Namaz Vakitleri

21 Cemâziye'l-Evvel 1446
23 Kasım 2024
İmsak
06:23
Güneş
07:53
Öğle
12:55
İkindi
15:25
Akşam
17:48
Yatsı
19:12
Detaylı Arama

Şaşılacak Kimseler

Prof. Dr. Mahmud Es'ad COŞAN

10 Rebîü'l-Âhir 1415 / 16.09.1994
AKRA

Açıklama

Hocamız, Gönül dostumuz, Mürebbi'miz Prof. Dr. Mahmud Es’ad COŞAN’ın Ak-Radyo’da cuma günleri düzenli olarak konuşmalar yapmıştır. 31 Mart 1993’te başlayıp, vefatından önceki son cuma günü olan, 2 Şubat 2001’e kadar devam eden bu sohbetlerde, hocamız genellikle Râmûzül-Ehâdis’ten, bazen de Muhtârü’l-Ehâdis’ten veya Riyâzu’s-Sâlihîn’den bir miktar hadis-i şerif okuyup, izah etmiştir.

İçinde bulunulan zamanın, ayın, günlerin ihyâ edilmesiyle ilgili bilgiler vermiş ve hatırlatmalarda bulunmuştur. Ayrıca ülkemizi ve insanımızı ilgilendiren güncel konulara temas ettiği de görülmüştür.

Genellikle yurtdışında seyahatte olduğu için çoğu zaman bulunduğu yerden de bahsetmiştir.

Sekiz yıl içerisinde toplam 313 adet sohbet yapmışlardır.
Gàfil Kimseye Şaşılır, Ölümü Unutup Dünya Peşinde Koşan Kimse, Gülen Kimseye Şaşılır, | gibi konu başlıkları içeren dini sohbet.

Şaşılacak Kimseler

Prof. Dr. Mahmud Es'ad COŞAN

10 Rebîü'l-Âhir 1415 / 16.09.1994
AKRA

Açıklama

Hocamız, Gönül dostumuz, Mürebbi'miz Prof. Dr. Mahmud Es’ad COŞAN’ın Ak-Radyo’da cuma günleri düzenli olarak konuşmalar yapmıştır. 31 Mart 1993’te başlayıp, vefatından önceki son cuma günü olan, 2 Şubat 2001’e kadar devam eden bu sohbetlerde, hocamız genellikle Râmûzül-Ehâdis’ten, bazen de Muhtârü’l-Ehâdis’ten veya Riyâzu’s-Sâlihîn’den bir miktar hadis-i şerif okuyup, izah etmiştir.

İçinde bulunulan zamanın, ayın, günlerin ihyâ edilmesiyle ilgili bilgiler vermiş ve hatırlatmalarda bulunmuştur. Ayrıca ülkemizi ve insanımızı ilgilendiren güncel konulara temas ettiği de görülmüştür.

Genellikle yurtdışında seyahatte olduğu için çoğu zaman bulunduğu yerden de bahsetmiştir.

Sekiz yıl içerisinde toplam 313 adet sohbet yapmışlardır.
Gàfil Kimseye Şaşılır, Ölümü Unutup Dünya Peşinde Koşan Kimse, Gülen Kimseye Şaşılır, | gibi konu başlıkları içeren dini sohbet.

Konuşma Metni

es-Selâmü aleyküm ve rahmetullâhi ve berekâtüh... es-Selâmü aleyküm ve rahmetullâhi ve berekâtüh...

Biliyorsunuz İslâm denge dini; her şey belli bir hudut içinde kendisinin ne kadar değeri varsaBiliyorsunuz İslâm denge dini; her şey belli bir hudut içinde kendisinin ne kadar değeri varsa sistemde o kadar yerini almış ve her şey ölçülü. Bu ölçülülükteki maksat; sistemde o kadar yerini almış ve her şey ölçülü. Bu ölçülülükteki maksat; İslâm'da ifrat da yok tefrit de yok; aşırılık da yok, azlık da yok, çokluk da yok. İslâm'da ifrat da yok tefrit de yok; aşırılık da yok, azlık da yok, çokluk da yok. Bir denge var, bir itidal var. Uyumluluk var, her şeyde bir güzellik var. Bir denge var, bir itidal var. Uyumluluk var, her şeyde bir güzellik var.

İslâm'ın bu güzelliğinin bir tecellisi de müslümanın duygularından meydana geliyor. İslâm'ın bu güzelliğinin bir tecellisi de müslümanın duygularından meydana geliyor.

Müslümanın nasıl bir duygu içinde olması lazım? Müslümanın nasıl bir duygu içinde olması lazım?

Çok şen, çok neşeli, çok ümitli, çok gamsız, tasasız mı olması lazım veyahut çok sararmış solmuş,Çok şen, çok neşeli, çok ümitli, çok gamsız, tasasız mı olması lazım veyahut çok sararmış solmuş, korku içinde ne yapacağını bilmeyen feleğini şaşırmış,korku içinde ne yapacağını bilmeyen feleğini şaşırmış, dünyadan hiç zevki kalmamış bir insan mı olması lazım? dünyadan hiç zevki kalmamış bir insan mı olması lazım?

Bunlar birer duygu; bu duyguları tarih boyunca eski milletler dinî duygu olarak yaşamışlar,Bunlar birer duygu; bu duyguları tarih boyunca eski milletler dinî duygu olarak yaşamışlar, tatmışlar. Sergileri var, hatıralar var, tarihten kayıtları var… tatmışlar. Sergileri var, hatıralar var, tarihten kayıtları var…

Ama İslâm nedir? Ama İslâm nedir?

İslâm'da bir müslümanın nasıl bir duygu içinde olması isteniyor ve Allahu Teâlâ hazretlerininİslâm'da bir müslümanın nasıl bir duygu içinde olması isteniyor ve Allahu Teâlâ hazretlerinin Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem Efendimiz'in terbiye ettiği insanlara, Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem Efendimiz'in terbiye ettiği insanlara, müslümanlara tavsiyesi ne tarzda? müslümanlara tavsiyesi ne tarzda?

Soruyu böyle ortaya koyacak olursak çok net olarak İslâm'da bir itidal var, uyumluluk var,Soruyu böyle ortaya koyacak olursak çok net olarak İslâm'da bir itidal var, uyumluluk var, bir denge var. Aşırılıktan kaçan bir güzel sağlam orta yol var. bir denge var. Aşırılıktan kaçan bir güzel sağlam orta yol var.

Müslümanın havf ve recâ arasında olması lazım deniliyor. Müslümanın havf ve recâ arasında olması lazım deniliyor.

Havf "korkmak" demek, recâ da "ummak, ümit etmek" demek. Müslüman hem âkıbetinden korkacak,Havf "korkmak" demek, recâ da "ummak, ümit etmek" demek. Müslüman hem âkıbetinden korkacak, "Allah'ın cezasına uğrar mıyım?" diye endişe edecek hem de ümitsiz bir insan olmayacak, "Allah'ın cezasına uğrar mıyım?" diye endişe edecek hem de ümitsiz bir insan olmayacak, ümidini de kaybetmeyecek. Allah'ın rahmetinden ümidi de olacak. ümidini de kaybetmeyecek. Allah'ın rahmetinden ümidi de olacak.

Niçin bu iki duygu arasında olması lazım? Niçin bu iki duygu arasında olması lazım?

Bir mutasavvıf, büyük bir ârif zât diyor ki: Bir mutasavvıf, büyük bir ârif zât diyor ki:

"Müslümanın iki arslan arasındaki canını kurtarmaya çalışan bir tilki gibi olması lazım." "Müslümanın iki arslan arasındaki canını kurtarmaya çalışan bir tilki gibi olması lazım."

