Namaz Vakitleri

27 Zilhicce 1445
03 Temmuz 2024
İmsak
03:30
Güneş
05:29
Öğle
13:13
İkindi
17:13
Akşam
20:47
Yatsı
22:37
Detaylı Arama

Kültürümüze Sahip Çıkalım!

Prof. Dr. Mahmud Es'ad COŞAN

28 Rebîü'l-Evvel 1416 / 25.08.1995
AKRA- Mekke

Açıklama

Hocamız, Gönül dostumuz, Mürebbi'miz Prof. Dr. Mahmud Es’ad COŞAN’ın Ak-Radyo’da cuma günleri düzenli olarak konuşmalar yapmıştır. 31 Mart 1993’te başlayıp, vefatından önceki son cuma günü olan, 2 Şubat 2001’e kadar devam eden bu sohbetlerde, hocamız genellikle Râmûzül-Ehâdis’ten, bazen de Muhtârü’l-Ehâdis’ten veya Riyâzu’s-Sâlihîn’den bir miktar hadis-i şerif okuyup, izah etmiştir.

İçinde bulunulan zamanın, ayın, günlerin ihyâ edilmesiyle ilgili bilgiler vermiş ve hatırlatmalarda bulunmuştur. Ayrıca ülkemizi ve insanımızı ilgilendiren güncel konulara temas ettiği de görülmüştür.

Genellikle yurtdışında seyahatte olduğu için çoğu zaman bulunduğu yerden de bahsetmiştir.

Sekiz yıl içerisinde toplam 313 adet sohbet yapmışlardır.

Konuşma Metni

es-Selâmü aleyküm ve rahmetullâhi ve berekâtüh es-Selâmü aleyküm ve rahmetullâhi ve berekâtüh

Cumanız mübarek olsun. Cumanız mübarek olsun.

Allahu Teâlâ hazretleri Cuma'yı çok mübarek bir gün eylemiş.Allahu Teâlâ hazretleri Cuma'yı çok mübarek bir gün eylemiş. İçine birçok rahmetler, hayırlar derç eylemiş. Ama tabi bunlar inananlar için.İçine birçok rahmetler, hayırlar derç eylemiş. Ama tabi bunlar inananlar için. Bu güzel hayırlardan; Allah'ın rahmetinden, ikramından, ihsanından istifade etmeyiBu güzel hayırlardan; Allah'ın rahmetinden, ikramından, ihsanından istifade etmeyi Allah cümlenize ve cümlemize nasip ve müyesser eylesin. Allah cümlenize ve cümlemize nasip ve müyesser eylesin.

Allahu Teâlâ hazretlerine sonsuz hamd u senâlar ediyorum.Allahu Teâlâ hazretlerine sonsuz hamd u senâlar ediyorum. Üzerimizde nimetleri sayılamayacak kadar çok. Zaten Kur'ân-ı Kerîm'de de öyle buyuruyor: Üzerimizde nimetleri sayılamayacak kadar çok. Zaten Kur'ân-ı Kerîm'de de öyle buyuruyor:

Ve in teuddû ni'meta'llâhi lâ tuhsûhâ. Ve in teuddû ni'meta'llâhi lâ tuhsûhâ.

Hani insan oturup da sofradaki nimetleri bile saymaya kalksa ne kadar çeşidi oluyor.Hani insan oturup da sofradaki nimetleri bile saymaya kalksa ne kadar çeşidi oluyor. Kendisinin istifade ettiği çeşitli nimetlerin hepsini birden saymaya kalksa saymakla bitmez.Kendisinin istifade ettiği çeşitli nimetlerin hepsini birden saymaya kalksa saymakla bitmez. Her şey bir nimet; hava nimet, su nimet, sıhhat nimet, vücudun her âzâsının muntazam çalışması nimet.Her şey bir nimet; hava nimet, su nimet, sıhhat nimet, vücudun her âzâsının muntazam çalışması nimet. Onun için üzerimizde Allahu Teâlâ hazretlerinin sonsuz nimetleri var.Onun için üzerimizde Allahu Teâlâ hazretlerinin sonsuz nimetleri var. Hamd u senâlar ediyorum. Her zaman hepimiz hamd u senâlar ediyoruz. Hamd u senâlar ediyorum. Her zaman hepimiz hamd u senâlar ediyoruz.

Benim bu Cuma günü bir başka özel hamd etme sebebim var, sevgili dinleyiciler!Benim bu Cuma günü bir başka özel hamd etme sebebim var, sevgili dinleyiciler! Akra, Ak Radyo Televizyon Yayın Şirketimizi sizlerle kurduk; birkaç sene oldu.Akra, Ak Radyo Televizyon Yayın Şirketimizi sizlerle kurduk; birkaç sene oldu. Elhamdülillah çok güzel gelişmeler oldu. Allahu Teâlâ hazretleri nasip etti, şükürler olsun.Elhamdülillah çok güzel gelişmeler oldu. Allahu Teâlâ hazretleri nasip etti, şükürler olsun. En çok dinlenen, en güzel yayın yapan radyolardan birisi haline geldi.En çok dinlenen, en güzel yayın yapan radyolardan birisi haline geldi. Şimdi de size uzaydan, uydudan seslenme imkânı bulduk.Şimdi de size uzaydan, uydudan seslenme imkânı bulduk. Sizlere o imkânları hazırladık, Allah'a hamd u senâlar olsun.Sizlere o imkânları hazırladık, Allah'a hamd u senâlar olsun. Dün arkadaşlarım benimle konuşma için telefon açtıklarında söylediler,Dün arkadaşlarım benimle konuşma için telefon açtıklarında söylediler, artık Almanya'dan bile dinlenebiliyormuş. Orada bir kardeş;artık Almanya'dan bile dinlenebiliyormuş. Orada bir kardeş; "Evimin her odasına radyo koydum. Mutfağa dahi radyo koydum."Evimin her odasına radyo koydum. Mutfağa dahi radyo koydum. Sabahtan akşama Akra'yı dinliyoruz" diyormuş. Tabi çok sevindim. Sabahtan akşama Akra'yı dinliyoruz" diyormuş. Tabi çok sevindim.

Biz kendi aramızda şaka yapıyoruz. Bu sözü dinleyiciler çıkarmışlar.Biz kendi aramızda şaka yapıyoruz. Bu sözü dinleyiciler çıkarmışlar. Hani alkolü çok içen insan alkolik oluyor. Tabi alkol haram, kötü bir şey,Hani alkolü çok içen insan alkolik oluyor. Tabi alkol haram, kötü bir şey, insanın onu içmemesi lazım ama hani alıştığı zaman, içmeye düştüğü zaman kendisini kurtaramıyor,insanın onu içmemesi lazım ama hani alıştığı zaman, içmeye düştüğü zaman kendisini kurtaramıyor, Alkole çok düşünce alkolik oluyor. Artık çekmek istese de kendisini alamıyor.Alkole çok düşünce alkolik oluyor. Artık çekmek istese de kendisini alamıyor. Onun için, "Bunun alkolü azmış, biranın içinde alkol miktarı düşükmüş, içersen ne olurmuş?"Onun için, "Bunun alkolü azmış, biranın içinde alkol miktarı düşükmüş, içersen ne olurmuş?" dememek lazım. Ben üzülüyorum. Zaman zaman çarşıya, pazara, sanayi sitelerine filan gidiyorum.dememek lazım. Ben üzülüyorum. Zaman zaman çarşıya, pazara, sanayi sitelerine filan gidiyorum. İş icabı öyle yerlere gidiyoruz, arabaya tamir gerekiyor.İş icabı öyle yerlere gidiyoruz, arabaya tamir gerekiyor. Bakıyorum çıraklar, küçücük çocuklar, işçiler öğle tatilinde peynir ekmek alıyorlar,Bakıyorum çıraklar, küçücük çocuklar, işçiler öğle tatilinde peynir ekmek alıyorlar, kenarda yemeklerini yiyecekler.kenarda yemeklerini yiyecekler. Bir de bakıyorum yanlarında meşrubat olarak bira almışlar, bira içiyorlar.Bir de bakıyorum yanlarında meşrubat olarak bira almışlar, bira içiyorlar. Onunla yemeklerini yiyorlar. Haram olduğunu bilmiyorlar mı, yoksa aldırmıyorlar mı?Onunla yemeklerini yiyorlar. Haram olduğunu bilmiyorlar mı, yoksa aldırmıyorlar mı? Aileleri söylemiyorlar mı? Neyse artık vebal kiminse kimin ama işte oradan alışır.Aileleri söylemiyorlar mı? Neyse artık vebal kiminse kimin ama işte oradan alışır. İnsan alıştığı zaman alkolik olur. Ondan sonra bırakamaz.İnsan alıştığı zaman alkolik olur. Ondan sonra bırakamaz. İnsan biradan alkolik olur mu? Olursa ne olur? İnsan biradan alkolik olur mu? Olursa ne olur?

