Namaz Vakitleri

14 Zilka'de 1445
22 Mayıs 2024
İmsak
03:44
Güneş
05:34
Öğle
13:06
İkindi
17:03
Akşam
20:28
Yatsı
22:10
Detaylı Arama

Radyo ve Televizyon: İslami İrfanın Yayılmasında Etki

Prof. Dr. Mahmud Es'ad COŞAN

4 Şevvâl 1417 / 12.02.1997

Açıklama

Hocamız, Gönül dostumuz, Mürebbimiz Prof. Dr. Mahmud Es’ad COŞAN’ın, yurt içinde veya yurt dışında gerçekleştirilen Aile Eğitim Kamplarındaki konuşmalarından oluşmaktadır.

Konuşma Metni

el-Hamdillilâhirabbilâlemîn. Hamden kesîran tayyiben mübâraken fih.el-Hamdillilâhirabbilâlemîn. Hamden kesîran tayyiben mübâraken fih. Kemayenbeğî li-celâli vechihî ve li-'azîmisultânih.Kemayenbeğî li-celâli vechihî ve li-'azîmisultânih. Ve's-salâtuve's-selâmu 'alâ hayra halkihi tâc-ı ru'ûsünâ ve tabîb-i kulûbünaVe's-salâtuve's-selâmu 'alâ hayra halkihi tâc-ı ru'ûsünâ ve tabîb-i kulûbüna ve üsvetine'l-haseneti Muhammedini'l-Mustafâ ve 'alâ âlihi ve sahbihîve üsvetine'l-haseneti Muhammedini'l-Mustafâ ve 'alâ âlihi ve sahbihî ve men-tebi'ahübi-ihsânin ecma'îne't-tayyibîne't-tâhirîn. Emmâba'd; ve men-tebi'ahübi-ihsânin ecma'îne't-tayyibîne't-tâhirîn.

Emmâba'd;

Rabbimiz, Yaradanımız, Mevlâmız,alemlerin Rabbi AllahuTeâlâ hazretlerine sonsuz hamdü senâlar olsun.Rabbimiz, Yaradanımız, Mevlâmız,alemlerin Rabbi AllahuTeâlâ hazretlerine sonsuz hamdü senâlar olsun. Hadsiz hesapsız nimetlerine mazharız. Lütuflarına garkolmuş durumdayız.Hadsiz hesapsız nimetlerine mazharız. Lütuflarına garkolmuş durumdayız. Nimetlerini saymaya kalksak sayıyı tüketemeyiz,sonuca ulaşamayız.Nimetlerini saymaya kalksak sayıyı tüketemeyiz,sonuca ulaşamayız. Allahu Teâlâ hazretleri nimetlerini bize dâim eylesin.Allahu Teâlâ hazretleri nimetlerini bize dâim eylesin. Hatalarımızdan, kusurlarımızdan dolayı bizi cezalandırmasın, nimetleri üzerimizden almasın.Hatalarımızdan, kusurlarımızdan dolayı bizi cezalandırmasın, nimetleri üzerimizden almasın. Bizi izzetten sonra zillete, kabulden sonra redde, hidayetten sonra dalalete düşürmesin.Bizi izzetten sonra zillete, kabulden sonra redde, hidayetten sonra dalalete düşürmesin. Yolunda dâim, ibadetine müdavim eylesin. Sevdiği kul olmayı nasip eylesin. Yolunda dâim, ibadetine müdavim eylesin. Sevdiği kul olmayı nasip eylesin. Cennetiyle cemaliyle müşerref eylesin. Cennetiyle cemaliyle müşerref eylesin.

Güzel bir diyarda,mevsime göre nispeten güzel günlerde,Güzel bir diyarda,mevsime göre nispeten güzel günlerde, çok güzel bir tatil tesisinin içinde güzel günler geçirdik. çok güzel bir tatil tesisinin içinde güzel günler geçirdik. Allah'a hamdu senâlar olsun. Her ilgiliye teşekkür ederiz. Allah'a hamdu senâlar olsun. Her ilgiliye teşekkür ederiz. Özellikle benim arkadaşlarla konuşmamdan, onların bana nakletmesinden edindiğim izlenimi söylemek istiyorum. Özellikle benim arkadaşlarla konuşmamdan, onların bana nakletmesinden edindiğim izlenimi söylemek istiyorum.

Biz şimdiye kadar pek çok beş yıldız otelde kaldık. Bu birinci olmuş. En çok beğenilen otel olmuş.Biz şimdiye kadar pek çok beş yıldız otelde kaldık. Bu birinci olmuş. En çok beğenilen otel olmuş. Kendileri burada yoklar rahatça konuşabiliriz.Kendileri burada yoklar rahatça konuşabiliriz. Gerek çalışanların, ilgililerin yumuşak tavırları, sıcak tavırları,Gerek çalışanların, ilgililerin yumuşak tavırları, sıcak tavırları, güleç yüzleri gerek hizmetleri güzel yapmaları, mükemmel yapmaları, eksiksiz yapmaları,güleç yüzleri gerek hizmetleri güzel yapmaları, mükemmel yapmaları, eksiksiz yapmaları, bol bol yapmaları dolayısıyla genel bir memnunluk müşahede ettim, memnun oldum. Allah razı olsun.bol bol yapmaları dolayısıyla genel bir memnunluk müşahede ettim, memnun oldum. Allah razı olsun. Herhalde bir sahibinden ve yöneticilerinden bir teveccüh var ki böyle aşk ile şevk ile hizmet etmişler.Herhalde bir sahibinden ve yöneticilerinden bir teveccüh var ki böyle aşk ile şevk ile hizmet etmişler. Bizde kendilerine tebrik ederiz, teşekkür ederiz. Dualar ederiz.Bizde kendilerine tebrik ederiz, teşekkür ederiz. Dualar ederiz. Allah dünya ve âhiretin hayırlarına erdirsin.Allah dünya ve âhiretin hayırlarına erdirsin. Bizim böyle çalışma yaptığımız müesseseler, ondan sonra Müslümanların hizmetine daha çok kayıyor.Bizim böyle çalışma yaptığımız müesseseler, ondan sonra Müslümanların hizmetine daha çok kayıyor. İnşallah bundan sonra burada güzel İslâmî hizmetler yapılır diye düşünüyorum. İnşallah bundan sonra burada güzel İslâmî hizmetler yapılır diye düşünüyorum.

Toplantının ana başlığı "Sevgi ve Kaynaşma Günleri" çok hoşuma gitmişti.Toplantının ana başlığı "Sevgi ve Kaynaşma Günleri" çok hoşuma gitmişti. Bunu açılış konuşmamda ifade ettim. Gerçekten buna çok ihtiyacımız var, her yönden.Bunu açılış konuşmamda ifade ettim. Gerçekten buna çok ihtiyacımız var, her yönden. Fevkalade ihtiyacımız var.Fevkalade ihtiyacımız var. Geçtiğimiz senelerde, müteaddit yerlerde güzel toplantılar yaptık, güzel sonuçlar aldık.Geçtiğimiz senelerde, müteaddit yerlerde güzel toplantılar yaptık, güzel sonuçlar aldık. Bunların hasreti ve ağzımıza tadı kaldığı için bugünlerde burada bu toplantıyı tertiplemiş bulunuyoruz.Bunların hasreti ve ağzımıza tadı kaldığı için bugünlerde burada bu toplantıyı tertiplemiş bulunuyoruz. Bu toplantı münasebetiyle kurumlarımızda bir tazelenme ve yenilenme olduğunu vurgulamak istiyorum. Bu toplantı münasebetiyle kurumlarımızda bir tazelenme ve yenilenme olduğunu vurgulamak istiyorum.

Yönetimde değişiklik olmuştur. Eski yöneticiler ve şirketlerin bir kısmının durumları değişmiştir.Yönetimde değişiklik olmuştur. Eski yöneticiler ve şirketlerin bir kısmının durumları değişmiştir. Yeni bir yönetim gelmiştir. Bu yeni yönetime ilginizi, desteğinizi ve candan yardımınızı diliyorum. Yeni bir yönetim gelmiştir. Bu yeni yönetime ilginizi, desteğinizi ve candan yardımınızı diliyorum. Çünkü zaman zaman her şeyin tazelenmesi uygun olur. Tazelenmekte fayda vardır.Çünkü zaman zaman her şeyin tazelenmesi uygun olur. Tazelenmekte fayda vardır. Tıkanıklıklar böylece açılabilir.Tıkanıklıklar böylece açılabilir. Bunlara batı dillerinde revizyon deniliyor, restorasyon deniliyor,reconstruction deniliyor filan.Bunlara batı dillerinde revizyon deniliyor, restorasyon deniliyor,reconstruction deniliyor filan. Öyle yeniden inşa, yeniden imar yeniden tamir yeniden... Öyle yeniden inşa, yeniden imar yeniden tamir yeniden...

İnşallah Avrupa medeniyetini içtimâîyât alemleri, sosyologlar, ilim irfan meseleleriyle ilgilenen,İnşallah Avrupa medeniyetini içtimâîyât alemleri, sosyologlar, ilim irfan meseleleriyle ilgilenen, kültür medeniyet meseleleriyle ilgilenen kimseler yani belirtirler ki;kültür medeniyet meseleleriyle ilgilenen kimseler yani belirtirler ki; medeniyetler,atılımlar ve duraklamalarla bugüne gelmişler.medeniyetler,atılımlar ve duraklamalarla bugüne gelmişler. Bizimde şu sırada bir toparlanma ve bir atılım arefesinde bulunduğumuzu müjdelemek istiyorum.Bizimde şu sırada bir toparlanma ve bir atılım arefesinde bulunduğumuzu müjdelemek istiyorum. Yeni bir atılıma başlamış bulunuyoruz. Yakalarımızda rozetleri olan Ak Televizyon önemli bir atılımımızdır.Yeni bir atılıma başlamış bulunuyoruz. Yakalarımızda rozetleri olan Ak Televizyon önemli bir atılımımızdır. Çünkü ana amacımız, insanlara İslâm'ı talim, terbiye, tebliğ ve irşad olduğu içinÇünkü ana amacımız, insanlara İslâm'ı talim, terbiye, tebliğ ve irşad olduğu için çok mühim müesselerden birisidir televizyon müessesesi. çok mühim müesselerden birisidir televizyon müessesesi.

Radyomuzun yöneticilerine ve sizlere burada teşekkür etmek istiyorum.Radyomuzun yöneticilerine ve sizlere burada teşekkür etmek istiyorum. Çünkü radyomuz gerçekten Türkiye'de, dolayısıyla dünyada sayılı başarılı radyolardan birisi olmuştur.Çünkü radyomuz gerçekten Türkiye'de, dolayısıyla dünyada sayılı başarılı radyolardan birisi olmuştur. Önde gelen,dereceye giren radyolardan birisi olmuştur.Önde gelen,dereceye giren radyolardan birisi olmuştur. İlim, irfan, edep,bilgi yönünden çok zengin muhtevalı bir radyo olmuştur.İlim, irfan, edep,bilgi yönünden çok zengin muhtevalı bir radyo olmuştur. Bir dinleyen bir daha kendisini ondan ayıramaz olmuştur,hayranı olmuştur, aşıkı olmuştur,Bir dinleyen bir daha kendisini ondan ayıramaz olmuştur,hayranı olmuştur, aşıkı olmuştur, bendesi olmuştur, bendegânı arasına girmiştir. İstemeye istemeye söylediğim Akrakolik olmuştur.bendesi olmuştur, bendegânı arasına girmiştir. İstemeye istemeye söylediğim Akrakolik olmuştur. O çeşit kelimeler kullanmak istemiyorum ama birazda tatlı oluyor. Bazıları böyle demişler.O çeşit kelimeler kullanmak istemiyorum ama birazda tatlı oluyor. Bazıları böyle demişler. "Ben Akrakolik oldum." filan demişler. Gerçekten ben de arabayla yolda giderken radyoyu dinliyorum, fırsat oluyor."Ben Akrakolik oldum." filan demişler. Gerçekten ben de arabayla yolda giderken radyoyu dinliyorum, fırsat oluyor. Dinliyorum, çok hoşuma gidiyor. Çok tatlı zaman geçiyor. Çok bilgileniyor insan. Güzel oluyor.Dinliyorum, çok hoşuma gidiyor. Çok tatlı zaman geçiyor. Çok bilgileniyor insan. Güzel oluyor. Eğitim için çok güzel bir araç. Eğitim için çok güzel bir araç.