Arslanlardan birisi havf birisi reca. İkisi de tehlike,ikisine de insan kendisini fazla kaptırdığı zamanArslanlardan birisi havf birisi reca. İkisi de tehlike,ikisine de insan kendisini fazla kaptırdığı zaman dünyadaki kendisinden beklenen işleri yapması, yaşamını muntazam bir tarzda,dünyadaki kendisinden beklenen işleri yapması, yaşamını muntazam bir tarzda, görevlerini yapacak tarzda sürdürmesi imkânı kalmıyor. görevlerini yapacak tarzda sürdürmesi imkânı kalmıyor.

Çok korktuğu zaman eli ayağı kesiliyor, feleğini şaşırıyor; çok ümitli olduğu zaman da yine şaşırıyor,Çok korktuğu zaman eli ayağı kesiliyor, feleğini şaşırıyor; çok ümitli olduğu zaman da yine şaşırıyor, bu sefer de yapması gereken vazifeleri de "Nasıl olsa Allah affeder." diye yapmayabiliyor.bu sefer de yapması gereken vazifeleri de "Nasıl olsa Allah affeder." diye yapmayabiliyor. Onun için denge içinde olması lazım. Bağlı iki arslanın arasında bir tilki nasıl orta yerde durursaOnun için denge içinde olması lazım. Bağlı iki arslanın arasında bir tilki nasıl orta yerde durursa birisine yanaştığı zaman parçalanacağını bilir, öyle korku ile ümit arası olması lazım. birisine yanaştığı zaman parçalanacağını bilir, öyle korku ile ümit arası olması lazım.

İbn Mes'ud radıyallahu anh'ten rivayet edilmiş bir hadîs-i şerîfi önceİbn Mes'ud radıyallahu anh'ten rivayet edilmiş bir hadîs-i şerîfi önce bir örnek olarak okuyucularıma sunmak istiyorum. bir örnek olarak okuyucularıma sunmak istiyorum.

Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem Efendimiz buyurmuş kiPeygamber sallallahu aleyhi ve sellem Efendimiz buyurmuş ki Abdullah b. Mes'ud radıyallahu anh'ın rivayet ettiğine göre; Abdullah b. Mes'ud radıyallahu anh'ın rivayet ettiğine göre;

Aceben li-gâfilin la yuğfelü anhu ve aceben li-tâlibi'd-dünyâ ve'l-mevtü yetlubuhûAceben li-gâfilin la yuğfelü anhu ve aceben li-tâlibi'd-dünyâ ve'l-mevtü yetlubuhû ve aceben li-dâhıkin mil'e fîhi lâ yedrî arda'llâhe em ashatehû. ve aceben li-dâhıkin mil'e fîhi lâ yedrî arda'llâhe em ashatehû.

Arapça'sını teberrüken okuyoruz yani bereket olsun, hayır olsun, Efendimiz'in o mübarekArapça'sını teberrüken okuyoruz yani bereket olsun, hayır olsun, Efendimiz'in o mübarek sözleri söylenmiş olsun, kulaklara gönüllere girmiş olsun diye. Açıklamasını yapalım. sözleri söylenmiş olsun, kulaklara gönüllere girmiş olsun diye. Açıklamasını yapalım.

Diyor ki Peygamber Efendimiz; Diyor ki Peygamber Efendimiz;

Aceben li-gâfilin lâ yuğfelü anhu. "Kendisinin hiçbir şeyinden gafil olunmayan, gafil insandanAceben li-gâfilin lâ yuğfelü anhu. "Kendisinin hiçbir şeyinden gafil olunmayan, gafil insandan hayret etmek lazım, bu gafletinden şaşırmak lazım, ona hayret etmek lazım." hayret etmek lazım, bu gafletinden şaşırmak lazım, ona hayret etmek lazım."

Gafil insan nedir? Gafil insan nedir?

Vazifelerini bilmeyen, etrafındaki tehlikelerden haberdar olmayan,Vazifelerini bilmeyen, etrafındaki tehlikelerden haberdar olmayan, kendisini bekleyen tehlikeleri düşünmeyen insandır. kendisini bekleyen tehlikeleri düşünmeyen insandır.

Lâ yuğfelü anhu. "Kendisinden gafil olunmuyor." Lâ yuğfelü anhu. "Kendisinden gafil olunmuyor."

Kim gafil olmuyor? Kim gafil olmuyor?

Allah her şeyi biliyor. Her yerde hâzır ve nâzır, kulun her yaptığını biliyor. Gizlide ve âşikârede,Allah her şeyi biliyor. Her yerde hâzır ve nâzır, kulun her yaptığını biliyor. Gizlide ve âşikârede, yalnızken, tek başınayken, gecedeyken tenha bir mahaldeyken bile yapmış olduğu şeyiyalnızken, tek başınayken, gecedeyken tenha bir mahaldeyken bile yapmış olduğu şeyi melekler görüyor, Allah görüyor, biliyor. Allahu Teâlâ hazretleri kendisinden gafil değil.melekler görüyor, Allah görüyor, biliyor. Allahu Teâlâ hazretleri kendisinden gafil değil. Kendisinden gafil olunmayan bir kişi ama kendisi gafil, kendisi başına neler geleceğini bilmiyor,Kendisinden gafil olunmayan bir kişi ama kendisi gafil, kendisi başına neler geleceğini bilmiyor, yaptığı bu gafletin tembelliğin, cahilliğin, ilgisizliğin, bilgisizliğin sonundayaptığı bu gafletin tembelliğin, cahilliğin, ilgisizliğin, bilgisizliğin sonunda kendisine ne sıkıntılar getireceğini bilmiyor. Böyle bir insana şaşılır. kendisine ne sıkıntılar getireceğini bilmiyor. Böyle bir insana şaşılır.

Peygamber Efendimiz Aceben li-gâfilin lâ yuğfelü anhu.Peygamber Efendimiz Aceben li-gâfilin lâ yuğfelü anhu. "Kendisinden gafil olunmayan gafil kişiye şaşılır." diyor. "Kendisinden gafil olunmayan gafil kişiye şaşılır." diyor.

Çok güzel, edebî bir üslup, veciz bir ifade. Çok güzel, edebî bir üslup, veciz bir ifade.

Binaenaleyh, bu sözün altında yatan mâna nedir, bizim ne yapmamız gerekiyor? Binaenaleyh, bu sözün altında yatan mâna nedir, bizim ne yapmamız gerekiyor?

Mâna şu; insan gafil olmamalı. Allah'ın kendisini gördüğünü bilmeli, vazifelerinin şuurunda olmalı.Mâna şu; insan gafil olmamalı. Allah'ın kendisini gördüğünü bilmeli, vazifelerinin şuurunda olmalı. Allah'ın kendisini kontrol ettiğini, hesaba çekeceğini düşünerek çalışmalı, kulluğunu güzel yapmayaAllah'ın kendisini kontrol ettiğini, hesaba çekeceğini düşünerek çalışmalı, kulluğunu güzel yapmaya gayret etmeli, gafil olmamalı. Bu mâna çıkıyor. Aceben li-gâfilin lâ yuğfelü anhu. "Kendisinden gafil gayret etmeli, gafil olmamalı. Bu mâna çıkıyor. Aceben li-gâfilin lâ yuğfelü anhu. "Kendisinden gafil olunmayan gafil insana şaşılır." diyor Peygamber Efendimiz. Allah var, görüyor, o da gafil olmaz. olunmayan gafil insana şaşılır." diyor Peygamber Efendimiz. Allah var, görüyor, o da gafil olmaz.

