Namaz Vakitleri

27 Zilhicce 1445
03 Temmuz 2024
İmsak
03:30
Güneş
05:29
Öğle
13:13
İkindi
17:13
Akşam
20:47
Yatsı
22:37
Detaylı Arama

Tevbe ve Zikir Pratiği (Sorular ve Cevaplar)

Prof. Dr. Mahmud Es'ad COŞAN

2 Zilka'de 1413 / 23.04.1993
Uludağ/ Bursa

Açıklama

Hocamız, Gönül dostumuz, Mürebbi'miz Prof. Dr. Mahmud Es’ad COŞAN’ın, yurt içinde ve yurt dışında verdiği konferanslar, açılış ve kapanış konuşmalarından oluşmaktadır.

Peygamber (s.a.s.) Efendimiz’in yolunu insanlara anlatmaya çalışan hocamızın muhtelif yerlerde/ülkelerde yapmış oldukları konuşmalardan oluşmaktadır. Konuşmalarda genellikle önce İslâm’ın hak ve gerçek olduğu, büyüklüğü ortaya konuluyor ve İslâm’ın prensipleri hakkında genel bilgiler veriliyor. Geçmiş ümmetlerin kitaplarında Peygamber Efendimiz’le ilgili haberler olduğu ifade ediliyor. Sonra Peygamber (s.a.s.) Efendimiz’in ahlâkı ve bazı güzel ahlâklar anlatılıyor. Peygamber Efendimiz’e en güzel şekilde uymanın yolu olan, ihsân yolu olan tasavvuf üzerinde duruluyor. Nefsi terbiye etmek, güzel ahlâk sahibi olmak için neler yapmak gerektiği anlatılıyor. Zikir ve zikrin usûlü hakkında bilgiler veriliyor. En son bölümde ise, tebliğ ve irşad çalışmalarının önemi üzerinde duruluyor, herkesin İslâm’a hizmet etmesi gerektiği vurgulanıyor.

COŞAN, muhtelif sempozyum ve anma programlarında pek çok muhterem zat hakkında konuşmalar yapmıştır. Hakkında konuşma yaptığı kimseler arasında Hz. Ali (r.a.), Ebû Eyyûb el-Ensârî (r.a.), İmâm-ı Âzam, Ahmed-i Yesevî, Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî, Hacı Bektâş-ı Velî ve Yunus Emre vardır.

Hatırasına sempozyum ve çeşitli programlar tertip ettirdiği şahsiyetler arasında Ahmed-i Yesevî, Ahmed Ziyâüddîn-i Gümüşhânevî, Zâhid-i Kevserî, Çırpılarlı Ali Efendi, Necip Fazıl Kısakürek ve Ali Yakup Cenkçiler bulunmaktadır. Keza Mehmed Zahid Efendi, hocası Necati Lugal, Ali Yakup Cenkçiler ve Muammer Dolmacı hakkında da bağımsız yazılar kaleme almıştır.

Konuşma Metni

Soru: "İslâm'da haremlik selamlık yoktur sonradan olma." demiş birileri.Soru: "İslâm'da haremlik selamlık yoktur sonradan olma." demiş birileri.

Cevap: Yalandır, yanlıştır.


Cevap: Yalandır, yanlıştır.
Çünkü Peygamber Efendimiz Hazreti Fâtımatü'z-Zehrâ'nın evine giderkenÇünkü Peygamber Efendimiz Hazreti Fâtımatü'z-Zehrâ'nın evine giderken yanında sahabeden birileri vardı, dedi ki; "Yâ Fâtımâ! Yanımda sahabeden birileri var. yanında sahabeden birileri vardı, dedi ki; "Yâ Fâtımâ! Yanımda sahabeden birileri var. Örtünün öbür tarafına geç." dedi. Örtünün öbür tarafına geç." dedi. Yani kendisi gelen misafirlerin yanındayken, kendi kızının yanına girerken bileYani kendisi gelen misafirlerin yanındayken, kendi kızının yanına girerken bile "perdenin öbür tarafına geç" diye söyledi. İslâm'da selamlık, haremlik vardır."perdenin öbür tarafına geç" diye söyledi. İslâm'da selamlık, haremlik vardır. Bunu söyleyenler yani yoktur diyenler ya cahil ya da kasıtlı. Bunu söyleyenler yani yoktur diyenler ya cahil ya da kasıtlı.

Soru: Çalışan bir bayan zorunluysa başını açabilir mi?


