacağız.

Mesela namaz kılıyoruz, güzel kılacağız.
Birisi geçmiş şeye imamlığa Allahu Ekber demiş,Birisi geçmiş şeye imamlığa Allahu Ekber demiş, biraz sonra bir daha Allahu Ekber demiş,biraz sonra bir daha Allahu Ekber demiş, bir daha Allahu Ekber demiş.bir daha Allahu Ekber demiş. Ya demişler ne oldu?Ya demişler ne oldu? Niye böyle iki üç defa?Niye böyle iki üç defa? Ne yapayım demiş, Allahu Ekber dedim

Ne yapayım demiş, Allahu Ekber dedim
gözümün önüne gelmedi Kâbe-i Müşerref'e demiş.gözümün önüne gelmedi Kâbe-i Müşerref'e demiş. Yani demek ki nasıl kılıyor ki,Yani demek ki nasıl kılıyor ki, Allah-u Ekber der demez kendisiniAllah-u Ekber der demez kendisini böyle Kâbe-i Muazzamanın karşısında gibi görüyor.böyle Kâbe-i Muazzamanın karşısında gibi görüyor. O hal olmayınca olmadı diye yeniden iftitah tekbirini almış.O hal olmayınca olmadı diye yeniden iftitah tekbirini almış. Öyle kılmışlar, biz de namazlarımızı öyle kılalım.Öyle kılmışlar, biz de namazlarımızı öyle kılalım. Bu ramazanımızı öyle inşallahBu ramazanımızı öyle inşallah oruçlarımızı dikkatli şekilde tutalım.oruçlarımızı dikkatli şekilde tutalım. Çok önemli bir husus var.Çok önemli bir husus var. Arkadaşlarıma başka vesilelerle de ifade etmiştim.Arkadaşlarıma başka vesilelerle de ifade etmiştim. Oruç tutmak sadece aç ve susuz kalmak değildir.Oruç tutmak sadece aç ve susuz kalmak değildir. Güzel huy da çok önemli.Güzel huy da çok önemli. Yalan söylemeyeceksin, gıybet etmeyeceksin, kalp kırmayacaksın,Yalan söylemeyeceksin, gıybet etmeyeceksin, kalp kırmayacaksın, harama bakmayacaksın, her azânı koruyacaksın.harama bakmayacaksın, her azânı koruyacaksın. Yani gözünle geçen kıza, kadına bakarsan olmaz.

Yani gözünle geçen kıza, kadına bakarsan olmaz.
Kadın da erkeğe bakarsa olmaz.Kadın da erkeğe bakarsa olmaz. Sevabı gidiverir.Sevabı gidiverir. Dilinle başkasını incitirsen olmaz.Dilinle başkasını incitirsen olmaz. Yalan, dolan, küfür, gıybet, dedikodu olmaz.Yalan, dolan, küfür, gıybet, dedikodu olmaz. Kulağınla çalgı, türkü bir taraftan oruçlusun olmaz.Kulağınla çalgı, türkü bir taraftan oruçlusun olmaz. Her azâ ile birdenHer azâ ile birden edebe riayet ederek, ahlâka riayet edilerek oruç tutulacak.edebe riayet ederek, ahlâka riayet edilerek oruç tutulacak. Her ibadeti böyle özene bezene yapalım.Her ibadeti böyle özene bezene yapalım. Kabul olmayacak olduktan sonra, boşuna zahmet olduktan sonraKabul olmayacak olduktan sonra, boşuna zahmet olduktan sonra bir kıymeti yok ki.bir kıymeti yok ki. Mutlaka en güzel tarzda kabul olmasınıMutlaka en güzel tarzda kabul olmasını temin edecek tarzda şey yapalım.temin edecek tarzda şey yapalım. Çünkü bazı insanların akşamleyin kârı olmayacakmış.Çünkü bazı insanların akşamleyin kârı olmayacakmış. Hadîs-i şerîf'te Peygamber Efendimiz buyuruyor ki;

Hadîs-i şerîf'te Peygamber Efendimiz buyuruyor ki;
Akşamleyin kârı aç ve susuz kalmaktan ibarettir bazı oruçluların.Akşamleyin kârı aç ve susuz kalmaktan ibarettir bazı oruçluların. Yine de bak orada da bir nükte var, daha önce de söylemiştim.Yine de bak orada da bir nükte var, daha önce de söylemiştim. Hiç kârsız demiyor.Hiç kârsız demiyor. Çünkü aç durmakta bedeni bir fayda da var.Çünkü aç durmakta bedeni bir fayda da var. Vücut rahatlıyor, mide rahatlıyor, dinleniyor.Vücut rahatlıyor, mide rahatlıyor, dinleniyor. Akşama kadar insan orucu böyle iyi tutmazsa,Akşama kadar insan orucu böyle iyi tutmazsa, aç ve susuz kaldı ama gözüne,aç ve susuz kaldı ama gözüne, diline, eline hâkim olamazsa,diline, eline hâkim olamazsa, o zaman sevabı kalmıyor amao zaman sevabı kalmıyor ama işte aç ve susuz kalmaktan başka bir ecri olmaz diyor Peygamber Efendimiz.işte aç ve susuz kalmaktan başka bir ecri olmaz diyor Peygamber Efendimiz. Yine vücuduna bir sevabı, bir faydası var.Yine vücuduna bir sevabı, bir faydası var. Yağları eriyecek.