Ve aceben li-tâlibi'd-dünyâ ve'l-mevtü yetlubuhû. Ve aceben li-tâlibi'd-dünyâ ve'l-mevtü yetlubuhû.

Burada birçok güzel bir edebî üslup ile Efendimiz ifade buyurmuş,Burada birçok güzel bir edebî üslup ile Efendimiz ifade buyurmuş, çok mükemmel bir tablo karşımızda, diyor ki: çok mükemmel bir tablo karşımızda, diyor ki:

Aceben li-tâlibi'd-dünyâ. "Dünya, dünyalık, menfaat, para pul, mevki makam, servet, ticaret…Aceben li-tâlibi'd-dünyâ. "Dünya, dünyalık, menfaat, para pul, mevki makam, servet, ticaret… Onun peşinden koşan onu isteyen kimseye de şaşılır." Aceben li-tâlibi'd-dünyâ.Onun peşinden koşan onu isteyen kimseye de şaşılır." Aceben li-tâlibi'd-dünyâ. "Dünyalığı talep eden kimseye şaşılır." Ve'l-mevtü yetlubuhû. "Halbuki ölüm onu talep etmekte,"Dünyalığı talep eden kimseye şaşılır." Ve'l-mevtü yetlubuhû. "Halbuki ölüm onu talep etmekte, ölüm onun peşinde, kendisi dünyalık peşinde olanölüm onun peşinde, kendisi dünyalık peşinde olan ama ölümün kendisinin peşinde olduğunu düşünemeyen insana da şaşılır" diyor.ama ölümün kendisinin peşinde olduğunu düşünemeyen insana da şaşılır" diyor. Ne demek? Ne demek?

Böyle bir gaflet, böyle bir durum bir müslümana yakışmaz. Müslüman durumunu bilecek,Böyle bir gaflet, böyle bir durum bir müslümana yakışmaz. Müslüman durumunu bilecek, bu dünyada hayatının ne kadar sürdüğü, ne kadar süreceği belli değil, ömrünün ne zamanbu dünyada hayatının ne kadar sürdüğü, ne kadar süreceği belli değil, ömrünün ne zaman biteceği belli değil. Ölüm, arkasında görünmeyen bir düşman olarak kendisini takip ediyor.biteceği belli değil. Ölüm, arkasında görünmeyen bir düşman olarak kendisini takip ediyor. Azrail'in pençesi yakasına yapışabilir. Bir an üstünde bıçağın sırtı gibi veya bıçağın sırtının Azrail'in pençesi yakasına yapışabilir. Bir an üstünde bıçağın sırtı gibi veya bıçağın sırtının yüzü gibi bir an hayattayken bir an sonra insan, innâ lillah ve inna ileyhi râciûn .yüzü gibi bir an hayattayken bir an sonra insan, innâ lillah ve inna ileyhi râciûn . Dostları acılara gark ederek, sevdiklerinden iftirak ederek, ayrılarak, âhirete birden göçüverir.Dostları acılara gark ederek, sevdiklerinden iftirak ederek, ayrılarak, âhirete birden göçüverir. Göç bile bahis konusu değil daha başka bir sözle bahis konusu bile değil, oluyor böyle şeyler. Göç bile bahis konusu değil daha başka bir sözle bahis konusu bile değil, oluyor böyle şeyler.

Binaenaleyh ölümün kendisinin peşinde olduğunu bilen bir insanın dünya talebinde nasıl olması lazım? Binaenaleyh ölümün kendisinin peşinde olduğunu bilen bir insanın dünya talebinde nasıl olması lazım?

Dikkatli olması lazım. Dünya talebi, dünyalık talebi, menfaat,Dikkatli olması lazım. Dünya talebi, dünyalık talebi, menfaat, dünyadaki insanların peşinde koşturduğu şeyler… Bir kere koşturduğu şeylerin güzel şeyler olması lazım.dünyadaki insanların peşinde koşturduğu şeyler… Bir kere koşturduğu şeylerin güzel şeyler olması lazım. Batıl amaçlar, çirkin amaçlar, günah amaçlar olmaması lazım. Bir şeyin peşinde koşuyor insan Batıl amaçlar, çirkin amaçlar, günah amaçlar olmaması lazım. Bir şeyin peşinde koşuyor insan ama koşturduğu şeyi irdelemesi lazım, kendi kendine sorması lazım: ama koşturduğu şeyi irdelemesi lazım, kendi kendine sorması lazım:

"Bu peşinde koştuğum şey Allah'ın sevdiği bir şey mi, doğru bir şey mi? "Bu peşinde koştuğum şey Allah'ın sevdiği bir şey mi, doğru bir şey mi? Bir gün gelip ölüp gideceğime göre yaptığım bu kadar emekler iyi mi olacak kötü mü olacak?" Bir gün gelip ölüp gideceğime göre yaptığım bu kadar emekler iyi mi olacak kötü mü olacak?"

Büyüklerimiz bu soruyu hep sormuşlar. Arkalarında eser bırakıyor, onun için istediği kadar koşturabilir,Büyüklerimiz bu soruyu hep sormuşlar. Arkalarında eser bırakıyor, onun için istediği kadar koşturabilir, zahmet çekebilir. Çünkü kendisine hayır kazandıracak, sevap kazandıracak arkada bir eser kalıyor. zahmet çekebilir. Çünkü kendisine hayır kazandıracak, sevap kazandıracak arkada bir eser kalıyor. Böyle bir çalışmada insan istediği kadar terleyebilir. Bu aslında dünya da olmuyor, âhiret oluyor.Böyle bir çalışmada insan istediği kadar terleyebilir. Bu aslında dünya da olmuyor, âhiret oluyor. Dünyalık dediğimiz şey insanın âhiretine zıt olan bir şey olması lazım. Dünyalık dediğimiz şey insanın âhiretine zıt olan bir şey olması lazım.

İnsanın bugünkü hayatı, bugünkü hayatının fâni amaçları, bâki amaçlar,İnsanın bugünkü hayatı, bugünkü hayatının fâni amaçları, bâki amaçlar, dünyadaki faaliyetler dahi âhirete ait sayılır. Mesela Allah rızası için cihat ediyor; âhiret sayılır.dünyadaki faaliyetler dahi âhirete ait sayılır. Mesela Allah rızası için cihat ediyor; âhiret sayılır. Allah rızası için bir faaliyette bulunuyor; âhiret sayılır. Allah rızası için bir inşaat yapıyor;Allah rızası için bir faaliyette bulunuyor; âhiret sayılır. Allah rızası için bir inşaat yapıyor; âhiret sayılır. Allah rızası için masraf yapıyor; âhiret sayılır. Demek ki aslındaâhiret sayılır. Allah rızası için masraf yapıyor; âhiret sayılır. Demek ki aslında âhirete faydası olmayan kısır işlerden insanın kendisini çekmesi lazım diye bir mâna çıkıyor. âhirete faydası olmayan kısır işlerden insanın kendisini çekmesi lazım diye bir mâna çıkıyor.

Aceben li-tâlibi'd-dünyâ "Dünyalık peşinde olan insana şaşılır ki" ve'l-mevtü yetlubuhû.Aceben li-tâlibi'd-dünyâ "Dünyalık peşinde olan insana şaşılır ki" ve'l-mevtü yetlubuhû. "Ölüm onun peşinde, ölüm onu takip ediyor." Pattadak ölüverebilir mânasında."Ölüm onun peşinde, ölüm onu takip ediyor." Pattadak ölüverebilir mânasında. Buradan çıkan zühddür. Tasavvufun çok önem verdiği, mutasavvıfların kıymetini bildiği zühd. Buradan çıkan zühddür. Tasavvufun çok önem verdiği, mutasavvıfların kıymetini bildiği zühd.