Merak edenler gitsin, Almanya'yı görsünler! Almanya'da nasıl büyük banliyolarda,Merak edenler gitsin, Almanya'yı görsünler! Almanya'da nasıl büyük banliyolarda, büyük tren istasyonlarında, umumi yerlerde, sokaklarda gezdiğin zaman,büyük tren istasyonlarında, umumi yerlerde, sokaklarda gezdiğin zaman, insanın gözüne çarpıyor da yüreği parçalanıyor. Alkolikler yerlerde yatıyorlar,insanın gözüne çarpıyor da yüreği parçalanıyor. Alkolikler yerlerde yatıyorlar, yardım müesseselerinin kapılarında sabahleyin onlar yardım edecekler diye dizilmişler,yardım müesseselerinin kapılarında sabahleyin onlar yardım edecekler diye dizilmişler, yerlere serilmişler! Artık hiç bir şeyden korkuları kalmamış, endişeleri çekinmeleri kalmamış,yerlere serilmişler! Artık hiç bir şeyden korkuları kalmamış, endişeleri çekinmeleri kalmamış, yerlerde yatıyorlar, çöpleri çöp kutularını karıştırıyorlar.yerlerde yatıyorlar, çöpleri çöp kutularını karıştırıyorlar. Çünkü insanın dengesi gidince çok fena oluyor. Yani insan kötü şeylere alıştı mı çok fena!Çünkü insanın dengesi gidince çok fena oluyor. Yani insan kötü şeylere alıştı mı çok fena! Tabi insanın çocukluktan itibaren güzel şeylere alışması lazım. Tabi insanın çocukluktan itibaren güzel şeylere alışması lazım.

Bizim şakamıza gelelim, dinleyicilerin şakasına, alkolik kelimesi gibi bir kelime çıkarmışlarBizim şakamıza gelelim, dinleyicilerin şakasına, alkolik kelimesi gibi bir kelime çıkarmışlar akrakolik oluyorlarmış. Çünkü programlar hakikaten çok tatlı.akrakolik oluyorlarmış. Çünkü programlar hakikaten çok tatlı. Ben de Türkiye'deki seyahatlerim esnasında arabayla giderken açıyorum.Ben de Türkiye'deki seyahatlerim esnasında arabayla giderken açıyorum. Peş peşe programlar; insan dinliyor, çok hoşuna gidiyor.Peş peşe programlar; insan dinliyor, çok hoşuna gidiyor. Allah hepinizden ve tabi programları hazırlayan kardeşlerimizden razı olsun.Allah hepinizden ve tabi programları hazırlayan kardeşlerimizden razı olsun. Muhtelif insanlar geliyorlar. Konuşanların hepsi bizim kadrolu elemanımız değil.Muhtelif insanlar geliyorlar. Konuşanların hepsi bizim kadrolu elemanımız değil. Bir kısmı Allah rızası için geliyor, bir konuşma yapıyor, gidiyor.Bir kısmı Allah rızası için geliyor, bir konuşma yapıyor, gidiyor. Konuşmacılar, yazarlar, meşhur insanlar, milletvekilleri… Allah razı olsun!Konuşmacılar, yazarlar, meşhur insanlar, milletvekilleri… Allah razı olsun! Hepsi gelip yorum yapıyorlar, konuşma yapıyorlar. Hepsine teşekkürlerimizi sunarız. Hepsi gelip yorum yapıyorlar, konuşma yapıyorlar. Hepsine teşekkürlerimizi sunarız.

Bugün konuşmamız nereden? O da bir sürpriz. Bu gün size Mekke-i Mükerreme'den konuşuyoruz.Bugün konuşmamız nereden? O da bir sürpriz. Bu gün size Mekke-i Mükerreme'den konuşuyoruz. Allahu Teâlâ hazretleri nasip etti, buraya geldik, umremizi yaptık.Allahu Teâlâ hazretleri nasip etti, buraya geldik, umremizi yaptık. Allahu Teâlâ hazretleri tekrar tekrar umre yapmayı, hac yapmayı,Allahu Teâlâ hazretleri tekrar tekrar umre yapmayı, hac yapmayı, buraları ziyaret etmeyi cümlemize nasip eylesin.buraları ziyaret etmeyi cümlemize nasip eylesin. Mekke-i Mükerreme'den; dünyanın en mübarek, en mukaddes beldesinden hamd ederek,Mekke-i Mükerreme'den; dünyanın en mübarek, en mukaddes beldesinden hamd ederek, sevinerek böyle sürur içinde sizlere konuşmamı yapıyorum.sevinerek böyle sürur içinde sizlere konuşmamı yapıyorum. Allahu Teâlâ hazretleri hepimize nimetlerini daimi eylesin. Allahu Teâlâ hazretleri hepimize nimetlerini daimi eylesin.

Nimetin zevali, yok olması, eldeyken elden gitmesi çok acı bir şey!Nimetin zevali, yok olması, eldeyken elden gitmesi çok acı bir şey! Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem Efendimiz zevâl-i nîmetten Allah'a sığınıp böyle dua edermiş.Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem Efendimiz zevâl-i nîmetten Allah'a sığınıp böyle dua edermiş. Nimet gelecekken bir sebepten dolayı Allah gazap ediyor, kızıyor; o nimet insanın elinden gidiyor.Nimet gelecekken bir sebepten dolayı Allah gazap ediyor, kızıyor; o nimet insanın elinden gidiyor. İnsanın kusurundan, günahından, suçundan, söylediği bir sözünden dolayıİnsanın kusurundan, günahından, suçundan, söylediği bir sözünden dolayı nimetin zevali olabileceğini biliyoruz. nimetin zevali olabileceğini biliyoruz.

Mevlâ'mız bize de verdiği nimetleri daim eylesin, üzerimizden eksik etmesin,Mevlâ'mız bize de verdiği nimetleri daim eylesin, üzerimizden eksik etmesin, verdikten sonra almasın, izzetten sonra zillete düşürmesin.verdikten sonra almasın, izzetten sonra zillete düşürmesin. Nimetten sonra nikmete yokluğa uğratmasın, azabına gazabına düşürecek duruma getirmesin.Nimetten sonra nikmete yokluğa uğratmasın, azabına gazabına düşürecek duruma getirmesin. Onun için çok çalışmamız lazım, çok düşünmemiz lazım. Onun için çok çalışmamız lazım, çok düşünmemiz lazım.

Mekke-i Mükerreme en mukaddes belde.Mekke-i Mükerreme en mukaddes belde. Dünya üzerinde Hz. Âdem atamız aleyhisselam'dan beri ilk yapılmış olan ibadethânenin olduğu bir yer.Dünya üzerinde Hz. Âdem atamız aleyhisselam'dan beri ilk yapılmış olan ibadethânenin olduğu bir yer. Fevkalade önemli bir yer. İslâmî bakımdan, dînî bakımdan dünyanın en mukaddes yeri, şek şüphe yok.Fevkalade önemli bir yer. İslâmî bakımdan, dînî bakımdan dünyanın en mukaddes yeri, şek şüphe yok. Kur'ân-ı Kerîm'de de mübarek olduğu beyan edilen bir yer.Kur'ân-ı Kerîm'de de mübarek olduğu beyan edilen bir yer. Mekke-i Mükerreme aynı zamanda mukaddes bir ayna. Mekke-i Mükerreme aynı zamanda mukaddes bir ayna.