Yağları eriyecek.
Fazla kiloları azalacak.Fazla kiloları azalacak. Yani o tarafında yine ifade etmiş oluyor.Yani o tarafında yine ifade etmiş oluyor. Onun için her işimizi güzel yapalım.Onun için her işimizi güzel yapalım. Bu ramazan inşaallah bizim Hakk'a tam böyleBu ramazan inşaallah bizim Hakk'a tam böyle iyi kul olma ayımız olsun.iyi kul olma ayımız olsun. Bundan sonra artık öyle gafil, cahil değil deBundan sonra artık öyle gafil, cahil değil de olgun, has, kâmil müslümanlar olarak Allah'aolgun, has, kâmil müslümanlar olarak Allah'a kulluk etmeyi öğrenelim bu ayın içinde.kulluk etmeyi öğrenelim bu ayın içinde. Ezzin fi’n-nâsi enne men kâne ekele fe’lyesum

Ezzin fi’n-nâsi enne men kâne ekele fe’lyesum
bekiyyete yevmihî ve men lem yekün ekele fe’lyesum,bekiyyete yevmihî ve men lem yekün ekele fe’lyesum, fe-inne’l-yevme yevmü ‘âşûrâe.fe-inne’l-yevme yevmü ‘âşûrâe. Bu hadîs-i şerîf de Buhârî'de, Tirmizî'de, Müslim'de.

Bu hadîs-i şerîf de Buhârî'de, Tirmizî'de, Müslim'de.
Ahmed b. Hnbel'de olan bir hadîs-i şerîftir.Ahmed b. Hnbel'de olan bir hadîs-i şerîftir. Peygamber Efendimiz, Aşûre günü orucundan,

Peygamber Efendimiz, Aşûre günü orucundan,
yani Muharrem'in 10'unda tutulan oruçtan bahsederek buyurmuş ki;yani Muharrem'in 10'unda tutulan oruçtan bahsederek buyurmuş ki; Ezzin fi’n-nâsi. İnsanların arasında seslen, duyur, ilan et.Ezzin fi’n-nâsi. İnsanların arasında seslen, duyur, ilan et. Enne men kâne ekele fe’lyesum bekiyyete yevmihî.

Enne men kâne ekele fe’lyesum bekiyyete yevmihî.
Şimdiye kadar bir şeyler yemiş içmiş olan varsa bile,Şimdiye kadar bir şeyler yemiş içmiş olan varsa bile, bundan sonraki vaktini gününün bir şey yemeyipbundan sonraki vaktini gününün bir şey yemeyip oruç tutarak devam ettirsin.oruç tutarak devam ettirsin. Ama ve men lem yekün ekel,Ama ve men lem yekün ekel, hiçbir şey yememiş olan da varsa gene o da oruç tutsun.hiçbir şey yememiş olan da varsa gene o da oruç tutsun. Fe inne’l-yevme.

Fe inne’l-yevme.
Çünkü bugün yevmü âşurâ, aşûre günüdür diye,Çünkü bugün yevmü âşurâ, aşûre günüdür diye, aşûre gününde oruç tutmayı bu tarzda tavsiye etmiş Peygamber Efendimiz.aşûre gününde oruç tutmayı bu tarzda tavsiye etmiş Peygamber Efendimiz. Ramazan orucu biliyorsunuzRamazan orucu biliyorsunuz hicretten sonra Bedir Harbi'nden bir ay kadar öncehicretten sonra Bedir Harbi'nden bir ay kadar önce Şaban ayında farz kılındı,Şaban ayında farz kılındı, hicretten sonra ikinci hicri yılda farz kılındı.hicretten sonra ikinci hicri yılda farz kılındı. Ondan önce Peygamber Efendimiz her aydaOndan önce Peygamber Efendimiz her ayda üç gün oruç tutmayı tavsiye ederdi.üç gün oruç tutmayı tavsiye ederdi. Aşûre gününün orucunu tutmayı tavsiye ederdi.

Aşûre gününün orucunu tutmayı tavsiye ederdi.
Kur'an-ı Kerim'in ayet-i kerimesinden de hatırlarsınız ki,Kur'an-ı Kerim'in ayet-i kerimesinden de hatırlarsınız ki, sizden önceki ümmetlere farz kılındığı gibi oruçsizden önceki ümmetlere farz kılındığı gibi oruç size de farz kılındı.size de farz kılındı. Ta ki takva ehli olasınız buyuruyor.Ta ki takva ehli olasınız buyuruyor. Eski ümmetlerden de oruç tutarlardı.Eski ümmetlerden de oruç tutarlardı. Bilhassa Nasrani'ler ve Yahudi'lerBilhassa Nasrani'ler ve Yahudi'ler onların da oruçları vardı.onların da oruçları vardı. Nasrani'ler oruçların zamanını değiştirmişler.Nasrani'ler oruçların zamanını değiştirmişler. Zamanını değiştirdik kabahat oldu diyeZamanını değiştirdik kabahat oldu diye başına sonuna gün eklemişler.başına sonuna gün eklemişler. Allahu Teâlâ Hazretleri'nin istediği günde tutmamışlar daAllahu Teâlâ Hazretleri'nin istediği günde tutmamışlar da rahat bir mevsime kaydırmışlar oruç tutmayırahat bir mevsime kaydırmışlar oruç tutmayı ve bir hata işledik, ona kefaret olsun diyeve bir hata işledik, ona kefaret olsun diye 10 gün başına eklemişler.10 gün başına eklemişler. 10 gün sonuna eklemişler, 50 gün10 gün sonuna eklemişler, 50 gün haline getirmişler oruçlarını.haline getirmişler oruçlarını. Bozmuşlar yani.Bozmuşlar yani. Hem ilave etmişler.Hem ilave etmişler. Onun için geçen gün tabiînden bir âlimimizin