Dünya nedir? Dünya nedir?

Dünya, bir göz yumup açınca kapanacak olan bir devresidir. İnsanın varlığındaDünya, bir göz yumup açınca kapanacak olan bir devresidir. İnsanın varlığında kısa bir imtihan devresidir. Kısadır çünkü âhiret çok büyüktür. Âhiretin sonsuzluğu karşısındakısa bir imtihan devresidir. Kısadır çünkü âhiret çok büyüktür. Âhiretin sonsuzluğu karşısında dünya yüzyıl da olsa, dokuz yüzyıl da olsa yine kısadır. Çünkü sonsuzluğun karşısında sıfırdır. dünya yüzyıl da olsa, dokuz yüzyıl da olsa yine kısadır. Çünkü sonsuzluğun karşısında sıfırdır.

O halde insanın asıl âhirete rağbet etmesi lazım. Buradaki küçük işlerle âhiretini mahvetmemesi lazım.O halde insanın asıl âhirete rağbet etmesi lazım. Buradaki küçük işlerle âhiretini mahvetmemesi lazım. Günahlarla, haramlarla, eğlencelerle, keyiflerle Allah'ın sevmediği, vehmiyât ile münkerât ileGünahlarla, haramlarla, eğlencelerle, keyiflerle Allah'ın sevmediği, vehmiyât ile münkerât ile günahlar ile âhiretini mahvetmemesi lazım. Peygamber Efendimiz'in bu sözügünahlar ile âhiretini mahvetmemesi lazım. Peygamber Efendimiz'in bu sözü böyle bir kimseye bir ikaz oluyor. Ölüm kendisini talep edip dururken, onun peşindeböyle bir kimseye bir ikaz oluyor. Ölüm kendisini talep edip dururken, onun peşinde koşturup dururken, dünyanın peşinde, dünyalığın peşinde koşan insana şaşılır. koşturup dururken, dünyanın peşinde, dünyalığın peşinde koşan insana şaşılır.

Müslüman'ın nasıl olması lazım? Müslüman'ın nasıl olması lazım?

Âhiretin peşinden koşması lazım, âhireti kazanmaya çalışması lazım, hayatını ona vakfetmesi lazım. Âhiretin peşinden koşması lazım, âhireti kazanmaya çalışması lazım, hayatını ona vakfetmesi lazım.

Bir alim ömrü boyunca çalışıyor. Bu dünyada yaşıyor, yiyor içiyor vs.Bir alim ömrü boyunca çalışıyor. Bu dünyada yaşıyor, yiyor içiyor vs. Mesela İmam Gazzâli gibi bizim Ebu Hanife Efendimiz gibi… Tarihimize geçmiş büyük alimlerimizMesela İmam Gazzâli gibi bizim Ebu Hanife Efendimiz gibi… Tarihimize geçmiş büyük alimlerimiz ömrünü o işe vermişler, hiçbir şeye aldırmamışlar, yoksulluk içinde yaşamışlar, mum ışığında çalışmışlar,ömrünü o işe vermişler, hiçbir şeye aldırmamışlar, yoksulluk içinde yaşamışlar, mum ışığında çalışmışlar, yaptıkları çalışmalardan ücret almamışlar. Büyük üstatlar yetişmiş,yaptıkları çalışmalardan ücret almamışlar. Büyük üstatlar yetişmiş, talebelerini Allah rızası için yetiştirmiş. talebelerini Allah rızası için yetiştirmiş.

Ne oluyor? Ne oluyor?

Dünyaya karşı zühd… Dünyayı umursamıyor, dünyayı küçümsüyor, dünyaya değer vermiyor.Dünyaya karşı zühd… Dünyayı umursamıyor, dünyayı küçümsüyor, dünyaya değer vermiyor. Evet, dünyanın içinde bir faaliyet yapıyor, insanlara faydalı bir faaliyet yapıyor ama âhiret için Evet, dünyanın içinde bir faaliyet yapıyor, insanlara faydalı bir faaliyet yapıyor ama âhiret için yaptığından bu bir ibadet oluyor. Ve insanlık için çok faydalı bir şey oluyor. yaptığından bu bir ibadet oluyor. Ve insanlık için çok faydalı bir şey oluyor.

İşte bu hadîs-i şerîfin bu cümlesinden de anlıyoruz ki ölüm gelebilir, insan dünyalığın peşinde,İşte bu hadîs-i şerîfin bu cümlesinden de anlıyoruz ki ölüm gelebilir, insan dünyalığın peşinde, kısır işlerin peşinde koşmamalı; âhiretinde kendisine yarayacak işlerin peşinde olmalı,kısır işlerin peşinde koşmamalı; âhiretinde kendisine yarayacak işlerin peşinde olmalı, hayatında makro dediğimiz bir düzenleme yapmalı. hayatında makro dediğimiz bir düzenleme yapmalı.

"Mesleğin ne?" "Mesleğin ne?"

"Şu." "Şu."

"Ne işe yarar bu?" "Ne işe yarar bu?"

"Şu işime yarar." "Şu işime yarar."

Tamam güzel ama bir de insan mesleğini âhirete de yarayacak bir meslek haline getirse ne güzel olur.Tamam güzel ama bir de insan mesleğini âhirete de yarayacak bir meslek haline getirse ne güzel olur. Şahsen ben kendim Allah'a hamd ediyorum. Birçok arkadaşım var, çalışkan, sevgili, dost kardeşim var. Şahsen ben kendim Allah'a hamd ediyorum. Birçok arkadaşım var, çalışkan, sevgili, dost kardeşim var.

Mesela teknik üniversiteye gittiler; mühendis oldular, tıpa gittiler; doktor oldular.Mesela teknik üniversiteye gittiler; mühendis oldular, tıpa gittiler; doktor oldular. Güzel hizmetler veriyorlar, herkes her meslekten hizmet verebilir ama tüccar, doktor, mühendis,Güzel hizmetler veriyorlar, herkes her meslekten hizmet verebilir ama tüccar, doktor, mühendis, ziraatçi veyahut veteriner bir işle uğraşıyor ama bir hususi gayret sarf ederseziraatçi veyahut veteriner bir işle uğraşıyor ama bir hususi gayret sarf ederse İslâmî faaliyette bulunuyor. Ama düşünün bir hocaefendiyi, düşünün bir din alimini, İslâmî faaliyette bulunuyor. Ama düşünün bir hocaefendiyi, düşünün bir din alimini, onun meslekî faaliyetleri de âhiret oluyor. Ne kadar güzel… onun meslekî faaliyetleri de âhiret oluyor. Ne kadar güzel…

Bu bir makro planlamadır, büyük planlamadır. İnsanın hayatının büyük planlamasınaBu bir makro planlamadır, büyük planlamadır. İnsanın hayatının büyük planlamasına çok dikkat etmesi lazım. Eğer bir planlamada kendisine sosyal bir görev olarak başka bir hizmet düşmüşse,çok dikkat etmesi lazım. Eğer bir planlamada kendisine sosyal bir görev olarak başka bir hizmet düşmüşse, doktorluk, mühendislik, politika, hariciye, dahiliye yönetim vesaire bunların hepsinin,doktorluk, mühendislik, politika, hariciye, dahiliye yönetim vesaire bunların hepsinin, tabi birer meslektir bunları da Allah'ın rızasına uygun bir tarzdatabi birer meslektir bunları da Allah'ın rızasına uygun bir tarzda sevk ederek âhirete faydalı hale gelebilir ona dikkat etmesi lazım. sevk ederek âhirete faydalı hale gelebilir ona dikkat etmesi lazım.

Evet, hadîs-i şerîfin üçüncü cümlesine geliyoruz. Evet, hadîs-i şerîfin üçüncü cümlesine geliyoruz.