O kadar güzel bir araç ki hanıma mutfakta arkadaş oluyor. Şoföre yolda arkadaş oluyor.O kadar güzel bir araç ki hanıma mutfakta arkadaş oluyor. Şoföre yolda arkadaş oluyor. İşçiye atölyesinde arkadaş oluyor. Sokakta yürüyen insana arkadaş oluyor.İşçiye atölyesinde arkadaş oluyor. Sokakta yürüyen insana arkadaş oluyor. Walkman dediğimiz bir radyosu olsa, kulağına kulaklığını taksa, belinde de cihaz olsaWalkman dediğimiz bir radyosu olsa, kulağına kulaklığını taksa, belinde de cihaz olsa ve Akra'yı dinlese yetiyor, artıyor. Dünyalar onun oluyor. Bu bir başarı. Gerçekten başarı.ve Akra'yı dinlese yetiyor, artıyor. Dünyalar onun oluyor. Bu bir başarı. Gerçekten başarı. Bizim dışımızdaki insanlarında ifade ettiği bir başarı. Kuzguna yavrusu şirin görünürmüş.Bizim dışımızdaki insanlarında ifade ettiği bir başarı. Kuzguna yavrusu şirin görünürmüş. Halbuki kuzgun, karga. Güzel değil ama yavrusu olduğu için güzel görünürmüş.Halbuki kuzgun, karga. Güzel değil ama yavrusu olduğu için güzel görünürmüş. Herkes kendisinin olan şeyi severmiş böyle. Bu öyle değil. Herkes kendisinin olan şeyi severmiş böyle. Bu öyle değil.

Ben kendi hislerimizi tarafgirâne olabilir diye çok önemli görmüyorum.Ben kendi hislerimizi tarafgirâne olabilir diye çok önemli görmüyorum. Bizim dışımızdaki insanların duygularını önemli görüyorum.Bizim dışımızdaki insanların duygularını önemli görüyorum. Bizim dışımızdaki insanlardan bir algılama,bir duyum, bir rivayet kulağıma geldiği zaman o önemli oluyor.Bizim dışımızdaki insanlardan bir algılama,bir duyum, bir rivayet kulağıma geldiği zaman o önemli oluyor. Hiç bizim tekkemize bağlı olmayan,ihvânımız olmayan, bizimle ilgisi irtibatı olmayan çok insanlarınHiç bizim tekkemize bağlı olmayan,ihvânımız olmayan, bizimle ilgisi irtibatı olmayan çok insanların radyomuzu dinlediğini öğreniyoruz, sevdiğini öğreniyoruz. radyomuzu dinlediğini öğreniyoruz, sevdiğini öğreniyoruz.

Evet 141 yerde uzaydaki yayınından alıp yansıtıcıyla oradakiler rahatlıkla dinlesinler diyeEvet 141 yerde uzaydaki yayınından alıp yansıtıcıyla oradakiler rahatlıkla dinlesinler diye yayınını kuvvetlendirmiş bir teşkilatımız var. Bu mühim birşeydir.yayınını kuvvetlendirmiş bir teşkilatımız var. Bu mühim birşeydir. O halde Türkiye'nin galiba TRT'den de önde gelen bir radyo kurumu hâline geldik,elhamdülillah. Çok şükür.O halde Türkiye'nin galiba TRT'den de önde gelen bir radyo kurumu hâline geldik,elhamdülillah. Çok şükür. Allah şükrettikçe nimeti arttırırmış.Allah şükrettikçe nimeti arttırırmış. Onun için nimeti söyleyip de şükür etmek için bunları söylüyorumOnun için nimeti söyleyip de şükür etmek için bunları söylüyorum ve bütün ilgililere ve sizlere teşekkür ediyorum. ve bütün ilgililere ve sizlere teşekkür ediyorum.

Çünkü bir yazı dikkatimi çekerdi çocukluğumdan beri.Çünkü bir yazı dikkatimi çekerdi çocukluğumdan beri. "Müşteri velinimetimdir." diye yazardı eskiden dükkanlarda."Müşteri velinimetimdir." diye yazardı eskiden dükkanlarda. Dükkana gelen kimse velinimeti, yani öyle minnettar olduğu,Dükkana gelen kimse velinimeti, yani öyle minnettar olduğu, kendisine nimet veren muhterem bir kişi diye yazardı eskiden. Müşteri velinimetimdir diye dükkanlar.kendisine nimet veren muhterem bir kişi diye yazardı eskiden. Müşteri velinimetimdir diye dükkanlar. Bizde öyle dinleyicileri velinimet olarak görüyoruz. Peygamber Efendimiz'in hadîs-i şerîfinide hatırlatıyor. Bizde öyle dinleyicileri velinimet olarak görüyoruz. Peygamber Efendimiz'in hadîs-i şerîfinide hatırlatıyor.

Kapınızdaki sâil, istekli, birşey isteyen, kapıyı çalıp da "Bana Allah rızası için şunu ver,Kapınızdaki sâil, istekli, birşey isteyen, kapıyı çalıp da "Bana Allah rızası için şunu ver, bunu ver diyen,Allah'ın size hediyesidir." diyor Peygamber Efendimiz. bunu ver diyen,Allah'ın size hediyesidir." diyor Peygamber Efendimiz. Çünkü siz ona birşey verince sevap kazanıyorsunuz. Sevap kazanmak imkânı kapınıza kadar gelmiş oluyor. Çünkü siz ona birşey verince sevap kazanıyorsunuz. Sevap kazanmak imkânı kapınıza kadar gelmiş oluyor.

O halde meselelere biraz bu gözle bakarsak,incelersek radyo büyük bir nimet oldu bizim için.O halde meselelere biraz bu gözle bakarsak,incelersek radyo büyük bir nimet oldu bizim için. Ben de çok mutluyum, çok memnunum, çok mesudum. Yani 'esad'ım.Ben de çok mutluyum, çok memnunum, çok mesudum. Yani 'esad'ım. Arapça Esad çok mesut demek. Çok mutluyum. Arapça Esad çok mesut demek. Çok mutluyum.

Çünkü bir camide hitap ederken, bir şehirde hitap etmekten,Çünkü bir camide hitap ederken, bir şehirde hitap etmekten, bir ülkeye hitap etmekten öte kıtalara hitap eder bir hâle geldik. bir ülkeye hitap etmekten öte kıtalara hitap eder bir hâle geldik. Birde bunlar bantlar filan zaman içindede uzayıp gidecek. Birde bunlar bantlar filan zaman içindede uzayıp gidecek. Biz kara toprağın altında şeyi geçtikten sonra belki bunlar dinlenecekler.Biz kara toprağın altında şeyi geçtikten sonra belki bunlar dinlenecekler. Belkide bir sâhib-dilin eline geçerse, kulağına gelirse rahmetle anılmamıza vesile olacak diye seviniyorum.Belkide bir sâhib-dilin eline geçerse, kulağına gelirse rahmetle anılmamıza vesile olacak diye seviniyorum. Bir eser kalmış oluyor. Şu dünyada, şu gök kubbenin altında bizden eser kalmış oluyor. Bir eser kalmış oluyor. Şu dünyada, şu gök kubbenin altında bizden eser kalmış oluyor.

Tabi bu hayırlara vesile olan bütün kardeşlerimiz...Tabi bu hayırlara vesile olan bütün kardeşlerimiz... Mesela dediler ki; Tokatlı bir kardeşimiz kalktı; "Geçen gün Reşadiye'ye gittik.Mesela dediler ki; Tokatlı bir kardeşimiz kalktı; "Geçen gün Reşadiye'ye gittik. Reşadiye'de bir tek ihvânımız var, oraya yansıtıcı koyduk. Merkez çok az bir yardım etti.Reşadiye'de bir tek ihvânımız var, oraya yansıtıcı koyduk. Merkez çok az bir yardım etti. Büyük yardımı oradaki kardeşimiz sağladı. Şimdi Reşadiye'de radyo dinleniyor. Çok güzel. Büyük yardımı oradaki kardeşimiz sağladı. Şimdi Reşadiye'de radyo dinleniyor. Çok güzel. Bizi ferahlandıran haber bu. Önemli bir şey.Bizi ferahlandıran haber bu. Önemli bir şey. Demek ki vaazlarımız, konuşmalarımız,nasihatlerimiz, bilgilerimiz birçok kimsenin kulağına,Demek ki vaazlarımız, konuşmalarımız,nasihatlerimiz, bilgilerimiz birçok kimsenin kulağına, kulağından gönlüne gidiyor.kulağından gönlüne gidiyor. Gönlündende hareketlerine intikal ederse hayra delalet eden hayrı işlemiş gibiGönlündende hareketlerine intikal ederse hayra delalet eden hayrı işlemiş gibi sevap kazandığından sizde kazanacaksınız, biz de kazanacağız.sevap kazandığından sizde kazanacaksınız, biz de kazanacağız. "Oh oh! Ne büyük kâr!" diye seviniyorum. Büyük bir kâr olduğu için. "Oh oh! Ne büyük kâr!" diye seviniyorum. Büyük bir kâr olduğu için.

Burada bir toplantıda Özbekistan'dan kardeşlerimiz geldiler, burada güzel konuşmalar yaptılar.Burada bir toplantıda Özbekistan'dan kardeşlerimiz geldiler, burada güzel konuşmalar yaptılar. Özbekistan önemli bir ülke, ayrı bir ülke. Oradaki kardeşlerimiz bizden İslâmî bakımdan destek istiyor.Özbekistan önemli bir ülke, ayrı bir ülke. Oradaki kardeşlerimiz bizden İslâmî bakımdan destek istiyor. Alim,fâzıl,şair, seçkin kardeşlerimiz,oradaki kardeşlerimiz sizlerden bizlerden yardım istiyor.Alim,fâzıl,şair, seçkin kardeşlerimiz,oradaki kardeşlerimiz sizlerden bizlerden yardım istiyor. İhvanımızdan,yani tarikatımızada girmiş kimseler.İhvanımızdan,yani tarikatımızada girmiş kimseler. Hem İslâm'ı iyi anlamış hem takvâ yolunu seçmiş hemde orada takvâ yolunu temsil edecek,Hem İslâm'ı iyi anlamış hem takvâ yolunu seçmiş hemde orada takvâ yolunu temsil edecek, yayacak, anlatacak kardeşlerimiz bunlar.yayacak, anlatacak kardeşlerimiz bunlar. Şimdi birisi kalktı dedi ki;"Hocam bunlara bir destek sağlayalım burada. Torbayı açalım.Şimdi birisi kalktı dedi ki;"Hocam bunlara bir destek sağlayalım burada. Torbayı açalım. Para toplayalım filan." Ben onu azımsadım. Yanlış mı yaptım bilmiyorum, engelledim.Para toplayalım filan." Ben onu azımsadım. Yanlış mı yaptım bilmiyorum, engelledim. Burada nihayet toplanırsa az bir şey toplanır diye, onun için engelledim. Az olur diye engelledim. Burada nihayet toplanırsa az bir şey toplanır diye, onun için engelledim. Az olur diye engelledim.

Sonra Mısır'dan bir talep geldi. Öğrenciler diyorlar ki Mısır'da şu kadar öğrenci okuyor.Sonra Mısır'dan bir talep geldi. Öğrenciler diyorlar ki Mısır'da şu kadar öğrenci okuyor. Bunlara şöyle şöyle birşeyler yapmak lazım. Adetleri şu kadar. Vesaire filan diyorlar.Bunlara şöyle şöyle birşeyler yapmak lazım. Adetleri şu kadar. Vesaire filan diyorlar. Tabi Almanya'da atılımlarımız var, İsveç'te atılımlarımız var, İngiltere'de, Amerika'da.Tabi Almanya'da atılımlarımız var, İsveç'te atılımlarımız var, İngiltere'de, Amerika'da. Amerika'dan dün telefon geldi, çalışmalarımız atılımlarımız var.Amerika'dan dün telefon geldi, çalışmalarımız atılımlarımız var. Avustralya'da, Orta Asya'nın diğer ülkelerinde, Balkanlarda atılımlarımız var.Avustralya'da, Orta Asya'nın diğer ülkelerinde, Balkanlarda atılımlarımız var. Bizim yakamıza hep bütün rozetleri takacak olsak rozetler çoğalacak.Bizim yakamıza hep bütün rozetleri takacak olsak rozetler çoğalacak. Benim yakamda birde Bosna Hersek rozeti vardır. Bosna'ya, Hersek'e karşı borcumuz var.Benim yakamda birde Bosna Hersek rozeti vardır. Bosna'ya, Hersek'e karşı borcumuz var. Oradaki mazlum ve mağdur kardeşlerimize karşı büyük görevlerimiz var. Oradaki mazlum ve mağdur kardeşlerimize karşı büyük görevlerimiz var.