Onun için geçen gün tabiînden bir âlimimizin
yani ashâb-ı kirâm'dan sonra gelmiş olanyani ashâb-ı kirâm'dan sonra gelmiş olan ulemâdan bir zât-ı muhterem diyor ki,ulemâdan bir zât-ı muhterem diyor ki, yevm-i şek orucunu tutmayın.yevm-i şek orucunu tutmayın. Çünkü Nasrani'ler bakÇünkü Nasrani'ler bak başına sonuna ekleyerek bozdular şeyi, oruçlarını biz bozmayalım.başına sonuna ekleyerek bozdular şeyi, oruçlarını biz bozmayalım. Yevm-i şek orucunu öyle tutmayın ramazan niyetiyle.Yevm-i şek orucunu öyle tutmayın ramazan niyetiyle. Ramazan'da tutarsınız, hilali görünce tutarsınız.Ramazan'da tutarsınız, hilali görünce tutarsınız. Bayramın hilali görünce bitirirsiniz, öyleBayramın hilali görünce bitirirsiniz, öyle aşırı şeylik yapacağız diye ibadeteaşırı şeylik yapacağız diye ibadete ilave katmak da doğru değil diye söylemiş.ilave katmak da doğru değil diye söylemiş. İşte aşûre günü orucunuİşte aşûre günü orucunu tutardı Peygamber Efendimiz.tutardı Peygamber Efendimiz. Yahudiler de tutmuşlar.Yahudiler de tutmuşlar. Çünkü Musa aleyhisselam'ın Firavun'dan kurtulduğu gün,Çünkü Musa aleyhisselam'ın Firavun'dan kurtulduğu gün, Nuh aleyhisselam'ın Tufan'dan kurtulduğu gün diyeNuh aleyhisselam'ın Tufan'dan kurtulduğu gün diye bir hatırası olduğundan o günde oruç tutulmuş.bir hatırası olduğundan o günde oruç tutulmuş. Tabi onlar bizim peygamberlerimiz,Tabi onlar bizim peygamberlerimiz, biz onlara ötekilerden daha sıkı bağlıyız,biz onlara ötekilerden daha sıkı bağlıyız, daha ciddi bağlıyız.daha ciddi bağlıyız. Tam Allahu Teâlâ Hazretlerinin rızasına uygun tarzdaTam Allahu Teâlâ Hazretlerinin rızasına uygun tarzda biz onların yolundan daha güzel gidiyoruz.biz onların yolundan daha güzel gidiyoruz. Kur'an-ı Kerîm'de buyuruyor ki:

Kur'an-ı Kerîm'de buyuruyor ki:
İnne evlâ’n-nâsi bi-İbrâhîme

İnne evlâ’n-nâsi bi-İbrâhîme
lellezîne’t-tebe’ûhü ve hâza’n-nebiyyü. (Âl-i İmrân Suresi 68. Ayet)lellezîne’t-tebe’ûhü ve hâza’n-nebiyyü. (Âl-i İmrân Suresi 68. Ayet) İbrahim aleyhisselam'a ne sahip çıkmaya çalışıyorsunuz

İbrahim aleyhisselam'a ne sahip çıkmaya çalışıyorsunuz
Ey Yahudiler!Ey Yahudiler! Ey bilmem Hristiyanlar!Ey bilmem Hristiyanlar! İbrahim aleyhisselam'a en yakın olan,İbrahim aleyhisselam'a en yakın olan, en dost olan,en dost olan, en onun güzelce yolunda giden bu peygamberdir diyor.en onun güzelce yolunda giden bu peygamberdir diyor. Yani Peygamber Efendimiz.Yani Peygamber Efendimiz. Onun için biz onların hepsine daha yakınız.Onun için biz onların hepsine daha yakınız. Bizim Kur'an-ı Kerîm'imizin içindeki ahkâmBizim Kur'an-ı Kerîm'imizin içindeki ahkâm hepsinin ahkâmını toplamıştır.hepsinin ahkâmını toplamıştır. Bizim dinimiz hepsine hürmeti emretmiştir.Bizim dinimiz hepsine hürmeti emretmiştir. Biz hepsinden daha iyi durumdayız.Biz hepsinden daha iyi durumdayız. Yani bozuk taraflarını atıp aslına bağlamış durumdayız.Yani bozuk taraflarını atıp aslına bağlamış durumdayız. Aşûre günü de gelince inşallah bir gün öncesiyleAşûre günü de gelince inşallah bir gün öncesiyle veya bir gün sonrasını ekleyerek onlardan biraz,veya bir gün sonrasını ekleyerek onlardan biraz, onlara muhalefet ederek, o günün orucunu da inşallah tutarız şimdidenonlara muhalefet ederek, o günün orucunu da inşallah tutarız şimdiden niyet edelim o sevabı kazanmaya.niyet edelim o sevabı kazanmaya. Madem bu hadîs-i şerîfteMadem bu hadîs-i şerîfte Peygamber Efendimiz böylece tavsiye etmiş.Peygamber Efendimiz böylece tavsiye etmiş. Üzüne lî en ühaddise an melekin min mekâiketi’llâhi teâlâ