Peygamber Efendimiz üç cümle buyurmuş burada. Diyor ki; Peygamber Efendimiz üç cümle buyurmuş burada. Diyor ki;

"Kendisinden gafil olunmayıp da kendisi gafletle ömür geçiren kimseye şaşılır." "Kendisinden gafil olunmayıp da kendisi gafletle ömür geçiren kimseye şaşılır."

Gafil olunmaması, Allah gafil değil; görüyor onu ama o kendisi gafil Allah'ın gördüğünü bilmiyor.Gafil olunmaması, Allah gafil değil; görüyor onu ama o kendisi gafil Allah'ın gördüğünü bilmiyor. Ve "Kendisi dünyalık peşinde koşan, dünya menfaatleri, kazançları, zevkleri peşindeVe "Kendisi dünyalık peşinde koşan, dünya menfaatleri, kazançları, zevkleri peşinde koşan ama ölüm de kendisinin arkasında koştuğu kimseye şaşılır, hayret böyle bir kimseye" deniliyor. koşan ama ölüm de kendisinin arkasında koştuğu kimseye şaşılır, hayret böyle bir kimseye" deniliyor.

Ölüm her zaman insanın başında, gelebilir. Arabaya biner, Allah korusun trafik kazası olur,Ölüm her zaman insanın başında, gelebilir. Arabaya biner, Allah korusun trafik kazası olur, kalbi durur vs… Bir serseri kurşun gelir, bir bina devrilir, tepesinde uçak düşer, bindiği uçak düşer…kalbi durur vs… Bir serseri kurşun gelir, bir bina devrilir, tepesinde uçak düşer, bindiği uçak düşer… Ölüm her an çevresinde. Binaenaleyh buna karşı gafil olmamak, uyanık olmak ve kendisini düzenlemek,Ölüm her an çevresinde. Binaenaleyh buna karşı gafil olmamak, uyanık olmak ve kendisini düzenlemek, kendisine çeki düzen vermek, çalışmalarına, hayatına, mesleğine yaşamına çeki düzen vermek gerekiyor. kendisine çeki düzen vermek, çalışmalarına, hayatına, mesleğine yaşamına çeki düzen vermek gerekiyor.

Üçüncü cümle; Üçüncü cümle;

Diyor ki Peygamber Efendimiz; Diyor ki Peygamber Efendimiz;

Ve aceben li-dâhıkin mil'e fîhi lâ yedrî arda'llâhe em ashatehû. Ve aceben li-dâhıkin mil'e fîhi lâ yedrî arda'llâhe em ashatehû.

"Ağzını doldura doldura gülen kimseye şaşılır, ona da hayret ki Allah'ı bakalım memnun mu etti? "Ağzını doldura doldura gülen kimseye şaşılır, ona da hayret ki Allah'ı bakalım memnun mu etti? Yaptığı işlerle kızdırdı mı belli değil." Yaptığı işlerle kızdırdı mı belli değil."

Allah'ı memnun mu etti, Allah kendisinden hoşnut mu ve razı mı yoksa Allah kendisine gazap mı ediyor,Allah'ı memnun mu etti, Allah kendisinden hoşnut mu ve razı mı yoksa Allah kendisine gazap mı ediyor, kızıyor mu. Kendisi Allah'ın sevmediği bir kul pozisyonunda mı? Nasıl bir durumda?kızıyor mu. Kendisi Allah'ın sevmediği bir kul pozisyonunda mı? Nasıl bir durumda? Durumundan haberi yok. Gülüp duruyor böyle mânasız, anlamsız gülmekte… Dur bakalım! Durumundan haberi yok. Gülüp duruyor böyle mânasız, anlamsız gülmekte… Dur bakalım!

Bizim Anadolu'muzda bir söz vardır; kendi bölgemizde hoşuma gider büyüklerimizden duyardık.Bizim Anadolu'muzda bir söz vardır; kendi bölgemizde hoşuma gider büyüklerimizden duyardık. "Mübarek sıratı geçtin de mi gülüyorsun?" derler. "Mübarek sıratı geçtin de mi gülüyorsun?" derler.

İnsan ne zaman güler? İnsan ne zaman güler?

Âhirette hesabı görülür, cennetlikler arasında olduğu kendisine müjdelenir, cehenneminÂhirette hesabı görülür, cennetlikler arasında olduğu kendisine müjdelenir, cehennemin köprüsü sıratı geçer, cennete girer. O zaman gülsün güldüğü kadar, köprüsü sıratı geçer, cennete girer. O zaman gülsün güldüğü kadar, çünkü hiçbir tehlike kalmadı, başardı, cennete girdi. O zaman gülebilir. çünkü hiçbir tehlike kalmadı, başardı, cennete girdi. O zaman gülebilir.

Dünyada dur bakalım Allah senden hoşnut, razı mı? Dünyada dur bakalım Allah senden hoşnut, razı mı?

Sen bir yaşam sürdürüyorsun ama Allah memnun mu? Sen bir yaşam sürdürüyorsun ama Allah memnun mu?

Yaptığın işler güzel mi, çirkin mi? Yaptığın işler güzel mi, çirkin mi?

Sen kendini beğeniyorsun ama insanın kendisini beğenmesi önemli değil, insanın kendisini,Sen kendini beğeniyorsun ama insanın kendisini beğenmesi önemli değil, insanın kendisini, insanların beğenmesi bile mühim değil. Öyle kıymetli Allah'ın sevgili kulları vardır ki insanların beğenmesi bile mühim değil. Öyle kıymetli Allah'ın sevgili kulları vardır ki insanlar da beğenmez. Doğru söyleyeni dokuz köyden kovarlar. insanlar da beğenmez. Doğru söyleyeni dokuz köyden kovarlar.

Peygamber Efendimiz'in bir hadîs-i şerîfi var, kulağımda daima mevcuttur, diyor ki; Peygamber Efendimiz'in bir hadîs-i şerîfi var, kulağımda daima mevcuttur, diyor ki;

"Allah'ın nice sevgili kulları vardır ki saçı başı dağınık olduğundan,"Allah'ın nice sevgili kulları vardır ki saçı başı dağınık olduğundan, fakir kıyafetli, üstü başı perişan, pejmürde, söz söylese kimse dinlemez." fakir kıyafetli, üstü başı perişan, pejmürde, söz söylese kimse dinlemez."

Birisine talip olsa nikahına; Birisine talip olsa nikahına;

"Evlenmek istiyorum seninle" dese, "Evlenmek istiyorum seninle" dese,

"İşin ne, mevkin makamın ne, paran ne kadar?" filan kimse kızını vermez."İşin ne, mevkin makamın ne, paran ne kadar?" filan kimse kızını vermez. Kaybolsa ortalıktan kimse aramaz, çünkü fakir… Kaybolsa ortalıktan kimse aramaz, çünkü fakir…

Yunus Emre'nin de söylediği, tasvir ettiği gibi; Yunus Emre'nin de söylediği, tasvir ettiği gibi;

Bir fakir öldü diyeler, Bir fakir öldü diyeler,

Üç günden sonra duyalar, Üç günden sonra duyalar,

Soğuk su ile yuyalar… Soğuk su ile yuyalar…

"Ölmüş zavallı" diye sıcak su bile ısıtmazlar, yıkarlar işte üstün körü bir görev yapıp gömerler diye tarif ediyor Yunus Emre. "Ölmüş zavallı" diye sıcak su bile ısıtmazlar, yıkarlar işte üstün körü bir görev yapıp gömerler diye tarif ediyor Yunus Emre.