Bu aynada İslâm âlemini görüyoruz. Dünyanın her yerinden müslüman kardeşlerimiz geliyor.Bu aynada İslâm âlemini görüyoruz. Dünyanın her yerinden müslüman kardeşlerimiz geliyor. Renk renk, çeşit çeşit kıyafetler, çeşit çeşit örfler, âdetler, davranışlar,Renk renk, çeşit çeşit kıyafetler, çeşit çeşit örfler, âdetler, davranışlar, boylar poslarla çeşitli insanları görüyoruz. Tabi seviniyoruz;boylar poslarla çeşitli insanları görüyoruz. Tabi seviniyoruz; "Dünya üzerinde nice nice, çeşit çeşit kardeşlerimiz var." diye memnun oluyoruz. "Dünya üzerinde nice nice, çeşit çeşit kardeşlerimiz var." diye memnun oluyoruz.

Fakat ben bu Cuma günü size özellikle bir şeyi vurgulamak istiyorum, hatırlatmak istiyorum,Fakat ben bu Cuma günü size özellikle bir şeyi vurgulamak istiyorum, hatırlatmak istiyorum, sevgili kardeşlerim! Tabi buraya geldiğimiz zaman etrafı görüyoruz.sevgili kardeşlerim! Tabi buraya geldiğimiz zaman etrafı görüyoruz. Camiye gittiğimizde, yolda yürürken görüyoruz.Camiye gittiğimizde, yolda yürürken görüyoruz. Çeşitli vesilelerle çarşıda pazarda geçerken görüyoruz. Müslümanların genel durumu burada.Çeşitli vesilelerle çarşıda pazarda geçerken görüyoruz. Müslümanların genel durumu burada. Yani hem kesiti var hem de genel seviyesini ve durumunu görmüş oluyoruz. Yani hem kesiti var hem de genel seviyesini ve durumunu görmüş oluyoruz.

Muhterem kardeşlerim! Mekke'ye kimler gidebiliyor? Muhterem kardeşlerim!

Mekke'ye kimler gidebiliyor?

Parası olanlar gidebiliyor, sıhhatli olanlar gidebiliyor; genel durum böyle.Parası olanlar gidebiliyor, sıhhatli olanlar gidebiliyor; genel durum böyle. Tabi bazıları da farklı şekillerde geliyor. Galiba bazı şebekeler, organizasyonlar var.Tabi bazıları da farklı şekillerde geliyor. Galiba bazı şebekeler, organizasyonlar var. Gizli mafyalar diyoruz ya, dünyanın her yerinde oluyor. İleri geri olabiliyor.Gizli mafyalar diyoruz ya, dünyanın her yerinde oluyor. İleri geri olabiliyor. Bakıyorsunuz, bir sokağa dizilmiş, on beş tane kolları kesilmiş insan.Bakıyorsunuz, bir sokağa dizilmiş, on beş tane kolları kesilmiş insan. Allah Allah! Bu kadar insanı nereden bulmuşlar? Böyle peş peşe sıralanmışlar,Allah Allah! Bu kadar insanı nereden bulmuşlar? Böyle peş peşe sıralanmışlar, barikat gibi birisinden geçseniz ötekisine rastlıyorsunuz. Mesela bu bir dilenme şebekesi.barikat gibi birisinden geçseniz ötekisine rastlıyorsunuz. Mesela bu bir dilenme şebekesi. Zenginler geliyor, sıhhatliler geliyor amaZenginler geliyor, sıhhatliler geliyor ama demek ki bir de onlardan istifade etmek isteyip gelenler var.demek ki bir de onlardan istifade etmek isteyip gelenler var. Allah'ın çeşit çeşit kulları var. Allah bizim vücudumuza âfiyet vermiş.Allah'ın çeşit çeşit kulları var. Allah bizim vücudumuza âfiyet vermiş. Verdiği âfiyete hamd u senâlar olsun.Verdiği âfiyete hamd u senâlar olsun. Bazı kulları müptela ama bazıları da ben korkuyorum ki böyle dilenci olsunlar diyeBazı kulları müptela ama bazıları da ben korkuyorum ki böyle dilenci olsunlar diye küçüklükte kolları bacakları kırılıp çevrilip özel olarak sakatlaştırılıyor.küçüklükte kolları bacakları kırılıp çevrilip özel olarak sakatlaştırılıyor. Galiba "İleride o şebeke onlardan istifade etsin." diye.Galiba "İleride o şebeke onlardan istifade etsin." diye. Onun için devletlerin ona da dikkat etmesi lazım, bu gibi şeyleri takip etmesi lazım. Onun için devletlerin ona da dikkat etmesi lazım, bu gibi şeyleri takip etmesi lazım.

"Gel bakalım sen nasıl böyle oldun? Kime bağlısın?"Gel bakalım sen nasıl böyle oldun? Kime bağlısın? Akşam parayı kime veriyorsun? Senden kim alıyor?" Akşam parayı kime veriyorsun? Senden kim alıyor?"

Devletlerin bunları sorması lazım! Bu bir ayrı iş! Devletlerin bunları sorması lazım! Bu bir ayrı iş!

Şimdi en zenginlerin ve en sıhhatlilerin geldiğiŞimdi en zenginlerin ve en sıhhatlilerin geldiği Mekke-i Mükerreme'de ve Medine-i Münevvere'de güzide bir topluluk görmemiz lazım.Mekke-i Mükerreme'de ve Medine-i Münevvere'de güzide bir topluluk görmemiz lazım. Fakat bu Cuma günü sizinle dertleşmek için dinî bir mesele olduğu için bu konuyu açıyorum.Fakat bu Cuma günü sizinle dertleşmek için dinî bir mesele olduğu için bu konuyu açıyorum. Mesela yanlarında çocuklarını gezdiriyorlar, görüyoruz. Hanımlar kendileri kapalı, beyler kapalı,Mesela yanlarında çocuklarını gezdiriyorlar, görüyoruz. Hanımlar kendileri kapalı, beyler kapalı, fakat çocukların kılık kıyafetleri beni hayretler içinde bırakıyor. Hepsi Avrupaî kıyafet, bu bir.fakat çocukların kılık kıyafetleri beni hayretler içinde bırakıyor. Hepsi Avrupaî kıyafet, bu bir. %95'inin çocuklara giydirdikleri İslâmî kıyafet değil.%95'inin çocuklara giydirdikleri İslâmî kıyafet değil. Mesela kızların kıyafetlerine bakıyorum dizine kadar etek, kısa etek.Mesela kızların kıyafetlerine bakıyorum dizine kadar etek, kısa etek. Sonra bazılarına hayret ediyorum. Otomobile binmiş, zengin bir ailenin çocuğu olduğu belli.Sonra bazılarına hayret ediyorum. Otomobile binmiş, zengin bir ailenin çocuğu olduğu belli. Otomobilde el sallıyor, yanımızdan geçiyor. Omuzları bile açık.Otomobilde el sallıyor, yanımızdan geçiyor. Omuzları bile açık. Evet, küçük çocuk ama bunu böyle küçükken alıştırmak doğru değil.Evet, küçük çocuk ama bunu böyle küçükken alıştırmak doğru değil. Sonra bizim örfümüz, giyimimiz kuşamımız böyle değil. Sonra bizim örfümüz, giyimimiz kuşamımız böyle değil.

İkincisi; kaldığımız yerde televizyon var,İkincisi; kaldığımız yerde televizyon var, "Haberler neler?" diye, televizyonun yayınlarını takip ediyoruz. Zaten iki kanalı var."Haberler neler?" diye, televizyonun yayınlarını takip ediyoruz. Zaten iki kanalı var. Kanallarına bakıyorum, yüreğim parçalanıyor. Avrupa filmleri var.Kanallarına bakıyorum, yüreğim parçalanıyor. Avrupa filmleri var. Bir kültür elemanı olarak, kültürle ilgilenen bir hoca olarak,Bir kültür elemanı olarak, kültürle ilgilenen bir hoca olarak, bir üniversite profesörü olarak, yayınlara o gözle bakıyorum. Yayınların ana fikrine bakıyorum.bir üniversite profesörü olarak, yayınlara o gözle bakıyorum. Yayınların ana fikrine bakıyorum. Temelinde yatan esas duyguya bakıyorum. Bu bir kültür savaşı.Temelinde yatan esas duyguya bakıyorum. Bu bir kültür savaşı. Cephede toplarla tüfeklerle yapılan bir mücadele, normal bir savaş.Cephede toplarla tüfeklerle yapılan bir mücadele, normal bir savaş. Ama bir de kültür yönünden yapılan bir savaş var; beyin yıkama.Ama bir de kültür yönünden yapılan bir savaş var; beyin yıkama. İnsanları kendilerine benzetmek; kendi örflerini, âdetlerini, tarihlerini, edebiyatlarınıİnsanları kendilerine benzetmek; kendi örflerini, âdetlerini, tarihlerini, edebiyatlarını öğretmek gibi bir gayret içinde oluyorlar.öğretmek gibi bir gayret içinde oluyorlar. Bunlardan da sonunda çok çok daha başka türlü faydalar sağlıyorlar.Bunlardan da sonunda çok çok daha başka türlü faydalar sağlıyorlar. Tabi biz bunların hepsini biliyoruz. Buna "kültür savaşı" deniliyor. Tabi biz bunların hepsini biliyoruz. Buna "kültür savaşı" deniliyor.