Üzüne lî en ühaddise an melekin min mekâiketi’llâhi teâlâ
min hameleti’l-arşimin hameleti’l-arşi mâ beyne şahmeti üzünihîmâ beyne şahmeti üzünihî ilâ ‘âtikihî mesîratü seb’i mieti âmin.ilâ ‘âtikihî mesîratü seb’i mieti âmin. Bu hadîs-i şerîf, sahih bir, ricali sahih olan bir hadîsi şerîftir ki,

Bu hadîs-i şerîf, sahih bir, ricali sahih olan bir hadîsi şerîftir ki,
Câbir ibn Abdillah'tan rivayet edilmiştir.Câbir ibn Abdillah'tan rivayet edilmiştir. Ebû Davûd'da mevcut.Ebû Davûd'da mevcut. Bana müsaade olundu ki, size Allah'ın,Bana müsaade olundu ki, size Allah'ın, Allah Teâlâ Hazretleri'nin meleklerinden bir melek hakkındaAllah Teâlâ Hazretleri'nin meleklerinden bir melek hakkında birkaç söz söyleyeyim.birkaç söz söyleyeyim. O melek arşın taşıyıcısı olan meleklerdendirO melek arşın taşıyıcısı olan meleklerdendir ve o kadar büyüktür, o kadar azamet sahibidir ki,ve o kadar büyüktür, o kadar azamet sahibidir ki, kulağının memesi altındaki yağ kısmı ile omuzu arası yedi yüzkulağının memesi altındaki yağ kısmı ile omuzu arası yedi yüz yıllık yoldur diye büyüklüğünü böyle ifade eylemiş Peygamber Efendimiz.yıllık yoldur diye büyüklüğünü böyle ifade eylemiş Peygamber Efendimiz. Malum dünyamızın etrafını semâlar çeviriyor, yedi kat semâ.Malum dünyamızın etrafını semâlar çeviriyor, yedi kat semâ. Birinci kat semâyı Allahu Teâlâ Hazretleri yıldızlarla donatmış.Birinci kat semâyı Allahu Teâlâ Hazretleri yıldızlarla donatmış. Bu ifadeden anlıyoruz ki,Bu ifadeden anlıyoruz ki, bütün bu yıldızların olduğu yer birinci semâdır.bütün bu yıldızların olduğu yer birinci semâdır. Bunun arkasında alt kat semâ daha var.

Bunun arkasında alt kat semâ daha var.
Artık azametini düşünün.

Artık azametini düşünün.
Sırf, sırf samanyolu yıldız kümesinden uzaklaşmak içinSırf, sırf samanyolu yıldız kümesinden uzaklaşmak için bir uzay gemisine binsek vebir uzay gemisine binsek ve ışık hızıyla seyahat etsek yirmi bin yılışık hızıyla seyahat etsek yirmi bin yıl yol gitmek lazım geliyormuş.yol gitmek lazım geliyormuş. Bu samanyolundan dışarıya çıkmak için.20.000 yıl.Bu samanyolundan dışarıya çıkmak için.20.000 yıl. Yani biz içine girsek, biz öleceğiz de o 20.000 yıl geçecek.Yani biz içine girsek, biz öleceğiz de o 20.000 yıl geçecek. Ne kadar büyüklüğünü düşünün.Ne kadar büyüklüğünü düşünün. E tabi bu 7 kat semâyı, vesia kûrsiyyûhûs semavati vel ard.E tabi bu 7 kat semâyı, vesia kûrsiyyûhûs semavati vel ard. Allah Teâlâ Hazretleri'nin kürsüsü ihata ediyor.Allah Teâlâ Hazretleri'nin kürsüsü ihata ediyor. Arş da kürsüden daha büyük.Arş da kürsüden daha büyük. Kürsü arşın yanında küçücük kalıyor.Kürsü arşın yanında küçücük kalıyor. Sübhâneke haysü künte.

Sübhâneke haysü künte.
Bana müsaade edildi ki, Allah'ın meleklerinden bir meleği,Bana müsaade edildi ki, Allah'ın meleklerinden bir meleği, Hamele-i Arş olan arşı taşıyan meleklerden bir meleğiHamele-i Arş olan arşı taşıyan meleklerden bir meleği size bildireyim, onun hakkında bahis edeyim.size bildireyim, onun hakkında bahis edeyim. Bu melek o kadar büyüktür ki, iki ayaklarıBu melek o kadar büyüktür ki, iki ayakları en aşağıya yer tabakasındadır.en aşağıya yer tabakasındadır. Ve boynuzları arşı taşır.Ve boynuzları arşı taşır. Ve alâ karnihi’l-arşü.Ve alâ karnihi’l-arşü. Boynuzların üzerindedir arş.Boynuzların üzerindedir arş. Onun kulağının memesi ile omuzu arasıOnun kulağının memesi ile omuzu arası kuş uçuşu ile yedi yüz yıldır bu melek der ki;kuş uçuşu ile yedi yüz yıldır bu melek der ki; Sübhâneke haysü künte.