Böyle ama evet saçı başı dağınık; söz söylese dinlenmez, kız istese verilmez, kaybolsa aranmazBöyle ama evet saçı başı dağınık; söz söylese dinlenmez, kız istese verilmez, kaybolsa aranmaz bir kimse ama Allah'ın yanında sevgili olabilir, Allah'ın sevgili kulları vardır, belli olmuyor. bir kimse ama Allah'ın yanında sevgili olabilir, Allah'ın sevgili kulları vardır, belli olmuyor. Allah'ın kimi sevdiği, onun ölçülerini, dinin ölçülerini biz bilmediğimiz için Allah'ın neleri, Allah'ın kimi sevdiği, onun ölçülerini, dinin ölçülerini biz bilmediğimiz için Allah'ın neleri, kimleri, niçin, ne zaman sevdiğini bilmediğimiz için, biz insanoğulları bir şeyler yapıyoruz amakimleri, niçin, ne zaman sevdiğini bilmediğimiz için, biz insanoğulları bir şeyler yapıyoruz ama dur bakalım Allah seni seviyor mu, sevdi mi yaptığın şeyi? dur bakalım Allah seni seviyor mu, sevdi mi yaptığın şeyi?

Çünkü Allah insanın gönüllerine bakıyor. Gönlündeki niyetine bakıyor. Bir de yaptığı işinÇünkü Allah insanın gönüllerine bakıyor. Gönlündeki niyetine bakıyor. Bir de yaptığı işin ne getireceğini biliyor, o işi kul yaptı, bundan şu kadar insan zarar görecek, fena o kul o işi yaptıne getireceğini biliyor, o işi kul yaptı, bundan şu kadar insan zarar görecek, fena o kul o işi yaptı bundan şu kadar fayda olacak, güzel. Bunların sonuçlarını bilmek de Allah'ın işi…bundan şu kadar fayda olacak, güzel. Bunların sonuçlarını bilmek de Allah'ın işi… Kainatın yöneticisi olan Allah biliyor. Kainatın yöneticisi olan Allah biliyor.

Onun için insanın yaptığı şeylerin gerçek değerlendirmesi Allah tarafındanOnun için insanın yaptığı şeylerin gerçek değerlendirmesi Allah tarafından olduğundan insanın tevazu içinde, biraz da korku içinde olması lazım ki, "dur bakalım olduğundan insanın tevazu içinde, biraz da korku içinde olması lazım ki, "dur bakalım Allah hoşnut mu, razı mı değil mi?" diye kendisine sormalı.Allah hoşnut mu, razı mı değil mi?" diye kendisine sormalı. Yaptığı şey doğru mu değil mi diye kontrol altında tutması lazım. Yaptığı şey doğru mu değil mi diye kontrol altında tutması lazım.

Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem Efendimiz'in bu hadîs-i şerîfte bizi ikaz etmesi, ikazı var.Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem Efendimiz'in bu hadîs-i şerîfte bizi ikaz etmesi, ikazı var. "Allah kendisini görüp duruyorken, gafil gafil yaşayan insana hayret edilir. "Allah kendisini görüp duruyorken, gafil gafil yaşayan insana hayret edilir. Ölüm peşinde koşup duruyorken, dünyalık peşinde koşan insana hayret edilir. Ölüm peşinde koşup duruyorken, dünyalık peşinde koşan insana hayret edilir. Allah kendisinden razı mı değil mi belli değilken,Allah kendisinden razı mı değil mi belli değilken, ağzını doldura doldura gülen insana hayret edilir." diyor. ağzını doldura doldura gülen insana hayret edilir." diyor.

Ne yapması lazım? Ne yapması lazım?

İnsanın kendisine çeki düzen vermesi lazım. Allah'ın divanında, huzurunda olduğunu bilip deİnsanın kendisine çeki düzen vermesi lazım. Allah'ın divanında, huzurunda olduğunu bilip de ciddiyetini takınması lazım mânası çıkıyor. ciddiyetini takınması lazım mânası çıkıyor.

Bu saygı, bu edep ile derecesi Allah'ın indinde yükseliyor. Onun için evliyâullah edebeBu saygı, bu edep ile derecesi Allah'ın indinde yükseliyor. Onun için evliyâullah edebe çok riayet etmişlerdir, terbiyeli olmaya, hareketlerine, sözlerine çok dikkat etmişlerdir.çok riayet etmişlerdir, terbiyeli olmaya, hareketlerine, sözlerine çok dikkat etmişlerdir. Emin olmamışlardır, kendisine güvenmemişlerdir, böbürlenmemişlerdir, Emin olmamışlardır, kendisine güvenmemişlerdir, böbürlenmemişlerdir, kendilerini emniyet duygusu içinde hissetmemişlerdir. Daha iyisini yapmak için çalışmışlardır.kendilerini emniyet duygusu içinde hissetmemişlerdir. Daha iyisini yapmak için çalışmışlardır. Daima daha iyiye, günden güne biraz daha iyiye gitmeye çalışmışlardır. Daima daha iyiye, günden güne biraz daha iyiye gitmeye çalışmışlardır.

"İki günü müsavî olan ziyandadır." diye hepimiz biliyoruz ama "İki günü müsavî olan ziyandadır." diye hepimiz biliyoruz ama müslümanların çoğu yarınımızı bugünden daha iyi yapmak, bugünümüzü demüslümanların çoğu yarınımızı bugünden daha iyi yapmak, bugünümüzü de yarından daha iyi yaşamak ve değerlendirmek için çalışma gayreti içinde de olmuyor.yarından daha iyi yaşamak ve değerlendirmek için çalışma gayreti içinde de olmuyor. Eğer öyle olsaydı hepimiz işimizde, hem dinî işimizde hem bilgimizde, müslümanlığımızda büyük Eğer öyle olsaydı hepimiz işimizde, hem dinî işimizde hem bilgimizde, müslümanlığımızda büyük bir sonuç elde ederdik, her gün biraz daha ileri giderek. İslâm'da o dinamizm var.bir sonuç elde ederdik, her gün biraz daha ileri giderek. İslâm'da o dinamizm var. Peygamber Efendimiz bize bunu telkin ediyor, biz müslümanlar bu dinamizmi duyuyoruz Peygamber Efendimiz bize bunu telkin ediyor, biz müslümanlar bu dinamizmi duyuyoruz ama yaşamıyoruz, hayatımızda onu yapmaya çalışmıyoruz. ama yaşamıyoruz, hayatımızda onu yapmaya çalışmıyoruz.

Bu hadîs-i şerîften sonra dinimizin bir müslümanda olması gereken, olmasınıBu hadîs-i şerîften sonra dinimizin bir müslümanda olması gereken, olmasını istediği iki duyguya dönüyorum. Müslüman korkacak biraz. istediği iki duyguya dönüyorum. Müslüman korkacak biraz.

"Müslümanım daha niye korkayım? İşte Allah'a iman etmişim, namazımı kılıyorum,"Müslümanım daha niye korkayım? İşte Allah'a iman etmişim, namazımı kılıyorum, orucumu tutuyorum, hacca gittim, zekâtımı veriyorum." orucumu tutuyorum, hacca gittim, zekâtımı veriyorum."