Bir kültür savaşı var ve bu kültür savaşında bu televizyonlar radyolar çok çok mühim.Bir kültür savaşı var ve bu kültür savaşında bu televizyonlar radyolar çok çok mühim. Bu araç, yabancı bir kültürü, yabancı değerleri, yabancı zevkleri aşılıyor.Bu araç, yabancı bir kültürü, yabancı değerleri, yabancı zevkleri aşılıyor. Hatta insan Mekke-i Mükerreme'de kalırken ne istiyor?Hatta insan Mekke-i Mükerreme'de kalırken ne istiyor? İstiyor ki Mekke-i Mükerreme'de hiç günah olmasın, hiç haram olmasın,İstiyor ki Mekke-i Mükerreme'de hiç günah olmasın, hiç haram olmasın, hiç Allah'ın sevmediği hal ve duygu olmasın, hiç Allah'ın sevmediği sahne olmasın.hiç Allah'ın sevmediği hal ve duygu olmasın, hiç Allah'ın sevmediği sahne olmasın. Tabi film yabancı yapım olunca mümkün mü böyle bir şeyin süzülmesi, elenmesi!Tabi film yabancı yapım olunca mümkün mü böyle bir şeyin süzülmesi, elenmesi! Bazen de kültür mücadelesi var. Müslümanlar bu kültür mücadelesinin farkında değil gibiler.Bazen de kültür mücadelesi var. Müslümanlar bu kültür mücadelesinin farkında değil gibiler. Avrupalılar farkında. Ben buraya gelmeden önce -daha önceki konuşmalarımda size söylediğim gibi-Avrupalılar farkında. Ben buraya gelmeden önce -daha önceki konuşmalarımda size söylediğim gibi- bir hafta İngiltere'de kaldım, iki hafta Amerika'da bulundum.bir hafta İngiltere'de kaldım, iki hafta Amerika'da bulundum. Oradaki insanları, oradaki yayınları, gazeteleri gördüm. Her ülkenin de bir kurnaz tabakası var.Oradaki insanları, oradaki yayınları, gazeteleri gördüm. Her ülkenin de bir kurnaz tabakası var. Gazeteleri elinde tutan, kültürü yönlendiren bir tabakası var, bir de sessiz sedasız,Gazeteleri elinde tutan, kültürü yönlendiren bir tabakası var, bir de sessiz sedasız, kendi hayatını yaşayan halkı var. Milleti bir yere götürmek isteyen insanlar da var.kendi hayatını yaşayan halkı var. Milleti bir yere götürmek isteyen insanlar da var. Bizim ülkemizde öyle, başka ülkelerde öyle. Bizim ülkemizde öyle, başka ülkelerde öyle.

Ben burada şuna dikkati çekmek istiyorum, sevgili kardeşlerim! Ben burada şuna dikkati çekmek istiyorum, sevgili kardeşlerim!

Bizim müslüman olarak, Allah'ın sevdiği insanlar olarak,Bizim müslüman olarak, Allah'ın sevdiği insanlar olarak, Allahu Teâlâ hazretleri hayatımızın her sahnesini, her anını, hayatımızdaki her faaliyetimiziAllahu Teâlâ hazretleri hayatımızın her sahnesini, her anını, hayatımızdaki her faaliyetimizi "güzel olsun" diye emretmiş ve rızasına uygun olması için, zulüm olmaması için,"güzel olsun" diye emretmiş ve rızasına uygun olması için, zulüm olmaması için, çirkinlik olmaması için Kur'ân-ı Kerîm'de veçirkinlik olmaması için Kur'ân-ı Kerîm'de ve Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem Efendimiz'in hadîs-i şerîflerinde bilgiler var.Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem Efendimiz'in hadîs-i şerîflerinde bilgiler var. Mesela bizim hangi yemekleri yiyeceğimiz, hangi meşrubatı içeceğimiz belli,Mesela bizim hangi yemekleri yiyeceğimiz, hangi meşrubatı içeceğimiz belli, hangilerini içmeyeceğimiz de belli. Mesela Allahu Teâlâ hazretleri içkiyi yasaklamış. hangilerini içmeyeceğimiz de belli. Mesela Allahu Teâlâ hazretleri içkiyi yasaklamış.

Neden? İçki aklı alıyor. İslâm akla önem veriyor,Neden?

İçki aklı alıyor. İslâm akla önem veriyor,
akla değer veriyor, "aklı kullanmayı" tavsiye ediyor Kur'ân-ı Kerîm birçok yerde muhataplarınaakla değer veriyor, "aklı kullanmayı" tavsiye ediyor Kur'ân-ı Kerîm birçok yerde muhataplarına Efela ta'kılûn. "Hiç akletmez misiniz?" diye hitap ediyor.Efela ta'kılûn. "Hiç akletmez misiniz?" diye hitap ediyor. Cehenneme düşecek insanların dizlerini dövüp saçını başını yolup yakasını yırtıpCehenneme düşecek insanların dizlerini dövüp saçını başını yolup yakasını yırtıp "Ah! Keşke o zaman akletseydik." diyeceklerini bildiriyor."Ah! Keşke o zaman akletseydik." diyeceklerini bildiriyor. Binaenaleyh akıl çok önemli olduğundan içki yasak. Binaenaleyh akıl çok önemli olduğundan içki yasak.

Neden? Akıl kalmıyor. İçki içtiği zaman aklın şuurun kontrolü kaçıyor, insan sarhoş oluyor,Neden?

Akıl kalmıyor. İçki içtiği zaman aklın şuurun kontrolü kaçıyor, insan sarhoş oluyor,
Akılsız oluyor, bir nevi deli gibi oluyor. Bundan İslâm bunu yasaklamış. Akılsız oluyor, bir nevi deli gibi oluyor. Bundan İslâm bunu yasaklamış.

Domuz eti yasak. Ben Almanya'ya gittiğim zaman Alman televizyonunda domuz etinin aleyhindeDomuz eti yasak. Ben Almanya'ya gittiğim zaman Alman televizyonunda domuz etinin aleyhinde bir hafta süren bir yayın dinlemiştim. Bu işin fenalığını Almanlar da biliyor.bir hafta süren bir yayın dinlemiştim. Bu işin fenalığını Almanlar da biliyor. Hani onlar dinî bakımından bir şey demiyorlar; domuzu besliyorlar, yiyorlar amaHani onlar dinî bakımından bir şey demiyorlar; domuzu besliyorlar, yiyorlar ama doktorlar radyoda, televizyonda bir hafta bu etin sıhhî bakımdan,doktorlar radyoda, televizyonda bir hafta bu etin sıhhî bakımdan, tıbbî bakımından aleyhinde yayın yapabiliyor.tıbbî bakımından aleyhinde yayın yapabiliyor. Mesela bizim zulmen birisinden bir şey almamız doğru değil, ticaretimizin de dürüst olması lazım. Mesela bizim zulmen birisinden bir şey almamız doğru değil, ticaretimizin de dürüst olması lazım.

Burada bizim bir arkadaşımız anlatıyor; küçük olaylar ama güzel şeyler, hoşuma gidiyor.Burada bizim bir arkadaşımız anlatıyor; küçük olaylar ama güzel şeyler, hoşuma gidiyor. Bunu halkımız bilsin, böyle hareket edelim. Arkadaşımız bir yere su almaya gitmiş, bidonu yok.Bunu halkımız bilsin, böyle hareket edelim. Arkadaşımız bir yere su almaya gitmiş, bidonu yok. Dükkâna gitmiş, dükkânda adam yok ama bidonlar orada duruyor. Yandaki komşusuna; Dükkâna gitmiş, dükkânda adam yok ama bidonlar orada duruyor. Yandaki komşusuna;

"Bu bidonlar kaç para?" demiş. "Bu bidonlar kaç para?" demiş.