Sübhâneke haysü künte.
Yâ Rabbi! Sen nerede olursan ol,Yâ Rabbi! Sen nerede olursan ol, her yerde, her türlü noktandan münezzehsin.her yerde, her türlü noktandan münezzehsin. Ben seni her türlü noksandan eksiklikten, kusurdanBen seni her türlü noksandan eksiklikten, kusurdan tenzih ederim.tenzih ederim. Senin şanın yücedir.Senin şanın yücedir. Hiç eksiğin, noksan yoktur.Hiç eksiğin, noksan yoktur. Her bakımdan, her sıfatında kemâl sahibisin.Her bakımdan, her sıfatında kemâl sahibisin. Yâ Rabbi! diye böyle tesbih eder buyuruyor Peygamber Efendimiz.Yâ Rabbi! diye böyle tesbih eder buyuruyor Peygamber Efendimiz. Bunları sırası geldiği için bu hadîs-i şerîfleri söyledik.Bunları sırası geldiği için bu hadîs-i şerîfleri söyledik. Allahu Teâlâ Hazretleri'nin azametiniAllahu Teâlâ Hazretleri'nin azametini düşünelim diye Resûlullah söylemiş, biz de naklettik.düşünelim diye Resûlullah söylemiş, biz de naklettik. Ezhibi’l-be’se rabbe’n-nâsi.

Ezhibi’l-be’se rabbe’n-nâsi.
İşfi ente’ş-şâfî.İşfi ente’ş-şâfî. Lâ şifâe illâ şifâüke,Lâ şifâe illâ şifâüke, şifâen lâ yüğâdiru sekamen.şifâen lâ yüğâdiru sekamen. Bu hadîs-i şerîf Ahmed b. Hanbel'de veBu hadîs-i şerîf Ahmed b. Hanbel'de ve Ebû Davûd'da, İbn Mâce'de geçen bir hadîs-i şerîf'tir.Ebû Davûd'da, İbn Mâce'de geçen bir hadîs-i şerîf'tir. Dua, şifa talebi ihtiva eden bir duadır.Dua, şifa talebi ihtiva eden bir duadır. Peygamber Efendimiz buyurmuş ki;Peygamber Efendimiz buyurmuş ki; Ezhibi’l-be’se.Ezhibi’l-be’se. Yâ Rabbi! Hastalığı def et, gider.Yâ Rabbi! Hastalığı def et, gider. Rabbe’n-nâsi.Rabbe’n-nâsi. Ey insanların Rabbi!Ey insanların Rabbi! Ey insanların yaratıcısı olan Rabbim!Ey insanların yaratıcısı olan Rabbim! Bu hastalığı def et.Bu hastalığı def et. İşfi ente’ş-şâfî.

İşfi ente’ş-şâfî.
Şifa ver.Şifa ver. Şifa çünkü şifa verici sensin.Şifa çünkü şifa verici sensin. Lâ şifâe illâ şifâüke.Lâ şifâe illâ şifâüke. Senin şifandan gayri şifa yoktur.Senin şifandan gayri şifa yoktur. Yani sen şifa verirsen, hasta şifa bulur.Yani sen şifa verirsen, hasta şifa bulur. Vermezsen hiçbir ilaç, hiçbir tedavi kâr etmez.Vermezsen hiçbir ilaç, hiçbir tedavi kâr etmez. Ne olacaksa olur.Ne olacaksa olur. Şifa sendendir.Şifa sendendir. Şifâen lâ yüğâdiru sekamen.

Şifâen lâ yüğâdiru sekamen.
Hiç hastalık bırakmayan bir şifa ileHiç hastalık bırakmayan bir şifa ile bu hastalığımıza şifa ver diyebu hastalığımıza şifa ver diye böyle dua etmiş Peygamber Efendimiz.böyle dua etmiş Peygamber Efendimiz. Bu duayı hatırınıza tutun,Bu duayı hatırınıza tutun, siz de Peygamber Efendimiz'in şifa isteme duasıdır diyesiz de Peygamber Efendimiz'in şifa isteme duasıdır diye söylersiniz yeri gelince.söylersiniz yeri gelince. Ezhibi’l-be’se rabbe’n-nâsi.

Ezhibi’l-be’se rabbe’n-nâsi.
İşfi ente’ş-şâfî.İşfi ente’ş-şâfî. Lâ şifâe illâ şifâükeLâ şifâe illâ şifâüke şifâen lâ yüğâdiru sekamen.şifâen lâ yüğâdiru sekamen. Dua bu.Dua bu. Peygamber Efendimiz bu duayı yaptığı içinPeygamber Efendimiz bu duayı yaptığı için Hz. Âişe ValidemizHz. Âişe Validemiz Peygamber Efendimiz'in vefatı hastalığında başucuna gelmiş de,Peygamber Efendimiz'in vefatı hastalığında başucuna gelmiş de, elini tutmuş ve bu dua gibi dua etmek isteyinceelini tutmuş ve bu dua gibi dua etmek isteyince Peygamber Efendimiz elini çekmişPeygamber Efendimiz elini çekmiş ve yani dua yapılmasını istememiş ve buyurmuş kive yani dua yapılmasını istememiş ve buyurmuş ki Allahhümme mağfirli.Allahhümme mağfirli. Yâ Rabbi! Sen beni mağfiret eyle.

Yâ Rabbi! Sen beni mağfiret eyle.
Vec'alnî mâ refîkul âlâ.Vec'alnî mâ refîkul âlâ. Beni refîk-i â'lâ ile beraber eyle buyurmuş.Beni refîk-i â'lâ ile beraber eyle buyurmuş. Böyle dua etmiş.Böyle dua etmiş. Bir de baktım ki diyor ruhu kabzolmuş Peygamber Efendimizin.Bir de baktım ki diyor ruhu kabzolmuş Peygamber Efendimizin. Demek ki en son anda artık göçme vakti geldi diyeDemek ki en son anda artık göçme vakti geldi diye böyle dua yapmasını istememiş Hz. Âişe Valide'mizin.böyle dua yapmasını istememiş Hz. Âişe Valide'mizin. İzheb fen’zur ileyhâ,