İyi ama bu işler bu kadar basit değil ki; Allahu Teâlâ hazretleri her şeyi biliyor,İyi ama bu işler bu kadar basit değil ki; Allahu Teâlâ hazretleri her şeyi biliyor, insanın tüm hayatındaki bazı kötülüklerden, kulla Allah arasında bazı kötülüklerdeninsanın tüm hayatındaki bazı kötülüklerden, kulla Allah arasında bazı kötülüklerden büyük cezalar gelebilir. Allah biliyor; insan bazen kendisi farkında olmadan da pot kırar, hatalar yapar.büyük cezalar gelebilir. Allah biliyor; insan bazen kendisi farkında olmadan da pot kırar, hatalar yapar. O yaptığı yanlışlıklar Allah'ın hoşuna gitmeyebilir. Bir dilenciyi kovar, bir fakire hakir bakar,O yaptığı yanlışlıklar Allah'ın hoşuna gitmeyebilir. Bir dilenciyi kovar, bir fakire hakir bakar, bir insanın kalbini [kırabilir], bir yanlış iş yapabilir. Onun için devamlı ihtiyat içinde olmak lazım.bir insanın kalbini [kırabilir], bir yanlış iş yapabilir. Onun için devamlı ihtiyat içinde olmak lazım. Ama tablo da bütün bunlara rağmen çok da karamsar değil. Ama tablo da bütün bunlara rağmen çok da karamsar değil.

Bir hadîs-i şerîf daha söyleyecektim; Bir hadîs-i şerîf daha söyleyecektim;

Davud aleyhisselâm'a halk -Davud aleyhisselâm, o da Allah'ın peygamberlerinden biri-Davud aleyhisselâm'a halk -Davud aleyhisselâm, o da Allah'ın peygamberlerinden biri- yüzü sapsarı diye ziyarete gidermiş. yüzü sapsarı diye ziyarete gidermiş.

"Hastasın galiba, geçmiş olsun. Bir derdin mi var?" diye. "Hastasın galiba, geçmiş olsun. Bir derdin mi var?" diye.

Halbuki hasta değil, Allah korkusundan ve Allah'a olan hayâ duygusundan, beslediği utanç duygusundanHalbuki hasta değil, Allah korkusundan ve Allah'a olan hayâ duygusundan, beslediği utanç duygusundan dolayı güzel kulluk yapayım diye sapsarı kesilirmiş. Allah'ın kendisini gördüğünün şuuru içindedolayı güzel kulluk yapayım diye sapsarı kesilirmiş. Allah'ın kendisini gördüğünün şuuru içinde olmaktan kaynaklanan bir durum, bir duygu... olmaktan kaynaklanan bir durum, bir duygu...

Evet bu böyle var, böyle bir korku, saygı, edep, hayâ duygusu ne kadar güzel.Evet bu böyle var, böyle bir korku, saygı, edep, hayâ duygusu ne kadar güzel. Korkunun bile güzeli bu. Gayet güzel bir duygu. Korkunun bile güzeli bu. Gayet güzel bir duygu.

Ama bir de bunun yanında sırf bu hadîs-i şerîfleri göz önünde bulundurursak hakikatenAma bir de bunun yanında sırf bu hadîs-i şerîfleri göz önünde bulundurursak hakikaten dizlerimizin bağı çözülür; yığılır kalırız, hastanelik oluruz, elimiz ayağımız tutmaz,dizlerimizin bağı çözülür; yığılır kalırız, hastanelik oluruz, elimiz ayağımız tutmaz, kalbimiz küt küt atar, mahvoluruz ama Allahu Teâlâ hazretleri hem Kur'ân-ı Kerîm'de kalbimiz küt küt atar, mahvoluruz ama Allahu Teâlâ hazretleri hem Kur'ân-ı Kerîm'de buyurmuş hem de Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem Efendimiz bu kadar da, buyurmuş hem de Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem Efendimiz bu kadar da, kullar kendilerini helak etmesin diye yine ümit kapısını açık tutuyor. kullar kendilerini helak etmesin diye yine ümit kapısını açık tutuyor.

Diyor ki; "Allahu Teâlâ hazretleri bir kere erhamurrâhimîn'dir.Diyor ki; "Allahu Teâlâ hazretleri bir kere erhamurrâhimîn'dir. Rahmeti gazabından fazla olacaktır. Âhirette Allahu Teâlâ hazretleri mahşer halkına öyle rahmetiyleRahmeti gazabından fazla olacaktır. Âhirette Allahu Teâlâ hazretleri mahşer halkına öyle rahmetiyle tecelli edecek ki, öyle insanları affedecek ki, o kadar çok insanları bağışlanacak ki, o arada tecelli edecek ki, öyle insanları affedecek ki, o kadar çok insanları bağışlanacak ki, o arada şeytan bile, ‘Galiba beni de affedecek mi ne?' diye tamah edecek, ümitlenecek." diyor. şeytan bile, ‘Galiba beni de affedecek mi ne?' diye tamah edecek, ümitlenecek." diyor.

Rahmetinin çok tecelli edeceğinden. Bir lâ ilâhe illallah demesi mizanını ağır bastıracak ve mü'minRahmetinin çok tecelli edeceğinden. Bir lâ ilâhe illallah demesi mizanını ağır bastıracak ve mü'min inşaallah cennete girecek. Onları da düşünmek lazım. Mü'minin âhir ömrüne doğru dainşaallah cennete girecek. Onları da düşünmek lazım. Mü'minin âhir ömrüne doğru da ümit tarafını kuvvetlendirmesi lazım. Çünkü zaten delikanlılık fırtınaları geçmiştir. ümit tarafını kuvvetlendirmesi lazım. Çünkü zaten delikanlılık fırtınaları geçmiştir. Artık nefsinin esiri olarak, şehvetinin esiri olarak bir şeyler yapması olmaz. Artık nefsinin esiri olarak, şehvetinin esiri olarak bir şeyler yapması olmaz.

Ne olur? Ne olur?

Biraz daha dikkat etmesi lazım. Onun için ümitli tarafının da kuvvetli olmasıBiraz daha dikkat etmesi lazım. Onun için ümitli tarafının da kuvvetli olması Peygamber Efendimiz tarafından hadîs-i şerîflerde tavsiye ediliyor. Peygamber Efendimiz tarafından hadîs-i şerîflerde tavsiye ediliyor.

O halde size İslâm'ın çok mühim olan iki duygusunu anlatmış olduk,O halde size İslâm'ın çok mühim olan iki duygusunu anlatmış olduk, bir hadîs-i şerîfi nakletmiş olduk, bir şekilde izah etmiş olduk. bir hadîs-i şerîfi nakletmiş olduk, bir şekilde izah etmiş olduk.

Allah gafil değildir. Her şeyi görüyor biliyor. Gafletle ömür geçirmemeli.Allah gafil değildir. Her şeyi görüyor biliyor. Gafletle ömür geçirmemeli. Dünyalık peşinde koşacağım derken ölümün kendisinin arkasında olduğunu unutmamalı,Dünyalık peşinde koşacağım derken ölümün kendisinin arkasında olduğunu unutmamalı, ihtiyatla dikkatle hemen ölecekmiş gibi hazırlıklı iyi bir hal üzerine olmaya çalışmalı ihtiyatla dikkatle hemen ölecekmiş gibi hazırlıklı iyi bir hal üzerine olmaya çalışmalı ve müslüman öyle pek ne olduğunu, Allah tarafından sevilip sevilmediğini bilmeden ve müslüman öyle pek ne olduğunu, Allah tarafından sevilip sevilmediğini bilmeden , ağzını doldura doldura gülmemeli, biraz mütefekkir olmalı. , ağzını doldura doldura gülmemeli, biraz mütefekkir olmalı.

Müslüman'ın tipi nasıl bir tiptir? Müslüman'ın tipi nasıl bir tiptir?