Çeçenistan'dan bakanlar geldiler bana.Çeçenistan'dan bakanlar geldiler bana. Dediler ki;"Hocam cihat güzel birşey ama cihat eden bir ülkenin en samimi müslümanlarını alıyor cihat." dediler.Dediler ki;"Hocam cihat güzel birşey ama cihat eden bir ülkenin en samimi müslümanlarını alıyor cihat." dediler. Alıp götürüyor. Çeçenistan'ın en mütedeyyin en müttakî en salih insanları nerede? Alıp götürüyor. Çeçenistan'ın en mütedeyyin en müttakî en salih insanları nerede?

İnnâlillâh ve innâileyhirâci'ûn. İnnâlillâh ve innâileyhirâci'ûn.

Allah için çarpıştılar, şehit olmanın sevabına ve mertebesine ulaştılar ama bakan diyor ki;Allah için çarpıştılar, şehit olmanın sevabına ve mertebesine ulaştılar ama bakan diyor ki; "Gerideki insanlara hizmet edecek insan kalmadı, hizmet lazım." "Gerideki insanlara hizmet edecek insan kalmadı, hizmet lazım."

''Vatan için ölmek de var fakat borcun yaşamaktır.'' diyen şairde biraz haklı galiba.''Vatan için ölmek de var fakat borcun yaşamaktır.'' diyen şairde biraz haklı galiba. Şehit olmak da iyi ama galiba gazi olup hizmet etmek daha iyi.Şehit olmak da iyi ama galiba gazi olup hizmet etmek daha iyi. Şehit olmayıp postu da delmekten kurtarıp hizmeti daha devamlı yapmak daha önemli oluyor. Şehit olmayıp postu da delmekten kurtarıp hizmeti daha devamlı yapmak daha önemli oluyor.

Hasılı çok çocuklu, çok muhtaç, bütçesi dar bir ailenin reisi gibi hissediyorum kendimi.Hasılı çok çocuklu, çok muhtaç, bütçesi dar bir ailenin reisi gibi hissediyorum kendimi. Böyle fakru zarûret içinde kıvranan bir aile reisi gibi hissediyorum. Çeçenistan'a para lazım.Böyle fakru zarûret içinde kıvranan bir aile reisi gibi hissediyorum. Çeçenistan'a para lazım. Bosna Hersek'e para lazım. Bunlarda böyle ufak tefek paralarla olmuyor.Bosna Hersek'e para lazım. Bunlarda böyle ufak tefek paralarla olmuyor. Cebinden çıkar 50 lira, 100 lira, 50 Mark, 100 Mark ver de olsun bitsin. Böyle olmuyor.Cebinden çıkar 50 lira, 100 lira, 50 Mark, 100 Mark ver de olsun bitsin. Böyle olmuyor. Bunlara devlet çapında,yani büyük çapta, uluslararası çapta hizmetler yapmamız gerekiyor.Bunlara devlet çapında,yani büyük çapta, uluslararası çapta hizmetler yapmamız gerekiyor. Bu da büyük çalışmalar gerektiriyor. Biz küçük şeyler peşinde değiliz. Küçük şeyler yetmiyor.Bu da büyük çalışmalar gerektiriyor.

Biz küçük şeyler peşinde değiliz. Küçük şeyler yetmiyor.
Hadi mahallede bir dilenciye birazcık para vermek, bir fakire birazcık yardım etmek gibi değil bu işler.Hadi mahallede bir dilenciye birazcık para vermek, bir fakire birazcık yardım etmek gibi değil bu işler. Uluslararası İslâmî hizmetimiz var.Uluslararası İslâmî hizmetimiz var. Onun için ben bilmiyorum arkadaşlarımız söyleyebilirmi merkezde bir hesap numarası belirleyelim.Onun için ben bilmiyorum arkadaşlarımız söyleyebilirmi merkezde bir hesap numarası belirleyelim. Herkes zekatını ve hayır parasını buraya postalasın.Herkes zekatını ve hayır parasını buraya postalasın. Şahsen hayrını yapacağı, mahallinde yapacağı hayrı yapsındaŞahsen hayrını yapacağı, mahallinde yapacağı hayrı yapsında yardım olarak yapabileceği öteki şeyleri oraya postalasın. yardım olarak yapabileceği öteki şeyleri oraya postalasın.

Orada elimizde bir güç olsunda Çeçenistan'amı yardım edeceğiz?Orada elimizde bir güç olsunda Çeçenistan'amı yardım edeceğiz? Bosna Hersek'emi yardım edeceğiz? Kolej mi kuracağız? Orada bir başka kalıcı esermi yapacağız?Bosna Hersek'emi yardım edeceğiz? Kolej mi kuracağız? Orada bir başka kalıcı esermi yapacağız? Yayınmı yapacağız? Dergimi çıkartacağız? Kitapmı neşredeceğiz? Kitap mı tercüme ettireceğiz? Yayınmı yapacağız? Dergimi çıkartacağız? Kitapmı neşredeceğiz? Kitap mı tercüme ettireceğiz?

Mesela şimdi hocamızın kitapları ve bendenizin kitapları Özbekçe'ye tercüme ediliyor.Mesela şimdi hocamızın kitapları ve bendenizin kitapları Özbekçe'ye tercüme ediliyor. Sizin okuduğunuz kitaplar,Orta Asya'ya, Orta Asya dillerine tercüme ediliyor. İngilizce'ye tercüme ediliyor.Sizin okuduğunuz kitaplar,Orta Asya'ya, Orta Asya dillerine tercüme ediliyor. İngilizce'ye tercüme ediliyor. Yani farkına varmadan Allah bizi dünyaya hitap eden bir zümre hâline getirdi.Yani farkına varmadan Allah bizi dünyaya hitap eden bir zümre hâline getirdi. Sıradan bir zümre olmaktan çıktık, uluslararası, küresel bir zümre hâline geldik. Onu hatırlatmak istiyorum. Sıradan bir zümre olmaktan çıktık, uluslararası, küresel bir zümre hâline geldik. Onu hatırlatmak istiyorum.

"Sevgi ve Kaynaşma" derken öyle sevgi içinde olmalıyız öyle kaynaşmalıyız ki uluslararası,"Sevgi ve Kaynaşma" derken öyle sevgi içinde olmalıyız öyle kaynaşmalıyız ki uluslararası, küresel hizmetlerimizi alın akıyla, başarıyla, seviyeli, üstün seviyeli, mükemmel olarak yapabilelim.küresel hizmetlerimizi alın akıyla, başarıyla, seviyeli, üstün seviyeli, mükemmel olarak yapabilelim. Bunun içinde gerekli uzman kişilere sahibiz.Bunun içinde gerekli uzman kişilere sahibiz. Hepiniz kendi sahanızda – sanıyorum – uzmansınız, doçentsiniz, profesörsünüz, doktorsunuz, başarılı bir işadamısınız...Hepiniz kendi sahanızda – sanıyorum – uzmansınız, doçentsiniz, profesörsünüz, doktorsunuz, başarılı bir işadamısınız... Gençlerimiz var. Üniversiteyi bitirmiş, master yapıyor, doktora yapıyor filan.Gençlerimiz var. Üniversiteyi bitirmiş, master yapıyor, doktora yapıyor filan. Cıvıl cıvıl kadromuz var. Hepside çok güzel bir şekilde...Memnuniyet verici bir durum.Cıvıl cıvıl kadromuz var. Hepside çok güzel bir şekilde...Memnuniyet verici bir durum. Geliyor bana soruyor:"Hocam ben emrinizdeyim. Nereye isterseniz giderim." diyor. Geliyor bana soruyor:"Hocam ben emrinizdeyim. Nereye isterseniz giderim." diyor.

Kızlardan bir söz gelmiştir.Kızlardan bir söz gelmiştir. Anaokulundan,anaokulu öğretmeni yetiştiren mektebimizden mezun kızlar dediler ki;Anaokulundan,anaokulu öğretmeni yetiştiren mektebimizden mezun kızlar dediler ki; "Afrika'nın en mahrumiyetli ülkesine gönderseniz gideceğiz hocam.'' Kızlar dedi bunu."Afrika'nın en mahrumiyetli ülkesine gönderseniz gideceğiz hocam.'' Kızlar dedi bunu. "Kızım, Afrika'nın Senegal'ine gideceksin, Kongo'suna gideceksin, yamyamların arasına gideceksin, "Kızım, Afrika'nın Senegal'ine gideceksin, Kongo'suna gideceksin, yamyamların arasına gideceksin, orada şu işi yapacaksın." desek "Yapacağız." diye söz verdi çocuklar. O söz vermenin mânası nedir?orada şu işi yapacaksın." desek "Yapacağız." diye söz verdi çocuklar. O söz vermenin mânası nedir? Sorumluluğu bana yüklemek demektir. Kendisi sorumluluktan kurtuldu. Ya ben? Git Senegal'e diyeceğim.Sorumluluğu bana yüklemek demektir. Kendisi sorumluluktan kurtuldu. Ya ben? Git Senegal'e diyeceğim. E gitmenin şartlarını hazırlayacağım.E gitmenin şartlarını hazırlayacağım. Yada yapamazsam o sorumluluktan kurtulacak, ben sorumluluğun altında ezileceğim.Yada yapamazsam o sorumluluktan kurtulacak, ben sorumluluğun altında ezileceğim. Onun için imdat çekiyorum. Diyorum ki, işte böyle. Kızlarda böyle söylüyor, erkekler de böyle söylüyor. Onun için imdat çekiyorum. Diyorum ki, işte böyle. Kızlarda böyle söylüyor, erkekler de böyle söylüyor.

Büyük çapta hizmetler için bir merkez havuzu,"fon" diyeceğim, diyemiyorum. Coşkun'dan korkuyorum.Büyük çapta hizmetler için bir merkez havuzu,"fon" diyeceğim, diyemiyorum. Coşkun'dan korkuyorum. O da benden korkuyor. Karşılıklı korku içindeyiz. Hizmetler için bir havuz teşkil etmek istiyoruz.O da benden korkuyor. Karşılıklı korku içindeyiz. Hizmetler için bir havuz teşkil etmek istiyoruz. Onun numarasını şimdi keşke birisi çıksa söylesede,varsa bir merkez hesap numarası.Onun numarasını şimdi keşke birisi çıksa söylesede,varsa bir merkez hesap numarası. Söyleyebilirmisin Nurettin? Şu anda. Bir öğren söyle.Söyleyebilirmisin Nurettin? Şu anda. Bir öğren söyle. Bunları toplayalım veyahut bundan sonra benimle irtibata geçin. Bunları toplayalım veyahut bundan sonra benimle irtibata geçin.

Mesela bir grup kardeşimiz bir kağıt gönderdi.Mesela bir grup kardeşimiz bir kağıt gönderdi. "Özbekistanlı kardeşlerimizin Tasavvufa Giriş kitabınızın basılması için"Özbekistanlı kardeşlerimizin Tasavvufa Giriş kitabınızın basılması için gerekli masraflarını karşılamayı taahhüt ediyoruz.İmza,şurası." dediler. Tamam.gerekli masraflarını karşılamayı taahhüt ediyoruz.İmza,şurası." dediler. Tamam. İşte böyle olunca o zaman ben rahatlarım. Çünkü küçük şeylerle uğraşmıyorum.İşte böyle olunca o zaman ben rahatlarım. Çünkü küçük şeylerle uğraşmıyorum. Tamam,şu kitabın şeyini gidin siz onlarla halledin, iş yürüsün demiş oluyorum.Tamam,şu kitabın şeyini gidin siz onlarla halledin, iş yürüsün demiş oluyorum. Bu sevgi ve kaynaşmadan böyle büyük sonuçlar çıkmasını temenni ediyorum.Bu sevgi ve kaynaşmadan böyle büyük sonuçlar çıkmasını temenni ediyorum. Şu günlerin sadece oturup kalkıp yiyip içip Allah'a şükretmek, cemaatle namaz kılmaktan öteye,Şu günlerin sadece oturup kalkıp yiyip içip Allah'a şükretmek, cemaatle namaz kılmaktan öteye, uluslararası,küresel bir faydası olmasını temenni ediyoruz. Bir merkezi hizmet havuzu, bir hizmet nesi?uluslararası,küresel bir faydası olmasını temenni ediyoruz.