İzheb fen’zur ileyhâ,
fe-innehû ehrâ en yü’deme beynekümâ.fe-innehû ehrâ en yü’deme beynekümâ. Bu hadîs-i şerîfte nişanlanmak,Bu hadîs-i şerîfte nişanlanmak, evlenmek isteyen kimselere bir tavsiye.evlenmek isteyen kimselere bir tavsiye. Peygamber Efendimiz rivayet eden kimseye buyurmuş ki;Peygamber Efendimiz rivayet eden kimseye buyurmuş ki; Git o kıza bak.Git o kıza bak. Evlenmek istediğin kimseye bak.Evlenmek istediğin kimseye bak. Tabi kaç göç var, kadın ayrı, erkek ayrı, harem var,Tabi kaç göç var, kadın ayrı, erkek ayrı, harem var, selamlık var, tesettür var, örtünme var amaselamlık var, tesettür var, örtünme var ama Peygamber Efendimiz ne buyurmuş?Peygamber Efendimiz ne buyurmuş? Git ona bak.

Git ona bak.
Çünkü böyle yapmanÇünkü böyle yapman aranızdaki sevginin devamı için daha uygundur.aranızdaki sevginin devamı için daha uygundur. Görmezsin, ondan sonraGörmezsin, ondan sonra mırın kırın edersin evlendikten sonra,mırın kırın edersin evlendikten sonra, yapılmış olan yuvayı bozmak durumuna düşersin.yapılmış olan yuvayı bozmak durumuna düşersin. Başından gör diye buyurmuş.Başından gör diye buyurmuş. Bu hususta başka hadîs-i şerîfler de var.Bu hususta başka hadîs-i şerîfler de var. Binâenaleyh bir kimse evleneceği kıza bakabilir,

Binâenaleyh bir kimse evleneceği kıza bakabilir,
bir kızla evleneceği erkeğe bakabilir.bir kızla evleneceği erkeğe bakabilir. Amma bura da bir açıklama yapmış,Amma bura da bir açıklama yapmış, mümkünse istemeden öncemümkünse istemeden önce sessizce bakarsa erkek daha iyi olur diye.sessizce bakarsa erkek daha iyi olur diye. Hakikaten de bir kıza insan gidip bakıp da ondan sonraHakikaten de bir kıza insan gidip bakıp da ondan sonra arkası gelmezse kız üzülüyor.arkası gelmezse kız üzülüyor. Yani geldi, arkası çıkmadı diye bir üzüntü oluyor.Yani geldi, arkası çıkmadı diye bir üzüntü oluyor. O bakımdan önce bir sessizce görüp de niyeti iyice yaptıktan sonraO bakımdan önce bir sessizce görüp de niyeti iyice yaptıktan sonra şey yaparsa daha uygun olur.şey yaparsa daha uygun olur. Birisine git bak demiş de,Birisine git bak demiş de, yok bakmam demiş, utandığından Peygamber Efendimiz'e.yok bakmam demiş, utandığından Peygamber Efendimiz'e. İtiraz yollu değil de, bakamam gibilerden,İtiraz yollu değil de, bakamam gibilerden, ayıp olur gibilerden, yok bak diye bu hadîs-i şerîf'iayıp olur gibilerden, yok bak diye bu hadîs-i şerîf'i böyle buyurmuş Peygamber Efendimiz.böyle buyurmuş Peygamber Efendimiz. İzheb fenâdi fi’n-nâsi: İnnehû men

İzheb fenâdi fi’n-nâsi: İnnehû men
şehide en lâ ilâhe illa’llâhü mûkinen, ev mühlisanşehide en lâ ilâhe illa’llâhü mûkinen, ev mühlisan fe-lehü’l-cennet.fe-lehü’l-cennet. Bu hadîs-i şerîf de çok müjdeli bir hadîs-i şerîftir, bir de güzelBu hadîs-i şerîf de çok müjdeli bir hadîs-i şerîftir, bir de güzel hatırda kalacak Hazreti Ömer'in kıssası var arkasında.hatırda kalacak Hazreti Ömer'in kıssası var arkasında. Peygamber Efendimiz Raviye buyurmuş ki, RaviPeygamber Efendimiz Raviye buyurmuş ki, Ravi belki Ebû Hüreyre radıyallahu anh,belki Ebû Hüreyre radıyallahu anh, ona demiş ki, başkası da olabilir diyor, git,ona demiş ki, başkası da olabilir diyor, git, fenâdi, seslen, çağır, nida et.fenâdi, seslen, çağır, nida et. Fi’n-nâsi. İnsanların içinde nida et, de ki;

Fi’n-nâsi. İnsanların içinde nida et, de ki;
İnnehû men şehide en lâ ilâhe illallâhü mûkinen.İnnehû men şehide en lâ ilâhe illallâhü mûkinen. Yakin ile sağlam,Yakin ile sağlam, tereddütsüz bir iman iletereddütsüz bir iman ile ev mühlisan veyahut muhlisen,ev mühlisan veyahut muhlisen, hâlisane, muhlisane bir tarzdahâlisane, muhlisane bir tarzda Allah'ın tek olduğuna,Allah'ın tek olduğuna, Lâ ilâhe illallâh olduğuna kim şehadet ederse,Lâ ilâhe illallâh olduğuna kim şehadet ederse, felehü’l-cennetü, cennete girer diye seslen,felehü’l-cennetü, cennete girer diye seslen, müjdele insanları diyor Peygamber Efendimiz.müjdele insanları diyor Peygamber Efendimiz. Onun için insan Lâ ilâhe illallâhOnun için insan Lâ ilâhe illallâh dedi mi cennete hak eder, cennete girer.dedi mi cennete hak eder, cennete girer. Bu hadîs-i şerîf ve bunlara benzer hadîs-i şerîflerde