"Beş riyal galiba." demiş. "Beş riyal galiba." demiş.

"Tamam. Benim işim acele, bu suyu doldurup gideceğim. Ben bu beş riyali size vereyim, siz ona verin."Tamam. Benim işim acele, bu suyu doldurup gideceğim. Ben bu beş riyali size vereyim, siz ona verin. Eğer farklı bir fiyat varsa yarın, öbür gün buraya yine geleceğim, o zaman veririm." demiş,Eğer farklı bir fiyat varsa yarın, öbür gün buraya yine geleceğim, o zaman veririm." demiş, ödemiş, kalkmış gitmiş.ödemiş, kalkmış gitmiş. Birkaç gün sonra o dükkâna tekrar gitmiş, dükkân sahibine bidonların fiyatını sormuş.Birkaç gün sonra o dükkâna tekrar gitmiş, dükkân sahibine bidonların fiyatını sormuş. "On riyal" deyince -denemek için- "Beş olmaz mı, yedi olmaz mı?" diye pazarlığa tutuşmuş."On riyal" deyince -denemek için- "Beş olmaz mı, yedi olmaz mı?" diye pazarlığa tutuşmuş. Adam "hayır" diye diretince anlamış ki gerçekten on riyale satıyor, o zaman çıkarmış beş riyal vermiş. Adam "hayır" diye diretince anlamış ki gerçekten on riyale satıyor, o zaman çıkarmış beş riyal vermiş.

"Ben geçen gün buradan siz yokken, komşunuza beş riyal vererek bir bidon almıştım,"Ben geçen gün buradan siz yokken, komşunuza beş riyal vererek bir bidon almıştım, demek ki on riyalmiş buyurun beş riyalinizi." demiş.demek ki on riyalmiş buyurun beş riyalinizi." demiş. "Allahaısmarladık" diyecekken bakmış adam –sevinçten-hop oturuyor hop kalkıyor,"Allahaısmarladık" diyecekken bakmış adam –sevinçten-hop oturuyor hop kalkıyor, oradaki esnaftan yaşlı bir kimseye; oradaki esnaftan yaşlı bir kimseye;

"Bakın işte; ben size Türkler'i söylemez miyim?"Bakın işte; ben size Türkler'i söylemez miyim? Hiç mecbur olmadığı halde iki gün sonra beş riyal daha getirdi.Hiç mecbur olmadığı halde iki gün sonra beş riyal daha getirdi. İşte bunlar böyledir." diye anlatıyor. Arkadaşımız da gülerek anlatıyor.İşte bunlar böyledir." diye anlatıyor. Arkadaşımız da gülerek anlatıyor. Dinlerken ben de güldüm, sevindim, memnun oldum.Dinlerken ben de güldüm, sevindim, memnun oldum. Bu bir kültür; biz haram yemeyiz, haksızlık yapmayız.Bu bir kültür; biz haram yemeyiz, haksızlık yapmayız. Biz Allah'ın yasakladığı bir yerden, gelir gelse bile almak istemeyiz. Biz Allah'ın yasakladığı bir yerden, gelir gelse bile almak istemeyiz.

Bizim ölçülerimiz var ve bu ölçüler dinimizden kaynaklanıyor.Bizim ölçülerimiz var ve bu ölçüler dinimizden kaynaklanıyor. Binaenaleyh bizim giyimimiz kuşamımız, alış verişimiz, evimizde oturmamız kalkmamız, soframız,Binaenaleyh bizim giyimimiz kuşamımız, alış verişimiz, evimizde oturmamız kalkmamız, soframız, her şeyimiz İslâmî olacak. İslâmî olması için düzenlemek gerek, ayıklamak gerek. her şeyimiz İslâmî olacak. İslâmî olması için düzenlemek gerek, ayıklamak gerek.

Kaynak neresi? Kur'ân-ı Kerîm. Kaynak neresi?

Kur'ân-ı Kerîm.

Kur'ân-ı Kerim'i çok okumamız lazım. Kur'ân-ı Kerim'i çok okumamız lazım.

Burada gördüğüm çok güzel bir şey; bizim bu Suudlu kardeşlerimiz camiye erken gelirler, bir.Burada gördüğüm çok güzel bir şey; bizim bu Suudlu kardeşlerimiz camiye erken gelirler, bir. Namazı aceleye getirmezler, iki.Namazı aceleye getirmezler, iki. Ezan okunduktan sonra farzı kılıncaya kadar uzun zaman beklerler, üç.Ezan okunduktan sonra farzı kılıncaya kadar uzun zaman beklerler, üç. Namazı tâdil-i erkân ile ağır ağır kılarlar, hızlı kılmazlar, aceleye getirmezler.Namazı tâdil-i erkân ile ağır ağır kılarlar, hızlı kılmazlar, aceleye getirmezler. Rükûda secdede ka'deleri kâmeleri, rekâtları birbirine karıştırıp hızlı hızlı kılmazlar.Rükûda secdede ka'deleri kâmeleri, rekâtları birbirine karıştırıp hızlı hızlı kılmazlar. Bunların hepsi çok güzel şeyler. Kur'ân-ı Kerîm'i çok okuyorlar, avantajları var.Bunların hepsi çok güzel şeyler. Kur'ân-ı Kerîm'i çok okuyorlar, avantajları var. Arapça da biliyorlar. Bu sabah Arap hocaefendi Kur'ân-ı Kerîm'i okuyor.Arapça da biliyorlar. Bu sabah Arap hocaefendi Kur'ân-ı Kerîm'i okuyor. Âyetler okundukça yanımdaki ak sakallı bir ihtiyar Arap, -giyimi kuşamı belli-Âyetler okundukça yanımdaki ak sakallı bir ihtiyar Arap, -giyimi kuşamı belli- sızlanıp inleyip ağlıyordu. Yani âyetlerden etkileniyor, etkilenerek dinliyor; bu çok güzel. sızlanıp inleyip ağlıyordu. Yani âyetlerden etkileniyor, etkilenerek dinliyor; bu çok güzel.

Bizim de Arapça öğrenmemiz lazım; bu bir.Bizim de Arapça öğrenmemiz lazım; bu bir. Yabancı dili öğrenmek insana ikinci bir kültür kapısını açtığı için çok önemli. Mutlaka öğrenmeliyiz. Yabancı dili öğrenmek insana ikinci bir kültür kapısını açtığı için çok önemli. Mutlaka öğrenmeliyiz.

Sonra biliyorsunuz Arapça, bizim ana dilimiz. Tabi şaşıracaksınız, bizim anadilimiz Türkçe. Sonra biliyorsunuz Arapça, bizim ana dilimiz. Tabi şaşıracaksınız, bizim anadilimiz Türkçe.

"Hocam, siz de şimdi bize Türkçe konuşuyorsunuz, nereden ana dili oluyor?" diyeceksiniz."Hocam, siz de şimdi bize Türkçe konuşuyorsunuz, nereden ana dili oluyor?" diyeceksiniz. Bu nükteyi Hamdullah Bey -Allah selamet versin- bulmuş.Bu nükteyi Hamdullah Bey -Allah selamet versin- bulmuş. Peygamber Efendimiz'in zevceleri müslümanların anasıdır ya, onlar da Arapça konuşuyorlardı ya,Peygamber Efendimiz'in zevceleri müslümanların anasıdır ya, onlar da Arapça konuşuyorlardı ya, onun için Arapça da bizim anadilimizdir. Onun için hepiniz ana dilimizi öğreneceksiniz.onun için Arapça da bizim anadilimizdir. Onun için hepiniz ana dilimizi öğreneceksiniz. Arap dilini az çok tanıyacaksınız. Kur'ân-ı Kerîm okuduğunuz zaman duygulanacaksınız. Arap dilini az çok tanıyacaksınız. Kur'ân-ı Kerîm okuduğunuz zaman duygulanacaksınız.