Bir merkezi hizmet havuzu, bir hizmet nesi?
Bütçede ne derler? Böyle ayrı..."Fon" demeyeceğiz. "Fon" dememek için çırpınıyoruz. "Ödenek."Bütçede ne derler? Böyle ayrı..."Fon" demeyeceğiz. "Fon" dememek için çırpınıyoruz. "Ödenek." Belli kesim için bir ödenek ayırmamız gerekiyor aziz ve muhterem kardeşlerim. Belli kesim için bir ödenek ayırmamız gerekiyor aziz ve muhterem kardeşlerim.

Burada bu ana meselemizi, derdimi size söyledikten sonra hatırlatmak istediğim birşeyler var.Burada bu ana meselemizi, derdimi size söyledikten sonra hatırlatmak istediğim birşeyler var. Biliyorsunuz hani "Sağlam kafa sağlam vücutta bulunur." gibi sözler var filan.Biliyorsunuz hani "Sağlam kafa sağlam vücutta bulunur." gibi sözler var filan. Sağlam bir toplum sağlam insanlardan teşekkül eder.Sağlam bir toplum sağlam insanlardan teşekkül eder. Sağlam insan olmak içinde bir bölümü işin kişisel bölümüdür.Sağlam insan olmak içinde bir bölümü işin kişisel bölümüdür. Kişinin sağlam yetişmesi, huzurlu olması, ahlaklı olması, bilgili olması, edepli olması gibi şeyler.Kişinin sağlam yetişmesi, huzurlu olması, ahlaklı olması, bilgili olması, edepli olması gibi şeyler. Tabi siz bunları sağlamışsınızdır. Allah razı olsun. Allah feyzinizi, ilminizi, irfanınızı çok eylesin. Güzel. Tabi siz bunları sağlamışsınızdır. Allah razı olsun. Allah feyzinizi, ilminizi, irfanınızı çok eylesin. Güzel.

Ama bir taraftan, birde ailesel yönü vardır.Ama bir taraftan, birde ailesel yönü vardır. Bana gelen rivayetlerden veya şikayetlerden; bazı ailelerde bu uyumun, Bana gelen rivayetlerden veya şikayetlerden; bazı ailelerde bu uyumun, sevgi ve kaynaşmanın tahakkuk etmediğini duyuyorum.sevgi ve kaynaşmanın tahakkuk etmediğini duyuyorum. Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem'in nasihatlerini hatırlatırım size. Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem'in nasihatlerini hatırlatırım size. Veda Haccı'ndaki nasihatlerini hatırlatırım.Veda Haccı'ndaki nasihatlerini hatırlatırım. Mutlaka ve muhakkak aile huzurunu, sevgisini, kaynaşmasını sağlayın. Bu bir vazife. Dini bir vazife. Mutlaka ve muhakkak aile huzurunu, sevgisini, kaynaşmasını sağlayın. Bu bir vazife. Dini bir vazife. Eşinizle tabii..Bunu hanımlarda dinliyor.Eşinizle tabii..Bunu hanımlarda dinliyor. Hanımlar hırçınlık yapıyorsa onlara nasihat, beyler gaddarlık yapıyorsa beylere nasihattir bu. Hanımlar hırçınlık yapıyorsa onlara nasihat, beyler gaddarlık yapıyorsa beylere nasihattir bu.

Şimdi bazı duyumlar alıyorum. Diyor ki; Hocam, tabii burada değil bu duyumlar.Şimdi bazı duyumlar alıyorum. Diyor ki; Hocam, tabii burada değil bu duyumlar. Bilgi olsun diye söylüyorum;"Hocam kocam beni öyle döver ki..." Dikkat edin. Bilgi olsun diye söylüyorum;"Hocam kocam beni öyle döver ki..." Dikkat edin. Bizim ihvanımızdan bir kadın bana mektup yazıyor. Kocasıda ihvânımız.Bizim ihvanımızdan bir kadın bana mektup yazıyor. Kocasıda ihvânımız. "Hocam, kocam beni öyle döver ki duvarlar kan içinde kalır." Manzarayı tasavvur edebiliyor musunuz?"Hocam, kocam beni öyle döver ki duvarlar kan içinde kalır." Manzarayı tasavvur edebiliyor musunuz? "Beni kulaklarımdan, kafamdan tutar, kafamı duvara vurur, duvarlar kan içinde kalır." diyor."Beni kulaklarımdan, kafamdan tutar, kafamı duvara vurur, duvarlar kan içinde kalır." diyor. Tasavvur edebiliyor musunuz olayı? Hikaye değil, abartma değil, mübalağa değil. Gerçek. Nasıl oluyor? Tasavvur edebiliyor musunuz olayı? Hikaye değil, abartma değil, mübalağa değil. Gerçek. Nasıl oluyor?

Demek ki koca problemli. Afedersiniz sorunlu. Ruhsal sıkıntılar var.Demek ki koca problemli. Afedersiniz sorunlu. Ruhsal sıkıntılar var. Ruh sağlığına müracaat etmesi lazım. Dövmek birşeyi halletmiyor.Ruh sağlığına müracaat etmesi lazım. Dövmek birşeyi halletmiyor. Sonra dövdüğü insanda ihvânımız. Afedersiniz kötü bir kadın değil.Sonra dövdüğü insanda ihvânımız. Afedersiniz kötü bir kadın değil. Nihayet ya aşı tuzlu yapmıştır, ya tencerenin dibini yakmıştır, ya da şu veya budur. Nihayet ya aşı tuzlu yapmıştır, ya tencerenin dibini yakmıştır, ya da şu veya budur. Bundan dolayı böyle duvarlar kan içinde bırakılmaz. Bundan dolayı böyle duvarlar kan içinde bırakılmaz.

Birisi diyor ki; "Göğsümde bir ağrılar oldu. Şüphelendim, doktora gittim" diyor.Birisi diyor ki; "Göğsümde bir ağrılar oldu. Şüphelendim, doktora gittim" diyor. Hani göğüste ağrı filan olunca,kanser olabilir filan diye, korktu galiba. Hani göğüste ağrı filan olunca,kanser olabilir filan diye, korktu galiba. Meğerse iki kaburga kemiğim kırılmış, ''Kocamın tepiklerinden." diyor. Meğerse iki kaburga kemiğim kırılmış, ''Kocamın tepiklerinden." diyor. "Tepik", tekme demek galiba. Türkçe bir kelime ama. "Tepik"..."Tepik", tekme demek galiba. Türkçe bir kelime ama. "Tepik"... Kocamın tepiklerinden iki kaburga kemiğinin kırıldığını söylüyor. Ben bunu anlayamıyorum.Kocamın tepiklerinden iki kaburga kemiğinin kırıldığını söylüyor. Ben bunu anlayamıyorum. Kocası ihvânımız. Dindar insan yani, derviş insan. Bu ruhsal bir olay bu. Böyle şey olmaz.Kocası ihvânımız. Dindar insan yani, derviş insan.

Bu ruhsal bir olay bu. Böyle şey olmaz.
İslâmî bakımdan böyle bir şey olmamalı. Varsa kişi doktora müracaat etmeli. Demeli ki bende bir şey var.İslâmî bakımdan böyle bir şey olmamalı. Varsa kişi doktora müracaat etmeli. Demeli ki bende bir şey var. Ben sağa sola tepik atıyorum. Kaburga kırıyorum. Karate yapar gibi kapı pencere kırıyorum.Ben sağa sola tepik atıyorum. Kaburga kırıyorum. Karate yapar gibi kapı pencere kırıyorum. 18 tane tuğlayıüstüste koyup kırar gibi... Kaburga kemiği kırmak kolay birşey değil muhterem kardeşlerim.18 tane tuğlayıüstüste koyup kırar gibi... Kaburga kemiği kırmak kolay birşey değil muhterem kardeşlerim. Rahmetli annem bana "Kurbanın kaburgalarını kesiver evladım." derdi de kesemezdim.Rahmetli annem bana "Kurbanın kaburgalarını kesiver evladım." derdi de kesemezdim. Vururdum, vururdum, kırılmazdı. Kesilmiş kaburgaları önümde, satır elimde, altında tahta; kıramazdım.Vururdum, vururdum, kırılmazdı. Kesilmiş kaburgaları önümde, satır elimde, altında tahta; kıramazdım. Bir tepikle iki kaburga kemiği kırmak acı bir olay. Duvarları kadının kanlarıyla kanlandırmak çok acı bir olay!Bir tepikle iki kaburga kemiği kırmak acı bir olay. Duvarları kadının kanlarıyla kanlandırmak çok acı bir olay! Çok feci bir olay! İki tane aşırı söz söyledim. İki aşırı olay, vaka söyledim.Çok feci bir olay!

İki tane aşırı söz söyledim. İki aşırı olay, vaka söyledim.
Tabii hepsi bu kadar değildir. Ama ailelerde uyumsuzluk, geçimsizlik vardır.Tabii hepsi bu kadar değildir. Ama ailelerde uyumsuzluk, geçimsizlik vardır. Lütfen beyler hanımlarına sevgi göstersin! Lütfen hanımlar beylerine sevgi göstersin, saygı göstersin!Lütfen beyler hanımlarına sevgi göstersin! Lütfen hanımlar beylerine sevgi göstersin, saygı göstersin! Ailede şu sevgi ve kaynaşma husule gelsin. Bu sevap. Peygamber Efendimiz'in tavsiyesi. Ailede şu sevgi ve kaynaşma husule gelsin. Bu sevap. Peygamber Efendimiz'in tavsiyesi.

Peygamber Efendimiz diyor ki;"Ben sizin ailesine en hayırlı olanınızım.'Peygamber Efendimiz diyor ki;"Ben sizin ailesine en hayırlı olanınızım.' 'Numûne-i imtisalimiz Peygamber-i Zîşanımız böyle diyor. O halde hanım sizden memnun olacak.'Numûne-i imtisalimiz Peygamber-i Zîşanımız böyle diyor. O halde hanım sizden memnun olacak. Gıyabınızda "Efendin nasıl?" dediğin zaman"Allah razı olsun." diyecek.Gıyabınızda "Efendin nasıl?" dediğin zaman"Allah razı olsun." diyecek. Sizde hanımınızdan memnun olacaksınız.Sizde hanımınızdan memnun olacaksınız. "Ya sizin hanım nasıl?" deyince "Allah razı olsun, melek gibi kadın." diyecek. Bu hâle ayarlayın kendinizi."Ya sizin hanım nasıl?" deyince "Allah razı olsun, melek gibi kadın." diyecek. Bu hâle ayarlayın kendinizi. Bu önemli. Sevgi ve kaynaşma günlerinde önemli bir husus. Bu önemli. Sevgi ve kaynaşma günlerinde önemli bir husus.

Kavgaların ve ihtilafların neden çıktığı hemen anlaşılır. 10 yıldır beraber yaşıyor adam.Kavgaların ve ihtilafların neden çıktığı hemen anlaşılır. 10 yıldır beraber yaşıyor adam. Bu ilk birkaç ayda anlaşılır. Bey niye kızıyor? Hanım niye kızıyor? Kavga neden çıkıyor?Bu ilk birkaç ayda anlaşılır. Bey niye kızıyor? Hanım niye kızıyor? Kavga neden çıkıyor? Hep aynı sebeplerden çıkar. Ev kavgaları tekerrür eder. Tarih tekerrürden ibarettir. Tekerrür eder.Hep aynı sebeplerden çıkar. Ev kavgaları tekerrür eder. Tarih tekerrürden ibarettir. Tekerrür eder. İşte onlara düşmezsiniz, sabredersiniz, dilinizi tutarsınız, tatlı konuşursunuz... İşte onlara düşmezsiniz, sabredersiniz, dilinizi tutarsınız, tatlı konuşursunuz...