Bu hadîs-i şerîf ve bunlara benzer hadîs-i şerîflerde
böyle, bu haber böyle.böyle, bu haber böyle. Yalnız bir hikâyesi var ki,Yalnız bir hikâyesi var ki, Peygamber Efendimiz bir bahçeye girdi,Peygamber Efendimiz bir bahçeye girdi, kuyunun kenarına oturdu.kuyunun kenarına oturdu. Uzun bir hadîs-i şerîftir.Uzun bir hadîs-i şerîftir. Ebû Hüreyre radıyallahu anh yanında idi, ona dedi ki;Ebû Hüreyre radıyallahu anh yanında idi, ona dedi ki; Git kimi görürsen, karşılaştığın kim ise,Git kimi görürsen, karşılaştığın kim ise, onun cennetlik olduğunu müjdele.onun cennetlik olduğunu müjdele. Lâ İlâhe İllallâh diye kabul eden,Lâ İlâhe İllallâh diye kabul eden, o kimsenin cennetlik olduğunu,o kimsenin cennetlik olduğunu, kim Lâ İlâhe İllallâh diye halisane söylerse,kim Lâ İlâhe İllallâh diye halisane söylerse, cennetlik olacağını müjdele dedi.cennetlik olacağını müjdele dedi. Ebû Hüreyre radıyallahu anh, vay dedi çıktı.Ebû Hüreyre radıyallahu anh, vay dedi çıktı. Peygamber Efendimiz öyle buyurmuş.

Peygamber Efendimiz öyle buyurmuş.
Dışarı çıktı ama tesadüfe bakın ki, Allah'ın hikmeti tabi,Dışarı çıktı ama tesadüfe bakın ki, Allah'ın hikmeti tabi, tesadüf değil hikmet var.tesadüf değil hikmet var. İlk karşılaştığı şahıs Hazreti Ömer oldu.İlk karşılaştığı şahıs Hazreti Ömer oldu. Hazreti Ömer boylu poslu, celadetli, bir bahadır kimse idi.Hazreti Ömer boylu poslu, celadetli, bir bahadır kimse idi. Boyu posu yerinde bir kimseydi.Boyu posu yerinde bir kimseydi. Hazreti Ömer'e dedi ki; Yâ Ömer!Hazreti Ömer'e dedi ki; Yâ Ömer! Kim hâlisane, muhlisane Lâ İlâhe İllallâh derse cennete girecek deyince,Kim hâlisane, muhlisane Lâ İlâhe İllallâh derse cennete girecek deyince, Hazreti Ömer iki kolunun arasına bir patlattı.Hazreti Ömer iki kolunun arasına bir patlattı. Yani göğsüne vurmuş demek.Yani göğsüne vurmuş demek. Beynine değdi diyor.Beynine değdi diyor. Şöyle ikisi arasına bir vurdu, öyle vurdu ki arkası üstü oturttu yere.Şöyle ikisi arasına bir vurdu, öyle vurdu ki arkası üstü oturttu yere. Ayaktaki Ebû Hüreyre radıyallahu anh'ı oturttu.

Ayaktaki Ebû Hüreyre radıyallahu anh'ı oturttu.
O da tabi Sübhanallah.O da tabi Sübhanallah. Resûlullah öyle yaptı dedi.Resûlullah öyle yaptı dedi. Söyledi. Buradan da böyle bir vurma hadîsesi olunca döndü döndü gitti.Söyledi. Buradan da böyle bir vurma hadîsesi olunca döndü döndü gitti. Yâ Resûlallah!Yâ Resûlallah! Hazreti Ömer bana böyle yaptı diye onu anlatırkenHazreti Ömer bana böyle yaptı diye onu anlatırken Hazreti Ömer de arkadan geldi dedi ki;Hazreti Ömer de arkadan geldi dedi ki; Yâ Resûlallah!

Yâ Resûlallah!
Böyle şey yaparsa hepsi güvenir bu insanlar.Böyle şey yaparsa hepsi güvenir bu insanlar. Salih amel işlemezler, namaz kılmazlar, oruç tutmazlar,Salih amel işlemezler, namaz kılmazlar, oruç tutmazlar, ibadet etmezler.ibadet etmezler. Ben lâ ilâhe illallâh dedim, cennete gideceğim derler diyeBen lâ ilâhe illallâh dedim, cennete gideceğim derler diye böyle bir fikrini söyledi.böyle bir fikrini söyledi. Ondan dedi şey yaptım dedi.Ondan dedi şey yaptım dedi. Peygamber Efendimiz de onun o şeyi üzerinePeygamber Efendimiz de onun o şeyi üzerine bırak da salih amel işlesinler.bırak da salih amel işlesinler. Sonra şaşırıp şeytana uyup da namazlarını,Sonra şaşırıp şeytana uyup da namazlarını, ibadetlerini terk ediverirler, bazı cahiller çıkar.ibadetlerini terk ediverirler, bazı cahiller çıkar. İşte canım Lâ İlâhe İllallâh dedim yaİşte canım Lâ İlâhe İllallâh dedim ya cennete gireceğim nasıl olsa diye düşünürler.cennete gireceğim nasıl olsa diye düşünürler. Evet, cennete girecek amaEvet, cennete girecek ama Lâ İlâhe İllallâh diyen cennete girecek amaLâ İlâhe İllallâh diyen cennete girecek ama hataların cezaları çekildikten sonra.hataların cezaları çekildikten sonra. Doğrudan da oraya cennete girmek varken,Doğrudan da oraya cennete girmek varken, cehennemde yandıktan sonra girmek tabi onun gibi olmaz.cehennemde yandıktan sonra girmek tabi onun gibi olmaz. Cehenneme insan düşmeye görsün.Cehenneme insan düşmeye görsün. Bir hadîs-i şerîfte buyuruyor ki

Bir hadîs-i şerîfte buyuruyor ki
Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem Efendimiz;Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem Efendimiz; Lâ fî-ddîne fîhâ ahkaben âyet-i kerîmesine de uygun.