Mütefekkir müslümandır, biraz kalbi kırık, mahzun müslümandır. Çünkü bilmiyor kiMütefekkir müslümandır, biraz kalbi kırık, mahzun müslümandır. Çünkü bilmiyor ki Allah memnun mu değil mi? Sonradan belli olacak bu. Onun için biraz boynu bükük, biraz kalbi kırık… Allah memnun mu değil mi? Sonradan belli olacak bu. Onun için biraz boynu bükük, biraz kalbi kırık…

Yunus Emre'nin tasvir ettiği gibi; Yunus Emre'nin tasvir ettiği gibi;

Derviş bağrı baş gerek (baş: yara) Derviş bağrı baş gerek (baş: yara)

Gözü dolu yaş gerek. Gözü dolu yaş gerek.

Dervişin bağrı yaralı gerek. Gözü yaşlı olacak, Allah sevgisinden, aşkından, muhabbetindenDervişin bağrı yaralı gerek. Gözü yaşlı olacak, Allah sevgisinden, aşkından, muhabbetinden kendi günahlarına ait müşahedelerinden, hatıralarından tevbe istiğfar duygusundan… kendi günahlarına ait müşahedelerinden, hatıralarından tevbe istiğfar duygusundan…

Koyundan yavaş olması gerek diye tasvir ettiği gibi öyle olmaya çalışacak müslüman.Koyundan yavaş olması gerek diye tasvir ettiği gibi öyle olmaya çalışacak müslüman. Ama Allah'ın rahmetinden de ümidini kesmeyecek. Ama Allah'ın rahmetinden de ümidini kesmeyecek.

"Yâ Rabbi sen erhamurrâhimîn'sin, ekramulekramîn'sin, Vehhâb'sın Latîf'sin" diye,"Yâ Rabbi sen erhamurrâhimîn'sin, ekramulekramîn'sin, Vehhâb'sın Latîf'sin" diye, "Beni de affet yâ Rabbi!" diye ısrarla isteyecek. Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem Efendimiz,"Beni de affet yâ Rabbi!" diye ısrarla isteyecek. Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem Efendimiz, "Duada ısrar edin, Allah ısrarı sever." diyor."Duada ısrar edin, Allah ısrarı sever." diyor. Yarım yamalak korkarak değil de; insan Allah'tan ısrarla isteyecek. Yarım yamalak korkarak değil de; insan Allah'tan ısrarla isteyecek.

"Yâ Rabbi beni affetmeni istiyorum, yâ Rabbi dünya ve âhirette beni bahtiyar eyle, yâ Rabbi"Yâ Rabbi beni affetmeni istiyorum, yâ Rabbi dünya ve âhirette beni bahtiyar eyle, yâ Rabbi borçlarımı ödemeyi nasip eyle, sıhhat âfiyet ver, hastalıktan kurtar." duasını canla başla,borçlarımı ödemeyi nasip eyle, sıhhat âfiyet ver, hastalıktan kurtar." duasını canla başla, edeple ama ısrarla yapması gerekiyor. edeple ama ısrarla yapması gerekiyor.

Allahu Teâlâ hazretleri bizi gafil müslümanlardan etmesin, cahillerden etmesin.Allahu Teâlâ hazretleri bizi gafil müslümanlardan etmesin, cahillerden etmesin. Ölümü düşünmek durumundayız, ölümü göz ardı edemeyiz, ölüme hazırlıklı olmayıÖlümü düşünmek durumundayız, ölümü göz ardı edemeyiz, ölüme hazırlıklı olmayı nasip eylesin. Allah'ın rızasını kazanmak için devamlı kendisini kontrol halinde olan ve hepnasip eylesin. Allah'ın rızasını kazanmak için devamlı kendisini kontrol halinde olan ve hep Allah'ın sevdiği işleri yapmaya çalışan kimseler olmaya Allah bizi muvaffak eylesin. Allah'ın sevdiği işleri yapmaya çalışan kimseler olmaya Allah bizi muvaffak eylesin. Onun için büyüklerimiz bize ne güzel prensipler miras bırakmışlar. Onun için büyüklerimiz bize ne güzel prensipler miras bırakmışlar.

Biz diyoruz ki; Biz diyoruz ki;

İlâhî ente maksûdî ve ridâke matlûbî. "Yâ Rabbi benim muradım, arzum, gayem, isteğim,İlâhî ente maksûdî ve ridâke matlûbî. "Yâ Rabbi benim muradım, arzum, gayem, isteğim, her şeyim sensin, ben senin rızanı istiyorum" diyoruz ve her işimizde büyüklerimiz bize her şeyim sensin, ben senin rızanı istiyorum" diyoruz ve her işimizde büyüklerimiz bize Allah'ın rızasını gözetmemizi, alışımızda verişimizde, konuşmamızda susmamızda, tevbemizde,Allah'ın rızasını gözetmemizi, alışımızda verişimizde, konuşmamızda susmamızda, tevbemizde, kızmamızda Allah'ın rızasını gözetmemizi istiyorlar. kızmamızda Allah'ın rızasını gözetmemizi istiyorlar.

Allahu Teâlâ hazretleri bizleri edepli bir kul olarak havfından, haşyetinden nasibimizi almışAllahu Teâlâ hazretleri bizleri edepli bir kul olarak havfından, haşyetinden nasibimizi almış bir kul olarak muhabbetinden, aşkından, şevkinden de, lütfundan dabir kul olarak muhabbetinden, aşkından, şevkinden de, lütfundan da ümitli olarak yaşayan kullarından eylesin. ümitli olarak yaşayan kullarından eylesin.

Dünyamızı, dünya hayatımızı, âhiretimizi kazanmamıza sebep olacak çok güzel işlerle,Dünyamızı, dünya hayatımızı, âhiretimizi kazanmamıza sebep olacak çok güzel işlerle, faaliyetlerle değerlendirmemizi, Rabbimizin huzuruna yüzü ak, alnı açık varmamızı,faaliyetlerle değerlendirmemizi, Rabbimizin huzuruna yüzü ak, alnı açık varmamızı, Rabbimizin ikramına, ihsanına nail olup cennetiyle cemaliyle müşerref olmamızıRabbimizin ikramına, ihsanına nail olup cennetiyle cemaliyle müşerref olmamızı Allah cümlemize nasip eylesin. Allah cümlemize nasip eylesin.

Her zamanki gibi söylüyorum. Sevdiklerimizle beraber bir müslüman annesine babasına duayıHer zamanki gibi söylüyorum. Sevdiklerimizle beraber bir müslüman annesine babasına duayı ihmal ederse iyi olmaz. Annelerimizle, babalarımızla, müslüman ecdâd-ı ceddâtımızla öyle ihmal ederse iyi olmaz. Annelerimizle, babalarımızla, müslüman ecdâd-ı ceddâtımızla öyle bir minnet duyuyorum ki şu diyarları bize miras bırakmış ecdadımıza. Ne güzel çalışmışlar, bir minnet duyuyorum ki şu diyarları bize miras bırakmış ecdadımıza. Ne güzel çalışmışlar, ne güzel faaliyetlerde bulunmuşlar. Allah rahmet eylesin, makamları âlâ olsun diyorum.ne güzel faaliyetlerde bulunmuşlar. Allah rahmet eylesin, makamları âlâ olsun diyorum. Onlara da dua edeceğiz. Onlara da dua edeceğiz.

Sevdiklerimizle, evlatlarımızla, torunlarımızla, çevremizle yakınlarımızla Allah biziSevdiklerimizle, evlatlarımızla, torunlarımızla, çevremizle yakınlarımızla Allah bizi sevdikleriyle, cemaliyle müşerref eylesin. Gününüz hayırlı olsun. sevdikleriyle, cemaliyle müşerref eylesin. Gününüz hayırlı olsun.

es-Selâmü aleyküm ve rahmetullâhi ve berekâtüh... es-Selâmü aleyküm ve rahmetullâhi ve berekâtüh...

Konuşma Hakkında
Tema 1
Tema 2