Biliyorsunuz, yalan İslâm'da üç yerde câiz. Birisi karı koca arasında yalan câiz. Bu ne demek?Biliyorsunuz, yalan İslâm'da üç yerde câiz. Birisi karı koca arasında yalan câiz. Bu ne demek? Karısına diyecek ki;"Valla ben senin kadar güzel kadın görmedim.Karısına diyecek ki;"Valla ben senin kadar güzel kadın görmedim. Sen dünyanın en güzel kadınısın." Değil. Değil ama diyebilir. Neden?Sen dünyanın en güzel kadınısın." Değil. Değil ama diyebilir. Neden? Kadınla koca arasındaki yalan caizde ondan. Aile muhabbeti için.Kadınla koca arasındaki yalan caizde ondan. Aile muhabbeti için. O içinden; "Benim nazarımda böyle, nikahımdan dolayı böyle." filan diyebilir.O içinden; "Benim nazarımda böyle, nikahımdan dolayı böyle." filan diyebilir. Lütfen aile muhabbetini onaralım. Bizim kardeşlerimizin aileleri numune aileler olsun. Lütfen aile muhabbetini onaralım. Bizim kardeşlerimizin aileleri numune aileler olsun. Muhabbet numunesi aileler olsun. Güzel misalde vereyim.Muhabbet numunesi aileler olsun.

Güzel misalde vereyim.
İhvanımızdan birisi vefat etmişti, nur içinde yatsın. Kabri cennet bahçesi olsun. Ruhu şad olsun.İhvanımızdan birisi vefat etmişti, nur içinde yatsın. Kabri cennet bahçesi olsun. Ruhu şad olsun. Hanımı demişti ki;"50-60 yıldır karı kocayız, bir tek kelimeyle birbirimizi incitmedik."O da güzel misal.Hanımı demişti ki;"50-60 yıldır karı kocayız, bir tek kelimeyle birbirimizi incitmedik."O da güzel misal. Bu da tam dervişâne,İslâmî misal. Bu da tam dervişâne,İslâmî misal. 50-60 yıl beraber yaşayıp da birbirini incitmemek, birbirini azarlamamak, birbirine sert muamele yapmamak.50-60 yıl beraber yaşayıp da birbirini incitmemek, birbirini azarlamamak, birbirine sert muamele yapmamak. Bu da güzel bir misal. Lütfen bu aile muhabbetini sağlayın. Bu da güzel bir misal. Lütfen bu aile muhabbetini sağlayın.

Dışa karşı; iyi,fedakâr, cömert, tatlı, sevimli, sabırlı; ailede, içte, kapıdan girdikten sonra;Dışa karşı; iyi,fedakâr, cömert, tatlı, sevimli, sabırlı; ailede, içte, kapıdan girdikten sonra; gaddar, zalim, vesaire vesaire. Olmaz. Bir insan her yerde aynı olmalı.gaddar, zalim, vesaire vesaire. Olmaz. Bir insan her yerde aynı olmalı. Hanımına karşıda çocuğuna karşıda filan... Hanımına karşıda çocuğuna karşıda filan...

Bu sevgi ve kaynaşma günleri münasebetiyle ikinci rica edeceğim husus; lütfen çocuklarınıza vakit ayırın.Bu sevgi ve kaynaşma günleri münasebetiyle ikinci rica edeceğim husus; lütfen çocuklarınıza vakit ayırın. Çok değerli bir doktor kardeşimiz size burada şahsiyetin gelişmesiyle ilgili konuşmalar yaptı.Çok değerli bir doktor kardeşimiz size burada şahsiyetin gelişmesiyle ilgili konuşmalar yaptı. Ben hayran kaldım, mest oldum, çok beğendim. Bakın,bir çocuğun kişiliği altı yaşına kadar gelişiyor, bitiyor.Ben hayran kaldım, mest oldum, çok beğendim. Bakın,bir çocuğun kişiliği altı yaşına kadar gelişiyor, bitiyor. Ondan sonraki onun sonuçları oluyor. Lütfen çocuklarınıza sevgi gösterin.Ondan sonraki onun sonuçları oluyor. Lütfen çocuklarınıza sevgi gösterin. Baba olarak sevgi gösterin. Yukardakiler, bunu dinleyenler anne olarak sevgi göstersinler.Baba olarak sevgi gösterin. Yukardakiler, bunu dinleyenler anne olarak sevgi göstersinler. Annenin sevgisi çocuğa sevgiyi öğretmek demektir. Bazı insanlar sevgiyi bilmiyorlar. Nasıl şey bu?Annenin sevgisi çocuğa sevgiyi öğretmek demektir.

Bazı insanlar sevgiyi bilmiyorlar. Nasıl şey bu?
Sevgi nasıl birşey acaba? Yenilirmi içilirmi? Metreylemi satılır? Kiloylamı,okkaylamı satılır? Tane tanemidir?Sevgi nasıl birşey acaba? Yenilirmi içilirmi? Metreylemi satılır? Kiloylamı,okkaylamı satılır? Tane tanemidir? Nasıl birşeydir? Sevgiden haberi yok. Sevmeyi bilmiyor. Sevmeyi öğrenmek lazım. Nasıl birşeydir? Sevgiden haberi yok. Sevmeyi bilmiyor. Sevmeyi öğrenmek lazım.

Sevmeyi ilk önce anne çocuğuna öğretir. Severek öğretir. Bebek sevgiden anlar.Sevmeyi ilk önce anne çocuğuna öğretir. Severek öğretir. Bebek sevgiden anlar. Bebeğin yanağını sıkarsın, öpersin, hoplatırsın, şaka yaparsın; çocuk sevildiğini anlar.Bebeğin yanağını sıkarsın, öpersin, hoplatırsın, şaka yaparsın; çocuk sevildiğini anlar. Ve bu ona ileride iyi bir insan olması için bir öğretidir. O ileride dindar bir çocuk olacak. Neden? Ve bu ona ileride iyi bir insan olması için bir öğretidir. O ileride dindar bir çocuk olacak.

Neden?

Annesi çok sevgi gösterirdi, sevmeyi biliyor. Allah'ı da sevmeyi öğrenecek.Annesi çok sevgi gösterirdi, sevmeyi biliyor. Allah'ı da sevmeyi öğrenecek. Annesini sevmekten Allah'ı sevmeyi öğrenecek. Lütfen anneler, çocuklarınızı sevin.Annesini sevmekten Allah'ı sevmeyi öğrenecek. Lütfen anneler, çocuklarınızı sevin. Lütfen azarlamayın. Lütfen yanınızdan kovmayın.Lütfen azarlamayın. Lütfen yanınızdan kovmayın. Lütfen iğne batırmayın. Yapılan şeyler olduğu için söylüyorum.Lütfen iğne batırmayın. Yapılan şeyler olduğu için söylüyorum. Öyle şey yok. Sevgi göstereceksiniz. Sevgi, çocuğu daha iyi terbiye ediyor. Takdir daha iyi terbiye ediyor. Öyle şey yok. Sevgi göstereceksiniz. Sevgi, çocuğu daha iyi terbiye ediyor. Takdir daha iyi terbiye ediyor.

Tekdirde olur. Tekdirde eksi işaretli bir sevgidir. "Aa Bu güzel olmadı. Bir daha bunu yapma evladım.Tekdirde olur. Tekdirde eksi işaretli bir sevgidir. "Aa Bu güzel olmadı. Bir daha bunu yapma evladım. Geçen gün şöyle yapmıştın ne kadar güzeldi." dedinmi, tekdirde bir çeşit sevgi olur.Geçen gün şöyle yapmıştın ne kadar güzeldi." dedinmi, tekdirde bir çeşit sevgi olur. Takdirde bir çeşit sevgi olur. Lütfen çocuklarınıza vakit ayırın. "Hocam ben işim çok." Takdirde bir çeşit sevgi olur. Lütfen çocuklarınıza vakit ayırın.

"Hocam ben işim çok."

Ben onu bilmem. İşlerinden bir taneside çocuğuna vakit ayırmak.Ben onu bilmem. İşlerinden bir taneside çocuğuna vakit ayırmak. İki saatmi, üç saatmi çocuğuna vakit ayıracaksın.İki saatmi, üç saatmi çocuğuna vakit ayıracaksın. Birisi diyor ki, "Hocam, bir kimseyifalancayı dikkat ettim, gözledim.''Birisi diyor ki, "Hocam, bir kimseyifalancayı dikkat ettim, gözledim.'' – Avustralya'da bu –''İki saat çocuğuyla ilgilendi. Ciddi ciddi ilgilendi." diyor.– Avustralya'da bu –''İki saat çocuğuyla ilgilendi. Ciddi ciddi ilgilendi." diyor. Çocuğunuza zaman ayırın, bir. Hanımınıza zaman ayırın, iki.Çocuğunuza zaman ayırın, bir. Hanımınıza zaman ayırın, iki. Veya hanımsanız beyinize zaman ayırın.Veya hanımsanız beyinize zaman ayırın. Ayırıyordur da ayırmıyorsa lütfen ailedeki sevgi ve kaynaşmayı aileden başlatalım. Ayırıyordur da ayırmıyorsa lütfen ailedeki sevgi ve kaynaşmayı aileden başlatalım.

Ondan sonrada biz cennet yolunda yürüyen,Allah'ın rızasını kazanmaya çalışan mânevî bir zümreyiz.Ondan sonrada biz cennet yolunda yürüyen,Allah'ın rızasını kazanmaya çalışan mânevî bir zümreyiz. Bir tasavvufî zümreyiz.Bir tasavvufî zümreyiz. Onun için bizimde birbirimizle kardeşliğimiz âhiret kardeşliğidir, mühim bir kardeşliktir.Onun için bizimde birbirimizle kardeşliğimiz âhiret kardeşliğidir, mühim bir kardeşliktir. Hatta eğer kendi kan kardeşimiz mü'min değilse, kan kardeşliğinden de öncedirHatta eğer kendi kan kardeşimiz mü'min değilse, kan kardeşliğinden de öncedir bu tasavvufî kardeşlik, ihvanlık, uhuvvet dediğimiz şey. Ve çok sevaplıdır. bu tasavvufî kardeşlik, ihvanlık, uhuvvet dediğimiz şey. Ve çok sevaplıdır.

Bir insanın Allah rızası için bir kimseyi sevmesi ibadettir. Çok sevap kazandırıcı bir ibadettir.Bir insanın Allah rızası için bir kimseyi sevmesi ibadettir. Çok sevap kazandırıcı bir ibadettir. Lütfen birbirinizi sevin!Lütfen birbirinizi ziyaret edin!Lütfen birbirinizi sevin!Lütfen birbirinizi ziyaret edin! Kalkın Adana'ya gidin,Maraş'a gidin, Erzurum'a gidin, Edirne'ye gidin, Bursa'ya gidin;Kalkın Adana'ya gidin,Maraş'a gidin, Erzurum'a gidin, Edirne'ye gidin, Bursa'ya gidin; Çanakkale'ye gelin, bizim memleket. Lütfen birbirinizi Allah için sevin ve ziyaret edin. Çanakkale'ye gelin, bizim memleket. Lütfen birbirinizi Allah için sevin ve ziyaret edin.

"Hocam seveceğim ama herifin bir sürü kusuru var ya!" Tamam dikensiz gül olmaz."Hocam seveceğim ama herifin bir sürü kusuru var ya!"

Tamam dikensiz gül olmaz.
Seninde kusurun var. Kusurlarına rağmen seveceksin. Müslüman olduğu için seveceksin.Seninde kusurun var. Kusurlarına rağmen seveceksin. Müslüman olduğu için seveceksin. İhvan olduğu için seveceksin. Ve kusurlarını münasip bir şekilde düzeltmeye çalışacaksın.İhvan olduğu için seveceksin. Ve kusurlarını münasip bir şekilde düzeltmeye çalışacaksın. Bizim tekkemizde yaşlı ihvanımızın suçları var. Bizim tekkemizde yaşlı ihvanımızın suçları var.

Nedir suçları? Nedir suçları?