Lâ fî-ddîne fîhâ ahkaben âyet-i kerîmesine de uygun.
Bir insan cehenneme girdi mi ahkaben kalacak orada.Bir insan cehenneme girdi mi ahkaben kalacak orada. Ahkab ne demek?Ahkab ne demek? Birkaç hukuk demek.Birkaç hukuk demek. Hukuk ne demek?

Hukuk ne demek?
Seksen küsur yıla bir hukuk derlermiş Araplar.Seksen küsur yıla bir hukuk derlermiş Araplar. Birkaç seksen yıl kalacak.Birkaç seksen yıl kalacak. Cehenneme bir düşen insanCehenneme bir düşen insan birkaç seksen yıl kalacak.birkaç seksen yıl kalacak. İki tane olsa hukubeyn derdi Araplar.İki tane olsa hukubeyn derdi Araplar. Kesniye sigası yani.Kesniye sigası yani. İkiden fazla demek ki en aşağı üç veya beş veya daha fazla.İkiden fazla demek ki en aşağı üç veya beş veya daha fazla. Üç tane olsa üç kere sekiz, yirmi dört, iki yüz kırk yıl kalacak.Üç tane olsa üç kere sekiz, yirmi dört, iki yüz kırk yıl kalacak. Fakat işin kötü tarafı, bu 240 yıl dünya yılı değilmiş.Fakat işin kötü tarafı, bu 240 yıl dünya yılı değilmiş. Ahiret yılıymış.Ahiret yılıymış. Ahiret yılında da zaman biraz değişik.Ahiret yılında da zaman biraz değişik. Ahiretin bir günü bizim bin yılımız kadar.Ahiretin bir günü bizim bin yılımız kadar. Ve inne yevmen ‘inde rabbike ke-elfi senetin mimmâ te’uddûn.(Hac Suresi 47. Ayet)

Ve inne yevmen ‘inde rabbike ke-elfi senetin mimmâ te’uddûn.(Hac Suresi 47. Ayet)
O zaman bir yıl 360 gün.

O zaman bir yıl 360 gün.
Efendim bir günü de bin sene gibi, 360 binEfendim bir günü de bin sene gibi, 360 bin sene ediyor bizim senemizle ahiretin bir senesi.sene ediyor bizim senemizle ahiretin bir senesi. E 240 ve 360 bini çarparsanızE 240 ve 360 bini çarparsanız 90 milyon sene ediyor ki,90 milyon sene ediyor ki, insan ayağa kayıp da bir cehenneme düştü mü Allahinsan ayağa kayıp da bir cehenneme düştü mü Allah korusun cehennemden azat ettiği, faiz ettiği,korusun cehennemden azat ettiği, faiz ettiği, beri ettiği kullarından eylesin.beri ettiği kullarından eylesin. Orada artık 90 bin yıl yanıp yanıp öyle çıkacak.Orada artık 90 bin yıl yanıp yanıp öyle çıkacak. Çıkacak ama yanıp yanıp çıkacak.Çıkacak ama yanıp yanıp çıkacak. O bakımdan insanın Lâ İlâhe İllallâh deyip deO bakımdan insanın Lâ İlâhe İllallâh deyip de güvenmemesi lazım.güvenmemesi lazım. Salih ameller işleyip, bu ahiretSalih ameller işleyip, bu ahiret sevaplarını kazanmaya çalışması, dünya nimetinden,sevaplarını kazanmaya çalışması, dünya nimetinden, hayat fırsatından istifade edip,hayat fırsatından istifade edip, Allahu Teâlâ Hazretlerinin huzuruna böyleAllahu Teâlâ Hazretlerinin huzuruna böyle cehenneme düşmeden gitmeye gayret etmesi lazım.cehenneme düşmeden gitmeye gayret etmesi lazım. Ama yine de bu büyük bir müjdedir.Ama yine de bu büyük bir müjdedir. Lâ İlâhe İllallâh diyen, hâlis, muhlis

Lâ İlâhe İllallâh diyen, hâlis, muhlis
içinden inanarak böyle diyen kimse cennete girecek diye.içinden inanarak böyle diyen kimse cennete girecek diye. Mevla cümlemizi ehl-i cennetten eylesin.Mevla cümlemizi ehl-i cennetten eylesin. Amma cehenneme düşmedenAmma cehenneme düşmeden cennete girenlerden eylesin.cennete girenlerden eylesin. Rızasına vasıl eylesin.Rızasına vasıl eylesin. Rızasına uygun salih ameller işlemeyiRızasına uygun salih ameller işlemeyi cümlemize nasip eylesin.cümlemize nasip eylesin. El-Fâtiha.

El-Fâtiha.
Konuşma Hakkında
Tema 1
Tema 2