Bak Alman ilâhiyatçı, papaz tahsili yaptıktan sonra müslüman olmuş.Bak Alman ilâhiyatçı, papaz tahsili yaptıktan sonra müslüman olmuş. Her kulhüvallahü ehad sûresini okuyuşta gözyaşları içinde kalıyormuş,Her kulhüvallahü ehad sûresini okuyuşta gözyaşları içinde kalıyormuş, mum gibi eriyormuş, duygulanıyormuş. Neden? mum gibi eriyormuş, duygulanıyormuş.

Neden?

Kulhüvallahu ehad'ın mânasını biliyor Derinliğine, şuuruna eriyor ve seviyor.Kulhüvallahu ehad'ın mânasını biliyor Derinliğine, şuuruna eriyor ve seviyor. Sevdiği için duygulandığı için de gözleri yaşarıyor, ağlıyor.Sevdiği için duygulandığı için de gözleri yaşarıyor, ağlıyor. Demek ki Kur'ân-ı Kerîm'i çok okuyacağız, bir. Yalnızca kuru kuruya okumak da değil.Demek ki Kur'ân-ı Kerîm'i çok okuyacağız, bir. Yalnızca kuru kuruya okumak da değil. Tabi kuru kuruya okunsa bile sevabı var ama biz onunla yetinmeyelim. Tabi kuru kuruya okunsa bile sevabı var ama biz onunla yetinmeyelim.

Peygamber Efendimiz, bir hadîs-i şerîfte şöyle buyurmuş: Peygamber Efendimiz, bir hadîs-i şerîfte şöyle buyurmuş:

"Bir insan elif lâm mîm dese -yani bu üç harfin Elif'ine bir sevap, Lâm'ına bir sevap,"Bir insan elif lâm mîm dese -yani bu üç harfin Elif'ine bir sevap, Lâm'ına bir sevap, Mim'ine bir sevap- kazanacak." Ama bununla yetinmeyelim. Bunu Arab'a karşı söylemiş.Mim'ine bir sevap- kazanacak." Ama bununla yetinmeyelim. Bunu Arab'a karşı söylemiş. Yani mânasını bilen insana karşı. Bizim mânasını bilmeyen müslüman kardeşimize söyleyeceğimiz;Yani mânasını bilen insana karşı. Bizim mânasını bilmeyen müslüman kardeşimize söyleyeceğimiz; "Kur'ân-ı Kerîm'in mânasını öğren." Allah'ın kelamı!"Kur'ân-ı Kerîm'in mânasını öğren." Allah'ın kelamı! Allah sana Peygamber göndermiş, vahiy indirmiş, "Bunu öğren." diyeceğiz, bu bir. Allah sana Peygamber göndermiş, vahiy indirmiş, "Bunu öğren." diyeceğiz, bu bir.

İkincisi Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem Efendimiz; bize bu dinimizi getiren,İkincisi Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem Efendimiz; bize bu dinimizi getiren, Allah'ın emirlerini öğreten, serverimiz, önderimiz, seyyidimiz, efendimiz, başımızın tâcı,Allah'ın emirlerini öğreten, serverimiz, önderimiz, seyyidimiz, efendimiz, başımızın tâcı, her şeyimiz, Allah'ın habibi, bizim de kalbimizin sultanı, gözümüzün, gönlümüzün sultanı,her şeyimiz, Allah'ın habibi, bizim de kalbimizin sultanı, gözümüzün, gönlümüzün sultanı, Peygamber-i Zîşân'ımız, sallallahu aleyhi ve âlihî ve selleme teslîmen kesîrâ.Peygamber-i Zîşân'ımız, sallallahu aleyhi ve âlihî ve selleme teslîmen kesîrâ. Peygamber Efendimiz'i tanımadan, hadislerini öğrenmeden, tavsiyelerini duymadan, dinlemeden,Peygamber Efendimiz'i tanımadan, hadislerini öğrenmeden, tavsiyelerini duymadan, dinlemeden, çoluk çocuğumuza öğretmeden olmaz. İşte bunları öğreneceğiz.çoluk çocuğumuza öğretmeden olmaz. İşte bunları öğreneceğiz. Bunlardan İslâmî davranış ve kültür meydana geliyor.Bunlardan İslâmî davranış ve kültür meydana geliyor. İşte iki üç gün sonra bile bidonun parasını götürüp veriyoruz.İşte iki üç gün sonra bile bidonun parasını götürüp veriyoruz. Tok gözlü oluyoruz, adaletten yana oluyoruz. Zayıfı tutuyoruz, fukarâyı seviyoruz,Tok gözlü oluyoruz, adaletten yana oluyoruz. Zayıfı tutuyoruz, fukarâyı seviyoruz, renk farkı gözetmiyoruz, zenci diye dışlamıyoruz, siyah renkli diye hor bakmıyoruz.renk farkı gözetmiyoruz, zenci diye dışlamıyoruz, siyah renkli diye hor bakmıyoruz. Allah'ın kullarının kıymetini Allah bilir. "Belki kalbi temizdir." diyoruz,Allah'ın kullarının kıymetini Allah bilir. "Belki kalbi temizdir." diyoruz, her gördüğümüze iyi niyetle bakıyoruz. Bunlar bizim kültürümüzün çok güzel yönleri. her gördüğümüze iyi niyetle bakıyoruz. Bunlar bizim kültürümüzün çok güzel yönleri.

Sevgili kardeşlerim! Sevgili kardeşlerim!

Benim burada gördüğüm husus; çocuklarımızı öğretmekte ve kendimizinBenim burada gördüğüm husus; çocuklarımızı öğretmekte ve kendimizin günlük yaşayışımızda ve diğer hususlarda İslâm'a riayette gevşeme görüyorum,günlük yaşayışımızda ve diğer hususlarda İslâm'a riayette gevşeme görüyorum, İslâm kültüründen kopma görüyorum, başka kültürlerden etkilenme görüyorumİslâm kültüründen kopma görüyorum, başka kültürlerden etkilenme görüyorum ve bunlar da karşı tarafın kurnazlığı ile bir kültür savaşında oyuna getirilme suretiyle,ve bunlar da karşı tarafın kurnazlığı ile bir kültür savaşında oyuna getirilme suretiyle, sizin farkına varmadığınız bir şekilde yapıldığı için bunu ikaz etmek gerektiğini biliyorumsizin farkına varmadığınız bir şekilde yapıldığı için bunu ikaz etmek gerektiğini biliyorum ve size rica ediyorum, ikaz ediyorum, Mekke-i Mükerreme'den nasihat ediyorum.ve size rica ediyorum, ikaz ediyorum, Mekke-i Mükerreme'den nasihat ediyorum. Tavsiye ediyorum ki Kur'ân-ı Kerîm'i tam öğrenin, çoluk çocuğunuza öğretin; bir. Tavsiye ediyorum ki Kur'ân-ı Kerîm'i tam öğrenin, çoluk çocuğunuza öğretin; bir.

Peygamber Efendimiz'i tam öğrenin, tanıyın. Hadîs-i şerîflerini kendiniz öğrenin,Peygamber Efendimiz'i tam öğrenin, tanıyın. Hadîs-i şerîflerini kendiniz öğrenin, çoluk çocuğunuza öğretin; iki ve bunlara göre yaşayın, yaşayalım.çoluk çocuğunuza öğretin; iki ve bunlara göre yaşayın, yaşayalım. "Nasıl müslüman olarak yaşayacağım?" dediğimiz zaman bizim elimizde şahane bir örnek var."Nasıl müslüman olarak yaşayacağım?" dediğimiz zaman bizim elimizde şahane bir örnek var. Kendi tarihimiz, kendi kültürümüz. Dedelerimiz müslüman olarak yaşamışlar.Kendi tarihimiz, kendi kültürümüz. Dedelerimiz müslüman olarak yaşamışlar. İslâm âleminin en büyük alimleri bizim dedelerimizin arasından çıkmış.İslâm âleminin en büyük alimleri bizim dedelerimizin arasından çıkmış. Fıkıh kürsüsünde, Tefsir konusunda, Hadis hususunda imam yani önder olan en büyük şahıslarFıkıh kürsüsünde, Tefsir konusunda, Hadis hususunda imam yani önder olan en büyük şahıslar bizim dedelerimizin arasından yetişmiş. bizim dedelerimizin arasından yetişmiş.

Ne demek bu? Ne demek bu?