Genç ihvanımıza tarikatın, tasavvufun adabını öğretmekte üzerlerine düşen hizmetleri yapmıyorlar.Genç ihvanımıza tarikatın, tasavvufun adabını öğretmekte üzerlerine düşen hizmetleri yapmıyorlar. Gençlerle kaynaşamıyorlar. Gençler meydanda ağabeylerini, amcalarını göremiyorlar.Gençlerle kaynaşamıyorlar. Gençler meydanda ağabeylerini, amcalarını göremiyorlar. Cumaya gelmiyor, camiye gelmiyor. Kimden öğrenecek? Hocası zaten ortada yok.Cumaya gelmiyor, camiye gelmiyor. Kimden öğrenecek? Hocası zaten ortada yok. Bir Suud'da, bir Avustralya'da, bir Avrupa'da, bir Amerika'da... Hocadan hayır yok. Bir Suud'da, bir Avustralya'da, bir Avrupa'da, bir Amerika'da... Hocadan hayır yok. Bari ihvan ağabeylerden hayır olsun. Bari ihvan ağabeylerden hayır olsun.

Binâenaleyh,kendi aranızda lütfen tasavvufu anlayın, anlatın, öğretin.Binâenaleyh,kendi aranızda lütfen tasavvufu anlayın, anlatın, öğretin. Birbirinizi sevin, kusurlarınızı da söyleyin.Birbirinizi sevin, kusurlarınızı da söyleyin. "Kardeşim ya böyle kalkılmaz, böyle yatılmaz, böyle oturulmaz, böyle konuşulmaz."Kardeşim ya böyle kalkılmaz, böyle yatılmaz, böyle oturulmaz, böyle konuşulmaz. Yok, bu ayıp oldu, yanlış oldu. Hadîs-i şerîfte şöyle buyurulmuş. Aman gıybet etme!Yok, bu ayıp oldu, yanlış oldu. Hadîs-i şerîfte şöyle buyurulmuş. Aman gıybet etme! Aman sözüne dikkat et! Öyle hitap edilmez. Aman elini cebine sokma!" filan...Aman sözüne dikkat et! Öyle hitap edilmez. Aman elini cebine sokma!" filan... Bunlar küçük şeylerdir ama bunları insana hoca öğretmez; kardeş kardeşe öğretir. Ağabeyler gençlere öğretir.Bunlar küçük şeylerdir ama bunları insana hoca öğretmez; kardeş kardeşe öğretir. Ağabeyler gençlere öğretir. Bir insanın elinden tutup tarikate getiren kimse onun tarikatte rehberidir.Bir insanın elinden tutup tarikate getiren kimse onun tarikatte rehberidir. O ona bir şeyleri anlatacak. Bilmediği şeyleri öğretmesi lazım. O ona bir şeyleri anlatacak. Bilmediği şeyleri öğretmesi lazım.

Onun için bizim yaşlı ihvanımızın çok kıymeti var. Onun için bizim yaşlı ihvanımızın çok kıymeti var. Onlar hocamızın rahle-i tedrîsinde yetişmişler, bir sürü tasavvufî incelikleri öğrenmişler.Onlar hocamızın rahle-i tedrîsinde yetişmişler, bir sürü tasavvufî incelikleri öğrenmişler. O halde öğrendikleri incelikleri gençlere onları aktarmasını istiyorum.O halde öğrendikleri incelikleri gençlere onları aktarmasını istiyorum. Tasavvufî mânada mânevî yolumuzdaki sevgi ve kaynaşmayıda temenni ediyorum.Tasavvufî mânada mânevî yolumuzdaki sevgi ve kaynaşmayıda temenni ediyorum. Ailedeki kaynaşmayı temenni ettim, tasavvufî yolumuzdaki muhabbet ve kaynaşmamızı tavsiye ettim.Ailedeki kaynaşmayı temenni ettim, tasavvufî yolumuzdaki muhabbet ve kaynaşmamızı tavsiye ettim. Çok mühim! Lütfen not alın. Lütfen bunlar için zaman ayırın. Üçüncü bir husus var.Çok mühim! Lütfen not alın. Lütfen bunlar için zaman ayırın.

Üçüncü bir husus var.
Yurt dışında uzun zaman bulunduğum için yakından takip edemedim.Yurt dışında uzun zaman bulunduğum için yakından takip edemedim. Fakat arada televizyonları açıyorum,radyoları dinliyorum, gazetelere bakıyorum. Fakat arada televizyonları açıyorum,radyoları dinliyorum, gazetelere bakıyorum. Bir şey dikkatimi çekiyor. Bunu Korkut Beyde vurguladı. Ama belki ben de vurgularsam faydalı olur. Bir şey dikkatimi çekiyor. Bunu Korkut Beyde vurguladı. Ama belki ben de vurgularsam faydalı olur.

Bugün,siyaset ve siyasîlerin çalışmaları değişti. Yani bundan 30 yıl önceki gibi değil.Bugün,siyaset ve siyasîlerin çalışmaları değişti. Yani bundan 30 yıl önceki gibi değil. Siyasîler kürsüye çıkıp da, sayın vatandaş bana oy verin, demiyor.Siyasîler kürsüye çıkıp da, sayın vatandaş bana oy verin, demiyor. Siyasîler profesörlerden,içtimâîyâtçılardan, yani sosyologlardan, psikologlardan bilgi alıyor.Siyasîler profesörlerden,içtimâîyâtçılardan, yani sosyologlardan, psikologlardan bilgi alıyor. "Nasıl bir yol tayin edersek, nasıl bir düzen ve tertip yaparsak falanca partiyi yıpratırız,"Nasıl bir yol tayin edersek, nasıl bir düzen ve tertip yaparsak falanca partiyi yıpratırız, kendimiz oy toplarız, iktidara yaklaşırız?" vesaire, filan gibi çok ince dalavereler. kendimiz oy toplarız, iktidara yaklaşırız?" vesaire, filan gibi çok ince dalavereler. Dalavere nece bilmiyorum. İyi bir Türkçe değil, Türklerin dalavereyi bilmemesi daha iyi.Dalavere nece bilmiyorum. İyi bir Türkçe değil, Türklerin dalavereyi bilmemesi daha iyi. Alavere, dalavere herhalde İtalyanların işi olsa gerek bu. Alavere, dalavere herhalde İtalyanların işi olsa gerek bu. Çok dalaverelerle, tertiplerle politika yürütülüyor. Çok dalaverelerle, tertiplerle politika yürütülüyor.

"Misal ver hocam. Biraz kapalı konuştun, anlayamadık." "Misal ver hocam. Biraz kapalı konuştun, anlayamadık."

Ramazan'da tasavvuf ve tarikat aleyhindeki çalışmaların arkasındaki amaç siyasîydi, iktidarın yıpratılmasıydı.Ramazan'da tasavvuf ve tarikat aleyhindeki çalışmaların arkasındaki amaç siyasîydi, iktidarın yıpratılmasıydı. Ben bunu yazdımda. Bu kesin. Refah Partisi'nin tabanını oyup yıkmak için çare düşünmüşler. Ben bunu yazdımda. Bu kesin. Refah Partisi'nin tabanını oyup yıkmak için çare düşünmüşler. Refah Partisi'ni büyük ölçüde tarikatlara dayanıyor sanıyorlar. Refah Partisi'ni büyük ölçüde tarikatlara dayanıyor sanıyorlar. Tarikatları yıkarsak Refah Partisi'nin de dayanağı yıkılır, hükümet yıkılır diye bir çalışma. Tarikatları yıkarsak Refah Partisi'nin de dayanağı yıkılır, hükümet yıkılır diye bir çalışma.

Başka bir misal; pompalı tüfekler. Pompalı tüfek meselesi, politikadır.Başka bir misal; pompalı tüfekler. Pompalı tüfek meselesi, politikadır. Bir insanın kendi evinde, kendi evinin namusunu koruyacak bir silahının olması lazım. Bir insanın kendi evinde, kendi evinin namusunu koruyacak bir silahının olması lazım. İstiklal Harbi öyle kazanılmıştı. Kazmayla kürekle ve çifteyle kazanıldı.Dolma tüfekle kazanıldı.İstiklal Harbi öyle kazanılmıştı. Kazmayla kürekle ve çifteyle kazanıldı.Dolma tüfekle kazanıldı. Herkesin evinde bir silahın olması lazım. Çünkü devlet koruyamıyor. Kendi memurunu koruyamıyor. Herkesin evinde bir silahın olması lazım. Çünkü devlet koruyamıyor. Kendi memurunu koruyamıyor. Onun için o pompalı tüfek hikayesi nedir? Bir siyasî çalışmadır. Arkası gelmedi.Onun için o pompalı tüfek hikayesi nedir? Bir siyasî çalışmadır. Arkası gelmedi. Haklı olarak da bir tepki uyandırdı. Buna benzer şeyler olabilir. Haklı olarak da bir tepki uyandırdı. Buna benzer şeyler olabilir.

Gazetelerdeki yazıların başlıkları, televizyondaki açık oturumları incelerkenGazetelerdeki yazıların başlıkları, televizyondaki açık oturumları incelerken lütfen, ikaz ediyorum, ihtar ediyorum:lütfen, ikaz ediyorum, ihtar ediyorum: "Bu hangi partinin, hangi siyasî alavere dalaveresi?" diye lütfen önceden sorun bir kendinize."Bu hangi partinin, hangi siyasî alavere dalaveresi?" diye lütfen önceden sorun bir kendinize. Euzubillahimineşşeytânirracîm deyin.Euzubillahimineşşeytânirracîm deyin. Yani taşlanmış şeytandan Allah'a sığınırım deyin;programdan evvel kendi kendinize sorun:Yani taşlanmış şeytandan Allah'a sığınırım deyin;programdan evvel kendi kendinize sorun: "Bu işin altında hangi dalavere var?" diye bir sorun."Bu işin altında hangi dalavere var?" diye bir sorun. "Bu kanal hangi dalaverenin aletidir, manivelasıdır?" diye sorun."Bu kanal hangi dalaverenin aletidir, manivelasıdır?" diye sorun. "Bu kanal nereye hizmet ediyor?" diye sorun. Çünkü politika çok dalavereli bir yol oldu."Bu kanal nereye hizmet ediyor?" diye sorun. Çünkü politika çok dalavereli bir yol oldu. Çok değişik şekillerle çalışmaya başladı.Çok değişik şekillerle çalışmaya başladı. Olayların çoğunun arkasında iktidar hırsları, muhalefet çalışmaları gibi şeyler var. Olayların çoğunun arkasında iktidar hırsları, muhalefet çalışmaları gibi şeyler var.

Buradan nereye geçmek istiyorum? Buradan nereye geçmek istiyorum?

Bu çeşit dalaverelerden birisinin sonucu olarak ordu ile millet arasında,bir grup arasında,Bu çeşit dalaverelerden birisinin sonucu olarak ordu ile millet arasında,bir grup arasında, bir parti arasında bir soğukluk, çatışma, çekişme icabında mücadele filan gibi şeylerbir parti arasında bir soğukluk, çatışma, çekişme icabında mücadele filan gibi şeyler telaffuz edilmeye başlandı,gazetelerde ve televizyonlarda. telaffuz edilmeye başlandı,gazetelerde ve televizyonlarda. Bunu çok tehlikeli bir siyaset dalaveresi olarak görüyorum. Çok tehlikeli! Çok ayıp olarak görüyorum.Bunu çok tehlikeli bir siyaset dalaveresi olarak görüyorum. Çok tehlikeli! Çok ayıp olarak görüyorum. Böyle etrafımızda ciddi düşmanlar olduğu zamanda orduyu bu hâle getirmek, Böyle etrafımızda ciddi düşmanlar olduğu zamanda orduyu bu hâle getirmek, milletle orduyu karşı karşıya getirmeyi vatanseverliklede bağdaştırmıyorum. Burada bize ne düşüyor? milletle orduyu karşı karşıya getirmeyi vatanseverliklede bağdaştırmıyorum.

Burada bize ne düşüyor?