Soru: Çalışan bir bayan zorunluysa başını açabilir mi?


Cevap: Açamaz, baş açmaya müsaade yoktur.


Cevap: Açamaz, baş açmaya müsaade yoktur.
Çünkü Allah "kapatın" dedikten sonra birisi açın diyemez. Öyle bir şey yoktur.Çünkü Allah "kapatın" dedikten sonra birisi açın diyemez. Öyle bir şey yoktur. Mümkünse başı kapalı bir yerde çalışacak. İlle orada açtırmak istiyorlarsa açmayacak. Mümkünse başı kapalı bir yerde çalışacak. İlle orada açtırmak istiyorlarsa açmayacak.

Soru: Zikirleri bazen aksatıyorum. Sonradan telafi edilebilir mi?

Cevap: Hayır.


Soru: Zikirleri bazen aksatıyorum. Sonradan telafi edilebilir mi?

Cevap: Hayır.
Zikrin zamanı geçti mi vebali kalır, telafisi olmaz.Zikrin zamanı geçti mi vebali kalır, telafisi olmaz. Onun için mutlaka her gün zikirleri yapmak lazım, aksatmamak lazım.Onun için mutlaka her gün zikirleri yapmak lazım, aksatmamak lazım.

Soru: Nefsi terbiye konusunda nefsi cezalandırma yolları nelerdir?


Soru: Nefsi terbiye konusunda nefsi cezalandırma yolları nelerdir?


Cevap: Bu nefsi cezalandırmak oluyor bazen. Hani mesela teheccüd namazına kalkamadı.


Cevap: Bu nefsi cezalandırmak oluyor bazen. Hani mesela teheccüd namazına kalkamadı.
Her gece kalkıyordu, o gece teheccüt namazına kalkamadı. Her gece kalkıyordu, o gece teheccüt namazına kalkamadı. "Sen madem uykuyu sevdin, teheccüt namazına bu gece kalkamadın, ben de sana yarın oruç tutturacağım."Sen madem uykuyu sevdin, teheccüt namazına bu gece kalkamadın, ben de sana yarın oruç tutturacağım. Haydi bakalım, çek cezanı da, aç kal da..." diye, mesela böyle bir şey olabiliyor.Haydi bakalım, çek cezanı da, aç kal da..." diye, mesela böyle bir şey olabiliyor. Bu nefsi bir cezalandırma şeklidir. Bundan başka, yani bir başka ibadeti yapmak.Bu nefsi bir cezalandırma şeklidir. Bundan başka, yani bir başka ibadeti yapmak. Bir günahın arkasından bir sevaplı işi yapmak, bir hayırlı ibadeti yapmak,Bir günahın arkasından bir sevaplı işi yapmak, bir hayırlı ibadeti yapmak, onu silecek telafi ettirecek bir şey yapmak olabilir.onu silecek telafi ettirecek bir şey yapmak olabilir. Bunun dışında nefsimizi ıslah etmek önemlidir, cezalandırmak önemli değildir.Bunun dışında nefsimizi ıslah etmek önemlidir, cezalandırmak önemli değildir. Hele böyle işkence tarzında başka cezaları yoktur. Hele böyle işkence tarzında başka cezaları yoktur. İslâm'da nefsi cezalandırmak diye ibadet yapmak, hayır yapmak,İslâm'da nefsi cezalandırmak diye ibadet yapmak, hayır yapmak, başka şeylerle mükellef etmekten başka bir eza cefa şekli yoktur, işkence şekli yoktur. başka şeylerle mükellef etmekten başka bir eza cefa şekli yoktur, işkence şekli yoktur. Sadece onları yapabilir.

Allah hepinizden razı olsun.
Sadece onları yapabilir.

Allah hepinizden razı olsun.
İlminiz, irfanınız, feyziniz, sevabınız, ecriniz çok olsun.İlminiz, irfanınız, feyziniz, sevabınız, ecriniz çok olsun. Allah hem dünyada hem âhirette sevdiklerinizle beraber, evlatlarınızla,Allah hem dünyada hem âhirette sevdiklerinizle beraber, evlatlarınızla, yakınlarınızla beraber mesut ve bahtiyar eylesin cümlenizi. yakınlarınızla beraber mesut ve bahtiyar eylesin cümlenizi.

Esselamü aleyküm ve rahmetullah...


Esselamü aleyküm ve rahmetullah...
Konuşma Hakkında
Tema 1
Tema 2