Dedelerimiz İslâm'ı çok iyi öğrenmiş. Ve çok iyi öğrendikten sonra ihlâs ile iman ileDedelerimiz İslâm'ı çok iyi öğrenmiş. Ve çok iyi öğrendikten sonra ihlâs ile iman ile tam bir hulûs-i kalp ile İslâm'ı yaşamışlar. Binaenaleyh dedelerimizin hayatına baktığımız zaman;tam bir hulûs-i kalp ile İslâm'ı yaşamışlar. Binaenaleyh dedelerimizin hayatına baktığımız zaman; nasıl yaşamışlar, nasıl oturmuşlar kalkmışlar, neler yapmışlar, evlerinin şekli şemaili,nasıl yaşamışlar, nasıl oturmuşlar kalkmışlar, neler yapmışlar, evlerinin şekli şemaili, avlusu bahçesi, cumbası kafesi, haremliği selamlığı, kılık kıyafetleri, örtünmeleri, başörtüleri;avlusu bahçesi, cumbası kafesi, haremliği selamlığı, kılık kıyafetleri, örtünmeleri, başörtüleri; bunların hepsi bizde, kendi tarihimizde canlı ve tatbikatlı olarak mevcut.bunların hepsi bizde, kendi tarihimizde canlı ve tatbikatlı olarak mevcut. Binaenaleyh kendi kültürümüze sımsıkı tutunacağız. Binaenaleyh kendi kültürümüze sımsıkı tutunacağız.

Ayıptır zaten, ben çok ayıplıyorum; insan kendi kültürünü bırakır daAyıptır zaten, ben çok ayıplıyorum; insan kendi kültürünü bırakır da başka kültürü taklit ederse çok ayıp. Ne münasebet! Niye ben başkasını taklit edeyim?başka kültürü taklit ederse çok ayıp. Ne münasebet! Niye ben başkasını taklit edeyim? Niye ben çocuğuma pamuk prenses gibi elbise giydireyim?Niye ben çocuğuma pamuk prenses gibi elbise giydireyim? Evet, okuyup gösteriyorlar, o filmleri bize sevdiriyorlar. Çocuk kitaplarında resimlerle öğretiyorlar. Evet, okuyup gösteriyorlar, o filmleri bize sevdiriyorlar. Çocuk kitaplarında resimlerle öğretiyorlar.

"Pamuk Prenses şöyle giyinmiş, Sindirella arabaya böyle binmiş, şöyle kıyafeti var." "Pamuk Prenses şöyle giyinmiş, Sindirella arabaya böyle binmiş, şöyle kıyafeti var."

Bana ne? Ben kendi kültürümü düşünürüm, başkasını niye taklit edeyim?Bana ne? Ben kendi kültürümü düşünürüm, başkasını niye taklit edeyim? Ama bakın dikkat edilirse Sezar'dan Sindirella'ya, Pamuk Prenses'ten Heidi'ye kadarAma bakın dikkat edilirse Sezar'dan Sindirella'ya, Pamuk Prenses'ten Heidi'ye kadar onlar bize her şeylerini öğretmişler. Biz kendi tarihimizdeki, mâzimizdeki güzel şeyleri bilmiyoruzonlar bize her şeylerini öğretmişler. Biz kendi tarihimizdeki, mâzimizdeki güzel şeyleri bilmiyoruz ama onların ne dediğini biliyoruz. ama onların ne dediğini biliyoruz.

Sezar Roma'ya mektup yazmış, ne demiş, herkes biliyor. Sezar Roma'ya mektup yazmış, ne demiş, herkes biliyor.

Niye böyle oluyor? Niye böyle oluyor?

Ben İtalyan mıyım, Latin miyim? Değilim. Ben İtalyan mıyım, Latin miyim?

Değilim.

Binaenaleyh kendi kültürüme sımsıkı sarılmalıyım. Bunun iki nedeni var. Binaenaleyh kendi kültürüme sımsıkı sarılmalıyım. Bunun iki nedeni var.

Bir; bizim kendi millî kültürümüz varsa elbette millî kültürümüze bağlı olacağız.Bir; bizim kendi millî kültürümüz varsa elbette millî kültürümüze bağlı olacağız. "İngiliz'in, Amerikalı'nın, İsviçreli'nin birbirinden farkı gibi.""İngiliz'in, Amerikalı'nın, İsviçreli'nin birbirinden farkı gibi." filan gibi düşünerek o bakımdan sarılması lazım. Ama bizde sadece böyle bir milliyet meselesi yok.filan gibi düşünerek o bakımdan sarılması lazım. Ama bizde sadece böyle bir milliyet meselesi yok. Bizde dinî bakımından da önemli; giyim kuşam açık olursa İslâmî olmuyor. Bizde dinî bakımından da önemli; giyim kuşam açık olursa İslâmî olmuyor.

Sonra gayrimüslimleri taklit etmek, onlara benzemeye çalışmak uygun olmuyor, günah oluyor.Sonra gayrimüslimleri taklit etmek, onlara benzemeye çalışmak uygun olmuyor, günah oluyor. Binaenaleyh bizim kendi kültürümüze o bakımdan da sarılmamız lazım.Binaenaleyh bizim kendi kültürümüze o bakımdan da sarılmamız lazım. Bizim her şeyimizde "imanımızın damgası" olması lazım.Bizim her şeyimizde "imanımızın damgası" olması lazım. "Kalite belgesi damgası" gibi imanın, İslâm'ın damgası olması lazım; ona çok dikkat edelim. "Kalite belgesi damgası" gibi imanın, İslâm'ın damgası olması lazım; ona çok dikkat edelim.

Biliyorsunuz biz dinî bir grubuz. Ben de İlâhiyat Fakültesi profesörlerindenim.Biliyorsunuz biz dinî bir grubuz. Ben de İlâhiyat Fakültesi profesörlerindenim. Kardeşlerimiz, sizler bizler birbirimizi tanıyoruz.Kardeşlerimiz, sizler bizler birbirimizi tanıyoruz. Bu meselelerin ne kadar önemli olduğunu bildiğimiz için dergiler çıkartıyoruz.Bu meselelerin ne kadar önemli olduğunu bildiğimiz için dergiler çıkartıyoruz. Kadın dergileri erkek dergileri, çocuk dergileri büyük dergileri,Kadın dergileri erkek dergileri, çocuk dergileri büyük dergileri, tıp dergileri, ilmî dergiler, kitaplar çıkarıyoruz. Elhamdülillah radyo yayınımız var.tıp dergileri, ilmî dergiler, kitaplar çıkarıyoruz. Elhamdülillah radyo yayınımız var. Kültürümüz çok önemli ama tabi siz nasihatleri dinleyeceksiniz, tutacaksınız;Kültürümüz çok önemli ama tabi siz nasihatleri dinleyeceksiniz, tutacaksınız; biz de sözümüzün tesir ettiğini göreceğiz.biz de sözümüzün tesir ettiğini göreceğiz. Allah'ın emirlerinin tutulmaya başlandığını göreceğiz, mutlu olacağız, bahtiyar olacağız.Allah'ın emirlerinin tutulmaya başlandığını göreceğiz, mutlu olacağız, bahtiyar olacağız. O bakımdan hepinizi Kur'ân-ı Kerîm'i çok okumaya,O bakımdan hepinizi Kur'ân-ı Kerîm'i çok okumaya, öğrenmeye, ahkâmını öğrenip uygulamaya davet ediyorum.öğrenmeye, ahkâmını öğrenip uygulamaya davet ediyorum. Peygamber Efendimiz'in sünnet-i seniyyesini çok iyi öğrenmeye,Peygamber Efendimiz'in sünnet-i seniyyesini çok iyi öğrenmeye, onu hayatınızda uygulamaya davet ediyorum. onu hayatınızda uygulamaya davet ediyorum.

Müjde var; ümmetin bozulduğu zamanda Efendimiz'in sünnetini uygulayanlara, şehit sevapları var.Müjde var; ümmetin bozulduğu zamanda Efendimiz'in sünnetini uygulayanlara, şehit sevapları var. Bu büyük bir müjde. O müjdeyi size hatırlatıyorumBu büyük bir müjde. O müjdeyi size hatırlatıyorum ve her şeyimizi kendi öz kültürümüze uygun olarak tanzim etmeyi tavsiye ediyorum. ve her şeyimizi kendi öz kültürümüze uygun olarak tanzim etmeyi tavsiye ediyorum.