Ordunun aldığı kararlardada bizi üzen şey yok mu? Var.Ordunun aldığı kararlardada bizi üzen şey yok mu? Var. Sevdiğimiz, tanıdıklarımız, Müslüman, mütedeyyin diye ordudan atılıyor.Sevdiğimiz, tanıdıklarımız, Müslüman, mütedeyyin diye ordudan atılıyor. Başörtülü insan, sakallı insan garnizona alınmıyor alınmıyor filan gibi şeyler duyuyoruz, üzülüyoruz.Başörtülü insan, sakallı insan garnizona alınmıyor alınmıyor filan gibi şeyler duyuyoruz, üzülüyoruz. Bu da onların kusuru. Onlarda onu yapmasınlar. Fakat lütfen böyle bir tepkiyi geliştirmek isteyen...Bu da onların kusuru. Onlarda onu yapmasınlar. Fakat lütfen böyle bir tepkiyi geliştirmek isteyen... Biliyorsunuz... "Düşman birşey yaptırmak istediği zaman tepkilerden faydalanıyor." dedi Korkut Bey,Biliyorsunuz... "Düşman birşey yaptırmak istediği zaman tepkilerden faydalanıyor." dedi Korkut Bey, ben ona katılıyorum. Lütfen tepkilerinizi kontrol altına alın.Ne yaptığınızı düşünün.ben ona katılıyorum. Lütfen tepkilerinizi kontrol altına alın.Ne yaptığınızı düşünün. Orduyla millet de kaynaşsın, siz de başkalarıyla kaynaşın. Orduyla millet de kaynaşsın, siz de başkalarıyla kaynaşın.

Burada gördük,bizden başka bir Fenerbahçe grubu geldi buraya.Burada gördük,bizden başka bir Fenerbahçe grubu geldi buraya. Onlar başka insanlar,biz başka insanlarız. Onlar başka insanlar,biz başka insanlarız. Bize gülmüşler filan. Biz biraz yadırganabiliyoruz. Tanımadıkları için. Aramıza girse baksa:Bize gülmüşler filan. Biz biraz yadırganabiliyoruz. Tanımadıkları için. Aramıza girse baksa: "Tamam ya bunlar benim amcazadem gibi, halazadem gibi bizdenmiş" filan diyecek."Tamam ya bunlar benim amcazadem gibi, halazadem gibi bizdenmiş" filan diyecek. Öyle çok korkmayacak ama gazetelerde önceden beri yazılan şeylerden dolayıÖyle çok korkmayacak ama gazetelerde önceden beri yazılan şeylerden dolayı sakaldan korkuyor filan, başka şeyler düşünüyor.sakaldan korkuyor filan, başka şeyler düşünüyor. Buradakilerden bir tanesi "Sizin demiş paralarınızı şeyhmi veriyor?" demiş.Buradakilerden bir tanesi "Sizin demiş paralarınızı şeyhmi veriyor?" demiş. Sizin otel paralarınızı şeyh mi veriyor, cevaplandırın.Sizin otel paralarınızı şeyh mi veriyor, cevaplandırın. Kelin merhemi olsa başına sürermiş. Yani böyle düşünüyorlar, başka başka şeyler düşünüyorlar.Kelin merhemi olsa başına sürermiş. Yani böyle düşünüyorlar, başka başka şeyler düşünüyorlar. Bilmiyorlar. Bilseler, gelseler konuşsalar sevecekler. Bilmiyorlar. Bilseler, gelseler konuşsalar sevecekler.

O halde kendimizin İslâm'ı temsil ettiğini bilelim, halkla kaynaşalım,halka İslâm'ı sevdirmek içinO halde kendimizin İslâm'ı temsil ettiğini bilelim, halkla kaynaşalım,halka İslâm'ı sevdirmek için yolun kendimizi sevdirmek olduğunu bilerek çareler düşünelim. Zorlayalım kendimizi.yolun kendimizi sevdirmek olduğunu bilerek çareler düşünelim. Zorlayalım kendimizi. Biraz bir kenara çekilip kendi başına yaşamak da kolaydır ama lütfen zorlayalım kendimizi; Biraz bir kenara çekilip kendi başına yaşamak da kolaydır ama lütfen zorlayalım kendimizi; bu kaynaşmayı da sağlayalım.bu kaynaşmayı da sağlayalım. Tanısın, korkulacak bir şey olmadığını anlasın;milletin içinde bir çatlaklık olmasın. Tanısın, korkulacak bir şey olmadığını anlasın;milletin içinde bir çatlaklık olmasın.

Bakın benim kendi çalışmalarım arasında size öne çıkartmak istiyorum, hatırlatmak istiyorum.Bakın benim kendi çalışmalarım arasında size öne çıkartmak istiyorum, hatırlatmak istiyorum. Türkiyede bir Alevî-Sünnî çatışması olmasın diye alevîlerle ilgili çeşitli yazılarım, kitaplarım, konuşmalarım oldu.Türkiyede bir Alevî-Sünnî çatışması olmasın diye alevîlerle ilgili çeşitli yazılarım, kitaplarım, konuşmalarım oldu. Neden yapıyorum bunu? Bu çatışma olmasın diye.Neden yapıyorum bunu? Bu çatışma olmasın diye. Madem onlar Hz. Ali Efendimiz'i seviyorlar o halde birleşebiliriz diyorum.Madem onlar Hz. Ali Efendimiz'i seviyorlar o halde birleşebiliriz diyorum. Bir müşterek nokta düşünüyorum. O müşterek noktada birleşmeye çalışıyorum. Bir müşterek nokta düşünüyorum. O müşterek noktada birleşmeye çalışıyorum.

Halbuki "Mum söndü." vesaire deyince kızıyorlar değilmi?Halbuki "Mum söndü." vesaire deyince kızıyorlar değilmi? Hem "Mumsöndü." bizde yoktur diyorlar hemde birisi "Mum söndü." deyince, vay, bize hakaret etti diyorlar.Hem "Mumsöndü." bizde yoktur diyorlar hemde birisi "Mum söndü." deyince, vay, bize hakaret etti diyorlar. Alınma, sizde "Mum söndü." yok ki!Ne diye alınıyorsun? Hani yok diyorsunuz ya. Alınmayın.Alınma, sizde "Mum söndü." yok ki!Ne diye alınıyorsun? Hani yok diyorsunuz ya. Alınmayın. Ama ters tutunca işler bozuluyor. Düzgün tarafından tutunca düzelebilir.Ama ters tutunca işler bozuluyor. Düzgün tarafından tutunca düzelebilir. Onun için, lütfen,içtimâî sevgi ve kaynaşmayıda sağlamak için vazife görün. Çimento gibi vazife görün.Onun için, lütfen,içtimâî sevgi ve kaynaşmayıda sağlamak için vazife görün. Çimento gibi vazife görün. Çakılları, kumları birleştirip bir beton, set, sağlam bir duvar yapmak hususunda çalışın. Çakılları, kumları birleştirip bir beton, set, sağlam bir duvar yapmak hususunda çalışın.

Açıkça birdaha söyleyeyeyim:İslâm'ı sevdirmek için neye mecbursunuz?Açıkça birdaha söyleyeyeyim:İslâm'ı sevdirmek için neye mecbursunuz? Kendinizi sevdirmeye mecbursunuz. Kendinizi de sevdirmek için süslenmeye mecbursunuz.Kendinizi sevdirmeye mecbursunuz. Kendinizi de sevdirmek için süslenmeye mecbursunuz. Aynanın karşısına geçeceksiniz, taranacaksınız, güzel giyineceksiniz,dişlerinizi fırçalayacaksınız, Aynanın karşısına geçeceksiniz, taranacaksınız, güzel giyineceksiniz,dişlerinizi fırçalayacaksınız, cici elbiseler giyeceksiniz, takıp takıştıracaksınız; bu bir. Bu şekil. Ondan sonra ne yapacaksınız? cici elbiseler giyeceksiniz, takıp takıştıracaksınız; bu bir. Bu şekil.

Ondan sonra ne yapacaksınız?

Güzel hareketler, davranışlarda bulunacaksınız. Bir hareket yapacaksınız.Güzel hareketler, davranışlarda bulunacaksınız. Bir hareket yapacaksınız. Herkes "Aa!" diyecek, hoşuna gidecek, beğenecek. "Aa!Müslümanlar da böyle yapar mı?"Herkes "Aa!" diyecek, hoşuna gidecek, beğenecek. "Aa!Müslümanlar da böyle yapar mı?" Tabi ne sandın ya, böyle yapar. Peygamber Efendimiz de böyle yapmış. Kendinizi sevdirerek ne yapacaksınız? Tabi ne sandın ya, böyle yapar. Peygamber Efendimiz de böyle yapmış.

Kendinizi sevdirerek ne yapacaksınız?

İslâm'ı sevdireceksiniz. Allah aşkına İslâm'ı sevdirmek için sevimli görünmeniz lazım.İslâm'ı sevdireceksiniz. Allah aşkına İslâm'ı sevdirmek için sevimli görünmeniz lazım. Sevimli konuşmanız lazım. Sevimli davranmanız lazım. Sevdirecek işler, hayır hasenât yapması lazım. Sevimli konuşmanız lazım. Sevimli davranmanız lazım. Sevdirecek işler, hayır hasenât yapması lazım.

Istınâ'u'l-ma'rûfi ilâ külli berrin ve fâcirin. Istınâ'u'l-ma'rûfi ilâ külli berrin ve fâcirin.

"İyiye kötüye, herkese, iyilik yapmak." diyor Peygamber Efendimiz, vazife olarak."İyiye kötüye, herkese, iyilik yapmak." diyor Peygamber Efendimiz, vazife olarak. İyiye iyilik yaparızda kötüye de iyilik yapmak. Sonra bizde birşey vardır biliyorsunuz. İyiye iyilik yaparızda kötüye de iyilik yapmak.

Sonra bizde birşey vardır biliyorsunuz.
Kâfirede iyi niyetler besleriz.Yani ne yaparız? Onun Müslüman olmasını isteriz.Kâfirede iyi niyetler besleriz.Yani ne yaparız? Onun Müslüman olmasını isteriz. Bir kâfiri sevdikmi deriz ki;"Allah hidayet nasip etsin. Şu Müslüman olsunda kurtulsun." deriz. Bir kâfiri sevdikmi deriz ki;"Allah hidayet nasip etsin. Şu Müslüman olsunda kurtulsun." deriz. Demek ki onun da iyiliğini istiyoruz, cennete girmesini istiyoruz. Bunu anlatmamız lazım.Demek ki onun da iyiliğini istiyoruz, cennete girmesini istiyoruz. Bunu anlatmamız lazım. "Kardeşim ben seni seviyorum. Ben senin kurtulmanı istiyorum. Ben senin cennete girmeni istiyorum."Kardeşim ben seni seviyorum. Ben senin kurtulmanı istiyorum. Ben senin cennete girmeni istiyorum. Burak'a binip havalarda uçmanı istiyorum. Cennet nimetlerinden lop lop atıştırmanı istiyorum.Burak'a binip havalarda uçmanı istiyorum. Cennet nimetlerinden lop lop atıştırmanı istiyorum. Etrafında hûrî kızları hizmet etsin diye çalışıyorum." filan demek lazım. Etrafında hûrî kızları hizmet etsin diye çalışıyorum." filan demek lazım. Kâfire de söylenecek sözümüz var,kötüye de söylenecek sözümüz var. Kâfire de söylenecek sözümüz var,kötüye de söylenecek sözümüz var.

Halkla İslâm'ı sevdirmek, kaynaştırmak için bir çalışma yapmak zorundayız aziz ve muhterem kardeşlerim.Halkla İslâm'ı sevdirmek, kaynaştırmak için bir çalışma yapmak zorundayız aziz ve muhterem kardeşlerim. Bunların hepsinin temeli, insanın kendisinin sevgiyi bilmesiyle olur.Bunların hepsinin temeli, insanın kendisinin sevgiyi bilmesiyle olur. İnsanın sevgiyi bilmesi tasavvufla olur, zikirle olur. İnsanın sevgiyi bilmesi tasavvufla olur, zikirle olur. Zikr-i kesirden,çok zikirden,aşkullah,muhabbetullah,şevkullahhâsıl olur. Aşık olur insan. Zikr-i kesirden,çok zikirden,aşkullah,muhabbetullah,şevkullahhâsıl olur. Aşık olur insan.

Nasıl âşık olur? Nasıl âşık olur?

Mevlânâ gibi âşık olur. Yunus Emre gibi âşık olur. Eşrefoğlu Rûmî gibi âşık olur. Ne diyor? Mevlânâ gibi âşık olur. Yunus Emre gibi âşık olur. Eşrefoğlu Rûmî gibi âşık olur. Ne diyor?

Ey Allahım beni senden ayırma. Beni senin cemalinden ayırma. Ey Allahım beni senden ayırma.

Beni senin cemalinden ayırma.

Balığın canı su içre diridir. İlahi balığı gölden ayırma. Balığın canı su içre diridir.

İlahi balığı gölden ayırma.