Acı acı müşahede ediyorum ki; İslâm âlemine müslüman milletlerden kardeşlerimize baktığımız zamanAcı acı müşahede ediyorum ki; İslâm âlemine müslüman milletlerden kardeşlerimize baktığımız zaman görüyorum ki birçok bakımdan geri kalmışız. Hatta belediye hizmetleri, yollar, kaldırımlar,görüyorum ki birçok bakımdan geri kalmışız. Hatta belediye hizmetleri, yollar, kaldırımlar, su ihtiyacı, hatta otelin banyosu, tuvaleti vesairesi her şeyimizde çok dikkat etmemiz lazım,su ihtiyacı, hatta otelin banyosu, tuvaleti vesairesi her şeyimizde çok dikkat etmemiz lazım, titiz olmamız lazım. titiz olmamız lazım.

Peygamber Efendimiz sallallahu aleyhi ve sellem'in bize bildirdiği bir hadîs-i şerîfe görePeygamber Efendimiz sallallahu aleyhi ve sellem'in bize bildirdiği bir hadîs-i şerîfe göre bir insan bir müslüman, bir şeyi güzel yaparsa Allah celle celâlüh onu seviyor, rahmetine erdiriyor.bir insan bir müslüman, bir şeyi güzel yaparsa Allah celle celâlüh onu seviyor, rahmetine erdiriyor. Yaptığı şeyi güzel yapmak, mükemmel yapmak, kurallara uygun olarak yapmakYaptığı şeyi güzel yapmak, mükemmel yapmak, kurallara uygun olarak yapmak bizim için fevkalade önemli; dinî bakımdan da önemli, estetik bakımdan da önemli,bizim için fevkalade önemli; dinî bakımdan da önemli, estetik bakımdan da önemli, örf ve âdet bakımından da önemli. "Kültür" deyince "örf âdet" deyince ceketinizi ilikleyeceksiniz,örf ve âdet bakımından da önemli. "Kültür" deyince "örf âdet" deyince ceketinizi ilikleyeceksiniz, hazır ol vaziyete geleceksiniz, bayrak gibi ezan gibi kültürümüze saygı duyacaksınız;hazır ol vaziyete geleceksiniz, bayrak gibi ezan gibi kültürümüze saygı duyacaksınız; İslâmî örf ve âdetimizde, davranışımızda, giyim kuşamımızda,İslâmî örf ve âdetimizde, davranışımızda, giyim kuşamımızda, her şeyimizde dikkatli ve titiz olacaksınız. her şeyimizde dikkatli ve titiz olacaksınız.

Titiz olursanız, uygularsanız; "Bak işte İslâm milleti, İslâm ümmeti böyle olur." diyeTitiz olursanız, uygularsanız; "Bak işte İslâm milleti, İslâm ümmeti böyle olur." diye herkes hayran kalacak, hop oturup hop kalkacak,herkes hayran kalacak, hop oturup hop kalkacak, "İşte bu Türkler böyle temizdir, böyle dürüsttür; işte bu insanlar, bu kadar mübarektir;"İşte bu Türkler böyle temizdir, böyle dürüsttür; işte bu insanlar, bu kadar mübarektir; işte bu insanlar Allah'ın rızasını bu kadar güzel düşünüyorlar." diyeişte bu insanlar Allah'ın rızasını bu kadar güzel düşünüyorlar." diye başka milletlere de örnek olacak. Onlar da İslâm'ı sevecekler, gelecekler. başka milletlere de örnek olacak. Onlar da İslâm'ı sevecekler, gelecekler.

Amerika'da ihtisas yapmış olan bir doktor kardeşimiz anlatmıştı: Amerika'da ihtisas yapmış olan bir doktor kardeşimiz anlatmıştı:

"Benim çalışmalarımdaki İslâmî terbiyemden kaynaklanan dürüstlüğü görünce"Benim çalışmalarımdaki İslâmî terbiyemden kaynaklanan dürüstlüğü görünce Amerikalı profesör Müslümanlığı o kadar sevdi kiAmerikalı profesör Müslümanlığı o kadar sevdi ki neredeyse hemen kelime-i şehâdet getirip müslüman olacaktı. Müslümanlık ona yansıdı." neredeyse hemen kelime-i şehâdet getirip müslüman olacaktı. Müslümanlık ona yansıdı."

İşte İslâm'ın sevdiği en güzel şekli bu! İşte İslâm'ın sevdiği en güzel şekli bu!

Güzel olacaksın! Karşı taraf sevecek, hayran kalacak, memnun olacak; o da İslâm'a gelmek isteyecek.Güzel olacaksın! Karşı taraf sevecek, hayran kalacak, memnun olacak; o da İslâm'a gelmek isteyecek. O öyle İslâm'a gelince de sen muazzam sevap kazanacaksın.O öyle İslâm'a gelince de sen muazzam sevap kazanacaksın. Çünkü sana bakıp seninle İslâm'a yakınlaştığını, İslâm'ı onun için seçtiğini Allah biliyor;Çünkü sana bakıp seninle İslâm'a yakınlaştığını, İslâm'ı onun için seçtiğini Allah biliyor; sana sevap verecek.sana sevap verecek. O bakımdan İslâmî hayatınıza, İslâmî örfünüze, âdetinize, kültürünüze sımsıkı bağlı olmanızı,O bakımdan İslâmî hayatınıza, İslâmî örfünüze, âdetinize, kültürünüze sımsıkı bağlı olmanızı, her şeyinizi düşünüp taşınıp Allah'ın rızasına uygun yapmaya gayret etmeniziher şeyinizi düşünüp taşınıp Allah'ın rızasına uygun yapmaya gayret etmenizi bu Cuma sohbetinde tekrar hatırlatıyorum. bu Cuma sohbetinde tekrar hatırlatıyorum.

Biliyorsunuz hadîs-i kudsîden alınma güzel bir cümlemiz var.Biliyorsunuz hadîs-i kudsîden alınma güzel bir cümlemiz var. Bizim ana prensibimiz; küçücük harflerle yazıp yakamıza rozet olarak taktığımız bir söz var; Bizim ana prensibimiz; küçücük harflerle yazıp yakamıza rozet olarak taktığımız bir söz var;

İlâhî ente maksûdî ve rıdâke matlûbî. "Yâ Rabbi! Muradım, maksudum, arzum sensin." İlâhî ente maksûdî ve rıdâke matlûbî. "Yâ Rabbi! Muradım, maksudum, arzum sensin."

Gece gündüz durmayıp hissettiğim; Gece gündüz durmayıp hissettiğim;

N'ola kim görsem cemâlin dediğim N'ola kim görsem cemâlin dediğim

diye Süleyman Çelebi'nin Mevlid'in de geçtiği gibi.diye Süleyman Çelebi'nin Mevlid'in de geçtiği gibi. İlâhî ente maksûdî diyoruz. "Yâ Rabbi! Maksudum sensin."İlâhî ente maksûdî diyoruz. "Yâ Rabbi! Maksudum sensin." Ve rıdâke matlûbî. "Senin rızanı kazanmak istiyorum." Ve rıdâke matlûbî. "Senin rızanı kazanmak istiyorum."

Ama her şeyimizde, her şeyimizle, her anımızda, her davranışımızda böyle olacak.Ama her şeyimizde, her şeyimizle, her anımızda, her davranışımızda böyle olacak. Allahu Teâlâ hazretleri sevdiği işleri yapmamızda muvaffak eylesin,Allahu Teâlâ hazretleri sevdiği işleri yapmamızda muvaffak eylesin, sevdiği güzel ahlâka sahip eylesin, sevdiği yollarda yürütsün, sevdiği kullardan eylesin,sevdiği güzel ahlâka sahip eylesin, sevdiği yollarda yürütsün, sevdiği kullardan eylesin, sevdiği kullarıyla beraber cemaliyle müşerref eylesin. sevdiği kullarıyla beraber cemaliyle müşerref eylesin.

Size Mekke'den sayısız selamlar, sevgiler, kucak dolusu dualar, temenniler arz ederim. Size Mekke'den sayısız selamlar, sevgiler, kucak dolusu dualar, temenniler arz ederim.

es-Selâmü aleyküm ve rahmetullâhi ve berekâtüh. es-Selâmü aleyküm ve rahmetullâhi ve berekâtüh.

Konuşma Hakkında
Tema 1
Tema 2