Yani suyun içindeki balık gibi aşkullah,muhabbetullah için de canını, yaşayacağını söylüyor.Yani suyun içindeki balık gibi aşkullah,muhabbetullah için de canını, yaşayacağını söylüyor. Bu sadece birkaç kişiye mahsus değildir. Bu sadece birkaç kişiye mahsus değildir.

Bizim tasavvuf tarihimizde tasavvuf büyüklerimizin işlediği en mühim konu nedir? Sevgi konusudur.Bizim tasavvuf tarihimizde tasavvuf büyüklerimizin işlediği en mühim konu nedir?

Sevgi konusudur.
Mesela Yunus Emre'nin divanını baştan aşağı okuyun, birazda bıkarsınız. Sevgi, sevgi, sevgi, sevgi...Mesela Yunus Emre'nin divanını baştan aşağı okuyun, birazda bıkarsınız. Sevgi, sevgi, sevgi, sevgi... Bıktıracak kadar sevgiyi işlemiştir. Bıktıracak kadar sevgiyi işlemiştir.

Ben gelmedim da'vi için Benim işim sevi için Dostun evi gönüllerdir, Gönüller yapmağa geldim. Ben gelmedim da'vi için

Benim işim sevi için

Dostun evi gönüllerdir,

Gönüller yapmağa geldim.

Gönül yapmaya gelmiş. Cihana gelmesinin sebebi gönül yapmakmış.Gönül yapmaya gelmiş. Cihana gelmesinin sebebi gönül yapmakmış. Dostun evi gönüller olduğu için, kalpler olduğu için kalp yapmaya gelmiş.Dostun evi gönüller olduğu için, kalpler olduğu için kalp yapmaya gelmiş. Hayatı öyle anlıyor, öyle çalışıyor. Sevgi... Aşk imiş her ne var alemde.Hayatı öyle anlıyor, öyle çalışıyor. Sevgi...

Aşk imiş her ne var alemde.
İlm bir kıyl ü kâl imiş ancak. İlmi dedikodu sayıyor. Filanca şöyle dedi falanca böyle dedi.İlm bir kıyl ü kâl imiş ancak. İlmi dedikodu sayıyor. Filanca şöyle dedi falanca böyle dedi. Mühim olan aşk diyor. Aşk, yani şiddetli sevgi. Onun için insanda bu sevginin hâsıl olması lazım.Mühim olan aşk diyor. Aşk, yani şiddetli sevgi. Onun için insanda bu sevginin hâsıl olması lazım. Bu sevgi hâsıl oldu mu insan Mevlânâ gibi olur,kaddesallahu sırrahü'l-'azîz. Yunus gibi olur. Bu sevgi hâsıl oldu mu insan Mevlânâ gibi olur,kaddesallahu sırrahü'l-'azîz. Yunus gibi olur.

Mevlânâ hazretleri arkadaşlarıyla bir yerden geliyormuş.Mevlânâ hazretleri arkadaşlarıyla bir yerden geliyormuş. Aksakallı, heybetli, cübbeli, sarıklı,nurlu bir geliyor. Şu taraftanda bir papaz geliyormuş.Aksakallı, heybetli, cübbeli, sarıklı,nurlu bir geliyor. Şu taraftanda bir papaz geliyormuş. Bakmış, beğenmiş, heybetinin tesiri altında kalmış. Mevlânâ hazretlerine secde etmiş. Bakmış, beğenmiş, heybetinin tesiri altında kalmış. Mevlânâ hazretlerine secde etmiş. Bizde kişiye secde edilmez ama onlarda var demek ki, secde etmiş.Bizde kişiye secde edilmez ama onlarda var demek ki, secde etmiş. Mevlânâ hazretleride ona secde etmiş. Papaz başını kaldırmış, bakmış; Mevlânâ hazretleri secdede.Mevlânâ hazretleride ona secde etmiş. Papaz başını kaldırmış, bakmış; Mevlânâ hazretleri secdede. Tekrar secde etmiş,Mevlânâ tekrar secde etmiş filan.Tekrar secde etmiş,Mevlânâ tekrar secde etmiş filan. Adam hayran kalmış, şaşırmış, kelime-i şehâdet getirmiş, Müslüman olmuş.Adam hayran kalmış, şaşırmış, kelime-i şehâdet getirmiş, Müslüman olmuş. Mevlânâ kendisine secde etti diye Müslüman olmuş.Mevlânâ kendisine secde etti diye Müslüman olmuş. Gelelim, olayı Mevlânâ hazretlerinin ağzından dinleyelim, anlayalım. Gelelim, olayı Mevlânâ hazretlerinin ağzından dinleyelim, anlayalım.

Mevlânâ hazretleri diyor ki;"Gayrimüslimin birisi Allah'ın çok sevdiği tevâzu sıfatında, bizimle yarışmaya kalktı.Mevlânâ hazretleri diyor ki;"Gayrimüslimin birisi Allah'ın çok sevdiği tevâzu sıfatında, bizimle yarışmaya kalktı. Biz Müslümanız, o gayrimüslim.Biz Müslümanız, o gayrimüslim. Allah'ın çok sevdiği mütevâzilik sıfatında bizimle yarışmaya kalktı, bize secde etti.Allah'ın çok sevdiği mütevâzilik sıfatında bizimle yarışmaya kalktı, bize secde etti. Biz gayrimüslimden aşağı kalır mıyız,bizde onunla yarıştık." diyor.Biz gayrimüslimden aşağı kalır mıyız,bizde onunla yarıştık." diyor. Mevlânâ hazretlerinin meseleye bakış tarzına bak. Mevlânâ hazretlerinin meseleye bakış tarzına bak.

İnşallah içimde çok arzular varda hiçbirisinide yapamıyorum.İnşallah içimde çok arzular varda hiçbirisinide yapamıyorum. Dua edin, yapmak nasip olsun. Mevlânâ hazretleriyle ilgili derse başlayacağız.Dua edin, yapmak nasip olsun. Mevlânâ hazretleriyle ilgili derse başlayacağız. Mesnevî'den, Divân-ı Kebîr'den, şiirlerden derslere başlayacağız. Ya Konya'da ya İstanbul'da.Mesnevî'den, Divân-ı Kebîr'den, şiirlerden derslere başlayacağız. Ya Konya'da ya İstanbul'da. Birşey olacak. Niyetimiz var ama bakalım ne zaman olur. Çabuk olması için dua edin.Birşey olacak. Niyetimiz var ama bakalım ne zaman olur. Çabuk olması için dua edin. Rüyada gördük, Mevlevî olduk. Bu işi yapacağız inşaallah. Rüyada gördük, Mevlevî olduk. Bu işi yapacağız inşaallah.

Onun için tüm insanlara karşı sevgi ve kaynaşma vazifesinide hatırlatın.Onun için tüm insanlara karşı sevgi ve kaynaşma vazifesinide hatırlatın. Şahsen sevgi, sevgiyi bilmek,aşkullah, muhabbetullaha nâil olmak; ailede sevgi ve kaynaşma;Şahsen sevgi, sevgiyi bilmek,aşkullah, muhabbetullaha nâil olmak; ailede sevgi ve kaynaşma; tasavvuf yolunda sevgi ve kaynaşma; ihvanın kaynaşması;tasavvuf yolunda sevgi ve kaynaşma; ihvanın kaynaşması; toplumla köprüleri atmamak, sevgi ve kaynaşmak. toplumla köprüleri atmamak, sevgi ve kaynaşmak.

AllahuTeâlâ hazretleri hepimizi sevdiği razı olduğu işleri işlemeye muvaffak eylesin.AllahuTeâlâ hazretleri hepimizi sevdiği razı olduğu işleri işlemeye muvaffak eylesin. Sizler kendi bölgelerinizde, kendi çevrelerinizde hayır yapabilirsiniz.Sizler kendi bölgelerinizde, kendi çevrelerinizde hayır yapabilirsiniz. Komşu vardır, dul vardır, yetim vardır.Komşu vardır, dul vardır, yetim vardır. Hayır yapabilirsiniz. Ama büyük ölçüde,büyük çaplı hayırları beraber yapalım,burada biriktirelim.Hayır yapabilirsiniz. Ama büyük ölçüde,büyük çaplı hayırları beraber yapalım,burada biriktirelim. Böyle uluslararası hayırları veyahut kendi ülkemizdeki, Böyle uluslararası hayırları veyahut kendi ülkemizdeki, kendi büyük atılımlarımızı inşaallah böyle beraber yapalım. kendi büyük atılımlarımızı inşaallah böyle beraber yapalım.

Beylerin arasında nasıl bir çalışmamız var? Beylerin arasında nasıl bir çalışmamız var?

Vakıflarımız var. Vakfın merkezi var. Anadolu'da şu kadar şubesi var. Vakıflarımız var. Vakfın merkezi var. Anadolu'da şu kadar şubesi var.

Şimdiye kadar burada bir kusur vardı. Bu kusur şuydu:Şimdiye kadar burada bir kusur vardı. Bu kusur şuydu: Genel merkezin adı var, levhası var, barakası var; içi yok, bütçesi yok, imkânı yok.Genel merkezin adı var, levhası var, barakası var; içi yok, bütçesi yok, imkânı yok. Bundan sonra böyle olmayacak.Bundan sonra böyle olmayacak. Genel merkezin şubelerinin üstünde,yaptırımı, yeni şubelerin açılması, daha başka çalışmalar vesaire içinGenel merkezin şubelerinin üstünde,yaptırımı, yeni şubelerin açılması, daha başka çalışmalar vesaire için bir gücü olması lazım, bir şahsiyeti olması lazım,bir teşkilatı olması lazım. Bunu sağlayacağız. bir gücü olması lazım, bir şahsiyeti olması lazım,bir teşkilatı olması lazım. Bunu sağlayacağız.

Hanımların teşkilatlanması, beylerin içtimâî hizmetlerdeki teşkilatlanması, ticarî, iktisadî atılımlarda teşkilatlanması,Hanımların teşkilatlanması, beylerin içtimâî hizmetlerdeki teşkilatlanması, ticarî, iktisadî atılımlarda teşkilatlanması, ticarî, iktisadî atılımlarda teşkilatlanması, ilim, irfan, eğitim, öğretim,ticarî, iktisadî atılımlarda teşkilatlanması, ilim, irfan, eğitim, öğretim, tebliğ, irşat çalışmalarındaki teşkilatlanması...tebliğ, irşat çalışmalarındaki teşkilatlanması... Hepsi, böylece merkezle şubeler arasındaki canlı, sevgili, saygılı bağlantıyla devam edecek.Hepsi, böylece merkezle şubeler arasındaki canlı, sevgili, saygılı bağlantıyla devam edecek. Yani biraz daha gayrete gelmenizi istiyoruz. Yani biraz daha gayrete gelmenizi istiyoruz.

Bu hesaplara yatırılan paralara zekât şerhi verilirse,"Bu zekâttır." diye açıklama verilirseBu hesaplara yatırılan paralara zekât şerhi verilirse,"Bu zekâttır." diye açıklama verilirse biz hesabın girişinde o zekâtızekât şeylerine kullanırız. Yani zekât olduğunu belirtin.biz hesabın girişinde o zekâtızekât şeylerine kullanırız. Yani zekât olduğunu belirtin. Serbest hayırsa serbest hayır olduğunu belirtin, zekâtsa zekât olduğunu belirtin lütfen. Serbest hayırsa serbest hayır olduğunu belirtin, zekâtsa zekât olduğunu belirtin lütfen.

Benim hatırıma gelen şeyler bunlar.Benim hatırıma gelen şeyler bunlar. Camiamızın fertleri arasındaki çalışma bağlarını da kuvvetlendireceğiz,Camiamızın fertleri arasındaki çalışma bağlarını da kuvvetlendireceğiz, kaynaşmayı arttıracağız diye açıklamalar yapmış oldum. kaynaşmayı arttıracağız diye açıklamalar yapmış oldum.

Katıldığınız için, davetimize icabet ettiğiniz için, aramızda bulunduğunuz için hepinize teşekkür ediyorum. Katıldığınız için, davetimize icabet ettiğiniz için, aramızda bulunduğunuz için hepinize teşekkür ediyorum.

es-Selamu aleyküm ve rahmetullahu ve berekatühü... es-Selamu aleyküm ve rahmetullahu ve berekatühü...

Konuşma Hakkında
Tema 1
Tema 2